6. ÜNİTE: CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ

Benzer belgeler
Fen ve Teknoloji 8. 6.Ünite : Canlılar ve Enerji İlişkileri 2.Madde Döngüleri

Fen ve Teknoloji 8. bakteri, protist ve bitkiler üreticileri oluşturur. 1.Ünite : Canlılar ve Enerji İlişkileri 1.Besin Zincirinde Enerji Akışı

ENERJİ VE YAŞAM NEJLA ADA

CANLILAR VE ENERJİ İLŞKİLERİ

EKOSİSTEM. Cihangir ALTUNKIRAN

ÖĞRENME ALANI: Canlılar ve Hayat 6.ÜNİTE: Canlılar ve Enerji ilişkileri

1. Üreticiler 2. Tüketiciler. 3. Ayrıştırıcılar

ADIM ADIM YGS LYS Adım EKOLOJİ 7 MADDE DÖNGÜLERİ (Su, Karbon ve Azot Döngüsü)

ENERJİ AKIŞI VE MADDE DÖNGÜSÜ

MADDE DÖNGÜLERİ SU, KARBON VE AZOT DÖNGÜSÜ SELİN HOCA

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNİTE 6 : CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ

Ayxmaz/biyoloji. Azot döngüsü. Azot kaynakları 1. Atmosfer 2. Su 3. Kara 4. Canlılar. Azot döngüsü

Solunum. Solunum ve odunsu bitkilerin büyümesi arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır (Kozlowski ve Pallardy, 1997).

Güneş enerjisi yapraklardaki klorofil pigmenti yardımı ile kimyasal bağ enerjisine dönüşür. Fakat bu dönüşüm için, yaprağın önce ışığı soğurması

8. sınıf - Ünite 6: Canlılar ve Enerji İlişkileri 1. Bölüm: Besin Zincirinde Enerji Akışı ve Fotosentez

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 11. Sınıf 1 CANLILARDA ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNİTE 6 : CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ

12 HÜCRESEL SOLUNUM GLİKOLİZ VE ETİL ALKOL FERMANTASYONU

Ekosistem ve Özellikleri

Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri

13 HÜCRESEL SOLUNUM LAKTİK ASİT FERMANTASYONU

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

-Kloroplast ve mitokondri bulunmaz fakat bu organellerde bulunan aynı bulunur.

ADIM ADIM YGS-LYS 2. ADIM CANLININ ORTAK ÖZELLİKLERİ

BİTKİLERDE FOTOSENTEZ OLAYI

CANLILAR VE ENERJİ İLŞKİLERİ

SU HALDEN HALE GİRER. Nazife ALTIN. Fen ve Teknoloji

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #21

Konu 3 Ekosistemlerde Enerji

Oksijen Olmasın Tamam, Solunuma Devam!

5. ÜNİTE CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ. Besin Zinciri. Besin Ağı BESİN ZİNCİRİ VE ENERJİ AKIŞI

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

TEST 1. Ekosistem Ekolojisi ÜNİTE 3. faktörlerinden biri değildir? DÜNYAMIZ

Organik Bileşikler. Karbonhidratlar. Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1

9. SINIF KONU ANLATIMI 5 CANLININ TEMEL BİLEŞENLERİ -İNORGANİK MADDELER 1- SU

ADIM ADIM YGS-LYS 5. ADIM CANLININ TEMEL BİLEŞENLERİ -İNORGANİK MADDELER 1- SU

Canlının yapısında bulunan organik molekül grupları; o Karbonhidratlar o Yağlar o Proteinler o Enzimler o Vitaminler o Nükleik asitler ve o ATP

EKOSİSTEMLERİN İŞLEYİŞİ. Veli&Sümeyra YILMAZ

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #17

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

Doğadaki Enerji Akışı

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22

OKSİJENLİ SOLUNUM

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK (Botanik, 10. Hafta): Fotosentez FOTOSENTEZ

12. SINIF KONU ANLATIMI 23 BİTKİLERDE BESLENME BİTKİLERDE TAŞIMA

Canlılarda Enerjitik Olaylar, Fotosentez ve Kemosentez, Aerobik Solunum ve Fermantasyon

ADIM ADIM YGS-LYS 46. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-6 PROTİSTA ALEMİ

FOTOSENTEZ VE KEMOSENTEZ

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf 2 KARBONHİDRAT LİPİT (YAĞ)

11. SINIF KONU ANLATIMI 2 ATP-2

6. Biyoloji dersi BELEDİYE YARIŞMASI Lise I (birinci) sınıf (cevap anahtarı)

ADIM ADIM YGS-LYS 44. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-4 BAKTERİLER ALEMİ-2

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #6

6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA

Canlıların birbirleriyle ve yaşadıkları ortamla olan ilişkisini inceleyen bilim dalıdır.

