Dışkıda Protozoonların Araştırılmasında Konvansiyonel ve Ticari Trikrom Boyama Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Benzer belgeler
Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Parazitoloji Polikliniği nde Yılları Arasında Saptanan Bağırsak Parazitlerinin İnsidansı

Bir üniversite hastanesi parazitoloji laboratuvarında belirlenen intestinal ve hepatik parazitler

Asist. Dr. Ayşe N. Varışlı

GEREÇ VE YÖNTEM BULGULAR

Serkan BAŞTEMİR*, Koray ÖNCEL**, Kor YERELİ**, Ali Ahmet KİLİMCİOĞLU**, Cüneyt BALCIOĞLU**, Nogay GİRGİNKARDEŞLER**

UZM. DR. SALİH MAÇİN Şırnak Devlet Hastanesi

Makale 5 Kaynaklar bölümünde düzeltme var! Bkz! 34

ARAŞTIRMA (Research Report)

İlköğretim Çağındaki Çocuklarda Bağırsak Parazitlerinin Ağırlık ve Boy Persentil Değerlerine Etkisi (*)

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi nde Yılları Arasında Saptanan Bağırsak Parazitlerinin Dağılımı

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

Olgularla Parazitoloji. Doç. Dr. Gülay ARAL AKARSU Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Parazitoloji Bilim Dalı

Bir Eğitim Araştırma Hastanesi nde üç yıllık bağırsak parazitlerinin dağılımı: Retrospektif bir Çalışma

yıllarında Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Laboratuvarı na başvuran hastalarda bağırsak parazitlerinin dağılımı

DIŞKININ TOPLANMASI ve SAKLANMASI

Van da İlköğretim Okulu Öğrencilerinde Saptanan Bağırsak Parazitozları

Sivas Belediyesi Çevre-Gıda ve Tıbbi Tahlil Laboratuvarına Yıllarında Başvuran Hastalarda Bağırsak Parazit Dağılımlarının İncelenmesi

:Harran Üniversitesi Sağlık Hizmetleri MYO Şanlıurfa. Derece Alan Üniversite Yıl Sağlık Hizmetleri Meslek Ön lisans

Entamoeba histolytica nın Tanısında Direkt Mikroskopi, Kültür, ELISA ve Moleküler Yöntemlerin Karşılaştırılması*

Bir yıllık sürede dışkı örneklerinde ELISA ile Entamoeba histolytica araştırılması

Bir Devlet hastanesi çalışanlarında bağırsak parazitlerinin görülme sıklığı Frequency of intestinal parasites in employees of a state hospital

Tokat Halk Sağlığı Laboratuvarında Ocak 2007 Aralık 2009 Yılları Arasında Saptanan Bağırsak Parazitlerinin Dağılımı

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesindeki Bağırsak Parazit Olgularının Prevalansı ve Dağılımı

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi nde Yılları Arasında Saptanan Bağırsak Parazitlerinin Dağılımı

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesinde Farklı Yıllarda Bağırsak Parazit Dağılımlarının Değerlendirilmesi

Mutalip Çiçek 1, Hasan Yılmaz 2. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Çocuk Yuvası ve Yetiştirme Kurumundaki Çocuklarda Bağırsak Parazitleri Yaygınlığının İncelenmesi

Teoman Zafer APAN 1 Ayşegül TAYLAN ÖZKAN 2 Ümran DAĞAŞAN ÖZLÜK 3 ÖZET

Gaita Örneklerindeki Protozoonların Trikrom Boyası Kullanılarak Değerlendirilmesi

Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi nde Giardia intestinalis ve Entamoeba histolytica/dispar prevalansı: Dört yıllık izlem

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi ne Yılları Arasında Başvuran Olgularda Blastocystis hominis Epidemiyolojisinin Araştırılması

ULUSAL MĠKROBĠYOLOJĠ STANDARTLARI (UMS)

Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Laboratuvarı na yılları arasında başvuran hastalarda bağırsak parazitlerinin dağılımı *

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/11) Akreditasyon Kapsamı

Şehir, İlçe ve Köy İlköğretim Okulu Öğrencilerinde Bağırsak Parazitleri Görülme Sıklığı

Dışkı Örneklerinde Giardia intestinalis in Araştırılmasında Direkt Mikroskopi, ELISA ve Direkt Floresan Antikor Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Eskişehir Osmangazi Üniversitesinin Beş Yıllık Bağırsak Paraziti Prevalansının Türlere ve Cinsiyetlere Göre Dağılımı

ÖZGÜN MAKALE/ORIGINAL ARTICLE

Sosyo-Ekonomik Düzeyin ve Göçün 0-14 Yaş Grubu Çocuklarda Barsak Parazitlerinin Dağılımına Etkisi*

flora Giardia intestinalis in Taze Dışkı Örneklerinde Mikroskopi ve EIA Yöntemleri Kullanılarak Araştırılması

İlköğretim Dördüncü Sınıf Öğrencilerinde Bağırsak Parazitlerinin Varlığının Araştırılması

DİYARBAKIR KENT MERKEZİNDE BARSAK PARAZİT PREVALANSI 2001 THE PREVALENCE OF INTESTINAL PARASITES IN DIYARBAKIR CITY IN 2001

