Acı Kaybımız. Yenİ Çıkan İlaç ve Takvİye Edİcİ Gıdalar

Benzer belgeler
Güzellik Rotasını Bodrum a Çevirdi, AMELİYATSIZ LİPOSUCTİON

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Pazartesi İzmir Basın Gündem

Sanayigazetesi.com.tr-ÖZEL HABER

DERNEKLERi FEDERASYONU

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

T.C Y I L I K U R U M S A L M A L İ D U R U M V E

AYAKTA TEŞHİS VE TEDAVİ YAPILAN ÖZEL SAĞLIK KURULUŞLARI HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK R.G.

Bilgilendirilmiş Onam Alımı ve Hukuki Anlamı

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

17 Mart 2002 / Milliyet Kadınlar artık küçük göğüs istiyor...

Condé Nast Traveller Türkiye

Halk Sağlığı. YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ

On Combatting Youth Unemployment in Accession Countries: Common Problems, Common Solutions

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Prof. Dr. Galip Urak ve Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı

Kahramanmaraş mutlaka devler liginde olacak

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

İLHAM VEREN KONUŞMACILAR ALEM-İ İŞ İLE HERKES BİRBİRİNİ DAHA İYİ ANLAYACAK!

Gen haritasının ne kadarı tamamlandı DNA'nın şimdiye kadar yüzde 99'u deşifre edildi.

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti

TRSM de Rehabilitasyonun

Doğayla Uyumlu Yaşamın Adresi:

ŞİKAYET NO : /317 KARAR TARİHİ : 21/01/2014 RET KARARI ŞİKAYETÇİ :

Hem. Dr. SONGÜL KAMIŞLI Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Prevantif Onkoloji A.B.D. Psikososyal Onkoloji Birimi

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

3.0 Enfeksiyonların Tedavisi Antibiyotikler ve İlaçlar

İş adamlarına 'Yeni Türk Ticaret Kanunu' anlatıldı.

Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri.

NEJAT İŞLER İSTANBUL'A SEVK EDİLDİ

DEDENİN ADAYI, ERDOĞAN BAŞEĞMEZ, PROJELERİNİ ANLATTI

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı

vücut şekillendirme farkı hisset

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok

ÇANKIRI ÇERKEŞ DEVLET HASTANESİ

1. Lütfen Araştırın!

DERNEKLERi FEDERASYONU

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

MAHIR KAYNAK VEFAT ETTI

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Burdur Halk Sağlığı Müdürlüğü AİLE HEKİMLİĞİ PERFORMANS VE İTİRAZ DEĞERLENDİRME KOMİSYON TALİMATNAMESİ

Basın Bülteni. BASF, 3. çeyrekte satış hacmini artırdı

MEDYATĠK OLAYLARIN ACĠL SERVĠSLERDE BIRAKTIĞI ĠZLER. Dr. Onur Ġncealtın Göztepe Eğitim AraĢtırma Hastanesi Acil Tıp Klinik Ġdari Sorumlusu

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΙΕΥΘΥΝΣΗ ΑΝΩΤΕΡΗΣ ΚΑΙ ΑΝΩΤΑΤΗΣ ΕΚΠΑΙ ΕΥΣΗΣ ΥΠΗΡΕΣΙΑ ΕΞΕΤΑΣΕΩΝ ΠΑΓΚΥΠΡΙΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ 2006

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (19 Aralık Şubat 2017)

Sağlıklı nesiller için, sağlıklı balıklar büyütmek gerek

ÖZEL HASTANELER YÖNETMELİĞİNDE 7 NİSAN TARİHİNDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER ve HUKUKİ DEĞERLENDİRME

Dekorasyona dair Küçük Sırlar

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

S. 8 İLÇE ZİYARETLERİ

DANIŞTAY 12. Daire 2008/6979 E.N, 2009/854 K.N.

Ş.KARAAĞAÇ İLÇESİ TOPLUM SAĞLIĞI MERKEZİ 2011 YILI FALİYET RAPORU

Adli Yadım Bürosu ADLİ YARDIM BÜROSU

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

HAZİRAN 2014/2015 ANASINIFI BÜLTENİ. Haziran 2015 Bülten

NERDEN ÇIKTI BU MATEMATİK?

Rehabilitasyon Hizmetleri

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

10 Mayıs 2009 tarihinde uygulanan Pep-r Gelişimsel Ölçeği Değerlendirme Sonuçları: Kronolojik Yaş : 3 yaş 9 ay

Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler...

Organ bağışında bulunan herkesin organları kullanılabilir mi?

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

SİZDEN GELENLERLE GÜCÜMÜZE GÜÇ KATIYORUZ

Türkiye nin İlk Usta Kulübü

Çevre Mühendisliği Bölümü Staj Esasları

Tütün Şirketlerine Karşı Sağlık Davaları

Araştırma Notu 13/159

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür.

LOGO. Özel Dedektiflik Eğitimi Kocaeli Üniversitesi Hereke Ö.İ.U. MYO İsmail Yetimoğlu w w w. d e d e k t i f. o r g. t r

ÖZEL HASTANE İLE VAKIF ÜNİVERSİTE HASTANELERİNİN PUANLANDIRILMASI HAKKINDA DUYURU

19 Aralık 2015 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : ÇEŞİTLİ İLÂNLAR

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?

TEBLİĞ DENİZ ÇEVRESİNİN PETROL VE DİĞER ZARARLI MADDELERLE KİRLENMESİNE İLİŞKİN RİSK DEĞERLENDİRMESİ VE ACİL MÜDAHALE

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

Sağlık Hizmetlerinde Yeni Rakip: Hastalar ve İnternet

İhalelere Girmekten Yasaklı Olan Veya Hakkında Kamu Davası Açılmış Olanlar Alt Yüklenici Olabilir Mi?

1995 TEN BUGÜNE STRATEJİK ORTAĞINIZ

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Halil Kurt'tan Esnafı Sevindirecek Talep

Yaz l Bas n n Gelece i

bugün Özel günde evlendiler ÖZEL bir tarihte evlenmek isteyenlerin beklediği gün geldi çattı. evlendirme dairelerine yoğun başvuruda bulundular.

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA ve ARAŞTIRMA MERKEZİ KLİNİK BESLENME EĞİTİMİ VE UYGULAMALARI KURULU YÖNERGESİ

KOAH TEDAVİSİNDE SFT ZORUNLULUĞUNUN KALDIRILMASINA HÜKMEDEN SUT MADDELERİNE YÖNELİK SPÇG GÖRÜŞÜ

Doğuştan Gelen Haklarımız Sadece insan olduğumuz için doğuştan kazandığımız ve tüm dünyada kabul gören yani evrensel olan haklarımız vardır.

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

ADANA AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ

Transkript:

1

Yenİ Çıkan İlaç ve Takvİye Edİcİ Gıdalar Acı Kaybımız Kurkum Zerdeçal Ekstresi İçeren Sıvı Takviye Edici Gıda Etken Madde: Her 5 ml sinde, 10 mg Zerdeçal Ekstresi Özelliği: Çocuklarda takviye edici gıda olarak zerdeçal, antiinflamatuar, antioksidan, antiviral ve antibakteriyel özelliklere sahiptir. P.S.F.: 19,90 TL OMÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Füsun Yarış, yıllardır sürdürdüğü kanserle mücadelesinde yenik düşerek aramızdan ayrıldı. Değerli hocamızın ölümü ailesini ve bizleri gözyaşlarına boğdu. Firma: BERKO Matofin 1000 mg xr tablet Etken Madde: Her bir XR tablet, 1000 mg metformin HCl içerir. Özelliği: Yetişkinlerde, özellikle aşırı kilolu hastalarda tip 2 diyabetes mellitus tedavisi; yeterli glisemik kontrolde diyet ve egzersiz tedavisi tek başına yeterli glisemik kontrol sağlayamadığında MATOFİN XR monoterapi şeklinde veya diğer oral antidiyabetik ajanlarla veya insülin ile kombinasyon halinde kullanılabilir. P.S.F.: 9,97 TL Firma: SANOVEL Cardofix 10 mg/160 mg Film Kaplı Tablet Cardofix 5 mg/160 mg Film Kaplı Tablet tken Madde: Amlodipin besilat 13.87 mg (10 mg amlodipin baza eşdeğer içerir) Valsartan 160 mg Amlodipin besilat 6.94 mg (5 mg amlodipin baza eşdeğer içerir) Özelliği: CARDOFİX, Esansiyel hipertansiyon tedavisi; Amlodipin ya da valsartan monoterapisi ile kan basıncı yeterli düzeyde kontrol edilemeyen hastalarda endikedir. P.S.F.: 5/160 (18,53 TL) - 10/160 (23,53 TL) Firma: SANOVEL Lisans Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Yüksek Lisans Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi Doktora Kanser Epidemiyolojisi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Doçentlik Aile Hekimliği Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi 2005 Profesörlük Aile Hekimliği Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi 2011 2 3

