Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri Educational Sciences: Theory & Practice - 12(1) Kış/Winter 25-42 2012 Eğitim Danışmanlığı ve Araştırmaları İletişim Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. www.edam.com.tr/kuyeb Üniversite Öğrencilerinin Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeylerinin Yordanması * Serdar ERKAN Saskatchewan Üniversitesi Zeynep CİHANGİR-ÇANKAYA a Ege Üniversitesi Yaşar ÖZBAY Gazi Üniversitesi Şerife TERZİ Gazi Üniversitesi Öz Bu araştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin psikolojik yardım aramaya gönüllülük düzeylerini (yardım arama davranışlarını) yordayan değişkenleri belirlemektir. Araştırmaya Türkiye deki 11 üniversitede öğrenim gören 2974 kız, 2841 erkek, 14 ü cinsiyetini belirtmemiş olmak üzere toplam 5829 öğrenci katılmıştır. Araştırmada Kişisel Bilgi Formu, Problem Alanları Ölçeği, Kendini Saklama Ölçeği, Yardım Aramaya Gönüllülük Ölçeği, Psikolojik Yardım Almaya Yönelik Tutum Ölçeği, Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Cinsiyet Rolleri Envanteri kullanılmıştır. Verilerin analizinde çoklu hiyerarşik regresyon analizi tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın bağımsız değişkenlerinden alınan puanların birlikte psikolojik yardım aramaya gönüllülük puanlarını anlamlı olarak yordadığı bulunmuştur. Bu bulgu bağımsız değişkenlerin psikolojik yardım aramaya gönüllülükten alınan puanlara ilişkin toplam varyansın %26 sını açıkladığını göstermektedir. Üniversite öğrencilerinin psikolojik yardım arama gönüllük düzeylerinin en güçlü yordayıcısının yardım aramaya ilişkin olumlu tutuma sahip olmaları olduğu görülmüştür. Anahtar Kelimeler Psikolojik Yardım Arama, Psikolojik Yardım Arama Gönüllüğü, Problem Alanları, Kendini Saklama, Cinsiyet Rolleri. Ergenlik döneminden genç yetişkinlik dönemine geçiş aşamasında yer alan üniversite öğrencileri, bir yandan içinde bulundukları döneme özgü gelişim görevlerini yerine getirmeye çalışırken; öte yandan üniversite yaşantısının getirdiği bir takım sorunlarla baş etmek durumundadırlar. Üniversite yaşantısı, getirdiği sorunlar ve karmaşasıyla başlı başına inceleme özelliği taşımaktadır. Üniversiteye başlayan gençlerden bir yandan yetişkin gibi davranmaları, karşılaştıkları problemleri etkili bir şekilde çözebilmeleri, kendi kararlarını verebilmeleri beklenmekte; * Bu araştırma, 2009 yılında tamamlanan, TUBİ- TAK destekli Üniversite Gençliğinin Problem Alanları ve Yardım Arama Davranışları konulu araştırma projesinin bir parçasıdır. a Dr. Zeynep CİHANGİR-ÇANKAYA Psikolojik Danışma ve Rehberlik Alanında Yardımcı Doçenttir. Başlıca çalışma alanları okul psikolojik danışmanlığı, iyi olma, kişisel ve sosyal beceri eğitim programlarıdır. İletişim: Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü İzmir. Elektronik posta: zeynep.cihangir.cankaya@ege. edu.tr Tel: +90 232 311 10 10/5256. diğer yandan onlardan akademik olarak da başarılı olmaları istenmektedir. Bütün bu sorumluluklara yeni bir ortama uyum sağlamak durumunda olmaları da eklenince, üniversite öğrencileri pek çok sorunla, bir anda karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu bağlamda Türkiye de üniversite öğrencilerinin yaşamakta olduğu sorunları belirlemeye yönelik pek çok araştırma yapılmıştır (Akaydın, 2002; Erdoğan, Şanlı ve Bekir, 2005; Karagüven, 2001; Özbay, 1997; Türk Üniversite Gençliği Araştırması, 2003; Ültanır, 1998). Türkiye de yapılan araştırmalarda genel olarak üniversite öğrencilerinin ekonomik, akademik, kişisel sorunlar yaşadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Üniversite öğrencileri yaşadıkları sorunları bazen kendileri çözebilirken; bazen de ebeveyn, arkadaş, öğretmen ya da uzman yardımına ihtiyaç duymaktadırlar. Bu doğrultuda çeşitli yardım arama davranışları gösterirler. Yardım arama davranışı; normal yaşam fonksiyonlarına karşı tehdit oluşturan herhangi bir durum veya problemle karşılaşan bireyin, yeniden denge durumuna dönmek için iç kaynaklarının yetersiz olduğunu düşünerek, dış kaynaklara yönelik
KURAM VE UYGULAMADA EĞİTİM BİLİMLERİ eğilim içerisinde bulunması olarak tanımlanmaktadır (Fischer ve Turner, 1970). Görüldüğü gibi yardım arama davranışı; kişiyi, problemi ve yardım alınacak kaynağı kapsayan çok boyutlu bir davranış örüntüsüdür. Model test etmeye yönelik çalışmalarda (Cramer, 1999; Leech, 2007; Liao, Rounds, Klein, 2005) yardım arama gönüllüğü, yardım arama ya da yardım arama eğilimi biçiminde, modelde son aşamadaki değişken olarak ele alınmaktadır. Genel olarak bireyin bir problemi için, bir profesyonelden yardım alma eğilimi olarak tanımlanabilir. Yardım arama süreci bireylerin problemleri olduğunu fark etmeleriyle başlamakta ve bunu fark eden bireyler problemlerini çözmek için çeşitli girişimlerde bulunmaktadırlar. Örneğin sosyal destek kaynaklarından yardım almaktadırlar (Wivell ve Webb, 1995). Öncelikle yakın arkadaşlarından ya da aile üyelerinden aldıkları öneri ya da desteklerle problemleriyle başetmeye çalışmakta, eğer bu onların problemlerini çözmelerine yardım etmezse uzmanlardan yardım almaya yönelmektedirler (Hinson ve Swanson, 1993). Başka bir ifadeyle problemlerini çözmek için gösterdikleri uğraşlar sonucunda başarısız olanlar ya da etkisiz girişimlerde bulunanlar, psikolojik danışma gibi profesyonel bir yardım aramaya başlamaktadırlar ve bu aşamada insanlar bu adımı son seçenekleri olarak görebilmektedirler (Cramer, 1999; Sherbourne, 1988; Wivell ve Webb). Bu çerçevede profesyonel yardım aramaya karar verirken hangi aşamalardan geçildiğini inceleyen Saunders (1993) insanların profesyonel yardım aramaya ilişkin karar verme süreçlerinin benzerlikler gösterdiğini ifade etmiştir. Yardım aramayı dört adımlı bir modelde ele almıştır. Birinci adım, danışanların probleminin farkında olmasıdır. Daha sonra sırasıyla psikolojik danışma yardımı almaya karar vermesi, psikolojik danışma yardımı aramaya karar vermesi ve yardım için psikolojik danışma servisiyle veya psikolojik danışmanla iletişime geçmesi gelmektedir. Bireylerin profesyonel yardım arama davranışını sergilemesine neden olan çeşitli faktörler bulunmaktadır. Bazı kişiler, kişisel korkuları, zaafları, başarısızlıkları gibi nedenlerden dolayı profesyonel yardım arama davranışı sergilerken; bazıları ise kendilerini temel problemleri ile ilgili olarak bir danışmana açmakta gönüllü olabilmektedir (Özbay, 1997). Psikolojik sağlığın iyi olmaması, stres veren ve istenmeyen olayların yüksek düzeyde olması, fiziksel sağlık problemlerinin yoğun olarak yaşanması ve ihtiyaç duyulduğunda gerekli sosyal