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine Yılları Arasında Başvuran Kişilerde Saptanan Bağırsak Parazitlerinin Dağılımı

Moleküler Yöntemlerin Klinik Mikrobiyolojide Kullanımı Ne zaman? Nerede? Ne kadar? Klinik Parazitoloji

ISSN : mkaplan101@yahoo.com Elazig-Turkey

Yozgat İl Merkezinde Farklı Sosyo-Ekonomik Bölgelerdeki İki İlköğretim Okulunda Bağırsak Parazitlerinin Araştırılması

Çocuk Yoğun Bakım Ünitesinde Yatan Hastalarda İntestinal Parazitlerin Dağılımı

ARAŞTIRMA. Dumlupınar Üniversitesi Hastanesi Parazitoloji Laboratuar Sonuçlarının 0-14 Yaş Grubunda Değerlendirilmesi

SIK YAPILAN TANI HATALARI, OLMAMASI GEREKENLER

Bir Üniversite Hastanesine Başvuran Hastalarda Gastroenterit Etkenlerinin Dağılımı: On Üç Aylık Veriler

ULUSAL MĠKROBĠYOLOJĠ STANDARTLARI (UMS)

TÜBERKÜLOZUN MOLEKÜLER TANISINDA GÜNCEL DURUM

Sunum Planı. Morfoloji Epidemiyoloji Evrimi Patogenez Klinik Tanı Tedavi Korunma

CLOSTRIDIUM DIFFICILE ENFEKSİYONUNDA GLUTAMAT DEHİDROGENAZ VE TOKSİN A/B TESTLERİNİN TANI DEĞERİ VE MALİYET ETKİNLİĞİ

Kemik İliği Transplant Hastalarında Encephalitozoon intestinalis ve Enterocytozoon bieneusi Varlığının IFA-MAbs Yöntemiyle Araştırılması

Gülay BÖREKÇİ, Asiye ÜZEL. Mersin Üniversitesi, Sağlık Yüksekokulu, Mersin, Türkiye

TANIMLAR. Dr. Neriman AYDIN. Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Bir Devlet Hastanesinde intestinal parazit dağılımı ve etiyolojik analiz raporu

Parazitolojide Laboratuvar. Editörler: Prof. Dr. Metin Korkmaz ve Prof. Dr. Ülgen Zeki Ok Dizgi ve Baskı: META Basım, Bornova, İzmir

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

Yöntem ve Test Seçimine Yaklaşım. Dr. Alpay Özbek Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji AD. Dokuz Eylül Üni. Tıp Fak. İZMİR

Çocuklarda Bağırsak Parazitlerinin Dağılımı ve Bununla İlişkili Etmenler

Klinik Mikrobiyoloji Laboratuarında Validasyon ve Verifikasyon Kursu 12 Kasım 2011 Cumartesi Salon C (BUNIN SALONU) Kursun Amacı:

AURAM NE RHODAM NE FLORESAN BOYAMA

Bilimsel Bir Proje Çalışması


10-16 Yaş Arasındaki İlköğretim Çocuklarında Bağırsak Parazitlerinin Gelişme Geriliğine Etkisi

TÜM MİDE BİYOPSİLERİNE RUTİN OLARAK GIEMSA VE ALCIAN BLUE UYGULAMALI MIYIZ?

İmmün Yetmezlikli Hastalarda İntestinal Protozoonların Tanısı

Kemoterapi Alan Kanserli Hastalarda Encephalitozoon intestinalis ve Enterocytozoon bieneusi Prevalansı

Barsak parazitozları. Dr. Recep ÖZTÜRK İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI MEZUNİYET SONRASI (UZMANLIK) EĞİTİMİ DERS MÜFREDATI

FLORESAN İN SİTU HİBRİDİZASYON

Gastrointestinal Şikayeti Olan Hastalarda Dientamoeba fragilis Enfeksiyonu

Parazitolojik Tanıda Antijen Testleri (E. hystolitica, Giardia, Cryptosporidium)

Ġ.Ü. MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ ÇEVRE MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

BAĞIRSAK PROTOZOONLARINDA İN-VİTRO KÜLTÜR SİSTEMLERİ. Prof.Dr. Sibel Ergüven Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD.

Dr. Gülay Aral Akarsu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Parazitoloji Bilim Dalı

Özlem Aycan Kaya Accepted: January ISSN : rukiye@inonu.edu.tr Malatya-Turkey


Bağırsak parazitlerinin Sivas ili farklı yerleşim birimlerindeki ilköğretim okulu öğrencilerinde görülme sıklığı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU TIBBİ LABORATUVAR TEKNİKLERİ PROGRAMI II DERS İÇERİKLERİ:

IV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya

IV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya

SULARLA BULAŞAN PROTOZOONLARIN SÜRVEYANSINDA GELİŞMELER Dr.Mehmet TANYÜKSEL GATA Askeri Tıp Fakültesi, Tıbbi Parazitoloji BD, Ankara Dr.

