ARAŞTIRMA PROJESİ. Kağıthane Peyzajı : Yeni Bir Peyzaj Modeli Arayışı "Mesire" Kavramına Güncel ve Özgün Bir Yaklaşım



Benzer belgeler
UNESCO Dünya Mirası.

Bitkilerle Alan Oluşturma -1

DESIGN WEEK ANTALYA İÇ MEKAN TASARIMI VE MOBİLYA Kasım 2017 Antalya Expo Center

ANTALYA İLİ, BATI ÇEVRE YOLU GÜZERGÂHI İLE KEPEZ İLÇESİ ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ YERLEŞİM ALANLARININ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN 1/100.

Yapex 2014 Yapı ve Restorasyon Fuarı Sonuç Raporu..

Davetkar Atıf YAPI - HİZMET BİNASI - KAYSERİ

TÜRKİYE DEN SPOR YAPILARI VE KATKIDA BULUNANLAR YİRMİBİR MİMARLIK TASARIM VE MEKAN DERGİSİ NİN YAYINIDIR 30

Boğaçhan Dündaralp. ddrlp

ANTALYA İLİ, KEPEZ İLÇESİ, ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ 1/ ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI REVİZYONU AÇIKLAMA RAPORU

KENTSEL TASARIM YARIŞMALARINDA YEREL DEĞERLER: BALIKESİR ÇAMLIK TEPESİ YARIŞMASI

MALİ DESTEK PROGRAMI SAMSUN

TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARININ VE SİT ALANLARININ KORUNMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ İÇİN GEREKLİ PROJELER VE PLANLAR NELERDİR?

AVRUPA MİRAS GÜNLERİ. Umut Özdemir. Kültür ve Turizm Uzmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

VI.ETAP ÇARŞI CADDESİ

PROJE I DERSİ UYGULAMA VE TESLİM ASGARİ STANDARTLARI

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI

KENTSEL DÖNÜŞÜM Ü YENİDEN DÜŞÜNMEK: ANKARA / AYRANCI

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI ŞEHİR PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ NE

(11 Ocak 1995 tarihinde Bakanlık vekillerinin 525inci toplantısında Bakanlar Komitesince kabul edilmiştir)

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ MİMARLIK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM PLANI [04 Haziran 2018]

İMAR ve ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ

.88N BORNOVA KÜÇÜK PARK K*N9

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ

ONDOKUZMAYIS İLÇESİ NDE (SAMSUN) AFETE YÖNELİK CBS ÇALIŞMALARI

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ

1.SINIF 1. YARIYIL 2. YARIYIL

1 PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI 2 PLANLAMANIN AMAÇ VE KAPSAMI

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ÖĞRENCİLERİ BİTİRME PROJESİ YARIŞMASI

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BALIKESİR ÇANAKKALE TR - 22 PLANLAMA BÖLGESİ 1/ ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI PAFTA H19 DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ

ATILIM ÜNİVERSİTESİ GSTMF l MİMARLIK BÖLÜMÜ MMR402 MİMARİ TASARIM VI YIKILAN İLLER BANKASI ARAZİSİNDE YENİ YAPI TASARIMI

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı. Tarih: Yer:PLN 302 Şehir Planlama Stüdyosu Saat: 13.15

Kentsel Donatı Alanları

IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu 4. Türksoy Üye Devletleri UNESCO Millî Komisyonları Toplantısı 2. Kültürel ve Doğal Miras Semineri

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ JANDARMA KARAKOLU


Koşuyolu Mahallesi Proje Sınırları

CP PT-COMENIUS-C21

Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

İNEGÖL UYGULAMA İMAR PLANI; 652 ADA, 134 NOLU PARSEL İLE 1493 ADA, 10 NOLU PARSELİN BİR KISMINA AİT PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

GİRESUN BELEDİYESİ PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ 2012 YILI PERFORMANS RAPORU. STRATEJİK AMAÇ/ 10-Yeşil Alanlar ve Fiziksel Aktivite

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ STAJ ESASLARI. Stajın yurtiçi ve/veya yurtdışında şu alanlarda yapılması söz konusudur:

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece

BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI

Ç.Ü. GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ İÇ MİMARLIK BÖLÜMÜ BAHAR YARIYILI İÇM 402 DİPLOMA PROJESİ

Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı

Dersin Amaçları Dersin İçeriği. Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Hafta Konu Ön Hazırlık Öğretme Metodu

1. PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ - MİMARLIK BÖLÜMÜ RESTORASYON ANABİLİM DALI YERLEŞİM DOKULARININ ÇÖZÜMLENMESİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON

EYÜPSULTAN MEVCUT DURUM TESPİTLERİ

MUĞLA-BODRUM-MERKEZ ESKİÇEŞME MAHALLESİ-BARDAKÇI MEVKİİ 9 PAFTA 14 ADA 70 ve 90 PARSELLER KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

1950 LERDEN GÜNÜMÜZE GELEN BİR ALIŞVERİŞ KOMPLEKSİ: BALIKESİR KASAP VE SEBZE HALİ. Gaye BİROL Yrd. Doç. Dr., Balıkesir Üniversitesi Mimarlık Bölümü

6.6 OFİSLER Ana Konular

DİKMEN BÖLGESİ STRETEJİK GELİŞİM PLANI

YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ. Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY

Faaliyet ve Proje Bilgileri SAĞLIKLI KENTLER BİRLİĞİ

ARAZİ KULLANIM PLANLAMASI

T. C. KAMU İHALE KURUMU

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ

2018 yılı ETKİleşim program ve etkinliklerimize katılımın her zamankinden daha fazla olacağı umudu ile ETKİli yıl diliyoruz. A. Faruk Göksu Sıla Akalp

T.C. GEBZE BELEDİYESİ PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV TANIMLARI. Karar Tarihi: 07/03/2008 Karar No: 84 Sayfa No: 1/10 BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ:

Bölümde gerçekleştirilen etkinlikler

DÖRDÜNCÜ YARIYIL ZORUNLU DERSLER

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ. Kültür nedir? Kültür ile ilgili tanımlar, Kültür ve Peyzaj

Turizmde Arz (Tarihsel Çekicilikler)

TEKİRDAĞ- MALKARA. G-17-b-13-b PAFTA. Kültür Merkezi Alanı Oluşturulması ve Yeşil Alan Yer Değişikliği NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ ALTYAPISI (KENT BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ) & ĠLLER BANKASI

GİRESUN BELEDİYESİ PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ 2013 YILI PERFORMANS RAPORU PERFORMANS HEDEFİ TABLOSU. Park ve Bahçeler Müdürlüğü

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

EMİNEVİM Konutta Yeni Fikirler Yarışması Soru ve Cevapları

- Tasarım konularının seçimi ve stüdyo üyelerineöğrencilere sunumu (problem seçimi/ sunuş biçimi/ sürelendirme),

AKADEMİK YILI MÜFREDATI

OKUL BAHÇELERİ DÜZENLEME İLKELERİ, İHTİYAÇ PROGRAMLARI AÇIKLAMALARI VE ÖRNEK PROJELER. (Ek 1)

BÖLGE: 2440 BU HAFTAKİ GELECEK HAFTAKİ TOPLANTI. Kulüp Toplantı No : 113 Kulüp Toplantı No: 114

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı.

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ KURTULUŞ MAHALLESİ ada 2 parsel- 10 ada 4, 5, 7 parsel -9 ada 12 parsel

Atölye Yürütücüleri: Serpil Muallaoğlu, Kaya Dinçer, Esra Karahan, Sadrettin Soylu Asistanlar:. Çalışma Alanı:

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ MENDERES SONUÇ RAPORU

MANİSA İLİ SARUHANLI İLÇESİ

MANİSA İLİ SARUHANLI İLÇESİ

ANTALYA KENT MERKEZİ KÜLTÜR VE TURİZM KORUMA VE GELİŞİM BÖLGESİ

COĞRAFYA EĞİTİMİNDE FOTO SAFARİNİN KULLANIMI

BALIKESİR İLİ BANDIRMA İLÇESİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU DİNİ TESİS ALANI

İÇMİMARİ PROJEDE FİKRİN SUNUM PAFTASINA YANSIMASI

PEYZAJ MİMARLIĞI VE PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ


Planlama Kademelenmesi II

TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE ve RESTORASYON DERSİ. Restitüsyon Rölöve Restorasyon Rehabilitasyon Renovasyon

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ PEYZAJ, KÜLTÜR VE SANAT KÜLTÜREL PEYZAJ VE SINIFLANDIRILMASI

Seçim programı CDA Medemblik Konsey dönemi

içindekiler Bölüm I Planlama Sürecine İlişkin Öneriler... 15

Konsept Yorum 200 EYLÜL 2010

MİM IS 101 İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ I NORMAL MİM 211 MİMARİ TASARIM II * MİM 111 ÖZEL ÖZEL

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU

İÇ MİMARLIK ANABİLİM / ANASANAT DALI

Transkript:

ARAŞTIRMA PROJESİ Kağıthane Peyzajı : Yeni Bir Peyzaj Modeli Arayışı "Mesire" Kavramına Güncel ve Özgün Bir Yaklaşım Proje Yüklenicisi: B. Deniz Çalış Kural, Yrd. Doç. Dr. Ağustos 2008 2007-İstanbul. Bu araştırma projesi Projem İstanbul kapsamında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlatılmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve araştırmacının yazılı izni olmadan çoğaltılamaz ve kopyalanamaz. 51

İÇERİK A. GİRİŞ B. PROJE İLE İLGİLİ TEORİK ÇERÇEVENİN TANIMLANMASI 1. Osmanlı Türk Kültüründe Tarihsel Açıdan Mesire ve Peyzaj Kavramlarının Tanımlanması 1.1 Osmanlı Kültürü Genelinde Mesire ve Peyzaj Kavramlarına Yaklaşım 1.1.1 Doğa ve Doğa Estetiği Açısından Peyzaj Kavramı 1.1.2 Kimlik Arayışları 1.2 Kağıthane Özelinde Mesire ve Peyzaj Kavramlarına Yaklaşım 1.2.1 Kağıthane de Doğa ve Çevre Estetiği 1.2.1.1 Kağıthane de Doğal Peyzaj ve Esteği 1.2.1.2 Görsel Sanatlar Açısından Doğa ve Çevre Estetiği 1.2.1.3 Mimari ve Edebi Sanatlar Açısından Çevre Estetiği 1.2.2 Kağıthane de Kimlik Arayışları 2. Çağdaş Örneklerde Peyzaj Kavramı, Estetik ve Kimlik 2.1 Peyzaj Kavramının Tanımlanması, Kültür ve Tarihsellik 2.2 Peyzaj Tasarımında Modern Yaklaşımlar C. ARAŞTIRMA AMAÇ VE SONUÇLARININ İRDELENMESİ 52

2. Çağdaş Örneklerde Peyzaj Kavramı, Estetik ve Kimlik Güncel akademik çalışmalar ve uygulamarda peyzaj geleneğinin tanımlanması, kültür açısından yeri ve önemi, iki farklı perspektifte; tarihsellik ve modern yaşam açısından incelenecektir. Birincisinde tarihi ve kültürel önemi olan peyzaj alanlarının önemi, korunması ve restore edilmesi ile ilgili inceleme ve örnekler yer almaktadır. İkincisinde ise, modern toplumun gerektirdiği güncel ihtiyaçlara cevap verecek farklı bir doğa estetiğine sahip peyzaj düzenlemeleri incelenecektir. Bu noktada, Kağıthane açık alanının, hem kendi içinde barındırdığı, tarihsel ve kültürel bir peyzaj alanı olarak restore edilmesi, ve, aynı zamanda da - bir önceki bölümde tartışılan, modern toplum ve bireyin kimlik arayışlarına cevap verecek modern mekanların da Kağıthane peyzajı dahilinde tasarlanması gerekliliğini vurgulamak gerekir. 2.3 Peyzaj Kavramının Tanımlanması, Kültür ve Tarihsellik Peyzaj denince mimarlık ve şehircilik kavramlarının yerini mekan ve toplum alır. Peyzaj, mekanla toplum arasındaki ilişkileri ortaya koyan, kültüre bağımlı olarak değişen ve farklılaşan bir kavramdır. Mekan ve kültürel pratikler karşılıklı olarak biribirlerini şekillendirirler. Mekan, kültürel pratiklerin geçmiş ve gelecekteki izlerini taşır. Kültürel pratikler ise mekana göre biçim değiştirir ve farklılaşırlar. Kültürel pratiklerin izlerini taşıyan tüm mekanlar peyzaj olarak nitelendirilebilir. Peyzaj, biribirinden farklı dinamiklere sahip olan, toplumsal veya bireysel kültürel pratikleri barıdıran tüm farklı mekanların biraraya gelmesinden oluşan çok renkli ve çok dokulu bir mozaiktir. Toplumu oluşturan bireyler veya gruplar kendilerini farklı şekillerde, farklı kültürel pratiklerle ifade ederler. Bu çok renkli mozaik, mekan anlayışlarının farklılaşmasını, gelişmesini, deneyimlenmesini ve yaratılmasını sağlar. Bu çok renkli mozaiği peyzajı oluşturan farklı doku ve mekanları birarada tutan, toplumu farklı çehreleriyle birarada tutan bütüncül güçten çok da farklı değildir. Peyzaj, toplumun çeşitliliğini yansıtan bir aynadır. Peyzaj, bireyler ve toplum; itaat ve direniş, aşk ve nefret, inanç ve inançsızlık, güven ve kuşku, düşler ve gerçek arasında gelişen dinamiklerin temsilidir. İnsan yaşamını ilgilendiren herşeyi içerir. Peyzaj, ideoloji, inanç, varoluş, estetik, erotizm, yurttaşlık, bireysellik ve 53

