ESNAF VE SANATKARLAR ŞURASI HAZIRLIK ÇALIŞTAYI



Benzer belgeler
SİRKÜLER. Sayı: Mayıs

İşverenlere Torba Kanun İle Sigorta Prim Teşviki Getirilmiş, Bir İşçi İçin Prim İndirim Tavanı TL ye Kadar Çıkarılmıştır

SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİM BORÇLARININ YAPILANDIRMA ŞARTLARI

SİRKÜLER 2017/16. Bu sirkülerimizde, 6770 Sayılı Kanun ile yapılan düzenlemeler özetlenmiştir.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

MESLEKİ EĞİTİM VE İSTİHDAM KONUSUNDA 6111 SAYILI KANUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI. SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2018 Yılı Teşvik Uygulamaları 2018/Temmuz

SİRKÜLER RAPOR SGK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI

/3-1 ÖZET :

ESKİŞEHİR SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI MEVZUAT ARAŞTIRMA KOMİSYONU

6728 SAYILI KANUN İLE MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ UYGULAMAYA KONULMUŞTUR.

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş./74

2011 YILINDA MALİ TATİL 1-20 TEMMUZ 2011 GÜNLERİ ARASINDA UYGULANACAKTIR

DOĞUM BORÇLANMASI PRİMİ VERGİ MATRAHINI NASIL ETKİLER?

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü GENELGE

Sirküler Tarihi : Sirküler No : : 6736 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun Hak.

Adres : Mithatpaşa Cad. No : 7 Sıhhiye/ANKARA Ayrıntılı Bilgi : A.ARAS Dai. Bşk. V.

ŞEHİRİÇİ TİCARİ TAKSİLERDE ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENCESİ

İŞVERENLERİN İŞSİZLİK SİGORTASI İLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE BU YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRMEDİKLERİ TAKDİRDE KARŞILAŞACAKLARI İDARİ PARA CEZALARI

ASGARİ ÜCRET yılında dönemler itibariyle uygulanacak asgari ücret tarifesi aşağıdaki gibidir.

G E N E L G E

7103 SAYILI YASA İLE GETİRİLEN İŞVERENLER İÇİN GEÇERLİ SİGORTA PRİM DESTEĞİ 12 TEMMUZ 2018

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

V E R G İ A K T Ü E L

YAPILANDIRMA KANUNU ÖZET TABLO. Silinecek/Ödenecek Kısım. Alacak aslının tamamı ödenecek.

D S M M M O DİYARBAKIR SERBEST MUHASEBECİ M A L İ M Ü Ş A V İ R L E R O D A S I Chamber Of Certified Public Accountants of Diyarbakır

ERCİYES Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş.

BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA İLİŞKİN KANUN TASARISI

7143 SAYILI KANUN KAPSAMINA GİREN ALACAK VE İŞLEMLER

Sirküler Rapor Mevzuat /13-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Sirküler Rapor /205-1

Her yıl Ocak ayında yeni belirlenen asgari ücrete göre prime esas kazançların alt ve üst tutarları yeniden hesaplanıyor.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

1 TEMMUZ 2013 TARİHİNDEN İTİBAREN UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Sirküler Rapor /29-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SON DEĞİŞİKLİKLERE GÖRE 5510 SAYILI KANUNDA İDARİ PARA CEZALARINDAKİ İNDİRİMLERİN UYGULAMASI

Endüstri İlişkileri Kapsamında

VERGİ AFFI TAKVİMİ. Bildirme/ Beyan Tarihi. Konu

- 31/3/2017 tarihinden (bu tarih dâhil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları,

SİRKÜLER RAPOR GENELGE 2008/4. Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/14

4708 SAYILI YAPI DENETİMİ HAKKINDA KANUN UYGULAMALARI İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR. 4- Yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedeli nedir?

YURTDIŞI HİZMET BORÇLANMASI YAPARAK EMEKLİ OLANLARIN SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİNE TABİ OLARAK ÇALIŞMALARI ÖNÜNDEKİ ENGEL

SİRKÜLER. Sayı: Ocak

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

sayılı Kanunun Geçici 19 uncu Maddesi Kapsamında İşe Alınan Ücretlilere İlişkin Gelir Vergisi Stopajı Teşviki Uygulaması

EMEKLİLERİN TEKRAR ÇALIŞMASI HALİNDE ALMAKTA OLDUKLARI AYLIKLARI KESİLİR Mİ?

Endüstri İlişkileri Kapsamında

VERGİ AFFI TAKVİMİ sayılı Askerlik Kanunu, - Mülga 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve

SERVİS ARACI ŞOFÖRLERİNİN SİGORTALILIĞI

İstihdam Seferberliği Ekrem GÜLCEMAL Sosyal Güvenlik İl Müdürü

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI. Eskişehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 2017/Ocak

21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 58 inci maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

4325 sayılı, numaralı, nolu, kanun, yasa OLAĞANÜSTÜ HAL BÖLGESİNDE VE KALKINMADA ÖNCELİKLİ YÖRELERDE İSTİHDAM YARATILMASI VE YATIRIMLARIN

SİRKÜLER 2015/29. İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan bu desteklerden kişiler bir kez yararlanabilecektir.

SGK TEŞVİK İŞ-KUR İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMINI BİTİRENLERİN İSTİHDAMINA İLİŞKİN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ

İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINI TAMAMLAYAN KİŞİLERİ ÇALIŞTIRAN İŞVERENLERE SİGORTA PRİM TEŞVİKİ GETİRİLDİ

MALİ TATİL 1-20 TEMMUZ 2016 TARİHLERİ ARASINDA UYGULANACAKTIR

7143 SAYILI YENİ YAPILANDIRMA KANUNU VE GETİRDİKLERİ

Uz. Nuri ŞAŞMAZ Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü Maliyet Şube Müdür V.

