DANIġTAY BAġKANLIĞI NA Yürütmenin Durdurulması Ġstemlidir. DAVACI DAVALI : Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Yönetim Kurulu adına Hüseyin ŞEN Öncebeci Mah. Umut Sk. No:50/4 Kolej/ANKARA : Milli Eğitim Bakanlığı Bakanlıklar-ANKARA D. KONUSU : T. TARĠHĠ : 15.06.2011 AÇIKLAMALAR : 1) Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı nın 11/05/2011 tarihli ve B.08.0.TTK.0.07.04.00.360.04/3192 sayılı mütalaasının, 2) Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü nün 15/06/2011 tarihinde http://personel.meb.gov.tr internet adresinde yayınlanmış olan Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu (Haziran 2011) nun Rehber Öğretmen ile Teknoloji ve Tasarım Alanına Başvuru Yapacak Öğretmen Adayları İçin Duyuru nun Rehber Öğretmenliğe ilişkin ilk maddesinin 2011 yılı atama dönemlerine mahsus olmak üzere aynı kararın Felsefe alanına kaynak teşkil eden yükseköğretim programlarından mezun olanların da bu alan öğretmenliğine atanmaları kısmının, yürütmesinin durdurularak iptali ve bu işleme dayalı olarak gerçekleştirilecek atamaların da iptali istemidir. I. SAVUNMA BEKLENMEKSĠZĠN YÜRÜTMESĠNĠN DURDURULMASI ĠSTENĠLEN ĠġLEMLERĠ Milli Eğitim Bakanlığı nın, ivedilikle yürütülmesinin durdurulması ve iptali istenilen işlemi, 2011 yılı Temmuz dönemi atamalarında rehber öğretmen kadrosuna felsefe grubuna kaynak teşkil eden yükseköğretim programlarından mezunların da atanacağına ilişkin Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu (Haziran 2011) in ilgili bölümü. (Ek 3) Rehber öğretmen kadrosuna farklı alanlardan mezun kişilerin ilan tarihinden kısa bir zaman sonra atanacak olması ve işlemin uygulanması halinde sonradan giderilmesi olanaksız zararlar doğuracağının dikkate alınarak savunma beklenmeksizin ya da savunma süresi kısaltılarak işlemin yürütmesinin durdurulması ve tebligatın memur eliyle yapılması istenilmektedir. Aşağıda öncelikle rehber öğretmenlik/psikolojik danışmanlık alanına ilişkin bilgi verilecek, işlemleri hukuka aykırı kılan nedenler bilginize sunulacak, ardından yürütmenin durdurulması istemimizin nedenleri açıklanacaktır. II. REHBER ÖĞRETMENLĠK BRANġ EĞĠTĠMĠNĠN KAPSAMI BU MESLEĞĠN GÖREVLERĠ, ATAMA YAPILACAK ALANLARIN EĞĠTĠM ĠÇERĠĞĠ ĠġLEMĠ HUKUKA AYKIRI KILMAKTADIR. Rehber Öğretmen/Psikolojik Danışmanlık, bireyin kendisini tanıması, problemlerini çözmesi, gerçekçi kararlar alması, kendine uygun bir mesleği seçmesi, öğrenme becerilerini geliştirmesi, içinde yaşadığı topluma dengeli ve sağlıklı uyum sağlamasını ve toplumla bütünleşmesini sağlayan bir psikolojik yardım mesleğidir. 1
1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Yasası nın Öğretmenlerin Nitelikleri ve Seçimi başlıklı 45. maddesinde hangi derece ve türdeki eğitim, öğretim, teftiş ve yönetim görevlerine, hangi seviye ve alanda öğrenim görmüş olanların ne gibi şartlarla seçilebileceklerinin yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Bu kapsamda 17.04.2001 tarihli Resmi Gazete de Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri Yönetmeliği yayımlanmıştır. Düzenlemenin 4. maddesinde Rehber Öğretmen (Psikolojik Danışman), Eğitim-Öğretim kurumlarındaki rehberlik ve psikolojik danışma servisleri ile rehberlik ve