Esas Sayısı : 2016/152 Karar Sayısı : 2016/142

Benzer belgeler
Esas Sayısı : 2016/153 Karar Sayısı : 2016/143

Esas Sayısı : 2016/161 Karar Sayısı : 2016/145

Esas Sayısı : 2016/185 Karar Sayısı : 2016/175

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK. /Geç. 3.

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU'NUN 3493 SAYILI YASA İLE DEĞİŞTİRİLEN 115. MADDESİNİN SON FIKRASI İLE İLGİLİ İPTAL KARARI

Yargıtay 13, Hukuk Dairesinden:

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2890)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

ANAYASA MAHKEMESİNDEN GVK GEÇİCİ 73 ÜNCÜ MADDEYLE İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

II- UYGULANACAK YASA KURALI DEĞERLENDİRMESİ:

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA

"Tüketici Aleyhine Başlatılacak İcra Takibinde Parasal Sınır" "Tüketici Aleynine Ba~latllacak icra Takibinde Parasal ~ınırn

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGI KARARLARININ UYGULANMASI

DANIŞTAY Vergi Dava Daireleri ESAS: 2014/304 KARAR: 2014/563

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN MAHKEME : İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi

6552 sayılı Yasa nın 100. maddesi ile 2942 sayılı Yasa nın 22. maddesinin değiştirilmesinin Anayasa ya aykırılığı sebepleri;

Davacılar. vs. ile davalı Yalova Belediye Başkanlığı arasında mahkememizde görülmekte olan Munzam Zarar ya da Faiz Alacağı davasında;

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet Meslek Yüksekokulu DAMGA VERGİSİ ve HARÇLAR BİLGİSİ DERSİ Açık Ders Malzemesi

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

: Kazan Malmüdürlüğü - Kazan/ANKARA

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

ZAMANAŞIMI SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA DİSİPLİN CEZASI VERİLMESİ

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

24 Aralık 2007 PAZARTESİ. Sayı : MAHKEMESİ KARARI. Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İTİRAZIN KONUSU :

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

Bazı makalelerde, bu iptal kararı ile kanuni temsilcilerin geçmişe yönelik sorumluluklarının kalktığına dair yorumlar okuyoruz.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

VERGİ DAVALARINDA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ÜZERİNE

Arabuluculuk tarihinden itibaren açılacak davalar için Zorunlu hale geldi.

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

dan itibaren ücret gelirlerine farklı (düşük oranlı) gelir vergisi tarifesi uygulamasına son veren kanuni düzenlemenin,

Esas Sayısı : 2015/88 Karar Sayısı : 2016/156

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /18-21 DAVACI YARARINA KAZANILMIŞ HAK

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/57 TARİH:

İdari Yargının Geleceği

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/ 2,18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/21049 Karar No. 2013/19112 Tarihi:

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

DANIŞTAYIN HAKSIZ ÇIKMA ZAMMIYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

KOOPERATİFLER KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILDI

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGIDA DAVA AÇMA SÜRESİ

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

T.C. DANIŞTAY ONBİRİNCİ DAİRE Esas No : 2016/1698 Karar No : 2017/6525

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen : Büro Emekçileri Sendikası

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2010/106 Ref: 4/106

T.C. D A N I Ş T A Y İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU YD İtiraz No : 2016/1256

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KARAR VE İLAM HARCINA İLİŞKİN İPTAL KARARI

Hürriyet Mah.Hürriyet Cad.No:26/2 Dai.3 Yenibosna Bahçelievler/İSTANBUL

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

KLİNİK BİYOKİMYA UZMANLARI DERNEĞİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret

Transkript:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan enerji tedarik sözleşmesi uyarınca davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı, müvekkiline ait 00004890310, 00004890320, 4890320, 00004890330, 00004890340, 00004890350, 00004890360 abone numaraları ve varsa tespit edemedikleri diğer abone numaralarına ait enerji satımından kaynaklı bir kısım haksız ve hukuka aykırı tahsil edilen fatura bedellerinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketten kayıp kaçak, dağıtım bedeli, iletim bedeli, perakende satış bedeli, sayaç okuma bedeli ve açma kapama bedeli gibi bedellerin tahsil edilmesinin usul, yasaya ve hukuk devleti ilkesine açıkça aykırı olduğunu haksız şekilde tahsil edilen bu bedellerin davalılardan alınarak davacı müvekkiline verilmesini, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2015/2361 esas, 2016/2184 karar sayılı ilamında elektrik şirketlerinin EPDK kurul kararları ve tebliğleri çerçevesinde elektrik kullanan abonelerin faturalarına yansıtarak aldıkları kayıp kaçak, perakende satış hizmeti, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin elektrik enerjisi kullananlara(sanayi, ticari ve mesken abonelerine) aktif tüketim bedeli dışında ek bir mali yük ve külfet getirdiğini, Anayasanın 73. maddesi gereği vergi, resim, harç vb mali yükümlülüklerin kanunla koyulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağının düzenlendiğini, elektrik faturalarına yansıtılan %2 TRT payının da kanunla getirildiği ve kanunun verdiği açık ve şeffaf yetkiye dayanarak tahsil edilmediğini, EPDK kurul kararları ve tebliğleri gereğince alınan bu bedellerin kanunla konulup değiştirilebileceği, kaldırılacağı, ayrıca Elektrik Piyasası Kanununun düşük maliyetli enerji temini ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasası oluşturulması ilkelerine uygun düşmediğini, bu hususun Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2013/7-2454 esas 2014/679 karar sayılı 21.05.2014 tarihli kararında tereddüte yer bırakmayacak şekilde hükme bağlandığını, faturalar incelendiğinde sözleşme ceza bedeli adı altında olağan dışı bir kalemin yer aldığının görüldüğünü, hukuk dışı tahsil edilen bu miktarların faturalandırılarak KDV matrahına dahil edilmesinin kabul edilemez olduğunu, enerji şirketlerinin müşterilerine ait müşteri numaralarını bilgisi dışında değiştirdiklerinin bilindiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalılar tarafından dava tarihinden geriye doğru müvekkilinden doğmuş ve haksız olarak tahsil edilen 2.000,00.-TL kayıp kaçak, 2.000,00.-TL dağıtım bedeli, 1.000,00.-TL iletim bedeli, 10,00.-TL sözleşme ceza bedeli kısmının davalılardan tahsili ile alacağın müvekkili şirketten tahsil edildiği günden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalılardan müştereken ve müteselsilen müvekkiline ödenmesine, bakiye kısmının alacağının müvekkili şirketten tahsil edildiği günden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalılardan müştereken ve müteselsilen ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket aleyhine açılan davaların Türkiye Elektrik İletim A.Ş, Maliye Bakanlığı ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu na ihbar edilmesinin gerektiğini, davacının faize ilişkin isteminin kabul edilebilir olmadığını, kayıp kaçak bedeli katma değer vergisinin iadesi indirim konusu yapılan mükellefler için iadesi konusu yapılması 3065 sayılı KDV Kanunu uygulamalarına göre yerinde olmadığını, zaman aşımı yönünden sebepsiz zenginleşme için öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davacının elektrik enerjisini Gates Elektrik Enerjisi Toptan Satış A.Ş den satın aldığını, müvekkili şirket ile herhangi bir sözleşmesinin bulunmadığını, davacının ancak elektrik satın aldığı elektrik şirketine karşı dava açması

gerektiğini, müvekkili şirketin sözleşmesel alacak olarak talep edilen bu bedelin bakımından sözleşmenin tarafı dahi olmadığında hiçbir şekilde sorumluluğunun bulunmadığını belirterek hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Gates Enerji Ticaret A.Ş vekili cevap dilekçesi ile, davacı ile dilekçesinde ayrıntısı belirtilen aboneliklere ait tüketim tesislerine aktif elektrik enerjisi satılması ve yapılan tüketimin faturalandırılması amacıyla müvekkili şirket ile 04.06.2015 tarihli elektrik enerjisi satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin tarafının davacı ile Gates Enerji Ticaret A.Ş olup, davanın Gates Elektrik Enerjisi Toptan Satış A.Ş ile ilgisinin bulunmadığını, davacının müvekkili şirketten tahsil edilen dağıtım bedeli, sayaç okumada bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli ve açma kapama bedeli ve diğer bedellerin davacıya iadesine yönelik talebi mesnetsiz olduğunu, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, sözleşmede uyuşmazlıkların çözümünde yalnızca Ankara Mahkemeleri yetkili kılındığından davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının belirsiz alacak davası açtığını, fakat talep ettiği bedellerin dava dilekçesinin ekine koyduğu faturalardan açıkça ve tek tek anlaşılması nedeniyle belirli alacak davası açması gerektiğini, davacının taleplerinin dürüstlük kuralı ve sözleşmenin bağlayıcılığı ilkesine aykırı olduğunu, davacının taleplerinin iadesi istenen bedellerin enerji piyasası mevzuatı hükümleri ile bağdaşmadığını, davacının sözleşme süresi boyunca müvekkili şirkete karşı ödeme yükümlülüklerini zamanında ve gereği gibi yerine getirmediğini, davacı adına ödenmeyen alacaklarının tahsili yönünden Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2015/28024 esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek yetki itirazının kabulü ile davada Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğuna, belirsiz alacak olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 29.07.2016 tarihli dilekçesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununun muhtelif maddelerinde değişik ve bu kanuna getirilen 6719 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu nun 21 maddesi ile 6446 Sayılı Kanunun 17 maddesine 10. fıkra olarak eklenen 21/10 maddesi ile 6446 Sayılı Kanuna geçici 20 maddenin eklenmesine ilişkin 26. maddelerinin Anayasa ya aykırılığı iddiasında bulunmuştur. Dava; taraflar arasındaki varlığı uyuşmazlık konusu olmayan elektrik enerjisi satışına ilişkin sözleşme nedeniyle davalının davacıya temin ettiği elektrik enerjisi tüketim bedeli ile ilgili faturalarda davacı aboneye tahakkuk ettirilip, fatura içeriği ile kayıp kaçak bedeli adı altında yapılan tahsilatların iadesi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık konusu tahsil edilen bu bedellerin yasal dayanağının bulunup bulunmadığı ve davalı dağıtım şirketinden iadesinin istenip istenemeyeceği konusundadır. Davalı taraf, kayıp kaçak bedellerinin EPDK nun kararlarına dayalı olarak tahsil edildiğini, EPDK nun kararı iptal edilmedikçe kayıp kaçak bedeli tahsilinin haklı olduğunu savunmuştur. Elektrik dağıtım hizmetlerinin tekel niteliğinde yürütülen hizmet olduğu yargı kararları ile de kabul edilmiş olup, tacir olsa dahi tüketicilerin alternatif elektrik aboneliği sağlama ve hizmet alma olanağı bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve 2

Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış kararlarında 6446 sayılı yasanın verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan EPDK karar ve tebliğlerine göre alınan kayıp-kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin birer mali yükümlülük olduğu, bu yükümlülüklerin yasa ile konulmaları gerektiği, ayrıca hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödenmesinin bilinmesi gerektiği, başka kişiler tarafından kaçak kullanmak suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin kurallara uygun davranan abonelerden tahsil yoluna gidilmesinin hukuk devleti ve adalet düşüncesi ile bağdaşmadığı tespitinde bulunmuştur. Konuya ilişkin yasal düzenlemeler incelendiğinde; 17.06.2016 tarih ve 29745 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu île Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21. Maddesi ile 6446 Sayılı Kanunun 17. Maddesine 10 fıkra olarak Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır., 26. maddesi ile de; 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanuna geçici 20. madde eklenmiş, 6446 Sayılı Yasaya eklenen geçici 20. maddeye göre; Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır. hükümlerinin eklendiği görülmüştür. Geçici 20. maddedeki düzenleme, 6719 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunca alman kararlara göre tahakkuk ve tahsil edilen faturalardan dolayı, bu tahakkuk ve tahsillerin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun kararlarına uygun olduğu kabul edilerek yasanın uygulamasını devam eden dava ve bundan sonra açılacak davalar içinde uygulama yolunu açmıştır. Mahkememize göre bu düzenlemeler T.C. Anayasası nın 5., 9., 11., 36., 73. ve 125/4. maddelerine açıkça aykırıdır. Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik hukuk devletidir. Hukuk Devleti; insan haklarına dayanan bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, konulan kurallarda adalet ve hakkaniyet ölçülerini göz önünde tutan, hakların elde edilmesini kolaylaştıran, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve yasalar ile kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık ve hak arama özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıran devlettir. Adil yargılanma hakkı Anayasalarda açıkça tanınsın veya tanınmasın Anayasamızın 2. maddesinde yer alan hukuk kavramı bu temel hakkın içeriğini dolduran haklar ve ilkeleri hukuk sistemlerinin bir parçası haline getirmeyi zorunlu kılmaktadır. Anayasamızın 5. maddesine göre devletin temel amaç ve görevleri, Türk 3

milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır. Anayasamızın 9. maddesinde Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır. Anayasamızın 11. maddesinde Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. Anayasamızın 36. maddesinde (Değişik: 3/10/2001-4709/14 md.) Herkes meşrû vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz. Anayasanın 40. maddesine göre; Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlal edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkanının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir. TC Anayasası nın 73. maddesinde; Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, malî gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı maliye politikasının sosyal amacıdır. Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır. Anayasa nın değişik 125/4 maddesine göre Yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir suretle yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz. Yürütme görevinin kanunlarda gösteren şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak şekilde yargı kararı verilemez. Bu hükümlerle güvence altına alınan dava yolu ile hak arama özgürlüğü, bir temel hak niteliği taşımasının ötesinde, diğer temel hak ve özgürlüklerden gereken şekilde yararlanılmasını ve bunların korunmasını sağlayan en etkili güvencelerden birini oluşturmaktadır. Kişinin uğradığı bir haksızlığa veya zarara karsı kendisini savunabilmesinin ya da maruz kaldığı haksız bir uygulama ve işleme karşı haklılığını ileri sürüp kanıtlayabilmesinin en etkili ve güvenceli yolu yargı mercileri önünde dava hakkı tanınması adil yargılamanın ön koşulunu oluşturur. Kendisinden haksız bir tahsilat yapılmasından dolayı açılmış bir davanın çıkarılan bir yasa ile engellenmesi hak arama özgürlüğünü engelleyici nitelik taşımaktadır. 4

