GEÇİRİLMİŞ SEZARYEN OPERASYONLU GEBELERDE VAGİNAL DOGUM



Benzer belgeler
SEZARYEN SONRASI VAJİNAL DOĞUM (SSVD)

KIRK YASIN 0ST0NDEKi KADINLARDA Gl!Bl!LIK V E DOGUMU ETKİLEYEN FAKTÖRLER ÖZET SUM 1 MARY

DO AL DO UM MU? SEZARYEN M?

HİÇBİR KADIN YAŞAM VERİRKEN ÖLMEMELİ! GÜVENLİ ANNELİK. Doç. Dr. Günay SAKA MAYIS 2011

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

Term ve Tekil Gebeliklerde Kordon Prolapsusu ve Sonuçları

AGE SUMMARY PRIMIPAR AGE

SAĞLIKLI FETUSLARDA KOLON VE REKTUM ÇAPLARININ DOĞUM EYLEMİ VE POSTPARTUM MEKONYUM ÇIKIŞ ZAMANI İLE İLİŞKİSİ

AĞRI İLİNDE SEZARYEN ORANLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ANALYSIS OF CESAREAN SECTION RATES AT AGRI ARAŞTIRMA MAKALESİ

MedDATA SAĞLIK NET KURULUMU

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

ACİL SERVİSTE SEZARYEN. Doç Dr Ahmet Sebe Çukurova Üniversitesi Acil Tıp ABD

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi!

RAHİM TAHLİYESİ UYGULAMALARININ ZEYNEP KAMİL AİLE PLANLAMASI KLİNİGİNDE GÖZLENEN ETKİLERİ GİRİŞ. Dr. Asuman KARAMANı.. ı Dr.

YILLARI ARASINDA SEZARYEN KLİNİK ANALİZİ,

ACOG DİYOR Kİ; DOĞUM TARİHİ TAHMİN METODU. Özeti Yapan: Dr. Esra Esim Büyükbayrak ÖZET

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2012;4 (4):23-28

Sezaryen Sonras Vajinal Do um: Güvenli midir?

AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLIK TEZİ

Beril Yuksel¹, Murat Polat¹, Ali Seven¹, Suna Kabil Kucur¹, Halime Sencan¹, Nuh Mehmet Erbakirci¹, Nadi Keskin¹, Hilmi Koputan²

SEZERYAN SONRASI VAGİNAL DOĞUM. Dr. BELGİN HARZADIN

Sezaryen veya Normal doğum Üriner inkontinans?

DOĞUMDA PARTOGRAM KULLANIMI

Annelerin bebek bakımı ve beslenmesi ile ilgili bilgi düzeyleri

Zika Virüs: Panik Olmayalım, Akıllı Olalım / Cavit Işık Yavuz

Sezaryen Sonras Vajinal Do um

Bir Ana Çocuk Sağlığı Aile Planlaması Merkezi ne Başvuran Hastaların Değerlendirilmesi

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

ÖZET SÜLEYMANİYE KADIN HASTALIKLARI VE DOGUM HASTANESİNDE

stanbul E itim ve Araflt rma Hastanesi nde 2008 Y l Sezaryen Do umlar n De erlendirilmesi

ÖZET Amaç: Materyal ve Metod: P<0,05 Bulgular

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ UYGULAMALARI

Araştırma Notu 15/177

Gebelikte Viral Enfeksiyonlar

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Makat prezentasyonu. Görülme oranı %3-4 dür. Tanı leopold manevraları ile konulabilir

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül 2012

KULLANMA TALİMATI FERICOSE

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Kısa Serviks Tanı ve Yönetim. Prof.Dr.Sermet Sağol EÜTF Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

Sezaryen Oranlarının Çeşitli Değişkenlere Bağlı Olarak Değerlendirilmesi

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi.

KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI

OPTİMAL SEZARYEN HIZI NE OLMALIDIR? TÜRKİYE DE VE DÜNYADA GÜNCEL NEDİR? Konu Yazarı Doç. Dr. İsmail Dölen Dr. Özlem Özdeğirmenci

PRETERM-POSTTERM EYLEM

Ancak İş-Kur lara bu konu ile ilgili bakanlıktan gelen bilgi notu var.

