Enfeksiyöz hastalıklar; hastalandırma, ölüm, tedavi ve kontrol giderlerinden. Ancak, tüketicinin çiftlikten çatala çiftlikten sofraya korunmasına



Benzer belgeler
GENEL HEDEFLERİN BELİRLENMESİ Her konuda olduğu gibi zoonotik hastalıkların kontrolünde de öncelikle genel hedeflerin belirlenmesi gerekir.

BRUSELLOZUN ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ. Yrd.Doç.Dr. Ahmet DİNÇOĞLU

laboratuar muayeneleri esastır.

ORGANİK MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ. Vet. Hek. Ümit Özçınar

II. BÖLÜM TABİİ TOHUMLAMA MANDA BOĞALARININ SAĞLIK TESTLERİNDE UYULMASI GEREKEN ŞARTLAR

Kanatlı Hayvan Hastalıkları

BVKAE

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI GIDA VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Dr. Nahit YAZICIOĞLU Daire Başkanı

23 Aralık 2011 CUMA Resmî Gazete Sayı : YÖNETMELİK

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HAYVAN SAĞLIĞI VE HASTALIKLARDAN KORUNMA

GIDALARDA İLAÇ KALINTILARI

GIDA KONTROLÜNDE HIFZISSIHHANIN ROLÜ. Mustafa ERTEK

SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ LUMPY SKIN DISEASE (LSD) Hastalık Kartı. Hazırlayan. Dr. M. Fatih BARUT Vet. Hekim

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 27189

AŞI-2 VEYSEL TAHİROĞLU

Zoonotik hastalıkların önlenmesi, halk sağlığı tedbirleri bakımından ilk sıradadır. Dünya genelinde yeni ortaya çıkan hastalıkların dörtte üçünün

NORMAL ÖĞRETİM DERS PROGRAMI

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI GIDA VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HAYVAN SAĞLIĞI VE KARANTİNA DAİRE BAŞKANLIĞI

Buzağı İshalleri ve Koruma Yöntemleri. Dengeli ve Ekonomik Besleme

VETERİNER HEKİMLİK ALANINDA ANTİMİKROBİYEL DİRENÇ İZLEME ve KONTROL STRATEJİLERİ EYLEM PLANI

Doç.Dr. V. Soydal ATASEVEN

ENFEKSİYON KONTROL KOMİTELERİNİN GÖREVLERİ VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA ENFEKSİYON KONTROLÜ ve ÖNLENMESİ

Sığırlarda Paratüberküloz PARATÜBERKÜLOZ

1.Brusellozis Nedir? 2.Brusellozis Neden Önemlidir?

KUDUZ HASTALIĞINA KARŞI HAVADAN AŞILAMA VE KUDUZ HASTALIĞI İLE MÜCADELE

İLİMİZDE HAYVANCILIĞIN DURUMU

Avian Influenza Tavuk Vebası Hastalığı Kuş Gribi

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

SÜT SIĞIRCILIĞI İŞLETMELERİNDE SÜRÜ SAĞLIĞI VE ÜREME YÖNETİMİ

BİYOLOJİK RİSK ETMENLERİ

BALIK HASTALIKLARININ KONTROLÜ

KAN YOLUYLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR

VETERİNER MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

Madde 4 - Sovtaj Hasarlı hayvanın derisinden yararlanılması halinde, sigorta bedelinin en az % 4 ü, hasarlı

SAĞLIK BAKANLIĞI BAKIŞ AÇISI İLE «TEK SAĞLIK» UYGULAMALARI

28 Eylül Dünya Kuduz Günü (1) NEDEN? yıl önce bugün (28 Eylül 1895 de) aramızdan ayrıldı Dünya Bilimine,

BRUSELLOZA KARŞI YENİ DÖNEM AŞILAMALARI VE AŞILAMA STRATEJİSİ

KULUÇKAHANE ve DAMIZLIK İŞLETMELERİNİN SAĞLIK KONTROL YÖNETMELİĞİ Yetki Kanunu 3285, 441 Yayımlandığı R.Gazete 14 Eylül 1998, 23463

ZOONOTİK HASTALIKLARIN VETERİNER HEKİMLİK BOYUTU

HASTANE ENFEKSİYONLARI KAÇINILMAZDIR. SADECE BİR KISMI ÖNLENEBİLİR.