topluma dair hikayeler anlatır. Görsel ya da maddesel sınırlar; çitler, duvarlar ya da engellerle, sınırlı değildir. Peyzaj sınırları, ölçekten bağımsızdır. Peyzaj sınırları kültürel pratiklerin mekan içindeki hareketlerini izler ve bu bağlamda anlam kazanır. Denis Cosgrove, sembolik içeriği hakkında tartışırken, peyzaj kavramını, farklı toplumsal sınıfların savundukları ideolojilerin doğa üzerinde bıraktığı izler olarak tanımlar. Bu izler, hem toplumun kendi iç dinamiklerini, hem de doğayla olan ilişkilerini anlatır (Cosgrove 1998). Cosgrove ve Stephen Daniels, peyzajın kültürel bir imge olduğunu savunur. Bu imge, sadece doğal veya insan yapısı mekanlarla sınırlı kalmayıp; yazılı, görsel ve mekansal olarak da kültür tarafından içselleştirilmiştir (Cosgrove and Daniels 1988): Peyzaj kültürel bir imgedir, Çevreyi temsil etmenin, yapılandırmanın veya sembolize etmenin görsel bir yoludur. Bu, farklı peyzajların maddeden bağımsız olduğu anlamına gelmez. Onlar çeşitli malzemelerle ve birçok yüzeyde tual üzerinde boya, kağıt üzerinde yazı, yer üzerinde ise toprak, taş, su ve bitkilerle temsil edilebilirler. Bir park, daha elle tutulabilir bir nesne olmasına rağmen, bir peyzaj resminden ya da şiirinden daha gerçek ya da daha az düşsel değildir. Gerçekten de sözel, görsel ve somut olarak farklı peyzajların karmaşık ve biribirine örülmüş bir tarihi vardır. James Corner peyzaj kavramının içinde barındırdığı görsellik vurgusu ile birlikte kültürel ve sosyal olguların peyzajın üretimi, temsili ve deneyimi üzerindeki etkilerini tartışır (Corner 1999). Aynı zamanda, peyzaj kavramını tanımlarken sadece görselliğin yetersiz kaldığını; görselliğe eşdeğer veya karşıt olarak, diğer algıların önemini savunur. Günümüzde de günlük hayata dair sıradan pratiklerin ya da kutsal ayinlerin mekan içerisindeki izleri incelenerek peyzaj tasarım, deneyim ve dönüşümü hakkında çalışmalar yürütülmektedir. Sanat, mimarlık, arkeoloji, tarih, ziraat, antropoloji, kültür, ontoloji, dil ve edebiyat disiplinlerini de kapsayan çalışmalar, disiplinler arası yürütülen araştırmalar, mekan ve peyzaj kavramının, farklı kültür, toplumların veya sosyal grupların saklı kalmış iç dinamikleri yoluyla irdelenmesi açısından retorik, ayinlerin ve mekansal pratiklerin önemini vurgulamaktadır. 1 1 Bkz. 2002 tarihli Sacred Rituals Practices in Gardens and Landscape konferansının tutanakları, ve onu izleyen 2003 tarihli Lay Rituals Practices in Gardens and Landscapes konferansının tutanakları, Harvard University Dumbarton Oaks Publications tarafından basılacaktır. 54

Bugün hem akademik açıdan değerlendirdiğimizde, hem de dünya üzerindeki uygulamalarda önümüze çıkan örneklere baktığımız zaman peyzaj kavramının çok önem kazandığını görmekteyiz. Peyzaj klasik anlamda açık alan düzenlemeleriyle özdeşleşirken, bugün çok daha farklı anlamları kendi içinde barındırmaktadır. Peyzaj, yine klasik anlamda, açık alanların doğal ve yapay peyzaj elemanlarıyla tasarlanması anlamına gelirken bugün çok daha geniş bir çerçevede yepyeni bir söylem olarak karşımıza çıkmaktadır. Peyzaj, artık sadece park ve bahçelerin tasaramını kapsamaz. Bugün, akademik dünyada farklı peyzajlardan bahsedilmektedir, ki bunlar: 1. Doğal peyzaj (Landscape): Parklar, bahçeler, kırlık alanlar, mesire alanlarını kapsar. Kısacası alışık olduğumuz kapsamıyla doğal bitki örtüsüyle tariflenmiş olan yeşil alanları tanımlar. 2. Kent peyzajı (Urban landscape): Kenti oluşturan farklı dokularının, mahalle veya bölge bazında birer peyzaj gibi okunması ve algılanmasını ifade eder. 3. Endüstriyel peyzaj (Industrial landscape): Endüstri sonrası kentleşmede, atıl kalan veya terk edilmiş endüstri yapıları veya bölgelerinin, organik birer oluşum gibi ele alınarak; yapı, alan ve çevrelerinin birer park gibi dönüştürülmesini; bu bağlamda, yapay ve doğal elemanların bir araya geldiği peyzaj parçaları gibi algılanmasını; yeniden halkın kullanımına açılarak endüstri tarihinin de endüstriyel mirasla birlikte değerlendirilmesini öngörür. 4. Kültürel peyzaj (Cultural landscape): Bugün peyzaj çalışmaları dahilinde, üzerinde en çok konuşulan ve en çok tartışılan kavramdır ve çok geniş bir kapsama sahiptir. Peyzajın, sadece doğal veya yapay peyzaj elemanları, şekilsel mekan özellikleriyle tariflenmiş alanlar veya tasarımlar olmasının ötesinde, toplumun tarih ve kültürünü kendi içinde barındıran belgesel bir özelliği olduğunu; toplumsal, sosyal ve kültürel olguların şekillenmesinde peyzajın çok önemli bir yeri olduğunu vurgular. Bu bağlamda, peyzaj aktiviteleri ve her toplumun kendi belleğinde yer etmiş olan farklı peyzaj gelenekleri, peyzaj algısı ve peyzaj aktiviteleri büyük önem taşır. Bu söylemde, peyzajın, sadece göze ve diğer algılara hoş gözüken pasif bir mekan oluşu fikri sorgulanmaktadır. Bu görüş açısına göre, peyzaj kavramı edilgen değil; etkin ve toplumu şekillendiren bir mekan veya mekanlar silsilesi; ve hatta mekan pratikleri olarak değerlendirilir. 5. Peyzaj-kentleşme (landscape urbanism): Bugün yine akademik söylemde çok yeni ve gözde olan kavramlardan biridir. Peyzaj pratikleri ve disiplininin yeni bir 55

bakış açısıyla tüm kentleşme dinamiklerini kontrol edebileceğini; tasarım açısında da peyzaj kriterlerinin bir kentin şekillenmesinde başrol oynaması gerekliliğini vurgular. Bu tanımlamada da peyzaj, sadece bir bitki örtüsünün tasarımından çok daha geniş kapsama sahip olan bir olgu olarak düşünülmektedir. Peyzajkentleşme, genel olarak kentin altyapısını şekillendirmek üzere ekolojik ve stratejik planlama tekniklerinin ön plana çıkarılmasını öngörür. Bu tanımlamada, peyzaj mimarları, kent plancıları, mühendisler, mimarlar, belediyeler, yatırımcılar, sosyologlar, toplum bilimciler farklı disiplinler, tüm kurum ve kuruluşlar, her zaman birarada çalışmalı; kentleşmenin sağlıklı bir şekilde gelişimi ve kontrolü için stratejik planlar hazırlamalıdırlar. Bu stratejik planlamada, farklı şekillerde tanımlanmış olan peyzaj alanları ve altyapı projeleri, diğer yapısal büyümeyi kontrol etmelidir. Bu bağlamda, günümüzde peyzaj çok önemli bir kavram olmuştur. Peyzaj alanları birer anıt gibi restorasyona tabi tutulmakta, koruma alanları olarak değerlendirilmektedirler. İstanbul şehri de peyzaj bakımından oldukça önemli kaynaklara ev sahipliği yapmaktadır. Bu bağlamda, Kağıthane Mesire alanını tek başına bir park alanı olarak düşünmek yetersiz kalacaktır. Geniş kapsamlı ve ileriye dönük olarak düşünmek gerekmektedir: Peyzaj, sadece rekreatif amaçlı bir alan tasarımı olmaktan çıkmıştır. Peyzaj, bir planlama stratejisi olarak ön plana çıkmaktadır. Peyzaj, turizm, kültür, planlama, mimarlık, yatırım, altyapı alanlarının tümünde; kentleşmeyi yönlendiren bir kavram ve disiplin olarak kabul görmektedir. Peyzaj, hem Avrupa Birliği hem ICOMOS, hem de pekçok farklı uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen bir paylaşım, proje, çalışma ve istihdam alanı olarak gelişmektedir. Bu bağlamda, Kağıthane tek başına değil, İstanbul kenti bütününde ele alınmalıdır: 2. Bir kültürel peyzaj alanı olarak tanımlanmalı, 3. Diğer park, bahçe, mesire alanları ve potansiyel kültürel peyzaj alanlarının bir haritası çıkarılmalı, 4. Tüm bu alanlar biribirleri ile ilişkilendirilmeli, 5. Kent düzeyinde peyzaj kültürü ve peyzaj ile ilgili bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı, 56

6. Uluslararası kurum ve kuruluşlardan destek almak üzere tüm bu peyzaj alanlarının dosyalarının hazırlanması için çalışmalar yapılmalıdır. Kağıthane Peyzajı nın tasarımı ve restorasyonu kapsamında, - güncel peyzaj söylemleri ve tasarım kriterleri, - dünya üzerinde; hem batıda hem de doğu kültür ve medeniyetlerinde anıt konumuna yükselen park ve bahçeler, peyzaj restorasyon ve koruma projeleri dikkate alınarak, - hem batılı hem de doğulu kurum ve kuruluşlarca, uluslarası veya yerel düzeyde desteklenen örnek peyzaj projeleri ışığında, iki farklı sonuca ulaşılması hedeflenmelidir: 1. Kağıthane Peyzajı ile ilgili geliştirilecek olan proje ve dosyanın, İstanbul da gelecekte ele alınacağı düşünülen diğer peyzaj projelerine bir örnek teşkil edecek şekilde hazırlanması, 2. Kağıthane Peyzajı ya da gelecekte ele alınacak olan diğer peyzaj projelerini, hem dünya standartlarında hazırlayabilmek; hem de bu projelere ve bu projeler önderliğinde gelişebilecek olan daha üst ölçekli kentleşme projelerine maddi kaynak bulabilmek, bilirkişi desteği ve danışmanlık hizmeti alabilmek üzere ilgili uluslarası kurum ve kuruluşların yapısını tanımak; gerekirse bu alanda hizmet edecek ulusal, bölgesel veya yerel kurum, kuruluş ve derneklerin kurulmasına hizmet edebilmek amaçlanmaktadır. Bu sonuçlara elde edebilmek için izlenecek olan basamaklar şu şekildedir: 1. Dosya hazırlanması için gerekli belge ve bilgilerin ne olduğuna dair tespitler yapılması; bu amaçla farklı uluslararası kurum ve kuruluşların incelenmesi, 2. Bugün Türkiye peyzaj kültürünün ne anlama geldiğine dair bir söylem geliştirilmesi; bu söylem dahilinde hem tarihi hem de güncel kültürel değer ve pratiklerin ön plana çıkarılması, 3. Dünyadaki benzer örneklerde maddi destek almış ve anıt konumuna yükselmiş olan peyzaj alanlarının incelenmesi; örneklerin Kağıthane ile karşılaştırılması, 57