Gebelikte Astım Yönetimi. Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD

Makat Gelişlerinde Doğum Şeklinin Neonatal Mortalite Üzerine Etkisi

TOTAL PLASENTA PREVİALI GEBELERDE KISA SERVİKAL UZUNLUK VE ANTEPARTUM KANAMA RİSKİ

BANKA MUHASEBESİ 0 DÖNEN DEĞERLER HESAP GRUBU

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

ENFLASYON ORANLARI

Bebekte doğum öncesinde kromozomsal ve genetik anormalliklerin tespiti amacıyla yapılır.

RĠSKLĠ ERKEN DOĞUMDA ANTENATAL RĠSK FAKTÖRLERĠNĠN ANALĠZĠ

BOYAR MADDELERDE AKTİF KARBONUN ADSORPLANMA ÖZELLİĞİNE HİDROJEN PEROKSİTİN ETKİSİ

Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ

KONGENİTAL KALP HASTALIKLARINDAN KORUNMA. Doç. Dr. Kemal Nişli İTF Pediatrik Kardiyoloji

Doğum Kilosunu Etkileyen Faktörler

Dr. Aflk n Y ld z 1, Prof. Dr. Atilla Köksal 1, Dr. Külal Çukurova 1, Dr. Adnan Keklik 1, Dr. Neriman Çelik 2, Dr. Hüseyin vit 1

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

Sosyal Riski azaltma Projesi Kapsamında Şartlı Nakit Transferi Uygulaması Genelgesi 2004 / 64

FETAL D STRES N KORDON KANI KORT ZOL VE PROLAKT N SEV YELER NE ETK S

2015 OCAK ÖZEL SEKTÖR DI BORCU

1 3Biyomedikal M hendisli i ve Biyomedikal Cihaz Teknolojisi

ACOG diyor ki GEÇ-TERM VE POST-TERM GEBELİKLERİN YÖNETİMİ. Özeti yapan: Dr. Yasemin Doğan

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ LİSANS DÜZEYİNDEKİ PROGRAMLAR ARASINDA ÇİFT ANADAL (ÇAP) ve YANDAL PROGRAMI YÖNERGESİ

Fetal tedavide amniyoinfüzyon ve amniyodrenaj

10. Performans yönetimi ve bütçeleme bağlantıları

OYAK EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI DÖVİZ CİNSİNDEN YATIRIM ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014

UZAMIŞ GEBELİKLERDE PERİNATAL VE OBSTETRİK SONUÇLAR TERM GEBELİKLERDEN FARKLI MI?

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU

Çeyrek Sonuçları TÜRK TELEKOM GRUBU ÇEYREK OPERASYONEL VE FİNANSAL SONUÇLARINI AÇIKLADI

Suç Duyurusu: Dilovası = Sanayi = Hava Kirliliği = Akciğer Kanseri? / Onur Hamzaoğlu

Sağlık politikalarının, hekimlerin sezeryan kararı almalarında etkisi: ikinci basamak sağlık kuruluşu değerlendirilmesi

İçindekiler. 5 BİRİNCİ KISIM Araştırmanın Kavram sal ve Metodolojik Çerçevesi. 13 Çocuğun İyi Olma Hali

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

Deneysel Verilerin Değerlendirilmesi

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

HASTA TRANSFER PROSEDÜRÜ

GENEL MATEMATİK DERSİNDEKİ ÖĞRENCİ BAŞARISI İLE ÖSS BAŞARISI ARASINDAKİ İLİŞKİ

FETAL AGIRLIK TAHMİNİNDE JOHNSON FORMÜLÜNÜN YERi

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

TÜRKİYE DE ÇALIŞAN KADINLAR: SORUNLARI, BEKLENTİLERİ VE SENDİKALARA KARŞI TUTUMLARI

Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man

KAYNAK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ

ÜREME SAĞLIĞI BLOĞU GELİŞİM İZLEM DOSYASI

TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ SAĞLIK YATIRIMLARI

Sezaryen Sonrası Vajinal Yolla Doğum: Retrospektif Değerlendirme

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015

DOĞUM İNDÜKSİYONU VE DOĞUMDA MÜDAHALELERE YÖNELİK KANIT TEMELLİ YAKLAŞIMLAR. Prof. Dr. Yaprak ÜSTÜN Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

