6222 sayılı SPORDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNE DAİR YASA, SPOR HUKUKU VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. Av. A. Necati ERDEM



Benzer belgeler
akademisyen görüşü Spor Hukuku nun Adli Mercilerden Bağımsızlığı ve Şike Soruşturması

TFF NİN ŞİKE VE TEŞVİK PRİMİ SORUŞTURMASINDA VERECEĞİ MUHTEMEL KARARLAR VE SONUÇLARI

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU TEŞKİLAT YAPISI VE GÖREVLERİ H.SUNAY A.Ü.SBF

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

Müsabaka mevsiminin 20 Haziran 2013 ile 31 Mayıs 2014 olarak tespitine, zorunlu nedenlerle bu sürelerin değiştirilebilmesine,

e) Disiplin Kurulu: İşbu talimat hükümlerine göre disiplin cezası verme hususunda yetkili kılınmış olan kurulu,

ŞİKE VE TEŞVİK PRİMİ SUÇUNDA ALT LİGE DÜŞME CEZASINI VERMEYE HANGİ MERCİ YETKİLİDİR. Av.Hüseyin Alpay KÖSE Spor Hukuku Enstitüsü Yürütme Kurulu Üyesi

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Anılan rejimde ekonomik değeri olmayan atıklar ise fire olarak tanımlandığından bu atıklar dahilde işleme rejiminin konusunu oluşturmamaktadır.

TARİHİNDEN ÖNCEKİ TÜM ŞİKE VE TEŞVİK EYLEMLERİ ZAMANAŞIMINA UĞRAMIŞTIR [ 1 ]

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi

(Resmi Gazete ile yayımı: Sayı:24026)

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

KIBRIS TÜRK FUTBOL FEDERASYONU SEZONU U21 BÖLGESEL 1'inci LİG STATÜSÜ

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

KIBRIS TÜRK FUTBOL FEDERASYONU SEZONU U21 SÜPER LİG STATÜSÜ

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler Dersin adı ve konusu 17

DR. ALPER ÇAĞRI YILMAZ FIFA VE CAS KURALLARI ÇERÇEVESİNDE ULUSLARARASI NİTELİKLİ PROFESYONEL FUTBOLCU SÖZLEŞMESİNİN FESHİ

Sayın Başkan, Amacımız; kulüplerimizin daha dikkatli ve temkinli olmalarına yardımcı olmaktır.

/104-1 SPORCU ÜCRETLERİNDEN TEVKİF YOLUYLA ALINAN GELİR VERGİSİNİN AMATÖR SPOR DALLARINDA KULLANILMAK ÜZERE İADESİNİN İLKE VE ESASLARI

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

SEZONU SPOR TOTO SÜPER LİG FUTBOLCU UYGUNLUĞU

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. MEHMET MÜBAREK KÜÇÜK - TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no:7035/02) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRASBOURG.

İdari Yargının Geleceği

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI)

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XIX GİRİŞ...1

KIBRIS TÜRK FUTBOL FEDERASYONU SEZONU U21 BÖLGESEL 1'inci LİG STATÜSÜ

Haklara Tecavüz Halinde Hukuki Ve Cezai Prosedür

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

I- PROFESYONEL FUTBOLCULARIN STATÜSÜ VE TRANSFERLERİ TALİMATI NA GÖRE TESPİT EDİLMESİ GEREKEN YETİŞTİRME TAZMİNATI HESAPLAMA KRİTERLERİ ;

TÜRK SPOR SİSTEMİNİN YAPILANDIRILMASI VE BAZI ÜLKELERLE KARŞILAŞTIRILMASI (3) DOÇ.DR.HAKAN SUNAY A.Ü.SBF

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

TÜRKİYE BASKETBOL FEDERASYONU DİSİPLİN KURULU KARAR

1 ( TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR BURAK EDİŞ BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/11177)

Sezonu İlan Edilmesi Gereken Hususlar

SANIĞIN TEMYİZ AŞAMASINDAKİ TUTUKLULUK HALİNİN AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI IŞIĞINDA İFADE ETTİĞİ ANLAM VE BUNUN İÇ HUKUKUMUZDAKİ YANSIMASI:

KULÜPLERİMİZİN KARAR DEFTERİNE ALACAĞI KARAR

YÖNERGE NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ SPOR BİRLİĞİ YÖNERGESİ

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...V KISALTMALAR... XIII GİRİŞ... 1

TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU KURULUŞ VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN. Kanun Numarası : 5894 Kabul Tarihi : 5/5/2009

2 Kasım Sayın Bakan,

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

CEZA YARGILAMASI KAPSAMINDA İHAM UYGULAMASINDA KLON DAVA KAVRAMI

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler

(28/01/ 2003 tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan :

Herkes için Futbol Turnuvaları Disiplin Kılavuzu

TÜRKİYE KUPASI MÜSABAKALARI STATÜSÜ

KANUN. Kanun No Kabul Tarihi : 22/2/2007

Gaziantep Valiliği Ġl Emniyet Müdürlüğü Ġl Spor Güvenlik Kurulu na GÖNDERĠLMEK ÜZERE EskiĢehir Valiliği ne

