TİMPANİ, GASTRİK EROZYON VE ÜLSERLER



Benzer belgeler
ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

Buzağı İshalleri ve Koruma Yöntemleri. Dengeli ve Ekonomik Besleme

Ruminant. Buzağıdan Süt Sığırına Bölüm ll: Sütten Kesimden Düveye Besleme ve Yönetim

RUMİNANT RASYONLARINDA MAYA KULLANIMI VE ÖNEMİ

İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM: DÜNYA KANATLI HAYVAN ÜRETİMİ 2. BÖLÜM: YEM HAMMADDE DEĞERİNİN SAPTANMASI VE YEM FORMULASYONU

MEME LOBU YANGISI. süt veriminde azalma sütün imhası laboratuvar giderleri ilaç giderleri vet.hek. giderleri. süt endüstrisinde önemli ekonomik kayıp

NIRLINE. NIRLINE ile Ham Maddelerinizde Yağ Asidi Tayini, Sürdürülebilir Besleme ile Sizi Geleceğe Taşır!

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

YGS ANAHTAR SORULAR #3

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

SÜT SIĞIRLARININ BESİN MADDE İHTİYAÇLARI

SÜT İNEKLERİNDE GEÇİŞ DÖNEMİ YAĞLI KARACİĞER SENDROMU VE KETOZİS

MEME LOBU YANGISI. süt endüstrisinde önemli ekonomik kayıp. süt veriminde azalma sütün imhası laboratuvar giderleri ilaç giderleri vet.hek.

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıf noktalardan dışarı doğru kese şeklinde fıtıklaşmasına veya cepleşmesine, bağırsak divertikülü

ANTRAKS (ŞARBON) septisemik, bulaşıcı, zoonoz

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

Beslenme Dersi sunusu

LAKTASYON VE SÜT VERİMİ

SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ZORUNLU DERSLERİ. Yüksek Lisans. Kodu Dersin Adı: Kredisi / AKTS Öğretim Üyesi

Kanatlı. Selko-pH Uygulamasının Broylerlerde Canlı Ağırlık ve Yem Tüketimine Etkisi

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

SICAK ÇARPMASI ELEKTRİK-YILDIRIM ÇARPMASI. Dr. Mehmet TUĞRUL İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji AD.

Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu

Veteriner Tedavide Kullanılan Oral Dozaj Şekilleri

SÜT ĐNEKLERĐNDE DÖNEMSEL BESLEME

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. Ürünün İsmi. EUCARBON tablet. 2. Kalitatif ve Kantitatif Bileşimi. Etkin maddeler:

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX!

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

PIHTIÖNLER(KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI DABİGATRAN(PRADAXA)

Kanatlı. Hindilerde salmonellanın başarıyla azaltılması

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

- Çok genel olmayan sağ taraf abomasum yer değiştirmelerinde gözlenen semptomlar biraz daha farklıdır.

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

2019 YILI ÇİFTLİK HAYVANLARI ALT SINIR ÜCRET TARİFESİ (At, Sığır, Tay-Buzağı, Koyun-Keçi, Domuz)

Süt sığırı işletmelerinde gizli tehdit Hipokalsemi, Jac Bergman, DVM, 28 Ekim 2017

Sayı : 2004 / Lyr 06 Sayfa : YEM HAMMADDELERİ. Tercüme: Seyfi Ay - Halit Çınar, İnterkim. Commercial Poultry Nutrition S.Leeson & J.D.

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur..

Ruminant GEÇİŞ DÖNEMİ SÜT SIĞIRLARINDA KULLANILAN FARKLI ENERJİ KAYNAKLARI

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

KALSİYUM, FOSFOR, Vit-D 3 VE FİTAZ

Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi. Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

SÜT SIĞIRLARININDA LAKTASYON BESLENMESİ. Prof. Dr. Ahmet ALÇİÇEK EGE ÜNİVERSİTESİ

ÜRİNER SİSTEM ANATOMİ ve FİZYOLOJİSİ

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları

KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA!

