10. AYBASTI-KABATAŞ KURULTAYI



Benzer belgeler
Yayla Turizmi, doğayla iç içe yaşamayı sevenler veya macera tutkunlarının genellikle günübirlik kullanım veya kısa süreli konaklama amacıyla yüksek

Turistik Ürün, Turistik Ürün Çeşitlendirmesi ve Alternatif Turizm 1.Hafta Öğr. Gör. Özer Yılmaz

6.15 TURİZM Ana Konular

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Sunuş... iv İçindekiler...v Tablolar Listesi...xi Şekiller Listesi... xii Kısaltmalar Listesi... xiii GİRİŞ...

Bir Destinasyon Olarak Edirne ve Durum (Swot) Analizi

Sürdürülebilir Kırsal Planlamada Doğa Turizmi ve Yerellik

Sektör paydaşı seçkin bir davetli grubu ile gerçekleştirilen Çalıştayda, aşağıdaki soruların yanıtları aranmıştır:

MALİ DESTEK PROGRAMI SAMSUN

Dr. Müge ŞANAL. Ziraat Mühendisi Antalya

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Ülkesel Fizik Planı. Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı)

Doğu Anadolu Turizm Geliştirme Projesi (DATUR)

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

İçindekiler. İçindekiler

İÇİNDEKİLER. Sayfa ÖNSÖZ..

İÇİNDEKİLER. ÖN SÖZ...III İÇİNDEKİLER...V TABLOLAR ve ŞEKİLLER LİSTESİ...XIII GİRİŞ...XV

YAYLA TURİZMİ Hazırlayan: Sunay Ünlü Yücel TÜRSAB Ar-Ge Departmanı

EKO-GASTRONOMİ. Arş. Gör. Reha KILIÇHAN Erciyes Üniversitesi Turizm Fakültesi

I. Dünya Savaşı öncesi dağıtım ve satış yönlü

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm TURİZME GENEL YAKLAŞIMLAR

İÇİNDEKİLER. Önsöz BÖLÜM SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE TURİZM

T.C. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Düzce Yatırım Destek Ofisi Yatırıma Uygun Turizm Alanları Raporu Sektörel Raporlar Serisi IX

TURİZM FAKÜLTESİ TURİZM İŞLETMECİLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI DERS PROGRAMI

VI. Lisansüstü Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi

YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ. Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY

ÇANAKKALE NİN GELİŞME ALANLARINDA EKOLOJİK YAKLAŞIMLAR. İsmail ERTEN

TÜRKİYE TURİZM STRATEJİSİ 2023 VE MALATYA İLİ TURİZMİ

YATIRIMDAN İŞLETMEYE TERMAL TURİZM

Temmuz Şarkiye Mahallesi Kocakişi Sokak No: Altınordu/ORDU.

GİRİŞİMCİNİN GÜNDEMİ

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Gelecek Turizmde Çoruh Vadisi Deneyimi

İÇİNDEKİLER. Önsöz... v İçindekiler... ix Tablolar Listesi... xv Şekiller Listesi... xv BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİ VE TURİZM SOSYOLOJİSİ

T.C.ULAŞTIRMA DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞIALTYAPI YATIRIMLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İZMİR ÇEŞMEALTI YAT LİMANI NAZIM İMAR PLANI PLAN AÇIKLAMA RAPORU

Turizm Talebi. Turistler niçin seyahat ederler?

İlgi Grupları ve Yerel Organizasyon. Samsun İli Doğa Turizmi Değerleri

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... v BİRİNCİ BÖLÜM TURİZMDE TEMEL KAVRAMLAR

Sürdürülebilir turizmin uygulanmasında Türk turizminin avantajları olarak nitelendirilen unsuları şu şekilde sıralayabiliriz.

GELENEKSEL GIDA VE DİĞER TEMEL KAVRAMLAR

TUROB Vakantiebeurs / Utrecht - HOLLANDA 2013 Turizm Fuarı Sonuç Raporu

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

Türkiye ile İlgili Sorular

4. ULUSAL DENİZ TURİZMİ SEMPOZYUMU TÜRKİYE NİN DENİZ TURİZMİ ÜRÜNLERİNİN KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI WEB SİTESİNDE TEMSİLİ

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DESTİNASYON YÖNETİMİ

ERBIL-IRAQ ULUSLARARASI SÜS BİTKİLERİ VE PEYZAJ FUARI 30 MAYIS02 HAZİRAN FUAR RAPORU.

İÇİNDEKİLER. Sunuş Bölüm I: Küresel İletişim, Değişen Paradigmalar ve Reklamın Yeni Rolü Küreselleşme Sürecinin İletişime Yansımaları

BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı

İKLİM MÜCADELELERİ. bu küresel sorunlarla yüzleşmede kilit bir rol oynayacak, eğitme, tecrübeye ve uzmanlığa sahiptir.

TURİZM PAZARLAMASI REKLAM

Doç.Dr. Mehmet MARANGOZ İNTERNETTE PAZARLAMA. Beta

TURİZMDE FETHİYE NASIL MA KA OLUR? (ARAMA KONFERANSININ ARDINDAN ) Yrd.Doç.Dr.Burhan KILIÇ. Muğla Üniversitesi

TABİAT VARLIKLARINI KORUMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ENERJİ VE ÇEVRE POLİTİKALARI AÇISINDAN RESLER VE KORUNAN ALANLAR. Osman İYİMAYA Genel Müdür

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi. Turizm Fakültesi

YEREL YÖNETİMLERDE REKREASYON YEREL PROGRAM YÖNETİMLERDE VE REKREASYON

Serbest zaman etkinlikleri. Alternatif serbest zaman etkinlikleri. Alternatif Sporlar. Alternatif Turizm... Ekstrem sporlar Yaşam tarzı sporları

TURİZMİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ VE EKOTURİZM

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

6. BÖLÜM: BULGULARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

SAYI: 3 HAZİRAN - ARALIK Keyifle okumanız dileğiyle. Prof. Dr. Murat GÜMÜŞ BATIOYO Müdür. (BATIOYO) Turizm ve Otel İşletmeciliği ile

AVRUPA MİRAS GÜNLERİ. Umut Özdemir. Kültür ve Turizm Uzmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

ASLI ALBAYRAK YARDIMCI DOÇENT

KARABÜK 2023 TURİZM VİZYONU

Tasarımda Farklılık ve Sektörel Tasarım Takipleri

Tutundurma Karması. Reklam. Satış Geliştirme Halkla ilişkiler Doğrudan Pazarlama

TC ANADOLU ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ-TURİZM İŞLETMECİLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ II.YARIYIL HAFTALIK DERS PROGRAMI

/Pazartesi

HALKLA İLİŞKİLER. HALKLA İLİŞKİLER ve SPONSORLUK. Yrd.Doç.Dr. Özgür GÜLDÜ

Besi Hayvanları Pazarlama Politikası ve Canlı Hayvan Borsaları Komitesi. Sonuç Raporu

KARADENİZ HAVZASINDAKİ TURİZM GÜZERGAHLARI Projesi

«KÜRESEL YAŞLI BAKIMI VE YAŞLI TURİZMİ BULUŞMASI» SONUÇ BİLDİRGESİ 1 EKİM 2013 RIXOS OTEL ANKARA

AYDIN TURİZM ÇALIŞTAYI RAPORU

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJELERİ KOORDİNASYON BİRİMİ

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

TUROB - Selanik Philoxenia 2014 Turizm Fuarı Sonuç Raporu. 2. Istanbul CD 3. İstanbul Haritası 4. Katılımcı otellerin sağladığı promosyonlar

ETTOM e-bülten SAYI 1

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇEŞME SONUÇ RAPORU

TC ANADOLU ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ-TURİZM İŞLETMECİLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ II.YARIYIL HAFTALIK DERS PROGRAMI

BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı Anadolu Üniversitesi

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ :

DOÇ. DR. ASLI ALBAYRAK. Adı Soyadı : Aslı Albayrak Doğum Tarihi : Öğrenim Durumu: Doktora*

1 PAZARLAMA KAVRAMI VE PAZARLAMANIN GELİŞİMİ

KURUMSAL REKLAMIN ANLATTIKLARI. Prof. Dr. Müge ELDEN Araş. Gör. Sinem YEYGEL

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. 4.Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Enstitüsü, Turizm Ana bilim Dalı

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU

İÇİNDEKİLER. Önsöz... BİRİNCİ BÖLÜM TURİZM VE ÇEVRE. ÜNİTE 1: YAVAŞ TURİZM... 1 (Mete SEZGİN, Seda ÖZDEMİR)

BODRUM ÇARŞISI VE GELECEĞİ

Kullanılan Kaynaklar: - Mucuk, İ. (2012). Pazarlama İlkeleri. Türkmen Kitabevi - Altunışık, R., Özdemir, Ş. & Torlak, Ö. (2012). Modern Pazarlama.

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ TORBALI SONUÇ RAPORU

KUZEY DOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT (SWOT) ANALİZİ(2012)

ANKARA KALKINMA AJANSI

BAKA BULUŞMALARI -I-

Yerel yönetimler, Kamu ve Sivil toplum kurum/kuruluşları, İşletmeler, Üniversiteler, Kooperatifler, birlikler

YARATICI ÖĞRENCİ GÜNLERİ Her Öğrenci Yaratıcıdır

SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI VE POLİTİKALAR. Dr. H. Ömer Tontuş Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü

Doç.Dr. OSMAN ERALP ÇOLAKOĞLU

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ

AR&GE BÜLTEN 2016 OCAK-ŞUBAT SEKTÖREL SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU

TÜRKİYE KIRSALINDA KADIN

Doç.Dr. OSMAN NURİ ÖZDOĞAN

Transkript:

Aybastı-Kabataş Kurultayı Yayınları No: 11 Editör Doç. Dr. Salim ŞENGEL Kapak Tasarımı Detay Yayıncılık Grafik Bölümü (Hasan GÜLSAÇAN) Bilimin Işığında Yerel Kalkınmaya Doğru 10. AYBASTI-KABATAŞ KURULTAYI Yerel Değerler ve Yayla Turizmi Ankara, 2010 İsteme Adresi Anadolu Üniversitesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu ssengel@anadolu.edu.tr www. aybastikabataskurultayi.com ISBN: 978-9944-0272-3-6 SPONSOR Şehit Kubilay Mah. Özlem Cad. 1740 Sk. No:8/A Keçiören / ANKARA Tel - Fax:0312 330 97 41 Bu Kitap ESEN KARDEŞLER Ltd. Şti nin katkılarıyla basılmıştır. Editör Doç. Dr. Salim ŞENGEL BASKI HAZIRLIK Ankara, 2010 DETAY ANATOLIA AKADEMİK YAYINCILIK LTD. ŞTİ. Adakale Sokak No: 14/1 Kızılay/ANKARA Tel : (0.312) 434 09 49 Faks: (0.312) 434 31 42 Web: www.detayyayin.com.tr e-posta: detayyay@gmail.com

KURULTAY BİLİM KURULU (Alfabetik Sıraya Göre) Prof. Dr. Yaşar AKÇA Prof. Dr. Saim Zeki BOSTAN Prof. Zehra ÇOBANLI Prof. Dr. Bilal DİNDAR Prof. Dr. Turan KARADENİZ Prof. Dr. Ö.Hakan MUĞLALI Prof. Dr. Hüseyin ÇELİK Doç. Dr. Nazmi KOZAK Yrd. Doç. Dr. Mustafa ÖZDEMİR Prof. Dr. Necdet SAĞLAM Yrd. Doç. Dr. Recep SIRALI Prof. Dr. Nadir SUĞUR Prof. Dr. Necdet TİMUR Prof. Dr. Yılmaz ÜRPER Prof. Dr. Cemil YAPAR Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ KURULTAY TURİZM BİLİM KURULU (Alfabetik Sıraya Göre) Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ordu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ordu Üniversitesi Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ondokuz Mayıs Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Atatürk Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Ordu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Ordu Üniversitesi Hacettepe Üniversitesi KURULTAY DÜZENLEME KURULU Onursal Başkanlar Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ Av. İrfan AKYÜREK Başkan Doç. Dr. Salim ŞENGEL Başkan Yardımcıları Mustafa DOĞAN Osman ÖZYURT Ali KAYKUN Metin EMİLLİ Ergün AKYÜREK Mehmet GÜNDOĞAR İzzet GÜNDOĞAR Yakup YILMAZ Kemal ÖZER Ziya AKKUŞ Mehmet ER Mehmet PÜRÇEK Osman YAKIŞAN Aybastı Kabataş İstanbul İstanbul İstanbul Ankara (Aybastı Belediye Başkanı) (Kabataş Belediye Başkanı) (Alankent Belediye Başkanı) (Alacalar Belediye Başkanı) (Çakırlı Belediye Başkanı) (Pelitözü Belediye Başkanı) (Kurultay Fransa Temsilcisi) Doç. Dr. Metin ARGAN Yrd. Doç. Dr. A. Sadık BAHÇE Doç. Dr. Teoman Duman Yard. Doç. Dr. Oktay EMİR Yard. Doç. Dr Cemile Bahtiyar KARADENİZ Doç. Dr. Kurtuluş KARAMUSTAFA Prof. Dr. Meryem AKOĞLAN KOZAK Doç. Dr. Nazmi KOZAK Yrd. Doç. Dr. Alptekin SÖKMEN Yrd. Doç. Dr. Cavit YAVUZ Anadolu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Gaziosmanpaşa Üniversitesi Afyon Kocatepe Üniversitesi Ordu Üniversitesi Erciyes Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Başkent Üniversitesi Ordu Üniversitesi