Ordu ilinde bağırsak parazitleri sıklığı

Dientamoeba fragilis ile Enfekte Hastaların Genel Özellikleri: Manisa İlinden Yüz Hastalık Kohortun İnceleme Sonuçları

Bağışıklık Sistemi Baskılanmış Bireylerde Cryptosporidium un ELISA ve Modifiye Aside Dirençli Boyama Yöntemi ile Araştırılması

İNTESTİNAL SİSTEME YERLEŞEN FIRSATÇI PROTOZOONLAR

AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI UZAKTAN EĞİTİM ÖNLİSANS PROGRAMLARI DERS PLANI GIDA KALİTE KONTROLÜ VE ANALİZİ ÖNLİSANS PROGRAMI

Öğrencilerde Bağırsak Parazitlerinin ve Hijyen Bilgi Düzeylerinin Araştırılması

ULUSAL MĠKROBĠYOLOJĠ STANDARTLARI (UMS)

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda KDE, mortalite % 35-60

ARB BOYAMA NASIL YAPILIR

Enterobacteriaceae Ġzolatlarında Karbapenemazların Saptanmasında Modifiye Hodge Testi ve Carba NP Testlerinin Karşılaştırılması

PARAZİT HASTALIKLARININ TÜRKİYE DEKİ DURUMU, TANISI VE SORUNLARI

Gastrointestinal Sistem Örneklerine Yaklaşım: Paraziter Etkenler

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

Transkript:

Kafkas Univ Vet Fak Derg 18 (Suppl-A): A155-A159, 2012 DOI:10.9775/kvfd.2012.6089 RESEARCH ARTICLE Dışkıda Protozoonların Araştırılmasında Konvansiyonel ve Ticari Trikrom Boyama Yöntemlerinin Karşılaştırılması Merve AYDIN * Gülcan ADIYAMAN ** Tuğba KAYA ** Semra KUŞTİMUR ** Funda DOĞRUMAN AL ** * Erzincan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, TR-24100 Erzincan - TÜRKİYE ** Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, TR-06500 Ankara - TÜRKİYE Makale Kodu (Article Code): KVFD-2012-6089 Özet Dışkının parazitolojik incelemesinde kalıcı boyama yöntemleri nativ-lugol incelemeye göre daha yüksek duyarlılık göstermesinin yanında, hazırlanan dışkı preparatlarının daha sonra incelenebilmesine olanak sağlaması ve protozoonların iç yapılarını tanımlanması nedeniyle tercih edilmektedir. Kalıcı boyama yöntemi olarak en sık trikrom boyama yöntemi kullanılmaktadır. Laboratuvarda hazırlanan konvansiyonel trikrom boyama çok basamaklı, hazırlaması ve uygulanması zahmetli olup, kısa sürede yapılan, az basamak içeren ve solüsyonları kit içerisinde hazır olarak kullanıma sunulan ticari trikrom ürünleri bulunmaktadır. Bu çalışma dışkıda protozoonların saptanmasında konvansiyonel ve ticari trikrom boyama yöntemlerinin karşılaştırılması amacıyla yapılmıştır. Parazit incelemesi amacıyla gönderilen 155 dışkı örneği konvansiyonel ve ticari (PARAPAK, ECOSTAİN, Meridian Bioscience, Inc, USA) trikrom boyası ile boyanarak mikroskobik olarak incelenmiş ve her iki yöntem protozoonları saptama, her alanda görülen protozoon sayısı ve protozoonların tipik morfolojik özelliklerini göstermesine dayalı boyama kalitesi açısından değerlendirilmiştir. Sonuç olarak; protozoonların saptanmasında konvansiyonel ve ticari yöntemler arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (P=0.752). Bununla birlikte ticari trikrom boyama yönteminin konvansiyonel trikrom yöntemine göre duyarlılığı %78.2, özgüllüğü ise %99.2 olarak belirlenmiştir. Her alanda görülen parazit sayısı açısından iki yöntem arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamasına rağmen (P=0.545), protozoonun tipik morfolojik özelliklerini göstermesi açısından yöntemler karşılaştırıldığında istatistiksel fark anlamlı olarak tespit edilmiştir (P=0.008). Anahtar sözcükler: Gastrointestinal protozoonlar, Tanı, Trikrom boyama Comparison of Conventional and Commercial Trichrome Staining Methods for Detecting Protozoan in Stool Samples Summary In parasitological examination of stool, permanent staining methods are preferred because they enable stool preparations be examined afterwards and they define internal structures of protozoons, besides showing higher sensitivity compared to native-lugol examination. Trichrome staining method is frequently used as permanent staining method. Conventional trichrome staining is multiple-stage, preparation and application is troublesome, but there are commercial trichrome products prepared in a short time, having fewer stages and solutions of which are brought into use in kit. This study is carried out for comparing conventional and commercial trichrome staining methods in detection of protozoan in the stool. 155 stool samples sent for parasitical examination are stained with conventional and commercial (PARAPAK, ECOSTAİN, Meridian Bioscience, Inc, USA) trichrome stain and examined microbiologically; both methods are evaluated in terms of staining quality based on detection of protozoons, the number of protozoons detected in each area and having typical morphological features of protozoons. The difference between conventional and commercial methods in detection of protozoan is not statistically significant (P=0.752). Besides, the sensitivity of commercial trichrome staining method is 78.2% compared to conventional method, specificity is 99.2%. Although no statistically significant differences are detected between two methods as to number of parasites in each area (P=0.545), when they are compared with respect to having morphological features of protozoons, statistically significant difference is detected (P=0.008). Keywords: Gastrointestinal protozoan, Diagnosis, Trichrome staining İletişim (Correspondence) +90 312 2024627 mervegazi@yahoo.com.tr

