TÜRKİYE NİN PETROL MACERASI -II- Şenol YANMAZ



Benzer belgeler
T.C. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI Petrol İşleri Genel Müdürlüğü GENEL GÖRÜNÜM. Selami İNCEDALCI Genel Müdür

Kemal LOKMAN. Petrol Dairesi, Ankara

2014 Yılı Petrol Arama - Üretim Faaliyetleri

Türkiye'de Petrol. 1) Cumhuriyet'ten Önceki Dönemi

RAMAN KUYUSU VEFALI İHTİYAR. Promete Necdet Pamir

KÖRFEZ DE SAVAŞ. KAZANIM : Körfez Savaşlarının Türkiye ye siyasi, Sosyal, Askeri ve Ekonomik etkilerini değerlendirir.

TÜRKİYE'DE PETROL ARAMACILIĞI

İktisat Tarihi II. XI. Hafta

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

PET HOLDİNG`den BODRUM`a 23 Nisan Armağanı

TÜRKİYE NİN PETROL ARAMA POLİTİKASI

SPK Konferansõ-Abant Aralõk-2003

Kasım Ankara / TÜRKİYE

TÜRKİYE NİN DOĞALGAZ POTANSİYELİ

2008 Yılı. Petrol ve Doğalgaz. Sektör Raporu

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

Türkiye de Jeotermal Enerjinin Bugünü ve Geleceği Paneli

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

TÜRKİYE'DE PETROL SEKTÖRÜ VE TPAO

Basın Toplantısı 12 Eylül 2006

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Temmuz 2013, No: 65

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

MADEN TETKİK VE ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. KONYA İLİ JEOTERMAL ENERJİ POTANSİYELİNİN TURİZM AMAÇLI DEĞERLENDİRİLMESİ ve YATIRIM OLANAKLARI

ġanliurfa YERALTI KAYNAKLARI MEVCUT DURUMU ŞANLIURFA YATIRIM DESTEK OFİSİ YUNUS ÇOLAK

OYUNLAR TEORİSİNİN MADEN ARAMALARINA UYGULANMASI

Amerikan Stratejik Yazımından...

CUMHURİYETİN KURULUŞUNDAN GÜNÜMÜZE PETROL ARAMA, ÜRETİMİ, PETROL KANUNLARI, TBMM DE BULUNAN YASA TASARISI VE ÖZELLEŞTİRME

Basit rafineri niteliğindeki ATAŞ, 2004 yılı sonlarında dönüşüm ünitesine yönelik yatırımın maliyetini yüklenmeyerek,

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

TÜRKĐYE PETROL ARAMA ve ÜRETĐM M SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜG

PETFORM Üyesi 34 Enerji Şirketi

T.C. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ŞEYL GAZLARI. Ömer KOCA Genel Müdür Yardımcısı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Arama Üretim Sektörü & Doğalgaz Piyasasına İlişkin PETFORM Önerileri

KİM400 PÜK DERS NOTLARI/DOÇ.DR.KAMRAN POLAT, ANKARA ÜNİV., FEN FAK., KİMYA BÖL.,

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

DEUTSCHE SECURITIES MENKUL DEĞERLER A.Ş. OCAK-MART 2008 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

GÜRMAT GERMENCİK JEOTERMAL ENERJİ SANTRAL PROJELERİ

Kahramanmaraş mutlaka devler liginde olacak

2014 YILI TEMMUZ AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Rezerv para Rezerv Parasal taban Parasal Parası AKTİF: PASİF: Rezerv para Parasal Taban, Merkez Bankası Parası

Basın Bülteni Release

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

AR& GE BÜLTEN. Türkiye de Maden Sektörü

Yakın n Gelecekte Enerji

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

Ekonomiyi Etkileyen Etmenler (Faktörler): 1- Coğrafi Etmenler. 2- Doğal Kaynaklar. 3- Teknolojik Gelişmeler. 4- İhtiyaç ve İstekler

ERZİNCAN İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

Petrol Aramacılığımızın Dünü-Bugünü-Yarını

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

Savaş DİLEK Jeoloji Yük.Müh

Kahve Molası. Tayland Efeoğlu / TPAO Yurt Dışı Projeler / Daire Bşk. Yrd./ tefeoglu@tpao.gov.tr

Araştırma Notu 15/179

Konuşmamda sizlere birkaç gün önce açıklanan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı hakkında bilgi vereceğim.