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... 1 I. YEREL DEĞERLER VE YAYLA TURİZMİ... 3 Yard. Doç. Dr. Sadık BAHÇE Yayla Turizmi Geliştirme ve Planlama... 5 Araş. Gör. Deniz Karagöz YÜNCÜ Perşembe Yaylasında Özgünlük Kavramı Üzerine Bir Değerlendirme... 19 Araş. Gör. Hilmi Rafet YÜNCÜ Sürdürülebilir Turizm Açısından Gastronomi Turizmi ve Perşembe Yaylası... 27 Araş. Gör. Çağıl Hale ÖZEL Turizmde Bir Ürün Olarak Cip Şenliği Perşembe Yaylası ve Çevresel Etkileri Üzerine Bir Değerlendirme... 35 II. KURULTAY VE SERBEST KÜRSÜ... 47 Serbest Kürsü... 49 III. KURULTAY SONUÇ BİLDİRGESİ... 59 EKLER... 61 YAZ AKADEMİSİ... 61 I EĞİTMENLERİN GÖRÜŞLERİ... 63 I ÖĞRENCİLERİN GÖRÜŞLERİ... 71 KURULTAY PROGRAMI... 85 YAZ AKADEMESİNDEN RESİMLER... 89 AYBASTI KABATAŞ KURULTAYINA TUTUM VE BEKLENTİLER... 90 Prof. Dr. Nadir SUĞUR Öğr. Gör. Temmuz Gönç ŞAVRAN

2 Sunuş Kurultaylar yerel sosyo ekonomik gelişme açısından önemli işlevler yerine getiren sivil toplum girişimleridir. Bu işlevini geniş bir yelpazede yerine getirme çabası içinde olan kurultayların en önemli özellikleri geniş halk kitlelerini kapsaması ve siyaset üstü bir duruşunun olmasıdır. Aybastı Kabataş Kurultayı yerel sorunların tartışıldığı ve çözüm yollarının arandığı önemli bir platformdur. 21 Temmuz 2009 tarihinde büyük bir coşku ve sevinçle 10. Kurultay düzenlenmiştir. Aybastı Kabataş Kurultayı 10 yıldır düzenli ve kesintisiz olarak, Aybastı ve Kabataş halkının geniş katılım ve desteği ile gerçekleşmiştir. Aybastı ve Kabataş halkı kurultaylarda ele alınan konular ve sorunlar üzerinde fikir yürütmüş, tartışmış, çözüm önerilerinde bulunmuş, yenilikçi düşünceleri ile kurultay çalışmalarının genişlemesi ve gelişmesine katkıda bulunmuştur. Aybastı Kabataş Kurultayı çalışmaları Bilimin Işığında Yerel Kalkınmaya Doğru parolası ile devam etmektedir. Bu bağlamda 10. Kurultayda Yerel Değerler ve Yayla Turizmi konusu ele alınmıştır. Kurultay iki oturum halinde yapılmış olup, birinci oturum bilimsel etkinlik, ikinci oturum serbest kürsüdür. Kurultay konusu ile ilgili bilim insanları ve uzmanlar davet edilmiş, kurultayın bilimsel etkinlik oturumunda konuyla ilgili görüş ve önerilerini Aybastı ve Kabataş halkı ile paylaşmışlardır. Kurultayın serbest kürsü oturumunda ise yörenin sorunlar ve çözüm önerileri üzerinde durulmuştur. Bilindiği gibi kurultay çalışmaları kurultay bilim kurulunun belirlediği konular çerçevesinde yürütülmektedir. Kurultay çalışmalarının onuncu yılında yeni bir etkinlik çalışmalara eklenmiştir: Kurultay Yaz Akademisi. Bu etkinlik ilköğretim çocuklarına yönelik olup, üniversite öğrenci kulüpleri üyeleri tarafından yürütülmektedir. Bu kapsamda bu yıl vurmalı çalgılar, resim, müzik, seramik, spor, basım yayım, fotoğrafçılık etkinlikleri ile go oyunu öğrencilere öğretilmiştir. Çalışmalarda birçok yetenekli öğrenci belirlenmiş olup, bu öğrencilerin yeteneklerinin geliştirmelerinde katkı verilmeye devam edilecektir. 14 21 Temmuz 2009 tarihleri arasında yürütülen etkinliklerde Aybastı ve Milli Eğitim Müdürü Sayın Musa ER ile Kabataş Milli Eğitim Müdürü Sayın Yüksel ÇETİN in önemli destek ve katkıları olmuş olup, ayrıca etkinliklerin yürütüldüğü Aybastı Merkez İlköğretim Müdürü Ahmet ARPACI ve müdür yardımcısı Mesut SEZGİN in yakın ilgi ve yardımları olmuştur. Kurultay çalışmaları kapsamında, Aybastı Belediye Başkanı İzzet GÜNDOĞAR ve Kabataş Belediye Başkanı Yakup YILMAZ ilgi ve destekleri sürdürmüş, kurultay çalışmalarına önemli katkılar vermişlerdir. Kitabın yayına hazırlanmasında üniversitede öğrencilerimiz Hasan TANIŞ, Derya ÖZKAN ın çok büyük emekleri vardır. Çalışmalarımıza katkı verenlere teşekkür etmeyi bir borç bilirim. 10. Kurultay çalışmaları kurultay bildirgesinin yayınlanması ile tamamlanmıştır. 11. Kurultay konusu Organik Tarım olup, kurultay 20 Temmuz 2010 tarihinde (Aybastı Şenliklerinin 2. günü) yapılacaktır. 11. Kurultayda buluşmak dileğiyle saygılar sunarım. 9 Kasım 2009, Eskişehir Doç. Dr Salim ŞENGEL Kurultay Başkanı

3 4 YEREL DEĞERLER VE YAYLA TURİZMİ

5 6 YAYLA TURİZMİ GELİŞTİRME VE PAZARLAMA ÖZET Yard. Doç. Dr Sadık BAHÇE Yaylacılık, geleneksel üretim yöntemlerine (tarım ve hayvancılığa) dayanan ekonomik bir etkinlik olmakla beraber, yüzyıllar boyunca sosyal ve kültürel boyut kazanmıştır. Yaylacılık, kültürel bir olgu olarak, insanlığın yerleşik hayata geçişi kadar eskidir. Temelinde, insanoğlunun yaşam mücadelesinde doğayı koruma vardır. Geleneksel üretim yöntemleri ekonomideki göreceli önemini kaybetmesiyle, yaylacılık kültürel ve sosyal bir etkinlik haline gelmeye başlamıştır. Diğer yandan, zaten şehrin kalabalığından sıkılan modern çağın insan, kitle turizminin yarattığı kalabalıklardan kaçarak, rekreasyon etkinliklerinde farklılıklar aramaya başlamıştır. İnsanın özüne dönme, doğaya dönme arzusu doğayı temel alan turizm türlerini öne çıkarmaktadır. Bir yaşam tarzı olarak devam eden otantik ve doğal değerlerini koruyan doğal yapılar olan yaylalar bir potansiyel olarak ortaya çıkmıştır. Modern insanın doğaya dönüş arzusunu gidermek veya değişik nedenlerden dolayı şehre göçen ancak geçmişiyle bağlarını koparmayan bireylerin geçmişleriyle bağ kurmalarına olanak sağlayan bir turizm türü olarak yayla turizmi gelişmeye başlamıştır. Ancak, günümüz küresel pazarlamasında, kıyı turizminin gelişim süreci, dikkatli olunmadığında bu doğal alanların da mahvolabileceğini göstermektedir. Özellikle, çevre etkileşim değerlemeleri yapılarak, gelişimin ve pazarlama süreçlerinin çok iyi planlanması gerekmektedir. Ordu ili, tüm Karadeniz gibi sahip olduğu potansiyelle yayla turizminde bir marka olabilir. Ancak, yaylalar turizmine açıldığında neler yapması veya yapmaması gerektiğini çok iyi planlamak, uygulamak ve izlemek gerekmektedir. Anahtar Sözcükler: yayla, yaylacılık, yayla turizmi, turizm pazarlaması. 1 YAYLA VE YAYLACILIK Yayla, yükseklikleri beş yüz metreden birkaç bin metreye kadar çıkabilen yerlerdeki derin akarsu vadileriyle yarılmış düzlükler olarak tanımlanan yeryüzü şeklidir. 1 Yayla, çevreye göre daha yüksek anlamına gelir. Fazla engebeli olmayıp düz ve otlaklarla kaplı, suyu bol olan yaylalar hayvancılıkla geçimlerini sağlayan topluluklarca yılın belirli aylarında hayvanlarına taze ot temini ve aynı zamanda hayvansal üretimlerini (süt, peynir, yağ gibi) yapmak amacıyla Anadolu Üniversitesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu 1 http://tr.wikipedia.org/wiki/yayla_(co%c4%9frafya) (11.01.2009) kullanılır. 2 Yaylalar, son yıllara kadar bir turizm türü olmaktan ziyade daha farklı amaçlarla kullanılmıştır ve halen de kullanılmaktadır. Yaylacılık, Anadolu da tarım ve hayvancılık ile bağlantılı kültürel bir kavramdır. İnsanlar, genel olarak tarım ve hayvancılık nedeniyle yazları yaylalara göç eder. Örneğin, Ege bölgesinde yaza aylarında insanlar tarım alanlarını korumak ve tarım alanı olmadığı için otlak ve suyun bol bulunduğu, nispeten daha serin olan yaylalara göç eder. Burada amaç ekonomiktir. Kışa hazırlanmak, kış aylarında kendilerinin ve hayvanlarının kışlık yiyeceklerini temin etmek amacıyla yaylalara çıkılır. Ancak Akdeniz de ise, ekonomik nedenlerin yanında, yazın sıcağından kaçma nedeni de vardır. Yaylacılık, göçebelik döneminden kalma bir alışkanlıktır. Özellikle, hayvancılıkla uğraşan kesimler ekonomik nedenlerle yaylalara göç etmesi yüzyıllardan beri süregelen ve göç sarma gibi ritüelleri olan bir gelenektir. Bu da yaylacılığın ekonomik olduğu kadar kültürel değerler taşıdığını gösterir. Tarım ve hayvancılığın ekonomik alanda önemini kaybetmesinden sonra yaylacılık kültürel ve sosyal olarak gerilemeye başlamıştır. Ancak, kültürleri koruma ve turizm nedeniyle yaylacılık kültürel bir etkinlik olarak yeniden canlanmaya başlamıştır. Bu durumu şu sözler açıklamaya yetmektedir; Unutulmaya yüz tutmuş geleneklerimizin başında gelen otçu Göçü gibi Yaylalara Göçte tarihin sayfalarına gömülmekten son anda kurtuldu. 2007 Yılında dokuz ilçenin ortak katılımıyla kurulan Giresun Kazıkbeli ve Çevresi Yaylacılar Derneğinin girişimleriyle düzenlenen Eynesil de ki Yayla Göçü Şenliği büyük bir coşkuyla kutlandı 3 Bu tür girişimlerin örnekleri oldukça fazladır. Günümüzde ise yaylaların kullanımını 3 ayrı kategoride değerlendirebilmek mümkündür. Bunlar; Geçimlerini hayvancılıkla sağlayan kırsal alanlarda yaşayan topluluklarının ekonomik yaylacılık faaliyetleri (Karadeniz bölgesinde olduğu gibi), Geleneksel üretim tekniklerini değiştirerek yaylacılığı ekonomik anlamda değil, geleneksel anlamda veya iklimsel koşullar nedeniyle sürdürülen yaylacılık faaliyetleri (Antalya bölgesinde olduğu gibi) veya yayla şenlikleri uygulamalarında olduğu gibi faaliyetler Modern insanın boş zaman değerlendirme ve doğaya geri dönme ihtiyacıyla katıldığı yayla turizmi 4 2 http://www.gezikolik.com/tr/alternatif_turizm/yayla_turizmi/turkiye/turkiye_de_yaylacilik/e_5205.aspx (25.08.2009) 3 http://www.giresunlular.com/newsdetail.asp?newsid=1125 (24.08.20099) 4 http://www.gezikolik.com/alternatif_turizm/yayla_turizmi/turkiye/turkiye_de_yaylacilik/e5205.aspx (27.01.2009)