Maymun Çiçek Virüsü (Monkeypox) VEYSEL TAHİROĞLU

BRUSELLA ERADİKASYON PROGRAMI

KANATLI HASTALIKLARI KONTROL PROGRAMI

Tdap Aşıları (Difteri, Toksoid ve Cansız Boğmaca)

RUAM HASTALIĞINA KARŞI KORUNMA VE MÜCADELE YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SAĞLIK MESLEK LİSELERİ HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ XII. SINIF BULAŞICI HASTALIKLAR VE BAKIMI DERSİ İŞLETMELERDE BECERİ EĞİTİMİ PROGRAMI

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 41

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından: BİYOLOJİK ETKENLERE MARUZİYET RİSKLERİNİN ÖNLENMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK

Önemli Kanatlı Hastalıklarının Kontrolü: Temel İlkeler

2119/98/AT sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konsey Kararı kapsamında Topluluk ağı tarafından aşamalı olarak kapsanacak bulaşıcı hastalıklar hakkında

SALMONELLA İNFEKSİYONLARI

TARIMSAL YAPILAR. Prof. Dr. Metin OLGUN. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü

GRUP A Anabolik etkiye sahip maddeler ve kullanımına izin verilmeyen maddeler

Kan Yoluyla Bulaşan Enfeksiyonlardan Korunma ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi

Travmalı hastaya müdahale eden sağlık çalışanları, hasta kanı ve diğer vücut salgıları ile çalışma ortamında karşılaşma riski bulunan diğer sağlık

İMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı?

ZOONOTİK HASTALIKLARDA TEK SAĞLIK YAKLAŞIMI VE ÖNEMİ KUDUZ ÖRNEĞİ

BİYOLOJİK ETKENLERE MARUZİYET RİSKLERİNİN ÖNLENMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK

AVİAN İNFLUENZA (Tavuk vebası, Kuş gribi)

PERSONEL YARALANMALARININ ÖNLENMESİ VE TAKİBİ. Uz.Dr. Sevinç AKKOYUN

TÜRKİYE DE SIĞIR YETİŞTİRİCİLİĞİ

DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

PROF. DR. AYLA SOYER İÇERİK. Soyer, A., İşletme Sanitasyonu, gıda güvenliği

21 Aralık 2011 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : YÖNETMELİK

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında 2005/8503 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Uygulama Esasları Tebliği

GIDA ve KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Dursun KODAZ Gıda Mühendisi Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanlığı

EĞİTİM. Kuş Gribi ve Korunma. Kümesler? Avian Influenza Virus. Korunma Önlemleri? Dayanıklılık??? Kümesler 1

Hollanda da Avian Influenza nın İzleme (Monitoring) ve Sürveyansı. Ruth Bouwstra DVM PhD GD Animal Health

Korunma Yolları (Üniversal Önlemler)

SAĞLIK ÇALIŞANLARI MESLEKİ RİSKİ TALİMATI

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.

HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ

Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar, Kaynak Aktarımı ve Ödemeler

DOMUZ GRİBİ BELİRTİLERİ VE TANISI


HAYVANLARDA BRUCELLOSİS VE. Uzm.Vet.Hek.Nedret AYDIN

ÖZEL UNCALI MEYDAN HASTANESİ ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PLANI

SIĞIR CİNSİ EVCİL HAYVANLARIN SPERMASININ İTHALATINDA UYGULANACAK HAYVAN SAĞLIĞI ŞARTLARININ BELİRLENMESİNE DAİR YÖNETMELİK TASLAĞI

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

T. C. DİCLE ÜNİVERSİTESİ VETERİNER FAKÜLTESİ KAMU HİZMET STANDARTLARI TABLOSU

ÖNEMLİ KANATLI HASTALIKLARININ KONTROLÜ: TEMEL İLKELER

T.C. BAYBURT VALĠLĠĞĠ ĠL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ

Tarım ve hayvancılıkta doğru analiz ve doğru yönlendirme verimi birebir etkiler!

