1. Phylum: Rotifera 2. Phylum: Nematoda 3. Phylum: Nematomorpha 4. Phylum: Gastrotrichia ayrıca daha küçük phylumlar;



Benzer belgeler
1. Phylum: Rotifera 2. Phylum: Nematoda 3. Phylum: Nematomorpha 4. Phylum: Gastrotrichia ayrıca daha küçük phylumlar;

BİY455 OMURGASIZLAR BİYOLOJİSİ II

Tatlı su, deniz ve rutubetli topraklarda yaşarlar. Büyük bir kısmı insan ve diğer hayvanlarda parazittir. Bilateral simetriye sahiptirler.

CANLI ALEMLERİ HAYVANLAR ALEMİ

ANNELIDA. (Halkalı kurtlar) İÜ SÜFAK SUUM2038 SU OMURGASIZLARI DERSİ Prof. Dr. Bayram ÖZTÜRK

ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ

CLASSİS: ARACHNİDA (ÖRÜMCEKGİLLER)

solunum >solunum gazlarının vücut sıvısı ile hücreler arasındaki değişimidir.

*Bu alemde bulunan tüm canlılar ökaryot hücre yapısına sahiptirler ve genelde bir hücreli canlılardır.

Larvaları modifikasyona uğramış trokofora larva tipindedir.

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır.

II.Hayvansal Dokular. b.bez Epiteli 1.Tek hücreli bez- Goblet hücresi 2.Çok hücreli kanallı bez 3.Çok hücreli kanalsız bez

8. Familya: Curculionidae. Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti)

SU BİTKİLERİ 11. Prof. Dr. Nilsun DEMİR

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler

Bir çekirge sürüsü yaklaşık 2 milyar bireyden oluşur. Ortalama 3 bin ton ağırlığa ulaşır. Bu bazen 50 bin tona yaklaşır. Bir birey bin yumurta

KARİDESLER. Prof. Dr. Hasan Hüseyin ATAR HHA 1

Alt sınıf: Apterygota otakım 1. Diplura (Çift kuyruklular) otakım 2. Protura otakım 3. Collembola (Kuyrukla sıçrayanlar) otakım 4.

Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi

DENEY HAYVANLARI ANATOMİSİ

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111

İÇ ORGANLARIN YAPI ve İŞLEYİŞİ (ANATOMİ VE FİZYOLOJİ)

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

KABUKLU SU ÜRÜNLERİ ve ÜRETİM TEKNİĞİ. Prof. Dr. Hasan Hüseyin ATAR

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

CYANOBACTERIOPHYTA (Mavi-Yeşil Algler)

MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ

GÖRSEL OLMAYAN DUYU SİSTEMLERİ

PARAZİTLERDE ÜREME VE ÇOĞALMA

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

Özofagus Mide Histolojisi

ENTOMOLOJĠ. Prof. Dr. Cafer MART

ADIM ADIM YGS-LYS 54. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-14 HAYVANLAR ALEMİ 5- OMURGALI HAYVANLAR-3 SORU ÇÖZÜMÜ

F. Takım: Coleoptera

Prof. Dr. Necmi İŞLER M.K.Ü. Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir?

Türkiye Balıkları ve Temel Morfolojisi

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK, Botanik, 3. Hafta: Bitkisel Dokular KOLONİ VE DOKULAŞMA

ORDO: PHTHRİPTERA (HAYVAN BİTLERİ)

GENUS: ABİES (GÖKNARLAR)

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.

Hayvanlar Aleminin Sınıflandırılması

ÖKARYOT CANLILAR Protista alemi

Örtü Epiteli Tipleri:

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

ADIM ADIM YGS LYS. 73. Adım ÜREME BÜYÜME GELİŞME EMBRİYONİK ZARLAR İNSAN EMBRİYOSUNUN GELİŞİMİ-1

Kaslar, canlı organizmada hareket sistemini meydana getiren yapılardandır. Kasların en önemli özellikleri uzayıp kısalma yeteneğine sahip olmalarıdır.

Mekanik zedelenmelerde nazik olan solunum yüzeylerinin korunması

HAYVANLARIN EVRİMİNE GİRİŞ (Devam) Hazırlayan: Yrd.Doç.Dr. Yosun MATER

Porsuk. Şube : Gymospermae Sınıf : Coniferae Takım : Taxoideae Familya : Taxaceae Cins : Taxus L. Tür : Taxus baccata L.

A. TOHUMLU BİTKİLERİN TEMEL KISIMLARI

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor

CORYLACEAE 1C 1 E. Anemogam, kışın yaprağını döken odunsu bitkilerdir. Gövde kabukları çatlaksız ya da boyuna çatlaklıdır. Tomurcuklar sürgüne

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLERDE TANE

ISPARTA HALIKENT ANADOLULİSESİ ÖĞRETİM YILI 9 A-B-C-D-E SINIFLAR BİYOLOJİ DERSİ 2. DÖNEM 3. YAZILI SINAVI RAKAMLA YAZIYLA PUAN

HÜCRE BÖLÜNMESİ A) MİTOZ BÖLÜNME a) Hazırlık evresi:

MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ

a. Segmentasyon Gelişimin başlangıcında hızlı ve birbirini takip eden mitoz bölünmeler gerçekleşir. Bu bölünmelere segmentasyon denir.

MAĞARA OLUŞUMLARI Soda Tüpü Sarkıt Dikit Sütun

MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ

Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir.

Epitel hücreleri glikokaliks denen glikoprotein örtüsü ile çevrilidir. Epitel hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar. Epitel hücrelerinin üzerine

BİTKİ TANIMA I. P E P _ H 0 4 C h a m a e c y p a r i s l a w s o n i a n a ( L a v z o n Ya l a n c ı S e r v i s i ) Yrd. Doç. Dr.

İNSANDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME

MEMELİ HAYVANLARDA ZİGOTTAN SONRAKİ GELİŞMELER

INSECTA (HEXAPODA) SINIFI P T E R Y G O T A A L T S I N I F I EXOPTERYGOTA HEMIPTEROID GRUBU

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

Mikroskobun Yapımı ve Hücrenin Keşfi Mikroskop: Robert Hooke görmüş ve bu odacıklara hücre demiştir.

DİŞİ ÜREME ORGANLARI

PARAZİTLERİN EVRİMİ VE KONAK İLİŞKİSİ

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı,

DENİZ BİYOLOJİSİ. Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Hidrobiyoloji ABD

МАКЕДОНСКО БИОЛОШКО ДРУШТВО MAKEDONYA CUMHURİYETİ BİYOLOGLAR BİRLİĞİ BİYOLOJİ 4.CUMHURİYET YARIŞМАSI LİSE (I) BİRİNCİ SINIF.