7 8 Yayla Turizmi Son yıllarda, tüketiciler giderek bireyselleşen tüketim biçimlerine kaymaktadır. Diğer bir ifadeyle tüketiciler kitlesel tüketimden giderek bireysel veya daha küçük ilgi grupları halinde tüketime kaymaktadır. Kendilerinin özel ilgilerine uyumlaştırılmış ürün ve hizmetleri talep etmektedir. Bu genel eğilim turizm tüketimine de yansımış ve tüketiciler turizm tüketiminde daha bireysel, otantik rekreasyon alternatiflerine yönelmiştir ve bu yönelim her geçen gün artmaktadır. Bu nedenle, turizm çeşitlendirmesi söz konusu olamaya başlamıştır. Turizmin çeşitlendirilmesi amacıyla gündeme gelen türlerden biri olan yayla turizmi açısından Türkiye, özellikle Karadeniz Bölgesi son derece şanslıdır. Doğadan uzak kalan kent insanına hem doğayla buluşma hem de farklı kültürel deneyim yaşama olanağı sunan yayla turizminin gelişmesi için çabalar her geçen gün artmaktadır. Gerek yerel yönelimler gerekse merkezi hükümet yayları turizme açmak için gereken düzenlemeleri yapmaya başlamıştır. Buradaki amaçlar şunlardır; 5 Kırsal kesimde yaşayanların da turizm gelirlerinden pay almasının sağlanması, Turizm yatırımcısı için ekonomik açıdan uygun ve cazip yayla turizm merkezlerinin oluşturulması, Yayla turizminin sürdürülebilirliği için ürün çeşitliliğinin sağlanması, Yayla turizmine yönlendirilecek turist profilinin belirlenmesi. Yayla turizminin, dolayısıyla hem bölgenin gelişmesi hem de yerel halkın refah düzeyinin yükselmesi için çoğu Karadeniz Bölgesinde olmak üzere 23 yayla turizme açılmıştır. 6 Bu merkezlerin seçiminde aşağıda verilen kriterler kullanılmıştır. 7 Doğal değerlere yönelik potansiyelin zengin olması, Sivil mimari karakterinin olması, Kent merkezine ulaşımın kolay sağlanır olması, Yöre halkının sosyal yapısının turizme yakın olması, Aktivitenin ekonomik olarak sürdürülebilmesi, Diğer turizm çeşitleri ile entegrasyonunun sağlanabilir olmasıdır. 5 http://www.kultur.gov.tr/tr/belgegoster.aspx?f6e10f8892433cff060f3652013265d66f8935e20a9cb198 (24.08.2009) 6 Ünlü, Yücel, Sunay, TÜRSAB Ar Ge Departmanı Raporu, 2004, s. 4 5. 7 http://www.kultur.gov.tr/tr/belgegoster.aspx?f6e1... (28.12.2008) Ancak, yaylaların iç ve dış turizmde kullanımı sadece bu ilan edilen yaylalarla sınırlı değildir. Özellikle, Akdeniz ve Ege bölgelerinde yerel halkın yaz sıcağından kaçmak için yaylalarda ikinci konutlarını yaptıkları bilinmektedir. Bu nedenle iç turizm açısından önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Öte yandan, hemen hemen her bölgede yaylalar turizm amaçlı kullanılmakta olduğu bir gerçektir. Daha sonraki yıllarda sayıları 26 ya çıkarılan bu yayların en önemli sorunu altyapı ve işletmecilik yetersizliğidir. 8 Tablo 1. Turizme Açılan Yaylalar Merkez Adı İlan Özellikleri Tarihi 1 Giresun Bektaş Yaylası T.M. 1990 Yayla + Kış 2 Trabzon Akçaabat Karadağ T.M. 1990 Yayla 3 Trabzon Tonya Armutlu 1990 Yayla 4 Gümüşhane Kürtün Erikbeli 1990 Yayla 5 Artvin Kaçkar T.M. 1991 Yayla 6 Artvin Kafkasör T.M. 1991 Yayla 7 Giresun Kümbet Yaylası T.M. 1991 Yayla 8 Giresun Yavuzkemal Yaylası T.M. 1991 Yayla 9 Gümüşhane Zigana T.M. 1991 Yayla+Kış 10 Ordu Çambaşı Yaylası T.M. 1991 Yayla 11 Ordu Akkuş Argın Yaylası T.M. 1991 Yayla 12 Ordu Aybastı Perşembe Yaylası T.M. 1991 Yayla 13 Rize Anzer T.M. 1991 Yayla 14 Sinop Ayancık Akgöl T.M. 1991 Yayla 15 Sinop Kozfındık Bozarmut Yaylası T.M. 1991 Yayla 16 Sinop Türkeli Kurugöl T.M. 1991 Yayla 17 Trabzon Maçka Şolma T.M. 1991 Yayla 18 Trabzon Araklı Pazarcık Yaylası T.M. 1991 Yayla 19 Bayburt Kop Dağı T.M. 1993 Yayla+Kış 20 Rize Çamlıhemşin Ayder Kaplıcası T.M. 1995 Yayla+Kaplıca+Kış 21 Ordu Mesudiye Keyfalan Yaylası T.M. 1995 Yayla 22 Gaziantep Islahiye Huzurlu Yaylası T.M. 1995 Yayla 23 Antalya İbradi Maşata Yaylası T.M. 1998 Yayla 24 Ordu Mesudiye Yeşilce Topçam Yaylası T.M. 1998 Yayla 25 Trabzon Araklı Yeşilyurt Yılantaş Yaylası 1998 Yayla 26 Manisa Spil Dağı 1998 Yayla Kaynak: http://yigm.kulturturizm.gov.tr/ (27.12.2008) 8 Ünlü, Y., S., TÜRSAB Ar Ge Departmanı Raporu, 2004, s. 1 5.

9 10 Tablo 1 de görüleceği gibi, yaylalar sadece yayla turizmine değil farklı türlere de hizmet edebilmektedir. Yaylacılık, dolayısıyla yayla turizmi kırsal kesimlerde yaşanan bir olgu olması, kırsal kesimde yaşayanların turizm gelirlerinden pay alarak refah seviyeler yükselmesinin sağlanmasına katkıda bulunur. Ancak, sürdürülebilir politikalar çerçevesinde düşünüldüğünde, geri dönüş oranı düşük ve yavaş olan yayla turizmine yatırım yapacak kişiler için uygun merkez ve koşulların oluşturulması gelişim açısından önemlidir. Ayrıca, genel olarak ürün çeşitliliğinin sağlanması için bir alternatif olan yayla turizminde, çeşitliliğin sürdürülebilmesi için, yayla turizminde kullanılacak doğal ve kültürel kaynakların sürdürülebilirlik ilkelerine göre kullanılmasını sağlayacak politika ve stratejilerin de geliştirilmesi gerekir. Bu politika ve stratejilerin belirlenmesi içinde, hedef alınan pazar bölümlerindeki tüketici profillerinin belirlenmesi ve pazarlama stratejilerinin ve araçlarının kullanılması son derece önemlidir. Yayla Turizmi Geliştirme ve Pazarlama Yayla turizmi, alternatif türler arasında Türkiye açısından potansiyeli en yüksek olanlardan biridir. Bununla beraber, gereken önlemler alınmazsa doğal açıdan yaylalar çevresel olarak en riskli alanların başında gelmektedir. Bu nedenle, nispeten doğal kalabilmiş yaylalar çevresel sorunlarla karşılaşabileceği gibi yaylaların sosyal ve kültürel unsurları da olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle geliştirme aşamasından pazarlama süreçlerine kadar uygulanacak bütün politikalar sürdürülebilirlik ilkelerine uygun olmalıdır. Sürdürülebilir ilkeler çerçevesinde yayla turizmi gelişimine bir model olması açısından Şekil 1 yol gösterici olabilir. Şekil 5.1. Sürdürülebilirlik Süreci Kaynak: Garrod, B. ve Fyall, A., Beyond the Rhetoric of Sustainable Tourism?, Tourism Management, C..19, Sayı. 3, 1998, s. 201. Hangi tür turizme ait olursa, turizm ürünü kendine has özellikleri olan, gerek üretmeden önce gerekse üretim ve tüketimi esnasındaki farklı süreçler gerektiren bir üründür. Turizmde yeni bir ürün, bütünleşik ürün olarak, diğer bir ifadeyle destinasyon olarak sunulur. Bu süreç, alt ve üst yapının geliştirilme

11 12 si ve pazarlama çabalarının çevresel ve kültürel değerlere zarar vermeyecek düzenlemelerin ve yatırımların yapılması ile sürdürülmelidir. Şekil 2 yayla turizmi geliştirme ve pazarlama süreçleri için bir model önermektedir. Şekil 2. Yayla Turizminde Geliştirme ve Pazarlama Modeli Kaynak: Lertkulprayad, Lamson, Marketing Cultural Heritage to Promote Tourism Growth in Areas of Low Tourism Patronage The Case of Petchaburi Doentown, Thailand, Proceeding of 2007 Internatinational Tourism Biennial, Çanakkale, 2007, s. 310 daki şekilden uyarlanmıştır. Kırsal alanların ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda gelişmesini, doğal ve kültürel zenginliklerin korunmasını hedefleyen turizm türlerinden yayla turizmi gibi türleri geliştirmek mümkün gibi görünse de pek kolay olmamakta dır. Özellikle tek bir türe dayalı destinasyonlarda, gelişim süreçlerinde planlarla gerçekleşen çıktılar arasında farklılıklar oluşmaktadır. Yapılan araştırmalar, planlamacıların gerçek niyetleri ile gerçekleşen uygulama sonuçlarının arasında farklılık olduğu ve planda yer alan konuların yarısından fazlasının planlandığı gibi uygulanamadığını ortaya koymaktadır. 9 Turizm gelişim planlarındaki engeller şöyle sıralanmaktadır 10 : Ana planda hatalar, Planlamacıların araştırma ve analiz yapmadaki yetersizlikleri, Yanlış öngörüler, Planlamacının deneyim eksikliği, Uygulayıcıların yanlış anlamaları, Uygulayıcı ile planlamacıların arasındaki fikir ayrılıkları, Özel sermayesinin saldırgan tutumu, Bölgeler arasındaki dengesiz gelişmişlik düzeyidir. Planlama, bilimsel değerlendirmeler ışığında yapılmalıdır. Turizme açılacak yaylanın fauna ve flora açısından değerlendirilmesi yapılarak, hassas türler ve türlerin bulunduğu bölgeler tespit edilmeli ve gerekli koruyucu önlemler alınmalıdır. Aksi takdirde doğa zincirinde bulunması gereken bir canlı türünün yaşadığı bir alan zarar görebilir veya bir tür yok olabilir. Bu türlerin yaşadığı hassas bölgelerden gerek altyapı gerekse üst yapı yatırımları uzak tutulmalı ve aşırı ziyaretten kaçınılmalıdır. Karadeniz bölgesinde ve Toroslarda gerçekleştirilen yayla turizminde altyapıyı geliştirmek amacıyla asfalt dökülmesi bölgedeki yaban hayvanlarını olumsuz etkilediği belirlenmiştir 11. Çevre etkileşim değerleme raporlarının hazırlanması son derece önemlidir. Doğal çevrenin korunmasında ekoturizm uygulamalarına ağırlık verilmelidir. Ancak unutulmamalıdır ki, ekoturizm iyi bir arazi kullanımı sağlasa da, iyi bir çevresel koruma sağlamaz ve topluma bir miktar gelir sağlayabilir ve toplumun gelişimine katkıda bulunabilir, ancak bu belli sınırlar dahilinde ve önemli derecede yatırım desteği ve zaman gerektirir. 12 Bu nedenle, yerel halk turizm gelişiminin çevresel, ekonomik ve sosyal sonuçları konusunda eğitilmeleri şarttır. Özellikle, yayla turizmi gibi küçük ölçekli gerçekleştirilmesi gereken türlerde, turizm yatırımlarının pahalı ancak geri dönüş hızının düşük olduğu konusunda 9 Lai, K., Li, Y. ve Feng, X., Gap between Tourism Planning and Implementation: A Case of China, Tourism Management, C. 27, 2006, s. 1178 10 Lai ve Feng, a.g.e., s. 1178 11 http://www.evciltoplist.com/doga turizmi hayvan neslini tehdit ediyor.html (12.12.2008) 12 Kiss, A., Is Community based Ecotourism a Good Use of Biodiversity Conservation Funds?, Trends in Ecology and Evolution, C. 19, Sayı: 5, 2004, s. 235.

