İÇİNDEKİLER. ÖZ-DE-BiR KASIM 2013. EĞİTİM DERGİSİ Yıl: 17 Sayı: 55. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55



Benzer belgeler
Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Öğretim Yılı Yabancı Dil ve Pilot Okul Çalışmaları by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İnönü Üniversitesi Siirt Üniversitesi Fırat Üniversitesi Ardahan Üniversitesi

Cumhuriyet Halk Partisi

Dershane Algısı Araştırması Mayıs 2012

BALIKESİR TABİP ODASI AĞUSTOS 2016 ÇALIŞMA RAPORU

AKADEMİK ZAMMI ADIMDA ALDIK

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

2017 LYS: Tercihler Kalite ve İstihdam Odaklı

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası Yılı Faaliyet Raporu

TÜRKİYE VE PİSA Puanlarının Daha Altında

TBMM (S. Sayısı: 674)

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI SINAV SİSTEMİ İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI

Yeni Göç Yasas Tecrübeleri

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Haftasonu Etütleri Başlıyor..

tepav Yeni Milli Eğitim Kanun Tasarısı Bütçesi: Nicelik mi, Nitelik mi? Mart2012 N POLİTİKA NOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

Türkiye de Uluslararası Koruma Arayan Kişiler için EĞİTİM HAKKI SORULAR & YANITLAR

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013

İlköğretim (İlkokul ve Ortaokul) Programları. Yrd.Doç.Dr.Gülçin TAN ŞİŞMAN

BÜYÜK OLMAK BÜYÜK DAVRANMAKLA OLUR!

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI SINAVI İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI (Güncellenme Tarihi: 11 Kasım 2017)

T.C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIFÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ EĞİTİM BİRİMİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

7. dönem çalışma raporu ÜYE TOPLANTILARI. EMO Kocaeli Şubesi

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI SINAV SİSTEMİ İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ SİSTEMİ 2015

AK PARTİ YURT DIŞINDAKİ

%30 u İngilizcedir. MÜDEK 2/27

Beykoz İlçesi Üniversiteye Giriş Analiz Çalışması (2012, 2013 ve 2014 Yılları)

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013

PTT BİRİKTİRME VE YARDIM SANDIĞININ 2014 YILI OLAĞAN MALİ GENEL KURUL TOPLANTISI ANTALYA DA 23/24 NİSAN 2015 TARİHLERİNDE YAPILMIŞTIR.

Sivil toplum KAMU HARCAMALARINI İZLİYOR

TED Kayseri Koleji Vakfı Okulları Öğretim Yılında Uygulanacak Akademik Etüt Programı için tıklayınız

TEMA 1 İZLEME VE DEĞERLENDİRME MEVCUT DURUM ÜST POLİTİKA BELGELERİ. Durum (2015) Hedef. Mali Kaynak Sorumlu. Gerçekleşme Durumu

MİLLÎ EĞİTİM ŞÛRASI YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz

2013/2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI.. ORTAOKULU 7.SINIFLAR YIL SONU ŞUBE ÖĞRETMENLER KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BAŞBAKAN ERDOĞAN İRAN DA BAŞBAKAN ERDOĞAN, CUMHURBAŞKANI AHMEDİNEJAD, DİNİ LİDER HAMANE

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI SINAV SİSTEMİ İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ" Cumartesi, 04 Kasım :31

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ÖZÜRLÜLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ

Olmazsa Olmaz Sosyal Güvenlik

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

SORU ve CEVAPLARLA 12 YILLIK (4+4+4) ZORUNLU EĞİTİM SİSTEMİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

Yükseköğretim Kurumlarımızın Mühendislik Fakültelerinin Kıymetli Dekanları ve Çok Değerli Hocalarım..

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE ÖZEL OKULLAR Murat YALÇIN > muratmetueds@yahoo.com

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hedefimiz, Afrika'nın Tamamında Müstakil Büyükelçiliklerimizin Olmasıdır

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

YÖNETMELİK YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ÖZÜRLÜLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

İÇİNDEKİLER. Gençlik te İlköğretim Haftası. 1. Sınıf Okula Uyum Haftası. 5. Sınıf Okula Uyum Haftası Gençlik te Veli Toplantısı

final in başarı geleneği final temel liseleri ile sürüyor...

Aliağa Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü

YÜKSEKÖĞRETİMDEN ENDÜSTRİYE: NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ ÇALIŞTAYI

T.C. DİCLE KALKINMA AJANSI (Tigris Development Agency) KALKINMA KURULU TOPLANTISI KARAR TUTANAĞI TOPLANTI TARİHİ: 02/07/2013 TOPLANTI NO : 2013/1

12. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN.

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI

EKONOMİ SAĞLIK TERÖR DIŞ POLİTİKA ANAYASA

1 2 icin- ucretsiz- ped- hakki/

ÜNİVERSİTEYE HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

ULAŞTIRMA BAKANI YILDIRIM: BAŞBAKAN IN İLETİŞİM VERGİSİNDE KAMUYA VERDİĞİ BEYANAT, BİZİM İÇİN BİR

BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ FAALİYET RAPORU

GENEL KURUL DİVAN TUTANAĞI

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

T.C. ESKİŞEHİR VALİLİĞİ İl Millî Eğitim Müdürlüğü ÖRGÜN VE YAYGIN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

4+4+4 YAVRULARIMIZIN ÖZGÜVENSİZ, BAŞARISIZ VE MUTSUZ OLMASINI İSTER MİYİZ? Zeynep okula başlıyor. Canımdan çok sevdiğim kızım.

Yazan ; Seçkin Üniversite, Gözde Anadolu Lisesi kazanmak isteyenlerin REHBERİ Matematik Öğretmeni; KEMAL Türkeli

Araştırmanın Künyesi;

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Doç. Dr. Turan EROL un. Avrupa Birliği Eşleştirme Projesi. Kapanış Toplantısı Konuşması. 11 Aralık 2007.

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Venezuela Devlet Başkanı Maduro ile ortak basın toplantısında konuştu

- TERCİHLERDE ROL OYNAYAN BİRİNCİ FAKTÖR: İSTİHDAM İMKANLARI

Türkiye de Erken Çocukluk Eğitimi. Temel Eği)m Genel Müdürlüğü. Funda KOCABIYIK Genel Müdür

KASIM 2011 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

SEÇİM SİSTEMLERİ SUNUŞU

Öğrenmek İstiyorum Kampanyası

İsterlerse Hristiyan öğrencilerimize de din kültürü sorusu sorabiliriz

Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM

Anket Çalışmasına Katılanların Yarısı Sınava İlk Kez Girmişlerdir

Türkiye de insani, toplumsal ve ekonomik gelişmeyi sürdürmenin, her çocuğa hakkı olan kaliteli eğitimi sunmakla mümkün olacağına inanıyoruz.

Ölçme ve Değerlendirme

5. Sınıflar Tanışma Toplantısı Eylül-2014

Hollanda Türkevi Topluluğu nun Ankara Ziyareti

183 YILLIK GELENEĞİ DAHA ÇAĞDAŞ HALE GETİREREK DEVAM ETTİRECEĞİZ

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

Transkript:

İÇİNDEKİLER ÖZ-DE-BiR EĞİTİM DERGİSİ Yıl: 17 Sayı: 55 KASIM 2013 ÖZ-DE-BİR Özel Dershaneler Birliği Derneği Yayın Organıdır. Sahibi ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Adına Faruk KÖPRÜLÜ Yayın Kurulu Sezai ÖZEL Sabri YILDIZ Yayına Hazırlayan Gonca SÜMER Grafik - Tasarım Nurhan AY İletişim Yönetim Yeri ÖZ-DE-BİR G.M.K. Bulvarı 99/1 Maltepe - ANKARA Tel: (0312) 229 49 25-230 60 52 Faks: 0 312 230 51 46 www.ozdebir.org.tr www.ozdebiryayinlari.com ozdebir@ozdebir.org.tr ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Üç Ayda Bir Yayımlanır Yerel, Süreli ve Ücretsizdir Baskı Ertem Basım Yayım Tel: (0312) 284 18 14 Faks: (0312) 284 31 66 Baskı Tarihi Kasım 2013 Dergideki yazılar, kaynak gösterilerek kullanılabilir. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 1

BAŞYAZI: ÖZ-DE-BİR EĞİTİM 55. Sayısıyla Sizlerle... ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi tıpkı önceki iki sayısında olduğu gibi 55. sayısında da dershaneler gündemine geniş bir yer ayırıyor. Dershaneler konusu güncelliğini yitirmediği gibi aksine son günlerde yapılan açıklamalarla yeni bir boyut kazanıyor. Basın ve medyada geniş yer bulan bu gündemde, derneğimiz sektörün öncü kuruluşu olarak tartışmaların odağında yer aldı. Geçtiğimiz aylarda dershane gündemi dışında da eğitim alanı da son derece hareketliydi. 4+4+4 düzenlemesiyle 60-66 aylık çocuklarımızın ilkokula başladığı geçen eğitimöğretim yılı, birinci sınıflar için sıkıntılarla bitmişti. Pek çok velinin çocuklarını okula geç göndermek için rapor almak yoluna başvurması, küçük grupların okuma yazmayı sökmekte zorlanması, öğretmenlerin yaşadığı zorluklar da dikkate alınınca Milli Eğitim Bakanlığı ilk yılın sonunda yeni bir düzenleme yapmak zorunda kaldı. 60 aylık çocuklarını okula başlatmak istemeyen velilerimizin dilekçe ile okuluna başvurması yeterli kılındı. Bir önemli değişiklik ise SBS nin kaldırılması ve yerine yepyeni bir sistemin getirilmesi oldu. İsminde hala söylem birliği sağlanamayan yeni sınav sisteminin adı MEB in son yayınladığı kılavuzda Ortaöğretime Geçiş Ortak Sınavları olarak kullanıldı. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi nin bu sayısında geniş yer ayırdığımız yeni Faruk KÖPRÜLÜ Yönetim Kurulu Başkanı ortaöğretime geçiş sistemi, dershanelere duyulan ihtiyacı azaltmak niyetiyle hazırlansa da bu ihtiyaçta bir azalma yaşanmadı. Tüm meslektaşlarımızın merakla beklediği, dershanelerin geleceğinin ne olacağı sorusunun cevabı içinse hala net bir açıklama yok! Son gelinen noktada dershane adı yasadan çıkarılarak, eğitime destek kurumlarının MEB bünyesi dışına taşınması gündemde. En başından bu yana kaçak, kayıt dışı dershanecilikle mücadele eden ÖZ-DE-BİR olarak bizler, böyle bir adım atıldığı takdirde kayıt dışılığın ve denetimsizliğin önünün daha da açılmış olacağı düşüncesindeyiz. Bir eğitim kurumunun açılmasının ve yönetilmesinin herhangi bir ticari kurumdan farklı olması kanaatindeyiz. 18 Kasım 2013 günü toplayacağımız 17. Olağan Genel Kurulumuzda, bu görüşlerimizi daha da derinleştirmek, ülkemizde genel olarak eğitime, özel olarak da dershaneler gündemine alternatif bir bakış açısı yaratabilmek niyetindeyiz. Genel kurulumuzun ardından ÖZ-DE-BİR ailesi olarak yeni bir döneme başlamanın heyecanıyla, içinden geçtiğimiz bu zor günlerde birlik ve beraberlik duygularımla sizleri selamlar, eğitim çalışmalarınızda başarılar dilerim. Saygılarımla. 2 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

