TİP II DİYABETLİ HASTALARDA GÖZLENEN DERİ BULGULARI 1



Benzer belgeler
Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

Geriatrik Hastalarda Dermatolojik Sorunların Analizi

Basın bülteni sanofi-aventis

Araştırma. Özlem ÖZBAĞÇIVAN, Sevgi AKARSU, Emel FETİL 2014 DEÜ TIP FAKÜLTESİ DERGİSİ CİLT 28, SAYI 1, (NİSAN) 2014, 7-14

20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu.

GER ATR POL KL N K HASTALARINDA SAPTANAN DER BULGULARININ PROSPEKT F ANAL Z

Farklı Psikiyatrik Tanılı Hastalarda Glisemik Kontrol ile Serum Lipid Profili Arasındaki İlişki: HbA1c, dislipidemi'yi mi öngörüyor?

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Glisemik kontrolün ölçütleri ve prognozla ilişkisi. Dr. Gülay Aşcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı İzmir

Tip 2 diyabetli hastalarda mukokutanöz fungal infeksiyonlar için risk faktörleri

MELLİTUS HASTALIGI VE HEMŞİRELİK BAKıMı

DİYABETES MELLİTUS. Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC


DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR. Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı

Metabolik Sendrom ve Diyabette Akılcı İlaç Kullanımı. Dr Miraç Vural Keskinler

Diyabetes Mellitusta Görülen Deri Bulguları

Hemşirelerin Hasta Hakları Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Cerrahi sonrası erken ve geç dönemde metabolik takip. Prof. Dr. İbrahim Şahin İnönü. Üniversitesi

DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLAR STAJI

İnfeksiyonlu Hastada Antidiyabetik Tedavi İlkeleri

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

TİP 2 DİYABETES MELLİTUS TA AGRESİF TEDAVİ GEREKLİ DEĞİLDİR ANTALYA

Dr.Şua Sümer Selçuk Üniversitesi Selçuklu Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD KONYA

Tip 1 diyabete giriş. Prof. Dr.Mücahit Özyazar Endokrinoloji,Diyabet,Metabolizma Hastalıkları ve Beslenme Bölümü

Gebelikte Gözlenen Deri Değişiklikleri ve Gebelik Dermatozlarının İncelenmesi

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı

KARBOHİDRAT METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI DİYABET

Diyabetes Mellitus. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

Kronik böbrek hastalığı adeta bir salgın halini almıģ olan önemli bir halk sağlığı sorunudur.

Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu Diyabetik Ayağa Nasıl Bakıyor?

DİABETES MELLİTUS DİYABET (Şeker )HASTALIĞI. ATASAM HASTANESİ Kalite Yönetim Birimi

TOPLUM KÖKENLİ DERİ VE YUMUŞAK DOKU ENFEKSİYONLARINDA RİSK FAKTÖRLERİNİN BELİRLENMESİ VE TEDAVİDE SIK KULLANILAN ANTİBİYOTİKLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

Renal transplantasyon hastalarında gözlenen deri bulgularının süreye göre değişiminin değerlendirilmesi

Basın bülteni sanofi-aventis

HCV POZİTİF RENAL TRANSPLANT HASTALARINDA POSTTRANSPLANT DİYABET GELİŞİMİ RİSKİ ARTMIŞ MIDIR?

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği En İyi Genç Araştırıcı Ödülü-2011

Yediyüzyetmişiki Akciğer Kanseri Olgusunda Cilt Metastazı: 5 Yıllık Deneyimin Analizi

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 DERMATOLOJİ STAJ TANITIM REHBERİ

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

METABOLİK CERRAHİ İLE TİP 2 DİYABET NASIL TEDAVİ EDİLİR? (VİDEO) OBEZİTE CERRAHİSİ TİP 2 DİYABETİ TEDAVİ EDEBİLİR!

Temel Hemşirelik Uygulamalarına İlişkin Hizmet İçi Eğitimin Değerlendirilmesi

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

Diyabetik hastalarda deri belirtileri Skin symptoms in patients with diabetes

Yatan hastalarda güncel diyabet tedavisi

DİYABETİK DİYALİZ HASTALARINDA GLİSEMİK DALGALANMA

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

Dt. İSMAİL SERDAROĞLU SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SOSYAL GÜVENLİK UYGULAMALARI DAİRE BAŞKANI

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA DİYABET TEDAVİSİ

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

MEMENİN PAGET HASTALIĞI. Doç. Dr. M. Ali Gülçelik Ankara Onkoloji Hastanesi

PREDİYABET EPİDEMİYOLOJİ VE TANISI. Prof. Dr. Engin GÜNEY

AİLE HEKİMLERİNİN BİRİNCİ BASAMAKTA SIK GÖRÜLEN DERMATOLOJİK LEZYONLAR HAKKINDAKİ BİLGİ DÜZEYLERİNİN İNCELENMESİ

Diyabetik Periferik Nöropati; Çevresel ve Genetik Faktörlerin Etkisi

VAY BAŞIMA GELEN!!!!!