desteği alamamak gibi sebepler profesyonel yardım arama ihtiyacının doğmasına neden olmaktadır (Philips ve Murrell, 1994). Bireylerin yardım arama davranışlarını etkileyen bu faktörleri yardım arama modelleriyle incelemek mümkün olabilmektedir. Yardım arama davranışına ilişkin kurulan birkaç modelden birisi de Cramer(1999) in modelidir. Cramer in modeli, Kelly ve Achter (1995) ve Cepeda-Benito ve Short, (1998) regresyon modellerinin bir sentezinden oluşmaktadır. Modelde üniversite öğrencilerinin yardım arama davranışı dört psikolojik değişkenin bir fonksiyonu olarak tanımlamıştır (Lioa ve ark., 2005). Bunlar; (i) Psikolojik danışma yardımı aramaya ilişkin tutum, (ii) Varolan sosyal destek, (iii) Olumsuz duygulanım (distress) ve (iv) Kendini saklama (Self concealment) (kişinin olumsuz veya sıkıntı verici olarak algıladığı kişisel bilgilerini başkalarına söylemek yerine kendinde saklaması [Larson ve Chastain, 1990]) dır. Kelly ve Achter (1995) ve Cepeda-Benito ve Short (1998) çalışmalarında bu dört değişkenin yardım arama davranışı üzerindeki doğrudan etkilerini regresyon analizi kullanarak değerlendirmişlerdir. Araştırmacılar kendini saklama ve yardım arama tutumları değişkenlerinin yardım arama davranışı için anlamlı bir yordayıcı olduğunu bulmuşlardır. Cepeda-Benito ve Short un çalışmasında olumsuz duygulanım, psikolojik danışma yardımı aramaya ilişkin tutum, varolan sosyal destek ve kendini saklama arasındaki etkileşimlerin tümü anlamlı bulunmuştur. Cramer in yardım arama modelinin test edildiği başka bir çalışmada, kişisel olumsuz duygulanım, psikolojik danışmaya ilişkin tutumlar, sosyal destek ve kendini saklama değişkenlerinin öğrencilerin profesyonel yardım arama kararı ile ilişkisi açıklanmaya çalışılmıştır. Bireylerin olumsuz duygulanım (disstress) düzeyleri arttığında ve psikolojik danışma yardımına ilişkin tutumları olumlu olduğunda daha çok psikolojik danışma yardımı aradıkları; olumsuz duygulanım düzeylerinin ise sosyal destek ağları bozulduğunda ve bireyler olumsuz yaşantılarını başkalarından sakladığında (kendini saklama) arttığı bulunmuştur. Ayrıca kişisel bilgilerini saklayan bireylerin sıklıkla psikolojik danışmaya yönelik olumsuz tutumlara sahip oldukları ve sosyal destek ağlarının bozulduğu görülmüştür (Cramer, 1999). Cramer in yardım arama modelinin Asyalı ve Asya-Amerikalı öğrenciler üzerinde test edildiği başka bir çalışmada, modele davranışsal kültürlenme ve Asya değerlerine bağlılık değişkenleri eklenmiş ve model her iki örneklemde de uygunluk göstermiştir (Lioa ve ark., 2005). Cepeda-Benito ve Short un yaptıkları çalışmada incelenen olumsuz duygulanım, psikolojik danışmaya ilişkin tutumlar, sosyal destek, kendini saklama ve yardım arama değişkenleri arasındaki 26
ERKAN, ÖZBAY, CİHANGİR-ÇANKAYA, TERZİ / Üniversite Öğrencilerinin Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeylerinin Yordanması etkileşimlerin tümü anlamlı bulunmuştur. Kelly ve Achter nin yaptıkları çalışmada ise, bireylerin kendini saklama düzeylerinin ve psikolojik danışmaya yönelik tutumlarının yardım arama davranışı için anlamlı birer yordayıcı olduğunu bulunmuştur. Vogel ve Armstrong (2010) psikolojik, akademik veya kariyer ile ilgili sorun yaşayan üniversite öğrencileri üzerinde yaptıkları çalışmada, kendini saklamanın psikolojik yardım arama gönüllüğünü olumsuz sosyal yaşantılar ve olumsuz duygulanım aracılığıyla yordadığı görülmüştür. Türkiye de üniversite öğrencilerinin yardım arama davranışlarını açıklayan modellerle ilgili araştırmalara rastlanmamıştır. Bu nedenle bu araştırmada, yardım arama modelleri ve konuyla ilgili yapılmış olan çalışmalar incelenerek, Türk üniversite öğrencilerinin yardım arama davranışlarını etkileyen faktörler araştırılmıştır. İlgili literatürde görüldüğü gibi, bireylerin yardım arama davranışları, cinsiyet rolleri, algılanan sosyal destek, kendini saklama, yardım arama tutumları değişkenlerinden etkilenmektedir. Bu değişkenlerin yanında daha önce profesyonel yardım alıp almama durumu (Solberg, Samira, Betsy, Tata ve Jolly, 1994), cinsiyet (Ang, Kam, Tan ve Yau, 2004; Türküm, 2005), yaş (Aldwin, Sutton, Chiara ve Spiro, 1996), problem alanları (Gates, Pitney, LaFromboise ve Rowe, 1996; Özbay, 1996; Uffelman ve Hardin, 2002) değişkenlerinin de yardım arama davranışını etkilediği çeşitli çalışmalarla ortaya konulmuştur. Bu araştırmada belirtilen değişkenlerin yardım arama davranışını yordama gücü, başka bir ifade ile öğrencilerin yardım aramaya gönüllük düzeylerini anlamlı bir biçimde yordayıp yordamadığı ortaya konulmuştur. Şekil 1 de araştırmanın bağımlı (açıklanan) ve bağımsız (açıklayan) değişkenleri verilmiştir. Bağımsız Değişkenler (açıklayan değişkenler) Cinsiyet Yaş Profesyonel yardım alma deneyimi Yardım arama tutumları Algılanan sosyal destek Kendini saklama Cinsiyet rolleri Problem alanları Bağımlı Değişken (açıklanan değişken) Yardım Arama Gönüllüğü (yardım arama davranışı) Şekil 1. Araştırmanın Bağımlı ve Bağımsız Değişkenleri. Yöntem Araştırma Modeli Araştırmada, Türk üniversite öğrencilerinin yardım arama gönüllülük düzeyleri ile bazı değişkenler arasındaki ilişkiler ortaya konulmuştur. Bu amaçla araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Tarama modellerinde belirli bir konuda, var olan bir durum değiştirilmeden olduğu gibi betimlenmeye çalışılmaktadır (Karasar, 1995). Çalışma Grubu Araştırmada çalışma grubu oluşturulurken, Türkiye genelinde her bir coğrafi bölgeden en az bir üniversitenin çalışma grubunda yer almasına ve coğrafi bölgelerdeki üniversite sayılarına dikkat edilmiştir. Bu çerçevede Karadeniz teknik Üniversitesi (%18), İnönü Üniversitesi (%9), Gazi Üniversitesi (% 17), Atatürk Üniversitesi (% 12), Antep Üniversitesi (% 4), Ankara Üniversitesi (% 5), Erciyes Üniversitesi (% 8), Boğaziçi Üniversitesi (% 2), Marmara Üniversitesi (% 10), Çukurova Üniversitesi ( % 11), Ondokuz Mayıs Üniversitesi (% 3) olmak üzere toplam 11 devlet üniversitesine, uygulama öncesinde gerekli izinler alınarak ulaşılmıştır. Örneklemde belirtilen üniversitelerden 2974 ü kız, 2841 i erkek, 14 ü cinsiyetini belirtmemiş olmak üzere toplam 5829 üniversite öğrencisi yer almıştır. Öğrencilerin yaşları 17 ile 24 yaş arasında değişmektedir. Veri Toplama Araçları Araştırmada veri toplama amacıyla, Kişisel Bilgi Formu, Kendini Saklama Ölçeği, Yardım Aramaya Gönüllülük Ölçeği, Psikolojik Yardım Almaya Yönelik Tutum Ölçeği, Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Cinsiyet Rolleri Envanteri, Problem Alanları Ölçeği kullanılmıştır. Veri toplama araçlarına ilişkin bilgiler aşağıda verilmiştir. Kişisel Bilgi Formu: Araştırmaya katılan öğrencilerin cinsiyet, yaş, profesyonel yardım alma deneyimi bilgileri bu araştırmada kullanılmak üzere, araştırmacılar tarafından geliştirilen ait kişisel bilgiler kişisel bilgi formu aracılığıyla toplanmıştır. Kendini Saklama Ölçeği: Larson ve Chastain (1990) tarafından geliştirilen Kendini Saklama Ölçeğinin (Self-Concealment Scale) Türkçe ye uyarlama çalışmaları Terzi, Güngör, Erdayı (2007) tarafından yapılmıştır. Ölçek 10 madde ve 5 li Likert tipinde hazırlanmıştır. Faktör analizinde elde edilen faktör yükleri.54 ile.82 arasında değişmektedir. Ölçeğin Kendini Açma Envanteri (Selçuk, 1989) 27