FAMİLYA 7. SCOMBRİDAE USKUMRU BALIKLARI

GEZİ ÖNCESİ ALIŞTIRMALAR 6-13 YAŞ GRUBU

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

AMPHİOXUS TA ZİGOT TAN SONRAKİ GELİŞMELER

ÜREME SİSTEMİ (Systema genitalia)

BÖCEKLERDE VÜCUDUN BÖLÜMLERİ

Besin Glikoz Zeytin Yağ. Parçalanma Yağ Ceviz Karbonhidrat. Mide Enerji Gliserol Yapıcı Onarıcı. Yemek Ekmek Deri Et, Süt, Yumurta

ZEHİRSİZ DOĞA MANTARLARI. Yrd.Doç.Dr. Halil DEMİR

SU BİTKİLERİ 8. Prof. Dr. Nilsun DEMİR

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

Böceklerde Kanının Yapısı

Çayın Bitkisel Özellikleri

ÜNİTE:1 CANLILARDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

Barbus conchonius (Rosy barb)

MEYVE AĞAÇLARINDA GÖZLER MEYVE AĞAÇLARINDA DALLAR

Transkript:

BÖLÜM IX: ASCHELMINTHES Günümüzde fazla kabul görmeyen bir grup ismidir. Eskiden bu grup içinde class olarak kabul edilen tatlı su ve denizel formlar şimdi ayrı birer phylum olarak incelenmektedirler. Bazı kaynaklarda Arthropoda içinde incelenen tardigratlar genel özellikleri Aschelmintlere daha çok benzediğinden burada yer almıştır. Serbest yaşayan aschelminthlerin çoğu küçük, solucan benzeri, bir kaç milimetreden bir kaç santimetreye kadar olabilen canlılardır. Tam bir coelomları ve kan-damar sistemleri yoktur. Bazı gruplarda hareket siller ile sağlanırken kalın kutikül tabakası içeren bazılarında kas kontraksiyonu iledir. Hücre sayıları sabittir. Bu tip canlılara eutelic adı verilir. Örneğin Caenorhabditis elegans türünde 1031 adet hücre bulunur. 1. Phylum: Rotifera 2. Phylum: Nematoda 3. Phylum: Nematomorpha 4. Phylum: Gastrotrichia ayrıca daha küçük phylumlar; 5. Phylum: Tardigrada 6. Phylum: Acanthocephala 7. Phylum: Kinorhyncha 8. Phylum: Loricifera 1. PHYLUM: ROTİFERA (Rotatoria) Bunlara döner solucanlar da denir. Bütün dünyada deniz ve tatlı sularda taban cisimcikleri üzerinde ve alglerde bulunur; bir kısmı da planktoniktir. Yaklaşık 1.500 kadar türü bilinmektedir. Laboratuvarlarda Protozoa kültürlerinde de rastlanır. Protozoonlardan daha büyük, mikroskobik hayvancıklardır. En büyükleri 1 mm kadardır. Eutelictirler genellikle yaklaşık 1000 hücreden oluşan vücutları vardır.

Vücutları baş, gövde ve ayak olmak üzere 3 bölgeye ayrılır. Vücut ince bir kitin tabakası ile kaplı olup genellikle arka uçta bir ayak yer alır. Hayvanın tespit edilebilmesi salgı bezleriyle olur. Başta kenarı sillerle çevrili bir disk organı vardır. Buna tekerlek organı ya da korona adı verilir. Bu organ harekete ve besin almaya yarar. Rotatorlar saydamdır. Hareket halindeyken iç organları görülür. Bazıları sindirim siteminin rengi yüzünden yeşil, turuncu, kırmızı ya da kahverengidir. Ağızdan sonra mastax adı verilen kaslı bir farinks yapısı gelir. Farinks, kutikular bir çeneye sahip olup 7 parçadan oluşmuştur. Öğütücü mide kitinden öğütücü dişler içerir. Daha sonra kaslı mide yer alır. Sindirilmeyen maddeler anüs ile sonlanan bir barsakla dışarıya atılırlar. Etçil olan türler genellikle protozoonlar, diğer rotiferler ve diğer küçük çokhücreliler ile beslenir. Boşaltım organı protonefridiumdur. İyi gelişmiş bir sinir sistemi vardır. Dişiler partenogenetik olarak çoğalabilirler. Yumurtalar döllenmeden gelişebilir. Erkekleri dişilerinden daha küçüktür. Rotifera'lar arasında şekil ve yaşadıkları yerler bakımından çok büyük değişiklikler vardır. Göl sularında bulunanların vücudu uzun yapılıdır. Arka kısımları çatal şeklindedir. Bu hayvanlar ağızlarının etrafında bulunan kirpiklerle suda yüzerler ve solucan şeklinde hareketler yaparlar. Diğer bazı Rotifera'lar silindiriktir ve içinde yaşayabilmek için kendilerine bir kabuk örerler, bu şekilde dış etkilerden kendilerini korumuş olurlar. Bu durum onların çok yaygın olmalarını sağlar. Rotiferlerde mevsime bağlı olarak vücutta bazı farklılıklar görülür. Bu fenomen genel olarak cyclomorphosis olarak bilinmektedir. Bazı türlerde vücutta lorica adı verilen çıkıntılar bulunur. Rotiferlerde yalancı bir coelom bulunduğundan Nematoda ile çok yakın akrabalıkları olduğu kabul edilmektedir. Büyüme ve regenereasyon görülmez. Yalnızca birkaç gün yaşarlar ve yaşlanma başlar ancak Rotatorlar kuru olarak yani latent safhada yılarca canlı tutulabilir. -272 C da 8 saat yaşarlar. 73