Transkript:

ZEYNEP KAMiL TIP BÜLTENİ JİNEKOLOJİ-OBSTETRİK-PEDİATRİ ıwnikleri CİLT: so. SAYI: 1-2. BAZİRAN 1998 GEÇİRİLMİŞ SEZARYEN OPERASYONLU GEBELERDE VAGİNAL DOGUM Selçuk Özden *,Meltem Gelincik "',Banu Çaylarbaşı "', Vedat Dayıcıoğlu * ÖZET Amaç: Geçirilmiş sezaryen operasyonu olan gebelerde vaginal yolla doğumun matemal - fetal sonuçlanın değerlendirmek. Çalışmanın yapıldığı yer: Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıklan Hastanesi, İstanbul. Materyel ve Metod: Çalışma prospektifve kontrollü olarak 1028 olgu üzerinde yapıldı.. Olgulardan 56'sına vaginal doğum şansı tanındı; 972 olguya direkt sezaryen operasyonu uygulandı. Bulgular: Vaginal doğum denenen 56 hastadan 54'ünde (%96.4) doğum başanyla gerçekleştirildi. Çalışma grubundaki maternal mortalite - morbidite oranları kontrol grubundan farksızdı; hastanede yatış süresi belirgin olarak kısaydı. Çalışma grubunda 1 olguda (%1.9) skar ayniması görüldü, inkomplet veya komplet ruptür görülmedi. Kontrol grubunda skar aynlması görülmezken; 5 olguda (%0.5) inkomplet ruptür, 4 olguda (%0.4) komplet rüptür saptandı. İki grup arasında fetal morbidite yönünden anlam_lı fark saptanmazken; fetal mortalite çalışma grubunda daha yüksekti (%4. 7 e karşılık %0. 7). Sonuç: Vaginal doğum denemesi, önemli bir kontrendikasyon olmadıkça geçirilmiş sezaryen operasyonu olan olgularda ekonomik ve güvenilir bir yaklaşımdır. Anahtar kelimeler: Sezaryen seksiyo, vajinal doğum denemesi SUMMARY: Objective: To determine the effects ofvaginal delivery on matemal and fetal outcomes in the cases with prior caesarean section. Institution: Zeynep Kamil Women and Children's Hospital, Istanbul.. Materials and Methods: This prospective and cont rolled study was performed on 1028 cases. 56 of the cases were given a ekance to deliver by vaginal route and Caesarean seetion were performed directly without giving a ekance to deliver vaginally on 972 cases Results: 54 of 56 ca..<;es given a ekance for vaginal deli very were delivered successfully. There was no diffe rence in maternal mortality and morbidity between the stud:y and control groups; hospital stay was significantly short in study group. There was one scar dekiscence (1.9%) and no incomplete or complete rupture in the study group. There was 5 incomplete rupture (0.15%) and 4 complete rupture (0.4%) and no scar dehiscence in the control group. Fetal morbidity was not different between the groups; whereas, fetal mortality was high in the study group ( 4. 7% v~. O. 7%). Conclusion: Trial of vaginal delivery is an economic and safe approach in the cases with previous caesarean section, provided there is a significant contraindication. Key words: Trial of labor, previous caesarean section. GİRİŞ Çoğu merkezde yapılan sezaryen operas~ yonlannın yaklaşık % 30'u geçirilmiş sezaryen operasyonu öyküsü nedeniyledir. Uterin rüptür riski ve rüptürün matemal - fetal sonuçlan nedeniyle bu hastalarda "bir kez se~ zaryen operasyonu, daima sezaryen operasyonu" görüşü uygulanmaktaydı. Ancak yapılan çalışmalar sezaryen operasyonu geçirmiş hastalann sonraki gebeliklerinde başanh vaginal doğum yapabildiğini, uterin rüptür riskinin doğum yolundan bağımsız oldu- ğunu ve maternal-fetal sonuçlann tekrarlanan sezaryen operasyonundan daha iyi olduğunu göstermiştir. Konuya ilişkin tecrübeler arttıkça, bu hastalara yaklaşımın uterin skan olmayan hastalardan farklı olmadığı; aynı endikasyonlarla servikal olgunlaştırma, doğum indüksiyonu ve eyleme tıj;>bi yardım yapılabileceği yönündeki görüşler de giderek ağırlık kazanmaya başlamıştır. Biz bu çalışmayı önceden sezaryen operasyonu geçirmiş gebelerde vaginal"' doğumun sonuçlarını irdelemek amacıyla yaptık. " Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Dojjıım Kliniği. 27