KURAM VE UYGULAMADA EĞİTİM BİLİMLERİ kullanılarak gerçekleştirilen ıraksak (divergent) geçerlik çalışmasında elde edilen korelasyon katsayısı -.25 dir. Ölçeğin güvenirliğine ilişki bulgularda, iç tutarlık katsayısı.82 dir. Ölçeğin madde toplam korelasyonları.40 ile.66 arasında değişmektedir. Ölçeğin test-tekrar test yöntemi ile elde edilen kararlılık katsayısı ise.72 dir. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 10, en yüksek puan 50 dir ve ve alınan yüksek puan kendini saklama düzeyinin yüksek olduğunu göstermektedir. Ölçeğin araştırma örnekleminde toplam puan için iç tutarlık katsayısı.87 bulunmuştur. Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Ölçeği: Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Ölçeği Cihangir-Çankaya, Altun ve Sürücü (2007) tarafından geliştirilen, 10 maddelik 5 li Likert tipinde bir ölçektir. Ölçek maddelerinin faktör yüklerinin.62 ile.85 arasında değiştiği görülmüştür. Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllük Ölçeğinin, Psikolojik Yardım Almaya İlişkin Tutum Ölçeği-K (Türküm, 2004) nin toplam puanı arasındaki korelasyonu.42, ölçeğin olumlu tutum boyutu ile.47, olumsuz tutum boyutu ile -.07 bulunmuştur. Ölçeğin madde-toplam korelasyonlarının 57 ile.79 arasında değiştiği görülmüştür. Psikolojik yardım aramaya gönüllülük ölçeğinin iç tutarlılık katsayısı.92 dir. Ölçeğin test-tekrar test yöntemi ile elde edilen kararlılık katsayısı ise.65 dir. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 10, en yüksek puan 50 dir ve alınan yüksek puan yardım aramaya gönüllülük düzeyinin yüksek olduğunu göstermektedir. Ölçeğin araştırma örnekleminde toplam puan için iç tutarlık katsayısı.89 bulunmuştur. Profesyonel Yardım Almaya İlişkin Tutum Ölçeği-K: Ölçek Türküm (2004) tarafından geliştirilmiştir. Bireylerin profesyonel yardım almaya ilişkin tutumlarının ölçüldüğü bu ölçek, 5 li Likert tipinde 18 maddeden oluşmaktadır. Ölçeğin faktör analizi sonuçları 18 maddenin iki faktörde toplandığını göstermiştir. Psikolojik yardım almaya ilişkin olumlu görüşleri birinci faktörün iç tutarlık katsayısı.92 dir. Psikolojik yardım almaya ilişkin olumsuz görüşleri içeren ikinci faktörün ise iç tutarlık katsayısı.77 dir. Ölçeğin tamamına ilişkin iç tutarlık katsayısı ise.90 dır. Ölçeğin ayırt edici geçerliğini incelemek amacıyla psikolojik yardım almış olan ve psikolojik yardım almamış olan bireylerin ölçekten aldıkları puanlar arasında, yardım alma deneyimi olanların lehine anlamlı fark bulunmuştur. Ölçeğin test-tekrar test yöntemi ile elde edilen kararlılık katsayısı ise.77 dir. PYTÖ-K, 18 maddeden oluşmakta, maddeler 1 ile 5 arasında işaretlenmekte ve ölçekten 18-90 arasında bir puan alınmaktadır. Ölçekten alınan puanın yüksekliği, psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutumun yüksekliğine işaret etmektedir. Ölçeğin araştırma örnekleminde toplam puan için iç tutarlık katsayısı.85 bulunmuştur. Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği: Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği 1988 de Zimmet, Powel ve Farley tarafından geliştirilmiş, Türkçe ye uyarlama çalışmaları (Eker ve Arkar, 1995) ve gözden geçirilmiş formunun geçerlik ve güvenirlik çalışmaları (Eker, Arkar ve Yaldız, 2001) yapılmıştır. Ölçek 12 maddeden oluşmaktadır. Her madde 7 li Likert tipi bir ölçek kullanılarak değerlendirilmektedir. Ölçeğin maddelerinin 3 faktörde yer aldığı görülmüştür. Ölçeğin alt ölçeklerinin Algılanan Sosyal Destek Ölçeği nin kendilerine karşılık gelen alt ölçekleri ile pozitif korelasyonlar gösterdiği; Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği ve alt ölçeklerinin Umutsuzluk ve Yalnızlık Ölçekleri, Belirti Tarama Listesi maddeleri ile korelasyonlarının hemen hemen tamamının negatif yönde ve anlamlı olduğu görülmüştür. Ölçeğin iç tutarlık katsayılarının 0.80 ile 0.85 arasında olduğu, ölçek ve alt ölçeklerin kabul edilebilir düzeyde iç tutarlık gösterdiği ortaya çıkmıştır (Eker ve ark., 2001). Alt ölçeklerden alınabilecek en düşük puan 4, en yüksek puan 28 dir. Ölçeğin tamamından elde edilecek en düşük puan 12, en yüksek puan 84 tür. Elde edilen puanın yüksek olması, algılanan sosyal desteğin yüksek olduğunu gösterir. Ölçeğin araştırma örnekleminde toplam puan için iç tutarlık katsayısı.88 bulunmuştur. Bem Cinsiyet Rolleri Envanteri: 1974 yılında Bem tarafından geliştirilmiş olan Bem Cinsiyet Rolleri Envanteri nin Türkçeye uyarlanması 1987 yılında Kavuncu tarafından yapılmış olup, envanterin Kadınsılık ve Erkeksilik ölçekleri, kadınsı ve erkeksi özellikleri ölçen 20 şer sıfattan oluşmaktadır. Ölçeğin geçerlik-güvenirliğini yeniden sınamak amacıyla Dökmen (1991) tarafından bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada ölçeğin iki yarı güvenirlik katsayısı Kadınsılık için.77 ve Erkeksilik için. 71 bulunmuştur. Ölçüt olarak Cinsiyet Rolleri İle İlgili Kalıp Yargı Ölçeğinin kullanıldığı geçerlik çalışmasında ise bu ölçeğin Kadınsılık ve Erkeksilik alt ölçekleri ile Bem Cinsiyet Rolü Envanterinin Kadınsılık ve Erkeksilik ölçekleri arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur (Kadınsılık için.51, Erkeksilik için.63). Bu çalışmada Dökmen (1991) tarafından geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılan ölçek kullanılmıştır. Kadınsılık ve Erkeksilik alt ölçeklerinden kadınsılık ve erkeksilik puanları olmak üzere iki ayrı puan elde edilmektedir. Bu puanların ortan- 28