Fam - Philodinidae Philodina spp.: Tatlı ve durgun sularda serbest olarak yaşarlar. Sürünerek hareket eden birçok rotator ihtiva ederler. Fam - Brachionidae Gövde kase şeklinde olup hepsi yüzerek hareket ederler. 2. PHYLUM: NEMATODA Rotifera ve Gastrotrichia ile akraba oldukları ileri sürülmektedir. 12.000 den fazla türü olan bu grup üyeleri denizlerde, tatlı sularda, topraktaki bitkisel ve hayvansal çürümüş maddeler içinde bulunur. Kutuplardan ekvatora kadar her yerde bulunurlar. Okyanuslarda ve 53 C a sıcaklıktaki kaynak sularında dahi tespit edilmişlerdir. Bazen olağanüstü sayılara ulaşabilirler örneğin bir metrekarede dört milyon kadarı sayılmıştır. Gruplar farklı ortamlarda yaşamalarına karşın vücut organizasyonları çok benzer. Vücutları uzun ve segmentsizdir; ön kısmı yuvarlak, arka kısmı iğ şeklinde sivri, yassı veya çatallıdır. Büyüklükleri çok değişir, serbest yaşayan gruplar 1 mm. kadardır, parazit yaşayan at barsak nematodu 35 cm., Floria medinensis ise 2 metredir. Çoğu hayvan ve bitki parazitidirler. Hemen hemen her toprakta ekonomik önemi büyük olan çok sayıda nematod bulunur. Başta halka biçimli bir serebral ganglion buradan karın tarafına inen sinir kordonları bulunur. Nematodlarda sindirim sistemi düz bir boru şeklindedir. Ön uçta ağız, arkada anüs bulunur. Bu grupta bazı türlerde vücut duvarı ile sindirim sistemi arasında yer alan vücut boşluğu, pseudocoel (yalancı sölom) tipindedir (hakiki coelomda bulunan mezodermik tabaka yoktur). Vücutları kalın fakat çok esnek olan epidermis tarafından salgılanan kalın, üstü partiküllü birkaç tabaka olabilen kutikula ile kaplanmıştır. Bu tabakada kollojen de bulunur. Silli epitel yoktur. Yalnız boyuna kasları gelişmiştir. Bu nedenle kolaylıkla yılan gibi sürünerek hareket ettikleri halde zorlukla yüzerler. Ancak çok farklı koşullara uygun değişik hareket biçimleri geliştirmişlerdir. Ergin devrede hücre bölünmesi (mitoz) durur. Ancak hayvan hücre büyümesi 74

ile gelişir. Nematodlarda ağız buccal boşluk ya da stomaya açılır. Bu bölümde iğnecik ya da dişler bulunur. Caenorhabditis elegans türünün genomu tam olarak bilinmektedir. Üzerinde en fazla bilimsel çalışma yapılan türlerden birisidir. Genç bir nematodun ergin hale gelmesi sırasında kutikula büyümeyi engeller. Bu nedenle kutikula periyodik olarak değiştirilir (gömlek değiştirme). Bu bir nevi deri değiştirmektir. Bu grupta genellikle ergin oluncaya kadar dört kez deri değiştirme görülür. Her organ belli sayıda hücre içerir. Regenereasyon yoktur. Nematodların çoğu ayrı eşeylidir. Bu durum hayvanlar aleminde ilk defa görülür ve eşeyli olarak ürerler. Erkek eşey açıklığı anüsten, dişinin ise ön ventral taraftan (bir çift olarak) açılır. Familya - Ascaridae - Oldukça kalın vücutludurlar. Ascaris lumbricoides (barsak solucanı): İnsanlarla domuzların ince barsağında (30 cm. yuvarlak açık pembe renkli) yaşarlar. Ayrı eşeylidirler. Parazit yaşadığı için ağız ve anüs küçülmüş olup, dolaşım sistemleri yoktur. Döllenme vücut içinde olur, erkekten alınan spermalar uterusa gelerek yumurtayı döller. Sert bir kabuk ile çevrilen yumurtalar yaşadığı hayvanın barsağına inerek dışarı atılır, yumurtaların gelişebilmesi için birkaç hafta nemli toprak veya suda kalması lazımdır. Yumurtalar henüz dışkı içinde iken içlerinde küçük kurtçuklar gelişir. Bu yumurtalar domuz veya insan besinine karışarak alınırsa ince barsakta açılır. Genç kurtlar ince barsağı delerek kan damarlarına buradan da kalp ve akciğere geçerek, bronşlara girerler. Oradan hava boşluğuna ve yemek borusuna tekrar bronşa geçerek erginleşirler. Genç kurtlar çok sayıda ise iltihap, sıtma, kanama gibi nöbetlere sebep olur. Bir dişi askaris günde 200.000 döllenmiş yumurta bırakır. 75

Ascaris megalocephala (at askarisi): 20-30 cm. boyda olup at barsaklarında parazittir. Familya. Anguillulidae Tarımda ekonomik önemi olan türleri içerir. Anguillula tritici : Buğday zararlısı Familya. Filariidae İplik kalınlığında ince uzun vücutludurlar. Erginleri lenf dokularında yaşar. Birkaç cm. boydadır. Küçük larvalar kana karışır ve kan emen sineklerle yeni konağa geçer. Genus: Filaria: Çoğu bağ dokusu içinde genellikle derinin altında yaşar. Filaria bancrofti - İnsanların lenf sisteminde yaşar ve lenf damarlarını tıkar Dokularda şişme görülür (vücudun altı ve özellikle bacaklar şişer). Fil hastalığı (elephantiasis) yapar. İnsandan insana geçimi sinek ile olur. Familya. Trichinellidae Trichinella spiralis: Hayat devresinin bir kısmını insanda geçirip, domuz ve sıçan ince barsağında parazit olup kana, dokulara, çizgili kaslara geçip orada kalker kist oluşturur. Kurtçuklar birkaç yıl sonra yeni konukçuya geçer, kistler sindirilir. Larvalar ince barsakta erginleşir ve hastalık Trichinosis başlar, barsak çeperlerinin delinmesi ateş ve ishal yapar. İkinci safhada larvalar kas dokusuna yerleşir. Kas faaliyeti durur. Ağrılar başlar, ölüm görülebilir. Familya. Strongylidae: Vücutları silindir şeklinde bazen de iplik gibidir. Kenarları genellikle dişli olan büyük bir ağız kapsülü içerir. Ancylostoma duodenale (kancalı kurt): Anemiye neden olur. Erginler insan ince barsağında beş sene kadar kalabilir. Barsağın mukozası ile beslenir ve dişleri ile barsak tümörlerini eritir. 76

