İSLAM HUKUKU I Prof. Dr. Muhsin KOÇAK

Benzer belgeler
Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri

Hulle'nin dayanağı âyet ve hadistir.

NİKAH-II (Rükün ve Şartları)

Evlenme Akdi. şartları. rükunler/unsurlar. irâde beyanı (icap-kabul/sîga) taraflar (veli-vekil) akdin mevzuu (makudun aleyh)

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARINDA YÖNTEM VE TEKNİKLER SEMİNERİ

NAFAKA. Nafakasının yiyecek sınıfları ekmek veya un, tuz, yağ, sabun, odun ve her ihtiyaçta kullanılmak üzere laz

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ

Diyanet'in arşivinden daha neler çıktı neler

TALAK (ERKEĞİN BOŞAMA HAKKI)

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür:

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

İÇİNDEKİLER İSLÂM VE OSMANLI HUKUKUNDA EVLENME BİRİNCİ BÖLÜM İSLÂM HUKUKUNDA EVLENME

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM BOŞANMA

DAVACILARIN VARLIKLI OLMALARI DESTEK TAZMİNATI İSTEMELERİNE ENGEL DEĞİLDİR.

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ

EVLİLİĞE HAZIRLIK SÜRECİNDE YAŞANAN PROBLEMLER VE ÇÖZÜM YOLLARI

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

Yazar= Soner DUMAN. Soru:

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI METODOLOJİSİ II

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HZ HATİCE İLE EVLİLİĞİ

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Günümüz Fıkıh Problemleri

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

Fakat bazı şeyleri yeyip içmek, insanlara zararlı, hikmet ve ihtiyaca aykırı olduğu için İslam dininde haramdır.

10. Ders Slayt NİKAH-IV - (Nikah Çeşitleri)

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi?

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.BK/86

dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

Edinilmiş mal sayılan değerler:

Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir?

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

NİKAH-III (Evlenme Engelleri)

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI

UZUN VADELİ SİGORTALAR

VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN. Doç. Dr. Süleyman Kaya

Bismillahirrahmanirrahim Aile Sözleşmesi

FIKIH KÖŞESİ YAZILARI Zekât ve Fitre Müslümanlar zekât ve fitrelerini şahıslardan ziyade kuruluşa verebilir mi? Zekât ve Fitre ibadetleri, sosyal

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

EVLENDİRME İŞLEMLERİ

Taksitle Satış Sözleşmesi (TBK 253 vd.)

İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21

Nikâh Misaken Galize (Mehir Hakkı) Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :26:43

YÖNETMELİK. MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, taksitle satış sözleşmelerine ilişkin uygulama usul ve esaslarını düzenlemektir.

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII GİRİŞ... 1

Mal Rejimleri ve Tasfiyesi

SEVGİ USTA VELAYET HUKUKU

Soru: Kimlerin fitre vermesi gerekir? Hangi ürünlerden verilebilir?

Kadınların Dövülmesi. Konusuna Farklı Bir Bakış. (Nisa [4] 34)

GÜNÜMÜZDEKi MEHiR UYGUlAMALARI VE islam HUKUKU AÇlSlNDAN DEGERLENDiRiLMESi*

KURAN'IN MİRAS BÖLÜŞÜMÜNDE HATA YOKTUR

TALAK (BOŞANMA) İla'nın tahakkuk etmesi için birtakım şartlar vardır. Şöyle ki: 1- İla'da bulunan koca akıllı ve buluğ çağına erişmiş olmalıdır.

Çalışmanın devamında Yönetmelik in İş Kanunu na kıyasen farklılık taşıyan maddeleri değerlendirilmiştir:

ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI

TÜRK HUKUKUNDA ZİNA SEBEBİYLE BOŞANMA

ÖĞRETİM YILI. MÜFTÜLÜĞÜ KUR AN KURSLARI İBADET DERSİ DÖNEM DÜZEYE GÖRE DERS PLÂNI

1. Bu Tüzük, Koruyucu Aile Tüzüğü diye adlandırılır. Birinci Kısım Genel Kurallar

KADINA ARKADAN YANAŞMANIN HÜKMÜ

ÖLÜM SİGORTASINDAN YAPILAN YARDIMLAR

T.C. ZİRAAT BANKASI A.Ş. SABİT FAİZ ORANLI KONUT FİNANSMANI KREDİLERİ İÇİN SÖZLEŞME ÖNCESİ BİLGİ FORMU

Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak. arasında geçen süredir.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH

BÜYÜK İSLAM FIKHI MÜLTEKA TERCÜMESİ. NİKAH (evlilik) KİTABI

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SONUCU ÖLEN SİGORTALININ HAK SAHİPLERİNE BAĞLANACAK AYLIK VE GELİRLERİN BİRLEŞMESİ

T.C. YARGITAY. Hukuk Genel Kurulu. Karar Tarihi: YARGITAY KARARI. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 / 5 YARGITAY KARARI

ÇÖZÜM KÖTÜ NİYET TAZMİNATI. Erol GÜNER 36

Türk Vatandaşı Nasıl Olunur

2 Aile yapısı ve yaşam şekli, yaşam evresi merasimleri ve dini bayramlar. 5 Çocuk hakları ve aile rolü. 8 Demokrasi ve değerler

