9.16. Beyoğlu Perşembepazarı Kentsel Sit Alanının Yenileme Alanı İlan Edilmesi



Benzer belgeler
İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent

Ek 2: Dava Dilekçesi. İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi. Sayın Başkanlığına. İstanbul 2. İdare Mahkemesi 2008/1445 E

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Danıştay Başkanlığı na İletilmek Üzere. İstanbul İdari Mahkemesi Başkanlığı na;

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. KONU Davalı idarenin yanıt dilekçesine yanıtlarımızın sunulmasıdır.

9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI :TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. Kemankeş Cad. No: 31 Beyoğlu İstanbul. Ankara

/1000 Ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı

ANTALYA KENT MERKEZİ KÜLTÜR VE TURİZM KORUMA VE GELİŞİM BÖLGESİ

9.8. Şişli, Ayazağa, Maslak 1453

9.15. Beyoğlu Perşembepazarı Kentsel Sit Alanı 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. DAVALI İDARE: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Riva Galatasaray Spor Kulübü Arazisi / Değerli meslektaşımız,

PERŞEMBE PAZARI YENİLEME ALANI PROJESİ

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. DAVALI İDARE: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

İlgi: Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul VI Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını

DANIŞTAY SAYIN BAŞKANLIĞI NA SUNULMAK ÜZERE İSTANBUL ( ). İDARE MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞI NA

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Temyiz Eden (Davalı) : Antalya İl Özel İdaresi

İSTANBUL NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞINA İSTANBUL 9. İDARE MAHKEMESİ 2010/ YÜRÜTMENİN DURDURULMASI VE DURUŞMA İSTEMLİDİR

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

9.14. Galata Kulesi ve Çevresi Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

9.12. Neslişah ve Hatice Sultan Mahalleleri (Sulukule) Yenileme Alanı

YIPRANAN TARİHİ VE KÜLTÜREL TAŞINMAZ VARLIKLARIN YENİLENEREK KORUNMASI VE YAŞATILARAK KULLANILMASI HAKKINDA KANUN

KENTSEL DÖNÜŞÜM ARAÇLARINDAN BİRİ OLARAK HUKUK. Prof. Dr. Gürsel Öngören

İstanbul ( ). İdari Mahkemesi Sayın Başkanlığı na;

ĠPTAL ĠSTEMĠNDE : TMMOB Mimarlar Odası Ġstanbul Büyükkent ġubesi. Kemankeş Cad. No:31 Karaköy Beyoğlu İstanbul. Ankara.

İSTANBUL 2. İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı

: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. : TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi

Karar N0: KARAR-

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

Ek 2: Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi. İstanbul Bölge İdare Mahkemesine. Sunulmak Üzere. TC İstanbul 3. İdare Mahkemesi Başkanlığı na

Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Konut Projesi (Ataşehir)

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

- KARAR- Belediye Hizmet Alam kullanımı içerisinde konut alanı kullanımının yer..almasının, nüfus Yoğunluğu getireceği,

ÇANAKKALE İLİ, AYVACIK İLÇESİ SAHİL KÖYÜ, ÇAYMAHALLESİ MEVKİ ADA:164 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

Konu: Askıdaki Plana İtiraz Tarih:

Danıştay Başkanlığı na. İletilmek Üzere

ALANSAL UYGULAMALAR sayılıafet RİSKİALTINDAKİALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN ve UYGULAMA YÖNETMELİĞİ

Danıştay Başkanlığı na. İletilmek Üzere Ankara ( ). İdari Mahkemesi Başkanlığı na;

İSTANBUL İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA. : TMMOB Şehir Plancıları Odası (İstanbul Şubesi)

ÇANAKKALE İLİ, AYVACIK İLÇESİ SAHİL KÖYÜ, ÇAYMAHALLESİ MEVKİ ADA:164, PARSEL: 25 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

Anahtar Kelimeler : İmar Planının Yargı Kararıyla İptali, İmar Hukukunda Kazanılmış Hak, Yapı Ruhsatı

9.19. Şişli-Dikilitaş Tekel Likör Fabrikası Alanı

T.C. ZEYTİNBURNU BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI. Dairesi: İmar ve Şehircilik Müdürlüğü

T.C. ZEYTİNBURNU BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI. Dairesi: İmar ve Şehircilik Müdürlüğü

1 PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI 2 PLANLAMANIN AMAÇ VE KAPSAMI

TMMOB MİMARLAR ODASI İZMİR ŞUBESİ İZMİR ALSANCAK KRUVAZİYER LİMANI NAZIM VE UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ KAKKINDA RAPOR

İSTANBUL VERGİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA GÖNDERİLMEK ÜZERE

TÜRK MİLLETİ ADINA. T.C. D A N I Ş T A Y ALTINCI DAİRE EsasNo : 2012/915 Karar No : 2013/8099. Temyiz Eden (Davacı) Vekili. Karşı Taraf (Davalı)

T.C. ZEYTİNBURNU BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI. Dairesi: İmar ve Şehircilik Müdürlüğü

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

Söz konusu alan Bakanlar Kurulunun gün ve 2006/10172 sayılı kararı ile yenileme alanı olarak belirlenmiştir.