GENEL KURUL ÖZ-DE-BİR de Yeni Dönem BAŞLIYOR 18 Kasım 2013 günü Ankara Başkent Öğretmenevi nde gerçekleştirilecek olan ÖZ-DE-BİR 17. Olağan Genel Kurulu hazırlıkları tamamlandı. Eğitim alanının, özel olarak da dershane sektörünün içinden geçtiği tartışmalı ve kaygı verici bu süreçte ÖZ-DE-BİR 17. Olağan Genel Kurulu, tartışmalara eğitimciler cephesinden yeni bir bakış açısı sunmak ve yeni çalışma dönemine daha güçlü girmek hedefiyle toplanıyor. Geçtiğimiz (16.) çalışma döneminde eğitimle ilgili kişi, kurum ve kuruluşlarla işbirliğini geliştirmek, eğitim alanındaki etkinliklerde yer almak, kurumlar arası iletişimi güçlendirerek etkili bir sivil toplum örgütü olmak misyonunu koruma ve pekiştirmeye özen gösteren ÖZ-DE-BİR çalışmalarında yeni teknolojilerden azami ölçüde yararlanmayı benimseyerek kendini aşmaya çalıştı. Derneğimiz, 2007 yılında yayın hayatına başlayan ÖZ-DE-BİR Yayınları ile piyasanın olumsuz şartlarına rağmen niteliği arttırarak bu alandaki gereksinimleri ve talepleri karşılamaya, kuruluş yıllarımızdan beri sürdürdüğümüz ve bir marka haline gelen Türkiye Geneli Deneme Sınavlarını uygulamaya devam ediyor. Özel dershanelerimizi de etkileyen eğitim öğretimdeki yeni uygulamaları, sistemdeki değişiklikleri izlemeye; değişen koşullara uyum sağlamaya ve bunu kurumlarımıza yansıtmaya çalıştık. Eğitimimizin, özel olarak da dershanelerin sorunlarına dönük kurumsal olarak sürdürdüğümüz çalışmaların yanında diğer özel öğretim kurumları dernekleriyle işbirliği yaparak hareket ettik. Gerek özel öğretim kurumları derneklerinin birlikteliğinde gerekse Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Türkiye Eğitim Meclisi bünyesinde sorunlarımıza yönelik iş birliklerimizi ve çabalarımızı hep sürdürdük. Dershanelerin eğitim sisteminin günah keçisi ilan edildiği, eğitim sistemimizin temel sorunlarını çözmeye dönük çaba yerine bu alana başından beri destek veren dershanelerin sorun olarak görüldüğü şu günlerde her zamankinden daha güçlü bir örgütlenmeye ihtiyaç olduğu çok açık görülmektedir. ÖZ-DE-BİR 17. Olağan Genel Kurulu bünyesinde yapacağı tüzük değişikliği ile hem ilgili önerilerinin yasal gerekliliklerini yerine getirme hem de örgütlenme alanını genişletme ihtiyacına yönelik önemli bir adım atacaktır. Genel Kurulumuzun ülkemiz eğitimi, özel öğretimözel dershane sektörü ve ÖZ-DE-BİR topluluğu için başarılı geçmesi ümidiyle; yeni çalışma döneminde daha örgütlü bir güç ile Türkiye eğitim sistemine daha da çok katkı koymayı hedef olarak belirliyoruz. GÜNDEM Açılış Saygı duruşu ve İstiklal Marşı Başkanlık Divanı seçimi Yönetim Kurulu Başkanı Faruk KÖPRÜLÜ nün açış konuşması Konuklarımızın konuşmaları Tüzük değişikliği komisyonu seçimi Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Denetleme Kurulu Raporunun okunması Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Denetleme Kurulu Raporunun görüşülmesi Yönetim ve Denetim Kurullarının ibrası Tahmini bütçenin okunması, görüşülmesi, oylanması Tüzük değişikliğinin görüşülmesi, oylanması Dilek ve öneriler Yönetim Kurulu seçimi Denetleme Kurulu seçimi Kapanış ÖZ-DE-BİR ÖZEL DERSHANELER BİRLİĞİ DERNEĞİ 17. Olağan Genel Kurul Toplantısı 18 Kasım 2013 Ankara ÖZ-DE-BİR ÖZEL DERSHANELER BİRLİĞİ DERNEĞİ Gazi Mustafa Kemal Bulvarı No: 99/1 Maltepe - ANKARA Tel: 0312 229 49 25 230 51 47 230 60 52 Faks: 230 51 46 www.ozdebir.org.tr ozdebir@ozdebir.org.tr ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 3

GÜNDEM: DERSHANELER EĞİTİM SİSTEMİNDEKİ HIZLI DEĞİŞİM VE DERSHANE TARTIŞMALARI ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı Faruk KÖPRÜLÜ Ailelerin doğal bir refleks olarak çocukları için en iyi geleceği hazırlama ve bu nedenle çocuklarına en nitelikli eğitimi aldırma kaygıları, daha iyi ve nitelikli okullara talebi doğurmuştur. Bu talebin yüksekliği ve yarattığı rekabet ise eğitim sistemindeki eşitsizliklerle birleşince, eğitim öğretim alanı her daim sıcak tartışmalara sahne olmuştur. Bu tartışmaların doğal bir sonucu olarak eğitim sistemini planlayanlar sık sık yeni düzenlemelere gitmiş, bu girişimler ise ülkemiz gündemini meşgul etmiş ve etmeye devam etmektedir. Bir eğitim öğretim yılı daha eğitim sistemimizde sınavlar ve özel dershaneler konularını tartışarak geçti. Eğitimi geliştirmek ve iyileştirmek için yapılan değişiklik girişimlerinin ne yazık ki bu alandaki sorunları çözmekten uzak kaldığı, hatta birçok yeni soruna yol açtığı da görülmektedir. Yapılan bir değişikliğin olgunlaşması beklenmeden yerine bir yenisi konulmuş, değişiklikler bir öncekini tamamlayıcı olmaktan uzaklaşmıştır. Siyasi tercih ve kaygıların da etkisiyle ortaya çıkan bu durum nedeniyle yapılan değişikliklerin toplumda olumlu yankı bulduğu söylenemez. Önceki yıllar için de durum çok farklı değildir; ama son 10-11 yıla baktığımızda eğitimin içeriğinden sınav sistemine kadar pek çok temel değişiklik yapıldığını görüyoruz. Geçtiğimiz eğitim öğretim yılı çok tartışılan 4+4+4 ile 12 yıllık zorunlu eğitim başlamış, yeni öğretim yılı için liseye geçiş sistemi dördüncü kez değiştirilmiştir. Örneğin bu dönem içinde üç yıllık lise eğitimi dört yıla çıkmış, LGS yerine getirilen OKS 2007 yılında kaldırılmış, yerine OGES olarak da tanınan üç aşamalı SBS sistemine geçilmiş ancak 2010 yılında üç aşamadan vazgeçilip tek sınava dönülmüştür. Şimdi ise tek merkezi sınav olan SBS kaldırılıp yerine okul sınavlarının 12 tanesinin merkezi olarak yapıldığı yeni sisteme geçilmiştir. Tek başına ortaöğretime geçiş sistemindeki bu değişiklikler bile yukarıda bahsettiğimiz durumu örneklemektedir. Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi Avcı nın yeni ortaöğretime geçiş sistemini açıkladığı 4 Eylül 2013 tarihli basın toplantısında ısrarla tekrarladığı; Eğitim dinamik bir alandır vurgusu kendi başına elbette doğrudur. Ancak bu dinamizm varolan sistemleri iyileştirmek ve geliştirmek yerine, sil-baştan yeni uygulamalar getirmek yönünde gerçekleşmektedir. Yapboza dönen eğitim sisteminden etkilenenler ise öncelikle öğrenciler sonra da bu alana gönül vermiş eğitimcilerdir, aslında tüm ülkedir. Eğitim sistemindeki hızlı değişim ve dershane tartışmaları Türkiye de eğitim sisteminin değişim hızı düşünüldüğünde, dershaneler gibi eğitim sisteminin önemli bir parçası haline gelmiş kurumların bu kadar tartışılmasına şaşırmamak gerekir. Hatırlanacağı gibi Sayın Başbakan Erdoğan ın 25 Mart 2012 de Üniversite giriş sınavlarını da, üniversite hazırlık kurslarını da ortadan kaldırıyoruz. diyerek başlattığı tartışma ve gerek kendilerinin gerekse Milli Eğitim Bakanlarımızın sonraları da bu görüşü tekrarlamaları sektörde kaygılara neden olmuştur. Bu süreçte biz, sektörün ilk sivil toplum örgütü ÖZ-DE-BİR olarak tartışmalara yapıcı şekilde katkı vermek amacıyla çalışmalar başlattık. Dernek yayınlarımızda bu konuyu farklı yönleriyle ele aldık ve diğer dershane dernekleriyle işbirliği içinde olduk, kamuoyunu bilgilendirici yayınlar yaptık, dünyadan örneklere de yer verdiğimiz kapsamlı bir broşür hazırladık, ortak açıklamalara imza attık. Hem üye dershanelerimizi hem de değerli veli ve öğrencilerimizi yazılı ve görsel basın aracılığıyla sık sık bilgilendirerek, üzerine düşünülmeden spontane olarak yapılan açıklamaların toplumda ve dershane çevrelerinde yarattığı kaygıyı gidermeye çalıştık. Biz dernek olarak hep velilerimize ve öğrencilerimize, telaş ve 4 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