HAZIRLAYAN KONTROL EDEN ONAYLAYAN

Hayvancılık İşletmesi Faaliyet Belgesi

ZOONOZLAR VE ZOONOTĐK ETKENLER, ĐLGĐLĐ ANTĐMĐKROBĐYAL DĐRENÇ VE GIDA KAYNAKLI SALGINLARIN ĐZLENMESĐ YÖNETMELĐĞĐ

FASIL 12 GIDA GÜVENLİĞİ, VETERİNERLİK VE BİTKİ SAĞLIĞI

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ VETERİNER FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM DÖNEMİNDEN İTİBAREN GEÇERLİ DERS MÜFREDATI

3. ULUSLARARASI BİYOSİDAL KONGRESİ

DOMUZ GRİBİ ve Kuş Gribi

ZOONOZLAR. Prof. Dr. Ayşe Emel Önal

HİJYEN VE SANİTASYON

Yarı-entansif sığır yetiştiriciliği

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ

Nobilis Salenvac T. Salmonella ile mücadelede öldürücü yumruk

ÇEVRE KORUMA OKUL SAĞLIĞI BULAŞICI HASTALIKLAR. Öğr.Gör.Halil YAMAK

HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI KİMLERE YAPILIR? HEPATİT B RİSKİ OLAN KİŞİLER

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Kanatlılarda Salmonella İnfeksiyonları ve Kontrolünde Temel Prensipler

Transkript:

ENFEKSİYÖZ HASTALIKLARIN ÖNEMİ Enfeksiyöz hastalıklar; hastalandırma, ölüm, tedavi ve kontrol giderlerinden ötürü, yetiştiricilik açısından, daima önemli bir yer tutar. Son yıllarda, güvenli et-süt üretimi konuları, yetiştiricileri daha da önemli hale getirmektedir. Tüm dünyada sağlıklı güvenli et ve süt üretimini sağlamak için değişik biyogüvenlik programları oluşturulmaktadır. Ancak ülkemiz gibi % 90 ını küçük aile işletmelerinden oluşan işletmelerde sürü sağlığı yönetimi programları yeterince uygulanamamaktadır. Ancak, tüketicinin çiftlikten çatala çiftlikten sofraya korunmasına yönelik biyogüvenlik konuları (Brusellozis, tüberkülozis, paratüberkülozis, mastitis, salmonellosis, mikotoksinler, antibiyotik kalıntıları, diğer kimyasallar) derinlik ve önem kazanmaya başlamıştır. Hastalık kontrolü için ilk sınır çiftlik olmalıdır. Sığır Yetiştiriciliğinde Biyogüvenlik Uygulamaları Yetiştiriciler enfeksiyöz hastalıkların bulaşma riskini azaltmaya yönelik olarak yönetim uygulamalarına önem vermelidir. Sürüye dışarıdan hayvan alındığında, sürüdeki mevcut hayvanlar bulaşıcı hastalıklar yönünden risk altındadır. Yetiştiriciler riski azaltmak için aşılama takvimlerinde daima önemli olan bu gibi durumları genellikle dikkate almamaktadırlar. Yetiştiricilerin biyogüvenlik riskleri, rasyonel ve ekonomik biyogüvenlik uygulama ve geliştirmelerinde Veteriner Hekimlerden destek almaları gerekir. Veteriner Hekimlerinde klinik hekimliğinin yanı sıra, sürü sağlığı yönetimi temelli koruyucu hekimliğe yönelmeleri gerekir.

İşletmelerinin sayı ve yapıları her geçen gün değişmekte ve büyümektedir. İşletmelerini büyütmeyi planlayan hayvan sahipleri çoğunlukla, iş gelişimi, finansal ve yönetim planları konusuna odaklanmaktadır Pratikte yetiştiriciler, sürü büyütme planlarını tamamlamak için çok fazla özen göstermediklerinden, genellikle araştırma inceleme çalışmalarını kolaylaştırıcı ekipman üzerine yoğunlaşırlar. Sürüye yeni hayvan konacağı zaman, yetiştiricilerin çok azı hastalıklar için test yaptırma, yeterli süre karantina uygulama, hayvanın genetik ve hastalık geçmişi ile ilgilendiğini ortaya koymaktadır. Hatta bir çoğu ihbarı mecburi (bildirimi zorunlu) hastalıklar hakkında bile bilgi sahibi değildir. Sürülerde değişik seviyelerde biyogüvenlik tedbirleri uygulanabilir. Alunan bu önlemlere göre işletmeleri şöyle sınıflandırabiliriz 1- Dışarıdan hayvan alınmayan ve hayvanını pazara-panayıra çıkarmayan sürülere yüksek biyogüvenlikli sürüler 2- Dışarıdan hayvan alınmayan ve hayvanını pazara-panayıra çıkaran sürülere uygulanan biyogüvenlikli sürüler 3- Sürüyü dışarıdan hayvan alarak büyüten ancak, çiftliğe almadan evvel karantina uygulanan sürüler. 4- Sürüyü dışarıdan hayvan alarak büyüten ve çiftliğe almadan evvel karantina uygulanmayan sürüler (en riskli sürü) 5- Kategoriye sokulamayan / hiçbir biyogüvenlik uygulanmayan sürü. Biyogüvenlik Uygulamanın İşletmedeki Faydaları: Üretimde, verimlilikte ve karda artış Hayvan refahında artış / gelişme Kaynakların daha etkili kullanımı

