YANLIŞ OKUMA TUTUM ve DAVRANIŞLARI



Benzer belgeler
Başlarken. Öğrencilerinize önce neden yavaş okunur bundan bahsedip bu sorunu çözmek için önerileri sunalım.

Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi

Erken (Filizlenen) Okuryazarlık

Dinleme Kuralları. 1. Aşağıda verilen cümlelerden hangisi doğrudur?

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İLK OKUMA YAZMAYA HAZIR BULUNUŞLUK ÇALIŞMALARI

T.C. DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİMDALI İLKÖĞRETİM PROGRAM SINIF ÖĞRETMENLİĞİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR

İçindekiler. İçindekiler... vii 1. BÖLÜM SES TEMELLİ CÜMLE YÖNTEMİ VE YAPILANDIRMACILIK. Yrd. Doç. Dr. Meral GÖZÜKÜÇÜK

1) Okuma 1.1. Okumanın Öğeleri:

İlkokuma Yazma Öğretimi

MEV KOLEJİ ÖZEL BASINKÖY OKULLARI OKUL BAŞARISINI GELİŞTİREN VERİMLİ ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

ÖĞRENME GÜÇLÜKLERİ YAZMA PROBLEMLERİ VE ÖĞRETİMİ

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI

ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ ÖĞRENME VE BAŞARI

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

Öğrenci hakkında varsayımlar; Öğretmen hakkında varsayımlar; İyi bir öğretim programında bulunması gereken özellikler;

DERS 7: ÇALIŞMA ÖRNEĞİ ANALİZİ. Prof. Dr. Tevhide Kargın

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK

AKTIF (ETKİN) ÖĞRENME

TEST ÇÖZME TEKNİKLERİ

KİTAP OKUYORUM OKUTTURUYORUM PROJESİ

KKTC de ilkokulda zihin engelli öğrencilere okuma öğretiminde uygulanan yöntem cümle çözümleme yöntemidir. Bu yöntem Türkiye deki Eğitim Uygulama

KAZANIMLAR(KISA DÖNEMLİ AMAÇLAR)

Türkçe dili etkinlikleri, öğretmen rehberliğinde yapılan grup etkinliklerindendir. Bu etkinlikler öncelikle çocukların dil gelişimleriyle ilgilidir.

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI

TÜRKÇE MODÜLÜ BİREYSEL EĞİTİM PLANI (TÜRKÇE DERSİ) (1.ÜNİTE) GÜZEL ÜLKEM TÜRKİYE

Sessiz okuma, ses organlarından yararlanmadan, parmak, baş ve gövde hareketleri yapmadan, yalnızca gözle anlamaya yönelik yapılan okuma türüdür.

ÇOCUKLARIMIZ VE KİTAP OKUMA ALIŞKANLIĞI

Sarıyer Belediyesi ile Her çocuk İngilizce konuşsun

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 1. SINIF TÜRKÇE DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

AKADEMİSYENLERİN KALEMİNDEN DENEME SINAVI TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ

TÜRKÇE DERSĠ NASIL ÇALIġILIR?

Çocukların karnesini elimize aldığımız zaman karnedeki notları görmekten öte bizler, bu çocuklar için neler yaptık? diye düşünmemiz gerekir.

İYOP ARAŞTIRMA SONUÇLARININ ÖZETİ

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

1 Öğretmenlere Öneriler ÖĞRETMENLERE ÖNERĠLER

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 2. SINIF TÜRKÇE DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Her sorunun kendine has mantığı vardır. Test çözerken kendi mantığınızla değil, sorunun mantığına göre hareket etmelisiniz.

YANLIŞ ANALİZİ ENVANTERİ NİN İLKOKUL ÖĞRENCİLERİNİN OKUMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİNDE KULLANIMI

Zihinsel Yetersizliği olan bireylere Okuma- Yazma Öğretimi. Emre ÜNLÜ

M 8. SINIF TÜRKÇE PROGRAMINDA YER ALAN ANLAMA BECER

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

İLK OKUMA VE YAZMA ÖĞRETİMİ

ODTÜ GV ÖZEL DENİZLİ İLKOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 3. SINIFLAR MART AYI KAZANIMLARI TÜRKÇE DERSİ

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT TÜRKÇE Tamamı Çözümlü ÇIKMIŞ SORULAR

(Bu makale Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınmada Anahtar Verimlilik Dergisi Eylül-Ekim 2011 sayısından alınmıştır)

ROBOT GELİŞİM ATÖLYESİ ZİHİNSEL GELİŞİM AKIL OYUNLARI ATÖLYESİ ATÖLYESİ BİLİM ATÖLYESİ ÖĞRENCİ KOÇLUĞU MATEMETİK İNGİLİZCE ATÖLYESİ

PROJENİN AMACI: İlköğretim Okullarında Fen ve Teknoloji Dersinin Sevdirilmesi

ÖNSÖZ 5 1 İLETİŞİM SÜRECİ VE EĞİTİM...

