Karar No : 3237 Karar Tarihi : 12/07/2014



Benzer belgeler
Karar No : 2922 Karar Tarihi : 08/06/2014 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası nın 79. maddesi; Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen

Karar No : 1550 Karar Tarihi : 26/08/2015

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No : 329

2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

Karar No : 290 Karar Tarihi : 04/03/2015

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No: 1123

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 987 sayılı Kararı 04/03/2011 tarihli ve Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

Karar No : 97 Karar Tarihi : 16/03/2013

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

Cumhuriyet Halk Partisi

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No : 93 - K A R A R -

Karar No : 2316 Karar Tarihi : 14/11/2015

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELE RİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN. (Resmi Gazete ile yayımı: 16.6.

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu

Karar No : 6 Karar Tarihi : 05/01/2015

Adaylar Seçim Takvimini Bekliyor

Karar No : 2100 Karar Tarihi : 26/10/2015

Karar No : 264 Karar Tarihi : 10/04/2010

Komisyon Cumhurbaşkanının süresini belirledi

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Karar No : 1888 Karar Tarihi : 07/10/2015

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No : K A R A R -

Karar No : 341 Karar Tarihi : 30/12/2008

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/59. Karar Sayısı : 2011/69

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

Karar No : 1070 Karar Tarihi : 22/06/2011

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI

Birinci fıkrasında; "Seçimler, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır."

İTİRAZIN KONUSU: günlü, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun;

Karar No : 2025 Karar Tarihi : 19/10/2015

Üye Üye Üye İlhan HANAĞASI Zeki YİĞİT Haluk KIRCA

Belediyelerde Özel Kalem Müdürü Atamaları

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

İÇİNDEKİLER TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI. Madde Sayfa BAŞLANGIÇ...17 BİRİNCİ KISIM. Genel Esaslar. I. Devletin şekli

II- UYGULANACAK YASA KURALI DEĞERLENDİRMESİ:

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176

Durdurulmasını İsteyenler : 1- Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

1982 ANAYASASI, ANAYASANIN HAZIRLANMASI, KABUL EDİLMESİ VE TEMEL İLKELERİ

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

: Büro Çalışanları Hak Sendikası (Büro Hak-Sen) GMK Bulvarı 40/2 Kat 2 Maltepe / ANKARA

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Özet : Hakim ve savcıların havaalanlarında VIP uygulamasından yararlanamayacağı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

KAMU YÖNETİMİ. 5.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

10. Herhangi bir sebeple boşalan bakanlığa en geç kaç gün içinde yeni bakan atanır? A) 5 gün B) 10 gün C) 15 gün D) 20 gün E) 25 gün

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

Karar No : 2183 Karar Tarihi : 01/11//2015

ŞİKAYET NO : /317 KARAR TARİHİ : 21/01/2014 RET KARARI ŞİKAYETÇİ :

298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un Ek 9. maddesinde;

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI

ZAMANAŞIMI SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA DİSİPLİN CEZASI VERİLMESİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

A. Yasa Hükmünün Anlamı

Kamu Yönetimi 2. Kısm Ders Notları. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

Karar No : 919 Karar Tarihi : 27/03/2014

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No : K A R A R -

17 Haziran 2008 SALI. Resmî Gazete. Sayı : YÜKSEK SEÇİM KURULU KARARI. Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığından: Karar No : 197. İtiraz No : - KARAR -

KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ YRD.DOÇ.DR. BİLAL ŞİNİK

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

T.C. DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRE. Esas No : 2011/103. Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen : Türk Tabipleri Birliği. Vekii : Av.

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

Sosyal Düzen Kuralları

İhalelere Girmekten Yasaklı Olan Veya Hakkında Kamu Davası Açılmış Olanlar Alt Yüklenici Olabilir Mi?