Familya. Oxyuridae: Çok küçüktür. Gelişmelerinde taşıyıcı ara konak yoktur. Omurgalı hayvanlar ile arthropodların barsaklarında yaşarlar. Ağızlarının kenarı düz veya dudaklıdır. Oxyuris vermicularis: İnsanlarda genellikle çocuklarda görülen parazitlerden biridir (dişiler 2-5 mm, erkekler ise 9-12 mm. boyunda olur). Genç hayvanlar ince barsakta, erginleri kör barsak ve kalın barsakta yaşarlar. Genellikle geceleri yumurta ile dolu dişiler anüsten çıkarak anüs çevresine binlerce (13.000 kadar) yumurta bırakırlar. Normal halde bunlar gelişerek larvaları meydana getirirler. Larvalar henüz yumurta kabuğundan çıkmamış bir halde ağız yolu ile insana geçtikleri taktirde 14 günde ergin hale gelirler. Parazitlerin cilt üzerindeki hareketleri kuvvetli bir kaşıntı yapar. Bazen kaşınan yerlerden tırnak aralarına giren yumurtalar bilhassa küçük çocuklarda parmakların ağıza sokulması ile tekrar aynı konağa döner. Önemli enfeksiyonlara sebep olur. 3. PHYLUM: NEMATOMORPHA Vücutları iplik şeklinde ve çok uzun olan çoğunlukla kaynak sularında rastlanan kıl kurtlarıdır. Tek bir cins Nectonema denizeldir. Yaklaşık 320 türü bilinmektedir. İki uçta biraz yassılaşmış olan vücut silindirik bir yapı gösterir. Larva özellikle Arthropoda ve nadiren de insanlarda parazitken, erginleri serbest yaşar. Vücutları hipodermis tarafından salgılanan kutikula tabakası ile örtülüdür. Hipodermis bir hücre sırasından meydana gelmiştir ve altında hücreleri epitel şeklinde sıralanmış bir kas kılıfı yer alır. Kas kılıfı yalnız boyuna uzanan liflerden yapılmıştır. Vücudun ön ucunda bulunan ağız ya çok küçülmüş veya tamamen kapanmıştır. Vücut bazen inanılmaz derecede uzun olabilir (yaklaşık 100 cm). Ancak genelde 5-10 cm kadardırlar. Bunlara kıl kurtları denmesinin nedeni uzun yıllar boyunca Nematomorphların atların kuyruğundan olduğunu sanılmasıdır. Bütün vücut boyunca uzanan sindirim borusu ergin hayvanlarda yer yer körelmiş olabilir. Bu hayvanlarda özel bir boşaltım aygıtı yoktur. 77

Hepsi ayrı eşeylidir. Yumurtalarını suya ve su bitkileri üzerine uzun iplikler halinde bırakırlar. Yumurtalardan küçük larvalar çıkar, bunlar böcekler tarafından besin ile alınırlar. Larvalar bu hayvanların sindirim borusundan vücut boşluğuna geçerler ve orada metamorfoz geçirerek süratle ergin boya ulaşırlar ve konağı terk ederek serbest olarak kaynak suları içinde yaşarlar. Bu sırada böcek konukçuda susuzluğa neden olduğu ve konağın ölmeye yakın bu nedenle tatlı su kaynağı aradığı düşünülmektedir. Denizel türler karides ve yengeçlerde parazitiktir. İnsanlarda kazara bulunabilirler ancak kist ve tümör oluşumuna neden olabilirler. Familya- Gordiidae Gordius aquaticus: Kahve renkli bir tel şeklindedir. Avrupa da bulunur 4. PHYLUM: GASTROTRICHIA Rotiferlere çok benzerler, ancak tekerlekler organı yoktur. Yaklaşık 430 denizel ve tatlı su türü tanımlanmıştır. Oldukça küçüktürler (50-1000 μm). Nadiren 4 mm olabilir. Vücutları karın tarafı yassı bir şişeye benzer. Ön uçları baş şeklinde, arka uçları çatallıdır. Bu bölümde yapışkan tüpler bulunur. Vücut yüzeyi ince bir kutikula ile örtülüdür ve yüzeyde diken, pul gibi çıkıntılar görülür. Vücut yüzeyinde bazı bölgeler (karın yüzeyi ve ön uca yakın kısım) sillidir. Karın tarafındaki silli bölge yan yana uzanan iki şerit meydana getirir. Baş kısmında da kamçılardan meydana gelmiş dört püskül bulunur. Deride birçok bezler vardır. Ağız ön uçtadır. Sindirim borusu düz olarak arka uca kadar uzanır ve anüs ile sonlanır. Boşaltım organı vücudun yanlarında yer alan 7 çift protonefridiumdur. Boşaltım kanalları dolanmaz, ancak çok kıvrımlıdır. Sinir sistemi ön barsağın yan kısımlarında yer alır, iki parçalı beyin ve bundan ayrılan bir çift sinir kordonundan meydana gelir. Besinleri bakteri ve alglerdir. Bir kısmı hermafrodittir. Bir kısmı da partenogenetik çoğalan dişilerden meydana gelmiştir. 78

Class: Macrodasyida: Vücut genellikle kurt benzeri, uzun ve dorso ventral yönde yassıdır. Tamamı denizlerde ya da estuarinlerde yaşar. Yapışkan tüpler anterior ve posterior uç ile vücudun yanlarındadır. Hermafrodittirler. Lepidoderma squamatum: Tatlı sularda yaşarlar. Laboratuvar koşullarında yaklaşık 40 gün kadar yaşamakta ve hayatının ilk 10 gününde bir dişi dört ya da beş yumurta bırakmaktadır. Class: Chaetonotida: Tatlı su ve denizeldir. Vücut labut biçimindedir. Yapışkan tüpler posterior uçtadır. Tatlı sularda yaşayanların çoğunda dişiler partenogenetiktir. Chaetonotus maximus: Tatlı sularda bitkiler arasında yaşar. 5. PHYLUM: TARDIGRADA Çok küçük ancak özelleşmiş hayvanları içerir. En büyükleri bazen 1.2 mm kadar olabilmekle beraber çoğunluğu 0.5 mm civarındadır. Çoğunluğu denizel olmakla beraber az sayıda tatlı sularda dipte algler arasında yaşayanları bulunur. Ayrıca bazıları karada yapraklar arasındaki ince su kitlelerinde yaşarlar. Yaklaşık 600 türü vardır. Kreatase döneminden kalma bir kehribar fosil kayıt vardır. Vücut kısa, basık ve silindir biçimindedir, ventralde dört çift bacak vardır. Her bacağın son kısmında 4-8 kadar pençe ya da disk bulunur. Bacakların ilk üç çifti ileriye doğru hareketi sağlar. Dördüncü çift bacak ise dinlenme ve tırmanmada kullanılır. Vücut kutikula ile kaplıdır burada kitin, mukopolisakkaritler, proteinler ve lipidler üç tabaka oluşturacak biçimdedir. Epidermis yeni bir kutikul tabakası salgıladığında deri değiştirlir. Tardigradlar genellikle bitkiler ile beslenirler. Herbivor nematod ve rotiferlere benzeyen iğne biçimli organlar taşırlar. Sinir sistemleri dorsal konumlu bir beyin ve buna bağlı sinir şeritlerinden oluşur. Çok az tür hermafrodit olup diğerleri ayrı eşeylidir. Bir seferde 30 kadar yumurta bırakırlar. Zor koşullarda tıpkı nematod ve rotiferler gibi cryptobiosise girerler. Durgun halde yedi yıl 79

kadar kalabilir ve üstüste durgunluğa geçerek yaşam sürelerini 70 yıla uzatabilirler. Tardigradların evrimsel durumu tartışmalıdır. Segmentli kutikula, üyeler, sinir sisteminin yapısı ve malpighi tubullerinin varlığı nedeniyle arthropodlara benzerler. Diğer taraftan pharynx yapıları gastrotrichler ve nematodlara benzemektedir. Class: Heterotardigrada: Dorsal kutikulları segmentli parçalara ayrılmıştır. Denizlerde ve karasal ortamda yaşarlar. 80