...ĠL MĠLLĠ EĞĠTĠM MÜDÜRLÜĞÜNE

Ýlkokuma yazma öðretiminin amacý öðrencilere okuma yazmanýn öðretilmesinin. doðru olarak anlama gücü kazandýrmak,

5. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

MURAT ÖZBAY SERİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

YENİ İLKÖĞRETİM TÜRKÇE PROGRAMININ GETİRDİKLERİ Hasan Basri DURSUN > hbdursun@gmail.com

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

Dinleme Kuralları. 1. Aşağıda verilen cümlelerden hangisi doğrudur?

Ödev Yapmak İstemeyen Çocuklar 2013 / 2014 SAYI: 22. Haftanın Bazı Başlıkları

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ ÖĞRETİM PROGRAMI

Gülşen DEMİR Porsuk İlkokulu /Odunpazarı /ESKİŞEHİR

İÇİNDEKİLER. ÖN SÖZ.v ÖZ GEÇMİŞ vii I. BÖLÜM İLK OKUMA VE YAZMA ÖĞRETİMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ 1

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

EĞİTSEL MOBİL UYGULAMA PROJESİ RAPORU. Proje Başlığı (Taslak) BETÜL DURMUŞOĞLU

İngilizce nasıl öğrenilir?

yazılı karneler and secondary school students

HASAN KALYONCU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ İLKÖĞRETİM BÖLÜMÜ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ANABİLİM DALI DERSİN TANIMI VE UYGULAMASI

2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ. Abdullah ATLİ

Eğitsel Mobil Uygulama Projesi Raporu. Hayvanları Tanıyalım

PSİKOLOJİK REHBERLİK BÖLÜMÜ DANIŞMANLIK VE. Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu

Hacettepe Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Son Sınıf Öğrencilerinin Okuma Alışkanlıkları

ÖZEL BİLGE OKULLARI 2. SINIFLAR NİSAN AYI BÜLTENİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SAMSUN MESLEK YÜKSEKOKULU Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü Çocuk Gelişimi Programı

ÖZEL ATAFEN İLKOKULU 1. SINIFLAR İNGİLİZCE VELİ BİLGİLENDİRME

ANLAMA TEKNİKLERİ I: OKUMA EĞİTİMİ YRD.DOÇ.DR. GÖKHAN ARI

DİL VE KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER İÇİN PERFORMANS BELİRLEME FORMU

4. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? 02 OCAK 20 OCAK

İÇİNDEKİLER 1. KİTAP. BÖLÜM I Program KavraMI ve TÜRKÇE ÖğRETİM PrograMI. BÖLÜM II TÜRKÇE Öğretim PrograMININ TARİhî Gelişimi BÖLÜM III

BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE YAZILIM DERSİ (5 VE 6. SINIFLAR) Öğretim Programı Tanıtım Sunusu

YÖNLENDİRİLMİŞ ÇALIŞMA I DERS NOTLARI

ÇOCUKLARINIZA VERĐMLĐ DERS ÇALIŞMA ALIŞKANLIĞINI NASIL KAZANDIRABĐLĐRSĐNĐZ?

DİK TEMEL HARFLERLE AFACAN OKUMA YAZMA SETİ

ÖĞRENMEDE BAŞARIYI ETKİLEYEN EN ÖNEMLİ FAKTÖRLER. Öğrenmeye karşı istekli ve kararlı olma. Öğrenme için gerekli yeteneklere sahip olma

1. Özel Yetenekli Öğrencilerin Psikolojisine Genel Bakış... 1

ÇOCUĞUMUN OKUMA ALIġKANLIĞINI VE DÜġÜNME BECERĠSĠNĠ DESTEKLĠYORUZ

BĠLĠNÇLĠ OLMAK ÖNEMLĠDĠR ÜLKEMİ SEVİYORUM BAŞARMAK VE...

9. SINIF 5. ETKİNLİK Etkinliğin Adı: Sınıf: Yeterlik Alanı: Kazanım: Kazanım Nu: Öğrenci Sayısı: Süre: Ortam: Sınıf Düzeni: Araç-gereç: SÜREÇ

T.S.K GÜLSAV ÖZEL EĞİTİM OKULU VE REHABİLİTASYON MERKEZİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ERKEN YAŞTA DİL ÖĞRENME... 1

El yazısında Uzmanlaşma 4/5 YAŞ. Noktalardan çizgiye. Çizgiler ve süsleme. Çizgiden harfe. Ev ödevi

Okul Dönemi Çocuklarda

Özel GOP ANASINIFI. Ekim 2018 EĞİTİM BÜLTENİ

. İLKOKULU 3-B SINIFI I.DÖNEMDE TÜRKÇE DERSİNDEN BAŞARISIZ OLAN ÖĞRENCİLER İÇİN II.DÖNEMDE UYGULANACAK ÖZEL ÇALIŞMA PLANI

PROJEMİZİN AMACI: Velilerimize ve öğrencilerimize kitap okuma sevgisini kazandırmak. Kitap okumayı bireyin hayatının her döneminde kalıcı kılmak ve

PROGRAMLI ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ VE DİKKAT SÜRESİ

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ TÜRKÇE DERSİ EĞİTİM PLANI

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

Nasıl Daha İyi Öğrenirim?