araştırma merkezlerinde öğrencilere rehberlik ve psikolojik danışma hizmeti veren, üniversitelerin psikolojik danışma ve rehberlik ile eğitimde psikolojik hizmetler alanında lisans eğitimi almış personel olarak tanımlanmıştır. Yönetmeliğin 36 ve 50. maddelerinde ise psikolojik danışmanın görevleri sıralanmıştır. Buna göre psikolojik danışmanların; eğitsel, meslekî ve bireysel rehberlik çalışmaları için öğrencilere yönelik olarak bireyi tanıma etkinlikleri uygulamaktan, bireysel rehberlik hizmetleri kapsamında psikolojik danışma yapmaya değin geniş bir görev tanımı bulunmaktadır. (Ek 4) Dilekçe akışını bölmemek adına tümüne yer vermeyerek ekte sunduğumuz bu görevleri yerine getirmenin alan uzmanlığı gerektirdiği farklı meslek gruplarınca bu hizmetlerin gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı açıktır. Yine Talim Terbiye Kurulu nun 07.07.2009 tarih ve 80 sayılı kararına göre Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esasların çizelge ekinin 66. sırasında rehber öğretmenliğe atanılabilecek lisans programlarının; Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü/Anabilim Dalı Eğitimde Psikolojik Hizmetler Bölümü/Anabilim Dalı Psikoloji Bölümü (*Pedagojik formasyon alması) mezunu olması gerektiği belirtilmiş,(ek 5) 8.12.2004 tarih ve 25664 Sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Orta Öğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği nde Rehber Öğretmen (Psikolojik Danışman); eğitimöğretim kurumlarındaki rehberlik ve psikolojik danışma servisleri ile rehberlik ve araştırma merkezlerinde öğrencilere rehberlik ve psikolojik danışma hizmeti veren, üniversitelerin psikolojik danışma ve rehberlik ile eğitimde psikolojik hizmetler alanında lisans eğitimi almış personel olarak tanımlanmış, 27.8.2003 tarih ve 25212 Sayılı Resmi Gazete de yayımlanan İlköğretim Kurumları Yönetmeliği nde rehber öğretmen; alanı rehberlik ve psikolojik danışmanlık olan öğretmen olarak ifade edilmiştir. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu gereğince, hakkında danışmanlık tedbiri kararı verilen çocuklara yönelik hizmet sunulmakta, adı geçen Kanun da bu görevi yerine getirmekle yükümlü olarak sosyal çalışma görevlisi, psikolojik danışma ve rehberlik, psikoloji bölümleri olarak gösterilmektedir. Yukarıda belirtilen karar ve Yönetmeliklerin tümünde rehber öğretmenlik mesleğini kimlerin yapabileceği açıklığa kavuşturulmuş ve bu kişiler üniversitelerin psikolojik danışma ve rehberlik ile eğitimde psikolojik hizmetler alanında lisans eğitimi almış personel olarak tanımlanmıştır. Bu düzenlemelerdeki sınırlama bir diğer ifade ile rehber öğretmenin alanının rehberlik ve psikolojik danışmanlık olduğu saptaması hizmetin özel gereksinimlerinin ilgili alan eğitimi almış uzman personelce verilmesi gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Danıştay 5. Dairesinin E.1997/3265 sayılı dosyadan verdiği kararda da rehber öğretmen kadrosuna yapılacak atamaların Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı nın kararlarına uygun olması gerektiği belirtilmiştir. Üst normlarla rehber öğretmenlik mesleğini kimlerin yapabileceği düzenlenmişken bir mütalaa ve bu mütalaaya dayanarak yapılan duyuru ile bu kadrolara alan dışı bölümlerden atama yapılacağının belirlenmesi normlar hiyerarşisine aykırı olup, bu nitelikteki bir işlemin hukuken korunamayacağı açıktır. 2