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI

1 SU HALDEN HALE GİRER

Organik bileşikler; karbonhidratlar, lipidler, proteinler, vitaminler ve nükleik asitler olmak üzere beş gruba ayrılır.

2018 LGS Fen Bilimleri Deneme Sınavı

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

2. Kanun- Enerji dönüşümü sırasında bir miktar kullanılabilir kullanılamayan enerji ısı olarak kaybolur.

Ekosistem Ekolojisi Yapısı

Metabolizma. Metabolizmaya giriş. Metabolizmaya giriş. Metabolizmayı tanımlayacak olursak

EKOSİSTEM EKOLOJİSİ KONU ÖZETİ EKOSİSTEMİN YAPISI EKOSİSTEMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER ÜNİTE 3 DÜNYAMIZ

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

Bitkilerde C3, C4 ve CAM Mekanizmaları, Farkları ve Üstünlükleri

SU, HALDEN HALE GİRER

Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi

Çevre Biyolojisi

YAZILIYA HAZIRLIK TEST SORULARI. 11. Sınıf

HÜCRESEL SOLUNUM OKSİJENSİZ SOLUNUM

Mikroskobun Yapımı ve Hücrenin Keşfi Mikroskop: Robert Hooke görmüş ve bu odacıklara hücre demiştir.

M. (arpa şekeri) +su S (çay şekeri) + su L.. (süt şekeri)+ su

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf 1 BİLİMSEL BİLGİNİN DOĞASI CANLININ ORTAK ÖZELLİKLERİ

ayxmaz/lisebiyoloji.com

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #12

YGS ANAHTAR SORULAR #5

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #2

FOTOSENTEZ C 6 H 12 O O 2. Fotosentez yapan canlılar: - Bitkiler - Mavi yeşil algler - Bazı bakteriler - Bazı protistalar. Glikoz IŞIK KLOROFİL

Akıllı Defter. 9.Sınıf Biyoloji. vitaminler,hormonlar,nükleik asitler. sembole tıklayınca etkinlik açılır. sembole tıklayınca ppt sunumu açılır

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H

BĐTK TKĐLER NASIL BESLENĐR???

ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER

Bitki Fizyolojisi. 6. Hafta


Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf

Biyoloji Canlılarda Solunum Enerjinin Açığa Çıkışı

Ünite CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ

BELKİDE BİYOLOJİNİN EN TEMEL KONUSU EN ZEVKLİ KONUSUNA BAŞLAYALIM ARKADAŞLAR!!!

*Canlıların canlılık özelliği gösteren en küçük yapı birimine hücre denir.

4.Sınıf Fen Bilimleri

Solunumda organik bileşikler karbondioksite yükseltgenir ve absorbe edilen oksijen ise suya indirgenir.

Çevre Biyolojisi

Biyoloji Bilimi ve Canlıların Ortak Özellikleri

FOTOSENTEZ. 1. Fotosentez, güneş enerjisini, besin içindeki saklı kimyasal bağ enerjisine çeviren olaydır.

ISI VE SICAKLIK. Hüseyin SOYLU. Fen ve Teknoloji

ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞĐMĐ ÇALIŞMA YAPRAĞI

BİYOLOJİ DERS NOTLARI YGS-LGS YÖNETİCİ MOLEKÜLLER

Transkript:

6. ÜNİTE: CANLILAR VE ENERJİ İLİŞKİLERİ Bir bölgede canlı ve cansızlardan oluşan sisteme ekosistem denir. Canlılar doğrudan veya dolaylı olarak beslenmek için, birbiriyle etkileşmesi sonucu besin zinciri oluştururlar. Bir besin zincirinin halkalarını farklı canlı türleri oluşturur. Üreticiler Güneş enerjisini dönüştürüp hücrelerinde tutabilen canlılardır. Kendi besinlerini kendileri üretebilirler. Mesela bitkiler biz insanlar gibi veya doğadaki diğer canlılar gibi besin arayışı içerisine girmezler. Üretici (ototrof) olan bu canlılar inorganik maddelerden fotosentez yaparak, organik madde (basit şeker=besin= glikoz) ve oksijen üretirler. Güneş ışığını doğrudan kullanabildiği için besin zincirinin ilk basamağında yer alır. Tüketiciler Besin üretmeyen ve besinini dışarıdan hazır olarak alan canlılara tüketici (heterotrof) denir. Tüketici olan canlı grupları da besin aldıkları kaynağa ve besin alma şekline göre gruplara ayrılırlar. Sadece çevrelerindeki üretici canlıları yiyerek bitkisel kaynaklı olarak beslenen canlı grubuna otoburlar denir. Çevrelerindeki hayvansal organizmaları yiyerek beslenen canlı grubuna ise etoburlar denir. Çevrelerindeki bitkisel ve hayvansal kaynaklı organizmaları yiyerek beslenen canlı grubuna ise hem etçil hem otçul (hepçiller) denir. Bitkileri besin olarak kullanan canlılardır. Bunlara birinci dereceden tüketiciler (otçul=otla beslenen canlılar) denir. Böcekler, kemirici memeliler, geviş getiren hayvanlar, deniz ve tatlı suda yaşayan yumşakçalar ve kabuklular örnektir. Otobur hayvanları besin olarak kullanan canlılara ikinci dereceden tüketiciler( etçiller=etle beslenen canlılar) denir. Aslan, yırtıcı kuşlar, yılan, kaplan,şahin v.b. Hem bitkisel hem de hayvansal besinlerle beslenen canlılara üçüncü dereceden tüketiciler hepçiller denir. İnsan, ayı, maymun,kaplumbağa, fare,domuz ve bazı kuşlar Ayrıştırıcılar Toprağa düşen bitki ve hayvan artıklarını çürüterek, toprağa karışmasını sağlayan canlılardır. Ayrıştırıcıların etkinlikleri sonucunda canlı vücudunu oluşturan organik ve inorganik maddeler toprağa geçmiş olur. Mantarları (küf mantarı, maya mantarı, şapkalı mantarlar) ve bakterilerin büyük bir kısmını ayrıştırıcılara örnek olarak verebiliriz. Besin zincirinin her basamağında bulunabilir.

Bu anlatılan canlı grubundan doğada en çok bulunan bitkiler yani üreticilerdir. Çünkü üreticiler güneş enerjisini doğrudan kullanabildikleri için daha fazla sayıda bulunurlar. Tüketiciler ise üreticilerden veya diğer otoburlardan dolaylı olarak güneş enerjisinden yararlandıkları için sayıları giderek azalır. Aynı şekilde üreticiler güneş enerjisini doğrudan kullanabildikleri için sahip oldukları enerji besin zincirinin diğer halkasındaki canlılara göre daha fazladır. Doğada birbiriyle ilişkili birçok besin zinciri vardır. Birbiri içine alan bu besin zincirlerinin hepsi besin ağı olarak adlandırılır. Besin Piramidi: Canlılar arasındaki beslenme ilişkisini gösteren şemalardan birisi de besin piramididir. Piramitte aşağıdan yukarıya doğru gidildikçe aşağıdaki değişimler gözlenir: Birey sayısı azalır. Üreme hızı azalır. Biyokütle azalır. Aktarılan enerji azalır. Vücut büyüklüğü artar. Vücutlarda biriken zehirli madde miktarı artar. %10 Yasası: Besin piramidinde üretici canlıdan tüketici canlıya doğru gittikçe aktarılan enerjinin miktarı azalmaktadır. Buna %10 Yasası denir. Besin zinciri ne kadar kısa ise aktarılan enerji ve madde o kadar fazladır. Bu enerjiyi evrendeki tek enerji kaynağından alarak besinlerin yapısına katan ve kullanılabilir enerjiye dönüştürme sürecine ise fotosentez denir. FOTOSENTEZ Tüm canlılar büyümek, hareket edebilmek ve yaşamsal işlevlerini sürdürebilmek için enerjiye ihtiyaç duyarlar. Bu enerjinin kaynağı ise güneştir. Üreticiler, hücrelerinde güneşten gelen ışık enerjisini, klorofil pigmenti sayesinde soğurup, topraktaki su (H 2 O), havadaki karbondioksit (CO 2 ) kullanılarak basit şeker (glikoz) ve oksijenin oluşmasını sağlar. Bu olaya fotosentez denir. KİM YAPAR? NEREDE YAPILIR? HANGİ MADDELER GİRER? HANGİ MADDELER ÇIKAR? Yeşil yapraklı bitkiler Mavi yeşil algler Klorofilli bakteriler Öglena Bitkilerde kloroplast organeli Bakteri ve alglerde sitoplazmadaki klorofil Karbondioksit (CO 2 ) Glikoz (C 6 H 12 O 6 ) Su (H 2 O) Oksijen (O 2 ) NOT: Bitkilerde solunum olayını gece gündüz gerçekleştirirler. Bitkilerdeki solunum organları ise yapraklardır, yapraklardaki gözenekler hem fotosentez hem de oksijenli solunumda gaz alış verişini sağlar

