DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE İKİ SORUN



Benzer belgeler
MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ

SİRKÜLER (2018/60) İşletmelerinde fiilen bulunduğu halde kayıtlarında görülmeyen, Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede fiilen bulunmayan,

SİRKÜLER: 2014/021 BURSA, Konu: E-Beyanname Sistemindeki 2013 Yılı Kurumlar Vergisi Bildirimindeki Yenilikler Hakkında

Kasa/Ortaklardan Alacaklara Vergi Affı

BİNEK OTOMOBİLLERE AİT YÜKLENİLEN KDV BEYANNAME ÜZERİNDE İNDİRİLMELİDİR!

6736 SAYILI KANUN RESMİ GAZETE Tarih : 19/8/2106 Sayı : 29806

6736 Sayılı Kanun Kapsamında Kasa Mevcudu ve Ortaklardan Alacakların Beyanı Sirküler

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİNİN SON VERSİYONUNDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

( Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin ) DÖNEM TİPİ Geçici Vergi Dönemi (Normal Dönem)

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

TRANSFER FİYATLANDIRMASINDA HAZİNE ZARARI KAVRAMI VE UYGULAMALI ÖRNEKLERLE DÖNEMSEL AÇIDAN ANALİZİ

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/073 Ref: 4/073

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2016/155 Ref: 4/155. Konu: İŞLETME KAYITLARININ (KASA, ORTAKLAR CARİ, STOKLAR VE SABİT KIYMETLER) DÜZELTİLMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

Transfer Fiyatlandırması Formunun Doldurulması Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

İŞLETME KAYITLARININ DÜZELTİLMESİNE İLİŞKİN HÜKÜMLER. Ali ÇAKMAKCI. Yeminli Mali Müşavir. Tel:

İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi (Madde: 6)

KASA MEVCUDU VE ORTAKLARDAN ALACAKLARA İLİŞKİN HAKLARINDA VERGİ İNCELEMESİ YAPILAN MÜKELLEFLERLE İLGİLİ 6552 SAYILI KANUN KAPSAMINDA DEĞERLENDİRME

KASA MEVCUTLARI, ORTAKLARDAN ALACAKLAR, EMTİA VE BAZI MADDİ DURAN VARLIKLARIN DÜZELTİLMESİ İMKANI:

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

KAYITLARDA YER ALDIĞI HÂLDE İŞLETMEDE BULUNMAYAN KASA MEVCUDU VE ORTAKLARDAN ALACAKLARIN BEYANI

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

SAYI: 2014/27 Ankara,09/04/2014 KONU: Kurumlar Vergisi Beyannamesinde Yapılan Değişiklikler SİRKÜLER

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

6111 SAYILI KANUNLA İLGİLİ MUHASEBE KAYITLARI:

KATMA DEĞER VERGİSİ KISMİ TEVKİFAT UYGULAMASINDA KDV İNDİRİMİ VE KARŞILAŞILAN SORUNLAR

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ Sermaye Piyasası Mevzuatına Göre Düzenlenmemiştir. 1032

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

ödenecek vergiler yedekler dağıtılacak kar payları hisse başına kar payı

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/3

VERGİ AFFI TAKVİMİ sayılı Askerlik Kanunu, - Mülga 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

SİRKÜLER 2012/50. : Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ Yayımlandı.

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/60

7143 SAYILI KANUN'A GÖRE YAPILMASI GEREKEN YEVMİYE KAYITLARI

Eğitimlerimize teşrifleriniz veya kurumunuz temsilcilerinin katılımını sağlamanız bizleri mutlu edecektir.

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

Eğitimlerimize teşrifleriniz veya kurumunuz temsilcilerinin katılımını sağlamanız bizleri mutlu edecektir.

ŞİRKET ORTAĞININ ŞİRKETE BORÇLANMASI KASA HESABI VE ORTAKLAR CARİ HESABINA ADAT FAİZİ HESAPLANMASI VE FAİZ ORANI

USUL İNCELEMELERİ KİTABI (TEK DÜZEN HESAP PLANI ÇERCEVESİNDE) Doç. Dr. Özgür ÇATIKKAŞ

1- Satışların maliyeti ve faaliyet giderlerine yansıtılan giderlerden bazıları şunlardır:

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/25

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/ Sayılı Kanun un İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesine İlişkin Hükümleri.