İÇİNDEKİLER 58 22 AVRUPA NIN KÜÇÜK HAZİNELERİ 16 KÜRŞAT BAŞAR 20 DR. HAKAN UZUN 26 PROF. DR. KORAY TOPGÜL 36 UZM. DR. MİTHAT TOSUN 56 DR. HATİCE BOLATCAN Dr. Tamer KARAARSLAN 38 Ali ATAY 48 PEUGEOT 308 EAT BLUE HD 8 MEGAPİKSEL 10 KİTAP KULÜBÜ 12 BÜYÜK FİKİR 28 STRESLE BAŞ ETMENİN 12 YOLU YRD. DOÇ. DR. KENAN TAŞTAN 32 KAPAK RÖPORTAJ DR. OĞUZHAN GÜN 42 AĞVA DR. HASAN KOCA 46 TEKNOLOJİ 64 SİNEMA 4 5

EDİTÖR kalemleri bu ay NE YAZDI? KÜNYE İMTİYAZ SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MUHAMMET SIDDIK AKDOĞAN YAYIN EDİTÖRÜ MURAT KAAN YURTTÜRK YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ MUHAMMET SIDDIK AKDOĞAN REDAKTÖR CEYDA AKDOĞAN HUKUK DANIŞMANI Av. Fahrettin CANPOLAT KURUMSAL İLETİŞİM TM Bilgisayar Tel: (0 362) 237 22 56 Kazımkarabekir Mah. Siteler Bulvarı No:3Demetkent Sitesi A Blok Daire 8 İlkadım/SAMSUN www.ailehekimleri.net mk.yurtturk@gmail.com murat@ailehekimleri.net GRAFİK TASARIM UĞUR OFSET www.ugurofset.com.tr REKLAM REZERVASYON GSM: 0 505 637 00 69 BASKI YERİ UĞUR OFSET MATBAACILIK Pazar Mahallesi Mukayyitzade Sk. No:48 İlkadım/SAMSUN Tel: 0362 431 52 55 432 09 90 Baskı Tarihi: 5 MAYIS 2015 Dr. Tolga SUCU Mesleğe bağlılığı ve azmiyle, hayata bakış açısıyla bizlere hep örnek olacak Geçtiğimiz ay, kelimelerle anlatılamayacak kadar çok değerli bir hocamızı Sayın Prof. Dr. Füsun Yarış ı kaybetmenin acısını yaşadık. Ülkemizin saygın bilim insanlarından ve kanserle mücadelenin sembol isimlerinden OMÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Füsun Yarış, yıllardır sürdürdüğü kanserle mücadelesinde yenik düşerek aramızdan ayrıldı. Bende emeği, yine kelimelerin kifayetsiz kaldığı derecede büyüktür. İleri evre bir kanser hastası olmasına rağmen hayattan umudunu kesmedi ve kanser hastalarının da hayata tutunmalarına yardımcı olmak için Kanser hastalarına Kötü Haber Verme konusunda da uluslararası bir tıp kitabına da bölüm yazmıştı. Değerli hocamızın ölümü ailesini ve bizleri gözyaşlarına boğdu. Onun bizlere verdiği öğütleri hep hatırlayacak ve mesleki çalışmalarını örnek almaya devam edeceğiz. Derginin kapak konusunda, KAHED Başkanı Dr. Oğuzhan Gün den mesleki sorunları ve aynı zamanda AHEF Hukuk Komisyonu nda çalışmalarda bulunduğu için, bizlere AHEF in çalışmaları hakkında bilgi vermesini istedik ve Dr. Gün ün bizler için hayati konularda önemli saptamalarda bulundu. Her sayıda olduğu gibi bu sayımızda da, aile hekimleri dernekleri başkanlarının bölgesel sorunlarını işlediğimiz çalışmaya yer verdik ve bu defa ADANAHED Başkanı Dr. Tamer Karaarslan ile Adana da görev yapan meslektaşlarımızın sorunlarını işledik ve derneğin bu sorunlar karşısında neler yaptığını öğrendik. Erzurum Atatürk Üniversitesi nden hocamız Yrd. Doç. Dr. Kenan Taştan bizlere stresi yenmenin 12 yolunu anlattı ve bu konuda yazdığı kitap hakkında bilgiler aktardı. Daha önceki birkaç sayımızda ünlülerle gerçekleştirdiğimiz aile hekimliği ve sağlıkları üzerine sohbetlerimiz vardı. Bu sayıda Leyla ve Mecnun dizisiyle gönüllere taht kuran ve iyi bir izleyici kitlesi yakalayan ünlü oyuncu Ali Atay ile aile hekimliği, sağlığı ve ilk kez yönetmen koltuğuna oturup çektiği filmi Limonata hakkında keyifle okuyacağınız bir röportaj gerçekleştirdik. Sayfaları çevirmeye devam edin ve teknolojiden otomobile, seyahatten Avrupa nın bilinmedik kasabalarındaki görülmeye değer yerlerini tanıyın. Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere. Sevgiyle kalın! 6 7

ÇEPEÇEVRE TARİH İnsanı çepeçevre saran Almanya daki bu dev platformun ortasında duran ziyaretçiler dehşet dolu bir görüntüye bakıyor. Karşılarında duran Almanya nın bir harabeye dönmüş Dresden şehrinin 100 metreye 30 metre boyutlarındaki görüntüsü. Dresden bir zamanlar dünyanın en güzel ve en iyi korunmuş Orta Çağ şehirlerinden biri olarak gösteriliyordu. Ama savaşın bitmesine sadece aylar kala, 13 Şubat 1945 te Müttefikler tarafından bombalanmaya başlandı ve sadece iki gün içerisinde bu hale getirildi. Şehrin içi dışına çıkarken 25 bin insan öldü. Amerikalı ünlü yazar Kurt Vonnegut, o sırada bir savaş esiri olarak Dresden de tutuluyordu ve kıyımı kendi gözleriyle gördü. Bundan esinlenerek yazdığı Mezbaha No 5, tüm zamanların en ünlü savaş karşıtı kitaplarından biri olarak gösteriliyor. Enstalasyonun arkasındaki isim olan Yadegar Asisi, ekibiyle birlikte yıllardır bu proje üzerinde çalışıyor ve bilgisayarlı grafikler ve 3D programlar kullanarak bugüne kadar 30 panorama üretmişler. Ocak ayında ziyarete açılan panoramayı görenlerin platformdan savaş karşıtı duygularla ayrıldıklarına şüphe yok. 8 9