A156 Dışkıda Protozoonların... GİRİŞ Bağırsak parazitleri, gelişmekte olan ülkeler için en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır 1. Bağırsak parazitlerinin dağılımı; toplumun kültürel yapısı, sosyoekonomik düzeyi, temizlik ve beslenme alışkanlıkları, eğitim düzeyi, iklim ve çevre koşullarına bağlı olarak değişmektedir 2,3. Bağırsak protozoonlarının tanısı amacı ile dışkı örneklerinin mikroskobik incelemelerinde, ancak birçok yöntem bir arada kullanıldığında tatmin edici sonuçlar alınmaktadır 1. Parazit az sayıda olduğunda, parazitin atipik formları görüldüğünde veya aynı dışkı örneğinin birden fazla parazit içermesi durumunda doğru tanı konulmasının zor olduğu ifade edilmektedir 4. Kalıcı boyama yöntemleri ise hazırlanan dışkı preparatlarının daha sonra incelenebilmesine olanak sağlaması, protozoonların morfolojik yapılarının tanımlanması ve nativ-lugole göre daha yüksek duyarlılık göstermesi nedeniyle tercih edilmektedir 5. Kalıcı boyama yöntemleri olarak en sık trikrom, demir hematoksilen, spencer-monroe ve asit fast boyama yöntemleri (aside dirençli protozoonlar için) kullanılmaktadır 6. Trikrom boyama yöntemi, bu yöntemler arasında rutin laboratuvarlarda protozoonların dışkıdaki artefaklardan, konak ve maya hücrelerinden ayırt edilmesine ve protozoonların iç yapılarının incelenmesine olanak tanımakta ve sık kullanılmaktadır 7. Bu çalışmada; laboratuvarımız parazitoloji birimine rutin parazitolojik inceleme için gönderilen dışkı örnekleri, konvansiyonel ve ticari trikrom boyası ile boyanarak mikroskobik olarak incelenmiş ve her iki yöntem protozoonları saptama, her alanda görülen protozoon sayısı ve protozoonların tipik morfolojik özelliklerini göstermesine dayalı boyama kalitesi açısından değerlendirilmiştir. MATERYAL ve METOT Çeşitli poliklinik ve kliniklerden karın ağrısı, ishal, kabızlık, gaz, bulantı, iştahsızlık gibi gastrointestinal sistem şikayetleri ile gönderilen 155 dışkı örneği nativ-lugol yöntemi ile incelendikten sonra konvansiyonel ve ticari (PARAPAK, ECOSTAİN, Meridian Bioscience, Inc, USA) trikrom boyası ile boyanarak her iki yöntem protozoonları saptama, her alanda görülen protozoon sayısı ve protozoonların tipik morfolojik özelliklerini göstermesine dayalı boyama kalitesi açısından değerlendirilmiştir. Her alanda 3 ve üzerinde görülen parazit sayısı çok, her alanda 3 ün altında görülen parazit sayısı az olarak tanımlanmıştır. Konvansiyonel Trikrom Boyama Yöntemi Dışkı örnekleri lamlara yayıldıktan sonra, kenarları kurumaya başlarken Schaudinn fiksatifinde en az yarım saat bekletildi. Sırasıyla %70 lik etil alkolde beş dakika, D Antoni nin iodin solüsyonunda üç dakika, %70 lik etil alkol içeren iki şalede iki ve beş dakika, trikrom boya solüsyonunda ise sekiz dakika bekletilen lamlar çıkartılarak fazla boyanın süzülmesi sağlandı ve %90 asit-alkole üç kez batırılıp çıkarıldı, %95 lik etil alkol içeren iki şalede çalkalandı. Sırasıyla karbol-ksilen içeren iki şalede iki ve beş dakika, ksilen içeren iki şalede ise sırasıyla iki ve beş dakika bekletildikten sonra lamlar kurumaya bırakıldı. Kuruyan lamların üzerine kapatıcı (quick-hardening mounting medium, Fluka Biochemika Eukitt, USA) damlatılarak lamelle kapatıldı. Preparat immersiyon yağı kullanılarak ışık mikroskobunda 100X objektifte incelendi. Bu boyama sırasında tespit basamağı da dahil olmak üzere on üç basamak kullanıldı ve toplam boyama işlemi yaklaşık 70 dakika sürdü 8. Ticari Trikrom Boyama Yöntemi Üretici firmanın (PARAPAK, ECOSTAİN, Meridian Bioscience, Inc, USA) önerileri doğrultusunda iki farklı solüsyon (Trikrom Enhancer A & Trikrom Enhancer B) karıştırılarak hazırlanan, 48 saat içerisinde kullanılması gereken ve aynı zamanda da hazırlandıktan sonra boyama işleminden önce bir saat bekletilme gerekliliği taşıyan boya solüsyonu kullanıldı. Dışkı örneği çok yoğun olmayacak biçimde lamın 2/3 lük bölümüne yayıldıktan sonra tam kurumadan üzerini kapatacak şekilde boyadan yaklaşık bir ml lama damlatılarak üç dakika bekletildi. Daha sonra distile su ile yıkanan lamlar kurutma kağıdında dik olarak süzülerek sırasıyla %90 ve %100 asit alkole üçer defa daldırıp çıkarıldı. Lamlar %100 etil alkolde ve sonrasında modifiye Hemo-De solüsyonunda üçer dakika bekletildi. Kuruyan lamların üzerine kapatıcı damlatılarak lamelle kapatıldı. Preparat immersiyon yağı kullanılarak ışık mikroskobunda 100X objektifte incelendi. Ticari trikrom boyasında Schaudinn fiksasyon aşaması bulunmamakta olup bu boyama yönteminde uygulanan altı basamak yaklaşık 10 dakika sürdü. İstatistiksel Analiz İstatistiksel analizlerde 16.0 SPSS bilgisayar programı kullanıldı ve P<0.05 değeri anlamlı olarak kabul edildi. BULGULAR Çalışmamızda 155 hastanın dışkı örneği, protozoonların araştırılması amacıyla, nativ-lugol mikroskobik inceleme, konvansiyonel ve ticari trikrom boyama yöntemiyle değerlendirilmiştir. Çalışmaya dahil edilen hastaların 83 ü kadın (%54), 72 si erkek (%46) cinsiyette idi. Hastalara ait toplam 155 dışkı örneğinin makroskobik incelemesinde %68 nin (n=105) şekilli, %32 nin (n=50) ishalli olduğu gözlendi. Nativ-lugol ile dışkı örneklerinin %3 ünde (n=5), konvansiyonel trikrom boyama yöntemiyle %14.8 (n=23) parazit belirlendi. Her iki yöntem arasında parazit saptama açısından istatistiksel fark anlamlı olarak belirlendi (P<0.001). Konvansiyonel trikrom boyama yöntemi ile incelenen dışkı