28 Özden S., Gelincik M., Çaylarbaşı B., Dayıcwğlu V. MATERYAL VE METOD Bu çalışma 8.10.1996~30.3.1998 tarihle~ ri arasında doğum eylemi nedeniyle hastaneye yatınlan, önceden sezaryen operasyo~ nu geçirmiş toplam 1028 olgu üzerinde prospektif, kontrollü ve randoruize olarak yapıldı. İleri anne yaşı, kötü obstetrik anamnez, vaginal doğum imkanı olmayan sefalopelvik uygunsuzluk, fetal makrosomi ( 4500 g ve üzeri), transvers duruş, plasenta previa, ablasyo plasenta saptanan olgular çalışmaya alınmadılar. Geçirilmiş sezaryen operasyonu öyküsü olup çalışma ekibi tarafından mesai saatleri arasında (08.00-16.00) değerlendirilerek vagina} doğum kararı alınan 56 olgu çalışma grubuınuzu oluşturdu. Hafta içi 16.00-08.00 saatleri arasında ve hafta sonu başvuran ve nöbetçi ekip tarafından vaginal doğum alternatifi düşünülmeksizin direkt olarak sezaryene alınan geçirilmiş sezaryen operasyonlu 972 gebe ise kontrol grubuınuzu oluşturdu. Vaginal doğum kararı alınan tüm olgulara damar yolu açılıp, %5 Dekstrozun sudaki solüsyonu uygulandı. Hemogram, kan grubu belirlendi. 1/2 saat arayla tansiyon arteriel, nabız, vaginal kanama takibi yapıldı. Fetaldurum kesintisiz eksternal monitörizasyon ile takip edildi. FHR değişiklikleri kaydedildi. Tüm olgularda; bebeğin kilosu, 1 ve 5. dakika Apgar skorları, yenidoğan muayenesi ve sonrasında çıkan problemler ayrıntılı olarak kaydedildi. Plasenta aynidıktan sonra vaginal tuşe yapılarak eski insizyon skan değerlendirildi. Olgular postpartum dönemde damar yollan açık tutularak vaginal kanama ve vital bulgular yönünden yakından izlendi. Postpartum dönemde oluşabilecek infeksiyon bulguları kaydedildi. Çalışmaya ait verilerin istatistiksel analizi bilgisayar yardımıyla SPSS (Statistical Package for Socıal Sciences) programı kullanılarak yapıldı, yanılma düzeyi 0.05 olar~ alındı. Ortalamalar arasındaki farkların anlamlılık testi için student-t testi; oranlar arasındaki farkın anlamal_ılık testi için ki-kare ve Fisher kesin kikare testleri kullanıldı. BULGULAR Çalışma grubundaki olgulardan (n=56), 37'si latent fazda, 12'si aktiffazdave 7'si doğum üzeriydi. Su kesesi 8 olguda intakt, 48 olguda rüptüreydi. Vaginal doğum şansı verilen 56 olgudan 54'ü (%96.4) vaginal yolla; 2'si uzamış travay ve fetal distres nedeniyle sezaryen ile doğurtuldu, bu iki olguda skar ayrılması ya da uterus rüptürü saptanmadı. Tablo l'de çalışma ve kontrol gruplanndaki maternal demografik özellikler, postpartum özellikler, koroplikasyon oranlan ve yenidoğan ile ilgili özellikler görülmektedir. İki grup arasında gravida, parite, doğum kilosu, hastanede yatış süresi, gebelik hafta- Tablo 1: Maternal demografik özellikler, postpartum özellikler, kamplikasyon oranları ve yenidoğan ile ilgili özellikler. Çalışma Kontrol p n=56 N:972 Yaş 26.7±4.3 27.2±5.0 0.6 Gravida 3.4±1.5 2.8±1.3 0.0001 Parite 1.8±1.2 1.4±0.9 0.0008 Gebelik haftası 36.3±4.3 38.8±2.0 0.0001 ilk C/S sonrası geçen süre (yıl) 3.7±2.5 2.7±1.1 0.003 Seksiyo öncesi NSD 16(%31.4) 237(%24.3) 0.3 Seksiyo sonrası NSD 7('%.13.7) o 0.01 V atış süresi 3.3±4.8 5.7±1.5 0.00001 Morbidite 11(%22.4) 126(%12.9) 0.06 Skar açılması 1 ("/o1.9) o 0.052 lnkomplet rüptür o 5(%0.5) 0.8 Komplet rüptür o 4(%0.4) 0.8 Kan transfüzyonu 1(%2.0) 26(%2.7~ 0.6 Fetal mortalite 2(o/o4.7) 7(%0.7) 0.01 Doğum kilosu (gr) 2912±765 3331±523. Ö.001 Apgar 1. dakika 6.8±2.0 7.2±1.2 Q;6 Apgar 5. dakika 8.4±1.4 8.9±1.0 0.2 ',\

