HATAY-ZİYARET TEPESİ RÜZGÂR SANTRALLERİ BÖLGESİNİN ORNİTOLOJİK DEĞERLENDİRMESİ

Benzer belgeler
Osmaniye Rüzgar Elektrik Santrali (135 MW) Ornitoloji İzleme Çalışması Yılı Turna Araştırması

Rüzgar Türbinleri ve Kuşlar. Riyat GÜL Doğa Araştırmaları Derneği

İZMİT KÖRFEZİ SULAKALANI. Hazırlayan : Bahar Bilgen

KARS IN KUŞLARI Kars Biyoçeşitlilik Projesi

T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Yaban Hayatı Dairesi Başkanlığı

T.C Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Yaban Hayatı Dairesi Başkanlığı

KIŞ ORTASI SU KUŞU SAYIMLARI (KOSKS) RAPORU

T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Yaban Hayatı Dairesi Başkanlığı

BULDAN İLÇESİ NİN (DENİZLİ) KUŞLARI

YALOVA KUŞ LİSTESİ X X X X X X X X X

Demre Noel Baba Kuş Cenneti Kuşları Demre Noel Baba Bird Paradise

İSTİLACI TÜR TEHLİKESİ

İzmir Çiçekli Kent Ormanı, Ege Üniversitesi Kampüsü ve Kaynaklar Vadisi Kuşları

Zonguldak Bölgesi Kuşları

İ.Ü. REKTÖRLÜĞÜ BEYAZIT YERLEŞKE BAHÇESİNDE BULUNAN KUŞ TÜRLERİ

GELEMİŞ, BEYMELEK, AVLAN GÖLÜ, GİRDEV GÖLÜ, ELMALI YAYLASI

FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ ORNİTOFAUNASININ VE BÖLGEYİ ETKİLEYEN ÇEVRESEL FAKTÖRLERİN BELİRLENMESİ

RES Projelerinin Değerlendirilmesinde Yer Seçiminin Önemi ve Dikkate Alınacak Ekolojik Parametreler

BAFA GÖLÜ TABĠAT PARKININ ORNĠTOFAUNASI NIN VE BÖLGEYĠ ETKĠLEYEN FAKTÖRLERĠN BELĠRLENMESĠ

KUŞLAR. İlker Özbahar Kuş Araştırmaları Derneği

DAĞPAZARI RES ĠġLETMESĠ YILI SONBAHAR DÖNEMĠ ĠZLEME ÇALIġMALARI. Eylül, 2016 Ankara

UZUNDERE VADĠSĠNĠN (ÇORUH VADĠSĠ) KUġ GÖZLEMCĠLĠĞĠ YÖNÜNDEN FIRSATLARI

HATAY KUŞ GÖZLEM RAPORU

Önemli Kuş Alanları Eşik Değerleri

KUŞ ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ YUMURTALIK LAGÜNLERİ KUŞ ARAŞTIRMASI RAPORU

Yumurtalık Lagünleri Yönetim Planlaması Projesi Kuş Çalışması Akyatan-Tuzla Lagünleri Yönetim Planlaması Projesi Kuş Çalışması 2009

Osmaniye Rüzgar Elektrik Santrali (135 MW) Çevre ve Sosyal Etki Değerlendirmesi Ornitoloji Raporu

UŞAK İLİ BANAZ İLÇESİ ARNAZ RES RÜZGAR ENERJİSİNDEN ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALİ LTD. ŞTİ. UŞAK RÜZGAR SANTRALI ORNİTOLOJİK ETKİLEŞİM RAPORU

Aras ın Kuflları KARS-IĞDIR

YENIÇAĞA GÖLÜNDE (BOLU) TURNA NIN (GRUS GRUS) ÜREME VE ALAN KULLANIMI AKGÖL DE (YUNAK-KONYA) ÜREYEN KUŞ ÇALIŞMASI. Hazırlayan: Riyat GÜL

Ihlara vadisinin (Aksaray) kuşları

Amatör Ku bilimcinin. Bu elkitab n n sahibi

EGE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ (DOKTORA TEZİ) KOCAÇAY DELTASI ORNİTO FAUNASININ TESPİTİ VE ALANI ETKİLEYEN ÇEVRESEL FAKTÖRLER.

Antalya-Yamansaz Gölü ve Yakýn Çevresinin Avifaunasý ve Herpetofaunasý

Artvin Çoruh Üniversitesi, Orman Fakültesi Dergisi, 9 (1-2): (2008) Artvin Çoruh University, Faculty of Forestry Journal, 9 (1-2): (2008)

Birds of Lake Gölcük (Isparta)

AK KUYRUKLU KARTAL YIRTICILAR. Haliaeetus albicilla. Ağırlığı kg Beslenme Yaşadığı Alan Renk Gri kahve, koyu kemiksi gri-siyah

KADHIRGA OTEL (41 24'58.1"N 36 10'21.7"E , ) KIZILIRMAK DELTASI ZİYARETÇİ MERKEZİ (41 40'11.3"N 36 02'08.4"E , 36.

SEYİTALİ RÜZGÂR ENERJİSİ PROJESİ KUŞ GÖÇ YOLLARI ÇALIŞMASI

A Study On Ornithofauna of Muş Plain

SAPANCA GÖLÜ (SAKARYA) ORNİTOFAUNASININ BİYOEKOLOJİSİ

Birds of Kütahya Urban Forest and Çamlıca Promenade Area

Bazı Ötücü Kuşlarda (Aves: Passeriformes) Bulunan Bit (Phthiraptera; Ischnocera, Amblycera) Türleri

TRA1 FLORA. Erzurum Erzincan Bayburt FAUNA

Kızılırmak Vadisinde Kuşları Etkileyen Olumsuz Faktörler

ÇORUH VADİSİ İSPİR, UZUNDERE, YUSUFELİ KUŞ GÖZLEMİ ARAŞTIRMALARI RAPORU

POYRAZLAR GÖLÜ ORNİTOFAUNASI (Sakarya)

Kuşlar (Ornitoloji) Bakımından

Anahat. Kuş Göç Yollarında RES'ler. Türkiyede RES'ler ve Ekosistem Değerlendirme Raporu Uygulamaları. Avrupada Hassas Alanlar'daki Uygulamalar

ONDOKUZMAYIS ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KUŞLARDA GÖÇ VE ORİYANTASYON KİRAZ ERCİYAS YÜKSEK LİSANS SEMİNERİ BİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Prof. Dr. Ali ERDOĞAN (Ornitolog), Akdeniz Üniversitesi. Antalya

GEDİ Z DELTASİ ve İ ZMİ R KÖ RFEZİ 2014 YİLİ KİŞ ÖRTASİ SU KUŞU SAYİMİ RAPÖRU. İzmir Kuş Cennetini Koruma ve Geliştirme Birliği

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

KUŞ İSİMLERİ TERMİNOLOJİSİ Latince 1 Latince 2 Türkçe İngilizce Almanca Gavia stellata Kızılgerdanlı Dalgıç Red-throated Diver Sterntaucher Gavia

Çevre Müdürlüğü. İÇDAŞ Biyoçeşitlilik Raporu 2017

GANOS DAĞI (TEKİRDAĞ) KUŞ FAUNASININ ARAŞTIRILMASI Dilan Hevra KIZILOCAK Yüksek Lisans Tezi Biyoloji Anabilim Dalı Danışman: Doç. Dr.

Çanakkale 1915 Köprüsü Kuş Gözlem Çalışması

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR

OSMANiYE HATAY 7-8 KASIM 2012 SONUÇ BİLDİRGESİ. TEKNiK GEZi RAPORU

KARAR. h) Korunan hayvan: Bakanlık ve Merkez Av Komisyonunca avı yasaklanan av ve yaban hayvanlarını, (EK

İZNİK GÖLÜ (BURSA) ORNİTHOFAUNASININ BİYOEKOLOJİSİ

ISPARTA ÇEVRESİNDEKİ BAZI KORUNAN ALANLARDA ORMAN KUŞLARI ÜZERİNE GÖZLEMLER 1

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

Rüzgar Enerji Santralleri ve Karasal Memeli Faunası

23-25 Ekim 2013 tarihinde SAMSUN da düzenlenen III. ULUSAL SULAK ALANLAR KONGRESİ ne

2015 TRAKUS TÜRKİYE TÜR LİSTESİ SIRA NO EURO RİNG NO TÜRKÇE İNGİLİZCE BİLİMSEL İSMİ KATEGORİ STATÜ

DOGA KORUMANIN ÖNEMİ

ACIGÖL DEKİ KUŞ TÜRLERİNİN TESPİTİ, SAYILARININ BELİRLENMESİ VE KORUNMASI

AKDENĠZ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN FAKÜLTESĠ BĠYOLOJĠ BÖLÜMÜ ANTALYA TEKNOKENT A. ġ. ORNĠTOLOJĠ RAPORU

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ELEKTRİK VE ENERJİ BÖLÜMÜ KAYNAKLARI TEKNOLOJİSİ

Adaptation to Climate Change and Protection of Biodiversity through Conserving and Sustainable Use of Wetlands in Turkey. Wetlands & Climate Change

Kuş Gözlemciliği. Süleyman Ekşioğlu Kuş Araştırmaları Derneği

RÜZGÂR ENERJİ SANTRALLERİNİN YABAN HAYATINA ETKİLERİ

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

JAA ATPL Eğitimi (METEOROLOGY)

ODTÜ NÜN KU LARI

Ö:1/ /02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:

Sayım Tarihi - 26 Ocak GEDİZ DELTASI ve İZMİR KÖRFEZİ 2013 YILI KIŞ ORTASI SU KUŞU SAYIMI RAPORU

İ.T.Ü. Doğa Parkı Gezi Rehberinin hazırlanmasında katkılarından dolayı İ.T.Ü. Rektörlüğüne teşekkür ederiz. 2

Nallıhan ın Kuşları Kataloğu. The Catalogue of Birds of Nallıhan

Kastamonu Yöresi Beyler ve Karaçomak Baraji Gölü Sucul Kuşları


Prof. Dr. Ali ERDOĞAN (Ornitolog), Akdeniz Üniversitesi. Antalya

RÜZGARLAR. Birbirine yakın iki merkezde sıcaklık farkı oluşması durumunda görülecek ilk olay rüzgarın esmeye başlamasıdır.

