Ç NDEK LER. Sayfa. Kay p uygarl klar n baflkenti... Nusaybin...



Benzer belgeler
YARGITAY 2. HUKUK DA RES

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

STRATEJ K V ZYON BELGES

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

Duhanc Hac Mehmet Sok. No: 35 Küçükçaml ca Üsküdar - stanbul

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

Çanakkale. Hava Savafllar Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

Çeviren: Dr. Almagül sina

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Amerika Birleflik Devletleri nde dikkatimi ilk çeken her fleyin

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı

Do al Say lar Do al Say larla Toplama fllemi Do al Say larla Ç karma fllemi Do al Say larla Çarpma fllemi Do al Say larla Bölme fllemi Kesirler

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri

ÇÖZÜM Say : Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

TOPLUMSAL ETK NL KLER

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

2 onluk + 8 birlik + 4 onluk + 7 birlik 6 onluk + 15 birlik = 7 onluk + 5 birlik =

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü :18

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

DE fi M. Do ada her fley de iflime u rar. A açlar de iflir. Hayvanlar de iflir. Eflyalar de iflir.

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

Yeniflemeyen Zarlar B:

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Afrodisyas Ek Müzesi. Yap Tan t m. Mimari Tasar m. : Cengiz BEKTAfi, Yük. Müh. Mimar Bektafl Mimarl k flli i Yard mc Mimarlar

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

Yeni Sınav Sistemi (TEOGES) Hakkında Bilgilendirme

Ard fl k Say lar n Toplam

SUR RAPORU 2 ARALIK 2017

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

1.500 Ö renciye E itim mkan Sunuyor

Bir yaz mda, kimbilir hangisinde,

KÜLTÜR SANAT VE ADALET

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

Atatürkçülük ve Türk Devrimleri nin Tamamlay c lkeleri

GEOMETR K fiek LLER. Bunlar biliyor musunuz? Yüzey: Bir varl n d fl ve genifl bölümleri. yüzey. Düz: Yüzeyinde girinti, ç k nt olmayan.

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

YARGITAY 14. HUKUK DA RES

YASAL FA Z UYGULAMASI VE B R YARGITAY KARARI

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

NTERNET ÇA I D NAM KLER

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Türkiye Cumhuriyeti ne YAHUD SOYKIRIMI SUÇLAMASI

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER

M MAR S NAN ESERLER NDEN ÖRNEKLER OSMANLI VE CUMHUR YET DÖNEM PULLARINDA ANADOLU TÜRK M MARLI I VE M MAR S NAN M MARLIK HAFTASI 2004 SERG LER

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Tarih Celal Bayar Üniversitesi 2007 Y. Lisans Tarih - Ortaçağ Celal Bayar Üniversitesi

Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU

CO RAFYA. TÜRK YE DE YERfiEK LLER VE ETK LER

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

TMMOB EH R PLANCILARI ODASI TRABZON UBES III. DÖNEM ( ) ÇALI MA PROGRAMI

Transkript:

Ç NDEK LER Editörden 2 Baflkan n Kaleminden 3 S n rs z Kad nlar n Eme i Projesi 6 Nusaybin Araflt rma Gezisi Teknik nceleme Raporu 9 101. Y l nda 8 Mart... Kad nlar Alanlardayd 11 T S te Kad n Vurgusu 13 Baflkan Gökkan, 3. Dünya Kad n Yürüyüflüne Kat ld 14 1

Elîfa deh salî em te û rondikên çavên hevalên te ji bîr nakin! Dema me hejmara kovara flaredariyê amade dikir, buyarek ku Nisêbîniyan flafl bikê qewimî! Bav û zarok ( smail Ak n-62 û Elîf Ak n-10) bi hev re hatin qetilkirin. Gelek pirs hatin kirin. Çima dewletê keflfa cihê buyarê nekir? Çima deqe bi deqe qerekolê agahî ji gundiyan distandin û nehat cenaze ranekirin? Çima qerekolê dîmenên buyarê nekiflandin? Heta 2012 an gelên Nisêbînê çi dît, çi nedît. Koçberî, xizanî, birçîbûn, talanî, fler, komkujî, kufltina zarok, kal, pîr, jinan û hwd. Ger ku em wekî flaradariyê bersivê bidin buyarên ku Nisêbînê nedîtin, dê nivîs kintir be û dê serê we hindiktir biêfle. Dema me hejmara kovara flaredariyê amade dikir, buyarek ku Nisêbîniyan flafl bikê qewimî! Bav û zarok ( smail Ak n-62 û Elîf Ak n-10) bi hev re hatin qetilkirin. Gelek pirs hatin kirin. Çima dewletê keflfa cihê buyarê nekir? Çima deqe bi deqe qerekolê agahî ji gundiyan distandin û nehat cenaze ranekirin? Çima qerekolê dîmenên buyarê nekiflandin? Û gelek pirsên bê bersiv li pey hev rêz dibin. Lê li ser goristanê yekî kal got: Heware! Em talan bûn, exlaq û wicdan bi me re nehifltin. Berê flerê dijwar di navbera eflîran de diqewimin lê zarok, kal, pîr û jin nedihatin kufltin. Ger ku bihatana kufltin, ew eflîr rûrefl îlan dikirin. Ji bo ku di wicdan û exlaqê civakê de dest netavêtin zarok, kal, pîr û jinan. Lê ev maf dane wekîlan pê desthilatdaran 2

diparêzin. Niha zarok û kal hatin qetilkirin. Ev talaniya herî mezin e! Wicdan û exlaqê civakê temam e. Bersiva vê pirsê li cem kê ye? Bi vê xemginiyê, her kovareke flaredariyê dirokên jiyanê ne, her dîrok filmek e, her filmek jiyana zindî ye ku girî û ken bi hev re didomîne. Kal, pîr, zarok, ciwan û jin dikarin bibin lîstikwanên van fîlman. Hewceyî perwerdehiyê jî nîne. Kê bihîstiye ku dîroka pir çandî, pir zimanî bûye sedema komkujî û bêedaletiyan? Ev tenê di demên zilimkaran de pêkan e. Niha jî, ji bo ku Meclisa fiaredariya Nisêbînê biryara pir çandiyê daye, di bin xetereya ku fesih bibe de ye. Nisêbînê ji bo edaletê berxwadaneke dijwar didomîne. Ji bo vê yekê em nikarin naveroka kovarê biecibînin. Di Doza N.Ç de, bi sedan delegeyên konferansa Doza N.Ç Doza Qirkirina Civakê ye dengên xwe kirin yek. Qirkirina Pira Bexdayê jî qirkirina civakê ye. Di nava mayîn û potînên leflkeriyê de dinale. Me serî li hemû rayedaran daye ku qirkirina Pira Bexdayê bisekinînin, tescîl bikin û em bikaribin diyarî gelên Nisêbînê bikin. Dîrok tê vekolan, jin û jiyan jê diherikê. Gundê Marînê wateyeke ku hevaltiya çandan derdixe holê. Kî/ê dizane di wateya Zimanê Aramî de gundê fiikeftan (Marinê) wekî navê jinan ji aliyê kurdan ve tê flirovekirin û Narîn, rozbîn, rozmarîn jê çêdibe. Herî dawî, civakê biryara xwe li gorî çi dabe, em jî hevl didin ku wekî civakê bimeflin. Nûnertiya Nisêbînê ne barekî sivik e. Çavên zarokên Nisêbînê, wekî ku sedsalan ronahî bike derdikeve pêfl berî me. Em ê hewl bidin ku bibin bersiva daxwazên zarokan, jinan û hemû Nisêbiniyan Eyfle GOKKAN 3