4. Kağıthane nin, bir örnek olarak sunumu için gerekli verilerin biraraya getirilmesi ve bir dosya hazırlanması. Kültürel Peyzaj (Cultural Landscape) Nedir? Icomos/ Ifla nın tarifine göre; kültürel Peyzaj alanları doğa ve insanın ortak eserleridir. Bu tanıma göre, kültürel peyzaj alanları, çevrelerindeki doğa koşullarının verdiği fiziksel zorluklar ve/veya imkanlar ile, müteakip içsel ve dışsal sosyal, ekonomik ve kültürel etkilerle, insan topluluklarının ve yerleşim yerlerinin zaman içerisindeki evrimini gösterecek zenginlikte bir mozaike sahip olmalıdır. Ifla ya göre kültürel peyzaj olarak tanımlanabilecek olan alanlar, olağanüstü evrensel değerlerinin yanı sıra, coğrafi-kültürel bölge karakteri bakımından örnek teşkil edebilmeli (kesin tanımı yapılmış olmalı) ve bu şeklide tanımlanabilecek olan bölgelerin önemli ve kesin kültürel elemanlarını sergileyebilme kapasitesine sahip olmalıdırlar. Kültürel peyzaj kavramı, insan neslinin doğal çevresi ile etkileşiminin farklı tezahürlerini kapsar. Kültürel peyzajlar, - yaşanılan doğal çevrenin özellikleri ve sınırları çerçevesinde ortaya çıkan sürdürülebilir toprak kullanımının özel tekniklerini, ve, - doğayla kurulan özel tinsel ilişkileri yansıtır. Kültürel peyzaj alanlarının korunması, peyzaj alanındaki doğal değerlerin yaşamının devamına veya zenginleşmesini sağlayabilir. Toprak kullanımının halen devam etmekte olan geleneksel biçimleri, dünyanın birçok bölgelerinde biyolojik çeşitliliğe destek olmaktadır. Bu itibarla, biyolojik çeşitliliğin devam için, geleneksel kültürel peyzaj alanlarının korunması oldukça önemlidir. Ifla nın tanımına göre kültürel Peyzaj alanları üç ana kategoriye ayrılır. Şöyle ki; 1. Tasarlanmış peyzaj alanları: En kolay tanımlanabilen birinci kategoride, insan tarafından bilinçli olarak tasarlanan ve yaratılan peyzaj alanları. Bu tanım, çoğu zaman (ancak her zaman değil) dini veya diğer anıtsal yapılarla ilgili olarak, estetik kaygılarla inşa edilmiş bahçe ve park peyzaj alanlarını içine alır. 2. Organik olarak oluşmuş peyzaj alanları: İkinci kategori organik olarak oluşmuş peyzaj alanlarıdır. Bu durum, önceki sosyal, ekonomik, idari ve/veya 58

dini zorunluluklardan kaynaklanmış ve günümüzdeki mevcut şeklini, doğal çevresi ile oluşturduğu ilişki ve tepkiyle geliştirmiştir. Bu gibi peyzaj alanları, biçimlerinde ve yan özelliklerinde bu evrim sürecini yansıtırlar. İki alt gruba ayrılırlar. a. Evrim sürecini tamamlamış alanlar: Relik (veya fosil) peyzaj alanı, evrim sürecinin, geçmiş zamanlarda, ani olarak veya belirli bir dönem sonrasında tamamlandığı alanlardır. Bu alanların ayırdedici önemli özelliklerinin fiziki yapıda görünür olması gerekir. b. Evrim süreci devam eden alanlar: Evrim süreci devam eden peyzaj alanları, geleneksel yaşam biçimi ile yakın bağları bulunan çağdaş toplum yaşamında, aktif sosyal rol oynamaya devam eden ve evrim süreci tamamlanmış yerlerdir. Sözkonusu yerler, evrim dönemlerini yansıtan önemli kanıtlar sunarlar. 3. Birleşik kültür peyzaj alanları: Son kategori, birleşik kültürel peyzaj alanları dır. Bu çeşit peyzaj alanlarının Dünya Miras Listesine alınması, doğal elemanların, güçlü dini, sanatsal veya kültürel birlikleri nedeniyle gerçekleşebilir. Sözkonusu birliğin niteliğinde, maddi kültürel kanıtlar önemsiz ya da namevcut olabilir. Amerikan Peyzaj Mimarları Derneği Kültürel Peyzajlar Vakfı nın tanımına göre ise kültürel peyzajlar şu şekilde tanımlanabilir: Kültürel peyzaj topluma kendi tarihi ve yaşadığı topraklarla bir bağ kurmayı sağlar. Kültürel peyzajlar, milli hazinedir. Kültürel peyzajlar, farklı ölçeklerde tezahür edebilirler. Her peyzaj, bir sanat eseri, kültürü anlatan ve onu yaşatan bir şiir, yöresel aidiyet ve kimlik kavramlarını pekiştiren bir olgudur. Tarihi bir dönem veya bir olayla, bir şahıs veya grubun aktiviteleriyle anlam kazanan doğal ve yapay elemanlarla tariflenmiş coğrafi alanlar kültürel peyzaj olarak tanımlanmaktadır. Kültürel peyzajlar herkese aittir. Kültürel peyzaj alanlarının korunması son derece önemlidir. Çünkü bu peyzaj alanları, toplumun yaşadığı toprak üzerinde bıraktığı izlerden tarihi anlamamız ve deneyimlememiz için önemli kaynaklardır. Kültürel peyzajlar, manzaralı, ekonomik, ekolojik, sosyal içerikli, dinlendirici ve eğitici aktivitelerle toplumun farklı ihtiyaçlarına cevap veririken, aynı zamanda da toplumlara kendi 59

içlerinde yaşayan bireylerin ve farklı grupların nasıl yaşadığı hakkında bilgi vermektedir. Amerikan Peyzaj Mimarları Derneği Kültürel Peyzajlar Vakfı da kültürel peyzajlar dört kategoride sınıflandırır: 1. Tarihi önemi olan doğal alanlar: Muharebe alanları, bir sanatçı veya devlet büyüğünün yaşadığı veya onlarla önem kazanmış olan alanlar. 2. Tarihi önemi olan yapay peyzajlar: Belirli mimari kavramlarla bilinçli olarak profesyonel veya amatör bir tasarımcı tarafından tasarlanmış olan peyzajlar. Parklar, bahçeler, saraylar, üniversite kampüsleri, mezarlıklar, meydan düzenlemeleri. 3. Tarihi önemi olan yerel peyzajlar: Bir kişi, grup, aile veya daha farklı bir sosyal grubun kullanımıyla şekillenmiş ve önem kazanmış peyzajlar. Mesela köy alanları, çiftlikler, endüstriyel peyzaj alanları, ziraai peyzajlar, bağlar, bostanlar, meralar, hıdırlık ve benzeri alanlar. 4. Etnografik peyzajlar: İçinde doğal ve kültürel kaynaklar içeren peyzaj parçalarına verilen tanım. Bu kategoriye modern yerleşim alanları, dini ve kutsal alanlar, kayda değer büyüklükteki jeolojik yapılanmalar girmektedir. Bitki örtüleri, belirli hayvan türlerinin yaşadığı ekolojik oluşumlar ve kendilerine has üretimleri ve törensel alanlarıyla tanımlanan peyzajlar. Bu kriterler göz önünde bulundurularak, bizim de kültürel peyzaj alanlarımızı tarifleyebilmemiz için kendi sınıflandırmamızı geliştirebilmemiz gerekmektedir. En azaından, bu tip sınıflandırmalardan, hangisini kendi değerlendirmelerimizde kullanacağımıza karar vereke, Kağıthane Peyzajı nı bu belirli çerçeve üzerinden değerlendirmemiz gerekmektedir. Peyzaj Kentleşme (Landscape Urbanism) Nedir? Çok gündemde olan diğer bir bir kavram olan Peyzaj Kentleşme (Landscape Urbanism) de en basit haliyle şu şekilde açıklanabilir: Endüstri sonrası kentleşme ve tüm yaşam alanlarında ortaya çıkan çok farklı problemlere yönelik pratik ve teorik çözüm yolları ve tasarımlar üretmeye yönelik, peyzaj kavram ve olgularının, kentleşme ve mimarlıktan daha önemli olduğunu; kent planlaması yapılırken, peyzajın en önemli kriter olarak ön plana çıkması gerekliliğini, 60

tüm planlama çalışmalarında peyzaj disiplini öğretilerinin operasyonal bir düzeyde farklı disiplinlerden gelen meslek adamlarını biraraya getirerek, her alanın kendi özelliklerini göz önünde bulundurarak stratejik planlama yapılması gerekliliği üzerine geliştirilen bir söylemdir. Bu farklı batılı söylemler üzerinde durup düşünmemiz, ve kendi peyzaj kültürümüze yönelik bir söylem oluştururken, nerde durduğumuzu ve dünya medeniyetlerinin kabul ettiği normlarla iletişim içinde ancak özgün bir söylemi nasıl üretebileceğimizi düşünmemiz gerekmektedir. ICOMOS/IFLA Kültürel Peyzajlar Uluslararası Bilimsel Komitesi ICOMOS/ IFLA International Scientific Committee for Cultural Landscapes Icomos un amaçları şu şekilde özetlenebilir: 1. Dialog ve bilgi paylaşımı, 2. Bilginin biraraya getirilmesi; korumada prensiplerin belirlenmesi, 3. Mirasın belgelemesi, 4. Koruma prensiplerinin benimsenmesi ve uygulanmasına yönelik çalışmalarn yapılması, 5. Korumayla ilgili düzenlenen eğitim toplantılara katılım, 6. Uzmanlardan danışmanlık hizmeti alınması. ICOMOS kapsamında Kültürel Peyzajlar Uluslararası Bilimsel Komitesi 1970 yılında kurulmuştur. Komitenin amaçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: 1. Kültürel peyzajların dünya çapında tespit edilmesi ve tanımlanması; konuyla ilgili bilinçlilik düzeyinin artırılması; Dünya Mirası rehberi normlarıyla tanımlanan tüm kültürel peyzajların araştırılması, korunması, iyileştirilmesi, denetimi ve idaresi ile ilgili çalışmaların ve eğitim programlarının teşvik edilmesi. 2. ICOMOS ve IUCN (Indernational Federation of Landscape Architects / Uluslararası Peyzaj Mimarları Federasyonu) ile iletişim kurulması ve bilgi paylaşımı. 3. Doğa ve insanı biraraya getiren kültürel peyzajlarla ilgili olarak IUCN (The World Conservation Union / Dünya Koruma Birliği) ile işbirliğine gidilmesi, 4. Değerlendirme, denetim ve danışmanlık için UNESCO Dünya Mirası ile birlikte çalışılması, 5. ICOMOS ile iş birliği yapılması, 6. Komitenin farklı dönemlerde öngördüğü esasların uygulanmasıdır. 61

ICOMOS, kültürel peyzaj alanlarının anıtsal ve korumaya değer birer olgu olduğunu kabul etmekte, ve kendi dokümanları uyarınca öngördüğü tanımları kültürel peyzaj alanlarının saptanması için gerekli kriterleri dünya çapında yaptığı çalışmalarla belirlemektedir. Bu kriterlere uyan kültürel peyzaj alanlarının IFLA ya yapacağı başvurular hakkında detaylı bilgiler verilmektedir. IFLA ya göre Kültürel Peyzajların Tanımlanması Kültürel bir peyzaj alanının Dünya Miras Listesine alınması, fonksiyonerliğine veya anlaşılabilirliğine bağlıdır. Seçilen örnek yer, her durumda, kültürel peyzaj bütünlüğünü yeterince temsil edebilecek kadar zengin olmalıdır. Kültürel açıdan önemli, uzun lineer alanlar kaplayabilen ulaşım ve iletişim yollarının da önerilebileceği unutulmamalıdır. 41. Yukarıda, paragraf 24. (b). (ii) de, koruma ve idare ile ilgili genel kriterler, kültürel peyzaj alanları için de uygulanabilir. Peyzaj alanda sergilenen değerlerin, kültürel veya doğal olsun, tümüne yeterli derecede ilgi ve dikkatin gösterilmesi son derece önemlidir. Adaylıklar, yerel halkın tam desteği (izni) ve işbirliği ile yapılmalıdır. (i) Dahi sayılabilecek bir sanatçının eşsiz bir sanat eserini veya şaheserini temsil etmek; veya (ii) mimari, anıtsal sanatlar veya şehir planlama ve peyzaj tasarımı alanlarında gelişme sağlanmasında etkisi büyük olmuş, dünyanın kültürel bir bölgesinde bir döneme damga vurmuş olmak; veya (iii) günümüzde yaşamayan bir medeniyetin veya kültürel geleneğin eşsiz yada ansızın istisnai bir kanıtını taşımak; veya (iv) insanlık tarihinde önemli bir aşamayı veya aşamaları gösteren bir yapı biçiminin veya mimari bileşim veya peyzajın olağanüstü örneği olmak; veya (v) bir kültürü temsil eden geleneksel insan yerleşimi veya toprak kullanımının önemli bir örneği olmak; özellikle herhangi bir etki tarafından telafisi mümkün olmayan bir bozulma tehditi altına giriyorsa; veya (vi) olaylar veya yaşayan geleneklerle, doğrudan veya somut, fikirler veya inanışlar olarak ilişkili olan, olağanüstü evrensel değere sahip sanatsal veya yazınsal eserler (Komite, bu kriterin ancak çok istisnai şartlarda veya başka kriterlerle ilişkili olması durumunda bir yerin listeye alınabilmesine neden olabileceğini düşünmektedir. 62

