LIFE AVRUPA. MOBBiNG BİRİNCİSİ TÜRKİYE 744 İŞÇİ 74.871 KAZALARINDA SANAYI ALİ YÜCELEN ALABORA. Sİber kıyametin şifreleri. Geliyorum diyen bela!



Benzer belgeler
5 milyon kişi online ticarete 31 milyar lira harcıyor

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

TÜRKİYEDE VE DÜNYADA İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Kahramanmaraş mutlaka devler liginde olacak

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

OYDER, Bursa'da 22. Diyalog Toplantısı'nı gerçekleştirdi

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım 2012

Eylül Ayı Tekstil Gündemi

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2014

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

Maaşlar Arasında Uçurum Var!

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos 2012

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği

EN BEĞENİLENLER 70 CAPITAL 12 / _071_072_CP_12.indd 2 11/26/16 6:44 PM

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

NİTELİKLİ EĞİTİMİN TOPLUMUN REFAH SEVİYESİNE ETKİSİ. Prof.Dr. Muammer Kaya, ESOGÜ Rektör Adayı,

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

Yurtdışına kâr transferi 8 yılda 54 milyar doları aştı

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2014

EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2012

TÜRKİYE DE BU HAFTA EYLÜL 2015

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık 2013

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Kasım 2015)

Acilen markete gitmeniz gerek. Gardırobunuzdan çarçabuk ne seçersiniz?

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos 2013

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2013

Avrupalı liderler baskıcı, Türk liderler ise dostane

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2012

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

CHP İşveren Sendikaları ve Meslek Birlikleri Genel Başkan Yardımcılığı

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs

Enerjide yüksek ithalat ekonomiye büyük risk

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan 2013

BÜYÜYEN FUAR EYLÜL İstanbul Fuar Merkezi BÜYÜYEN İHRACAT BÜYÜYEN SEKTÖR

Türkiye, Avrupa nın en girişimci ülkesi

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

Vizyon BÜYÜK LOKMA YİYİN

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 44

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos

Derbide beraberlik!..

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Mart 2016

İşletmelerde Kurumsal İtibar Araştırması. 22 Temmuz 2013

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım 2013

Piyasalardaki Dalgalanma Otomotiv Sektörüne Nasıl Yansıyor?

ÖZET SONUÇ BİLDİRGESİ

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

KONYA TİCARET ODASI İÇİNDEKİLER. 1- Konya Perakende Güven Endeksi (KOPE) 2- Konya İstihdam İzleme Bülteni. 3- Konya Dış Ticaret Bülteni

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan

AYDIN TİCARET BORSASI

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA

Hamdi Akın TÜVTURK hisselerini Bridge Point'e

EKONOMİK GELİŞMELER Mart

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

Ekonomik Etki Değerlendirme Çalışması

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

AYDIN TİCARET BORSASI

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

EKONOMİK GELİŞMELER Mart

Sağlık İçin Eller Cebe!

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

MediaCat Felis 2013 Ödülleri ne Başvurular Başlıyor!

Dünyanın en büyük sosyal dil öğrenme ağı busuu şimdi Türkiye de!

10SORUDA AİLE SİGORTASI

Türkiye ye Yönelik Beklentiler Olumsuz Olamaz

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

1- ET FİYATLARI MAYISTA ARTACAK


Transkript:

SANAYI LIFE Sİber kıyametin şifreleri Yıl:1 Sayı:2 EKİM 2013 944167184 Geliyorum diyen bela! MOBBiNG Röportaj TÜGİAD BAŞKANI ALİ YÜCELEN TÜRKİYE 2012 YILINDA 74.871 İŞ KAZASI YAŞANDI 744 İŞÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ is KAZALARINDA AVRUPA BİRİNCİSİ Röportaj MODA BARBAROS ŞANSAL DİZİ SETLERİNDE İŞ GÜVENLİĞİ MEHMET ALİ ALABORA

İKİLİĞİ TERKEDELİM BİRLİK OLALIM Berma Sutuğ AYDIN umhuriyetimizin 90. yılını kutlayacağımız şu günlerde C ülkemizde çok şey değişti. Birçok Avrupa ülkesinde kadının seçme seçilme hakkı dahi yokken, Cumhuriyetle birlikte bizim kadınlarımıza, analarımıza hak ettiği değer verildi. Harf devriminden tutun da kılık kıyafete kadar birçok alanda hızla değişimler yaşandı. Kültür devrimi bütün toplumun önceliklerini farklılaştırdı. Peki bugünlerde neler oluyor? Biz dayatılmış meselelerle meşgul olurken önemli bir değişim yaşanıyor, Cumhuriyeti kuran toplumsal birlik parçalanıyor. 30 Ağustos 1922 de, bu toprakların işgalcilerden kurtulmasının arkasındaki güç, birlikti. Yunus da söyler ya hani, İkiliği terket, birlik makamını tut. İşte o muhteşem birlik bilincindedir bu sır. Mustafa Kemal Atatürk ün toplumsal süreçlerden çıkardığı sonuç da buydu. Bir toplum ancak birlik olarak savaşırsa kurtulabilirdi. Atatürk ün ortak gelecek yaklaşımı, hep birlikte kendi koşullarıyla, kendi geleceğini kurmak isteyenlerin tutkusuna dönüştü. Bu ortak gelecek tanımı gereği, Cumhuriyet kuruldu. Laiklik ve hukuk gibi değişmez temel ilkeleri olan Cumhuriyetin sahipleri, Anadolu nun bütün unsurlarıdır. Bu hukuk sistemiyle herkesin anayasal hakları güvence altına alınmıştır, herkes eşittir. Bu eşitliğin bozulmaması ve devletin kurumlarının herkese eşit davranması, anayasal bir sorumluluktur. Birlikte yaşamak ve birliği sürdürülebilir kılmakta ne kadar başarılı olursak, gelecek bir o kadar bizimdir. Ancak biz bugün maalesef bu değerleri unutmuş görünüyoruz. Anlaşılan o ki biz etnik kökenlerimiz farklı diye birbirimizi öldürürken, batı gelecek emellerinden vazgeçmeden planlarına devam etmektedir. Ve bugünlerde yaşadığımız sonuçlar maalesef bunu doğrulamaktadır. Atatürk ve arkadaşlarının davasının hatırlanmasını, unuttuğumuz o muhteşem birlik ruhunun yeniden oluşmasını umut ediyorum. Saygı ve Sevgilerimle... TÜGİAD BAȘKANI ALİ YÜCELEN İLE GÜNDEMDEKİ KONULARI GÖRÜȘTÜK 18