T.C MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ETÜT VE PROJELER DAİRESİ BAŞKANLIĞI ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ

CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 3. HAFTA

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

9.11. Fikirtepe Ek: Dava Dilekçesi

ESTETİK VE SANAT KURULU YÖNETMELİĞİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

Karar N0: KARAR-

TÜRK MİLLETİ ADINA. Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Bomonti Bira Fabrikası / Değerli Meslektaşımız,

Karar NO: KARAR-

DİLEKÇEYİ : TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI 7.DÖNEM 4.TOPLANTI YILI MART AYI TOPLANTILARININ 2.BİRLEŞİMİNE AİT M E C L İ S K A R A R I D I R

Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği

Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Ait Katkı Payına Dair Yönetmelik

ANKARA. günlü, E:2012/440, K:2013/412 sayılı kararının; usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

- KARAR- -Yapı yaklaşma mesafelerinin doğu, batı, kuzey ve güney cephelerinden 5'er m. bırakılmış,

9.4. Çamlıca Tepesi ve Camii

I. Yargı Konusu 1/5000 Ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı Gelişim Süreci

9.17. Park Otel. ifadeleri yer almaktadır.

Durdurulmasını İsteyenler : 1- Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği

T.C. ANTAKYA BELEDİYE MECLİSİ DÖNEMİ HAZİRAN 2016 BİRLEŞİM 13 OTURUM 1 TOPLANTI TARİHİ GÜNDEM MADDE NO 3 KARAR NO 82 ÖZÜ

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Toplantı Tarihi ve No : / 149 Karar Tarihi ve No : / 1310-I İSTANBUL

T.C. ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı DAĞITIM YERLERİNE

Karar NO: KARAR-

T.C. DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRE. Esas No : 2011/103. Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen : Türk Tabipleri Birliği. Vekii : Av.

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

Beşiktaş Residence Tower / Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI DEPREM VE RİSK YÖNETİMİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM... 1 Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar... 1 Amaç ve kapsam... 1 Dayanak... 1 Tanımlar... 1 İKİNCİ BÖLÜM...

İZMİR İLİ, KONAK İLÇESİ, ALSANCAK MAHALLESİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞININ KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMALARI

10. Hukuk Çalışmaları. 1. Gökkafes İnşaatına İlişkin Yapı Ruhsatının İptali Davası

HASAN GÖK KORUMA ALANLARINDAKİ İMAR UYGULAMALARI

MUĞLA-BODRUM-MERKEZ ESKİÇEŞME MAHALLESİ-BARDAKÇI MEVKİİ 9 PAFTA 14 ADA 70 ve 90 PARSELLER KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI

DENİZLİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI NIN TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

Hazırlayan: Mesut YÜKSEL

Planlama Kademelenmesi II

Ek 1: İstanbul Büyükşehir Belediyesine Yazılan Tarihli Yazı

Kamu İdaresi Türü. Belediyeler ve Bağlı İdareler. Yılı Dairesi 7. Dosya No Tutanak No Tutanak Tarihi

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI ŞEHİR PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ NE

Transkript:

9.16. Beyoğlu Perşembepazarı Kentsel Sit Alanının Yenileme Alanı İlan Edilmesi Beyoğlu Perşembepazarı tarihi, doğal ve kültürel özellikleri ile bir dünya mirası olan İstanbul un tarihi geçmişi, kent içindeki konumu, dokusu ve barındırdığı çok önemli ve değerli kültürel, arkeolojik ve tarihi miras niteliği taşıyan yapıları, Boğaz a ve Haliç e inen yamaçları ile İstanbul siluetini belirleyen topografik ve kentsel yapısı ve doğal değerleri açısından son derece önemli bir kent parçasıdır. Karaköy ve Galata bölgesi ile birlikte yüzyıllardır İstanbul liman ticaret hayatının çekirdeği olan Beyoğlu Perşembepazarı alanı İstanbul için çok önemli bir değer olan Beyoğlu Kentsel Sit Alanının içinde çok önemli bir bölge olup tarihi Beyoğlu ve Galata bölgesinin ayrılmaz bir parçasını oluşturmaktadır. Bu özellikleri ile Beyoğlu Perşembepazarı bölgesi İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu nun 05.02.1992 gün ve 3418 sayılı kararı ile kentsel sit alanı ilan edilmiştir. Ancak bütün bu koşullara karşın söz konusu alan Beyoğlu kentsel bütünü içinde değerlendirilmemiş, İstanbul II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu nun 07.01.2009 gün, 2302 sayılı kararı ile uygun bulunan planlar İstanbul Belediye Meclisinin 15.05.2009 günlü ve 286 sayılı kararı ile oyçokluğu ile kabul edilerek 22.06.2009 günü askıya çıkarılmış ve Galata bölgesi gibi Beyoğlu nun kalbini oluşturan bir bölge daha plan sınırı dışında bırakılarak tanımsız hale getirilmiştir. Bu nedenle 1/5000 Ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı öncelikle planlama alanı sınırlarının tespiti açısından tarafımızca yargıya taşınmak durumunda kalmıştır (Bkz. 9.9). Bu gelişmeler yaşanırken ilgisi nasıl kurulduğu anlaşılamaz bir biçimde İçişleri Bakanlığının teklifi üzerine Perşembepazarı, 2010/1167 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Yenileme Alanı ilan edilmiş, bu karar 29.12.2010 gün ve 27800 sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bir sit alanının bütünü için koruma planı olmadan ya da varsa bu plan hiç göz önüne alınmadan herhangi bir kesim için hazırlanacak kentsel yenileme projesinin sit alanlarında geri dönülmez tahribatlara neden olacağı açıktır. Bu yaklaşımın koruma kavramı ve anlayışı ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bugün sadece Beyoğlu ya da Perşembepazarı nda değil, başta tarihi yarımada olmak üzere İstanbul un çeşitli bölgelerinde sit alanları içindeki birçok alan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun a dayanarak yenileme alanı ilan edilmekte ve bu alanlara ilişkin sadece yıkım ve kültür varlıklarının, tarihi kent dokularının ortadan