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

Sirküler Rapor Mevzuat /130-2 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

2018 YILINDA UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET DESTEĞİ İLE İLGİLİ USUL VE ESASLAR AÇIKLANDI

7103 SAYILI YASA İLE GETİRİLEN İŞVERENLER İÇİN GEÇERLİ SİGORTA PRİM DESTEĞİ 12 TEMMUZ 2018

DENET İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK SİRKÜLERİ

SİGORTA PRİM TEŞVİKLERİ

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞINCA BÜROKRATİK İŞLEMLERİ AZALTAN 2012/1 NO LU GENELGE YAYIMLANDI

SIGORTA PRIMLERINDE 5 PUANLIK İNDIRIM

/ ÖZET : 6761 Sayılı Kamu Malî Yönetimi Ve Kontrol Kanunu İle Bazı Kanunlarda

ASGARİ ÜCRET Tarihleri Arasında Uygulanacak Asgari Ücret

ĠġSĠZLĠK ÖDENEĞĠ ALANLARIN ĠġE ALINMASI HALĠNDE YARARLANILACAK TEġVĠK. I- GĠRĠġ

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2017/19

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDEN İSTİSNA SINIRI

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

4447 SAYILI KANUNUN GEÇİCİ 19. VE 20. MADDESİ KAPSAMINDA İŞE ALINAN ÜCRETLİLERE İLİŞKİN GELİR VERGİSİ STOPAJI TEŞVİKİ UYGULAMASI

SİRKÜLER 2008/19. : İş ve SSK Kanunundaki Son Değişiklikler

AKDENİZ DENETİM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

Uygulama ile ilgili örnekler de içeren ve yeterince açık olan ve ek açıklama gerektirmeyen sözkonusu tebliğ sirküler ekinde gönderilmiştir.

Bu kapsamda 5510 sayılı yasanın 81. Maddesine (j) fıkrası eklendi. Buna göre;

MEVZUAT ÇALIŞMA GRUBU KARARLARI

DENET VERGİ SİRKÜLER

ESNAF VE SANATKÂRLARIN SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

GELİR VERGİSİ KANUNU VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

SİRKÜLER SAYILI KANUNLA GETİRİLEN ASGARİ ÜCRET DESTEĞİ ve SGK PRİM ERTELEMESİ HAKKINDA. Tarih: Sayı:2017/12

Sirküler : İstanbul,

ASGARİ ÜCRET. Ancak, 5510 sayılı Yasanın 4/c maddesinde belirtilen kamu görevlileri için herhangi bir tavan bulunmamaktadır.

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

SİRKÜLER: 2014/043 BURSA, Konu: Sosyal Hizmetlerden Yararlanmış ve Yararlanan Kişilerden Dolayı SGK Pirim Teşviki Hakkında

SİRKÜLER NO: POZ / 53 İSTANBUL,

MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ HAKKINDA:

EV HİZMETLERİNDE 10 GÜNDEN AZ VEYA FAZLA SÜRE İLE ÇALIŞANLAR

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

DENET İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK SİRKÜLERİ

İlgili genelge aşağıda sunulmuştur. Saygılarımızla, Tarih: Sayı : 2015/59

6111 SAYILI TORBA KANUNDAKİ DÜZENLEMEYLE BİRLİKTE İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YER ALAN İSTİHDAM TEŞVİKİNE İLİŞKİN DÜZENLEMELER

Transkript:

ESNAF VE SANATKARLAR ŞURASI HAZIRLIK ÇALIŞTAYI

MEVZUAT 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun uygulanmasında pek çok sorunla karşılaşılmaktadır. Çalışkanlıkları ve dürüstlükleriyle her zaman toplumumuzun temel taşları olarak kabul edilen, esnaf ve sanatkarlarımızın Anayasa ile sağlanan teminatlarını pekiştirmek ve günümüz dünyasının değişen şartları ve baş döndürücü gelişmeleri paralelinde örgütlenmelerini, gelişmelerini ve temsil edilmelerini temin etmek maksadıyla ve Kanunun eksik, aksayan yönlerinin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. 5362 sayılı Kanun kapsamında teşkilat yapısını güçlendirecek ve uygulamadan kaynaklanan sorunları çözecek gerekli yasal değişiklikler yapılmalıdır. Esnaf ve Sanatkar Tanımı 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununda esnaf ve sanatkar tanımı yapılmaktadır. Ancak bu tanım günümüz ekonomik gelişmeleri ile uyumlu değildir, esnafı dar bir alana hapsetmektedir. Günümüzün serbest ticaret ortamında esnafın gelişmesine engel olmaktadır, dolayısıyla ihtiyacı karşılamamaktadır. Esnaf ve sanatkar ile tacir ve sanayici ayrımı ciro esasına dayandırılmakta, sınırları tam çizilmemiş ve net olmayan bu uygulama nedeniyle benzer örgüt yapısına sahip meslek kuruluşları olan TESK ve TOBB arasında üye kaydı açısından sorunlar yaşanmaktadır. Bunun yanında özü itibarıyla esnaf ve sanatkar olan kişiler, TOBB a bağlı odalara kayıt olarak tacir ve sanayici sıfatını almaktadır. Esnaf ve sanatkar ile tacir ve sanayici ayrımı daha kesin çizgilerle yapılmalı, esnaf esnaf odasına, tüccar ticaret odasına kayıt olmalıdır. Bu yapıldığında TESK ve TOBB gibi mesleki örgütlenmelerin çalışma alanları ve konuları daha belirgin hale geleceğinden bu kurumların önemi ve yaptığı çalışmaların verimi ve kalitesi de artmış olacaktır.