Bununla birlikte okullarda çalışan psikolojik danışmanlar çok çeşitli travmatik durumlar ve risk altındaki gruplar ile sık sık çalışmaktadır. Cinsel istismar, şiddet, intihar, madde bağımlılığı gibi her türlü travmatik yaşantıya maruz kalan ya da risk altındaki öğrencilerle çoğunlukla ilk iletişime geçen, kimi zaman ortaya çıkaran ve bu öğrencilerin duygu, düşünce ve davranışlarının sağaltım sürecinde psikolojik destek sunan kişiler psikolojik danışmanlardır. Dünyadaki psikolojik danışma ve rehberlik alanı uygulamalara bakıldığında ise ülkemizdeki psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerinin yapılandırmasında model alınan ABD de Ulusal Psikolojik Danışmanlar Odası nın (National Board for Certified Counselors) uygulama alanını takip ettiği ve etik ihlallerine yönelik meslek içi müdahalede bulunduğu görülmektedir. Bu oda okul PDR Servisleri tarafından gerçekleştirilecek çalışmaların yalnızca bu alanın mezunları tarafından yapılması gerektiğinin altını çizmektedir. Bu sisteme yönelik en önemli kuruluşlardan biri de Psikolojik Danışma Akreditasyon Örgütü dür (Council for Acreditation of Counseling and Related Educational Programs). Her iki kuruluşun da birleştikleri ortak nokta, bu hizmet alanında görev alacak personelin özel bir eğitim alması gerektiğidir. Bu bağlamda psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri koruyucu ruh sağlığı kapsamında profesyonel bir meslek olarak kabul edilmekte, bu meslek grubu bireyin yaşamının şimdiki ve sonraki yıllarında uyuma hizmet etmekte, bireyin yaşantısında önemli etkileri olabilecek bir meslek elemanı olarak kurumlarda bu rolü gerçekleştirecek şekilde istihdam edilmektedir. Diğer yandan psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümlerinde lisans programı eğitimi süresince; Öğrenme Psikolojisi, Çocuk İstismarı ve İhmali, Uyumsuz Çocuklar, Bireyi Tanıma Yöntemleri, Kişilik ve Uyum Problemleri, Evlilik ve Aile Danışmanlığı, Aile İlişkileri ve Eğitim, Engelli Çocuklar ve Eğitimi gibi çeşitli alan dersleri alınmaktadır. Bu derslerle psikolojik danışma ve rehberlik bölüm öğrencisi; Bireysel ve grupla psikolojik danışma, Krize müdahale, ruhsal ve davranışsal sorunları tanılama ve çözümünü gerçekleştirme, Eğitsel, mesleki, sosyal ve duygusal gelişimleri içerecek şekilde rehberlik yapma, Engellilerin veya kaza ve hastalık sonucu kişisel ve toplumsal uyum düzeyi azalan bireylerin rehabilitasyonunu yapma, Sevk etme hizmetlerini gerçekleştirme ile ilgili eğitimleri alarak ve yeterlik kazanarak mezun olmaktadır. Bu kapsamda bugün ülkemizde KKTC deki lisans programları dahil, ikinci öğretimler hariç 46 psikolojik danışma ve rehberlik lisans programında eğitim verilmektedir. Bu programlardan her yıl yaklaşık olarak 2000 psikolojik danışman (rehber öğretmen) mezun olmaktadır. Buna karşın rehber öğretmen kadrosuna atanmasına olanak tanınan branşların yüksek öğretim programları özelliği gereği psikolojik danışmanlık bölümünün amaçları ile örtüşmemektedir. Felsefe bölümün amacı, kişilere felsefe tarihi donanımı içinde, felsefenin temel