13 14 bilinçlendirilmelidir. Diğer bir ifadeyle, yayla turizminin gelişimi kırsal kesimlerin ekonomik refah düzeyinin artırılmasında sihirli değnek olmadığı bilinmelidir. Turizm gelişiminin diğer olumsuz tarafı, gelişimin rant sağlaması ve turizme açılan kırsal veya tarım alanlarına imar izni verilmesiyle oluşabilecek rant ve plansız gelişimdir. Özellikle yaylalar gibi geleneksel ve kültürel yönleri olan, insanların atalarından gördüğü bir yaşam biçiminde bu risk daha fazladır. Bunu örneklemek gerekirse, yaylacılığın ekonomik nedenlerden dolayı önemini kaybetmesi sonucu en fazla göç veren bölgelerden bir tanesi de Karadeniz dir. Göç eden ve belli bir birikim sahibi olmuş Karadenizliler, çocukluklarının geçtiği veya atalarının göçtüğü yerlere geçici bir süre için olsa da dönmek yılın belli bir süresini geçirmek istemektedir. Bugün Perşembe Yaylasına çıkıldığında, insanların hafızasına yer eden, adeta Karadeniz yaylalarının imajı olan o geleneksel ahşap evler veya yapılar ve serenderleri görmek mümkün değildir. Modern görünümlü çok katlı rengarenk yapıların hakim olduğu bir görünüm söz konusudur. Bu yapıların Karadeniz kültürü ile bir ilgisi yoktur. Ayrıca, TOKİ nin yaklaşık 250 konutluk bir projesinin onay almıştır. Bu lüks konutları bölge halkının ne kadarı sahip olacaktır? Çünkü bu binalara belli bir ekonomik birikim gerektirir. Ekonomik nedenlerden dolayı, sürekli göç veren Kabataş Aybastı yerel halkının ne kadarının böyle bir birikimi vardır? Genel olarak Karadenizli olan ama büyük şehirlerde yaşayan ve belli bir birikime sahip kişilerin, Karadenizli olmasa da ikinci konut olarak yatırım yapmak isteyenlerin veya giderek popüler hale gelen yayla yazlıklarına sahip olmak isteyen kişilerin alabileceği konutların oluşturulması söz konusudur. Bu kişilerin belli bir yaşam standardı vardır ve geçici olarak gitseler bile bu standartları arayacaklardır. Böylesine büyük bir projenin altyapısını oluşturmak için doğanın bir kısmı kullanılacaktır. Yol, su, kanalizasyon vb altyapı ve bölgesinin otantik değerlerine uymayan, geleneksel estetiğini bozabilecek üst yapısı, yaylanın doğal ve kültürel dokusuna zarar verecektir. Turizme açılması düşünülen bölgede yasal düzenlemeler bu tür gelişimleri engelleyecek şekilde düzenlenmesi ve yaylanın büyüklüğü dikkate alınarak fiziksel ve sosyal taşıma kapasitelerini belirlenmesi zaruridir. Unutulmaması gereken, bu alternatif türlerin geliştirilmesindeki temel hedef yerel halk, doğal ve kültürel çevreyi korumaktır. Yukarıda verilen örnekte, ne yerel halkın önceliği, ne doğal veya kültürel çevrenin korunması söz konusudur. Turizm gelişiminin bir diğer engelde destinasyonların pazarlamada yaşadığı sorunlardır. Turizm tüketicisi çok geniş bir alana yayılmıştır. Tanıtım ve dağıtım için yeterli sermayesi olmayan küçük ve orta ölçekli işletmelerden olu şacak yayla destinasyonlarının tüm tüketicilere ulaşması oldukça zordur. Bu nedenle, pek çok destinasyon turizm dağıtımda dev olan tur operatörlerine veya seyahat acentalarına bağımlı kalmaktadır. Bugün, en önemli talep yaratıcı ülkelerden biri olan İngiltere de turizm talebinin % 80 ninden fazlası tur operatörlerince yönlendirilmektedir ve operatörler bu işletmelerin üretim politikalarına müdahale edebilmektedir. 13 Destinasyonun pazarlama çabaları ekonomik kaygılarla kitlesel tüketime kayabilir. Kitlesel tüketim ise küresel özellikler kazanır. Kitlesel tüketim ise bilinen sonuçların doğmasına neden olacaktır. Bu nedenle ölçek ekonomisine göre hareket eden tur operatörleri yerine, küçük ölçekli seyahat acentaları, online dağıtım veya doğasever derneklerinin bültenlerine reklam verme gibi tanıtım ve dağıtım politikaları ve kanallarına yönelmesi, kitlesel tüketimin engellenmesi açısından önemlidir. Yayla turizmi de, tutundurma konusunda diğer turizm türleriyle benzer özellikler gösterir. Oldukça farklı özellikler arz eden ve pek çok değişkenden kolayca etkilenen turizm endüstrisinde tutundurmanın önemi şu nedenlere dayanır 14. 1. Talep genellikle mevsimseldir ve talebin düşük olduğu dönemlerde teşvik edilmelidir; yayla turizmi genellikle ilkbahar yaz aylarında talep edilmektedir. Yaylaların yükseltisi, iklimsel özellikleri de dikkate alınarak sonbahar ve kış aylarında da çekici olabileceği vurgulanmalıdır. 2. Tüketicinin, ürünü görmeden almaya teşvik edilmesi zorunluluğu vardır; tüketici yaylaya gittiğinde kültürel ve doğal olarak otantik çekicilikleri deneyebileceğine ikna edilmeli ve bu sağlanmalıdır. 3. Marka bağımlılığı, genellikle zayıftır; yayla turizmi tüketicileri genellikle yayla turizmi açılan bölgelere ailevi bağlarla bağlanan kişilerdir. Genel tüketici olarak, farklı bir deneyim arayan tüketiciler yöneldiği bir turizmdir. Bu nedenle tekrar edilen ziyaretlere bağımlılık oldukça yüksektir. 4. Çoğu ürün, genellikle katı rekabete maruz kalır; turizm pek çok yerel yönetimin ekonomik gelişim ve refah artırımı için bir araç olarak kabul edilir. Türkiye de bugün yayla turizmine uygun yüzlerce yayla vardır. 13 Smeral, E., The impact of Globalization on Small and Medium Enterprises: New Challenges for Tourism Policies in European Countries, Tourism Management, C: 19, S: 4, 1998, s. 373; Bastakis, C. Buhalis, D.ve Butler, R., The Perception of Small and Medium Sized Tourism Accommodation Providers on the Impacts of the Tour Operators Power in Eastern Mediterranean, Tourism Management, C: 25, S: 2, 2004, s. 151 170 14 Coltman, M. M., Introduction To Travel And Tourism: An Internal Approach, New York, Von Nostrand Reınhold, 1989, s. 255

15 16 5. Ürünler kolayca taklit edilebilir; yaylacılığın özü ve kökeni aynıdır. Yayla özellikleri değişmekle beraber, bir destinasyonun sunduğu ürün başka bir destinasyonca rahatlıkla taklit edilebilir. Yayla destinasyon olarak geliştirildikten sonra tanıtılması gerekir. Tüketici yaylanın bir destinasyon olarak var olduğunu bilmelidir. Bu nedenle, pazarlama sürecinde tanıtım son derece önemlidir. Yayla turisti, genel ilgi turistinden farklı olarak özel ilgi turisti bağlamında ele alınmalı ve tanıtım ona göre yapılmalıdır. Yayla turistinin yoğun olarak bulunduğu pazar bölümleri bilimsel yöntemlerle analiz edilmeli ve bu tüketicilerin özellikleri belirlenmelidir. Tanıtım yapmadan önce bazı soruların yanıtları araştırılmalı ve tanıtım kararları o şekilde alınmalıdır. Bu soruların bazıları şunlardır; Tanıtım için ne kadar bütçe ayrılacaktır? Tanıtım hangi araçlarla yapılacaktır? Tanıtımda ne tür görsel materyaller kullanılacaktır? Destinasyonun hangi özelikleri vurgulanacaktır? Yayla turizmine açılan destinasyonlar genel olarak kırsal alanlar olduğu için ekonomik olarak geri kalmış bölgelerdir. Bu nedenle, tanıtım bütçesi oldukça kısıtlı olacaktır. Bu nedenle, yerel yönetimin veya girişimcilerin tanıtım bütçesi ayıramayacakları için, bu işlev ulusal hükümete düşmektedir. Ayrılan bütçeye göre kullanılacak tanıtım araçlarının çok iyi seçilmesi ve etkin bir şekilde kullanılması önemlidir. Burada, yayla turizmini diğer alternatif turizm türleri gibi küçük ölçekli olması gerekir. Bu nedenle, büyük kitlelere ulaşan ve pahalı olan medya araçları yerine daha yerel medya kuruluşları tercih edilmelidir. Ulusal veya uluslararası yayın yapan radyo veya televizyon yerine, hedeflenen kitlelerin bulunduğu bölgelerde yerel yayın yapan radyo ve televizyonlar tercih edilebilir. Benzer şekilde, ulusal düzeyde dağıtılan gazeteler yerine, yerel gazetelerin veya doğaseverlerin kurduğu derneklerin bültenlerinde tanıtım yapmak hem daha maliyetli olacaktır hem de amaca ulaşacaktır. Bu şekilde tanıtım, kitlesel tüketim yerine bu turizm türüyle ilgilenebilecek kişilere ulaşılarak, dengeli veya aşamalı gelişim sağlanabilir. Bu aşamada verilmesi gereken önemli bir diğer kararda dağıtım kanalının belirlenmesidir. Dağıtımı ters yönlü olan turizmde, dağıtım kanlı son derece önemlidir. Günümüz turizminde dağıtım büyük bir kısmı kitle turizminin mimarı olan tur operatörlerince yapılmaktadır. Bu turizmin neden olduğu olumsuz sonuçlar ortadır. Ölçek ekonomisine göre faaliyet gösteren tur operatörleri, kısa vadede ekonomik anlamda avantajlar sağlasa da uzun vadede doğal ve kültürel çevreye zararlı olmaktadır. Bu nedenle, dağıtım kanalı olarak hedef pazarlarda özel ilgi turizmine yönelik çalışan perakendeci seyahat acentalarının belirlenmesi ve dağıtım kanalı olarak bu acentaların kullanılması yararlı olacaktır. Bu tür çalışma taşıma kapasitelerinin aşılmasını engelleyerek, sürdürülebilirlik ilkelerine uygun bir dağıtım olanağı sağlayacaktır. Bu da bir ürün (destinasyon) olarak yaylanın yaşam döngüsünü uzatacaktır. Unutulmaması gereken Türkiye deki destinasyonların yaşam döngülerinin genel olarak 30 35 yıl olduğudur. 15 SONUÇ Yaylalar, ekolojik anlamda en hassas doğal alanlardır. Öte yandan yaylacılık kültürel özelliklerde taşır. Turizmin geliştiği bölgelerde, özellikle kitlesel tüketime geçildiğinde doğal ve kültürel çevrenin olumsuz etkilendiği bilinen bir durumdur. Bu nedenle, yaylalar turizme açılacaksa, çok dikkatli bir planlama yapılmalı ve gelişim kontrol altında tutulmalıdır. Turizme açılması düşünülen yaylanın çevre etkileşim değerleme raporları, turizme açılan alanların rant alanları olacağı ve kontrol edilemezse gelişimin zararlı olabileceği gerçeği dikkate alınarak incelenmesi gerekir. Gelişim süreci yerel paydaşların kontrolünde ve onlara öncelik verecek şekilde tasarlanmalıdır. Süreç, destinasyon olarak ömrünü uzatacak şekilde planlanmalı ve yürütülmelidir Bu nedenle, tanıtım ve dağıtım son derece önemlidir. Tanıtım bütçesine uygun tanıtım kanallarının seçilmesi ve dağıtımın yerel kontrolün dışına çıkabilecek aracılara verilememsi son derece önemlidir. Akılda tutulması gereken, ekonomik kaygılarla, kısa vadeli karlı bir sürecin uzun vadede zararlı bir sürecin yerine konulmaması gerektiğidir. Kontrol edilmez ise, gelişim önce doğaya ve daha uzun vadede kültürel değerler zarar verecek, geri dönüşü olmayan, yenilemeyecek kayıplara neden olacaktır. Özetle yayla turizme bir destinasyon olarak açılacaksa şunlara dikkat edilmelidir; Planlama yerel politikalara dayalı, önceliği ve kontrolü yerel halka veren gelişim programı izlenmelidir; gerek sosyal gerekse fiziksel taşıma kapasiteleri çok iyi belirlenmeli ve bu kapasitelere kesinlikle uyulmalıdır. Örneğin fiziksel taşıma kapasitesi belirlenirken yaylanın belirli bir yüzdesi kullanıma açılmalıdır. Bu bölgede hassas türlerin olmamasına dikkat edilmeli ve eğer açılacaksa da belirli önemleler alınmalıdır. Sosyal taşıma kapasiteleri, bölgenin kültürünün ve sosyal yapısının korunması açısından çok önemlidir. Turist kültürü her zaman üst kültür kabul edilir ve yerel kültürleri etkiler. Bu nedenle, belli bir anda bölgeye kabul edilecek ziyaretçi sayısı yerel halkın sayısını geçmemelidir. 15 Ahipaşaoğlu, H.S., Turizmde Rehberlik, Ankara: Detay Yayıncılık, 2001, s.72.