kaygıya yer olmadığını, dershanelerimizin eğitim öğretim çalışmalarında gerekli hazırlıklar içinde olduğunu duyurduk. Dershane yerine özel okul gerçekçi mi? Dershanelerin özel okula dönüştürülmeleri konusu, geçen yılın tartışılan konuları içinde önemli bir yer tuttu. Biliyoruz ki dershaneler, her şeyden önce özel ders ihtiyacını karşılayan kurumlardır. Türkiye de ve dünyanın pek çok ülkesinde bu ihtiyaç dershaneler ya da benzer eğitim kurumları aracılığıyla karşılanmaktadır. Özel ders talebini kontrollü biçimde, daha ekonomik ve sistemli olarak karşılayan bu organizasyonların işlevleriyle okulların işlevleri birbirinden tamamen farklıdır. Özel Öğretim Kurumları Kanunu, dershaneleri; Öğrencileri, bir üst okulun veya yükseköğretime giriş sınavlarına hazırlamak, istedikleri derslerde yetiştirmek ve (onların) bilgi düzeylerini yükseltmek amacıyla faaliyet gösteren özel öğretim kurumları olarak tanımlanmıştır. Okulların kalite bakımından ciddi farklılıklar göstermesi, aynı okulda ve aynı sınıfta öğrenciler arasında öğrenme hızına bağlı farklılıkların olması, öğrencilerin ve velilerin daha nitelikli eğitim olanaklarından yararlanarak sosyal statüsü yüksek mesleklere yönelmeleri ve sınavlara hazırlanma talebi, dershanelere duyulan ihtiyacın nedenlerinden bazılarıdır. Unutulmamalıdır ki; dershaneler çoğunlukla dar ve orta gelirli ailelerin çocuklarının, daha uygun ekonomik şartlarda özel ders ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Tüm dershaneler okul olabilecek özelliklere sahip olsalar bile işlevlerinin farklılığı nedeniyle tam bir dönüşüm sağlanamaz. Zaten okul açmanın önünde bir engel de bulunmamakta ve son yıllarda da özel okulculuğa yatırım yapmak isteyen arkadaşlarımızın sayısı artmaktadır, koşulları buna uygun olan özel dershane girişimcilerimiz özel okullar açmaktadır. Gerek ortaöğretime gerek yükseköğretime geçişte yüksek talep gören okullara ya da bölümlere yerleştirmenin hakkaniyet ölçülerinde yapılması son derece önemlidir. Türkiye de dershanelerin yaygınlığını düşünürsek, eğitim sistemimizdeki derin eşitsizlik devam ettiği sürece dershaneleri eğitim sistemi dışına çıkarmak mümkün görünmemektedir. Ortaöğretim ve Yükseköğretime geçişte sistem sürekli değişse de sınav gerçeği devam etmektedir. Sınavlar yapılmaya devam ettiği sürece de dershanelere duyulan ihtiyaç kesinlikle ortadan kalkmayacaktır. Durum böyleyken eğer siz dershaneleri Milli Eğitim Bakanlığı denetimi dışına çıkarmak isterseniz, öğrencilerin yüksek bedellerle özel ders alacakları küçük büroların ve devlet denetiminden uzak organizasyonların önünü açmış olursunuz. Bu yasa dışı yapıdan da elbette en çok Türkiye ekonomisi zarar görür. Ayrıca dershanelere her yaş grubundan bir buçuk milyona yakın öğrencinin devam ettiği düşünüldüğünde, bu kurumları tamamen devlet denetimi dışına çıkarmanın bedeli gelecek nesiller açısından ekonomik kayıpla ölçülemeyecek kadar ağır olabilir. Bir eğitim kurumu açmak ve yönetmek yeterliliği elbette bir bakkal dükkanı açmaktan farklı olmalıdır. Eğitim sistemi planlanırken sorunların kaynağına inilmeli! Eğitim yapa boza düzenlenemeyecek kadar önemli bir alandır. Dershanelerle ilgili yapılacak herhangi bir düzenlemede yüz bine yakın çalışan, öğretmen ve personelin bundan doğrudan etkileneceğini unutmamak gerekir. Dershanelere bir buçuk milyona yakın öğrenci devam etmektedir. Bu sektörün kimi yasa değişiklikleriyle yok sayılması ile gerek matbaa sektöründe gerek yayın sektöründe çalışan binlerce kişi, matbaacı, kırtasiyeci, yayıncı, yazarın bundan etkileneceği de ayrı bir gerçektir. Biz adı her ne olursa olsun dershanelerin varlıklarını sürdüreceklerine inandığımız için aksi duruma ilişkin de bir çalışma içinde değiliz. Dershanelere olan ihtiyacın azaltılmasına dönük bir çalışma yapıldığını da görmüyoruz. Dergimizin 55. Sayısı aracılığıyla şunu söylemek isterim: Veli ve öğrencilerimizin dershanelerimizden alacakları eğitim hizmetlerinde hiçbir aksama olmayacaktır. Ne dershane öğretmenlerimiz, ne de dershanelerimize kaydolan öğrencilerimiz, velilerimiz bu dönemle ilgili herhangi bir kaygıya ve endişeye kapılmamalıdır. 18 Kasım 2013 tarihinde yapacağımız genel kurul toplantısı ile tüm bu süreci yeniden değerlendirecek Genel Kurulun seçeceği yeni yönetim kurulumuzla Türkiye de eğitim sisteminin ve özel dershanelerin sorunlarına çözüm üretme çabamıza ara vermeksizin devam edeceğiz. Genel Kurulumuzla tüm hazırlıklarını tamamlayacağımız 2013-2014 eğitim öğretim yılından temennimiz eğitim alanında yapılacak düzenlemeler planlanırken sorunların kaynağına inilmesi, eğitim eşitsizliklerinin giderilmesine dönük hızla adım atılmasıdır. Kararlı ve kalıcı bir gelişme seyri izleyebilen bir eğitim sistemi için atılacak tüm adımların çok yönlü araştırmalara ve geniş tabanlı fikir alışverişlerine dayalı olması bu ve sonraki eğitim öğretim yıllarında beklentimizdir. Dershanelerle ilgili yapılacak değişiklikler, tepeden inme kararlarla değil eğitim sisteminin dershanelere ihtiyaç duyulmayacak şekilde düzenlenmesi ile doğal bir sürece yayılmalıdır. Bunca soruna rağmen, tüm velilerimize, öğrencilerimize ve eğitimcilerimize başarı ve mutluluklar diler, dershanelerimizin tıpkı önceki yıllarda olduğu gibi eğitim öğretim hizmetine ara vermeksizin devam ettiğini ve edeceğini yinelemek isterim. Saygılarımla ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 5

GÜNDEM: DERSHANELER Mart 2012 den Bu Yana Yaşananlar VE ÖZ-DE-BİR ÖZ-DE-BİR, dershanelere yönelik eleştirileri sektörün öncü kurumu olarak her zaman karşılamaya çalışmış, ülkemiz eğitiminin yararını ön planda tutarak sadece temsil ettiği üyelerinin değil özel dershane sektörünün haklarını savunmuştur. İşleri eğitime hizmet etmek olan bu sektörün girişimcilerinin karşı karşıya bırakıldığı haksızlığa, sorumluluğumuz ve eğitime verdiğimiz değer gereği daima karşı durduk, durmaya da devam edeceğiz. Dershane sektörü ile ilgili yaşananların ciddi bir haksızlık olduğuna dönük sitemimize dershane sektöründe yer alan hemen hemen herkesin gönülden katılacağını düşünerek, dergimizin 55. sayısında dershane tartışmalarının başladığı 25 Mart 2012 den bu yana yaşananları hatırlamak ve kalıcılaştırmak istedik. Hatırlanacağı gibi Başbakan Sayın Erdoğan, dershane sektörünü kaygılandıran ilk açıklamasını 25 Mart 2012 de Üniversite giriş sınavlarını da, üniversite hazırlık kurslarını da ortadan kaldırıyoruz. diyerek yapmış, konu medyada geniş yer bulmuş ve tartışılmıştı. Yazılı ve görsel medyada görüşlerimizi dile getirdik. Nisan 2012 de kendimizi anlatabilmek, Dershane Gerçeği ne işaret edebilmek için Dünyada ve Ülkemizde Özel Dershanecilik! başlıklı bir broşür hazırladık. 100 bin adet basıp dağıtımını yaptık. Sayın Başbakanın aynı konuda ikinci açıklaması 9 Eylül 2012 de geldi. Dershanecilik olayını kaldıracağız. Bundan kim gücenirse gücensin, kusura bakmasınlar diye başlayan Bunun adımını atacağız ve er geç, 2013-2014 e de biz o sistemle girmiş olacağız. diye biten bu açıklamanın sonrasında Yönetim Kurulumuz, konuyu görüşmek üzere diğer özel dershane derneklerini davet ederek 17 Eylül 6 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 2012 de üç derneğin yöneticileri olarak bir araya gelinmiş, bu toplantıda; konu değerlendirilmiş, genel ve yerel düzeyde işbirlikleriyle bir dizi ortak çalışma yapılmasıyla ilgili görüş birliği oluşmuştur. ÖZ-DE-BİR, bu işbirliklerine öncülük etmiş, ortak çalışmaların hazırlayıcısı ve lokomotifi olmuş özel dershaneleri sahiplenmede üzerine düşeni yapmıştır. Ortak çalışmalar Ankara dışına da taşmış ülke genelinde sürdürülmüştür. * Güney Kore de; 1950 li yıllardan itibaren özel ders ve dershaneciliğin yaygınlaşmaya başlamasıyla 1968 yılında ortaokula giriş, 1973 yılında ise liseye giriş sınavları kaldırılmış ve öğrenciler okullara rastgele yerleştirilmiştir. 1970 li yıllarda üniversiteye girişte artan talebe bağlı olarak üniversitelerin bünyelerinde gerçekleştirdiği giriş sınavlarının önemi artmış, 1980 de gerçekleştirilen bir reformla öğrenci ve öğretmenlere özel ders alıp verme yasaklanmıştır. Üniversite giriş sınavları merkezi sınava dönüştürülmüş, bu sınavın puanı ortaöğretim başarı notuyla birleştirilmiş, üniversitelerin kontenjanları artırılmış, düşük ücretli özel ders veren ulusal bir eğitim kanalı kurulmuştur. Bu reform da istenilen neticeyi vermemiş; özel ders ve dershanecilik kaçak yollarla artarak sürerken özel ders fiyatlarında ciddi artış yaşanmıştır. 1980 de getirilen bu

Bundan sonraki gelişmeler içinde ilk olarak soruna dikkat çeken Ortak Basın Bildirisi, hazırlanarak 21.9.2012 de basına verilmiştir. Bu açıklamada Milli eğitim sistemimiz içinde yer alan dershanelerin kurucuları olarak ülkemizin yararını, menfaatlerini, eğitimimize faydalı olanı her şeyin önünde tuttuğumuzu, tutacağımızı; özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılmasının ülkemizin ve herkesin yararına uygun yeni seçenekler sağlayacağını belirterek bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere konuya taraf yöneticilerimizin bizlere kapılarını kapamayacaklarına inancımız dile getirildi. Sayın Başbakan ve Bakandan Randevu talep edildi. Sayın Başbakan 6 Ekim 2012 de aynı konuda üçüncü açıklamasını yaptı: Üniversite sınavlarına yönelik faaliyet gösteren dershanelerden şartları uygun olanların özel okullara dönüşmesini istiyoruz. dedi. ÖZ-DE-BİR, TÖDER, GÜVENDER in Dershaneler Okul Olursa başlıklı ortak açıklaması, 8 Ekim 2012 de basına verildi. Bu açıklamada ilk basın açıklamasına değinilerek randevu talebi yinelendi. Dershanelerin okullaşması önerilerine ve dershanelerle ilgili alınacak kararlarda ortaya çıkabilecek sakıncalara vurgu yapıldı. yasak, insanların eğitim hakkını engellediği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesince 2000 de kaldırılmış, ülkedeki özel ders veren kurumların sayısı 2007 de 31.000 e yükselmiştir. Yasaklamalar bir yana, bizde de özellikle sınav uygulamalarındaki benzerlik gözden kaçmıyor. İlginçtir ki aynı dönemde 12 Eylül Askeri Yönetimi de ülkemizde dershaneleri kapatmayla ilgili Kanun Tasarısını Danışma Meclisi ne göndermiş, uzun müzakerelerden sonra Danışma Meclisi, dershanelerin eğitime olumlu katkı yapan kurumlar olduğu gerekçesiyle bu tasarıyı reddetmiştir. Buna karşın Milli Güvenlik Konseyi, kararı veto ederek dershanelerin bir yıl içinde kapatılmalarını içeren (16.6.1983 tarih ve 2843 sayılı) Yasa yı çıkarmıştır. Seçimlerden sonra işbaşına gelen Özal hükümeti, özel teşebbüsü engelleme olarak algıladığı bu dershaneleri kapatma hükmünü, yeni bir yasal düzenlemeyle kaldırmıştır. Bu arada konu hakkında kamuoyunu bilgilendirmek, konunun farklı boyutlarına dikkat çekmek amacıyla hazırlanmasına başlanmış olan Özel Dershaneler başlıklı Ortak Rapor tamamlanmış ve 100 bin adet çoğaltılmış, iki derneğe, İl temsilciliklerimize, üyelerimize, protokole gönderilmiş, yerel düzeydeki ortak çalışmalar içinde ilgililere sunulmuştur. Dershane gündemi, Ankara daki üyelerimizle 15 Ekim 2012 Pazartesi günü yapılan toplantıda tartışılmış, rapor içeriği paylaşılmış; Ankara dışındaki il temsilcilerimiz ve üyelerimiz bulundukları illerde ortak çalışmalarda aktif rol oynamışlardır. Sayın Bakan Prof. Dr. Ömer DİNÇER 2 Kasım 2012 Cuma günü ziyaret edildi. Ziyaretin ertesi günü konuyla ilgili basın açıklaması yapıldı. Açıklamada Sayın Bakan, dernek temsilcilerini büyük bir dikkatle dinlemiş; dile getirilen endişeleri anladığını, iletilen dilek ve önerileri değerlendireceğini, zaten konuyla ilgili çalışmaların sürdürüldüğünü ancak henüz somutlaşmış bir durum olmadığını, çalışmalar olgunlaştığında sektörle paylaşılacağını, kurumları ve çalışanları mağdur edecek bir yol izlenmeyeceğini ve herkes için yararlı olacak bir çalışma yapacaklarını belirtmişlerdir. ifadelerine yer verildi. Bu ortak ziyaret dışında Bakanlık yetkililerimizle görüşmeler yapıldı. Konu izlendi. 20 Kasım 2012 de TOBB Türkiye Eğitim Meclisi tarafından yapılan açıklamada, dershanelerle, okulların işlevlerinin farklı olduğuna işaret edilerek, dershaneleri kapatmanın kontrolsüz oluşumlara yol açabileceği endişesi dile getirildi. Medya, dershane konusuna hep ilgi gösterdi ve konu her gündeme geldiğinde Kurumumuzdan da görüş istedi. Bu talepler karşılandı. Kurumsal kimliğimizle dershanelerimize sahip çıkıldı. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 7