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi

T.C. DANIŞ TAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2008/574

Bölüm 6 DEVL ET ŞEKİLL ERİ I : MONARŞİ VE CUMHURİYET

Ziya Gökalp Caddesi No:10 - Kızılay / ANKARA

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İYİ İDARE YASASI İÇDÜZENİ. BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar. İKİNCİ KISIM İyi İdarenin İlkeleri

KAMU YÖNETİMİ. 9.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

"Tüketici Aleyhine Başlatılacak İcra Takibinde Parasal Sınır" "Tüketici Aleynine Ba~latllacak icra Takibinde Parasal ~ınırn

MEHMET UTKU ÖZTÜRK 1961 KURUCU MECLİSİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete tarih/sayı: /25526 Esas Sayısı : 2004/52 Karar Sayısı : 2004/94 Karar Günü :13.7.

Sayı: 27/2013 İYİ İDARE YASASI. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

VERBİS. Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Veri Sorumluları Sicili. Nedir?

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

Karar No : 732 Karar Tarihi : 21/05/2011

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Karar No : 1782 Karar Tarihi : 27/09/2015

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

Transkript:

Karar No : 3237 Karar Tarihi : 12/07/2014 Kurulumuz Başkanlığına Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Oktay ÖZTÜRK tarafından gönderilen 9/7/2014 tarihli, 2014/05-424 sayılı yazıda; 10 Ağustos 2014, ikinci oylamaya kalması durumunda 24 Ağustos 2014 tarihinde yapılacak olan Cumhurbaşkanı seçimi ile ilgili olarak belirlenen seçim takvimi uyarınca adaylıkların 11 Temmuz 2014 tarihi itibarıyla kesinleşeceği, kesinleşen adaylıklara göre Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip ERDOĞAN ın da Cumhurbaşkanı adayı olarak seçime gireceği, bu haliyle seçimlerin eşit, adil, dürüst ve tarafsız gerçekleştirilebilmesi amacıyla Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip ERDOĞAN ın Başbakanlık görevinden çekilmesi gerektiğine karar verilmesi istenilmiş olmakla, konu incelenerek; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : İstem; Cumhurbaşkanı seçiminde adaylığı kesinleşen Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ın seçimlerin eşit, adil, dürüst ve tarafsız gerçekleştirilebilmesi amacıyla Başbakanlık görevinden ayrılmış sayılmasına karar verilmesine ilişkindir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası nın; Kanun önünde eşitlik başlıklı 10. maddesinin; Birinci fıkrası; "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.", Dördüncü fıkrası; "Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.", Beşinci fıkrası; "Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.", Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması başlıklı 13. maddesi; Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz., Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları başlıklı 67. maddesinin; Birinci fıkrası; Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasi parti içinde siyasi faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir., Dördüncü fıkrası; Bu hakların kullanılması kanunla düzenlenir., Cumhurbaşkanının niteliklerini ve tarafsızlığını düzenleyen 101. maddesinin dördüncü fıkrası; Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer., Görev ve siyasi sorumluluk başlıklı 112. maddesinin; Birinci fıkrası; Başbakan, Bakanlar Kurulunun başkanı olarak, bakanlıklar arasında işbirliğini sağlar ve hükümetin genel siyasetinin yürütülmesini gözetir. Bakanlar Kurulu, bu siyasetin yürütülmesinden birlikte sorumludur., İkinci fıkrası; Her bakan, Başbakana karşı sorumlu olup ayrıca kendi yetkisi içindeki işlerden ve emri altındakilerin eylem ve işlemlerinden de sorumludur., Seçimlerde geçici Bakanlar Kurulu başlıklı 114. maddesinin; Birinci fıkrası; Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanları çekilir. Seçimin başlangıç tarihinden üç gün önce; seçim dönemi bitmeden seçimin yenilenmesine karar verilmesi halinde ise, bu karardan başlayarak