Bismillahirrahmanirrahim Aile Sözleşmesi

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1

SATIŞ SÖZLEŞMESİ MADDE 1- TARAFLAR: 1.2. Ltd. Şti. Ümraniye İstanbul

Prof. Dr. Cemal BIYIK - Öğr. Gör. Dr. Okan YILDIZ - Yrd. Doç. Dr. Yakup Emre ÇORUHLU, KTÜ, 2014

BORÇLAR HUKUKU KISA ÖZET HUK110U

Evlilik İşlemleri. Evlilik Dosyasında Bulunması Gereken Belgeler. Evlenme Müracaatı Nereye Yapılır. Evlenmek İçin Sağlık Raporu Nereden Alınır

MEDENİ HUKUKUN ALT DALLARI-TİCARET HUKUKU-ULUSLARARASI ÖZEL HUKUK. Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Birinci İtiraz: Cevap:

LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Deneme Sınavı

İSLAM İBADET ESASLARI

Eski Mısır Hukuku: Koca bazı şartlar altında birden fazla kadınla evlenebilirdi

EVLİLİK SÖZLEŞMESİ. Toplumda yaygın kullanılan ve aslında içinde pek çok yanılsamayı barındıran kavramlardan biri de evlilik sözleşmeleri

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/ S.BK/84-86

HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK

NAFAKA, NAFAKA ÇEŞİTLERİ VE İŞTİRAK NAFAKASI. Stj. Av. Cansu MARALAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

b) Muris veya tasarrufu yapan şahsın bu ikametgâhı yabancı bir memlekette ise Türkiye'deki son ikametgâhının bulunduğu;

İslâm Hukukunda Boşanma

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

Yrd. Doç. Dr. Güler GÜMÜŞSOY KARAKURT ESER SÖZLEŞMESİNDE YÜKLENİCİNİN BORCA AYKIRILIĞININ ÖNCEDEN BELLİ OLMASI

22 İL. Hane Ziyaretleri 2015 Raporu

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/100,101

ASLI ÇALIŞKAN İŞ HUKUKUNDA ANALIK VE EBEVEYN İZİNLERİ

2. Haramı ve helali tayin etmek Allah ın hakkıdır. Bir harama helal demek vebal olduğu gibi helale haram demek de vebaldir.

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/ S.BK/84-86

Transkript:

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı İSLAM HUKUKU I Prof. Dr. Muhsin KOÇAK 1

Ünite 7 EVLİLİKTEN DOĞAN MALİ HAK VE SORUMLULUKLAR Prof. Dr. Muhsin KOÇAK İçindekiler 7.1. MEHİR... 3 7.1.1. Tanımı... 3 7.1.2. Mehrin Meşrûiyeti... 3 7.1.3. Mehir Olabilecek Şeyler... 4 7.1.4. Mehrin Miktarı... 4 7.1.5. Mehrin Sahibi... 5 7.1.6. Mehir Çeşitleri... 5 7.1.7. Kadına Mehir Hakkını Kazandıran Durumlar... 6 7.1.8. Kadının Mehir Hakkını Kaybettiği Durumlar... 7 7.1.9. Müt a... 7 7.2. ÇEYİZ... 8 7.3. NAFAKA... 9 7.3.1. Tanımı... 9 7.3.2. Evliliğin Devamı Sırasındaki Evlilik Nafakası... 9 7.3.3. İddet Dönemindeki Evlilik Nafakası...11 7.4. DEĞERLENDİRME SORULARI...13 2

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 Sahih nikahın şartları bölümünde ifade olunduğu gibi, nikah akdi, kadın lehine bir kısım malî hakların doğmasını da sağlar. Burada bu haklara temas edilecektir. 7.1. MEHİR 7.1.1. Tanımı Sözlükte ücret manasına gelen mehir (mehr) fıkıh literatüründe, sadâk, nihle, ferîda, tavl, hibâ, ecr, ukr ve nikah kelimeleriyle de ifade olunur ve nikah akdinin sonucu olarak kocanın karısına ödemek zorunda olduğu para veya mal anlamında kullanılır. (Karaman, I, 283; Mehmet Akif Aydın, Mehir, DİA, XXVIII, 389.) Mehir, kadının bedeli veya ondan istifade imkanının karşılığı değil, bir ömür boyu beraber yaşama arzusunun sembolik alametidir ve hediye kabilindendir. İslam kadına, bazı millet ve toplumlarda görüldüğü gibi kendisine rağbet etsinler diye gençliği boyunca bir servet (dırahoma) biriktirmesini yakıştırmamış, bilakis erkeklerin ona rağbet ettiklerini hediye (mehir) takdimiyle sembolize etmelerini istemiştir. (Karaman, I, 283.) Ayrıca mehrin kadın için sosyal bir güvence olduğunu söylemek de mümkündür. (Aydın, a.g.e.) 7.1.2. Mehrin Meşrûiyeti Mehir, Kur an ve Sünnet nasları ile sabit bir ödemedir. Sahih nikah sonrasında kocanın yükümlülüklerinden biri olan mehir ödeme zorunluluğunun delili ile ilgili birçok ayet gösterilebilir: Kadınlara mehirlerini bir bağış olarak verin, (Nisa 4/4.)...haram olanlar dışındaki kadınlarla evlenmeniz,iffetli olarak ve zina etmeksizin yaşamak ve mallarınızdan onlara mehir olarak vermeniz şartıyla size helal kılındı. Onlardan yararlanmanıza karşılık, kararlaştırılmış olan mehirlerini verin. Mehir miktarı belirlendikten sonra, karşılıklı rıza ile indirim yapmanızda bir sakınca yoktur (Nisa 4/24.) mealindeki ayetler, bunların örneklerindendir. Ayrıca mehirle ilgili olarak varid olan hadisler de vardır: Abdullah b. Abbas tan yapılan bir rivayete göre Hz. Ali, Hz. Peygamber in kızı Hz. Fatıma ile evlenirken hutâmî zırhı denilen değerli bir zırh hediye etmiştir. Yine evlilik yapan bir sahabiye Hz. Peygamber, eşine mehir olarak bir şeyler vermesini söylemiş, erkeğin fakir olduğunu öğrenince, demirden bir yüzük bile olsa, evde araştır ve getir demiştir. (Nesai, Nikah 62; Döndüren, I, 324.) Mehirle ilgili ayet ve hadislerin bir bütün olarak incelenmesinden, İslâm alimleri, mehrin sahih nikahın sonuçlarından biri olarak kadının hakkı olduğu sonucuna varmışlardır. Bu konuda aralarında herhangi bir tartışma yaşanmamıştır. 3