BİR YALNIZLIK YERİM OLSA DİYENE Bana Ait Bir Yer / Michael Pollan/ Sinek Sekiz Yayınevi Kitabın yazarı Pollan, eşiyle yaşadığı evin arkasındaki ormanda okumak, yazmak ve hayal kurmak için bizzat Kendi beceriksiz elleriyle inşa ettiği kulübesinin hikayesini anlatıyor. Bir çalışma mekanı, bir yalnızlık yeri ya da kaçış hayali olarak tasarladığı bu evi, önce kafasının içinde şekillendiriyor Pollan ve uzun uzun hayalini kuruyor. Pollan birkaç yılda, epey sancılı bir yapım sürecinin sonunda, inşa ettiği yazı evi nin doğum hikayesini anlatırken, mimari ile yazı yazmak arasında güçlü köprüler kuruyor. VİYANA YI AŞK İLE KEŞFETMEK İSTEYENE Viyana da Aşk / David Vogel / YKY 1. Dünya Savaşı öncesinde Viyana yı farklı sınıflar ve kesimlerden karakterlerle tüm yönleriyle anlatmayı başaran David Vogel, haklı olarak Franz Kafka, Stefan Zweig, Joseph Roth gibi çağdaşı büyük yazarlarla karşılaştırılıyor. Bu romanda çok sık karşımıza çıkan bir erkek tipi var. Cebinde beş kuruşu olmayan, üstelik ne doğru dürüst bir eğitimi ne de belli bir mesleği olan, avare bir adam. Elinden düşmeyen sigarası, hep dolu tutmaya çalıştığı şarap kadehi, - artık edebiyat mı, resim mi, heykel mi bilinmez- bir ya da birkaç sanat dalına ilgisi var. KİTAP KULÜBÜ Hazırlayan: Kaan YURTTÜRK Yeteneği zamanında duyurulan (on yıl arayla iki kez gelecek vaat eden genç Britanyalı yazarlar arasında gösterilmişti), birikimi İngiliz edebiyatı alanında olan, deneyimi sayısız ödülle ve adaylıkla kanıtlanmış Ishiguro nun, bu yeni alanda başarısını belirleyecek olan kriter bence mesele si olacak. HANGİ TÜRÜ TERCİH EDERSİNİZ? YETENEKLİ BAY KAZUO ISHIGURO Gömülü Dev / Kazuo Ishıguro YKY Yeni romanı Gömülü Dev yayınlandığından beri Kazuo Ishıguro, İngiliz yayın piyasasının en önemli gündem maddelerinden biri haline geldi. Olay, fantastik/mitik bir anlatı damarına, şimdiye kadar yabancı durmuş bir kıdemli yazarın girip giremeyeceğiyle ilgili Dünyayla aynı anda bizde de yayınlanan Gömülü Dev, edebiyat eleştirmenlerinden de geçerli aldı. Kabaca, Kral Arthur sonrası dönemde, mistik bir unutuştan mustarip yaşlı bir çiftin, Britonlar ile Saksonların düşman kardeşler olarak tetikte yaşadıkları bir coğrafyada, oğullarının köyüne doğru seyahate çıkmaları ve devler, ejderler, savaşçılar ve Yuvarlak Masa emeklileriyle dolu bir macera yaşamaları olarak özetlenebilecek bu roman, çok satar listesinin tepesine en azından İngiltere de kuruldu. EDEBİYAT ALEMLERİNDE KONUŞULAN 3 MEVZU İngiliz Yazar Louis de Bernieres, son kitabı Kanatsız Kuşlar da Mustafa Kemal Atatürk e geniş yer verdi ve ünlü yazar, O kitap Atatürksüz olmazdı.çünkü o dönemde yapılan bütün büyük işlerde Atatürk çıkıyor karşınıza 1 dedi. 2 ğı 3 olduğu Dünyanın okunabilir en küçük kitabınının yaratıcısı şair, yazar ve Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Kurucu Başkanı Ümit Yaşar Işıkhan a dünyanın en küçük kitaplıarmağan edildi. Köy kökenli bir ailenin çocuğu olan ve hayatı boyunca taşıdığı o iri gövdesinin altında tam bir çocuk ruhu taşıyan ünlü yazar Honore De Balzac ın, kitabını yazarken duyduğu sonsuz cinsel isteğini, gün içerisinde beraber altı kadınla ancak giderebilmesi. İNSANI KEŞFETMEK İSTEYENE Mucize Tatlı / Giuseppina Torregrossa / Doğan Kitap Özellikle belirtmekte fayda var ki, kitabın yazarı Torregrossa İtalya nın en tanınmış jinekologlarından. Bu nedenle yarattığı kahraman Agata nın ailesindeki bütün kadınların hikayesinde arzulu bir erkek var. Ama bu hikayelerin tartışmasız başrol oyuncusu memeler! Agata nın teyzeleri Nellina ve Titina ileri yaşlarında tek göğüsleriyle kalmış birer Amazon. Kadınlar için memenin, sadece arzu edilen bir organ değil, aynı zamanda onların en önemli aksesuarı da olduğu çok iyi bir şekilde anlatılıyor. KÜLT BİR ROMAN OKUMAK İSTEYENE Şahika / Archıbald Joseph Cronın Altın Bilek Yayınları Archıbald Joseph Cronın ın milyonlarca okura ulaşan efsane romanı Şahika, Pınar Temurcan ın harika çevirisiyle raflardaki yerini aldı. Pek çok modern yazara ilham veren, sinema filmi ile milyonlarca insanı etkilemeyi başaran Şahika, yazıldığı günden bugüne yetmişin üzerinde ülkede yayımlanan kült bir roman Genç bir doktor, 1920 lerde salgın hastalık, fakirlik ve batıl inançlarla karşı karşıya kalır Sonrasında mı? Cronın, her bir ayrıntıyı nakış gibi işleyerek okuyucunun gözünde sahneler yaratıyor. 10 11 KEŞFET AFRODİZYAKLAR GERÇEK Mİ? Kısa yanıt:her kültürün kendi afrodizyakları var. C EĞER doğal afrodizyak arıyorsanız seçenekleriniz bol. 2011 tarihli bir araştırma raporu laboratuvar hayvanlarında azdırıcı etkisi olan 34 bitki türü saptamış. Fakat doğal afrodizyak diye pazarlanan ürünlerin büyük kısmının Batı standartlarına göre bilimsel olarak ispatlanması gerekiyor. Erkeklerde cinsel işlevselliği tedavi etmeye çalışan araştırmacılar bir dizi bitki ve hayvanın afrodizyak etkisi üzerine başlangıç niteliğinde (ama sonuca varamayan) araştırmalar yürüttüler. Bunlar arasında dugu dugu diye bilinen Malezya deniz sülüğü, Bufo kurbağasının cildinden elde edilen kimyasal madde, sarıakreplerden ve Brezilya nın kollu örümceklerinden alınan priyapik zehir, İspermeçet balinalarının esmer amberi ve hamsterların vajinal salgılarında bulunan bir protein de bulunuyor. Yani KAFANIZI KURCALAYAN BiR SORU MU VAR? kaan.yurtturk@ailehekimleri.net Adresine yollayın cevaplayalım her kültürün kendine ait bir afrodizyakı bulunuyor. Kuzey Amerika da ise halk istiridyenin afrodizyak etkisi olduğuna inanıyor. 2014 yılında hayvanlar üzerinde yapılan bir araştırma kamuoyuyla paylaşılsa da insanlar üzerinde etkisinin ne olduğuna dair henüz bir araştırma yapılmış değil. Fakat, bilim dünyasında Kore kırmızı ginsenginin büyük bir afrodizyak etkisine sahip olduğu kanıtlandı. Sentetik ilaçlar, örneğin beyinde dopamin salgılanmasını etkileyenler (genelde Parkinson hastalarına veriliyor) hiperseksüel davranışa yol açabiliyor. Bu yan etki hastaların sadece yüzde 2 ile 3 ünde görülüyor ama varlığı kesin. Bu da cinsel güdüyü geliştiren başka ilaçların da olabileceğinin kanıtı oluyor. Belki de bu ilaçlar bir kase kaplan çorbasından daha etkilidir. ANTARKTİKA BUZULU NE KADAR KALIN? Kısa yanıt:bunun cevabını bulmak pek de kolay değil. C ANTARKTİKA DAKİ buzulun kalınlığını, ölçmek pek de kolay değil. Çünkü hem üst katmanı dondurucu bir soğuğa sahip hem de dibine ulaşmak imkansız. Alt bölümün en ince yerlerde bile, yüzeyden 200 metre derinliğe kadar uzandığı biliniyor. Ancak buzun nispeten ince olduğu yerleri kazmak daha zor. Her şeyden önce bunun büyük bir titizlikle ve dikkatlice yapılması gerek. Sonuçta aşağıya doğru dümdüz inecek şekilde yapılamıyor. Bu nedenle buzun kalınlığının en az on katı kadar bir mesafenin dolambaçlı olarak kazılması gerekiyor. Bilim insanları bu buzun sadece kar yağışıyla kalınlaştığını düşünmekteydiler. Fakat modern araştırmalar, buzulun dipteki suyu da dondurarak her iki yöne doğru genişleyebildiğini gösterdi.

