TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ SWOT ANALİZİ ÖZGÜR ASLAN HAKAN GÜÇLÜ AYTAÇ ERSAN



Benzer belgeler
Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Bankacılık sektörü Mart. Mayıs 2008

Türkiye Bankacılık Sistemi 1, 2 Eylül 2007

Türk Bankacılık Sistemi. Eylül 2005

Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

Seçilmiş Haftalık Veriler* 7 Nisan 2017

Seçilmiş Haftalık Veriler* 15 Nisan 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 3 Temmuz 2015

Türk Bankacılık Sistemi Haziran 2005 *

Seçilmiş Haftalık Veriler* 27 Şubat 2015

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

Bankacılık sektörü 2010 Ocak-Eylül dönemindeki gelişmeler. Ekim 2010

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Seçilmiş Haftalık Veriler* 22 Mayıs 2015

Türkiye de Bankacılık Sektörü

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Seçilmiş Haftalık Veriler* 17 Haziran 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 26 Haziran 2015

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş. DENGELİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU FON KURULU FAALİYET RAPORU

Temel Ekonomi ve Bankacılık Göstergeleri

Türkiye de Bankacılık Sektörü

Seçilmiş Haftalık Veriler* 29 Mayıs 2015

Seçilmiş Haftalık Veriler* 8 Nisan 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 26 Şubat 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 20 Şubat 2015

Rezerv para Rezerv Parasal taban Parasal Parası AKTİF: PASİF: Rezerv para Parasal Taban, Merkez Bankası Parası

Seçilmiş Haftalık Veriler* 12 Haziran 2015

Seçilmiş Haftalık Veriler* 10 Haziran 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 15 Mayıs 2015

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

Seçilmiş Haftalık Veriler* 13 Mart 2015

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Seçilmiş Haftalık Veriler* 11 Mart 2016

GARANTİ BANKASI 2Ç2014 Sonuçları Hedef Fiyat: 9,40TL

Seçilmiş Haftalık Veriler* 19 Ağustos 2016

Seçilmiş Haftalık Veriler* 10 Nisan 2015

31/12/ /03/2012 tarihleri arasında fon getirisi %2,11 olarak gerçekleşirken, yönetici benchmarkının getirisi %2,49 olarak gerçekleşmiştir.

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

Seçilmiş Haftalık Veriler* 20 Mart 2015

Türkiye de Bankacılık Sektörü

Seçilmiş Haftalık Veriler* 11 Eylül 2015

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

Grafik I.3. ABD Enflasyon, İşsizlik ve Fed Bilanço Büyüklüğü Değişiminin Gelişimi 2

Seçilmiş Haftalık Veriler* 15 Temmuz 2016

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Seçilmiş Haftalık Veriler* 11 Aralık 2015

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

Banka, Şube ve Personel Sayıları

GARANTİ BANKASI 1Ç2017 Sonuçları

Seçilmiş Haftalık Veriler* 10 Şubat 2017

ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Seçilmiş Haftalık Veriler* 5 Ağustos 2016

GRAFİK LİSTESİ. Grafik I.7.

Türkiye de Bankacılık Sektörü

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Uluslararası gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve Bankacılık sektörü. Ocak 2013

Ekonomide ve Bankacılık Sektöründe Gelişmeler, Beklentiler. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Banka, Şube ve Personel Sayıları

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Seçilmiş Haftalık Veriler* 4 Aralık 2015

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

BANKA KREDİLERİ EĞİLİM ANKETİ

BANK MELLAT Merkezi Tahran İstanbul Türkiye Merkez Şubesi 1 OCAK 31 MART 2010 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

2003 Yılında Türkiye Ekonomisi ve Türk Bankacılık Sistemi

Seçilmiş Haftalık Veriler* 24 Temmuz 2015

Seçilmiş Haftalık Veriler* 10 Mart 2017

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

Seçilmiş Haftalık Veriler* 25 Aralık 2015

Türkiye de Bankacılık Sektörü Mart

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Türkiye de Bankacılık Sektörü Aralık

Türkiye de Bankacılık Sektörü Eylül

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

Seçilmiş Haftalık Veriler* 24 Mart 2017

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Fon Performans Bülteni Aralık Önce Sen

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TABLO LİSTESİ

Seçilmiş Haftalık Veriler* 19 Şubat 2016

AKTİF YATIRIM BANKASI A.Ş. B TİPİ TAHVİL BONO FONU PERFORMANS SUNUM RAPORU

Seçilmiş Haftalık Veriler* 20 Kasım 2015

Türkiye de Bankacılık Sektörü Aralık

FİNANS VE MAKROEKONOMİ. Finansal Sistem ve Ekonomik Büyüme. Finansal Krizler ve Ekonomi

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

Grafik I.1 Seçilmiş Ülkelerde Piyasa Güven Göstergeleri 1 Grafik I.2 Kredi İflas Takası Endeksleri 2 Grafik I.3 Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

İÇİNDEKİLER. BDDK, Veri ve Sistem Yönetimi Daire Başkanlığı 2

Genel Görünüm. ABD, Euro Bölgesi, İngiltere ve Japonya merkez bankaları da kısa dönemde faiz artırımı yapmayacaklarının sinyalini vermişlerdir.

