Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 0



Benzer belgeler
Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 0

BANKALAR BİRLİĞİ TOPLANTISI

İÇİNDEKİLER. A- Vizyon ve Misyon 2. B- Görev, Yetki ve Sorumluluklar 2. C- Birime İlişkin Bilgiler Sunulan Hizmetler 9. A-Mali Bilgiler 11

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı

SİRKÜLER NO: POZ-2010 / 18 İST,

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı İÇİNDEKİLER

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı

En Fazla Bilgi Talebi Gönderen Yabancı Muadil Kuruluşların Dğılımı (2013)

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI (MASAK)

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı İÇİNDEKİLER

YÖNETMELİK. C. ÇİÇEK B. ARINÇ A. BABACAN M. AYDIN Devlet Bak. ve Başb. Yrd. Devlet Bak. ve Başb. Yrd. Devlet Bak. ve Başb. Yrd.

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 5) DE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

Mali Suçları Araştırma Kurulu. Genel Tebliği. Sıra No : 9 (RG: )

Arkan & Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesi Politikası

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ VE TERÖRİZMİN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ KAPSAMINDA İŞLEMLERİN ERTELENMESİNE DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU ŞÜPHELİİŞLEM BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Maliye Bakanlığından: MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 5)

NADİR METAL RAFİNERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ VE TERÖRÜN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ HAKKINDAKİ ŞİRKET POLİTİKASI VE UYGULAMA

MASAK Şüpheli. Tebliğ

Mali Suçları Araştırma Kurulu. Genel Tebliği. Sıra No : 7 (RG: )

Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelik

7536 İKİNCİ BÖLÜM Görev, Yetki ve Sorumluluklar

BİRİNCİ KISIM KARAPARA AKLANMASININ ÖNLENMESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar

KARAPARA AKLANMASININ ÖNLENMESİ

5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun İle Getirilen Temel Değişiklikler

Hayat sigortaları ve/veya emeklilik sözleşmeleri kapsamında iş ilişkisi kurulan müşteriler ile ilgili olarak,

KONU: Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana TL İdari Para Cezası Uygulanacak Hakkındaki Açıklamalarımız

SONRADAN KONTROL VE RİSKLİ İŞLEMLERİN KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş

SİRKÜLER NO: POZ-2012 / 106 İST, SIRA NO LU VUK GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

KAMU DÜZENİ VE GÜVENLİĞİ MÜSTEŞARLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN

KESİN MİZAN GÖNDERME ZORUNLULUĞU KALDIRILDI

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2014/106

VERBİS. Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Veri Sorumluları Sicili. Nedir?

KANUN SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN. Kanun No Kabul Tarihi : 11/10/2006 İKİNCİ BÖLÜM

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ VE TERÖRÜN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ POLİTİKASI

- Alım ve/veya satım işlemine konu deniz, hava veya kara nakil vasıtalarının değeri yirmibin TL ( TL) veya üzerinde olduğunda,

5. Merkez Bankası kendisine verilen görevleri teşkilatında yer alan aşağıdaki birimler ile şube vasıtası ile yerine getirir;

TERÖRÜN FİNANSMANI. Ömer Lütfi YALÇIN Aklama Suçu İnceleme Şube Müdürü

Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği (Sıra No: 13) ( )

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI Balgat / ANKARA Tel: ; Faks: e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN

T.C. BARTIN ÜNİVERSİTESİ

R.G SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ YASASI (4/2008)

Yüksek riskli müşteri olarak kabul edilirler. Bu kategorideki müşterilerin sürekli takibi aşağıdaki kurallar çerçevesinde gerçekleştirilir.

VERGİ İNCELEME VE DENETİM PLANININ HAZIRLANMASI, UYGULANMASI VE SONUÇLARININ İZLENMESİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2013/44

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU

ING BANK A.Ş. SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ VE TERÖRÜN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ POLİTİKASI

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

Tanımlar ve Kısaltmalar Madde 3- Bu Yönetmelikte geçen;

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı

GİRİŞ. A. İç Kontrolün Tanımı, Özellikleri ve Genel Esasları:

403 NO LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ve TERÖRÜN FİNANSMANININ ÖNLENMESİNE DAİR UYUM YÖNETMELİĞİ

10 SORUDA İÇ KONTROL

Suç Gelirlerinin Aklanması ve Terörizmin Finansmanı İle Mücadelede Uyum Birimi ve Uyum Görevlisinin Yetki ve Sorumlulukları

403 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı. Müşterini Tanı-3

1- Neden İç Kontrol? 2- İç Kontrol Nedir?

SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN

Elektronik ortamda kesin mizanı vermek mecburiyetinde olanlar bildirimlerini ;

Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı. Mali Eylem Görev Gücü KPA ve TF ile Mücadele Türkiye III. Tur Karşılıklı Değerlendirmesi

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2015/163 Ref: 4/163

FK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD. ŞTİ.

VERGİ DENETİM KURULU YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

MÜNFERİT VE KONSOLİDE FİNANSAL TABLOLARININ HAZIRLANMASINDA TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARINI UYGULAYACAK ŞİRKETLERE İLİŞKİN KURUL KARARI YAYIMLANDI

Sirküler Rapor / NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

İÇ KONTROL SİSTEMİ STRATEJİ GELİŞTİRME BAŞKANLIĞI

1. Elektronik Tebligat Nedir ( Kayıtlı Elektronik Posta Sistemi; KEP ) 2. Elektronik Tebligat Yapacak Kurumlar Hangileridir

İKİNCİ KISIM. Amaç ve Hukuki Dayanak

Ş U B A T MALİ YÖNETİM MERKEZİ UYUMLAŞTIRMA DAİRESİ 2006 YILI FAALİYET RAPORU BÜTÇE VE MALİ KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

mali açıklamalar YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

Kamu İhale Kurumu 2012 Yılı Denetim Raporu Sayfa 1

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO:420) Resmî Gazete 7 Aralık 2012 CUMA Sayı : Maliye Bakanlığından:

ÜNİVERSİTESİ 2016 YILI FAALİYET RAPORU

ANKARA ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ

/ İZİNLE TÜRK VATANDAŞLIĞINI KAYBEDENLERE BORÇLANMA HAKKI GETİRİLDİ

T.C. MALİYE BAKANLIĞI

(Resmi Gazetenin 10 Nisan 2012 tarih ve sayılı nüshasında yayımlanmıştır)

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

(41/2001 Sayılı Yasa) Madde 51 (1) A Altında Tebliğ. 1- Bu Tebliğ, Merkez Bankası İdare, Teşkilat ve Hizmetleri Tebliği olarak isimlendirilir.