Yeraltısuları. nedenleri ile tercih edilmektedir.

40 yılı aşkın bir süre, önce öğrenci, sonra değişik unvanlarla öğretim elemanı ve

GÜNLÜK BÜLTEN EUR / USD

MADEN TETKİK VE ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MTA DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ BÜLTENİ YIL : 2012 SAYI : 14

Enerji Ülkeleri.Rusya En Zengin..! 26 Ocak 2015

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ

BOR ELEMENTI VE BOR ELEMENTININ TARIHSEL GELIŞIMI

TÜRKİYE PETROLLERİ ANONİM ORTAKLIĞI ARAŞTIRMA MERKEZİ DAİRE BAŞKANLIĞI. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

PETROLE OLAN TALEP Zeynep Elif Yıldızel Mart 2011

BİLGİ NOTU. Konu: WesternZagros TEC KRG Bölgesinde İşbirliği Olanakları Toplantısı

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Gündemde Yine Asgari Ücret

[ENERJİ HARCAMALARI VE EKONOMİLERE ETKİLERİ] December 14, Enerji Harcamaları ve Ekonomilere etkileri. Barış Sanlı,

Dünya Seramik Sektörü Dış Ticareti a) Seramik Kaplama Malzemeleri

TÜRKİYE DE PETROL SEKTÖRÜ

II. KUYU MÜHENDİSİNİN GÖREVLERİ

Cam Sektörü 2013 Yılı Değerlendirmesi

193 ülkeye ihracat. Hurdadan çelik üretimi oranı % yılında 37,3 milyon ton ham çelik üretimi

2018 Yıllık Finansal Sonuçlar Sunumu

ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI

MTA DA MADEN ARAMACILIĞI VE YENİ YAKLAŞIMLAR

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

İktisat Tarihi

Serbest ticaret satrancı

Sayı: Mayıs Toplantı Tarihi: 25 Mayıs 2006

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 71

Potansiyel. Alan Verileri İle. Hammadde Arama. Endüstriyel. Makale

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

ÜNĠVERSiTESĠ ULAġTIRMA VE LOJĠSTĠK BÖLÜMÜ LOJĠSTĠK KULÜBÜ 7.LOJĠSTĠK ZĠRVESĠ. 10 Mayıs Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Nabucco Boru Hattı Projeleri

İçerik. Lidya Madencilik. Çöpler Altın Madeni. Çöpler Sülfit Projesi. Yeni JV ler. Altın Piyasası

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

Aralık Tekstil ve Hammaddeleri Sektörü 2014 Ocak-Kasım Dönemi İhracat Bilgi Notu. Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği

Lozan Barış Antlaşması

2018 Dokuz Aylık Finansal Sonuçlar Sunumu

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İçerik. Lidya Madencilik. Çöpler Altın Madeni. Çöpler Sülfit Projesi. Yeni JV ler. Altın Piyasası

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

TUROGE 2008 KONUŞMA METNİ

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ.

TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI

Transkript:

TÜRKİYE NİN PETROL MACERASI -II- Şenol YANMAZ Musul ve Kerkük petrollerinden elde ettiği gelirden 500.000.- İngiliz Lirasını yıllık olarak Türkiye ye ödemeyi kabul eden İngiltere nin bölgedeki petrol politikasına kısaca bakmakta fayda var. İngiltere, elde ettiği imtiyazı Amerikan, Fransız ve Hollandalı firmalarla paylaşmak suretiyle Kerkük ve Kuzey Irak petrollerini işletmeyi sürdürdü. Bu imtiyazın ilginç tarafı tıpkı İran da ve daha sonra 1950 lerin ortalarına kadar diğer Ortadoğu ülkelerinde olduğu gibi vergisiz, sorgusuz sualsiz olmasıydı. Hiçbir devlet otoritesi, kontrol ve vergi olmaksızın Seven Sisters çok ciddi miktarlarda ham petrol satış geliri elde etti. 99 yıllık bu imtiyaz (concession) ın aslında görünmeyen ortakları vardı elbette. Resmi devlet kurumlarına hiçbir vergi, devlet hissesi ödenmezken bölgedeki aşiret reislerine tenekeler dolusu altın ödenmekteydi. Bu ödemeler üretimin güvenliği için ya da doğrudan haraç olabilmekteydi. Ama herhalde olası vergi tutarlarından az miktardaydı. Bu paralarla güçlenen ve zenginleşen aşiret reislerinin izlediği yol ise doğrudan güçlerini ve bölgedeki patronajlarını arttırmak ve meşhur petrol şeyhi kavramının temellerini atmak oldu. Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşımız süresince çoğunluğu eski tebamız olan bu aşiretlerin hepimizce malum saf değiştirme taktiklerinin arkasında, Türkiye yi istememe beyanlarının ve hatta 1925-1926 döneminde Musul Meselesi Milletler Cemiyeti nde çözülmeye çalışılırken çıkartılan onca ayaklanma, karışıklık, öldürme olaylarının arkasında petrol hesaplarının da yattığını söylemeye sanırız gerek yoktur. Tıpkı Filistinlilerin aynı dönemlerde topraklarını Yahudi Ulusal Fonu na sattıkları gibi, tıpkı içinde bulunduğumuz Irak Savaşı nda başta Kuzey Irak taki Kürtler olmak üzere diğer aşiretlerin bağımsızlık sevdasıyla izlediği politikalar gibi. Türkiye gibi bir büyük güç ve bir demokratik ülkenin petrol bölgesinde olmasını istemeyenlerin başında bu aşiretler ve onların liderleri gelmektedir. Türkiye nin bu konuda kullanabileceği belki de son şansı olan 1 Mart 2003 tezkeresi ise fazlaca demokratik ve merhametli çevrelerin belirleyiciliği ile kaçırılmış bulunmaktadır. Konuyu kapatmadan önce belirtmekte fayda gördüğümüz bir noktaya değinmek isteriz. Kolaycı bir anlayışla, emperyalistlerin ve kapitalistlerin oyunları diye konuya yaklaşmak meseleyi çözmüyor. Kapitalizmin ve emperyalizmin açık ve bilinen vahşi yönlerini kimse inkar edemez de ama meseleye daha sorumlu yaklaşmayı da ihmal etmemek gerekir diye 1

düşünüyoruz. Neredeyse bir asırdır petrol bütün dünyanın en önemli ve stratejik maddesi; uzun yıllardır mevcut dünya düzeninin bir parçası; bütün büyük ekonomiler ihtiyaç duydukları enerjiyi temel olarak petrol ve türevlerinden karşılıyor; tüketime dayalı ekonomik sistemlerin ana kaynağı petrol ve türevleriyle yakın ilişki içerisinde. Hal böyle iken o büyük ekonomilerin ve toplumlarının kendi kaderlerini hala aşiretler ve aşiretler konfederasyonuyla yaşayan bölge siyasal güçlerine ve belirsizliğe terk etmelerini bekleyemeyiz. Çalışıp üretmekten ve bunu bir ekonomik, hukuki, ticari disiplin altında yapmaktan çok uzak olan bölgesel aşiretlerin ve devletlerin 1973 dönemindeki Petrol Krizi ile büyük batılı devletlere öğrettikleri çok şey vardır. Diğer taraftan, Türkiye nin dış politikasındaki ana belirleyici olan, olup bitene karşı refleks gösterme yaklaşımı ve iç politika yönelimleri de, esasen Batılıların ihtiyacı olan sürekli, güvenli ve kararlı fiyattan petrol elde etme amacının gerçekleştirilmesi konusunda yardımcı olmamıştır. Bir an için ABD den, Almanya dan, Fransa dan bakalım. Petrolün en yoğun olduğu bölge olan Ortadoğu nun siyasal, sosyal, ekonomik yapısını dikkate alarak bu ülkelerin orta ve uzun vadeli planlar yapabilmesi mümkün olabilir mi? Bu büyük ülkelerin gezegenimizdeki bilimsel, teknolojik ve ekonomik ilerlemeye olan katkıları aynı şekilde devam edebilir mi? Türkiye, yakın çevresinde ortaya çıkmaya başlayan petrol rezervlerini görerek, 1930 lu yılların ortasında petrol konusunu ciddi anlamda ele almaya başladı. Daha önce altın ve maden arama diye iki daire mevcut iken, 1934 yılında, İktisat bakanı Celal Bayar ın ve Başvekil İsmet İnönü nün girişimleriyle bir de petrol arama dairesi kuruldu. Bu dairenin başına 1916 yılında Ahmet Emin Yalman ile birlikte ABD ye eğitime giden ve orada Texas taki bir üniversiteden jeoloji mühendisi olarak mezun olan Cevat Taşman getirildi. 1935 yılında da bu daireler birleştirilerek Maden Tetkik Arama Enstitüsü kuruldu. MTA Enstitüsü altın, diğer madenler ve petrol konusunda yaptığı çalışmalarıyla bu sahadaki yetişmiş insan gücü açığını farkedip 1937 yılında, petrol mühendisliği ve petrol jeolojisi konularında yetişmek üzere yurtdışına öğrenciler göndermeye başladı. Burada izninizle özel bir konumu sizlerle paylaşmak isterim. Satırların yazarı büyük bir onurla, ilk gönderilen öğrencilerden olan ve 1943 yılında Oklahoma Üniversitesi nden Petrol Mühendisi olarak mezun olan ve 1945 te Berkeley Üniversitesinde yüksek lisansını tamamlayan ve adeta Türkiye nin yaşayan petrol tarihi olan Sn.Abdurrahman Durukal ile birlikte çalışmaktadır. Türkiye nin petrol arama ve üretim macerasını bizzat yaşamış olan Sn. 2