METEOROLOJİ SOARING. İbrahim ÇAMALAN Meteoroloji Mühendisi

Nallıhan ın Kuşları Kataloğu. The Catalogue of Birds of Nallıhan

GÖKYÜZÜNÜN HAKİMLERİ: YIRTICI KUŞLAR H. Mehmet Gürsan Uzman Biyolog

HAYVAN YETİŞTİRME TESİSİ SEÇME ELEME KRİTERLERİNE GÖRE HAZIRLANMIŞ

İNEGÖL UYGULAMA İMAR PLANI; 652 ADA, 134 NOLU PARSEL İLE 1493 ADA, 10 NOLU PARSELİN BİR KISMINA AİT PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

İÇDAŞ Biyoçeşitlilik Raporu

Proje Koordinatörleri Özge Özden ve Hasan Sarpten

SÜRMELĐ KIZKUŞU (Vanellus gregarius) 2008 ARAZĐ RAPORU

HARİTA OKUMA BİLGİSİ

AV DÖNEMİ ISPARTA İL AV KOMİSYON KARARI

BALIKESİR İLİ BANDIRMA İLÇESİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU DİNİ TESİS ALANI

Yedigöller ve Yeşilöz Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları avifaunası üzerine araştırmalar

ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Nuri Kaan ÖZKAZANÇ 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu:

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ANTAKYA DOĞA SANAT ve TURĠZM DERNEĞĠ & SUBAġI KUġ GÖZLEM TOPLULUĞU. Dr. Samim KAYIKÇI Dr. Ali ATAHAN Orhan GÜL Mehmet ATAHAN Mehmet GÜL

Transkript:

HATAY-ZİYARET TEPESİ RÜZGÂR SANTRALLERİ BÖLGESİNİN ORNİTOLOJİK DEĞERLENDİRMESİ AĞUSTOS-EKİM 2011 Hazırlayanlar: İlker ÖZBAHAR, Uzman Biyolog Riyat GÜL, Kuş araştırmacısı

İçindekiler GİRİŞ:... 5 RÜZGÂR TÜRBİNLERİNİN KUŞLAR AÇISINDAN OLUŞTURDUĞU RİSKLERLE İLGİLİ LİTERATÜR BİLGİLERİ:... 5 Risk faktörleri ile ilgili araştırmalar:... 5 Saptanan olası risk faktörleri:... 9 GÖÇ HAKKINDA GENEL BİLGİLER:... 10 ÇALIŞMANIN AMACI:... 17 ÇALIŞMA ALANININ TANIMI:... 17 ÇALIŞMA SIRASINDAKİ HAVA KOŞULLARI... 18 METODOLOJİ:... 18 BULGULAR:... 19 Alanda saptanan göç koridorları:... 19 Alandan süzülerek göç eden kuş türlerinin alandaki rotaları:... 20 Alandan çıkış rotaları:... 31 Çalışma sırasında gözlenen kuş-pervane çarpışmaları ve risk faktörleri:... 32 Çalışma sırasında gözlenen ve bölgede bulunan kuş türleri:... 33 SONUÇ VE ÖNERİLER:... 38 KAYNAKÇA... 39 Ek-1: Arazi gözlem formu... 40 Ek-2: Kuş-türbin çarpışma kayıt formu... 41 Ek-3: Alanın krokisi ve türbinlerin yerleşimi... 42 Ek-4: Çalışma sırasında kaydedilen süzülerek göç eden kuşların listesi... 43 2

Şekiller listesi Şekil 1: Planörün (ve kuşların) havadaki termalleri kullanarak uçması... 10 Şekil 2: Batı Palearktik bölgedeki ana göç yolları... 11 Şekil 3: Türkiye de süzülerek uçan kuşların ana göç koridorları ve darboğazlar.... 11 Şekil 4: Türkiye üzerinden geçen leyleklerin göç rotaları... 12 Şekil 5: Leyleklerin Türkiye üzerindeki rotaları... 13 Şekil 6: Çalışma bölgesi üzerinden geçen sonbahar göçünün rotaları. Ok kalınlığı geçen kuş miktarını belirtmektedir.... 14 Şekil 7: Çalışma bölgesi üzerinden geçen ilkbahar göçünün rotaları. Ok kalınlığı geçen kuş miktarını belirtmektedir.... 15 Şekil 8:Sukuşlarının sonbahar göç rotaları... 16 Şekil 9:Sukuşlarının Türkiye de göç sırasında sıklıkla kullandıkları dinlenme noktaları... 16 Şekil 10: Çalışma alanının genel görünümü... 17 Şekil 11: Türbinlerin konumu... 18 Şekil 12: Arı şahininin takip ettiği rotalar... 20 Şekil 13: Şahinin takip ettiği rotalar... 21 Şekil 14:Küçük orman kartalının takip ettiği rotalar... 22 Şekil 15:Küçük kerkenezin takip ettiği rotalar... 23 Şekil 16: Saz delicesinin takip ettiği rotalar... 24 Şekil 17: Çayır delicesinin takip ettiği rotalar... 26 Şekil 18: Kara çaylağın takip ettiği rota... 27 Şekil 19: Yaz atmacasının takip ettiği rotalar... 28 Şekil 20: Ak pelikanların takip ettiği rotalar... 29 Şekil 21: Turnaların takip ettiği rota... 30 Şekil 22: Asi nehri vadisine inen kuşların doğu rüzgârındaki güney rotaları... 31 Şekil 23: Batı rüzgârlarında alandan çıkış rotaları... 31 3

Fotoğraflar listesi Foto 1: 9 nolu türbin civarından geçen Arı şahini... 20 Foto 2: Göç eden bozkır şahini... 21 Foto 3: Göç eden küçük orman kartalı... 22 Foto 4: Göç eden küçük kerkenez... 23 Foto 5: 10 no lu türbin civarından geçen Saz delicesi... 24 Foto 6: Aynı birey... 25 Foto 7: Göç eden genç çayır deliceleri... 26 Foto 8: Göç eden kara çaylak... 27 Foto 9: 10 no lu türbin civarından geçen yaz atmacası... 28 Foto 10: Göç eden Ak pelikanlar... 29 Foto 11: Göç eden turnalar... 30 4

GİRİŞ: Rüzgar türbinleri (RT) ile elektrik enerjisi elde etme yöntemi, son yıllarda yenilenebilir enerji prensibiyle gittikçe artan bir hızla yayılmaktadır. Danimarka da enerjinin % 6 sı bu yolla elde edilmekte, Amerika daki California-Altamond Pass santralleri 1,6 milyon haneye enerji sağlamaktadır. Türkiye de bu yöntemle elektrik elde etme çalışmaları son yıllarda başlamış olup giderek yaygınlaşmaktadır. Rüzgar enerjisinin gelişimi tüm dünya için, yenilenebilir bir enerjinin sürekliliği ve karbon emisyonunun azaltılması açısından çok önemli bir faktör olmuştur. Ancak bu tür enerjinin de çevreye olan zararları, mevcut gelişme hızı karşısında bu teknolojilerin zararlarının pek bilinmemesi, önemsenmesi gereken bir paradokstur. RT nin en çok tartışıldığı konu kuşlara verdiği potansiyel zararlardır. Belirgin bir zararı işaret eden az sayıda da olsa bazı çalışmalar, uygun olmayan yerlere inşa edilen RT nin kuş popülâsyonlarına ciddi zararlar verebildiklerini göstermektedir. Bu olası zararlar çoğu yayında kuş-pervane çarpışması, yer değiştirme, bariyer etkisi (engelleme) ve habitat kaybı başlıklarında toplanmıştır. RÜZGÂR TÜRBİNLERİNİN KUŞLAR AÇISINDAN OLUŞTURDUĞU RİSKLERLE İLGİLİ LİTERATÜR BİLGİLERİ: Risk faktörleri ile ilgili araştırmalar: RT sıklıkla sahillerde veya dağ sırtlarında, süzülen kuşların da kullandığı hatlarda, sıralar halinde kurulmaktadır. Bu nedenle kuş çarpışması ve kuşların ölüm riski ortaya çıkmaktadır. Manevra kabiliyeti düşük olan iri kuşlar (kuğular, kazlar, iri yırtıcılar) genellikle daha ciddi çarpışma riski taşırlar (Brown et al. 1992). Ayrıca karanlıkta uçan kuşların da türbinlerden sakınma şansları azdır (Larsen & Clausen 2002). Çarpışma riski ayrıca aynı tür içinde de yaş, üreme dönemi ve davranış farklılıkları açısından değişebilmektedir. Örneğin bazı sumrularda özellikle civcivleri besledikleri dönemde erişkinlerin daha alçaktan uçtukları ve hemen yukarıdaki tellere çarpma olasılıklarının arttığı saptanmıştır (Henderson et al. 1996). Risk ayrıca hava durumuna bağlı olarak ta değişebilmektedir. Her ne kadar bu gibi durumlarda kuşların uçuş tarzları ve yüksekliklerinin değişmesine neden olsa da görüş mesafesinin az olduğu zamanlarda bu riskin arttığı kesindir. Göç halindeki kuşların bu tür hava durumlarından kaçınma şansları olmadığından daha alçaktan uçma zorunlulukları doğmaktadır. Güçlü cephe rüzgârları kuşların daha alçak bir rakımda uçmalarına neden olmuştur (Winkelman 1992b, Richardson 2000). RT lerinin inşa yeri de büyük önem taşımaktadır. Bazı kuşların yükselmek için kullandıkları topografik noktalar birçok kuşun zorunlu olarak türbin alanına doğru yönlenmesine neden olacaktır. 5