Kad n Biz kad n hareketi olarak art k zulmün korunmas n istemiyoruz. Sizleri küçük yaflta evlendirece iz dediler yok dedik, bafll k paras yla verece iz dediler yok dedik, kimi istersen onunla evlendirece iz dediler yok dedik. Yok deyifllerimiz örgütledi. Bugün burada genç kad nlar, yafll kad nlar, okuyan kad nlar, örgütlenmifl kad nlar var. Örgütlendik, bir araya geldik, kad n kentleri ilan ettik, bu kad n n özgücüyle baflar s d r. NUSAYB N DE KONFERANS; N.Ç. davas toplumun k r m davas d r Nusaybin Belediyesi öncülü ünde, "Kad na yönelik her türlü fliddete karfl kad n kenti Nusaybin'de N.Ç. davas toplumun k r m davas d r" konferans yap ld. Nusaybin Belediyesi öncülü ünde, Mitanni Kültür Merkezi Apê Musa Konferans Salonu'nda bin kad - n n kat l m yla "Kad na yönelik her türlü fliddete karfl kad n kenti Nusaybin'de N.Ç. davas toplumun k - r m davas d r" konferans yap ld. BDP stanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, BDP Efl Genel Baflkan Yar- 4

d mc s Meral Dan fl Befltafl, Nusaybin Belediye Baflkan Ayfle Gökkan, BDP Nusaybin lçe Efl Baflkan Ayten Kahraman ve binin üzerinde kad n konferansa kat ld. Pankartlar n as ld salonda, fliddet ma duru kad nlar n öykülerin anlatan sinevizyon gösterimi yap ld. Süryani, Kürt, Türk, Mihelmi baflta olmak üzere kentin rengini ortaya koyan birçok kad n ulusal k - yafetleri ile konferansa kat l rken, Nusaybin Belediye Baflkan Ayfle Gökkan aç l fl konuflmas nda, "Kad n-devlet-erkek" iliflkileri üzerine konufltu. Konferans neden N.Ç.'ye adad klar n n nedenini aktaran Gökkan, "Devletin bu davada tavr ortadad r, tecavüzcüler korunuyor. yi ve kötü kad n modelini topluma dayatan devlettir. Onlara göre iyi kad n evinde oturur, kötü kad n ise örgütlenen, özgürleflen kad nd r. Ama bizler onlara göre kötü kad n da olsak örgütlenmeye devam edece iz" fleklinde konufltu. Gökkan, Qirkirina Jinê Qirkirina Civakê ye (Kad n K r m Toplumun K r m d r). Asl nda bugün burada bir tarih yaz yoruz. Üyesi oldu umuz Demokratik Özgür Kad n Hareketi (DÖKH) Kad n Özgürleflmeden Toplum Özgürleflmez slogan yla yola ç kt. Dünyada bütün ülkeler kendilerince kad n sorununa yaklafl rken, DÖKH kad n n iradesiyle, kad n n özgürlü üyle, kad nla birlikte yola ç kt. Kimse varl m z ve yoklu umuzun fark nda de ildi. Kad n cahildir, kad n güçsüzdür, yapamaz, kad n evin içinde çocuklara bakar deniliyordu. Bu devlet iktidar n n kendisine kanun yapt, toplumda örgütledi i sistem anlay fl d r. Ancak biz kad nlar neyimiz eksik dedik. Akl m z var, düflüncemiz var, partimiz var, güçlüyüz de! O zaman niye yapamay z, niye terbiye edilmifliz bu flekilde diyebildik. flte o zaman kad nlara neyi yapamazs n dediler. Siyaset yapamazs n dediler ama siyaset yapt k, kad n kad n koruyamaz dediler, kad n kad n korudu ve bu flekilde baflard k. Erkek kad n korur diyen erkek zihniyet ayn zamanda kad na tecavüz ediyordu! Bizleri suçlayarak güçleriyle bo maya çal - flan bir zihniyetti bu. Biz kad n hareketi olarak art k zulmün korunmas - n istemiyoruz. Sizleri küçük yaflta evlendirece iz dediler yok dedik, bafll k paras yla verece iz dediler yok dedik, kimi istersen onunla evlendirece iz dediler yok dedik. Yok deyifllerimiz örgütledi. Bugün burada genç kad nlar, yafll kad nlar, okuyan kad nlar, örgütlenmifl kad nlar var. Örgütlendik, bir araya geldik, kad n kentleri ilan ettik, bu kad n n özgücüyle baflar s d r. Nusaybin bu kad n kentlerinden bir tanesidir. Nusaybin i kad n kenti ilan etmeye gücümüz vard ve kad nlar n baflar s yla yüzde 82 lik bir oranla baflar elde ettik. 11 milletvekili 14 belediye kazand k. Elbette bu kazan mlar m zla birlikte kad n sistemini yerlefltirdik ve kabul ettirdik. Hem kad n oldu umuz için hem de Kürt oldu umuz için zulüm görüyoruz Em ne namusa kesî ne, namusa me azadia me ye, qirkirina jinê qirkirina civakê ye, ji bo civakeke demokratik ava bibe, em bi çanda tecavüzê re flerdikin kampanyalar onbinlerce kad n n kat l - m yla gerçeklefltirildi. fiuan konferans m za Duruca, Girmeli, Akarsu ve Nusaybinli kad n delegasyon kat lm fl durumda. Bu konferans m z gerçeklefltirmifl oldu umuz kampanyalar n, toplumsal de iflim çal flmalar n n bir parças d r. Kad nlar üzerinde bü- 5

N.Ç davas n daha yak ndan takip inceledi imizde 11 yafl nda olan bir çocu a tecavüz eden 25-30-35 hatta 60 yafl na kadar olan erkekler var. 2000 y l nda tecavüze u ruyor, 2002 y l nda savc l a baflvuruda bulunuyor. Tecavüz eden erkekler asker, devlet memuru, e itimci, korucu ve valilik çal flanlar. Tüm bunlar bir araya getirdi imizde N.Ç ye devletin sistemi tecavüz etmifltir diyebiliriz. yük bir zulüm yürütülmektedir. En çarp c olan ise biz kad nlar iki defa zulüm görmekteyiz. Hem kad n oldu- umuz için hem de Kürt oldu umuz için zulüm görüyoruz. Kad n oldu umuz için erkek, Kürt oldu umuz için devlet zulmediyor. Bugün bir kez daha vurgulamakta yarar görüyor ve buradan sesleniyorum. Biz kad nlar art k hiçbir zulmü kabul etmiyoruz. Erke in fliddet uygulamas n, fliddet uygulayan erke in devletin yasalar yla korunmas n kabul etmiyoruz. flte tam da bu noktada N.Ç davas toplumun k r m davas d r çünkü bu dava içinde hem erkek var hem de devlet vard r. Bu yüzden böylesi bir konferans gerçeklefltiriyor ve büyük önem atfediyoruz. yi kad n, kötü kad n! yi Kürt, kötü Kürt Erkek önemlidir, onurludur, dürüsttür, namusludur denilerek bir sistem oluflturulmufl. Peki, kad na tecavüz eden kim? E er namus erkekle tarif ediliyorsa namussuz olan kim? Kad n! N.Ç davas nda erkek iyi, kad n ise kötü ilan edilmifl ve bu flekilde kanunlara da uyarland. Bir di er sorun ise kad n-erkek eflitli inin bozulmas d r. Sadece erke e sayg nl k atfetmek bafll bafl na kad n-erkek eflitli ini ortadan kald r yor zaten. Tüm bunlar yaflan l rken iki kad n profili ortaya ç kar lmaya çal fl l yor. yi kad n, kötü kad n! T pk iyi Kürt, kötü Kürt profilinde oldu u gibi. yi Kürt devletçi, sisteme entegre olmufl, onun etkisinde olan, devlet ne derse do rudur diyen Kürt, kötü Kürt ise özgürlü ünü isteyen Kürt tür. Kad n da bu flekilde tarif edilmektedir. Erkek için kabul eden kad n iyi kad nd r, kötü kad n ise özgürlük isteyen kad nd r. N.Ç ye devletin sistemi tecavüz etmifltir! N.Ç davas n daha yak ndan takip inceledi imizde 11 yafl nda olan bir çocu a tecavüz eden 25-30-35 hatta 60 yafl na kadar olan erkekler var. 2000 y l nda tecavüze u ruyor, 2002 y l nda savc l a baflvuru- 6