MEVZUAT Fiyat Tarifelerinin Tespiti 5362 sayılı Kanunun Fiyat tarifelerinin tespit şekli başlıklı 62 nci maddesinin 1 inci fıkrasında esnaf ve sanatkarlarca üretilen mal ve hizmetlerin fiyat tarifelerinin bağlı bulundukları odalarca hazırlanacağı hükme bağlanmıştır. Buna göre; şoförler ve otomobilciler odalarına kayıtlı esnaf ve sanatkarların ücret tarifelerinin de, kayıtlı bulundukları odalarca hazırlanması gerektiği halde uygulamada 13/07/2005 tarihli ve 25874 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5393 sayılı Belediye Kanununun 15 inci maddesinin (p) bendinde; Kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergahlarını belirlemek. belediyenin görev ve yetkileri arasında düzenlendiğinden, birçok yerde belediyeler tarafından sonraki tarihli kanun olan Belediye Kanununun uygulanması gerektiği belirtilerek, esnaf ve sanatkarlar odalarının ücret tarifesi verme yetkisi ellerinden alınmaya çalışılmaktadır. Ancak 5393 sayılı Kanunun 84 üncü maddesinde; Bu kanunla, belediyenin sorumlu ve yetkili kılındığı görev ve hizmetlerle sınırlı olarak; 24.4.1930 tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu, 4.7.1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, 10. 6. 1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu, 12.9.1960 tarihli ve 80 sayılı 1580 sayılı Belediye Kanununu 15. maddesinin 58 inci Bendine Tevfikan Belediyelerce Kurulan Toptancı Hal lerinin Sureti İdaresi Hakkında Kanun, 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanunu, 14.6.1989 tarihli ve 3572 sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun, 27.5.2004 tarihli ve 5179 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü

Hakkında Kanun, 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu, 1.5.2003 tarihli ve 4856 sayılı Çevre ve Orman Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda, bu Kanun hükümlerine aykırılık bulunması durumunda bu kanun hükümleri uygulanır. şeklindeki düzenleme ile uygulanmayacak hükümler belirlenmiş olup, bu hükümler içerisinde 5362 sayılı Yasa hükümleri sayılmamıştır. Kaldı ki; aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde özel kanun hükümlerinin öncelikle uygulanacağı genel bir hukuk prensibi olup, 5393 sayılı Belediye Kanununa göre özel kanun niteliğinde olan 5362 sayılı Kanunun yukarıda yer verilen 62 nci maddesi gereğince, esnaf ve sanatkarlar odalarına kayıtlı üyelerin ücret tarifelerinin kayıtlı bulundukları odalarca verilmesi gerekmektedir. 507 sayılı Kanunun 9 uncu ek maddesinde uygulamada yetki sorunlarının yaşanmamasını teminen yoruma yer bırakılmaksızın 1580 sayılı Belediyeler Kanununun 15 inci maddesinin 3 üncü bendinde yer alan ücret tarifelerinin tanzim ve tasdikine ilişkin hüküm ile 43 üncü bendinde yer alan ilgili hüküm, yine 1580 sayılı Belediyeler Kanununun 83 üncü maddesinin 7 nci bendi hükmü, 3030 sayılı Kanunun toplu taşıma araçlarının bilet tarifelerinin yapılmasıyla ilgili 7 nci maddesinin 6 ncı fıkrası hükmü, 15 Mart 1321 tarih ve 1414 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İl Özel İdaresi Kanununun 144 üncü maddesinin 14 üncü bendi hükümleri, 507 sayılı Kanuna tabi Esnaf ve Sanatkarlar için uygulanmaz. şeklindeki düzenlemeye yer verilmişti. 5362 sayılı Kanunda böyle bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşları üzerinde vesayet yetkisine sahip Sanayi ve Ticaret Bakanlığının esnaf ve sanatkarlar tarafından üretilen mal ve hizmetlerin fiyat tarifelerinin 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu nun 62 nci maddesi hükmü gereğince tespit edilmesi gerektiği yönündeki olumlu görüşüne rağmen sorunlar devam etmektedir. Sorunun çözümü için 5362 sayılı Kanunda düzenleme yapılmalıdır.

MEVZUAT Sicile Kayıt ve Tescil Harçları 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu nun Kayıt ve Tescil Harcı başlıklı 69 uncu maddesi hükmü gereğince esnaf ve sanatkarların sicile kayıt ve tescil harçlarının tutarı 492 sayılı Harçlar Kanununun Ticaret Sicili Harçları hükümlerine göre hesap edilecek harcın yarısı tutarında olup, alınan bu harcın red ve iadeler düşüldükten sonra kalan tutarının %25 i ilgili birliğe gelir kaydedilmek üzere aktarılmaktadır. Birliğe aktarılan paydan geriye kalan tutarın 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 180 inci maddesinin (a) bendi gereğince adli yardım bürolarında kullanılmak üzere %3 ü Barolar Birliği ne, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 23 üncü maddesi (b) bendi gereğince %5 i Büyükşehir Belediyelerine, 2380 sayılı Belediyelere ve İl Özel İdarelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun un 1 inci maddesi 1 inci fıkrası gereğince %6 sı belediyelere, %1.2 si il özel idarelerine, 4301 sayılı Ceza İnfaz Kurumları İle Tutukevleri İşyurtları Kurumunun Kuruluş Ve İdaresine İlişkin Kanun un 7 nci maddesi (c) bendi gereğince %35 i iş yurtlarına aktarılmak üzere Adalet Bakanlığı na aktarılmaktadır. Sicile kayıt ve tescil harçlarının esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşlarına ayrılan payı arttırılmalıdır. Sicile Kayıtta Düzenleme Farklı işyerlerinde birkaç mesleki faaliyette bulunan esnaf ve sanatkârlar diğer faaliyetlerinden dolayı da kayıt olmak zorunda bırakılmaktadır. Esnaf ve sanatkar sicilinde tüm kayıtları bir defada yapılabilmelidir.