YÜRÜRLÜKTE BULUNAN ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI. ( tarihi İtibariyle) Yayımlandığı Resmi Gazete

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI FASIL 4: SERMAYENİN SERBEST DOLAŞIMI

SİRKÜLER ( ) Konu: Elektronik Ortamda Bildirilecek Olan Kesin Mizan Bildirimi nin Gönderilmesinde Uygulanacak Usul ve Esaslar.

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

ELİT BAĞIMSIZ DENETİM VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş YILI ŞEFFAFLIK RAPORU

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık

ZİRAAT HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş YILI KURUMSAL YÖNETİM İLKELERİ NE UYUM RAPORU

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır

2015 YILI KURUMSAL MALİ DURUM VE BEKLENTİLER RAPORU

Resmî Gazete TEBLİĞ. b) Kanun: 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununu,

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

Transkript:

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 0

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 1 İÇİNDEKİLER BAŞKANIN SUNUŞU 2 I. SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASI VE TERÖRÜN FİNANSMANIYLA MÜCADELE 3 II. MASAK HAKKINDA GENEL BİLGİLER 6 Vizyon ve Misyon 6 Görev, Yetki, Sorumluluklar ve Sunulan Hizmetler 6 Birime İlişkin Bilgiler 7 Bakanlık İçindeki Yeri ve Örgütsel Yapı 8 İnsan Kaynakları 11 III. FAALİYETLERE İLİŞKİN BİLGİ VE DEĞERLENDİRMELER 14 Mali Bilgiler 14 Performans Bilgileri 15 Düzenleme, Dış İlişkiler ve Koordinasyon Faaliyetleri 15 Veri Toplama Faaliyetleri 23 Aklama Suçuna İlişkin Analiz, Değerlendirme ve İnceleme 26 Faaliyetleri Terörün Finansmanına İlişkin Analiz ve Değerlendirme Çalışmaları 36 Yükümlülük Denetimi Faaliyetleri 37 Eğitim Faaliyetleri ve Kamuoyu Duyarlılığını Artırmaya Yönelik 41 Diğer Faaliyetler Proje Bilgileri 42 IV. SONUÇ 44 EKLER 45 TABLOLAR LİSTESİ 45 ŞEKİLLER LİSTESİ 45 GRAFİKLER LİSTESİ 46 KISALTMALAR 46

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 2 BAŞKANIN SUNUŞU Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı suçları ile mücadelede temel kurumlardan biri olan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), bu suçlarla daha etkin mücadele edilebilmesini sağlamak için gerekli kurumsal ve yasal altyapı oluşturulmasına yönelik çalışmalarını 2009 yılında da sürdürmüştür. Bu kapsamda, 2009 yılında suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı ile mücadele mevzuatımızı uluslararası standartlarla paralel düzeye getirmek amacıyla hazırlanan; Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 8 ve 9 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği yürürlüğe girmiştir. Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı ile mücadelede önleyici tedbirler olarak bilinen yükümlülükler konusunda gerek finansal kuruluşlar gerekse finansal kuruluşlar dışındaki yükümlülerin farkındalıklarının artırılması amacıyla, 2009 yılında da eğitim faaliyetlerine yoğun bir şekilde devam edilmiş ve yükümlülere yönelik broşürler hazırlanarak web sitemizde yayımlanmıştır. Yükümlü gruplarına yönelik gerçekleştirilen söz konusu eğitim faaliyetleri sonucunda, MASAK a intikal eden şüpheli işlem bildirimi (ŞİB) sayısındaki artış trendi 2009 yılında da devam etmiş ve yıl içinde alınan ŞİB sayısı son beş yılda (2004-2008) alınan ŞİB sayısını (9.652) aşarak 9.823 olarak gerçekleşmiştir. Karapara Aklama İle Mücadele Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi nde önemli bir yer tutan bankaların elektronik ortamda şüpheli işlem bildiriminde bulunmalarına ilişkin çalışmalar tamamlanmış olup, 2009 yılı Ekim ayı itibarıyla elektronik ortamda ŞİB alınmaya başlanmıştır. MASAK, 2009 yılı içinde, yabancı ülkelerdeki muadil kurumlarla işbirliğini geliştirmeye yönelik çalışmalar sonucunda Hırvatistan, Makedonya, Güney Kore ve Bosna Hersek Mali İstihbarat Birimleri ile aklama ve terörün finansmanı ile mücadelede işbirliğine yönelik mutabakat muhtıraları (MoU) imzalamıştır. MASAK olarak yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz faaliyetlere ilişkin bilgilerin yer aldığı 2009 yılı Faaliyet Raporunun, kamuoyunu bilgilendirme görevimizi yerine getirme anlamında başarılı olmasını diliyor, bu vesileyle yürütülen faaliyetlerde emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ankara, 26/03/2010 Mürsel Ali KAPLAN Başkan