BÜYÜK FİKİR Yeni Tedaviler ANTİBİYOTİK DİRENCİNE KARŞI ALTERNATİF BİR SİLAH; BAKTERİYOFAJLAR Yeni bir antibiyotiğin doğuşuna mı şahit olacağız, yoksa doğanın bize sunduklarını mı gözden geçireceğiz? VİRÜSLERDEN bahsedildiği zaman çoğumuzun aklına gelen ilk şey onların zararlı etkileri, hastalık yapma yetenekleri olur. Sosyal medyada ya da basında çıkan haberlerde, bu boyu küçük ama etkisi büyük mikroorganizmalarla ilgili duyulanlar onlara karşı verilen savaştan ibaret. Gerçekten de virüslerin oldukça çetin düşmanlar olduklarını söylemek yanlış olmaz, oysa sebep oldukları hastalıklar bir yana, son yapılan araştırmalar bizler için savaşa bilecek küçük bir grup yandaşın da var olduğunu gösteriyor. Bakteriyofajlar, en kısa tabiriyle bakteriler ile beslenen virüsler olarak tanımlanır. Yıllarca bizlere kötü adamlar olarak tanıtılan virüslerin bir noktada bizlere yardımcı olabileceğini düşünmek zor, fakat imkansız değil. Bu virüsler, yaşamsal faaliyetlerini devam ettirmek adına kendilerine konak olarak bakterileri seçmiş durumda. İlk kez 1920 li yıllarda Gürcistan da bir bakteriyoloji laboratuvarı olan George Eliava Enstitüsü nde keşfedilip incelenmeye başlanan bu canlıların değerinin anlaşılması uzun sürmedi. Bu çalışmalar sonucunda; henüz antibiyotik gibi güçlü bir silahın keşfedilmediği zamanlarda dizanteri ve diyare benzeri, bakteri kaynaklı hastalıkların tedavisi yapılarak birçok kişinin hayatı kurtarıldı. Bakterilere karşı fajlar aracılığı ile verilen bu savaşa faj terapisi deniliyor. Tedavi, hasta kişide bulunan bakterilere uygun bakteriyofajın vücuda verilmesi ve savaşmalarını sağlamak üzerine kurulu. Savaşacak bakteri kalmadığında, fajlar da besinsiz kalmalarından ötürü kendilerini inaktive ediyor ve vücuttan atılıyor. Bu konuya yönelik yaptığım araştırmalar neticesinde 2006 yılına kadar ulaşabildim. 2006 yılında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, Listeria isimli gıda zehirlenmesine sebap olan bakteriye karşı bakteriyofajların kullanımını onayladı. ANTİBİYOTİK DİRENCİ Bakteri türleriyle olan savaşımız 1928 yılında, Alexander Fleming in günümüz antibiyotiğinin atası kabul edilen Penisilin in iyileştirici gücünü bulmasıyla birlikte hızlanmış. Antibiyotikler, bakterilerinin çeşitli metabolik aktivitelerine etki ederek onları zararsız hale getirir. Günümüzde en ufak bakteriyel enfeksiyon karşısında dahi bu kadar güçlü savaşçıların kullanılmasının sebebi kişilerin bir an önce hasta yataklarından kalkıp, günlük yaşantılarının aksamasına daha fazla izin vermek istememeleri olsa gerek. Oysa bu acele davranışlarımız bizi büyük bir sorunun eşiğine kadar getirdi: Bakterilerde gelişen antibiyotik direnci. Antibiyotikler güçlü, bu doğru fakat ne var ki bakterinin de kendine ait bir savunma mekanizması bulunuyor. Birbirleriyle gen alışverişinde bulunabilmeleri ve mutasyonlara uğramaları onların öğrenen ve gelişen canlılar olduğunun kanıtı. Uzun bir süre boyunca en ufak enfeksiyonda dahi yüksek miktarlarda kullanılan antibiyotikler, hayatta kalma becerilerini körükleyerek gelişmelerine sebep oldu. Bulaşıcı hastalıklar uzmanları, ne kadar çok antibiyotik kullanılırsa bakterilerin o derece antibiyotiğe karşı direnç kazanacağını söylüyor. GEÇMİŞTEN GELEN KAHRAMANLAR Tabii ki yaptığım araştırmanın belli bir noktasında aklıma Bu konuda bu zamana kadar neler yapılmış ve neler yapılabilir? sorusu takıldı ve bu soruya cevaplar bulmakla epey de bir zaman harcadım doğrusu. Evvela antibiyotikleri geliştirmek için ayrılan yüksek bütçeler bir kenara bırakılırsa, bakterilerle savaşmak için 1940 lı yıllardan beri Rusya ve Gürcistan gibi ülkelerde kullanılan faj terapisi alternatif bir yöntem olabilir. Türkiye de bu konuda Hacettepe Üniversitesi tarafından bir araştırmanın yapıldığını öğrendim ve bu araştırmada da bakteriyofaj terapisi, antibiyotik tedavisine göre çok daha spesifik. Antibiyotikler vücutta bulunan zararlı ve yararlı bütün bakterilere saldırırken, her faj sadece kendisine özel konağa tutunduğundan barışçıl bir yaşam sürdüğümüz bakterilere zarar gelmesi söz konusu olmuyor. Üstelik bakterilerin geliştirebileceği olası mutasyonlara karşılık, fajlar da mutasyon geçirerek onlara cevap verme yeteneğine sahip. Bakterilerin temizlenmesinin ardından kalan virüslerin ne şekilde temizleneceği konusunda düşünülmesine de gerek yok. Zira besinleri olan bakterileri bulamadıklarında kendiliğinden inaktive oluyorlar. Günümüzde antibiyotiğe alerjisi olan birçok insan için ise faj terapisi alternatif bir yöntem olmaya devam ediyor. Dünyada, özellikle bir çok Avrupa ülkesinde durum böyle fakat, ülkemizde üzülerek belirtelim ki henüz antibiyotikle tedavi sonlandırılmış değil. Elbette bu tedavi şeklinin de kendisine ait bir takım negatif yönleri var, yani pek de masum sayılmaz. Her şeyden önce, bakteriyle besleniyor olsalar dahi onlar hala virüs. Bu gerçek geçmiş yıllarda ülkeleri faj terapisini kullanmaktan soğutan etkenlerden biri oldu. Bir diğer proplem ise fajların vücuda verilmesine takiben, immün sistem tarafından yabancı madde olarak kabul edilerek yok edilmeye çalışılması. Antibiyotikler ayrım yapmadan önlerine gelen bütün bakterileri yok ederken, bakteriyofajlar sadece kendilerine özel olanları tercih ediyor. Bu da vücudumuzda bulunan yararlı bakterilerin zarar görmemesini sağlıyor. Her ne üzerinde araştırma yapıyor olsam bir şekilde şu adrese mutlaka ulaşıyor oluyorum. Kudüs Üniversitesi Kudüs Üniversitesi nden Doktor Ronen Hazan, Doktor Nurit Beyth ve ekip arkadaşları faj terapisini Enterococcus faecalis denilen ve insanda kalp kapakçıklarına ve boşaltım sistemine yerleşen ya da menenjit yapan bu bakteri türü üzerinde uygulamış. Raporlara göre EFDG1 denilen bakteriyofajlar, antibiyotik direncine sahip Enterococcus faecalis üzerinde etkili olmuş. Ayrıca araştırmacılar, bahsi geçen faj türünün sahip olduğu genleri inceleyerek insanlarda oluşabilecek herhangi bir zarara sebep olamayacaklarını göstermiş. Geçmişte insanların, virüs olduklarından dolayı kendilerine zarar verebileceklerine inandıkları fajları artık gelişmiş yöntemlerle inceleyebiliyor olmamız güzel bir haber. Doktor Ronen Hazan a göre, bakterilerle savaşımıza devam edebilmek için doğanın bizlere sunduklarını tekrar gözden geçirmek için güzel bir zamandayız. Faj terapisinin ucuz bir tedavi şekli olduğu göz önünde bulundurulduğunda, oldukça büyük bir pazara sahip olan antibiyotik üretiminin geçmişte neden tercih edildiği konusunda bir tahminde bulunabiliriz. Halbuki dünya üzerinde ekstrem koşullarda dahi yaşamlarını sürdürmeye devam edebilen bakteri türleriyle mücadele etmek her geçen gün zorlaşıyor. Antibiyotik kullanımına olan bağlılığımız, yeniliklere kapalı olmamız ve her şeyin başında bakterilerin kendilerini geliştiren mikroorganizmalar olması bu durumun sebepleri arasında gösterilebilir. Amerika, Asya gibi kıtaların da sahip olduğu antibiyotik hayranlığı yavaş yavaş gerilemeye başladığına göre, çok daha spesifik bir tedavi şekli olan faj terapisinin eski ününü bir kez daha kazanacağı günler artık pek uzak görünmüyor. 12 13

bu ay neler oldu? 5 Bin Aile Hekimi İşsiz Kalacak Prof. Dr. Füsun Yarış, kansere yenik düştü Ülkemizin saygın bilim insanlarından ve kanserle mücadelenin sembol isimlerinden Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Füsun Yarış, yıllardır sürdürdüğü kanserle mücadelesinde aramızdan ayrıldı. Yaklaşık 7 yıldır pek çok zorluğa rağmen gerçek bir Kanser Survivor ı olmayı başaran Prof. Dr. Füsun Yarış, pek çok aksiliğe ve ölümcül hataya karşı kanseri yenmeyi başarmıştı. İleri evre bir kanser hastası olmasına rağmen tüm öngörüleri alt eden Prof. Dr. Füsun Yarış, kanser hastaları için örnek bir bilim insanı olmanın dışında kanser tedavisi süresince görevini uzun süre sürdürmüş ve Kanser hastalarına kötü haber verme konusunda uluslar arası bir tıp kitabına da bölüm yazmıştı. Aramızdan ayrılan değerli bilim insanı ve tıp hekimi Prof. Dr. Füsun Yarış ile bundan bir yıl önce Ailehekimleri.net Dergisi olarak özel bir söyleşi gerçekleştirmiştik. Prof. Dr. Füsun Yarış ı saygıyla anıyoruz. Aile hekimlerine 20 ceza puanı mahkemelik oldu Sağlık Bakanlığı nın, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği ndeki, hafta sonu nöbetlerine gitmeyen aile hekimlerine verdiği ceza puanını 5 ten 20 ye çıkarılması, 5 kez nöbete gitmeyen aile hekiminin sözleşmesinin feshedilmesi hükümleri yargıya taşındı. Tüm Sağlık-Sen, Danıştay a açtığı davanın dilekçesinde nöbete gelmemeye 20 ihtar puanı verilmesi, arttırılan ihtar puanları, sözleşme döneminin iki mali yıl olarak sabitlenmesi gibi çalışanların mağduriyetine neden olacak 19 düzenlemenin iptalini istedi. Sağlık Bakanlığı nın nöbete gelmeyen aile hekimine 20 puan ceza puanı uygulaması nedeniyle 5 bin aile hekimi işsiz kalacak. AHEF Başkanı Dr. Murat Girginer; Şu anda ülkenin 15.000 aile hekimine ihtiyacı olduğu herkes tarafından kabul edilen bir gerçekken, uygulamada özveri ile çalışan aile hekimlerinin görevlerine son vermek için ağırlaştırılmış ceza puanları ile üzerlerinde baskı kurmak ne kadar gerçekçidir düşündürücüdür. Önümüzde ki 2-3 ay içinde aile hekimliğinde atılan 5000 aile hekimi ile aile hekimliği uygulaması ileriye değil geriye gidecektir. Bunun sorumlusu da nöbet kararında olduğu gibi Ceza puanlarının da artırılmasına karar veren Sağlık Bakanlığıdır dedi. Aile hekimleri 3 gün iş bırakıyor Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları Sağlık Bakanlığı nın ceza puanları, tehdit, cumartesi nöbetleri gibi uygulamalarına karşı 20-21-22 Mayıs tarihlerinde 3 gün iş bırakacak. İş bırakma eylemi Ankara ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye nin her ilinde yapılacak. Yönetmeliğin hukuka aykırılıklar ve hizmetin niteliğine uygun olmayan hükümler içerdiği gerekçesiyle iptali için yargıya başvuran aile hekimleri yönetmelik değişikliğinin birinci basamak sağlık çalışanlarına dayatılan esnek ve fazla çalışma, güvencesiz çalışma koşullarını ceza puanlarıyla daha da ağırlaştırma ve çalışanların mücadele direncini kırmaya yönelik olduğuna dikkat çekti. Anayasa Mahkemesi nin aile hekimliğinde planına uymamada 3 yerine 5, izinsiz işe nöbete vize vermesinin ardından, gelmemede her gün için 5 yerine 10, Sağlık Bakanlığı izinsiz, mazeretsiz mesai verem (tüberküloz) hastalarının doğrudan dışı hizmet ve nöbete gelmeyenlere gözetim tedavisini yapmama veya müeyyide uygulama kararı aldı. Sağlık yapılmasını sağlamama durumunda 5 Bakanlığı, aile hekimliğinde ödeme ve yerine 10, mevzuatla verilen diğer hizmetleri sözleşme konularında düzenlemeye gitti. yapmama halinde de 5 yerine 10 ihtar Mazeretsİz Bakanlık yayınladığı yeni yönetmelikle aile puanı verilecek. Düzenlemeyle ayrıca hekimliğinde uygulanacak ihtar puan cetveli giyilmemesi durumunda 5 puanlık ihtar nöbet yeniden düzenlendi. Buna göre, çalışma puanı verilen iş kıyafetine açıklık getirildi. saati ve kıyafeti, verem hastalarının takibi, Önceki düzenlemedeki forma ibaresi, tutmayan aile aşı ve aşılama ile nöbet gibi konularda ihtar mesleki beyaz önlük ve forma şeklinde puanlarında değişiklik yapıldı. Bakanlığın değiştirildi. yeni düzenlemesine göre, çalışma saatleri hekimine ceza 14 15