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

İŞLETME KAYITLARININ DÜZELTİLMESİ

NO: 2012/96. Limited şirketlerde kar payı avansına ilişkin 509 uncu maddenin üçüncü fıkrasının uygulanacağı

KUR FARKLARININ FATURA EDİLMESİ VE MUHASEBELEŞTİRİLMESİ

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2016/20

TRANSFER FİYATLANDIRMASINDA HAZİNE ZARARI. Ramazan BİÇER. I. Giriş

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAME DÜZENLEME SEMİNER NOTLARI

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : KDV /07/2014

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2018/027 Ref: 4/027

ORTAKLAR CARİ HESABI - KASA BAKİYESİNİN İRDELENMESİ VE TRANSFER FİYATLANDIRMASI DAĞITIMI İLİŞKİSİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/59

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

İNDİRİLECEK VE İNDİRİLEMEYECEK GİDERLERİN DAR MÜKELLEF KURUM KAZANÇLARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

ödenecek vergiler yedekler dağıtılacak kar payları hisse başına kar payı

GEÇİCİ VERGİ BEYAN DÖNEMLERİ AZALTILMALI, ORANLARI YENİDEN BELİRLENMELİDİR

Ernst & Young vergi bölümü olarak vergi eğitimleri konusundaki ihtiyacı görerek oldukça geniş kapsamlı eğitimler düzenlemeye karar verdik.

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

SİRKÜLER 2011 / 01. Gelir Vergisi Kanununun 2011 Yılı Uygulamasına Yönelik Tarifeler, İstisna/İndirim Hadleri, Tutarları ve Oranları

Sayı : 2014/203 6 Tarih : Ö Z E L B Ü L T E N KAR PAYI AVANSI DAĞITIMI

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

GENEL MUHASEBE. Yrd. Doç. Dr. Serap DURUKAN KÖSE Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

İNDİRİMİ BAKIŞ MEVZUAT VERGİSİNİ ZAMANINDA ÖDEYEN MÜKELLEFLERE VERGİ BAŞLIK. Sayı 2017/39

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2019/4

YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARMA İŞLERİNE İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ

Sayı : 2014/199 2 Tarih : Ö Z E L B Ü L T E N KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİNDE GÖSTERİLECEK KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER

Transfer fiyatlandırmasına konu olacak işlemler, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satım işlemleridir.

Genel Muhasebe - II. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe ve Finansman Anabilim Dalı

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFLERE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI.

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

Sirküler no: 033 İstanbul, 16 Nisan 2010

GEÇİCİ VERGİ BEYANNAMESİ

HOŞGELDİNİZ ADEM ELİKARA YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR

SİRKÜLER 2014/ SAYILI TORBA KANUNDA AF VE BORÇLARIN YAPILANDIRILMASI İLE İLGİLİ YAPILAN DÜZENLEMELER

A K A D E M İ SİRKÜLER

Bu bildirim, sadece bilanço usulüne göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri tarafından doldurulacaktır.

KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER

Transkript:

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE İKİ SORUN 1. GİRİŞ Eskiden sadece yıl sonlarında gündeme gelen Dönem Sonu İşlemleri şimdi her üç ayda bir Geçici Vergi beyan dönemlerinde de gündeme gelmektedir. Ancak, teamül olarak Takvim Yılı sonu, dönem sonu olarak bilinir ve uygulanır. Buna bağlı işlemler de kapsamlı olarak yıl sonlarında gündeme gelir ve uygulanır. Konu, genellikle meslek mensupları olan SMMM ve YMM leri ilgilendirmekle beraber, işletmelerin muhasebe sorumluları ve işletme sahiplerini de yakından ilgilendirmektedir. Dönem sonu işlemleri özellikli, kapsamlı, detaylı ve işletmelere göre sorunlu konular içermekte olduğu kadar uygulayıcılar arasında da farklı görüş ve uygulamalara yol açmaktadır. Bu yazımızda; dönem sonlarında yapılması gereken muhasebe kayıtları ve buna bağlı işlemleri anlatmak yerine, yıllardır farklı uygulama ve görüşlere konu olan ve hep sorun olarak kalmaya devam eden kanunen kabul edilmeyen giderler ile kasa fazlalıkları ve ortakların çektiği paralara adat yöntemi ile faiz uygulaması işlemlerini inceleyeceğiz. 2. SORUN OLAN KONULARIN İNCELENMESİ 2.1. Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler: Kanunen kabul edilmeyen gider kavramı mali kâr ile ticari kâr arasındaki farklılığı ortaya koymaktadır. Bazı harcamaların ticari kazancın elde edilmesi ve sürdürülmesi için gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği hususu çoğu kez yoruma ihtiyaç göstermektedir. Farklı yorum ve tartışmaları önlemek bakımından kanun koyucu hangi giderlerin kabul edilen (GVK-Md.40) hangilerinin kabul edilmeyen gider (GVK-Md.41) niteliğinde olduğu konusuna açıklık getirmiş olmasına rağmen pek çok konu ve olay da halen tartışılmaktadır. GVK-Md.41 de sayılan kanunen kabul edilmeyen giderleri özetle aşağıdaki gibi sınıflandırmak mümkündür; a) Ticari kazancın elde edilmesi ile direkt ilgisi olmayan giderler. b) Ticari kazançla ilgisi olmakla birlikte vergisel kaygılarla kanun gereği kabul edilmeyen giderler. c) Kamu alacağının hazineye intikalinde kamu düzenine uymak amacıyla uygulanan ceza ve gecikme zamları. d) Genel sağlığı ilgilendiren alkollü içki ve tütün mamullerine ilişkin giderler. e) Vergi afları ve bunun sonucu olarak getirilen vergiler. 1

Yukarıdaki sınıflandırma sonucu oluşan giderler beraberinde aşağıdaki sorunları da meydana getirmektedir; a) Hatalı veya yanlış muhasebe kayıtları. b) Hatalı veya yanlış vergi beyanları. c) Hatalı veya yanlış mali tablolar. d) Hatalı veya yanlış vergi ödemeleri. e) İnceleme sonucu ilave vergi ve ceza ödemeleri. Kural olarak, ticari kazancın elde edilmesi ve sürdürülmesi için yapılan her türlü gider ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınır. Ancak, bazı işletme sahip veya yöneticisinin şahsi ve ailevi giderlerinin işletmeye ödettirilmesi, işletmenin parasının faizsiz kullanılması anlamına geleceği için bu tür giderlerin indirim konusu yapılması örtülü kazanç dağıtımı olarak nitelendirilmektedir. Bu durumda, işletme gerçek olmayan bir borç ile karşı karşıya kalmakta, kurum kazancında da azalma söz konusu olmaktadır. Tek düzen hesap planında, Kanunen Kabul Edilmeyen Gider Hesabı (KKEG) diye bir hesap ismi veya işleyişi bulunmamaktadır. İşletmelerin yaptıkları tüm işletme giderleri ticari anlamda giderdir ve aynen ilgili gider hesaplarına ve mali tablolara da yansımalıdır. Esas olan da Ticari Kâr dır. Oysa vergi kanunlarımız bazı giderlerin indirimini kanunen kabul etmemiş olup, bunların dönem sonlarında gider hesaplarından tespit edilerek beyannamelerde Kanunen Kabul Edilmeyen Gider olarak Ticari Kâr a ilavesini öngörmüştür. Buradan da vergi matrahı olan Mali Kâr a ulaşılmaktadır. Ticari Kâr dan Mali Kâr a sağlıklı ulaşmak için konu ile ilgili muhasebe kaydı çok önemlidir. Uygulamada, KKEG ler çoğu kez 689 No.lu hesap kullanılmak sureti ile kayıtlara alınmaktadır. Oysa 689 No.lu hesap Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar Hesabı dır. Bu hesaba yazılan giderler içerisinde KKEG bir gider olabileceği gibi, başka birçok hesap içerisinde de KKEG bir gider söz konusu olabilir. Dolayısı ile 689 No.lu hesabın sadece KKEG hesabı olarak kullanılması yanlış olur. Zira bu hesaba Kanunen Kabul Edilen bir kısım giderler de kaydedilmektedir. Olası hataları önlemek için burada yapılması gereken, vergi mevzuatına göre KKEG lerin (kayıtlarda Tek Düzen Hesap Planında yeri olmayan Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler Hesabı na kaydedilmesi yerine) ilgili gider hesabında gider türüne göre kaydedilmeli ve ayrıca Nazım Hesap larda alt hesap olarak KKEG ve KKEG Karşılığı hesaplarında takip edilmelidir. Örnek:1 (XYZ) A.Ş. nin dönem içerisinde KKEG kapsamında, 10.000.-TL.si eğitim gideri, 10.000.-TL.si seyahat gideri, 10.000 TL.si ise vergi cezası olmak üzere toplam 30.000 TL yönetim gideri olduğu tespit edilmiştir. Buna göre muhasebe kaydı aşağıdaki gibi olmalıdır. 2