SEVELAMER HEMODİYALİZ HASTALARINDA SERUM ELEKTROLİT DÜZEYİ, METABOLİK VE KARDİOVASKÜLER RİSKLERİ VE SAĞKALIMI ETKİLER

Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Ankara

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE SIK GÖRÜLEN DERİ HASTALIKLARI

Prediyabet kavramı, tanı, sınıflandırma ve epidemiyolojisi. Okan BAKINER

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

14 Aralık 2012, Antalya

Özel Hastane Dermatoloji Kliniği ne Başvuran Hastaların Demografik ve Klinik Özellikleri

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

Abant Medical Journal Orijinal Makale / Orijinal Article Volume Cilt 5 Issue Sayı 1 Year Yıl 2016

TEDAVİSİ. Dr. Oğuz ÇETİNKALE. İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı

Diabetes Mellitus ta Ayak Tendonlarındaki Değişikliklerin Değerlendirilmesi

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi

DİYABET ŞEKER HASTALIĞI

Can AKAL, Sinem Ayşe DURU, Barış OLTEN. Danışman: Filiz YANIK ÖZET

Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, Önlenebilen veya geciktirilebilen bir hastalıktır.

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

Otoimmün Büllü Hastalıkların Spektrumu: 331 Hastanın Retrospektif Değerlendirilmesi

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert

Diyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır:

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

SIÇANLARDA SOSYAL İZOLASYONA BAĞLI PSİKODERMATOZ OLUŞUMU* Psychocutaneous Findings on Rat Skin Depending on Social Isolation

Dermatoloji Kliniğinde Yatan Hastaların Demografik ve Klinik Özellikleri

Afyonkarahisar ve çevresinde diyalize giren kronik böbrek yetmezlikli hastalardaki deri bulguları

Dermatoloji polikliniğine başvuran hastaların tamamlayıcı ve alternatif tıp yöntemleri hakkında bilgi ve yaklaşımları

POSTTRANSPLANT DİABETES MELLİTUS DR. ÜLKEM YAKUPOĞLU ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ INTERNATIONAL HOSPITAL ORGAN NAKLİ MERKEZİ

UYKU. Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya...

Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Kliniği

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

DÖNEM V, 5. GRUP, DERMATOLOJİ EKİM AYI STAJ DERS PROGRAMI

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

Diyabet ve Nütrisyon Doç. Dr. Mehmet Uzunlulu

KRONİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA ENDOTEL PROGENİTÖR HÜCRELERİ, İNFLAMASYON VE ENDOTEL DİSFONKSİYONU

TİP 1 DİYABETİ OLAN İNSÜLİN POMPASI KULLANAN BİREYLERE BAZAL İNSÜLİN DOZ DEĞİŞİKLİĞİ EĞİTİMİ VERMELİ MİYİZ?

LENFOSİTİK VASKÜLİT PATERNİ LUPUS ERİTEMATOSUS İÇİN UYARICI MI?

T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

HİPOGLİSEMİNİN KOMPLİKASYONLARI

Ders Yılı Dönem-V Deri ve Zührevi Hastalıkları Staj Programı

Transkript:

Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1): 37-42 37 KLİNİK ARAŞTIRMA TİP II DİYABETLİ HASTALARDA GÖZLENEN DERİ BULGULARI 1 SKIN FINDINGS IN PATIENTS WITH TYPE II DIABETES MELLITUS TREATMENTS Songül BAHADIR AKTAŞ Güldehan ATIŞ Gülşen TÜKENMEZ DEMİRCİ Hülya ÇOLAK ÖZET Amaç: Tip II diyabet tanısı almış hastalardaki deri bulgularının tespit edilerek sıklığının hesaplanması, bu bulgular ile hastaların yaş, cinsiyet, diyabet süresi, Hb A 1c düzeyi, vücut kitle indeksi, kullanılan diyabet tedavi şekilleri ile ilişkisinin araştırmak. Gereç ve Yöntem: Siyami Ersek Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye polikliniğine başvuran tip II diyabet tanısı almış 153 hastanın dermatolojik muayeneleri yapıldı. Hastaların cinsiyet, yaş, hastalık süresi, son 3 ay içerisinde tespit edilmiş Hb A 1c düzeyi, vücut kitle indeksleri ve uyguladıkları diyabet tedavileri kaydedildi. Bulgular: 153 hastanın, 107 si kadın 46 sı erkekti ve ortalama diyabet süreleri 10.2 8.6 yıldı. Ortalama HbA 1c düzeyi 7.3 1.4mg/dl, VKİ (vücut kitle indeksi): 13 idi. Hastaların 120 si oral antidiyabetik, 20 si insülin, 13 ü insülin ve oral antidiyabetik ilaç kullanmaktaydı. Hastaların 129 unda (%84.4) deri bulgusu tespit edildi. En sık rastlanan deri bulgusu kserozis (%40.52) idi. Tinea pedis (% 18.95), onikomikoz (%9.80), pruritus (%14.38) ve seboreik keratoz (%10.46) diğer sık rastlanan deri bulguları arasındaydı. Cinsiyet ile tüm deri bulguları karşılaştırıldığında erkeklerde seboreik dermatit (p=0.048) ve deri kalınlaşması (p=0.03) istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha fazlaydı. Diğer deri bulguları ile cinsiyet arasında istatistiksel bir ilişki bulunamadı (p>0.05). Yaş arttıkça senil anjiyom (p=0.01, r=0.206), kserozis (p=0.023, r= 0.184), deri kalınlaşması (p=0.027,r=0.179) ve pruritus (p=0.05, r=0.156) sıklığı artarken, fronkül sıklığı,yaş arttıkça azalma gösterdi (p=0.019, r= -0.189). HbA 1c arttıkça tinea pedis (p=0.018, r=0.191) ve onikomikoz (p=0.045, r=0.153), ve intertrigo (p=0.002, r=0.250) sıklığının arttığı, seboreik keratoz sıklığının ise azaldığı (p=0.04, r=-0.149) gözlendi. VKİ arttıkça senil anjiyom (p=0.029, r=0.177), akantozis nigrikans (p=0.018, r=0.191) ve prurigo nodularis (p<0.001, r= 0.396) sıklığının arttığı tespit edildi. Diyabet süresi ve tedavi şekillerinin ise deri bulguları ile arasında istatiksel bir ilişki göstermediği gözlendi. İstatistiksel hesaplamalarda Kruskal-Wallis testi ve Pearson korelasyon testi kullanıldı. Dr. Siyami Ersek Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İSTANBUL Dahiliye Kliniği, (Uz. Dr. S. Bahadır Aktaş) Dermatoloji Kliniği, (Uz. Dr. Güldehan Atış) Başkent Üniversitesi İstanbul Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi, Dermatoloji Kliniği, İSTANBUL (Uz. Dr. G. Tükenmez Demirci) Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İç Hastalıkları Bölümü, Nefroloji, İZMİR (Uz. Dr. H. Çolak) Yazışma: Uz. Dr. Hülya ÇOLAK