kaldırılmasını öngören yenileme projeleri hazırlanmakta ve devletin tarih, kültür ve tabiat varlıkları ve değerlerinin korunmasını sağlama ve bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirler alması konusundaki anayasal görevi göz ardı edilmektedir. Bütün bu nedenler ile bu kez odamızca anılan Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle doğrudan yüksek yargıya başvurulması kararı alınmıştır. 5366 sayılı kanunun Anayasa nın 2, 5, 35, 46, 63 ve 127 inci maddelerine aykırılığı hakkındaki itirazımız ve 29.12.2010 gün ve 27800 Sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak ilan edilen, 2010/1167 sayılı Bakanlar Kurulu kararının öncelikle yürütmesinin durdurulması ve iptali istemi ile yüksek yargıya başvurulmuştur (Bkz. 9.16.1. Ek 1). Sonuçları açısından son derece önem taşıyan halen devam etmekte olan yargı süreci hakkındaki gelişmelere hukuk çalışmaları bölümünden ulaşılabilinir. 9.16.1. Ek 1: Dava Dilekçesi Danıştay 6. Dairesi Sayın Başkanlığına DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi VEKİLİ: Av. Ş. Can Atalay Kemankeş Caddesi No:31 Karaköy İstanbul DAVALI: 1. TC Başbakanlık Ankara 2. TC İçişleri Bakanlığı Ankara 3. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı KONU: İstanbul İli Beyoğlu İlçesi sınırları içerisinde yer alan Perşembe Pazarı nın yenileme alanı olarak kabul edilmesine ilişkin 29.12.2010 gün ve 27800 sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak ilan edilen, 2010/1167 sayılı Bakanlar Kurulu kararının öncelikle YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİ istemi ile anılan idari işlemin dayanağı olan 5366 sayılı kanunun Anayasa nın 2, 5, 35, 46, 63 ve 127 ince maddelerine AYKIRILĞI İTİRAZIDIR. AÇIKLAMALAR

I. Yargılama Konusu İdari İşlemin Niteliği Yargılama konusu Bakanlar Kurulu Kararı ile İstanbul İli Beyoğlu İlçesi sınırları içerisinde bulunan Perşembe Pazarı bölgesinin 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca yenileme alanı ilan edilmesine karar verilmiştir. Anılan Bakanlar Kurulu kararı aşağıda açıklayacağımız nedenlerle hukuka aykırıdır, iptaline karar verilmesi gerekmektedir. II. 5366 sayılı Kanun Kapsamında Yargılama Konusu İdari İşlem Aşağıda açıklayacağımız üzere yargılama konusu Bakanlar Kurulu Kararının dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun un açıkça Anayasa ya aykırı olduğu kanısındayız. Ancak dilekçemizin 2 inci ve 3 üncü bölümlerinde yargılama konusu Bakanlar Kurulu Kararının 5366 sayılı Kanunun bizzat kendisine aykırı niteliğini de açıklamaya çalışacağız. Şöyle ki; Yargılama konusu idari işlemin hukuka aykırı niteliğini açıklayabilmek için 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun un Amaç ve Kapsam başlıklı 1 inci maddesinde, Bu kanunun amacı, büyükşehir belediyeleri, büyükşehir belediyeleri sınırları içindeki ilçe ve ilk kademe belediyeleri il, ilçe belediyeleri ve nüfusu 50.000 in üzerindeki belediyelerce ve bu belediyelerin yetki alanı dışında il özel idarelerince, yıpranan ve özelliğini kaybetmeye yüz tutmuş; kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarınca sit alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının, bölgenin gelişimine uygun olarak yeniden inşa ve restore edilerek, bu bölgelerde konut, ticaret, kültür, turizm ve sosyal donatı alanları oluşturulması, tabii afet risklerine karşı tedbirler alınması, tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılmasıdır. Bu Kanun, yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda oluşturulacak olan yenileme alanlarının tespitine, teknik altyapı ve yapısal standartlarının belirlenmesine, projelerinin oluşturulmasına, uygulama, örgütlenme, yönetim, denetim, katılım ve kullanımına ilişkin usul ve esasları kapsar kuralı yer almıştır.