Fotosentezin Canlılar İçin Önemi : 1- Fotosentez olayı sayesinde doğadaki oksijen ve karbondioksit dengesi sağlanır. 2- Fotosentez olayında üretilen besin maddeleri diğer canlıların (tüketicilerin) yaşamını sürdürmesi için gereklidir. 3- Fotosentez olayı sayesinde güneş enerjisi diğer canlıların kullanabileceği hale getirilir. 4- Tekstilde kullanılan pamuk, inşaatlarda, mobilyacılıkta, kağıt üretiminde kullanılan ağaç, sıvı yağlar, mumlar, ilaç hammaddeleri ve baharatlar fotosentez sonucu elde edilen ürünlerdir. 5- Enerji üretmek için kullanılan doğal gaz, petrol ve kömür gibi fosil yakıtların kaynağı geçmişte fotosentez yapan canlılar tarafından tutulan güneş enerjisidir. 6- Fotosentezde karbondioksitin kullanılması, atmosferdeki karbondioksit oranını ve sera etkisini azaltır. Fotosentez Ana Denklemi Fotosentez Hızına Etki Eden Etmenler Su Miktarı Karbondioksit Miktarı Sıcaklık Işık Miktarı Işığın Rengi Topraktaki Mineral Düzeyi Yaprak Sayısı Kök yapısı Şiddeti Işığın Rengi