İslam Hukuku I Hatta Malikiler, mehri nikah akdinin bir rüknü olarak değerlendirmişler ve mehirsiz nikahı geçerli saymamışlardır. Çoğunluğu oluşturan alimler ise, mehri, nikahın rüknü ya da şartı olarak görmeyip, nikahın sonucu olarak kabul etmişler, ve nikah esnasında belirlenmiş olup olmamasına bakmaksızın, kadının mehir alma hakkını tanımışlardır. (Döndüren, I, 326; Aydın, Mehir DİA, XXXVIII, 390.) 7.1.3. Mehir Olabilecek Şeyler Para, malî değeri olan ve şer an Müslüman a yasaklanmayan (mütekavvim) mal ve eşya, ekonomik değeri olan menfaat mesela bir mülkün belirli bir süre kullanım hakkı, belirli bir süre hizmette bulunmak mehir olarak belirlenebilir. Buna karşılık ekonomik değeri olmayan menfaatler mesela bulunduğu şehirden başka şehre göç etmemek gibi- mehir olarak belirlenemez. Bir erkeğin, evleneceği kadına Kur an öğretmesinin mehir olarak belirlenip belirlenemeyeceği tartışmalıdır. Kur an öğretme karşılığında ücret alınamayacağını savunan ilk dönem Hanefî fakihlerine göre mehir olarak belirlenemez. Daha sonraki Hanefî fakihleri ise bu tür hizmetler karşılığında zarureten ücret alınmasına ve bunun da mehir olabileceğine hükmetmişlerdir. Bu görüşü destekleyen bir hadis, kitaplarda yer almıştır. Rivayete göre Hz. Peygamber, bildiği Kur an ı eşine öğretmesi karşılığında bir erkeği evlendirmiştir. İlk dönem Hanefî müçtehitleri bu uygulamanın sadece Hz. Peygamber e mahsus olduğunu, dolayısıyla bunun diğer Müslümanlar tarafından uygulanamayacağını söylemişlerdir. Çoğunluk fukâhaya göre belirlenen mehrin geçersiz olması akdin geçersizliğini gerektirmez. Bu durumda kadına mehr-i misil ödemek gerekir. Daha önce de ifade olunduğu gibi, Mâlikîler böyle bir evliliği geçerli saymamışlardır. (Aydın, Mehir, DİA, XXVIII, 390; Döndüren, I, 326-327.) 7.1.4. Mehrin Miktarı Mehrin alt sınırının ne kadar olduğu tartışmalıdır. Hanefîler bunun on dirhem (On dirhemin o günkü değeri iki kurbanlık koyun değeri kadardır.) olduğunu söylerken, bundan daha az ve fazla olduğunu söyleyenler de vardır. Çoğunluk fukahâ, mehrin asgarî miktarının belirlenmediği görüşündedir. Mehir için bir üst sınır belirlenmemişse de, yüksek tutulmasının evliliği güçleştireceği düşüncesiyle, hadislerde mehrin çok yüksek tutulmaması tavsiye edilmiştir. 4