Geçirilmiş Sezaryen Operasyonlu Gebelerde Vaginal Doğum 29 sı, ilk sezaryen operasyonundan sonra geçen süre ve sezaryen sonrasi vaginal doğum ora~ nı bakımından anlamlı farklılık saptandı. Çalışma grubuınuzda maternal hastane yatış süresi anlamlı olarak kısa fetal morta~ lite oranı anlamlı olarak yüksek, fetal ağırlık anlamlı olarak düşük bulundu. Fetal marta~ lite ile sonuçlanan iki olgudan biri Down sendromu saptanan 23 haftalık fetus; ikinci~ si 7 gündür devam eden PPROM nedeni ile terminasyon kararı alınmış 29 haftalık fe~ tustu. Çalışma grubunda doğum ağırlığı 4000 g üzerinde olan 4 bebek vaginal yoldan doğur~ tuldu. Geçirilmiş iki sezaryen operasyonu olan (mükerrer C/S) 3 olgu vaginal yoldan doğurtuldu. Dört hastaya oksitosin ile eylem yardımı uygulandı. Bu olgularda maternalfetal kamplikasyon gelişınedi (Tablo 2). Geçirilmiş sezaryen operasyonu + 28 haftalık ikiz gebelik + erken doğum tehditi tamlanyla hospitalize edilip tokolitik tedavi uygulanan bir olgu tokalizin başarısız olma~ sı üzerine vaginal yolla doğurtuldu. Her iki bebek de makat prezantasyonlu idi. 5. dakika Apgar skorlan 7 ve 5 olarak saptandı. İki bebek de prematürite nedeniyle yenidoğan yoğun bakım ünitesinde takip edildi ve postpartum 30. gün şifa ile taburcu edildi. Tablo 3'de iki gruptaki olguların önceki sezaryen operasyonlanndaki endikasyonlar ve bu endikasyon gruplanndaki başarılı vaginal doğum oranları görülmektedir. Önce- Tablo 3: İlk sezaryen operasyonundaki endikasyonlar ve endikasyon gruplarında vaginal doğum bşarı oranları. iık C/S Endikasyanları Çalışma grubu Kontrol grubu n VD (n,%) n Fetal distres 10 10 (%)100) 449 Makat prezentasyonu 14 14 (%100) 146 Uzamış travay 3 3 (%100) 103 Postterm gebelik 1 1 (%100) 2 Plasenta previa 1 1 (%100) 25 iri bebek 2 2 (%100) 11 Dekolman plasenta 1 1 (%100) 29 Kıymetli bebek 3 3 (%100) 6 Transvers duruş 1 1 (%1 00) o Kordon prezantasyonu 1 1 (%100) 5 ikiz gebelik 1 ı (%1 00) 3 CPD 3 2 (%66.6) 22 Bilinmeyen 9 8 (% 88.9) 173 VD: Vaginal doğum *: Kontrolgrubunda vaginal doğum yapan olgu olmadığı için sadece çalışma grubundaki endikasyonlar gösterilmiştir. Tablo 2: Çalışma grubunda doğum ağırlığı 4000 g. azerinde olan olgular(*), geçirilmiş iki sezaryen operasyonu sonrasında vaginal doğumyapan olgular(**); oksitosin kullanılan olgular(***) ile ilgili özellikler. Gravida Parite Gebelik Doğum 1. dak. 5. dak. ilkc/s. 4 1 39 4050 7 9 Makat prez. haftası kilosu Apgar Apgar endikasyonu. 3 1 40 4050 8 9 Bilinmiyar 8 7 40 4070 9 10 Bilinmiyor.. 3 2 40 3450 8 9 Makat prez. * 5 3 40 4040 7 8 iri bebek.. 3 2 37 2760 8 9 Makat prez... 5 4 38 2950 7 9 Maltat prez.... 4 2 37 3200 8 9 iri bebek... 4 3 39 3200 8 9 Makat prez.... 3 1 40 3570 8 9 Makat prez. "'** 3 2 38 2900 7 9 Bilinmiyor "