28 EN KÂRLI SUÇLAR SANAYI LIFE ISSN:2148-0826 İmtiyaz Sahibi (Sorumlu Yazı İşleri Müdürü) Ajna Reklam Adına Berma S. Aydın berma@ajna.com.tr Haber Merkezi Ceren Gümüşbaş dergi@sanayilife.com BEYİN GÖÇÜNDE BAŞARI 66 248 BİLİM ADAMI GERİ DÖNDÜ KAHVENİZ 73 NASIL OLSUN KALPLİ Mİ TEK ÇEKİRDEKLİ Mİ 24 BORÇ VE GALATASARAY ZARARDA DA ȘAMPİYON + SMMM 64 İşyeriniz güvendemi? BİLİȘİM 72 AVUKAT 76 GO 78 İnternet şirketlerin omurgası oldu Kıdem tazminatı fonu tartışmaları Her şeyi bilen adamın sonu KİȘİSEL GELİȘİM 82 Aynadaki Ben Reklam Müdürü Zehra Sarıkaya Keşaf zehra@ajna.com.tr Görsel Yönetmen Güngör Yılmaz Grafik Mustafa Azaklı Web Tasarım Tarık Yiğitdoğan Yayın Kurulu Berma S. Aydın, Eray Beceren Levent Karadağ, Mehmet Akçay Mehmet Emin Barsbey Serkan Özburun Danışma Kurulu Murat Fırat (Dudullu OSB Bölge Müdürü) Mücahit Sönmez (İmes San. Sit. G.M.) Melih Tunçay (Des San. Sit. G.M.) Yönetim Merkezi AJNA Reklam Tanıtım Basım Yayın ve Ajans Hizmetleri Dudullu Organize Sanayi Bölgesi, DES Ticaret Merkezi No:3/21Ümraniye İstanbul T: 0216 313 0013 F: 0216 420 2727 www.ajna.com.tr www.sanayilife.com info@ajna.com.tr dergi@sanayilife.com Baskı Yeri Hat Baskı Sanatları Litros Yolu 2. Matbacılar Sitesi A Blok No: ZA 5 Topkapı İstanbul T: 0212 567 77 66 F: 0212 613 75 96 www.hatbaski.com Ulusal Türkçe Aylık Sanayi Life Dergisi, AJNA Reklam tarafından ayda bir yayınlanır. Bu yayındaki tüm yazı ve görsellerin hakkı Sanayi Life Dergisine aittir. İzin alınmak suretiyle kaynak gösterilerek kullanılabilir. Copyright 2013 Ajna Reklam All rights reserved.

25 yıl TÜKETMEDEN çalışmak 2.5 yilda 110 bin kişinin hayatına mal olan savaşın maliyeti 1.5 trilyon dolar. Surİye nin eski haline dönmesi İçİn 25 yıl hiç tüketmeden çalışması gerekiyor. 40 bin İş makinesi Ülkenin 30 meslek alanında 15 bin kamyon ve 10 bin beton kırma makinesinin çalışacağı 10 bin şantiyeye ihtiyacı olacak. 6 milyon İşçİ İle 3 yıl Yıkımı onarmak için 6 milyon işçi lazım. Ülkedeki evlerin tamamın yeniden yapılması aralıksız olarak devam ettiğinde 3 yıl sürecek. 11 milyar dolar altyapı zararı 2.5 yıldır süren çatışmalarda Suriye nin ekonomik altyapısına uğratılan zararın 11 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.

KISA KISA GÜNCEL Yeni yazarkasada esnaf Pos ladı 1 Ekim'de zorunlu hale gelen yazarkasa POS'a geçiş düşük kaldı. Maliye "süre uzatılır" diye bekleyen 250 bin esnafı takipte. 1 Ekim'den itibaren zorunlu hale getirilen yazarkasa POS uygulamasında esnaf sınıfta kaldı. İlk aşamada 300 bine yakın esnafı ilgilendiren uygulamaya sadece 50 bin esnaf geçti. Geçişin ağırdan alınmasında ise en büyük etken erteleme beklentisi oldu. Çünkü 31 Temmuz olan başlangıç tarihi esnaftan gelen talep üzerine 1 Ekim'e uzatılmıştı. En ucuz doğalgazı biz satıyoruz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Avrupa Birliği'nde doğalgazı en ucuz satan ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. Elektrik Piyasası Kanunu'nda değişiklik yapıldığını ve sayaç değişimi maliyetini tüketicinin değil, dağıtım şirketinin ödemesi gerektiğini anımsatan Yıldız, "2002'den itibaren vatandaşımızın enerji faturası önemli ölçüde azalmıştır" dedi. 10 yıl içerisinde 30 iş oteli açılacak Ever Turizm, Wyndham Hotel Group ile işbirliğine gitti. Bu kapsamda 2023'e kadar 320 milyon euroluk yatırımla 30 yeni otel açılacak. Dünyada hızla yaygınlaşan 'iş oteli' konseptinin uygulanacağı oteller dört yıldızlı Ramada Encore markasıyla hizmet verecek. Ever Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Selen Ersü, yeni otellere uygun lokasyonlarda arsa ve bina araştırdıklarını söyledi. HER BİR ATM VERGİ CENNETİ GİBİ Bankalar, Türkiye genelindeki 40 bin ATM'den adeta para basıyor. Çünkü her türlü işlemin yapıldığı ATM'ler, finansal faaliyet harcı ve vergiden muaf. 6 yılda devletin gelir kaybı 10 milyar Yaptığı işlemler karşılığında müşterilerinden 60 kalemden ücret alan bankalar, Türkiye genelindeki 40 ATM'yi de büyük bir kazanç kapısı olarak kullanıyor. Yapılan işlemler finansal faaliyet harcı ve vergiden muaf tutulduğu için bankalar ATM'lerden adeta para basıyor. Bankaların bu vurgunu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın "Zeki bankacılara kural işlemiyor" sözünün de kanıtı oldu. Akbank, bankacılığı 'kol saati'ne taşıdı Akbank, bir ilki gerçekleştirerek, bankacılığı kol saatine taşıdı. Türkiye'de Android ve ios işletim sistemli telefonlar ile senkronize olabilen "i'm Watch"daki ilk bankacılık uygulamasını müşterilerinin hizmetine sundu. Akbank Direkt Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Orkun Oğuz, dünyadaki teknolojik gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirtti. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 08