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 Hz. Ömer, hilafeti döneminde, mehre bir üst sınır getirme teşebbüsünde bulunmuşsa da, Kureyşli bir hanımın ona itiraz ederek, bunun ayete (Nisâ 4/20) muhalif olduğunu söylemesi üzerine, Hz. Ömer bu teşebbüsünden vazgeçmiştir. Mehrin miktarının belirlenmesinde tarafların ekonomik şartlarının ve toplumun örf ve adetlerinin de dikkate alınmasının uygun olduğu söylenebilir. (Aydın, a.g.e., Döndüren, I, 327-328.) 7.1.5. Mehrin Sahibi Mehir sahih nikahla evlenmiş kadının hakkıdır. Onu izni olmadıkça kadının adına bir başkası tahsil bile edemez. Kadın aldığı mehrini dilediği gibi harcayabilir. İslâm alimlerinin benimsediği ve Hukuk-ı Aile Kararnamesi nce de kabul edildiği gibi, kadının yakınları erkekten ne adla olursa olsun, maddi bir şey talep edemezler. Ancak, damadın düğün öncesi veya sonrasında, hediye kabilinden, onlara vereceği şeyleri almalarında bir sakınca yoktur. Kadına verilen mehir, onun rızası dışında kocası tarafından bile geri alınamaz. Ancak, kadından borç olarak alınabilir ve anlaşılan zaman içinde geri ödenir. Kadın aldığı mehrini evin ihtiyaçları için, kendi ihtiyaçları ya da çocukların ihtiyaçları için harcamak zorunda da değildir. Kadın tarafından herhangi bir kimsenin, mehir dışında, erkekten herhangi bir ödeme isteme hakkı yoktur. Fukahânın çoğunluğu bu görüştedir. Yalnız Ahmed b. Hanbel, Hz. Şuayb ın, kızı ile evlendirme şartı olarak Hz. Musa ya sekiz yıl çobanlık yaptırmasını (Kasas 28/27) delil göstererek, sadece babaya bir meblağ alma hakkı tanımıştır. (Karaman, I, 283-284; Döndüren, I, 332.) Aile Hukuku Kararnamesi de çoğunluğun görüşünü kanunlaştırmıştır. Kanun metni şöyledir: Mehir, menkûhenin hakkı olup onunla cihaz (çeyiz) yapmaya cebrolunamaz. Bir kızı tezvic veya teslim için ebeveyn veya akrabasının zevcden akçe veya eşyay-ı sâire almaları memnûdur. (Mad. 89, 90.) 7.1.6. Mehir Çeşitleri Mehir, taraflarca miktarı belirlemiş olup olmamasına göre iki kısma ayrılır: 7.1.6.1. Mehr-i Müsemmâ Bu, miktarı taraflarca belirlenmiş mehir anlamına gelir. Mehr-i müsemmâ da peşin ödenip ödenmemesi durumuna göre şu kısımlara ayrılır: Peşin Mehir (Mehr-i Muaccel) Taraflar arasındaki anlaşmaya göre, nikah akdinde peşin ödenmesi kararlaştırılan mehre peşin mehir (mehr-i muaccel) denir. Ödenmesi Sonraya Bırakılan Mehir (Mehr-i Müeccel) 5

İslam Hukuku I Peşin olarak değilde daha sonra ödenmesi kararlaştırılan mehre de mehr-i müeccel denir. Bu durumda belirlenen vade gelmeden, mehir, sahibi tarafından talep edilemez. Taraflar mehir miktarını belirlemekle birlikte, ödeme şeklini tespit etmemiş olurlarsa, örfe göre hareket edilir. Taraflardan birinin ölümü halinde veya boşama durumunda mehrin vadesi geldiği kabul edilir. (Ömer Nasuhi Bilmen, Hukukı İslamiyye, II, 119; Döndüren, I, 329-330; Aydın, Mehir DİA, XXVIII, 390.) 7.1.6.2. Mehr-i Misil Kadının emsali dikkate alınarak belirlenmiş olan mehre mehr-i misil denir. Nikah sırasında mehrin belirlenmiş olmaması, mehir olamayacak malın mehir olarak belirlenmesi, tarafların mehirsiz evlenmeyi kararlaştırması, mehrin miktarının belirlenip belirlenmediği veya miktarı konusunda anlaşmazlığın bulunması gibi durumlarda mehr-i misil ödemek gerekir. Mehr-i misilin belirlenmesindeki kriterler: kadının babası tarafından yaş, güzellik, mal, dindarlık, bekarlık veya dulluk, şehir, zaman, akıl, bilgi, güzel ahlak, çocuklu olmak veya olmamaktır. Kadının akrabaları içerisinde böyle birisi yoksa, yabancılardan emsali aranır, şahitlere başvurulur. Ayrıca hakimin takdir selahiyeti de vardır. (Karaman, I, 284; Döndüren, I, 330-331.) 7.1.7. Kadına Mehir Hakkını Kazandıran Durumlar Kadının, evliliğin seyrine göre mehrin tamamına veya yarısına hak kazandığı durumlar olduğu gibi, mehrin düştüğü durumlar da vardır. 7.1.7.1. Kadının Mehrin Tamamına Hak Kazandığı Durumlar Kadın şu hallerde, kararlaştırılan mehrin tamamını hak eder. Sahih ya da fasit nikah sonrasında birleşme (zifaf) gerçekleşmişse mehrin tamamı kadının hakkıdır. Bunun delili olarak, Bir eş yerine başka bir eş alırsanız, onlardan birine yükler dolusu mal vermiş olsanız bile, ondan bir şey geri almayınız. (Nisa 4/20.) ayeti gösterilir. Nikah yapılmış fakat birleşme olmadan eşlerden biri ölmüşse, yine kadın mehrin tamamını hak eder. Çünkü ölümle nikah akdi feshedilmiş olmaz, bu durumda nikah mali sonuçlarını doğurarak sona erer. Bu takdirde, mehir belirlenmemiş idiyse, kadın mehr-i misil alır. Nikah sonrasında, zifaf gerçekleşmemiş olmakla birlikte eşler arasında sahih halvet meydana gelmişse, Hanefiler e göre, bu takdirde de, kadın mehrin tamamını alır. Şafii hukukçuları, sahih halvetin bu şekildeki tesirini kabul etmemektedirler. Malikiler ise zifaf gerçekleşmemiş olmasına rağmen eşlerin bir yıl süreyle aynı evde kalmaları halinde, kadına mehrin tamamını alma hakkı tanımışlardır. 6