KIBRIS TÜRK FUTBOL FEDERASYONU SEZONU U21 BÖLGESEL 1'inci LİG STATÜSÜ

T Ü R K İ Y E K İ C K B O K S F E D E R A S Y O N U. YAYIN ve MÜSABAKA İZİN TALİMATI

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

TÜRKİYE HOKEY FEDERASYONU FİNANS VE SPONSORLUK TALİMATI BİRİNCİ BÖLÜM GENEL HÜKÜMLER

TÜRKİYE HENTBOL FEDERASYONU İL TEMSİLCİLERİ TALİMATI

TÜRKĠYE DAĞCILIK FEDERASYONU ÖDÜL TALĠMATI. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Genel Hükümler. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU FUTBOL GELİŞTİRME MERKEZİ ANTRENÖR LİSANSI KURSLARI İÇ TALİMATI A. BAŞLANGIÇ HÜKÜMLERİ

İÇİNDEKİLER Kanun No Sayfa

İşbu Veri Sahibi Başvuru Formu nda yer alan bilgilerin doğru ve güncel olduğunu kabul ederim.

HENTBOL FEDERASYONU GENÇLER LİGİ MÜSABAKALRI

KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASINA İLİŞKİN BAŞVURU FORMU

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

BASIN BÜLTENİ

BAKIŞ MEVZUAT SPORCU ÜCRETLERİNDEN TEVKİF YOLUYLA ALINAN GELİR VERGİSİNİN İADESİ HAKKINDA YÖNETMELİK BAŞLIK. Sayı 2018/66

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI

KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI BAŞVURU FORMU

ÇİMKO ÇİMENTO VE BETON SAN.TİC.A.Ş. VERİ SAHİBİ BAŞVURU FORMU

İKİNCİ TAKIMLA LİGLERE KATILIM UYGULAMA ESASLARI

FUTBOL SEZONU AMATÖR SPOR KULÜPLERİ BİLGİ FORMU, YETKİLİ BELGESİ VE İMZA SİRKÜLERİ. Kulübün Adı : Kulübün Adresi :

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

SEYFULLAH TOSUN ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURUDA MASUMİYET KARİNESİ

Başvuruda Belirtilecek Bilgi

T.C. ORDU BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ HUKUK KOMİSYONU RAPORU

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

U.N. RO-RO İŞLETMELERİ ANONİM ŞİRKETİ VERİ SAHİBİ BAŞVURU FORMU

Biz de yazımızda bunu irdeleyelim, yani vergi aslında af olur mu sorusunun cevabını irdeleyelim istedik.

ÖĞRETİDE VE UYGULAMADA ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ BAĞLAYICILIĞI VE İCRASI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

GENEL HÜKÜMLER ESAS HÜKÜMLER

Ödenek Üstü Harcama Nedir? Ödenek Üstü Harcama Yapılmasının Yaptırımı Nedir?

Oğuzhan'dan iyi haber!..

YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON 10 YILDA YAŞANAN GELİŞMELER BAŞBAKANLIK TEFTİŞ KURULU 2010

TÜRKİYE ESKRİM FEDERASYONU ESKRİM TEKNİK TALİMATI. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Karşılıksız Çek Adetleri - Yıllık

TL TL 750.TL TL 400.-TL TL TL 400.-TL

SPOR YÖNETİMİNDE ÇALIŞMA ALANLARI (TÜRKİYE VE DÜNYA DA) H.SUNAY A.Ü.SBF

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

KANUN. Kanun No Kabul Tarihi: 31/3/2011

14 Nisan 2011 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : KANUN

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

Transkript:

6222 sayılı SPORDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNE DAİR YASA, SPOR HUKUKU VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Av. A. Necati ERDEM Spor Hukuku Enstitüsü Yönetim Kurulu Üyesi İstanbul, 29 Ağustos 2011 03.07.2011 pazar sabahı tüm Türkiye, başta Fenerbahçe Spor Kulübü başkanı Aziz Yıldırım ve başkan yardımcısı Şekip Mosturoğlu olmak üzere, futbol camiasından pek çok tanınmış kişinin şike ve teşvik primi suçlamasıyla gözaltına alındığı haberi ile uyandı. Arkasından gelen tutuklanma haberleri, ikinci, üçüncü, dördüncü dalga operasyonlar, yeni gözaltılar ve tutuklamalar ile yaklaşık iki aydır ülkenin en önemli gündem maddesi, futbolda yaşandığı iddia edilen şike ve teşvik primi olayları oldu ve olmaya da devam ediyor. Bu güne kadar konuyla, ilgili ilgisiz pek çok kişi, gerek yazılı gerekse sözlü basında konuştu, görüş bildirdi, düşüncesini söyledi. TFF Yönetim Kurulu nun bu süreç zarfındaki söylem ve davranışları ve en son olarak aldığı, ya da alamadığı, karar, ve bu kararla çelişik FB spor kulübünü şampiyonlar ligine göndermeme kararı ile tartışmalar ayyuka çıktı. Bütün bu olaylardan ve tartışmalardan sonra ortaya çıkan tablodan, hem maddi hem de manevi çok büyük zararların olduğu anlaşıldı. Tabii ki en çok zarar gören ise Türk futbolu oldu. Peki, ortaya çıkan bu olay, futbolun geleceğini nasıl etkiler? 14.04.2011tarihinde yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun futboldaki şike ve teşvik primi gibi çirkin olayları temizleyip, futbolun geleceğini aydınlatır mı, yoksa daha da gerilemesine mi sebep olur? Türk futbolunun gelişmesi için bu kanun yeterli midir yoksa başka düzenlemeler de gerekli midir? Sporun kendine özgü bir hukuk düzeni var mıdır? Sporun hukuk düzeni, devletlerin hukuk düzeni ile örtüşmek zorunda mıdır?... İşte bu makalenin konusu bu vb. sorulara cevap aramaktır. 1- FUTBOL SPOR MUDUR? Bugün, dünya futbolunun ve bununla paralel olarak, Türk futbolunun geldiği nokta, profesyonel futbolun, diğer pek çok spor dalı gibi bir spor olmadığını, daha çok bir endüstri, bir sektör olduğunu ortaya koymaktadır. Türkiye de futbolun yayın hakları geçen sene yıllık yaklaşık 375 milyon Dolar a ihale edildi. Bunun dışında, bilet gelirleri, reklam gelirleri, transfer gelirleri, ticari gelirler (forma, eşofman vs. satışından elde edilen gelirler), bahis oyunlarından gelen gelirler vb. gelirler de düşünüldüğünde Türk futbolunda bir yıl içinde dönen para, yaklaşık bir milyar Euro dur ki (Federasyon başkanının ifadesi) bu rakam, Türkiye gibi ülkeler için çok ciddi bir rakamdır. Geçen sezon sadece şampiyonlar liginde dağıtılan para ise 754 milyon Euro dur. Futbol elbette bir spordur, ancak böylesi büyük paraların döndüğü profesyonel futbol u diğer amatör sporlar gibi bir spor olarak görmek ya da göstermeye çalışmak en hafif deyimiyle safiyane bir söylem olarak kabul edilebilir. Bu ekonomik tablo karşısında, profesyonelleşen futbol, dünyada ve

Türkiye de spor olmaktan çıkmış, tıpkı, otomotiv, inşaat, finans, turizm, reklam vb. gibi bir endüstri (sektör) haline gelmiş ve aynı zamanda bir takım kişilerin iştahını kabartmıştır. 2- SPORUN KENDİ HUKUK DÜZENİ VAR MIDIR? Spor, özellikle de futbol, çok dinamik bir yapıya sahiptir. Spor, özünde, yarışmayı ve rekabeti barındırdığı için hızlı ve heyecanlı bir sürece tabidir. Bu sebeple de spor yönetiminde çabuk karar vermek gerekmektedir. Buradan hareketle, sporcu ile kulüpleri, kulüpler ile federasyon, sporcu ile sporcu arasında çıkacak ihtilaflarda, çok hızlı yargılama yapmak gerektiğinden, UEFA ve FİFA ile diğer amatör spor federasyonlarının ulusal üstü birliklerinin talimatlarına uygun kendine özgü yargılama sistemleri mevcuttur. Spor, kendi içindeki bu tür sorunları yine kendisinin geliştirdiği bir yargılama sistemiyle çözmektedir. Türkiye de bu durum Anayasa nın 59. maddesinde yapılan değişiklikle anayasal güvence altına alınmıştır (1) Sporun bu iç yapısından kaynaklanan yargılama sistemine devletlerin hukuk düzeni karışmamakta, bilakis devletler bu yargılama sisteminin önündeki engelleri kaldırmaya çalışmaktadır. O zaman temel kural olarak, devletlerin hukuk düzeni ile sporun hukuk düzeninin farklı olduğunu kabul etmek gerekmektedir. Buradan hareketle, akla gelen ilk soru, 6222 sayılı Kanun bu kurala hizmet eder nitelikte midir? Yoksa, bilakis bu kuralı çiğnemekte midir? 3-6222 SAYILI KANUN AMACINI AŞMIŞ MIDIR? 6222 sayılı kanunun amacı, birinci maddesinde, sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesi olarak ifade edilmiştir (2). Kanunun genel gerekçesinde de şike ve teşvik primi suçunun 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda suç olarak tanımlanmadığı, ceza kanunlarında da bu fiillerin özel olarak düzenlenmediği, ilk kez bu kanunda şike ve teşvik priminin suç olarak tanımlandığı, bu suçlarla etkin mücadele açısından Ceza Muhakemesi Kanunu nda da bir takım düzenlemeler yapıldığı ifade edilmiştir (3). Aslen bu kanunla yapılmak istenen, spora ve özellikle futbola bulaşmış olan çirkin ve hiçbir zaman tasvip edilmeyecek olan şiddet olaylarının önüne geçilmesi, sporun düzgün ve amacına uygun olarak yapılabilmesi ve neticeten de Türk sporunun fair-play kuralları çerçevesinde uluslar arası arenada gelişiminin sağlanmasıdır. Peki, söz konusu kanun bu amacı gerçekleştirebilecek midir? -------------------------------------------- (1) B. Sporun geliştirilmesi ve tahkim Madde 59 - (Değişik Madde Başlığı: 17/03/2011-6214/1. mad.) Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder. Devlet başarılı sporcuyu korur. (Ek Fıkra: 17/03/2011-6214/1. mad.) Spor federasyonlarının spor faaliyetlerinin yönetimine ve disiplinine ilişkin kararlarına karşı ancak zorunlu tahkim yoluna başvurulabilir. Tahkim kurulu kararları kesin olup bu kararlara karşı hiçbir yargı merciine başvurulamaz. (2) Amaç Madde 1 - (1) Bu Kanunun amacı; müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında spor alanları ile bunların çevresinde, taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde bulundukları yerlerde veya müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergâhlarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesidir. (3) Bkz. 6222 sayılı kanunun genel gerekçesi sh.2, 4. Paragraf