Durukal aynı zamanda 1954 yılında çıkarılan ve hala yürürlükte olan Petrol Kanunu nun hazırlanması çalışmalarını da bizzat yürütmüştür. Bugün dahi bir çok yönüyle oldukça liberal ve işlevsel bir kanundur. Kendisi TPAO nın kuruluş çalışmalarında da önemli katkılar sağlamış, görevler ifa etmiş, bu büyük ve önemli kurumun kurucuları arasında yer almıştır. İlk petrol arama düşüncesi ve faaliyeti bu şekilde MTA ile başlamıştır. Aslında Türkiye de daha önce, 1902 ve 1906 yıllarında, Tekirdağ çevresinde, Mürefte de petrol arama çalışması ve sondajlar gerçekleştiren bir Hollandalı şirket olmuştu. Bu şirketin yaptığı sondajda petrol bulunamamış fakat o dönemde hiç bir ticari değeri olmayan doğalgaza rastlanmıştı. İlginç olanı, son üç-dört yıldır özellikle Tekirdağ çevresinde ve Silivri açıklarında (denizde), başta TPAO olmak üzere yerli ve yabancı bir çok firmanın giderek büyüttüğü bir doğalgaz potansiyeli ortaya çıkarılmış bulunmaktadır. Üstelik bu nispeten yeni olan keşiflerde Mürefte sondajının ve buna ait bilgilerin hayli faydası olmuştur. Hollandalı firmanın yaptığı aramanın yaklaşık bir asırlık bir zamanlama hatasından başka bir kusuru yokmuş anlaşılan! MTA çalışmalarını 1939 yılında, özellikle Kuzey Irak taki petrol yataklarını dikkate alarak sınıra en yakın yer olan ve yüzey jeolojisi itibariyle uygun addettikleri Nusaybin çevresinde yoğunlaştırmıştır. Bu çalışmalar aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin ilk petrol arama sondajlarını doğurmuştur. 1939 yılında açılan bu kuyular Hermis, Kerbent ve Baspirin kuyularıdır. Sondajlarda sadece emarelere rastlanılmış ve terk edilmiştir. Aynı yıl, yine tümüyle yüzey jeolojisine dayalı olarak daha uygun addedilen Raman bölgesine kayılmıştır. Raman bölgesinde öncelikle sığ, derinliği fazla olmayan ve muhtemel hafif, kaliteli (light) petrol beklenen bir arama kuyusu açılması çalışmaları başlatılmıştır. O devrin imkansızlıklarına ve yaklaşan Savaş yıllarına rağmen Almanya dan getirilen bir sondaj makinesi ile Raman Dağı eteklerinde, 1941 yılında, Dicle Nehrine açılan Maymune Boğazı nda, Raman-1 petrol arama kuyusunun sondajı yapılmıştır. Raman-1 kuyusunda emare ve hatta çok az petrole rastlanmış olmasına rağmen ticarî değeri olmadığından terk edilmiştir. Daha sonra aynı yerde ve yine sığ olarak, Raman-2,3,4 ve 5 kuyuları açılmış fakat yine emareli olarak terk edilmiştir. 1941-1945 yılları arasında her tarafı sarmış olan Savaş ortamında arama faaliyetlerinin de duracağı malumdur. O yıllarda son derece sınırlı parası olan Türkiye nin böyle pahalı bir yatırımı finanse etme gücünün ne olduğunu tahmin edebiliriz. 1945 sonlarına doğru bu kez 3