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 Sahih halvet: Aralarında nikah akdi bulunan kimselerin bir başkasının görmeyeceği veya aniden gelmeyeceği bir ortamda baş başa kalmaları diye tanımlanan sahih halvetin (halvet-i sahîha) böyle bir hukukî sonucu doğurması için, Eşlerin yanında aklı başında üçüncü bir şahsın varlığı gibi tabiî bir engelin, Birleşmeye engel herhangi bir hastalık gibi hissî bir engelin, Ay hali (hayız), lohusalık, ramazan orucu, ihram gibi dinî bir engelin bulunmaması... şarttır. 7.1.7.2. Kadının Mehrin Yarısına Hak Kazandığı Durumlar Sahih nikah ile evlenmiş olan kadın, cinsel birleşme veya -halveti cinsel birleşme gibi kabul edenlere göre- sahih halvetten önce boşanırsa, bu durumda miktarı daha önce belirlenmiş olan mehrin yarısını hak eder. Konuya ilişkin ayette mealen şöyle buyrulmuştur: Eğer siz onlara cinsel temasta bulunmazdan önce boşar, fakat daha önce mehir tespit etmiş olursanız, bu mehrin yarısı onlarındır. (Bakara 2/237.) 7.1.8. Kadının Mehir Hakkını Kaybettiği Durumlar Nikah sonrasında, cinsel temas ve halvet-i sahiha öncesinde, kadının sebep olmasıyla ayrılık gerçekleşirse, kadın mehir alma hakkı düşer. Kadının dengi olmayan biri ile evlendiğinde, velisinin itirazı üzerine, hakimin nikahı feshetmesi durumu, burada örnek olarak verilebilir. 7.1.9. Müt a Sözlükte menfaat, faydalanma anlamına gelen mut a kelimesinin, fıkıh literatüründe, talaka izafesiyle kullanımında (müt atü t-talâk) mehir belirlenmeden kıyılan bir nikahtan sonra, temas yahut sahih halvet olmadan boşanan kadına verilecek mali destek anlamında kullanılır. Mehir tayin edilmeden evlenen kadına müfevvida denir. Bu durumdaki kadına mut a verilmesi gerektiği, ayetle sabittir. Konu ile ilgili ayetin meali şöyledir: Nikahdan sonra, henüz dokunmadan veya onlar için belli bir mehir tayin etmeden kadınları boşarsanız, bunda size bir günah yoktur. Bu durumda onları faydalandırın ( müt a verin). Müt ayı zengin olan durumuna göre, fakir olan da durumuna göre verir. İyilikle faydalandırmak muhsinler için bir vazifedir. (Bakara 27236.) Müt anın gerekli oluş keyfiyeti ayetle sabit olduğu halde miktarı ayette belirtilmemiştir. Müt anın belirlenmesinde eşlerin sahip oldukları servetleri ve yaşadıkları beldenin örfü dikkate alınır. Ancak müt a mehr-i misilin yarısını geçemez. 7

İslam Hukuku I Yukarıda da ifade olunduğu gibi bu, vacip olan müt adır. Bunun dışında, mehir belirlenmiş olsun olmasın, cinsel temastan sonra boşanmış olan eşe müt a vermek müstehap; Mehir belirlendiği halde cinsel temas olmadan boşanan eşe müt a vermek ise mubah sayılmıştır. (Bilmen, II, 142; Karaman, I, 280, 283-284; Döndüren, II, 323 vd.) 7.2. ÇEYİZ Arapçada cehâz şeklinde ifade olunan, Türkçe kullanımda çeyiz olarak yaygınlık kazanan kelime, gelinin baba evinden koca evine götürdüğü elbise ve ev eşyası için kullanılmıştır. Nafaka bölümünde açıklanacağı üzere evlendiği eşe bir ev temin ve tefriş etme yükümlülüğü kocaya aittir. Buna göre kadının koca evine eşya götürme diğer bir ifadeyle çeyiz hazırlama yükümlülüğü yoktur. Kadının ailesi de çeyiz hazırlama zorunluluğu yoktur. Çünkü biraz önce de ifade olunduğu gibi, evlenen kadının tüm ihtiyaçlarını karşılamak kocanın görevidir. Uygulamada çok yaygın biçimde yer bulan çeyiz götürme hadisesi, dinî hükümlerin değil, sosyal yapının bir ürünüdür. Kadın, kocadan aldığı mehir karşılığında ev eşyası almak zorunda değildir. bu mehir, tamamen kendi hakkı ve mülküdür. Ancak çeyiz hazırlamak şartıyla erkeğin kendisine mehrin haricinde, ona ilaveten verdiği meblağdan çeyiz hazırlaması gerekir. aksi taktirde aldığı fazlalığı geri vermek durumundadır. Hanefîlere göre koca tarafından hazırlanan çeyizin mülkiyeti de kocaya aittir. Kadının çeyiz olarak getirdiği veya babası tarafından çeyiz olarak verilen eşyanın mülkiyeti ise kadına aittir. Çeyizin mülkiyeti konusunda karı-koca arasında anlaşmazlık çıkar, taraflar da iddialarını ispatlayamazlarsa, yeminleriyle birlikte, her birinin kullandığı eşyanın kendisine ait olduğuna hükmolunur. Şâfiîler, bu durumda, kimin kullandığına bakılmaksızın, ikisi arasında paylaştırılır demişlerdir. Mâlikîler çeyiz konusunda farklı bir yaklaşımla, çeyizin kadının yükümlülüğünde olduğunu savunmuşlardır. Miktarının belirlenmesinde ise kadına ödenen mehrin miktarı ile örf ve adetin dikkate alınacağını, ayrıca bu yükümlülüğün doğabilmesi için mehrin, kendisine zifaftan önce altın, gümüş veya para olarak ödenmesi gerektiğini söylemişlerdir. Bu görüşün dayanağı örftür. (Abdulazim, ed-dîb, Çeyiz, DİA, VIII, 296-297.) 8