6719 Sayılı Yasanın 21. maddesi yürürlüğe girdiği 17.06.2016 tarihinden sonrası ve geçici 20 maddeyi ön gören 26. maddesi de 20.06.2016 tarihine kadar açılan takip ve davalar ile başvuruları kapsamaktadır. Mahkememize göre her iki düzenleme de hukuka ve Anayasaya aykırıdır. Kanunun 21. maddesi yargının hukukilik denetimi yetkisini kısıtlamakta ve yargı yetkisini sadece Enerji Piyasası Denetleme Kurumu nun düzenleyici işlemleri ile tüketiciden alınacak bedellerin uygunluğunu, bir anlamda yerindeliğini denetlemekle sınırlandırmaktadır. Kanun bu yönü ile yargının tüketiciye yüklenen elektrik enerjisi bedellerinde yer alan hukukun evrensel ilke ve esasları ile bunları koruyan anayasaya aykırılık taleplerini yani elektrik faturasında yer alan unsurları denetleyip hukuka aykırı olanları iptal etmesi varsa tüketiciden haksız alınanların iadesini engellemeyi amaçlamıştır. Yasa, bu nedenle Anayasa nın 125/4 maddesine aykırıdır. 6719 Sayılı Kanunun 21. ve 26. maddeleri ile anayasanın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama hürriyeti de engellenmektedir. Bu durum hukuk devleti ilkesini güvence altına alan Anayasa nın 2. maddesinde düzenlenen hak arama hürriyetini koruyan 36/1 maddesine de aykırıdır. Yargı yetkisinin bir şekilde kısıtlanması kuvvetler ayrılığı ilkesine müdahale niteliği taşıdığından Anayasanın Yargı Yetkisi başlıklı 9. maddesine de aykırıdır. Kanunun 26. maddesi ile geriye dönük olarak açılan davalar ve başvuruları da kapsayan geçici 20. maddede Aleyhe geriye yürümezlik ilkesini ihlal ettiği için hukuka ve Anayasa ya aykırıdır. Sonuç olarak 6719 Sayılı Yasanın 26. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununa eklenen geçici 20. maddenin, Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, İletim ve kayıp kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 ncı madde hükümleri uygulanır. ve 6446 Sayılı Kanunu nun 17. maddesinin değiştirilmesi ve ek fıkraları düzenleyen 21. Maddelerinin T.C. Anayasasının 2., 5., 9., 11., 36., 73. ve 125/4. maddelerine açıkça aykırıdır. Açıklanan nedenlerle ve bir davaya bakmakta olan mahkemenin uygulanacak bir kanunun veya kanun hükmünde kararname hükümlerini Anayasaya aykırı görmesi durumunda gerekçeli kararı ile Anayasa Mahkemesine başvurması gerektiğini öngören Anayasa nın 152. maddesi ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri hakkında Kanunun 40. maddesi gereğince 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa, 6719 sayılı Yasa ile eklenen geçici 20. maddenin (1) Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır düzenlemesi ile bu maddenin yollaması ile 6446 sayılı Kanunun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a, c, d, f) bentlerinin değiştirilmesi ve aynı maddeye fıkra eklenmesi hakkındaki 21. maddesinin (10 fıkrasındaki Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında 5

belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır şeklindeki fıkrasının T.C. Anayasası nın 2., 5., 9., 11., 36. ve 73. maddelerine aykırı olduğu görüşü ile yasa maddesinin iptali için ANAYASA MAHKEMESİNE başvurulmasına, dosyanın onaylı bir örneğinin Anayasa Mahkemesine gönderilmesine, yargılamanın Anayasa Mahkemesince yapılan yargılamada verilecek karara kadar bekletilmesine, Anayasa Mahkemesince dosyanın eksiksiz olarak ulaşmasından itibaren 5 ay içerisinde karar vermemesi halinde yargılamaya devam edilip, yürürlükteki yasa hükümlerine göre yargılama yapılıp karar verilmesine karar verilmiştir. SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6719 Sayılı Yasanın 26. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununa eklenen geçici 20. maddenin, Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, İletim ve kayıp kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü İlamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 ncı madde hükümleri uygulanır. ve 6446 Sayılı Kanunu nun 17. maddesinin değiştirilmesi ve ek fıkraları düzenleyen 21. maddesi ile 6446 Sayılı Yasanın 17. maddesine eklenen 10. fıkrasındaki Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. düzenlemelerinin Anayasanın 2., 5., 9., 11., 36., 73. ve 125/4. maddelerine aykırı olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesi arz olunur. 6