BÖLÜM X: PHYLUM: MOLLUSCA Bu phylum arthropodlardan sonra en kalabalık grubu teşkil eder. Aşağı yukarı bugün 50.000 kadar yaşayan, 35.000 kadar da fosil türü bilinmektedir. Kabukları nedeni ile iyi fosil bıraktıklarından Cambrien dönemine kadar kayıtları bilinmektedir. Phylum üyelerinde vücut bilateral simetrili olup, baş, ayak ve iç organlar torbası olmak üzere üç bölge ayırt edilir. Ergin vücut yapısı diğer omurgasızlardan çok farklılık gösterir. Fakat ilkel mollusklarda görülen veliger larva tipi annelidlerin trochophor larvasına çok benzer. Bu mollusk ve annelidlerin ortak bir atadan geldiklerini düşündürmektedir. Ancak molluska, kendine özgü (amphineuralar dışında) segmentsiz bir vücut yapısı geliştirirken, annelidler segmentli bir vücuda sahiptir. Başta ağız açıklığı, cerebral ganglion ve göz bulunur. Karın bölgesinde geniş ve yassı kas dokusundan yapılmış bir ayak, ayağın üzerinde iç organlar kütlesi, bu kütleyi örten iki katlı bir deri olan manto (ya da pallium) ve mantonun üst yüzeyinde Ca 2 C0 3 'ten oluşan kalkerli, sert bir kabuk yer almıştır, manto ile vücut boşluğu arasındaki kısım manto boşluğudur. Kabuk mantodaki salgı bezlerinin salgısıdır. Arthropodların dış örtülerine benzer olarak bu kabuk da barınmayı sağlar, fakat hayvanın hareketini güçleştirir. Günümüzde yaşayan molluskların çoğunda yalnızca manto epiteli değil ayak da dahil olmak üzere vücudun kalan kısmı da siller ile kaplıdır ve yine bu bölümde mukus salgılayan bezler bulunur. Sindirim sistemi ağız, yutak, yemek borusu, mide, barsak ve anüsten meydana gelen tek bir tüpten ibarettir. Bu kısım bazen kıvrılmış olabilir. Yutak bir kas grubu yardımı ile hareket eden, törpü şeklinde dili andıran radula isimli bir yapıya sahiptir. Mollusklar da hem gerçek bir coelom, hem de dolaşım sistemi görülür. Coelom, kalp, gonad ve boşaltım organı ile temas halindedir. Dolaşım sistemleri çoğunda açıktır. Ancak Cephalopoda sınıfının bütün üyelerinde kapalı dolaşım sistemi görülür. Çok gelişmiş olan kalp bir karıncık 81

ve iki kulakçıktan oluşmuştur. Kalp bazılarında bir bazılarında ise iki atriumlu olabilir. Kalp, omurgalı hayvanlarda olduğu gibi perikard ile çevrilmiştir. Kulakçıklar kanı toplardamarlardan alır, karıncığa pompalar. Kuvvetli kaslı karıncık atar damarlarla vücuda sevk eder. Kan amebosit taşıdığı gibi bir solunum organı olan hemosiyanin de bulunur. Boşaltım organı Annelidlerde olduğu gibi, bir çift olan ve kirpikli huni ile başlayan gerçek nefridiumdur. Kirpikli huninin bir ucu perikardial boşluğa, diğer ucu da manto boşluğuna açılır. Bu durumda perikard boşluğu coeloma karşılıktır. Cephalopoda da nefridiumlar böbrek keselerini oluşturmuşlardır. Nefridiumlar boşaltım maddelerini manto boşluğu vasıtasıyla dışarı atarlar. Manto boşluğundaki solungaca ktenidium denir. Her bir solungaçta uzun ve yassılaşmış bir eksen kısmı vardır. Bu eksen manto boşluğunun anterior duvarına doğru uzanır ve kan damarları, kaslar ve sinir içerir. Her eksende paralel uzanan filamentler bulunur. Filamentler çift taraflı ise bunlara bipectinate, tek taraflı ise monopectinate adı verilir. Manto boşluğuna giren su solungaçların üzerinde sıralanmış olan lateral siller ile vücut içerisinde dolaştırılır. Kanı solungaçlara taşıyan afferent damarlar üst bölümde, kanı götüren efferent damarlar ise alt kısımda yer alır. Solunum genellikle solungaçlarla, ilkel formlarda hava teması ile gerçekleşir, ara formlarda akciğer gelişimi görülür. Sinir sistemi belirli sayıda çift ganglionlardan meydana gelmiştir. Tipik olarak üç çift ganglion bulunur: 1- Serebral ganglionlar (beyin ganglionu), 2- Pedal ganglionlar (ayak ganglionu), 3- Vücudun arkasındaki Visceral ganglionlar (iç organlar torbası ganglionu). Birçok molluskda ayrıca bir çift pallial ganglion (manto ganglionu) bulunur. Tüm ganglionlar sinir şeritleri vasıtası ile birbirine bağlıdır. Bütün yumuşakçalarda deri altında bu ganglionların oluşturduğu sinir ağı bulunur. Sinir ağına özellikle ayakta, mantoda ve cephalopodların tentaküllerinde rastlanır. 82