3.1- ÖNGÖRÜLEN CEZA(LAR) ÇOK FAHİŞTİR 6222 sayılı yasa ile şike ve teşvik primi suç haline getirilmiş ve bu suçu işleyenlere beş yıldan on iki yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adli para cezası verilmesi öngörülmüştür. Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine karşı suçlar başlığı altında TCK m. 247 ila 266 arasında düzenlenen suçlardan ; - Zimmet suçu için 5 ila 12 yıl arasında, - İrtikap suçu için 5 ila 10 yıl arasında, - Rüşvet suçu için 4 ila 12 yıl arasında cezalar öngörülmüştür. Kamu idaresi aleyhine işlenen suçlarda hapis cezası ile birlikte para cezası öngörülmemişken şike ve teşvikte hem hapis hem de para cezası öngörülmüştür. Bu suçların işlenmesi sonucu ortaya çıkan kamu zararı ile zimmet, irtikap ve rüşvet suçlarının işlenmesi sonucu ortaya çıkan kamu zararları kıyaslandığında, öngörülen ceza(lar) çok ağır olmuştur. Zira, futbol kulüpleri birer dernektir ve futbol da sadece bir oyundur. Buradaki şike ve teşvik priminin zararı da bu dar alan ile sınırlıdır. Bu suçların soruşturmasını kolaylaştırmak amacıyla yapılan değişiklikler neticesinde pek çok kişinin telefonlarının dinlendiği de ortaya çıkmıştır. Bu kadar ağır cezalar karşısında, mahkemeler, (her ne kadar ben katılmasam da ) sanıkların kaçma ve delilleri karartma tehlikesi nden bahisle tutuklama kararları vermektedir. Bugünkü tabloda, yaklaşık 70 kişi tutuklanmıştır. Hal böyle olunca da tüm spor camiasında, bu kadar ağır ceza öngören bir kanun, ve herkesin telefonlarının dinlenebileceği bir düzenleme varken düzgün ve dürüst çalışan kimselerin spor kulüpleri ve federasyon yönetimlerine aday olmayacağı ve bu yönetimlere hiç de istenmeyen kişilerin gelebileceği, neticeten Türk sporunun daha da kirlenerek gerileyeceği endişesi hakim olmuştur. 3.2- DEVLET SPOR HUKUKUNA BURNUNU SOKMUŞTUR Söz konusu şike ve teşvik primi soruşturması ile ilgili olarak bugün gelinen noktada durum son derece karışık ve içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Ortada 6222 sayılı kanun ve bu kanuna dayalı olarak yürütülen bir soruşturma varken TFF, olayda adı geçen kulüp ve şahıslarla ilgili olarak hangi kararı alırsa alsın Türk futbol camiasında kimseyi tatmin edemeyecektir. Bazı takımlar hakkında küme düşürme cezası verse o kulüp(ler) taraftarlarının, hiç küme düşürme cezası vermese olaya adı karışmayan ve mağdur olduklarını düşünen kulüp(ler) taraftarlarının maçlarda önüne geçilemeyecek olaylar çıkarmaları ve hukuki tabirle, telafisi imkansız zararlar doğurmaları mümkündür. Bugünkü gibi, hiç karar vermemesi veya asıl kararını atiye bırakması halinde de futbolun bu sezon karşılaşabileceği pek çok çıkmaz, kargaşa ve soru işaretleri söz konusudur. Yani, kısacası bugünkü tablo karşısında TFF için, aşağı tükürse sakal yukarı tükürse bıyık durumu vardır. TFF nin son olarak, UEFA talebi doğrultusunda, FB spor kulübünü şampiyonlar ligine göndermeme kararı da bu karmaşık tabloya bir halka daha eklemiştir. Söz konusu yasa yürürlüğe girer girmez savcılık haklı olarak, daha önceden TCK ya göre yürüttüğü soruşturmayı, 6222 sayılı yasa kapsamında da ele almaya başlamıştır. Savcılık soruşturma ile ilgili olarak bir de gizlilik kararı aldırmıştır ki bu karar da adeta işin tuzu biberi olmuş ve ortam iyice içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Zira, bir yanda, normal seyrinde devam eden ve hakkında gizlilik kararı olan bir adli soruşturma dosyası, bir yanda hakkında bir an evvel karar vermeyi bekleyen