/ 770. GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 10.000.- 770.01. Eğitim Gideri 770.01.001 İşveren Çocuğu Kurs Gideri 770. GENEL YÖNETİM GİDERİ 10.000.- 770.01. Seyahat Gideri 770.01.001 İş İle İlgili Olmayan Seyahat 770. GENEL YÖNETİM GİDERİ 10.000.- 770.01. Vergi Resim Harç Gideri 770.01.001 Vergi Cezası 100/102 KASA/BANKA HESABI 30.000.- / 950. NAZIM HESAP 30.000 950.01. KKEG 950.01.001 Eğitim Gideri 950.01.002 Seyahat Gideri 950.01.002 Vergi Cezası 951. NAZIM HESAP KARŞILIĞI 30.000.- 951.01. KKEG 951.01.001 Eğitim Gideri 951.01.002 Seyahat Gideri 951.01.002 Vergi Cezası / Olası hataları veya yanlışlıkları önlemek için, beyan dönemlerinde Nazım Hesap larda yer alan Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler, beyannamelere doğru bir şekilde intikal ettirilerek ticari kâra ilave edildikten sonra vergi matrahı olan mali kâra ulaşılmalıdır. Hatalı veya yanlış muhasebe kayıtları, hatalı veya yanlış mali tablolara ve beyanlara yol açmaktadır. Bunun sonucu olarak tahakkuk eden vergiler de hatalı olmaktadır. Daha da ötesi, olası vergi incelemelerinde ilave vergi veya cezalar ile de karşılaşılmaktadır. Konu ile ilgili bir diğer husus ise, belli dönemlerde çıkarılan vergi afları veya düzenlemeleri sonucu ödenmesi gereken vergilerin gider yazılmayıp KKEG olarak kabul edilmesi ve kayıtlara alınması bilanço ve gelir tablolarının dengesini bozmaktadır. Özellikle, son çıkan 6111 sayılı yasa kapsamında işletmeler tarafından ödenen ciddi miktarlardaki vergiler ticari anlamda gider olduğu halde mali anlamda gider kabul edilmemesi birçok işletmenin 2011 yılı bilanço ve gelir tablolarını bozmuş durumdadır. 2.2. Kasa Fazlalıkları ve Ortakların İşletmeden Çektiği Paralar: Dönem sonu işlemlerinde, Kasa Fazlalıkları ve Ortakların İşletmeden Çektiği Paralar ikinci önemli sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. 3