problem alanlarını tanıtarak, problem bilinci kazandırmak ve buna felsefi bir bakışla yönelebilmesini sağlamak olarak tanımlanmaktadır. Felsefe grubu öğretmenliği ortaöğretim kurumlarında felsefe grubu derslerini verebilecek öğretmenler yetiştirmek, sosyoloji bölümünün amacı ise bireysel ve toplumsal sorunları çok boyutlu çerçevede değerlendirebilecek, yaşadığı toplumun ve diğer toplumların sorunlarını sosyolojik bir bakışla analiz edebilecek bireyler yetiştirmektir. Bu bölümlerin ekte sunulan ders programları da bunu doğrular niteliktedir (Ek 6). Lisans düzeyinde bölümlerde okutulan derslere ait çizelgede rehber öğretmen kadrosuna atanmasına olanak tanınan branşların psikolojik danışmanlık ve rehberlik hizmetini yerine getirebilecek kadar alan dersleri almadıkları, hatta felsefe alanında hiçbir psikoloji dersi almadan mezun olunduğu görülmektedir. Psikoloji alanında hiç ders almamış kişilerin psikolojik danışmanlık yapamayacağı açıktır. Bu branşlardan yapılacak atamaların hizmetin gereklerini karşılamayacağı, niteliksizleşmeye yol açacağı ortadadır. Boş kadro 3
kalmasın, ihtiyaç kapatılsın iddiasıyla yapılan bu atamalar nitelik arayışından, ihtiyaç karşılamaktan uzaktır. Ülke olarak geliştiğimize dair söylemler son zamanlarda iyice artmıştır. Evet ekonomik gelişmişlik düzeyi açısından dünya da 17. sıradayız. Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksine göre ise 179 ülke içinde 76. sıradayız. Ekonomik gelişme ve büyüme insani gelişmişlik düzeyine eşlik etmiyorsa bunun sorumlusu ülkede yanlış kararların altında imzası olanlar olsa gerek. Niteliksel sorunların nicel yolla çözülmeye çalışıldığı bir ülkenin sıralamadaki yeri şaşırtıcı olmasa gerek. Bunun en güzel örneği, MEB nın okullardaki psikolojik danışman ihtiyacını alanla ilgisi olmayan, bu konuda eğitim almamış kişileri atama kararıdır. Bu karar niceliksel artışı sağlamanın ötesinde bir karar değildir. Bu kararlara imza atanlar ülkeyi insani gelişmişlik düzeyi açısından daha da aşağılara çekmeye hizmet etmektedirler. Derneğimizin bu atamalara karşı çıkmasının ve atama işlemiyle ilgili yargıya iptal başvurusunda bulunmasının nedeni, mezunlarımızın istihdamlarını engelleyecek olması değildir. Mezunlarının istihdam sorunu olmayan alanlardan birisi de psikolojik danışma ve rehberliktir. Bunun ülkemizde en az 15-20 yıl daha süreceği malumunuzdur. Derneğimiz olarak bu atamalara yönelik temel itirazımız, toplumun sorgulayan aklı olma işleviyle çalışmalarını yürüten sivil toplum örgütü olarak, ülkemiz insanının aldığı ve alacağı bu konudaki hizmetin niteliğinin düşeceğidir. Atamalar bu şekilde sürdüğü, istisnai durumun genel uygulamaya dönüştüğü ve de yargı tarafından iptal edilmediği durumda hizmetlerin niteliğinin düşeceği kesindir. Bir hizmetin, hizmeti yürütenlerin yarıya yakınının farklı alanlardan atananlarla yürütüldüğü ortamda sürdürülebilir niteliğinden söz edilemez. Nitekim Aydın 1. İdare Mahkemesinin E.2006/2532 ve K.2008/983 sayılı rehber öğretmenlerle ilgili verilmiş bir kararında, bir kamu kurumunun görev alanı içinde yer alan bir hizmeti yürütmek amacı ile o hizmetle ilgili konuda uzmanlaşmış kamu görevlilerinin görevlendirilmeleri gerektiği belirtilerek bu savımız