Class Polyplacophora - Chiton ve bunların arkabaları ile temsil edilen bu grupta vücut elips şeklinde olup küçük ve kabuklu hayvanlardır. Bazı gruplarda velum adı verilen bir çift silli yüzme organına sahip gelişmiş bir veliger larvası görülür. Chiton sp.: Classa örnek teşkil eden bu hayvanın konveks olan dorsal yüzeyinde kiremit sırası gibi birbiri üzerine binmiş 8 adet Ca 2 C0 3 dan yapılmış plaka bulunur. Bu plakalar yalnız yanlarından mantoya bağlıdır, manto ile ayak arasında pallial boşluk bulunur. Baş belirgin değildir, başta göz ve tentaküller yoktur. Günümüzde yaşayan yaklaşık 800 türünün çoğu Kuzey Amerika nın batı sahillerinde bulunmaktadır. Yaklaşık 350 kadar da fosil türü tespit edilmiştir. Bu fosiller Cambrien dönemine kadar tarihlenmiştir. Boyları 3 mm ile 40 cm arasında değişmektedir. Çoğu kırmızı, kahverengi, sarı ya da yeşildir. Salyangozlar gibi çok yavaş hareket ederler. Dokunulduklarında topak biçimini alırlar. Radulaları bulunur ve kayalıklar üzerindeki yosunlar ile beslenirler. Ayrıca kimyasal uyarıları algılayan bir subradula vardır. Besinin bulunmasını bu organ sağlar. Kopulasyon görülmez. Döllenme denizde ya da dişilerin manto boşluğunda gerçekleşir. Yalnızca trochophore larvası görülür. Molluskların günümüzde yaşayan yedi sınıfları bulunsa da ekonomik önemi olan yaşayan sınıfları şunlardır: 1- Lamellibranchiata (Peleciopoda), 2- Gastropoda, 3- Cephalopoda. Class 1- Lamellibranchiata (Bivalvia) (Midyeler, balta ayaklılar) Suda yaşarlar. Bilateral simetrilidirler. Kabuk ve manto sağ ve sol olmak üzere ikiye ayrılmış ve bu iki parça yer yer birleştiğinden 2-3 aralık kalmıştır. Bu aralıklar kullanılmış suyu dışarı atmaya ve solunum suyunu almaya yararlar. Bazen manto kenarları buradan sifon biçiminde dışarı çıkan birer yapı oluşturmuştur. Bu yapı suyun giriş çıkışını düzenler. Kabuk karın tarafından açılır. Dorsalden elastiki bir ligamentle bağlıdır, baş tamamen kaybolmuştur. Göz çoğunda yoktur. Ayak bazı türlerde körelmiş olabilir, varsa kuvvetli 83

kaslardan yapılmış olup distal kısmı hayvanın ön ucundan dışarı çıkar ve hareketi sağlar. Ligamentin iki yanında her bir kabuk birer umbo içerir, bunun altında kabuk kenarına paralel büyüme çizgileri yer almıştır. Kalp hayvanın sırtında perikardium (coelom) boşluğu içindedir. İki atriyum bir ventriculus, yani iki kulakçık, bir karıncık içerir. Ventriculustan aorta çıkar ve aorta arterlere, bunlar daha küçük arterlere ve onlar da daha küçük kılcaldamarlara ayrılır. Arterler manto, sindirim sistemi ve ayak gibi organlara gider. Ayrıca böbrek venaları gibi venalar (toplar damarlar) da gelişmiştir. Kan, venalardan kulakçıklara, oradan pompalanarak karıncığa, oradan da aortlara (ön ve arka) ve oradan da vücuda dağılır. Kan sıvısı hemoglobin ve hemosiyanin içerir. Boşaltım organı nefridiumlardır. Yüksek formlarda böbrek oluşumu görülür. Ön uçta ağız bulunur. Midenin altında ayağın üst tarafında karaciğer yer almış olup salgısını mideye gönderir. Barsak çok kıvrım yapar ve yukarı dönerek perikardial boşluktan (coelom boşluğu) bazen karıncıktan geçer. Bazı türlerde manto kenarında dokunma ve ışığa duyarlı benekler vardır. Ayakta pedal ganglionun yanında statocyst denen denge organı vardır. İçindeki kum granülleri hayvanın hareketi doğrultusunda yer değiştirir. Sinir uçları uyarılarak mesajlar beyine gider. Kabuk parçaları sırt tarafta elastiki bir şerit (ligament) vasıtasıyla birbirine bağlanmıştır. Çoğunda ligamente ilave olarak kabuk parçalarının ön kenarlarında dişler bulunur. Bu dişler karşı parçada kendilerine karşılık gelen çukurluklara girerek bir çeşit menteşe oluştururlar. Dişlerin yapısı ve büyüklüğü eşit (homodont) veya değişik (heterodont) olabilir. Her kabukta birinden diğerine uzanan ve kabukların kapanmasını sağlayan anterior ve posterior adduktor kasları vardır. Ayrıca anterior ve posterior retraktor kasları ile bir de sadece anteriorda yer alan protraktor kas bulunur. Bunlar ayağın hareketini kontrol ederler. Midye kabuğunun en içteki kalsiyum karbonattan yapılmış sedef tabakası, epitel hücreleri tarafından ince tabakalar halinde salgılanır. Eğer kabukla manto epiteli arasına bir madde girerse epitel hücre, bu yabancı madde etrafında merkezileşen Ca 2 CO 3 tabakaları salgılamak üzere uyarılır. İnci bu yolla oluşur. Deniz ve acı su midyelerinde embriyonal gelişmeden sonra serbest yüzen silli veliger larvası vardır. Burdan dibe inerek ergin midyeye erginleşir. Döllenme 84

suda olur. Tatlı su midyelerinde ise parazit yaşayan glochidium larvası vardır. Bu larvada ağız ve anüz gelişmemiştir. Pines cinsi türlerinde deniz dibine sabitlenmeyi sağlayan bysus adı verilen iplikçikler oluşur. Eskiden çorap ve eldiven üretilen bu iplikçikler tıpta özellikle kulak ağrılarını gidermek için kullanılmaktaydı. 1. ORDO Protobranchiata Midyelerin en ilkel grubudur. Arka yan tarafta çift sıralı tarak şeklinde iki solungaca sahiptirler. Her ktenidium ayakla manto arasında uzanan yatay bir eksen ve iki sıra flamentten oluşur. İlkel midye flamentleri kısa ve yassı üçgenler şeklindedir, diğerlerinde iplik şeklindeki flamentler kıvrılarak serbest ucu uzayıp dış taraftan yukarı uzayarak U şeklini alır. Genus. Nucula (Fındık midyesi): Midyelerin en küçüğüdür. 4 mm. Kabuk yuvarlak ve üçgen şeklindedir. Avrupa denizlerinde yaşar. Genus. Arca: Kabuk parçalarının yüzeyi ışın şeklinde kaburgalıdır. Arca noae (Nuh un gemisi midyesi): 8-10 cm. Taxodont menteşelidir yani eşit yapılı birçok küçük diş bulunur. 2. ORDO - Heterodonta Midyelerin çoğu bu ordodandır. Heteredont menteşeli ve solungaçları çift yaprak şeklinde olup solungaç flamentleri enine köprülerle birbirine bağlıdır (kabuk çevresi eşit olmayan az sayıda dişi içermektedir). Adduktor kaslar eşit büyüklükte ve iki tanedir. Familya. Unionidae - (Nehir ve göl midyeleri) Kabuk parçaları uzunca ve eşittir. Dış yüzey esmer yeşil renkte, iç yüzey sedeflidir (menteşe az dişli veya dişsiz olur). Genus. Unio: Nehir midyesi. Kabuk kalın ön kısmı kısa, arka kısmı çok uzundur. Eti yenmeyecek kadar serttir. Genellikle mavi renklidir. 85