30 Özden S., Gelincik M., Çaylarbaşı B., Dayıcıoğlu V. den geçirilmiş sezaryen operasyonlanndaki en sık endikasyonlar fetal distres ve makat presentasyonuydu. Önceki sezaryeni CPD nedeniyle yapılmış olguların %66.6'sı (3 ol 5 gudan 2'si), önceki endikasyonu bilinmeyen olguların %88.9'u (9 olgudan 8'i) ve diğer en~ dikasyonlada sezaryen olan olguların %100'ü bu gebeliğinde vaginal yolla dağurtuldu (Tablo 3). TARTIŞMA Sezaryen operasyonu geçirmiş hastaların sonraki gebeliklerinde başarılı vaginal doğum yapabildiği görülmüştür. Maternalfetal sonuçlar değerlendirildiğinde vaginal yolla doğurlulan olgulardaki konıplikasyon oranının, sezaryen operasyonu tekrarlanan hastalardan daha kötü olmadığı bildirilmektedin:ı, 2). Bizim çalışma grubumuzda vaginal doğumun başarı oranı %96.4 idi. Maternal ateşli rnorbidite oranı literatürde vaginal doğum tercih edilen hastalarda sezaryen operasyonu tekrarlanan hastalara göre 0.5 kat düşüktür. Fetal morbirlite oranı istatistiklerde gebelik haftası, fetal anamali ile ilgili düzeltmeler yapıldıktan sonra iki grup arasında farksız bulunmuştur(2). Bizim çalışmamızda maternal ve fetal morbirlite oranları bakırnından iki grup arasında anlamlı fark bulunmadı. Çalışma grubumuzda fetal mortalite oranı (%4. 7), kontrol grubundan (%0. 7) yüksek bulundu. Ancak fetal mortaliteyle sonuçlanan iki vakadan biri Down sendromu saptanan 23 haftalık bir fetus, ikincisi 7 gündür devam eden PPROM nedeni ile terminasyon kararı alınmış 29 haftalık bir fetustu. Bu iki olgu istatistiksel analiz dışında tutulduğu zaman düzeltilmiş fetal-neonatal mortalite oranırnız kontrol grubundan farklı değildi. Y aşanıla bağdaşmayan anornali ve prernatürite saptanan fetuslara daha sıklıkla vaginal doğum şansı verildiğinden incelenen literatürde de vaginal doğum yapan grupta fetal mortalite oranlan yüksek görünmektedir (2). Çalışmamızda hastanede yatış süresi, çalışma grubumuzda anlamlı olarak düşük- tü. Kan transfüzyonu vaginal doğum yapan grupta bir olguda gerekirken, kontrol grubunda maternal anemi nedeni ile 26 hastada gerekli olmuştur. Literatürde vaginal yolla doğurlulan eski sezaryenli hastaların hasta-. nede yatış süresi, kan transfüzyonu ihtiyacı ve işlernin toplam maliyetinin anlamlı olarak düşük bulunduğu bildirilmektedir (1, 2, 3 ). Çalışma ve kontrol grupları arasında 1 ve 5. Dakika Apgar skorları arasında anlarnlı fark bulunmadı. İncelenen literatürde de vaginal doğum karanalınan vakalar ile tekrar sezaryen operasyonu uygulanan vakalar arasında (aynı gebelik haftasında ve fetal anomali olmayan olgular kıyaslandığında) Apgar değerleri yönünden fark bulunmamıştır, uzun vadede fetal prognozu daha iyi yansıttığı düşünülen 5. Dakika Apgar değeri vaginal doğum yapan hastaların %97'sinde 8 veya üzerinde bulunmuştur (1, 4, 5). Çalışmamızda her iki grup arasında inkornplet ve komplet rüptür oranları bakımından anlamlı bir istatistiksel fark bulunmadı. Vaginal doğum grubundaskar ayrılması saptanan tek vaka (vaginal doğum yapan olguların %1.9'u) konservatifizlendi, vital bulgular stabil seyrettti, vaginal kanama görülmedi, fetal kamplikasyon gelişmedi. Sezaryen operasyonu uygulanan grupta inkomplet (5 olgu, %0.5) ve komplet rüptür (4 olgu, %0.4) oluşan 9 vaka travay başlangıcında operasyona alınmıştı. Çalışma grubunda kornplet veya inkomplet rüptür görülmedi. Bu sonuçlar incelenen literatür ile uyumlu olarak değerlendirildi (1, 2, 6, 7, 8). Daha önce birden fazla sezaryen operas~ yonu geçirmiş hastalann sonraki gebeliklerde başarılı vaginal doğum yapabileceği bildirilrniştir(9). Bizim çalışmamızda da mükerrer sezaryen operasyonu geçirmiş 3 olgumuz vaginal yoldan doğurtuldu. Bu olgvlarımızda maternal ve fetal konıplikasyon gelişmedi. "' Fetal ağırlık ve pelvik ölçümün uygun ' olduğu hastalarda makat prezantasyonu a~zaryen sonrası vaginal doğumda uterin rup-