YAZAR Kürşat BAŞAR ESKİ AŞKLAR, MUTLULUK, HÜZÜN VE BİR BAHAR AKŞAMI BİR ŞARKININ HİKAYESİNDE GİZLİDİR, ESKİ AŞKLARIN BAŞKALIĞI Acaba sahiden de eski aşklar başka mıydı? Yoksa geçmişe bakarken biz mi öyle sanıyoruz? Geçmişin aşklarını ancak efsaneleşmiş biçimleriyle okuyup izlediğimiz ve ayrıntılarını bilmediğimiz için mi bize öyle geliyor? Bir bahar daha başlarken bir şarkının öyküsünü anlatsam belki de gerçekten ne büyük farklar olduğunu düşünebiliriz... Sayısız kez seslendirilen, Zeki Müren den Barış Manço ya kadar pek çok ünlünün söylediği bir Selahattin Pınar bestesi... Adı: Bir Bahar Akşamı. Aslında Fuat Edip Baksı nın 1963 yılında yayınlanan kitabında yer alan bir şiir. Fuat Edip Bey öğretmen. Aynı zamanda birkaç şiir kitabı yazmış ve şiirleri pek çok besteye güfte olmuş. Bir Bahar Akşamı nın hikayesi oldukça ilginç. Fuat Bey 18-19 yaşlarındayken rüyasında çok güzel bir kız görmüş. Uzun zaman etkisinden kurtulamamış bu rüyanın ve bu genç kızı aramış durmuş. Ama tabii öyle bir kıza rastlamamış. Ailesi onu bu garip platonik aşktan kurtarmak için mi bilinmez biraz da zoraki evlendirmiş. Uzun yıllar öğretmenlik yapan Fuat Edip Bey in yaşlılık günlerinde yolu bir akşamüstü Çamlıca Kız Lisesi ne düşmüş. O yoldan geçerken öğrenciler de dağılmaktaymış. Birdenbire karşısında yıllar önce rüyasında gördüğü kızı görüp kalakalmış. Genç öğrenci de bu yaşlı adamın kendisine bakışından şaşkın, utanarak uzaklaşmış. İşte o unutulmaz şarkının güftesi bunun üzerine yazılmış. Bir bahar akşamı rastladım size Sevinçli bir telaş içindeydiniz Derinden bakınca gözlerinize Neden başınızı öne eğdiniz? İçimde uyanan eski bir arzu Dedi ki yıllardır aradığın işte bu Şimdi soruyorum büküp boynumu Daha önceleri neredeydiniz? İnsanın gerçek değil de bir Türk filmi öyküsü olduğunu düşüneceği türden bir şey değil mi? Bugünlerde rüyasındaki bir sevgiliye tutulup yıllarca onu unutmayan kimse kalmış mıdır? Herkesin birbirine internetten hazır aşk mesajları yolladığı, balonlar ve kalp logolarıyla ilan-ı aşk ediverdiği, gecenin bir saatinde başlayıp bir hafta sonra bir başka gece biten ilişkilerin büyük aşk diye manşetlere taşındığı, aşkım sözcüğünün artık içimizi kıydığı bugünlerde bunları anlamak biraz zor... İşin ilginç yanı, bu şiiri besteleyen ünlü besteci Selahattin Pınar ın da hayatının büyük bir aşkın peşinde solup gitmiş olmasıdır. Babası tarafından çalgıcı olmak istediği için evden kovulan bestekar, udi ve tanburi Selahattin Pınar, yıllar sonra 25 yaşında, bu kez de tiyatro oyuncusu olmak istediği için ailesi tarafından dışlanan Afife Jale ile tanışır ve evlenir. Müslüman kadınların sahneye çıkmasının yasak olduğu 1920 li yıllarda, içindeki tiyatro aşkını öldüremeyen Afife, önceleri Selahattin Pınar la çocukluğunu, gençliğini ve aşkı yaşasa da bu yoksunluğu bir türlü gideremeyecektir. Önce Taksim de sonra Fatih e bahçeli bir evde otururlar. Bahçede saklambaç oynarlar, balığa çıkarlar... Afife nin yazdığı şiirler için Selahattin Bey sonraları, çocuk resimleri gibi şiirlerdi... diyecektir. Hayatında hepi topu birkaç kez sahneye çıkabilen Afife için bu evlilik belki sakin ve korunaklı bir limandır ama içindeki aşk, ilk sahneye çıktığında oynadığı sahne için söylediği gibi o unutulmaz saadet kesin yasaklar nedeniyle artık asla geri gelmeyecektir. Bu Afife yi, ne kadar gizlemeye çalışsa da yiyip bitirmektedir. Tiyatro aşkı yüzünden hem ailesi tarafından reddedilmiş hem devletin tokadını yiyip ahlaksızlıkla yaftalanmıştır. Üstelik bütün bunların sonunda, ilk oyun gecesi bir yazarın onu alnından öperek söylediği, Bizim tiyatromuza bir fedai lazımdı, işte sen o fedaisin cümlesi ne yazık ki hüsranla sonuçlanmıştır. İşin garip tarafı, Cumhuriyet ten sonra Türk kadınlarının sahneye çıkması desteklenmiş ve Bedia Muvahhit gibi pek çok isim üne kavuşmuştur. Ama bu küskünlük döneminde Afife, morfin denen bir illete bulaşmış ve bu kez de onun acılarıyla boğuşmaktadır. Bu nedenle de, Darülbedayi de iş bulamayacak, birtakım özel kumpanyalarda sahneye çıkmaya çalışacaktır. Yazık ki bütün bunlar da işe yaramaz ve morfin iptilası bütün hayatını ele geçirir. Hatta sırf bu nedenle aşkını, sevgilisini aldatıp kendisini bu illete Sonunda onu anlamaya, belki onu bu durumdan kurtarmaya çalışan bestecinin de morfine başlaması nedeniyle artık ondan kesin olarak ayrılmaya karar verir. Selahattin Bey e sonunda, En azından seni bu bataklığa sürüklemek istemem diyecektir. Büyük bir coşkuyla başlayan sanat hayatı da kendisine kol kanat geren aşkı da onu kurtaramayacak ve sonunda Bakırköy e yatıp son günlerini bu hastanede geçirecektir. Selahattin Pınar ın Nereden sevdim o zalim kadını gibi eserleri kuşkusuz ona yazılmıştır ve sonradan mutsuz bir evlilik yapıp geçmişinden kurtulmuş görünse de ünlü besteci onu asla unutmayacak ve son olarak Hatıralar adlı şarkıyı da ona söyleyecektir. Beni de alın koynunuza hatıralar/ dolanıp kalayım bir an boynunuza hatıralar... Aşk büyük bir mutlulukla büyük bir hüznü birlikte taşıyor bazen. Bir rastlantının, bir bahar akşamının size ne getireceğini, nasıl bir hayata sürükleyeceğini bilmek gerçekten de imkansız. Kavga ettikleri zaman bile, ben haklıyım yerine sen haklısın demeyi tercih ederler. alıştıran bir eczacıyla birlikte olur. 16 17