KISA KISA GÜNCEL Üretim ve istihdam arttı verimlilik düştü TÜİK'in 2013 yılı ikinci çeyreğine ilişkin imalat sanayii üretim ve istihdam verileri kullanılarak yapılan hesaplara göre, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında geçen yılın aynı dönemine oranla üretimin yüzde 3,7 ve istihdamın yüzde 3,8 arttığı, verimliliğin (işçi başına üretim) yüzde 0,1 oranında azaldığı ifade edildi. Verimliliğin, üst üste 6 çeyrektir küçüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, buna karşın düşüş ivmesinin zayıfladığının altı çizildi. Türk domatesi AB'ye denetimsiz girecek Türkiye'nin AB üyesi ülkelere taze domates ihracatında AB tarafından sınırda uygulanan yüzde 10 kontrol sıklığı uygulaması 1 Ekim 2013 tarihinden itibaren kaldırıldı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Bakanlık tarafından taze meyve sebze üretim alanlarında yapılan eğitimler, hasat öncesi ve hasat sonrası denetimler sonucunda domateste zirai ilaç kalıntısının AB standartlarında olduğu kabul edildi. ve domates AB sınırında kontrol edilen ürünler listesinden çıkartıldı. BETON DÖKÜLEN KUYULAR AÇILIYOR Türkiye'deki mevcut petrol sahalarının sadece yüzde 20'sinin işletildiğini açıklayan Bakan Yıldız, Ruhsat alınmış ancak işletmeye açılmamış kuyuları devreye alıyoruz. Petrolde çantacılık dönemi artık sona erdi dedi. Petrol yok' diye betonlanan kuyular birer birer açılacak Türkiye'de çok tartışılan "Petrol var mı, yok mu?" sorusuna Yıldız, Evet Türkiye'de petrol ve doğalgaz var" dedi. Ancak hemen ardından ekledi: "Günlük petrol ihtiyacımızın yüzde 8'ini, doğalgazın da yüzde 3'ünü kendi sınırlarımız içindeki üretimden karşılıyoruz. Bunun daha da artırılması için çalışmalarımız hızla devam ediyor" dedi. En pahalı yöneticiler Türkler Ücret araştırma şirketi Michael Page, kriz nedeniyle AB ülkelerinde maaşların yerinde saydığını, Türkiye'de ise yöneticilerin aldığı paranın yabancıları kıskandırdığını söyledi. Küresel ekonomiyi 2008'den bu yana etkisi altına alan finansal çalkantılar, şirketlerin iş yapış şeklini değiştirdiği gibi çalışan ücretleri açısından da milat oldu. Kâr oranlarındaki erime her yıl ana maaşa eklenen cazip zam oranlarına da yansıyınca ücret planlamasında performans etkisi giderek payını artırdı. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 10

KISA KISA GÜNCEL Brisa Aksaray da yılda 4.2 milyon lastik üretecek Bir süre önce ikinci fabrika için yatırım fırsatlarına bakan Brisa, Aksaray İli Organize Sanayi Bölgesi nde kuracağı fabrikasında yılda 4.2 milyon adet binek ve hafif ticari araç lastiği üretecek. Sabancı Holding ve dünyanın en büyük lastik üreticisi Japon Bridgestone Corporation ın ortaklığı sonucu kurulan Brisa 25 yılını kutluyor. Çeşitli markaların yanı sıra yol yardım hizmetleri de sunan şirket Türkiye genelinde 900 e yakın mağazaya sahip. Sanayi bölgelerine komisyon indirimi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ve anayi sitelerinin, Halk Bankası'ndan kullandığı kredilerin komisyon oranlarını düşürdüklerini söyledi. Ergün, "Sadece şu son indirimle birlikte, yıllık olarak OSB'lerin 1.55 milyon lira, sanayi sitelerinin ise 345 bin, toplamda yaklaşık 1.9 milyon lira daha az komisyon ödemelerini sağlamış olacağız" diye konuştu. Türk AVM'diye açıldı Türk kalmadı TOBB ile TİM'in Türk şirketleri için Rusya'da açtığı AVM'de Türk kalmadı. 60 milyon dolarlık yatırımla kurulan Tobtim Arkadia AVM'de kiralar yükselince Türkler birer birer mağaza kapatma kararı aldı. 9 yıl önce kurulan merkezde Hatemoğlu, Colin's, Ramsey, Goldaş, Paşabahçe, Stork's, Ramstore gibi Türk markalarının yanı sıra Fransa merkezli BGN gibi Türk giyim devleri de bulunuyordu. 2.5 MİLYON ÇİFTÇİNİN YARISI TRAKTÖRSÜZ Türkiye'de 2.5 milyon çiftçiye 1.5 milyon traktör düştüğünü söyleyen TÜMOSAN'ın Pazarlama Müdürü Dr. Galip Öztürk, "Traktörü olmayan 1 milyon çiftçi var. Avrupa'da 10 milyon çiftçi ailesi bulunuyor. Traktör mevcudu 15 milyon. Ama Türkiye'de traktörleşmeyen işletmeler mevcut" dedi. Çin ve Hindistan'dan ithal traktörler getiriliyor. Çin ve Hindistan kendi ithalatlarına gümrük uygularken, Türkiye uygulamıyor. İthalat oranı yüzde 5'ten yüzde 25'e çıktı. Bu artarsa sektörde işsizlikler, kapasite azaltma ve kapanmalar yaşanabilir" diye konuştu. Dünya devine şok! Dünyanın en değerli markaları liginin yeni şampiyonu 98.3 milyar dolarlık değerle iphone ve ipad'lerin üreticisi Apple oldu. ABD'li teknoloji devi 13 yıldan bu yana listenin 1 numaralı markası olan Coca-Cola'yı yakaladığı hızlı çıkış sonrası bu yıl yerinden etmeyi başardı. Apple bir önceki yıl 2. sırada iken, 2011 listesinde 8. sırada yer alıyordu. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 12