beş gün içinde, bu bakanlıklara Türkiye Büyük Millet Meclisi içinden veya dışarıdan bağımsızlar Başbakanca atanır., 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun; 4. maddesinin beşinci fıkrası; Cumhurbaşkanı seçilenin varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer., 11. maddesinin birinci fıkrası; Cumhurbaşkanı adayı gösterilen hâkimler ve savcılar, yüksek yargı organları mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurumu ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, belediye başkanları ve subaylar ile astsubaylar, siyasi partilerin il ve ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanlar, aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevlerinden ayrılmış sayılır. Bu durum Yüksek Seçim Kurulunca aday gösterilenin bağlı bulunduğu bakanlığa veya kuruma derhal bildirilir., 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun un 65. maddesi; Seçim propagandasının başlangıç tarihinden oy verme gününü takip eden güne kadar olan süre içinde Başbakan ve bakanlarla, milletvekilleri, yurt içinde yapacakları seçim propagandası ile ilgili gezileri makam otomobilleri ve resmi hizmete tahsis edilen vasıtalarla yapamazlar. Bu maksatla yapacakları gezilerde, protokol icabı olan karşılama ve uğurlamalarla törenler yapılamaz ve resmi ziyafet verilemez. Yukarıda yazılı süre içinde Başbakan ve Bakanlar seçimle ilgili faaliyetlerinde ve konuşmalarında bu kanun hükümleriyle bağlıdırlar., hükümlerini içermektedir. Bilindiği üzere; Anayasa nın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin niteliklerinden biri de demokratik devlet olarak belirlenmiş ve demokratik devletin ancak siyasi partilerin varlığı ile gerçekleşebileceği görüşünden hareketle 68. maddesinde siyasi partilerin demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olduğunu vurgulamıştır. 6271 sayılı Kanun'un 11. maddesinin birinci fıkrasında Cumhurbaşkanı adayı gösterilenlerden, aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevlerinden ayrılmış sayılanlar arasında Başbakan ve bakanlara açıkça yer verilmediğine göre, bunların maddede açıklanan yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri kapsamı içinde yer alıp almadıklarını irdelemek konunun açıklığa kavuşturulması bakımından önem arz etmektedir. 6271 sayılı Kanun un 11. maddesinin birinci fıkrasına benzer düzenleme milletvekili seçilebilecek olanlarla ilgili olarak Anayasa nın 76. maddesinin son fıkrasında ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu nun 18. maddesinde yer almaktadır. Esasen Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın, 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu nun söz konusu maddelerinin salt kendi içlerinde değerlendirilmeleri de aynı görüşü doğrulamaktadır. Nitekim her üç kanunda da görevlerinden çekilmeleri/ayrılmış sayılmaları gerekenler arasında yüksek yargı organları, silahlı kuvvetler mensupları gibi özellik arz edenler veya yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları gibi tereddüde neden olabilecek olanlar görev unvanı olarak belirtilerek sayıldığı halde, hem siyasal fonksiyonu bulunan hem de idarede en yetkili amir olarak yer alan ve bu nedenle dikkate değer bir özellik taşıyan Başbakan ve bakanlardan söz edilmemiştir. Öte yandan yasalarda yer alan kamu görevlileri deyimi genel ve soyut bir kavram olarak verilmemiş, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsünde olmamakla birlikte yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan görevlilerini belirtmek için kullanılmıştır. İdaredeki yeri ve hukuki durumu itibariyle başbakan ve bakanların, yasa koyucu tarafından seçim hukuku açısından yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri deyimi içinde ifade edildiğini kabul etmek mümkün görülmemiştir.