Konumuz; yasal anlamda izah edilemeyen kasa fazlalıkları ve ortakların işletmeden çektiği paraların nasıl oluştuğundan ziyade, bu hesapların bakiyelerine dönem sonlarında adat yöntemiyle faiz (doğru veya yanlış) uygulamasıdır. Ancak; biz yine de bu hesapların nasıl oluştuğuna kısaca göz atalım. a) İşletme ile ilgili olduğu halde belgesiz harcamalar kayıtlara çoğunlukla yansıtılmadığından kasa hesabında olması gerekenin üzerinde fazla (fiktif) bakiyeler yer almaktadır. b) Özel harcamalar ile dağıtıldığı halde kâr dağıtımı da kayıtlara çoğunlukla yansıtılmadığından ortaklardan alacaklar hesabında bakiyeler yer almaktadır. Ayrıca, kasa fazlalıkları veya ortaklardan alacaklar hesabının Transfer Fiyatlandırması kapsamında örtülü kazanç olarak irdelenmesi veya incelemeye konu olması da vergi mevzuatımızda yer almaktadır. Mevcut vergi kanunlarımızdaki yaptırım dışında, yeni Türk Ticaret Kanunu da ortakların işletmeden para çekmesini belli koşullarda kısıtlamıştır. Konumuz olan, dönem sonlarında kasa fazlalıkları ve ortaklardan alacaklar hesabına uygulanan adat yöntemi ile faiz uygulaması ise, her dönem sonu işlemlerinde işletmeler için sorun olmaya devem etmektedir. Literatürde adat (gün x kredi tutarı), faiz ise (net adat x faiz oranı / 365) şeklindedir. O halde adat bir yöntem, faiz ise bir (hesaplama) sonuçtur. Dolayısı ile konu hakkında adat yöntemi ile faiz hesaplama kavramını kullanmak daha doğru olacaktır. Faiz oranı olarak Merkez Bankası reeskont faiz oranı esas alınmalıdır. Dönem sonlarında, kasa hesabındaki fazlalıklar ve ortaklardan alacaklar için uygulanmakta olan adat yöntemi ile faiz uygulamasında sorunların devam ettiğini uygulama veya inceleme sonucunda görmekteyiz. Bize göre; Dönem sonlarında kasa fazlalıklarına ve ortaklardan alacaklar hesabına uygulanmakta olan adat yöntemi ile hesaplanan faizin muhasebe kaydı ve beyanı aşağıdaki gibi olmalıdır. a) Kasa hesabına uygulanan faiz, kasa hesabına ilave edilmek yerine muhasebe kayıtlarında sadece nazım hesaplarda izlenmeli ve beyanname üzerinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak matraha dahil edilmelidir. Çünkü, fiktif bir rakama uygulanan faiz gelir kaydedilerek, karşılığını kasa hesabının borcuna yazmakla fiilen ortada olmayan kasa bakiyesini daha da artırmış olacaktır. Örnek:2 4

(XYZ) A.Ş.nin 31.12.2013 bilançosunda kasa hesabının bakiyesi 550.000 TL.dır. Bunun 50.000 TL.si fiili kasa olup, geriye kalan 500.000 TL.si fiilen kasada olmayan (fiktif) bir rakamdır. Kasa fazlası olarak kabul edilen 500.000 TL.ye adat yöntemi ile 60.000 TL faiz hesaplanmıştır. Bu faiz kasa hesabının (veya ortaklar cari hesabının) borcuna, gelir hesabının alacağına yazıldığında, kasada gerçekte olmayan rakam yanlış yere daha da artırılmış olacaktır. Doğru olan, 60.000 TL. Nazım Hesaplarda (KKEG) kasa adatlandırması olarak kayıtlara alınmalı, dönem sonunda ise yıllık beyannamede KKEG olarak matraha ilave edilmelidir. / 950.NAZIM HESAP 60.000.- 950.01. KKEG 950.01.001 Kasa Adatlandırması 951.NAZIM HESAP KARŞILIĞI 60.000.- 951.01. KKEG 951.01.001 Kasa Adatlandırması / b) Ortaklardan Alacaklar hesabına uygulanan faiz, 131 No.lu Ortaklardan Alacaklar hesabının borcuna, 679 No.lu Diğer Olağandışı Gelir ve Kârlar hesabının alacağına kaydedilmeli. Hesaplanan faize ayrıca KDV de uygulanmalıdır. Çünkü hesaplanan ve ortağın borcuna yazılan faiz, ortağa verilen bir finansman hizmeti karşılığıdır. Örnek:3 (XYZ) A.Ş. nin 31.12.2013 bilançosunda 131 No.lu Ortaklardan Alacaklar hesabının bakiyesinde ortak (A) 600.000 TL alacak bulunmaktadır. Bunun 100.000 TL.si izah edilebilir çeşitli nedenler ile ortağın hesabına kaydedilen rakam olup, gerçek anlamda ortak (A) nın şirkete 500.000 TL borcu bulunmaktadır. Adat yöntemi ile 50.000 TL faiz hesaplanmıştır. Burada yapılması gereken muhasebe kaydı aşağıdaki gibi olmalıdır. / 131.ORTAKLARDAN ALACAKLAR 59.000.- 131.01. Ortak (A) 131.01.001 Faiz ve KDV Tahakkuku 679. DİĞER O.DIŞI GEL. VE KARLAR 50.000.- 679.01. Ortak (A) 679.01.001 Faiz Geliri 391. HESAPLANAN KDV 9.000.- 391.01 İlave Edilecek KDV / 3. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: 5

