Başbakan Yıldırım, İstanbul da düzenlenen 23. Dünya Enerji Kongresi nde konuştu

Benzer belgeler
TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih BİROL Uluslararası Enerji Ajansı Baş Ekonomisti Ankara, 25 Aralık 2012

Türkiye nin Enerji Politikalarına ve Planlamasına Genel Bakış

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

World Energy Outlook Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011

ÜLKEMİZDE ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ VE ALINAN TEDBİRLER

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu

TÜRKİYE RÜZGAR ENERJİSİ KONGRESİ 2014

TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 25 Kasım 2015

Sayın Kazakistan Uluslararası Ticaret Odası ve Türkiye Kazakistan İş Konseyi Kazak Tarafı Başkanı

Yenilebilir Enerji Kaynağı Olarak Rüzgar Enerjisi

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013

Enerji ve İklim Haritası

SOCAR TÜRKİYE Türkiye de Entegre Enerji

Enerji Yatırımları ve Belirsizliklerin Önemi

Dünyada Enerji Görünümü

Doğal Gaz Piyasasındaki Hedef Model Ne?

Türkmenistan ata yurdumuz

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Dr. Fatih BİROL IEA Baş Ekonomisti İstanbul, 22 Aralık 2014

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET

DÜNYA ENERJİ SEKTÖRÜNDE 2040 A BAKIŞ

1920 lerden : Türkiye nin ilk özel enerji girişimi

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

Mevcut Global Piyasa Koşullarında. Termik Santraller Üstüne Gözlemler

ENERJİ. KÜTAHYA

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

2. Uluslararası İktisadi ve İdari Perspektifler Kongresi 5-7 Ekim Tarihlerinde Fakültemiz Ev Sahipliğinde Gerçekleştirildi

Enerji piyasalarında uzun dönemli değişimler yaşanıyor

AR& GE BÜLTEN Yılına Girerken Enerji Sektörü Öngörüleri

İÇİNDEKİLER TABLO VE ŞEKİLLER...

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye

5.5. BORU HATLARI 5.5-1

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

ÜLKEMİZDE ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ VE ALINAN TEDBİRLER

Türkiye Rüzgar Enerjisi Sektör Toplantısı ( TÜRES 2017/1 )

ULUSLARARASI ENERJİ AJANSI NIN 2012 DÜNYA ENERJİ GÖRÜNÜMÜ RAPORU

Nilgün Ş. AÇIKALIN Daire Başkanı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Transit Petrol Boru Hatları Dairesi Başkanlığı

Söz konusu dönemde benzinli otomobil sayısı ise yüzde 27,8'lik azalışla 4 milyon 62 bin adetten 2 milyon 929 bin adete geriledi.

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

Başbakan Yıldırım, Ankara YHT Garı açılış töreninde konuştu

Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı faaliyette

Liberalleşmenin Türkiye Enerji. 22 Şubat 2012

KÖMÜRÜN ENERJİDEKİ YERİ

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

Türkiye nin Elektrik Enerjisi Üretimi Kaynaklı Sera Gazı Emisyonunda Beklenen Değişimler ve Karbon Vergisi Uygulaması. Mustafa ÖZCAN, Semra ÖZTÜRK

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi.

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

Kamuda Dijital Dönüşüm Çalıştayı Yapıldı

ENERJİ ÜRETİMİ VE ÇEVRESEL ETKİLERİ

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT) GENEL SEKRETERİ SAYIN YOUSEF BIN AHMAD AL-OTHAIMEEN İN İİT. EKONOMİK ve TİCARİ İŞBİRLİĞİ DAİMİ KOMİTESİ (İSEDAK)

CEYHAN DA SANAYİ KURULUŞLARI BOTAŞ

Yakın n Gelecekte Enerji

GDF SUEZ de Su Ayak İzi ve Su Risklerinin Yönetimi. Peter Spalding: HSE Manager, GDF SUEZ Energy International April 2015

T.C. Kalkınma Bakanlığı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

ENERJİ ALTYAPISI ve YATIRIMLARI Hüseyin VATANSEVER EBSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Enerji ve Enerji Verimliliği Çalışma Grubu Başkanı

Sürdürülebilir Gelecek İçin Sürdürülebilir Enerji: Kısa ve Orta Vadeli Öneriler Rapordan Önemli Satır Başları

ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ TÜKETİMİ

PETROL BORU HATLARININ ÇUKUROVA'YA KATKILARI VE ÇEVRESEL ETKİLERİ

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015

BÜTÜNSEL DÖNÜŞÜM PROGRAMI BÖLGELERDE ANLATILDI

Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Cumhurbaşkanı Erdoğan 22. Dünya Petrol Kongresi nde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hedefimiz, Afrika'nın Tamamında Müstakil Büyükelçiliklerimizin Olmasıdır

TÜRKİYE NİN ENERJİ GÖRÜNÜMÜ Oda Raporu

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

BMİDÇS -COP16 SONRASI DEĞERLENDİRMELER

KÜRESELLEŞEN DÜNYA GERÇEKLERİ TÜRKİYE NİN ENERJİ GÖRÜNÜMÜ VE TEMİZ TEKNOLOJİLER

2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ. Tüketim artışı aheste, kapasite fazlası sürüyor. Yael Taranto

-Serbest Tüketici kapsamındaki kişi ve kurumlara perakende elektrik satışı,

KÜRESELLEŞEN DÜNYA GERÇEKLERİ TÜRKİYE NİN ENERJİ GÖRÜNÜMÜ VE TEMİZ TEKNOLOJİLER

Enerji Sektörüne İlişkin Yatırım Teşvikleri

KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ 25. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ ZİRVESİ BİLDİRİSİ. (İstanbul, 22 Mayıs 2017)

LİNYİTLERİMİZ ENERJİ İHTİYACIMIZI KARŞILAR MI?

İklim Hareketine Geçmenin Yan Faydaları: Türkiye İklim Taahhüdünün Değerlendirmesi 20 Ekim 2016, Ankara

AVRASYA İNCELEMELERİ MERKEZİ CENTER FOR EURASIAN STUDIES RUSYA/KARLOV: ŞİÖ KONUSUNDA KARAR ANKARA'NIN Bloomberght, 30 Kasım 2016

TÜRKİYE NİN RÜZGAR ENERJİSİ POLİTİKASI ZEYNEP GÜNAYDIN ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

G20 BİLGİLENDİRME NOTU

Dünyada Enerji Görünümü

ENERJİ GÜNDEMİ SAYI 57 MART Enervis, 10. Enerji Verimliliği Forum ve Fuarı'nın iki farklı etkinliğinde konuşmacı olarak yer alıyor

Başkan Gökalp İlhan 12. Türkiye Eczacılık Kongresi nde

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

Enerji ve çevre alanında Bir dünya lideri. 27 Haziran, 2011 Paris

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇÖLLEŞME İLE MÜCADELE SÖZLEŞMESİ 12. TARAFLAR KONFERANSI (COP12) EKİM 2015 TARİHLERİNDE ANKARA DA YAPILACAKTIR.

Enerji Verimliliğinde Akıllı Şebekelerin Rolü ULUSLARARASI İSTANBUL AKILLI ŞEBEKELER KONGRE VE SERGİSİ

Cam Sektörü 2013 Yılı Değerlendirmesi

ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI

Türkiye nin Enerji Teknolojileri Vizyonu

AR& GE BÜLTEN. Enerjide Yeni Ufuklara

Türkiye de Yenilenebilir Enerji Piyasası. Dünya Bankası Shinya Nishimura 28 Haziran 2012

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

Transkript:

Başbakan Yıldırım, İstanbul da düzenlenen 23. Dünya Enerji Kongresi nde konuştu Ekim 10, 2016-3:32:00 Başbakan Binali Yıldırım, fosil yakıtların, güvenilir ve sürdürülebilir farklı kaynaklardan olabildiğince çeşitlendirilmiş güzergahlar üzerinden makul fiyatlarla, kesintisiz akışının enerji güvenliğinin ana hedefi olmayı sürdüreceğini belirterek, "Bu durum, Orta Doğu, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, OPEC merkezli enerji üretiminin önemini koruyacağını da bize işaret etmektedir." dedi. Başbakan Yıldırım, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Anadolu Ajansı'nın "Global İletişim Ortağı" olduğu 23. Dünya Enerji Kongresi'nde yaptığı konuşmada, kongrede enerjinin bütün alt sektörlerinin farklı açılardan ele alınacağı 65 oturum yapılacağını, yaklaşık 250 konuşmacının bilgilerini, tecrübelerini aktaracağını, kapsamlı bir görüş alış verişi yapılarak geleceğe yönelik tahminlerde bulunulacağını söyledi. Kongrenin, enerji sektöründe kayda değer görüşmelerin ve açıklamaların yapılması, anlaşmaların sonuçlandırılması için de önemli bir fırsat olacağına değinen Yıldırım, kongreye atfedilen "enerji olimpiyatları" tanımının hakkının en iyi şekilde verileceğine inancının tam olduğunu belirtti. Başbakan Binali Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir analoji yaptık, devamını getirelim. Malum olimpiyatlar için kullanılan bir slogan var; 'Daha güçlü, daha hızlı, daha yükseğe'. Dolayısıyla enerji olimpiyatları inşallah bizi, enerjinin kullanımıyla daha güçlü, enerjinin kullanıcılara erişimi bağlamında çok daha hızlı yapsın. Ancak fiyatlar bağlamında çok yükseğe çıkmayalım, istikrarı sürdürelim. Herhalde hepimizin ortak temennisi ve beklentisi budur. Enerji arzının güvenliği, çeşitliliği ve enerji kaynaklarına güvenli, makul sayılacak fiyatlarla erişim her ülke için artık bir ulusal çıkar ve güvenlik konusu haline gelmiştir. Bu itibarla, mesele sadece ülke içi ekonomik dengeleri, ekonomik büyüme, refah ve sürdürülebilir kalkınma dinamikleri değil, devletler arasındaki ilişkilerin doğasını, ittifak ilişkilerini, dış politika tercihlerini, savunma politikalarını, kısaca

bölgesel ve dünya barışını etkileyecek bir nitelik kazanmıştır. Bu bağlamda enerji, güvenlik, refah ve barışın bölünmezliği bağlamında tartışılmaz bir olgu haline gelmiştir." Böyle bir ortamda, enerji alanında karşılıklı menfaatlerin gözetildiği bir uluslararası iş birliği ve dayanışmanın hiç olmadığı kadar önem kazandığını vurgulayan Yıldırım, "Yenilenebilir, kaya gazı gibi konvansiyonel olmayan enerji kaynaklarının vaad ettiği büyük potansiyele rağmen, insanoğlunun orta vadede hidrokarbon kaynaklarına olan bağımlılığının devam edeceğini biliyoruz. Yapılan çalışmalar, en azından 2040'lı yıllara kadar bütçelerimizin temel kalemlerini fosil yakıtların oluşturacağını göstermektedir. Bu şartlar altında fosil yakıtların, güvenilir ve sürdürülebilir farklı kaynaklardan olabildiğince çeşitlendirilmiş güzergahlar üzerinden makul fiyatlarla, kesintisiz akışının enerji güvenliğinin ana hedefi olmayı sürdüreceğini bilmeliyiz. Bu durum, Orta Doğu, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, OPEC merkezli enerji üretiminin önemini koruyacağını da bize işaret etmektedir." diye konuştu. Başbakan Yıldırım, önemli bir konunun da nükleer enerjiye olan ihtiyacın devam etmesi olduğunu söyledi. Fukuşima'da yaşanan facianın bazı ülkelerde nükleer santrallerin kapatılmasını tartışmaya açsa da genel eğilimin riski en aza indirgeyecek yeni nesil teknolojilerle nükleer enerjiye yatırım yapmayı sürdürmek yönünde olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: "Son yıllarda küresel enerji görünümünde büyük çaplı değişmelere de şahitlik ediyoruz. Bu bağlamda dünya enerji haritası değişmekte ve enerji alanında yeni oyuncular ortaya çıkmakta, talebin hızla arttığı görülmektedir. Ayrıca oyun değiştirici büyük gelişmeler de meydana gelmektedir. Tüm bu dönüşüm sürecinin dünya enerji camiasının önde gelen temsilcileri tarafından etraflıca ele alınabilmesine imkan vermesi bakımından 23. Enerji Kongresi'nin zamanlamasının da son derece yerinde olduğunu ifade etmek isterim." Türkiye'nin dinamik ve büyüyen bir ekonomiye sahip olduğunu dile getiren Yıldırım, ülkenin enerjide ithalat bağımlılığının halen yüzde 72 seviyesinde olduğunu kaydetti. Yıldırım, "OECD ülkeleri içinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke Türkiye'dir. Enerji sektöründeki büyümede dünyada Çin'den sonra 2. ülke konumundayız. Dünya ortalamasının neredeyse 3 katı hızla artan enerji talebimizin 2023 yılındaki ihtiyacı şu anki kapasitemizin 2 katı olacaktır. Bu nedenle Türkiye, küresel enerji güvenliğinin geliştirilerek sürdürülebilir, kapsayıcı ekonomik büyümenin temeline yönelik çalışmalara kararlılıkla katkı sunmaya devam edecektir." diye konuştu. ELEKTRİK ÜRETİMİNDE YENİ SANTRALLERİ DEVREYE ALIYORUZ Başbakan Binali Yıldırım, ulusal ölçekteki amacın, enerji sepetinin yüksek enerji talep artışı gerçeğine cevap verecek hale getirilmesi ve gerekli esnekliğin sağlanması olduğunu belirterek, "Elektrikte son 10 yılda kurulu gücümüzü tam iki katına çıkardık. Elektrik üretiminde özellikle yerli ve yenilenebilir kaynaklarımızı değerlendirerek yeni santralleri devreye alıyoruz. Ülkemiz, yenilenebilir enerjinin dünyadaki gelişen ve yükselen eğilimini yakından izlemekte ve yenilenebilir enerjinin önem ve önceliğini anlamaya her gün daha fazla özen göstermektedir." dedi. Düşen teknoloji maliyetleri ile yüksek yenilenebilir enerji potansiyeli değerlendirilerek özellikle güneş ve rüzgardaki mevcut kapasiteye yenilerinin eklendiğini ifade eden Yıldırım, hali hazırda yenilebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki oranının yüzde 32'ye ulaştığını kaydetti. Artan talep karşısında bu oranı en azından muhafaza etmenin bile önem arz ettiğini belirten Yıldırım, dolayısıyla 2023 yılı hedefinin bu oranın da üzerine çıkılması olduğunu anlattı.