GÜNDEM: DERSHANELER Dershanelerimizle ilgili çalışmalarda sosyal medyadan da (Twitter, Facebook ) yararlanılması amacıyla başlatılan çalışmanın 12 ve 24 Kasım 2012 tarihlerinde de desteklenmesi sağlanmıştır. 13 Kasım 2013 te Sosyal Medyada Dershanelere Rekor Destek! başlıklı ortak açıklama yapıldı. Bu açıklamada; Dershanelerimizin eğitim sistemimiz içinde eğitimimize en yararlı biçimiyle yerlerini koruma beklentilerini, dershanelerimiz hakkında görüşlerini yansıtan Twitter kullanıcılarına, özel dershanelerimizi destekleyen değerli kamuoyuna teşekkür ÖZEL DERSHANELER ÖZ-DE-BİR ÖZEL DERSHANELER BİRLİĞİ DERNEĞİ Dünyada/Ülkemizde Özel Dershaneler Dershanelere Neden Talep Var? Dershaneler Neden Eleştiriliyor? Özel Dershaneler Neden Sistem İçinde Kalmalıdır? Aileler Niçin Ek Eğitim Desteğine İhtiyaç Duyuyor? Kademeler Arası Geçiş, Sınavlar, Dershaneler!.. Gelecekle İlgili Öneriler - Ne/Neler Yapılmalıdır? Ankara 2012 Dershaneler bir sonuçtur, sebep değildir. Gençlerimiz eksikliklerini giderip sınav sistemine adapte olmak istiyorlar. Dershaneler hayatın bir gerçeği. Gençlerimiz ortaokuldan itibaren sınavlara hazırlanmak için bu dershanelere gidiyorlar, eksikliklerini giderip sınav sistemine adapte olmak istiyorlar... Mevcutları kapatarak yola devam edeceğiz yerine eğitimi güçlendirerek dershanelere ihtiyaç duyulmayacak hâle getirebiliriz, diye düşünebiliriz. Kaldı ki mevcut haliyle dershaneler öğretmenleri ile elinde birtakım araç gereçleri ile bir eğitim sisteminde okulların yerini tutabilir. edildi. Memnuniyet vericidir ki dershanelerin özellikle dar gelirli ve özel ders alamayacak durumda olanlara öğrenim fırsatı verdiği, dershanelerin yokluğunda bu kesimden pek çok gencin öğrenim hakkından yoksun kalacağı, özel ders alma imkânı olanların öne geçeceği düşüncelerinin daha çok işlendiği nin görüldüğü vurgulandı Bu süreçte Özel Dershaneler adlı ortak rapordan sonra basında ve sosyal medyada eğitimci, politikacı, gazeteci ve yazarların düşüncelerinden derlenen bir çalışma, Dershaneler İçin Ne Dediler adıyla baskıya hazırlandı. 100 bin adedi Derneğimiz için olmak üzere 400 bin adet bastırıldı. Üyelerimize, ilgili kişi ve kurumlara dağıtımı yapıldı (Ocak 2013). Ankara İl Temsilciliğimizin 25 Şubat 2013 tarihinde Alba Ankara Otelde düzenlediği, Ankara daki üyelerimizin ve dershane kurucularının katıldığı toplantıda gelişmeler hakkında bilgi verildi. Katılımcılar dershanelerin geleceği, sınav sistemleri, özel okullaşma, eğitim Dershaneleri ortaya çıkaran sebepler var olduğu sürece adı dershane olmasa da bu sistem devam edecektir. Dershaneler kaldırıldığında özel dersler başlayacaktır. Merkezî sınavlar sayesinde Hakkârili bir çocuk başarılı olursa Kabataş Lisesinde, İstanbul Erkek Lisesinde, Galatasaray Lisesinde okuyabiliyor. Çocuk başarılı olursa Boğaziçi Üniversitesinde okuyabiliyor. Bütün bunlar merkezî sınavlarla gerçekleşiyor. Doç. Dr. Hüseyin Çelik AK PARTİ Gn. Başkan Yrd. - KANAL D Bülent Arınç - İZMİR / 26.03.2012 sorunları hakkında görüşlerini ve önerilerini dile getirdiler. 21 Mart 2013 te İzmir Ticaret Odası tarafından düzenlenen panelde Dershanelerin Eğitim ve Öğretim Yaşamına Katkıları tartışıldı. Başkanlığımızca Ülkemizde Özel Dershaneler, Geçmişten Bugüne Kadar Süreç ve Özel Dershane Tartışmalarında Geçen Bir Yılda Yapılan Çalışmalar konusu sunuldu. 24 Ocak 2012 de TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi AVCI Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümetlerinin 5. Milli Eğitim Bakanı oldu. Yeni Bakan Avcı yı, 26 Mart 2013 Salı günü TOBB Türkiye Eğitim Meclisini temsil eden Heyet olarak makamında ziyaret ettik. Sayın Bakana Özel öğretim sektörünün sorunlarıyla ilgili acil çözüm önerilerimizi ve çalışmalarımızı özetleyen bir dosya sunuldu. ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı ve Eğitim Meclisi Üyesi olarak bu ziyarette Sayın Bakana dershanelerin beklentilerini dile getirdik. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi nin 54. Sayısında Dershaneler ve süreçte yapılanlara genişçe yer verildi. 8 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

logretim.org.tr Dershaneler İçin Ne Dediler? Basından Seçmeler ÖZ-DE-BİR ÖZEL DERSHANELER BİRLİĞİ DERNEĞİ Ankara - Ocak 2013 GÜVEN-DER G Ü V E N D E R S A N E SAHİPLERİ DERNEĞİ www.ozdebir.org.tr www.toder.org www.guvender.org.tr ÖZEL DERSHANELER EĞİTİM SİSTEMİMİZİN BİR PARÇASIDIR!.. ÖZ-DE-BİR ÖZEL DERSHANELER BİRLİĞİ DERNEĞİ www.ozdebir.org.tr töder TÜM ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARI DERNEĞİ www.toder.org www.guvender.org.tr Ankara - Eylül 2013 Eğitimci ve yazarların görüşleri www.ozelogretim.org.tr 1 Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI, 3 Temmuz 2013 te basın mensuplarıyla bir araya geldiği kahvaltıda; dershanelerin kapatılacağını söyledi ve dershaneye kayıt yaptırmayanların beklemelerini tavsiye etti. Bu tavsiyenin yarattığı kafa karışıklığı üzerine basın açıklaması hazırladık ve bu açıklama üç derneğin imzasıyla yayınlandı (04.07.2013). Açıklamada: Dershane öğretmenlerinin, dershanelere kaydolan ve kayıt yaptırmayı düşünen öğrencilerin, velilerin gelecek dönemle ilgili herhangi bir kaygıya ve endişeye kapılmamaları gerektiği; dershanelerde sürdürülen eğitim öğretim etkinliklerinde hiçbir aksama olmayacağı belirtildi(5). Dershanelerle ilgili tartışmaların geldiği noktada içeriği derneğimizce hazırlanan Özel Dershaneler Eğitim Sistemimizin Bir Parçasıdır!.. adlı çalışma baskıya hazırlanarak diğer Özel Dershane Derneklerinin katkı ve katılımlarıyla 500 bin adet çoğaltıldı. 150 bin adeti Derneğimizce üyelerimize ve İl temsilcilerimize yapmaları gereken çalışmaları içeren yazılarımız ekinde gönderildi (Eylül 2013). D e r s h a - nelerin eğitim sistemi dışına çıkarılmasıyla ilgili olası yasal düzenleme hazırlıklarına ilişkin olarak da bunun gerçekleşmesinin s a k ı n c a l a r ı n ı, yaratacağı sonuçları hakkında farklı etkili çevrelerle de görüşmeler yapıldı. CHP sivil toplum örgütleri ve diğer meslek kuruluşlarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Nihat Matkap ziyaret edildi. Kendisine dershaneler gündemi ile ilgili yapılan bilgilendirmenin ardından Sayın Matkap konuyu parti MYK toplantısına taşıma kararı aldı. 10 Ekim 2013 günü CHP Sinop milletvekili ve CHP Grup Başkanvekili Engin Altay tarafından meclis genel kuruluna dershaneler gündemi ile ilgili soru önergesi verildi. Bu sürecin gelinen son noktasında Milli Eğitim Bakanı Avcı, Yeni açılacak dershanelere ruhsat verilmeyeceğini, ocak ayına kadar TBMM de yapılacak yasal düzenlemeyle de Kanunda yer alan dershaneye ilişkin tanımlar ve kuralların çıkarılmış olacağını açıkladı. Basından alıntı: Dershanelerin Kapatılması Meclisin Gündeminde Yok Mehmet Ali Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın direktifiyle AK Parti Genel Merkezi bünyesinde kurulan Dershane Komisyonu nun da başkanı idi. Komisyon, dershanelerin kapatılmasının yol açacağı mahzurları anlatan raporunu, geçtiğimiz mayıs ayında Erdoğan a sunmuştu(6). Bakan Avcı da 4 Temmuz da düzenlediği basın toplantısında, Dershaneler önümüzdeki yıl kapatılacak. demiş ve velilere kayıt için acele etmeme çağrısında bulunmuştu. Şahin, bu karara bazı çekinceler getiriyor. Sayın Bakan ın böyle bir açıklama yapmasının sebebini ve gerekçesini bilemem. Fakat bizim hazırlamış olduğumuz o raporu da mutlaka incelemişlerdir. diyen Şahin, dershaneleri oluşturan şartlar ortadan kaldırılmadan ya da kapatıldıktan sonra gün yüzüne çıkacak problemlerle ilgili tedbirler alınmadan adım atılmaması gerektiği görüşünde. Bu alanla ilgili mutlaka bir düzenleme yapılacağına işaret eden genel başkan yardımcısı, şu ifadeleri kullandı: Dershaneler özel okullara dönüşecekse de kapatılacaksa da bir yasal düzenleme şart. Milli Eğitim Bakanlığı, dershaneler kapatılacak diye bir açıklama yaptığına göre herhalde bir yasal düzenleme üzerinde de çalışıyordur. Fakat ne Bakanlar Kurulu nun gündeminde ne de Meclis gündeminde böyle bir konu yok şu anda. Dershaneler nasıl özel okullara dönüştürülecek, devlet kendilerine hangi katkıları sağlayacak, bütün bunların da ayrıca görüşülmesi, düşünülmesi ve yapılacak yasal düzenlemenin bunları da içermesi gerekir. Dolayısıyla sadece dershaneleri kapattık demekle çözülecek ve ortadan kaldırılacak bir sorunla karşı karşıya değiliz. Birçok yönüyle incelenmesi, değerlendirilmesi gereken bir gerçekle karşı karşıyayız. Kendilerinin komisyon olarak çalışma yaparken dünya örneklerini de incelediklerini belirten Mehmet Ali Şahin, şu değerlendirmeleri yaptı: Bazı ülkeler, ki Güney Kore onlardan biridir. Bir zamanlar dershaneleri yasaklamış ama olumsuz sonuçlarını görünce daha sonra tekrar dershaneciliğe izin vermiş. Hatta yasaklamadan önceki durumla şimdiki durum kıyaslandığında, dershaneciliğin çok daha yaygın bir hale geldiğini görüyoruz. O bakımdan dünya örneklerini de göz önünde bulundurarak hareket edilmesinde yarar görüyorum. Mutlaka bakanlığımız bu çalışmaları yaparken dünya örneklerini de göz önünde bulundurmalıdır. Yani önümüzde bir örnek varken deneme yanılma yöntemiyle yol almaktansa bu örneklerden hareketle iş yapmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. http://www.zaman.com.tr/ gundem_dershanelerin-kapatilmasi-meclisin-gundemindeyok_2115967.html (01.08.2013) ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 9