BESLENME İLKELERİ BESLEME, BESİN ÖĞESİ VE SAĞLIK

Prof. Dr. Adnan ŞEHU. Ankara Üniversitesi. Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı

Suyun Fizikokimyasal Özellikleri

TRAVMA. Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

6. hafta. Katı İlaç Şekilleri

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

RASYON TANIM, KİMYASAL BİLEŞİM, VE RASYON HAZIRLAMA PROF. DR. AHMET ALÇİÇEK EGE ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ

İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve

YEMLERDE PARTİKÜL BÜYÜKLÜĞÜ. A.V.Garipoğlu TEMMUZ-2012

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

Kalp Kapak Hastalıkları

SERT DOKUNUN SULU (KĠSTĠK) LEZYONU. Dr Arzu AVCI ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TIBBİ PATOLOJİ KLİNİĞİ 17 Kasım 2011

BESİCİLİKTE GÖRÜLEN ÖNEMLİ HASTALIKLAR. Doç.Dr.Serap GÖNCÜ

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir.

Özofagus Mide Histolojisi

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI

İnek Rasyonları Pratik Çözümler

1.Silo yeminin kimyasal kompozisyonu 2.Silo yemine oksijen girişi 3.Bakteriyel populasyonun aktivasyonu

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012

FERMENTASYON. Bir maddenin bakteriler, mantarlarve diğer mikroorganizmalar aracılığıyla, genellikle ısı vererek ve köpürerek

ET VERİMİ. Et verimi kavramı. Karkas kalitesi. Karkas bileşimini etkileyen faktörler. Karkas derecelendirme. Karkas parçalama tekniği.

Bacillus anthracis. Hayvanlarda şarbon etkenidir. Bacillus anthracis. Gram boyama. Bacillus anthracis. Bacillus anthracis

SAĞLIM İNEKLERİN BESLENMESİ

TABAN ÜLSERİ --- ULCUS SOLEA VEYSEL TAHİROĞLU

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

AYAK HASTALIKLARI VEYSEL TAHİROĞLU

Yem Değerlendirme Sistemleri. Pof. Dr. Adnan ŞEHU

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

TÜİK TARIM SEKTÖRÜ. Dr. Ali CAN. T.C.BAŞBAKANLIK Türkiye İstatistik Kurumu

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

ÜZÜM KÜSPESİ İNEKLERDE METAN ÜRETİMİNİ AZALTIR, SÜT ÜRETİMİNİ ARTTIRIR! SAYI: 2012/Rm-35 SAYFA:

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

Hemoroid (Basur) Nedir?

Çayır-Mer a Ekolojisi

KLİNİK TIBBİ LABORATUVARLAR

Dördüncü Jenerasyon Bütrat : Gustor N RGY

TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)

Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu. Yaşlı Bakım-Ebelik. YB 205 Beslenme İkeleri

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

VETERİNER İLAÇ KALINTILARININ ÖNEMİ ve VETERİNER İLAÇ KALINTILARI TEST METOTLARI. Beyza AVCI TÜBİTAK -ATAL 8-9 Ekim 2008 İZMİR

Ruminantlara Spesifik Performans Katkısı

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Transkript:

Sayı : 2003 / Rm 03 Sayfa : 31-37 TİMPANİ, GASTRİK EROZYON VE ÜLSERLER KONU : Ruminant sindirim sistemi hastalıkları. İLGİ : RUMİNANT BESLEME KELİMELER : Köpük Stabilitesi Baklagiller Besi Stres KAYNAKÇA : Tercüme: Seyfi Ay - Halit Çınar, İnterkim. Diseases of Feedlot Cattle, Rue Jensen, M.S. DVM PhD, Colorado. YAYININ KAPSAMI : Ürün tanıtımıdır Tercümedir Kişisel veya kurumsal değerlendirmedir Derlemedir ÖZET : Timpaniden korunma için timpani yapıcı diyetlerden özellikle soya fasulyesi küspesi, soya yağı ve taze biçilmiş baklagil içeren rasyonlardan kaçınılabilir. Timpani klinik olarak, tipik belirtiler temel(en önemlisi abdomen şişkinliği) alınarak teşhis edilmektedir. Erozyonların, nakliye stresi ve açık besi ile kesim arası süreçteki açlıktan kaynaklandığı öne sürülmektedir. Ülserler abomazum mukozasında enfeksiyöz hastalıklarla oluşan fokal hemorajilerden köken alabilmektedir SONUÇ : Timpani de otlatma koşullarının değiştirilmesi ve rasyonda baklagillerin azaltılması; Gastrik Erozyon ve Ülserler de de diyetlerin kalori düzeyinin düşürülmesi gibi besleme uygulamaları tıbbi tedavi ile birlikte bu hastalıkların etkin sağaltımı için gereklidir. Ayda Bir Yayınlanır 31