Fotosentezin Canlılar İçin Önemi Fotosentez ve Oksijen: Bitkiler fotosentez yaparken havadaki karbondioksiti yani insanın kullanmadığı zararlı gazı alır ve onun yerine atmosfere oksijen bırakır. Nefes aldığımızda içimize çektiğimiz ve asıl hayat kaynağımız olan oksijen, fotosentezin ana ürünüdür. Atmosferdeki oksijenin yaklaşık %30'u karadaki bitkiler tarafından üretilirken, geri kalan %70'lik bölüm denizlerde ve okyanuslarda bulunan ve fotosentez yapabilen bitkiler, algler ve bazı bakteriler tarafından üretilir. Fotosentez ve Besinler: Güneş ışını saf enerji kaynağıdır; ancak ham olarak o kadar da kullanışlı bir enerji şekli değildir. Bu enerjiyi yemek, vücutta doğrudan kullanmak ya da depolamak mümkün değildir. Bu yüzden güneş enerjisinin farklı bir enerji türüne çevrilmesi gerekir. İşte fotosentez bunu yapar. Bu işlem yoluyla bitkiler, güneş enerjisini daha sonra kullanabilecekleri bir enerji şekline dönüştürürler. Fotosentez yapraklarda meydana gelir. Burada güneş enerjisi kullanılarak havadaki karbondioksit, nişasta ve diğer yüksek enerjili karbonhidratlara dönüştürülür. Karbon kullanıldıktan sonra ortaya çıkan oksijen ise havaya bırakılır. Bitki daha sonra besine ihtiyaç duyduğunda bu karbonhidratlarda depoladığı enerjiyi kullanır. Elbette bu bitkilerle beslenen canlılar da bitkide bulunan karbonhidratlardan enerji ihtiyaçlarını karşılarlar. İnsanın ihtiyacı olan enerji de fotosentez yoluyla bu besinlerde depolanan enerji ile karşılanır. Fotosentez ve Enerji: Enerjinin kaynağı her zaman Güneş, bu enerjiyi insanın kullanacağı hale getiren sistem her zaman fotosentezdir. Bu sistem dışında hiçbir sistem aracılığı ile sahip olduğunuz enerjiyi kazanamazsınız. Bu enerji kaynağını bitkiler fotosentezle bünyelerinde depolarlar. Yediğiniz besinlerden elde ettiğiniz enerji, hayvansal gıdalardan elde ettiğiniz enerji, bugün kullandığımız önemli enerji kaynaklarından olan odun, kömür, petrol ve doğalgaz da fotosentezden elde edilen enerjiye sahiptirler. Fotosentez ve Çevre: Fosil yakıtları yaktığımızda enerji elde ederiz. Aynı zamanda karbondioksit açığa çıkar. Bu nedenle canlılar, havadaki karbondioksitin ve havanın ısısının sürekli olarak artmasına neden olurlar. Her yıl insanların, hayvanların ve toprakta bulunan mikroorganizmaların yaptıkları solunum sonucunda milyarlarca ton karbondioksit atmosfere karışır. Ayrıca, fabrikalarda ve evlerde kalorifer ya da soba kullanılarak tüketilen ve taşıtlarda kullanılan yakıtlardan atmosfere verilen karbondioksit miktarı da milyarlarca tonu bulmaktadır. Ancak bitkiler, algler ve bazı bakteriler yani üreticiler gerçekleştirdiği fotosentez işleminde sürekli olarak karbondioksit tüketir ve oksijen üretirler. Bu şekilde de denge (karbondioksit-oksijen dengesi) korunmuş olur. Yeryüzünün ısısı da belli bir aralık içinde sabittir, çok büyük ısı değişimleri yaşanmaz. Bu ısı dengesini de üreticiler sağlarlar. Canlılar fotosentezle üretilen besin ve oksijeni solunum reaksiyonlarında parçalar ve enerji üretir. SOLUNUM Karbonhidratlar, yağlar ve proteinlerin çok atomlu, yüksek enerjili moleküller olduğunu biliyoruz. Canlılar bu moleküllerindeki kimyasal enerjiyi ATP enerjisi haline getirmek için organik moleküllerindeki bağları koparmak zorundadır. Bu olaya solunum denir. Solunum reaksiyonları oksijenli solunum ve oksijensiz solunum olarak ikiye ayrılır. Oksijenli Solunum Ana Denklemi

ATP Hücrede meydana gelen yaşamsal olaylar için gerekli olan enerji ATP den sağlanır. ATP, hücrenin kolaylıkla kullanabileceği yüksek enerjili bağlara sahiptir. Solunumla elde edilen enerji, hücrede ATP şeklinde, kimyasal bağ enerjisine dönüştürülür. ATP molekülü, riboz denilen beş karbonlu bir şeker, adenin adı verilen organik bir baz ve üç fosfat grubundan meydana gelir. OKSİJENSİZ SOLUNUM Enerji ihtiyacı az olan canlılar oksijensiz solunum yaparlar. Hücrelerde oluşan özel enzimler yardımıyla glikozu oluşturan atomlar arasındaki bağ, basamak basamak kopar. Her basamakta açığa çıkan enerji, hemen ATP sentezinde kullanılır. Bu olay gerçekleşirken oksijen kullanılmaz. Bu nedenle oksijensiz solunum (fermantasyon) olarak adlandırılır. Oksijensiz solunum sonucunda glikoz bütünüyle inorganik bileşiklere kadar ayrışamaz. Enerjinin çoğu yeni oluşan organik molekülün bağlarında kalır. Örneğin; üzüm suyunda bulunan glikozu bazı bakteriler, oksijensiz solunumla aşağıdaki denklemde görüldüğü gibi eti alkol ile karbon dioksite ayrıştırır. Bu yolla yaşamsal etkinliklerini sürdürebilmeleri ve üremeleri için gerekli enerjiyi sağlar. Üzüm suyunun şarap olması, arpa özütünün bira olması,hamurun kabararak ekşimesi sütün yoğurt ve peynir olması ve üzüm suyunun sirke olması fermantasyonun (oksijensiz solunumun) sonucudur. Canlıların bir bölümü glikoz molekülünü oluşturan atomlar arsındaki enerjiyi ATP ye aktarmak için hücrelerinde oksijenli solunum denilen başka bir yöntemi geliştirmiştir. Bitkiler oksijeni yaprak yüzeylerinde yer alan gözeneklerle alır. Hayvanların çoğunda ise bu olayı gerçekleştirmek için solunum organları vardır. Oksijensiz solunumda olduğu gibi oksijenli solunumda da önce sitoplazmadaki özel enzimlerin etkisiyle glikozun kimyasal bağları kopmaya başlar ve organik moleküller oluşur. Bu moleküller hücrenin enerji santrali dediğimiz organeli olan mitokondrilere geçer ve burada özel enzimlerin etkisiyle de karbon dioksit ve hidrojene kadar ayrışır. Solunum olayında amaç; organların çalışmasını sağlayacak ATP üretmektir. ATP üretimi bir kaç dakika bile durması canlının ölümü demektir. KİM YAPAR? NEREDE YAPILIR? HANGİ MADDELER GİRER? HANGİ MADDELER ÇIKAR? Yüksek yapılı tüm canlılar Sitoplazmada başlar Glikoz (C 6 H 12 O 6 ) Karbondioksit (CO 2 ) Mitokondride devam eder. Oksijen (O 2 ) Su (H 2 O)