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 7.3. NAFAKA 7.3.1. Tanımı Sözlükte harcamak, tüketmek manasındaki infak mastarından türetilen nafaka kelimesi azık, ihtiyaçların karşılanması maksadıyla harcanan para vb. maddî değerler anlamına gelir. Terim olarak geniş anlamıyla hayatiyetin ve yararlanmanın devamlılığını sağlamak için yapılması zorunlu olan harcamaları ifade eder. Ancak biz burada bu geniş anlamıyla nafaka üzerinde değil, konumuz gereği eşin malî hakları cümlesinden olması sebebiyle aile hukuku ilişkisinden doğan ve koca ile karısı arasında malî bir alacaklılık ve borçluluk münasebeti şeklinde tanımlanan evlilik nafakası üzerinde duracağız. Eşler arasındaki alacaklılık ve borçluluk münasebetini ifade eden evlilik nafakası da evlilik birlikteliği içerisindeki evlilik nafakası ve iddet içerisindeki evlilik nafakası şeklinde ele alınır. 7.3.2. Evliliğin Devamı Sırasındaki Evlilik Nafakası Yerinde de ifade olunduğu gibi, sahih bir nikahla evlilik birlikteliği oluşturan eşler arasında, bu evliliğin sonucu olarak nafaka ilişkisi de doğar. 7.3.2.1. Evlilik Nafakasının Dayanakları Evlilik nafakası nasslara dayanır. Konuya ilişkin ayetlerden bazılarının mealleri şöyledir: Onları (iddetleri süresince) gücünüz nispetinde, oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun. Onları sıkıntıya sokmak için kendilerine zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Sizin için (çocuğu) emzirirlerse (emzirme) ücretlerini de verin ve aranızda uygun bir şekilde anlaşın. Eğer anlaşamazsanız, çocuğu baba hesabına başka bir kadın emzirecektir. (Talak 65/6.) Eli geniş olan, elinin genişliğine göre nafaka versin. Rızkı dar olan da, Allah ın ona verdiğinden (o ölçüde) harcasın. Allah, bir kimseyi ancak kendine verdiği ile yükümlü kılar. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır. (Talak 65/7.) Evlilik nafakasına ilişkin hadislerden bazıları da şunlardır: Hind, Hz. Peygamber e gelerek kocası Ebu Süfyan ın çok cimri olduğunu ve nafakalarını temin etmediğini söyleyince Hz. Peygamber şöyle cevap vermiştir: Kocanın malından, onun haberi olmadan, kendine ve çocuklarına yetecek miktarda, aşırıya kaçmamak kaydı ile al. Karılarınızın sizin üzerinizdeki haklarından biri de onların yiyecek ve içeceklerini güzelce temin etmenizdir. Kocanın, yediği zaman karısına da yedirmesi, giydiği zaman karısına da giydirmesi, karının kocası üzerindeki haklarındandır. 7.3.2.2. Evlilik Nafakası Yükümlüsü İslam hukukçuları, yukarıda bir kısmına yer verilen ayet ve hadislere dayalı olarak, evlilik nafakasında kocanın nafaka borçlusu, karının da nafaka alacaklısı olduğu konusunda icma etmişlerdir. Yani İslam hukukçularının ittifakı ile evlilik nafakasının alacaklısı kadın eş, sorumlusu da kocadır. 9