GÜNDEM: DERSHANELER Eski Milli Eğitim Bakanı ndan Açıklama: Dershaneler kapatılamaz D e r s h a n e l e - rin kapatılmasının kendi bakanlığı döneminde gündeme geldiğini söyleyen eski Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, Cihan Haber Ajansına yaptığı açıklamada, eğitim kalitesi arttırılmadan dershanelerin kapatılamayacağını belirtti. 11 Ocak 1999 10 Temmuz 2002 tarihleri arasında Milli Eğitim Hükümet sınavları ve dershaneleri kaldıracağız diye dursun, sektör büyüdükçe büyüyor. Giriş sınavlarına girecek olan aday sayısının bu yıl 10 milyonu bulması bekleniyor. Rekor, ikişer milyondan fazla adayın yarışacağı YGS ve KPSS de olacak. Peki, dershaneye giden öğrenci sayısı azalıyor mu? Kesinlikle hayır! Sınavlara girecek aday sayısına paralel olarak, dershaneye olan talep Bakanlığı makamında bulunmuş Metin Bostancıoğlu, dershaneler gündemine dair açıklamalarda bulundu. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri çerçevesinde doğduğu ve ilkokulu okuduğu Samsun un Bafra ilçesine gelen eski Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, dershaneleri özel okula çevirme fikrinin kendi bakanlığı döneminde projelendirildiğini belirtti. Ancak okullarda ki eğitim kalitesini artırmadan dershanelerin kapatılamayacağını söyleyen Bostancıoğlu, İnsanın olduğu her yerde, daha başlangıcından bu yana özel ders ihtiyacı olmuştur, aileler çocuklarının başarının artması için dershanelere ihtiyaç duymaktadır diye ekledi. Bostancıoğlu açıklamasında En değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın eğitimi için gerekli desteği vermemiz lazımdır. Dershaneleri kapatmak ve bu boşluğu doldurmak istiyorsak okullardaki eğitimin kalitesini yükseltmek gerekir. dedi. 30.10.2013 Sınav maratonu rekora koşuyor de giderek artıyor. Ve bu arada çok ilginç bir tespit de, fen ve Anadolu liseleriyle, üniversitelerdeki boş kontenjanlar da rekora koşuyor. Fen ve Anadolu liselerinde sistemin yanlışlığı nedeniyle 50 binden fazla kontenjan boş kaldı. Üniversitelerdeki boş kontenjan sayısı ise 130 bin civarında. Rakamlara bakıp Türkiye gerçeğini anlamaya da sakın çalışmayın. Çünkü içinden çıkamazsınız. Tıpkı 400 bin öğretmen kapıda beklerken 150 bine yakın öğretmen açığı olduğu gibi... Ülkemizde sorunlara doğru teşhis konulamadığı için tedavisi de doğru olmuyor. Bu hemen her konuda olduğu gibi eğitimde de farklı değil! Sınav sektörüne harcanan paranın ise 10 milyar doların üzerinde olduğuna vurgu yapılıyor. Peki, bu rekor harcama başarıyı artırıp adayların doğru yönlendirilmelerine olanak sağlıyor mu? Çok daha önemlisi, adil ve güvenilir mi? Ne siz sorun ne de biz söyleyelim... 20.10.2013 Abbas Güçlü, Milliyet Z a m a n Gazetesi nin 12 Ekim 2013 tarihli haberine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, dershanelerin Güneydoğu da önemli hizmet verdiğini, bölge gençliğine sahip çıktığını söyledi. Şanlıurfa milletvekili olan Bakan Çelik, sürekli bölgeyi dolaştığını, dershanelerin fonksiyonunu yerinde müşahede ettiğini, gerek okuma salonları gerek dershanelerin gerekse özel okulların gençliğe sahip çıkmak için önemli hizmetlerde bulunduklarını söyledi. Bakan Çelik in değerlendirmelerinden satır başları ise şöyle: Dershaneler Gençlere Sahip Çıkıyor Gençliğe dönük her hareket, her adım son derece önemlidir. Orada uyuşturucu kullanma yaşının sekizlere kadar indiğini gördüm. Bu vahim durum dikkate alındığında orada her alanda adım atmak gerekiyor. Gerek okuma salonları gerek dershanelerin gerekse özel okulların gençliğe sahip çıkmak için önemli hizmetler yaptıklarını bizzat ben müşahede ediyorum. Sınavların olduğu süreçte, sınav olunan her sistemde dershane ihtiyacı devam eder. Dershaneler vesilesiyle bu konuda yoğun hizmet sunan, eğitim öğretim alanında olan kesimlerle aranın açılması için bazı gayretler var. Bunlara fırsat vermemek gerekiyor. Bir tarafta okul bir tarafta ise dershanelere ihtiyaç duyulması eğitim sisteminin sıkıntısından kaynaklanıyor. Yani okul varsa niye dershaneye ihtiyaç duyuluyor? Bu problemin ortadan kalkması gerekiyor. Eğitim müfredatının güçlendirilmesiyle ilgili Milli Eğitim Bakanı nın yoğun bir gayreti var. Yazılı sınavların ağırlık kazandığı, güçlendiği bir eğitim sistemine geçiliyor. Böylece vatandaşın cebinden ek bir maliyet daha oluşmaması adına bir yaklaşım var. Ama sınavlar devam ettikçe bu ihtiyaç yine devam edebilir. Bu denge iyi kurulmalı. 12.10.2013-Zaman Gazetesi 10 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

Dershaneler konusu çok sağlıklı bir zeminde hiçbir zaman tartışılamadı. Merkezi sınavla öğrenci alınmaya başlanması Türkiye de çok önemli bir değişimin ve dönüşümün de başlangıcıdır. Sadece zenginlerin, ayrıcalıklıların yüksek öğrenime devam edebilmesini değil, bu ülkede yaşayan her gencin, liseyi bitiren her çocuğun bir yüksek öğrenim görme hayalini pekiştirmiştir. Tabii çok iyi liselerde okuyan çocuklarla Anadolu nun ücra köşesindeki bir lisede okuyanların eğitim düzeyi eşit değil. Bu adalet duygusunun gerçekleşmesi adına bir süre sonra bu çocukların takviye edileceği eğitim kurumları ortaya çıktı. Ben de gitmiş birisiyim dershaneye. Yabancı dille eğitim yapan İstanbul daki kolejlere baktığınız zaman biz dezavantajlı gençlerdik ülke için. Ve dezavantajları ortadan kaldıracak bir sistem olarak dershaneler ortaya çıktı. Daha sonra ortaöğretim kurumlarına da merkezi sınavla öğrenci alınmaya başlanınca bu dershaneler git gide daha alt sınıflara doğru kaydı. Ve eğitimin adeta alternatifi haline gelecek kadar büyüdü. Ben sistemde merkezi sınavla yüksek öğrenime geçiş olduğu sürece dershanelerin işlevlerini sürdürmesi Dershaneler Yaşam Koçluğu Yapıyor Bugüne kadar dershaneler gündemi ile ilgili görüşlerini beyan etmekten kaçınan Milli Eğitim Eski Bakanı Nimet Baş, Zaman Gazetesi yazarlarından Nuriye Akman ın sorularını yanıtladı. Akman ın 03 Kasım 2013 tarihli köşe yazısında yer verdiği röportajda AKP hükümetinin Milli Eğitim Bakanlığı nı yapmış Nimet Baş, dershaneler gündemi ile ilgili ilginç açıklamalarda bulundu. Ben sistemde merkezi sınavla yüksek öğrenime geçiş olduğu sürece dershanelerin işlevlerini sürdürmesi gerektiğine inanıyorum. gerektiğine inanıyorum. Yüksek öğrenim görecek genç sayısıyla kontenjanlar arasında büyük bir açık olduğu sürece bu yapılacak. Yüksek öğrenim sınavı bir ölçme değerlendirme sınavı değil. Bir eleme sınavı. Belki bu konudaki araştırmalar üzerinde bir d e ğ e r l e n d i r m e y a p ı l m a s ı n d a yarar var. Çünkü dünyanın her yerinde, Amerika da, Japonya da, bütün gelişmiş ülkelerde dershaneler var. Yok diyorlar ama var yani. Ben bunların hepsini araştırtmıştım. Eğer dershanelere ilişkin başka sorunlarımız varsa bunlara odaklanmak, sistemin bu sorunu niye yarattığını ve nasıl giderilebileceğini konuşmamız gerekir. Dershanelerin olmaması durumunda yüksek öğrenime geçişte eşitsizliğin, adaletsizliğin bozulabileceğine dair bir kanaat yok herhalde. Ben bu uygulamanın adalet dengesini bozabileceğini düşünen biriyim. Siyasetçi bir kesimi hedef alarak veya bir kesimi yok etme mantığıyla hareket etmez. İktidar partisi olarak bu toplumun dengelerini oluşturan her unsurla bir şekilde diyalog kurmak durumundayız. Bu Ben bu uygulamanın adalet dengesini bozabileceğini düşünen biriyim. konuda bir anlaşmazlık ve bir yanlış anlaşılma olduğunu düşünmekteyim. Dershaneler üzerinden bir kesim hedef alınamaz Bu işin bu kadar büyük bir kavga ve çatışma alanına dönüşmesi de beni üzüyor Dershaneler sadece yüksek öğrenime de hazırlamıyor. Eğitimin her alanında kurslar var. İngilizce kursları var, müzik kursları var. Bunların hepsi de yüksek öğrenime hazırlayan kurslar gibi milli eğitim bakanlığının verdiği ruhsatlar çerçevesinde. Eğitim ile ilgili bütün elde edilen gelirlerde kayıt içi aslında devlet için. Devletin kontrolünde olması ve olmaması durumundaki kaotik ortamdan çok daha iyidir. Bunun ortaya çıkaracağı tablo şu. Eğer bu ihtiyaç varsa, devam ediyorsa toplum ne yapar yapar bir yol bulur ve bu devam eder. Bu devam eder de nasıl eder? Merdiven altı filan diyorlar ama ondan da öte bence. Çok ciddi sosyolojik sorunlar doğurur Türkiye açısından bu. Ben çocuğuma yüksek öğrenime hazırlayacak özel ders aldıracağım. Durumum iyiyse daha avantajlıyım. Dolayısıyla eşitlik ve adalet diyorum ya, merkezi sınavın sağladığı şey eşitlik ve adaletken bu eşitliği sağlamak üzere bir tür eğitim koçluğu yapan kurumlar devreden çıktığı zaman dezavantaj olacak. 03.11.2013 Zaman Gazetesi, Nuriye AKMAN ile Röportajından... ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 11