HCSP Ağa Han Tarihi Şehirleri Destekleme Programı (Historic Cities Support Programme) Dahilinde Geliştirlen Projeler Ağa Han Vakfı Müslüman tarihi şehirler içerisinde yer alan mekan, bina ve kamusal alanların tekrardan kazanımı ve kullanımı için farklı projeleri desteklemektededir. Bu projeler kapsamında restorasyon ve iyileştirme çalışmaları yapılmaktadır. Yeniden kullanıma sunulan mekanların halkın sosyal, ekonomik ve kültürel hayatını zenginleştirmesi amaçlanmaktadır. Farklı projelerde, çevresel ve sosyal adaptasyon çalışmaları, yendein kullanım, kurumsal sürdürülebilirlik ve eğitim konularında uzmanlaşmış gruplar çalışmaktadır. Ağa Han Tarihi Şehirler Programı (HCP) kapsamında geliştirilen projeler, her projenin yerel koşullarına göre farklı şekillerde ele alınmaktadır. HCP nin aşağıda belirtilen kriterler kapsamında projeleri desteklemektedir ve bu liste Ağa Han ın kendi internet sitesinden tercüme edilmiştir: 1. Koruma potansiyeliolan tarihi alanların tanımlanması, projenin belirlenmesi ve tariflenmesi, proje planlama etabında yerel kurum ve kuruluşlara destek verilmesi, proje programının hazırlanmasında yardımcı olmaktadır. 2. Teknik ekspertiz sağlayarak fırsat ve farklı yönelimlerin tariflenmesi, projelerin hazırlanmasında destek verilmesi, bütçe hazırlanmasında yol gösterilmesi ve son projelerin şekillendirilmesinde danışmanlık hizmetleri konusunda yardımcı olmaktadır. 3. Projelerin maddi destek alabilmesi için hem yerel hem de uluslararı kurum ve kuruluşlara başvuruların hazırlanması konusunda destek vermektedir. 4. HCP nin destek verdiği alanlarda aranılan özellikler şu şekilde özetlenebilir: Alanda bir bina, bir anıt, binalar grubunun çevresinde şekillenmiş kamusal açık alanların bulunması, Bir bölgenin tamamının veya bir tarihi şehrin tamamının kentsel koruma alanı olarak ele alınması. 5. HCP nin desteği, araştıma ve planlama ölçeğinden başlayarak, sponsor bularak projelerin gerçekleştirilmesi ölçeğine kadar varan geniş bir kapsama sahiptir. HCP nin amacı, belirlenen proje alanlarında, sosyoekonomik ve kültürel dokunun iyileştirilmesi ve sürekliliğin sağlanmasıdır. 6. Bu bağlamlarda, HCP nin amacı, farklı bölgeler için önemi olan tarihi bina ya da tarihi alanların ele alınarak restorasyonun yapılması; proje alanı dahilinde, hem toplumun 63

hem de güncel modern hayatın ihtiyaçlarına cevap verecek yeni faliyetlerin ve faliyet alanlarının kentsel peyzaj alanları ya da tekil binaların dahilinde tanımlanmasını kapsamaktadır. Ağa Han Kültür Vakfı Tarihi Şehirler Programı Dahilindeki Projeler arasından Kağıthane Mesire Alanı ve İstanbul kent içindeki diğer mesire ve park alanlarının rehabilitasyonuna örnek teşkil edebilecek örnekler seçilmiştir. Bu örnek projelerin tümü de daha İslam kültürünün hüküm sürdüğü ülkelerde yer alan projeler: Afganistan, Pakistan, Hindistan ve Mısır. Son proje hariç, diğer üç proje tarihsel öneme sahip bahçe ve park alanlarının restorasyon ve rehabilitasyonunu kapsıyor. Çok önemli olan bu bahçeler, zaman içinde unutulmuş ve farklı nedenlerden ekonomik, savaş, sosyal, kültürel, dolayı önemini yitirmiş ve bakımsız bir duruma düşmüş olan oldukça büyük alanlar. Mısır dan alınan son örnek ise bir çöküntü alanı üzerinde tasarlanmış tamamen yepyeni bir park projesidir: Afganistan - Kabil : Bağ-ı Babür (11 hektar) Hindistan - Delhi : Hümayun un Mezarı ve Bahçeler (30 hektar) Pakistan - Baltistan : Shigar Kalesi Saray ve Behçesi Restorasyonu Mısır - Kahire : Al-Azhar Parkı Projesi (30 hektar) 1. Afganistan, Kabil: Bağ-ı Babür Afganistan ın başkenti Kabil de yapılan koruma ve restorasyon projelerinde günlük hayatın yaşam kalitesine arttırmaya yönelik halkın katılımcı olduğu programlar geliştirilmektedir. Bu projeler dahilinde, 2002 senesinden bu yana Moğul İmparatoru Babür ün (1526-1530) mezarının da bulunduğu 16. yüzyıla tarihlenen yaklaşık 11 hektarlık bir alana sahip olan Bağı Babür bahçelerinin korunması, restorasyonu ve yeniden kazanılması ile ilgili de bir proje yürütülmektedir. Bahçe, halka açık bir kamusal park şeklinde düzenlenmektedir. Ağa Han ın yanısıra proje Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafından da desteklenmedktedir. Bu park alanına sahip çıkılması için halka ve özellikle de çocuklara yönelik atölye çalışmaları düzenlenmiştir. Örneğin bu çalışmalardan birinde, çocuk yaşta hükümdar olan Babür ün (Muhammad Zahir al-din Babur) hayatı çocuklar tarafından bir peiyes kapsamında canlandırılmış; böylece çocukların tarihsel bir karaktere karşı empati duymaları ve kendilerini ona yakın hissederek tarihsel bir bilinç geliştirilmesi öngörülmüştür. 64

Babür öldüğünde ilk önce Agra ya gömülmüş, daha sonra naaşı 1544 yılında Kabil e taşınmıştır. Bugün bahçe Kabil Nehri ne doğru basamaklarlarla inen 15 teraslı bahçeden oluşmaktadır. Bahçenin dış konturları büyük nir dikdörtgen içinde tanımlanmaktadır. Dikdörtgenin bir ucunda kervansarayla ve ikinci bir mezarlık yer almaktadır. Bahçenin Babür zamanındaki orijinal planı bilinmemekle birlikte, Babür ün Herat ve Semerkand da görüp çok beğendiği, dört parçadan oluşan geleneksel çarbağ şemasında düzenlendiği tahmin edilmektedir. Bahçe teraslarına tarih içinde, mermer su yolları ve çağlayanlarla biribirine akan havuzlar (12 teras üzerine) ve üç adet rezervuar inşa edillmiştir. Bahçe, Moğol İmparatorluğu nun güç kaybetmesiyle gözden düşmüş; 1842 depremşnde de büyük zarar görmüştür. Bahçe, 19. yüzyıl sonunda bahçe Amir Abdur Rahman Han tarafından Avrupai bir tarzda yeniden düzenlenmiş; bu düzenlemede merkezden geçen ana kas üzerine bir bahçe köşkü inşa edilmiş, bahçe parter ve çeşmelerle bezenmiştir. 20. yüzyıl başında Muhammad Nadir Şah bahçeyi bir park olarak halka açmıştır (1929-1933). 1970 lerde ise bahçeye bir yüzme havuzuyla bir sera eklenmiştir. Ancak, bahçe savaş sırasında çok zarar görmüş, ağaçların çoğu odun olarak kullanılmak üzere kesilmiş, büyük bir kısmı çeşitli nedenlerle ölmüştür. Ağa Han ın desteğinde gerçekleşen restorasyon çalışmalarıyla birlikte, bahçe 2002 senesinde tekrar halka açılmıştır. 2. Hindistan, Delhi: Hümayun un Anıt Mezarı ve Bahçeler 2000 senesinde başlayan ve 2003 senesinde tamamlanan 30 hektarlık bahçenin 650,000 US Dolarlık restorasyon projesine Hindistan Arkeolojik Araştırmaları Derneği (ASI), Hindistan Milli Kültür Vakfı ve Ağa Han kurumları destek vermişlerdir. Proje dahilinde Hükümdar Hümayun un mezarının bulunduğu dört parçalı çarbağ dahilinde yer alan bahçeler, çeşmeler, su kanallarının restorasyonu ve tarihi kaynaklarda bahsedilen bitki türlerinden 2500 adet ağaç ve bitki ekimi yapılmıştır. Moğol İmparatorluğu nun kurucusu olan Babür ün oğlu Humayun un Delhi de bulunan ve 1565 yılına tarihlenen 120 metrelik kare bir taban oturan ve kırmızı kum taşından inşa edilmiş olan, en yüksek noktası 47 metreye erişen mezar yapısı ve ona eşlik eden yüzden fazla mezar, Taj Mahal e örnek teşkil eden mimari örnekler arasında yer almaktadır. Bahçeler, 65

klasik çarbağ düzeninde tasarlanmıştır. Bahçe kendi içinde su kanallarıyla ortogonal olarak dörtgenlere ayrılmıştır. Projede farklı disiplinlerden uzmanlar birlikte çalışmış ve çok farklı ölçeklerde çalışmalar yürütülmüştür: Arşiv araştırmaları: Uluslararası arşivlerde yürütüen araştırmlarada 17. yy ve sonrası dokümanları üzerinde çalışılmıştır. Arkeolojik kazılar: Kazılar sırasında su kemerleri, toprak ve bakır su kanalları, çeşme mekanizmaları, kuyular, giderler bulunmuştur. Mühendisler: Su kanalları ve suyun dolaşımı ile ilgili olarak hidrolik mühendisleri ile birlikte çalışılmıştır. Park mobilyaları üretimi: 20. yy başına tarihlenen ve yerel tekniklerle üretilmiş olan banklar yeniden aynı metodlar ve yerel işgücüyle üretilmiştir. Zanaat: Taş oymacılığı ve taş duvar örmek içim gerekli olan lime mortarın hazırlanması safhalarında yerel zanaat ustalarının bilgilerinden yararlanılması gerekliliğiyle bu tip üretimler canlandırılmıştır. Çoçuk atölyeleri: Halkin bilinçlilik düzeyini artırabilmek için Delhi şehrindeki farklı bölgelerden okul çağı çocuklarının katıldığı atölyeler düzenlenmiştir. Bu atölyelerde, çocuklara kültürel ve tarihsel mirasın önemi, mimarlık, arkeoloji, doğa, koruma, tarih ve jeoloji konularında bilgiler verilmiştir. Aydınlatma projeleri hazırlanmıştır. Dokümentasyon: Dijital bir dokümentasyon sistemi kullanılmış, tüm mimari ve peyzaj arkeolojisinden elde edilen sonuçlar tek tek dijital bir plan üzerine işlenmiştir. Çizimlerin yanısıra çok sayıda fotoğraf çekilmiş ve projenin her safhası en ince ayrıntısına kadar belgelenmiştir. Bahçedeki toprak taşınarak, dah aalt tabakalarda kalmış olan tarihsel peyzaj dokusuna ulaşılmaya çalışılmıştır. Tarihi kaynaklar, gezginlerin hatıraları, arşiv belgeleri ile peyzaj arkeolojisinden elde edilen bilgiler ışığında ağaç, bitki ve çiçek ekimi yapılmıştır. Yürüyüş yolları tamir edilerek yeniden kullanıma sunulmuştur. 3. Pakistan, Baltistan: Shigar Kalesi Sarayı ve Bahçesi Pakistan ın kuzeyinde yer alan bölgelerde Baltit ve Shigar gibi kaleleri ve çevre peyzajlarının iyileştirilmesi, yendein kazanımı projeleri aynı zamanda yereal halk sanatları ve yerel mimari 66