Tedavi girdilerinde (antimikrobik, antiparaziter ilaçlar vs.) azalma Sürü seviyesinde karlılığın artışı ve (katkısız-kalıntısız) sağlıklı ürün arzı Sığır İşletmeleri İçin Önemli Bulaşıcı Hastalıklar Şap, sığır vebası, antraks, BSE, tüberküloz, bruselloz, leptospirozis, salmonellosis, paratüberkülosis, mastitis (Staph.aureus, Str.agalactiae vs.), theileriosis, babesiosis, kuduz, anaplazmosis, BVD, IBR, Rota virüs, enzootik leukozis, coronavirus, trikofitozis. Stratejik Tedavi - Aşılama Programları ve İyi Yönetim Kombinasyonu ile Kontrol Altına Alınabilen Endemik Enfeksiyöz Hastalıklar IBR, BVD, kuduz, Leptospirosis, Salmonellosis, pastörellozis, ayak hastalıkları, Klostridial hastalıklar, kolibasillozis, Rota coronavirus enfeksiyonları, listeriosis, campylobacter enfeksiyonları, trikofitozis, şap, papilamatozis, enfeksiyöz keratokonjuktivitis, koksidiosis, paraziter hastalıklar, artropodlarla bulaşan hastalıklar, Sürülerde Biyogüvenlik Prensipleri Biyogüvenlik, henüz işletmede görülmeyen bir enfeksiyon için; enfekte bir hayvandan duyarlı hayvanlara veya enfekte hayvanların sürüye, bölgeye veya ülkeye girişini bulaşmasını önlemek için alınan her türlü tedbirlere verilen isimdir. Biyogüvenlik sürüde enfeksiyöz hastalık riskini azaltma uygulamalarının bir parçasıdır.

Diğer komponentler, çiftlik planı, sürü yönetimi, dekontaminasyon uygulamaları, pest kontrolü ve aşılamalardır. Bu faktörler, üretimi artışını ve verimliliği doğrudan etkiler. Veteriner hekimler, temel biyogüvenlik uygulamalarının yanı sıra yeni teknikleri sürüde değişecek hayvanları belirlemede izolasyon karantina uygulamalarında ve kontrol testlerinde üreticilere yardım edebilir. Kapalı sürü: Kapalı çiftlik sistemi, bir süt inekçiliği işletmesinde enfeksiyöz hastalıkların girişini önlemek yani kapalı sistem çiftlik oluşturmak teknik olarak mümkündür. Sürü bazında bazı hastalıklar eradike edildikten sonra bunların ve yeni enfeksiyonların girişini engellemek için çok gayret göstermek gerekir. Örneğin halen Tarım ve Köyişleri Bakanlığı KKGM tarafından uygulanan tüberkülozis ve brusellosisten ari işletme oluşturma mevzuatı ile işletmeler teşvik edilmektedir. Bu teşvikler litre süt ve buzağı başına ekonomik destekleri kapsamaktadır. Böylelikle süt inekçiliği işletmelerinde damızlık hayvan değerleri de artmaktadır. Kapalı sistem sürülerde doğum oranları artmakta ve buzağı kayıpları da oldukça azalmaktadır. Ayrıca ilk buzağılama yaşı ortalaması düşmekte veteriner hekimlik masrafları azalmaktadır. Kontrol Prensipleri Korunma: Bulaşmanın önlenmesine (antiseptik, dezenfektan, antibiyotik vb maddelerle) ve bağışıklık sağlama (aşılama, serum uygulamaları, probiyotik,