KISA KISA GÜNCEL Anadolu'nun en büyük firması Denizli'den "Anadolu'nun en büyük 500 şirketi" araştırmasında ilk sırayı Denizlili bir firma aldı. Ekonomist Dergisi'nin her yıl Türkiye Ekonomi Bankası işbirliği ile gerçekleştirdiği Anadolu'nun en büyük 500 şirketi araştırması sonuçları açıklandı. Türkiye'nin üç büyük ili dışında kalan şirketlerin durumunu analiz eden araştırmada, kablo-bakır tel sektöründe faaliyet gösteren Er- Bakır ilk sırada yer alırken, Denizli'nin ana sektörlerinden tekstil başta olmak üzere 21 şirket de ilk 500 sıralamasına girdi. Derviş: Doların 2TL olması Türkiye yararına Brooklyn Institution Başkan Yardımcısı Derviş, doların 2 liranın üzerinde olmasının Türkiye'nin yararına olduğunu belirterek, "Türkiye'nin yarışçı kura ihtiyacı var" dedi.türk Lirası'nın dolar karşısında gördüğü 2 seviyesini değerlendiren Derviş, "Bence 2 seviyesinin kritik olarak kabul edilmesinin bir anlamı yok. 2 neticede bir rakam. 1,98 iyi de 2 olunca neden önemli oluyor. Bence psikolojik bir hareket bu. 2yi çok önemsememek gerekir" diye konuştu. KANATLI SEKTÖRÜ İÇE DÖNÜYOR İhracatta rekor kıran kanatlı sektörü, şimdi de iç talebi arttıracak. Son 10 yılda ihracatını yüzde 4 bin 442 gibi rekor bir seviyede arttıran Türk kanatlı sektörü, dünya sofralarını süsleyen sağlıklı protein kaynağı Türk pilicinin iç piyasada da daha fazla yenmesi için tanıtım atağına geçmeye hazırlanıyor. Kanatlı sektörü, Türkiye'de kişi başı 19 kg. olan piliç eti tüketimini 40 kg.'a çıkarmayı hedefliyor. Yıllık 4 milyar dolar ciroya sahip sektör, ihracat ataklarıyla başarısına devam ediyor. Son yıllarda özellikle ihracatını Ortadoğu ülkelerine kaydırmaya başlayan sektör, anlaşmalarla Uzakdoğu ve Balkan ülkelerini de listesine eklemeye başladı. Ayda 3 bin 610 TL kazanmayan aile yoksul Türkiye Kamu-Sen'in 2013 Ağustos ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre, ayda eline 3 bin 610 lira geçmeyen dört kişilik bir aile yoksul sınıfında yer alıyor. Konfederasyonun Araştırma Geliştirme Merkezinin yaptığı araştırmaya göre, tek kişinin yoksulluk sınırı bin 806 lira 45 kuruş, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin ise 3 bin 610 lira 74 kuruş olarak belirlendi. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 14

GÜNCEL Siber kıyametin şifreleri HP Yazılım Grubu nun Güvenlik Ürünlerinden Sorumlu Yöneticisi Art Gilliland ın paylaştığı dört rakam, mevcut sorunlarımızı görmezden gelme konusunda ne kadar başarılı olduğumuzu ortaya koyuyor... EKİM 2013 SANAYİ LIFE 16