MEVZUAT Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Haksız Rekabeti Bazı kamu kurum ve kuruluşları, kendi mensupları ve bunların dışındaki kişilere gıda, konaklama ve benzeri alanlarda hizmet vermektedirler. Devlet ticari hayatın içine girerek ve birçok imkanı kullanarak (ucuz işçilik, arazi, elektrik-su, vergi indirimleri gibi) düşük fiyat uygulamakta ve esnaf ve sanatkarla haksız rekabet ortamı yaratılmaktadır. Devlet ticaretten el çekmeli, bunu özel kesime bırakmalıdır. Haksız rekabetin önlenmesi açısından kamu kurum ve kuruluşlarına ait kantin, kamp, misafirhane, kuaför, lokal gibi yerlerin kendi çalışanları dışındaki kişilere hizmet vermesi önlenmelidir. Özellikle belediyelerin Devlet imkanlarını kullanması ve haksız rekabet yaratarak illerde halk ekmek fabrikaları kurmaları, fırıncı esnafını büyük sıkıntılarla karşı karşıya getirmektedir. Doğru olan ekmek üretiminin bu işi, iş olarak benimseyenlerce yapılmasıdır. Belediyelerin halk ekmek fabrikalarının özelleştirilmesi ve bu özelleştirmede fırıncı esnafının yer almasının, hem ucuz hem de kaliteli ekmek üretimi açısından gerekli olduğu aşikardır. Özelleştirme öncesinde, odalardan birer yetkilinin bu şirketlerde yer alması halinde fırıncı esnafı haksız rekabetten korunma imkanı bulabilecektir.

MEVZUAT Defter Tasdikleri 17/06/2003 tarihli 25141 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4884 sayılı Türk Ticaret Kanunu, Vergi Usul Kanunu, Damga Vergisi Kanunu, İş Kanunu ve Sosyal Sigortalar Kanunun da Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun la, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 69 uncu maddesinin 1 inci fıkrası değiştirilmiş ve şirketlerin kuruluş aşamasında ticari defter tasdiklerinin ticaret sicil memurlarınca da yapılmasına ilişkin düzenleme yapılmıştır. Esnaf ve sanatkarların tuttukları işletme defteri tasdiklerinde noterler tarafından sicil tasdiknamesi istenilmesi hususunda söz konusu kanun değişikliği yapılmadan önce ortaya çıkan bazı problemler nedeniyle, Konfederasyonumuzca Danıştay 8 inci Dairesinde Esas : 2002/374 sayılı dosyası ile açılan davada Karar : 2003/843 sayılı ilam ile esnaf ve sanatkarların defter tasdiklerinde de, tacirlerde olduğu gibi, sicil tasdiknamesi istenilmesinin uygulamada birliğin sağlanması açısından gerekli olduğuna hükmedilmiştir. Türk Ticaret Kanununun 69 uncu maddesinde söz konusu değişiklik yapılmadan önce, tacirlerin defter tasdiklerinde noterler tarafından sicil tasdiknamesi istenmesine ilişkin düzenleme, esnaf ve sanatkarlarımız açısından da sözü edilen Danıştay Kararı gereğince uygulanmaktaydı.

6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanununun 64. maddesinde de şirketlerin kuruluşunda defterlerin açılışını ticaret sicil müdürlükleri tarafından onaylanabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Vergi Usul Kanununun 172 nci maddesi gereğince; ticari ve meslekî faaliyetlerinin hacmine göre işletme defteri tutmakla mükellef bulunan esnaf ve sanatkarlarımızın, defterlerini her yıl notere tasdik ettirmeleri gerekli bulunmaktadır. Noterler tarafından esnaf ve sanatkarlardan defter tasdiklerinde sicil tasdiknamesi istenilmemesi, kimi esnaf ve sanatkarların kayıt dışı faaliyette bulunmasının önünü açmış ve üçüncü kişiler açısından da esnaf ve sanatkar siciline olan güveni ortadan kaldırmıştır. Bu nedenle, Türk Ticaret Kanununda veya 5362 sayılı Kanunda değişiklik yapılarak Esnaf ve sanatkarların işletme hesabı esasına göre tutacakları işletme defterleri açılış ve kapanışlarında noter tarafından onaylanır. Esnaf ve sanatkar işletmelerinin kuruluşunda açılış onayları 5362 sayılı Kanunun 67 nci maddesinde düzenlenen, Esnaf ve Sanatkar Sicil Müdürlüğü tarafından da yapılabilir. Bu onayın noter tarafından yapıldığı durumlarda noter, Esnaf ve Sanatkar Sicil Müdürlüğünden getirilecek Sicil Tasdiknamesini aramak zorundadır. şeklinde ilave yapılması ile hem ülkemizin bir numaralı sorunu olan kayıt dışı faaliyette bulunmanın önemli ölçüde önüne geçilmiş olunacaktır hem de tacir ve esnaf-sanatkar açısından kanun önünde eşitlik sağlanmış olacaktır.