immünstimülatorler vs) çalışmalarından ibarettir. Aşılama, tam olarak korumayabilir, ancak etken saçımını azaltır yavaşlatır. Kontrol: Hastalık çıkışının önlenemediği yerlerde veya çıkan hastalıkların yayılmasının önlenmesi için yapılan uygulamalar Eradikasyon: Hastalığın hiç çıkmaması için alınan tedbirler ve uygulamalar. Bir Enfeksiyöz Hastalıktan Korunma ve Eradikasyon Bazı enfeksiyöz hastalıklar, bir sürüden, bir bölgeden veya ülkeden eradike edilebilir. Bilindiği üzere eradikasyon, bir sürüde veya ülkedeki havyan da tedavi, bağışıklama, kesim, imha etme, vb yollarla ve yeni girişleri önleyerek, bir enfeksiyonun bir daha görülmemesini sağlamaktır. Eradikasyon birkaç şekilde gerçekleştirilebilir : a. Zorunlu kesim ve klinik olarak etkilenmiş tüm hayvanların yada etkilenmiş sürüdeki tüm hayvan ve ürünlerinin imhası: Bu metod, genellikle ekzotik bir hastalığın eradikasyonu için uygulanır. Ülkemiz için sığır vebası, tavuk vebası, atlardaki ruam vs gibi hastalıklarda uygulanmaktadır b. Klinik olarak etkilenmiş ve temas etmiş tüm duyarlı hayvanlar öldürülür ve yakılarak veya gömülerek imha edilir. Bu durumlarda yetiştiricinin imhadan kaynaklanan kayıpları karşılanır. Standart dezenfeksiyon, dezenfeksiyon kurallar konur. Hayvan hareketleri yasaklanır. Tüm sürülerde yerinde karantina uygulanır. Sınırlarda, limanlarda ve gümrüklerde özel tedbirler alınır.

2. Bir sürüdeki enfekte hayvanların teşhisi ve sürüden (kesilerek) çıkarılması Teşhis için serolojik, mikrobiyolojik ve diğer teşhis metodları kullanılarak enfekte hayvanlar tanımlanabilir. Testlerde pozitif çıkan hayvanlar, hastalığa bağlı değerlendirilerek (örneğin, aşı uygulananlar için; aşılı, enfekte vb durumlar da değerlendirmek) sürüden alınır ve kesimhaneye sevk edilirler. Bu metod genellikle tüberküloz, bruselloz, sığır leukozu ve paratüberküloz için uygulanır. Finans genellikle devlet tarafından sağlanır. Ancak insidensi yüksek ve bulaşma riski olan bir enfeksiyon için ya komşu devletlerin desteği veya biyogüvenlik ve aşılama gibi tedbirlerle finanse edilebilir seviyelere düşürüldükten sonra kesime gidilir. 3. Tedavi ile Enfeksiyon Eliminasyonu. Bu metod, genellikle klinik ve diagnostik testlerle teşhis edilen enfekte hayvanların ( Örneğin; leptospirozis, Str. agalactiea mastitisleri gibi) tedavi edilmeleri ile azaltılmasını ve yok edilmesini kapsar. Bu yöntemde, kullanılan ilaçlara göre uygun bir süre geri çekim süresi olduğundan süt ve et bir süre tüketilmemelidir. Bir sürü, bölge veya ülkeden enfeksiyonun eradikasyonunu takiben, yeni enfeksiyon girişlerinin önlenmesi için sürekli sürvelans yapılması gerekir. Bu sebeple etkili teşhisin yapılması ve arilik sertifikası verilmesi gerekir. 4. Bazı hastalıkların sürüye girişinin önlenmesi. Kapalı sistem işletmelerde en önemli bulaşma yollarından birisi suni tohumlama ve embriyo transferi gibi uygulamalar olduğu unutulmamalıdır. Hastalıkları azaltma ve eradike etmede kullanılacak test protokolleri, hedef hastalığın sürüye girişini azaltmada gerçekçi ve ekonomik olarak ta uygulanabilir

olmalıdır. Birçok sürüde sadece bir enfekte damızlık boğa girişi bile tüm sürü için risk oluşturmaktadır. Bu sebeple boğa alacak işletmelerin daha önceden birkaç kere farlı testlerle kontrolden geçirildikten sonra değerlendirilmesi ve güvenli bulunduktan sonra sürüye sokulması gerekir. Damızlık sürüleri için aşağıdaki enfeksiyöz hastalıklar dikkate alınmalıdır. 1. Sığır Tüberkülozu (Mycobacterium bovis) 2. Sığır Brusellozu (Brucella abortus) 3. Infeksiyöz Bovine Rhinotrachitis (IBR) / Infeksiyöz Pustular Vulvovaginitis (IPV) 4. Leptospirosis (L. borgpetersenii serovar hardjo ve L. interrogans serovar hardjo) 5. Enzootik Bovine Leukosis 6. Salmonella spp. 7. Paratüberküloz 8. Bovine Viral Diare (BVDV) 9. Veneral Campylobacteriosis (Campylobacter fetus subsp. fetus, Campylobacter fetus subsp venerealis) 10. Trichomoniasis (Trichomonas fetus) Enfeksiyon Bulaşma ve Yayılma Yolları İşletmeye etkeni bilinmeyen bir enfeksiyonlu sığırın girişi veya sığırdan sığıra temasla bulaşma Horizontal veya vertikal bulaşma (konjenital, neospora, paratuberküloz, BVD, PI) BSE, Salmonella veya sistiserkle kontamine yem ve su