desteklenmektedir (Ek 7) Zira hizmetin niteliğini belirleyen en temel unsur, lisans eğitimi esnasında alınan derslerin bireysel ve grupla ayrı ayrı gerçekleştirilmesidir. Bu hizmetler, ilgili alan bilgisini özümsemiş ve pratik uygulamalarda bulunarak tecrübe kazanmış kişiler tarafından verildiği müddetçe hizmetin gerekleri karşılanacaktır. Sunulan hizmetlerin hassasiyeti, alan uzmanlığı gerektirdiği dikkate alındığında felsefeye kaynaklık eden alan mezunlarının atanması çocukların korunması için destekleyici tedbirler alan sistemi de doğrudan veya dolaylı olarak zedeleyecektir. Bu durum, oluşturulmaya çalışılan bütüncül koruyucu ve destekleyici sistemin danışmanlık tedbiri boyutunda işlevini kaybetmesine neden olacaktır. Sonuçta rehber öğretmenlik branşına ilişkin Yönetmeliklerde tanımlanan görevler yeterlilik ve beceri gerektirmekte, bu ise kısa süreli kurslar veya sertifika ile kazandırılacak bir şey olmayıp ancak ve ancak üniversite düzeyinde bir eğitimle sağlanabilmektedir. Dava konusu işlemle, hizmetiçi eğitim verilerek felsefeye kaynaklık eden alan mezunlarının, bu sisteme dahil olunabileceği kabul edilmiştir. Bu durum gerçeklikten uzak olup, bunun en önemli nedeni hizmetiçi eğitimin asli amacıdır. Hizmetiçi eğitim, MEB e atanmış personelin yetkinliğini kabul ederek bu yetkinlik alanını güçlendirmeye yönelik gerçekleştirilen eğitim programlarını içermektedir. Oysa bu haliyle MEB, üniversitelerin dört yılda verdiği spesifik uzmanlık alanı eğitimini, bir-iki haftalık eğitim programı ile vereceğini iddia etmektedir. Bu iddia, hem kuramsal hem de uygulama alanı çerçevesinde kabul görebilecek bir yaklaşım değildir. Böylesi bir sürecin mümkün olduğunu kabul etsek bile bu eğitimde başarısız olanlara yönelik nasıl bir işlem yapılacağı yer almamaktadır. Dolayısıyla kişi aldığı eğitim sonrasında başarısız olsa dahi devlet memurluğu statüsünü kazanmış olması nedeniyle çalışmaya devam edebilecektir. Tam da bu noktada ilgisiz alanlardan yapılan öğretmen atamalarının yargı organlarınca hukuka aykırı bulunduğuna yer vermek gereklidir. Oldukça yakın tarihli Ankara 2.İdare Mahkemesi nin E.2010/998 sayılı yürütmeyi durdurma kararında bir öğretmenin mezuniyet itibariyle görev yapabileceği alan dışında öğretmenlik yapamayacağı ancak 4
dava konusu edilen Talim ve Terbiye Kurulu kararıyla hizmet içi eğitim alan ya da alanda 2 yıl fiili olarak görev yapmış öğretmenlere uzman oldukları alanın dışında bir alana geçiş imkanı tanınması yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı bulunmuştur. (Ek 8) Milli Eğitim Bakanlığı politikalarının değerlendirilerek, gelecekteki politikalarına yön verildiği Milli Eğitim Şura larının konuya ilişkin kararlarına bakıldığında XII., XV., ve XVII Milli Eğitim Şura larının her üçünde de görevin gerektirdiği nitelikler uygun kriterlere bağlanarak, bu görev alanında çalışanların rehberlik ve psikolojik danışmanlık lisans seviyesinde yükseköğrenim görmeleri ve farklı alanlardan mezun olanların rehber öğretmen olarak atamalarının yapılmaması gerektiği kabul görmüştür. En son yapılan XVIII. Milli Eğitim Şurası nda, Psikolojik danışma ve rehberlik mesleği, ciddi bir uzmanlık eğitimi gerektirdiğinden ve mevcut eğitim