da bulunuyor. Tecavüz eden erkekler asker, devlet memuru, e itimci, korucu ve valilik çal flanlar. Tüm bunlar bir araya getirdi imizde N.Ç ye devletin sistemi tecavüz etmifltir diyebiliriz. Sadece mahkemeye sevk edilenlerin say s 36 kifli. Neden N.Ç nin k - r m toplumun k r m d r diyoruz. Çünkü yarat lan iyi kad n, kötü kad n profiline göre N.Ç kötü kad nd r ve tüm erkekler tecavüz edebilir! Erkek devlet sisteminde örgütlüdür! N.Ç hakim karfl s na ç k p bunlar bana tecavüz ettiler diyor. Hakim, hele göster bakal m nas l tecavüz ettiler sana diye karfl l k veriyor. Bana tarif et diyor. Hakim o kadar erke e nas l tecavüz ettiniz diye sormuyor ama N.Ç ye soruyor. Erke i, tecavüz sistemini korumak için N.Ç 15 yafl ndad r diyerek yine bir erkek taraf ndan 15 yafl nda oldu una dair rapor ald lar. Medya da bu oyunun bir parças olarak N.Ç 15 yafl ndad r diye yay n yapt. Oysa N.Ç tecavüze u rarken 11 yafl ndayd ve 14 yafl nda mahkemeye baflvurusunun ard ndan dava aç ld. Yani burada erkek egemen kendi sistemini devlet içerisinde, yarg da ve medyada istedi i flekilde flekillendirmektedir. Yapt tecavüze k l f uydurmakta tecavüzü koruma alt na almaktad r. Nusaybin Belediye Baflkan Ayfle Gökkan n sunumundan sonra söz alan BDP stanbul Milletvekili Sebahat Tuncel Böyle bir toplant y yaln zca kad nlarla düzenlemek art k bize yetersiz geliyor arkadafllar, erkeklerde de örgütlenebilmelidir. Erkek zihniyetini de ifltirmek için fliddeti erkeklerle tart flmak gerekiyor. Kad n ve erkekler neolitik dönemde eflitti, eflitlik vard ve bozulduktan sonra araya bask, zor, iflkence girmifltir ve toplum bunlarla yönetilmeye kad nlar da bu yasalar n alt nda yaflamaya mahkum edilmifltir" diye konufltu. Tuncel konuflmas n n devam nda, Neolitik dönem olarak tan mlad m z, kar n ve erkeklerin toplumsal yaflamda eflit oldu u bir dönemde eflitlik politikalar yaflama geçmifltir. Bu dönem en güçlü flekilde Mezopotamya da yaflanm flt r. Bu dönemde dengeler ilk olarak kad n ve erkek aras nda bozulmufltur. Eflitlik bozuldu unda araya zor, bask, iktidar ve en önemlisi de tecavüz girmifltir. Bütün bu denemeleri erkek, kad n üzerinde yapm flt r. Bu flekilde kad nlar yaflam n d fl na itilmifllerdir. Yasalar koyan, aileyi koruyan, yaflam kuran kad n, erke in tahakkümüyle birlikte ikinci s n f vatandafl olmufl, kad n sat lan mal haline getirilmifl, bedeni gasp edilmifl ve art k kendi bedeni kendisine ait olmaktan ç kar lm flt r. Erkek egemen sistemini infla ettikten sonra kad n üzerinde her türlü söz sahibi olmufltur. Üreten kad n tamamen erke i beslemek zorunda b rak lm flt r. Erkek tecavüz eder, al p satar, namusum kirlendi diye katleder. Genel itibariyle bak ld zaman erkek egemen sistem dün oldu u gibi bugün de kendi sisteminde kad n eritmeye, onu yok saymaya çal fl yor. Biz bugün burada N.Ç yi konuflurken bir çok kesim de N.Ç için namussuzluk yapt, hak etti ini buldu diyor. N.Ç tecavüze u rad nda bir çok kifli biliyordu ama kad na bak fl aç s ndan dolay ses bile ç karm yorlard. B rakal m taciz ve tecavüzü, hala fliddete maruz kalan kad nlara sahip ç k lm yor. efltir döver de sever de, biz kimsenin aile içine kar flmay z deniliyor ve kad na destek verilmiyor. Biz y llard r bu tür fleylere karfl mücadele veriyoruz. Tüm bu fliddet elbette ki politiktir. Erkek egemen sistemin aile içerisindeki 7

yans mas d r. Devletin kad na evdeki yaklafl m d r. Devleti kim temsil ediyor, erkek! Siyaset sadece siyasi partilerde yap lmaz flte bunlara karfl mücadele etmenin bir yolu var, o da örgütlenece iz, bilinçlenece iz ve kendimizi gelifltirece iz. Bizi bizden baflkas kurtaramaz. Biz kad nlar bizden baflka kimse özgürlefltiremez. Cinsiyetçi toplumu üretilirken kad n n da pay vard r. Erke e mavi giyindirip k z çocuklar na pembe giydirerek, erkek çocuklar bulafl k y kamaz evin flu ihtiyac n karfl lamaz, k z çocuklar na her türlü ifli yapt - rarak, onlara yaflam n büyük bir bölümünü yasaklayarak biz kendimiz yarat yoruz. Buna son verecek olan bizleriz. Erkek zihniyeti kad n siyasetin d fl na itmifltir. Kad nlar n yönetimlerde temsiline izin vermemifltir. Karar ve yönetim mekanizmas n n d fl na itilen kad n art k buna son vermelidir. Siyaset sadece siyasi partilerde yap lmaz, siyaset en çok evde yap l r, sokakta yap l r, iflyerinde yap l r, mahallede yap l r, tarlada yap l r. Kendimizi karar alma süreçlerine dahil edeceksen bunu yapmal y z. Kad n örgütlenerek güç kazan r, aksi takdirde bin y llard r süre gelen köleci yaklafl m devam eder. Konferansta konuflan BDP Efl Genel Baflkan Yard mc s Meral Dan fl Befltafl ise "Kad n-fliddet-hukuk" konular nda bir sunum yapt. Dan fl, N.Ç davas çok önemli bir dava, bu davaya N.Ç nin avukat olarak kat ld m. Ancak olay sadece N.Ç den ibaret de il, bunun gibi birçok yüzlerce, binlerce örne i var. Yaflam n her alan nda kad n fliddet görüyor. Sokakta, gözalt nda, cezaevinde, evimizde fliddet görüyoruz hat- 8