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

Transkript:

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ SWOT ANALİZİ ÖZGÜR ASLAN HAKAN GÜÇLÜ AYTAÇ ERSAN www.hakanguclu.com

İSTANBUL 2006 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... II TABLO VE GRAFİKLER... 3 EKONOMİK GÖRÜNÜM... 4 TÜRK BANKACILIK SİSTEMİNİN BİLANÇO VE PİYASA YAPISI... 9 SWOT ANALİZİ... 13 GÜÇLÜ YÖNLER... 13 ZAYIF YÖNLER... 16 FIRSATLAR... 21 TEHDITLER... 22 SWOT MATRISI... 23 www.hakanguclu.com ii

TABLO VE GRAFİKLER Tablo 1 Kamu Borçlanması ve Finansal Sistem (GSMH %)...9 Tablo 2 Mevduat ve Kredi Bilgileri (GSMH %)...9 Tablo 3 Banka Bilgileri...10 Tablo 4 Yoğunlaşma Mevduat % (Aktif Büyüklük)...10 Tablo 5 Bankacılık Bilgileri (2005 Haziran)...11 Tablo 6 Bilanço Aktifleri...11 Tablo 7 Bilanço Pasifleri...12 Tablo 8 Ürün Bilgileri...13 Tablo 9 Bilanço İçi Yabancı Para Pozisyonu...14 Tablo 10 Tüketici Kredileri...15 Tablo 11 Sermaye yeterliliği %...16 Tablo 12 Finansal göstergeler (GSYİH %, 2003)...17 Tablo 13 Finansal göstergeler - 2 (GSYİH %, 2003)...17 Tablo 14 Tüketici Kredileri...18 Tablo 15 Mevduatın Vade Yapısı...19 Tablo 16 Kredi Stoku...20 Tablo 17 Strateji Matrisi...23 Grafik1 Enflasyon...5 Grafik2 Bütçe Açığı / GSYİH...5 Grafik3 Kamu Borç Stoku /GSYİH...6 Grafik4 USD DİBS Faizleri O/N Faizler...6 Grafik5 Tasarruf Dengesi/GSMH...8 Grafik7 Para Talebinin Milli Gelire Oranı (%)...16 www.hakanguclu.com 3

EKONOMİK GÖRÜNÜM Türk Bankacılık Sektörü nün analizini yapabilmek için öncelikle Türk Bankacılık Sektörünün içinde bulunduğu ekonomik görünümü incelememiz gerekmektedir. Bu kapsamda Bankacılık Sektörünü doğrudan etkileyen ekonomik görünümü genel hatlarıyla aşağıda vermeye çalışacağız. IMF tarafından desteklenen Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı uygulanmaya devam edilmektedir. 1999 yılında IMF ile uygulanmaya başlayan 3 yıllık stand-by anlaşması sırasında Kasım 2000 tarihinde çıkan ve Demirbank ın TMSF ye devrolması ile sonuçlanan kriz ardından Şubat 2001 tarihinde çıkan kriz ile bu stand-by anlaşması devam ettirilemez hale gelmiş ve döviz kuru serbest bırakılmıştır. Yapısal reformlarla desteklenen sıkı maliye ve para politikaları uygulanmaktadır. 2001 yılında IMF desteği ile yeni bir program olan Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı oluşturulmuştur. Bu programın amacı olarak ekonomide yapısal reformlar yaparak, sürdürülebilir bir büyüme ortamının sağlanmasıdır. Bu amacın gerçekleştirilmesi için enflasyonun düşürülmesi ve fiyat istikrarının sağlanması birinci birinci öncelik olarak kabul edilmiştir. Bu kapsamda döviz kuru serbest bırakılmış, bütçede gayrisafi milli hasılanın en az %5 i oranında faiz dışı fazla hedeflenerek sıkı bir maliye politikası uygulanmış ve bankacılık sisteminin yeniden yapılandırılması için mali durumu bozulmuş bankalara BDDK tarafından el konularak TMSF ye devredilmiş, sektördeki bankalar üzerinde etkin denetim mekanizmalarının kurulmasına çalışılmıştır. İktidarda Meclis çoğunluğuna sahip tek parti hükümeti bulunmaktadır. 2002 Kasım seçimlerinden Adalet ve Kalkınma Partisinin nin tek başına iktidar olarak çıkmış, politik istikrarın da katksıyla ekonomik istikrardaki artış devam etmiştir. Enflasyon hızla düşmüştür. (2005 sonu itibarıyla %8) Ekonomide hızlı bir büyüme temposu yakalanmıştır. (2005 de %5) TC Merkez Bankası nın enflasyonun düşürülmesi ve fiyat istikrarının sağlanmasını tek hedef olarak belirlemesi ile enflasyonda hızlı bir düşüş sürecine girilmiş ve 2005 yılı sonunda %8 olan enflasyon beklentisinin biraz altında bir değere ulaşılmıştır. www.hakanguclu.com 4

Grafik1 Enflasyon Politik istikrar, yapısal reformlar ve enflasyondaki düşüş ile birlikte 2004 yılında %9,9 büyüme yakalanmıştır ki bu programda öngörülen hedeflerin üzerinde bir büyüme hızıdır. 2005 yılında ise %5 civarında bir büyüme beklenmektedir. Devletin borçlanma yoluyla piyasalara yaptığı baskı görece azalmıştır. Ekonomik istikrarın sağlanmasında kuşkusuz en önemli etken kamuda sağlanan mali disiplindir. Güçlü Ekonomiye Geçiş Programının temel hedeflerinden olan faiz dışı fazla hedefi sıkı maliye politikası ve gelir arttırıcı ek vergiler ile sağlanmıştır. Aşağıdaki tabloda da görüldüğü üzere bütçe açığının gayri safi yurt içi hasılaya oranı 15 Avrupa Birliği üyesi ülkenin ortamasına yaklaşmıştır. 2007 den itibaren bu ülkelerle aynı seviyeye ulaşılması hedeflenmektedir. 0-1 -2-3 -4-5 -6-7 -8-9 -10-11 -12-13 -14-15 -16-17 -18-19 -20 Grafik2 Bütçe Açığı / GSYİH 95.... '00.... '05.. '08 Türkiye 15 AB Üyesi Uygulanan sıkı maliye politikasının, düşen enflasyonun ve faizlerin kısaca ekonomideki iyileşmelerin sonucu olarak kamu borç stokunun gayri safi yurt içi hasılaya oranı düşmüştür. Güçlü ekonomiye geçiş programı kapsamında bu düşüşün www.hakanguclu.com 5