röportaj Her branşta başarının adı: LİMAN HASTANESİ Liman Hastanesi, butik hastaneciliğin en güzel örneklerinden. Çabuk ve kaliteli hizmet sunan konseptiyle Liman Hastanesi, EXILIS MEDİKAL estetik cihazı ile bir yeniliğe daha imza attı. Op. Dr. Alaaddin Balcı Liman Hastanesi, hem medikal konularda, hem de destekleyici tedaviler konusunda ileri teknolojiyi kullanarak, en etkin ve başarılı sonuçlar almayı hedeflemiş olan bir hastane ve bu alanda yaptığı yatırımlarla da adından söz ettiriyor. Liman Hastanesi Başhekimi ve Kadın Hastalıkları Doğum Uzmanı Op. Dr. Alaaddin Balcı ile Liman Hastanesi nin hizmetlerinden ve estetikte devrim niteliğinde olan EXILIS a dair merak ettiklerimizi sorduk. uzman hekim, tüm branşlarda 23 polikliniği ile hizmete başladık. Ayda ortalama 10-12 Bin hastayı muayene ediyoruz. Peki, sizi diğer hastanelerden farklı kılan belli başlı özellikleriniz nelerdir? Devasa hastane binalarındaki stresi hastalarımıza yaşatmadan, tamamen aile sıcaklığı ve güveni içerisinde hastalarımızla ilgileniyoruz. Hastalarımızın sadece doktoru değil, aynı zamanda dostu ve arkadaşı olmak istiyoruz. Liman manzaralı 35 odamız mevcut ve tüm odalarımız tek kişilik. Standart ve suit odalarda hastalarımıza bakmaktayız. Tam donanımlı 3 ameliyathane, tam teşekküllü laboratuarımız, genel ve çocuk yoğun bakım odamız, 2 adet 4 boyutlu USG ve diğer radyolojik tetkiklerle tam donanımlı bir hastaneyiz. Ayrıca Ozon terapi, EXILIS Medikal estetik cihazımız, ESWL ve lazer epilasyon gibi yardımcı sağlık DÜNYA GÖZÜYLE EXILIS Amerika FDA onaylı EXILIS Elite ile 200 Binden fazla uygulama yapıldı. Amerika da en iyi zayıflama cihazı ve en iyi kırışıklı giderici cihazı ödüllerini aldı. BAŞARI ORANI Amerika nın dışında, Avrupa ve Türkiye de çeşitli doktor sitelerinde memnuniyet oranının yüzde 80 etkin olduğu ifade edilmektedir. EXILIS ETKİ MEKANİZMASI EXILIS, yağ hücrelerinin hacimlerinin RF ve ultrason dalgalarıyla azaltılması yoluyla bölgesel zayıflama ve cildin sıklaştırılmasını hedefleyen noninvazif bir tedaviyi kapsıyor. Öncelikle RF enerjisi hedeflenen derin termal dokuların ısıtılmasını sağlıyor. Metabolik aktiviteyi başlatarak, yeri tespit edilmiş yağ dokusu lipolizini hızlandırıyor. Böylece yağ hücresinin hacmi azaltılarak yağ tabakası kırılıyor. Cihazın başlıkları üzerindeki termometre, hastaya uygun işin hazırlanmasına da yardımcı oluyor. Ayrıca başlıklar üzerinde bulunan soğutucu da cilde temas ederek yönelik yöntemi sayesinde en hızlı tedavi sürecini başlatıyor. Yapılan çalışmalarda herhangi bir yan etkisinin olmadığı tespit edilen ve FDA tarafından da onaylanan EXILIS, aynı başlıklarda taşıdığı yeni nesil radyofrekans, en gelişmiş ultrasound ve krio soğutma işlemlerinden yararlanıyor. UYGULANMA SEANSI VE SÜRESİ EXILIS seansı 30 ila 40 dakika arasında sürüyor. Sonrasında ise kişi günlük aktivitelerine hemen devam edebiliyor. İlk seans sonrası bile etkileri hemen ortaya çıkan EXILIS, 7 ile 10 günde bir uygulanıyor. Yaklaşık 4 ya da 6 seans sonrası mükemmel sonuçlara ulaşılıyor. KONFORLU VE ACISIZ UYGULAMA En iyi kozmetik sonucu sağlayan ideal ısıtma ve soğutma kombinasyonu ile enerjiyi hedefleme kabiliyetine sahip EXILIS, konforlu olduğu kadar acısız bir tedavi sunuyor. Güvenli, etkili, hassas ve ağrısız bir yöntem olan EXILIS, tüm cilt tiplerinde kullanılabiliyor. Etkileri kanıtlanmış olan EXILIS yönteminde aynı anda yüz başlığıyla sıklaştırıcı, şekillendirici ve toparlayıcı bir uygulama yapılabiliyor. KULLANIM ALANLARI Alın çatlakları Kaz ayakları Gıdı sarkmaları Çene sarkmaları Doğum çatlak ve sarkmaları Selülitlerde Kol içindeki gevşemeler, fazlalık ve sarkmalar Karın, göbek ve yanlardaki yağ birikimleri Mide, karın ve alt karın fazlalıkları Sırtta oluşan sarkmalar ve yağ fazlalıkları Popo sıkılaştırma, kaldırma ve toparlama Basenler ve iç bacaklarda şekillendirme Arka bacakla, yağ birikimleri olan ve selülitli bölgeler Ön ve iç bacaklarda elastikiyet kaybına bağlı olarak oluşan sarkma, yağ fazlalıkları ve dalgalanmalar EXLIS invazif yağ aldırma (Liposuction) tekniklerinde tedavi öncesinde ve sonrasında da tamamlayıcı olarak kullanılabiliyor. Uygulama özellikle orta seviye yağ birikimlerine sahip ve Lipoplasti için uygun olmayan hastalarda kullanılabiliyor. Bize biraz Liman Hastanesi hakkında cildin soğutulmasını ve yapısının bilgi verir misiniz? korunmasını sağlıyor. Böylelikle Liman Hastanesi bundan 3 yıl önce ultrasonun mekanik enerjisi ve doğdu. O dönemde Akademi radyofrekans enerjisi, hedeflenen Tıp Merkezi ile statejik ortaklık yağ hücrelerinin hacmini azaltırken, anlaşmamızı yaptık ve projeyi süratle cilt dokusunu da koruyarak sıklaştırıyor. hayata geçirmek için imzaları attık. İNCELME VE SIKLAŞMADA Liman Hastanesi nde ANAKLİNİK Tıp EN SON TEKNOLOJİ Merkezi nin kadın doğum ve çocuk Tüm teknolojileri bünyesinde toplayan hastalıkları konusundaki deneyimi ile EXILIS, ergonomik başlığı sayesinde Akademi Tıp Merkezi nin genel tıp kolay uygulama sağlıyor ve branşlarındaki deneyimini bir araya uyguladığı yağ hacmini azaltmaya getirdik. 2014 yılının Ocak ayında 28 hizmetlerini de sunmaktayız. 18 19