A157 AYDIN, ADIYAMAN, KAYA KUŞTİMUR, DOĞRUMAN AL örneğinin 23 ünde (%14.8) protozoon saptanırken, ticari trikrom boyama yönteminde ise bu oran 19 (%12.2) olarak saptanmıştır. Her iki boyama yönteminde de en sık olarak Blastocystis spp. tespit edilmiştir (Tablo 1). Entamoeba histolytica ve Entamoeba dispar şüphesiyle kliniklerden hasta örneği gönderilmemiştir. Bu nedenle ELISA testi ile dışkıda antijen aranmamıştır. İncelenen dışkı örnekleri nativ-lugol, konvansiyonel ve ticari trikrom boyama yöntemi ile örneklerin hiçbirinde şüpheli kistik yapı ve/veya trofozoit görülmemiştir. Her iki yöntem protozoonları saptama, her alanda görülen protozoon sayısı ve protozoonların tipik morfolojik özelliklerini göstermesine dayalı boyama kalitesi açısından karşılaştırıldığında, parazit saptamada konvansiyonel ve ticari yöntemler arasında istatistiksel fark anlamlı olmasa da (P=0.545), konvansiyonel trikrom boyama yöntemi referans alındığında, ticari trikrom boyama yönteminin duyarlılığı %78.2, özgüllüğü ise %99.2 olarak belirlenmiştir (Tablo 2). Protozoonun tipik morfolojik özelliklerini göstermesi açısından iki yöntem karşılaştırıldığında istatistiksel fark Şekil 1. Protozoonların konvansiyonel trikrom ve ticari trikrom boyasındaki görünümü A) Konvansiyonel trikrom boyası ile Blastocystis spp. nin görünümü, B-C)Ticari trikrom boyası ile Blastocystis spp. nin görünümü (atipik hayalet hücreler) görünüm, D) Konvansiyonel trikrom boyası ile G. intestinalis kistinin görünümü, E-F) Ticari trikrom boyası ile G. intestinalis kistinin görünümü (atipik) Fig 1. The protozoan in conventional and commercial trichrome staining methods A) The Blastocystis spp. in conventional trichrom staining, B-C)The Blastocystis spp. in commercial trichrome staining (atypical ghost cells), D) G. intestinalis cyst in conventional trichrome staining, E-F) G. intestinalis cyst in commercial trichrome staining (atypical) Tablo 1. İncelenen 155 dışkı örneğinde saptanan protozoonların dağılımı Table 1. Distribution of detected protozoan in examined of 155 stool samples Nativ-lugol* Konvansiyonel Trikrom Boyama * Ticari Trikrom Boyama * Saptanan Protozoonlar n % n % n % Blastocystis spp. 3 1.9 18 11.61 16 10.32 Giardia intestinalis (G. intestinalis) 1 0.6 2 1.29 2 1.29 Endolimax nana (E. nana) - - 2 1.29 1 0.64 Blastocystis spp. & G. intestinalis 1 0.6 1 0.64 0 0 Toplam 5 3 23 14.83 19 12.25 * Yüzdeler tüm incelenen örnekler göz önüne alınarak hesaplanmıştır Tablo 2. Her iki trikrom boyama yöntemiyle incelenen 155 dışkı örneğinin dağılımı Table 2. The distribution of 155 stool samples which were examined with both trichrome staining methods Değerlendirme Kriterleri Protozoon Sayı Morfoloji Konvansiyonel Trikrom Boyama Ticari Trikrom Boyama n % n % Var 23 14.8 19 12.3 Yok 132 85.2 136 87.7 Az sayıda 13 8.4 15 9.7 Çok sayıda 10 6.4 4 2.6 Tipik 23 14.8 10 6.4 Atipik 0 0 9 5.8 Toplam 155 100 155 100