Süt toplayıcılar, yem araçları sürücüleri, veterinerler, tırnak kesiciler, gibi işletmeyi düzenli aralıklarla ziyaret edenlerle bulaşma Taşıtlar veya çiftlik aletleri gibi mekanik vektörler Yabani hayvanlar, tavşanlar, fareler, kuşlar vs ile bulaşma Koyun gibi hayvanlarla bulaşma (Koriza, Gangrenoza Bovum) Solunum yoluyla bulaşma (Şap, pnömoniler, tüberküloz, mikoplasmalar, vs.) Yem hammaddeleri Salmonellalar, Antraks sporları, Klostridial etkenleri, mantarlar ve mikotoksinler, yem hammaddeleri ile en fazla bulaşma riski olan etkenlerdir. Su özellikle yüzey suyu kullanılan işletmelerde önemlidir.. Canlı Vektörlerin Kontrolü : Sığırcılık işletmelerinde artropodların, sineklerin, fare vb kemirgenlerin, porsuk, kurt ve diğer yabani hayvanların enfeksiyöz hastalıkları epidemiyolojisi be bulaştırıcılıkları dikkate alınarak sürüye hastalık bulaştırmalarının önlenmesi gerekir. Hatta bazı ülkelerde bu yaban hayvanlarının bile kimi hastalıklara karşı aşılanmaktır (örneğin kuduzdan evcil hayvanları korumak için tilki, kurt vb yabani hayvanlar içme suları vs ile aşılanmaktadır). Temel Kontrol Prensipleri : 1. Enfeksiyon baskısını azaltmak ve yeni enfeksiyonlardan korunmak Bir işletmede uygulanabilecek en önemli uygulama enfekte olmayan hayvanlar üzerindeki enfeksiyon baskısını azaltma ve işletmeyi yeni enfeksiyonlardan korumaktır. Bu temiz çevre, temiz yem-su, temiz altlık ve diğer ekipmanlarla sağlanır. Yeni doğanların doğum olur olmaz analarından ayrılması oldukça yanlış bir uygulamadır. Bir hafta en azından 3 gün süreyle yeterli bir şekilde kolostrum/ağız

sütü emdirmeden (yeterince pasif bağışıklama sağlamadan) buzağılar anadan ayırılmamalıdır. 2. Çevrenin İyileştirilmesi ve Konakçı için Risk Faktörlerin Azaltılması Kontrolde en önemli uygulamalardan biride, konakçıyı duyarlı hale getirilebilecek faktörlerin azaltılmasıdır. Örneğin kapalı ahırlar genellikle yetersiz havalandırılmaları sebebiyle aşırı amonyak, düşük oksijen gibi sebeplerle hayvanların özellikle solunum sistemi enfeksiyonlarına duyarlılıklarını arttırmakta, enfeksiyon çıkışlarını hızlandırmaktadır. Yetersiz ve kalitesiz beslenme, mineral madde ve vitamin eksiklikleri, mevsimsel değişiklikler, kötü taşıma şartları, genetik duyarlılık, immünosupresyon, özellikle canlı aşılarla aşılamalar esnasında hayvanlardaki aşırı stres, değişik yaş ve farklı kaynaklardan hayvanların bir araya konması gibi sebepler örnek verilebilir. Bu gibi durumlarda öncelikle sanitasyon ve hijyene (altlık ve dışkı temizliği, ölen hayvanların imhası, dezenfektan seçimi ve dezenfeksiyon tekniklerin uygulanmasına) özen gösterilmelidir. 3. Enfeksiyöz Hastalık Epidemilerinin Araştırılması Yetiştiriciler, bir sürüde bir epidemik enfeksiyon gördükleri zaman, Veteriner Hekimleri çağırmalıdır. Veteriner Hekimler de; klinik ve epidemiyolojik teşhis için gerekli girişimlerde bulunmalıdır. Bu durum belki mevcut durum için etkili olmasa bile diğer işletmelere bulaşmanın önlenmesi ve hastalığın ne olduğunu teşhis edilmesini sağlayacaktır. Bilinen bir hastalık ise etkili bir sürü sağlığı kontrol programı oluşturmada neler yapılacağının değerlendirilmesi bakımından önemlidir. Hatta uygulanan bir sürü sağlığı programına rağmen çıkmış ise programın açık yerlerinin