Dönem sonlarında çok sayıda işlem mevzuata uyumlu, genel kabul görmüş kaidelere göre sorunsuz yapılmaktadır. Ancak, yukarıda detaylarını belirttiğimiz iki konuda sorunlar devam etmektedir. Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılması zorunlu olan, ancak çeşitli nedenlerle mali kârın tespitinde indirimine izin verilmeyen giderler ticari kârı ve buna bağlı tüm teknik hesapları etkilemektedir. Muhasebe uygulamalarında ise, hatalı veya yanlış işlemlere sebebiyet vermemek için kayıt sırasında KKEG lerin Nazım hesaplarda izlenmesi, dönem sonlarında yapılan kontrol ve revizyonlarda ise doğru rakamların beyannamede matraha ilavesine dikkat edilmesi gerekmektedir. Ülkemizde nedenleri çok derin ve karmaşık olan kayıt dışılık devam ettikçe, buna bağlı olumsuzlular dönem sonlarında veya incelemelerde işletmeler için sorun olmaya devam edecektir. Bizim bu konudaki önerimiz sorunun kaynağı ortadan kalkıncaya kadar, hiç olmazsa işletmelerin doğru muhasebe kayıtları sonucu sağlıklı mali tablolar elde etmeleridir. Özellikle kurumsal yapısını oturtamamış işletmelerde sıklıkla rastlanılan kasa fazlalıkları her dönem sonunda sorun olmaktadır. Net bir yasal dayanağı olmayan ve yıllardır işletmelerin uyguladığı adat yöntemi ile faiz hesabı, köklü ve kalıcı bir çözüm olmaktan ziyade o anı veya dönem sonunu kurtarmış olmaktan ibaret bir uygulamadır. Dolayısı ile dönem sonlarında kasa hesabına faiz uygulamakla kasa fazlası yok edilemez. Ayrıca, hesaplanan faizin gelir yazılarak kasa hesabının borcuna yazılması zaten fiktif olan kasa fazlasını daha da artıracaktır. Ortakların işletmeden çektikleri ve kaydedildikleri ortaklardan alacaklar hesabı da yıllardır vergi mevzuatı karşısında sorun olmuştur. Ortaklar cari hesabında, ortakların işletmeden çektiği paralar dışında, zaman zaman ortakların kişisel harcama bedelleri, işletme ile ilgili olmayan giderler, hesap hataları sonucu oluşan farklar, tasfiye edilen hesap bakiyeleri gibi işlemlerde yer alabilmektedir. Bu konuda, yeni Türk Ticaret Kanunu nda kalıcı bir çözüm (yasak) getirilirken, daha sonra TTK daki düzenleme ile ortakların işletmeden para çekme işlemi yumuşatılarak bazı şartlara bağlanmıştır. Ancak, bu düzenleme sonrası da belli şartlarda ortakların şirketten para çekmesi vergi mevzuatına göre sorgulanmaya devam edecektir. Ortakların kâr payı veya kâr dağıtımı dışında şirketten çektikleri paralara faiz ve bu faize de KDV uygulanmalıdır. Uygulamada, ortaklardan alacaklar hesabının arka planında, kâr dağıtımı prosedürüne (mevzuatına) uyulmaması da yatmaktadır. Diğer bir ifade ile özellikle kurumlarda kâr dağıtım stopajı (%15) çok yüksek olduğundan, kişiler bundan kaçınmak için çektikleri parayı şirkete borçlanmış gibi göstermektedirler. Bu da dönem sonlarında, yukarıda bahsettiğimiz sorunlara yol açmaktadır. Kurumlar Vergisi oranı (%20) ülkemiz şartları için makul bir orandır ancak, kurumlar vergisi ödendikten sonra kârın dağıtılması halinde ayrıca Stopaj (%15) adı altında ilave bir vergi alınması, mükelleflerin hatalı veya yanlış işlem yapmalarına yol açmaktadır. Bunun sonucu da, kasa bakiyeleri veya ortaklardan alacaklar hesabının kalanı (çoğunlukla) gerçekleri yansıtmadığından mali tabloların dengesini bozmaktadır. 6