HP Yazılım Grubu nun Güvenlik Ürünlerinden Sorumlu Yöneticisi Art Gilliland, RSA Conference 2013 te yaptığı sunumda paylaştı bu rakamları. İlk bakışta rakamlar ilgi çekici görünmese de bu dörtlü bize bambaşka şeyler anlatıyor. Sistemlerimize sızmaya çalışan rakiplerimize karşı verdiğimiz savaşı kaybediyoruz, ve hepsi de bu 4 rakamın bize anlattıklarına yeterince önem vermediğimiz için diyor Gilliand. Peki bu rakamlar ne anlama geliyor? 94 Farkındalık kaybı. Kurumların yüzde 94 ü siber saldırıya uğradıklarını kendi olanaklarıyla değil, bir başkasından duyuyorlar. Birileri evinize giriyor, içerde serbestçe dolaşıyor ve olayların yüzde 94 ünde siz bunu komşunuzdan duyuyorsunuz. 416 Kurumların siber sistemlerine sızan kişilerin yakalanmadan önce ortalama içerde kalma süresi. Evinize giren hırsız aylarca kanepenizde yatıyor, sofranıza oturuyor ve siz bunu ancak 416 gün sonra fark ediyorsunuz. 71 2010 yılından beri sistemlere yapılan sızmaları tespit etmek için gereken sürenin uzadığı miktar. 2010 yılında bir saldırganın sistemlere sızdığını anlamak 100 birim sürüyordu, bugün 171 birim sürüyor. Bunun getirdiği maddi yük artışı yüzde 42. 84 Uygulamaların verdiği açık oranı. Güvenlik endüstrisi ağ ve işletim sistemlerini daha güvenli hale getirmeye çalıştıkça saldırganlar uygulamalara el atmaya başladılar. Bugün yaşanan sızmaların yüzde 84 ü uygulama katmanında. Art Gilliland Peki bizi bu kadar zayıf kılan ne? Gilliland a göre bunun birkaç sebebi var. Birincisi, bizler güvenlik konusundaki yeteneklerimizi standartlarla belirliyoruz. Bu standartlar her ne kadar alt sınırın yükselmesine ve bilincin oturmasına katkıda bulunsa da, kapasite ve yeterliliğimizi öngörülebilir kılıyor. İkincisi, saldırganlar kurumlardaki güvenlik dahil olmak üzere bütün yatırımların bütçe dönemleri çerçevesinde gerçekleştiğinin farkında ve aradaki boşlukları iyi değerlendiriyorlar. Bu sayede yeni bir standardın veya teknolojinin henüz yerleşmediği bir noktadan vurabiliyorlar. Üçüncüsü, kurumlar her yeni teknolojiyi ve fonksiyonu bir araya getirirken karmaşık iş süreçlerinde birbirine bağlamak zorunda kalıyor. Bunun zaman alacağını biliyorlar, her zaman ideal bir şekilde gerçekleştirilemeceğini de biliyorlar. Buradan açıklarımızı buluyorlar. Karşımızdakiler kimler? Şan şöhret peşindekiler mi, yalnız kurtlar mı, biraz eğlenmek isteyenler mi? Hayır. Karşımızda tıpkı kurumlar gibi profesyonelleşmiş organizasyonlar var. Tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi belli noktalarda uzmanlaşıyorlar. Hele bir aradalık, bilgi ve istihbarat paylaşımı konusunda bizden kat be kat daha iyiler. Kendi içlerinde zengin bir ekonomik döngü mevcut. İşte yeni güvenlik algısında bu ekonomik döngüyü kırmak gerekiyor. Oysa bugün kurumların giriş noktasında sızmaları engellemek için harcadığı para, diğer tüm çabaların 5 katına eşit. Karşı tarafın bir kez kazanması yeterli Kale duvarlarının arkasına saklanıyoruz, tüm çabamızı ve kaynağımızı giriş noktasındaki sızmaları engellemek için harcıyoruz. Biz dünyanın en iyi savunmasını da yapsak, karşı tarafın sadece bir kez başarması yeter diyor Gilliland. Oysa kazandıkları zaman ne yapacağımızı da planlamamız lazım. Zararı nasıl geriye döndüreceğimizi, müşterilerimize ne söyleyeceğimizi, itibarımızı nasıl koruyacağımızı Gilliand, özetle rakiplerimizden öğrenmemiz gereken çok şey olduğunu söylüyor. Çözümün onlar kadar farkında, onlar kadar birlikte, onlar kadar uyanık olmaktan geçtiğine inanıyor. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 17