Bu tür alanlar ayrıca kuşların sahili takip ettikleri veya iki sırt arasındaki uçuşları gibi manevralar nedeniyle uçuş yüksekliğini azalttığı yerlerdir(alerstam 1990, Richardson 2000). Bir çalışmada rüzgar türbinlerinin (RT) kuş ölümlerinin Gigawatt/saat başına 0.3-0.4 ünden; öte yandan fosil yakıtlı santrallerin ölümlerin Gigawatt/saat başına 5.2 sinden sorumlu olduğu saptanmıştır 1. Bu çalışmada petrole dayalı elektrik üretiminin, RT e nazaran 10 katı daha fazla ölümlere neden olduğunu vurgulanmıştır. RT lerinin elektriğin % 9 unu ürettiği Danimarka da yılda 30 bin kuş RT ile çarpışmadan ölmektedir 2. ABD nde türbinler yılda 70 bin kuşun ölümüne neden olmaktadır (Ruane, Laura, 2008). Öte yandan uçak çarpışmasında 80 bin 3 ve kediler tarafından 500 milyon kuşun öldüğü bilinmektedir. Bu sayılardan daha fazla kaybın, kuşların binalarla çarpışması sonucu oluştuğu saptanmıştır 4. Diğer çalışmalar 57 milyon kuşun arabalarca, 97,5 milyon kuşun camlara çarparak ve yüz milyonlarcasının kedilerce öldürüldüğünü belirtmektedir 5. Nature dergisindeki bir makalede bir RT nin yılda ortalama olarak 4,27 kuşu öldürdüğü bildirilmiştir 6. İngiltere kraliyet kuşları koruma derneği (RSPB), eldeki bulgular, doğru yerleştirildiği takdirde RT nin kuşlar açısından belirgin bir tehlike oluşturmadığı nı belirtmiştir 7. Yazıda ayrıca iklim değişikliğinin, yaban hayatı üzerinde çok daha ciddi bir risk oluşturduğu vurgulanmış, bu nedenle RT ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları desteklenmiştir. Aynı kurum 2009 da korumada öncelikli kuş türlerinin RT civarındaki bölgelerde azaldığını saptamıştır 8. Amerikadaki National Audubon Society de küresel ısınmayı azalttığı için RT ni desteklemiş ancak RT nin yer seçiminin kuşlar ve diğer yaban hayatı açısından önemli bölgelere kurulurken özen gösterilmesini belirtmiştir 9. Bunun yanında Norveç teki Smola daki türbinlerin, Avrupa nın en iri yırtıcısı olan Akkuyruklu kartal (Haliaetus albicilla) popülâsyonu üzerinde ciddi bir negatif etkisi olduğu saptanmıştır. RT nin İskoçya da tekrar yerleştirilmeye çalışan tür üzerinde olumsuz etkisinin olabileceği düşünülmektedir 10. Teksas taki Penascal wind power project te türbinler önemli bir kuş göç yolunun ortasına kurulmuş ve alana kurulan ve NASA ve US Hava Kuvvetleri tarafından geliştirilen Kuş radarı ile kuşları 4 milden saptama olanağı bulunmuştur. Kuşların çalışan türbinlerin pervanesine doğru yöneldikleri anda o RT anında kapatılmaktadır 11. Kaliforniya daki Altamond Pass Wind Farm da Audubon Derneği ile alanda 5000 den fazla türbini yönetmekte olan Californians for Renewable Energy and NextEra Energy Sources arasında bir anlaşma imzalanmış ve buna göre küçük türbinlerin yarısından fazlası kuşlar açısından daha iyi olan büyük türbinlerle değiştirilmiş ve yırtıcı habitatlarının iyileştirilmesi için de ayrıca 2,5 milyon dolar ayrılmıştır 12. Özellikle gece göç eden kuşların rotaları pek bilinmemektedir. Bir çalışmada, özellikle hafif rüzgârlarda göç eden kuşların türbinlerden sakındıkları belirtilmiştir 13. 2005 te Danimarka daki bir dergide yayımlanan çalışmada (Biology Letters 2005:336) verici takılan kuşların denizdeki RT etrafındaki hareketleri araştırılmıştır. Çalışma hafif rüzgârlarda ve gece karanlığında gerçekleştirilmiş ve göç eden kuşların % 1 inden azının türbinlere yaklaştığını ve çarpışma olasılığı olduğunu saptamıştır. 6

Önceleri RT lerin kuş ölümleri açısından enerji nakil hatları (ENH) gibi diğer insani yapılara nazaran daha az zararlı olduğu sanılmakta ise de (Nelson & Curry 1995; Osborn et al. 1998), bu ifade çok az veriye dayanmaktaydı. İleriki çalışmalar kuşların gerek RT i ile gerekse de bunların nakil hatlarıyla çarpıştıklarını göstermiştir (Avery, Springer & Cassel 1976). Bazı araştırmacılar çok düşük oranda kuş ölümleri bulmuş (Byrne 1983; Karlsson 1983; Winkelman 1985), ancak diğerleri özellikle yırtıcılarla olmak üzere birçok çarpışma bildirmişlerdir. Ayrıca RT inin, habitat kaybı nedeniyle beslenen ve üreyen sukuşlarını da etkileyebileceği saptanmıştır (Osborn et al. 1998; Larsen & Madsen 2000; Guillemette & Larsen 2002). RT de çarpışmayı azaltabilmek için öncelikle çarpışmaya neden olan faktörlerin saptanması gerekmektedir. Bu konuda RT nin yapısal özellikler ve dizilişlerini de içeren birçok faktör önerilmiştir. Örneğin ızgara şeklindeki kulelerin, boru şeklindeki kulelere nazaran konmaya daha elverişli olduğu ve daha riskli olduğu bulunmuştur (Osborn et al. 1998, 2000). Hava durumu, dolayısıyla türbinlerin görülebilirliği de önemli olabilmektedir (Winkelman 1985). Bunun yanında kuşların habitat kullanımı uzun süre göz ardı edilmiştir. Bazı süzülen kuşlar yoğun miktarda türbinlerin yerleştirildiği dağ sırtlarını tercih etmektedirler. Avrupa-Afrika arasındaki göç yollarının önemli darboğazlarından biri olan Cebelitarık boğazında yapılan bir çalışmada bölgede yer alan rüzgâr türbinleri ile enerji nakil hatları kuş ölümü açısından kıyaslanmıştır 14. RT tarafından oluşan ölümlerin ENH dekilere göre daha yüksek olduğu, daha çok yerli kuşlardan Kızıl akbaba nın (Gyps fulvus) (0-15 birey/ türbin/yıl) ve Kerkenez in (Falco tinnunculus) (0-19 birey/türbin/yıl) etkilendiği bulunmuştur. Ölümlerin, RT nin yapısı ve görülebilirliğiyle ilgisi saptanmamıştır. Çarpışmaların çoğu, termallerin bulunmadığı Sonbahar-Kış aylarında ve özellikle 2 türbin civarında gerçekleşmiştir. Termal yokluğunda bu kuşların yükselmek için yamaçları kullanmak zorunda kalmalarının bu çarpışmalarda önemli rol oynadığı gözlenmiştir. Kerkenezlerin ölümü ise çoğunlukla ovada, tek bir türbinin etrafında gerçekleşmiş ve bunun türün beslenme alışkanlığına bağlı olduğu düşünülmüştür. Ayrıca göç eden kuşların çok azının türbinlerle karşı karşıya geldiği de belirtilmiştir. Çalışmada 68 kuşun pervanelerle çarpıştığı görülmüştür. Bu kuşların 51 inin orta-büyük kuşlar (Ciconiformes, Falconiformes, Strigiformes) ve 17 sinin küçük kuşlardan oluştuğu saptanmıştır. En çok çarpışmanın Kızıl Akbaba (Gyps fulvus) ve Kerkenez (Falco tinnunculus) ile olduğu; ölüm oranının Kızıl akbabada 0,12 ve Kerkenezde 0,14 olduğu hesaplanmıştır. Tüm kuşlarda herhangi bir elektrik şokuna rastlanmamış ve tüm ölümlerin çarpışma sonucu gerçekleştiği görülmüştür. Biri hariç tüm ölümlerin yeterli ışıkta gerçekleşmesi, türbinlerin görülebilirliğinin tartışılmasına yol açmıştır. Ayrıca rüzgâr hızının da önemli bir faktör olduğu; hız 4,6-8,5 m/sn iken risk indeksinin 0,343 olduğu, orta ve şiddetli rüzgârda bu oranın sırasıyla 0,195-0,037 ye kadar düştüğü hesaplanmıştır. Uçuş şeklinin önemi de vurgulanmış ve havada daireler çizerek yükselmeye çalışan kuşlarda, düz hatta uçanlara nazaran daha sık çarpışma olduğu görülmüştür. Bu çalışmada belirlenen risk faktörleri şunlardır: - Mevsim (bazı kuş ölümleri belli mevsimlerde yoğunlaşmaktadır), 7