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA

Etkili Konuşmanın Özellikleri

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme İLETİŞİM

Transkript:

YANLIŞ OKUMA TUTUM ve DAVRANIŞLARI Salih GÜLERER * Zekerya BATUR ** ÖZET Temel okuma becerisinin kavranması ve bu becerilerin günlük yaşama geçirilmesi son derece önemlidir. Bu bakımdan okuma becerisinin 4 15 yaş arasında kazandırılması zorunluluğu ileriki yaşlarda karşılaşılacak güçlüklerin yenilmesinde büyük bir öneme sahiptir. Çocukların öğrenme problemlerini yaşaması bazı aksaklıkları da beraberinde getirmektedir. Okuma, yazma, konuşma ve dinlemede çeşitli engellerle karşılaşılmaktadır. Bu durumun temelinde nörolojik etmenler olabilmektedir. Aynı zamanda öğretmenin kullandığı yanlış metot da etkili olabilir (Vassaf, 2003: 9).Öğretmenin izleyeceği yol ve yapacağı çalışmaları doğru seçmesi önemlidir; bu seçim, sıkıntı yaşayan öğrencilerin bu problemleri kolay atlatacakları düşünülmektedir. Öğretmen okuma problemi olan çocukları saptayıp bu aksaklığı giderecek çözümleri üretmelidir. Bu engelleri ortadan kaldıracak olan kişi ya da kurumların eşgüdümlü çalışması ile öğrenciyi başarıya ulaştırabilir (Ünalan, 2001: 145). Bu başarı, okumadaki temel aksaklıkları gidereceği için anlamaya yönelik aksaklıkları da ortadan kaldırmaktadır (Güneş, 1997: 250). Bu çalışmada bireyi yanlış okumaya yönelten sebeplerle yanlış okuma tutum ve davranışlarının nedenleri ve çözüm yolları üzerinde durulacaktır. Anahtar Kelimeler: Okuma, Okuma Engelleri, Anlama. ABSTRACT: Comprehending the ability of basic reading and using them in the daily life is very important. Because of this necessity of giving the ability of reading between 4-15 ages is very important for solving the difficulties that can be met in the future ages. Learning problems faced by children brought some defects, some problems in reading, listening, speaking and writing were examined. * Öğr. Grv., AKÜ Uşak Eğitim Fakültesi, Ortaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Bölümü ** Arş, Grv, AKÜ Uşak Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü

78 Sosyal Bilimler Dergisi Neurological factors or student, teacher and using wrong methods can be the basis this statement. (Vassaf, 2003: 9). The way that the teacher will follow and the studies chosen properly can be useful in solving this problem lived by the students. Teachers must determine the students living reading problem and must find solutions to this problems. Persons or institutions wanting to remove this problem must study cooperatively (Ünalan, 2001: 145). This success because of removing the basic difficulties can simultaneously remove the problems of comprehending(güneş, 1997: 250). In this article the causes that directed to wrong reading and the solutions of the attitude of wrong reading is stressed. Key Words: Reading, reading difficulties and comprehending A.OKUMA SORUNLARI *** Okuma insana olgunluk, konuşmak canlılık, yazmak da açıklık verir. F. BACON I. Çocuğun Kendisinden Kaynaklanan Yanlış Okuma Tutum ve Davranışları 1.Heceleme: Okumayı heceleyerek anlamaya çalışmak ya da seslendirmek gerek algılama gerekse zaman yönünden sakıncalıdır, çünkü düşünce herhangi bir şeyi bütün olarak algılar (Güneş, 1997: 251).Hecelemeden dolayı düşünce sistemleri arasında tam olarak bir bütünlük sağlanmadığı zaman gerek dil becerilerinin gelişimi gerekse kavrama kabiliyeti zarara uğrayabilmektedir. Bu engel, fonksiyonel okumanın dışına çıkarak istendik okuma davranışının önüne set çekmektedir. Bu yanlış okuma oldukça yorucu bir okumadır. Heceleyerek okuma, okuma hızı açısından engelleyicidir. Bunun yerine bütünü görme yoluna gidilmelidir (Sever ve Bşk. 1990: 11). Heceleme davranışı, öğrenmekle öğrenmeme arasında kalan bir süreçtir. İlk okuma döneminde tüme varım yönteminin kullanılması bu sonucu doğurmuş olabilir. Harften heceye, heceden sözcüğe, sözcükten cümleye doğru bir sıra izlenirse heceleme davranışı oluşabilir. Bu durum hızlı okumayı ve anlamayı düşürür.