Timpani (Şişkinlik) Metabolik bir hastalık olan timpani(şişkinlik), yem ve köpüğün basıncından kaynaklanan rumenin aşırı gerilimi ile karakterizedir. Rumen içi basınç 70 mm.hg ye kadar değişir. Bütün evcil ruminantlar etkilenmektedir. Timpani, sığır üretiminde %1 den fazla kayba neden olduğu ve koyunlarda da benzer kayıplara neden olduğu için, sığır ve koyun endüstrisinin ana hastalıklarından biridir. İlave olarak çoğu çayır mahsulünün değeri timpani tehlikesi yüzünden düşmektedir. Hastalık iki gruba ayrılabilir: 1) Gazın rumen içeriği ve sabit köpük üstünden dağıtıldığı Akut Timpani ve 2) Gazın büyük bir cepte toplandığı Kronik Timpani. Timpani, süreden yola çıkılarak akut ve kronik olarak sınıflandırılmıştır. Kronik formda, açık beside de otlatılanlarda da hastalık sık aralıklarla tekrarlamaktadır. İntra-ruminal basınçlar ılımlıdır. Akut timpani bazen tekrarlar ve intra-ruminal basınç 45-70 mm.hg arası değişmektedir Bu hastalığın nedeninin diyet, rumen mikroflorası ve ruminant hayvan arası bir etkileşim olduğu düşünülmüştür. Otlatılan hayvanlarda köpük oluşturan diyetin olgunlaşmamış,hızlı büyüyen baklagillerden oluştuğu görülmüştür. Özellikle yonca ve alfalfa, köpük oluşumu için tehlikelidir. Ek olarak açık besideki sığırlar için timpani oluşturan diyetler çalışılmıştır. %60 arpa veya mısır, %22 alfalfa unu, %16 soya fasulyesi küspesi ve %1 tuzdan oluşan rasyonların timpani oluşturma eğilimleri olduğu görülmüştür. Sığırların bu rasyonla beslenme süresi uzadıkça timpani oranı direk olarak artmıştır. Aynı tip rasyonda arpa yada mısırın %4 ünün soya fasulyesi küspesi ile ikamesi sonucu timpani oranı belirgin olarak artmıştır. İnjestin(mide içeriği) mikroflora tarafından mayalanmasına dair in vivo ve in vitro çalışmalar yapılmıştır. Bu araştırmaların sonuçları oluşturulan ana gazların karbondioksit, metan ve nitrojen olduğunu gösterdi. Ruminal sıvı karışımlarında, baklagil suyu ve akıcı özütünde değişik oranlarda ve miktarlarda gaz gelişmiştir. Oluşan gazın %40-60 ı sitrik, malonik ve süksinik asitten türemektedir. Timpani oluşturan alfalfa nın köpük oluşturmayan bir ottan daha fazla malonik asit içeriği olduğu gösterilmiştir. Rumen içeriği ile yayılan sabit bir köpüğün oluşumu, kısmen bitkinin sitoplazmik proteinlerine, saponinlere, pektinler ve bitkinin lipit içeriği ve ek olarak salyaya bağlıdır. Rumen duvarında aktif olan bitki materyali refleks olarak salya akışını uyarır. Rumen mikroflorasınında rumenin mukopolisakkarit içeriğine katkısı olduğundan şüphelenilmektedir. Mukopolisakkaridin köpüğe stabilite kazandırdığına inanılmaktadır. Fizyolojik ve anatomik hayvansal etkenler de çalışılmıştır. Etçi sığırlar ve sığır ikizleri üzerine çalışmalarda timpaniye kalıtsal dayanıklılık olabileceği öne sürülmüştür. Kalıtsal mekanizmanın salya üretimi ve geğirme refleksi ile ilişkili olabileceği düşünülmüştür. Timpani ölümlerinin nedenlerinin, rumenin aşırı gerginliği ile dolaşım ve solunumun mekanik etkileşimi ve hayvan plazmasının biyokimyasal değişiminin olduğu varsayılmıştır. Fistule hayvanların rumenleri sırasıyla 40,60,80 ve 100 mm.hg basınçta oksijenle ters etkisi olmadan kesintisiz 3 dakika boyunca doldurulmuştur. Hayvanların karbondioksit ile ancak 60 mm.hg basınçla doldurulmaları 3 dakikadan daha az sürede yıkılmaya neden olmuştur. Bu 32