ERKAN, ÖZBAY, CİHANGİR-ÇANKAYA, TERZİ / Üniversite Öğrencilerinin Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeylerinin Yordanması calarına (median) göre bireyin androjen, erkeksi, kadınsı ve belirsiz cinsiyet rollerinden hangisine sahip olduğu belirlenmektedir. Kadınsılık puanı kadınsılık ortancasının üstünde, erkeksilik puanı erkeksilik ortancasının üstünde olanlar androjen; kadınsılık puanı ortancanın altında, erkeksilik puanı ortancanın üstünde olanlar erkeksi; kadınsılık puanı ortancanın altında, erkeksilik puanı ortancanın üstünde olanlar erkeksi; kadınsılık puanı ortancanın üstünde, erkeksilik puanı ortancanın altında olanlar kadınsı ve iki puanı iki ortancanın altında olanlar da belirsiz cinsiyet rolüne sahip olarak kabul edilmektedir. Problem Alanları Ölçeği: Problem alanları ölçeği Cihangir-Çankaya, Altun ve Sürücü (2007) tarafından geliştirilen, 10 maddelik 5 li Likert tipinde bir ölçektir. Ölçek maddelerinin faktör yüklerinin. 33 ile.70 arasında değiştiği bulunmuştur. Ölçeğin madde toplam korelasyonlarının.24 ile.58 arasında değiştiği görülmüştür. Problem Alanları Ölçeğinin iç tutarlılık katsayısı.76 dir. Ölçekteki her bir maddeden alınan puanlar tek tek değerlendirilerek bireylerin yaşadıkları problem alanları ortaya çıkarılabilmektedir. Ölçeğin araştırma örnekleminde toplam puan için iç tutarlık katsayısı.84 bulunmuştur. İşlem Araştırmada kullanılan veri toplama araçları araştırma projesi kapsamında çalışan yüksek lisans ve doktora öğrencileri tarafından çalışma grubunda yer alan üniversitelerde öğrenim gören öğrencilere ders saatlerinde gruplar halinde uygulanmıştır. Uygulama öncesinde öğrencilere araştırmanın amacına ve ölçek maddelerin nasıl yanıtlanacağına ilişkin açıklamalar yapılmıştır. Verilerin analizinde, SPSS 11.0 paket programı kullanılmış ve çoklu hiyerarşik regresyon analizi tekniğinden yararlanılmıştır. Sonuçların yorumlanmasında ise 0.05 anlamlılık düzeyi temel alınmıştır. Çoklu regresyon analizi, çoklu birlikte değişim, normallik, uç değerler, doğrusallık, homojenlik ve artık değerlerin bağımsızlığı gibi bir takım varsayımlara sahip olduğundan analize geçilmeden önce bu varsayımlar test edilmiştir. Çoklu birlikte değişim, bağımsız bağımsız değişkenler arasında yüksek düzeyde korelasyon olduğunda meydana gelmektedir. Verilerin VIF ve tolerance değerlerine bakılmış ve tolerance değerlerinde.10 dan küçük ve VIF değerlerinde.10 dan büyük değerler gözlenmemiştir. Bu yolla bağımsız değişkenlerin ilişkisiz olduğu saptanmıştır. Verilerin normal dağılımı Kolmogorov-Smirnov ve Shapiro-Wilk testleri kullanılarak test edilmiştir. Analiz sonuçları anlamlı ise (p >.05) dağılımın normal olmadığı, test sonucunun anlamsız çıkması ise dağılımın normal olduğunu gösterir. Kolmogorov-Smirnov testi anlamlı bulunmamıştır ve bu sonuç tüm verilerin normal dağıldığını göstermiştir. Kolmogorov-Smirnov değerlerinin bağımlı ve bağımsız değişkenler için.052 ile.437 arasında değiştiği görülmüştür. Son test dağılımının çarpıklık ve basıklık düzeyi (skewness ve kurtosis katsayıları) incelendiğinde çarpıklık katsayılarının.050 ile.772 arasında, basıklık katsayılarının ise.044 ile -.786 arasında değiştiği görülmüştür ve bu değerlerin 1 in altında olması dağılımın normal normal olduğunu göstermiştir. Tek değişkenli normallik değerleri için Z değerleri, çok değişkenli normallik ve uç değerleri için Mahalanobis Distance testiyle incelenmiştir. Herhangi bir uç değere ve çok değişkenli normalliği bozan herhangi bir gözleme rastlanmamıştır. Regresyon analizinin yapılması için gerekli olan bütün bu ön analizler sonrasında regresyon analizi için gerekli olan tüm varsayımların karşılandığı görülmüştür. Bulgular Bu bölümde araştırmada test edilen modele ilişkin bulgulara yer verilmiştir. Çoklu regresyon analizi uygulamasında, yardım arama modelinde bağımlı değişken olan yardım arama gönüllüğü (yardım arama davranışı) değişkenine etki eden bağımsız değişkenlerin (yardım arama tutumları, problem alanları, kendini saklama, algılanan sosyal destek, cinsiyet rolleri, cinsiyet, yaş, profesyonel yardım alma deneyimi) etkileri incelenmiştir. Yardım Arama Davranışını (Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeyini) Yordayan Değişkenler Üniversite öğrencilerinin yardım arama davranışlarını yordayan değişkenleri belirlemek amacıyla bloklar arası hiyerarşik blok içi regresyon analizi kullanılmıştır. Öğrencilerin araştırmanın bağımsız değişkenlerinden aldıkları puanların, psikolojik yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordayıp yordamadığına bakılmıştır. Çoklu Hiyerarşik Regresyon Analizi sonuçları Tablo 2 de verilmiştir. Regresyon eşitliğine giren değişkenlerin korelasyon değerleri Tablo 1 de verilmiştir. 29
KURAM VE UYGULAMADA EĞİTİM BİLİMLERİ Tablo 1. Değişkenlere İlişkin Korelasyonlar 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 Akademik Problemler (1) 1,00 Aile Problemleri (2) 0,24 1,00 Arkadaşlık Problemleri (3) 0,24 0,37 1,00 Ekonomik Problemler (4) 0,25 0,34 0,25 1,00 Uyum Problemleri (5) 0,21 0,23 0,30 0,21 1,00 Romantik Problemler (6) 0,16 0,24 0,31 0,20 0,24 1,00 Duygusal Problemler (7) 0,24 0,31 0,36 0,24 0,33 0,44 1,00 Madde Kullanımı Problemi (8) 0,19 0,20 0,18 0,24 0,12 0,20 0,16 1,00 Kişilik Problemleri (9) 0,20 0,29 0,29 0,21 0,44 0,25 0,48 0,20 1,00 Cinsel Problemler (10) 0,17 0,26 0,20 0,20 0,24 0,28 0,23 0,29 0,33 1,00 Sosyal Destek Aile (11) -0,15-0,39-0,18-0,25-0,18-0,18-0,22-0,16-0,23-0,21 1,00 Sosyal Destek Arkadaş (12) -0,10-0,16-0,29-0,13-0,23-0,10-0,17-0,06-0,22-0,13 0,45 1,00 Sosyal Destek Özel Kişi (13) -0,03-0,06-0,09-0,07-0,16-0,14-0,17-0,01-0,19-0,06 0,29 0,34 1,00 Psikolojik Yardım Aramaya -0,08-0,02-0,02-0,07-0,06 0,00 0,00-0,07-0,04-0,06 0,23 0,18 0,18 1,00 Karşı Olumlu Tutum (14) Psikolojik Yardım Aramaya 0,08 0,09 0,10 0,07 0,16 0,08 0,05 0,09 0,13 0,15-0,11-0,10-0,06-0,22 1,00 Karşı Olumsuz Tutum (15) Kendini Saklama (17) 0,19 0,29 0,29 0,27 0,29 0,26 0,34 0,21 0,38 0,29-0,28-0,23-0,11-0,11 0,21 0,49 1,00 Psikolojik Yardım Aramaya -0,02 0,08 0,06 0,02 0,03 0,07 0,09-0,01 0,08 0,07 0,11 0,09 0,13 0,47-0,07 0,09 0,03 1,00 Gönüllülük (18) Kadınsı Cinsiyet Rolü (19) -0,10-0,10-0,10-0,05-0,13-0,08-0,03-0,18-0,11-0,18 0,24 0,18 0,12 0,21-0,09-0,15-0,11 0,17 1,00 Erkeksi Cinsiyet Rolü (20) -0,01-0,08-0,08 0,01-0,15-0,05-0,14 0,02-0,23-0,11 0,11 0,09 0,09 0,03-0,01-0,12-0,04-0,01 0,48 1,00 Yaş (21) 0,07 0,05 0,03 0,09-0,07 0,03-0,01 0,15-0,04 0,07-0,02-0,02 0,10 0,03-0,01 0,06-0,01 0,06 0,03 0,12 1,00 η =5829 Psikolojik arama davranışına (yardım aramaya gönüllülük puanına) ilişkin çoklu regresyon analizi sonucunda regresyon modeli elde edilmiştir. Bu modelin çoklu korelasyon ve çoklu belirtme katsayılarına ilişkin bulgular Tablo 2 de verilmiştir. Analiz sürecinin ilk basamağında bağımlı ve bağımsız değişkenler arasındaki korelasyonlar doğrultusunda birinci adım cinsiyet, yaş ve profesyonel yardım alma deneyimi değişkenlerinden; ikinci adım problem alanları (akademik, aile, arkadaş, ekonomik, uyum, romantik, duygusal, madde kullanımı, kişilik ve cinsel sorunlar) ile