Salih GÜLERER- Zekerya BATUR 79 Heceleme tekniği, bütün olarak kavrama yaklaşımına ters düşmektedir. Çünkü beynin hızı, görme hızından daha fazladır. Hecelemede beyin yorulur ve okuma zevki körelir. Resimleme metodu uygulanmalı, Cümleyi oluşturan ögeler birlikte verilerek ezberletilmelidir, Daha sonra kelimeye, en sonunda da heceye geçilmelidir, Görme yelpazesi genişletilmelidir. 2. Kelime Kelime Okuma: Okuma işlemini yapan beynimizdir. Göz, gördüklerini beyine iletir. Beyin gelen bilgileri deşifre edip sıraya koyarak birbiriyle ilişkilendirir. Eğer çocuk bir defada bir kelime okuyorsa; bu, yavaş okuma ve anlamı kaçırmalarına neden olur. Çünkü beyne ne kadar fazla bilgi gönderilirse beyin o kadar hızlı hareket eder. Göz de iletkenlik işlevini kelimelerin üzerinden kayarak değil sıçrayarak yapar. Göz bir duruş ve sıçrayış sırasında beyine ne kadar çok kelime gönderirse çocuğun anlama düzeyi de o kadar artar. Diyelim ki on beş kelimelik bir cümleyi okuyan çocuk eğer kelime kelime okuyorsa gözü on beş kez sıçrama yapacak, bu ağır tempoda gözden çok daha hızlı hareket eden beyin sabırsızlık göstererek okunan cümleye ilgisini kaybedecektir. Böylece uzun bir cümlenin okunuşunda cümlenin sonuna gelindiğinde cümlenin başıyla ilişki kopmuş olduğu için çocuk cümleyi tekrar baştan alarak okumaya çalışacaktır. Oysaki kelime kelime okuma yerine göz bir defada anlamlı 2 3 kelime gönderecek olursa beyin tarafında anlamlı kelime grupları arasındaki ilgi çok çok çabuk kurulacak, böylece geri dönüşlerin önüne geçilip anlayarak okuma sağlanmış olacaktır (Türkkan, 2000: 92; Ruşen, 2000: 40). - Görme yelpazesini genişletme çalışmaları, - Gözü hızlandırma çalışmaları, - Cümlenin ilk ve son kelimeleri yuvarlak içine alıp geri kalan kelimelerin altı çizilerek ilk kelimeyi okuyup çizgiyi takip ederek son kelimeyi okuma, - Önce bir kelimenin birkaç mm altına belirgin bir nokta koyulmalı, koyulan noktaya yoğunlaşıp üstteki kelimeyi görme çalışması yaparak daha sonra birkaç kelimenin altına nokta koyularak aynı çalışmanın tekrarlatılması,

80 Sosyal Bilimler Dergisi - Örnek cümlelerin kelimelerini, anlamlı bir şekilde birkaç kelimeyi yuvarlak içine alarak okuma çalışmaları. 3. Geriye Dönüp Tekrar Okuma: Okumadaki bu yanlış alışkanlık, çocuk kelimeyi anladığı hâlde kendine güvensizlik, tereddüt ve bir daha okursam, daha iyi anlarım gibi birtakım engellerden kaynaklanmaktadır. Bu durum çocuğun okuma hızını yavaşlattığı gibi algılama durumunu da azaltır. Tekrar geri dönüşlerle yapılan okuma, konuya karşı dikkatin ve ilginin bir süre sonra azalması ve okumanın zevk alınmayan faaliyet hâline gelmesine yol açar. Böylece kısa bir sürede okunup anlaşılacak bir metnin uzun sürede elde tutulması çocuğu okumadan soğutacağı gibi beynin ağır tempodan sıkılarak başka konulara yönelmesine de yol açar. - Okunan satırların üzeri kapatılarak yapılacak okuma çalışmaları, - Anlayamam endişesini ortadan kaldırmak için kelimeleri bir defada okumaya yönelik güven verici telkin ve ikna çalışmaları, - Seviye üstü metinleri sadeleştirme çalışmaları. 4. Anlamı Kaçırma, İlgisizlik ve Yoğunlaşamama: Çocuk okuduğu parçada anlamını bilmediği kelimeler ve kavramlarla sık sık karşılaşıyorsa okumaya karşı ilgisizlik ve isteksizlik giderek artar, bu durum algılama seviyesini düşürür; okunan parçaların anlaşılmamasına, anlaşılmama da metne yönelik zaman kayıplarına neden olur. Artık okunan metinden çok günlük başka işlere veya sorunlara doğru ilginin yönelmesi söz konusudur. İlginin okunan parçadan başka şeylere yönelmesi metne yoğunlaşmayı da olumsuz yönde etkileyecek, çocuğun okuma isteği azaltacaktır. Öğretmen, ilgisi dağınık olan öğrencileri tespit etmeli, onlara okumanın sağlayacağı faydaları üzerinde motive edici telkinlerde bulunmalıdır. Böylece çocuğun tekrar konu üzerinde yoğunlaşması sağlamış olacactır. Okunan metinde anlamı bilinmeyen bir kelimeye tespit edilince, kelime işaretlenip okumaya devam edilmeli, okuma işlemi bitince kelimenin anlamına sözlükten bakılmalıdır (Tony, 2001: 167).