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, 11 yafl nda ya da 15, 18 yafl nda çocuk hatta çocuk dahi olmazsa bir kad n, r zas nca yüzlerce erkekle birlikte olmaz. N.Ç davas san klar ndan erkekler, N.Ç r zas yla yan m za geliyordu, zaten bizler evli, çoluk çocu u olan, devlet memuru olan insanlar z diyorlard kendilerini yapt klar ysa savunurken yarg da birçok yönüyle yani gerekli cezay vermeyerek, zaman afl m na u ratarak hepsini tahliye ederek destek vermifltir. ta çocuklar m zdan, kardefllerimizden, babalar m zdan fliddet görüyoruz. Buna ra men düne naran büyük bir geliflme var. Kad nlar art k uyand, eskisi gibi kabul etmiyor. Bundan on y l önce böylesi toplant lar düzenledi imizde kad nlar gelemiyordu, yada izin almak zorundayd lar, geldiklerinde ise konuflmuyorlard. Bunda kad n mücadelesinin büyük rolü var, her geçen dün daha da gelifliyor. N.Ç davas nda erkek, devlet, yarg kad na karfl yd Bizlerde N.Ç ye tecavüz edenleri koruduk. Nas l koruduk? Tecavüz edenler aras nda asker, korucu devlet memuru vard ama bizim çocuklar m z da vard! Bunu inkar edemeyiz, etraf m zda gördü ümüz, tan d klar m z da vard N.Ç nin failleri aras nda. Devleti zaten biliyoruz ancak önce kendi içimizde olan görmeliyiz. N.Ç davas nda erkek, devlet, yarg tecavüzü koruyan taraftayd. flte bunlar aras nda çocuklar m z, kardefllerimiz, efllerimizde olsa buna karfl ç kmal y z. Çünkü bu mücadele bu flekilde günlenecektir. Ama dava sürecinde ne yafland? Tecavüzcülerin aileleri avukatlara sald rd ve bunlar aras nda kad nlarda vard. Anneleri, eflleri, k z kardeflleri vard. N.Ç onursuzdur deniliyordu N.Ç nin avukatlar na sald ranlar N.Ç onursuzdur, iyi bir k z de il, niye onunla kötülefliyorsunuz, neden bu k z savunuyorsunuz, onu savunursan z efllerimiz, çocuklar m z ceza yer. Mücadele etmeye çal flt k. Bu insan çok inciten bir durumdur çünkü bizde kad nd k ve bize sald ranlar da kad nd. Bir anlamda toplumun yarg s onlar n da yarg s yd. neden eflim onursuz bir kad n için cezaevine girsin ki deniliyordu. Ancak flunu da çok iyi biliyoruz ki; bir suç cezaland r lmasa devam eder. N.Ç çok kötü günler yaflad ama hala yaflam n sürdürüyor ve büyük bir mücadele veriyor. Ayr ca yaln z bafl na da de ildir ve dünden daha güçlüdür. Tabi bizlerde dünden daha güçlüyüz. Bir kad n hangi yaflta olursa olsun r zas nca yüzlerce erkekle olamaz Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, 11 yafl nda ya da 15, 18 yafl nda çocuk hatta çocuk dahi olmazsa bir kad n, r - zas nca yüzlerce erkekle birlikte olmaz. N.Ç davas san klar ndan erkekler, N.Ç r zas yla yan m za geli- 9

yordu, zaten bizler evli, çoluk çocu u olan, devlet memuru olan insanlar z diyorlard kendilerini yapt klar ysa savunurken yarg da birçok yönüyle yani gerekli cezay vermeyerek, zaman afl m na u ratarak hepsini tahliye ederek destek vermifltir. N.Ç ise halen tedavi görmekte. Kad nlar üzerindeki yaflam n her alan nda süren sald r lara karfl duyarl olmam z gerekmektedir. Tabi tecavüz sadece erkek ve kad n aras nda olmaz. Devlet de tecavüz edebiliyor. Anadili yasaklamak bir tecavüzdür. Kad n ve toplum sorununu bütünlüklü olarak ele almak laz m. Kad n n bilinçlenmesi toplumun bilinçlenmesidir. Telefonda konufluyor diye kad n öldürüldü! 7 sene önce Ç nar da bir kad n 10 kifli öldürdü. Babas, erkek kardefli, kocas, amcas n n o lu ve di- erleri hepsi birlikte bir kad n öldürdü. Sebebi ise stanbul a k z kardeflinin yan na tedavi olmaya gitmiflti bir haftal na ve burada bir telefon alm flt kendisine. Kad n nas l kocas ndan, kardeflinden habersiz telefonla konuflur diyerek bunlar taraf ndan öldürüldü. Ama annesi ne yapt? Geldi, k z m hakl d r diye avukat tuttu. K z m öldüren kocamsa da karfl y m, o lumsa da karfl y m çünkü k z m gözlerimin önünde öldürdüler. sizleri de öldürece iz tehdidine ra men mahkemeye geldiler. 8 kifli bu davadan cezaland r ld, böylesi kararlar da var tabi. Bunun için böylesi olaylara karfl mücadelemiz, kararl l m z ve yürüyüflümüz de çok önemlidir. Bu bir günde, bir ayda ya da bir y lda olmaz elbette ama geçmiflteki gibi yarg N.Ç davas nda oldu u gibi rahat davranamaz. Tecavüz bir insanl k suçudur ve hepimiz bunun karfl s nda olmal y z. Art k tecavüzü saklamamam z gerekiyor, saklad m z sürece bu daha da büyüyerek devam eder. Nusaybin'de öldürülen kad nlar n mezar na kitlesel yürüyüfl Nusaybin Belediye öncülü ünde, "Kad na yönelik her türlü fliddete karfl kad n kenti Nusaybin'de N.Ç. davas toplumun k r m davas d r" konferans fliddet nedeniyle yaflam n yitiren kad nlar için yap lan yürüyüfl ile sona erdi. Mitanni Kültür Merkezi Apê Musa Konferans Salonu'nda bin kad n n kat l m yla gerçeklefltirilen "Kad na yönelik her türlü fliddete karfl kad n kenti Nusaybin'de N.Ç. davas toplumun k r m davas d r" konferans n n ard ndan yürüyüfl gerçeklefltirildi. Aralar nda BDP stanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, BDP Efl Genel Baflkan Yard mc s Meral Dan fl Befltafl, Nusaybin Belediye Baflkan Ayfle Gökkan, K z ltepe Belediye Baflkanvekili fierife Alp, BDP Mardin l Efl Baflkan. Sihem Elveren Alp, BDP Nusaybin lçe Efl Baflkan Ayten Kahraman' n da bulundu u kad nlar, farkl tarihlerde gördü ü fliddet nedeniyle yaflam n yitiren kad nlar n mezar n ziyaret etmek amac yla Hac lar Mezarl 'na do ru bir yürüyüfl gerçeklefltirdi. Konferans delegelerin önerilerinin tart fl lmas ile devam ederken, kad nlar n birçok önerisi karar alt na al nmak üzere kat l mc lara sunuldu. Konferansta; 1- Tecavüz Kültürü ile ilgili erkeklere e itim verilmesi 2-2012 y l nda ayn isimle Türkiye genelinden delegasyonun kat l m yla Nisêbîn de konferans yap lmas 3- Kad na Karfl fiiddetle Mücadele etmek için Nisêbîn de Kad n Meclisinin oluflturulmas kararlaflt r ld. Kararlar n okunmas ve kabul edilmesinin ard ndan kad nlar alk fl ve z lg tlar eflli inde konferans sonland rarak, Mitanni Kültür Merkezi bahçesinde halaya durdu. Çekilen halay n ard ndan kad nlar katledilen kad nlar ile cezaevlerinde tutuklu bulunan kad nlar n foto raflar n tafl yarak Hac lar Mezarl 'na yürüdü. Yaflam n yitiren kad nlar n mezar ziyaret edildi Yürüyüflün ard ndan kad nlar farkl tarihlerde fliddet nedeniyle yaflam n yitiren kad nlar n mezar n ziyaret etti. 2007 y l nda efli taraf ndan 15 yafl nda katledilen Gurbet Yurtelli'nin mezar nda aç klama yapt. Nusaybin Belediye Baflkan Ayfle Gökkan, konferansta al nan kararlar n en k sa zamanda yerine getirilmesi için belediye kapsam nda "çal flma masas " oluflturacaklar n dile getirdi. Gökkan, kad nlar n katledilmesine devletin göz yumdu unu belirterek, "Yaln zca devlet fliddeti de il, toplumun kad n üzerindeki fliddeti de yarg lanmas gerekiyor. Vicdan sahibi herkes kad n k r m na dur demeli" fleklinde konufltu. Yap lan aç klaman n ard ndan konferans ve bu çerçevede yap lan etkinliklerle sona erdi. 10