GÜNDEM: DERSHANELER ÖZ-DE-BİR den CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap a Ziyaret Sektörün öncü meslek kuruluşu olmanın sorumluluğu ile ÖZ-DE-BİR, dershaneler gündemi ile ilgili kamuoyunu bilgilendirme çalışmaları kapsamında 9 Ekim 2013 günü Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ne ziyarette bulundu. Sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşlarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap ı makamında ziyaret eden ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Köprülü ve Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Karacan, dershaneler konusunda bilgilendirmede bulundular. Dershane sektörünün durumu ve geleceği konusunda yapılan bilgilendirmenin ardından, dershanecilerin kaygılarını ve temennilerini hazırlanan dokümanlar eşliğinde ileten ÖZ-DE-BİR temsilcileri, önümüzdeki süreçte CHP nin desteğini istedi. Görüşmenin sonunda konuyu partisinin MYK toplantısına taşıma kararı alan Matkap, Meclis gündemine taşınması için de çalışma yapacaklarını belirtti. Yapılan CHP ziyaretinden bir gün sonra CHP Sinop Milletvekili ve Grup Başkanvekili Engin Altay tarafından TBMM Başkanlığı na aşağıdaki soru önergesi verilerek, dershaneler konusu meclis gündemine taşındı. 10 Ekim 2013 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Aşağıdaki sorularımın Anayasa nın 98, TBMM İçtüzüğü nün 96. Maddeleri uyarınca Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını arz ederim. Engin ALTAY Sinop Milletvekili CHP Grup Başkanvekili Özel dershanelerin kapatılmasına yönelik olarak gerek başbakanın gerekse sizin ifadeleriniz bu kurumlarda öğrenim gören öğrenciler ve aileleri ile bu kurumların sahibi, personeli ve öğretmenleri üzerinde belirsiz, kuşkulu bir bekleyişe neden olmuştur. En son 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren ruhsatların yenilenmeyeceği demeciniz farklı arayışlara neden olabilecektir. Kamu okullarındaki niteliksiz verilen eğitimi destekleme adına alternatif bir eğitim kurumu gibi görev yapan dershanelerin kapatılmasının oluşturacağı boşluğun merdivenaltı dershane, Milli Eğitim mevzuatına tabi olmayan öğretim kurumları-etüt merkezleri ve özel derslerle dolduracağı uzak olmayan seçeneklerdir. 2000 yılında 1730 olan dershane sayısının 2013 yılında etüt merkezleri dahil 4535 e, öğrenci sayısının 488 124 den 1 300 000 e çıkmasının temel sorumlularından birinin 11 yıldır bakanlığı yöneten AKP li bakanlar ve yanlış eğitim politikalarıdır. 1. Dershanelerin kapatılarak özel okullara dönüştürülmesi için yapılan ne tür çalışmalar vardır? Hangi dershanelere hangi teşvikler verilecektir? 2. Özel okullara dönüşümü uygun olan özel dershaneler hangileridir? İllere göre dağılımı nedir? Şartları uygun olmayan dershaneler atıl mı kalacaktır? 3. Özel öğretim kurumları mevzuatında yer alan Özel okullar için aranan ölçütlerin (öğretmen istihdamı, bina, arsa, bahçe vb) dershaneden dönüştürecek okullar için talep edilmeyeceği ihtimali var mıdır? 4. Halen faaliyet gösteren dershane, etüt merkezi vb özel öğretim kurumlarının derslik, materyal, arsa ve personel bilgileri Bakanlığınızda mevcut mudur? 5. 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren ruhsatları yenilenmeyen dershaneler yasa dışı mı olacaktır? 6. Özel ders uygulamasının, kaçak kursların ve merdiven altı dershanelerin yasa dışı bir şekilde faaliyet göstermesi karşısında ne tür önlemler alacaksınız? 7. Ülkemizde ailelerin eğitim harcamalarının OECD ortalamasının yaklaşık 2 katı olması bakanlığınızın bir görev zaafından mı kaynaklıdır? 12 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysit Tansel tarafından hazırlanan Türkiye de Özel Dershaneler: Yeni Gelişmeler ve Dershanelerin Geleceği başlıklı makale, dershanelerle ilgili hararetli tartışmaların sürdüğü şu günlerde konuya bilimsel bir bakış açısı sunması açısından son derece önemli. Farklı ve bilimsel bir zemin oluşturabilmek açısından Prof. Dr. Tansel in bu önemli çalışmasından bir bölüme dergimizde yer veriyoruz. Dershane Tartışmalarına Akademik Bakış Özel Dershaneler dünyanın her yerinde, fakat özellikle Doğu Asya ülkelerinde, yaygın görülen bir olgudur. Aralarında gelişmiş Batı ülkeleri de olmak üzere son yirmi otuz yılda dünyanın başka bölgelerine, daha yakınlardaysa Doğu Avrupa ülkelerine yayılmış bulunuyor. Eğitim sistemlerindeki rekabetçi baskılarla baş edebilmek amacıyla dünyanın her yerinde ana-babalar ve öğrencilerin Özel Dershanelere başvurma eğilimi görülmektedir. Özel Dershane eğitimi özellikle, öğrencilerin bir üst eğitim basamağına geçişte ulusal sınavlardan geçirildiği ülkelerde yaygındır. Güney Kore, Hong Kong, Yunanistan, Japonya ve Tayvan gibi pek çok ülkede bir üst eğitim basamağına geçişte ulusal ölçekli merkezi sınavlar bulunmaktadır. Özel Dershaneler sistemi en çok bu ülkelerde görülmektedir. Türkiye deki Özel Dershaneler sisteminin böylesi ulusal, merkezi sınavlar sonunda geliştiği düşünülmektedir. 2012 yılında, yaklaşık 1,3 milyon öğrenci ve elli iki bin öğretmenle eğitim veren dört bin kayıtlı Özel Dershane bulunmaktaydı. Bu konuya, araştırmacıların ve akademisyenlerin ilgi göstermesi ise oldukça yenidir. Prof. Dr. Ayşit Tansel araştırmasında Türkiye de Özel Dershanelerin çeşitli yönleri üstüne bilgi sağlamakta, özellikle Özel Dershanelerin ve ortaöğretim okullarının illere göre dağılımı üzerinde durmaktadır. Makalede; Türkiye deki eğitim sistemi ile Özel Dershane sistemine yol açtığı varsayılan iki ulusal sınav, bu çerçevede Özel Dershanelere dönük talep dalgaları ve bu talebin nedenleri incelenmektedir. Ayrıca, Özel Dershanelerde ve ortaöğretim okullarındaki yeni yönelimler ve gelişmeler gözden geçirilmekte, örgün eğitimde derslerden kopuş, Özel Dershanelerin yararlı olup olmadığı, Özel Dershanelere devamın ardındaki nedenler, Özel Dershanelerin maliyeti, Özel Dershanelerin, genel lisele- Eğitim sistemlerindeki rekabetçi baskılarla baş edebilmek amacıyla dünyanın her yerinde ana-babalar ve öğrencilerin Özel Dershanelere başvurma eğilimi görülmektedir. rin ve lise çağındaki nüfusun illere göre dağılımı ve nitelikleri çeşitli ölçümlerle değerlendirilmektedir. Makalenin ilgili bölümlerinin Özel Dershanelerin ve liselerin illere göre dağılımında adalet konularına ışık tutması beklenir. Son olarak Özel Dershanelerin geleceği konusuna da değinen Tansel, aşağıdaki sonuçlara ulaşmaktadır. Bu çalışma Türkiye de tümleyici destek öğretimin ve ortaöğretimin değişik yönlerini ele almaktadır. Bu bağlamda, Özel Dershanelerin, ortaöğretim okullarının ve o r t a ö ğ r e t i m çağındaki (14-17 yaş) nüfusun illere göre d a ğ ı l ı m ı n ı n çeşitli yansımalarını kapsamaktadır. Bu dağılımların ana özellikleri araştırılmakta ve karşılaştırmaktadır. Bu karşılaştırmalar Özel Dershanelerin ve ortaöğretim okullarının illere göre dağılımında adalet konusuna ışık tutuyor. Özel Dershanele- ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 13