MEVZUAT Perakende sektörünü düzenleyecek yasa bir an önce çıkarılmalıdır Esnaf ve sanatkârlarımızın en önemli sorunlarından biri, perakende sektöründeki haksız ve insafsız rekabet ortamıdır. Perakende sektöründeki kuralsızlıktan beslenen haksız rekabet çok sayıda esnaf ve sanatkar meslek dalını olumsuz etkilemekte, esnaf ve sanatkar işyerlerinin kapanmasına neden olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, sektör için çalışma kurallarının konulmaması, küçük esnafı yok olma sürecine sokmaktadır. Avrupa ülkelerinde titizlikle kent merkezlerinin dışında tutulan büyük alışveriş merkezleri, ülkemizin hemen tüm illerinde bugün mahalle aralarına kadar girmiştir. Bu durum, esnaf ve sanatkârlarımızın muhatap olduğu haksız rekabetin yanı sıra çağdaş şehircilik anlayışına da aykırıdır. Sektörde var olan haksız rekabetin önlenmesi için; perakende sektörünün kurallarını koyacak olan yasal düzenleme yapılmalı, sektörde çalışma şartları, yeni işyerlerinin açılmasının kuralları, çalışma süreleri belirlenmelidir. Bu çerçevede, esnaf ve sanatkarlar açısından büyük önem taşıyan ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanarak Başbakanlığa gönderilen Alışveriş Merkezleri, Büyük Mağazalar ve Zincir Mağazalar Kanun Tasarısı bir an önce yürürlüğe konulmalıdır.

MEVZUAT Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 03/03/2004 tarihli değişik 41 nci maddesine göre; Müzik Birliklerince girişi ücretli veya ücretsiz umuma açık mahallerde eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanım ve/veya iletiminden kaynaklanan ve müzik birliklerince hazırlanan tarifelerde yer alan bedellerin çok yüksek olması nedeniyle esnaf ve sanatkarlarımızın hak ve menfaatleri zarara uğratıldığından, söz konusu maddenin değiştirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Ustalık Belgesi 5362 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasında; esnaf ve sanatkarlardan sicile kayıt sırasında ustalık belgesi isteneceğine ilişkin bir düzenleme bulunmasına rağmen, ticaret odalarına kayıtlı tacirlerden ticaret siciline kayıt sırasında ustalık belgesi istenmemektedir. Buna ilişkin düzenleme 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Birliği Kanunu nun 102 nci maddesinde yer almaktadır. Esnaf ve sanatkarlardan ustalık belgesi istenilmesine rağmen, tacirlerden istenmemesi, mesleki eğitim ile ilgili temel hukuki düzenlemelerin yanı sıra Anayasa ile güvence altına alınan kanun önünde eşitlik ilkesine de aykırıdır. Esnaf ve sanatkarlardan ustalık belgesi istenilmesine rağmen, tacirlerden istenmemesi, mesleki eğitim ile ilgili temel hukuki düzenlemelerin yanı sıra Anayasa ile güvence altına alınan kanun önünde eşitlik ilkesine de aykırıdır. Konunun çözümü için çalışma yapılmalıdır.

MEVZUAT Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun 19 Ocak 2008 tarihli ve 26761 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun da yer alan, Özel hukuk kişilerine ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde, tütün tüketilmeyeceğine ilişkin düzenlemenin tekrar ele alınarak, esnaf ve sanatkarların mağdur olmamaları açısından, bu gibi mahallerde tütün ve tütün mamullerinin içilebilmesi için ayrı bir yer tahsis edilerek uygulanması sağlanmalıdır. Sigara yasağı bugünkü katı haliyle AB standartlarına uygun değildir. Bu uygulamadan başta lokanta, kahve işletmeleri olmak üzere pek çok meslek dalı zarar görmekte, kış aylarıyla birlikte bu zararın boyutlarının giderek artacağından ve işsizler ordusuna yeni kitlesel katılmalar olacağından endişe edilmektedir. Yapılması gereken, sigara yasağını bugünkü katı uygulamalardan arındırmak ve AB ülkeleri örneklerinde olduğu gibi bu yasağı, sigara içenlerin de sigara içme hak ve özgürlüklerine saygı göstererek çağdaş bir şekle dönüştürmektir.

MEVZUAT Elektrik ile İlgili Fen Adamları Elektrik ile ilgili fen adamları, teorik eğitimin yanında, pratik eğitim de alarak, ülkenin elektrik iç tesis işlerinin tamamına yakınını üstlenmekle birlikte, yaptıkları tesisatların evrakını imzalayamamaktadırlar. Bu durum, iç tesis işlerinin ehil olmayan kişilerce yapılmasına yol açmaktadır. Bu nedenle, elektrik iç tesisi işlerinin, konu ile ilgili pratik eğitimi alan, elektrik ile ilgili fen adamlarınca yapılması ve imzalanması gerekmektedir. Elektrik mühendisi, elektrik iç tesis yapım işlerinde çalışacaksa mutlaka yanında bu işin eğitimini almış, elektrik ile ilgili fen adamı çalıştırmalıdır. Ayrıca mühendislerce yapılan elektrik projeleri üzerine, bu projenin iç tesis işleri, fen adamlarınca yapılamaz kaşesi basılmaktadır. Yine bazı illerde, elektrik mühendisleri odasınca ve temsilciliklerince elektrik ile ilgili fen adamlarının yapım konusunda da yetkili olmadıkları şeklinde yazılar yazılmaktadır. Bu durum kayıtsız çalışmayı özendirmektedir. Elektrik fen adamları, yaptıkları elektrik iç tesis işlerinin evrakını imzalamalıdır ve Elektrik ile İlgili Fen Adamlarının Yetki, Görev ve Sorumlulukları Hakkında Yönetmelik in tüm maddeleri işler hale getirilmelidir.