İslam Hukuku I Kocanın nafaka yükümlülüğü Hanefîlere göre, nikah akdinin tamamlanması ile, Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelîlere göre ise karının kocasına teslim edildiği tarihten itibaren başlar. Yine İslam hukukçularının büyük çoğunluğuna göre kocanın zengin veya fakir olması, sıhhatli veya hasta ve sakat bulunması da sonucu değiştirmez. Burada karının zengin olması da dikkate alınmaz. Koca her halükarda nafaka borçlusu, kadın da nafaka alacaklısıdır. Kadın zengin olsa bile fakir kocanın nafakasından sorumlu olmadığı gibi, zengin karının nafakasından yine zengin koca sorumludur. Zahirî fakihler bu konuda çoğunluk fukahâdan ayrılarak, zengin olan kadının, fakir olan kocasının nafakasını karşılamak yükümlülüğünde olduğunu söylemişlerdir. Aile birliğinin devamına yardımcı olması açısından bu görüşün tercihe şayan olduğu değerlendirilmiştir. (Erbay, Nafaka, DİA, XXXII, 282; Evlilik ve Hısımlık Nafakası, s. 34-35.) 7.3.2.3. Evlilik Nafakasının Kapsamı Kocanın eşine temin etme yükümlülüğünde olduğu nafakanın kapsamına şunlar girer: Yiyecek ve içecekler Giyecekler Mesken Tedavi masrafları ve ilaçlar Hizmetçi Hizmetçi temininin nafaka kapsamında değerlendirilebilmesi için şu şartlar aranır. Koca, hizmetçinin masraflarını karşılayabilecek malî güçte olmalıdır. Kadının kendi statüsündeki (emsâli) kadınların hizmetçi bulunduruyor olması veya hizmetçiye muhtaç bulunması. Nafakanın miktarında eşlerin malî durumları, sosyal sevileri, çevrenin örf ve adetleri dikkate alınır. Kocanın fakir olması sebebiyle eşinin nafakasını sağlayamaması durumunda Hanefîlere göre karının mahkemeye başvurarak nikahı fesh davası açma hakkı yoksa da fukahâ çoğunluğu, bu durumda kadının fesh davası açma hakkı bulunduğunu savunmuşlardır. (Karaman, I, 386-387; Erbay, Nafaka, DİA, 282; Evlilik Nafakası, 27 vd., Döndüren, I, 349 vd.) 7.3.2.4. Evlilik Nafakasının Şartları ve Düşmesi Kadın eşin nafaka alacaklısı, kocanın da nafaka yükümlüsü olabilmesi için bir kısım şartların bulunması gerekir: Sahih nikahın sonuçlarında da temas edildiği üzere evlilik sahih bir akitle meydana gelmiş olmalıdır. Fâsit veya batıl olan nikah akitleri nafaka yükümlülüğü doğurmaz. Kadın, kocasıyla birlikte ikamet edeceği meskene gelmekten ve evliliğin tabiî gereklerini yerine getirmekten imtina etmemelidir. 10

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 Buna göre kocası evine çağırdığı halde kadın haksız olarak bu çağrıya uymazsa nafaka hakkı da düşer. Ancak haklı sebeplerle bu davete uymayan kadın nafaka hakkını kaybetmez. Meselâ peşin ödenmesi kararlaştırılan mehrin kendisine ödenmemesi veya kendisine layık bir meskenin hazırlanmış olmaması sebebiyle koca evine gitmeyen kadının nafaka hakkı düşmez. Çalışmasına kocası izin vermediği halde bir işte çalışan kadının da nafakası düşer. Ancak kocası onun çalışmasına izin vermişse o taktirde nafaka hakkı düşmez. Nafakası yine kocasına ait olur. Yine karının gayr-ı Müslim (ehl-i kitap) olması da nafaka hakkına engel değildir. (Karaman, I, 287-288; Erbay, DİA, XXXII, 282; Evlilik ve Hısımlık Nafakası, 32.) 7.3.3. İddet Dönemindeki Evlilik Nafakası Nikah bağı herhangi bir sebeple sona eren kadının, yeni bir evlilik yapmadan önce beklemesi gereken süreye iddet dendiği, iddetin çeşitleri ve süreleri hakkında daha önce bilgi verilmişti. Burada iddet bekleyen kadının nafakası üzerinde durulacaktır. İslam hukukuna göre, kocasından herhangi bir sebeple ayrılan kadın belli bir süre başkasıyla bir evlilik gerçekleştiremeyeceğinden, yine nafaka ihtiyacı içerisinde olacaktır. Bu bekleme de ayrılıkla noktalanan evlilikle ilgili bulunduğundan, bekleyen kadının nafaka yükümlüsü de ayrıldığı koca olacaktır. Ancak ayrılık sebebine göre kadının nafaka hakkından yararlanamadığı durumlar da vardır. İddet bekleyen kadın, şu durumlarda nafaka alabilecektir: Ayrılık koca tarafından gerçekleştirilmişse, ayrılığın sebebi ister hukuka uygun olsun, isterse olmasın, koca nafaka yükümlüsüdür. Mesela erkeğin eşini boşaması hukuka uygun bir tasarruftur. Ama ayrılık koca tarafından gerçekleştirildiği için koca iddet nafakası vermekle yükümlüdür. Yine liân, i lâ, muhâlea yoluyla yahut eşi Müslüman olduğu halde kocanın islam ı kabul etmemesi sebebiyle ayrılık meydana gelmesi; Keza kocanın buluğ muhayyerliği hakkını kullanarak nikahın feshini talep etmesi gibi tasarruflar da hukuka uygun olan tasarruflardır. Bu yollarla meydana gelen ayrılıklarda da kocanın nafaka yükümlülüğü düşmez. Kocanın irtidat etmesi veya hürmet-i müsâhere meydana getirecek bir fiil işlemesi gibi tasarruflar hukuka aykırı tasarruflardır ama, bunlarda ayrılık sebebi olduğu için kocanın nafaka yükümlülüğü devam etmektedir. 11