Salih GÜLERER- Zekerya BATUR 81 Hızlı ve geri dönmeden okursam anlayamam. ön yargısını aşmak, okunan materyale göre ( gazete, roman, makale...) okuma hızını tespit etmek, Günlük hayatın telâşından ve gerginliğinden uzaklaşıp okunan parçaya yoğunlaşmayı öğrenme, Okumaya başlamadan önce okumaya uygun bir ortam hazırlamak, Çocuğun ilgi ve dikkatini çekecek materyal hazırlamak. 5-Dudak Kıpırdatma (mırıldanma): Dudak kıpırdatarak yapılan okumalar, okuma hızını düşürerek anlamayı olumsuz etkilemektedir (Güneş, 1997: 251). Sesli okuma döneminde, sessiz okumaya yeterince yer verilmediğinden bu problem ortaya çıkmaktadır. Sesli okuma, özellikle temel eğitimin birinci kademesinde üzerinde önemle durulması ve öğrencilere mutlaka kazandırılması gereken temel dil becerilerindendir (Çifçi, 2000: 178). Bu dönem sağlıklı bir şekilde geçirildikten sonra sesli okumaya daha fazla yer verilmemelidir. Sesli okumada gözle algılanıp zihinle kavranan sözcük veya sözcük kümeleri dil yardımıyla seslendirilir. Bu alışkanlık sürekli devam ederse sessiz okuma düzeninde de bu yanlış okuma ortaya çıkar (Demirel, 2003: 80). Dudak kıpırdatmasını önlemek için dudaklar arasına bir mendil yerleştirilmeli (Güneş, 1997: 251), İlk okuma döneminde belirlenen süreyi aşmamalı, Cümlenin tamamına baktırılmalıdır. 6. İçten Sesli Okuma(kafa sesi) Sadece çocukların değil yetişkinlerin de genellikle yaptıkları bir yanlış okuma tutumu da ağız kapalı olarak yapılan iç seslendirmedir. İç seslendirme alışkanlık hâline getirilmişse normal okumada bir fren vazifesini yerine getirerek çocuğun okuma temposunu geriletir. Diğer bir yanlış davranış durumu da sadece belli kelimeler üzerinde yapılan iç seslendirmedir. Çocuk okuma esnasında kendisine çok ilginç ve önemli gelen kelimeler üzerinde duraklar, göz o noktada sabitleşerek nefes tutulur ve iç seslendirme yapılır (Türkkan, 2000: 23).

82 Sosyal Bilimler Dergisi - Okuma esnasında tempolu nefes alıp verme çalışmaları; - Okumaya başlamadan önce nefes alıp verme ritmini ayarlamak. 7-Anlayamama Endişesi: Genellikle seviye üstü metinlerin verilmesi sonucu oluşan bir davranıştır. Okuma engelleriyle karşılaşan okuyucu kendine olan özgüvenini yitirir. Bu durum okuyucunun okuma psikolojisini olumsuz etkiler, zihinsel olarak bireyin okuma becerisi kazanmasını engeller (Demirel, 2003: 77; Maviş, 2000: 108). Okuyucunun bu durumu aşamaması zamanla bir refleks şekline gelerek okumadan uzaklaşmaya sebep olur (Sever ve Bşk., 1990: 11). Bundan dolayı bazı öğrenciler okuldan soğumakta ve hatta okul hayatlarına nokta koyabilmektedir. Seviye üstü metinler verilmemeli, Öğrencinin özgüvenini sağlayacak eserler verilmeli, Okuyucunun severek okuyacağı metinler verilmeli, Okumadan zevk alınması sağlanmalıdır, Hızla ilerleyen öğrencilere çeşitli ödüller verilmelidir. 8.Ön Yargılar: Geçmiş yaşantılar sonucu oluşmuş davranışlar okumaya karşı olumsuz tutumlar geliştirebilir. Gerek öğretmenler gerekse anne ve babalar çocuklar üzerinde büyük bir etkiye sahiptirler. Onların yaklaşımları çocukların esnek ya da katı okuyucu olmalarına zemin hazırlayacaktır. Bu bakımdan model olabilecek kişilerin okumaya bakışı önemlidir. Kontrol edilmiş metinler yoluyla temel yaklaşımlar kazandırılmalı, Okuyucu, okuma konusunda serbest bırakılmalıdır, Okumayla ilgili ön bilgi verilirken olumsuz yargılardan kaçınılmalı.