Anayasa nın genel seçimlerden önce Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlarının görevlerinden çekilmelerini, böylece seçimle ilgili işlerde tarafsızlığın sağlanmasını öngören ve içeriği bakımından konuya ilişkin özel bir düzenleme niteliği gösteren 114. maddesinde de sadece Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlarının Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce görevden çekilmelerini düzenlemiş, Cumhurbaşkanı seçimine ilişkin olarak görevden çekilmeye hükümde yer verilmediği gibi, genel seçimlerde dahi sadece anılan üç bakanın görevden çekilmesinin hükme bağlanmış olması da bu görüşün başka bir teyidi niteliğindedir. Diğer taraftan Anayasa nın 101. maddesinin dördüncü ve Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun 4. maddesinin beşinci fıkrasında; Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisiyle ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer. hükmünden de Başbakanın Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde görevinden ayrılmış sayılacağının kabulünün gerektiği anlaşılmaktadır. Nitekim Cumhurbaşkanı Seçimi Kanun Tasarısının Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülmesi sırasında bazı milletvekilleri tarafından Tasarının 11. maddesinin; Madde 11. Cumhurbaşkanı adayı gösterilen, Cumhurbaşkanı görev ve yetkilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına, Başbakan Başbakan vekiline, Bakanlar vekili Bakanlara, aday listesinin kesinleştiği gün devreder. Aday gösterilen milletvekili aday listesinin kesinleştiği günden seçim sonuçlarının kesin olarak ilân edildiği tarihe kadar Türkiye Büyük Millet Meclisindeki görevlerinden izinli sayılır. şeklinde değiştirilmesi için önerge verilmiş olup, bu önergeyle ilgili yapılan açıklamada özetle; 11 inci maddede belirtilen ve adaylıkları kesinleştikten sonra istifa etmesi öngörülen bürokratların yanında, hâlâ görevi başında bulunan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların da görevlerini, seçimlerin resmî sonuçlarının açıklanmasına kadar Anayasa ve yasadaki prosedüre uygun olarak vekillerine devretmelerini öngörüyoruz. Bu süreçte hiçbir devlet yetkisi kullanmamaları ve görev icra etmemeleri mecburiyeti getiriyoruz seçimlerin eşit ve adil şartlarda yapılıyor olması çoğulcu demokrasinin en önemli niteliğidir, olmazsa olmazıdır. Başka tüm demokratik özellikler olsa bile, şayet eşit ve adil seçimler yapılmıyor ve görevler bu şekilde devredilemiyor ise esastan bir noksanlık var demektir. Herkesin hiçbir himaye, vesayet yahut rekabet üstünlüğüne sahip olmadan, devlet, hükûmet, medya baskısı hissetmeden yahut onların sunduğu imkânlara dayanmadan kampanya yürütüyor olması ülkede demokrasi olup olmadığının mihenk taşı olacaktır. Devleti yönetenler için Anayasa mızın 10 uncu maddesinde belirtilen eşitlik ilkesine saygılı olmuş olmaları tek başına yeterli değildir, aynı zamanda onun gerçekleştirilmesi, şartların hazırlanması da görev ve sorumlulukları arasındadır. Bu bakımdan seçim sürecinde devlet yetkisi kullanan makamların devir müessesine müracaatları sadece hukukî ve resmî bir konu olmayıp aynı zamanda vicdani ve ahlaki bir zorunluluktur, kişinin demokratik olup olmadığının da göstergelerinden biridir devlet işlerinin devamlılığı gereği vekillerce yerine getirilebileceği düşünüldüğünde bir boşluk yaratılmayacak, aday olan makam sahipleri de rahatlıkla seçim kampanyalarını yürütüp propaganda yapabileceklerdir. Görev sonrasında ortaya çıkacak bir takım spekülasyonların önüne geçilerek bu makamların yıpratılması da mevzubahis olmayacaktır aday Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların seçim sürecinde aynı zamanda görevlerine devam etmeleri durumunda, astlık-üstlük ilişkisi bulunan altındaki görevliler de ister istemez taraf hâline gelecekler, en azından tarafsız kalmakta zorlanacaklardır Bu kampanyaya destek olan bürokrasi ya da kurumlar ya da olmayanlar şeklinde devlet yapısı içerisindeki kutuplaşma kaçınılmazdır bürokratın seçilmiş karşısında durma şansı, direnme şansı yoktur. Zaten bu düşünceyledir ki Anayasa nın 114 üncü maddesi genel seçimler öncesinde adalet, içişleri ve ulaştırma bakanlarının çekilmesini öngörmüştür. Bu tasarlama bir takım eksiklikleri ihtiva etmekle birlikte doğru bir düşüncedir ve haksız rekabeti önleme, muhalefeti ve farklı olanı yaşatma hassasiyetinden kaynaklanmaktadır seçimler öncesinde Başbakanlık araçlarının siyasi toplantı ve mitinglerde kullanılmaları, birtakım TOKİ ve benzeri açılışların seçim sürecine denk getirilmesi ve bunun üzerinden devletin ve makamların hırpalanması bilindiği halde göz ardı edilmektedir.