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 3 I. SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASI VE TERÖRÜN FİNANSMANIYLA MÜCADELE Aklama kavramı en geniş anlamıyla yasadışı yollardan elde edilen kazançların kaynağının gizlenmesi ve niteliğinin değiştirilmesi suretiyle yasal görüntü kazandırılarak ekonomik sisteme sokulmasıdır. Aklama suçunun, bu suça kaynaklık eden öncül suçtan ayrı bir suç olarak sayılmasındaki asıl amaç, suç gelirlerinden yararlanan kişileri bu gelirlerden mahrum etmek suretiyle, kazanç elde etmek amacıyla işlenen suçların engellenmesidir. Bu nedenle aklama suçu ile mücadele öncül suçlarla mücadelenin de önemli bir aracı olarak görülmektedir. Aklama suçuyla mücadelenin önleyici ve caydırıcı tedbirler olmak üzere iki temel boyutu bulunmaktadır. Hapis cezası, para cezası, müsadere ve tüzel kişiler için güvenlik tedbiri uygulaması gibi caydırıcı tedbirler, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu nda düzenlenmiştir. Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı ile mücadelenin başarısında suç ve ceza öngören caydırıcı tedbirlerin yanı sıra yükümlülere yönelik olarak getirilen müşterinin tanınması, şüpheli işlemlerin bildirimi, iç kontrol, iç denetim, risk yönetimi ve uyum görevlisi atanması gibi önleyici tedbirlerin ihdası da hayati öneme haizdir. gelirlerinin ekonomik sisteme sokulmasının önlenmesine yönelik tedbirler her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Nitekim suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı ile mücadelede önleyici tedbirlerin önemine uluslararası düzenlemelerde de vurgu yapılmış ve ülkeler bu çerçevede gerekli önlemleri almaları konusunda uyarılmıştır. Sınır aşan örgütlü suçların önlenmesi ve bu çerçevede ülkeler arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla 2000 yılında Birleşmiş Milletler nezdinde hazırlanan ve ülkemizin de 30.01.2003 tarihi itibarıyla taraf olduğu Sınır Aşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi (Palermo Konvansiyonu) organize suçlarla mücadele amacıyla hazırlanan ilk düzenleme niteliğini haiz olup, aklama ile mücadele amacıyla önleyici tedbirlere de yer vermiş bulunmaktadır. Sözleşmede, bankalar ve banka dışı mali kuruluşlar ile karapara aklamaya müsait diğer kurumlara; kimlik tespiti, kayıtların saklanması ve şüpheli işlem bildirimi yükümlülüklerinin getirilmesi suretiyle konunun önleyici tedbirler boyutuna da değinilmiş ve ülkelerden bu çerçevede gerekli düzenlemelerin yapılması istenilmiştir. Zira bilişim alanındaki gelişmeler ve finansal araçlardaki çeşitlenmeler, ekonomik sistemin özellikle de finansal faaliyetlerin hızlı, karmaşık ve sınır tanımayan bir boyut kazanmasına neden olmuştur. Bu gelişmeler, aklayıcılar ve terörü finanse edenler için uygun ortamlar oluşturmuştur. Bu nedenle aklama ve terörün finansmanı ile mücadelede suç

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 4 Terörün finansmanı, terör suçlarının işlenmesinde kullanılacağını bilerek ve isteyerek fon sağlanması veya toplanmasını ifade etmektedir. Terör örgütlerinin finans kaynaklarının kurutulması ve elde edilen fonların dağıtım kanallarının engellenmesi terörle mücadelede hayati öneme sahiptir. Uluslar arası boyut kazanan ve önemli miktarlarda fon kaynağına ulaşan terörle etkin bir mücadele için klasik tedbir ve uygulamaların yanında terör örgütlerinin finans kaynaklarının da kurutulması gerekmektedir. Bu gereklilik, terörle mücadeleye terörün finansmanı ile mücadele boyutunu da eklemiştir. Diğer taraftan, terörün finansmanının engellenmesine yönelik etkili önlemlerin oluşturulması ve benimsenmesi amacıyla ülkeler arasında işbirliğinin geliştirilmesi için 1999 yılında Birleşmiş Milletler nezdinde hazırlanan ve ülkemizin de 10.01.2002 tarihi itibarıyla taraf olduğu Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Uluslararası Sözleşmede de aynı şekilde terörün finansmanıyla mücadele çerçevesinde önleyici tedbirlere değinilmiş ve bu kapsamda devletler, finansal kurumlar ve benzeri kuruluşları, devamlı veya arızi müşterilerinin veya lehlerine hesap açılan kişilerin teşhisi için mevcut en etkili yöntemleri kullanmaya, olağandışı veya şüpheli işlemlere özel dikkat göstermeye ve suç teşkil eden bir eylemden kaynaklandığından şüphelenilen işlemleri haber vermeye mecbur eden önlemler almaya çağırılmış ve devletlerin terörün finansmanı suçunun önlenmesi için tüm para transferi kurumlarının denetlenmesini, sermayenin serbest dolaşımını engellemeksizin nakit ve ticaret senetlerinin izlenmesini veya gözetimini sağlayan tedbirleri almaları gerektiği belirtilmiştir. Bu kapsamda, ülkemizde aklama ve terörün finansmanı ile ilgili olarak temel önleyici tedbirlere 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun da yer verilmiştir. Bu tedbirler için yasal zeminde genel bir çerçeve çizilmiş, finansal araçlardaki çeşitlenmeler ve bunun sonucu olarak aklama yöntemlerine her geçen gün yenilerinin eklenmesi hususu da göz önünde bulundurularak ayrıntılı düzenlemelerin ikincil düzenlemelerle yapılması öngörülmüştür. Bu çerçevede hazırlanan Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik, Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelik, Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile 5, 6, 7, 8 ve 9 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğleri, Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 09.01.2008 tarihli ve 26751 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik te önleyici tedbirler ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Aklama suçunun önlenmesinde en önemli unsur olan müşterinin tanınması ilkesi kapsamında, kimlik tespitinin yanı sıra aklama ve terörün finansmanı bakımından yüksek risk taşıyan müşterilerin, iş ilişkilerinin ve işlemlerin belirlenmesi de alınması gereken bir tedbir olarak düzenlemede yerini almıştır. Yönetmelikte ayrıca önleyici tedbirlerin ana unsurlarından olan şüpheli işlem bildirim yükümlülüğünün esasları yeniden düzenlenmiş, yükümlülere karmaşık ve