MEVZUAT Yerel Yönetimlerle İlişkiler Bilindiği üzere Belediye Kanunu ve Büyükşehir Belediyesi Kanunun hazırlanması sürecinde öngörülen ve bu kanunlarda yer alan temel ilke yerel yönetimlerde sivil toplum kuruluşlarının etkin katılımının sağlanmasıdır. Ancak uygulamada özellikle karar alma süreçlerinde sivil toplum kuruluşlarının katılımı ilkesi gözardı edilmektedir. Oysa; 5362 sayılı Kanunun 1 inci maddesi gereğince üyelerinin mesleki ve teknik ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlerine uygun olarak gelişmelerini ve mesleki eğitimlerini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplini ve ahlakını korumak amacıyla kurulan esnaf ve sanatkar odalarımızın çalışma bölgesindeki faaliyetlerle ilgili olarak alınacak kararlarda görüşlerinin alınması, bu süreçlere etkin katılımlarının sağlanması, yerel yönetimler ve ticaret hayatı açısından olumlu sonuçlar yaratacaktır. Yerel yönetimler tarafından esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşlarımızın karar alma sürecine aktif olarak katılımlarının sağlanması gerekmektedir. Öte yandan işyeri açılışlarından önce mutlaka belirli analizlerin yapılması, hangi bölgede hangi mesleki faaliyete ve işletmeye ihtiyaç bulunduğunun tespit edilmesi, aynı bölgede aynı alanda faaliyet gösteren işletmelerin açılmasını önleyecektir. Bu nedenle söz konusu analizleri daha isabetli bir şekilde gerçekleştirecek olan esnaf ve sanatkarlar odalarına işyeri açma ve çalışma ruhsatı verme yetkisi verilmeli, söz konusu ruhsata dair tahsil edilecek harçlardan belediyelere pay ayrılmalıdır. Böylece hem belediyelerin iş yükü azaltılmış olacak, hem de ihtiyaca göre işletme açılması sağlanacaktır.

MEVZUAT Karayolu Taşıma Kanunu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği ulaştırma sektörü için şoför, minibüsçü, servisçi ve nakliyeci esnafının yerine getiremeyeceği kadar ağır şartlar öngörmektedir. Taşımacılık yapabilmek için zorunlu olan yetki belgelerinin ücretleri çok yüksektir.söz konusu belgeler meslek kuruluşlarımız tarafından verilememektedir. Ayrıca, söz konusu Kanunun ve yönetmeliğin uygulanmasında pek çok problemle karşılaşılmaktadır.bu problemlerin çözümü için yönetmelikte değişikliğe gidilmelidir. Ticari araçlara tek sigorta poliçesi Bilindiği üzere, ticari araçlar için Zorunlu Trafik Sigortası, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası, karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası ve Kasko Sigortası olmak üzere 4 ayrı sigorta poliçesi bulunmaktadır. Ticari araçlar için geçerli olacak tek bir sigorta poliçesinin yapılarak bu çeşitliliğin önüne geçilmesi, esnafımızın her bir poliçe için ayrı ayrı koşuşturmasını ve her bir ayrı poliçe için eksikliği veya tarihinin geçmesi esnasında cezai yaptırımla karşı karşıya kalmasını engelleyecektir.

MEVZUAT Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kolları NACE Rev.2 Tr. Faaliyet Sınıflamasına Uyarlanmalıdır Gümrük ve Ticaret Bakanlığı (Esnaf ve Sanatkarlar Genel Müdürlüğü) tarafından Konfederasyonumuz ile Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ve Mesleki Yeterlilik Kurumu nun katılımıyla; Maliye Bakanlığı tarafından kullanılan altı basamaklı NACE Rev.2 faaliyet listesinin tüm kurumların kullanımına uygun hale getirilmesi ve gerekli güncellemelerin yapılması amacıyla bir çalışma başlatılmıştır. Bu amaçla; oluşturulan alt çalışma grubu, toplantılarına 27.04.2010 tarihinde başlamış ve 28.01.2011 tarihinde çalışmasını tamamlamıştır. Yapılan toplantılar sonucunda 27.06.2007 tarih ve 26551 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Esnaf ve Sanatkâr Meslek Kollarının NACE Rev.2 Tr faaliyet sınıflamasına uyarlanması yapılarak 01.04.2011 tarihinde Bakanlığınız temsilcilerinin katılımıyla bir tutanak imzalanmıştır. Ancak, bugüne kadar Esnaf ve Sanatkâr Meslek Kollarının NACE Rev.2 Tr. faaliyet sınıflamasına uyarlanmasına ilişkin düzenlemeler yapılarak onaylanamamış ve Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe konulamamıştır. Dolayısıyla, Vergi Daireleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı tarafından kullanılan NACE kodları, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe konulamadığından, Konfederasyonumuz ve alt teşkilatımız tarafından kullanılamamaktadır. Bu bağlamda esnaf ve sanatkârlarımızın mağduriyetini ortadan kaldırmak bakımından bir an önce söz konusu düzenlemenin yapılması ve Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe konulması bir zorunluluk arz etmektedir.

MEVZUAT Esnaf ve Sanatkarlarımız da Yapı Müteahhitliği Yetki Belgesi Alabilmelidir 16 Aralık 2010 tarih ve 27787 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları İle Şantiye Şefleri ve Yetki Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik in, Yetki belgesi numarası için müracaat başlıklı 6. maddesinde; Yapı müteahhitliği yapmak üzere yetki belgesi numarası almak isteyen gerçek ve tüzel kişi, EK-1'deki Yapı Müteahhidi Yetki Belgesi Numarası Başvuru Formunu doldurup imzalar. Yapı müteahhidi gerçek kişi ise kayıtlı olduğu meslek odasından müracaat yılı içinde alınmış kayıt belgesinin aslı veya Müdürlükçe onaylı örneğini, tüzel kişi ise meslek odasına kayıt belgesi ile birlikte şirket sözleşmesinin yayımlandığı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi aslını veya Müdürlükçe ya da ilgili Sicil Memurluğunca tasdik edilmiş suretini Form ekinde Müdürlüğe verir. hükmü yer almaktadır. Buna göre; yapı müteahhitliği yapmak için müracaat eden gerçek kişilerden Ticaret Sicil Gazetesi istenmeyeceği, yalnızca müracaat yılı içerisinde alınmış meslek odası kaydı yeterli olacağı teşkilatımıza genelge ile duyurulmuştur. Ancak uygulamada; esnaf ve sanatkarlar odalarına kayıtlı üyelerimizin yapı müteahhitliği yapabilmek için yetki belgesi başvurularında odalarımızca verilen oda kayıt belgelerinin, Yapı Denetim Bürolarında kabul edilmemekte, üyelerimizden ticaret odası kayıt belgesinin istenmektedir. Konfederasyonumuzca sorunun çözüme kavuşturulmasını teminen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde yapılan girişimlere rağmen sorun çözüme kavuşturulamamıştır. Sonuç olarak; esnaf ve sanatkarlarımız da yapı müteahhitliği yapabilmek için yetki belgesi alabilmelidir.