Margaritana margatirifera (Nehir inci midyesi): Dağlardaki derelerde bulunur. Sudan çıkarılan midye kaynar suya atılır. Aşağı yukarı yüz midyeden birinde inci çıkar bunun da ancak yüz adedinden bir tanesi değerlidir. Genus. Anodonta (Göl midyesi) Kabuklar çok ince ve geniş olup tipik tatlı su midyesidir, menteşe dişsizdir. Tüm dünyada yaygındır. Familya. Cardiidae Genus. Cardium (Kalp midyesi-aşivades)- Kabuk kalp şeklinde üzerinde ışınsal olarak sıralanmış çizgiler vardır. Bunlara kaburga denir (4-5 cm. kabuk dişli). Eti oldukça lezzetlidir. Familya. Tridognidae Tridagna gigans (Dev midye): Boy 2 m. Ağırlık 250 kg. 10 kg. kadar da eti vardır, yenir. Hint okyanusunda yaşar. Kabukları çamaşır teknesi olarak kullanılır. 3. ORDO - Anisomyaria - Adduktorlar ya farklı büyüklüktedir veya bir tanesi hiç bulunmaz, genellikle menteşede diş yoktur. Solungaçlar yaprak şeklindedir. Ekonomik önemi olan midyeler denizlerde bulunurlar ve çoğunlukla sifonlarını su içine uzatarak kum ve çamura gömülü yaşarlar. Familya. Aviculidae - Kabuk parçaları eşit değildir, menteşe kenarları dişsiz veya zayıf dişli olup kanat biçiminde uzantılardan oluşmuştur. Genus. Avicula (Kuş midyesi): Sol kabuk parçası sağdan daha kubbelidir. Boyu 8 cm. dir. Meleagrina margaritifera (İnci midyesi): Uzunluk 15-30 cm. Basra Körfezi ve Hürmüz adası açıklarında bulunan doğu incileri daha değerlidir. İnci nadiren yuvarlak biçimlidir sıklıkla armut ya da gonca biçimli olurlar. Sedef yine bu midyeden elde edilir. Değişik renkte sedef 86

elde edilebilir. En değerlisi Hint sedefi olarak da bilinen beyaz sedeftir. Bundan sonra yanardöner sedef gelir. Arusek olarak adlandırılan bozuk sedef en kalitesizidir. Familya. Ostreidae: Kabuk parçaları eşit değildir. Menteşe zayıf ve dişsiz olur. Daha büyük ve kubbeli olan sol kabuk parçası yere yapışır. Sağ parça bir kapak gibi onu örter. Ostrea edulis (İstiridye): Kabuk büyüklüğü 8-l0 cm. kadardır. Kayalık yerlerde bulunur. Salgı ile kendilerini kayalara veya kabuklara yapıştırır. Geçmişte Türkiye'de önemli bir ihraç ürünü iken günümüzde neredeyse hiç üretimi bunun nedeninin toplama sonrası temizlik yapılmadan satışa sunulması olduğu ifade edilmektedir. Tuzlu ve acı sularda çok iyi gelişim gösterirler. Familya. Mytilidae: Kabuk parçaları eşit, menteşe yoktur. Ligament iç tarafta yer alır. Genus. Mytilus (Deniz midyesi yenen): Kabuk parçaları eşit, uzun arka tarafı yuvarlak üçgen şeklindedir, hemen hemen bütün denizlerde bulunur. Menteşe yoktur. Ayakları küçülmüş olup salgısı ile kenetlenmiş sert zemine tespit ederler. Yenildiğinde bazı hallerde ağır seyreden rahatsızlıklara neden olabilirler. Class: 2 - Gastropoda (Salyangozlar) Karada yaşayan tek Mollusca sınıfıdır. Yaklaşık 30.000 yaşayan ve 15.000 kadar da fosil türü vardır. Erken Cambriene ait çok sayıda fosil bulunmaktadır. Tatlı su ve denizlerde de bulunur. Gastropodlarda diğer mollusklara göre 4 temel değişiklik gözlenir. Başın gelişimi, vücudun dorso-ventral yönde uzaması, tek bir dorsal kabuğun uzanarak koruyucu bir organ haline dönüşmesi ve torsiyon. Veliger larvasında ağız önde anüs arkadadır. İç organlar torbası embriyolojik gelişme esnasında 180 derecelik bir dönme yapar. Vücudun her iki tarafının eşit büyümemesinden dolayı bir tarafın, genellikle de sol tarafın daha fazla büyümesi ile torsiyon ortaya çıkar. Bu 87

nedenle önce arkada bulunan kalp ve anüs ağzın üzerinde yer alır ve solungaçlar da ön tarafa gelmiş olur. Soldaki organlar gelişemez kaybolur. Sağdakiler sola geçer. Torsiyondan sonra vücut büyük ölçüde asimetrik bir yapı kazanır. Kabuk, torsiyon olayından bağımsız olarak bir düzlemde rulo gibi kıvrılır. Opisthobranciata da ve diğer bazı gruplarda olduğu gibi torsiyona ilave olarak detorsiyon yani geri torsiyon görülür. Bu olayda vücut yine simetrisiz kalır; fakat önceden öne gelmiş organlar yana kayar. Torsiyon olayında, manto boşluğu öne kaydığından, tehlike anında hayvanın başını saklayabileceği bir odacık şekillenmiş olur ve hayvan bu odacığın ağzını gerektiğinde boynuzumsu bir disk olan operculum ile kapatarak korunur. Ayrıca buharlaşma ile su yitirilmesini önler. Detorsiyon ile, manto boşluğu vücudun yan tarafına kaydırılarak sindirim kanalı ile atılan atıkların solunum suyuna karışması engellenmiştir ve detorsiyon, büyük bir olasılıkla bununla ilgili geliştirilmiş bir uyumdur. Kuvvetli kaslardan yapılmış geniş bir ayak (çoğunlukla mukus salan hücrelerle kaplı ve ventral taraftan dışarı açılan bir bez içerir) ile sürünerek ve ayak yüzgeç gibi kullanılarak hareket sağlanır. Karada yaşayan ve karadan tatlı suya geçen Gastropodlarda solungaç küçülmüş, buna karşılık manto boşluğu solunum organı olarak gelişmiştir, ayrıca bazı gruplarda akciğer görülür. Mantonun içi kılcal damar ağı gibi örülmüştür, hava solunum deliğinden girer ve geri çıkar. Genellikle iç döllenme görülür. Bir kısım gastropodlar hermafrodittirler. Genital delik sağ göz tentakülünün dibine yakın bir yerden dışarı açılır. Bu grupta iyi gelişmiş bir baş bulunur. Başın dorsalinde 1-2 çift tentakül ve 1 çift göz yer alır. Göz, ya tentakül dibindeki kabartının veya geriden çıkan özel tentakülün ucunda olabilir. Ağız içinde bir dili andıran radula, bunun üzerinde birkaç sıra halinde dizilmiş kitin dişler yer alır. Gastropodların ataları muhtemelen bilateral simetriliydiler. Fakat torsiyon sonucu sindirim, kalp, anüs, solungaç, boşaltım, sinir sisteminin bir kısmı bugün kaybolmuştur. Dişlerin uçları arkaya dönüktür. Aşındıkça alttan yenileri çıkar. Hem herbivor, hem karnivor olanları vardır (Dişlerin durumuna göre). Trochophore ve veliger larvaları görülür. 88