KİMSENİN DEĞİL SANAYI LIFE ÖZEL TÜRKİYE NİN GENÇLİĞİYİZ ALİ YÜCELEN TÜGİAD BAŞKANI EKİM 2013 SANAYİ LIFE 18

Genç ve girişimci ruhu ile birçok sektörde faaliyet gösteren, aynı zamanda Türkiye Genç İşadamları (TÜGİAD) Derneğinin Yönetim Kurulu Başkanı olan Ali Yücelen ile, girişimcilikten dernek misyonuna, gelecekten dijital uygulamalara kadar birçok konuyu sizler için görüştük. Röportaj BERMA SUTUĞ AYDIN İNOVATİF GİRİŞİMCİLİK, İSTİHDAM VE KATMA DEĞER Genç olmanın avantajı ile önünüzde uzun bir süre var, bu süreçte öncelikli ilgi alanlarınız neler? Bizim dernek olarak öncelikle ilgi alanımızda Türkiye de girişimcilik bilincinin arttırılması, girişimcilik bilincinin ve inovasyonun öneminin çok fazla fark edilmediği, bilinmediği yerlerde bu farkındalığın yaratılması gibi konular var. İki kelimeyle özetleyelim; İnovatif girişimcilik. Bunun üzerinde çok duruyoruz. Girişimciliğin ülke ekonomisinin geleceğinde çok önemli yer tutacağını düşünüyoruz. Buna istihdamın çarpan etkisi diyelim, yani birinin hem kendisine iş bulması, hem de etrafındakileri istihdam etmesi gibi. İkincisi, ekonomimizin en büyük sıkıntısı olan katma değer sorununa çare bulunması. Üçüncüsü ise, ülkemizde eksik olduğunu düşündüğümüz, aslında giriş engeli çok fazla olmayan, çok fazla finansman gerektirmeyen konulara yatırım yapılmasını veya daha çok kişinin katılmasını sağlayacak bir gelişme. ÖTEKİLEŞTİRMEDEN... TÜGİAD ı diğer STK lardan ayıran özelliği nedir? Bizim, diğerini ötekileştirmeden, kendi fikrini savunarak ama diğerlerinin varlığına saygı göstererek ve bir adım daha ötesi de bunları zenginlik görerek, ileriye taşımaları gibi bir misyonumuz var. Ülkemizin şimdiye kadar hala krizde de ayakta kalmasını sağlamış olan en zor, en sıkıntılı zamanlarda insanların o bizim inancımızdan, maneviyatımızdan ve kültürümüzden gelen o paylaşma güdüsünün bu ülkenin sanki yazılmamış bir kuralı olarak oturtulmasını sağlamalıyız. Bunun için de Anadolu da şimdiye kadar yeşermiş olan bütün inançlar bu bilinci içeriyor zaten. Güzelliği de burada. O yüzden bunu bir diğerine anlatabilmek, yanındakinin ona ne kadar büyük zenginlik kattığını anlatabilmek için onları aynı NİYE HERKES KENDİ GENÇLİĞİNİ YETİŞTİRMEK İSTİYOR Kİ? NİYE KENDİSİ İLE ZIT DÜŞEN GENÇLİĞİN VARLIĞINI ÖNEMSEMİYOR? BURADA DEVREYE GİRİYORUZ BIRAKIN SİZİN ÇOCUKLARINIZ, SİZİN GİBİ DÜŞÜNMEYEN KİŞİLERLE BİRLİKTE OLSUN masa etrafına oturtmak gerekiyor. TÜGİAD bunu başarmış bir dernek. Bizi genç MÜSİAD dan, genç TÜSİAD dan, TOBB genç girişimcilerden ayıran özellik bu. Yani biz herhangi bir gençlik derneği değiliz, birinin gençlik kolu değiliz. Bizde her görüş temsil ediliyor. Biz kimsenin gençliği değiliz, Türkiye nin gençliğiyiz. Niye herkes kendi gençliğini yetiştirmek istiyor ki? Niye kendisi ile zıt düşen gençliğin varlığını önemsemiyor ki? Biz bu noktada devreye giriyoruz diyoruz ki bırakın sizinle aynı düşünen gençler, sizin çocuklarınız, sizin gibi düşünmeyenlerle birlikte olsun. Eğer onların hayatında yanlış bir şey varsa zaten ortak akılla doğru olan bulunur. Tekdüzelik sadece insanlara veya arkadaş grubuna değil ülkeye de büyük zarar verir. Çeşitlilik, farklılık her zaman ortak aklın ürününü ortaya çıkartır. ÜLKELER TECRÜBELERİNİN İSTATİSTİKLERİNİ TUTMALI İstihdamın ve girişimciliğin artırılmasına yönelik planlarınız neler? Türk insanındaki o girişimcilik ruhunu ayağa kaldırmak adına bazı şeyleri onlara söyleyebiliyor olmanız lazım. Bazı şeylere inanması lazım. Eğitim lazım. İtici güç lazım, hangi alanda ilerleyeceklerine dair rehberlik lazım, finansmana erişim lazım, onların eksiklerini uluslararası alanda tamamlıyor olmak lazım. ÖNEMLİ OLAN AB STANDARTLARINA ERİŞMEK Peki AB Misyonunuz? Biz sadece yurtdışına ticaret ve lobicilik yapmak için gitmiyoruz. Türk gençliğini temsil etmek, oradaki yenilikleri Türk gençliğiyle tanıştırmak ve yatırımcılarımızı dünyayla buluşturmak adına gidiyoruz. Bir de Avrupa Birliği inancımız var. Ama inandığımız Avrupa Birliği ne girmemiz değil, Avrupa Birliği standartlarında bir yaşama kavuşmamızdır. Girmek zorunda değiliz ama oraya girmek için gerekli bütün prosedürleri tamamlayalım. Avrupa Birliği, Ekim ayında bölgesel kalkınmayla ilgili bir fasıl açacak. Biz bununla ilgili çalışmalara, daha ortada bir şey yokken tahmin edip öncesinden başladık. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 19