devam ederek 2008 yılında 15 AB üyesinin ortalamasını yakalaması hedeflenmektedir. Grafik3 Kamu Borç Stoku /GSYİH 120 110 100 90 80 70 60 50 40 95.... '00.... '05.. '08 Türkiye 15 AB Üyesi Reel ve nominal faizlerdeki düşüş Ters dolarizasyon Yukarıda kısaca değilinilen ekonomik gelişmelerin sonucu olarak gecelik repo faizlerinde önemli bir düşüş ve istikrar sağlanmıştır. Dolar kurundaki düşüş ise Türk Lirasının aşırı değerli olduğu yönünde tartışmalara sebeb olmuş ancak dalgalı kur rejiminin uygulandığı göz önüne alındığında Türk Lirasının gerçek değerinin piyasa oluşan değer olduğunu söylemek yanlış olmaz. Grafik4 USD DİBS Faizleri O/N Faizler 200 150 100 50 0-50 99 00 01 02 03 04 O/N TL/USD DİBS Faizi www.hakanguclu.com 6

Türk Lirasının değerindeki artışta genel olarak döviz arzının artışının etkili olduğunu söylemek yanlış olmaz. Döviz arzı artışının bir kısmı yerli yatırımcıların dövizlerini bozdurarak TL ye dönmelerinden yani ters dolarizasyon diye ifade edilen kavramdan diğer kısmı ise yabancı yatırımcıların Türkiye de yatırımlarını artırmalarından kaynaklanmıştır. Uluslararası piyasalarda likidite bolluğu yaşanmaktadır. Yabancı sermaye girişinde ve yerli sermaye sahiplerinin yatırım cesaretinde artış Özellikle bankacılık sektörüne yabancı girişinin artması Yabancı yatırımcıların yatırımları ilk aşamada portföy yatırımları şeklinde olurken daha sonra banka satın almaları ve ortaklık kurmaları ile özelleştirme satın almaları ile devam etmiştir. Yabancı yatırımların artışını destekleyen bir diğer unsur ise uluslararası piyasalarda bir süredir devam eden olumlu hava ve artan likiditedir. Dış ticaret hacmindeki artış (2005 de 187,5 milyar ABD $) Cari açıkta artış (2005 de 21,5 milyar ABD$, GSMH %6 sı) Ekonomik büyümenin program hedeflerinin üzerine çıkması ithalatın da artmasına neden olmuştur. Özellikle 2001 krizinden sonra yerli firmaların daha fazla dış ticarete yönelmesi ve uygun ekonomik ortam ile birlikte dış ticaret hacminde önemli bir artış sağlanmış, 2005 yılında 187,5 milyar USD dış ticaret hacmine ulaşılmıştır. Ancak aynı dönemde gerek ekonomik büyüme gerekse TL nin değer kazanması ile birlikte cari açık da gayri safi milli hasılanın %6 sına ulaşmış ve 21,5 milyar USD yi bulmuştur. Cari açık bazı kesimler tarafından kaygı ile izlenmmesine rağmen dalgalı kur sisteminin uygulanmakta olması cari açık karşısında kaygıların artmasını önlemektedir. Yapısal reformların devam edeceğine olan inançta ve Türkiye ekonomisinin geleceğine duyulan güvende artış Özellikle konut kredilerinde olmak üzere kredilerdeki artış Sıkı maliye politikaları sonucunda kamunun tasarruf açğı önemli ölçüde azalmıştır. Politik istikrar, AB üyeliği yolunda olumlu devam eden görüşmeler ve yapısal reformlar Türkiye de ekonominin geleceğine duyulan güveni artırmış bunun sonucu olarak özel kesim yatırımlarını artırmış ve özel sektörün tasarruf fazlası aynı dönemde azalmıştır. www.hakanguclu.com 7

Grafik5 Tasarruf Dengesi/GSMH 20 15 10 5 0-5 -10 99 00 01 02 03 04-15 -20 Kamu Özel Toplam Hızlanarak artan bir diğer gelişme de konut kredileri başta olmak üzere kredilerdeki artıştır. Konut kredilerinin vadesi 20-30 yıl gibi uzun bir vadeye ulaşmıştır. Diğer tüketici krediler ve kredi kartlarındaki artış da önemli boyutlara ulaşmıştır. Özelleştirmeler artarak devam etmektedir. Avrupa Birliği ile müzakereler başlamıştır. Özellikle 2005 yılında Türk Telekom, Tüpraş, Ereğli Demir Çelik Fabrikaları gibi uzun yıllardır sorun olan özelleştirmelerin başarıyla ve yüksek fiyatlarla gerçekleştirilmesi piyaslarda güveni artırmıştır. Türk Telekom ve Telsim in yabancı yatırımcılar tarafından satın alınması, Tüpraş ve Ereğli ihalelerine de yabancı yatırımcıların katılmış ve önemli teklifler vermiş olamaları ise yabancıların da Türk ekonomisinin geleceğine ilişkin beklentilerini göstermesi açısından önemlidir. Avrupa Birliği ile Ekim 2005 ten itibaren müzakerelerin başlamış olması da doğrudan yabancı sermaye girişini teşvik eden bir diğer unsurdur. www.hakanguclu.com 8