38 Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1) Sonuç: Tip II diyabetli hastalarda farklı tipte deri bulguları görülebilir. Özellikle uzun süreli diyabeti olan senil hastalarda, senil anjiyom, kserozis, deri kalınlaşması ve pruritus dikkat çekmektedir. Ayrıca kontrolsüz diyabet hastaları ve VKİ yüksek olan diyabet hastaları senil anjiom, tinea pedis, akantozis nigrikans yönünden dikkatle incelenmelidir. Anahtar Sözcükler: Eşlik eden deri hastalıkları, Tip II diabetes mellitus, Vücut kitle indeksi. SUMMARY Aim: To determine the clinical spectrum and to calculate the frequency of skin lesions in patients with type II diabetes mellitus. Material and Methods: One hundred and fifty three patients with type II diabetes mellitus who were followed at the Department of Internal Dieseases in Siyami Ersek in Cardiac and Vascular Surgery Training and Research Hospital underwent dermatological examination. Sex, age, duration of the disease, Hb A 1c levels detected in last three months, body mass index and type of treatment were recorded. Findings: Of the 153 patients, 107 were female and 46 male and mean duration of diabetes mellitus was 10.2 8.6 year. Mean Hb A1c levels was 7.3 1.4mg/dl, and mean body mass index was 27.8 3.4kg/m 2. Of the 153 patients, 120 patiens used oral antidiabetic agents, 20 used insulin, and 13 used both insulin and oral antidiabetics. Skin lesion was detected in 129 patients (84.4 %). The most frequently detected skin lesion was xerosis (40.52 %). Tinea pedis (18.95%), onycomycosis (80%), pruritus (14.38 %) and seborrheic keratosis (10.46%) were also other skin lesions detected in this research. Seborrheic dermatitis (p=0.048) and skin thickness (p=0.03) in males were more statistically significant. There was no statistical relationship between other skin lesions and sex (p>0.05). As the patients gets older, the frequency of senile angioma (p=0.01, r=0.206), xerosis (p=0.023, r=0.184), skin thickness (p=0.027, r=0.179) and pruritus (p=0.05, r=0.156) increased but the frequency of furuncles (p=0.019, r= -0.189) decreased. An increase in the frequency of tinea pedis (p=0.018, r=0.191) and onycomycosis (p=0.045, r=0.153) and intertrigo (p=0.002, r=0.250) was observed but a decresase in the frequency of seborrheic keratosis (p=0.04, r=-0.149) was observed with the increasing HbA 1c levels. An increase in the frequency of senile angioma (p=0.029, r=0.177), acantosis nigricans (p=0.018, r=0.191) and prurigo nodularis (p<0.001, r= 0.396) was determined with the increase of the body mass index. No statistical significant relationship between duration of diabetes and skin lesions was observed and also between treatment of diabetes and skin lesions. Kruskal-Wallis test and Pearson correlation test were used in statistical calculation. Conclusion: Varying types of skin findings can be noted in patients with type II diabetes mellitus. Senile angioma, xerosis, skin thickness and pruritus findings are attracting attention especially elderly patients with long-lasting diabetes mellitus. Also patients with high level body mass index and diabetes mellitus patients not undercontrol should be carefully examined regarding to senile angioma, tinea pedis and acanthosis nigricans. Key words: Accompanying skin diseases, Body mass index, Type II diabetes mellitus. GİRİŞ Diabetes Mellitus (DM) en sık rastlanan endokrinolojik hastalıktır. Kronik hiperglisemi ile seyretmekte ve hemen tüm organ sistemlerini etkilemektedir. Hastaların %80 inden fazlası tip II diyabettir. Tip II DM lu hastalarda hedef organlardaki insülin direnci söz konusu iken tip I DM pankreasta insülin salgılayan hücrelerin otoimmün yıkımı nedeniyle insülin yetmezliği söz konusudur (1). Tip II DM daha yaşlı nüfusda gözlenmekte ve obezite ile ilişkilendirilmektedir. Vücut kitle indeksi (VKİ) arttıkça diyabetik hastalarda insülin direncinin arttığı ve hipergliseminin regülasyonu nun bozulduğu bilinmektedir. Hiperglisemi ise hemoglobin ve kollajen gibi bir çok yapısal ve düzenleyici proteinin non-enzimatik glikolizasyonuna neden olmaktadır (2). Diabetes mellituslu hastaların %30-70 inde deri bulguları gözlenmektedir. Bu deri bulguları genellikle diyabet ortaya çıktıktan sonra ancak bazen hastalığın ilk bulgusu olarak veya hastalığın ortaya çıkmasından önce saptanabilir. DM ile birlikte görülebilen deri bulguları (diyabetik dermopati, nekrobiyozis lipoidika, diyabetik kalın deri, sarı deri, diyabetik bül, akantozis nigrikans, akkiz perforan dermatoz, rubeozis diabetikorum, liken planus, vitiligo, granuloma annulare, erüptif ksantoma), infeksiyonlar (bakteriyal, fungal), diyabetik komplikasyonlara bağlı (diyabetik gangren ve ülser) ve diyabet tedavisine bağlı olarak ortaya çıkan deri bulguları (sulfanilure ile ilişkili deri

Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1) 39 bulguları, insüline bağlı lipoatrofi, lipohipertrofi, alerjik reaksiyonlar) olmak üzere 4 gruba ayrılır (3). Bu çalışmada tip II DM tanısı almış hastalardaki deri bulgularının insidanslarının belirlenmesi, ayrıca bu bulgular ile hastaların, yaşı, cinsiyeti, diyabet süresi, HbA 1c düzeyi, VKİ ve uygulanan tedaviler ile ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışmaya Ekim 2013-Ocak 2014 yılları arasında Siyami Ersek Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Erenköy Semt polikliniği Dahiliye bölümüne ardışık olarak başvuran Tip II DM tanısı almış 153 hasta alındı. Hastalara diyabet tanısı şu kriterler doğrultusunda konuldu: 1- Diyabetin klinik semptom ve bulguları olan kişilerde rastlantısal plazma glukozunun 200 mg/dl olması 2- Açlık kan şekerinin 126 mg/dl olması 3- Ağızdan verilen 75 gr lık glukoz yüklemesini (oral glukoz tolerans testi-ogtt) takiben 2 saat sonraki plazma glukoz testinin 200 mg/dl olması. Hastaların, yaşları, cinsiyetleri, diyabet tanısı aldıkları süreç, HbA 1c düzeyleri, kullandıkları antidiyabetik tedavi sorgulandı. VKİ leri hesaplandı. HbA 1c için eşik düzey %6.5, VKİ için eşik değer 30 olarak kabul edildi. Hastaların, saç ve saçlı deri, oral ve genital mukozalar, tırnaklar da dahil olmak üzere ayrıntılı dermatolojik muayeneleri iki dermatolog tarafından yapıldı. Şüpheli lezyonlardan örnek (kazıntı, sürüntü ve koparma biyopsisi) alınarak direkt mikroskobik inceleme ve/veya kültür ve/veya patolojik inceleme yapıldı. İstatistiksel değerlendirme SPSS 20 istatistik programı kullanılarak yapıldı. Deri lezyonları ile yaş, diyabet, diyabet süresi ve HbA 1c ve VKİ düzeyi arası ilişki Kruskal-Wallis testi, deri lezyonları ile cinsiyet ve kullanılan tedaviler arasındaki ilişki Pearson korelasyon testi yapılarak değerlendirildi. Elde edilen tüm veriler için p 0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR 153 hastanın, 107 si kadın 46 sı erkekti ve ortalama DM süreleri 10.2 8.6 yıldı. Ortalama HbA1c düzeyi 7.3 1.4 mg/dl, VKİ: 27.8 3.4kg/m 2. Hastaların 120 si oral antidiyabetik, 20 si insülin, 13 ü hem insülin hem oral antidiyabetik ilaç kullanmaktaydı (Tablo 1). Hastaların 129 unda (% 84.4) deri bulgusu tespit edildi. 68 hastada ise (%44.4) birden fazla deri bulgusu vardı. En sık rastlanan deri bulgusu kserozis (%40.52) idi. Tinea pedis (% 18.95), onikomikoz (% 9.80), pruritus (%14.38) ve seboreik keratoz (%10.46) diğer sık rastlanan deri bulguları arasındaydı. Tespit edilen tüm deri bulguları Tablo 2 de gösterilmiştir. Tablo 1. Hastaların demografik özellikleri, DM nin süresi, HbA1c düzeyleri, VKİ ve kullandıkları tedaviler Hastaların Özellikleri Tip II DM li Hastalar (s: 153) Cinsiyet: K/E 107/46 Yaş, Yıl (ort±ss) 66.06±10.63/63.5±13.1 DM süresi, yıl (ort±ss) 10.2±8.6 HbA 1c, % (ort±ss) 7.3±1.4 VKİ (ort±ss) kg/m 2 27.8±3.4 TEDAVİ Oral antidiyabetik (OA) 120 İnsülin 20 OA+İnsülin 13 K: Kadın, E:Erkek, SS: Standart Sapma DM: Diyabetes Mellitus, VKİ: Vücut Kitle İndeksi