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 5 olağandışı büyüklükteki işlemlere özel dikkat gösterme zorunluluğu getirilmek suretiyle bu tür işlemlerin de takibi amaçlanmıştır. Söz konusu yükümlülüklere uyumun yükümlüler nezdinde oluşturulacak bir sistem dâhilinde sağlanmasını teminen hazırlanan ve dayanağını 5549 sayılı Kanun un Eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetim sistemleri ile diğer tedbirler başlıklı 5 inci maddesinden alan Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelik ise yükümlülerin risk temelli bir yaklaşımla oluşturacakları uyum programına yönelik hükümler içermektedir. Bu düzenleme esas itibarıyla aklama suçuyla mücadelede önleyici mekanizmanın etkinliğini sağlamaya yönelik olup yükümlülerin gerek aklamanın gerekse terörün finansmanının önlenmesi konusunda yeterli dikkat ve özeni göstermelerinin sağlanması amaçlanmıştır. Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik ve Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelik ile ilgili önleyici tedbirlere ilişkin daha detaylı hususlar Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğlerinde düzenlenmiştir. açıklamalar 6 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde, yükümlülerin sürekli iş ilişkisi içinde bulundukları müşterilerinin kimlik tespiti kapsamındaki bilgilerinin Yönetmeliğe uygun hale getirilmesi ile kimlik tespiti kapsamındaki diğer açıklamalar ise 7 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde düzenlenmiştir. Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ve Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile ilgili Yönetmeliklerin çeşitli hükümlerinde değişiklikler yapılmıştır. 8 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde, yükümlülerin sürekli iş ilişkisi içinde bulundukları müşterilerinin kimlik tespiti kapsamındaki bilgilerini Yönetmeliğe uygun hale getirmeleri için 7 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği ile belirlenen süre uzatılmıştır. 9 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde ise basitleştirilmiş tedbirler e ilişkin 5 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde değişiklik yapılmıştır. Bu çerçevede; yükümlüler tarafından müşterinin tanınması ilkesi kapsamında uyulması gereken basitleştirilmiş tedbirler 5 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğinde, yükümlüler tarafından suç gelirlerinin aklanmasının ve terörün finansmanının önlenmesi kapsamında şüpheli işlem bildiriminde bulunulması yükümlülüğü nün etkin, zamanında ve uygun şekilde yerine getirilmesine yönelik

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 6 II. MASAK HAKKINDA GENEL BİLGİLER Vizyon ve Misyon Başkanlığımızın vizyon ve misyonu şöyle belirlenmiştir. Vizyon: Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanıyla etkili bir şekilde mücadele ederek etkin bir ekonomi ve güvenli bir toplum oluşmasına katkıda bulunan öncü bir kurum olmak. Misyon: Aklama ve terörün finansmanı suçlarının önlenmesi ve tespitine yönelik olarak; politika oluşturulması ve düzenleme yapılmasına katkıda bulunmak, hızlı ve güvenilir bir şekilde bilgi toplamak ve analiz etmek, araştırma ve inceleme yapmak, elde edilen bilgi ve sonuçları ilgili makamlara iletmek. Görev, Yetki, Sorumluluklar ve Sunulan Hizmetler 4208 sayılı Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunun 19.11.1996 tarihinde yürürlüğe girmesiyle Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı da kurulmuş ve ülkemiz karaparanın aklanmasıyla mücadele eden ülkeler arasında yerini almıştır. 17 Şubat 1997 de faaliyete geçen Başkanlığımız, doğrudan Maliye Bakanına bağlı olarak çalışan, idari nitelikte bir kurum olup, görev ve yetkileri ilk olarak 4208 sayılı Kanunda düzenlenmiştir. Başkanlığımızın görev ve yetkileri, 18 Ekim 2006 tarih ve 26323 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun 19 uncu maddesinde yeniden düzenlenmiş olup, buna göre MASAK, aşağıdaki temel hizmetleri yürütmektedir: Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi amacıyla politika hazırlamak ve uygulama stratejileri geliştirmek, bu amaçla kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, ortak çalışmalar yapmak, görüş ve bilgi alışverişinde bulunmak. Belirlenen politikalar çerçevesinde kanun, tüzük ve yönetmelik taslakları hazırlamak, 5549 sayılı Kanun ile buna ilişkin Bakanlar Kurulu kararlarının uygulanması konusunda düzenlemeler yapmak. Suç gelirlerinin aklanması alanındaki gelişmeler ile aklama suçunun önlenmesi ve ortaya çıkarılmasına yönelik yöntemler konusunda araştırmalar yapmak. Suç gelirlerinin aklanmasını önlemek amacıyla sektörel çalışmalar yapmak, önlemler geliştirmek ve uygulamayı izlemek. Kamuoyu duyarlılığını ve desteğini artırmaya yönelik çalışmalar yapmak. Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanının önlenmesi kapsamında veri toplamak, şüpheli işlem bildirimlerini almak, analiz etmek ve değerlendirmek. Değerlendirme sürecinde gerek duyulduğunda kolluk ve diğer birimlerden kendi görev alanlarında inceleme ve araştırma yapılması talebinde bulunmak. 5549 sayılı Kanun kapsamına giren işlemler ile ilgili olarak, araştırma ve inceleme yapmak veya yaptırmak. Yapılan araştırma ve inceleme sonucunda aklama suçunun işlendiği