prosedürler emilen karbondioksite bağlı ölümcül biyokimyasal değişimler olduğunu ileri sürmektedir. Timpaninin patogenezi üzerine çalışmalarla eşzamanlı olarak, engelleme ve tedavi girişimleri de araştırılmaktadır. Hayvan başına 50-100 mg prokain penisilin ile besleme ladino yoncasında otlatılan sığırları 1 ile 3 gün arası timpaniden korumuştur. Ancak penisilinin etkinliği 3-4 haftadan sonra azalmaktadır. Penisilin gaz gelişme oranını düşürmüş ve muhtemelen kalitatif olarak rumen mikroflorasını değiştirmiştir. Ne yazık ki açık beside yoğun rasyonlarla beslenen sığırlarda penisilin daha az etkilidir. Ek olarak mineral, bitkisel ve hayvansal yağların, hayvan başına 50-100 gram oranı ile oral yoldan uygulanması 3 saat timpaniyi engellemiştir. Daha uzun bir etki elde etmek için hayvan başına günlük 2-4 onz tüketimi tespit edilen emülsifiye yağ otların üzerine spreylenmiştir. Terapotik ajanların etkinliği de araştırılmıştır. Öncelik köpük dağılımı üzerinedir. Sadece köpük giderici kabiliyeti olan ajanlar etkili olmuştur. Bunlar arasında mineral, bitkisel ve hayvansal yağlar bulunmaktadır. Oluşumu. Timpani sığırlarda her yaş, cinsiyet ve ırkta ciddi bir sorun olarak oluşur. Baklagil bitkilerde otlatılan sığırlarda görülme sıklığı özellikle yüksekken, açık beside yüksek oranda konsantre içeren rasyonlarla beslenen sığırlarda da yüksektir. Otlatılan sığırlarda timpani otların büyüme oranının yüksek olduğu bahar yada yaz sırasında oluşmaktadır. Açık besi sığırlarında her ay oluşmasına karşın rüzgarlı sezonlarda görülme sıklığı yüksektir. Son yıllarda taze biçilmiş baklagil ve ot karışımlarının açık besi sığırlarının beslenmesinde kullanılması timpani görülme sıklığını artırmıştır. Etiyoloji ve Patogenez. Akut timpani rumen içeriğinde fermantasyon sonucu hızla sabit köpük oluşumu ve hayvanın geğirme sorunları nedeni ile meydana gelir. Köpük dayanıklılığı gazın, injestin her yerine yayılan küçük balonlar şeklinde kalma eğilimidir. Dayanıksız bir köpükte küçük gaz balonları büyük serbest bir gaz kütlesi oluşturmak üzere birleşmektedir. Kronik tekrarlayan timpani sıklıkla; geğirme ile etkileşen difteri ve pnömoni gibi hastalıkların sekonder komplikasyonu olarak ve ruminal mikroflorada gaz oluşturan bakterilerin baskınlaşmasına neden olabilen oral antibiyotik ve sulfonamit uygulamaları sonucu gelişir. Timpaninin patogenezi tamamen anlaşılmamış olmakla birlikte, kontrollü deneyler ve klinik incelemeler ile hatırı sayılır, güvenilir bilgiler elde edilmiştir. Muhtemelen fermente olma ihtimali yüksek yemler hızla ve büyük miktarlarda yenilmektedir. Yemi fermente eden rumen mikroflorası uçucu yağ asitleri oluşturmaktadır. Rumen içeriği asitliği yaklaşık ph 6 ya düştüğünde fermantasyondan ve salya bikarbonatından karbondioksit gelişimi hızlanmaktadır. Gaz balonları içeriğe yayılmaktadır. Oluşturulan köpük; bitki proteinleri, pektinleri ve saponinlerinin varlığı ile sağlamlaşmaktadır. Bazı salya kısımları da köpüğü kuvvetlendirebilmektedir. Rumenin dorsal kısmında dolaşan bir miktar serbest gaz geğirme refleksi ile atılabilmektedir. Kardia bölgesindeki köpük normal geğirmeyi engellemektedir. Gaz gelişiminin devam etmesi ile rumen içi basınç 70mm Hg ye kadar çıkmaktadır. Şişen rumen tam kapasitesine kadar genişler. Basınç abdominal ve thoracic boşluklara doğru artmakta ve dolaşıma ile solunuma mekanik olarak engel oluşturmaktadır. Yüksek basıncın bir sonucu olarak karbondioksitin plazmaya abzorbe edilmesi ile asit baz dengesi bozulabilmektedir. Mekanik ve biyokimyasal etkilerin kombinasyonları çoğunlukla kısa bir seyirden sonra ölümcüldür. 33