11

Tarih-Kültür TAR H BA DAT KÖPRÜSÜ IV. Murat Köprüsü Nusaybin de bulunan Ba dat Köprüsü I. Dereceden Arkeolojik Sit Alan olan Nisibis Höyü ü s n rlar içerisinde yer almaktad r. Tamam na yak n bölümü may nl -askeri saha içerisinde yer almaktad r. Nusaybin Tarihi Ba dat Köprüsünün tespit çal flmalar nda askeri-may nl saha içinde kald ndan gerekli araflt rmalar sa l kl bir flekilde yap lamam flyap lamamaktad r. Çal flmalar kuzeye bakan ve hala görünüyor olan taraf nda yo unlaflm fl ve kaynak taramas ndan gerekli bilgiler elde edilmifltir. Tarihi: Nusaybin ilk ça lardan günümüze birçok medeniyete ev sahipli i yapm fl antik bir yerleflme merkezidir. Bu medeniyetlerden günümüze çeflitli mimari eserler kalm flt r. Nusaybin de ilk yerleflme Girnawas ta yap lan arkeolojik veriler fl nda M.Ö 4500 lü y llarda bafllad yap lan arkeolojik çal flmalardan anlafl lm flt r. Farkl dönemlerde birçok uygarl a ev sahipli i yapan Nusaybin, özellikle Roma, Eyyubiler ve slami dönemlerinde imar faaliyetlerine büyük önem verilmifl ve birçok an tsal yap infla edilmifltir. Bu yap lar n önemli bir grubunu oluflturan köprülerden Ba dat Köprüsü, Nusaybin in do usunda yer alan ve günümüze kadar ulaflan yap kal nt lardan sadece biridir. Ba dat Köprüsü veya IV. Murat Köprüsü olarak de erlendirilen bu köprü dönemin mimari özelliklerini tafl maktad r. Nusaybin; tarihi kaynaklar do rultusunda en erken M.Ö. I. binin bafllar na tarihlendirilebilir. Orta ve Yeni Assur devirlerinde her iki merkez birlikte kullan lm fl, Yeni Assur devrinde Girnawas tamam yla terk edilmifl Naflibina ya yerleflilmifltir. Bu dönemde Arami kökenli Temanitler Naflibina çevresinde Huzirina ve Gidara ad yla iki yeni devlet kurmufltur. 1 Bu iki devlet Nusaybin kent merkezinin güneyindeki may nl sahadaki höyüklerde kalmaktad r. Eski ça kültürleri Kam fll höyü ünde yo unlaflm flt r. Bu höyük (1) Hayat Erkanal, 1982 Girnavaz Kaz lar, Kaz Sonuçlar Toplant s,1984 12

may nl alanda kald ndan yeteri kadar araflt r lmam flt r. Köprünün üzerinde tarih verecek kitabesi yoktur. Bu nedenle tarihi köprü hakk nda bilgileri bn-i Cübeyr, Gertrude Bell ve bölgedeki mimari örneklerindeki benzerliklerinden ö reniyoruz. bn-i Cübeyr 1184 y l nda Nusaybin e u ram fl ve Nusaybin Antik kentin güneyine düflen Ba dat Köprüsü hakk nda da; Nehrin üzerinde, flehrin güney kap s na bitiflik, sert tafllardan infla edilmifl kemerli bir köprü bulunmaktad r 2 diye kaydeder. Eyyubiler in bölgede birlik ve istikrar sa lamalar yla birlikte e itim, sa l k, ziraat, imar ve sanat faaliyetleri h zlanm flt r. Nusaybin de birçok hastane, medrese, hangar, köprü, hamam, kervansaray yap ld aktarmaktad r. 3 Gertrude Bell in Nusaybin e 1910 y l nda gelmifl ve kentin farkl yerlerinden birçok foto raf çekmifltir. Ba dat Köprüsü de bunlardan birisidir. Ba dat Köprüsü, Musul dan gelen kervanlar n bu köprüyü kullanarak kente girdi i bilinmektedir. Nusaybin in XIII-XIX yüzy llar aras önemli bir merkez oldu u göz önüne al nd nda plan, malzeme ve teknik özelliklerinden hareketle yap n n XIII. XIX. yüzy lda infla edildi i düflünülmektedir. Bu tür köprüler, daha çok aralar nda fazla kot fark bulunmayan, iki k y y birbirine ba lamak amac yla kullan lm flt r. Mardin ili ve çevresinde, bu türden infla edilen toplam üç köprü mevcuttur. Bunlar Sürgücü Baflkavak (Ahmedi) Köyü Köprüsü (1861), Sürgücü Ahmet A a Köprüsü (XIX. yy), Harzem Köprüsü (XII. yy) dür. Mimarisi: Tarihi Nusaybin Ba dat Köprüsü, Ça Ça Deresi üzerinde do u bat istikametinde uzanmaktad r. Do u bat istikametinde uzanmakta olan eser, yolunun düz yuvarlak kemerli, on iki gözlü köprüler grubuna girmektedir. Ayaklar birbirine yuvarlak kemerlerle ba lanm flt r. Köprünün do usunda 5, bat s n da 3 ve ortas nda ise 3 kemerli göz fleklinde infla edilmifltir. Kemer gözünün ço u ayn mimari teknik ve estetikte infla edilmifltir. Köprünün bir bölümü hala toprak alt ndad r. Yap, sert k rma tafl malzemeden infla edilmifltir. Memba yönünde bulunan kemer gözleri k smen görülmektedir. Üzerinde herhangi bir süsleyici unsur bulunmayan köprünün kemer aç kl klar, düzgün kesme tafltan, di er k s mlar k rma tafl malzemeden infla edilmifltir. Foto raflardan da anlafl ld kadar yla eser, yolu düz olan köprüler grubuna girmektedir. Yap, on iki kemer gözlü olup, kemerler on üçaya- a oturmaktad r. Do udaki iki kemer gözü k smen toprakla dolmufltur. Kemer gözleri ortaya do ru genifllemekte ve büyümektedir. Tafl y c olarak yuvarlak kemerlerin kullan ld görülmektedir. (2) bn Cübeyr, R hlet/endülüs ten Kutsal Topraklara (Çev. smail Güler), st. 2003 175-176 (3) a.g.e 175-176 13