17 18 Şüphesiz alt ve üst yapıda gelişmeler olacaktır. Ancak bu gelişmeler, daha doğrusu imar planlamaları yerel mimariyi koruyacak şekilde düzenlenmeli ve özgün ve yerel mimariyi bozacak yapılanmalara izin verilmemelidir. İşletmeler mümkün olduğunca küçük ve orta ölçekli ve yerel girişimcilerle yönetilen işletmeler olmadır. Altyapı doğal ve ekolojik dengeyi bozmayacak şekilde planlanarak, yavaş ve sürdürülebilir bir gelişim sağlanmalıdır. Bu gelişim sürecinde yerel halk çevre ve kültür değerler konusunda bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır. Bu şekilde, yerel, özgün ve geleneksel ürünlerin üretilmesi ve sunulması sağlanarak, sürdürülebilir alternatif turizm felsefesine uygun, tüketicinin aradığı farklılıklar sağlanmalıdır. İşletmelerin küçük ölçekli ve yerel ürünler sunması, ziyaretçi ile yerel halk arasındaki etkileşimi ve iletişimi yoğun bir hale getirir. Tanıtım ve dağıtım konusunda, çok geniş kitlelere yayılmak yerine, sadece yayla turizmi gibi türlere ilgi duyan tüketicilerin bulunduğu niş pazarlara odaklanılmalı ve tanıtım maliyetlerinden tasarruf sağlanmalıdır. Doğasever dernekler, üçüncü yaş grupları, çevreciler, hayvan severler ve ekonomik nedenlerle büyük şehirlere göçmüş ve orada hemşerileri ile beraber olabilmek için kurulmuş dernekler hedef pazar olarak seçilebilir. Dağıtım konusunda büyük operatörler yerine yukarıda bahsi geçen derneklerin web sitelerine link vererek direkt dağıtım yapılabileceği gibi seyahat profesyonelleri ile de dağıtım yapabilir. Ancak, dağıtımda büyük operatörler yerine, bu alanda uzmanlaşmış küçük operatörler veya seyahat acentaları kullanılmalıdır. Böylece kitle turizmine yönelik çalışan operatörlerin baskısından uzak kalma olanağı olacaktır. http://www.evciltoplist.com/doga turizmi hayvan neslini tehdit ediyor.html (12.12.2008) http://www.gezikolik.com/alternatif_turizm/yayla_turizmi/turkiye/turkiye_de_yayla cilik/e5205.aspx (27.01.2009) http://www.giresunlular.com/newsdetail.asp?newsid=1125 (24.08.20099) http://www.kultur.gov.tr/tr/belgegoster.aspx?f6e10f8892433cff060f3652013265d66f 8935E20A9CB198 (24.08.2009) http://tr.wikipedia.org/wiki/yayla_(co%c4%9frafya) (11.01.2009) KAYNAKÇA Ahipaşaoğlu, H.S., Turizmde Rehberlik, Ankara: Detay Yayıncılık, 2001. Bastakis, C. Buhalis, D.ve Butler, R., The Perception of Small and Medium Sized Tourism Accommodation Providers on the Impacts of the Tour Operators Power in Eastern Mediterranean, Tourism Management, C: 25, S: 2, 2004. Coltman, M. M., Introduction To Travel And Tourism: An Internal Approach, New York, Von Nostrand Reınhold, 1989. Kiss, A., Is Community based Ecotourism a Good Use of Biodiversity Conservation Funds?, Trends in Ecology and Evolution, C. 19, Sayı: 5, 2004. Lai, K., Li, Y. ve Feng, X., Gap between Tourism Planning and Implementation: A Case of China, Tourism Management, C. 27, 2006. Smeral, E., The impact of Globalization on Small and Medium Enterprises: New Challenges for Tourism Policies in European Countries, Tourism Management, C: 19, S: 4, 1998. Ünlü, Y. S., TÜRSAB Ar Ge Departmanı Raporu, 2004, s. 4 5.

19 20 PERŞEMBE YAYLASI NDA ÖZGÜNLÜK KAVRAMI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME ÖZET Araş. Gör. Deniz KARAGÖZ YÜNCÜ Bu çalışmanın konusunu, modern dünyanın ve turizmin en önemli konularından biri olan özgünlük kavramı oluşturmaktadır. Çalışmada, turizm alan yazını kapsamında özgünlük kavramı ile ilgili kavramsal çalışmalar incelenmiştir. Daha sonra Perşembe Yaylası nın özgünlük kriterleri olarak belirlenen doğal, kültürel ve sosyal değerleri turizm kapsamında değerlendirilmiştir. Ayrıca, belirlenen yerel değerlerin turizm açısından geliştirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Özgünlük, özgünlük kriterleri, Perşembe Yaylası. ABSTRACT The subject of this study is authenticity that one of the most important concept of modern world and the tourism. In this study, conceptual studies that were about authenticity concept in tourism literature were investigated. Than natural, cultural and social values as authenticity criteria of Persembe Highland were evaluated in concept of tourism. Furthermore, suggestions that were development of local values through tourism were offered. Keywords: Authenticity, authenticity criteria, Persembe Highland. 1. GİRİŞ Plato, Dostoyevski Freud ve Baudrillard gibi büyük yazarlar insanların yaşamlarını anlamlandıran unsurları açıklamak için özgünlük kavramını kullanmışlardır. Ancak pozitivizm, yapısalcılık ve postmodernizm gibi felsefi yaklaşımlardan farklı olarak turistlerin davranışlarının ve deneyimlerinin açıklamasında turizm ve özgünlük literatüründe bazı eksiklikler bulunduğu saptanmıştır (Yeoman, Brass ve Beattie, 2007; Wang 1999). Fakat Wang (1999) nasıl bir bakış açısı kabul edilirse edilsin özgünlük kavramının turizm ve seyahat temelinde oldukça önemli olduğunu belirtmiştir. Turizmi günlük yaşamdan ayıran temel özellik, turizmin çağdaş insanın yaşamına anlam veren temel bir kurum Anadolu Üniversitesi, Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksekokulu, Yunus Emre Kampusu, 26470 Eskişehir, E posta: dkaragoz@anadolu.edu.tr niteliği kazanmasıdır. Geleneksel inançların etkisinin azalmasıyla, çağdaş toplumun bireyleri, gerçek ve bozulmamış olanı arayarak yaşamlarına bir anlam kazandırmak için yolculuk yapmaya, başka kültürleri deneyimlemeye başlamışlardır. Böylece turizm yeni ve özgün olanı bir ölçüde arama davranışına dönüşmüştür (Doğan, 2004:60). Wilmott ve Nelson (2003) günümüzde tüketim olgusunun oldukça karmaşıklaştığını bu nedenle bireylerin kendini gerçekleştirme olgusunu da içeren, yeni anlamlar ve deneyimler aradıklarını belirtmektedirler. Başlangıçta, insanlar çevre, hayvan hakları ya da üçüncü dünya ülkelerindeki açlık gibi oldukça geniş alandaki sorunlar ile ilgilenmişlerdir. Kendini gerçekleştirme ve tamamlama amacıyla yerine getirilen bu davranışlar maddeci sahiplenmenin ötesinde faydalı işler yapma ve daha derin anlamlar arayışı olarak kabul edilmektedir. Bu davranışlar ve ilgi, mallar ve hizmetlerden deneyimlere hareket eden bir tamamlamadır. Bireyler kendini gerçekleştirme ve gerçekliği deneyimleme adına günümüzde boş zaman ve seyahat deneyimlerine yönelmektedir. Pine ve Gilmore (1999) bunu deneyim ekonomisi olarak adlandırmaktadır. Pine (2004) tüketicilerin bir ürünü ya da hizmeti satın alıp almamasının, ürün ya da hizmette algıladığı gerçekliğe yani özgünlüğüne bağlı olduğunu belirtmiştir. Benzer şekilde Yeoman, Brass ve McMahon Beattie (2007) bugünün turistleri için temel seçim kriterinin özgünlük olduğunu ifade etmişlerdir. 2. TURİZMDE ÖZGÜNLÜK KAVRAMI VE KRİTERLERİ Turizmde özgünlük kavramı, kitle turizmi destinasyonlarının ortaya çıktığı 1960 lardan itibaren araştırma konusu haline gelmiştir. Özgün olmayan sahte etkinlikler üzerine ilk eleştirileri yapan MacCannell (1973; 1999), Cohen (1988) ve Urry nin (1990) çalışmaları ile turizmde özgünlük konusu tartışılmaya başlamıştır. MacCannell turistik bilincin özgün deneyimler arzusu ile harekete geçtiğini belirtmiştir (1999: 101). Modern toplumun sıradan ve yabancılaşmış olduğunu, bireylerin gerçeklik ve özgünlüğün başka bir yerde olabileceğini düşündükleri için özgünlük arayışında seyahate yöneldiklerini ifade etmiştir (1999: 3). Özgünlük modern batı dünyasında kültürel bir yapıdır. Önceki zamanlardan farklı olarak, modern insanlar günümüzde kendilerini bütünüyle tanımlayamamakta ya da sadece içsel benlikleriyle uyumlu olmayan sosyal konumları anlamında tanımlanabilmektedirler. Handler insanlar üzerindeki bu baskının, onları içten olmayan, samimiyetsiz ve özgün olmayan bir yörüngeye oturttuğunu belirtmektedir (Handler 1986: 3). Bu yabancılaşmanın üstesinden gelmeye istekli modern insan bir turist olarak gündelik sıradan çevrenin dışında özgün deneyimler aramaktadır (Cohen 1988: 373). Bu nedenle geçmiş, diğer ya da bir