gerekçelerine yer verilmiş, ancak önerge yapılan oylamada kabul edilmemiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri Emine Ülker TARHAN, M. Akif HAMZAÇEBİ ile birlikte 115 milletvekili 19/1/2012 günlü 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun konumuzla ilgili Adayların görevden ayrılması ve göreve dönmesi başlıklı 11. maddesinin (1) numaralı fıkrasının birinci cümlesinin Anayasa nın Başlangıç ı ile 2., 6., 11., 67., 68., 78., 79., 101., 102., 106., ve 175. maddelerine aykırılığı savı ile iptallerine ve yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesi istemi ile iptal davası açmışlardır. Konuyu inceleyen Anayasa Mahkemesi Resmî Gazete nin 1 Ocak 2013 gün ve 28515 sayılı nüshasında yayımlanan 15/6/2012 gün ve 2012/30-96 sayılı kararında özetle; Dava dilekçesinde iptali istenen kuralda kamu görevlileri ile siyasi kuruluşlarda, bankalarda ve sivil toplum kuruluşlarında çalışan diğer bazı kişilerin Cumhurbaşkanı seçimlerinde aday olmaları halinde adaylığı kesinleştiği tarihten itibaren görevlerinden ayrılmalarının zorunlu tutulduğu, buna karşılık yeniden aday olan Cumhurbaşkanı ile Başbakan ve bakanlar için böyle bir zorunluluğunun öngörülmediği, görevden çekilme zorunluluğunun sebebinin bu kişilerin görevleri nedeniyle sahip oldukları imkânlardan seçim kampanyalarında yararlanarak diğer adaylara karşı avantaj sağlamalarının önlenmesiyle bu mahsurun mevcut Cumhurbaşkanı ile Başbakan ve bakanlar için de geçerli olduğu belirtilerek, kuralın Anayasa nın 2., 10. ve 11. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasanın 10. maddesinde eşitlik ilkesi düzenlenmiştir. Anayasa Mahkemesinin yerleşik içtihadına göre eşitlik ilkesi ile eylemli değil hukukî eşitlik öngörülmüş olup, eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayrım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kimi kişi ve topluluklara aynı kurallar uygulanarak hukuk karşısında eşitliğin çiğnenmesi yasaklanmıştır. Kanun önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı anlamına gelmez. Durumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve uygulamaları gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar farklı kurallara bağlı tutulursa Anayasa da öngörülen eşitlik ilkesi zedelenmez. Anayasa nın 76. maddesinde milletvekili seçimleriyle ilgili olarak aday olan kamu görevlilerine görevden çekilme zorunluluğu getirilmiştir. Benzer yükümlülükler diğer seçim kanunlarında da yer almaktadır. Seçimlerde aday olan kamu görevlileri ile siyasi partilerin, sivil toplum örgütleri ve özel sektör kuruluşlarının bazı yöneticilerinin görevlerinden çekilme zorunluluğu getirilmesinin nedeninin bir taraftan seçim sürecinde kamu hizmetlerinin aksamasını engellemek, diğer taraftan bu kişilerin görevleri sebebiyle sahip oldukları imkânları seçim sürecinde kullanarak diğer adaylara karşı avantaj sağlamalarını engellemek olduğu anlaşılmaktadır. Anayasa nın 114. maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinden önce Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlarının görevlerinden çekilmeleri öngörülmekle birlikte diğer bakanlar ve Başbakan açısından böyle bir çekilme yükümlülüğü getirilmemiştir. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların aday olmaları halinde görevden çekilme zorunluluğu getirilmemiş olmasının bu kişilerin görevlerinin niteliğinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kanun koyucunun Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların görevlerinden ayrılmaları ve bu görevlerin geçici olarak başkaları tarafından yürütülmesinin, seçim döneminde aksaklıklara neden olabileceği gözeterek tercihini dava konusu kural doğrultusunda kullanması takdir yetkisi içindedir. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların diğer kamu görevlileri ile aynı hukuksal durumda oldukları söylenemeyeceğinden bu kişiler bakımından Cumhurbaşkanlığına aday olmaları halinde görevden çekilme zorunluluğu getirilmemiş olmasında eşitlik ilkesine aykırı bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle kural Anayasa nın 2. ve 10. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir. Kuralın, Anayasa nın 11. maddesi ile ilgisi görülmemiştir. gerekçesiyle oy birliğiyle iptal isteminin reddine karar vermiştir. Görüldüğü üzere, itiraz konusu olay 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun 11. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesindeki düzenlemeden kaynaklanmakta olup, henüz yasalaşmadan önce Türkiye Büyük Millet Meclisi nde görüşüldüğü sırada, Başbakanın Cumhurbaşkanı adayı olması halinde görevinin kim tarafından yürütülmesi gerektiğine ilişkin 11. madde hakkında verilen önerge kabul edilmemiş, anılan Kanun un 11. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesine ilişkin aynı iddialarla Anayasa Mahkemesine açılan iptal davası da yukarıda belirtilen gerekçeyle ve oybirliği ile reddedilmiş bulunmaktadır.