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 7 hususunda olguların varlığının tespiti halinde, Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre gerekli işlemler yapılmak üzere Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunmak. Cumhuriyet savcıları tarafından intikal ettirilen konuları incelemek ve aklama suçunun tespitine ilişkin talepleri yerine getirmek. Aklama veya terörün finansmanı suçunun işlendiğine dair ciddi şüphelerin mevcut olması durumunda konuyu ilgili Cumhuriyet savcılığına intikal ettirmek. Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında yükümlülük denetimi yapılmasını sağlamak. Kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kuruluşlardan her türlü bilgi ve belgeyi istemek. Bilgi ve ihtisasına ihtiyaç duyulması halinde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların Başkanlık bünyesinde geçici olarak görevlendirilmelerini talep etmek. Görev alanına giren konularda uluslararası ilişkileri yürütmek, görüş ve bilgi alışverişinde bulunmak. Yabancı ülkelerdeki muadil kurumlarla bilgi ve belge değişiminde bulunmak, bu amaçla uluslararası antlaşma niteliğinde olmayan mutabakat muhtırası imzalamak. Birime İlişkin Bilgiler 1-Bakanlık İçindeki Yeri ve Örgütsel Yapı MASAK ın, Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesinin (g) bendiyle Maliye Bakanlığı bünyesinde ana hizmet birimi olduğu; 5549 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinde de doğrudan Maliye Bakanına bağlı olarak çalışacağı hüküm altına alınmıştır. Başkanlık, hizmetlerini; Başkana bağlı Başkan Yardımcıları, Daire Başkanları ve bunlara bağlı Dış İlişkiler, Mevzuatı İzleme ve Koordinasyon, Veri Toplama, Veri Girişi, Yükümlülük Denetimi, Kamuoyu Duyarlılığını Artırma, Aklama Suçuna İlişkin Analiz ve Değerlendirme, Aklama Suçu İnceleme, Terörün Finansmanına İlişkin Analiz ve Değerlendirme, Genel Analiz Grupları ile Bilgi İşlem, İnsan Kaynakları, İdari ve Mali İşler Şube Müdürlükleri eliyle yürütmektedir.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 8 Şekil 1- Başkanlığımızın Maliye Bakanlığı İçindeki Yeri

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 9 Mali istihbarat birimleri, karaparanın aklanması ve terörün finansmanı ile mücadelenin temel kurumlarından olup, bu mücadelede önemli fonksiyonlar üstlenmektedirler. Mali Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force - FATF), 26 ncı tavsiyesinde; ülkelerden şüpheli işlem bildirimlerini alan, analiz eden ve ilgili birimlere dağıtan ulusal merkezi bir makam oluşturmalarını istemektedir. Bu çerçevede Türkiye nin mali istihbarat birimi (Financial Intelligence Unit- FIU) olarak kurulan MASAK, temel FIU fonksiyonlarının yanı sıra düzenleyici, denetleyici ve eğitici bir rol de üstlenmiştir. 5549 sayılı Kanunda belirtilen görevlerini daha etkin ve verimli bir şekilde yürütebilmek için MASAK ın organizasyon yapısında 1 Temmuz 2008 den itibaren geçerli olmak üzere bazı değişiklikler yapılmış olup, görev tanımları Başkanlıkça belirlenen çalışma grupları oluşturulmuştur. Oluşturulan gruplar Şekil 2 de gösterilmiştir.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 10 Şekil 2- Başkanlığımızın Organizasyon Şeması

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 11 2- İnsan Kaynakları MASAK ta görev yapan toplam personel sayısı 161 olup, personel dağılımına ilişkin bilgilere aşağıdaki tabloda yer verilmektedir. Tablo 1- Personelin Unvanlar Bazında Durumu (31 Aralık 2009) Bilgi İdari MSA MSA Vergi İşlem Yıllar Personel Uzman Uzmanı Denetmeni Personeli (*) Yrd. (**) Diğer Personel (***) Toplam Personel 2003 6 24 27 3 8 45 113 2004 7 35 17 7 8 42 116 2005 7 41 9 7 11 51 126 2006 13 42 15 6 10 52 138 2007 13 40 22 3 12 56 146 2008 12 43 20 4 12 63 154 2009 13 44 21 3 12 68 161 (*) Başkan, Başkan Yardımcısı, Daire Başkanı, Şube Müdürü (2 MSA Uzmanı Şube Müdürlüğü Görevini Yürütmektedir), Bilgi İşlem Merkezi Müdürü (**) Mühendis, Çözümleyici, Programcı, Bilgisayar İşletmeni (***) Şef, Mütercim, Gelir Uzmanı, Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni, Memur, Teknisyen, Dağıtıcı, Yardımcı Hizmetli Grafik 1- Personelin Unvan Bazında Yüzde Dağılımı 13; 8% 68; 43% 44; 27% 12; 7% 3; 2% 21; 13% İdari Personel MSA Uzmanı MSA Uzman Yrd. Vergi Denetmeni Bilgi İşlem Personel Diğer Personel

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 12 Tablo 2- Personelin Unvanlar Bazında Sayıları Unvanı Görev yapan Personel Sayısı Başkan 1 Başkan Yardımcısı 2 Daire Başkanı 4 Şube Müdürü 5 Bilgi İşlem Merkezi Müdürü 1 Mali Suçları Araştırma Uzmanı 44 Mali Suçları Araştırma Uzm.Yrd. 21 Vergi Denetmeni 3 Gelir Uzmanı 9 Şef 2 Mühendis 3 Çözümleyici 3 Programcı 5 Bilgisayar İşletmeni 2 Veri Hazırlama Ve Kontrol İşletmeni 28 Mütercim 4 Memur 12 Teknisyen 2 Dağıtıcı 3 Şoför 1 Y.Hizmetli 6 Kadrolu Personel 112 Sözleşmeli Personel 7 Geçici Görevli Personel 42 Genel Toplam 161 Tablo 3- Personelin Yaş Profili Yaş Aralığı Sayısı 20-29 23 30-39 72 40-49 58 50-59 8 Toplam 161

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 13 Grafik 2- Personelin Yaş Durumuna Göre Yüzde Dağılımı 58; 36% 8; 5% 23; 14% 72; 45% 20-29 30-39 40-49 50-59 Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığında görev yapan personelin Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi (KPDS) düzeyi aşağıdaki tabloda yer almaktadır. Tablo 4- Personelin KPDS Düzeyi A Düzeyi B Düzeyi C Düzeyi 5 26 30