- Göç faktörü (alanın ana göç yolları üzerinde olup olmadığı), - Kuşun türü (Bazı türlerde çarpışma diğer türlere oranla çok daha fazla olmaktadır), - Kuşun uçuş şekli (Termalleri kullanan kuşlarda çarpışma oranı yüksek), - Türbinin yeri (Bazı türbinlerde olasılık yükselmekte, birbirine yakın türbinlerde çarpışma olasılığı artmakta). Çalışmada en sağlıklı yaklaşımın, ölümlerin çoğunun oluştuğu türbinlerin belli rüzgar durumlarında ve mevsimlerde durdurulması olduğunu vurgulamışlardır. Ayrıca yapılacak her yeni türbinin yerinin ayrıntılı bir çalışma sonunda belirlenmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Off-shore türbinlerle ilgili bir çalışmada ise özellikle küçük kuşların, santrallerin ışıklarından etkilendiği ve ciddi oranda çarpışma saptandığı belirtilmiştir. Bu nedenle özellikle denizin üzerinden göç edebilen küçük kuşların (Passerines) önemli göç yolları üzerindeki türbinlerin bu dönemlerde tamamen kapatılmasını, ışıklarının söndürülmesini ve sürekli ışık yerine kuşları uyarıcı aralıklı ışıkların kullanılmasını, türbinlerin göç yönüne paralel olarak yerleştirilmesini, türbinlerin birkaç km aralıklarla serbest göç koridoru oluşturarak sıralanmasını önermişlerdir 15. Minnesota, ABD de 73 türbinin bulunduğu bir alanda 1995 yılında yapılan bir diğer çalışmada 20 ay boyunca 12 ölü kuşun bulunduğu, bunların 8 inin çarpışma sonucu olduğu saptanmıştır 16. Bu çalışmadaki veriler Tablo-1 de gösterilmiştir. Tablo 1: Minnesota da yapılan 20 aylık çalışmanın sonuçları Yine ABD de yapılan bir çalışmada 17, türbin çapı ile yüksekliğinin kuş ölümlerini etkilemediği ancak yüksek türbinlerde yarasa ölümlerinin hatırı sayılır ölçüde arttığını saptamışlardır. Bir başka çalışmada RT lerinin kuşlar üzerindeki 4 ana etkisi olan çarpışma, rahatsızlık nedeniyle yer değiştirme, bariyer etkisi ve habitat kaybı tartışılmıştır 18. Kuş ölümlerinin sadece pervanelere çarpmadan değil aynı zamanda türbinin diğer kısımlarına, enerji kablolarına çarpma, hatta türbinin oluşturduğu girdap nedeniyle yere çarpma sonucu da olabildiği belirtilmiştir. RT lerinin, özellikle yavaş üreyen ve geç erginleşen türlerin yaşadığı bölgelerde o türün popülâsyonlarında ciddi değişikliklere yol açabileceği de hatırlatılmaktadır. 8

Saptanan olası risk faktörleri: i- Kuş-pervane çarpışması: Literatür tarandığında yıllık türbin başına çarpışma oranları 0,01-23 arasında değişmektedir. Elde edilen yüksek değerlerden bazıları özellikle nadir ve uzun yaşayan Kızıl akbaba (Gyps fulvus) ve Kaya kartalı (Aquila chrysaetos) gibi yavaş üreyen yırtıcıların yoğun olarak bulunduğu Kaliforniya daki Altamond geçidi (Howell & DiDonato 1991, Orloff & Flannery 1992) ve Cebelitarık boğazına yakın olan İspanya daki Tarifa ve Navarre de (Barrios & Rodriguez, yayınlanmamış) elde edilmiştir. Kaliforniya daki örnekte çok sayıda Kaya Kartalı, besinin çok bol bulunduğu bu bölgede toplanmakta; İspanya daki örnekte ise RT lerinin yoğun olarak yer aldığı bölge, topografik olarak doğal bir darboğaz oluşturmakta ve her yıl çok fazla sayıda göç kuşu alandan geçmek zorunda kalmaktadır. Her nekadar bu iki bölgedeki yıllık türbin başına ölüm oranı düşükse de (0,02 ve 0,15), 7000 civarında türbin bulunan bu alanlardaki toplam kayıp ciddi rakamlara ulaşmaktadır. Altamond da (Kalifornia) yıllık 75 kaya kartalı, Navarre de yıllık 400 ün üzerinde kızıl akbaba çarpışma sonucu ölmektedir. Kaya kartalı nüfusunun o bölgede düşmekte olduğu saptanmışsa da diğer araştırmaların çoğunda bu tür çarpışmaların o türün toplam popülâsyonunu etkilemediği belirtilmiştir. Ayrıca hemen tüm çalışmalarda çarpışmaların ya tek ya da bir grup türbinde gerçekleştiği de görülmüştür. ii- Yer değiştirme: Özellikle inşaat alanında yerleşik kuşların, gerek yapım aşamasında oluşan habitat kaybı nedeniyle gerekse de daha sonraki gürültü ve yoğun personel hareketleri dolayısıyla yaşama alanlarını değiştirmesi olasıdır. Yapılan çalışmalarda beklenenden daha az kuşun görüldüğü rahatsızlık mesafesi 0 ile 800 arasında değerler bulunmuş olup bu mesafe ortalama 600 m. olarak kabul edilmektedir. Yapılan 2 çalışmada Sakarca kazının (Anser albifrons) RT inşaatından sonra beslenme alanını 600m. öteye taşıdığı (Kruckenberg & Jaene 1999), Küçük sakarca nın da (Anser brachyrhynchus) 100m.ye ötelediği saptanmıştır (Larsen & Madsen 2000). Bununla birlikte RT inşası sonucu gerek azalan gerekse de artan kuş popülasyonlarının saptanması bu konuda kesin bir yargıya varılmasını engellemektedir. Off-shore türbinlerle ilgili daha az çalışma mevcuttur. Bir çalışmada bölgeden geçen kuşların türbinler nedeniyle rotalarını gündüzün 3 km.ye kadar, geceleri ise 1 km.ye kadar değiştirerek türbin gruplarının çevresinden dolaştıkları saptanmıştır (Kahlert et al. 2004a, 2004b, Desholm 2005). iii- Bariyer etkisi Uzun mesafeli göç eden veya yakın kışlama, beslenme bölgelerine göçmek durumunda kalan kuşların, yapılan RT nin etrafından dolaşmalarının, zaten sınırlı olan enerjilerinin daha fazla israfına yol açtığı ve bu açıdan zarar verebileceği düşünülmüştür. Kuşların, yapılan RT ler nedeniyle rotalarını belirgin biçimde değiştirdiklerine dair birçok çalışma vardır. Bir ördek türünün (Somateria mollissima), RT inşasından sonra 480m aralıklı türbinlerin arasından yeni bir rota oluşturduğu saptanmıştır (Christensen et al. 2004, Kahlert et al. 2004a, Petersen et al. 2004). Genel olarak literatüre bakıldığında RT inşasının kuşlarda bariyer etkisi oluşturduğuna dair kesin kanıtlar bulunmamaktadır. 9

iv- Habitat kaybı Her ne kadar yapılan inşaatın boyutlarıyla doğru orantılı olsa da genel olarak RT inşası bir miktar habitat kaybına, özellikle akarsular ve göller civarında iseler ciddi ekolojik sorunlara veya yamaçlarda toprak kaymalarına yol açabileceklerinden kuşların yaşam alanlarını daralttığı düşünülmektedir. Bunun tersine, RT inşasının yaban hayatına faydalı olduğunun görüldüğü çalışmalar da mevcuttur. Altamond geçidindeki RT inşasından sonra alanda küçük memeli nüfusunun ciddi oranda arttığı, dolayısıyla yırtıcıların besinlerinde bir artma olduğu görülmüşse de aynı zamanda bu durum kuşpervane çarpışma olasılığını da arttırmıştır (Thelander et al. 2003). GÖÇ HAKKINDA GENEL BİLGİLER: Kuşlar âleminin bir kısmı yerleşik olarak yaşamakta iken bir kısmı da azalan besin miktarı ve üreme güvenliği nedeniyle daha güvenli ve bol besinli yerlere göç etmektedirler. İri kuşlar (leylek, turna, bazı yırtıcılar vs.), ısınan havanın oluşturduğu sıcak hava sütunlarını kullanarak (termaller) hemen hiç enerji harcamadan tıpkı bir planör gibi süzülerek uzun yollar kat ederler (Şekil-1). Bu nedenle bu tür göçmen türler genellikle gündüz, sürü halinde ve karadan, bilinen bazı sabit koridorları kullanarak yüksek irtifada göç ederler. Daha küçük kuşlar ise gündüz ve/veya gece aktif olarak yani kanat çırparak göç ederler. Şekil 1: Planörün (ve kuşların) havadaki termalleri kullanarak uçması Batı Palearktik diye adlandırılan ve Avrupa, Türkiye, Orta-Doğu ve Kuzey Afrika yı içeren bölgede 4 ana göç yolu olduğu bilinmektedir (Şekil-2). Bu yolların 2 tanesi Türkiye den geçmektedir. 10

Şekil 2: Batı Palearktik bölgedeki ana göç yolları Sonbaharda Kuzeybatıda İstanbul boğazından ve Kuzey-doğuda Artvin-Borçka daki darboğazlardan geçen 200-400 bin süzülerek göç eden kuş, kışlama alanları olan Afrika nın değişik bölgelerine göç ederler. Bu kuşların önemli bir bölümü, Hatay ın Belen geçidindeki darboğazı kullanarak Orta-Doğu üzerinden geçerler. İlkbaharda kuşlar hemen hemen aynı koridorları kullanarak kuzeydeki üreme bölgelerine geri dönerler. Şekil 3: Türkiye de süzülerek uçan kuşların ana göç koridorları ve darboğazlar. Türkiye üzerinde süzülen göçmen kuşların kullandığı üç ana darboğaz bulunmaktadır. Türkiye ye girişte Kuzey ve Doğu Avrupa üzerinden gelen kuşların yoğunlaştığı İstanbul ve Çanakkale Boğazı, 11

Sibirya ve Rusya bölgesinden Afrika ya geçen yırtıcıların kullandığı Artvin bölgesi ve çıkışta güneyde Hatay bölgesindeki Belen geçidi ana darboğaz noktalarıdır. Bunun dışında Ege adaları üzerinden ve Doğu Anadolu dan geçen bazı rotalar olduğu bilinse de bu konuda detaylı bir bilgi ve araştırma bulunmamaktadır. İstanbul ve Artvin darboğazlarından geçtikten sonra Anadolu üzerinde kuşların daha geniş bir bölgede yayıldıkları bilinse de Amanos Dağlarının yayılımı sebebiyle bu iki rota İskenderun bölgesinde birleşmekte ve Amanosların en alçak geçit noktası olan Belen Geçidi nde yoğunlaşmaktadır. Şekil 4: Türkiye üzerinden geçen leyleklerin göç rotaları Üstteki haritaları destekleyen bir çalışmada 21 Türkiye üzerinden geçen leyleklerin hareketleri incelenmiştir. Şekilde görülebileceği üzere Afrika nın değişik noktalarına dağılıyor olsalar da bu hayvanların ortak noktası Türkiye de çok benzer noktaları kullanmış olmaları ve Hatay üzerinde yoğunlaşmalarıdır. 12