yapı tekniklerinin de yeniden kullanımıyla canlandırılmasını amaçlamaktadır. Projede, yerel ve tarihi değerleri ve kişmliği korurken, bölgeye güncel ve modern hayatın gereklerini sunmak, özellikle altyapı hizmetlerini getirmek amaçlanmıştır. Bu bağlamda yapılan çalışmalarda yerli halka da projenin gerçeklştirilmesi aşamasında katkıda bulunmuştur. Ağa Han ın yanısıra Getty Enstitüsü, Dünya Anıtlar Vakfı, Ford Vakfı, İsviçre, İsveç ve Norveç yardım kuruluşları, Dünya Bankası sponsor olarak projeye destek vermişlerdir. 8000 metre yüksekliğe erişen Karakoram dağları ve Indus Nehri gibi etkileyici bir peyzajın içinde, endemik flora ve fauna ile çevrilmiş bölgede yer alan yerleşim alanı tarih boyunca Tibet ve Kaşmir ile kültürel bağları olan bir bölge olmuştur. Karakoram Otoyolu nun inşaatı ile birlikte ancak 1970li yıllarda ulaşılabilir bir konuma yükselerek tekrar gündeme gelmiştir. 17. yüzyıla tarihlenen 40 odalı Shigar Kalesi 2,250 m yükseklikte, nehir kenarında devasa bir kayanın üzerinde yer almaktadır. Bugün, kale, otel ve müze olarak restore edilmiş ahşap üç ayrı yapıdan oluşmaktadır. Bu yapıların doğusunda bir içinde yapay bir gölet içinde baradari 12 açıklığa sahip bir yapının bulunduğu bir Moğol bahçesi yer almaktadır. Shigar bahçeleriyle ilgili yeterli sayıda yazılı metin ve belge bulunmasa da bahçelerin çok farklı işlevleri barındırdığı tahmin edilmektedir. Bahçelerin, ekonomik, şiirsel, sosyal ve işlevsel özellikleri birarada varolmaktadır. 4. Mısır, Kahire: Al-Azhar Park Projesi Al-Azhar, tarihi yapı ve bölgelerle çevrelenmiş bir çöküntü alanın dönüştürülmesi 1984-2004 yılları arasında devam eden 20 senelik bir çabanın sonucunda Kahire Şehri ne kazandırılmış yepyeni bir parktır. 30 hektarlık Al-Azhar Parkı Restorasyon Projesi, parkın çevresinde yer alan 200.000 nüfuslu Darb Al-Ahmar Bölgesi ndeki sosyal, kültürel ve ekonomik hayatında iyileştirimesini amaçlamaktadır. Kahire, diğer dünya şehirleri ile karşılaştırıldığında, yeşil alan oranı en düşük olan şehirlerden biridir. Al-Azhar Parkı, şehre nefes alabileceği açık alan kazandırdığı gibi, aynı zamandan da halkın çok ihtiyaç duyduğu rekreatif aktivite ve dinlence faliyetlerine ev sahipliği yapmak üzere planlanmıştır. Parkın batısında yer alan ve Fatimilerden kalan şehir dokusunun bir uzantısı olan Darb-al Ahmar Bölgesi nde cami, medrese, türbeler yer almaktadır. Güneyinde Sultan Hasan Camisi 67

ve Eyyübilerden kalma surlar; doğusunda ise Memlüklerin Ölüler Şehri olarak adlandırdıkları bölge yer almakadır. Parkın içindeki farklı bakı noktalarından önerilen perspektifler,parkı çevreleyen bu farklı tarihsel kent peyzajlarını çerçevelemekte, böylece sadece yerel halka değil, panoramik manzaralarıyla yerli ve yabancı turistlere de hitap eden bir mekan olarak düşünülmüştür. Parka belirli bir ücret karşılığı girilmekte olup, çevre sakinlerine daha ucuzlatışmış tarife uygulanmaktadır. Park, tepecikleriden oluşan eğimli bir arazi üzerinde yoktan varedilmiştir. Tasarımı, hem arazi konturlarına paralel tasarlanmış serbest çizgilerle tasarlanış eğimli ve akıcı yürüyğş yollarına tezat oluşturacak ana yaya aksı doğudak, giriş kapısından başlayarak 250 metre boyunca düz bir hatta devam etmektedir. Bu törensel aks 8 m. genişliğinde tasarlanmıştır. Bu aks, farklı düzenlemelere sahip farklı bahçelerin ve bir de bostanın içinden geçmektedir. Modern büyük çim alanların yanısıra, diğer doğal peyzaj elemanları, bitki, ağaç ve çiçekler, hem Mısır ın doğal bitki örtüsünden örnekler arasından seçilmiş, hem de bostanlarda Müslüman döneme ait bahçe düzenlemelerinde kullanılan bitkiler ekilmiştir. Eyyübilerden kalma şehir surlarının yaklaşık 300 metresi de, 7-8 metrelik kazılarla yer yüzüne çıkarılmış ve ve park projesi kapsamında şehre geri kazandırılmıştır. Altyapı: Parkın görünen peyzajının altında 1996 yılında inşaatı tamamlanmış olan her biri 80 m. çapa sahip üç adet içme suyu rezervuarı ve pompalar yer almaktadır. Park tasarımı, bu su rezervuarlarına zarar vermeyecek şekilde gerçekleştirilmiştir. Ayrıca Nil Nehri nden de bir kanalla parka su taşınmaktadır ki böylece parkta ekilen bitkilerin sulanması sağlanmaktadır. Parkın içinde kendi serası da vardır. 68

Afganistan - Kabil: Bağ-ı Babür (11 hektar) HCSP Ağa Han Tarihi Şehirleri Destekleme Programı (HTCP - Historic Cities Support Programme) Dahilinde Geliştirilen Projeler a. Afganistan - Kabil: Bağ-ı Babür (11 hektar) Bağ-ı Babür ün 1930 larda çekilmiş fotoğrafı. Bağ-ı Babür ün restorasyon çalışmaları başlangıcındaki halini gösteren fotoğraf. 69

Afganistan - Kabil: Bağ-ı Babür (11 hektar) Restore edilmek üzere, bahçede yapılan kazılarda ortaya çıkarılan havuz ve mevcut su kanallarını gösteren fotoğraf. Yeni bitki, ağaç, çiçek ekim ve dikimini gösteren model ve bahçe fotoğrafları. 70

Afganistan - Kabil: Bağ-ı Babür (11 hektar) Bağ-ı Babür ün içinde bulunan rezervuarlardan birinin bugün halk tarafından havuz olarak kullanımı. Bağ-ı Babür de hanımların piknik sefası. 71

Afganistan - Kabil: Bağ-ı Babür (11 hektar) Bağ-ı Babür Restorasyon Projesi Ana Aksı Peyzaj Mimarisi Planı 72

Hindistan - Delhi: Hümayun un Anıt Mezarı ve Bahçeler (30 hektar) b. Hindistan - Delhi: Hümayun un Anıt Mezarı ve Bahçeler (30 hektar) Restorasyon sonrası bahçeyi ve anıt mezarın bahçe içindeki durumunu gösteren fotoğraf. Su kanalları, çağlayanlar, yürüyüş yolları, parke döşemesi, bankların restorasyon, onarımı ve gerekli yerlerde aslına sadık kalınarak yeniden üretilerek kullanımını gösteren örnekler. 73

P akistan - Baltistan: Shigar Kalesi Saray ve Bahçesi Restorasyonu c. Pakistan - Baltistan: Shigar Kalesi Saray ve Bahçesi Restorasyonu 74

Mısır - Kahire: Al-Azhar Parkı Projesi (30 hektar) d. Mısır - Kahire: Al-Azhar Parkı Projesi (30 hektar) 75

Mısır - Kahire: Al-Azhar Parkı Projesi (30 hektar) Parkın altyapısını; görünen ve algılanan sert ve doğal zemin örtüsünün altında inşa edilmekte olan üç içme suyu rezervuarının inşaatını gösteren fotoğraf. Parkın içinden kente bakış. 76

77 Mısır - Kahire: Al-Azhar Parkı Projesi (30 hektar)

C. ARAŞTIRMA AMAÇ VE SONUÇLARININ İRDELENMESİ Bu çalışma, tarihi belgelerin yanısıra, bölgedeki mevcut yeşil ve açık alanları kullanan halkla farklı zamanlarda, hem özel günlerde ve bayramlarda, hem de yeşil alanın daha yoğun olarak kullanıldığı yaz aylarında haftasonu günlerde, birebir ilişki kurulmuş; anket çalışmaları yürütülmüştür. Ayrıca araştırmanın başında hedeflenen dijital haritalama ve dijital belgeleme yaparak veri toplanmış ve çok katmanlı haritalar üretilmiştir. Anket sonuçları ve harita çalışmaları (A3 sayfalar halinde) araştırma raporunun sonunda yer almaktadır. Araştırma, bu bağlamda bölgeyle ilgili üç ana sorunu biraraya getirmiştir: 1. Mevcut Fiziksel Koşullar ve Mevcut Peyzaj: Ayrıca, alan kullanımı göz önüne alındığında, Kağıthane Arazi Kullanımı nı gösteren planlarda, Kağıthane merkezinde yer alan büyük bir park olarak tasarlanabilecek olan alanın doğu-güney aksında su kanalıyla da ikiye bölündüğü, açık alanın bütünselliği bozularak bir kısmının boş alan, diğer kısımlarının da aktif yeşil alan ve pasif yeşil alan olarak gösterildiği gözlenmiştir. (Bkz. Harita Çalışmaları, Paftalar 20-21) Tarihsel önemini vurgulamak ve kentsel bir park olarak ele alabilmek için Haliç ten Kağıthane Köyü ne kadar yer alan açık alanların tümünün bütünselliği tekrar ele alınmalıdır. 2. Mevcut Kullanım: Bölgedeki rekreatif amaçlı davranış modelleri - grup veya bireylerin yeşil ve açık alanları hangi amaçlar için nasıl kullandıklarının incelenmiş olup, anketlerde ortaya çıkan istatiski verilerle de desteklenmiştir. Bölgedeki yeşil ve açık alan kullanıcıları, kullanıcıların İstanbul un hangi bölgelerinde yaşadıkları ve bölgeyi hangi sıklıkta ziyaret ettikleri de yine yapılan anket çalışmaları ile tespit edilmiştir. Ancak hem kentsel hem de evrensel değeri vurgulandığı takdirde, orta doğunun en önemli parklarından biri olabilecek Kağıthane yeşil alanının, mevcut kullanımda, sadece Kağıthane ilçesi ve onu çevreleyen yakın ilçelerdeki mahallelere hizmet verdiği tespit edilmiştir. (Bkz. Anket Çalışmaları ve Anket Sonuçlarının Değerlendirilmesi) 3. Tarihsel Bilgiler Yapılan anket çalışmalarında, (8) numaralı "Kağıthane'de Yer Alan Yeşil Alanların Tarihi Değeri Olduğunu Biliyor Musunuz? Kağıthane'nin Tarihi Değeri Sizce Yeteri Kadar İyi 78

Vurgulanıyor Mu?" sorusuna, kullanıcıların yüzde 66 sı HAYIR cevabını vermiştir. Kağıthane yeşil alanın tarihsel öneminin alanı kullananlar tarafından bilinmediği ortaya çıkmaktadır. Kağıthane Mesiresi, Osmanlı peyzaj kültürünün en önemli mekanlarından biridir. Mesire kavramı çok özgün bir peyzajı tanımlar ve dünyada benzeri yoktur. Ancak bugün mesire kavramı unutulmuş ve mesire alanları da işlevlerini kaybetmiş durumdadır. Mesireler, genel olarak yapay olarak sınırlandırılmamış - vadi tabanında bir akarsu etrafında doğal topoğrafya ile tanımlanmış yeşil alanlardır. Mesireler, kent merkezinin dışında olmalarına karşın, kent hayatının bir uzantısı konumundadır. Kentsel hayatın toplumsal, kültürel, sosyal ve siyasi tüm pratikleri, kent merkezinin dışındaki kırsal mesire alanlarında da sürekliliklerini devam ettirir. Mesire alanları, sadece eğlence amaçlı kullanılan ve kentin nefes aldığı yeşil alanlar olmanın dışında - bir palimsest gibi, Osmanlı tarihinin farklı evrelerine tanıklık ederek, farklı toplumsal, kültürel, sosyal ve siyasal dinamiklerin ardarda yaşandığı, üst üste yazıldığı veya silindiği mekansal bir hafızaya sahiptir. (Bkz. Harita Çalışmaları, Paftalar 1-19). Kağıthane Mesiresi ile ilgili tarihi bilgiler ile Osmanlı Türk Kültüründe Tarihsel Açıdan Mesire ve Peyzaj Kavramlarının PROJE İLE İLGİLİ TEORİK ÇERÇEVENİN TANIMLANMASI isimli bölümde tartışılmaktadır. Bu kadar önemli bir peyzaj alanın tarihi bir hazine olarak vurgulanması gerekmektedir. Bu vurgu ve bilinçlendirme, hem yeşil alanın tasarımı ile, hem de alanı tanıtmaya yönelik bilimsel yayınlar, sergiler ve kolokyumlarla da desteklenmelidir. Bunun için farklı kaynaklardan maddi destek almak da mümkündür. Aşağıda bu konu daha ayrıntılı bir şekilde ele alınmaktadır. Sonuçların İrdelenmesi 1. KAĞITHANE NİN KENT İÇİNDEKİ YERİ : HALİÇ KAĞITHANE MASLAK LEVENT Araştırmanın başlangıç amaçlarından bir tanesi, kentsel dönüşüm içinde olan ve imajı hızla değişen Haliç Bölgesi nin devamında Kağıthane Bölgesi ni ele alarak tarihte ve günümüzde şehrin mekansal sürekliliğini vurgulamaktı. Bu bağlamda, Haliç kıyı bölgesinde yer alan yeşil alanlarla, en kesintisiz bir şekilde su yoluyla bağlanabileceği, Haliç ten Kağıthane nin girişine ve daha iç bölgelere kadar girecek 79