süresi talep edilen uzmanlığı sağlamada yetersiz kaldığından, psikolojik danışma ve rehberlik alanında verilen eğitim süresi, son bir yılı uygulama ağırlıklı olmak üzere 5 yıla çıkarılmalıdır kararının alındığı görülmektedir. Nitekim Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü, farklı alanlardan mezun kişilerin rehber öğretmen olarak illerde ek ders ücreti karşılığı görevlendirmelerini, 08.12.2010 tarih ve 72936 sayılı yazısı ile Derneğimizin itiraz başvurusunu haklı görerek iptal etmiştir. (Ek 9) Yaklaşık 6 ay sonra ise ek ders ücreti karşılığı dahi görevlendirilmelerini uygun görmeyen Bakanlık, şimdi kadrolu olarak atanmalarına yönelik dava konusu bu uygulamayı hayata geçirmektedir. Hukuka ve bilimsel ilkelere aykırı bir uygulamanın ihtiyaç olduğu gerekçesiyle hayata geçirilmesinin kabul edilebilir, meşru bir yönü bulunmamaktadır. Sorun Bakanlığın plansız bir şekilde geçmişten bugüne atamaları yapıyor olması ve ihtiyacın karşılanmasına yönelik bir öngörüsünün bulunmamasından kaynaklanmaktadır. Bakanlığın son 10 yıldaki atama sayıları istenildiğinde bu çelişki açıkça görülebilecektir. Bir diğer çelişki de Bakanlığın farklı alan mezunu olup da Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlikte yüksek lisans yapan kişileri rehber öğretmen kadrosuna atamayı tercih (aslolan lisans mezuniyetidir deyip çağdışı bir ilkeye sarılmaya davam etmesidir) etmeyip alan dışı atamaları öncelemesi de ihtiyaç söyleminin gerçek anlamda kullanılmadığını göstermektedir. En önemlisi ihtiyacın kaynağından mezun kişiler eliyle maksimum 10 yıllık bir zaman diliminde karşılanabileceğidir. Ülkemizde 46 üniversitede psikolojik danışma ve rehberlik lisans programları tarafından yetiştirilen yeterli psikolojik danışman kaynağı vardır. Her yıl bu alandan 2000 civarında öğrenci mezun etmektedir. Milli Eğitim Bakanlığının Felsefe Grubu öğretmenlerini psikolojik danışman/rehber öğretmen kadrosuna atamasına yönelik uygulaması popülist bir uygulama olup siyasi saiklerin ötesine geçmemektedir. Gelinen noktada Bakanlık farklı alanlardan psikolojik danışma ve rehberlik hizmetini yürütmek üzere atadığı ya da görevlendirdiği personel sonucu bu hizmeti yürüten ve kaynağından mezun personel sayısı azınlıkta kalmıştır. 2005 yılına ait rehber öğretmen kadrosuna atananların mezun oldukları programlara göre dağılımı incelendiğinde bu durum net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. (Ek 10) Farklı alanlardan mezun kişileri bir hizmeti yürütmek için atamak veya görevlendirmek çok zorunlu halde başvurulması gereken sınırlı, istisnai bir uygulamayken, kural haline gelmiş; kaynaktan mezunların atanması istisna haline dönüşmüştür. Bakanlık 2005 yılında da aynı şekilde felsefe ve sosyoloji mezunlarını 2005 yılına mahsus olmak üzere diyerek ilk atamayla atamıştır. Bu yılki uygulamasında da 2011 yılına mahsus olmak üzere diyerek Haziran 2011 döneminde yaklaşık 750 felsefe grubu mezunu kişinin ataması yapılmıştır. Derneğimiz tarafından Bakanlığın bu işleminin ve işleme dayalı olarak gerçekleşen atamaların iptali için dava açmış olup, dava Danıştay 12. Daire sinde Esas No:2011/4187 ile devam etmektedir. Bakanlık bir defaya mahsus dediği uygulamayı yerleşik bir uygulamaya dönüştürmüştür. Ki Bakanlık bu işlemin yanlışlığına ilişkin yaptığımız başvuruya verdiği cevabi yazıda, uyarımızı sonraki atama dönemlerinde dikkate alacaklarını belirtmişlerdir. (Ek 11) Dava konuşu işlem ve bu işleme dayalı olarak yapılacak atamalardan da anlaşılacağı üzere Bakanlık sözünde durmayarak, Türkiye Cumhuriyeti nin önemli kurumlarından/bakanlıklarından birisi olan MEB na olan güveni ciddi bir şekilde zedelemektedir. 5