21 22 başka mekan modernite için bir örnek haline gelmekte ve bu mekanlar turistler için aradıkları temel özgünlük unsuru niteliğine dönüşmektedir (Olsen 2002: 162). Hannabus, özgün bir kültür ile bağlantı kurmanın ya da özgün objelere sahip olmanın turistler için özgünlüğü kendilerine mal etme, içselleştirme imkanı verdiğini ileri sürmektedir (Hannabuss 1999). Turizm kapsamında çeşitli özgünlük tanımlamalarını inceleyen Waitt çalışmalarda özgünlüğün tam, öz, gerçek, doğru ve mevcut gibi ifadeler ile tanımlandığını saptamıştır (Waitt, 2000: 846). Benzer şekilde Teobald özgünlük kavramını saf, öz ve gerçek şey anlamında kullanmaktadır (Teobald, 2005: 411). Turizm bağlamında farklı özgünlük yaklaşımlarını kapsamlı olarak incelediği çalışmasında Wang (1999: 358) özgünlüğü; obje, toplum ya da özgünlük söylenceleri (miti) ile ilişki olarak tanımladığı varoluşsal özgünlük ile; temel seyahat güdüsü olarak bilme arzusunu açıklayan ve daha sonradan oluşturulmuş somut nitelikler olarak ikiye ayırmaktadır. Selwyn (1996: 4) ise bu iki tür özgünlüğü hot ve cool özgünlük olarak adlandırmaktadır. cool özgünlük genellikle destinasyon çekiciliği olarak kültürel ve doğal mirasın sunumu ile ilişkilidir. Sedmak ve Mihalic ise çalışmalarında özgünlüğü, modern turizm gelişmeden önce de mevcut olan, açıkça ithal edilmemiş ya da tamamen yerel olan ve kitle üretimi ya da endüstriyel amaçlarla üretilmemiş mimari, mutfak, soyut miras, doğal çevre gibi destinasyon çekicilikleri olarak tanımlamaktadır (Sedmak ve Mihalic, 2008: 1016). Sedmak ve Mihalic (2008) turizm literatürünü inceleyerek, çeşitli çalışmalarda yapılmış destinasyon özgünlük sınıflandırmalarını Tablo 1 de görüldüğü şekilde sıralamışlardır. Boissevain (1996; 2001) Cohen (1988; 1993) Gartner (1996) Goulding (2000) Hannabuss (1999) Hinch (1996) Hughes (1995) Kuznesof, Tragear ve Moxey (1997) MacCannell (1999) Moscardo ve Pearce (1986) Revilla ve Dodd (2003) Richards (1997) Selwyn (1996) Smith (2001) Urry (2000) Tablo 1. Destinasyonların Özgünlük Kriterleri Yerel halkın yaşam biçimi, müzik, el sanatları, ritüeller, geleneksel mimari, karnavallar, hediyelik eşya, yiyecek, restoranlar, kutlamalar, festivaller. El sanatları, hediyelik eşya, kültür (ritüeller, dans ), yerel halkın yaşam biçimi, tarihi çekicilikler (tarihi kalıntılar, temalı parklar ) Arkeolojik siteler, binalar, kaleler, sanat galerileri, el sanatları, savaş alanı, tarihi oluşumlar, ünlü insanların doğum yerleri ve mezarları, kiliseler, geleneksel mimari, seralar, etnik etkinlikler, ritüeller, etnik mutfak ve restoranlar, sergiler, maden ocakları, müzeler, tekrar sahnelenen tarihi etkinlikler, tiyatrolar. Binalar, geleneksel aktiviteler, giysileri müzeler Kaleler, temalı parklar, gösterişli evler, katedraller, geleneksel danslar, karnavallar, tarihi siteler, tarım ve balık tutma geleneği, edebi mekanlar, moda, mobilya, müzik, peyzaj, vahşi yaşam. Mimari, iklim, doğal çevre, imaj, ün, el sanatları, kültürel farklılıklar, sosyal ilişkiler. El sanatları, kültürel miras, tarihi sahnelemeler, mimari, videolar, işaretleri tarihi objeler, tarihi restorasyon. Yerel yiyecekler Yerel evler, tarihi objeler ve mekanlar, doğa, geleneksel yaşam şekli. Tarihi temalı parklar El sanatları Mitler, gelenekler, ritüeller, sanat eserleri, binalar, peyzaj Turistler tarafından tüketilen kültür, toplum, tarih, kültürel miras, etkinlikler, mitler, mekanların ruhu. El sanatları, geleneksel mimari, kültür, kültürel miras. Kemer ve köprüler, kuleler, eski binalar, artistik objeler, yiyecek, kırsal bölgeler, doğa, endüstriyel miras, yerel halkın turistlere yönelik tutumları. 3. PERŞEMBE YAYLASI NDA ÖZGÜNLÜK KRİTERLERİ TEMELİNDE TURİZMİN DEĞERLENDİRİLMESİ Aybastı nın 17 km güneybatısında yer alan, yüzyıllardır Türk kültürünün kuşaktan kuşağa aktarıldığı çeşitli panayırların, şenliklerin düzenlendiği Perşembe yaylası, günümüzde çevredeki çok sayıda yayla yerleşmesinin merkezi

23 24 durumundadır. Aybastı Kabataş ilçelerine bağlı birçok köy yerleşmesinin ekonomik faaliyet sahalarının uzantısını oluşturan Perşembe ve çevresindeki yayla alanları, geleneksel yaylacılığın yoğun olarak sürdürüldüğü kesimlerdir. Kabataş ve Aybastı halkının yanı sıra Reşadiye Niksar ve Tokat dolaylarında yaşayanların yaz mevsiminde karşılaşma yeri ve söz konusu yerleşmelerin ticari ilişkisinin merkezini oluşturan Perşembe Yaylası, aynı zamanda da çevredeki yaylaların pazar fonksiyonunu üstlenmiştir. Yaylada Temmuz ayı ortalarında düzenlenen şenlikler ve kurulan panayırlara yöre dışından çok sayıda katılım olmaktadır. Bir destinasyon olarak tanımlanan Perşembe Yaylası ve yakın çevresinin özgünlük kriterleri ve bu kriterlere ilişkin değerlendirme ve öneriler aşağıda açıklanmaktadır. 3.1. Doğal Çevre ve Manzara Perşembe yaylasının iklimi ve flora fauna zenginliği, bölgenin diğer destinasyonlardan farklılaşmasına yol açmaktadır. Yaylanın şehirden uzak oluşu turistlere gürültü ve kalabalıktan yalıtılmış, bozulmamış bir doğa deneyimi sunmaktadır. Manzara veya görünüm açısından bölgenin büyük bir avantaja sahip olduğu belirtilmektedir (Argan, 2007). Gerek Karadeniz bölgesinin bütünsel olarak görünümü, gerekse Ordu bölgesi manzara yönünde kayda değer bir özellik taşımaktadır. Aybastı ve Kabataş bakımından civar manzara yerleri, mesire bölgeleri ve özellikle Perşembe Yaylası büyük bir ayırt edici özelliğe sahip olarak değerlendirilebilmektedir (Argan, 2007: 161). 3.2. Yerel Mutfak Genel olarak yerel mutfağın temelinde genellikle mısır ve mısır unu bulunmaktadır. Bölgeye özgü temel yöresel yiyecekler Pancar Çorbası (Hele), Mısır (Darı) Çorbası, Karalahana Çorbası, Belocen (Diken Ucu Kavurması) Dolması, Keşkek, Helva. Ayrıca bölgede hayvancılığın yaygın olması ile et tüketimi, özellikle kuzu eti tüketimi,öne çıkmaktadır. Ancak bölge yöresel yiyecekler ve yerel mutfak açısından önemli bir potansiyele sahip olmasına karşın bu değerlerin ziyaretçiler ve turistlere sunumunda eksiklikler yaşanmaktadır. Misafirlere diğer bölgelere ait yemeklerin sunulması bir dezavantaj oluşturmaktadır (Argan, 2007). Yerel değerler bakımından yaylaya gelen turistlere yöresel yiyeceklerin sunumunun çeşitlendirilmesi ve zenginleştirilmesinin, yöreye özgü yiyeceklerin hazırlanması aşamasında turistlerin bu sürece dahil edilmesinin turistler için eşsiz bir deneyim sağlayacağı düşünülmektedir. Ayrıca doğal ortamda tamamen organik tarım yapılması ve turistlerin beklentileri doğrultusunda yiyecek, içecek ve tüm ihtiyaçlarının karşılanması anlamına gelen kırsal turizm çerçevesinde deneyim ve ürünlerin sunumu ile yaylaya daha fazla turist çekilebilecektir. 3.3. Konaklama Alanları Perşembe Yaylası nda bölgeye gelen turistlerin konaklama ihtiyaçları sadece yerel halkın sahip olduğu evlerin ziyaretçilere açılması ile sağlanmaktadır. Bu noktada Perşembe yaylasında konaklama alanları açısından eksiklikler olduğu görülmektedir. Bu eksikliğin giderilmesi açısından yaylada bölgeye özgü çadırların kurulması ve ziyaretçiler için konforlu hale getirilmesi, ahşap oteller ve yerel mimari ile uyum gösteren konaklama alanlarının inşa edilmesi gerekmektedir. Bu yapıların kullanıma açılması ile bölgedeki özgünlüğün sürdürülerek turistlere aktarımı sağlanabilecektir. 3.4. Tarihi Mekanlar Perşembe Yaylası ve çevresinin sınırlı da olsa Kümbet ve Yason Burnu gibi çeşitli tarihi mekanlara sahiptir. Bu mekanlar: Kümbet: Perşembe Yaylası sınırları içerisinde, Pontus Devleti yle yapılan muharebelerde şehit düşmüş (1300 1364) ve halk tarafından evliya olarak ziyaret edilen bir kümbet bulunmaktadır. Yason Burnu: Yason Burnu Doğal ve Arkeolojik Sit Alanı, denize uzanan küçük bir yarımada şeklindedir ve ikinci derece doğal ve arkeolojik sit alanı olarak korumaya alınmıştır. Bu alan üzerinde bir kilise, bahçe duvarı kalıntısı ile birlikte halen ayaktadır. Bunun yanı sıra deniz kıyısı boyunca uzanan duvar kalıntılarından bazı kısımlar, antik liman ve balık üretme havuzları günümüze kadar gelmiştir. 3.5. Aktivite ve Etkinlikler Perşembe Yaylası sahip olduğu doğal güzellikler ve yerel kültür kapsamında çeşitli aktiviteler için önemli bir potansiyele sahiptir. Spor etkinlikleri kapsamında yaylada yamaç paraşütü, çim kayağı, dağcılık, trekking ve alpinist aktiviteler gerçekleştirilebilmektedir. Ayrıca, sahip olduğu fauna sayesinde av turizmi için de potansiyele sahiptir. Ancak av turizmi açısından faunaya ve doğal yaşama zarar vermemek için çeşitli düzenlemelerin geliştirilerek av turizminin kontrol altına alınması gerekmektedir. Kültürel etkinlikler kapsamında ise Perşembe Yaylası nda her yıl geleneksel cip şenlikleri, Kümbetʹte at yarışları, Aybastı Perşembe Yaylası şenlikleri düzenlenmektedir. Perşembe yaylası şenlikleri kapsamında en iyi peynir, damızlık buzağı, damızlık koç ve koyun kırkma yarışmaları, geleneksel yağlı güreşler gibi etkinlikler düzenlenerek yerel kültürün ve geleneklerin etkinlik katılımcılarına sunumu sağlanmaktadır.

25 26 3.6.Yerel Halk Bölgenin yerel halkı, misafirperverlik, ağırlama, insanlara yaklaşım gibi pek çok bakımdan son derece yerel ve temiz bir yapıyı ortaya koymaktadır. Kültürel özellikler bakımından da gelen misafiri ve turisti ev sahibi mantığı ile ağırlama, gelen turistler için yayladaki özgün yaşamı sergileme açısından ayrı bir çekicilik unsuru sağlamaktadır. 3.7. Hediyelik Eşya ve El Sanatları Bölgede geleneksel el sanatlarının satışının yapılabileceği herhangi bir mağaza bulunmamaktadır. Ancak şenlik programı içerisinde yörenin ürünlerini tanıtıcı halı sergisi, el sanatları sergisi gibi sergiler düzenlenmektedir. Geleneksel el sanatlarının yok olmaya yüz tuttuğu bölgede çeyiz sandıkları, diğer ahşap hediyelik eşyalar (Argan, 2007), yerel halı ve el sanatlarına yönelik ürünlerin üretiminin ve satışının sağlanması hem el sanatlarının sürdürülebilirliğinin sağlanması hem de turizm açısından faydalı olacaktır. 4. SONUÇ Küreselleşme, teknoloji, sosyal ilişkilerin ve üretim kalıplarının değişimi turistlerin tüketim ve tercih biçimlerinde değişimi de beraberinde getirmektedir. Modern yaşamın karmaşıklığı, günlük fiziksel ve sosyal çevrenin sahteliği, seyahat tercihlerinde turistleri bozulmamış ve özgün olanı aramaya itmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar turistlerin hizmet kalitesi düşük de olsa daha özgün destinasyonlar ve deneyimleri tercih ettiklerini göstermektedir. Özgünlük kavramı açısından Perşembe yaylasının değerlendirilmesi aşamasında, yaylanın obje temelli özgünlük kriterleri doğal çevre ve manzara, yöresel yiyecekler, konaklama alanları, tarihi mekanlar, aktivite ve etkinlikler, yerel halk, hediyelik eşya ve el sanatları olarak belirlenmiştir. Buna ek olarak, her bir özgünlük kriterinin mevcut durumu incelenmiş, geliştirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur. Yaylada turizm gelişiminin çeşitli yönetmelikler ve düzenlemeler ile kontrol altına alınması, sürekli olarak izlenmesi ve denetlenmesinin bölgenin özgünlüğünün korunmasında önemli bir adım olacaktır. Ayrıca bölgeye yönelik turizm hareketinin daha çok küçük gruplar halinde olmasının sağlanması, turistlerin ve yerel halkın ekolojik yapı, yerel değerler ve çevre koruma konularında bilgilendirilmesi hem turizmin sürdürülebilirliği hem de yerel değerlerin özgünlüğünün devamı açısından önemli olacaktır. KAYNAKLAR ARGAN, Metin (2007); Destinasyon İmajı ve Markalama: Aybastı Kabataş Bölgesi Üzerine Kuramsal Bir Tartışma, 8. Aybastı Kabataş Kurultayı, Ed.: Salim ŞENGEL, Aybast Kabataş Kurultayı Yayınları No:9, ss.148 172. COHEN, Eric (1988); Authenticity and Commodization in Tourism., Annals of Tourism Research, Vol: 15, ss.371 386. DOĞAN, Hasan Zafer (2004); Turizmin Sosyo Kültürel Temelleri, Ankara: Detay Yayıncılık. HANDLER, Richard. (1986); Authenticity., Anthropology Today, Vol: 2(1), ss.2 4. HANNABUSS, Stuart (1999); Postmodernism and the Heritage Experience., Library Management, Vol: 20(5), ss.295 302. MacCANNELL, Dean (1973); Staged Authenticity: Arrangements of Social Space in Tourist Settings., The American Journal of Sociology, Vol:79(3), ss.589 603. MacCANNELL, Dean (1999); The Tourist: A New Theory of the Leisure Class. Berkeley: University of California Press. OLSEN, Kjell (2002); Authenticity as a Concept in Tourism Research., Tourist Studies, Vol: 2(2), ss.159 182. PINE, B. Joseph ve GILMORE, James H. (1999); The Experience Economy : Work Is Theatre Every Business A Stage. Boston: Harvard Business School. SEDMAK, Gorazd ve MIHALIC Tanja (2008); Authenticity in Mature Seaside Resorts., Annals of Tourism Research, Vol:35 (4), ss.1007 1031. SELWYN, Tom (1996); Introduction. İçinde The Tourist Image: Myths and Myth Making in Tourism, Ed.: Tom Selwyn, ss.1 32, Chichester: Wiley. THEOBALD, William F. (2005); Global Tourism. Amsterdam: Elsevier/Butterworth Heinemann. URRY, John (1990); The Tourist Gaze. London: Sage Publication. WAITT, Gordon (2000); Consuming Heritage Perceived Historical Authenticity., Annals of Tourism Research, Vol:27(4): 835 862. WANG, Ning (1999); Rethinking Authenticity in Tourism Experience, Annals of Tourism Research, Vol:26(2), ss.349 370. YEOMAN, Ian., BRASS Dana ve McMAHON BEATTIE, Una (2007); Current Issues in Tourism: The Authentic Tourist., Tourism Management, Vol:28, ss.1128 1138.