Salih GÜLERER- Zekerya BATUR 83 9.Okunanı Sessiz Takip: Sessiz okuma süresince göz yazıyı tanır tanımaz algılar ve uzun ya da kısa süreli belleğe gönderir (Güneş, 1997: 57). Bu algılama hızlı okuma ve anlamayı olumlu etkiler. Yanlış olan ise okunan metinleri okuyucunun içinden sesli okuyarak takip etmesidir. Bu yanlış okuma tutumu, hem okuma hızını hem de algılamayı olumsuz etkiler. Sessiz okumalarda içinden heceleyerek okuma yanlıştır. Bunu önlemek için başparmağı gırtlağa hafifçe basarak çocuğun içinden okuması engellenebilir (Sever ve Bşk., 1990: 11). Seviye metinleri yoluyla geriye dönüşler engellenebilir. II. Okumayı Etkileyen Yanlış Alışkanlıklar ve Dış Faktörler 1-Parmakla Takip: İlk okuma döneminden kalan bir yanlış alışkanlıktır. Okuyucu satırları kaybetmemek için bu yola başvurmaktadır. Okuma hızını ve anlamayı olumsuz etkiler (Sever ve Bşk., 1990: 11). Bu davranış, hızla giden gözleri engelleyerek hem beyin göz hem de beyin-algılama zincirini olumsuz etkiler (Güneş, 1997: 252). Bu bakımdan göz-ses uzaklığı nı becerilerin kazandırıldığı dönemde aşılamalı ve beyin-göz takibi sağlanmalıdır. Böylece göz-ses uzaklığı dengelenirse okuma hızı artar (Nas, 2002: 41-42). Satır işaretçisi kullanılmalı (Güneş, 1997: 251), Satır araları çocuğun ya da okuyucunun düzeyine göre ayarlanmalı, Okuma parçalarının puntoları seviyeye göre ayarlanmalıdır. 2-Göz-Başla Takip: Baş ve vücut hareketleriyle satırları takip etmek göz satır mesafesini bozmaktadır (Güneş, 1997: 251). Bu durum gözü yorduğu gibi beyni de yormaktadır. Bu davranış, parmakla yapılan takip gibidir. Kelimeleri göz ya da başla takip ederek tek tek okuma, okuyucunun dikkatini dağıtacağı gibi algılama süresini de uzatır. Başın sabitlenmesi için, üstüne bir kitap konularak sağa sola dönüşleri engellenmeli,

84 Sosyal Bilimler Dergisi Okuma metni, uygun mesafeye getirilmeli, Satır araları ve cümle uzunlukları düzeye uygun olmalı. 3-Metin-Göz Mesafesini Ayarlayamama: Metin-göz mesafesini ayarlama, ilk okuma eğitimi sırasında kazanılması gereken bir davranıştır. Bu dönemdeki dik oturma ya da mesafeyi tam olarak ayarlama alışkanlığı olmadığı durumlarda çeşitli sorunlar ortaya çıkar. Göz çabuk yorulur ve zarar görür (Sever ve Bşk., 1990:11). Birey, okuma becerisini kazanıp kazanmama korkusuyla uğraşırken okuma materyallerini çok farklı şekillerde kullanabilir. Okuma parçasının kendisinden uzak olması, şifreleri çözememe ve anlayamama endişesi doğurabilmektedir. Okuma sırasında dik oturmalı, Mesafe yaklaşık 20 30 cm olmalı, Cümlenin tamamını görmeye çalışılmalı, Metinler sütunlar şeklinde verilmelidir. 4-Ortam Engeli: Okuma ortamı, okumanın gerektirdiği okuma materyallerinden yoksun olduğu zaman, okuyucunun isteğini arttıran ve motive eden temel etkenler olmayacaktır. Bu eksiklik, okuma hızını ve anlamayı olumsuz etkileyecektir. Ortamın araç-gereçlerden yoksun olması çocuğu yanlış okuma davranışlarına yöneltebilir. Işık gözü yorucu olmamalı, Okuma düzeni tek kişilik olmalı, Sessizlik sağlanmalı (Sever ve Bşk., 1990: 9), Okuma salonunda A dan Z ye ansiklopedisi bulunmalı, Okuma salonunda Türkçe sözlük bulunmalı, Okuma salonunda deyim ve atasözleri sözlüğü bulunmalı, İlgi ve seviyeye uygun eserler olmalıdır (Güleryüz, 2003: 153).