Klinik Belirtiler ve Postmortem Lezyonlar. Klinik belirtiler yem yeme sırasında ve sonrasında hızla ve rumenin şişkinliğinden dolayı gelişmektedir. Rumen içi basınç sol paralumbar fossanın şişkinliğine neden olmaktadır. Bu çarpıklık belirsizdir ve sıklıkla çok beslenmiş sığırlarda gözden kaçmaktadır. Tedirgin ve rahatsız olan hayvan yemeyi keser. Bacaklar abduksiyondadır ve solunumu kolaylaştırmak için kafa uzatılmıştır. Dışkılama ve idrar sık olabilir. Gözler çıkıklaşmış ve solunum hızlanıp ağızdan yapılıyor olabilir. Abdominal ağrıdan dolayı hayvan karnını tekmeleyip duruş ve yatış pozisyonunu değiştirebilir. 1 saatten kısa bir süre sonrasında ölüm şekillenebilir. Gazın geğirilmesi kurtarıcıdır. Kronik timpani 6-24 saat aralıklarla tekrarlama meyillindedir. Nekropsi rumenin aşırı şişkinliğine ilişkin değişiklikleri ortaya çıkarmaktadır. İşkembe maksimum kapasitesine kadar dolmuştur. Diyaframı ileri iten bu genişleme thoracic boşluğun büyüklüğünü azaltmaktadır. Rumen içeriği, yem ve dayanıklı köpüğün bir karışımı şeklindedir. Rumen boşluğunun üst düzeyi genellikle serbest bir gaz kütlesi bulundurmaktadır. Köpük ve yem kardiyayı doldurur. Ölümden birkaç saat sonra nekropsisi yapılan hayvanlarda rumen duvarı ve hatta abdomen duvarı yırtılmış olabilir çünkü ölüm sonrasında rumen içi basınç devam etmekte ve artmaktadır. Abdomen iç basıncı diğer organların tahribatına neden olmaktadır. Damarlardaki ve kalbi de içeren abdomen ve thoracic boşluk organlarındaki kan hacmi anormal az bir miktarda kan içermektedir. Buna mukabil özellikle boyun ve kafa boyunca periferal kan vazkülatürü kan ile şişmiştir. Kanama oluşturmak üzere küçük damarlar yırtılmış olabilir. Tanı. Timpani klinik olarak, tipik belirtiler temel alınarak teşhis edilmektedir. En önemlisi abdomenin şişkinliğidir. Çoğunlukla paralumbar fossa belirsizleşmiş ve duvar dışarı çıkıntı yapmışken çok beslenmiş sığırlarda bu çıkıntı minimumdur ve dikkat çekmez. Belirsiz şişkinliğe bakarak yanılmış hayvan yetiştiricileri tarafından tecrübe edilmiş bazı durumlarda, şişkinlik gözden kaçırılarak ölüme neden olunmuştur. Timpani yapan diyetlerle beslenen sığırların geçmişi de bir tanıya varılmasında önemlidir. Hayvanın geğirme veya mide sondalaması ile gazın çıkarılması sonucu rahatlaması tanının tayin edilmesine yardım etmektedir. Nekropside özellikle hastalık sırasında izlenmemiş hayvanlarda sorun, antemortem timpani ile rumenin içeriğin devam eden fermantasyonu sonucu postmortem şişkinliğinin ayırt edilmesidir. İki durumda da rumen bir köpük ve yem karışımı ile şişmiştir. Buna karşın antemortem timpani köpüğü posmortem fermantasyon köpüğünden daha dayanıklıdır. Ek olarak antemortem timpani viseral damarlardaki kanın çoğunun periferal damarlara geçmesine neden olmaktadır. Ayırıcı tanı zehirli bitkiler ve akut enterotoksemiyi de içeren birçok zehir üzerine düşünülmesini gerektirmektedir. Ayrım, mide içeriğinin zehirler için kimyasal analizini ve barsak içeriğinin clostridial toksinlerden muayenesini gerektirebilir. Korunma ve Tedavi. Açık besi sığırlarda korunma için timpani yapıcı diyetlerden özellikle soya fasulyesi küspesi, soya yağı ve taze biçilmiş baklagil içeren rasyonlardan kaçınılabilir veya bu diyetler değiştirilebilir. Taze bitkilerle beslenmeden kaynaklanan timpani sulu baklagiller lezzetli otlarla seyreltilerek kaçınılabilir. Otlatılan hayvanlarda hayvan başına 50-100 mg procaine penicilinin yeme katılmasıyla yaklaşık 3 gün timpani engellenebilmektedir. Ancak ne yazık ki bu prosedür açık besi sığırları için geçerli değildir. Rasyona mineral veya hayvansal yağların katılması koruyucu etkisi olabilir. 34