A158 Dışkıda Protozoonların... anlamlı olarak tespit edilmiştir (P=0.008). Konvansiyonel boyama yönteminin boya kalitesinin daha iyi olduğu, protozoonların tipik morfolojisini ve içyapılarını daha iyi gösterdiği gözlenmiştir. Konvansiyonel boyama yöntemi ile boyanan preparatlarda parazitin hücre çeperinin daha net görülmesi, çekirdeklerinin daha düzgün boyanması, her alanda görülen parazit sayısının da daha fazla olması ve parazitin boyalı morfolojisinin zemin renklerinden daha belirgin ayrıldığı belirlenmiştir. TARTIŞMA ve SONUÇ Bağırsak protozonlarının tanısı için dışkının mikroskobik incelenmesinde, birkaç yöntemin bir arada kullanılmasının tanıda duyarlılığı artırdığı bildirilmektedir 8. Dışkı örneklerinin mikroskobik incelemesinde uygulanan yöntemler; hastanın semptom ve bulgularına, dışkının kan ve/veya mukus içerip içermemesine, laboratuvar çalışanlarının deneyimlerine, malzemelerin çeşitliliğine, ayrılacak zamanın süresine, hatta hastanın bağışıklık durumuna göre de farklılık gösterebilmektedir. En sık kullanılan yöntemler serum fizyolojik ve lugol solüsyonu ile direkt mikroskobik inceleme; çeşitli yoğunlaştırma yöntemleri sonrasında inceleme ve kalıcı boyalı preparatların hazırlanması ile yapılan incelemelerdir 9. Trikrom, demir hematoksilen, spencer-monroe ve kinyoun asit fast boyama yöntemi (aside dirençli protozoonlar için) kalıcı boyama yöntemleri olarak kullanılmaktadır 6. En sık kullanılan kalıcı boyama yöntemlerinden biri olan trikrom boyama yönteminin avantajları; iyi boyanan organizmaların yapılarını ayrıntılı olarak göstermesi, direkt incelemede gözden kaçabilecek protozoonların daha kolay tanınabilmesi, preparatın bozulmadan da uzun süre saklanabilmesi ve pozitif örneklerin kontrol amaçlı kullanılabilmesidir 8-10. Ayrıca bu boya laboratuvar ortamında hazırlanabilir, yüksek düzeyde stabil ve uzun bir raf ömrüne sahiptir 9. Ancak konvansiyonel trikrom yönteminde solüsyonların hazırlanması zaman almakta, boyama işleminin basamak sayısı fazla olmakta ve uzun sürmektedir 7. Ticari boyama yönteminin olumsuzlukları göz önüne alındığında konvansiyonel trikrom boyama yöntemi uzun bir boyama yöntemi olmasına rağmen parazitlerin iç yapılarının ve çeperlerinin daha iyi boyanması sebebiyle daha uygundur ve tanıda yarar sağlamaktadır. Çalışmamızda kullandığımız ticari boyama yönteminde ise ayrıca bir tespit basamağı bulunmamakta, daha pratik ve kısa sürmektedir. Bu yöntemin dezavantajı ise günlük örnek sayısı sabit olmayan laboratuvarlarda boyanın önceden hazırlanması fazla boya sarf edilmesine neden olup maddi kayba yol açabilmektedir. Aynı zamanda uygulama öncesi boyanın hazırlandıktan sonra en az bir saat bekletilmesi gün sonu gelen örnekler açısından uygulama kısıtlılığı oluşturmaktadır. Çalışmamızda klasik trikrom boyama yöntemi ile nativ-lugol incelemede belirlenemeyen 18 dışkı örneğinde parazit belirlenmiştir Her iki yöntem arasında parazit saptanması açısından istatistiksel fark anlamlı olarak saptanmıştır (P<0.001). Ülkemizde bu konuda yapılan çalışmalar incelendiğinde; Aykan ve ark. ları dışkı örneklerindeki protozoonların trikrom boyası kullanılarak değerlendirilmesi amacıyla 2141 dışkı örneğini incelemişlerdir. İncelenen dışkı örneklerinde 174 (%8.1) protozoon belirlemişlerdir. Toplam olarak 174 protozoon içeren örneğin trikrom boyama işlemi sonucunda 153 ü tür düzeyinde tanımlanmış, 21 i ise (13 kist yapısı ile sekiz trofozoit yapısı) tanımlanamamıştır. Bu çalışmada bağırsak protozoonlarının değerlendirilmesinde trikrom boyama yöntemi %87.9 oranında duyarlı bulunmuştur 5. Daldal ve ark. nın çalışmalarında ishalli olgularda bağırsak protozoonlarının tanısında nativ-lugol ve trikrom boyama yöntemlerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Nativlugol ve trikrom boyama yöntemleri ile 500 dışkı örneği incelenmiştir. Dışkı örneklerinin nativ-lugol yöntemi ile %5.2 sinde G. intestinalis, %2.2 sinde Entamoeba histolytica (E. histolytica), %1.8 inde Entamoeba coli (E. coli), %2 sinde Trichomonas intestinalis, %0.6 sında B. hominis, %0.2 sinde E. nana, %0.2 sinde Entamoeba hartmanni ve %0.2 sinde Chilomastix mesnili bulunmuşken, trikrom boyasında, %6.2 sinde G. intestinalis, %2.8 sinde E. histolytica, %2.2 sinde E. coli, %0.8 inde B. hominis, %0.4 ünde E. nana, %0.2 sinde E. hartmanni saptanmıştır 11. Doğruman-Al ve ark. nın yaptığı çalışmada 105 dışkı örneği Blastocystis spp. enfeksiyonu açısından nativ-lugol, trikrom boyama, İmmun Floresan Antikor (IFA) yöntemleri ile değerlendirilmiştir. Nativ-lugol ile 11 (%10.5), trikrom boyama yöntemi ile 15 (%14.3) ve IFA yöntemi ile 26 (%24.8) dışkı örneğinde pozitiflik saptanmıştır. Kültür yöntemiyle karşılaştırıldıklarında nativ-lugol, trikrom ve IFA yöntemlerinin duyarlılığı sırasıyla %36.7, %50 ve %86.7 özgüllükleri ise; %91, %100 ve %97.3 olarak belirlenmiştir 12. Çalışmamızda konvansiyonel trikrom boyama yöntemi ile incelenen 155 dışkı örneğinde Blastocystis spp. varlığı %11.61 bulunmuştur. Yetkin ve ark. nın 2010 yılında 110 öğrenci üzerinde flotasyon, nativ-lugol ve trikrom boyama yöntemleri kullanarak yaptıkları çalışmada da Blastocystis spp. varlığı (%11.81) bizim sonuçlarımıza benzer bulunmuştur 13. Kellogg ve ark. ları, 12.321 dışkı örneğini nativ-lugol ve trikrom boyası yöntemleri ile parazit açısından değerlendirmişlerdir. Dışkı örneklerinin %99.2 sinde trikrom boyası ile parazit bulunurken, nativ-lugol yöntemi ile bu oran %47 olarak tespit edilmiştir. İki yöntem karşılaştırıldığında istatiksel fark anlamlı olarak bulunmuştur (P<0.001) 14. Üner ve ark. inceledikleri dışkı örneklerinde nativlugol ile %24.1, trikrom boyama ile %37 oranında parazit saptadıklarını bildirmişlerdir 15. Ok ve ark. ise toplam 311 dışkıda nativ-lugol yöntemi ile %1.2 oranında protozoa kisti,