GÜNDEM: DERSHANELER rin medyan sayısı 24; ortaöğretim okullarınınkiyse 119 dur. Ancak, Özel Dershanelerin dağılımının standart sapması ortaöğretim okullarınınkinden çok daha büyüktür. Dolayısıyla, standart sapmalardan da görüldüğü üzere, ortaöğretim okullarıyla karşılaştırıldığında, Özel Dershanelerin illere göre dağılımında daha çok eşitsizlik bulunmaktadır. Ortaöğretim okullarında öğretmen başına düşen öğrenci sayısı, bu okulların niteliğinin önemli bir göstergesidir. Bu göstergenin ortaöğretim okullarında sergilediği büyük değişkenlik Milli Eğitim Bakanlığı nın üstünde durabileceği bir konudur. Batman, Hakkâri, Mardin, Şanlıurfa ve Şırnak ta öğretmen başına düşen öğrenci sayısının çok yüksek oluşu, en düşük nitelikli ortaöğretimin bu beş ilde olduğunun göstergesidir. Onları Ağrı, Diyarbakır, Gaziantep, İstanbul ve Siirt izlemektedir. İlk beş ilin başka özelliklerini de ele almayı sürdürdük. İlkin, bu beş ilde ortaöğretim okulu başına (en düşük sayıda olmasa da) görece az Özel Dershane bulunuyor. İkincisi, bu beş il Türkiye de ortaöğretim çağındaki çocuklar içinde görece yüksek bir paya sahipken, Türkiye deki Özel Dershane ve ortaöğretim okullarının daha küçük bir yüzdesine sahip. Üçüncüsü, bu beş ilde, Özel Dershanelere devam eden ortaöğretim öğrencilerinin sayıları, en düşük olmasa da, oldukça düşüktür. Ayrıca, söz konusu 14-17 yaş kümesinden öğrencilerin ortaöğretim okullaşma oranı bakımından, bu beş il, özellikle de Şanlıurfa ve Şırnak, en kötü durumda olamasalar da, geri durumdadırlar. Bu beş ilde 14-17 yaş grubundakilerden ortaöğretim okullarına kaydolanların oranının artırılması büyük olasılıkla terör örgütlerine bulaşmalarında azalmaya yol Özel dershanelere olan yüksek talebin kökün- açacaktır. Bu beş ilde ortaöğretim okulu öğretmenlerinin sayısı artırılarak okulların niteliğinin iyileştirilmesi yanında, okullarda yığılmayı önlemek amacıyla daha çok okul açılmalıdır. Bundan başka, Türkiye nin ortaöğretim çağındaki öğrenci sayısı içinde bu beş ilin paylarıyla orantılı sayıda dershane (iş yeri) açılması amacıyla, Özel Dershaneler teşvik edilebilir. Ayrıca bu illerdeki öğrencilere Özel Dershanelere devam edebilmeleri için burs verilebilir. Söz konusu iller Türkiye nin güneydoğusunda yer almaktadır; ancak, Türkiye nin orta bölgesinde ya da batısında da yer alan, g ö s t e r g e l e r i de, ortaöğretime ve üniversitelere geçişte elverişsiz olan bazı iller var: yapılan ulusal seçme B u r a l a r d a k i sınavları yatmaktadır. Özel Dershanelerde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ortaöğretim okullarındakinden daha yüksek. Başka bir deyişle, gerek güneydoğu ve doğuda bulunsun, gerekse orta bölgede ve batıda bulunsun, öğretmen başına 30 un üstünde öğrenciyle Özel Dershane sınıflarının çoğunda yığılma vardır. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri ve müfettişleri özellikle bu illerdeki Özel Dershanelere dikkatle eğilmelidir. Özel destek öğrenimine diğer bir deyişle özel dershanelere olan yüksek talebin kökünde, ortaöğretime ve üniversitelere geçişte yapılan ulusal seçme sınavları yatmaktadır. Özel destek öğrenimi alanlar daha iyi ortaöğretim okullarına ve daha saygın üniversitelere gidebilecek ve sonuçta iş piyasasında daha yüksek ücretli işlere girerek başarılı olacak ve gerek devlet gerek toplum katında daha etkili konumlara erişebileceklerdir. Özel Dershanelere devam eden öğrenciler, çözümleme ve yorumlama becerilerini geliştirmek yerine, çoktan-seçmelisoruları kısa sürede yanıtlama tekniklerini öğrenmektedirler. Yabancı dilde yetkinliklerinin olmayışı özellikle lise mezunlarında dikkat çekmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri, lise mezunlarının yabancı dilde yetkinlik eksikliğine eğilmelidirler. YÖK, üniversitelerde İngilizce hazırlık sınıflarının kamu kaynaklarının boşa harcanmasına yol açacak biçimde kötüye kullanılmasını önleyecek yollar bulmalıdır. Liselerin niteliğini iyileştirmek, aralarındaki farkları aza indirgemek için kupon sistemi yürürlüğe konabilir. Bu sistemin liseler arasında rekabeti artırdığına, niteliği iyileştirdiğine ve eğitime yatırımın verimliliğini artırdığına inanılmaktaysa da; kupon sistemine felsefi ya da başka nedenlerle 14 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55

karşı çıkanlar da bulunmaktadır. Okul kuponları herhangi bir kamu okulunda kullanılmak üzere ailelere sağlanan bir destektir. Kupon sisteminde devlet aileye, istedikleri bir okulda paraya çevirebilecekleri bir kupon vermektedir. Bu sistem yalnızca kamu okullarıyla sınırlı kalabileceği gibi, özel okulları da içine alabilir. Kupon karşılığında devlet, çocuk için (devletin yaptığı) öğrenim giderlerinin tümünü ya da bir bölümünü karşılamayı taahhüt eder. Bu sistem okullar arasında rekabeti artırdığı gibi, onları daha başarılı olmaya teşvik eder. Yalnızca daha çok kupon toplayabilen okullar büyüme ve daha iyi öğretmenleri işe alabilme olanaklarına sahip olur. Aileleri (ve dolayısı ile öğrencileri) çekmekte başarılı olamayan okullar küçülüp gider ve hatta kapanmak zorunda kalabilir. Kuponlar ABD deki gıda puluna (food coupon) benzer; fakat gıda maddesi için değil yalnızca örgün öğrenim için kullanılabilir. Bu uygulama ABD nin çeşitli kentlerinde, Avrupa da, ve başka ülkelerin yanı sıra Pakistan da, Şili de, İrlanda da, İsveç te ve Hollanda da bulunmaktadır. Kupon sisteminin uygulaması ve verimliliği konusunda pek çok yayın vardır. Bu konular Milli Eğitim Bakanlığı nca, Türkiye de de olası bir uygulama bakımından, dikkatle incelenmeli ve araştırılmalıdır. Eğitim kuponu sistemi Türkiye de ilaç masraflarının SGK tarafından ödenmesine benzetilebilir. Doktor reçetesi alan bir kişi, bu Gerek güneydoğu ve doğuda bulunsun, gerekse orta bölgede ve batıda bulunsun, öğretmen başına 30 un üstünde öğrenciyle Özel Dershane sınıflarının çoğunda yığılma vardır. reçeteyle seçeceği herhangi bir eczaneye giderek ilaçlarını (gerekli katkı payını ödeyerek) alabilir. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) eczaneye bu reçetenin karşılığını ödemeyi taahhüt etmektedir. Elbette bu basite indirgenmiş bir durumdur ve eğitim kuponu sistemi daha karmaşıktır. Bu nedenle böyle bir sistemin uygulamaya konulması çok ön-çalışma gerektirecektir. Bu nedenledir ki, ABD de bile bu sistemin uygulamaya başlanması zaman almıştır ve yaygınlığı gittikçe artıyor olmakla birlikte halen sadece az sayıda eyalette ve şehirde görülmektedir. Özel Dershanelere devamın hane halkı gelirine ve anababaların öğrenim düzeyine yakından bağlı olması nedeniyle, özel destek öğretiminin (diğer bir deyişle özel dershanelerin) toplumda tabakalaşmaya ve eşitsizliklere yol açtığı öne sürülmüştür. Ancak, ÖZ-DE-BİR yetkilileri, çocuklarına bire bir özel ders aldırmaya gücü yeten varlıklı ailelerin aksine, Özel Dershanelerin orta ve alt gelirli ailelere uygun fiyatlarla hizmet verdiğini savlamışlardır. Bu konuyu daha iyi anlayabilmek için, gelecekte yapılacak araştır malarda, Özel Dershaneye devam edenlerin sosyo-ekonomik arka alanı dikkatlice incelenmelidir. Bu makalenin yazarının kanısı odur ki, ülkenin her yanında ortaöğretim okullarının niteliğini iyileştirmek amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı nın kaynak ayırması gereklidir. Ayrıca, ulusal sınav sistemleri okul müfredat programlarına bağımlılığını artıracak biçimde yeniden tasarlanırken, okullarda yıllık sınavlar uygulamaya sokulabilir. Bunlar, tümden iyi olmasa da, var olan sistemlerden daha iyi fırsat eşitliği sağlanmasına katkıda bulunacaktır. Bu bölüm Prof. Dr. Aysit Tansel in aşağıda belirtilen makalesinin giriş ve sonuç bölümlerine dayanmaktadır. Prof. Dr. Aysit Tansel in makalesinin tamamına şu kaynaktan ulaşılabilir: Tansel, A. (2013) Türkiye de Özel Dershaneler: Yeni Gelismeler ve Dershanelerin Geleceği Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ekonomi Bölümü, Ekonomik Araştırmalar Merkezi, Çalışma Raporu No. 13/10-tr http:// www.erc.metu.edu.tr/menu/series13/1310_tr.pdf Bu makalenin İngilizcesine şu kaynaktan ulaşılabilir: Tansel, A. (2013) Supplementary Education in Turkey: Recent Developments and Future Prospects, içinde: J. Aurini, S. Davies and J. Dierkes (Eds.) Out of the Shadows? An Introduction to World-Wide Supplementary Education, Emerald Publishers, yayinlanmak uzere. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 15

GÜNDEM: DERSHANELER Dünden Bugüne Türkiye de Dershanecilik İzmir Ticaret Odası tarafından 21 Mart 2013 tarihinde gerçekleştirilen özel dershanelerin eğitim sistemimizdeki yeri önemi, eğitime katkıları ve dünyada dershanecilik konulu panele konuşmacı olarak katılan ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Köprülü, ülkemizde özel dershanelerin geçmişten bu güne geçirdiği süreci ve özel dershane tartışmalarını değerlendirdiği bir sunum yaptı. Özel dershane olgusunun eğitim tarihimizde ne kadar gerilere dayandığını anlatan Köprülü, dershane kelimesinin özel ders ihtiyacının kurumsal yapılarla giderilmesinin adı olduğunu vurguladı. Ülkemizde dershanelere yasallık çerçevesi içinden bakmak, geçmişten bugüne değil de alışılmışın dışına çıkıp bugünden geçmişe göz atmak ve bu çerçevede dershane gündemine tarihsel bir bakış açısı sağlamak için Köprülü nün sunumundan derlediklerimiz Son 8-10 yıl içinde özel öğretim kurumlarını/özel dershaneleri ilgilendiren çeşitli düzenlemeler yapıldı. En yakın tarih: 20 Mart 2012. Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin Resmi Gazetede (28239) yayınlandığı tarih Bu yönetmelikle, önceki yönetmelik(1) ve MEB Özel Dershaneler Yönetmeliği(2) ile birlikte toplam dokuz yönetmelik birleştirildi. Bakanlığın yeniden yapılanması sürecinde özel öğretimle ilgili yönetmelikler de birleştirilerek daha yalın hale getirildi. Tarih: 20 MART 2012(3) Önceki Özel Öğretim Kurumları Kanununun (5580 S.K) kabul edildiği tarih: 8 Şubat 2007 Yasa dershaneleri: Öğrencileri, bir üst okulun veya yükseköğretime giriş sınavlarına hazırlamak, istedikleri derslerde yetiştirmek ve (onların) bilgi düzeylerini yükseltmek amacıyla faaliyet gösteren özel öğretim kurumları olarak tanımlanmıştır. İlk Özel Öğretim Kurumları Kanunu 1965 te yürürlüğe girmiştir. 625 sayılı bu kanunla özel dershaneler, yasa düzeyinde bir düzenleme ile eğitim sistemimizde yer almıştır. 16 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 Ancak özel dershanelerin eğitim sistemimiz içindeki geçmişleri Cumhuriyet öncesine dayanır. Bu konuda bildiğimiz en eski belge, 1915 yılında yayınlanan Mekatib-i Hususiyye Talimatnamesi dir. Özel okullarla ilgili olarak düzenlenen bu talimatnamede( ) fen, dil, sanat alanlarında açılan dershaneler de özel okullar arasında sayılmıştır. Özel dershane olgusu eğitim tarihimizde böylesine eski bir geçmişe sahiptir. Özel dershane, aslında özel ders ihtiyacının kurumsal yapılarla giderilmesinin adıdır. Önceleri daha çok yetiştirme kursları olarak faaliyet gösteren özel dershaneler, 1960 lı yıllardan sonra yaygınlaşmaya başlamıştır. 1965-1966 Öğretim yılında 12 ilimizde 43 dershane bulunmaktadır. Yıllar içinde sınavlara hazırlık kurslarına olan talebin artmasıyla dershaneler, tamamlayıcı eğitim öğretim faaliyetlerinin yanı sıra sınavlara hazırlayan kurumlar olarak ülkenin dört bir yanına yayılmış, 2002 2003 sonrasında dershane sayısında önemli bir artış yaşanmıştır. Eğitim ve sınav sistemlerinde yapılan değişiklikler ve belirsizlikler, orta ve yükseköğre- Özel dershanelerin, öğrencilerinin ve öğretmenlerinin sayısal dağılımı (1996-2011) Y llar Dershane Öğrenci Öğretmen Say s Say s Say s 1995-1996 1.496 379.463 12.430 1996-1997 1.664 432.714 13.722 1997-1998 1.710 433.847 14.395 1998-1999 1.727 484.229 15.030 1999-2000 1.808 500.464 17.073 2000-2001 1.864 523.244 18.175 2001-2002 2.002 588.637 20.112 2002-2003 2.122 606.522 19.881 2003-2004 2.568 668.673 23.730 2004-2005 2.984 784.565 30.537 2005-2006 3.570 925.299 41.031 2006-2007 3.986 1.071.827 47.621 2007-2008 4.031 1.122.861 48.855 2008-2009 4.262 1.178.943 51.916 2009-2010 4.193 1.174.860 50.432 2010-2011 4.099 1.234.738 50.209 2011-2012 3.961 1.219.472 50.163 2012-2013 3.858 1. 1.280.297 51.522 2013 Ekim 3690