Kaldı ki ekte sunulan Felsefe- Felsefe Grubu Öğretmenliği, Sosyoloji ve Psikolojik Danışma ve Rehberlik Programları Taban Puanları Karşılaştırma Çizelgesi incelendiğinde, Psikolojik Danışma ve Rehberlik bölümünün taban puanının her üç bölümden oldukça yüksek olduğu anlaşılmaktadır. (Ek 12) Bu puan tablosu dikkate alındığında dava konusu işlemin, bu yönde eğitim almış psikolojik danışmanlar ile eğitim alan Psikolojik Danışma ve Rehberlik öğrencileri aleyhine eşitsizliğe yol açtığı ortadadır. Davalı Bakanlık derneğimizi uzman dernek statüsünde görerek geçmişte çeşitli konularda görüşlerimize başvurmuştur. (Ek 13) Bunlardan en önemlisi kamuoyunda da sıkça tartışılan Seviye Belirleme Sınavı (SBS) dır. Derneğimiz Bakanlığın bu talebi karşısında raporunu hazırlayarak göndermiştir. (Ek 14) Davalı Bakanlığın talebinden de anlaşılacağı gibi derneğimiz mesleki ve uzman bir dernektir. Bu nedenle rehber öğretmen kadrosuna felsefe grubu öğretmenlerinin atanmamasına ilişkin talebimiz ve söylemimiz de uzmanlığımıza dayalı ve dikkate alınması gereken bir açıklamadır. Sonuç olarak psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerini kaynağından mezun kişilerin dışında herkesin yapabileceğine yönelik uygulama iptali istenilen işlemler ile devam etmektedir. Meslek dalının gereği gibi yerine getirilmesini sağlayacak yoğunlukta eğitim almamış olan kişilerin, rehberlik hizmetini yapmasına imkan tanınması rehberlik ve psikolojik danışma hizmetinin gereği gibi yerine getirilmemesine yol açılmaktadır. Bu durumun hukuken korunmayacağı açık olup, dava konusu işlemler Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatına ve Anayasal ilkelere aykırıdır. III. YÜRÜTMENĠN DURDURULMASI ĠSTEM NEDENLERĠ Amaçlarından birisi bireylerin en iyi şekilde eğitim almasını sağlayarak, bir üst öğrenim kurumuna hazırlamak olan Milli Eğitim Bakanlığı; eğitim biliminin geldiği düzeyin bir yansıması olarak belirlenen mesleki standartlara aykırı bir işlem gerçekleştirmiştir. Bakanlık bireylerin geleceklerini belirlemelerinde yardımcı olacak uzman görevlendirme konusunda, yukarıda belirtilen yargı kararları ve hukuk normlarına aykırı davranmaktadır. Bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunmasının doğal uzantısı olan eğitim süreçlerinin ilgili mesleki standartlara uygun olma zorunluluğu, Psikolojik Danışma ve Rehberlik Lisans Programından mezun olmayan kişilerin, okullarda ve diğer eğitim kurum ve kuruluşlarında psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerini yürütmesi ile zedelenecektir. Olası olumsuz sonuçlarının giderilmesi ise mümkün olmayacaktır. Sonuçta, mezuniyet itibariyle görev yapabilecekleri alan dışında atamaya olanak tanıyan işlem Anayasa nın 2. maddesinde tanımlanan sosyal ve hukuk devleti ilkesini