Anılan yasanın Alanların Belirlenmesi başlıklı 2. maddesinde ise özetle yenileme alanlarının büyükşehir belediye meclisince onaylanarak Bakanlar Kuruluna sunulacağı, kabul edilen alanların etap etap projelendirilebileceği, belirlenen alan sınırları içindeki tüm taşınmazların, yenileme projesi hükümlerine tâbi olacağı, buna göre kamulaştırma ve uygulama yapılacağı, hususları düzenlenmiştir. 5366 sayılı yasa uyarınca hazırlanan, 17.11.2005 günlü, 2005/9668 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan ve 14.12.2005 günlü, 26023 sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe konulan 5366 sayılı kanunun uygulama yönetmeliğinin Tanımlar başlıklı 4. maddesinin (f) bendinde Yenileme alanı, sit ve koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının içinde, sınırları yetkili idarenin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu nca kabul edilerek belirlenen alanları ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yukarıda yer verilen düzenlemeler uyarınca bir alanın 5366 sayılı kanun uyarınca yenileme alanı olarak belirlenebilmesi için öncelikle bu bölgenin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunca sit alanı olarak tescil ve ilan edilmiş olan bölge ve bu bölgelere ait koruma alanları içinde yer alması ve yine aynı bölgenin yıpranmış ve özelliğini kaybetmeye yüz tutmuş olması gerekmektedir. 5366 sayılı Kanunun 3. maddesinin son fıkrası, yenileme projeleri, uygulama alanı içerisinde bulunan taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının rölöve, restitüsyon, restorasyon projeleri ile onarılacak veya yeniden inşa edilecek yapıların imar mevzuatında öngörülen projelerinden oluşur denmektedir. Bu düzenlemeden de görüleceği üzere, kanunun özü parsel ölçeğinde yenileme projelerini tarif etmektedir. Ancak yenileme alanı ilan edilen alan oldukça geniş bir alan olup, bu Kanun kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Kanunda öngörülen yıpranmışlık ve özelliğini kaybetmişlik bir yerleşmenin en küçük mülkiyet ve imar birimi olan parsel ölçeğinde aranmaktadır. Bu durumda ilan edilen yenileme alanı içindeki parsellerin bu yönde çalışmaların yapılmış olmalı ve ilgili idarenin alanın yenileme alanı olmasını gerektirecek hukuksal ve bilimsel gerekçelerini bu çalışmalarla açıklığa kavuşturmuş olması beklenmelidir. Ayrıca ilan edilen yenileme alanı, içerdiği çok değişik mekânsal, kültürel ve fiziksel özelliklerle bu yönde bir etüdün yapılmasını haklı kılmaktadır. İlgili idarenin bu konuyla ilgili bir etüt yapmaması dava konusu Bakanlar Kurulu kararının bilimsel alt yapıdan yoksun olduğunu göstermektedir.

III. yargılama konusu idari işlem dünya mirası niteliğindeki Beyoğlu bölgesinin parçacıl düzenlenmesi niteliğindedir. Yargılama konusu alan ile ilgili koruma ve yenileme esasları öngörülmeden işlem tesis edilmesi hukuka aykırıdır. Bilindiği gibi 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun un 1 inci maddesine göre anılan yasa uyarınca uygulama yapılacak yerler kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarınca sit alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanları olarak tanımlanmıştır. Yukarıda andığımız gibi 5366 sayılı kanunun 1 inci maddesi uyarınca ve Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun Uygulama Yönetmeliğinin 4 üncü maddesinin f bendine göre yenileme alanı, sit ve koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının içinde, sınırları yetkili idarenin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu nca kabul edilerek belirlenen alanları ifade etmektedir. Diğer bir söyleyişle, anılan kanunun ve ilgili mevzuatın konusu olabilecek alanlar ya sit alanı ya da bu bölgelere ait koruma alanı niteliğinde olmalıdır. 2863 sayılı kanun uyarınca bir alanın sit alanı ilan edilmesinden sonra her ölçekteki plan uygulamasının duracağı ve Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı hazırlanması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Yargılama konusu alan sadece İstanbul değil dünya açısından da çok önemli bir yerde, dünya mirası niteliğinde olan Beyoğlu Bölgesi nde bulunmaktadır. En yalın ifadesi ile Koruma Amaçlı İmar Planı Bulunmayan ve dünya mirası niteliğindeki bir bölge de 5366 sayılı kanun uyarınca avan proje hazırlanması ve tüm imar uygulamalarının yargılama konusu idari işlem sonucunda hazırlanacak avan projeye dayalı olarak yapılacağının öngörülmesi açıkça hukuka aykırıdır. Diğer bir söyleyişle etkileşim alanları, yoğunluk ve kentsel donatı ile ilgili kararlar hiç söz konusu edilmeksizin, kentsel siluetin nasıl etkileneceği göz ardı edilerek belirlenmesi hukuka aykırıdır