Şekil 5: Leyleklerin Türkiye üzerindeki rotaları Türkiye üzerindeki detaylı haritadan da görülebileceği üzere Hatay bölgesi ülkemizden geçen süzülen göçmen kuşların Afrika ya dönebilecekleri en kestirme nokta olması nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Bu bölgede geçmiş dönemde yapılan en detaylı çalışmada 20 bölgeden geçen kuşlar değişik noktalardan gözlem yapılarak Hatay üzerinden geçen kuşların kullandığı koridorlar belirlenmiştir. Bu çalışmada 150.000 civarında kuşun bölgeden geçtiği saptanmıştır. Ayrıca, sayım yapılmayan günlerle birlikte yaklaşık olarak 250.000 kuşun her yıl bu bölgeden geçti belirtilmiştir. Can, çalışmasında çalışma sahasına yakın bir yerden de gözlem yaparak sonbahar göçünde Antakya-Samandağ koridorunun önemli olduğunu ortaya koymuştur. Belen Geçidi kadar dar bir geçiş alanına sahip olmasa da çalışma sahası Avrupa ve Türkiye den Afrika ya göçen kuşların önemli bir kısmına geçici olarak ev sahipliği yapar. Sonbahar döneminde Akıncı burnu haricinde toplanan kuşlar çoğunlukla Belen geçidi ve çevresinden yoğun bir şekilde geçtikten sonra Amik Ovası üzerinde iki değişik yoldan birini takip etmektedirler. Birinci yol Kırıkhan üzerinden güneye ya da güneydoğuya yönelerek Reyhanlı üzerinden Suriye ye geçmektedir. İkinci yol ise Belen den geçtikten sonra güneybatıya doğru dönerek Antakya ve Samandağ yönüne yönelmektir. Bu yolu tercih eden yırtıcıların birçoğunun Asi Vadisi üzerinden deniz kıyısına kadar gittikten sonra deniz kıyısını takip ederek göçe devam ettiği düşünülmektedir(şekil-6). 13

Şekil 6: Çalışma bölgesi üzerinden geçen sonbahar göçünün rotaları. Ok kalınlığı geçen kuş miktarını belirtmektedir. Sonbahar göçü Türkiye nin yapısı itibarıyla Çanakkale ve İstanbul boğazları ve Artvin üzerinden yoğunlaşarak geçen kuşların ülke içinde yayılarak gelmesi sebebiyle dağınık olarak gerçekleşir. Kuşların Hatay bölgesine farklı farklı giriş noktaları vardır, hatta bazıları kıyıları dolanmak yerine Adana nın güneyinde bulunan Yumurtalık ve Akyatan Lagünleri üzerinden Akıncı burnuna deniz üzerinden de geçiş yapmaktadır. Dolayısıyla sonbahar döneminde alandan geçişlerin dağınık görünmesi normaldir. İlkbahar döneminde ise özellikle alanın yapısı ve hâkim rüzgârların yönü göz önüne alındığında göçün önemli bir kısmının çalışma alanı üzerinden geçeceği tahmin edilmektedir. Güneyden gelecek olan göçün ana yoğunlaşma noktasının Samandağ bölgesi olduğu düşünüldüğünde alana yakın bölgelerden yoğun miktarda geçiş olması beklenmektedir. Süzülerek göç eden kuşların karalara bağımlı olması ve doğal koridorların ve rüzgârların durumuna göre göç rotalarını şekillendirmesi çalışma alanının değerlendirilmesinde ve gözlem takibinde bu türlerin izlenmesine öncelik verilmesine sebep olacaktır. 14

Şekil 7: Çalışma bölgesi üzerinden geçen ilkbahar göçünün rotaları. Ok kalınlığı geçen kuş miktarını belirtmektedir. Sukuşları ve ötücüler ise aktif uçarak, sıklıkla uzun mesafeler kat ederek cephe halinde uçarlar. Birçoğu termallere gerek duymadığından rotaları üzerindeki deniz ve boğazların üzerinden uçabilirler (Şekil-8). Sukuşları genellikle uzun mesafelerden sonra yol üzerindeki sulak alanlarda mola verirler (Şekil- 9). Bu açıdan sulakalanların varlığı, su kuşlarının göçü açısından hayati öneme haizdirler. Belli bir mesafe sonra konaklaması ve beslenmesi gereken sukuşları eğer mola yerinde bir sulak alan bulamazsa göçe devam edecek enerjiyi sağlayamadığından telef olabilir. Ötücüler ise genelde kısa mesafeli uçuşlar yaparak sık sık beslenme molası veririler. Çoğunun sabit bir rotası olmayıp sadece güney ve kuzey yönlerine doğru hareket ederler. Ancak yol üzerindeki belirli beslenme alanlarını (dere, orman, çayır vs) düzenli olarak kullandıkları görülmüştür. Göç öncesi birçok ötücünün ağırlığının 2 katına çıktığı ve bu sayede göç için yeterli yağı biriktirdiği görülmüştür. 15

Eylül-Ocak arasında sukuşlarının göç hareketleri Şekil 8:Sukuşlarının sonbahar göç rotaları Şekil 9:Sukuşlarının Türkiye de göç sırasında sıklıkla kullandıkları dinlenme noktaları 16

ÇALIŞMANIN AMACI: Bu çalışma, adı geçen rüzgâr santralleri bölgesinde yerleşik ve göç eden kuşların varlığının saptanması; olası göç koridorlarının varlığının araştırılması, varsa kuş-türbin çarpışmalarının belirlenmesi ve riskin araştırılmasıdır. Elde edilen bulgular ve gözlemler sonucu gerekli öneri ve görüşler sunulmuştur. Belen geçidinin ve Hatay ilinin Batı Palearktik te yer alan birkaç önemli darboğazdan biri olduğu ve süzülerek uçan kuşların gerek sonbahar gerekse de ilkbahar göçlerinde çok önemli bir yer olduğu bilinmektedir. Bu nedenle alanın kuş göç koridorları üzerinde olup olmadığının, göç eden kuşların alan civarında izledikleri rotaların ve varsa kuş-pervane çarpışması riskinin belirlenmesi hayati önem taşımaktadır. Alanda geçmiş yıllarda yapılmış sayımlara göre her yıl ilkbahar ve sonbahar göçlerinde Hatay bölgesinden toplam beş yüz bine yakın kuşun geçtiği tahmin edilmektedir. Ancak bölge üzerinden geçerken gerek ilkbahar, gerekse sonbahar göçlerinde farklı rotaları izledikleri bilinmektedir. Bu konuda rastlanabilen tek kaynak 19, kuzeyden gelen kuşların Orta-Doğu ya geçiş rotaları üzerine yapılmış bir yüksek lisans tezidir. Yaptığımız çalışma ayrıca bu konuda bilgi edinilmesine yararlı olacaktır. Çalışmada, kuşların en azından bazılarının izledikleri yönlerin belirlenmesi ve ayrıca civarda yerleşik olabilecek kuşlarla santrallerin ilişkisinin belirlenmesine odaklanılmıştır. ÇALIŞMA ALANININ TANIMI: Çalışma alanı, Hatay ili, Samandağ ilçesine bağlı Koyunoğlu beldesi, Değirmenbaşı ve Aknehir köyleri arasında yer alan, Kuzey-batısında Koyunoğlu vadisi, kuzey ve kuzey-doğusunda Büyüknehir (Karaçay), doğu ve güneyinde Asi nehri ile batısında Samandağ ilçesinin bulunduğu; rakımları 100-500m arasında değişen çok sayıda tepeden oluşmaktadır (Şekil-10). Alanda bir adet ziyaret ve alanın batısında St. Simon Stilit manastırı bulunmaktadır. Alanda 14 sayıda türbin kurulmuş olup ayrıca 9 tanesi yapım aşamasındadır. Şekil 10: Çalışma alanının genel görünümü 17

ÇALIŞMA SIRASINDAKİ HAVA KOŞULLARI Çalışma boyunca hava çok az bulutlu (0-1) idi. Çalışma alanı sürekli Batı, istisnaen Doğu (5 Eylül, 4 ve 9 Ekim) rüzgârlarına maruz kaldı. Rüzgâr şiddeti genellikle 5-6, seyrek olarak 4 şiddetindeydi (Beaufort skalasına göre). METODOLOJİ: Alandaki çalışmalar 25 Ağustos-11 Ekim 2011 tarihleri arasında aralıklı olarak 3 ayrı periyotta toplam 30 gün olarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmalar 08:30-17:30 arasında yapılmış, çalışmaları aynı anda 2 deneyimli kuş gözlemcisi gerçekleştirmiştir. Kuş-türbin çarpışmalarının saptanması amacıyla 3 günde bir tüm türbinlerin etrafı dolaşılmış ve ölü-yaralı kuşların varlığı araştırılmıştır. Gözlemciler, rüzgâr durumuna göre ya tamamen 9 no lu türbinin bulunduğu tepeden (475m) iki yöne bakarak (Kuzey- Koyunoğlu vadisi ve Kuzey-batı, Kuzeydoğu ve Asi vadisi); ya da biri aynı yerden Kuzeyi gözleyerek, diğeri de Ziyaret tepesinden (400m) Asi vadisini gözleyerek çalışmayı tamamlamışlardır. Gözlemler 8x40 dürbünle ve 20-60x teleskopla yapılmıştır. Tüm gözlemler ve varsa çarpışmalar- Ek-1 ve Ek-2 de görülen formlara işlenmiş, ayrıca göç eden kuşların rotaları kurumdan elde edilen krokilere işaretlenmiştir (Ek-3). Tüm kayıtlar Ek-4 te sunulmuştur. Şekil 11: Türbinlerin konumu 18