kritize edilmesi bakımından da gereklidir. Ancak yeni bir hastalık ise yeni stratejilerin planlanmasını gerekli kılacaktır. 4. Programlı Aşılamalarla Bağışıklığın Arttırılması Aşılama, hayvanların enfeksiyöz ajanla karşılaşmadan önce, o etkenin ölü, inaktif toksinleri veya değişik yapılarından ya da zayıflatılmış (attenüe / modifiye edilmiş) canlı şeklinin antijenlerinin hayvanlar verilerek doğal enfeksiyondan önce etkenin hastalık yapacağı maddelerini öğrenmesini ve onlara karşı hazırlıklı olmasını sağlamak için yapılır. Bir enfeksiyonun kontrolünde aşılamanın kullanılıp kullanılamayacağının tespit edilmesinde birkaç kriter göz önüne alınmalıdır. Bunlar; hastalık etkeninin ortaya konulmuş olması, aşılama ile sağlanacak bağışıklığın hastalıktan koruma değeri ve aşılamaya başlamadan evvel, aşılama zamanını geçip geçmediğinin (enfeksiyonun bulaşmış olma ihtimalinin) sağlıklı bir şekilde bilinmesi değerlendirilmesi gerekir. Aşıların Etkinliği Veteriner hekimler genellikle enfeksiyöz hastalıkların kontrolünde aşı kullanımı konusunda, ilgili aşının mutlaka koruyacağı kanısındadırlar. İşletmedeki diğer uygulamaların (çevre, yem vs) bağışıklık ve diğer hastalık durumlarını dikkate almazlar. Genellikle, enjeksiyonla yapılan aşılamalarda bir enjektör bir iğne ile tüm sürüyü aşılarlar. Sanitasyona ve hijyene özen göstermezler. Yetiştiriciler ise, aşı firmalarının reklamları ile aşı seçmeye ve onların prospektüsleri yada tanıtım broşürleri ile yetinmeye çalışırlar.

Aşı üreticileri ise veterinerlerin aşı kullanımı ve bağışıklık bilgilerinin yeterliliğine ve ilgili hastalığın sahada hep aynı şekilde seyredeceğini, aşının lisansının aşı etkinliği ile aynı değerde olduğunu varsayarlar. Piyasada aynı enfeksiyonda kullanılmak üzere farklı bölgelerin suşlarından farklı üretim teknikleri ile değişik pazarlama ve dağıtım şartlarında ve değişik kombinasyonlarda aşılar bulunmaktadır. Veteriner Hekimlerin bile etkinlik bakımından zorlanacağı aşı seçimi konusunda şayet sadece ekonomi kriteri uygulanıyor ise, bu aşılamanın saha etkinliği konusunda gerçekçi verilere ulaşılamaz. Aşı seçiminde, etkinlik, potens, güvenlik, kalite ve nihayet fiyat unsuru olmalıdır. Aşılama Programının Düzenlenmesi Aşılama programı yapılırken ve uygulanırken bazı faktörler dikkate alınmalıdır: 1. Aşılama yapılmadığı zaman hayvanlarda görülebilecek hastalık veya enfeksiyon riskleri nelerdir? 2. Bu hastalıklar çıktığında potansiyel ekonomik kayıplar nedir? 3. Sürüde hastalık için bulunan veya bulunabilecek risk faktörleri nelerdir?, Bunlar kontrol programının bir parçası olarak değiştirilebilir veya kaldırılabilir mi? 4. Hastalık, aşı kullanılmaksızın kontrol edilebilir mi? 5. Hastalıktan korunma için gerekli bağışıklık tipi (humoral, sellüler, mukozal) hangisidir? Hangi aşı bu tip bağışıklık sağlar?