Konu ile ilgili olarak Ankara Tarihi Kent Merkezi Kentsel Yenileme Alanı Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı nın iptali ile ilgili olarak açılan davada Ankara 10. İdare Mahkemesi nin 12.09.2008 gün ve 2007/1494 esas sayılı yürütmenin durdurulması kararının gerekçesinde yer verilen şu değerlendirmeler dikkat çekicidir: dava konusu alanda konuya ilişkin mevzuat hükümlerinin öngördüğü detaylı plan çalışmalarının yapılmadığı, dava konusu planların koruma amaçlı imar planı olmaktan ziyade yenileme amaçlı bir yaklaşım olduğu ve bu planlama yaklaşımında yapılacak müdahalenin türünün (dönüştürülecek alanlar, ıslah edilecek alanlar, yeniden canlandırılacak alanlar, soylulaştırılacak alanların) ölçek ve boyutunun belirlenmediği, planın uygulama aşamasında yüklenicilerin kamu kesimi-özel sektör rollerinin tanımlanmadığının görüldüğü, Plan raporunda belirlenmiş olan stratejilerin uygulama boyutunun belirlenmediği, mevzuatımızda koruma amaçlı planlar için 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının hazırlanması hükmü getirilmiş olduğu, kentsel doku içerisinde bazı binaların yıkılacağı, bazılarının korunacağı, kimlikle ilgili yapılması gereken çalışmalar düşünüldüğünde bu ölçeklerin uygun olmadığı bu çalışmaların kentsel tasarım ölçeğinde yapılmasının gerekliliğinin açık olduğu, Planlama kararlarının uygulamaya geçirilmesinin ancak kentsel tasarım ölçeği (1/500, 1/200 ölçekleri) ile mümkün olacağı, dava konusu plan raporunda bu yönde çalışmaların yapılmasının gerekliliği belirtilmekle birlikte detaylı kentsel tasarım projelerinin üretilmediğinin sit alanlarında yayalaştırma amacı ile taşıt yollarının yer altına alınmasından anlaşıldığı, Kentsel tasarım ölçeğindeki çalışmalarda kamunun kullanımına yönelik açık alan önerilerinde yeni yaratılan mekanların kentsel dokuya estetik ve fonksiyonel açıdan uyması, yerel çevre ile uyum içerisinde sokak ve mekanların sağlanması, kamusal alanların iyileştirilmesi için tutarlı ve uyumlu tasarım stratejilerinin tanımlanması, çevresel tasarım standartlarının oluşturulması, toplumun tüm kesimlerinin erişilebilirliğinin sağlanması, toplu taşımla bağlantılarının kurulması ve mevcut bağlantılarının iyileştirilmesinin hedeflenmesi gerektiği, yeni mekanların bir bütünlük içinde tasarlanmasının yanı sıra yeni gelişmelerin mevcut kentsel doku ile birleştiği alanların da hassasiyetle ele alınması gerektiği, dava konusu planlarda ise bu detaydaki çalışmaların yapılmadığı ayrıca, kentsel tasarımın uygulama boyutunda yapılacak çalışmaların etap ve öncelikleri ile müdahale türlerinin belirlenmediği, uygulama araçları ve uygulamadaki aktörler ile fizibilite etütlerinin yapılmamış olup finans modellerinin de belirlenmediği, dolayısıyla uygulamanın nasıl yapılacağı konusunda belirsizliklerin mevcut olduğu, dava konusu alanda tescil edilmemiş bazı binalara yıkım kararı verilmesinin mevcut kentsel dokunun bütünlüğünü bozacağı, yenilemeye