ve başlayacak olan süper lig ve şampiyonlar ligi, diğer yanda da elinde hiçbir delil ve belge olmadan karar vermek zorunda olan ve veremeyen, UEFA, FİFA ve kulüpler arasında sıkışmış TFF. Yukarıda da belirttiğimiz üzere, şike ve teşvik 6222 sayılı yasadan evvel suç değildi. Ancak, TFF talimatlarında her daim suç olarak yer almaktadır. Geçmişte bu eylemlerin cezaları spor hukukunun kuralları içinde çözümleniyordu, ya da çözümlenmesi amaçlanıyordu. Ancak, bazı âkil spor adamlarının! tavsiyeleri üzerine devlet, olaya el atmak zorunda kaldı ve 6222 sayılı yasayı yaptı. İşte tam da bu noktada Devlet, Türk futboluna çeki düzen vermek adına, yukarıda bahsettiğimiz temel kurala, yani sporun hukukuna, deyim yerindeyse, burnunu sokmuş oldu. 3.3- İKİ AYRI YARGI DÜZENİ ÇATIŞMIŞTIR Yukarıda sporun hukuk düzeni ile devletlerin hukuk düzeninin farklı olduğunu kesin kural olarak, sebepleri ile, ortaya koymuştuk. Ancak bu kural, maalesef 6222 sayılı kanunla ihlâl edilmiştir. Zaten bütün sorun da aslen buradan kaynaklanmaktadır. Bugün, doğru ve hızlı bir karar vermesi gereken sporun hukuk düzeni ile, kanunlar çerçevesinde ağır işleyerek devam eden devletin hukuk düzeni çatışmıştır. Peki, bu iki düzen birbirini bekletici mesele yapabilir mi? Pek mümkün görünmüyor, zira, bekletici mesele aynı hukuk düzeni içinde mümkün iken, farklı hukuk düzenlerinde böyle bir düzenleme yoktur. TFF önce, elinde yeterli delil ve belge olmadığı, sanıkların savunma haklarının ihlal edilmemesi gerektiği, masumiyet karinesi gibi gerekçelerle savcılık soruşturmasının neticesini bekleyeceğini, süper ligin de belirtilen zamanda başlayacağını, hiçbir kulübe şu an için ceza verilmeyeceğini açıkladı. Daha sonra da alelacele, UEFA dan gelen yazılı talimatla, ilk kararı ile çelişik, FB spor kulübünün şampiyonlar ligine gönderilmemesine karar verdi. Bu karar sebebiyle FB spor kulübünün 20 milyon Euro zarar ettiği de ifade edilmeye başlandı. Bu tablo karşısında herkes tarafından sorulan ve cevabı merakla beklenen soru ise ; eğer, ileride Türk mahkemeleri FB yöneticilerinin veya soruşturmada adları geçen sair kulüp yöneticilerinin şike ve teşvik primi suçunu işlemedikleri için beraatlerine karar verirse ne olacak? tır. Eğer böyle bir sonuç ortaya çıkarsa, bu kulüplerin TFF aleyhine asliye hukuk mahkemeleri nezdinde tazminat davası açabilecekleri ve kazanma şanslarının da çok yüksek olduğu bir gerçektir. İşte bu kanun sebebi ile Türk futbolu (sporu) bir de, yıllarca sürecek bu tür davalar zinciri ile uğraşarak enerjisini ve de parasını spor dışı alanlara harcamak zorunda kalacaktır. Ancak, bununla da kalmayacak, daha da vahimi, o taraftarlara (seyircilere) bu çelişkiyi izah etmek mümkün olmayacaktır. Yani, vicdanlarda Türk spor yönetimine güven kalmayacaktır. 3.4- SONUÇ Bugün için gelinen nokta göstermektedir ki 6222 sayılı yasa yürürlükte olduğu sürece, bırakın Türk sporunun ve futbolunun temizlenerek gelişmesini, bilakis çok uzun yıllar ayağa dahi kalkamayacaktır. Zira, ileride, bugün karşılaşılan sorun benzeri sorunlarla karşılaşacağımızı tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yoktur. Bu sebeplerle, sonuç olarak, 6222 sayılı yasanın, amacını aştığını söylemek mümkündür. O zaman akla, ne yapalım, Türk sporundaki kirlenmeyi nasıl temizleyelim? sorusu gelmektedir. Şimdi de bu soruya yanıt aramaya çalışacağız : 4- ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