A159 AYDIN, ADIYAMAN, KAYA KUŞTİMUR, DOĞRUMAN AL %0.4 ü protozoa trofozoitine rastlarken, trikrom boyasında %1.4 oranında protozoa kisti %2.1 i protozoa trofozoitine rastlamışlardır 16. Yapılan tüm bu çalışmalarda trikrom boyama yönteminin parazitlerin saptanmasında nativ lugol incelemeye göre daha üstün olduğu belirlenmiştir. Ticari trikrom ve konvansiyonel trikrom boyalarının karşılaştırıldığı az sayıda çalışma bulunmaktadır. Garcia ve ark. konvansiyonel ve ticari trikrom boyasını karşılaştırmak amacıyla 51 dışkı örneği incelemişlerdir. Örneklerde E. histolytica/dispar (n=5), E. coli (n=9), E. hartmanni (n=6), E. nana (n=12), Iodomoeba butschlii (n=8), B. hominis (n=19), G. intestinalis (n=6) ve Dientamoeba fragilis (n=2) protozoonlarını saptamışlar ve konvansiyonel trikrom ile boyanan preparatlarda parazitlerin nukleuslarının ve diğer yapılarının daha düzgün boyandığını ve tespitinin kolay olduğunu, ticari trikrom boyasında ise parazit yapılarının iyi boyanmadığını belirlemişlerdir. Protozoonların morfoloji kalitesi konvansiyonel trikrom boyama yönteminde %53.7, ticari trikrom boyama yönteminde ise %35.8 olarak saptanmıştır 17. Çalışmamızın sonuçları trikrom boyama yöntemleri açısından Garcia ve ark. nın sonuçlarıyla uyumlu bulunmuştur. Konvansiyonel trikrom boyama yöntemi ile incelenen 155 dışkı örneğinin 23 ünde (%14.8) protozoon saptanırken, ticari trikrom boyama yönteminde ise bu oran 19 (%12.2) olarak saptanmıştır. Çalışmamızda nativ-lugol ve klasik trikrom boyama yöntemlerinden elde edilen veriler ülkemizde yapılan yapılan diğer çalışmalarla benzerlik göstermektedir. Trikrom boyama yönteminin direk mikroskobiden daha duyarlı olduğu bu çalışmalarda da saptanan ortak bulgu olarak dikkati çekmektedir 14-16. Sonuç olarak; klasik trikrom boyama yönteminin uzun sürmesi ve çok basamak içermesine karşın parazitlerin morfolojilerini tanımlamaları açsından ticari boyama yönteminden daha üstün oldukları gözlenmiştir. Ticari trikrom boyama yönteminin ise kısa sürede ve pratik uygulanımı olmasına rağmen protozoonların morfolojik özelliklerini tanımlamada yetersiz kaldığı belirlenmiştir. Bu nedenle ticari trikrom boyama yöntemlerinin rutin kullanımı öncesinde, konvansiyonel boyama yöntemleriyle karşılaştırılarak performansları değerlendirilmesinin gerektiğine ve dışkıda mikroskobik inceleme ile parazit aranmasında sadece nativ-lugol inceleme yapılmasının yetersiz olduğu, trikrom boyama yönteminin de uygulanması gerektiği sonucuna varılmıştır. KAYNAKLAR 1. Oyelese AO, Udoh SJ, Zailani SB, Ijaware CO: Pattern of intestinal parasites among hospital patients at Ile-Ife. Afr J Med Med Sci, 31 (2): 107-109, 2002. 2. Markell EK, Voge M, John DT: Parasite, Parasitism and Host Relations. In, Ozmat S (Ed): Medical Parasitology. 7 th ed., pp. 5-22, WB Saunders Co, Mexico, 1992. 3. Unat EK, Yücel A, Altaş K, Samastı M: Unat ın Tıp Parazitolojisi İnsanın Ökaryonlu Parazitleri ve Bunlarla Oluşan Hastalıkları. 