ilgili değişkenlerden; üçüncü adım sosyal destek (aile, arkadaş ve özel kişi) değişkenlerinden; dördüncü adım kendini saklama değişkeninden; beşinci adım cinsiyet rollerinden (kadınsı ve erkeksi); altıncı adım psikolojik yardıma ilişkin olumlu ve olumsuz tutum değişkenlerinden oluşturulmuştur. Tablo 2 incelendiğinde birinci adımda yer alan cinsiyet, yaş ve daha önce uzman bir kişiden yardım almış olma değişkenleri birlikte yardım aramaya gönüllülük puanları ile yüksek düzeyde ve anlamlı bir ilişki vermektedir (R 2 =.07; F(p)= 144.686 (.000) ). Standardize edilmiş regresyon katsayısına (b) göre yordayıcı değişkenlerin yardım aramaya gönüllülük puanları üzerindeki göreli önem sırası; cinsiyetin kız olması (b=.09, t (p)= 6.335 (.001) ), uzman bir kişiden yardım almış olmak (b=.08, t (p)=7.187 (.001) ) ve yaş (b=.05, t (p)= 4.061 (.001)) dır. İkinci adımda problem alanları (akademik, aile, arkadaş, ekonomik, uyum, romantik, duygusal, madde kullanımı, kişilik ve cinsel sorunlar) ile ilgili değişkenler birlikte yardım aramaya gönüllülük puanları ile yüksek düzeyde ve anlamlı bir ilişki vermektedir (R 2 =.08; F(p)= 40.641(.000) ). Standardize edilmiş regresyon katsayısına (b) göre yordayıcı değişkenlerin yardım aramaya gönüllülük puanları üzerindeki göreli önem sırası; cinsel sorunlar (b=.07, t (p)= 5.055 (.001) ), aile ile ilgili sorunlar (b=.05, t (p)= 1.606 (.108)), kişilik sorunları (b=.04, t (p)= 2.670 (.008)), romantik ilişki sorunları (b=.03, t (p)=2.125 (.034)) akademik sorunlar (b=-.03, t (p)= 2.246 (.025)) dır. Arkadaş, ekonomik, uyum, duygusal ve madde kullanımı sorunları değişkenleri ise, istatistiksel olarak anlamlı birer yordayıcı değildir. Üçüncü adımda sosyal destek (aile, arkadaş ve özel kişi) ile ilgili değişkenler birlikte yardım aramaya gönüllülük puanları ile anlamlı bir ilişki vermektedir (R 2 =.11; F(p)= 43.871 (.000) ). Standardize edilmiş regresyon katsayısına (b) göre yordayıcı değişkenlerden sosyal destek özel kişi (örneğin flört, nişanlı, sözlü, akraba, komşu) (b=.05, t (p)= 4.131 (.001)) yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordamaktadır. Sosyal destek aile ve arkadaş değişkenleri ise, istatistiksel olarak anlamlı 30
ERKAN, ÖZBAY, CİHANGİR-ÇANKAYA, TERZİ / Üniversite Öğrencilerinin Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeylerinin Yordanması Tablo 2. Yardım Aramaya Gönüllülük Puanlarının Yordanmasına İlişkin Çoklu Regresyon Analizi Sonuçları ve Regresyon Eşitliği Yordayıcı Değişken R R 2 B t F Standart.17 3.055 Adım 1.26.07 144.686 Cinsiyet -.39.085-6.335 Yaş.05.048 4.061 Uzman bir kişiden yardım almış olmak -.38.084-7.187 Adım 2.29.08 40.641 Akademik sorunlar -.04 -.027-2.246 Aile ile ilgili sorunlar.03.044 3.142 Arkadaşlarıyla ilgili sorunlar.01.009.642 Ekonomik Sorunlar.02.020 1.603 Uyum sorunları -.01.009.714 Romantik ilişki sorunları.03.028 2.125 Duygusal sorunlar.02.021 1.438 Madde kullanımı sorunları -.02 -.014-1.151 Kişilik sorunları.03.039 2.670 Cinsel sorunlar.07.065 5.055 Adım 3.33.11 43.871 Sosyal destek aile.07.023 1.606 Sosyal destek arkadaş.03.016 1.177 Sosyal destek özel Kişi.04.052 4.131 Adım 4.33.11 41.402 Kendini saklama.02.033 2.497 Adım 5.34.12 40.557 Kadınsı cinsiyet rolü.20.064 5.125 Erkeksi cinsiyet rolü -.01 -.012-1.001 Adım 6.51.26 96.633 Psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum.41.409 33.114 Psikolojik yardıma ilişkin olumsuz tutum.02.020 1.659 R=.509; R2=.259; F=96.633; p<.001 birer yordayıcı değildir. Dördüncü adımda kendini saklama değişkeni yardım aramaya gönüllülük puanları ile anlamlı bir ilişki vermemektedir (R 2 =.11; F(p)= 41.402 (.000) ). Beşinci adımda cinsiyet rolleri (kadınsı ve erkeksi) yardım aramaya gönüllülük puanları ile anlamlı bir ilişki vermektedir (R 2 =.12; F(p)= 40.557 (.000)). Standardize edilmiş regresyon katsayısına (b) göre yordayıcı değişkenlerden kadınsı cinsiyet rolü (b=.06, t (p)= 5.125 (.001)) yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordamaktadır. Erkeksi cinsiyet rolü ise, istatistiksel olarak anlamlı bir yordayıcı değildir. Altıncı adımda psikolojik yardıma ilişkin olumlu ve olumsuz tutum değişkenleri yardım aramaya gönüllülük puanları ile anlamlı bir ilişki vermektedir (R 2 =.26; F(p)= 96.633 (.000) ). Standardize edilmiş regresyon katsayısına (b) göre yordayıcı değişkenlerden psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum (b=.41, t (p)= 33.114 (.001)) yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordamaktadır. Psikolojik yardıma ilişkin olumsuz tutum ise, istatistiksel olarak anlamlı bir yordayıcı değildir. Son modele ilişkin regresyon eşitliğine giren tüm bağımsız değişkenlerden alınan puanlar birlikte psikolojik yardım aramaya gönüllülük puanlarını anlamlı olarak yordamıştır (R 2 =.26; F=96.633; p<.001). Bu bulgu bağımsız değişkenlerin psikolojik yardım aramaya gönüllülükten alınan puanlara ilişkin toplam varyansın %26 sını açıkladığını göstermektedir. Bağımsız değişkenlere ilişkin t-testi sonuçlarına göre 21 bağımsız değişkenden psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum (b=.41 t (p)= 33.114 (.001)) psikolojik yardım aramaya gönüllülüğün en güçlü yordayıcısı olup bunu sırasıyla cinsiyet(kız) (b=.09 t (p)= 6.335 (.001)), uzman bir kişiden yardım almış olma (b=.08 t (p)= 7.187 (.001)) cinsel sorunlar (b=.07 t (p)= 5.055 (.001)) kadınsı cinsiyet rolü (b=.06 t (p)= 5.125 (.001)) sosyal destek özel kişi (b=.05 t (p)= 4.131 (.001)) yaş (b=.05 t (p)= 4.061 (.001)) aile ile ilgili sorunlar 31
KURAM VE UYGULAMADA EĞİTİM BİLİMLERİ (b=.04 t (p)= 1.606 (.108)) kişilik sorunları (b=.04 t (p)= 2.670 (.008)) romantik ilişki sorunları (b=.03 t (p)= 2.125 (.034) akademik sorunlar (b=-.03 t (p)= 2.246 (.025)) izlemektedir. Tartışma Araştırmada elde edilen bulgularda, üniversite öğrencilerinin psikolojik yardım arama gönüllüklerini yordayan değişkenlerin sırasıyla; psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum, cinsiyet, profesyonel yardım alma deneyimi, cinsel sorunlar, cinsiyet rolleri, özel bir kişiden alınan sosyal destek, yaş, aile ile ilgili sorunlar, kişilik sorunları, romantik ilişki sorunları ve akademik sorunlar olduğu görülmüştür. Bulgular üniversite öğrencilerinin psikolojik yardım aramaya gönüllük düzeylerinin en güçlü yordayıcısının psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum olduğunu göstermektedir. Psikolojik yardıma ilişkin olumsuz tutum ise, istatistiksel olarak anlamlı bir yordayıcı değildir. Yardım aramaya gönüllük ve yardım arama tutumları arasındaki ilişkileri ele alan çalışmalarda da benzer sonuçlara