Salih GÜLERER- Zekerya BATUR 85 5-Amaçsız okuma: Neyi elde edeceğini ya da neyi aradığını bilmeden yapılan okumadır (Sevinçgül, 1989: 16). Temel okuma alışkanlıklarını edinemeyen kişilerde görülür. Bu durum düzensiz beslenen insanlar gibi her türlü abur cuburu yemeye benzer. Doğru yönlendirme olmadığından bazen çok fazla zaman kaybına neden olabilmektedir. İhtiyaca göre kitap ya da herhangi bir eser seçilmeli (Sever ve Bşk., 1990: 9), Beklenti ve ilgilerine cevap veren eserlere yönlendirmeli, Seçicilik özelliği kazandırılmalıdır. (Hangi eserleri niçin okuması gerektiğini bilme.) 6-Seviye Üstü Metinler: Okuma hızı, metinlere göre değişir. Düzey üstü metinler okuyucunun hızını ve anlamasını etkiler. Okuyucuları söz dağarcığı ve hazır bulunuşluk açısından olumsuz bir davranışa iter. Okuyucunun öz güvenini yitirmesine sebep olabilir. Metinler okuyucunun seviyesine uygun hâle getirilmeli (kontrol yoluyla), Bilinmeyen Kelimelerin miktarı ayarlanmalı (7-8 i geçmemeli ), Önemli olan çok okumak değil kalıcı ve yararlı bilgiler edinmeyi sağlamaktır (Korkmaz, 1988: 19). 7.Öğretmen Faktörü Çiçek ol! : Okuma sırasında, öğretmenin öğrencileri herhangi bir şekilde sınırlandırması doğru değildir. Bu durum hem algılamayı hem bedensel hareketleri kısıtlar. Serbest düşünme ve hayal etme gücünü engeller. Okuma isteğini azaltır. Okuma sırasında öğrenciler kısıtlanmamalı, Okuma ve dinleme şekillerine karışılmamalı, Okuma parçası okuyucunun ilgi ve ihtiyaçlarına cevap vermeli, Öğretmen tarafsız davranmalıdır.

86 Sosyal Bilimler Dergisi B.ÖĞRENME SORUNLARI 1.Benzer Kelimeleri Karıştırmak: Öğrenme sorunlarından birisi de çocukların kökleri birbirine benzeyen bazı kelimeleri karıştırmalarıdır(michel ve Gauouelin, 1990: 27). Tümden gelim yönteminin içinde kelime bir bütün olarak öğretildiği için her kelime yazılış biçimiyle çocuğun zihninde simgelerden oluşmuş bir imaj yaratmaktadır. Çocuk kelimenin ilk okunuşunu öğrendikten sonra ya benzer kelimelerle karıştırmakta ya da kelimeyi görür görmez kelimenin tamamına bakmadan ilk aklına geleni söyleyerek ekleri okumamaktadır. Kelimelerin ekleri atlanarak okunmamalıdır; çünkü bu tür yanlış okuma beraberinde okuduğunu anlama güçlüğünü getirecektir. İlk okuma dönemindeki temel okuma yanlışlarını saptayıp biraz daha seviye altı metinler verilerek çocuklara yardımcı olunabilir, Kelime oyunları yoluyla aşılabilir, Karıştırılan kelimeler belirlenerek günlük kullanıma geçirilebilir (Sever ve B., 1990: 11), Benzer kelimelerden oluşmuş tekerleme ve mâni çalışmaları yapılabilir, 2. Benzer Harfleri Karıştırmak: Okumayı yeni öğrenmiş çocukların karşılaştıkları öğrenme sorunlarının başında alfabedeki bazı benzer harfleri karıştırmaları gelmektedir. İlk olarak birbirinin simetriği olan b-d, m-n, u-n gibi harfleri öğrenmede zorlanan çocuklar genellikle bu harfleri ters olarak algılarlar. Ayrıca birbirinin simetriği dışında olan f-t, c-e, a-o, c-ç, s-ş gibi birtakım harflerin yazılışları birbirine karıştırılmaktadır. Birbirine benzer harflerin karıştırılması çocuğun dikkatsizliğini bazen de ilgisizliğinden ileri gelmektedir. Öğrenme sorunları çocuğun bazı kelimeleri yanlış okuması sonucunu çıkaracağı için okunan metinde cümlenin anlamı bozulmakta ve okuma amaca ulaşmamaktadır. Bu sorunları yaşayan çocuklar okumaktan soğumakta; bazen de arkadaşlarının alaylarıyla durumu kavramayan öğretmenlerin tacizlerine maruz kalmakta, böylece bu sorun ileriki dönemlere uzanmaktadır.