Hal böyle olunca, sözü edilen kanuni düzenlemeye ve bu düzenlemenin Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine açılan iptal davasının reddedilmesi karşısında, eşitlik kuralının ihlal edildiği iddiası yasal dayanaktan yoksun bulunmaktadır. Bütün seçimler hakkında ortak düzenlemeyi içeren 298 sayılı Kanun un üçüncü bölümünün Seçim Propagandası başlıklı ikinci kesiminde yer alan yasaklayıcı hükümler ve bu hükümlerin uygulanması dâhil seçimlerin yargı organlarının yönetim ve denetimi altında yapılması, seçimlerde tarafsızlığın ve eşitliğin sağlanmasının, Başbakan ve bakanların seçimleri etkileyebilecek her türlü davranışlarını önlemenin gerçek güvencesini teşkil etmektedir. Nitekim anılan Kanun un Başbakan ve bakanlara ilişkin yasaklar kenar başlıklı 65. maddesinde; seçim propagandasının başlangıç tarihinden (oy verme gününden önceki onuncu gün) oy verme gününü takip eden güne kadar olan süre içinde Başbakan ve bakanlarla, milletvekilleri yurt içinde yapacakları seçim propagandası ve ilgili gezileri makam otomobilleri ve resmî hizmete tahsis edilen vasıtalarla yapamayacakları, bu maksatla yapacakları gezilerde, protokol icabı olan karşılama ve uğurlamalarla törenlerin yapılamayacağı ve resmî ziyafet verilemeyeceği hüküm altına alınmak suretiyle, başbakan ve bakanların seçimleri etkileyebilmeleri önlenmek istenmiştir. Sözü edilen madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, 298 sayılı Kanun da dahi Başbakanın görevden çekilmesi hükmüne yer verilmemiş, aksine seçimin tarafsızlığına gölge düşürülmesini engellemek amacıyla önlemler alınmıştır. Nitekim Cumhurbaşkanı seçiminde propaganda döneminin başlangıç tarihinden bitimine kadar uyulması gereken usul ve esasların belirlendiği Kurulumuzun 6/6/2014 tarih ve 2014/2913 sayılı kararının II. maddesinde; Seçim propaganda serbestliğinin başlangıç tarihi olan 31 Temmuz 2014 Perşembe gününden, ikinci oylamaya kalması halinde kesin sonuçlarının ilân edileceği 15 Ağustos 2014 Cuma gününden itibaren oy verme gününü takip eden güne kadar olan süre içinde; A- Devlet, katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyelerle bunlara bağlı daire ve müesseseler, iktisadi devlet teşekkülleri ve bunların kurdukları müesseseler ve ortaklıkları ile diğer kamu tüzel kişilikleri, umumi menfaatlere hâdim cemiyetler ve Bankacılık Kanununa tâbi teşekküllere ait kaynaklardan yapılan iş ve hizmetler dolayısıyla, (açılış ve temel atma dâhil) törenler tertiplenmesinin, nutuklar söylenmesinin, demeçler verilmesinin ve bunlar hakkında her türlü vasıtayla yayınlarda bulunulmasının yasak olduğuna (298/64, Ek 6), B- Yurt içinde yapılacak seçim propaganda gezilerine, Başbakan ve bakanlarla, milletvekillerinin makam otomobilleri ve resmî hizmete tahsis edilen vasıtalarla katılamayacaklarına, bu maksatla yapılacak gezilerde, protokol icabı olan karşılama ve uğurlamalar ile törenlerin yapılamayacağına ve