RÖPORTAJ Biz Diyarbakır a gittik. Buradaki arkadaşlarımızın inovatif düşünce bağlamında çoğu yerden fazlası var. Ama burada önemli olan insanların artık çocuklarını, kalıcı, sağlam bir işe girmeye yönlendirmek yerine biraz olsun o girişimcilik ruhunu onlara aşılayabilmek, onlara geleceğe daha güvenli bakmalarını sağlayabilmektir. Yani o girişimlerinin sonucunda eğer başarısızlığa uğrarsa kaybetmiş oldukları zamanı onlara geri verebilmektir. Ve başarılı olanların başarı hikayelerini onlara anlatabilmektir. Bunun yolu da envanterden geçer. Geçmişte bir sürü tecrübe yaşanmış, dönüyoruz, istatistik tutan kurumlara, bu işi yapan bazı devlet kurumlarına, genel müdürlüklere vb. kimsenin elinde en ufak bir istatistiki veri yok. Kim ne kadar teşvik almış, ne kadarı başarıya ulaşmış, hangi sektörler başarısız olmuş, neyle farklılık yaratmışlar. Hiçbir şey yok ortada. Öncelikle bir akıl, bir tarih oluşturmamız lazım. Bu konuda ki tecrübedir insanı bir yere getiren. Bizim kurum olarak, devlet olarak bir tecrübemiz yoksa, bir hafızamız yoksa bunu gelecek nesillere nasıl aktarabiliriz? Daha biz şu anda envanter bile tutmuyoruz. Kime ne verdik, ne konuda yatırım yaptı, ne konuda battı, ne konuda çıktı bununla ilgili bilgimiz dahi yok. Bu bilginin hem kaydedilebilir, hem paylaşılabiliyor olması, hem de anlaşılabilir BABA MESLEĞİ GÖZBEBEĞİMİZ GEÇMİŞTE BİR SÜRÜ TECRÜBE YAŞANMIŞ, DÖNÜYORUZ, İSTATİSTİK TUTAN KURUMLARA, KİMSENIN ELİNDE EN UFAK BİR İSTATİSTİKİ VERİ YOK. KİM NE KADAR TEŞVİK ALMIŞ, NE KADARI BAŞARIYA ULAŞMIŞ, HİÇBİR ŞEY YOK ORTADA Genç iş adamı olarak başka hangi girişimleriniz var? Bizim yaptığımız her iş belli çalışmaların sonunda oluşuyor. Denizcilik ve lojistiğin dışında başka işletmelerimiz de var. Ankara da kardeşimle birlikte bir yiyecek içecek markamız var onu geliştirmeye çalışıyoruz. Ankara dışında da yavaş yavaş tanınmaya başladı. Hep eleştiriyoruz ya ülkemizde en çok girişim restoranda oluyor başka işimiz yok mu diye, fakat yapılan fizibilite aklımıza yattı ve boş bir alan vardı onu değerlendirdik. Bu görmüş olduğunuz tekneyi bizim denizcilik firmamız üretti. Sonra bir filo kiralama markamız ve çeşitli distribütörlüklerimiz de var. Fakat hala kopamadığımız, paradan ziyade baba mesleği olan akaryakıt göz bebeğimiz. Aklımızın bir köşesinde o akaryakıt hep oluyor. Her ne kadar diğer işlerimizde daha fazla katma değer sağlayabiliyor olsak da, ülkemizde akaryakıt sektörünün çok önemli bir sektör olduğunu düşünüyorum. Çünkü bitmeye yüz tutan ve bitmemesi gereken bir sektör ülkemizde. Tamam katma değeri düşük, ama ülkede bir şekilde o katma değerin Anadolu ya yayılmasını, sağlıyoruz. olması lazım. Bizi geleceğe taşıyacak olan da bu ortak tecrübemizdir. İstatistikin bir girdisi de tecrübedir. Ülkelerin yaşadığı tecrübeler de istatistiklerde toplanır. Siz bunları toplayamıyorsanız tecrübesiz bir ülkesinizdir. ÜYELERİMİZ DİJİTAL PLATFORMDA BULUŞUYOR Girişimcilik platformunda dijital uygulamaların önemi artıyor, siz neler yapıyorsunuz? Halihazırda dijital platformda, girişimcilik adına birçok şey yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Mesela bunlardan bir tanesi de üyelerimizin arasında yeni kurduğumuz, insanların kendini belli kalıplara sokulmadan kolay ifade edebileceği, fotoğrafların, çeşitli haberlerin, günlük analizlerin ve dünyadaki gelişmelerin duyurulacağı bir B2B platformu oluşturuyoruz. Bunun dışında yine arkadaşlarımızla, gerek inovasyon, gerek tanıtım platformuyla ülkemizin değerlerini, imalat sanayimizin ürünlerini dünyaya nasıl tanıtılabileceği konusunda da kendi aramızda fikir alışverişinde bulunuyoruz. Bunu da toplantılarımızda üyelerimizle paylaşıyoruz. Ama burada ayrıca ifade etmek isterim ki diğer dünya örgütleriyle üyelerimizin dijital platformda buluşmasını sağlayacak ve dünyada dijital ortamda neler yapıldığını inceleyip bu farklılıkları bize daha iyi ifade eden uygulamalar yapıyoruz. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 20

RÖPORTAJ MOBİL CİHAZLAR İÇİN BAŞKA ENERJİ KAYNAĞI BULUNMALI Peki, gelecek nasıl gelecek? Bizim bu dönemimizde ileriye doğru öngörü yapmak kolay değil ama özellikle 20. yy sonu 21.yy başlangıcında dünya hiç değişmediği kadar değişti, gelişmediği kadar gelişti. Atılan adımlar, hayatın uzaması da dahil, sosyalleşmeyle birlikte farklı boyutlara geldi ve çok hızlı ilerledi. Şu anda da teknolojik açıdan yapabileceğimiz tek öngörü teknolojinin durmadan gelişeceğidir. Dünyada daha önce hiç kullanılmamış olan özellikle enerji alanında çok büyük gelişmelerin olacağını tahmin ediyoruz. Şu anda dünyada bir çok yeni enerji kaynağı bulunuyor. Hatta bir zaman sonra şu anda uğruna savaşların olduğu enerji kaynaklarının artık kullanılmayacağını, daha ucuz, daha basit enerji kaynaklarının bulunacağını öngörebiliriz. Güneşten daha etkin yararlanılabilmesi ve bir şekilde güneşten elde edilen enerjinin uzayda ki panellerden dünyaya taşınabilmesinin sağlanabileceği gibi öngörüler var. Buradan akıllara enerjiyi taşıma meselesi geliyor. Mesela somut bir örnek vereyim, Mobil telefonu fişe takıp şarj ediyorsunuz. Fişe takmadan manyetik bir alanda, dışarıdaki bir enerji kaynağı ile şarj etmeyi başarabilirseniz, işte orda insanoğlu gerçek bağımsızlığına, gerçek özgürlüğüne kavuşur. Güneş KÜÇÜK ESNAF BANKALARA YALVARIYOR KREDİ ÇEKİYOR Kİ ÜRETİM YAPAYIM DA 12 AYDA MAL SATAYIM DİYE enerjisinin yukarıda belli paneller vasıtasıyla toplanıp dünyaya iletilebildiğini düşünün. Artık dünyada insanoğlunun, hayallerin ötesinde teknoloji geliştirmesi mümkün. KÜÇÜK ESNAF KORUNMUYOR Neden akaryakıt? Sizin elinizde kaç önemli sektör kaldı. Benzin istasyonları gitti. Artık Anadolu nun önde gelen esnafı olan benzinciler işi bıraktığı ve o alanlara yatırım yapmadıkları için bu istasyonları dağıtım firmaları aldı. Bu istasyonlardan elde edilen nakit Anadolu da kalmıyor artık. Şirket merkezlerine yani İstanbul a taşınıyor. Ve buradan elde edilen kazançta eskisi gibi Anadolu ya yatırım olarak dönmüyor. Yine ülkede esnaf arasındaki gelir dağılımında oluşan eşitsizliği körükleyen sektörlerden bir tanesi de perakende sektörüdür. Ülkeye yatırım yapıyorlar diye getiriyoruz çeşitli firmaları. Oysa üreticiden ucuza alıyor, mağazasına raf parası ile koyduruyor, üzerine 12 ay vade yapıyor. Bir de malı konsinye alıyor, mal satıldıktan sonra kırılmazsa dökülmezse paranı alırsın diyor. Yani cebinden 5 lira koymadan işletme sermayesini bizim üreticimizden sağlıyor, sonra neymiş yabancı ülke Türkiye ye giriş yaptı! Bu mudur? Maalesef üreticimiz de aynı şekilde ürünlerini satacak pazarlar bulamamaya başlıyor. Çünkü ne bakkallar, ne küçük esnaf kalmadı, korumuyorsunuz, korumak için tedbirler almıyorsunuz. Üreticiler de mecbur ürününü satmak için bunlara mahkum hale geliyor. Gidiyor bankaya yalvar yakar yapıyor. Kredi çekiyor ki üretim yapayım da 12 ayda mal satayım diye. BİZE HER GÜN PAZARTESİ İş adamlarının Pazartesi sendromu olur mu? Ben de böyle bir sendrom olmuyor. Bize her gün pazartesi. Çünkü her gün uyanık olmak zorundasınız. Her geçen gün bir şeyleri takip ediyor olmak zorundasınız. Gerek sivil toplum kimliğimizden dolayı, ekonomiyi takip etmek, gerekse işadamı kimliğimizden dolayı piyasaları takip etmek zorundayız. Esnaf kimliğimizden dolayı da etrafımızdaki insanların neler yaptığını, durumlarını, iyi olup olmadıklarını takip etmek zorundayız. Çünkü esnaflık tamamen yardımlaşmayla paylaşmayla alakalıdır. İnsanlığımızdan dolayı arkadaşımızı, eşimizi ve dostumuzu takip etmek zorundayız. Bunun bilincinde olan bir insan için öyle hafta sonu gidiyim, yatıyım diye çok fazla düşünmüyor. Bizim arkadaşlarımız da öyle. Biz her güne yeni bir heyecanla, ayrı bir şevkle başlıyoruz. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 21