timde kontenjan artışları, rekabet koşullarındaki kimi olumsuzluklar, ortaöğretime geçişte tek sınav uygulamasına dönüş, dershane tartışmaları nedeniyle velilerde oluşan kafa karışıklığı gibi nedenlerle sektördeki büyüme hızı durmuş; ekonomik krizin de etkisiyle 2009 da başlayan nicel azalma 2010 ve 2011 de de sürmüştür. 2009 da 4262 olan resmi kayıtlı dershane sayısı, bugün 3600 kadar inmiştir. Bugün özel dershanelerde yaklaşık 60 bini yakın eğitimci, 30 bini aşkın diğer çalışan istihdam edilmektedir. 1,2 milyon öğrenci, dershanelerden eğitim hizmeti almakta, bunlardan 150 bine yakını ücretsiz olarak, daha fazla öğrenci de farklı oranlarda indirimlerle bu kurumlardan yararlanmaktadır. Dershane ücretleri: 6, 7 ve 8 inci sınıflar için bin 500 lira ile 4 bin lira; lise 9, 10 ve 11. sınıflarda 2 bin lira ile 6 bin lira; ÖSS ye hazırlık sınıflarında ise 3 bin lira ile 10 bin lira arasında değişmektedir. Tahminimce dershanelerimiz geçen yılki cirosu da 1,5-2 milyar dolar civarındadır. Özel dershane ve özel dershanelere devam eden öğrenci sayılarının sadece ortaöğretime veya yükseköğretime geçişle ilgili olmadığı, ALES, KPDS, ÜDS, KPSS gibi sınavlara hazırlık progr a m l a r ı n ı n dershanelerimizde uygulandığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Bu konudaki son çalışmalardan birinden(4) birkaç alıntı: Birçok aday meslek edinme ve iş garantisi yüksek olan programlara yerleşmeye çalışmaktadır, bu nedenle bireylerin okumak istedikleri üniversite, alan ve bölüm kontenjanları hala sınırlı görünmektedir. Dershaneler kısa vadede aday açısından hızlı bir çözüm vaat etmektedir. Dolayısıyla Türkiye de dershanelerin varlığı bir sebep değil, bahsedilen problemin bir sonucudur. B i r e y l e r kaliteli bir eğitim alma isteğindedirler. Ancak mevcut eğitim sistemi bu kaliteli eğitim hizmetini henüz sunamamaktadır veya en azından eğitim alan kişiler iyi bir eğitim almadıklarını düşünmektedirler. (. ) Okulların imkânları, kadroları ve verdikleri eğitimin kalitesi birbirinden farklıdır. Dershaneler bu açıdan bakıldığında bireylerin daha iyi eğitim alma istekleri konusunda yardımcı olan ve daha iyi eğitim kurumlarının sınavlarında başarılı olmalarını sağlayan kurumlardır. (. ) Özel dershane olgusu eğitim tarihimizde böylesine eski bir geçmişe sahiptir. Özel dershane, aslında özel ders ihtiyacının kurumsal yapılarla giderilmesinin adıdır. Dershaneler öğrencilere üniversite tercihlerinde önemli ölçüde rehberlik hizmeti vermektedirler. Öğrenciler bu maksatla okullardaki rehberlik servislerinden çok dershanelerdeki bu konudaki uzman kadroların rehberliklerinden yararlanmaktadırlar. Bizim de öteden beri dillendirdiğimiz bu vb. görüşler eğitim çevreleri, veliler ve öğrenciler tarafından da dile getirilmekte, dershanelerin gerekliliği toplumda kabul görmektedir. Biz ne diyoruz: Dershaneler bugün her şeyden önce özel ders alma ihtiyacını karşılayan kurumlardır. Özel ders alma ihtiyacı sadece bize özgü değildir. Bu eğitim ihtiyacı evrenseldir ve farklı yöntemlerle giderilmektedir; bizde ve dünyanın pek çok ülkesinde dershanelerle ya da benzer eğitim kurumlarıyla karşılanmaktadır. Dershaneler, bu talebi kontrollü biçimde, daha ekonomik ve sistemli olarak karşılayan organizasyonlardır. Bu bakımdan okulların işlevleriyle dershanelerin işlevlerinin farklı olduğunu belirtmeliyiz. Sayıları az da olsa, koşulları uygun olan veya uygun hale getirilebilecek dershanelerin okul olmalarının önünde yasal bir engel yoktur. Teşvik edilmeleri ve özel okulculuğun geliştirilmesine kimsenin itirazı da yoktur. Sistem, dershanelere olan gereksinimi azaltacak düzenlemeler yapabildiği ölçüde dershanelere talep farklılık gösterebilmektedir. ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55 17

GÜNDEM: DERSHANELER Söz gelimi SBS nin 6. ve 7. sınıflardan kaldırılması bu sınıflarda talebi tamamen ortadan kaldırmamış bir miktar azaltmıştır. SBS nin kaldırılmasıyla da dershane ihtiyacı/talebi ortadan kalkmayacaktır. Çünkü biliriz ki eğitim sistemi bir bütünlük taşır. İyi bir üniversite, iyi bir bölümde okumak isteyen okul eğitimini her kademede kaliteli almalı ki hedefine ulaşabilsin. Yani tıp, hukuk, mühendislik, öğretmenlik vb. bölümlerde okuyacak öğrencinin bu bölümlere girmek isteyenler içinde en iyilerden olması gerekmektedir. Bunun için de öğrenci, öğrenim kalitesini ilkokuldan/alt sınıflardan başlayarak yüksek tutmak zorundadır. Bu kalite, okulda elde edilemiyorsa imkanı olan çocuğuna özel ders aldırarak bu sorunu çözmekte, özel ders aldırma imkanı olmayanlar da özel dershanelerden yararlanmaktadır. Birkaç hatırlatma yapmakta fayda var: Dershaneler öne sürülerek gerekli önlemleri almadan ve gerekli düzenlemeleri yapmadan sınav sistemleriyle oynamak eğitimimizde karmaşa yaratmaktan başka bir işe ya- çişte yüksek talep gören okullara/ bölümlere yerleştirmenin hakkaniyet ölçülerinde yapılması son derece önemlidir. Eğitim yapa boza, yapa boza düzenlenecek bir alan olmamalıdır. ramamaktadır. Bireyler kaliteli bir Bu bağlamda şimdi, Okullarımızda sürdürülen ölçme ve değerdedirler. Ancak mev- eğitim alma istediğin- sınavlara ve geçiş sistemlerine lendirme süreçlerinin Merkezi kaliteli eğitim hizmelemelerin acele cut eğitim sistemi bu yönelik düzen- sınavlara duyulan gereksinimi tini henüz sunamamaktadır veya en azın- d ö n ü ş m e d e n alınan kararlara ortadan kaldıracak bir nesneldan eğitim alan kişiler üzerinde açık açık tartışılması liğe ulaşmadığı iyi bir eğitim almadıklarını düşünmekte- Şimdi ve gerekir. toplumsal kabul gören bir gerçektirdirler. (. ) Okulların her zaman yapılması gereken imkânları, kadroları H e m ve verdikleri eğitimin de dershane ortaöğ retime kalitesi birbirinden odaklı eğitim geçiş puanının öğretim planl a m a l a r ı n ı, belirlenmesinde farklıdır. yılsonu başarı Dershaneleri puanlarının yerleştirme puanına Kapatma ile ya da kapatacağım demekle elde edilebilecek si- etkisi hem de bu yıl uygulanan üniversite geçiş sınavlarında AOBP yasal kazançlar ı, bir yana bırakıp yerine OBP ülke gerçeklerimize uygun ve Ben u y g u l a m a - yaptım oldu. dayatmasından sı nedeniyle uzak, toplumun her kesimiyle uzlaşan, eğitim bilimlerine dayalı tam puana yaklaşabilmek için öğ- çözümler üretmektir. Özel dershanelerimizin retmenlerimi- zin üzerinde oluşturduğu birikim ülkemiz eğitiminde, ekonomisinde, sosyal yaşamında yabana atılamaz. önemli bir baskı oluşmuştur. Dershanelerimizi; eğitim sistemimizin hem zenginliği hem de gerekli bir unsuru olarak algılamak, G e r e k ortaöğretime eğitimimizin niteliğini artırmaya gerek yükseköğretime gemek dönük çalışmalar içinde destekle- gerekmektedir. (1) (8. 3. 2008 tarihli ve 26810 sayılı Resmî Gazete de yayımlanan Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği) (2) (21.10.2009 tarihli ve 27383 sayılı Resmî Gazete) (3) (Sayın Başbakan ın Seul yolculuğundan birkaç gün önce ) (4) Hasan, Bacanlı H, Dombaycı M. Ali (Şubat, 2013) Kapatılma veya Dönüştürülme Ayrımında Dershaneler, ASEM Rapor, http://www.dkdm.org/dosyalar/asemdershanesunum.pdf 18 ÖZ-DE-BİR Eğitim Dergisi Sayı: 55