olan bir yolcu taşıma sisteminin geliştirilebileceği düşünülmüştür. Ancak böyle bir sistemin fizibilitesi konusunda çalışılmalı, araba kullanımın her zaman tercih edildiği günümüz kentinde, Kağıthane ye su yolu ile yapılacak olan bir girişin maliyet - kullanım analizleri yapılmalıdır. Bu şekilde tasarlanacak bir gezi hattının turistik olacağı, su yolunun haftanın ve senenin her günü aynı oranda kullanılmayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. İkinci bir alternatif de, Haliç kıyısı ve Kağıthane merkezinde kalan tarihi yeşil alanın biribirine yürüyüş, koşu yolları ve bisiklet parkurlarıyla bağlanabileceği önerilebilir. Ancak, tarihi olarak biribirine bağlı olan Haliç-Kağıthane kara hattının mekansal sürekliliğinin araç trafik yollarıyla kopmuş olduğu gözlemlenmiştir. Mevcut araç tarifiği düşünülürse, bu bağlantılar için trafik düzenlemelerinin tekrar ele alınması gerekliliği belirmiştir. Bu bağlamda, Kağıthane nin Haliç tarafından kullanımında Santral İstanbul-Bilgi Üniversitesi nin önemi vurgulanmalı, kampüs mekanında düzenlenecek sanatsal ve bilimsel etkinliklerle Kağıthane tanıtılmalı ve bölgeye Haliç tarafından bir kapı açılmalıdır. Ancak, Haliç hattının ötesinde, bölgenin kuzeydeki ormanlık alanlar ve gelişmekte olan yerleşim bölgeleriyle olan ilişkisi de irdelenmelidir. Daha çok vurgulanan ve tarihi olarak da daha çok ön plana çıkan Haliç girişinden çok, bugün bölgeye karayollarıyla pekçok farklı noktadan da giriş olanağı sağlanmıştır. Özellikle kuzey ve batı bölgelerindeki mahalle ve ilçelerden gelen kullanıcılar çoğunluktadır. Anket sonuçlarına göre, Kağıthane yeşil alanı kullanıcılarının bölgeye daha çok da Haliç tarafından değil, kuzey ve batı bölgelerden geldikleri gözlemlenmiştir. (Bkz. Anket Sonuçları) Belediye ve plancıların göz önünde bulundurması gereken önemli bir nokta, yeni trafik bağlantılarıyla, Kağıthane nin artık Maslak tarafından çok kolay ulaşılınabilir bir mekan olduğu, bu bağlamda da kuzey ve batı hattında, sadece Kağıthane yi çevreleyen semtlerden değil, Maslak ve Levent gibi bölgelerden de Kağıthane ye kapılar açılabileceği düşünülmelidir. 2. KAĞITHANE BÖLGESİ NİN KENT İÇİNDEKİ TARİHSEL ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKMEK Kağıthane Bölgesi nde yer alan yeşil alan şu anda, Kağıthane merkezi ve onu çevreleyen semtlerden gelen vatandaşlar tarafından kullanılmaktadır. (Bkz. Anket Sonuçları) Bu vatandaşların yeşil alanı kendi yaşam mekanlarının arka bahçesi gibi kullandıkları; kent içinde çok büyük bir tarihi öneme sahip olan Kağıthane yeşil alanının sadece belirli bir kullanıcı kitlesi tarafından sanki yerel bir parkmış gibi kullanıldığı, kente mal olmadığı gözlemlenmiştir. 80

Kent için bu kadar büyük önemi olan ve bu kadar büyük bir yeşil alanın tüm kente tanıtılması ve tüm kente açılması hedeflenmelidir. Bu bağlamda da, kuzey ve batı bölgelerinde yer alan ve nispeten Kağıthane ye görsel olarak bağlanan çoğu semtlerin ötesinde, Kağıthane nin kent içinde daha geniş bir ağ ile Maslak, Levent ve Karadeniz bölgelerine bağlanması tasarlanmalıdır. Bu çerçevede, herhangi bir yeşil alanda düzenlenecek olan aktiviler Kağıthane yi sıradanlaştırmaktadır. Örneğin, bugün alanın büyük bir oranla piknik amaçlı kullanıldığı tespit edilmiştir. (Bkz. Anket Sonuçları) Piknik her türlü yeşil alanda yapılabilinecek bir aktivitedir. Piknik alanlarının daha aza indirilerek, kontrollü, bakımı ve temizliği düşünülmüş mekanlarda tasarlanması, yeşil alanın tümünün bir piknik alanından daha çok daha interaktif, farklı aktivitelerle kullanıcıya bölgenin farkını anlatabilmesi gerekmektedir. Kağıthane yeşil alan düzenlenmesinde, bölgenin tarihi vurgulanmalı, arkeolojik park kavramı ön plana çıkarılarak örneğin Çağlayan Camisi veya Kağıthane Köşkü çevresinde yerli ve yabancı turist çekmek amaçlanmalı; bu çalışmanın dahilindeki harita çalışmalarından yola çıkarak, tarihsel olarak mevcudiyeti bilinen yapılar ve bahçelerden bazıları modern bir şekilde yorumlanarak yeşil alana işlenmeli; bölgede tarihi olarak yetiştirildiği bilinen ve yine bu araştırma raporunda yer alan bitkiler kullanılarak halkı bilinçlendirecek -bir botanik parkı havasındaki çiçek ve ağaç parkları tasarlanmalı; modern ama geçmiş hakkında bilgi veren öğretici tasarımlar üzerinde çalışılmalıdır. 3. KAĞITHANE BÖLGESİ NİN DÜNYADAKİ TARİHSEL ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKMEK Kağıthane Bölgesi nin tarihsel önemine dikkat çekmek ve yeşil alanı tekrar düzenlemek için Ağa Han gibi kurumlardan özel proje desteği almak mümkündür. Özellikle Türkiye de yapılacak olan bir peyzaj restorasyonu ve tasarımı projesine Ağa Han dan maddi yardım alınabilir. Ağa Han desteği ile restorasyonu yapılmış projeler, raporun ikinci bölümünde B. PROJE İLE İLGİLİ TEORİK ÇERÇEVENİN TANIMLANMASI başlığı altında yer alan metinlerde görselleri ile birlikte sunulmuştur. Kağıthane yeşil alanı, ayrıca, ICOMOS/IFLA kültürel peyzaj alanları listesine eklenmeli; böylece hem akademik dünyada hem de reel dünyada bölgenin ne kadar önemli bir merkez olduğu vurgulanmalıdır. Kağıthane nin şimdiki haliyle kültürel bir hazine olarak sunulabilmesi mümkün gözükmemektedir. Ama ICOMOS un talep ettiği ve bilgi sahibi olmak istediği kriterler arasında yer alan pekçok soruya bu araştırma raporu cevap vermektedir. Böyle bir 81

raporun İngilizceye çevirilerek ICOMOS a sunulması iyi bir başlangıç olabilir. Bu kriterler arasında, alanın hem tarihsel olarak kullanımı hem de güncel kullanımı ile ilgili beklentiler vardır. Alanın tarihi ve güncel kullanımı konusundaki sorulara bu araştırma projesi dahilinde, hem metin, hem anket hem de haritalarla cevap verebilmek mümkündür. Bu bağlamda, metin İngilizceye çevirilmelidir. Haritalar da böyle bir başvuru gözöünde bulundurularak hem İngilizce hem Türkçe olarak hazırlanmıştır. Hem Ağa Han hem de ICOMOS/IFLA ya yapılacak olan başvurular hem Kağıthane nin tanıtımı hem de İstanbul un tanıtımı için önemli bir girişim olacaktır. 4. KAĞITHANE YEŞİL ALANININ MEVCUT KULLANIMI Araştırma projesinin başında hedeflenen Kağıthane yeşil alanının mevcut kullanımı ile ilgili bilgiler, haftasonu, haftaiçi ve ayrıca bayram gibi özel günlerde yapılan gezi ve gözlemlere ek olarak; yaz dönemi haftasonu kesitinde 80 kişiyle yapılan anket sonuçlarına göre derlenmiştir. Bu bağlamda, mekan kullanımı, kullanıcı profili, ekonomik durumları, bölgeye hangi ilçe ve semtlerden geldikleri tespit edilmiştir. Bu çalışma bağlamında, Kağıthane deki açık alanın mevcut olarak iki türlü kullanıldığı saptanmıştır: 1. Kullanıcıların açık alanı kendi insiyatiflerine göre bireysel ve serbest bir şekilde kullandıkları tespit edilmiştir. Özellikle anket sonuçlarındaki istatistiki bilgiler ışığında doğrulanan gözlemlere göre, açık alandan faydalanmaları için kullanıcılara çok fazla alternatif sunulmadığı, özellikle alanın tarihselliğini vurgulamak açısından oldukça zayıf kalındığı, bölgenin boş çim alanlarla bakir bir şekilde bırakılarak, kullanıcıların yaratıcı olabileceği veya farklı deneyimler yaşayabileceği tasarımlar önerilmediği gözlemlenmiştir. Bu büyük alanın kullanımında inşa edilmiş olan yaya yollarının yürüyüş ve gezi amaçlı kullanıldığı, çocukların ise bu bölgede rahatça bisiklete binebildiği, trafikten uzak bir şekilde boş vakitlerini bisiklete binerek geçirdikleri saptanmıştır. Ayrıca, tanımsız çim mekanların daha çok piknik amacı ile kullanıldığını, ancak piknik amaçlı kullanımda, altyapı ve bakım hizmetlerinin de bu talebi karşılamadığı tespit edilmiştir. 2. Belediyenin ve yerel derneklerin düzenlediği aktivitelerle alanın kullanıcılar için bir üst kimlik oluşturması için araç olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu bağlamda yapılan gözlem ve araştırmalar, araştırma raporunun içeriğinde B. PROJE İLE İLGİLİ 82

TEORİK ÇERÇEVENİN TANIMLANMASI bölümünde 1.2.2 Kağıthane de Kimlik Arayışları başlığı altında yer tartışılmaktadır. Anketlerde ortaya çıkan verilere göre, kullanıcıların yaş gruplarına dağılımında; alana gelenlerin %30 unu oluşturan en büyük kitlenin 25-34 yaş grubu nda olduğu gözlemlenmektedir. Bunu takip edenler, %17.5 ile 20-24 yaş grubu ve %16.25 ile 35-44 yaş grubu dur. Toplamda yüzde 64 ü bulan bu sınıflandırma, özellikle Çocuklu Aileler tanımlamasına uygun düşmektedir. İkincil olarak gençler (15-19 yaş) ve çocuklar (7-14 yaş) %15 lik ve %10 luk paylarla ilk üç grubu takip ederken, 45-60 yaş grubu ve 60 üstü yaş grubu sırasıyla % 16.25 ve 8.75 lik paylarla sonuncu sırada yer almaktadırlar. Kağıthane yeşil alanı mevcut haliye aşağıdaki aktivitelere ev sahipliği yapmaktadır: Bireysel aktiviteler Piknik Gezme-dolaşma Arkadaş gruplarıyla buluşma Sağlıklı yaşam-yürüyüş Doğayla yakınlaşma Çoçuk gezdirme Hobi alanı olarak kullanım Kültür - tarih Spor aktivitelerine katılım Belediye tarafından düzenlenen güncel aktiviteler Uçurtma yarışması (Belediye etkinliği/ Mayıs ayı) Bisiklet yarışması (Belediye etkinliği/ ayıs ayı) Spor aktiviteleri Toplu sünnet ve düğün törenleri (Belediye etkinliği) Sanatsal aktiviteler ve sergiler (Belediye etkinliği) Tarihi demir yolunda gezi (Belediye etkinliği) Belediye tarafından düzenlenen tarihi temalı aktiviteler Hıdırellez kutlamaları (Belediye etkinliği/ Mayıs ayı) Cirit yarışları (Belediye etkinliği/ Mayıs ayı) Cirit Şöleni (Belediye etkinliği/ Haziran ayı) Okçuluk Yarışması (Belediye etkinliği/ Mayıs ayı) Yağlı Güreş (Belediye etkinliği/ Haziran ayı) Kompozit Temalı Aktiviteler: Tarihi temalı kimlik ifadesine yönelik, ticari ve kültürel aktiviteler Bayram kutlamarı ve fuar alanında yöresel kimliklerin sergilenmesi 83