Timpaniyi tedavi yöntemi şişkinliğin derecesine göre değişmektedir. Sıklıkla hayvanın hayatının kurtarılması için acil tedavi gerekmektedir. Zaman izin verirse bir miktar gaz çıkartmak için bir mide tüpü rumene sokulabilir. Daha şiddetli durumlarda sağ paralumbar fossadan rumene bir torakar ile girilebilir yada aynı anatomik bölgede cerrahi açılış tesis edilebilir. Rumen basıncın rahatlamasını takiben daha fazla rahatlamanın sağlanması ve tekrarın engellenmesi için mineral yağlar ve antifermentler verilir. Kronik timpanide neden tespit edilip mümkünse düzeltilmelidir ; eğer aşırı antibiyotik yada sulfonamit kullanımına bağlı ise bu ilaçların kullanımı kesilmelidir; eğer skar dokusunda dolayı özefageal daralmaya bağlı gelişmişse küçük bir ruminal fistül oluşturulabilir. Değer kaybının engellenmesi için tekrar eden timpanili hayvanlar kesime gönderilebilir. Gastrik Erozyon ve Ülser Gastrik erozyon ve ülser abomazum dokusunun sırasıyla yüzeysel ve lokal derin doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Klinik olarak ülserler nadiren teşhis edilirken erozyonlar hiçbir zaman teşhis edilemez. Çeşitli yaşlardaki sığırlarda gastrik ülser insidensini tespit etmek için kesilen sığırların muayeneleri yapılmıştır. 1500 buzağı üzerinde yapılan bir çalışmada izleyen yaş insidensi gözlenmiştir: 4 hafta öncesi %0 ; 4-5 hafta %78 ; 8 hafta %95 ; 10-12 hafta %95 ; 12-14 hafta %98 ; ve genç sığırlarda %68. Başka bir araştırmada 1535 erişkin şişman sığır üzerinde kesim anında yapılmıştır. Bunların 814 ünün (%53) normal abomazumu varken 721 inin (%47) mukoz membranının yaralandığı görülmüştür. 721 yaralı mideli içinde 677 sinin(bütün örneğin %44 ü)sadece tekli veya multiple erozyonu varken, 28 inin(bütünün %1.8 i) sadece ülseri ve 16 sının(bütünün %1 i) hem ülseri hem erozyonu görülmüştür. Erozyonlar fundus ve pylorus boyunca rasgele dağılmışken ülserler pylorusta ve fundusun distal bölümündedir. Neden belirlenememiş olmasına rağmen araştırmacı erozyonların, nakliye stresi ve açık besi ile kesim arası süreçteki açlıktan kaynaklandığını öne sürmüştür. Diğer sporadik vakalar, abomasal bir ülserden kaynaklanan şiddetli kanamalara bağlı ölümler ve abomasal duvarın perfore olduğu ve peritonitisin şekillenmesiyle oluşan ölümler üzerinde araştırılmıştır. Oluşumu. Yetişkin şişmanlatılmış sığırlar arasında kesim zamanında yaklaşık %45 i abomazal erozyonlar, %2.9 u abomazal ülser yada ülser skarı bulundurmaktadır. 8-14 hafta arası yaşlarda abomazal ülserin buzağılardaki insidensi %95 kadar yüksek olabilmektedir. Eiyoloji ve Patogenez. Sığırlarda abomazal ülser ve erozyonların nedeni incelenmemiştir. Kesim zamanında erozyon kaynağı ve yüksek insidens bunların; yüksek kalorili bir rasyonun iptal edilmesine bağlı stres ve açık besiden pazara ya tren yada kamyon ile nakilleri sırasındaki stres nedeni ile oluştuğu varsayımına neden olmuştur. Bazı olgularda erozyon ve ülserlerin her ikisi de, viral diarrhea, viral bovine rhinotraceitis ve difteri gibi hastalıkların sonucu olarak oluşan abomazum mukozasındaki fokal hemorajilerden kaynaklanmaktadır. Sığırların otlaktan açık besiye sevki sırasında oluşan erozyonlar, abomazumda predizpozisyon yaratıp ülserleşmeyi başlatabilmektedir. Erozyon ve ülserlerin nedenleri iyi anlaşılmadığından, patogenez sadece bir varsayım olabilir. Besinin son aşamaları sırasında sığırlar; yüksek kalorili yemlere sınırsız miktarda, kesintisiz bir ulaşım serbestliğine sahiptir ve sakin bir çevrede barındırılmaktadırlar. Pazarlama 35