ilişkin kararların demokratik, kamuoyunda saydam olarak düzenlenen bir tartışma ortamında ve bu tartışma ortamında yenileme bölgesi içinde yapılması gerektiği, yeni yaklaşımlarda uzlaşmaya dayalı, geniş tabanlı katılımın sağlandığı ortamların yaratılmasının amaçlandığı, oysa dava konusu planın planlama sürecinde kamuoyu katılımının çok sınırlı düzeyde olduğunun anlaşıldığı, davalı idarece yörede yaşayanların çalışmaya ilişkin görüşlerini saptayan kapsamlı olmayan bir anket çalışması yapılmış olduğu ancak bu anketin söz konusu alanın geliştirilmesi için ve yörede yaşayanların düşünce ve beklentilerini belirlemekte yetersiz kaldığı, dava konusu planda kentsel sit alanı içinde tescilli bina dışındaki binaların temizlenmesi mevcut dokunun karakteri ve bütünlüğünü bozacağı Yargılama konusu idari işlemde yukarıda anılan ölçütlerinin gözetilmesi, yeterli analiz sonucunda gerekli çözümlemelerin yapılması dünya mirası niteliğindeki Beyoğlu nda bulunan Perşembe Pazarı alanının değerlerini, kültürel ve doğal mirasını, günümüzdeki durumunu, koşullarını doğru, sistematik, bilimsel ve ayrıntılı bir araştırma, inceleme, değerlendirme, saptama ve bunların korunmasının nasıl sürdürülebileceğini öngören bir çalışma yapılmaması bir yana bu yönde her hangi bir çalışma dahi yapılmamıştır. Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilerek Korunması ve Yaşatılması Kullanılması Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 4 üncü maddesinin f bendi uyarınca yenileme alanı, sit ve koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının içinde, sınırları yetkili idarenin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu nca kabul edilen alanları göstermektedir. Diğer bir söyleyişle bir alanın (yargılama konusu alanın) Bakanlar Kurulu tarafından yenileme alanı ilan edilebilmesi için, öncelikli olarak bu alanın 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca sit alanı ilan edilmiş olması gerekir. Yargılama konusu idari işlem ile yenileme alanı olarak ilan edilen alan daha önce usulüne uygun olarak sit alanı olarak ilan edilmiş olan alandan daha büyük bir alanı kapsamaktadır. Yukarıda andığımız hükümler uyarınca sit alanının koruma alanları oluşturulmalı ve bu kapsamda yenileme alanları sınır krokisinde, sit alanı ve koruma alanları gösterilerek, bizzat yenileme alanı ilan edilmesi yönünde işlem tesis eden Bakanlar Kurulu kararı tarafından ilgili saptamaların, belirlemelerin yapılması gerekirdi.

5366 sayılı kanun uyarınca işlem tesis edilebilecek alanlar sit alanları ise sit alanları dışında kalan alanların başkaca herhangi bir işlem olmaksızın koruma alanı olduğu sonucu çıkartılamayacağı açıktır. Sit alanı, koruma alanı gibi hukuki statülerin Bakanlar Kurulu tarafından saptanmasının hukuksal bir dayanağı bulunmamaktadır. IV. Yargılama konusu idari işlem İstanbul un en önemli alanlarından bir parçayı tümü ile ayırmakta ve düzenlemenin salt bir avan proje ile yapılmasını öngörmektedir. Bilindiği gibi avan projeler sağlam, güvenli, kullanışlı, çevresi ile uyumlu yapıların gerçekleştirilmesi amacıyla, uygulama projelerinin hazırlanmasına geçilmeden önce hazırlık çalışmaları sırasında belirlenmiş ihtiyaç programının, işlev şemasının, arsa, alt yapı, iklim, kadastro, imar durumu doğal yapı, çevre düzeni, işveren/iş sahibi istekleri vb verilerin ve mimarın aldığı kararların kesinleştirildiği projelendirme aşamasıdır ve nasıl yapılacağı ilgili şartnamelerde açıkla tarif edilmiştir. Avan proje çalışmaları, aynı zamanda mimar ile işveren/iş sahibi arasında tasarıma yönelik mutabakatların sağlandığı, onaylanması durumunda mimarın telif hakkını kazandığı iş aşmasıdır. 3386 ve 5226 sayılı Kanunlar ile değişik 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca belirlenen sit alanlarında, alanın etkileşim-geçiş sahasını da göz önünde bulundurarak, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel, sosyoekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına dayalı olarak; hali hazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik yapılarını iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları ve kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan ve projelerini, uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya dolaşımı ve taşıt ulaşımını, alt yapı tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın finansmanı ilkeleri uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde hazırlanan, hedefler, araçlar, stratejiler ile planlama kararları, tutumları, plan notları ve açıklama raporu ile bir bütün olan nâzım ve uygulama imar planlarının gerektirdiği ölçekteki planlar olan koruma imar plan kararlarına uygun olarak hazırlanmış ve ele aldığı alanda önerilecek her türlü projenin (5366 sayılı kanunu 3. maddesine göre de) hazırlanacak olması esasına uygun olarak arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel, sosyoekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına dayalı olarak alınmış olması gereken plan kararlarına uygun olarak