Farklı yöresel kültürleri temsil eden sanatçıların konserleri Geçiçi olarak kurulan lunapark ve fuar eğlenceleri Alan kullanımına dair çoklu seçmeli soruya verilen cevaplar, alanın öncelikli olarak Piknik %28, Gezme-Dolaşma %23, ve Doğa ile Bütünleşme %19 amaçları ile kullanıldığını göstermektedir. Çocuk Gezdirme bu üçünün hemen ardından %11 lik bir pay ile dördüncü sırada yer almaktadır. Piknik amacıyla alana gelenlerin, yanlarında çocukları ile birlikte olmalarına rağmen, Çocuk Gezdirme cevabını tercih etmedikleri gözlemlenmiştir. Bunların dışında, Arkadaş Gruplarıyla Buluşma %6, Sağlıklı Yaşam-Yürüyüş %4, Spor Aktivitelerine Katılım %3 lük yüzdelerle yer alırken Hobi Amaçlı Kullanım, Dernek ve Belediye Aktivitelerine Katılım ve Lunapark da kullanım amacı olarak verilen cevaplarda yer almaktadır. Özellikle burada var olan spor imkanları göz önüne alındığında, %3 lük spor amaçlı kullanımın oldukça az bir paya sahip olması ilginçtir. Alanın yüzde %23.75 lik bir oranda Küçük Çocuklu Aileler ve %20 ile Orta Yaş Grubu na hitap ettiği cevapları alınmasına rağmen, %31.25 paylı büyük bir çoğunluk, herhangi bir ayrım yapmadan alanın her yaş grubuna hitap ettiği yönünde kanaat bildirmişlerdir. Çocuklar %7.5 ve Gençler %13.75, Tablo 1 deki gibi yine ikincil ağırlıktaki grubu oluştururken, Orta yaş üstü % 3.75 lik pay ile son sırayı almıştır. Anket çalışmasında, Kağıthane de yer alan yeşil alanların tarihi değeri olduğuna dair kullanıcıların çoğunluğun bilgi sahibi olmadığı gözlemlenmiştir. Bilgi sahibi olduğuna dair görüş bildiren %34 lük kısım ise bu alanda tarihi değerin yeteri kadar vurgulanmadığını belirtmişlerdir. Özellikle 7-14 yaş grubu nun Kağıthane nin tarihi hakkında hiç bilgi sahibi olmadığı gözlemlenmiştir. Diğer yaş gruplarında da bu bilgisizlik azalan yüzdelerde de olsa varlığını sürdürmektedir. Ankete katılanların büyük bir çoğunluğu, alana dair herhangi bir turistik değer görmediklerini, ancak alanın turistik değer potansiyeli taşıdığını belirtmiştir. Yaş gruplarına göre bakıldığında ise, alanın tarihi değeri hakkında bilgileri olmayan 7-14 yaş grubu ndan %88 lik bir kısmının alanın turistik olarak değeri olabileceği cevabını vermeleri ilginç bir veri olarak dikkati çekmektedir. 60 ve üstü yaş grubu alanın turistik olarak değerlendirilebileceği kanaatini paylaşmış olup, diğer gruplarda %50 lik bir olumlu-olumsuz tablosu oluşturan 15-19 yaş grubu dışında, genel tabloyu oluşturan verilerle örtüşen yüzdeler gözlemlenmiştir. Ankete katılanların %60 lık bir kısmı, alanın yeteri kadar bakımlı olduğu yönündede görüş bildirirken, %40 ı bunun aksi yönünde cevap vermişlerdir. Anket sırasındaki kanaat, alanın bakımlı olduğu yönünde verilen pozitif Evet cevaplarının, özellikle bölgenin bir kaç sene 84

evvelki durumuna kıyasla verildiği yönünde olmuştur. Alanın bakımsız olduğu yönünde kanaat belirtenler, genel olarak insanların çevreye olan duyarsızlığı, bakımın sürekli olamaması ve özellikle durgun sudan kaynaklanan kötü kokudan şikayet etmişlerdir. Anket sonucunda, alana gelenlerin %90 lık bir kısmı alanda kendilerini doğaya yakın hissettiklerini belirtmişlerdir. Özellikle Kağıthane vadisinin yazın serinletici kuzey rüzgarlarını alıyor olması ile bununla beraber yetişmiş ağaçların ve su elemanlarının varlığı- durgun su kötü koku oluşturabilmesine rağmen- bu sonucu ortaya çıkartan etmenler olabilir. Anket sonuçlarına göre, alana gelenlerin %95 ini oluşturan büyük bir çoğunluğu burada kendilerini rahat ve özgür hissetiklerini ifade ederlerken olumsuz cevaplar sadece %5 lik bir kısmı oluşturmaktadır. Alana gelenlerin % 13.75 gibi bir çoğunluğunun Kağıthane Merkez de ve % 77.5 gibi bir yüzdenin Kağıthane nin çevre ilçelerinde ikamet ettikleri; % 2,5 luk bir kesimin Bahçelievler ve Zeytinburnu ndan; bunun haricinde kalan % 6.25 gibi bir yüzdenin ise Anadolu yakası kadar uzaktan geldiği gözlemlenmiştir. Anadolu yakasından gelenlerin Kağıthane civarında oturan akraba ve dostları ile beraber oldukları da gözlemlenmiştir. Fakat, yukarıdaki sayfalarda da belirttiğimiz gibi, Kağıthane kullanıcılarının bu kadar kısıtlı olması; kentin tarihsel kültürüne mal olmuş bir bölgenin sadece belirli bir kesim tarafından kullanılıyor olması da irdelenmelidir. 5. KAĞITHANE YEŞİL ALANININ YENİDEN ELE ALINMASI VE TASARIM VE RESTORASYON KRİTERLERİNİN BELİRLENMESİ Araştırma projesinin başlangıç amaçlarından en önemlisi İstanbul şehrinde rekreatif amaçlı yeşil veya açık alan kullanımını Kağıthane üzerinden okumaya ve anlamaya çalışmak, mesire kavramının tarih içindeki dönüşüm ve değişimini tanımlayabilmek ve bu çizgide günümüz için özgün bir park kavramı yaratabilmek, Kağıthane Peyzajı nın tarihsel değerlerinin korunmasını sağlarken, günümüz yaşam koşulları ve toplumsal ihtiyaçlarına cevap verebilecek yeşil ve açık alan tasarımına yönelik veriler elde edebilmekti. Bu bağlamda, araştırma projesinin başarıya ulaşmıştır. Raporun B. PROJE İLE İLGİLİ TEORİK ÇERÇEVENİN TANIMLANMASI bölümünde aşağıdaki alt başlıklı metinlerde Osmanlı-Türk genel çerçevesi üzerinden, Kağıthane özeline ulaşan bir çerçevede mesire kavramının tarihsel anlamı irdelenmiş olup, günümüz mesire sinin nasıl bir şekilde ele alınacağı tartışılmaktadır: 85

7. Tarihsel Açıdan Mesire ve Peyzaj Kavramları 1.1 Osmanlı Türk Kültüründe Mesire ve Peyzaj Kavramlarına Yaklaşım 1.1.1 Doğa ve Doğa Estetiği Açısından Peyzaj Kavramı 1.1.2 Kimlik Arayışları 1.2 Kağıthane Özelinde Mesire ve Peyzaj Kavramlarına Yaklaşım 1.2.1 Kağıthane de Doğa ve Çevre Estetiği 1.2.1.1 Kağıthane de Doğal Peyzaj ve Esteği 1.2.1.2 Görsel Sanatlar Açısından Doğa ve Çevre Estetiği 1.2.1.3 Mimari ve Edebi Sanatlar Açısından Çevre Estetiği Sadabad Sarayı nın Tasarımında Kullanılan Tematik Öğelerin Sembolizmi (1723-1730) Sadabad Sarayı ve Kağıthane Mesiresi Çevresinde Osmanlı Soylularına Tahsis Edilen Arazilerde Bahçe Kültürü ve Bahçe Yapımının Özendirilmesi 1.2.2 Kağıthane de Kimlik Arayışları Özetlememiz gerekirse, Osmanlı kültüründe peyzaj, ve bu bağlamda mesire iki farklı kavramı biraraya getirmektedir: 1. DOĞA ESTETİĞİ Bu anlayışta farklı sanat dallarının birarada varolduğu, bu birlikteliğin de doğa teması etrafında şekillendiği gözlemlenmektedir. Bu birliktelik, peyzaj, resim, şiir, mimari, müzik gibi farklı sanat dallarını kapsamaktadır. Bu sanat dallarının üretimleri de yine peyzaj alanlarında birlikte varolmaktadırlar. 2. BİREYSEL VE TOPLUMSAL KİMLİK ARAYIŞLARI Mesire alanları, diğer peyzaj alanları ile birlikte, özellikle, kentlinin kentli kimliğini ifade edebildiği mekanlardır. Mesireler, bu bağlamda kentliye iki seçenek sunabilmektedir: Birincisinde, kentliler, mesire alanlarında kendilerini birarada yaşadıkları kentin ve kültürün birer parçası olarak hissetmekte, ve böylece toplumsal kültür güçlenmektedir. İkinci seçenekte ise, kentliler, kendilerini yaşadıkları toplumdan soyutlayarak, modern anlamda bireysel kimliklerini ifade etme olanağı bulabilmektedirler. Doğa estetiği açısından baktığımız zaman, mesire kavramının sadece doğal alanların mekansal olarak düzenlenmesi veya temsil edilmesi ile sınırlı kalmadığını; bağ, bahçe ve mesire alanlarının farklı sanat dallarında da ifade bulduğunu; ve Osmanlı kültüründe peyzaj anlayışının da bu farklı ölçek ve sanat alanlardaki ifadelerin bir bütünü olduğunu 86

söyleyebiliriz. Böylece herhangi bir mesire alanının birey veya toplum tarafından algısı sadece mekanla sınırlı kalmamakta, Osmanlı toplumuna ait diğer sanatsal üretimleri de kapsamaktadır. Yani peyzaj tanımında, hem gerçekte varolan mekansal düzenlemeler, hem de toplumun hafızasında yer etmiş olan sanatsal yapıtlar önem taşımaktadır. Peyzaj, bu şekilde gerçek ve hayalgücünün ortak ürünü olarak karşımıza çıkar. Kimlik açısından baktığımızda ise, peyzaj alanları, mesireler sadece doğal güzellikleri ile değil; aynı zamanda da bu mekanlarda yapılan aktiviteler ile özdeşleşmektedir. Mesire alanlarını kentin ve kent hayatının bütününden soyutlamak yanlış olur. Mesire alanları, hem kentin bütünlüğü içinde onun bir uzantısı olarak, hem de kentin nefes aldığı alanlar olarak gelişmektedir. Daha önceki bölümlerde bahsettiğimiz bireysel ve toplumsal kimlik ifade ve arayışlarına aracı olan peyzaj düzenlemelerinde tarihsellik kavramının öne çıktığı kültürel peyzajlar geçmişle çok kuvvetli bağlar kurduğu için, tarihin sürekliliği ve tarihsel bilinç yaratabilmeleri açısından tasarım için önemli kriterler olmakla birlikte; geçmiş ve tarihsellik vurgularıyla nostalji ve melankoliye sebebiyet verebilecekleri için de bir o kadar dikkatle yaklaşılması gereken konular olarak karşımıza çıkmaktadır. Modern bireyin geçmişten gelen ve sembolik değerlerle kurgulanmış olan toplumsal düzenden uzaklaşabildiği, bireysel kimliğini yaratabileceği peyzaj düzenlemelerine de ihtiyacı vardır. Kültür sadece geçmişe bağımlı değil, aynı zamanda sürekli dönüşen ve yeniden kurgulanan değerleri içerir ve içermelidir. Kağıthane peyzajını bugün çok değerli kılan tarihsel ve çok katmanlı dokusu gün ışığına çıkarılarak vurgulanmalıdır. Ama aynı zamanda da bu çok geniş açık alan içerisinde, bireylere özgür olabilecekleri, geçmişten kopabilecekleri ve belki de sadece doğa ile başbaşa kalabilecekleri peyzaj düzenlemeleri sunmak gerekmektedir. Ayrıca, bugün çok geniş anlamlar içeren ve çok farklı sosyal, toplumsal dinamikleri kendi içinde barındıran peyzajın da bir planlama strateji olarak kullanılması daha iyi vurgulanabilmelidir. Kontrol edilemez bir şekilde oluşmuş ve oluşmakta olan konut alanlarının açıldığı böylesi bir açık alanlar planlama ölçeğinde toplumun güncel ihtiyaçlarına daha iyi cevap verebilmeli de; peyzajın zevk için tüketilmesi ne engel olunmalı; aksine toplumu özgürleştirebilen, nostalji ve melankoliden kurtarak modern bireyler yaratan mekanlar ve aktiviteler desteklenmelidir. Çocuk ve gençlere yönelik yaratıcı ve kişisel gelişmeyi destekleyen aktiviteler desteklenmeli, tarihsel ve nostaljik arayışların yanısıra; modern peyzaj tasarımlarıyla modern bireyin kimlik arayışları da Kağıthane de ifade bulabilmelidir. Doğa ve doğa estetiği de bu arayışın bir parçası olmalıdır. 87