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 14 III. FAALİYETLERE İLİŞKİN BİLGİ VE DEĞERLENDİRMELER Mali Bilgiler Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığının son beş yıla ilişkin Genel Bütçe ile tahsis edilen ödenek ve harcamaları gösterir tablo aşağıdaki gibidir.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 15 Grafik 3-01.01.2009-31.12.2009 Tarihleri Arası Harcamalarının Yüzde Dağılımı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Devlet Primi Giderleri Mal ve Hizmet Alım Giderleri 10,48% Cari Transferler 1,35% 6,89% Personel Giderleri 81,28% Bütçe harcamalarının 31.12.2009 tarihi itibarıyla bütçe ekonomik kodlarına göre dağılımı yukarıdaki şekildedir. Şekil 1 de görüldüğü üzere, giderler içinde en büyük kalem personel giderleri olup toplam giderler içindeki payı %81,28 dir. Diğer harcama kalemlerinin toplam giderlere oranı sırasıyla mal ve hizmet alımları için %10,48 sosyal güvenlik kurumlarına devlet pirimi giderleri için %6,89 ve cari transferler için %1,35 olarak gerçekleşmiştir. Cari transferler Türkiye nin (Mali Eylem Görev Gücü ile EGMONT) uluslar arası kuruluşlara yapılan yıllık üyelik aidatıdır. Performans Bilgileri 1- Düzenleme, Dış İlişkiler ve Koordinasyon Faaliyetleri 1.1- Düzenleme 1.1.1-8 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği 8 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği 26.05.2009 tarih ve 27239 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tedbirler Yönetmeliğinin, 15.04.2008 tarihli ve 26848 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Yönetmelikle değişik Geçici 2 nci maddesinde yükümlülerin, Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla sürekli iş ilişkisi içinde bulundukları müşterilerinin kimlik tespiti kapsamındaki bilgilerini 31.12.2008 tarihine kadar Yönetmeliğe uygun hale getirmeleri gerektiği ve maddenin uygulanmasında yükümlü grupları itibarıyla yapılacak işlemlerin kapsamı,

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 16 sürelerin yeniden belirlenmesi, uygulamaya ilişkin diğer usul ve esaslar konusunda Maliye Bakanlığının yetkili olduğu belirtilmiştir. Anılan hükmün Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye istinaden çıkarılan 8 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği ile yükümlülerin, 01.04.2008 tarihi itibarıyla sürekli iş ilişkisi içinde bulundukları müşterilerinin kimlik tespiti kapsamındaki bilgilerini Yönetmeliğe uygun hale getirmeleri için 02.12.2008 tarihli ve 27072 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği ile 01.06.2009 tarihine uzatılan süre, 01.09.2009 olarak yeniden belirlenmiştir. 1.1.2- Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Hazırlıkları 2009 yılında gerçekleştirilen ve Bakanlar Kurulunun 28.12.2009 tarih ve 2009/15720 sayılı kararı ile kabul edilen Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 02.01.2010 tarih ve 27450 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır. Söz konusu Yönetmelik ile 09.01.2008 tarih ve 26751 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak 01.04.2008 tarihinde yürürlüğe giren Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmeliğin çeşitli hükümlerinde değişiklikler yapılmıştır. Yönetmelik değişikliği ile; - Gerçek faydalanıcı tanımı, yükümlü nezdinde işlem gerçekleştiren gerçek kişileri, adına işlem yapılan gerçek kişi, tüzel kişi veya tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri kontrolünde bulunduran ya da bunlara ait hesap ya da işlemin nihai faydalanıcısı durumunda olan gerçek kişi veya kişiler olarak değiştirilmiştir. - Kimlik tespiti yükümlülüğü kapsamında yükümlülere, sürekli iş ilişkisi tesisinde iş ilişkisinin amacı ve mahiyeti hakkında bilgi alınması yükümlülüğü getirilmiştir. - Gerçek faydalanıcının tanınması ve tüzel kişilere özel dikkat gösterilmesi kapsamında; ticaret siciline kayıtlı tüzel kişilerle sürekli iş ilişkisi tesisinde, tüzel kişiliğin yüzde yirmibeşi aşan hisseye sahip gerçek ve tüzel kişi ortaklarının kimliğini 6 ve 7 nci maddelere göre tespit etme ve sürekli iş ilişkisi kapsamında müşterisi olan bir tüzel kişiliği gerçekte yöneten, kontrolünde veya sahipliğinde bulunduranlar hakkında doğru bilgilere ulaşmak için gerekli tedbirleri alma yükümlülüğü, yalnızca finansal kuruluşlar için değil tüm yükümlü grupları için yükümlülük haline getirilmiştir. - Müşteri durumunun ve sürekli iş ilişkisi kapsamındaki işlemlerinin izlenmesi yükümlülüğü yalnızca finansal kuruluşlar için değil tüm yükümlü grupları için yükümlülük haline getirilmiştir. - Geri bildirim kapsamında Başkanlığın, alınan şüpheli işlem bildirimlerinin etkinliğine ilişkin olarak belli periyotlarla genel değerlendirme yapacağı hükmü getirilmiştir. - Hayat sigortaları ve bireysel emeklilik sözleşmeleri uluslararası standartlar ve nitelikleri gereği sürekli iş ilişkisi tanımına dahil edilmiştir. - Yükümlü gruplarına; vadeli işlemler aracılık şirketleri, sigorta ve reasürans brokerleri ile finansal piyasalarda denetim yapmakla yetkili bağımsız denetim kuruluşları dahil edilmiştir. Ayrıca merkezi yurt dışında bulunan yükümlünün Türkiye deki şube, acente, temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimlerinin de yükümlü sayılacağı açık bir şekilde düzenlenmiştir.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 17 - Sürekli iş ilişkisinde adres teyidinin, iş ilişkisi tesisinden önce yapılması yükümlülüğü getirilmiştir. - Gerçek kişilerde kimlik tespiti sırasından alınması gereken bilgilerden olan anne ve baba adı bilgisi sadece Türk uyruklu vatandaşlar için zorunlu tutulmuştur. Söz konusu değişikliğe paralel olarak temsile yetkili kişilerin kimlik tespitinde aranan anne ve baba adı bilgisi de sadece Türk uyruklu kişiler için aranmaktadır. - Telefon, faks numarası ile elektronik posta adresinin doğruluğunun mutad olarak teyidi yükümlülüğü de uygulamada karşılaşılan zorluklar nedeniyle kaldırılmış, risk temelli yaklaşım çerçevesinde gerektiğinde teyit edilmesi öngörülmüştür. - Üçüncü tarafa güven ilkesinin uygulanmasında, üçüncü tarafın yurtdışında olması halinde, aklama ve terörün finansmanıyla mücadele alanındaki uluslar arası standartlara uygun düzenleme ve denetlemelere tabi olan ülkelerde yerleşik olması hükmü getirilmiştir. - Elektronik transferlerde göndereni belirlemeye yarayan bilgilerin yer almadığı durumlarda elektronik fon transferini alan kuruluşa, elektronik transferi iade etmesi veya bu mesajın eksikliklerinin tamamlanmasını sağlaması, mesajların sürekli eksik bilgiler içererek gelmesi halinde ise bu mesajların iade edilmesi veya söz konusu finansal kuruluşla yapılan işlemlerin sınırlandırılması ya da iş ilişkisine son verilmesi yükümlülüğü getirilmiş olup, söz konusu değişiklik 01.06.2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir. - Denetim elemanları tarafından düzenlenen yükümlülük denetim raporları hakkında, hukuki ya da maddi hata bulunup bulunmadığı yönünden değerlendirme yapıldıktan sonra, nihai olarak Başkanlık tarafından yapılan değerlendirme sonucuna göre işlem tesis edilmesi öngörülmüştür. 1.1.3-9 Sıra No.lu Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliği Hazırlıkları 2009 yılında yürütülen ve 02.01.2010 tarih ve 27450 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 9 Sıra No.lu Genel Tebliğ ile 5 sıra No.lu Genel Tebliğde bazı değişiklikler yapılmıştır. Söz konusu Tebliğ ile; - Basitleştirilmiş tedbirlerin uygulanabileceği durumlara finansal kuruluşlar dışındaki yükümlülerin müşterilerinin bankalar olduğu işlemler, müşterinin uluslar arası kuruluş veya Türkiye de mukim elçilik ya da konsolosluk olduğu işlemler, uluslararası kuruluşların Türkiye de mukim birimlerinin veya elçilik ve konsolosluk mensuplarının maaş ödemelerine ilişkin işlemler dahil edilmiştir. - Türkiye de yerleşik bir finansal kuruluşun müşterisinin yabancı ülkede yerleşik bir finansal kuruluş olması durumunda basitleştirilmiş tedbirlerin uygulanabilmesi için, yabancı finansal kuruluşun aklama ve terörün finansmanıyla mücadele alanındaki uluslararası standartlara uygun düzenleme ve denetime tabi olan bir ülkede yerleşik olması hükmü getirilmiştir. - Yönetmelik değişikliği kapsamında, hayat sigortası sözleşmelerine ilişkin işlemler Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde tanımlanan sürekli iş kapsamına alınmış, ayrıca emeklilik sözleşmeleri için öngörülen, kişinin haklarını temlik etme yetkisi içermemesi hususu Yönetmeliğin basitleştirilmiş tedbirlere ilişkin 26 ncı maddesinden çıkarılmıştır. Bu değişiklikler nedeniyle Tebliğde, belli tutarın altındaki hayat sigortası sözleşmeleri için basitleştirilmiş tedbirler getirilmiş, emeklilik sözleşmelerine ilişkin olarak yapılan değişiklik Tebliğe uyarlanmıştır. - Yönetmelikte yapılan yabancı uyruklu gerçek kişilerin kimlik tespitinde aranan anne baba adı bilgisinin aranmamasına