MEVZUAT Milletvekili Seçimi Kanununun 18. Maddesi Yeniden düzenlenmelidir. Bilindiği üzere 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 18. Maddesi 08/04/2010 tarih ve 5980 sayılı Kanun ile değiştirilmiş ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının yönetim ve denetim kurulları üyelerinin genel ve ara seçimlerin başlangıcından bir ay önce seçimin yenilenmesine karar verilmesi halinde yenileme kararının ilanından başlayarak yedi gün içinde görevlerinden ayrılma isteğinde bulunmadıkça adaylıklarını koyamayacakları ve aday gösterilemeyecekleri düzenlenmiştir. Söz konusu hükmün değiştirilerek meslek kuruluşlarında görev yapan yönetim ve denetim kurulu üyelerinin milletvekili adaylığı için istifa etme şartının kaldırılması ve bu görevlerde bulunanların seçilmeleri halinde ise hangi görevde kalacaklarına dair tercih haklarını kullanabilmeleri için makul bir süre öngörülmesi uygun olacaktır. Pasaport Kanununun 14.maddesi yeniden düzenlenmelidir. Bilindiği üzere 5682 sayılı Pasaport Kanununun 14. Maddesi (A) Bendende Hususi Damgalı pasaportlar düzenlenmiştir. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının yönetim kurulu başkan ve üyelerinin de üst düzey kamu görevi yerine getirdikleri de gözönünde bulundurularak, bu görevlerde bulunanlara görev süreleri boyunca Hususi Damgalı pasaport verilmesi yönünde düzenleme yapılmalıdır.

VERGİ Cumhuriyet tarihimizde her 2,3 yılda bir vergi affı veya borç yapılandırması şeklinde düzenlemelerin yapıldığı bilinmektedir. Vergi aflarına son verebilmenin tek yolu gerek vergi idaresi gerekse mükellefler açısından bu aflara niçin ihtiyaç duyulduğunun çok iyi tespit edilmesine bağlıdır. Bu kapsamda; a) Stopaj uygulaması, bir tahsilat yöntemi olmaktan çıkmış, vergi yükünün bir başkasına devredilmesi yoluyla vergi güvenlik müessesesi şekline dönüşmüştür. Örneğin, işyeri kiralarında kira gelirinden doğan vergiyi, kira gelirini elde eden mükellef değil, kiracı konumundaki ticaret erbabı ödemektedir. İşyeri statüsündeki gayrimenkullere olan talep, bunların arzından fazla olduğu sürece işyeri sahipleri daha güçlü konumda olmaya devam edecektir. Bu nedenle, yapılan kira sözleşmeleri net kira üzerinden belirlenmeye ve vergi yükü de mülk sahibinin değil, kiracı durumundaki ticaret erbabının üzerinde kalmaya devam edecektir. İşyerleri kiralık olan esnaf ve sanatkârlar, ticari faaliyetlerinden dolayı zarar da etseler, bir başkasına ait olan vergiyi ödemekle yükümlüler. Diğer taraftan, 25.000 TL yi aşan kira gelirlerinde işyeri sahipleri beyanname vermekte, ancak vergi ödemeyerek vergi iadesi almaktadır. Bu da konunun bir başka ironik yönünü ortaya koymaktadır. Bir diğer anlatımla,

esnaf ve sanatkârların, gayrimenkul sahibi olanlar adına ödedikleri verginin iadesini vergiyi fiilen ödeyenler değil hem kira geliri elde edip hem de bir kuruş vergi ödemeyenler almaktadır. Bu durum, serbest meslek mensuplarının elde ettiği gelirler için de geçerlidir. Bu çarpık yapının en kısa zamanda değişmesi, vergi yükünün gerçekte geliri elde edenlerin üzerinde kalmasını sağlayacak ve sonuçta hiç kimse bir başkasının geliri için vergi ödemek zorunda kalmayacaktır. b) 2 Mart 2005 ile 18 Kasım 2009 tarihleri arasında gecikme zammı oranları yüzde 30 36 arasında seyretmiştir. Aynı dönemlerde enflasyon oranı ise zaman zaman yüzde 4 lere kadar gerilemiştir. Özellikle 2008 2009 krizinin yaşandığı dönemde enflasyon oranının neredeyse yüzde 750 si oranında gecikme zammı uygulanmıştır. Bu durum, vergisini ödeyemeyen esnaf ve sanatkârlara bir nevi ceza niteliğinde gecikme zammının uygulanması sonucunda bu vergilerin hiç ödenemez bir noktaya ulaşmasına neden olmuştur. Sonraki yıllarda gecikme zammı oranı her ne kadar azaldıysa da halen yıllık yüzde 16,8 oranındaki gecikme zammı enflasyon oranının iki katı civarındadır. Dolayısıyla, herhangi bir nedenle vadesi ödenemeyen vergilerin hiç ödenemeyecek boyutlara ulaşmaması için gecikme zammı oranının enflasyon oranıyla uyumlu bir seviyede tutulması önemlidir.