RÖPORTAJ TEKNELER BENİM DEĞİL Benim teknem yok. Olmayacak da. Ben bunu tamamen ticaret olarak yapıyorum. Tekne tutkunu bir çok işadamı var. İş hayatının dışında farklı yerlerde bulunmak istiyorlar. Kimisi dinlenmek için Göcek, Datça, kimisi eğlenmek için Bodrum, Çeşme. Bizim rotamız ise Anamur. Ben Mersin Anamurluyum. Orada arkadaşlarımız var, onların balıkçı tekneleriyle geziyoruz, beraber balığa çıkıyoruz. Bundan daha çok büyük mutluluk duyuyorum ben. ÖZEL ANLARIMI PAYLAŞMIYORUM Sosyal medya iş dünyasında ne kadar kullanılmalı? İşadamlarının öyle her yaptığını fotoğraflayıp sosyal medyada paylaşmasına da karşıyım. Hayatımdaki özel anlarımı sosyal medyada paylaşmıyorum. Bakın ben neler yaptım, SOSYAL MEDYADA BAKIN BEN NELER YAPTIM, KAÇ KİLO KALDIRDIM, KAÇ SAYFA KİTAP OKUDUM, NERDE YEDİM GİBİ BİR DÜRTÜM OLMADI İBADET EDERDİM Bir saatlik ömrünüz kalsa aklınıza ilk ne gelir? Aklıma ibadet etmek, hazırlanmak gelir. Nasıl sizin için önemli olan bir topluluğun karşısına çıkarken aynanın karşısına geçip saatler harcıyorsanız, burada son kalan bir saatinizi de, o en sevgilinin huzuruna çıkmak için hazırlanmakla harcarsınız. O bir saat ne kadar yetmese de aklıma başka bir şey gelmez. Oturup da senet çek yazıp da bu sana bu sana denmez herhalde. Ama herhalde hemen hemen her iş adamı birini arar, şuna şu kadar borcum, şu kadar alacağım var, çocuklar da sana emanet derler yani. Aslında arkadaşlarımıza biz çoktan o emaneti vermişizdir. Bizim için karşımıza çıkıp hayatımızda rol alan herkes, bizim ailemizdir. O yüzden karşılıklı hak ve sorumluluklarımız olacağı aşikardır. O yüzden de yarım saat sonra düğüne gideceğiz desek ne yaparsınız? Bu da bir düğündür. kaç kilo kaldırdım, kaç sayfa kitap okudum, nerde yedim gibi bir dürtüm olmadı. Şöyle söyleyeyim size, dünya geneline sosyal medyanın kullanımına bakıldığında, Türkiye en önde gelen ülkeler arasında diye düşünüyorum. Tabi iş için kullananlar arasında gıda, satışkiralama, kozmetik, kuyumculuk, tekstil alanında çok iyi örnekler de var. Hatta bunu uluslararası boyuta getiren başarılı firmalar var. SOSYAL HAYATIMIZDA DAHİ İŞ VAR Bu kadar yoğunlukta kendinize zaman ayırabiliyormusunuz? İşin dışında arkadaşlarla daha çok bir araya geliyoruz. Birazcık sosyal hayatımızı işle ve diğer dünyevi uğraşlarımızla birleştirmeye çalışıyoruz aslında. Yani genelde dernek ortamından arkadaşlarımızla buluşuyoruz. Dernekçiliğin, sivil toplumculuğun en önemli özelliklerinden biri de sadece ülke adına sektörünüz adına, işyeriniz adına bir şeyler yapmanız değil, ayrıca sosyalleşme, oradan kendinize yeni arkadaşlar bulma, yeni uğraşlar edinme olarak da önünüze geliyor olması. Zamanım olursa genellikle memleketime gitmeye çalışıyorum. Fırsat buldukça okurum. Daha çok boş zaman olarak tabir ettiğimiz zamanlarda ise ailemle vakit geçiririm. EKİM 2013 SANAYİ LIFE 22