Raman Dağı na (Doğu Raman) çıkılarak daha derin kuyular açma düşüncesine yönelinmiştir. Burada Raman-6 ve Raman -7 sondajları yapılmış ama bu kuyular da sadece petrol emaresi bulunarak terkedilmiştir. Aslında bugünkü teknolojiler ve üretim yöntemlerinin kullanılma şansı olsaydı keşif iki yıl önce gerçekleşmiş olabilirdi. Sondaj çalışmalarını genelde yabancılar ve özellikle Amerikalı mühendisler yürütmekteydi. Büyük bir kararlılıkla ve İsmet İnönü nün ısrarlı, heyecanlı takibiyle 1945 sonlarına doğru Raman-8 kuyusunun sondajına başlandı. 1946 yılında tamamlanan sondaj, Türkiye deki ilk ticari petrolü de ortaya çıkarmıştır. Ancak günlük olarak sadece 30-40 varil arasında bir üretim kapasitesine sahip olan ve gravitesi yani saflığı çok düşük olan bu petrolün ne yapılacağı bile bilinmiyordu. Petrol bulunmuştu ama o zamana kadar yapılan masrafa nazaran çok da anlamlı sayılmazdı. Yüksek bürokrasi arasında ciddi tartışmalar yaşanmaya başladı. Bu kadar parayı boşa harcamakla suçlanan sorumlular zor durumda kalmışlardı. Siyasi ve bürokratik rekabetin etkileriyle de bu tartışmalar neredeyse bütün aramaları durduracak seviyeye ulaşmıştı. Sonuçta, MTA nın üst yönetimi istediği desteği alıp hükümetten bu çalışmaların devam ettirilmesi yönünde bir karar çıkarttı. 1947 yılında, özellikle MTA genel müdürü İ. Ruhi Berent in uğraşılarıyla, Amerika dan kontratlı olarak getirtilen bir sondaj firması ile R-8 in 1,5 km uzağında Raman-9 kuyusu açıldı. Raman-9 kuyusu başarılı oldu. Önceleri günlük 150 varil kapasiteli görünüyordu ama uygulanan asitleme ve kuyu temizleme operasyonu ile üretim kapasitesi günlük 300 varile kadar çıkarıldı. 21 gravite olarak ölçülen Raman-9 petrolü, Türkiye nin petrol macerasında bir dönüm noktası oldu. Raman Dağı nda geliştirme kuyuları devam ederken 1951 yılında Raman ın biraz daha ilerisinde yer alan ve daha kaliteli hafif petrolü olan Garzan sahası keşfedildi ve geliştirildi. Ancak ortada bir sorun vardı: Üretilen bu petrol ne yapılacaktı? Raman daki ilk üretimlerde çıkanlar asfalt olsun diye yola dökülüyordu ama kuyulara pompa indirilip de üretime geçilmiyordu. 1954 e kadar bulunan ve üretime hazır olan petrol, kuyuda kalmaya devam etti. Yapılan çalışmalarla California dan Rulf Parson Company ile anlaşılarak Batman da bir rafineri kuruldu. Günlük 7.000.- varil petrol işleme kapasitesine sahip olan bu rafineri, ağır petrol işlemek üzere özel olarak dizayn edilmiş küçük bir rafineri idi. Boru hattı ile rafineriye %70 Raman ve % 30 Garzan petrolü karıştırılarak iletiliyordu. 4

Artık Türkiye de kendimize ait bir petrol üretimi ve bunu işleyecek bir rafineri mevcuttu. İş artık profesyonel olarak devam ettirilmeliydi. Bu amaçla, 1954 yılında MTA Enstitüsü bünyesindeki petrol dairesinin bütün varlıkları devredilmek suretiyle millî şirketimiz olan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı kuruldu. TPAO ilk Türk petrol arama ve üretim şirketidir. Aradan geçen zaman içerisinde üretim ve keşifler artmıştır. TPAO da elde ettiği başarılarla bugün artık dünyadaki bütün uluslararası petrol firmalarının tanıyıp bildiği, bazılarının birlikte aramacılık yaptığı bir firma haline gelmiştir. Bu noktaya ulaşılmasında İsmet İnönü nün takipçiliği ve Celal Bayar ın kararlılığı minnetle yad edilmelidir. 5