TBMM de, 2005 yılında (22. dönemde), TÜRK SPORUNDA ŞİDDET, ŞİKE, RÜŞVET VE HAKSIZ REKABET İDDİALARININ ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ amacıyla araştırma komisyonu kurulmuş ve komisyon, (10/63,113,179,228) esas numaralı raporunu hazırlamıştır (4). Bu raporda, Türk sporu enine boyuna incelenmiş, sorunlar tespit edilmiş ve bu sorunların dünyadaki uygulamaları araştırılarak, çözüm önerileri belirlenmiştir. Aslen rapor, spor camiasındaki herkes tarafından okunması gereken tam bir ders kitabı niteliği de taşımaktadır. Ancak, 2005 yılında yazılan bu rapor, her zaman olduğu gibi, tarihin tozlu raflarına kaldırılmış, sonra 23. dönemin sonlarında, Mart 2011 de, başka bir komisyon daha kurularak, SPOR KULÜPLERININ SORUNLARI ILE SPORDA ŞIDDET SORUNUNUN ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERIN BELIRLENMESI amacıyla bir rapor daha hazırlanmıştır (5). 14.04.2011 tarihinde de, yani bu rapordan hemen sonra, 6222 sayılı Kanun yürürlüğe girmiştir. Her iki raporda da öncelikle Türk sporunun yapısı ve bu yapıdan kaynaklanan sorunlar tespit edilmeye çalışılmıştır. Aşağıda bu sorunlara kısa başlıklar halinde değinilecek, (zira, bu sorunların her biri başlı başına bir inceleme konusudur) daha sonra da konu ile ilgili çözüm önerilerimiz belirtilecektir. 4.1- TÜRK SPORUNUN YAPISAL SORUNLARI 4.1.1- Spor Kulüplerinin Hukuki Yapısından Kaynaklanan Sorunlar Ülkemizde spor kulüpleri halen aslen Dernekler Kanunu na göre faaliyetlerini sürdürmektedir (ancak, futbol şubeleri ise Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş A.Ş. ler tarafından yönetilmeye çalışılmaktadır).milyonlarca dolarlık bütçeleri olan, çok büyük bir ekonomik gücü elinde bulunduran spor kulüplerinin çoğu ise, doğru düzgün eğitimi olmayan, bu alandaki ilgisi bir hobiden öteye geçmeyen, kişilerce yönetilmekte, böyle olunca da kulüpler bir türlü borçtan kurtulamamaktadır. Oysa, bu denli büyük ekonomik yapıya sahip kulüplerin Dernekler Kanunu ndan çıkarılıp tamamen A.Ş statüsünde faaliyet göstermeleri ve daha profesyonel kişilerce (CEO) yönetilmeleri gerekmektedir. 4.1.2- Spor Federasyonlarının Hukuki Yapısından Kaynaklanan Sorunlar Ülkemizde futbol federasyonu dışında kalan tüm federasyonlar, her ne kadar mali özerkliğe sahipseler de, yapısal olarak GSGM ye bağlıdırlar. Böyle olunca da bu federasyonlar,ister istemez, hükümetlerin denetimi altına girmekte ve sporun ruhundan kaynaklanan rekabetçi yapıları kaybolmaktadır. Ayrıca, gerek tahkim kurullarının gerekse diğer bağlı kurulların GSGM bünyesinde faaliyet gösteriyor olmaları bu bağımlılığı daha da arttırmaktadır.yine, bu federasyonların organlarının seçimlerindeki anti demokratik yapı da gelişmelerinin önündeki en önemli engeldir. Futbol federasyonu ise tam özerkliğe sahip tek federasyon olmakla beraber, gerek federasyon yönetiminin gerekse bağlı organlarının seçimlerindeki anti demokratik yapı, futbolun en önemli yapısal sorunudur. Zira, mevcut yapı sebebiyle, federasyon yönetimleri belli bir gurubun egemenliği altına girmekte ve kararlarında objektif ve cesur olamamaktadırlar. ---------------------- (4) Bu raporun tam metni şike şike futbol isimli kitapta yayınlanmıştır. Bkz. Şike şike futbol- bir şike belgeseli, Gökçe Giresunlu, Destek, 1. baskı, Mayıs 2011 sh. 52 vd. (5) Bu raporun tam metni için bkz. www.sporhukuku.org. 4.1.3- Mali Sorunlar