6. Bu hastalıktan korunmada kullanılabilecek temin edilebilir aşılar nelerdir? Korumada başarı güçleri nelerdir? Aşılanmadığı takdirde kayıp oranı ile aşılama ile sağlanabilecek fayda nedir? 7. Aşı, enfeksiyondan ve hastalığın klinik formundan koruyabilir mi? 8. Aşılanmış ve aşılanmamış sürülerdeki mortalite ve morbidite verilerine göre yapılmış kaba masraf / fayda analizi sonuçları nedir? 9. Seçilen aşı yeni doğanlara yapıldığı zaman, kolostral bağışıklığı azaltmada etkisi olur mu? 10. Seçilen aşı canlı bir aşı ise; aşılanmış hayvanlarda, sağlıklı veya subklinik enfekte hayvanlarda aşının zararlı bir etkisinin olup olmadığı değerlendirilmelidir. Modifiye canlı virüs aşıların bazıları abortojenik etkisi olduğundan gebe hayvanlarda kullanımı tercih edilmemelidir. Modifiye canlı virüs aşılar, aşılanan hayvan tarafından çevreye saçılabilir ve aşı virüsü diğer hayvanlara bulaşabilir. Fakat bu durum çok nadirdir. 11. Aşının sağladığı bağışıklık süresi ne kadardır? Aşı hangi sıklıkla tekrarlanmalıdır? 12. Aşı, enfeksiyonun sürüde epidemik olarak seyrettiği bir sırada yapıldığında yeni vakaları azaltıcı bir etkisi var mıdır? Aşılama Zamanı ve Aralıkları Aşılamalardan optimum fayda sağlanabilmesi için prospektüsüne uygun davranılmalıdır. Bir çok inaktif ve toksiod aşı başlangıçta 2-4 hafta aralıkla 2 kere yapılması gerekir. İki kere uygulanan aşılarda genellikle 2. aşılamadan 10 gün sonra birinciye göre daha yüksek antikor oluşur. Bu ilk 2 aşılamaya primer aşılama denir. Genç hayvanlarda kolostral antikorlar bitirildikten sonra aşılanır. Damızlık dişileri, öldürücü hastalıklara sebep olan enfeksiyonlardan korumak için, tohumlamadan en az 3 hafta önce aşılamak gerekir.

Pasif bağışıklık sağlamak üzere programa alınacak aşıların, gebe hayvanlara laktasyonun son döneminde yapılması en etkili zamanlandır. Sığır sürülerinde en yaydın soru hangi sıklıkla aşılama yapılacağıdır. Bu sorunun gerçek cevabı aşının aşılanan hayvandaki bağışıklığının izlenmesi ile verilebilir. Saha şartlarında 1 yıl koruyan bir aşı aşının yapıldığı hayvanın sağlık, beslenme durumu ile ilişkili olabildiği gibi bireysel genetik yeterliliği ile de ilgilidir. Bir sürüye koruma gücü % 99 olan bir aşı yapıldığında bile sürüde kimi hayvanda koruyucu bağışıklık oluşmayabilir. Yetiştiriciler, aşılanan hayvanları, aşılama tarihlerini, kullanılan aşının ticari ismini, seri ve beç numaralarını kaydetmelidirler. Yetiştiricilerin aşılamada dikkat edilmesi gereken lojistik bilgiler konusunda bilgilendirilmeleri yararlı olur. Özellikle her hayvanda steril bir uç (iğne) kullanımının önemi (sığır leukozu, subklinik enfeksiyonların bulaşmaması için) anlatılmalıdır. Zoonotik önemi olan canlı aşıların yapılmasından sonra hayvanların kesimi ve tüketime sunulması halk sağlığı açısından önemlidir. Bu tip aşılarda etkenler bir süre viremi / bakteriyemi oluşturarak immün sistemi uyardığından ve lenfatik sistemde tutularak reaksiyon oluşturma temeline dayandığından, bu aşamalar geçmeden kesildikleri takdirde insanlara da bulaşabileceği unutulmamalıdır. Sığırcılık Endüstrisinde Biyogüvenlik Uygulanmamasının Potansiyel Sonuçları Ekzotik hastalık salgınları (bu hastalıklar, ülkenin milli ekonomisini çok olumsuz etkiler. Ülkemiz için örneğin, sığır vebası, tavuk vebası vb enfeksiyonlar) Ülkede hayvansal besinler tam olarak güvenli olmayacağından halk sağlığı etkilenir. Tüketim azalır.