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 18 ilişkin değişiklik ile sürekli iş ilişkisi tesisinde adres dışında alınan diğer iletişim bilgilerinin teyidinin sadece gerektiğinde risk temelli yaklaşım çerçevesinde yapılmasına ilişkin değişiklik de Tebliğin ilgili bölümlerine yansıtılmıştır. 1.1.4- Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Hazırlıkları 2009 yılında yürütülen Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yükümlülüklere Uyum Programı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 02.01.2010 tarih ve 27450 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır. Uyum Yönetmeliğindeki değişiklik ile; - Münhasıran uyum görevlisi atayacak olan yükümlülere vadeli işlemler aracılık şirketleri dahil edilmiş ve söz konusu şirketlerin, uyum görevlilerini 02.02.2010 tarihine kadar atamaları öngörülmüştür. 1.2- Dış İlişkiler 1.2.1- FATF Türkiye III. Tur Karşılıklı Değerlendirme Süreci Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanı ile mücadele etmek amacıyla uluslararası standartlar getiren, ulusal ve uluslararası düzeyde bu suçlara karşı politikalar geliştiren hükümetler arası bir organizasyon olan FATF, 1989 yılında kurulmuş olup şu anda Türkiye dâhil 33 ülke ve 2 bölgesel kuruluş olmak üzere toplam 35 üyesi bulunmaktadır. FATF, faaliyetlerini OECD merkezinde yürütmektedir. 1990 yılında 40 Tavsiye yi, 2001 ve 2005 yıllarında da terörün finansmanı ile ilgili 9 Özel Tavsiye yi yayımlayan FATF, karapara aklama ve terörün finansmanı ile mücadelede bu şekilde gerekli standartları belirlemiş bulunmaktadır. Bu standartları esas alan FATF, ülkelerin aklama ve terörün finansmanı ile mücadele mevzuatlarını ve uygulamalarını belirli aralıklarla değerlendirmeye tabi tutmaktadır. Türkiye 1994, 1998 ve 2006 yıllarında olmak üzere bugüne kadar üç defa FATF tarafından değerlendirmeye tabi tutulmuştur. 1994 yılında yapılan değerlendirmede, aklamayla mücadele mevzuatının olmaması nedeniyle eleştirilen ve 1996 yılında 4208 sayılı Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunu çıkararak karapara aklama ile mücadeledeki yerini alan Türkiye bu eleştirinin giderilmesini sağlamıştır. 1998 yılında yapılan değerlendirmede, Türkiye nin karapara aklama ile mücadelede önemli adımlar atmakla beraber, önleyici nitelikteki tedbirlere ağırlık vermesi ve kurumsal altyapısını güçlendirmesi gerektiği belirtilmiştir. 2006 yılındaki üçüncü tur FATF değerlendirmesi, 2003 yılında yenilenen ve kapsamı genişletilen 40 Tavsiye ve terörün finansmanı ile ilgili 9 Özel Tavsiye esas alınarak yapılmıştır. 2003 yılından itibaren FATF tarafından temel tavsiyeler olarak nitelendirilen 1, 5, 10 ve 13 üncü tavsiyeler ile II ve IV üncü özel tavsiyelere yeterli ölçüde uyum sağlayamadığı değerlendirilen ülkeler ile bu tavsiyelere yeterli uyum sağlamış olmakla birlikte diğer tavsiyelere önemli ölçüde uyum sağlayamadığına FATF Genel Kurulunca karar verilen ülkeler, FATF prosedürü gereğince düzenli izleme olarak ifade edilen izlemeye tabi tutulmaktadır. Bu izleme yönteminde ilgili ülke, karşılıklı değerlendirme raporunun