zamanında aniden, bütün yemler kaldırılmakta ve hayvanlar kamyon veya trenlerle pazara nakledilmektedir. Kalabalık yoğun ve korku şiddetlidir. Bu stresli durum kesimin hemen öncesinde 48-72 saat sürmekte ve gastrik fokal hemoraji ve erozyonlarla sonuçlanabilmektedir. Ülserler; açık besiye sevk zamanından ve abomazum mukozasında enfeksiyöz hastalıklarla oluşan fokal hemorajilerden köken alabilmektedir. Hemorajiyi saran mukoza zayıf dolaşımdan dolayı cansızlaşmıştır. Gastrik enzimler bozulmuş mukoza hücrelerini ve sızan kanı tahrip eder. Bu süreç doku bütünlüğünün bozulmasına ve sonra ülserin başlangıcında gerideki dokunun bozulmasına neden olur. Dokunun ilerleyen bozulması ve sindirimi tüm mukoza boyunca devam edebilir ve submukozaya girebilir. Birkaç vakada süreç bütün duvar delinene kadar devam etmiştir. Ölüm, aşınan bir arterden şiddetli kanama yada gastrik duvarın delinmesiyle gastrik içeriğin periton boşluğuna boşalmasına bağlı peritonitis sonucu oluşabilmektedir. Birkaç ölümün dışında ülserler skar dokusu oluşumu ile iyileşmektedir. Skarın kontraksiyonu mukozanın yıldızımsı şekil bozukluğuna neden olur. Klinik Belirtiler ve Postmortem Lezyonlar. Abomazal erozyonlar tanınabilir klinik belirti oluşturmamaktadır. Genellikle ülserler de asemptomatiktir. Ancak bazı durumlarda ülserler anoreksi, depresyon, abomazum bölgesinde belirsiz ağrı ve abdominal tedirginliğe neden olmaktadır. Basınç ile acı artmaz ve vücut sıcaklığı normaldir. Yavaş hemoraji(kanama) bazen dışkıda farkedilebilir siyah katranımsı kanama ve membranlarda solukluğa neden olmaktadır. Gastrik duvarın ülseröz delinmesiyle oluşan genel peritonitis sonucu ateş, abdominal tedirginlik, diarrhea, depresyon ve hareke etmeye isteksizlik görülür. Kesim anında açılıp temizlenen abomazumda tekli veya çoklu erozyonlar bulunabilir. Her erozyon, genellikle hemorajik doku ile çevrelenmiş sığ bir boşluktur. Farklı boy, şekil, sayı ve konumdadırlar. Fundusta erozyonların çoğu plicaenın sınırındadır. Çoklu erozyon olması durumunda gastrik boşluğa bir miktar hemoglobin kaçabilir. Ülser çoğunlukla teklidir, sirkülerdir ve fundusun distal bölümünde yada pylorusta bulunmaktadır. Sınırları keskindir. Ülser çoğunlukla 10-30 mm. çapındadır. Bozukluk en azından submukozaya kadar uzanır. Ülserin zemini nekrotik hücreler, fibrin ve besin içerir. Ölümcül hemoraji durumunda abomazum; omazuma geriye akış ile, barsaklara ileri akışla geçebilecek olan, kanla şişmiştir. Kan pıhtısının genellikle ülserden yayıldığı görülmektedir. Ölümcül delinme durumunda ülser bütün gastrik duvar boyunca yayılmakta ve yangılı periton boşluğunda besin bulunmaktadır. Delinme noktası yanında çevre organlar abomazuma yapışmış olabilmektedir. Komşu dokuların kasılmaları sonucu ülser skarı mukozada yıldızımsı bozulma oluşturmaktadır. Histopatolojik olarak erosyonlar; fokal bozulmayı, bazı hücrelerin sindirildiğini ve lamina propriada kanamayı gösterir. Ülser bir yangı reaksiyonu ile çevrilebilir; zemin fibrin, lökositler ve granulasyon dokusu içerir. Ölümcül hemoraji durumunda yıpranmış arter çoğunlukla farkedilebilirdir. Tanı. Erozyonların klinik tanısı hiçbir zaman koyulamaz. Ancak nekropsi ve kesimden sonra, açılan abomazumun temizlenmesi ile fark edilebilirler. Ülserlerin klinik tanısı; özellikle 36