BULGULAR: Alanda saptanan göç koridorları: Bu çalışmada, rüzgâr türbinlerinin bulunduğu alanda, bölgeden geçtiği bilinen kuş sayısına oranla çok az sayıda süzülerek göç eden kuşa rastlanmıştır. Bu nedenle alanın ana göç koridorları üzerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Bununla birlikte az sayıda göçmen kuşun alandan düzenli olarak geçtiği gözlenmiştir. Çalışma ile kuşların, rüzgârın yönü ve hava koşullarına göre değişik koridorları kullandıkları belirlenmiştir. Batı rüzgârları: Alanda hemen her zaman görülen batı rüzgârları estiğinde kuşların hemen tamamının alana kuzeyden yaklaştıktan sonra Değirmenbaşı köyü civarında batıya yönelerek Koyunoğlu vadisini veya büyük yırtıcıların (örn. Küçük orman kartalı) vadinin kuzey-batısındaki dağların eteğini kullandığı gözlenmiştir. Daha küçük yırtıcıların vadinin hemen üzerinden geçerek güneye, Asi nehri vadisine yönelmişler, büyük yırtıcılar daha batıya, Samandağ ilçesinin üzerine kadar uçarak daha çok sahilden Asi nehri ağzına yönelmişlerdir. Doğu rüzgârları: Çalışma boyunca sadece 3 gün öğleye kadar kuvvetli bir doğu rüzgârı esmiştir. Bu dönemde göç eden kuşların hemen hepsi Karaçay nehrini takip ederek türbin alanına yaklaşmadan doğuya doğru uçup direkt olarak Asi nehri vadisini kullanmışlardır. Birçoğunun ziyaretin hemen kuzeyinden veya üzerinden geçtikleri ve ziyaret civarında termallere girdikleri görülmüştür. 19

Alandan süzülerek göç eden kuş türlerinin alandaki rotaları: i- Arı şahini (Pernis apivorus) Foto 1: 9 nolu türbin civarından geçen Arı şahini Şekil 12: Arı şahininin takip ettiği rotalar Şekil-12 de görüldüğü üzere Arı şahinleri rüzgârın yönüne göre değişik rotalar izlemişlerdir. Doğu rüzgârları sırasında hemen hepsi alanın doğusunu takip etmişler, Değirmenbaşı köyü civarında yükselerek direkt Asi vadisine yönelmişlerdir. Sıklıkla alana girmeden yükseldiklerinden hemen hepsi yüksek irtifadan uçmuşlardır. Batı rüzgârlarında ise tamamen batı koridorunu kullanmış, genellikle 7-8 no lu türbinler civarından geçerek 10 no lu türbini dolaşarak arka sıradaki türbinlerin kuzeyinden Asi vadisine yönelmişlerdir. 20

ii- Bozkır Şahini (Buteo buteo vulpinus) Şahinler de gerek batı gerekse de doğu rüzgârlarında Arı şahinleriyle benzer rotaları kullanmışlardır. Foto 2: Göç eden bozkır şahini Şekil 13: Şahinin takip ettiği rotalar 21

iii- Küçük orman kartalı (Aquila pomarina) Küçük orman kartalları ise doğu rüzgârlarında az sayıda Asi nehri vadisine yönelmişler, batı rüzgârlarında ise çok sayıda geçiş yapmışlardır. Batı rüzgârlarında tüm bireyler alanın kuzeybatısından alana girmiş, kuzey-batıdaki dağ silsilesinin eteklerinden, alanın 1-2 km. ötesinden geçmişler ve Samandağ ilçesi üzerine kadar batıya yönelmişlerdir. Oldukça yüksek irtifadan (1000-1500m) uçan bireyler kıyı açıklarından yine güney-doğudaki dağlara doğru uçmuşlar, alana istisnaen yaklaşmışlardır. Foto 3: Göç eden küçük orman kartalı Şekil 14:Küçük orman kartalının takip ettiği rotalar 22

iv- Küçük kerkenez (Falco naumanni) Alandan az sayıda küçük kerkenez geçmiş ve hepsi alanın batısından Koyunoğlu vadisi boyunca alçaktan ilerlemiş, 11 ile 10 no lu türbinlerin kuzeyindeki vadide yükselerek güney-doğuya uçmuşlardır. Foto 4: Göç eden küçük kerkenez Şekil 15:Küçük kerkenezin takip ettiği rotalar 23

v- Saz delicesi (Circus aeruginosus) Foto 5: 10 no lu türbin civarından geçen Saz delicesi Şekil 16: Saz delicesinin takip ettiği rotalar 24

Bu tür de genellikle batı koridorunu kullanmış ve 8 no lu türbinin üzerinden geçen bir birey dışında yine 10-11 no lu türbinlerle 12-14 no lu türbin sırasının arasından geçmiştir. Foto 6: Aynı birey 25

vi- Çayır delicesi (Circus pygargus) Çalışma süresince 2 kez geçiş yapmıştır. Bir birey batıdan alana girmiş ve 7 no lü türbinin 30m. kadar yakınından ve pervanelerin hizasından (400m rakımdan) geçmiştir. Diğeri batıdan gelerek 8 ve 9 no lu türbinlerin arasından doğuya yönelmiştir. Şekil 17: Çayır delicesinin takip ettiği rotalar Foto 7: Göç eden genç çayır deliceleri 26

vii- Kara çaylak (Milvus migrans) Şekil 18: Kara çaylağın takip ettiği rota Foto 8: Göç eden kara çaylak 27

viii- Yaz atmacası (Accipiter brevipes) Şekil 19: Yaz atmacasının takip ettiği rotalar Göç eden yırtıcılar arasında en alçak irtifadan uçan ve türbinlere en çok yaklaşan tür olmuştur. Genellikle Koyunoğlu vadisi üzerinden gelerek 7 no lu ve 10 türbinlere yakın geçerek ikisinin arasındaki koridordan doğuya yönelmişlerdir. Birçoğunun 9 ile 10 no lu türbinler arasında yükselmeye çalıştıkları, güçlü rüzgârlarda 10 no lu türbine doğru savruldukları gözlenmiştir. Foto 9: 10 no lu türbin civarından geçen yaz atmacası 28

ix- Ak pelikan (Pelecanus onocrotalus) Şekil 20: Ak pelikanların takip ettiği rotalar Alandan 2 kez geçiş yapmışlardır. İlk gözlemde gözlemciler ziyarete doğru yol alırken görüldüklerinden alana geçiş rotaları saptanamamış, ilk olarak 7 ve 8 no lu türbinlerin 200m kadar üzerinden ve güneyinden Asi vadisine doğru alçaldıkları sırada görülmüşlerdir. Diğer gözlemde ise alana hiç girmemişlerdir. Foto 10: Göç eden Ak pelikanlar 29

x- Turna (Grus grus) Şekil 21: Turnaların takip ettiği rota Foto 11: Göç eden turnalar 30

Alandan çıkış rotaları: Alana giren kuşların genel olarak göçe devam ettikleri rotalar batı rüzgârının hâkim olduğu dönemlerde tepenin arkasından geçmekle birlikte, doğu rüzgârının hâkim olduğu zaman Asi Vadisi üzerinden deniz kıyısına gitmek yerine direk güneye yönelerek Sürütme, Olgunlar ve Yeditepe yerleşimleri üzerinden Yayladağı yönüne doğru şekillendiği gözlenmiştir. (Şekil-22) Şekil 22: Asi nehri vadisine inen kuşların doğu rüzgârındaki güney rotaları Batı rüzgârları estiğinde ise birçok kuş alanın batısından girerek alanın güneyinden veya içinden geçerek doğuya yönelmiştir. Kuşların bir kısmı hemen Asi vadisine girmiş, bir kısmı ise Samandağ üzerine kadar batıya devam etmişlerdir. Alandan çıkarken az bir kısmı Samandağ üzerinden Asi nehri deltasına yönelmiş, çoğunluğu yine doğuya yönelerek adı geçen tepeler üzerinden yola devam etmişlerdir. (Şekil-23) Şekil 23: Batı rüzgârlarında alandan çıkış rotaları 31