YAZAR Hakan UZUN - TRABZON CEZA YÖNETMELİĞİ 16.04.2015 tarihinde görünürde, Yeni Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği yayınlandı. Fakat yayınlanan yönetmelik incelendiğinde, yönetmelikte yapılan değişikliklerin çoğunda cezaların artırıldığı ve cezaların ön planda olduğu görülmektedir. Bu yapılan değişikliklerle birlikte ülkemizdeki aile hekimliği uygulamasında yeni bir safhaya geçildiği görülmektedir. 2005 yılında Düzce ilimizde başlayıp, 2011 yılında tüm ülkede uygulanmaya başlayan aile hekimliği uygulamasının en önemli özelliği aile hekimlerinin bu işi gönül vererek yaptıkları ve bu sayede aile hekimliği uygulamasının Dünya örneklerinden farklı olarak kısa sürede ülkemizde başarıya ulaşmasıydı. Fakat geldiğimiz bu süreçte yayınlanan bu ceza yönetmeliğiyle beraber artık ülkemizdeki aile hekimliği uygulamasının temelinin gönüllük ve özveriye dayalı bir çalışma modelinden, cezalandırmaya ve mobinge dayalı bir çalışma temeline doğru geçiş yapıldığı görülmektedir. Bu yeni cezaya dayalı aile hekimliği uygulaması ülkemizde ki aile hekimliği uygulamasının başarısını ortadan kaldıracak ve aile hekimliğinde geriye doğru kötü gidişi hızlandıracaktır. Şimdi gelin hep beraber yeni ceza yönetmeliğimizi inceleyelim. 1. Sözleşmelerin içeriği, süresi ve dönemi ile ilgili yönetmeliğin 6. madde nin 2. ve 3.maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. Bu maddeler; (2)Sözleşmenin süresi ve dönemi iki mali yıldır. (3)Sözleşme dönemi bitmeden başka bir aile hekimliği birimine yerleşen aile hekimi ile yeni sözleşme imzalanmaz. Yeni birimdeki görev mevcut sözleşme doğrultusunda yürütülür. Özellikle bu maddelerde yapılan değişiklikle beraber daha önce en fazla iki mali yıl olan sözleşme süreleri, değişiklikle beraber iki mali yılla sabitlenmiştir. Burada ki amaç bir yıllık sözleşme imzalanarak yılda 100 ceza puanı kullanılma hakkını engellemek olmuştur. Bu değişiklikle bir sözleşme döneminde ceza puanı 100 puana sabitlenmiştir. Özellikle (3). madde de yapılan değişiklikle ceza puanları 100 puan sınırına ulaşmış olan aile hekimliği çalışanlarının birim değişikliğinde ceza puanlarının sıfırlanması engellenmiştir. Özellikle bu değişiklikle imzaladığımız sözleşmelerde yer alan birimler dışında sözleşme imzalamadan başka birimde çalışma durumunu doğuracaktır ki, bu kısmın mahkemeler tarafından hukuksuz bulunarak iptal edileceği açıktır. 2. Bu yönetmeliğin en can alıcı değişikliği ise İZİNLER konusunda Anayasa Mahkemesi nin kararına rağmen, Anayasa Mahkemesi nin kararının uygulanmayıp, izinlerin aynı yönetmelikte geçici maddelerle yeniden düzenlenmesi olmuştur. Oysaki Anayasa nın 50. maddesinde Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir. denmesine rağmen, AHEF olarak yıllardır izinlerin kanunla düzenlenmesi gerektiğini söylememize rağmen, Anayasa Mahkemesinin Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliğindeki izinler konusunda ki maddeleri Anayasaya aykırı bulup iptal etmesine rağmen, yine izinlerin yönetmelikte geçici madde ile düzenlenmesini sizlerin takdirine bırakıyorum. 3. Yönetmeliğin 13. ve 14. maddelerinde yapılan değişikliklerle..gerektiren fiilin kişiye tebliğ tarihinde itibaren yedi gün içinde alınan savunmalar uygun görülmediği takdirde, hükmü getirilerek, kişilere savunma hakkı tanınmadan, savunma alınmadan, soruşturma yapılmadan sözleşmelerinin fesih edilemeyeceği veya ihtar puanı verilemeyeceği hüküm altına alınmış oldu. Peki bundan önce savunma hakkı verilmeden, soruşturma yapılmadan yapılan sözleşme fesihleri, verilen ihtar puanları ne olacak? 4. Yönetmeliğin 13. maddesinin h) bendinde yapılan değişiklikle beraber 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125 inci maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinde yer alan fiil ve hâllerin, işlendiğinin tespit edilmesi hükmünün getirilmiş olması, eski yönetmelikte suçun mahkeme kararıyla sabit olması gerekliliğinin ortadan kaldırılarak, kişiden kişiye değişebilecek bir yorumla işlendiğinin tespit edilmesi gibi bir ifadenin getirilmiş olmasının sahada ki uygulamasın da büyük sıkıntılar ve haksızlıklar yaratacağı açıktır. 5. Yönetmeliğin 13/6 ve 14/6 maddelerinde yapılan değişiklikle beraber ihtarı gerektiren fiilin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren en geç iki ay içinde gerekli işlem başlatılarak takip eden altı ay içerisinde sonuçlandırılır. İhtarı gerektiren fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde ihtar verilmemesi hâlinde ihtar verme yetkisi zamanaşımına uğrar. şeklinde maddenin değiştirilmesi, maddenin aynı anlamı taşımasına rağmen şimdiye kadar yaşadığımız uygulamalarda sahada idare tarafından kötüye uygulanacak bir madde olarak karşımıza çıkacaktır. 6. Bu Yönetmeliğin asıl çıkartılma sebebinin ne olduğunu yeni ihtar puanı cetvelini incelediğimiz Asıl görevi yapmamak 10 puan iken asıl görevin olmayan bir görevi yapmamak 20 puan olamaz zaman görmekteyiz. Bu yönetmelik tamamen aile sağlığı çalışanlarının sözleşmelerinin fesih edilmesinin hızlandırılması için çıkartılmış olduğu görülmektedir. Şimdi bu ihtar puan cetvelini incelediğimiz zaman; a-çalışma saatleri planına uymamak: 3 puandan-5 puana çıkartılmış. b-izinsiz işe gelmemek (işe gelmediği her gün için): 5 puandan- 10 puana çıkartılmış. c- Yeşil ve kımızı reçeteleri bulundurmamak: 0 puandan -10 puana çıkartılmıştır. d-tüberküloz hastalarının doğrudan gözetim tedavisini yapmamak veya yapılmasını sağlamamak: 5 puandan- 10 puana çıkartılmıştır. e-mevzuatla verilen diğer görevleri yapmamak: 5 puandan-10 puana çıkartılmıştır. f-miadı geçmiş aşı bulundurmak: 0 puandan- 15 puana çıkartılmıştır. g-mesai dışı hizmet ve/veya nöbete mazeretsiz gelmemek: 0 puandan-20 puana çıkartılmıştır. Ceza puanlarının bu şekilde artırılması Anayasa nın ölçülülük ilkesine aykırıdır. Ceza puanları ancak kanunla çerçevesi çizildikten sonra yönetmeliklerle düzenlenebilir. Oysaki 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunda herhangi bir temel çerçeve çizilmeden idareye sözleşme feshine gidebilecek şekilde ceza puanı düzenleme yetkisi verilmesi hukuka aykırıdır. Anayasa nın 38. maddesinin ilk fıkrasında ise Kimse,... kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz denilerek suçun yasallığı, üçüncü fıkrasında da ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur denilerek cezanın yasallığı ilkesi getirilmiştir. Anayasa nın 38. maddesinde yer alan suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca, hangi eylemlerin yasaklandığı ve bu yasak eylemlere verilecek cezaların hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak biçimde kanunda gösterilmesi, kuralın açık, anlaşılır ve sınırlarının belli olması gerekmektedir. Kişilerin yasak eylemleri önceden bilmeleri düşüncesine dayanan bu ilkeyle temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması amaçlanmaktadır. Anayasa nın 38. maddesinde idari ve adli cezalar arasında bir ayrım yapılmadığından disiplin cezaları da bu maddede öngörülen ilkelere tâbidir. Cezaların Kanunda Yer Alması Da Tek Başına Yeterli Değildir Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı: 2013/28, Karar Sayısı: 2013/106, Karar Günü: 3.10.2013 Ceza yaptırımına bağlanan fiilin kanunun açıkça suç sayması şartına bağlanmış olmasıyla, suç ve cezalara ilişkin düzenlemelerin şekli bakımdan kanun biçiminde çıkarılması yeterli olmayıp, bunların içerik bakımından da belirli amacı gerçekleştirmeye elverişli olmaları gerekir. Bu açıdan kanunun metni, bireylerin hangi somut fiil ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını belirli bir açıklık ve kesinlikte öngörebilmelerine imkân verecek düzeyde kaleme alınmış olmalıdır. Bu nedenle, belirli bir kesinlik içinde kanunda hangi fiile hangi hukuksal yaptırımın bağlandığının bireyler tarafından bilinmesi ve eylemlerin sonuçlarının öngörülebilmesi gerekir. Ceza puanlarının bir amacı olmasının yanı sıra cezaların da ölçülü olması gerekmektedir Başka bir deyiş ile aile hekimliği hizmetleri ile ilgili bir cezadan daha yüksek bir ceza yine bu hizmetler ile ilgili olmalı örneğin tıbbi atıklar ile ilgili bir ceza aile hekimliği hizmetleri ile ilgili cezalardan fazla olmamalı, aile hekimleri koruyucu sağlık hizmetleri veriyor ise bu hizmetler arasında da cezai yönden ayrım olamaz. örneğin aşılama ile gebe izlem arasında ceza farkı olamaz, miadı geçmiş bir aşı ile bir ilacın insan hayatı için oluşturabileceği tehdit farklı olamaz. Ancak miadı dolmuş aşı ve ilaç bulmak bunların kişilere tatbik edileceği anlamına de gelmemeli. Suç işlenmeden işlenmiş gibi ceza verilemez. Ölçülülük İlkesi Esas Sayısı: 2013/32, Karar Sayısı: 2013/112 Kanun koyucu, düzenlemeler yaparken hukuk devleti ilkesinin bir gereği olan ölçülülük ilkesiyle bağlıdır. Bu ilke ise elverişlilik, gereklilik ve orantılılık olmak üzere üç alt ilkeden oluşmaktadır. Elverişlilik, başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç için elverişli olmasını, Gereklilik başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli olmasını ve Orantılılık ise başvurulan önlem ve ulaşılmak istenen amaç arasında olması gereken ölçüyü ifade etmektedir. Bir kurala uyulmaması nedeniyle kanun koyucu tarafından öngörülen yaptırım ile ulaşılmak istenen amaç arasında da ölçülülük ilkesi gereğince makul bir dengenin bulunması zorunludur. Buna göre yorumlarsan aile hekimlerinin, aile hekimliği hizmetlerini yapmak için işe gelmemelerinin 10 ceza puanıyla cezalandırıldığı bir yerde, aile hekimliği hizmetleri arasında sayılmayan, belediyelerin defin nöbeti, adalet bakanlığın adli nöbeti, kamu hastanelerinin acil nöbetinin, aile hekimleri tarafından yapılmaması halinde 20 ceza puanıyla cezalandırılmaları, Anayasa nın ölçülülük ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Asıl görevi yapmamak 10 puan iken asıl görevin olmayan bir görevi yapmamak 20 puan olamaz Tüm ceza puanları incelenip değerlendirildiği zaman görülmektedir ki, ceza puanları eski yönetmeliğe göre 37 puan artırılmıştır. Özellikle artırılan ihtar puanlarının çalışma planına uymamak, izinsiz işe gelmemek, mevzuatta verilen görevleri yapmamak ile mesai dışı hizmet ve/ veya nöbete mazeretsiz gelmemek olduğu görüldüğü zaman bu ceza puanlarında bu kadar çok artış yapılmış olması Bakanlığın açıkladığı gibi ASM nöbetlerine katılma oranlarının %80 lerde olmadığını göstermektedir. Bu yönetmelikteki ceza puanlarındaki artışın, bu kadar fazla yapılmış olması bizlere aile sağlığı çalışanlarının, Aile Hekimliği Kanununda görev tanımında yer almayan ve aile hekimliğinin temel yapısına aykırı olarak, nöbetlerde kendilerine kayıtlı olmayan, her gelen hastaya bakma zorunluluğunun olmasının, aile hekimliğine aykırı olduğunu bir kere daha ispatlayarak, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının, aile hekimliğine sahip çıkmak için yaptıkları ASM- TSM nöbetlerine gitmeme eyleminin başarıya ulaştığının bir kanıtıdır. Şu çok iyi bilinmelidir ki gönüllük ve özveriyle aile hekimliğini ülkemizde zirveye çıkartan aile hekimlerine ve aile sağlığı çalışanlarına, ceza puanları ve mobing uygulayarak aile hekimliğinde aynı başarıları yakalamak mümkün olmayacaktır. Saygılarımla 20 21