ihlal etmektedir. Tüm bu nedenlerle Rehber Öğretmen ile Teknoloji ve Tasarım Alanına Başvuru Yapacak Öğretmen Adayları İçin Duyuru nun Rehber Öğretmenliğe ilişkin ilk maddesinin 2011 yılı atama dönemlerine mahsus olmak üzere aynı kararın Felsefe alanına kaynak teşkil eden yükseköğretim programlarından mezun olanların da bu alan öğretmenliğine atanmaları kısmının açıkça hukuka aykırı olması, 6 Temmuz 2011 tarihi ile atamaların yapılacak olması ve işlemin uygulanması halinde sonradan giderilmesi olanaksız zararlar doğuracağı dikkate alınarak savunma beklenmeksizin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesini istemek zorunda kalmış bulunuyoruz. HUKUKĠ NEDENLER : Anayasa, İYUK, 3797 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat Kanunu, 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, 2547 Sayılı YÖK Kanunu, Talim ve Terbiye Kurulu Kararları, Milli Eğitim Şura Kararları, Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği ve de ilgili mevzuat. KANITLAR : Ekte sunulan belgeler ve her türlü yasal delil. 6
SONUÇ VE ĠSTEM : Yukarda arz ve izah edilen nedenler ile resen tespit edilecek durumlar karşısında, 1) Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı nın 11/05/2011 tarihli ve B.08.0.TTK.0.07.04.00.360.04/3192 sayılı mütalaasının, 2) Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü nün 15/06/2011 tarihinde http://personel.meb.gov.tr internet adresinde yayınlanmış olan Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu (Haziran 2011) nun Rehber Öğretmen ile Teknoloji ve Tasarım Alanına Başvuru Yapacak Öğretmen Adayları İçin Duyuru nun Rehber Öğretmenliğe ilişkin ilk maddesinin 2011 yılı atama dönemlerine mahsus olmak üzere aynı kararın Felsefe alanına kaynak teşkil eden yükseköğretim programlarından mezun olanların da bu alan öğretmenliğine atanmaları kısmının, yürütmesinin durdurularak iptal edilmesine, dava ile ilgili her türlü yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini, saygılarımla arz ve talep ederim. 05.07.2011 Hüseyin ġen Türk Psikolojik DanıĢma ve Rehberlik Derneği Yönetim Kurulu Adına EKLER: 1. Yönetim Kurulu Kararı (Noter Onaylı) ve 2. Dernek Tüzüğü (Fotokopi). 3. Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu (Haziran 2011) in İlgili Bölümü. 4. Millî Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği nde psikolojik danışmanların görevlerini düzenleyen 36. ve 50. madde metinleri 5. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 07.07.2009 tarihli kararı uyarınca yayımlanan Çizelge Eki. 6. Felsefe, Sosyoloji, Felsefe Grubu Öğretmenliği ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümlerinin lisans eğitimlerindeki derslere ait çizelge. 7. Aydın 1. İdare Mahkemesinin E.2006/2532 ve K.2008/983 sayılı kararı 8. Ankara 2.İdare Mahkemesi nin E.2010/998 sayılı yürütmeyi durdurma kararı 9. Personel Genel Müdürlüğünün Ek Ders Karşılığı Çalışmayı İptal Eden Yazısı. 10. 2005 yılına ait rehber öğretmen kadrosuna atananların mezun oldukları programlara göre dağılımı 11. Talim ve Terbiye Kurulunun Derneğimize Yazdığı Yazı. 12. PDR ve Diğer Lisans Programlarının Üniversiteye Giriş Puanlarının Karşılaştırılması. 13. MEB EARGED in yazısı 14. Türk PDR-DER in Yazısı 7