TÜRK BANKACILIK SİSTEMİNİN BİLANÇO VE PİYASA YAPISI Tablo 1 Kamu Borçlanması ve Finansal Sistem (GSMH %) 2002 2003 2004 2005/8 İç Borç 55 54 52 52 İç Borç/M2YRF* 106 118 110 104 Bankaların tuttuğu DİBS 14 27 27 27 Yerli Yatırımcılardaki DİBS 11 14 15 13 Yabancı Yatırımcılardaki DİBS 1 1 3 5 M2YRF= M2Y + Repo + Fonlar Yukarıda da anlatıldığı üzere kamunun finansal piyasalar üzerindeki baskısının azalması ile yabancı yatırımcıların ve banka dışı yerli yatırımcıların da Türkiye ekonomisine olan güveni arttı. Daha önce de belirtildiği üzere portföy yatırımı ile başlayan yabancı yatırımlar daha sonra doğrudan yatırıma dönüşmeye başladı. Tablo 2 Mevduat ve Kredi Bilgileri (GSMH %) 2002 2003 2004 2005/9 Mevduat 52 45 46 48 TL mevduat 22 23 26 29 Krediler/mevduat 38 43 52 59 Krediler 20 20 24 28 Tüketici Kredileri 1 4 4 5 Kredi Kartları 1 4 4 3 Ekonomik görünümün iyileşmesi diğer sektörleri olduğu gibi bankacılık sektörünü de olumlu yönde etkilemiştir. Mali yapısı sağlam olmayan bankaların sistem dışına çıkarılması bankacılığa duyulan güveni artırmış 2003 yılından itibaren mevduatlarda artış gözlenmiştir. TL ye duyulan güvendeki artışla birlikte TL mevduat oranı da artmaya başlamıştır. Yine ekonomik büyümeye paralel olarak ticari ve tüketici kredilerinde önemli bir artış başlamıştır. Tüketici kredilerindeki artış kredi kartları ve otomobil kredileri ile başlamış daha sonra konut kredileri ile güçlenerek devam etmiştir. www.hakanguclu.com 9

Tablo 3 Banka Bilgileri 2002 2003 2004 2005/9 BANKA SAYISI 52 45 46 48 Ticaret bankaları 40 36 35 34 Kamu bankaları 3 3 3 3 Özel bankalar 20 18 18 17 Fondaki bankalar 2 2 1 1 Yabancı bankalar 15 13 13 13 Mevduat kabul etmeyen bankalar 14 14 13 13 Toplam 54 50 48 47 PERSONEL SAYISI Türk Bankacılık Sektörü 123.271 123.249 127.163 ŞUBE SAYISI Türk Bankacılık Sektörü 6.106 5.966 6.106 6.164 BANKA SAYISI 40 36 35 34 2002 yılından bu yana banka sayısı 7 adet azalmış olmasına rağmen şube ve personel sayısında artış gözlenmiştir. Özellikle 2001 yılında mali yapısı zayıf olan bankaların sistem dışına çıkarılması ve denetimlerin artırılması ile bankalar daha sağlıklı bir mali yapıya kavuşmuştur. Tablo 4 Yoğunlaşma Mevduat % (Aktif Büyüklük) 1980 1990 2000 2005/6 İlk Beş Aktifler 63 54 48 61 Mevduat 69 59 51 65 Krediler 71 57 42 54 İlk On Aktifler 82 75 69 84 Mevduat 88 85 72 89 Krediler 90 78 71 78 1990 lı yıllarda düşen yoğunlaşma oranları 2001 krizinden sonra tekrar artmaya başlamıştır ve daha da artması beklenmektedir. Parekende bankacılık ve butik bankacılığı yapan bankaların ayrışması ölçek ekonomisi açısından bankacılık sektöründeki verimin artışını sağlayacaktır. www.hakanguclu.com 10

Tablo 5 Bankacılık Bilgileri (2005 Haziran) Banka Sayısı Personel Sayısı Şube Sayısı Aktifler % Krediler % Mevduat % Mevduat bankaları 34 125.416 6.034 96,5 94,1 100 Kamu bankaları 3 39.080 2.039 32,5 19,9 39,5 Özel bankalar 17 79.870 3.786 60,1 69,3 57,1 TMSF bankaları 1 401 1 0,5 0 0 Yabancı bankalar 13 6.065 208 3,4 4,8 3,4 Mevduat kabul etmeyen bankalar 13 4.471 19 3,5 5,9 0 Toplam 47 129.887 6.053 100 100 100 Türk bankacılık sektöründe kamu bankalarının ağırlığı özellikle mevduatta hissedilmesine rağmen kredilerde bu büyüklükleri ile orantılı varlık gösterememeleri dikkat çekicidir. Yabancı bankaların sektörde artan ağırlığı henüz tablolara yeterince yansımamış olmasına rağmen yabancı bankaların satınalmalar ve ortaklıklar yoluyla sektörde ağırlıklarını arttırdıklarını gözlemlemekteyiz. Tablo 6 Bilanço Aktifleri AKTİF BİLEŞİMİ 2003 2004 2005/9 Likit aktifler % 15 14 14 Menkul değerler cüzdanı % 43 40 39 Krediler % 28 34 37 Duran aktifler % 8 7 6 Diğer aktifler % 7 5 4 Toplam aktifler (milyon USD) 179.300 229.328 271.385 Bankacılık sektörünün bilanço aktif kalemlerindeki iyileşmeler de dikkat çekicidir. Likit değerler yavaş olsa da azalmakta menkul değerler cüzdanındaki düşüş daha hızlı geçekleşmektedir. Bunda kamunun borçlanma ihtiyacındaki azalmanın etkisi büyüktür. Ayrıca ekonomideki büyümenin sonucu olarak kredilerde önemli bir artış olmuştur. Duran aktiflerin ve diğer aktiflerin azalması da diğer olumlu gelişmeler. www.hakanguclu.com 11