ulaşılmıştır. Örneğin Vogel, Wade ve Hackler (2007) tarafından yapılan araştırmada yardım arama tutumunun psikolojik ve kişilerarası problemler için yardım arama davranışı (gönüllüğü) ile olumlu ilişkisinin olduğu ortaya konulmuştur. Benzer biçimde yardım arama modelini test etmeye yönelik çalışmalarda (Cramer, 1999; Kim ve Omizo, 2003; Leech, 2007; Liao ve ark., 2005) yardım arama tutumlarının yardım arama gönüllüğü ile olan ilişkisi ortaya konulmuştur. Diğer araştırmaların sonuçlarıyla da desteklendiği gibi, yardım arama tutumları bireylerin yardım arama konusundaki gönüllüğünü etkilemektedir. Yardım aramaya ilişkin tutumları olumlu olan bireylerin, yardım arama gönüllülük düzeyleri de yüksek olmaktadır. Araştırmada kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre yardım aramaya daha fazla gönüllü oldukları görülmüştür. Cinsiyet ve yardım arama davranışları arasındaki ilişkileri inceleyen çalışmalarda da, bu sonuçları destekleyecek nitelikte, kadınların erkeklerden daha pozitif psikolojik yardım arama davranışlarında bulundukları saptanmıştır (Kessler, Brown ve Boman 1981; McKay, Rutherford, Cacciola ve Kabaskalian-McKay, 1996; Özbay, 1997; Padesky ve Hammen 1981; Thom 1986). Cinsiyetin yardım arama davranışını anlamlı biçimde yordaması başka bir ifade ile kadınların bir problemle karşılaştıklarında erkeklere göre daha fazla yardım arama davranışı sergilemeleri, onların problemlerini kendi başlarına çözmeyi tercih etmemeleriyle açıklanabilir. Bunun yanında Türk toplumunda kız çocukların sempatik olma, edilgen olma, duygusal olma, başkalarının duygularına duyarlı olma davranışları pekiştirilirken; erkek çocukların atılgan olma, mantıklı davranma, sorunların üstesinden kolayca gelebilme, güçlü ve bağımsız olma davranışları pekiştirilmektedir (Kısaç, 1999). Kız ve erkek çocukların yetiştirilmesindeki bu farklılıklar onların yetişkin yardım arama davranışlarını etkiliyor olabilir. Ayrıca kadınların ve erkeklerin kendilerini açma davranışları da farklılık göstermekte, kadınlar kendinlerini erkeklere göre daha fazla açmaktadır (Öz, 1999; Selçuk, 1989). Kendini açma davranışındaki bu cinsiyet farklılıkları yardım arama davranışlarında da farklılığa yol açıyor olabilir. Çünkü kendini açma davranışı ile yardım arama davranışı arasında pozitif bir ilişki bulunmaktadır (Vogel ve Wester, 2003). Araştırmada daha önce bir uzmandan yardım almış olan öğrencilerin, psikolojik yardım aramaya daha fazla gönüllü oldukları bulunmuştur. Bu bulguyla tutarlı olacak şekilde ilgili literatürde psikolojik yardım arama konusunda geçmiş deneyimi bulunan öğrencilerin daha önce psikolojik danışma yardımı almamış öğrencilere göre psikolojik yardım almaya daha gönüllü olduklarını veya olumlu tutuma sahip olduklarını gösteren çalışmalar bulunmaktadır (Al- Rowaie, 2001; Dadfar ve Friedlander, 1982; Masuda, Suzumura, Howells ve Clay, 2005; Rickwood, Deane, Coralie ve Ciarrochi, 2005; Türküm, 2005). Bu durum daha önce yardım alan kişilerin yardım sürecine ilişkin olumlu yaşantılar geçirmeleriyle, yardım sürecinin nasıl olduğuna ilişkin bilgi sahibi olmanın getirdiği rahatlığa sahip olmalarıyla açıklanabilir. Araştırmada problem alanları (akademik, aile, arkadaş, ekonomik, uyum, romantik, duygusal, madde kullanımı, kişilik ve cinsel sorunlar) birlikte yardım aramaya gönüllülük puanları ile yüksek düzeyde ve anlamlı bir ilişki vermiştir. Yordayıcı değişkenlerin yardım aramaya gönüllülük puanları üzerindeki göreli önem sırası; cinsel sorunlar, aile ile ilgili sorunlar, kişilik sorunları, romantik ilişki sorunları, akademik sorunlardır. Arkadaş, ekonomik, uyum, duygusal ve madde kullanımı sorunları değişkenleri ise, istatistiksel olarak anlamlı birer yordayıcı değildir. İlgili literatürde bulguyu destekleyen çalışmalar bulunmaktadır. Örneğin, Özbay (1998) tarfından yapılan araştırmada, aile ve akademik, mesleki problemleri olan bireylerin daha fazla, kişiler arası ilişkiler ve nevrotik eğilimli kişilerin daha az profesyonel yardım alma eğilimine sahip olduğu belirlenmiştir. Uffelman ve Hardin (2002) üniversite öğrencileri üzerinde yaptıkları araştırmada öğrencilerin yardım aramada acil ola- 32
ERKAN, ÖZBAY, CİHANGİR-ÇANKAYA, TERZİ / Üniversite Öğrencilerinin Psikolojik Yardım Aramaya Gönüllülük Düzeylerinin Yordanması rak nitelendirdikleri problemler sırasıyla cinsel/ fiziksel istismar, intiharla ilgili düşünceler, akademik problemler, madde bağımlılığı, cinsel taciz, öz-güven, depresyon, yeme bozuklukları, cinsel uyum ile ilgili problemler olarak belirlenmiştir. Ayrıca problemlerini acil gören öğrencilerin daha çok psikolojik yardım aradıkları görülmüştür. Gates ve arkadaşları (1996) tarafından yapılan başka bir araştırmada da intihar düşüncesi gibi büyük sıkıntılar yaşayan gençlerin sağlık merkezlerine başvurdukları görülmüştür. Araştırmanın bulgusu bu çerçevede değerlendirildiğinde cinsel sorunların ve kişilik problemlerinin öğrenciler tarafından uzman yardımı gerektiren, acil bir sorun olarak görülmesinin bu konuda profesyonel yardım aramaya daha çok gönüllü olmalarına neden olduğu söylenebilir. Gençlerin genel olarak önce aileden ve arkadaşlardan yardım aldıkları daha sonra profesyonel yardıma yöneldikleri düşünüldüğünde de, aile ve arkadaşlarla yaşanan sorunları kapsayan aile ve romantik ilişki sorunlarını bir uzman yardmıyla çözülmesi mantıklı görülmektedir. Araştırmada cinsiyet rolleri (kadınsı ve erkeksi) ile yardım aramaya gönüllülük arasında anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür. Standardize edilmiş regresyon katsayısına göre yordayıcı değişkenlerden kadınsı cinsiyet rolü yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordamaktadır. Erkeksi cinsiyet rolü ise, istatistiksel olarak anlamlı bir yordayıcı değildir. İlgili literatür bu bulguları destekler niteliktedir (Pederson ve Vogel, 2007; Wisch, Mahalik, Hayes ve Nutt, 1995). Bu bulgu bu araştırmada cinsiyet değişkeni ile elde edilen bulgularla da tutarlılık göstermektedir. Yardım arama tutumlarında cinsiyet ve cinsiyet rol yöneliminin etkisinin incelendiği başka bir çalışmada, cinsiyet ve cinsiyet rol yöneliminin yardım arama tutumlarını anlamlı olarak etkilediği görülmüştür. Kadınsı öğrencilerin, uzmanların kişisel problemlere yardım etme yeteneğine daha fazla güvendikleri, androjen kişilerin kişisel yardım ihtiyacını fark etmeye daha açık oldukları bulunmuştur (Johnson, 2001). Benzer bir biçimde başka bir çalışmada erkeksilik cinsiyet rol yöneliminin, kadınsılık cinsiyet rol yöneliminden psikolojik danışma yardımıyla daha az ilişkili olduğu görülmüştür (Sipps