40 Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1) Tablo 2. Tip II DM li 153 hastada saptanan deri bulguları Deri Bulgusu Hasta Sayısı Deri Bulgusu Hasta Sayısı S (%) S (%) Tinea Pedis 29 (18.95) Ekzema 4 (2.61) Onikomikoz 15 (9.80) Solar Lentigo 6 (3.92) Senil Anjiom 3 (1.96) İntertrigo 4 (2.61) Kserozis 62 (40.52) Fronkül 3 (1.96) Seberoik Keratoz 16 (10.46) Akantozis Nigrikans 2 (1.31) Tinea Cruris 4 (2.61) Pruritus 22 (12,1) Akrokordon 10 (6.54) Prurigo Nodülaris 2 (1.31) Seboreik Dermatit 4 (2.61) Siyah Kıllı Dil 1 (0.65) Trakionişi 1 (0.65) Liken Simpleks kronikus 4 (2.61) Bazal hücreli karsinom 1 (0.65) Epidermoid Kist 1 (0.65) Aktinik Keratoz 5 (3.27) Verrüka vulgaris 2 (1.31) Plantar Hiperkeratoz 17 (11.11) Makuler Amiloidoz 1 (0.65) Deri Kalınlaşması 2 (1.31) Tırnakta dikey sırtlanma 2 (1.31) Kallus 1 (0.65) Diyabetik Bül 1 (0.65) Kontakt Dermatit 1 (0.65) Cinsiyet ile tüm deri bulguları karşılaştırıldığında erkeklerde seboreik dermatit (p= 0.048) ve deri kalınlaşmasının (p=0.03) istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişkili olduğu bulundu. Diğer deri bulguları ile cinsiyet arasında istatistiksel bir anlamlılık bulunamadı (p>0.05). Yaş arttıkça senil anjiyom (p=0.01, r=0.206), kserozis (p=0.023, r=0.184), deri kalınlaşması (p=0.027, r=0.179) ve pruritus (p=0.05, r=0.156) bulgularının arttığı, fronkül varlığının ise yaş arttıkça azaldığı gözlendi. (p=0.019, r= -0.189). HbA 1c değerlerinde yükselme oldukça, tinea pedis (p=0.018, r=0.191), onikomikoz (p=0.002, r=0.250) ve intertrigo (p=0.045, r=0.153) gibi deri infeksiyonlarının arttığı gözlendi. HbA 1c değerlerinin yüksekliği ile seboreik keratoz sıklığının azaldığı tespit edilmiştir (p=0.04, r=-0.149). VKİ arttıkça senil anjiyom (p=0.029, r=0.177), akantozis nigrikans (p=0.018, r=0.191) ve prurigo nodularis (p<0.001, r= 0.396) sıklığının arttığı gözlenmiştir. Diabetes mellitus süresi ve diyabet tedavi şekillerinin ise deri bulguları arasında istatistiksel bir ilişki bulunmadığı gözlenmiştir. TARTIŞMA Diabetes mellituslu hastalarda %30-70 oranında deri bulgularının gözlendiğini bildiren çalışmalar vardır (4). DM li hastalarda gözlenen bulguların bir kısmı hastalığın erken döneminde ortaya çıkmış bir kısmı ise geç dönemde diyabetin komplikasyonlarına bağlı olarak geliştiği bildirilmiştir (5). Çalışmamızda hastaların %84.4 ünde en az bir deri bulgusuna rastlanmıştır. DM li hastalarda en sık görülen deri bulguları diyabetik dermopati ve deri infeksiyonları olduğu bildirilmiştir (6,7). Serimizde en sık rastlanan deri bulgusu kserozisdir (%40.52). Kserozisi, tinea pedis (%18.95), pruritus (%14.38), plantar hiperkeratoz (%11.11), seboreik keratoz (%10.46) ve onikomikoz (%9.80) izlemektedir.kserozis, diyabetik hastalarda sık rastlanmayan bir deri bulgusudur ve etiyopatogenezinin derideki hipohidroz ve otonomik nöropatiyle ilgili olabileceği ileri sürülmüştür. Saray ve ark. Tip II DM li 80 hasta üzerinde yaptıkları bir çalışmada %42.5 oranında kserosizin en sık rastlanan deri bulgusu olduğunu bildirmiştir (8). Hastalarımızda diyabetin diğer komplikasyonları hakkında yeterli bilgi olmaması nedeniyle nöropatik hastalıklarının olup olmadığı bilinmemektedir. Kserozisin yaşla artan bir bulgu olması ve çalışma grubunu oluşturan hastaların yaş ortalamalarının (E=66, K= 63.5) yüksek olması, ve çalışmamızda bir kontrol grubunun bulunmaması, bu bulgunun en sık gözlenmesine rağmen diyabet hastalığı ile doğrudan ilişkili olmadığını düşündürmektedir. Deri infeksiyonlarının, tip II DM lu hastalarda %20 ile % 30 oranında rastlandığı bildirilmiştir (9). Deri infeksiyonlarının nedeninin, diyabetin neden olduğu bozuk mikrodolaşım, hipohidroz, periferik damar hastalığı, diyabetik nöropati, azalmış fagositoz, lökosit adezyon bozukluğu ve gecikmiş kemotaksise bağlı olabileceği öne sürülmüştür (3). Ahmet ve ark.ile Nigam ve ark. diyabetli hastalarda yaptıkları çalışmalarda deri infeksiyonların en sık rastlanan deri bulgusu olduğunu bildirmiştir (10,11). Timshina ve ark. da diyabetli hastalarda, deri infeksiyonların ve en sık dermatofit infeksiyonun kontrol grubu ile karşılaştır-

Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1) 41 dıkları çalışmalarında istatistiksel olarak en sık rastlanan deri bulgusu olduğunu bildirmiştir (9). Vahora ve ark., deri infeksiyonlarının diyabetik hastalarda en sık rastlanan deri bulgusu olduğunu (%39.66), bunların içerisinde dermatofit infeksiyonlarının (%37.16) en yüksek oranda, bakteriyel (%33.78), kandidal (%22.97) ve viral (%6.08) infeksiyonlarının ise azalan oranlarla izlediğini bildirmiştir (12). Çalışmamızda ise tinea pedis (%18.95) en sık rastlanan ikinci deri bulgusudur. Tinea kruris (%2.61), onikomikoz (%9.80), intertrigo (%2.61), fronküloz (%1.96) ve verüka vulgaris (%1.31) ise sık olmamakla birlikte diğer rastlanan deri infeksiyonlarıdır. Generalize pruritus diyabete özgü bir deri bulgusu olmasa da, pruritus vulvanın diyabetin başlangıç semptomu olduğunu bildiren olgular gözlenmiştir (13). Pruritusun diyabetik hastalarda farklı oranlarda rastlandığını bildiren çalışmalar vardır (10-12). Çalışmamızda jeneralize pruritus üçüncü sıklıkta rastlanan bir deri bulgusu olarak ortaya çıkmıştır. Bu durum hastalarımızdaki kserosizin ve yaş ortalamasının yüksek olmasından kaynaklandığını düşündürmüştür. Ayrıca çalışmamızda, yaş ile tespit edilen deri bulgularının ilişkisine bakıldığında ise yaş arttıkça, deri kuruluğu ve pruritus sıklığının arttığı da istatistiksel olarak gösterilmiştir. Plantar hiperkeratoz çalışmamızda sık saptanan diğer bir deri bulgusudur. Yapılan çalışmalarda plantar hiperkeratozun şişmanlık ile ilişkili bir deri bulgusu olduğu gösterilmiştir. Bu bulgunun ayaklara binen yükün artmasına karşı oluştuğu kabul edilmektedir (14). Çalışmamızda, VKİ ile plantar hiperkeratoz arasında istatistiksel bir ilişki görülemese bile grubumuzdaki hastaların VKİ ortalaması normalin üzerinde olması şişmanlığın bu bulguda rol oynadığını düşündürmüştür. Seboreik keratozlar en sık rastlanan benin epidermal keratinosit kaynaklı oluşumlardır ve yaşla birlikte görülme oranları artar (15). Çalışmamızda seboreik keratoz %10.46 oranında görülmüştür. Diyabetik hastalarda deri bulgularının araştırıldığı çalışmalarda seboreik keratoz sıklığından bahsedilmemektedir. Çalışma grubumuzda diyabete özgü olmayan, senil anjiyom, seboreik dermatit, bazal hücreli karsinom, epidermoid kist, güneş lentigosu, ekzema, basit kronik liken, tırnakta dikey sırtlanma gibi diğer deri bulguları olduğu da gözlenmiştir. Literatüre uyumlu olarak, yaş ile tüm deri bulgularının ilişkisine bakıldığında, senil anjiyom sıklığının yaşla arttığı, seboreik dermatitin erkek hastalarda daha sık rastlandığı bulunmuştur. Senil anjiyom, 60 yaş üzeri normal sağlıklı erişkinlerin çoğunda görülen bir lezyondur (8). Seboreik dermatitin ise erkeklerde daha sık ve şiddetli seyrettiği bilinmektedir. Glikolizasyona uğramış serum proteinleri ve hemoglobin, glisemi kontrol belirteçleri olarak kullanılır. Glisemik kontrolü iyi olmayan, HbA 1c düzeyleri yüksek olan hastalarda diyabetle ilişkili deri belirtilerine daha sık rastlanması beklenir (16). Literatürde HbA 1c ile deri bulguların arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışma azdır. Şensoy ve ark. HbA 1c ile deri bulguları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptamamıştır (1). Çalışmamızda ise HbA 1c düzeyinde artış ile tinea pedis, onikomikoz ve intertrigo gibi deri infeksiyonlarının arttığı tespit edilmiştir. Akantozis nigrikans yüksek insülin düzeyleri ile ilişkili olabildiği gibi (insülin direnci, Tip II DM, ve şişmanlık) büyük oranda idiyopatik bir şekilde de ortaya çıkabilir (12). Çalışma grubumuzda akantozis nigrikans %1.31 oranında gözlenmiştir. Literatüre uyumlu olarak çalışmamızda, VKİ ile akantozis nigrikans görülme sıklığının birlikte arttığı da tespit edilmiştir. Diyabetli hastalarda kullanılan tedavilere bağlı olarak da deri bulgularının oluşabildiği bilinmektedir. İnsülin kullanımına bağlı olarak lipoatrofi, lipohipertrofi, injeksiyon bölgesinde eritem, kaşıntılı papüller, ürtiker-yan plaklar gözlendiği bildirilmiştir. Oral antidiyabetiklere bağlı ise pruritus, eritema multiforme, eritema nodozum, ürtiker ve likenoid erüpsiyon gelişebilir (17). Çalışmamızda hastalarımızın hiçbirinde kullandıkları diyabet tedavilerine bağlı bir deri bulgusu geliştiği gözlenmemiştir. Kullanılan tedaviler ile tespit edilen deri bulguları arasında istatistiksel anlamlı bir ilişki tespit edilmemiştir. SONUÇ Çalışmamızda, Tip II DM li hastalarda en sık tespit edilen deri bulguları kserozis (%40.52), tinea pedis (%18.95), pruritus (%14.38), plantar hiperkeratoz (%11.11), seboreik keratoz (%10.46) ve onikomikoz (%9.80) dur. Saptanan tüm deri bulguları içerisinde, sadece diyabet ile ilişkili olabileceği düşünülen bulgular ele alındığında ise, yaş ile kserosiz ve pruritusun, HbA 1c artışı ile tinea pedis, onikomikoz ve intertrigo gibi deri infeksiyonlarının, VKİ artışı ile akantozis nigrikans sıklığının artışı arasında istatistiksel bir paralellik saptanmıştır. Diyabet hastalığının süresi ve kullanılan diyabet tedavileri ile deri bulguları arasında