Tablo 7 Bilanço Pasifleri PASİF BİLEŞİMİ 2003 2004 2005/9 Mevduat % 64 64 63 TL % 33 36 39 YP % 32 29 25 Mevduat dışı % 16 15 17 Özkaynaklar % 14 15 13 Ödenmiş ser. % 5 5 5 Dönem karı % 2 2 1 Diğer pasifler % 6 6 7 Toplam Pasifler (milyon USD) 179.300 229.328 271.385 Sektörün pasif yapısı da olumlu yönde gelişmiştir. Özellikle TL mevduattaki artış dikkat çekicidir. Faizlerin düşüşü ile dönem karında meydana gelen azalma bankalarımızın yeni ekonomik sisteme uyumları açısından önemle takip edilmesi gereken bir kalemi oluşturmaktadır. Toplam bilanço büyüklüğündeki artış bir miktar USD kurundaki düşüşten kaynaklansa da bankalarımızın toplam aktif büyüklükleri büyümüştür. Ayrıca söz konusu dönemde bankalarımızın ülke derecelendirme notundaki artışa paralel olarak notlarının artması da olumlu bir gelişmedir. www.hakanguclu.com 12

SWOT ANALİZİ Güçlü Yönler Teknoloji alanında Türk bankacılık sektörü uluslararası rekabet düzeyini yakalamış durumdadır. İnsan gücü kalitesi ve uzmanlaşma düzeyi yüksektir. İnsan gücü kalitesinin yüksek olması ve özellikle büyük bankaların sektördeki paylarını artırmak için rekabet etmeleri sonucunda Türk bankacılık sektörü teknolojik anlamda uluslararası düzeyi yakalamıştır. Bankacılığın görece olarak diğer sektörlere göre daha iyi maaş vermesi ve 2001 özellikle 2001 krizine kadar işsiz kalma probleminin olmaması nedeniyle kaliteli personel bulmakta zorluk yaşanmamıştır. Bankaların gelişmiş şube ağı ve dağıtım kanalları mevcuttur. Bankalar gelişmiş ürün ve hizmet yelpazesine sahiptir. Teknolojik gelişmelere paralel olarak yeni ürünlerin piyasaya sürülmesinde de özellikle 4 büyük özel banka arasında yaşanan rekabet de ürün ve hizmet yelpazesinin gelişmesine ve kalitesinin artmasına önemli katkı sağlamıştır. Diğer bankaların da bunları takip etmeleri ile dağıtım kanalları ve yeni ürünler açısından Türk bankacılık sektörü oldukça iyi bir noktaya gelmiştir. Tablo 8 Ürün Bilgileri 2002 2003 2004 2005/9 Toplam Kredi Kartı (milyon) 16 20 27 29,0 Toplam Banka Kartı (milyon) 35 40 43 45,7 POS Sayısı (bin) 496 662 912 1.100,0 ATM Sayısı (bin) 12 13 14 14,5 Yukarıdaki tabloda da görüldüğü üzere kredi kartı, banka kartı, pos cihazı ve otomatik para çekme makinesi sayılarında önemli bir artış olmuş ve bu artış devam etmektedir. Ancak bu hızlı büyümenin bazı riskler içerdiği göz önünde bulundurulması gereken bir noktadır. Özellikle pos cihazlarında ve otomatik para çekme makinelerindeki artış sektöre gereksiz maliyet ve zayıflık getiren bir unsur da olabilir. www.hakanguclu.com 13

Risk yönetiminin geliştirilmesi ve kurumsallaşması yönünde krizlerden sonra mesafeler alınmıştır. Bankalar başta zorunluluk olduğu için kurdukları risk yönetimi birimlerinin önemini kısa sürede kavramış ve bu konuda önemli çalışmalar yapmışlardır. Özellikle BASEL II ile yürürlüğe girecek risk yönetim uygulamalarına yönelik sektörün büyük bankaları tarafından çalışmalar çok önem verilerek sürdürülmektedir. Kur riski azalmıştır. Eylül 2005 itibariyle, bankaların euro cinsinden açık pozisyonları ve dolar cinsinden fazla pozisyonları önemli ölçüde daralırken, toplam döviz açık pozisyonu azalmıştır. Banka grupları itibarıyla bakıldığında, özel bankaların sektörün toplam açığından daha yüksek tutarda yabancı para açığı ile çalıştığı, diğer bankaların ise toplamda kapalı pozisyonda çalıştığı görülmektedir Tablo 9 Bilanço İçi Yabancı Para Pozisyonu 2000 2001 2002 2003 2004 2005/9 Kamu bankaları -184 191 194 227 223 154 Özel bankalar -10.674-1.486-454 -368-814 -2.169 Fondaki bankalar -5.177-441 -367 1 56 Yabancı bankalar -1.966 108 42 82 3 357 Mevduat kabul etmeyen bankalar -441 40 34 37 40-149 Toplam -18.442-1.588-551 -21-491 -1.834 Globalleşmeye uyum Türk bankacılık sistemi yetişmiş personeli ve kurumsallaşmış yapısı ile globalleşmeye hazır durumdadır. Kriz yönetimi deneyimi www.hakanguclu.com 14

Kredilerde (özellikle konut ve tüketici) ve kredi kartı kullanımında artış Türk bankacılık sektörünün kriz yönetimi konusundaki belki de en önemli tecrübesi tekrar krize yakalanmamak için nelere dikkat edilmesi ve krizin ne ile sonuçlanacağını görmüş olmasıdır. Tablo 10 Tüketici Kredileri 2003 2004 Nominal Değ. Reel Değ. Tüketici Kredileri 5.331 11.831 122 95 Konut 506 2.008 297 248 Taşıt 1.655 3.974 140 111 Diğer 3.169 5.850 85 62 Tüketici Kredileri (Dövize Endeksli) 482 900 87 64 Konut 280 624 123 96 Taşıt 122 221 81 59 Diğer 80 56-30 -39 Kredi Kartları 7.030 13.920 98 74 Toplam 12.842 26.651 108 82 Tüketici kredilerindeki önemli artış müşteri bağlılığın sağlama açısından önemli olmakla birlikte çeşitli riskler içerdiği de unutulmaması gereken bir noktadır. Ancak tüketici kredilerinin toplam mevduata oranı müzakere sürecindeki olduğumuz AB ülkeleri ortalamasının hala altındadır. www.hakanguclu.com 15