ve Joneczek, 1986). Araştırmada sosyal destek boyutları (aile, arkadaş ve özel kişi) birlikte yardım aramaya gönüllülük puanları ile anlamlı bir ilişki vermiştir. Yordayıcı değişkenlerden özel bir kişiden alınan sosyal destek, yardım aramaya gönüllülük puanlarını yordamaktadır. Sosyal destek aile ve arkadaş değişkenleri ise, istatistiksel olarak anlamlı birer yordayıcı olarak bulunmamıştır. Başka bir ifadeyle özel bir kişiden sosyal destek alan bir kişinin yardım arama gönülülüğü daha yüksekken; aile ya da arkadaşlarından sosyal destek alma anlamlı bir yordayıcı değildir. İlgili literatürde çevrelerinden az oranda sosyal destek alanların profesyonel yardım arama eğilimlerinin daha yüksek olduğunu gösteren çalışmalar bulunmaktadır (Birkel ve Reppucci, 1983; Bosmajian ve Mattson, 1980; Linn ve McGranahan, 1980). Ancak özel bir kişiden alınan sosyal desteğin yardım arama davranışı ile ilişkisini ortaya koyan çalışmalara rastlanmamıştır. Elde edilen bu bulgular genç yetişkinliğe adım atan gencin yaşamında flörte dayalı yakın ilişkilerin, diğer ilişkilerin önüne geçmesiyle açıklanabilir. Araştırmada bireylerin yaşı arttıkça yardım arama davranışlarının daha olumlu olduğu görülmüştür. Bu bulguyla tutarlı olacak şekilde ilgili literatürde yaşın ve yetişkinliğin, olumlu yardım arama davranışlarıyla bağlantılı olduğunu ortaya koyan çalışmalarr bulunmaktadır (Aldwin ve ark., 1996; Kliewer, Lepora, Broquet ve Zuba, 1990). Bu durum yaş ilerledikçe gelişim dönemlerine bağlı olarak varolan problemlerin karmaşıklaşması ve bu nedenle problemlerin çözümü için bir uzman yardımına gereksinimin duyulmasıyla açıklanabilir. Modelde yordayıcı değişken olarak belirlenen kendini saklama değişkeni yardım aramaya gönüllülüğü açıklayıcı nitelikte bulunmamıştır. Elde edilen bu bulgu ilgili literatürle tutarlılık göstermemektedir. Kendini saklamanın yardım arama tutum ve davranışlarıyla olumsuz bir ilişki içerisinde olduğunu gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Yardım arama gönüllüğü ile kendini saklama değişkenin ilişkisinin incelendiği bir araştırmada (Barry ve Mirzahi, 2005) kendini saklamanın yardım arama gönüllüğü ile olumsuz ilişkisi olduğu görülmüştür. Benzer şekilde Rochlen, Mohr ve Hargrove (1999) yüksek düzeyde kendini saklayan bireylerin kişisel bilgileri açıklamaktan çekindikleri için, profesyonel yardım aramaya daha az gönüllü olduklarını ifade etmişlerdir. Yardım arama gönüllüğünün bir uzmandan yardım almayı ifade ettiği düşünüldüğünde, Türk üniversite öğrencilerinin kendini saklama özelliklerinin bir uzmandan yardım almak söz konusu olduğunda etkili olmadığı düşünülebilir. Türk üniversite öğrencileri üzerinde yapılacak yeni çalışmalar bu bulgunun değerlendirilmesi kolaylaştıracaktır. Son olarak araştırmada regresyona giren tüm bağımsız değişkenlerden alınan puanlar birlikte psikolojik yardım aramaya gönüllülük puanlarını anlamlı olarak yordamıştır. Bu bulgu bağımsız değişkenlerin psikolojik yardım aramaya gönüllülükten 33
KURAM VE UYGULAMADA EĞİTİM BİLİMLERİ alınan puanlara ilişkin toplam varyansın %26 sını açıkladığını göstermektedir. Bağımsız değişkenlere ilişkin t-testi sonuçlarına göre 21 bağımsız değişkenden psikolojik yardıma ilişkin olumlu tutum psikolojik yardım aramaya gönüllülüğün en güçlü yordayıcısı olup bunu sırasıyla cinsiyet(kız), uzman bir kişiden yardım almış olma, cinsel sorunlar, kadınsı cinsiyet rolü, sosyal destek özel kişi, yaş, aile ile ilgili sorunlar, kişilik sorunları, romantik ilişki sorunları ve akademik sorunlar izlemektedir. Elde edilen bu bulguların üniversite psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri çerçevesinde değerlendirildiğinde uygulayıcılara katkı getireceği düşünülmektedir. Üniversitelerimizde psikolojik danışma ve rehberlik merkezleri ya da birimleri çerçevesinde psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri sunulmaktadır. Araştırma bulgularınında görüldüğü gibi öğrencilerin yardım hizmetlerinden yararlanmaları onların yardım almaya yönelik tutumlarıyla şekillenmektedir. Daha önce psikolojik yardım almanın da yardım arama gönüllüğünü yordadığı düşünüldüğünde, üniversite öğrencilerinde psikolojik yardım hizmetlerine yönelik olumlu bir tutum oluşturmak, üniversite psikolojik danışma ve rehberlik merkezlerinin/birimlerinin öncelikli çalışmaları içerisinde yer almalıdır. Araştırmada elde edilen bulguların büyük bir kısmı ilgili literatürle desteklenmektedir. Ancak görüldüğü gibi ilgili literatürle tutarlı olmayan bazı bulgulara da ulaşılmıştır. Bu bulgular Türk kültürünün öğeleri çerçevesinde ele alınmış ve tartışılmaya çalışılmıştır. Bu nedenle farklı kültürlerde ve Türk üniversite öğrencileri üzerinde yapılacak yeni çalışmalarla, bu araştırmada elde edilen ve literatürle tutarlı olmayan bulguların yeniden değerlendirilmesi mümkün olacaktır. 34
Educational Sciences: Theory & Practice - 12(1) Winter 35-42 2012 Educational Consultancy and Research Center www.edam.com.tr/estp The Prediction of University Students Willingness to Seek Counseling * Serdar ERKAN Saskatchewan University Zeynep CİHANGİR-ÇANKAYA a Ege University Yaşar ÖZBAY Gazi University Şerife TERZİ Gazi University Abstract The aim of this research is to determine the variables that qualify the help seeking behavior (willingness to seek counseling) of Turkish university students. A total of 5829 college students (2974 females, 2841 males, 14 unknown) from eleven universities in Turkey have participated in the study. Personal Form, Self Concealment Scale, Willingness to Seek Counseling Scale, Problem Areas Scale, Attitudes Towards Seeking Professional Psychological Help Scale, Multi-Dimensional Perceived Social Support Scale, Bem Sex Role Inventory have been used in the research. Moreover, the hierarchic regression analysis technique has been used in the analysis of the data. It is observed that the study has significantly predicated the points gathered from independent variables with the points related to willingness to seek help. This finding shows that independent variables can be regarded as explaining the 26 % variance related to the help seeking behavior points. The results show that the most significant predicator of college students willingness to seeking psychological help level is positive attitudes towards seeking psychological help. Key Words Psychological Help Seeking, Willingness to Seek Counseling, Self Concealment, Gender Roles. Being at a transition stage between puberty and young adulthood; college students have to cope with certain problems brought by college life as well