42 Tepecik Eğit Hast Derg 2014; 24 (1) istatistiksel bir ilişki saptanmamıştır. Deri bulgularının, DM ile ilişkisinin tam olarak gösterilebilmesi için çok sayıda hasta içeren kontrol gruplu çalışmalara gerek vardır. KAYNAKLAR 1. Şensoy N, Gençoğlan G. Tip II diyabetli hastalarda deri bulgularının vücut kitle indeksi ve HbA1c ile ilşkisi. Anatol J Clin İnvestig 2009;2(4): 213-217. 2. Kalus AA, Chien AJ, Olerud JE. Diabetes Mellitus and other endocrin diseases. Fitzpatrick s Dermatology in medicine. Eds Wolf K, Goldsmith LA, Katz SI, Gilchrest BA, Paller AS, Leffell DJ. 7. Baskı. Mc Graww Hill. 2008:1461-70. 3. Hattem SV, Bootsma AH, Thio HB. Skin manifestations of diabetes. Cleveland Clinic Journal of medicine 2008; 75(11): 772-87. 4. Behm B, Schernl S, Landthaler M, Babilas P. Skin signs in diabetes mellitus. J Eur Acad Dermatol Venereol 2012;26 1203-11. 5. Çiçek D, Kandi B, Oğuz S, Bakar S, Özkan Yi, Çolak R,ve ark. Diyabetes mellituslu hastalarda gözlenen deri bulguları. F.Ü.Sağ. Bil. Tıp Derg; 2010:24(2)77-80. 6. Jabbour SE. Cutaneous manifestations of endocrin disorders. Am J Clin Dermatol 2003;4:315-31. 7. İşçimen A, Arzuhal N. Diabetes mellituslu hastalarda görülen deri belirtileri. Dermatose 2004;1:18-25. 8. Saray Y, Özcan D, Seçkin D. Tip II diabetes mellituslu hastalarda deri bulguları. Türkiye Klinikleri J Med 2005;25:377-82. 9. Timshina DK, Thappa DM, Agrawal A. A clinical study of dermatoses to establish its markers. Indian J Dermatol 2012;57(1):20-5. 10. Ahmed K, Muhammad Z, Quayum I. Prevalence of cutaneous manifestations of diabetes mellitus. J Ayup Med Coll Abbotabad 2009;21:76-9. 11. Nigam PK, Pande S. Pattern of dermatoses in diabetics. Indian J Dermatol Venereol Leprol 2003;69:83-5. 12. Vahora R, Thakkar S, Marfatia Y. Indian J Endocrinol Metab. 2013;17(4):659-64. 13. Sibbald RG, Schachter RK. The skin and diabetes mellitus. Int J Dermatol 1984;23:567-84 14. Shipman AR, Millington GW. Obesity and the skin. Br J Dermatol 2011;165:743-50. 15. Mackie RM, Quinn AG. Non-melanoma skin cancer and other epidermal skin tumours. In: Burns T, Breathnach S, Cox N, Griffiths C, editors. Rook's Textbook of Dermatology. 7 th ed. Oxford: Blackwell Publishing; 2004; 36 (1): 36-50. 16. Lowitt MH, Dover JS. Skin finding of diabetes mellitus. Eds:Kahn CR, Weir GC, King GL,Jacobson AM, Smith RJ. In Joslin s Diabetes Mellitus, 14th ed. New York: Lippincot Williamsand Wilkins, 2008:1049-58 17. Kartal Ş, Gürel MS, Kiremitçi Ü, Erdemir A, Erdoğan S, Endoğru E. Diyabetes Mellitusta görülen deri bulguları. İstanbul Tıp dergisi 2008;1:77-81 İLETİŞİM: Uz. Dr. Hülya ÇOLAK Başvuru : 30.11.2010 Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kabul : 27.12.2010 İç Hastalıkları Bölümü, Nefroloji, İZMİR e-posta: bahadirh76@hotmail.com