Zayıf Yönler Finansal sistemin sığlığı Türkiye finansal sistemi hala AB ülkelerine göre sığ durumdadır. TL mevduat, repo ve kısa vadeli yatırım fonlarından oluşan para talebinde artış görülmesine rağmen henüz yeterli değildir. Grafik6 Para Talebinin Milli Gelire Oranı (%) 70 60 50 40 30 20 99 00 01 02 03 04 M2Y RF M2RF Özkaynak yetersizliği Türk bankacılık sektörünün belki de en önemli zayıflığı özkaynak yetersizliğidir. Aşağıdaki tablo sermaye yeterliliği açısından Türk bankacılık sektörünü kriterlin üzerinde gösterse de, tabloda yer alan kamu bankalarının yüksek sermaye yeterliliğinin büyük ölçüde nakit dışı olarak verilen kamu menkul kıymetlerinden sağlandığı, TMSF bünyesindeki Bayındırbank için de benzer durumun söz konusu olduğu mevduat kabul etmeyen bankaların ise sektördeki paylarının çok küçük olduğu göz önünde bulundurulduğunda Türk bankacılık sektörünün sermaye yeterliliği açısından yeterince güçlü olmadığı görülür. Özellikle BASEL II ile hesaplanmaya başlanacak yeni sermaye yeterlilik oranları açısından. Tablo 11 Sermaye yeterliliği % 2000 2001 2002 2003 2004 2005/9 Kamu bankaları 7,7 46,6 48,3 56,3 37,9 34,3 Özel bankalar 15,3 14,9 19,6 23,5 22,1 16,8 Fondaki bankalar -62,3-10,7-7,5-21,6 160,4 178,8 Yabancı bankalar 21,9 44,0 32,8 36,2 24,5 18,1 Mevduat kabul etmeyen bankalar 32,5 41,6 57,7 78,4 77,8 98,6 Toplam 9,3 21,4 25,1 30,9 26,5 23,3 www.hakanguclu.com 16

Ayrıca, bankacılık aktiflerinin gayri safi yurt içi hasılaya oranı gelişmekte olan ülkeler ortalamasının altındadır. Tahvil ve bonoların oranı gelişmekte olan ülkelerden yüksek olsa da bunun tamamının devlet iç borçlanma senetlerinden oluşması özel sektörün hala dışlama etkisi nedeniyle borçlanma senedi ihracı yoluna gidememesi bir diğer zayıflıktır. Hisse senetlerinde de finansal sistemimizin küçüklüğü görülmektedir. Tablo 12 Finansal göstergeler (GSYİH %, 2003) Dünya Ort. AB Ort. Gelişmekte Olan Ü. Ort Türkiye Bankacılık aktifleri 112 173 78 72 Sermaye Piyasası 230 233 84 86 Hisse Senedi 86 74 47 29 Tahvil&Bono 144 159 37 57 Kamu 56 60 23 57 Özel 88 99 15 0 Toplam 342 405 162 158 Toplam aktif büyüklüğün AB ortalamasından çok düşük olması da Türk bankacılık sektörünün bu zayıf yönünü daha net görmemizi sağlamaktadır. Yabancı bankaların güçlü sermaye yapılarına kıyasla ulusal bankaların yetersiz sermaye yapıları Yukarıda da değindiğimiz üzere Türk bankacılık sektörü finansal büyüklük olarak AB ortalamasının oldukça altında. Konut kredilerindeki AB ortalaması Türkiye ye göre dikkat çekici oranda yüksek. Ancak, AB ülkelerinde bankaların kredileri menkul kıymetleştirme imkanı olduğu düşünülürse uzun vadeli konut kredilerinin miktarının düşük olması şu aşamada çok büyük bir zayıflık olarak kabul edilmeyebilir. Tablo 13 Finansal göstergeler - 2 (GSYİH %, 2003) 15 AB Ort. Türkiye Bankacılık Sistemi Aktifler 281 73 Mevduat 98 47 Krediler 128 20 Konut Kredileri 40 1 Tüketici Kredileri 8 4 Kişi başına milli gelir (euro) 24.324 2.999 Kişi başına aktif (euro) 68.361 2.010 Kişi başına milli gelir ortalamasının Türkiye den çok yüksek olması finansal sistem açısından önemli bir veri. Ancak Türkiye nin kişi başına bankacılık aktiflerinin AB ortalamasından çok düşük olduğu görülüyor. Kişi başına geliririn akım, kişi başına aktiflerin ise stok değer olduğu göz önünde bulundurulmalı ancak bu durum bize www.hakanguclu.com 17