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı 19 genel kurulda kabulünü takip eden ikinci yılın sonunda, yetersiz olarak değerlendirilen tavsiyelere ilişkin olarak bir İlerleme Raporu sunmaktadır. İlerleme raporunun genel kurulda görüşülmesi sonrası; ülkenin yeterli ilerleme kaydetmediği sonucuna varılırsa, ülke daha sıkı bir izlemeye tabi tutulmakta ve bu kapsamda ülkenin bir yıldan daha kısa sürelerle ilerleme raporu sunması (örneğin 4 ayda bir), ilgili bakana durumun ciddiyetini anlatan resmi yazı yazılması, aynı amaçla ülkeye üst düzey ziyaret gerçekleştirilmesi, riskli ülkelerle ilişkileri düzenleyen 21 inci tavsiyenin uygulanması veya ülkenin FATF üyeliğinin sona erdirilmesine kadar gidebilecek bir yaptırım mekanizması söz konusu olabilmektedir. Ülkenin, önemli ilerleme kaydetmiş olmakla birlikte, atması gereken bazı adımlar olduğu sonucuna varılırsa, ilgili ülkeye genel olarak bir yıllık ilave bir süre verilmekte ve gelişmeler izlenmektedir. Nitekim FATF tarafından üçüncü tur değerlendirmesi yapılan ülkelerin çok büyük bir bölümü bu şekilde düzenli izlemeye tabi tutulmuştur. Dolayısıyla aralarında Türkiye nin yanı sıra, Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, İngiltere, İsveç, Kanada, Norveç, Danimarka, İspanya gibi ülkelere de uygulanan bu izleme, FATF in üçüncü tur değerlendirmeler kapsamında bugüne kadar değerlendirdiği ve önemli ilerlemeler kaydetmiş olmakla birlikte, atılması gereken bazı adımlar olduğu sonucuna vardığı ülkelere uyguladığı izleme yöntemidir. Üçüncü tur FATF Türkiye değerlendirmesinde de ülkemizin aklama ve terörün finansmanı ile mücadele mevzuatının yanı sıra bu suçlarla mücadelede uygulama ve etkinlik konuları da ele alınmış ve değerlendirme neticesinde hazırlanan Türkiye Taslak Raporu 21-23 Şubat 2007 tarihinde Fransa nın Strasbourg kentinde gerçekleştirilen FATF Genel Kurulu nda görüşülerek kabul edilmiş, Türkiye nin raporda belirtilen eksikliklerle ilgili olarak yapılan düzenleme ve uygulamalara ilişkin gelişmeleri 2009 yılı Şubat ayında FATF Genel Kurulu nda raporlaması istenilmiştir. 2007 yılı Şubat ayı itibarıyla FATF in 40+9 Tavsiyesinin, 11 inden uyumsuz, 22 sinden kısmen uyumlu, 12 sinden büyük ölçüde uyumlu, 3 ünden uyumlu ve 1 inden uygulanamaz olarak değerlendirilen Türkiye, 2007 yılı Şubat ayından itibaren FATF standartlarına uyum sağlamak amacıyla mevzuat ve uygulama alanında önemli ilerlemeler kaydetmiş olup, bu durum kapsamlı şekilde hazırlanarak 2009 yılı Şubat ayında Paris te düzenlenen FATF Genel Kurulu nda sunulan Türkiye nin Birinci İlerleme Raporu na da yansımıştır. Söz konusu İlerleme Raporu, Genel Kurul da ele alınmış ve yapılan değerlendirmeler neticesinde Türkiye nin önemli ilerlemeler kaydettiği belirtilerek Türkiye için normal izleme sürecinin devam ettirilmesine ve Türkiye nin İkinci İlerleme Raporunu 2010 yılı Şubat ayında sunmasına karar verilmiştir. Türkiye İkinci İlerleme Raporu 2010 yılı Şubat ayında Abu Dabi de yapılan FATF Genel Kurulunda ele alınmış ve yapılan değerlendirme neticesinde; Türkiye nin aklama ile mücadele alanında önemli gelişmeler kaydettiği belirtilerek terörün finansmanı ile ilgili Özel Tavsiye II ve III konusundaki eksikliklerin giderilmesi kaydıyla, FATF Sekreteryasının sıkılaştırılmış takip uygulama önerisine karşılık Türkiye nin düzenli takip sürecinde kalmasına ve bahsi geçen eksikliklerle ilgili olarak yapılan düzenleme ve uygulamalara ilişkin