hazırlanması ve uygulama projelerine esas teşkil edecek her türlü çevresel, yapısal ve fiziksel ve sosyal kararı içermesi ve gerek mesleki gerekse idari olarak ilgili şartnamelerde tanımlanan ve öngörülen her türlü mesleki ve teknik koşulu yerine getirmesi gerekmektedir. Yargılama konusu Bakanlar Kurulu kararı yukarıda açıklanan niteliklerin yerine getirilmediği bir hazırlık sürecinin sonucunda tesis edilmiş ve Beyoğlu Bölgesi nin bir bütün olarak, etkileşim alanları ile birlikte planlanması gerekliliğini yok saymıştır. Anılan hukuka aykırılığın ilgili Beyoğlu Koruma Amaçlı İmar Planlarında 5366 Sayılı Yasa Kapsamında Uygulama Yapılacak Alan olarak düzenlenmesi dahi bu açık hukuka aykırılığı ortadan kaldırmayacaktır. İstanbul 2. İdare Mahkemesi nin 22.01.2009 gün, 2006/274 esas ve 2009/66 karar sayılı kararından ve anılan kararın onanmasına ilişkin Danıştay 6. Dairesi nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararı da bu durumu açıklıkla ortaya koymaktadır. Danıştay 6. Dairesi nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararı Kartal Kentsel Dönüşüm Proje alanın kurulması gerekli ulaşım, fiziksel, sosyal ve çevresel koşulları ile ilgili ilişkilerin kurulmadığı,. Planlama alanı içinde bütüncül bir planlamadan bahsetmenin mümkün olmadığı gerekçesi ile anılan nitelikteki idari işlemin iptaline ilişkin kararın onanması niteliğindedir. Bu nedenle 5366 sayılı yasa uyarınca verilmiş olan yargılama konusu Bakanlar Kurulu kararı planlama tekniğine, şehircilik ve mimarlık ilkelerine mevzuata aykırı niteliktedir. Yargılama konusu karar sonucunda gerçekleştirilecek uygulamalar geri dönüşü mümkün olmayacak hatalara neden olacağı gibi, bu uygulama gereği yapılacak kamulaştırma ve uygulama işlemlerine dayanak oluşturacaktır. V. Yargılama konusu idari işlem ilgili bölge ile ilgili olarak kapsamlı bir koruma yaklaşımı öngörmemektedir. Dilekçemiz ekinde sunmuş bulunduğumuz UNESCO Dünya Mirası Merkezi nin 2008 tarihli raporunda yargılama konusu idari işlemin konusu olan alanı da kapsayan bölge için kapsamlı bir koruma yaklaşımı geliştirilmesi gerektiği belirtilmektedir.

Anılan raporun Sonuçlar ve Öneriler başlıklı bölümünde 3 üncü maddesinde (sayfa 43) aynen şöyle denmektedir: Heyetimiz Dünya Mirası varlıklarını konu alan entegre ve kapsamlı bir Yönetim Planının, Uygulama Rehberini ve Viyana Muhtırası na (2005) uygun biçimde uluslararası standartlara göre hazırlanarak 1 Şubat 2009 tarihine kadar Sekreterliğe sunulmasını önerir. Planda şunlara yer verilmelidir: a) Birinci Derece koruma bölgelerinin, mevcut çekirdek alanlarının tümünü ve varsa teklif edilen yeni çekirdekleri (Kapalı Çarşı) içine alacak şekilde değiştirilmiş sınırları, b) Sit alanının görsel bütünlüğünü ve kentsel formunu koruyacak bir tampon bölgenin ayrıntıları (heyetimiz tampon bölgenin Eyüp koruma bölgesini, Galata-Beyoğlu tarihi çekirdeğini, Boğaziçi nin korunmuş olan Öngörünüm Alanının ve Marmara Denizi ndeki Prens Adaları nı kapsamasını önerir). Görüldüğü gibi UNESCO Dünya Mirası Merkezi nin 2008 Raporunda yargılama konusu alan gibi alanlar ile ilgili yapılacak işlemlerin entegre ve kapsamlı olması gerektiğine işaret edilmiş ve yargılama konusu alan ( Tarihi Yarımada tarihi çekirdeği ) İstanbul un dünya mirası kapsamında değerlendirilmesi ve korunması gerektiğine işaret edilmekle yetinilmemiş, anılan alanın etkileşim alanı için bir koruma tampon bölgesi öngörülmesi gerektiği belirtilmiştir. Yargılama konusu idari işlemin belirli bir kentsel bütünlük ile entegre ve kapsamlı olmadığı, parçacıl bir düzenlemenin tesis edilmiş olduğu açıktır. Ötesi, yargılama konusu idari işlemle Galata- Beyoğlu tarihi çekirdeği olarak adlandırılan alanın etkileşim bölgeleri ile birlikte korunması bir yana tescilli binaların yıkımı, bina gruplarının arasındaki ilişkinin ortadan kaldırılması ve kentsel alanın dokusun tümden değiştirecek bir düzenleme öngörülmektedir. Dilekçemiz ekinde sunduğumuz, UNESCO Dünya Mirası Merkezi nin Ağustos 2010 tarihli raporunda da Dünya Mirası Merkezi / ICOMOS ortak reaktif izleme heyetlerinin (2006, 2008, 2009) imar projeleri ile ilgili önerilerini tekrarlamakta ve 5366 sayılı Yıpranan Tarihi Ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması Ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun çerçevesinde teklif edilen kentsel dönüşüm projelerinde, bu projelere kültür varlıklarının niteliklerine uygun koruma planlarının dahil edilmesi yönünde yapılan