Salih GÜLERER- Zekerya BATUR 87 Gerek ters algılama gerekse karıştırma sonucu ortaya çıkan öğrenme sorunu öğretmen tarafından zamanında tespit edilerek sorunun ileriki yaşlara taşınmasını da önlemek için çözüme yönelik çalışmaların yapılması lâzım gelmektedir (Güneş, 1996: 75). - Birbirinin simetriği olan harflerden oluşturulmuş kelime grupları oluşturulup simetriği olan harfler renkli kalemle boyanarak yapılan okuma çalışmaları, - Birbirine benzer harflerden oluşan kelimelerden karşılıklı gruplar oluşturarak yapılan okuma çalışmaları, Sonuç olarak, ilköğretimin I. ve II. kademelerinde okuma etkinliğinin başarıyla tamamlanabilmesi için öğretmen ve aile faktörünün çok önemli olduğu ve özellikle öğretmenin okuma konusunda yeterli bilgi birikimi ve pedagojik formasyona sahip olması gerektiği ortadadır. Okuma engellerinin genellikle öğretim yöntemi ve kalabalık sınıflardaki öğrencilerin sayısıyla da yakından ilişkili olduğu söylenebilir. Öğretmenin her öğrenciyle bire bir ilgilenmesi kalabalık sınıflarda son derece zordur. Bu engellerde çok az da olsa zihinsel faktörün etkisi vardır; ama bu durum daha çok psikolojik kökenlidir. Bu bağlamda öğrenciye gerekli uygulama ve yerinde tekrar yaptırıp okuma saatleri düzenlenerek problemler ortadan kaldırılabilir. Okumaya hazırlık döneminden eleştirel ya da seçici okuma aşamasına kadar öğretmenler öğrenciyi sürekli yapıcı yaklaşımlarla motive edip desteklemelidir. Okuma engeli olan öğrenciler sabırla takip edilip yerinde verilecek ödüllerle problemleri halletme yoluna gidilebilir. Özellikle bire bir destek alması gereken öğrencileri ilgili birimlere yönlendirerek onları psikolojik olarak rahatlatmalı, sorunun hızla ortadan kalkmasına ortam hazırlamalı, böylece çocuğun okumadan zevk alması sağlanmalıdır. Çocukların hedeflenen okuma alışkanlıklarını kazanabilmesi için okuma yönteminin iyi tespit edilip uygulanması gerekmektedir. Çocuklara okuma öğretilip çalışmalar bırakılmamalı, ayrıca yeni bir yöntemle okuma çalışmaları yapılarak doğru tutum ve davranışlar alışkanlık hâline getirilmeli ve çocuğun bu okuma çalışmalarından zevk alması, kendine güvenmesi sağlanmalıdır.

88 Sosyal Bilimler Dergisi Bu temel sorunların aşılması, okuma engellileri için önemli bir noktadır. İyi bir okuyucu olmanın temelinde okuduğunu net bir şekilde anlama anlayışı vardır. Okuyucu, kendine duyduğu özgüvenle daha kolay karar verme noktasına ulaşır. Bu durum bireyin olay ve durumlara eleştirel bir bakışla bakması sağlamaktadır. Bu bakımdan bir şeyi doğru okumanın doğru anlamayı; doğru anlamanın ise fikir üretme yeteneğini geliştireceği kanaatindeyiz. KAYNAKÇA BUZAN, Tony, Hızlı Okuma, Alfa Yayınları, İstanbul, 2001. ÇİFÇİ, Musa, Sesli Okuma, Bilge Dergisi, AKMY, Ankara, 2000. DEMİREL, Özcan, Türkçe Öğretimi, PegemA Yayıncılık, Ankara, 2003. GÜLERYÜZ, Hasan, Yaratıcı Çocuk Edebiyatı, PegemA Yayıncılık, Ankara 2003. GÜNEŞ, Firdevs, Okuma Yazma Öğretimi ve Beyin Teknolojisi, Ocak Yayınları, Ankara, 1997. ---------------------, Hızlı Okuma Teknikleri, Ocak Yayınları, Ankara, 1996. KORKMAZ, Alaattin, Türkçe Kompozisyon, Ecdat Yayın ve Pazarlama, Ankara,1988. MAVİŞ, Adil, Anlayarak Hızlı Okuma ve Öğrenme Teknikleri, Hayat Yayınları, İstanbul, 2000. MİCHEL, F.R ve GAUOUELİN, François, Anlayarak Çok Hızlı Okuma Teknikleri, İkon Yayıncılık, Ankara, 1990. NAS, Recep, Çocuk Edebiyatı, Ezgi Kitabevi, Bursa, 2002. RUŞEN, Mustafa, Hızlı Okuma, Alfa Yayınları, İstanbul, 2000. SEVER, Sedat ve Diğerleri, Güzel Konuşma ve Yazma, YA-PA Yayınları, İstanbul, 1990. SEVİNÇGÜL, Ömer, Güzel Konuşma ve Yazma Sanatı, Zafer Yayınları, İstanbul, 1989. TÜRKKAN, Reha Oğuz, Anlayarak Çok Hızlı Okuma, Alfa Yayınları, İstanbul, 2000. ÜNALAN, Şükrü, Türkçe Öğretimi, Nobel Yayınları, Ankara, 2001. VASSAF, B. Halim, Öğrenme Yetersizliği, MEB Yayınları, İstanbul, 2003.