Yıldırım, Türkiye'nin ayrıca kayda değer jeotermal enerji potansiyelinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Ülkemiz dünyada özellikle jeotermal ısı uygulamalarında ilk 5 ülkeden birisi konumundadır. Bir enerji kaynağı olarak kabul edilen enerji verimliği alanında da önemli adımlar atmaktayız. Bu konuda kapsamlı bir master plan hazırlıklarımız tamamlanma aşamasına gelmiştir. Ayrıca elektrik iletim ve dağıtım sistemimize de önemli yatırımlar yapılmaktadır. Avrupa iletim sistemiyle entegrasyon sağlamamız her iki taraf açısından sevindiricidir. Bu iş birliğini artırarak devam ettiriyoruz. Bunun yanında enerji verimliliği kapsamında mevcut alt yapımızı da sürekli yenileyip güçlendirerek enerji dağıtımında oluşabilecek kayıp ve yasal olmayan kullanımları da önlemiş olacağız. Diğer taraftan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol, Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı projeleri, doğu-batı enerji koridorunun başarıyla hayata geçirdiğimiz iki temel bileşenidir. Şimdiki hedefimiz Mavi Akım'dan sonra Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi'ni süratle hayata geçirmektir. Avrupa'nın enerji güvenliği bakımından da büyük önem taşıyacak Güney Gaz Koridoru'nun bel kemiğini Azerbaycan ile gerçekleştirdiğimiz TANAP projesi tesis edecektir. Ancak bu koridorun çeşitli halkalardan oluştuğunu ve bir halkada meydana gelecek sorun ve gecikmenin doğrudan diğerlerini de etkileyeceğini unutmamalıyız." TÜRKİYE'NİN BİR ENERJİ TİCARETİ MERKEZİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HEDEFİ Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin enerji bakımından kaynak ve güzergah çeşitliliğini sağlaması açısından coğrafya olarak şanslı olduğunu belirterek, Hazar bölgesi kaynaklarının yanı sıra Karadeniz'in kuzeyi, Ortadoğu, Doğu Akdeniz kaynaklarının da batıya sevk edilmesinde Türkiye'nin önemli fırsatlar sunduğunu anlattı. Ülkenin jeostratejik konumunun sağladığı bu imkanlardan istifade ederek mevcut fırsatları somut projelere ve gerçeklere dönüştürmek için çabaların sürdüğünü dile getiren Yıldırım, "Türkiye'nin bir enerji ticareti merkezine dönüştürülmesi hedefi; gerek söz konusu konumuyla gerekse gaz giriş ve çıkışına imkan veren arz güvenliğine katkı sağlayan projelerle desteklenmektedir. Bu bağlamda ulusal piyasa düzenlemelerine gerek depolama, ilave sıvılaştırılmış doğalgaz tesisleri gibi altyapı projelerine yönelik çalışmalar da süratle devam etmektedir." diye konuştu. Yıldırım, ülkenin enerji stratejisinin ana hedeflerinden birisinin sağlam, dengeli ve sürdürülebilir bir enerji sepeti oluşturmak olduğunu vurgulayarak, bu amaçla nükleerin de enerji sepetine dahil edildiğini anlattı. Hali hazırda 2 nükleer santral yapımıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirten Yıldırım, bu sayede 2023'te toplam üretimin yüzde 10 nispetinde nükleer güç santrallerinden karşılamayı hedeflediklerini kaydetti. Yıldırım, yeni nükleer güç santrali projesinin de bu bağlamda gündemde olduğunu söyledi. Küresel düzeyde iklim değişikliğiyle etkin biçimde mücadeleye geliştirilmiş esnek enerji sepetiyle katkı sağlamayı öngördüklerini belirten Yıldırım, şunları söyledi: "Enerjiye erişim sağlamaksızın kalkınmadan, yatırımdan, büyümeden, sağlıktan, beslenmeden, ısınmadan bahsetmemiz mümkün değildir. G-20 dönem başkanlığımız sırasında 2015'te enerjiye erişim konusuna çok özel önem arz etmiştik. Sahra altı Afrika'daki durumun aciliyeti dolayısıyla çalışmalarımızı bu bölge üzerine G-20 ülkeleri olarak yoğunlaştırıyoruz. Bu çerçevede Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nin de desteğiyle kongrenin mutat programında bir gün ilave ederek, son gündeki görüş alışverişinin tamamen Afrika'ya ayrılmış olmasını son derece isabetli buluyoruz. "