Köprü üzerinde herhangi bir süsleme ö esi tespit edilmemifltir. Tahribat: Nusaybin Tarihi Ba dat Köprüsü flu anda may nl - askeri saha içinde kalmaktad r. Bu köprü daha birkaç y la kadar sa lam bir flekilde günümüze kadar gelebilmiflken askeriye taraf ndan tahrip edilmifltir. Askeriye tel örgülerini örmüfl, direklerini dikmifl ve en kötüsü de do u k sm nda Ça ça suyunun geçti- i 3. ve 4. kemer gözleri tamam yla tahrip ortadan kald rm fl, yerine betonarme bir köprü infla ederek, köprü yolunu da betonla kaplanm flt r. Sonuç: Günümüze ulaflan bilgi ve belgelerden, Nusaybin ve çevresinde antik ça lardan kalma iki köprü bulunmaktad r. Nusaybin Tarihi Ba dat Köprüsü bunlardan sadece biridir. nfla edildikleri dönemin birer kültürel kimli ini yans tan bu köprülerin korunup gelecek nesillere aktar lmas en büyük temennimizdir. Bilindi i gibi köprülerin inflas nda ifllevsel özellikleri yan nda an tsal ve estetik nitelikler ön plana ç km fl ve mimarl k tarihi aç s ndan dikkat çeken önemli bir yap grubunu oluflturmufltur. Tarihi korumak onu infla etmek kadar zordur. Nusaybin tarihi bir kenttir. Tarihi kültürel mirasa sahip ç kma onu sa l kl bir flekilde yeni nesillere aktarma bilinciyle, bu köprünün kay tlarda yer almas ve Nusaybinin kültürel kimli ine kazand r lmas temel amaç ve iste imizdir. Kal nt lar may nl askeri sahada kald - ndan bu alanda resim çekmek dahi yasakt r. Tarihi kültürel miras m z gelecek kuflaklara aktarmak aç - s ndan önemli bir yer tutan Tarihi Ba dat Köprüsü nün korunmas için öncelikli olarak askeri-may nl sahan n d fl nda b rak larak Nusaybin in imar sahas na dahil edilmelidir. Bu flekilde tarihi köprünün korunabilecek, restorasyon süreciyle birlikte tekrar Nusaybin e kazand r lacakt r. Nusaybin Belediyesi olarak Tarihi Ba dat Köprüsü nün tescillenmesi, korunma alt na al nmas ve restore edilerek yeniden kazand r lmas çal flmalar na devam etmektedir. 14

Dîrok bi rengên hemû tevînekên civakî dest pê dike" Mêvanên birêz Delegasyona hêja! Ez we hemûyan li vî bajarê kevnare, bi hênikahiya Ava Spî, Bi germahiya Çiyayê Bagokê, Bi rengê Kurd, Suryanî, Ereb, Êzidî û Elewiyan, bi hesreta sînor ê Qamifllo û Nisêbînê ku dîrokê di nava xwe de hezm nekir silav dikim û dibêjim hûn bi xêr hatin bajarê kulîlkên spî. Wekî din, kesên ku keda wan derbasî amadekirina vê sempozyûmê bû Kongreya Civaka Demokratîk Komxebata Baweriyê, Partiya Afltî û Demokrasiyê,Merclîsa fiaredariya Nisêbînê û xebatkarên wê, Rêxistina Navçeyê ya BDP ê, mêvanên me yên ku ji kîflwerên gelekî dûr hatine, yên ku ked dane û dem veqetandine ji her kesên pêwendîdar re gelekî spas dikim, rêzdariyên xwe pêflkêfl dikim. Befldarvanên hêja! Ez ne dîrokzan im. Wekî jinekê dizanim ku, dîrok bi rengên hemû tevînekên civakî dest pê dike; lê jin di vê tevînekê de ji hêla desthilatdariyan ve tune tê hesibandin. Bi vê boneyê, dîroka desthilatdariyan Dîroka Mirovahiyê venabêje, tunekirina wê rewa dike. Di dîrokê de zayenda civakî, wekî ku jinî û mêrî bi yek carê ji hev cuda ne û ev cudayetî wekî avahiya hiyerarflîk, pênaseya serdestiya mêr a li ser jînê ye. Ya ku zayenda civakî ji bo dahûrandina civakê têgeheke girîng e, bi gelemperî ji hêla polîtîkayên akademîk û siyasî ve tê redkirin. fiîara Jin-Mêr tune; mirov hene, mînaka xwefliktirîn a vê ye. Heçku zayenda civakî mînaka girîngtirîn a ku cudayetî werdigere hiyerarfliyê dide xuyanîkirin e. Cudayetiyên nîjadî, çand û bawerî, li gorî gelaleya zayenda civakî, ji bo afirandina hiyerarfliyê hatine bikaranîn. Zayenda civakî ya dîrokê Dîrok, ji xebatên akademîk ku zayenda civakî dike der re dibe mînakek xweflik. Dîrok, ji bo nivîsandina dîroka mirov derketibe rê jî, pirsa nivîsandina dîroka kîjan mirovî pir nake. Ya ku kesê dîroka wî/ê tê nivîsandin nîjad, netewe, çîn û zayenda wî/ê heye, tê paflçavkirin. Nivîsandina dîrokê ku yek em car di 15

fiaristaniyên Mezopotamyayê de derketiye holê ji hêla rahîban, di civakên kevneflopî de ji hêla bûyernivîsan û di civakên nûjen de jî ji hêla dîroknasan ve hatine nivîsandin. Ya ku bê gotin rahîb û bûyernivîsan dîrok li gorî berjewendiyên hamiyên ku wan xwedî dikin nivîsandine dê rastir be. Lê belê di civaka nûjen de, dîrokzanê ku dibêje ez bêalî me, di rastiyê de dema bê gotin mirovê spî, ji bo ku bê fêmkirin qala mêrê bajarî tê kirin, divê mirov li nivîsandina dîrokê bi awayê rexneker binihêre. Çendî ku desthilatdarî dest diguhere dîroka berê dîroka dûvre tune dihesibîne û desthilatdariya xwe tîne pê. Bi vê boneyê di nivîsa dîrokê de, ya ku qadeke desthilatdariyê ku ji bo îroyîna paflerojê bê rewakirin hatiye bikaranîn e, tenê kesên ku têne pelçiqandin dikarin ferq bikin. Çawa ku pelçiqîner nivîsandinê wekî asayî,rast û di cih de dibînin, ên ku ji zanavên cuda li dîrokê dinihêrin tifltên cuda cuda wekî yên têne veflartin, negirîng têne dîtin, bi awayekî cuda têne binavkirin (wekî komkujî ye yan mukabele ye, terorîst e yan qehreman e) û li piflt bûyînên qaflo dibînin. Di nav pelçiqandiyan de cihekî cuda yê jinan heye. Di seranseriya dîrokê de, hem jin û hem jî mêr, bi boneya çand an jî civatên baweriyê,çîn û nîjadên ku têkildarî wan in, li derveyî rastnivîsa dîrokê hatine hifltin. Lê bêlê jin, tenê ji ber zayenda xwe ji kirina rastnivîsa dîrokê hatine derkirin. Ev rastiye ku dema florefl pêk tên û çîna bindest tê desthilatdariyê, jin li derveyî bizava ku kedek wan a girîng di pêkanîna wê de heye, dîrok, rastnivîs û naveroka wê têne hifltin. Bi nihêrîna jinê, mebesta nivîsandina dîrokê, tenê ne tevlêkirina jinan jî ya dîroka nivîsandî ye, nivîsandina dîroka jînê û hem jî rexnekirina dîroka heyî, û derxistina angafltên wê dîrokê yên gerdûnîtî û bêalîtiyê ya holê ye. Zayenda civakî ya baweriyê Em dikarin wekî qadek cuda ya rastnivîsê li dîroka baweriyê binihêrin. Vê carê jî desthilatdarên ku dîrokê dinivîsin, bi rewakeriya dengê hêzên sersirûflt taxivin. Ji aliyekî ve, ya ku zanyarên olî di Cîhanê de, ji demên gelekî kevin û bi vir de befla tekane ya civakê ku dîrok nîvîsandine ne divê mirov flafl nebe. Mirovahî bi qasî 20 hezar sal, bi baweriyên pir yezdanî pirxwedêperest jiyaye. Hin ji wan civakên xwedî baweriyên bi vî awayî,( zehmet be jî ) domandina jiyana xwe heta roja me ya îroyîn pêk anîne. Ev civak bi gelemperî ne yên ku halet bikar tanîn; ên ku bi hêza çengên xwe çandiniya baxçeyan dikirin bûn. Di van baweriyan de, hêzên wekî yên ku hêzên wan ên 16