5. Baskı, s. 19-44, İstanbul Üniv. Cerrahpaşa Tıp Fak. Yayınları, İstanbul, 1995. 4. Koltaş İS, Özcan K, Aras D, Mıdıklı D: Adana nın çeşitli sağlık kuruluşlarında Amip görülen dışkıların kültür ve trikrom boyama yöntemleri ile değerlendirilmesi. Turkiye Parazitol Derg, 23 (2): 126-128, 1999. 5. Aykan B, Çağlar K, Kuştimur S: Dışkı örneklerindeki protozoonların trikrom boyası kullanılarak değerlendirilmesi. Turkiye Parazitol Derg, 29 (1): 34-38, 2005. 6. Garcia LS: Microscopic examination of fecal specimens. In, Isenberg HD (Ed): Clinical Microbiology Procedures Handbook. ASM Press, USA, 1992. 7. Ok ÜZ, Yereli K: Parazitoloji laboratuvarında sık kullanılan dışkı inceleme yöntemlerinin değerlendirilmesi. Turkiye Parazitol Derg, 20 (2): 285-292, 1996. 8. Ok ÜZ, Girginkardeşler N, Kilimcioğlu A, Limoncu E: Parazit hastalıklarında tanı. In, Özcel MA, Altıntaş N (Eds): Dışkı İnceleme Yöntemleri. Türkiye Parazitoloji Derneği Yayınları, No: 15, 1-61, İzmir, 1997. 9. Ok ÜZ, Korkmaz M, OK GE, Özkan AT, Özcel MA: Bağırsak protozoasının tanısında nativ-lugol, formol-eter konsantrasyon ve trikrom boyama yöntemlerini karşılaştırılması. Turkiye Parazitol Derg, 20, 75-82, 1996. 10. Garcia LS: Examination of fecal specimens microscopic examination. In, Garcia LS (Ed): Diagnostic Medical Parasitology. 5 th ed., pp. 802-803, Washington, 2007. 11. Daldal N, Atambay M, Çelik T: İshalli olgularda bağırsak protozoonlarının tanısında nativ-lugol ve trikrom boyama yöntemlerinin karşılaştırılması. İnönü Üniv Tıp Fak Derg, 9 (3): 175-178, 2002. 12. Doğruman-Al F, Şimşek Z, Boorom K, Ekici E, Şahin M, Tuncer C, Kuştimur S, Altınbaş A: Comparison of methods for detection of Blastocystis infection in routinely submitted stool samples, and also in IBS/IBD patients in Ankara, Turkey. PLoS ONE, 5 (11): e:15484, 2010. 13. Yetkin A, Değer S, Özdal N: Intestinal parasites in the students of Van Health High School and Faculty of Veterinary Medicine. Kafkas Univ Vet Fak Derg, 16 (1): 81-84, 2010. 14. Kellogg AJ, Elder J: Justification for use of a single trichrome stain as the sole means for routine detection of intestinal parasites in concentrated stool specimens. J Clin Microbiol, 37 (3): 835-837, 1999. 15. Üner A, Aksoy Ü, Dağcı H, Babaoğlu A: Şekilli ve şekilsiz dışkılarda değişik Amip türlerinin bulunma sıklığının nativ-lugol ve trikrom boyama yöntemleri ile araştırılması. Turkiye Parazitol Derg, 23 (3): 233-236, 1999. 16. Ok ÜZ, Korkmaz M, Ok GE, Özkan AT, Özcel MA: Barsak protozoasının tanısında nativ-lugol, formol-eter konsantrasyon ve trikrom boyama yöntemlerinin karşılaştırılması. Turkiye Parazitol Derg, 20 (1): 75-82, 1996. 17. Garcia LS, Shimizu RY: Evaluation of intestinal protozoan morphology in human fecal specimens preserved in EcoFix: Comparison of Wheatley s trikrom stain and EcoStain. J Clin Microbiol, 23 (3): 1974-1976, 1998.