Yıldırım, kongrenin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, enerjinin bundan böyle dünyanın barışı, kardeşliği için harcanması, bölgesel ve küresel anlaşmazlıkların sona ermesi dileğinde bulundu. Yıldırım, 23. Dünya Enerji Kongresi'nin Türkiye'nin enerji geleceği için yeni iş birliği imkanları geliştirmesine vesile olması temennisinde bulundu. Başbakan Yıldırım, İstanbul da düzenlenen 23. Dünya Enerji Kongresi nde konuştu Ekim 10, 2016-3:32:00 Başbakan Binali Yıldırım, fosil yakıtların, güvenilir ve sürdürülebilir farklı kaynaklardan olabildiğince çeşitlendirilmiş güzergahlar üzerinden makul fiyatlarla, kesintisiz akışının enerji güvenliğinin ana hedefi olmayı sürdüreceğini belirterek, "Bu durum, Orta Doğu, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, OPEC merkezli enerji üretiminin önemini koruyacağını da bize işaret etmektedir." dedi. Başbakan Yıldırım, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Anadolu Ajansı'nın "Global İletişim Ortağı" olduğu 23. Dünya Enerji Kongresi'nde yaptığı konuşmada, kongrede enerjinin bütün alt sektörlerinin farklı açılardan ele alınacağı 65 oturum yapılacağını, yaklaşık 250 konuşmacının bilgilerini, tecrübelerini aktaracağını, kapsamlı bir görüş alış verişi yapılarak geleceğe yönelik tahminlerde bulunulacağını söyledi. Kongrenin, enerji sektöründe kayda değer görüşmelerin ve açıklamaların yapılması, anlaşmaların sonuçlandırılması için de önemli bir fırsat olacağına değinen Yıldırım, kongreye atfedilen "enerji olimpiyatları" tanımının hakkının en iyi şekilde verileceğine inancının tam olduğunu belirtti. Başbakan Binali Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir analoji yaptık, devamını getirelim. Malum olimpiyatlar için kullanılan bir slogan var; 'Daha güçlü, daha hızlı, daha yükseğe'. Dolayısıyla enerji olimpiyatları inşallah bizi, enerjinin kullanımıyla daha