27 28 SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM AÇISINDAN GASTRONOMİ TURİZMİ VE PERŞEMBE YAYLASI ÖZET Hilmi Rafet YÜNCÜ Bir kültürün en önemli unsurlarından birisi yemektir. Bir bölgeye özgü yemekler, o bölge için bir fark yaratmaktadır. Günümüzde insanlar sadece açlık duygusunu gidermek için değil aynı zamanda o yemek sürecinde farklı deneyimleri yaşamak amacıyla evlerinden dışarıda yemek yemektedirler. Bu nedenle yemek yemek fizyolojik bir ihtiyaçtan çok sosyal bir ihtiyaç haline gelmiştir. Turizm davranışı ile yemek yemek ayrılmaz bir bütünün parçalarıdır. Yeni lezzetler tatmak ve farklı kültürlere ait yiyecekleri deneyim etmek bazı turistlerin bir bölgeyi tercih nedenleri arasında ilk sırada yer almaktadır. Literatürde gastronomi turizmi olarak geçen bu turizm davranışı bu çalışmada ele alınacaktır. Çalışmanın ilerleyen aşamalarında ise Aybastı Perşembe Yaylasında gastronomi turizminin sürdürülebilir bir temelde geliştirilmesi için öneriler sunulacaktır. Anahtar Kelimeler: Gastronomi Turizmi, Sürdürülebilirlik, Aybastı Perşembe ABSTRACT Food is an important part of culture. Food is differentiation for regions. Today people eat outside not only for live but also experience different tastes. For this reason eating out become a social need. Experience new tastes and foods of different cultures is primary motivation factor of tourists. In this study gastronomy tourism is examined. Further of the study suggestions are introduced for developing of gastronomy tourism in Plateau of Aybastı Perşembe. Keywords: Gastronomy tourism, Sustainability, Aybastı Perşembe. 1. GİRİŞ Turizm sektöründe artan rekabet nedeniyle bölgeler kaynaklarının sürdürülebilirliği sağlamalıdır. Kaynakların sürdürülebilir olması, ekonomik, ekolojik ve sosyo kültürel temelde devamlılığının sağlanmasıdır. Turizm bölgelerindeki rekabet, yerel yeni kaynakların yaratılması ve bu kaynakların sürekliliğinin sağlanmasını gerektirmektedir. Yerel değerlere sahip çıkan bölgeler rakiplerine göre pazarda öne geçmektedirler. Turizm bölgelerinde, turistler için en önemli Anadolu Üniversitesi, Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksekokulu, Yunus Emre Kampusu, 26470 Eskişehir, E posta: hryuncu@anadolu.edu.tr çekicilik unsurlarından biri de kültürdür. Yerel kültürün bir parçasını bölgedeki yemek kültürü oluşturmaktadır. Dünya üzerinde yemek kültürü bölgelere göre farklılık göstermektedir. Bir kültür için normal olarak kabul edilen yemek çeşitliliği, başka bir kültür için tabu sayılabilmektedir. Bunun yanında tabu sayılan bu yemekler ise kimi insanların ilgisini çekmekte ve sadece o yemekleri tatmak amacıyla o bölgelere seyahatler gerçekleştirilmektedir. Kültürler arasındaki bu farklılık ve kültürlerdeki zenginlik, günümüz turist profilinin ortaya çıkışında etkili olmuştur. Günümüz turisti, gitti bölge kültürüne entegre olması seven, kültürün tüm öğelerini görmek isteyen bir yapıya sahiptir. Bu nedenle bölgeler turizm pazarındaki bu değişime uyum sağlayabilmek için yerel değerleri ön plana çıkartıp, diğer bölgelerden farklılaşma çabası içerisine girmektedirler. Bir turist, bir bölgeye kültürel deneyim yaşamak amaçlı gelebilir ve o bölgedeki yerel kültürden, tarihi ve doğal kaynaklardan faydalanırken, aynı zamanda o bölgede yer alan yemekleri ve değişik tatları tatmak isterler. Bu tür ikincil nedenler turizm faaliyetini destekleyici niteliğe sahiptir. Bunun yanında son dönemlerde bir bölgede yapılan yemekleri veya sadece bir bölgede üretilen bir hammadde ile yapılan yemeklerin tadımı ve üretim aşamalarının gözlemlenmesi gibi unsurlar turistlerin bir bölgeyi tercihlerindeki temel nedenler arasında yer almaya başlamıştır. Yemek kültürünün turizm de ön plana çıkması bölgede oluşturulacak alternatif turizm çalışmalarına ve bölge kaynaklarının sürdürülebilirliğine katkı sağlamaktadır. Bu çalışmada sürdürülebilirliğe katkı sağlayacak olan gastronomi turizmi ve Aybastı Perşembe Yaylasına yönelik uygulama önerileri sunulacaktır. 2. GASTRONOMİ TURİZMİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Genel olarak bakıldığında yemek yemek fizyolojik bir ihtiyaç olmakla birlikte, gelişen yiyecek içecek endüstrisi sayesinde bu ihtiyacın dışarıda karşılanması boş zamanları değerlendirmeye yönelik bir faaliyet olmuştur. İnsanlar artık sadece açlık ihtiyaçlarını karşılamak için değil, aynı zamanda yiyecekten, atmosferden, manzaradan ve diğer koşullardan zevk almak ve tatmin duygusu yaşamak için evlerinin dışında yemek yemektedirler. Ayrıca yemek yemek sadece boş zaman faaliyeti değil aynı zamanda turizm davranışı içinde yer alan bir özelliktir. Turistler gittikleri bölgelerde genel olarak o yöreye ait yemekleri tercih etmektedirler. Bunun yanında tüketim turizm davranışının önemli bir parçasıdır. Turistler sadece manzarayı ve duyduklarını tüketmezler aynı zamanda o bölgenin lezzetlerini de tüketirler. Nerdeyse tüm turistler tatillerini geçirdikleri bölgede, dışarıda yemek yemeyi tercih ederler. Bu nedenle bir bölgenin yemekleri başka bir kültürün içine girebilmek ve tanımak için en önemli araçlardan birisidir.

29 30 Gastronomi kırsal ve şehir oluşumları için önemli bir çekicilik özelliği taşımaktadır. Bunun yanında gastronomi yaz tatili tercihlerinde önemli bir seçim kriteri içinde yer almaktadır (Kastenholz ve Davis, 1999; Gyimothy ve diğerleri 2000; Joppe ve diğerleri, 2001). Gastronomi ve yemek kültürü bölgesel pazarlama ve politikalarda önemli bir yer oluşturmaktadır (du Rand ve Heath, 2006). Gastronomi, turizm deneyiminin ayrılmaz bir parçası ve bazı durumlarda temel seyahat motivasyonu halindedir (Hall ve diğerleri, 2003). Gastronomi turizmi; temel motivasyon faktörü özel bir yemek türünü tatmak veya bir yemeğin üretilmesini görmek amacıyla, yiyecek üreticilerinin, yemek festivallerini, restoranları ve özel alanları ziyaret etmektir. Bununla birlikte özel bir yemeği tatmak, yemeklerin farklı üretim süreçlerini görmek veya ünlü bir şefin elinden yemek yemek yine bu kapsamda ele alınmaktadır. Herhangi bir restorana yapılan günlük olağan ziyaretler gastronomi kapsamına girmemektedir (Hall ve diğerleri, 2003). Bir bölgenin yemekleri o bölgenin seçiminde ve o bölgede turistlerin yaşadığı deneyim üzerinde önemli etkiye sahiptir (McKercher, Okumus ve Okumus, 2008). Ayrıca gastronomi turizmi, restoran ve otellerde turistler için yemeklerin hazırlanması yerine, yerel yiyecek ve içeceklerle ilgili deneyim yaşamak amacıyla turistlerin seyahat etmesidir. Yemek, bir toplumun kendisini ve yaşama tarzını ifade şeklidir. Kültür gastronomi turizminin göz ardı edilemez önemli bir parçasıdır. Yemek turizmi bir özel ilgi turizmi olmasının yanında, ev sahibi bölgenin yemek sayesinde kültürel özelliklerinin de öğrenilmesi yemek turistinin aynı zamanda kültür turisti haline getirmektedir Yiyecek içecek konaklama ulaşım çekicilikler ve etkinlikler gibi turizm ürünün önemli bir unsurudur (Hjalager ve Corigliano, 2000). Bir bölgenin yemekleri o bölgeye ait iklim, konaklama, manzara gibi önemli çekicilik özellikler arasında yer almaktadır. Farklı yemekleri tatma ve deneme duygusu, seyahat deneyiminin temel motivasyon faktörü olabileceği gibi toplam deneyimin ikincil amacı da görülebilmektedir. Bazı kişiler yeni mutfakların lezzetlerini tatmak için seyahat ederler (McKercher, Okumus ve Okumus, 2008). Gastronomi turizminin kökeni tarım, kültür ve turizmde yatmaktadır. Bu üç unsur, Gastronomi turizminin bölgesel bir çekicilik ve deneyim olarak pazarlanmasına ve konumlandırılmasına fırsat sağlamaktadır. Tarım, ürünü sunmaktadır, kültür tarihi ve otantikliği turizm ise alt yapıyı ve hizmetleri sağlamaktadır. Tüm bu unsurlar gastronomi turizmi altında buluşmaktadır. Yemek, bir toplumun kendisini ve yaşama tarzını ifade şeklidir. Kültür Gastronomi turizminin göz ardı edilemez önemli bir parçasıdır (Du Rand ve Heath 2006, 208). Genel olarak ele alındığında Gastronomi turizmi; Turistler tarafından tüketilen yerel kültürün bir parçası Bölgesel turizmin gelişmesinde önemli bir unsur Yerel tarım ve ekonomik gelişimin bir parçası Rekabetçi bölgelerin pazarlanmasında önemli bir unsur Turistler tarafından tüketilen ürün ve hizmetler Gastronomi sadece çeşitli çekiciliğe sahip kültürel bir ürün değil aynı zamanda, herhangi bir kültürel ürünün tamamlayıcısı durumundadır (Correia ve diğerleri, 2008). Yemek sürdürülebilir turizmde önemli bir yere sahiptir. Bu önem, çeşitli boyutlarda ortaya çıkmaktadır. Turistleri yerel yiyecekleri tüketmesi bölgeye çarpan etkisi yapmaktadır. Böylece yerel ekonomi kazanç sağlamaktadır. Yerel tüketimi canlandırmaktadır. Üçüncü boyut, turizm bölgeleri rakipleri ile rekabet edebilmek için çeşitli turizm çekicilikleri geliştirmek zorundadır. Bir bölgenin sahip olduğu yerel yemekler bu rekabet avantajı sağlanması açısından önemli bir unsur olacaktır. yerel mutfak aynı zamanda bölge için sembolik bir yapı sağlayacağı için turistler açısında ayrı bir çekicilik unsuru olacaktır.(yöreye özgü olma durumu) Bir bölgenin mutfakla ilgili mirası bir turizm ürünü olması açısından son yıllarda önemli bir güç kazanmıştır. Bir bölgedeki kaliteli yiyecek içecek o bölgede turizm ürünü ve turist deneyimi olarak geliştirilmektedir. Bölgeye gelen ziyaretçilerin bu ürünlere harcadığı para bölge ekonomisine katkı sağlamakta ve bu sektörlerin gelişmesini sağlamaktadır. Yiyecek içecek sektörü ile turizm sektörü arasındaki iki yönlü ilişki göze çarpmaktadır. Bunlardan ilki yerel yemeklerin bir turizm ürünü olarak kabul edilmesidir. İkincisi ise bölgeye gelen turistler sayesinde turistlerin evlerine döndüklerinde yerel yiyeceklerin ihracatı ile ilgili girişimlerde bulunmasıdır. Turistler için ise durum benzer özellik taşımaktadır. Turistler hem zevk hem de ihtiyaç için yemek yemektedirler. Turistlerin bazıları sadece açlıklarını bastırmak için yemek yerken, bazıları ise yerel yemekleri ve mutfağı öğrenmek için bir işletmeye gitmektedir. Günümüzde yiyecek içecek ürünleri tüm dünyaya kolayca yayılabilmektedir. Yemek kültürü ile ilgili dergiler ve televizyon programları artık hep seyahatle ilişkilendirilmektedir. Bu tanıtımlar sayesinde insanlar artık orada gördükleri yemekleri, restoranları, ünlü şefleri görmek için seyahatlerini planlıyorlar. Dünyada yemek turizmine yönelik düzenlenen turlar genel olarak üç kategoride oluşmaktadır;