İslam Hukuku I Ayrılığın karının hukuka uygun tasarrufları sonucu gerçekleşmesi durumunda da kocanın nafaka yükümlülüğü devam eder. Mesela kadının buluğ muhayyerliği, kefâet şartının gerçekleşmemesi, mehrinin emsalinden düşük olması gibi sebeplere veya sağlık gerekçelerine dayanarak yaptığı başvuru üzerine hakimin nikahı feshetmesi suretiyle gerçekleşen ayrılıklar bu tür tasarruflardandır. Bu tasarruflarıyla karı nafaka hakkını kaybetmez. Şu durumlarda kadının nafaka hakkı düşer: Ayrılık hukuka uygun olmayan sebeplerle kadın tarafından gerçekleştirilirse kadın nafaka hakkını kaybeder. Kadının irtidat etmesi veya hürmet-i müsâhere meydana getirecek bir fiil işlemesi bu kabil tasarruflardandır. Bunları yapan kadına kocanın nafaka ödeme yükümlülüğü yoktur. Yine kocanın ölmesi sebebiyle ölüm iddeti bekleyen kadının da nafaka hakkı söz konusu değildir. Bu durumdaki kadının hamile olup olmaması da sonucu değiştirmez. Fakihler bu hükümde ittifak halindedirler. Onlar bu görüşe varırken, kadının nafaka hakkının erkeğin malından olduğu, ölen kimsenin de mülkiyet hakkının sona erdiği gerekçesinden hareket etmişler; Ayrıca kocası ölen kadının, ölen kocaya mirasçı olacağı, buradan alacağı miras payı ile nafakasını temin edebileceğini düşünmüşlerdir. (Erbay, Nafaka, DİA, XXXII, 283; Evlilik ve Hısımlık Nafakası, 40-46.) 12

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 7.4. DEĞERLENDİRME SORULARI 1. Aşağıdakilerden hangisi mehir kelimesinin karşılığı olarak fıkıh literatüründe yer alan kavramlardan değildir? A) Nihle.. B) Tavl... C) Ecr.. D) Ferîda.. E) Usr 2. Mehir olabilecek şeyler konusunda aşağıda verilen bilgilerden hangisi doğrudur? A) Mütekavvim mal ve eşya mehir olarak belirlenebilir. B) Ekonomik değeri olmayan menfaatler mehir olarak belirlenebilir. C) Bir erkeğin evleneceği kadına Kur an öğretmesinin mehir olabileceği, tartışmasız... bir şekilde kabul edilmiştir. D) Çoğunluk fukâhaya göre belirlenen mehrin geçersiz olması akdin geçersizliğini... gerektirir. E) Mâlikîlere göre belirlenen mehrin geçersiz olması, böyle bir evliliğin geçersiz... sayılmasını gerektirmez. 3. Yukarıda verilen bilgilerden hangileri doğrudur? I. Çoğunluk fukahâ, mehrin asgarî miktarının belirlenmediği görüşündedir. II. Mehir için bir üst sınır belirlenmemiştir. III. Mehir sahih nikahla evlenmiş kadının hakkıdır. IV. Kadına verilen mehir, onun rızası dışında kocası tarafından bile geri alınamaz. A) I-II.. B) II-III-IV.. C) I-II-III-IV.. D) I-III-IV E) III-IV 4. Aşağıdakilerden hangisi mehr-i muaccelin tanımıdır? A) Miktarı taraflarca belirlenmiş mehir B) Nikah akdi esnasında peşin ödenmesi kararlaştırılmış olan mehir C) Tamamının veya bir kısmının vadeye bağlandığı mehir D) Kadının emsali dikkate alınarak belirlenmiş olan mehir E) Bir kısmının vadeye bağlandığı mehir 5. Evlilik nafakasının şartları ile ilgili olarak verilen bilgilerden hangisi yanlıştır? A) Fâsit veya batıl olan nikah akitleri nafaka yükümlülüğü doğurmaz. B) Kadın, kocasıyla birlikte ikamet edeceği meskene gelmekten ve evliliğin tabiî... gereklerini yerine getirmekten imtina etmemelidir. C) Kendisine layık bir meskenin hazırlanmış olmaması sebebiyle koca evine gitmeyen kadının nafaka hakkı düşmez. D) Peşin ödenmesi kararlaştırılan mehrin kendisine ödenmemesi sebebiyle koca... evine gitmeyen kadının nafaka hakkı düşer E) Çalışmasına kocası izin vermediği halde bir işte çalışan kadının nafakası düşer. 1-C 2-B 3-D 4-E 5-A 13

14 İslam Hukuku I

Evlilikten Doğan Mali Hak Ve Sorumluluklar Ünite 7 15

İslam Hukuku I 16