abdominal tedirginlik, manuel baskı ile artmayan abomazal ağrı ve siyah katranımsı dışkı gibi tipik belirtiler temel alınarak koyulabilir. Ayırıcı tanı, travmatik retikulitis ve cocsidiosis ile salmonellosis gibi gastrik hemoraji nedenleri üzerine düşünülmesini gerektirmektedir. Travmatik retikulitiste retikulum bölgesinde kolaylıkla metal tespit edilebilir ve xyphoid kıkırdak bölgesi üzerine yapılan manuel basınç ağrıyı artırmaktadır. Coccidiosisde oositler dışkının mikroskobik muayenesinde tanımlanabilirler ve önemli sayılarda mevcutturlar. Salmonellosisde dışkı aşırı akışkandır ve gübreden Salmonella türleri izole edilebilir. Tedavi. Başarılı tedavi, yönetimde değişiklik ve tıbbi tedavi gerektirir. Yüksek kalorili diyetler çayır otu, yulaf ve arpa ile değiştirilmelidir. Bir galon mineral yağ, 1 pound magnesium oksit ile karıştırılıp mide tüpü ile uygulanmalıdır. Günde,1 pound vücut ağırlığı başına 1.5 grain(065 gram) sulfamethazine veya sulfabromethazine 1-2 gün uygulanarak izleyen birkaç günde önceki günün yarısı doz uygulanarak ulserin muhtemel bakteriyel enfeksiyonları engellenebilir. Şiddetli kanamalı besili hayvanlar, maddi değer kaybını engellemek için yetişkin hale gelmeden kesime gönderilebilir. Görüş ve önerileriniz için e-mail adresimiz: katkiservis@interkim.com.tr 37