MADDE DÖNGÜLERİ SU DÖNGÜSÜ Su döngüsü, suyun devamlı olarak dünya yüzeyi ve hava arasında sıvı halden gaz hale ve gazdan sıvı hale dönüşmesi olayıdır. Atmosferin yüksek kesimlerinde bulunan su buharı soğuk hava ile karşılaşınca yoğunlaşarak kar ve yağmur şeklinde yeryüzüne düşer. Karalara yağan yağışlar toprağı nemlendirir. Ayrıca yeryüzüne düşen sular toprağa süzüldükten sonra yeraltı sularını oluşturur. Bu sular yerin üst kısımlarındaki sularla birleşerek deniz ve okyanuslara dökülürler. Fotosentez yapan bitkiler kökleri ile topraktan su alır. Bu suyun bir kısmını terleme yoluyla atmosfere geri verirler. Ayrıca hayvanlarda soluk alış-verişi ile su buharı atmosfere ulaşır. Güneş ışınlarının etkisiyle deniz ve okyanuslarda biriken su ısınır ve buharlaşarak tekrar atmosfere geçer. Buhar halindeki su atmosferde yükselir. Atmosferde soğuk hava tabakası ile karşılaşınca yoğunlaşarak tekrar sıvı haline dönüşür ve damlalar halinde yeryüzüne geri döner. KARBON OKSİJEN DÖNGÜSÜ Havada oksijen ve karbon elementleri O 2 ve CO 2 şeklinde bulunur. Bitkiler fotosentez sırasında CO 2 gazını alıp (fotosentez ile) besin ve O 2 üretir. Bitkiler (üreticiler) dışındaki canlılar besin yiyerek karbon ihtiyaçlarını karşılar. O 2 li solunum yapan canlılar ortamdaki O 2 i alır ve ortama CO 2 verirler. Milyonlarca yıl önce yaşamış ve ölmüş bitki ve havyaların cesetleri toprak altında fosilleşerek fosil yakıtları (kömür, petrol, doğalgaz vb.) oluşturur. Fosil yakıtların yanma tepkimesinden çıkan CO 2 de atmosfere dağıtılır. Yani havanın CO 2 miktarını azaltan olay fotosentez, arttıran olay ise yanma tepkimeleri ve solunumdur.

AZOT DÖNGÜSÜ Havada en fazla bulunan gaz azot gazıdır. Azot öncelikli olarak protein ve nükleik asitlerin yapısında bulunur. Bitki ve hayvanlar azot ihtiyacını direkt havadan karşılayamazlar. Havadaki azot yıldırım ve şimşek gibi hava olayları sırasında su ile birleşip toprağa bağlanır. Ayrıca baklagillerin köklerinde yaşayan azot bağlayıcı bakteriler havanın serbest azotunu toprağa bağlayabilir. Bitkiler azotu topraktan, otçullar ise azotlu bitkilerden karşılar. Etçiller de otçullar ile beslenerek azot ihtiyacını karşılar. Bitki ve hayvanların artık ve cesetleri ayrıştırıcı bakteriler tarafından çürütülür ve amonyağa dönüştürülür. Toprakta bulunan bazı bakteriler amonyağı bitkilerin kullanabileceği azot tuzlarına dönüştürür. Bazı bakteriler ise topraktaki fazla azotun havaya tekrar aktarımını sağlar.