VERGİ Bilindiği üzere, ücretlerde özel indirim (vergi iadesi) sisteminin yerine getirilen asgari geçim indirimi sistemi 1 Ocak 2008 tarihinden bu yana uygulanmaktadır. Asgari geçim indirimi, çağdaş bir vergilendirme sisteminin vazgeçilmez bir parçasıdır ve tüm gelişmiş ülkelerde uzun yıllardır uygulanmaktadır. Bireylerin geçimlerini sağlamaya yetecek asgari tutarın vergi dışı bırakılmasına yönelik bu düzenlemenin Türk vergi sisteminde de uygulanıyor olunmasından şüphesiz son derece memnuniyet duyulmaktadır. Ancak, asgari geçim indirimi, dünyanın her yerinde, tüm gelir vergisi mükellefleri için uygulanırken ülkemizde sadece ücretli çalışanlar için uygulanmaktadır. Oysa esnaf ve sanatkârlarımız çoğunlukla emeğiyle geçinen, Kanundaki ifadesiyle, iktisadi faaliyeti sermayesinden ziyade emeğine dayanan bir meslek grubudur. Dolayısıyla, asgari geçim indirimi uygulamasının, başta esnaf ve sanatkârlar olmak üzere tüm gelir vergisi mükelleflerini kapsaması, çağdaş bir vergilendirme sisteminin gereğidir.

VERGİ Esnaf ve sanatkârlar, ticari hayatın fidanlarıdır. Gerçek kişiler, ticari faaliyetlerine birer esnaf olarak başlar, zamanla büyüyerek tacir veya sanayici unvanına sahip olurlar. Dolayısıyla, ilk defa faaliyete başlayanların teşvik edilmesi, gerek vergi mükellefi ve girişimci sayısının artması, gerekse istihdamın ve üretimin artması bakımından son derece önemlidir. Bu nedenle, ilk defa ticari faaliyete başlayacak olan esnaf ve sanatkârların belirli bir süre, örneğin 5 yıl süre ile gelir vergisinden muaf tutulması konusunda Gelir Vergisi Kanununda yasal düzenleme yapılmalıdır.

VERGİ Bilindiği üzere dünyada en yüksek akaryakıt fiyatı Türkiye dedir. Bunun en büyük nedeni de dünyada akaryakıttan en yüksek verginin Türkiye de alınıyor olmasıdır. Benzin ve motorin fiyatlarının yüksek oluşu, ulaşım sektöründe gerek hizmet alanlar, gerekse ticari faaliyette bulunanlar açısından olumsuz etkilere neden olmaktadır. Bu nedenle, hava ve deniz taşımacılığı faaliyetinde bulunan büyük şirketler, vergi yönüyle teşvik edilmekte ve bunlara ÖTV siz akaryakıt temin etme imkânı sağlanmaktadır. Benzin ve motorindeki ÖTV teşviği, kara yoluyla şehirlerarası yük ve yolcu taşıyan işletmeleri dahi hava yolu şirketleriyle rekabet edemez bir noktaya getirmiştir. Ülkemizdeki kamyon sayısının Avrupa Birliğine üye ülkelerdeki toplam kamyon sayısından daha fazla olduğu düşünüldüğünde, sözü edilen sorun daha iyi anlaşılacaktır. Diğer taraftan, şehir içi ulaşımın vazgeçilmez bir parçası olan taksici esnafımızın en büyük maliyeti şüphesiz akaryakıttır. Birkaç büyük şehrimizin dışında kalan yerlerde taksicilik faaliyeti, maliyeti yüksek, buna karşın talebi düşük olan bir meslek kolu haline gelmiştir. Bu nedenle şehir içi ve şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan esnafımıza da tıpkı deniz ve hava ulaşımında olduğu gibi ÖTV siz akaryakıt temin etme imkânı tanınmalı, bunun yanında, bir çok AB ülkesinde olduğu gibi ulaştırma sektöründe indirimli KDV oranı uygulanmalıdır.

VERGİ Esnaf ve sanatkârların işe başlama sırasında önce vergi dairesine, daha sonra esnaf ve sanatkârlar siciline ve odaya kayıt yaptırmaları şeklindeki uygulama, gezici olarak faaliyette bulunanlar başta olmak üzere bir çok esnaf ve sanatkarın kayıt dışı faaliyet göstermesine zemin hazırlamıştır. Vergi dairelerine kayıt yaptıran bazı esnaf ve sanatkârlar, ilgili sicil ve odaya kayıt yaptırmadan doğrudan ticari faaliyetlerine başlamaktadırlar. Bunda, kayıt aşamasında oda faaliyet belgesi aramayan vergi dairelerinin etkisi olduğu gibi 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununda oda kaydı için vergi mükellefi olma şartının aranmasının da etkisi büyüktür. Bu sorunun çözümü için işe başlama ve işi bırakmada tek durak uygulamasına geçilmeli ve esnaf ve sanatkârların işe başlama ve işi bırakma sırasında yerine getirmekle yükümlü oldukları mali ödevler, ilgili sicil müdürlüklerince gerçekleştirilmelidir. Tek durak ofis uygulamasıyla, vergi dairesine, Sosyal Güvenlik Kurumuna ve belediyeye esnafın yapması gereken tüm başvuruları, esnafın adına ilgili sicil müdürlüğü yapacaktır. Tek durak ofis uygulaması, işe başlama sırasında olduğu gibi işi bırakma işlemlerinin de tek bir merkezden yapılmasını sağlayacaktır.