Hin parçeyên baweriya makexwedawendiyê heta roja me ya îroyîn hatine. Weke mînak: Li xakên Anatolya û Mezopotamyayê, pêçana pitikek nuh jidayîkbûyî (da ku cin nebin an go ji hin nebafliyên din were parastin) ya pêçeka axî nîflaneya vê baweriyê ye. Baweriyên yekyezdanî ku berî Îsa bi qasî 5000 sal derketin holê, çavkaniya zayokbûyîna jinê ji hêzek mêzayend derbasî hêza nêrzayend bû. Êdî ax ne girîng bû. Ewtenê derdanek bû. Hêz êdî dê di doleke ku giyanê afirînendeyê tekane hildigirt de baya. Jinîtî, erdeke ku çi lê bê çandin ew were mezinkirin, tov jî dê yê ku giyan bida ba. Jiyan tenê bi cotbûyînek pîroz dikare bidome. Venêrana vê cotbûyîna pîroz jî dê ji hêla kesên ku xwe wekî sefîrê afirînendeyê tekane didan nîflandan bihata kirin. Jinan hêza xwe ya civakî yekser winda nekirin.weke mînak: Hin teorîsyen angaflt dikin ku di Îslamê de (Fatima Mernîssî) hêza jinê heta Sedsala 9 an dom kiriye, flîroveyên nuh ku di wan mêjuwan de derketin holê lawazbûyîna hêza jinê rewa kirin. Ev pêvajoyek bû. Bi taybetî jî hiflmendiya pîroziyê di windakirina hêzê ya jinan de roleke girîng lîstiye. Li Ewrûpayê, nêçîra caduwan ku ji Sedsala 11 an û pê de didomiya, hêza ku jinan ji doflînê bi dest dixist kêm kiriye û doflîn aniye rewfla zanisteke ku tenê mêr dizanin bikin. yezdanî hebûn, diyarkirina rêbazên civakî yên ji bo bapîrên mirî yan jî heyberên sersirufltî, bi qenciyan bûyîna sedema karesatan, kirina vegotina mirin û jiyanê, çarenûsa nebafl û bext ( di vê navê de zayenda civakî jî) û ên ku derawaya kesan a civakî diyar dikirin hatibûn bexflandin. Di van civakan de, rewfla jinan a zayok bi awayekî ji hêla civakê ve hatiye naskirin û li vê gorê di jiyana civakî de derawayên girîng ji bo jinan hatibûn dayîn. Tê gotin ku carcaran ev hêzên sersiruflt di nava pevçûnan de bûn, û ya ku kîjan hêz dê bi ser biketa nedihat zanîn. Di van civakan de jin, li gorî roja îroyîn bêhtir azad bû û zayendiya wê bêhtir di bin kontrola wê de bû. Li Herêma Rojhilata Navîn û Mezopotamyayê, nîgara makexwedawendê remzeke nîflaneya girîngiya jinê ya civakî bû. Ji Îfltar heta Kîbele ev xwedawendên mêzayend carcaran sedemên baflî carcaran jî yên nebafliyê têne xuyanîkirin; lê belê hêza wan dihate radestkirin, ev nîgara makexwedawend wekî ji axê dihate remzkirin û ya ku hêza afirîneriyê,ji nû ve zayînê û adanê mêzayend e vedigot. Îro, olên yekyezdanî hatine rewfla desthilatdariya Cîhanê. Jin pêkanîna befla herî xizan a ser ruwê Cîhanê û ya herî kêm tê dîtin hîn jî didomînin. Kedên jinan, bedenên wan, zayokbûyîna wan û nasnameya wan di bin desthilatdariya mêran de ne. Olên yekyezdanî vê yekê vedibêjin û rewa dikin. Li gel cudakariyên girîng ku di nav van olan de hene jî, afirînerî her demê weke hêzek ku têkildarî mêran e dom kiriye. Kîjan nîjad, çîn,celeb yan jî bawerî desthilat dibe, rengê yê din tune dike. Bi vê boneyê Nisêbînê jî, ji sempozyûma dîrokê ku Dîroka Mezopotamyayê ronî kiriye, malovanî ji flaristaniyên wekî sumer, hûrî, mîtanî, asûr, med, û pers re kiriye, sînor hîn hezmî nava xwe nekirine, û bendewariya rizgarkirina rengên ji qulipandinê re malovaniyê dike. Kurd, ereb, suryanî, êzidî, elewî rengên ku li kêleka hev jiya ne. Nisêbîna ku dîroka parzemînan digihîne hev û rêya derbasbûyînê Girnewas, mala hewandina polîtîka, bazirganî, zanist, felsefe, çand û huner û nasnameyên nîjadî ye. Bi çêja zanîngeha yek em a Cîhanê û zanist, wêje û muzîkê, bi kesayetiyên wekî Mor Afrem û Zanyar Apê Mûsa Nisêbînê taybet e. Gelên Nisêbînî, Dêra Mor Yaqûb, Mizgefta Zeynel Abidîn, Perestgeha fiemsiyê, û Hawra li kêleka hev in û îro bi hêviya afltiyek bi rûmet li ber xwe didin. Ez, di fiaristaniya Mezopotamyayê de,di Rêwîtiya Dîroka Nisêbînêde, ya ku parka baweriyê bibe nirxê mirovahiyê yê hevpar, bibe pirtûk û ji nifflan re were hifltin û bi kevnargeha bajarê Nisêbînê pêflkêflkirina hemû rengan wekî nasname hêvî dikim. Ez we dîsa bi berxwedana 8 ê Adarê, germahiya Newrozê, kelecana Çarflema Sor û bi cofla Paskalyayê silav dikim. Bi silav û rêzên xwe Ayfle Gokkan fiaredara Nisêbînê 17