Tekrar özetlememiz gerekirse; mesire iki farklı kavramın birarada yaşaması ve birlikteliğini gerektirmektedir: 1. Doğa estetiği üzerine vurgu 2. Toplumsal ve bireysel kimlik arayışlarına cevap verecek mekan ve aktivitelerin tasarlanması Estetik ve kimlik arayışlarına cevap verirken; Kağıthane peyzajı çerçevesinde güncel bir mesire aşağıdaki başlıklarda sıralanan öğelere ev sahipliği yapabilir. Yeşil alanının tasarımında aşağıdaki temalar birlikte ele alınmalı, tarihi ve güncel yaklaşımlar dengeli bir şekilde tasarımda yer almalıdır. Böylece güncel peyzaj tasarımı, bir yandan geçmiş hakkında bilgi verilirken, bir yandan da güncel ve modern hayatın ihtiyaçlarına yönelmelidir: - Tarihi ve kültürel peyzajı vurgulayacak peyzaj restorasyonları; halen mevcut olan köşk, cami, çeşme, dikilitaş, kanal gibi öğelerin ve onları çevreleyen yakın çevrenin arkeolojik park olarak ele alınması ve peyzaj elemanlarıyla mekansal olarak tasarlanması. (Bkz. Sadabad Sarayı nın Tasarımında Kullanılan Tematik Öğelerin Sembolizmi başlıklı metin ve Harita Çalışmaları dahilinde üzerinde çalışılmış olan tüm dönem haritaları). - Tarihte Osmanlılar tarafından ekilen bitki çeşitlerinin sergilendiği temalı ve küçük ölçekte botanik bahçeleri ( Bkz. Ek teki envanter çalışmaları). - Alanda varolduğu düşünülen bahçe modellerinin alan içinde sadece peyzaj elemanları kullanılarak tekrar inşa edilmesi (Bkz. Sadabad Sarayı ve Kağıthane Mesiresi Çevresinde Osmanlı Soylularına Tahsis Edilen Arazilerde Bahçe Kültürü ve Bahçe Yapımının Özendirilmesi başlıklı metin ve Harita Çalışmaları dahilinde üzerinde çalışılmış olan 18. yy Olası Bahçe Modelleri ). - Halen belediye tarafından özel günlerde düzenlenmekte olan kitlesel konser ve toplantıların ölçeğinin küçültülerek yaygınlaştırılması ve bu tip konser, sohbet veya toplantı gibi aktivitelere daha küçük ölçekli fakat sayıca fazla mekan tasarlanması. - Mevcut kullanımda gözlemlenen ve kullanıcıların çoğunun katıldığı aile veya dost pikniklerinin mekansak ihtiyaçlarının karşılanması için tasarımlar yapılması. Bu tasarımlar dahilinde, küçük grupların yerleşebileceği, oturabileceği, temizleyebileceği, mimari olarak tanımlı mekanların yaratılması. - Çocuk ve gençlerin alanı kullanmalarını özendirecek aktivitelerin ve alanların çoğaltılması. Çocukların model gemi yüzderebilecekleri bir havuz mekanının tahsis edilmesi; kaykay pisti yapılması, halihazırda bulunan ve arazinin çevresinde yer alan endüstri alanlarının dernek, kütüphane, müze ve sergi alanı gibi yapılara dönüştürülmesi. 88

- Dere boyunca yer alan hattın kullanıcıya özel fakat manzaralı bir yürüyüş ve koşu parkuruna tahsis edilmesi. 6. KAĞITHANE YEŞİL ALANININDA EKİLECEK OLAN BİTKİ TÜRLERİNİN BELİRLENMESİ Kağıthane de, öncelikle bölgede 1950 lerdeki yoğun sanayileşmeyle birlikte gelen kirlenme; daha sonra da günümüzde alanın yeniden tasarımı kapsamında yapılan çim ekimi ile birlikte mevsimlik olarak açan pekçok türdeki çiçek ve otun yok edildiği; toprağın doğal florasına zarar verildiği gözlemlenmiştir. Çim ekimi tüm İstanbul park alanlarında yapılmakta olan bir uygulamadır. Çim ekimi ile orijinal toprak dokusu ve bölgede yetişen orijinal bitkiler yok edilmektedir. Çim ekimi toprak yüzeyinin ve floranın tamamem temizlenmesini gerektirmekte, böylece ekolojik açıdan bir sürekliliği olan sürüdürülebilir üst bitkisi örtüsü zarar görmektedir. Ayrıca, hem çim ekimi, hem de çim alanların sürekli bakımı ve sulanması da maliyetli işlerdir. Çim alanların sulanması için gerekli su çoğu zaman dışardan sağlanmakta, belediyeler bu çim alanları sulayabilmek için parklara tankerle su getirmektedirler. Bu yanlış yaklaşım kesinlikle sorgulanmalıdır. Kağıthane de özellikle Cirit Meydanı nda ekilmiş olan ağaçların ise harfiyat atığı ile zehirlenmiş olduğu gözlemlenmiştir. İleriki yıllarda, bölgede yapılacak ekimlerde kullanmak üzere, Kağıthane de yetişmiş olan bitki ve ağaç çeşitleri tarihi kaynaklardan saptanmış olup, bu projenin ekinde yer alan envanterlerde sunulmaktadır. Bu envanterlerde, bitki ve ağaç çeşitlerinin yanısıra, dikim modelleri üzerinde çalışma ve araştırmalar da yapılmıştır. Hem Ek te yer alan bitki envanterlerinde; hem harita çalışmalarının sonunda yer alan olası tarihsel bahçe modelleri üzerinde ağaç dikim şekilleri alternatifli olarak sunulmuştur. Ayrıca, Kağıthane nin dışında, İstanbul parklarında yetişmiş olan farklı bitki ve çiçek türleri de araştırılmış olup, ileriki yıllarda yapılabilecek olan dikimlerde bir kaynak olabilecek şekilde bu envanterler de raporun ekinde yer almaktadır. 89

Osmanlı Arşivlerindeki Kaynaklara Göre Kağıthane de Dikilmiş Olan Ağaçlar Nehrin iki tarafında (1681-82/ H1097) Çınar, Platanaceae - Akçaağaç yapraklı Platanus acerifolia (20-30m/ kışın yaprak döker) Kavak, Fagaceae - Akkavak Populus Alba (30-40m/ kışın yaprak döker) - Karakavak Populus nigra (30m/ kışın yaprak döker) Söğüt, Salix, Salicaceae - Acem söğüdü Salix acmophylla (5-6m, çalı cinsi, kışın yaprak döker) - Badem yapraklı söğüt Salix triandra (5-6m, çalı cinsi, kışın yaprak döker) - Keçi söğüdü Salix caprea (2-3m/ 7-8m, kışın yaprak döker) - Kıvrık yapraklı söğüt Salix matsudana (10-12m, kışın yaprak döker) - Salkım söğüt Salix babilonica (15m, kışın yaprak döker) - Aksöğüt Salix alba (30m, kışın yaprak döker) - Boylu Söğüt Salix excelsa (30m, kışın yaprak döker) İmrahor Köşkü Mesiresi (1681-82/ H1097) Çınar, Platanaceae - Akçaağaç yapraklı Platanus acerifolia (20-30m/ kışın yaprak döker) - Doğu çınarı Platunus orientalis (30-35m/ kışın yaprak döker) Çimen, ot, terfil, yonca, ayrık, karakarık, sarıkarık Sadabad Bahçesi ve Büyük Havuzun Kenarları (1721-22/ H1134) Yörüş Nahiyesi dağlarından toplam yaklaşık 450 adet Ihlamur, Tiliaceae - Büyük yapraklı Tilia platyphyllos (30-40m/ kışın yaprak döker) - Gümüşi Ihlamur Tilia argentea (30-40m/ kışın yaprak döker) Karaağaç, Ulmaceae - Dağ karaağacı Ulmus glabra (35-40m/kışın yaprak döker) Dişbudak, Oleaceae - Çiçekli dişbudak Fraxinus ornus (8-10m/ kışın yaprak döker) - Boylu dişbudak Fraxinus excelsior (30-40m/ kışın yaprak döker) - Sivri meyveli Fraxinus angustifolia (30-35m/ kışın yaprak döker) Kestane, Fagaceae - Anadolu kestanesi Castanea Sativa (30m/ kışın yaprak döker) 90

Akçaağaç yapraklı çınar Platanus acerifolia (20-30m/ kışın yaprak döker) Doğu çınarı Platunus orientalis (30-35m/ kışın yaprak döker) 91

Akkavak Populus Alba (30-40m/ kışın yaprak döker) Karakavak Populus nigra (30m/ kışın yaprak döker) 92

Acem söğüdü Salix acmophylla (5-6m, çalı cinsi, kışın yaprak döker) Badem yapraklı söğüt Salix triandra (5-6m, çalı cinsi, kışın yaprak döker) 93

Keçi söğüdü Salix caprea (2-3m/ 7-8m, kışın yaprak döker) Kıvrık yapraklı söğüt Salix matsudana (10-12m, kışın yaprak döker) 94

Salkım söğüt Salix babilonica (15m, kışın yaprak döker) Aksöğüt Salix alba (30m, kışın yaprak döker) 95

Boylu söğüt Salix excelsa (30m, kışın yaprak döker) Büyük yapraklı ıhlamur Tilia platyphyllos (30-40m/ kışın yaprak döker) 96

Gümüşi ıhlamur Tilia argentea (30-40m/ kışın yaprak döker) Dağ karaağacı Ulmus glabra (35-40m/kışın yaprak döker) 97

Çiçekli dişbudak Fraxinus ornus (8-10m/ kışın yaprak döker) Boylu dişbudak Fraxinus excelsior (30-40m/ kışın yaprak döker) 98

Sivri meyveli dişbudak Fraxinus angustifolia (30-35m/ kışın yaprak döker) Anadolu kestanesi Castanea Sativa (30m/ kışın yaprak döker) Evliya Çelebi ye göre Istanbul bahçe ve mesirelerinde yetişen çeşitli bitkiler ve bunların bahçe düzeni içindeki yerleşimleri: i A- PLANLAR/ DİKİM ŞEKİLLERİ: 1. IZGARA PLANLAR Mimari elemanların etrafına ızgara planda düzenli dikilmiş ağaçlar (direkli İrem bağları): 20.000 servi, çınar 2 Izgara planda düzenli dikilmiş ağaçlar (tertipli): Çınar, uzun serviler, ıhlamur, salkımsöğüt 3 2. ÇOK KATMANLI PLANLAR Bahçe Planı (3 Katmanlı): 1. Izgara planda düzenli dikilmiş ağaçlar : salkımsöğüt, ardıç, çam fıstığı, şimşir 2 Yeni Saray 3 Tophane 99

2. Izgara planın aralarına dikilmiş ağaçlar : çeşitli meyve ağaçları 3. Alan içerisinde çiçekler : Renkli Laleler 4 Bahçe Planı (2 Katmanlı) 1. Izgara planda düzenli dikilmiş ağaçlar (Satranç nakşı dikilmiş): 12.000 servi ağacı 2. Izgara planın aralarına dikilmiş ağaçlar: Çeşit çeşit meyve ağaçları (özellkile şeftali ve kayısı), çınar, salkım söğüt, şimşir ve fıstık çamları 5 Bağ Planı (2 Katmanlı) 1. Çiçekli meyve ağaçlı bağ 2. Çam fıstığı, servi ağaçları 6 3. KIRLIK ALANLARDA YAPILAN DİKİMLER Vadide ağaçlar: çınarlar, salkımsöğütler, sakız ağaçları, servi ve Rum cevizi ağaçları 7 Vadide nehrin iki tarafında ekilmiş ağaçlar: Çınar, kavak, salkımsöğütler 8 4. ÖZEL DİKİMLER 7+1 : Bizzat Fatih Sultan Mehmed, kutsal elleriyle yedi servi dikmiştir. Hepsinden uzun, düzgün ve yeşil servilerdir. Akşemseddin hazretleri de kutlu elleriyle bir servi dikmiştir. Allah'ın yaratması üzerine servi ağacı yeşil olur, ancak Allah'ın emriyle, bu serviyi Akşemseddin diktiğinden servi ak olmuştur. 9 B- BİTKİ TÜRLERİ 1. AĞAÇLAR Çınar, servi, uzun servi, ıhlamur, salkımsöğüt, ardıç, çam fıstığı, şimşir, sakız ağaçları, Rum cevizi (Juglans revia), kavak, fıstık çamı 4 Yeni Saray 5 Tersane Bahçesi 6 Ebusuud Bahçesi nde çam fıstığı, Ali Ağa bahçesi, Eski Yusuf bahçesi ve Ganîzâde bahçesinde çam fıstığı ve servi ağaçları vardır. 7 Yahya Efendi Mesiresi 8 Kağıthane Mesiresi 9 Tersane Bahçesi 100

2. MEYVELER Kiraz Prunus avium Vişne Prunus cerasus Kayısı Prunus armeniaca Şeftali Prunus persica (Kiremitçi Mustafa Ağa Bağının şeftalisi; papa, sultanî, cânî, baba, zerrâkî ve çelebi cüce şeftalileri) Elma Malus pumila Armut Pyrus communis Nar Punica granatum Üzüm Vitis vinifera 3. ÇİÇEKLER Gül, lale, sümbül, reyhan 4. OTLAR Yulaf, tirfil, yonca, ayrık, karafirik ve sarıfirik 10 Tirfil, yonca, ayrık ve lavşa 11 Kiraz Ağacı 10 Mîrâhûr Köşkü Mesiresi 11 Kağıthane Mesiresi 101

Prunus avium Vişne Ağacı Prunus cerasus 102

103

Kayısı Ağacı Prunus armeniaca Şeftali Ağacı 104

Prunus persica Elma Ağacı Malus pumila 105

Armut Ağacı Pyrus communis 106

107

Nar Punica granatum 108