Her biri borç batağında olan spor kulüplerinin, gerek vergilendirmeden gerekse de harcamalarının yeterince denetlenememelerinden kaynaklanan çok büyük mali sorunları vardır. Küçük kulüplerin ise, gelir kaynaklarının kısıtlı olması, merkezi hükümet ve yerel yönetimler tarafından yeterince desteklenmemeleri gibi sebeplerle yaşadıkları ekonomik sıkıntılar, Türk sporunun gelişiminin önündeki en önemli sorunlardan biridir. 4.1.4- Müşterek Bahis Oyunlarının Düzenlenmesi İle İlgili Sorunlar Futbolda, her hafta oynanan İddia oyununda dönen paraların çok yüksek olması bazı mafya görünümlü ve kara para aklayıcılarının iştahını kabartmış ve bu kişiler büyük küçük tüm spor kulüplerine sızma çabası içinde olmuştur. Bunun sonunda da futbolun kirlenmesi başlamış, şiddet, şike ve teşvik olayları artmıştır. 4.1.5- Eğitim Ve Tesisleşme Sorunu Spor alanlarının yetersizliği ve tesislerinin UEFA ve diğer uluslararası üst federasyonların kriterlerine uygun olmaması da sporun gelişiminin önündeki en önemli engellerden biridir. Spor, yönetimlerinde görev alan kişilerin eğitimlerindeki düşüklük de spordaki şiddet, şike ve teşvik olaylarını arttırmakta en önemli etkenlerden biridir. 4.2- ÖNERİ -1 : 2005 yılında hazırlanmış olan TBMM araştırma raporunun Türk Sporunda Şike ve Teşvik Primini Önlemeye Yönelik Çözüm Önerileri bölümünde (6) ; Şike ve teşvik primi gibi olayların önüne geçilmesinde en önemli unsur, iddiaların titizlikle incelenmesi ve sorumluların cezalandırılmasıdır. bu tür olayların soruşturulması için re sen hareket edilmelidir. Federasyonlar, re sen soruşturma başlatmalı, hatta olayların tespiti için özel görevliler istihdam edilmelidir., cezai müeyyidelerin yanında soruşturma yapmaya yetkili makamlara kolaylık sağlayacak hükümlerin de getirilmesi zorunludur (Federasyonlarca). Sezon esasına göre planlanan spor organizasyonlarında karar sürecinin hızlılığı çok önemlidir. Bunun yanı sıra bazı uluslarmarası yarışmalara katılacaklar da lig sıralamasına göre belirlenmekte olduğu için karar sürecinin uzaması uygulanmasını imkansız kılabilmektedir (sanki bugünkü durumun bir fotoğrafı). Geçmişte Malatyaspor Kulübü nün yargı önünde iddiasını ispat etmiş olmasına rağmen umduğu neticenin tahakkuk etmemesinin sebebi budur. UEFA örneğinde olduğu gibi daha uzun zamanaşımı süresinin öngörülmesi (on yıl) ya da FİFA örneğinde olduğu gibi bu tür ihlallerde zamanaşımının söz konusu olmayacağının öngörülmesi daha uygun olacaktır. Federasyonlara bağlı olmayan kişiler açısından ise hem soruşturma hem müeyyide açısından yasa bazında düzenleme yapılması zorunludur. Yukarıda değinildiği üzere federasyonlara bağlı kişi ve kuruluşlara ilişkin düzenleme yetkisi federasyonlardadır ve böyle kalmalıdır. denmektedir. ----------------------- (6) a.g.e. sh. 402 vd. Bu tespit karşısında şiddet, şike ve teşvik primi sorununun çözümü için yapılması gerekenleri aşama aşama açıklamak gerekmektedir: 1. Aşama :