Mezopotamya Tarihinde Nusaybin Sempozyumu Nusaybin Belediyesi 8 9 May s tarihlerinde Nusaybin in Renkleri Mezopotamya Uygarl nda Yefleriyor slogan yla düzenlenen Mezopotamya Tarihinde Nusaybin Sempozyumu na ev sahipli i yapt. Nusaybin Belediyesi ve Demokratik Toplum Kongresi taraf ndan ortaklafla düzenlenen ve iki gün süren sempozyuma, yurt içi ve yurt d fl ndan çok say da araflt rmac, yazar ve akademisyen kat ld. Sempozyumda iki gün boyunca Nusaybin in kültürel ve siyasal tarihi ele al nd. Mezopotamya Tarihinde Nusaybin Sempozyumu na kat lan konuflmac lar n sunumlar ndan baz özetleri sizlerle paylafl yoruz. Yüksel Genç Bu verimli kutsal kaynak, kendisini unutana da unutmayana da de erini bilene de bilmeyene de hala kucaklar n açm fl bekliyor. Tüm y llar n tüm izlerini, bizlerin insanl k siluetlerini, uygarl klar n, kavgalar n, sevinçlerini, sevgilerini ilmine inanc na ve daha pek çok özelli ine toplayarak bizleri ça r yor. Bu iki günlük buluflmadan sizlerden çok fley ö renece imize inan yoruz. Mezopotamya n n inanç tarihine kardeflli imizi yeniden bulabilece imize inan yorum. Bunun Mezopotamya n n evlatlar n n yeniden buluflmas tan flmas, tan flt kça ve birbirinden ö rendikçe yeniden kardeflleflmesinin yollar ndan biri olarak görüyorum. Gülten K flanak Tarihin tafla ifllendi i, topra n suyla harmanlan p piflirildi i Mezopotamya n n bütün halklar ve pek Yolu nun yolcular Nusaybin in binlerce y ll k kültürünü nak fl nak fl ifllediler. 18

Sümerlerden, Mitannilere, Romal lardan, Akkoyunlulara, Osmanl lara de in onlarca kültürün izlerini görüyoruz. Süryaniler, Kürtler, Araplar, Türkler ve daha niceleri evlerini, mabetlerini, okullar n, mezarlar n, sarn çlar n, suyollar n bize emanet ettiler. O sarn çlardan süzülen sularla, envai çeflit renkte açm fl bu gül bahçesini, bir gülistana çevirmek bizim görevimiz. Bu co rafyada yaflam fl bütün kültürler bizim miras m z ve ayn zamanda yar na ço- altarak devredece imiz emanetlerimizdir. Nusaybin de onlarca tarihi eser korunmay bekliyor; Girnewas, Dara, Marînê, Bunisra n n bize anlatacaklar çok fley var. Bir an önce devam eden araflt rmalar n güçlendirilmesi, yeni kaz lar n bafllat lmas, insanl n bu miras n n koruma alt na al nmas gerekir. Biz de bütün yerel yönetim birimlerimiz, belediyelerimizle bu çal flmalar destekliyoruz ve desteklemeye devam edece imiz. Girnavaz da ele geçen Yeni Assur Devri Tableti (M. Ö. 7. yüzy l) Ahmet Y ld r m Arkeolojik düzende Nusaybin ve çevresinde yap lacak çal flmalar hem Mezopotamya hem de Nusaybin kültür, inanç yap s na fl k tutabilir. Nusaybin i bir bütün olarak morfolojik, jeolojik, hidrografik ve klimatolojik özellikler olarak de erlendirilebilir. Türkiye de kurulufl avantaj süreklili i olan kent yerleflmeleri olumsuz hava flartlar n n dezavantaj n yaflad lar. Kentler sürekli büyürler ve sürekli do al seleksiyonunu kaybederler. Bir noktadan sonra e er kentler, siyasal ve sosyal olarak ekonomik boyutuyla desteklenmese alt yap sorunlar yla karfl karfl ya kal r ve art k insanlar n yaflanmas n kolaylaflt ran de il bir anlamda yaflam s k nt haline getiren yaflam insan üzerinde çekilmez k lan bir noktaya do ru götürebilir. Asl Erim Özdo an Kerkuflti Höyük yerleflmesi, Nusaybin le kardefl kenti diyebilece imiz ölçekte bir kent yerleflmesidir. 2005, 2006, 2009 taraf m zdan yap lan kaz sezonlar nda Kerkuflti Höyükte, bugün üzerine açt m z açmalar n tamam n n üzerinde yol dolgusu mevcuttur. Kaz s daha da devam edece ine ra men karayollar ve müteahhit kaz ya ald rmadan çal flmalar n devam ettirmektedir. fiu anda Kerkuflti Höyü ün yar s yok edilmifl vaziyete ve yol kenar ndaki alanda gerek erozyon ve gerekse de tafl çekimi sonucu Orta Ça tabakas n n ald durum gözler önünde. Bunlar n aras nda tafllar ay klayaraktan duvarlar tespit edilmifltir. Açman n ortas nda hiçbir flekilde dokunulmad elektrik hatt vard r. Kerkuflti höyük, gelecek nesillere ba fllayaca m z ve ayn zamanda kendi tarihimizi son derece kapsaml derecede ö renebilme imkân sa layaca n düflünmekteyiz. Philippe Talon Nusaybin le ilgili en kapsaml bilgileri I. 1000 Asur 19

almaktad r. Asur kral II. Adad nirari (912-889) Bütün kabileleri düflmanlara karfl savaflmakla hepsini bir çat alt nda birlefltirmifltir. Kral Adad Nirari nin bölgeye yapt seferlerde Hanigalbat a 6 defa gitti ini ve 6 defa sald rd n aktarmaktad r. Baz tarihçilere göre Salmanassar zaman nda Nusaybin baflkent olmufltur. Nusaybin de önemli bir saray yer almaktayd. Naflibina krall n yönetenin saray o dönemde yap lan tabletlerde 1200 kiflinin flehirde yaflad - n söylüyor. Girnavaz da aç a ç kar lan bir kerpiç sanduka mezar (M. Ö. 3. binin ikinci çeyre i) imparatorlu u döneminden ö renmekteyiz. Nusaybin bu dönemde Tur Abdin Da silsilesi, kervanlar n geçti i yollar ve suyu fazla olan bir kent yerleflmesi olarak bat, kuzey bat ve Asurlular için önemli bir konumdayd. Bölgedeki en önemli yerleflim alan olarak Naflibina, Tur Abdin bölgesinde ve nehirlerin aras nda en önemli yerleflim merkezi olarak göze çarpmaktad r. O dönemde Naflibina da birçok kabileler mevcuttu. Bunlar sürekli birbiriyle çat flmaktad r. 2. bin y l n ortalar nda bu bölge Mitanni krall klar n yönetimindedir. Bölgenin büyük bir ço unlu u MÖ 10. nun yüzy l da özellikle Kuzey Suriye ve bat s Asurî krall na ba l yd. Bu dönemde bu bölgeye ait binlerce tablet yer II. Sargon döneminde Tur Abdi nden Diyarbak r a (Amit), Ermenistan içlerinden geçip Nusaybin e kadar Urartu kral yla ciddi savafllar yap lm flt r. II.Sargon döneminde Nusaybin bir flekilde yok oluyor. Oysa sonraki dönemlerdeki tabletlerde Naflibina hakk nda herhangi bir bilgiye rastlan lmamaktad r. Son olarak elimizde Naflibina ile ilgili tabletler Babil kral tabletlerinde geçmektedir. Bu dönemde Asur kral n n katliam ndan kurtulanlar n daha bat - ya gitti i anlafl lmaktad r. Maurice Sartre Roma generali Lukulus, Ermenistan ve yukar Mezopotamya da seferler gerçeklefltirerek 68 y l nda Nusaybin e yerleflir. Çok uzun bir sefer gerçeklefltirdi ve çok yüksek duvarlarla çevrili Nusaybin i ilk kez bu kadar iyi bir flekilde tasfiye etmiflti. Bu Arkeolojik çal flmalarla da desteklenmektedir. 20