Türkiye de sermaye birikiminin yetersiz olduğunu göstermekte. Bunun en önemli etkenlerinden biri uzun yıllar yaşanan yüksek enflasyon ortamı olabilir. Kamu bankalarının ağırlığı Kamu bankalarının ağırlığı toplam aktifler içinde %30 civarında olmasına rağmen toplam mevduat içinde bu oran %40 çıkmaktadır. Operasyonel giderler Hizmet geliri kültürü eksikliği nedeniyle hizmet gelirleri düşük Uzun yıllar süren enflasyon nedeniyle banka personelinde hizmet geliri bilincinin eksik olması ve aynı nedenle müşterilerde hizmetler için ücret ödeme konusundaki direnç nedeniyle bankalarımız açısından operasyonel giderler ve hizmet gelirlerini artıramama düşen enflasyon ortamında önemli bir zayıflıktır. Düşük enflasyon ortamlarında bankaların en büyük gelirinin hizmet gelirleri olduğu düşünülürse bunun önemi daha iyi anlaşılır. DİBS lere bağımlılık devam etmekte Finansal piyasalarda kamunun ağırlığının azalmakta olmasına rağmen hala önemli bir yer tuttuğu gerçektir. Bu da gerçek bankacılık yerine Hazine bankacılığı yapma yönünde yanlış bir yapılanmaya neden olmuştur. Kaynak maliyeti yüksek ve vadeler kısa Kısa vadeli mevduat toplanmasına rağmen özellikle son dönemde uzun vadeli konut kredilerindeki artış dikkat çekici boyuta ulaşmıştır. Ayrıca, kredi kartlarında oluşan taksitlendirme rekabeti kısa vadeli mevduat toplayan bankacılık sektörü için risk oluşturmaktadır. Tablo 14 Tüketici Kredileri 2003 2004 Nominal Değ. Reel Değ. Tüketici Kredileri 5.331 11.831 122 95 Konut 506 2.008 297 248 Taşıt 1.655 3.974 140 111 Diğer 3.169 5.850 85 62 Tüketici Kredileri (Dövize Endeksli) 482 900 87 64 Konut 280 624 123 96 Taşıt 122 221 81 59 Diğer 80 56-30 -39 Kredi Kartları 7.030 13.920 98 74 Toplam 12.842 26.651 108 82 www.hakanguclu.com 18

Likidite Riski Geçmiş istikrarsız dönemden kaynaklanan güvensizlik nedeniyle mevduat vadelerinin çok kısa olması Türk bankacılık sektörünün likidite riskine açık olması sonucunu doğurmaktadır. Kredi sürelerinin uzaması likidite riskini artırmaktadır. Tablo 15 Mevduatın Vade Yapısı 2000 2001 2002 2003 2004 Toplam 100 100 100 100 100 Vadesiz 19 17 19 20 21 1 ay 29 34 30 26 25 3 ay 38 38 38 38 38 6 ay 9 6 8 10 8 12 ay+ 6 6 6 6 9 Ortalama vade (ay) 2,8 2,7 2,8 2,7 2,8 Finansal piyasalarda kamunun dışlama (crowding out) etkisi devam etmekte Özel sektörün borçlanma araçları çıkarması yüksek maliyet nedeniyle imkansız (vergi, harç, komisyon...) Finansal piyasalardaki kamunun dışlama etkisinin en önemli sonucu aslında yukarıda belirtilen likidite riski doğurmasıdır. Bankacılıkta hiç bir zaman vadelerin tam uyuşması mümkün olmadığı göz önüne alındığında, bankaların uzun vadeli kredilerinden kurtulup likide dönebilmeleri için tek yol olarak menkul kıymetleştirme kalıyor ancak bu da Türkiye de dışlama etkisi nedeniyle en azından şimdilik imkansız olduğu için Türk bankacılık sektörü açısından önemli bir likidite riskinin doğmasına neden olmaktadır. www.hakanguclu.com 19

Sorunlu Krediler Sorunlu kredilerde her ne kadar azalma görünse de bu aslında krizin yarattığı sorunlu kredilerin temizlenmesinden kaynaklanan görece bir düşüştür. Kredi miktarındaki artışa paralel kredi riskine maruz değerin artacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Tablo 16 Kredi Stoku 2000 2001 2002 2003 2004 Toplam krediler** 29.602 38.812 39.413 56.144 85.601 Canlı krediler*** 28.366 35.910 36.762 54.600 84.785 Sorunlu krediler (net)**** 1.236 2.902 2.651 1.544 816 Sorunlu krediler***** 3.121 6.421 10.122 8.750 6.081 Toplam krediler/gsmh % 24 22 14 16 20 * Yurt içindeki şubelerden kullandırılan krediler ** Canlı krediler + karşılık sonrası takipteki krediler *** Bankacılık sistemi kredileri (mali kesim hariç) **** Karşılık sonrası takipteki krediler (bankacılık sistemi) ***** Karşılık öncesi takipteki krediler(bankacılık www.hakanguclu.com 20

Fırsatlar Politik ve ekonomik istikrarın devamı Politik ve ekonomik istikrarın devamı Türk ekonomisi ve bankacılık sektörü açısından en önemli fırsattır. Bu durumda sağlanacak ekonomik büyümeye paralel olarak bankacılık sektörünün de büyümesini bekleyebiliriz. İpotek piyasası oluşumu Yine politik ve ekonomik istikrara bağlı olarak uzun vadeli ipotek piyasasının oluşması ekomik canlanmayı artıracağı gibi bankaların taşıdığı uzun vadeli konut kredisinin likidite riskini azaltması açısından da oldukça önemli bir fırsat. Yükselen kredi derecelendirme notu ile erişilen ucuz dış kaynak olanakları Türkiye nin ve buna bağlı olarak bankalarımızın yükselen kredi derecelendirme notu ile erişilebilecek olan ucuz dış kaynak bankacılık sektörümüz açısından önemli bir fırsattır. Ekonomideki büyümeye paralel artan kredi talebi Ekonomik büyümeye paralel olarak artan yatırım ve kredi talebi bankacılık sektörü açısından önemli bir fırsattır. Yabancı stratejik ortak Ekonomik ve politik istikrar ile artan yabancı sermaye girişi ile uygun şartlarla yabancı stratejik ortak bulmak mümkün hale gelecektir. Artan dış ticaret hacmi Tüm Dünyada devam eden ekonomik büyüme ve canlanma uluslararası ticareti canlandırmıştır. Aynı dönemde Türkiye nin de dış ticaretindeki önemli artışın banka kazançlarını artırması beklenmektedir. www.hakanguclu.com 21