değişikliklerin oldukça ufak ölçekte kalmasından duyduğu endişeyi ifade etmektedir denilmektedir. Yargılama konusu idari işlem davalı idarenin gerçeğe aykırı beyanlarının aksine İstanbul un Dünya Mirası listesinden çıkarılması sonucunu doğurabilecek niteliktedir. VI. Yargılama konusu idari işlemin dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıklarının Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması hakkında kanun Anayasaya aykırıdır. Son olarak yargılama konusu Bakanlar Kurulu kararının yasal dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun Anayasaya aykırı hükümler içerdiğini belirtmek isteriz. Şöyle ki; 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun ikinci maddesinin dördüncü paragrafının son cümlesi Buna göre kamulaştırma ve uygulama yapılır cümlesindeki kamulaştırmanın yapılabileceğini ve bu durumda kamulaştırma kararının bir proje ile alınmış olduğunu ortaya koymaktadır. Yargılama konusu idari işleme dayanılarak hazırlanacak projelere göre uygulama ve kamulaştırma yapılması açıkça Anayasanın 35 inci ve 46 ncı maddelerine aykırıdır. Yargılama konusu idari işlemin uygulanması ile alt/orta gelir grubundan insanlar söz konusu bölgenin dışına taşınmaya zorlanacaktır. Yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız gibi, kentte yaşayan insanların hakları da korunarak kentin korunması gerekmektedir. Diğer bir söyleyişle, yargılama konusu bölgede yaşamakta insanların bir idari işlem sonucunda tümü ile göç etmeye zorlanmasına dayanak olan 5366 sayılı yasanın anılan hükmü Anayasa nın 5 inci maddesine açıkça aykırıdır. 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun sit alanlarında uygulanacak olmasına karşın, koruma planları na hiç değinmeyerek yalnızca yenileme projeleri nden söz etmektedir. 5366 sayılı yasa nın 7 inci maddesinde yer alan diğer kanunların bu kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz hükmü yargılama konusu idari işlemin dayanağıdır ve açıkça Anayasa nın 2 inci ve 63 üncü maddelerine aykırıdır.

Bir sit alanının bütünü için koruma planı olmadan, ya da varsa bu plan hiç göz önüne alınmadan herhangi bir kesim için hazırlanacak kentsel yenileme projesinin sit alanlarında geri dönülmez tahribatlara neden olacağı açıktır. Bu yaklaşımın, koruma kavramı ve anlayışı ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bugün, sadece Beyoğlu ya da Perşembe Pazarı nda değil, başta tarihi yarımada olmak üzere İstanbul un çeşitli bölgelerinde sit alanları içindeki birçok alan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun a dayanarak yenileme alanı ilan edilmekte ve bu alanlara ilişkin sadece yıkımı ve kültür varlıklarının tarihi kent dokularının ortadan kaldırılmasını öngören yenileme projeleri hazırlanmakta ve devletin tarih, kültür ve tabiat varlıklarını ve değerlerinin korunması sağlama ve bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirler alması konusundaki anayasal görevi göz ardı edilmektedir. 5366 sayılı yasanın 1 inci maddesi Anayasa nın 2 nci ve 63 üncü maddesine açıkça aykırıdır. Konusu sit alanları olmasına karşın, 5366 sayılı yasada koruma ile ilgili hiçbir hüküm yoktur. Önerilen yenileme projeleri doğa, tarih ve kültürü korumayı değil, bunları rant getirici araçlara dönüştürmeyi hedeflemektedir. 5366 sayılı yasanın 2 nci maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından yenileme alanı ilan edilmesi ve 3 üncü maddesi uyarınca yalnızca doğrudan idare tarafından ya da özel hukuk kişileri tarafından hazırlanacak avan projelere dayalı olarak uygulama yapılmasının öngörülmesi imar uygulamaların sınırsız hale gelmesi anlamını taşımaktadır. Anılan hükümler yerel yönetimlerin fonksiyonlarının daraltılması, ortadan kaldırılması nedeni ile Anayasa nın 127 nci maddesine, imar uygulamaları ile ilgili sınırsız bir yetki alanı tanımlanması nedeni ile gerek bölge halkının gerekse de kamu yararının korunabilmesi için gerekli hükümlere yer verilmediği açık olması nedeni ile Anayasa nın 35 inci ve özellikle de 2 nci maddesine aykırı olduğu açıktır. SONUÇ VE İSTEM Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1. 5366 sayılı yasanın yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız ve gerekçelerini belirttiğimiz hükümlerinin iptali için Anayasa Mahkemesi ne ANAYASAYA AYKIRILIK İTİRAZINDA BULUNULMASINA;

2. İstanbul İli Beyoğlu İlçesi sınırları içerisinde yer alanın (Perşembe Pazarı) yenileme alanı olarak kabul edilmesine ilişkin 29.12.2010 gün ve 27800 sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak ilan edilen, 2010/1167 sayılı Bakanlar Kurulu kararının öncelikle YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA; 3. Yargılama konusu idari işlemin İPTALİNE; 4. Sayın Daire tarafından yürütmenin durdurulması kararı verilmesi durumunda gerektiğinde bilirkişi incelemesi yapılması ve tamamlayıcı açıklamalarımızla kanıtlarımız sunmamız için süre verilmesine 5. Yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ederiz. Davacı TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Vekili Av. Ş. Can Atalay