Çalışma sırasında gözlenen kuş-pervane çarpışmaları ve risk faktörleri: Çalışma sırasında yapılan gözlemlerde herhangi bir kuş-pervane çarpışmasına rastlanmamıştır. Ayrıca çeşitli sıklıklarda pervanelerin altı kontrol edilip gözlemlenemeyen bir çarpışma durumu olup olmadığı belirlenmeye çalışılmıştır. Yapılan kontrollerde çarpışma olduğuna dair herhangi bir bulguya rastlanmamıştır. Herhangi bir çarpışma gözlenmemesine rağmen kuşların bazı durumlarda pervanelerle çarpışma menziline girdikleri gözlenmiştir. Kuşların genellikle pervanelerin hareketlerinden rahatsız olarak uçuş sırasında yaklaşmamaya çalıştıkları gözlenmiş, bir şahinin 10 numaralı türbinin pervanesinden sakınmak için şiddetli rüzgâra rağmen geldiği yönün tersine gitmeye çalıştığı da gözlenmiştir. Fakat bazı bireylerin pervanelerden yeterince uzaktan geçmediği hatta bir çayır delicesinin (Circus pygargus) 7 numaralı türbinin gövdesine yaklaşık 30 metre uzaktan yani pervane menzilinden geçtiği gözlenmiştir. Pervane menzili içerisinden ya da çok yakınından geçen türler ve ilgili bilgiler aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Tarih Tür Sayı Geliş yönü Gidiş yönü Mesafe Türbin numarası 03.09.2011 Saz delicesi 1 K G 100 14 04.09.2011 Yaz atmacası 1 KB GB 50 10 Arı şahini 6 K G 100 1,2,5,6 Yaz atmacası 1 K GB 50 10 Çayır delicesi 2 K GB 30 7 Şahin 1 GB G 70 10 15.09.2011 Arı şahini 1 K-KB D-G 80 17 Şahin 1 K G 50 7 Saz delicesi 1 K GD 50 8 Tanımsız doğan 1 KB G 80 11 Şahin 1 K GD 70 19 Görülebileceği üzere kuşların en çok yakınlaştığı türbinler 10 ve 7 numaralı türbinlerdir. Bu yakınlaşmaların çoğu batı yönünden esen rüzgârların kuşları tepenin kuzeye bakan yamacını kullanmaları sırasında beklemedikleri şekilde sürüklenmeleri sebebiyle yaşanmaktadır. Koyunoğlu Vadisi üzerinden gelen kuşlar genellikle 10 numaralı türbinin altındaki vadiden geçerken rüzgârı karşıdan alarak istemedikleri bir yükselme ve sürüklenme yaşamaktadırlar. Bu sebeple geri dönmeye çalışan kuşlar 7 ve 8 numaralı pervanelere yaklaşmakta, bazıları ise 10 ve 11 no lu türbinlerle 9 no lu türbinlerin arasındaki düşük bele yönelmektedir. En yüksek çarpışma riski içeren türbinlerin vadi kenarlarına yakın bölgelerde bulunan 7, 10, 19 numaralı türbinler olduğu düşünülmektedir. Kuşlar genellikle rüzgâr türbinlerinin bulunduğu bölgenin ortasından geçmekten kaçınmaktadır. Diğer türbinlere yaklaşma sebepleri ise genellikle kuvvetli rüzgârlar yüzünden savrulmalarıdır. 32

Alanda kuşların geçişi sırasında rastlanılan bir diğer problem ise türbinlerin ürettiği enerjileri taşıyan nakil hatlarına kuşların fazla yaklaşmaları riskidir. Kuşların göç sırasında yaşadıkları en önemli problemlerden biri olan elektrik nakil hatlarıyla çarpışma bu bölgede de yaşanma riskine sahiptir. Özellikle 10-11 ve 9 numaralı türbinlerin arasındaki vadi ve Koyunoğlu Vadisinin kuzeyindeki vadinin girişinde bulunan ve kuşların geçiş yönüne dik olarak geçen enerji nakil hatlarının risk oluşturduğu düşünülmektedir. Çalışma sırasında gözlenen ve bölgede bulunan kuş türleri: Çalışma süresinde alanda toplam 38 kuş türü gözlemlenmiştir. Bunlardan süzülen göçmen kuşlar arasında bulunan ve gözlemler sırasında sayılan tür sayısı ise 13 adettir. Bu türlerden toplam 1603 adet kuş sayılmıştır. Ayrıca 33 birey ise tanımlanamayacak kadar uzaktan geçmiştir. Bu sayımın bölgeden geçen bütün kuşları içermediğinin bilinmesi gerekir. Gözlem noktalarından dürbün ve teleskop mesafesi içinden geçen kuşlar sayılmış olmakla birlikte uzaktan geçen kuşların gözden kaçmış olması muhtemeldir. Ayrıca ekibin araziden ayrıldığı dönemlerde yüksek sayıda kuş geçişinin olduğu arazide bulunan güvenlik görevlileri tarafından teyit edilmiştir. Aynı zamanda göçün 2011 yılı içerisinde geç başladığı ve Kasım ayının başına kadar devam edeceği düşünülmektedir. (*) Çalışma sırasında gözlenen kuşlar Hatay Ziyaret tepesi ve çevresi kuş listesi *Çalışma sırasında gözlenen türler Türkçe adı Latince adı Statüsü 1 Küçük batağan Tachybaptus ruficollis h 2 Bahri Podiceps cristatus h 3 Ak pelikan* Pelecanus onocrtotalus G 4 Balaban Botaurus stellaris g 5 Küçük balaban Ixobrychus minutus g 6 Gece balıkçılı Nycticorax nycticorax g 7 Küçük akbalıkçıl Egretta garzetta g 8 Büyük akbalıkçıl Casmerodius albus k 9 Gri balıkçıl Ardea cinerea h 10 Erguvani balıkçıl Ardea purpurea g 11 Kara leylek Ciconia nigra g 12 Leylek Ciconia ciconia G,y 13 Çeltikçi Plegadis falcinellus g 14 Suna Tadorna tadorna g 15 Fiyu Anas penelope k 16 Çamurcun Anas crecca k 17 Yeşilbaş Anas platyrhynchos h 33

18 Kaşıkgaga Anas clypeata k 19 Arı şahini* Pernis apivorus G 20 Kara çaylak* Milvus migrans G 21 Küçük akbaba* Neophron percnopterus g 22 Kızıl akbaba Gyps fulvus h 23 Yılan kartalı Circaetus gallicus y,g 24 Saz delicesi* Circus aeruginosus g 25 Bozkır delicesi Circus macrourus g 26 Çayır delicesi* Circus pygargus g 27 Çakır Accipiter gentilis h 28 Atmaca* Accipiter nisus h 29 Yaz atmacası* Accipiter brevipes G 30 Şahin* Buteo buteo G,K 31 Kızıl şahin* Buteo rufinus k,g 32 Küçük orman kartalı* Aquila pomarina G 33 Bozkır kartalı Aquila nipalensis G 34 Şah kartal Aquila heliaca h 35 Küçük kartal Hieraeetus pennatus g 36 Balık kartalı Pandion haliaetus g 37 Kerkenez* Falco tinnunculus H 38 Aladoğan Falco vespertinus g 39 Delice doğan* Falco subbuteo g 40 Kınalı keklik Alectoris chukar H 41 Bıldırcın Coturnix coturnix g,k 42 Su kılavuzu Rallus aquaticus k 43 Bataklık suyelvesi Porzana parva g 44 Sutavuğu Gallinula chloropus H 45 Sakarmeke Fulica atra g 46 Turna* Grus grus g 47 Küçük halkalı cılıbıt Charadrius dubius g 48 Kızkuşu Vanellus vanellus k 49 Suçulluğu Gallinago gallinago K 50 Çulluk Scolopax rusticola k 51 Çamurçulluğu Limosa limosa g 52 Yeşil düdükçün Tringa ochropus K 53 Dere düdükçünü Actitis hypoleucos g 54 Gümüş martı Larus michahellis k 55 Kaya güvercini* Columba livia H 56 Kumru* Streptopelia decaocto H 57 Üveyik Streptopelia turtur Y,g 58 Küçük kumru* Streptopelia senegalensis H 59 Kukumav Athene noctua h 60 Peçeli baykuş Tyto alba h 61 Çobanaldatan Caprimulgus europaeus y 34

62 Ebabil* Apus apus Y 63 Boz ebabil Apus pallidus y 64 Akkarınlı ebabil Apus melba Y 65 Küçük ebabil Apus affinis Y,g 66 İzmir yalıçapkını Halcyon smyrnensis h 67 Yalıçapkını Alcedo atthis h 68 Arıkuşu* Merops apiaster y,g 69 İbibik Upupa epops Y,g 70 Boyunçeviren Jynx torquilla k,g 71 Alaca ağaçkakan Dendrocopos syriacus H 72 Bozkır toygarı Calandrella brachydactyla g 73 Tepeli toygar* Galerida cristata H 74 Tarlakuşu Alauda arvensis H 75 Orman toygarı Lullula arborea k 76 Kum kırlangıcı* Riparia riparia Y 77 Kaya kırlangıcı Ptyonoprogne rupestris h 78 Kır kırlangıcı* Hirundo rustica Y,G 79 Kızıl kırlangıç* Hirundo daurica Y,g 80 Ev kırlangıcı* Delichon urbica Y 81 Kır incirkuşu Anthus campestris g 82 Ağaç incirkuşu Anthus trivialis g 83 Çayır incirkuşu Anthus pratensis K,g 84 Kızıl gerdanlı incirkuşu Anthus cervinus k 85 Dağ incirkuşu Anthus spinoletta k 86 Sarı kuyruksallayan* Motacilla flava G 87 Ak kuyruksallayan* Motacilla alba H 88 Sarıbaşlı kuyruksallayan Motacilla citreola g 89 Dağ kuyruksallayanı Motacilla cinerea g 90 Çıtkuşu Troglodytes troglodytes H 91 Arapbülbülü* Pycnonotus xanthopygos H 92 Dağ bülbülü Prunella modularis k 93 Sürmeli dağbülbülü Prunella ocularis k 94 Karatavuk* Turdus merula H 95 Tarla ardıcı Turdus pilaris k 96 Öter ardıç Turdus philomelos K 97 Kızıl ardıç Turdus iliacus k 98 Dikkuyruklu ötleğen* Prinia gracilis H 99 Kamışbülbülü Cettia cetti H 100 Ağaç kamışçını Locustella fluviatilis g 101 Bıyıklı kamışçın Acrocephalus melanopogon g 102 Kındıra kamışçını Acrocephalus schoenobaenus g 103 Çalı kamışçını Acrocephalus palustris g 104 Saz kamışçını Acrocephalus scirpaceus G 35