as trying to accomplish their developmental tasks. In this context, there are a lot of researches about university students problems in Turkey (Akaydın, 2002; Erdoğan, Şanlı, & Bekir, 2005; Karagüven, 2001; Özbay, 1997; Türk Üniversite Gençliği * This research is a part of university students problem areas and help seeking behaviours study which is sported by TUBİTAK and completed in 2009. a Zeynep CİHANGİR-ÇANKAYA, PhD., is currently an Assistant Professor at the Department of Educational Sciences, Guidance and Psychological Counseling. Her research interests include school counseling, well being, and personal and social skills programs. Correspondence: Assist. Prof. Zeynep Cihangir Çankaya, Ege University, Faculty of Education, Department of Guidance and Psychological Counseling, İzmir/Turkey. E-mail: zeynep.cihangir.cankaya@ege.edu.tr Phone: +90 232 311 10 10/5256. Araştırması, 2003; Ültanır, 1998). In the researches which is made in Turkey usually focused on education, unemployment, freedom, communication, confidence, identification, adaptation, parental issues, sexual issues, generation conflict, anxiety, economic issues, While they can sometimes solve these problems by themselves, it might also be the case that they feel the need to seek help from their parents, peers, teachers or specialists. In this respect, they show some help seeking behavior. As indicated by Fischer and Turner (1970), help seeking behavior refers to the extent to which a person utilizes different external sources against a situation that threatens his or her normal life functions, in order to reach or reestablish equilibrium. Upon realizing problems, people attempt to solve them; for example with the help of social support resources (Wivell & Webb, 1995). Primarily, people choose to receive help form their close relatives or family; and if this does not work well they shift to professional help (Hinson & Swanson, 1993). In
EDUCATIONAL SCIENCES: THEORY & PRACTICE other words, people generally see professional help like psychological counseling as a last option and seek it only if their own efforts to solve their problems are not fruitful (Cramer, 1999; Sherbourne, 1988; Wivell & Webb, 1995). Saunders (1993) has pointed that people s decision processes related to professional help seeking have some similarities. He proposed a four step model suggesting that clients first recognize they have a problem; then they decide that counseling might help them solve it; next they decide to seek counseling; and, finally, they contact a specific counseling agency or counselor for help. There are different reasons why people display help seeking behavior. Some do it because of their fears, weaknesses, and failure while others are voluntary to express their problems to a professional (Özbay, 1997). Unhealthy psychology, high frequency of stressful and unwanted events, intensive health problems, and a lack of social support creates a need for help seeking behavior (Philips & Murrell, 1994). These factors that affect individuals help seeking behavior can be analyzed by help seeking models. One of these is Cramer s model that is a composite of Kelly and Achter (1995) and Cepeda-Benito and Short s (1998) regression models. In this model, the help seeking behavior of college students has been defined as a function of four psychological variables (Lioa, Rounds, & Klein, 2005): a. Attitudes towards seeking counseling. b. Available social support c. Distress d. Self-concealment (Larson & Chastain, 1990) Kelly and Achter (1995) and Cepeda-Benito and Short (1998) have assessed the influence of these four variables on help seeking behavior and have concluded that self concealment and help seeking attitudes are significant predicates for help seeking behavior. Likewise, a study carried out by Cepeda- Benito and Short have found a positive interaction between psychological distress, attitudes towards searching psychological counseling, present social support and self concealment. Vogel and Armstrong s research (2010) which is about the university students psychological, academic, career problems indicates that self-concealment predicts the help seeking willingness. explained. It was found that individuals seek psychological counseling more when their psychological distress level increases and when their attitude towards psychological counseling is more positive. On the other hand, an increase in the psychological distress level has been identified when individuals social support network is degraded and when they chose not to share information about their negative feelings (Cramer, 1999). In another study where Cramer s help seeking model has been tested on Asian and Asian-American students, behavioral acculturation and commitment to Asian values have been added to the model; and the model has shown compatibility for both samples (Lioa et al., 2005). Moreover, in the study carried out by Cepeda-Benito and Short (1998), a significant interaction between distress, attitudes towards psychological counseling, social support, self concealment and help seeking have been found. On the other hand, Kelly and Achter (1995) have found that individual s self concealment level and attitudes towards help seeking to be predicates for helps seeking behavior. Purpose This study investigates factors affecting the help seeking behavior of Turkish college students in light of the previous research conducted in this area and the models explaining help seeking behavior (willingness to seek counseling). As it can be seen from the literature presented; the help seeking behavior of individuals are affected by variables such as their sex roles, problem areas, social support, self concealment and attitudes towards help seeking. Apart from these; various studies in this area has also shown that variables like experience with psychological services (Solberg, Samira, Betsy, Tata, & Jolly, 1994), gender (Ang, Kam, Tan, & Yau, 2004; Türküm, 2005), age (Aldwin, Sutton, Chiara, & Spiro, 1996), and problem areas (Gates, Pitney, LaFromboise, & Rowe, 1996; Özbay, 1996; Uffelman & Hardin, 2002) are also affecting help seeking behavior. In this study, the effectiveness of these variables in predicating help seeking behavior has been explored (as shown in Fig. 1.). In another study testing Cramer s help seeking model, the relationship between psychological distress, attitudes towards psychological counseling, social support, and self concealment; and students help seeking decisions have been tried to be 36