GeçtrUmif Sezaryerı Operasyorılıı Gebelerde Vagirıal Dolum 31 tür riskini arttırmaz, ancak başanlı vaginal doğum oranı daha düşüktür<ı. 10). ÇalışınaM mızda makat prezantasyonu olup vaginal yoldan doğum yapan (biri ikiz gebelik) 3 be~ bekte koroplikasyon görülmedi. Geçirilmiş sezaryen operasyonu öyküsü olan 25 ikiz ge~ belik bir seride uterus rüptürü görülmediği, yalnız bir hastada skar ayniması izlendiği bildirilmiştir (ll), Fetal makrosomi şüphesi sezaryen son~ rası vaginal doğum için bir kontrendikasyon gibi görünmemektedir. Doğum ağırlığı 4000 gr ve üzerinde olan 301 doğum analiz edilmiş, doğum ağırlığı 4000~4499 g arasında olan 240 hastadan 139'unun (% 58) vaginal doğum yaptığı bildirilmiştir. Bu çalışmada doğum ağırlığı 4500 g üstünde olan 61 hastadan 26'sımn (% 43) vaginal doğum yaptığı, doğum ağırlığı 4000 g altında olan 1475 doğum ile çalışma grupları perinatal ve maternal morbidite yönünden kıyaslandıa'tnda belirgin fark bulunmadığı bildirilmiştir. Kontrol grubu olarak seçilen daha önce uterus operasyonu geçirmemiş ve makrosomik infant doğuran 301 hasta ile çalışma grupları perinatal ve maternal morbidite yönünden kıyaslandııında yine anlamlı fark bulunmadığı bildirilmiştir(ı2). Bizim çalışmamızda da doğum ağırlığı 4000 g üzerinde olup vaginal yoldan doğurtulan 4 olguda matemal ya da fetal koroplikasyon gelişmedi. Önceki sezaryen operasyonları tekrarlamayacak bir endikasyonla yapılmış kadınlarda vaginal do~m başarısının sezaryen geçirmemiş kadınlardakinden farklı olmadığı ancak tekrarlayabilen endikasyonlann varlığında bu başarının oranının düştüğü ve % 60~70 olduğu bildirilmektedir. Geçmişdeki sezaryen endikasyonunun distosi veya eylemin aktiffazının ilerleyememesi olduğu vakalarda başarılı vaginal doğum oranı en dü~ şüktür. Sezaryen operasyonundan önce vagina! doğum yapmış kadınlarda ise başarı belirgin olarak yüksek bulunmuştur (18, 14). Bizim olgularımızdan ilk sezaryen operasyonu sefalo-pelvik uygunsuzluk olan hastalardan 3'ünde vaginal doğum denendi, %66.6 başarı elde ed~ldi. İlk sezaryen operasyonunun endikasyonu belirleyemediğimiz hastalarda vaginal doğum başarısı %88.8 idi. Diğer endikasyonlar ile sezaryen operasyonu geçirmiş olgularda ise, bu oran %100 idi. ' Geçirilmiş klasik insizyon doaum indüksiyonu için kontrendikasyondur, ancak alt segment transvers insizyon bir engel değildir. Bizim çalışmamızda oksitosin ile eylem yardımı uygulanan 4 olgunun önceki sezaryenleri alt segment transvers insizyon ile yapılmış idi. Spontan eylem başlangıcı için kontrendikasyon olmayan olgularda doğum indüksiyonu ve eylem yardımı için aksitosin veya amniotomi kullanımının da kontrendikasyon olmadığı bildirilmektedir (1), Sonuç olarak, öyküsünde geçirilmiş sezaryen operasyonu olan olgulara sonraki gebeliklerinde iyi bir anamnez, pelvik muayene ile vaginal doğuma kesin kontrendikasyon oluşturan nedenler ekarte edilerek ve travayda yakın izlem ile, vaginal doğum şansı verilebileceği söylenebilir. KAYNAKLAR 1. Pndjıan G. Labor after pnor cesarean sectıon. Clinical Obstet Gynecol 1992; 88:445-455 2. Rosen MG, Diekinson JC, Westhoff CL. Vaginal birth after cesarean: A meta-analysis of :ınorbidity and mortality. Obstet Gyrıecol 1991; 77: 465-70. 8. Kırkwood K, Logerfo JP, Karp LE. Evaluatıon of elective repeat cesarean seetion as a standart of care. Am J Obs tet Gynecol 1981;189: 123 4. Pndjıan G, Hıbbard JU, Moawad AH. Cesarean: Changing the trends. Obstet Gynecol 1991; 77: 195-200. 5. Cowan RK, Kınch RA, Ellis B, Anderson R. Tria.l aflabor following cesarean delivery. Obstet Gynecol 1994; 88: 938-36. 6. Leung AS, Farıner RM, Leung EK, Medearis AL, Paul RH. Risk factors associated with uterine rupiıl.u:e during trial of labor after cesarean delivery. Am J"'Obstet Gynecol 1998; 168: 1858-68.... 7. Nielsen TF, ldungblad U, Hagberg H. Rupture ad~ dehiscence of cesarean seetion scar during pregnancy_and delivery. Am J Obstet Gynecol 1989; 160: 569-573. _,