105 Büyük kamışçın Acrocephalus arundinaceus g 106 Ak mukallit Hippolais pallida Y 107 Zeytin mukallidi Hippolais olivetorum y 108 Pembe göğüslü ötleğen Sylvia mystacea g 109 Maskeli ötleğen* Sylvia melanocephala H 110 Kara boğazlı ötleğen* Sylvia rueppellii y 111 Çizgili ötleğen Sylvia nisoria g Küçük akgerdanlı 112 ötleğen Sylvia curruca Y 113 Akgerdanlı ötleğen Sylvia communis y 114 Boz ötleğen Sylvia borin g 115 Karabaşlı ötleğen* Sylvia atricapilla K,G 116 Orman çıvgını Phylloscopus sibilatrix g 117 Çıvgın Phylloscopus collybita K,g 118 Söğütbülbülü Phylloscopus trochilus G 119 Boz çıvgın Phylloscopus bonnelli g 120 Çalı bülbülü Cercotrichas galactotes y 121 Kızılgerdan Erithacus rubecula K,G 122 Benekli bülbül Luscinia luscinia g 123 Bülbül Luscinia megarhynchos Y 124 Mavigerdan Luscinia svecica g 126 Kara kızılkuyruk Phoenicurus ochruros G 127 Kızılkuyruk Phoenicurus phoenicurus g 128 Çayır taşkuşu Saxicola rubetra g 129 Taşkuşu Saxicola rubicola (torquata) K,G 130 Sibirya taşkuşu Saxicola maura g 131 Boz kuyrukkakan Oenanthe isabellina Y,g 132 Kuyrukkakan Oenanthe oenanthe g 133 Kıbrıs kuyrukkakanı Oenanthe cypriaca g (Nadir) Karakulaklı 134 kuyrukkakan Oenanthe hispanica y,g 135 Aksırtlı kuyrukkakan Oenanthe finschii g 136 Taşkızılı Monticola saxatilis g 137 Gökardıç Monticola solitarius y 138 Benekli sinekkapan* Muscicapa striata G 139 Küçük sinekkapan Ficedula parva g 140 Halkalı sinekkapan Ficedula albicollis g 141 Kara sinekkapan Ficedula hypoleuca g Uzunkuyruklu 142 baştankara Aegithalos caudatus k 143 Çam baştankarası Parus ater k 144 Büyük baştankara Parus major H 145 Kaya sıvacısı* Sitta neumayer h 146 Çulhakuşu Remiz pendulinus h 36

147 Sarıasma Oriolus oriolus Y Kızılsırtlı 148 örümcekkuşu* Lanius collurio Y,G 149 Karaalınlı örümcekkuşu Lanius minor g 150 Kızılbaşlı örümcekkuşu Lanius senator Y,g 151 Maskeli örümcekkuşu Lanius nubicus y 152 Ekin kargası Corvus frugilegus k 153 Leş kargası* Corvus corone cornix H 154 Alasığırcık Sturnus roseus g 155 Sığırcık Sturnus vulgaris k 156 Serçe* Passer domesticus H 157 Söğüt serçesi Passer hispaniolensis g,y 158 İspinoz Fringilla coelebs K 159 Dağ ispinozu Fringilla montifringilla k 160 Küçük iskete Serinus serinus K 161 Florya Carduelis chloris H 162 Saka* Carduelis carduelis H 163 Karabaşlı iskete Carduelis spinus k 164 Ketenkuşu Carduelis cannabina K 165 Kocabaş Coccothraustes coccothraustes k 166 Kaya kirazkuşu Emberiza cia h 167 Kirazkuşu Emberiza hortulana Y 168 Kızıl kirazkuşu Emberiza caesia y 169 Küçük kirazkuşu Emberiza pusilla g (Nadir) 170 Karabaşlı kirazkuşu Emberiza melanocephala y 171 Tarla kirazkuşu Miliaria calandra H H Y K G h y k g Her zaman (Yaygın) Yaz göçmeni (Yaygın) Kış göçmeni (Yaygın) Göç konuğu (Yaygın) Her zaman (Az sayıda) Yaz göçmeni (Az sayıda) Kış göçmeni (Az sayıda) Göç konuğu (Az sayıda) Kaynak: www.kusbank.org 37

SONUÇ VE ÖNERİLER: Yapılan çalışmada alanın, sonbahar göçünde ana göç koridorları üzerinde olmadığı saptanmıştır. Belen geçidinden geçen kuş sayısının yüz binleri bulduğu göz önüne alınınca ana göç hattının Amik ovası üzeri olduğu, göç popülâsyonunun az bir kısmının batıya yönelerek alandan geçtiği düşünülmektedir. Çalışma süresince kuş-pervane çarpışmasına rastlanmamıştır. Çalışma alanında göç döneminde yapılan 30 günlük gözlem sonucunda rüzgâr türbinlerinin sonbahar göçünde süzülerek göçen kuşlarda çarpışma riskinin düşük olduğu düşünülmektedir. Yapılan gözlemlerde sayılan toplam 1603 birey kuştan 18 adedinin rüzgâr türbinlerine tehlikeli olarak yaklaştığı ve kuşların genel olarak türbinlerden kaçınmaya meyilli oldukları gözlenmiştir. Özellikle ilkbahar göçünün batı rüzgârıyla birlikte kuşların hareketlerine etki edebileceği düşünüldüğünden en az bir dönem ilkbahar gözlemi yapılması önerilmektedir. Güney hattından toplu halde gelecek olan kuşların Asi vadisi yakınındaki 19, 17 ve 16 numaralı türbinlere yaklaşma durumları tespit edilmelidir. Göç sırasında alanda yüksek sayıda avcılık faaliyetleri gözlenmiş, bir Küçük Orman Kartalının 10 no lu türbin yakınlarında vurulduğu gözlenmiştir. Bu nedenle bir sosyal sorumluluk projesi olarak bölgede Türkiye nin başka hiçbir yerinde olmayan yırtıcı kuşların yasadışı avlanmasına yönelik eğitim bilinçlendirme ve kontrol projeleri geliştirilebilir. 38

KAYNAKÇA 1- Sovacool, B. K. (2009). "Contextualizing avian mortality: A preliminary appraisal of bird and bat fatalities from wind, fossil-fuel, and nuclear electricity". Energy Policy 37: 2241 2248.). 2- Sustainable Energy Without the Hot Air. UIT. 2008-09-14. 3- Newest Air Defense: Bird Dogs". USA Today. 2008-11-07.) 4- Balogh, Anne L. & Ryder, Thomas B. & Marra, Peter P. "Population demography of Gray Catbirds in the Suburban Matrix: Sources, Sinks and Domestic Cats", Journal of Ornithology, 2011, DOI 10.1007/s10336-011-0648-7; Lomborg, Bjørn (2001). The Skeptical Environmentalist. New York City: Cambridge University Press.). 5- Cats Indoors! The American Bird Conservancy's Campaign for Safer Birds and Cats". National Audubon Society. Retrieved 2011-07-08.) 6- Emma Marris; Daemon Fairless (10 May 2007). "Wind farms' deadly reputation hard to shift". Nature. pp. 447 126. Retrieved 2008-01-15) 7- Wind farms". Royal Society for the Protection of Birds. 2005-09-14. Retrieved 2008-09-07) 8- Upland birds face displacement threat from poorly sited wind turbines. Royal Society for the Protection of Birds. 2009-09-26. Retrieved 2009-09-30) 9- Audubon's Position on Wind Power". National Audubon Society. Retrieved 2008-09-05 10- Wind farms condemned as eagles fall prey to turbines. 11- Matthew McDermott. Texas wind farms uses NASA radar to Prevent Bird Deaths. Treehugger. Retrieved 2 May 2009. 12- Andrew Dalton (7 December 2010). Altamond pass to get Less-Deadly Wind Turbines 13- Wind turbines a breeze for migrating birds. New Scientist (2504): 21. 18 June 2005). 14- Behavioural and environmental correlates of soaring-bird mortality at on-shore wind turbines: Luis Barrios, Alejandro Rodriguez. Journal of Applied Ecology, Volume 41, Issue 1, pages 72 81, February 2004). 15- Bird migration studies and potential collision risk with offshore wind turbines: OMMO HÜPPOP, JOCHEN DIERSCHKE, KLAUS-MICHAEL EXO, ELVIRA FREDRICH, REINHOLD HILL: 27 MAR 2006, Ibis, Special Issue: Wind, Fire and Water: Renewable Energy and Birds. Volume 148, Issue Supplement s1, pages 90 109, March 2006 16- Bird Mortality Associated with Wind Turbines at the Buffalo Ridge Wind Resource Area, Minnesota; ROBERT G. OSBORN, KENNETH F. HIGGINS, ROBERT E. USGAARD, CHARLES D. DIETER, and REGG D. NEIGER, The American Midland Naturalist 143(1):41-52. 2000 17- Variation in bat and bird fatalities at wind energy facilities: assessing the effects of rotor size and tower height: Canadian Journal of Zoology, Robert M.R. Barclay, E.F. Baerwald, J.C. Gruver, Department of Biological Sciences, University of Calgary, Calgary, AB T2N 1N4, Canada. 18- Assessing the impacts of wind farms on birds: ALLAN L. DREWITT, ROWENA H. W. LANGSTON; Article first published online: 27 MAR 2006; Ibis: Special Issue: Wind, Fire and Water: Renewable Energy and Birds Volume 148, Issue Supplement s1, pages 29 42,March 2006 19- Studies on soaring bird migration at the Belen pass and Hatay province, Can, O., MSc thesis, 2001. 20- Development of a GIS-based Bird Model Migration Model for the Middle East, Judy Shamoun-Baranes, PhD thesis, 2003 39

Ek-1: Arazi gözlem formu Doğa Araştırmaları Derneği Rüzgâr Santrali Değerlendirme Çalışması Arazi Formu Gözlem Noktası Koordinatları Gözlem Yerinin Tarifi Gözlem Tarihi Gözlem Başlangıç Saati Gözlem Bitiş Saati Saat Rüzgâr Yönü ve Şiddeti (Bofor skalası) Gözlenen Tür Kuş Sayısı Grubun Yerden Tahmini Yüksekliği Hava Bulutluğu (0/8) Sıcaklık Grubun Gözlemciye Tahmini Mesafesi Grubun Geliş Yönü (KD, KB, vs..) Grubun Gidiş Yönü Herhangi Bir Tribüne En Yakın Geçiş Mesafesi En Yakın Geçti ği Tribü nün Numa rası 40