resmî ziyafet verilemeyeceğine (298/65-1), Bu maddedeki yasaklamanın, aday olması halinde görevde bulunan Cumhurbaşkanı için de geçerli olduğuna (Anayasa 79), Yukarıda yazılı süre içinde, Başbakan ve bakanlar ile aday olması durumunda görevde bulunan Cumhurbaşkanının da, seçimle ilgili çalışmalarında ve konuşmalarında 298 sayılı Kanun hükümleriyle bağlı olduklarına (298/65-2), Başbakan, bakanlar, milletvekilleri ile aday olması durumunda görevde bulunan Cumhurbaşkanı ve diğer adayların seçim propagandası ile ilgili olarak yapacakları gezilere hiçbir memurun katılamayacağına (298/66, Ek 6). Karar verilmek suretiyle Cumhurbaşkanı seçimi propaganda döneminde son 10 günlük süre içinde kamu gücü ve imkânlarının kullanılmasının yasak olduğu belirtilmiştir. Kurulumuzca yukarıda belirtilen 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan inceleme neticesinde; Anayasa nın Seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma hakları kenar başlıklı 67. maddesinin, Anayasanın Temel Haklar ve Ödevler başlıklı ikinci kısmının Siyasî haklar ve ödevler başlıklı dördüncü bölümde düzenlendiği ve bu sebeple de siyasî hak ve ödevlerin sınırlandırılmasının Anayasa nın 13. maddesi hükmüne tâbi olduğu, sözü edilen hüküm uyarınca da temel hak ve hürriyetler ile bu kapsamda yer alan siyasî hakların ancak kanunla sınırlandırılabileceği, 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu nun 11. maddesinin birinci fıkrasında aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevlerinden ayrılmış sayılanlar arasında Başbakana yer

verilmediği hususları ile Anayasa nın 114. maddesinin birinci fıkrasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce sadece Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlarının çekileceği ve Anayasa nın 13. maddesi uyarınca, seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunmaya ilişkin hakkın ancak kanunla sınırlandırılabileceği yolundaki hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, Başbakanın Cumhurbaşkanı seçiminde aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevinden ayrılmış sayılmasına gerek bulunmadığına karar verilmesi gerekmiştir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Cumhurbaşkanı seçiminde kesinleşen aday listesinde yer alan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip ERDOĞAN ın, aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevinden ayrılmış sayılmasına gerek bulunmadığına, 2- Karar örneğinin; a) Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanlığına, b) Kurulumuzun internet sitesi www.ysk.gov.tr yayınlanması için Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğüne gönderilmesine, 12/7/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi. Başkan Başkanvekili Üye Üye Sadi GÜVEN Turan KARAKAYA Muharrem COŞKUN Mehmet KÜRTÜL Üye Üye Üye Üye Nilgün İPEK Ünal DEMİRCİ Ali KAYA İlhan HANAĞASI Üye Üye Üye İbrahim ZENGİN Zeki YİĞİT Şakir AKTI