Öncelikle, yukarıda belirtilmiş olan Türk sporunun yapısal sorunların çözülmesi gerekmektedir. Zira, bu sorunların temelini, belirtilen yapısal sorunlar oluşturmaktadır. Bir sorunun temeli çözülmeden getirilecek çözümler her zaman yüzeysel olacak ve istenilen sonucu hiçbir zaman vermeyecektir. Bu bağlamda; - Spor kulüplerinin şirketleşmeleri ve UEFA kulüp lisans sistemindeki kriterlerin tüm kulüplerce uygulanması sağlanmalıdır. - Federasyonların yönetimlerinin seçimleri, demokratik, eşitlikçi ve bağımsız olacak şekle sokulmalı, belli bir zümrenin egemenliği altına girmesinin önüne geçilmeli ve bağlı kurullarının tam bağımsızlığı sağlanmalıdır ki cesur kararlar verebilsinler. - Küçük kulüplerin mali problemleri çözülmeli ve kulüp harcamalarının mali denetimlerinin daha dikkatli ve önemle yapılması sağlanmalıdır. - İddia oyunundaki sistemin şike ve teşvik olaylarını denetlemeye yönelik olarak düzenlenmesi ve gerekirse bu oyunlarda sınırlama getirilmesi sağlanmalıdır. - Eğitim ve tesisleşme konusunda da devlet ile federasyonlar işbirliği içinde daha ciddi çalışmalar yapmalıdır. 2. Aşama : 6222 sayılı yasa yürürlükten kaldırılmalıdır. Sporun yargı düzeni ile devletin yargı düzeni karşı karşıya getirilmemeli ve bu konudaki yetki ve sorumluluk tamamen Federasyonlarda (yani sporda) olmalıdır.bunun içinde ; - Gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı, ve - federasyonların delil toplama konusundaki yetki ve imkânları arttırılmalıdır. Örneğin, federasyonlara savcılıktan ve/veya emniyetten kendisine gelen şike ve teşvikle ilgili şikâyetlerle ilgili olarak delil toplamalarını isteme (örneğin telefon dinleme) yetkileri verilmelidir. Bu kurumlar da en kısa sürede istenilen delilleri toplayarak federasyona ulaştırmalıdır. Zira, federasyonlar da tahkim kurulları vasıtasıyla anayasal güvence altına alınmış bir yargılama yapmaktadırlar. - Şike ve teşvik suçuna karışmış ve federasyonlara bağlı kişilere mevcut yaptırımların yanı sıra federasyonlarca sınırsız para cezası verme yetkisi de tanınmalıdır. Yani, yaptırımlar biraz daha arttırılmalıdır. 3. Aşama : Bu aşamada, özerk, bağımsız, demokratik ve eşit temsil kabiliyetine sahip bir yapıya kavuşturulmuş olan federasyonlar, kendilerine gelen şikâyetlerle ilgili olarak ya da re sen harekete geçerek, soruşturmalarını başlatmalı, ellerindeki delillerle ve kanaatlerine göre hızla kararlarını vermelidir. 4.2.1- OLAYA SPK ÇERÇEVESİNDEN DE BAKILMALI 6222 sayılı yasanın yürürlüğünün kaldırılması sonucu özellikle federasyonlara bağlı olmayan kişiler açısından söz konusu suçlar yaptırımsız kalmamalı ve 6222 sayılı yasa benzeri bir yasa ile söz konusu kişilerin cezalandırılmaları sağlanmalıdır. Ancak, federasyonlara bağlı kişiler hakkında federasyonlarca sadece ve en fazla para cezaları verilebilirken, federasyonlara bağlı olamayan kişilere hapis cezaları verilebilmesi mümkün değildir. Bu sebeple, bu kişilere de ancak para cezaları verilebilmelidir. Bunun yanı sıra, şike ve teşvik suçuna karışmış kişilerin bu suçu işlediklerinin federasyon kararı ile kesinleşmesi halinde, borsada işlem gören spor kulübü şirketinin değeri de yasa dışı yöntemle etkilenmiş olacaktır. Bu sebeple, eğer şartları varsa, o kişi ya da kişiler hakkında Sermaye Piyasaları Kanunu çerçevesinde manipülasyon suçundan da soruşturma başlatılabilmelidir. 4.3- ÖNERİ- 2 :

Bu öneri, şike ve teşvik suçunun önlenmesi, yani spordaki kirlenmenin önüne geçebilmesi için 6222 sayılı yasa ya da benzeri bir yasal düzenlemenin şart olduğunu düşünenler içindir. Zira ben aslen birinci öneriyi savunmaktayım. Bu öneride ; - Birinci önerimizdeki birinci aşama aynen kalmalıdır. - Birinci önerimizin ikinci aşamasındaki federasyonun soruşturma yapmasına ve delil toplamasına dair belirtilen düzenlemeler de aynen kalmalı fakat, - farklı olarak, 6222 sayılı yasa da yürürlükte kalmalıdır. Ancak; - söz konusu yasada öngörülen cezalar hafifletilerek sadece para cezası öngörülmeli ve - Yasa, federasyonun bu konudaki soruşturmasını tamamlayıp şike ve teşvik priminin varlığına dair vereceği kararın kesinleşmesini müteakip işlerlik kazanmalıdır. Bir başka deyişle, savcılığın bu konuda ve federasyona bağlı kişiler açısından, soruşturma başlatabilmesi, bu suçun işlendiğine dair federasyon kararının kesinleşmesini müteakip olmalıdır. Eğer, federasyon başlattığı soruşturma neticesinde bu suçun işlenmediğine karar verirse, o zaman savcılık da bu konuda, federasyona bağlı kişiler açısından, herhangi bir soruşturma başlatamayacaktır. Yani, bu yasanın işlerliği, bir bakıma federasyonun şikâyetine bağlı olacaktır. Böylelikle, bugün olduğu gibi sporun karar mekanizmasının önü tıkanmayacak, önce spor kendi kararını verecek, sonra savcılık kendi soruşturmasını dilediği zaman zarfında tamamlayacaktır. Yasa ile amaçlanan caydırıcılık unsuru da böylelikle devam edecektir. Federasyona bağlı olmayan kişiler açısından ise, savcılık dilediği zaman soruşturma başlatabilecektir. Ne var ki bu öneri, yukarıda bahsettiğim iki ayrı yargı düzenin çatışması sorununu ortadan kaldırmayacaktır. Bu sebeple de aslen birinci önerinin daha sağlıklı olduğunu düşünmekteyim. 5- SONUÇ Spor Hukuku Enstitüsü Derneği olarak amaçlarımızdan biri de şike, teşvik primi ve şiddet olaylarının önüne geçmek için çalışmalar yaparak Türk sporunun gelişmesine katkıda bulunmaktır. Bu amaçla, yukarıda, Türk sporunun özellikle de futbolunun bugün içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulabilmesi, ileride böyle durumlarla karşılaşmadan temiz bir şekilde gelişebilmesi için gerekenleri öneri olarak sunmaya çalıştım. Elbette ki bu öneriler daha da geliştirilebilir.