1. ORDO - Prosobranchia En ilkel gruptur. Solungaçlar öndedir. Başta bir çift tentakül bulunur ve gözler bunların dibinde yer alır. Torsiyon vardır ve visceral konnektif buna bağlı olarak 8 şeklindedir. Bu sebeple manto ön tarafa gelmiştir ve içinde bir ktenidium olup kalbin önünde yer alır. Çoğu denizde bir kısmı da tatlı ve acı sularda yaşarlar. Kabuk büyük ve kalındır. Familya. Patellidae Genus - Patella (Çanak salyangozu): Kabuğu çanak şeklindedir, Avrupa denizlerinde yaşar. Familya. Cypraeidae - Kabuk yumurta şeklinde iki taraftan kıvrıktır. Operkulum yoktur. Genus - Cypraea (Porselen salyangozu): Kabuğun üzeri parlak bir tabaka ile kaplıdır. Familya. Muricidae (Dikenli salyangoz) - Kabuk ağzının ön ucu kısa veya uzun olabilen düz bir kanal şeklinde uzamıştır. Tropik denizlerde bulunan yırtıcı salyangozlardır. Özellikle bunlar kabuklarda delikler açarak beslenirler. Genus. Murex: Kabuk üzerinde en az üç sıra diken veya kabartı bulunur. 2. ORDO - Opisthobranchia İç organlarda az veya çok geri torsiyon (detorsiyon) görülür. Solungaçlar arkada yandadır. Başta iki çift tentakül vardır. Gözler arka tentakül dibindedir. Kabuk küçük veya hiç yoktur. Çoğu denizel olan 2000 türü bilinmektedir. Çoğunda 90 lik torsiyon görülür. Familya. Limacinidae - Genus. Limacina - Denizde yaşar. Balinaların besinini oluşturur. Sürüler halinde dolaşır. 89

Familya. Chromodorididae - Genus. Hypselodoris Sert zeminlerde bulunurlar. Deniz tavşanları olarak bilinirler bazı türler süngerler üzerinde beslenirler (Ircinia sp. süngerler gibi) bazı türler de katil yosunlar üzerinde etkilidirler. Discodoris atromaculata (Leopar deniz tavşanı): Nerdeyse tüm yaşamını beslendiği süngerde geçirir. Büyük süngerlerde topluluk oluşturabilirler. Gövdeleri kalın ve yuvarlak biçimlidir. Beyaz zemin üzerine düzensiz yerleşmiş benekler vücudu kaplar. Subordo: Nudibranchia Genus. Janolus:- Deniz üzümleri. Erginleri 2.5 ila 9 cm boydadır. Vücutları yarı saydamdır küçük cereta (tentakül benzeri solungaçlar) ile kaplıdır. Genellikle sığ sularda bulunurlar. 3. ORDO - Pulmonata Akciğerli anlamına gelir. Dünyada tropik ve ılıman kuşakta yaşayan yaklaşık 16.000 türü vardır. Kara salyangozlarında tekrar suya dönünce akciğer oluşmuştur. Düzenli aralıklarla hava için yukarı çıkarlar. Başta 1-2 çift tentakül vardır. Ktenidium bulunmaz manto boşluğu fazla damarlı tavanı ile akciğere dönüşmüştür, manto açıklığı ise solunum deliği görevini görür. Hepsi hermafrodittir. Larva evresi görülmez. Yumurta doğrudan doğruya gelişir. Genellikle karada, az bir kısmı suda yaşarlar. 1. Sub.Ordo - Basommatophora - Bir çift tentakül bulunur. Gözler bunların dibindedir. Birkaçı denizde, çoğu tatlı suda yaşarlar. Familya. Limneidae - Kabuk ince, ağzı keskin kenarlı, tatlı sularda yaşarlar. Genus. Limnaea: Kabuk koni şeklinde tepesi sivri, kabuk ağzı geniş ve oval biçimdedir. 90

Familya. Helicidae - Kabuklu salyangozlar. Genus. Helix: Kabuk bütün vücudu içine alacak büyüklükte ve yüksekliği ile genişliği hemen hemen aynıdır. Kışın kabuk ağzı kapatılır. En çok tür içeren cinstir. Helix pomata: Bağ-bahçe salyangozu, Avrupa kara salyangozu, en büyüğüdür. Familya. Limacidae - Bütün türleri çıplaktır. Kabuk küçük plakalar şeklinde içte yer alır. Genus. Limax: Bahçe sümüklüböcekleri Limax agrestis: Üreme yeteneği fazla olan bir gruptur. Taze filizleri yiyerek zarar verir. 2. Sub.Ordo.-Littorinimorpha Luria lurida: Koleksiyonerler kabuğuna yoğun ilgi gösterdiği için Bern sözleşmesiyle acil koruma altına alınması gereken canlılar arasına alınmıştır ancak halen ticareti devam etmektedir. Charonia tritonis (triton): Kayalık resiflerin arasında yaşarlar. Geceleri avlanırlar. 50 cm boyunda olabilirler. Uca doğru küçülen yumrulu sarmallar şeklindeki kabuklarının üzerinde sarı, krem, kahverengi ve siyah desenler bulunur. Güzellikleri nedeni ile dekorasyon amaçlı toplanmaktadırlar. Tonna galea (deniz salyangozu): Gündüzleri genellikle kum zeminde kısmen gömülü olup geceleri aktiftirler. Akdeniz'de yaşayan en iri deniz salyongozlarından olup yüksekliği 29 cm yi bulabilir. Kabuk ince ve kırılgandır. Eti lezzetli olup yurt dışına ihraç edilmektedir. Bern ve Barselona sözleşmeleri gereği koruma altına alınmışlarsa da kaçak avcılığı sürmektedir. 91