Tehditler Türkiye deki ekonomik kırılganlık Politik nedenlerden kaynaklanacakolan ekonomik kırılganlık Türk bankacılık sektörü açısından en önemli riski oluşturmaktadır. Her ne kadar IMF ile yapılan anlaşma 2008 yılına uzatılmış olsa da siyasi nedenlerden kaynaklacak, özellikle Ortadoğu daki beklenmedik gelişmeler ekonomiye zarar verebilir Küresel ekonomideki dengesizlikler özellikle artan petrol fiyatları da ekonomimiz açısından bir diğer tehdittir. Kur riski Türk bankacılık sektöründe döviz açık pozisyonları önemli ölçüde kapatılmış olmasına rağmen dış ticaret hadleri ve enflasyon farklarına dayalı klasik kur riski anlayışdan beklentilere dayalı kur riski anlayışına geçişte Türk Bankacılık Sisteminin göstereceği direnç bankacılık sektörümüzün en önemli kur riskini oluşturmaktadır. Türk bankacılık sektörünü etkileyebilecek olan bir diğer kur riski ise reel kesimin tam olarak hesaplanamayan açık pozisyonu ile maruz kalacağı kur riskinden dolaylı etklilenme. Cari açık Ekonomik büyüme ve döviz kurlarındaki düşüş ile birlikte artan cari açığın neden olabileceği finansal krizin reel ekonomiye ve dolayısıyla bankacılık sistemine etkisi. Her ne kadar dalgalı kur sistemi ile bu riskten belli ölçüde korunuyor olsak da kurlardaki aşırı yükselme ekonomik istikrara zarar verebilir. www.hakanguclu.com 22

SWOT Matrisi Tablo 17 Strateji Matrisi FIRSATLAR Politik ve ekonomik istikrarın devamı İpotek piyasası oluşumu Yükselen kredi derecelendirme notu ile erişilen ucuz dış kaynak olanakları Ekonomideki büyümeye paralel artan kredi talebi Yabancı stratejik ortak Artan dış ticaret hacmi TEHDİTLER Türkiye deki ekonomik kırılganlık Kur riski Cari açık GÜÇLÜ YÖNLER Teknoloji alanında Türk bankacılık sektörü uluslararası rekabet düzeyini yakalamış durumdadır. İnsan gücü kalitesi ve uzmanlaşma düzeyi yüksektir. Bankaların gelişmiş şube ağı ve dağıtım kanalları mevcuttur. Bankalar gelişmiş ürün ve hizmet yelpazesine sahiptir. Risk yönetiminin geliştirilmesi ve kurumsallaşması yönünde krizlerden sonra mesafeler alınmıştır. Kur Riski Azalmıştır. Globalleşmeye uyum. Kriz yönetimi deneyimi Kredilerde (özellikle konut ve tüketici) ve kredi kartı kullanımında artış Güçlü Yönler ve Fırsatlar Stratejileri Ucuz yabancı kaynak ile kredilerin finansmanı Alacak portföyünün menkul kıymetleştirilmesi Güçlü Yönler ve Tehditler Stratejileri Kriz yönetimi deneyimi sayesinde ekonomik kırılganlıktan daha az etkilenme Uzmanlaşmış personel gücü sayesinde cari açığın reel ekonomide neden olacağı olumsuz etkilerden kaçınma (sektör ve firma bazında) ZAYIF YÖNLER Finansal sistemin sığlığı. Özkaynak yetersizliği Kamu bankalarının ağırlığı Operasyonel giderler DİBS lere bağımlılık devam etmekte Hizmet geliri bilinci eksikliği Yabancı bankaların güçlü sermaye yapılarına kıyasla ulusal bankaların yetersiz sermaye yapıları Kaynak maliyeti yüksek ve vadeler kısa Likidite Riski Hizmet geliri kültürü eksikliği nedeniyle hizmet gelirleri Finansal piyasalarda kamunun dışlama (crowding out) etkisi devam etmekte Kamunun bankacılık sistemindeki ağırlığı devam etmekte. Özel sektörün borçlanma araçları çıkarması yüksek maliyet nedeniyle imkansız (vergi, harç, komisyon..) Zayıf Yönler ve Fırsatlar Stratejileri Artan ekonomik faaliyetler ile birlikte hizmet gelirlerini artırma Yabancı stratejik ortaklık yoluyla özkaynak yetersizliğini giderme Ekonomik büyümeye paralel artan kredi talebi sayesinde DİBS'lere bağımlılıkltan kurtulma Zayıf Yönler ve Tehditler Stratejileri DİBS'lere bağımlılığı azaltarak ekonomik kırılganlıktan daha az etkilenme Kaynakların vade yapısını uzatarak olası krizlerden daha az etkilenme www.hakanguclu.com 23

Güçlü Yönler ve Fırsatlar Stratejileri Ucuz yabancı kaynak ile kredilerin finansmanı Alacak portföyünün menkul kıymetleştirilmesi Güçlü Yönler ve Tehditler Stratejileri Kriz yönetimi deneyimi sayesinde ekonomik kırılganlıktan daha az etkilenme Uzmanlaşmış personel gücü sayesinde cari açığın reel ekonomide neden olacağı olumsuz etkilerden kaçınma (sektör ve firma bazında) Zayıf Yönler ve Fırsatlar Stratejileri Artan ekonomik faaliyetler ile birlikte hizmet gelirlerini artırma Yabancı stratejik ortaklık yoluyla özkaynak yetersizliğini giderme Ekonomik büyümeye paralel artan kredi talebi sayesinde DİBS'lere bağımlılıkltan kurtulma Zayıf Yönler ve Tehditler Stratejileri DİBS'lere bağımlılığı azaltarak ekonomik kırılganlıktan daha az etkilenme Kaynakların vade yapısını uzatarak olası krizlerden daha az etkilenme www.hakanguclu.com 24