31 32 1. Yemek pişirmeye yönelik eğitimleri içeren turlar, bu turlar için en önemli bölgeler, Fransa, İtalya ve İspanyadır. Bu bölgeler yapılan yemek yapımı ve şarap tadımı turları 2. Özel bir bölgenin yemeğini yerel yemeğini yemek veya dünyaca ünlü bir şefin yaptığı yemeği yemek için düzenlenen turlardır. İtalya da zeytin yağı, Fransa da peynir ve İspanya da tapas denilen mezelerin tadımının yapıldığı turlar 3. Özellikle bir ürün için geliştirilmiş ve aynı zamanda o ürünün üreticileri ile buluşma imkanı sağlayan turlar, Kosta Rika ya yapılan kahve turları, Japonya ve Sri Lanka ya yapılan çay turları ve Belçika ve İsviçre ye yapılan çikolata turları 3. GASTRONOMİ TURİZMİ, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE AYBASTI PERŞEMBE YAYLASI Günümüzde sürdürülebilirlik kavramı bir bölgenin turizm açısından kalkınmasında ve devamlılığında önemli bir unsurdur. Aybastı ve Perşembe Yaylası, alternatif turizmin geliştirilmesi için yeterli potansiyele sahip bir bölge olmasından dolayı kitle turizminden çok daha özel ilgiye yönelik turizmin geliştirilmesi bölge kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından önem taşımaktadır. Bölgenin sahip olduğu yemek kültürünün canlandırılıp turizme yöneltilmesi bölgenin sahip olduğu çekiciliklere katkı sağlayacaktır. Bölgenin yemek kültürünün ön plana çıkartılması gerek temel amacı yemek olan turistlerin gerekse, diğer amaçlarla bölgeye gelen ziyaretçilerin tatmin duygusunu artıracak ve tekrar ziyaretlerin oranını artıracaktır. Bölgedeki yemek kültürünün ön plana çıkartılması ve gastronomi ağırlıklı turizme yönelim, yerel kaynakların kullanılması açısından bölgesel kalkınmaya katkı sağlayacaktır. Gastronomi turizminde tarım ve hayvancılık gibi yerel ekonomik sektörlerin ağırlık kazanması sürdürülebilirlik açısından yerel halka önemli kazanımlar sağlamaktadır. Gastronomiye yönelik turizm ile birlikte yerel besin maddelerinin ve yemeklerin ön plana çıkartılması hem orijinallik arayan turistler ilgisini çeker, hem de yerel halkın gelir düzeyinde olumlu etkilere sahiptir. Aybastı Perşembe yaylasında gastronomi turizminin geliştirilmesindeki ilk adım bölgeye özgü yemeklerin ve besin maddelerinin bir envanterinin çıkartılmasıdır. Bu envanter sayesinde bölge tanıtımında kullanılacak yemekler ve besin maddeleri belirlenebilir. Ayrıca envanter çalışması sayesinde bölgenin yemek kültürü korunmuş olacaktır. Turizm eğilimlerindeki değişiklikler yerel değerlerin korunmasını zorunlu kılmaktadır. Oluşturulacak envanter sayesinde bölgede kaybolmaya yüz tutmuş kültürel değerlerin ortaya çıkartılması ve bunların korunması da sağlanacaktır. Bölgedeki yerel halkın katılımıyla yapılacak olan bu çalışma ile birlikte bölgeye özgü, yemek tarifleri, pişirme teknikleri, besin maddeleri belirlenebilir. Hazırlanan envanter çalışması sonucunda, ortaya çıkartılan değerlerin yerel halk tarafından benimsenmesi ve bu değerlerin üretiminin yapılması amacıyla, bölgede yer alan yiyecek içecek işletmeleri ile bu konuda bölgede faaliyet göstermek isteyen yeni yatırımcıların ve yerel halkın dikkatleri bu alan çekilmelidir. Yerel yemeklerin pazarlanması ve turistler için bir çekicilik unsuru olarak kullanılması yerel yemeklerin bölgede sunum oranına bağlıdır. Yerel mutfağın bölgedeki restoranlarda turistlere sunulması yemeklerin ulaşılabilirliği açısından önemlidir. Bir bölgeye gelen turistler o yörenin yemek kültürünü deneyim etmek istemektedirler. Fakat bu isteğin karşılanabilmesi için yerel mutfağın sunumu yapan işletmelere ihtiyaç vardır. Bölgedeki restoranlarda yerel mutfağa ait özelliklerin sunulması yemeklerin tanıtımı içinde önemlidir. Bu nedenle Aybastı Perşembe Yaylasına ait yiyecekler bölgede yer alan restoranlarda sunumu sağlanmalıdır. Gastronomi turizmi sayesinde, Aybastı Perşembe Yaylası ve diğer yakın yaylalarda yerel bazda küçük ölçekte üretilen tereyağı, peynir, yoğurt ve hayvansal besin maddeleri, turistlerin tüketimine sunulabilir. Bunun yanında turistler ziyaret sonrası şehirlerine döndüklerinde bu maddelerden talep ederek gelir etkisine devam etmektedirler. Bu nedenle sadece turizm faaliyeti esnasında değil aynı zamanda ziyaret sonrası oluşacak talep bölge ekonomisine gelir katkısı sağlayacaktır. Bölgenin yemek kültürünün turizm faaliyetine katılması, Aybastı Perşembe Yaylasındaki tarım ve hayvancılık gibi ekonomik sektörlerin gelişmesini de sağlayacaktır. Fakat bölgenin bu katkıyı sağlayabilmesi için özellikle belirlemiş o olduğu besin maddelerinin tanıtımda kullanılması gerekmektedir. Gerek internet sayfasında gerekse fuarlarda bölge yemek kültürü ön plana çıkartılmalı ve o bölgede nelerin farklı yapıldığını ve bölgeye özgü nelerin olduğu vurgulanmalıdır. Gastronomi turizmi açısından Aybastı Perşembe Yaylası nın avantajlı yönlerinden birisi bu bölgede üretimi yapılan yiyeceklerin doğal yollarla elde edilmesidir. Özellikle son dönemlerde, insanların dikkat ettiği en önemli konulardan birisi de sağlıklı yollarla üretilmiş doğal besinlerdir. Yiyecek üretimindeki değişiklikler, yiyeceklerin hazırlanmasında, gerek hammadde olsun gerekse koruyucu madde kullanımı nedeniyle doğallıktan uzak bir üretim ön plana çıkmaktadır. Aybastı Perşembe Yaylası üretilen ürünler açısından doğallığı ve

33 34 temizliği kullanarak bu konuda bir çekicilik elde edebilir. Bu avantaj sayesinde özellikle bölgeye gelen turistlerin yaşayacağı deneyimin kalitesi artırılabilir ve tekrar ziyaretlerde artış sağlanabilir. 4. SONUÇ Günümüzde alternatif turizmin önem kazanması ve turistlerin ilgilerine yönelik bölge tercihi yapması, çeşitli turizm türlerinin önem kazanmasını neden olmuştur. Bu turizm türlerinden biri de gastronomi turizmidir. Gastronomi turizminde, turistlerin birincil motivasyonu bölgedeki yemek kültürünü tanımak ve bölgeye özgü tatları deneyim etmektir. Bir bölgede gastronomi turizminin gelişmesi, yerel ekonomiye önemli katkılar sağlamaktadır. Çünkü o bölgeyi ziyaret eden gastronomi turisti yerel ürünlerin tüketimine önem vermektedir. Yerel ürünlerle hazırlanmış bir yemeğe veya besin maddesine yönelim daha fazladır. Bu nedenle yerel ekonomik sektörler daha fazla kalkınmakta, yeni yatırımları bu sektörlere girişi sağlanmaktadır. Bu katkılar bölgede sürdürülebilirliği beraberinde getirmekte ve yerel değerlerin korunması ve geliştirmesi için çabalar harcanmaktadır. Aybastı Perşembe Yaylası turizm potansiyeli fazla olan bir bölgedir. Özellikle spor turizmi, eko turizm gibi farklı turizm türlerinin geliştirilmesi için yeterli potansiyeli bulunmaktadır. Bunun yanında Aybastı Perşembe Yaylası özellikle yemek kültürü açısından lezzet arayan turistlere de farklı alternatifler sunabilmektedir. Özellikle yaylada üretilen yerel ve küçük ölçekli doğal besin maddeleri ve yemekler sayesinde gastronomi turizminin yapılabilmesi elverişli bir ortam oluşmaktadır. Yaylada üretilen yemeklerin her biri ayrı ayrı çekicilik unsuru oluşturmaktadır. Bu çekicilikleri turizmde kullanılması yerel ekonomiye katkı sağlayacağı gibi gelirin eşit dağılımına da imkân vermektedir. Bir peynir üreticisi ile hayvancılıkla uğraşan bir kimse gastronomi turizmi sayesinde gelir dağılımından pay alabilmektedirler. Aybastı Perşembe Yaylası, sahip olduğu yemek kültürünü kullanarak, turizm açısından rekabet avantajı sağlayabilir. Bölgede en önemli özellik doğal ürünler ve yemeklerdir. Bu olgu kullanılarak gerek yerli gerekse yabancı turistlerin Bölgeye ziyaretleri sağlanabilir. Gyimothy S, Rassing C, Wanhill S (2000). Marketing works: a study of restaurants on Bornholm. Denmark. International Journal of Contemporary Hospitality Management 12:371 9. Hall. M. C., Sharples, L., Mitchell R., Macionis, N., Cambourne B. (2003). Food Tourism Around the World : Development, Management and Markets. Elsevier Butterworth Heinemann, Hjalager, A., M., Corigliano, M., A. (2000) Food for Tourists Determinants of an Image. International Journal of Tourism Research. 2, 281 293 Joppe M, Martin DW, Waalen J (2001). Toronto s image as a destination: a comparative importancesatisfaction analysis by origin of visitor. Journal of Travel Research 39:252 60. Kastenholz E, Davis D, Paul G (1999). Segmenting tourism in rural areas: the case of North and Central Portugal. Journal of Travel Research 37:353 63. McKercher, B., Okumus, F., Okumus, B. (2008). Food Tourism as a Viable Market Segment: Itʹs All How You Cook the Numbers. Journal of Travel & Tourism Marketing, A25:2,137 148 KAYNAKLAR Correia, A., Moital, M., Ferreira da Costa, C., Peres, R. (2008). The Determinants of Gastronomic Tourists Satisfaction: a Second Order Factor Analysis. Journal of Foodservice, 19, pp. 164 176 Du Rand GE, Heath E (2006). Towards a framework for food tourism as an element of destination marketing. Current Issues in Tourism. 9:206 34.