32 Özden S., Gelincik M., Çaylarbaşı B., Dayıcwğlu V. 8. Farmer RM, Kirschbaum T, Potter D, Strong TH, Medearis AL. U terine rupture during trial aflabor after previous cesarean section. Am J Obstet Gynecol 1991; 165: 996-1001. 9. Chattopadhyay SK, Sherbeeni MM, Anokute CC. Planned vaginal delivery after two previous casearean sections. Br J Obstet Gynecol 1994; 101: 498-500. 10. Paul RH, Phelan JP, Yeh S. Trial oflabor in the patient with a prior cesarean birth. Am J Obstet Gynecol 1985; 151: 297-304. ll. Strong TH, Phelan JP, Alın MO. Vaginal birth after cesarean delivery in the twin gestation. Am J Obstet Gynecol 1989; 16: 129-35. 12. Flaınm BL, Goins JR. Vaginal birth after cesarean section: Is suspected fetal macrosomia a contraindication? Obstet Gynecol 1989; 74: 694-97. 13. Scott JR, Dısaıa PJ, Hammond CB, et al. Cesareaıı Delivery. In: Scott JR, DiSaia PJ, Hammond CB, Spellacy WN. Danforth's Obstetrics and Gynecology. 1994, 563-76. 14. Rosen MG, Diekinson JC. Vaginal Birth after cesarean: A meta-analysis ofindicators for success. Obstet Gynecol 1990; 76: 865-9. Yazışma Adresi Selçuk Özden, Ethem Efendi Cad, Itır Apt. No: 98, D: 15, 8108~ErenkQ.y,İST~UL Tel.: (O 216) 868 06 52 Fax: (O 216) 887 54 91 E-Mail: s.ozden@usa.net