RÖPORTAJ Dr. M. Tamer KARAARSLAN DÜNYADA UYGULANAN AİLE HEKİMLİĞİ ÖRNEK ALINARAK, ÜLKEMİZDE DE UYGULANMAYA BAŞLANAN AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASINDA SORULAR HER GEÇEN GÜN ARTARAK DEVAM EDİYOR. Her sayımızda değişik illerdeki aile hekimleri derneği başkanlarıyla gerçekleştirdiğimiz röportajlarda, aile hekimlerinin sorunlarına yer verdik. Sonuçta, her geçen gün aile hekimlerinin sorunları sadece bölgesel olarak değil aynı zamanda da genel olarak da artarak devam ediyor. Avrupa ülkeleri standartında hizmet vermek istediklerini belirten aile hekimleri, durumun her geçen gün daha da kötüye gitmesinden endişe duyuyor. Hekim olarak 25 yılı geride bıraktığını belirten Adana Aile Hekimleri Derneği (ADANAHED) Başkanı Dr. M. Tamer Karaarslan, aile hekimi olarak çalışmasına daha ne kadar devam edeceğini bilemediğini söylüyor. 612 aile hekiminin görev yaptığı Adana da, 29 ASM de 135 hekim kiraladıkları binalarda hastalarına hizmet veriyor. ADANAHED Başkanı Dr. Tamer Karaarslan ile Adana da görev yapan aile hekimlerinin sorunlarını ve genel olarak yaşanan sorunlara yönelik ne gibi çözüm arayışlarına gidilmesi gerektiğini konuştuk. Öncelikle sohbetimize Adana daki ASM kiralarının nasıl olduğunu sorarak başlamak istiyorum. Adana da görev yapan aile hekimlerinin durumu nasıl? Türkiye nin birçok yerinde olduğu gibi Adana da da ASM kiraları, başlı başına bizler için bir sorun teşkil etmekte. İl de kurulan komisyonlar kiraları belirliyor. Yerel yöneticilerin bu konuda duyarlı olmaları bir yana, ASM leri adeta ticarethane gibi değerlendiriyorlar. Merkezle periferde hemen hemen aynı miktarda kiralar istendi. Sonra aile hekimlerini tek tek çağırarak, kira sözleşmesi yapmak istediler. Peki siz bu aşamada, yani dernek olarak her hangi bir müdahale bulunmadınız mı? Arkadaşlarımıza fiyatların fahiş olduğunu ve bu rakamlar karşısında imza atmamalarını istedik. Anlaşamadıkları taktirde bizleri ASM lerimizden atamayacaklarını, atarlarsa da gerekirse ASM lerin bahçesine çadır kurarak hastalarımıza bakmaya devam edeceğimizi söyledik. İstenilen fiyatlara inilmesi konusunda başarıya ulaştınız mı? Pek başarıya ulaştığımız söylenemez. Bazıları bu meselelerle uğraşmak istemedi ve sözleşme imzaladı. İmzalamayanlar ve bizlerle birlikte ortak hareket edenler ise çok daha düşük rakamlarla anlaşmaya vardı. Fakat, bu demek değildir ki, ASM kiraları bugünde sorun teşkil etmiyor. Halk Sağlığı Merkezleri ne devrolmayan ASM lerden, kiraları kimin alacağı konusunda sorunlar devam ediyor. Sizce bu yıl aile hekimlerini neler bekliyor? Geçen yıla kıyasla, herşey daha iyi olacak mı? Artık aile hekimliğinden bahsetmek hayal oldu. Aile hekimliği seçimlere, oy kaygısına kurban edildi. Geçen yıl çıkarılan nöbet yasası ile öldürülmüş, bu yılki kanun ve yönetmeliklerle de gömülmüştür. Tükenmişlik yarattı Çok fazla karamsar bir taplo çizdiğinizi düşünmüyor musunuz? Aslında bu taployu çizen bizler değiliz. Bakın her sözleşme döneminde gerçekleşen hak kayıpları, kanun çıkarmak yerine torba kanunlarla şekillendirilmeye çalışılan uygulama, çıkan kanunları hiçe sayan yönetmelikler, yönetmelikleri hiçe sayan genelgelerle içinden çıkılamaz hale getirildi. Arkasında durulmayan uygulamalar çalışanlarda bıkkınlık ve tükenmişlik yarattı. Varsa yoksa poliklinik hizmetleri denilip, sabah 8 akşam 5 tüm mesai boyunca hasta muayene edilmesi istenildi. AHEF BİZLERİ BİR ARADA TUTUYOR! Federasyonumuz siyasi bir kimlik taşımamakta ve tüm ülke genelini kucaklamaktadır. Bu diğer STK ların yapamadığı bir şeydir ve asla hafife alınmamalıdır. Peki, bu uygulamalar nasıl bir soruna yol açtı? Koruyucu hekimlik diye bir şeyin kalmamasına neden oldu. Kanser tarama ve evde bakım göz boyama uygulaması halini aldı. Her Alo 184 araması doğruluğu araştırılmadan soruşturma veya savunma olarak bizlere döndü. Diğer kurumların yapması gereken işler aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının sırtına yüklendi. Size sorarım hangi ülkede çalışanlar idareye karşı gelerek, sistemi korumak ve savunmak adına bu kadar mücadele etmek zorunda kalmıştır? Böyle bir uygulama yok! Bilmiyorum. Buna cevap vermek zor Cevap verememekte haklısınız. Çünkü, bu durum sosyologlarca inceleme konusu olmalı. Hangi ülkede kanun çıkmasına rağmen yaklaşık bir yıldır çalışanlar, nöbet denilen uygulamaya iştirak etmemektedir ve idare buna karşı çoğu kez ceza bile verememektedir? Hangi ülkede çalışanlar idare ile bu kadar çok konuda davalık olmuştur? Hangi ülkede çalışanlar idare tarafından potansiyel suçlu muamelesi görmektedir? Dünyada böyle bir uygulama bulamazsınız. O halde neden aile hekimlerinin bu sorunlarına çözüm bulmak yerine, daha fazla sorun yaratılmaya çalışılıyor? İşte bende sizin bu sorunuza bir cevap verememekteyim. Bakın ülkenin Sağlık Bakanı ekranlara çıkıp vatandaşlarına gerçek olmayan açıklamalar yapmakta. Algı yönetimi yapılmaktadır. Başbakan bile yaptığı açıklamayla, aile hekimlerinin maaşlarına yüzde 50 hatta yüzde 75 artış algısını yaratmaktan çekinmemektedir. Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılan ücret ve sözleşme yönetmeliği aile hekimleri arasında kaygılara neden oldu. ADANAHED Başkanı Dr. M. Tamer Karaarslan, Sağlık Bakanlığı tarafından aile hekimleri üzerinde korku imparatorluğu yaratılmak istendiğini söylüyor. Gelecek karanlık Yakın zamanda çıkartılan ücret ve sözleşme yönetmeliği konusundaki düşünceleriniz neler? Aile hekimliği çalışanları artık çalışmaktan zevk almıyor. Durum her geçen gün daha kötüye gidiyor. Mevcut idare ben yaptım oldu mantığı ile devam ettiği sürece pek de düzelecek bir şey yok. Belki komplo teorisi diyebilirler ama 22 23