güçlü, enerjinin kullanıcılara erişimi bağlamında çok daha hızlı yapsın. Ancak fiyatlar bağlamında çok yükseğe çıkmayalım, istikrarı sürdürelim. Herhalde hepimizin ortak temennisi ve beklentisi budur. Enerji arzının güvenliği, çeşitliliği ve enerji kaynaklarına güvenli, makul sayılacak fiyatlarla erişim her ülke için artık bir ulusal çıkar ve güvenlik konusu haline gelmiştir. Bu itibarla, mesele sadece ülke içi ekonomik dengeleri, ekonomik büyüme, refah ve sürdürülebilir kalkınma dinamikleri değil, devletler arasındaki ilişkilerin doğasını, ittifak ilişkilerini, dış politika tercihlerini, savunma politikalarını, kısaca bölgesel ve dünya barışını etkileyecek bir nitelik kazanmıştır. Bu bağlamda enerji, güvenlik, refah ve barışın bölünmezliği bağlamında tartışılmaz bir olgu haline gelmiştir." Böyle bir ortamda, enerji alanında karşılıklı menfaatlerin gözetildiği bir uluslararası iş birliği ve dayanışmanın hiç olmadığı kadar önem kazandığını vurgulayan Yıldırım, "Yenilenebilir, kaya gazı gibi konvansiyonel olmayan enerji kaynaklarının vaad ettiği büyük potansiyele rağmen, insanoğlunun orta vadede hidrokarbon kaynaklarına olan bağımlılığının devam edeceğini biliyoruz. Yapılan çalışmalar, en azından 2040'lı yıllara kadar bütçelerimizin temel kalemlerini fosil yakıtların oluşturacağını göstermektedir. Bu şartlar altında fosil yakıtların, güvenilir ve sürdürülebilir farklı kaynaklardan olabildiğince çeşitlendirilmiş güzergahlar üzerinden makul fiyatlarla, kesintisiz akışının enerji güvenliğinin ana hedefi olmayı sürdüreceğini bilmeliyiz. Bu durum, Orta Doğu, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, OPEC merkezli enerji üretiminin önemini koruyacağını da bize işaret etmektedir." diye konuştu. Başbakan Yıldırım, önemli bir konunun da nükleer enerjiye olan ihtiyacın devam etmesi olduğunu söyledi. Fukuşima'da yaşanan facianın bazı ülkelerde nükleer santrallerin kapatılmasını tartışmaya açsa da genel eğilimin riski en aza indirgeyecek yeni nesil teknolojilerle nükleer enerjiye yatırım yapmayı sürdürmek yönünde olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: "Son yıllarda küresel enerji görünümünde büyük çaplı değişmelere de şahitlik ediyoruz. Bu bağlamda dünya enerji haritası değişmekte ve enerji alanında yeni oyuncular ortaya çıkmakta, talebin hızla arttığı görülmektedir. Ayrıca oyun değiştirici büyük gelişmeler de meydana gelmektedir. Tüm bu dönüşüm sürecinin dünya enerji camiasının önde gelen temsilcileri tarafından etraflıca ele alınabilmesine imkan vermesi bakımından 23. Enerji Kongresi'nin zamanlamasının da son derece yerinde olduğunu ifade etmek isterim." Türkiye'nin dinamik ve büyüyen bir ekonomiye sahip olduğunu dile getiren Yıldırım, ülkenin enerjide ithalat bağımlılığının halen yüzde 72 seviyesinde olduğunu kaydetti. Yıldırım, "OECD ülkeleri içinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke Türkiye'dir. Enerji sektöründeki büyümede dünyada Çin'den sonra 2. ülke konumundayız. Dünya ortalamasının neredeyse 3 katı hızla artan enerji talebimizin 2023 yılındaki ihtiyacı şu anki kapasitemizin 2 katı olacaktır. Bu nedenle Türkiye, küresel enerji güvenliğinin geliştirilerek sürdürülebilir, kapsayıcı ekonomik büyümenin temeline yönelik çalışmalara kararlılıkla katkı sunmaya devam edecektir." diye konuştu. ELEKTRİK ÜRETİMİNDE YENİ SANTRALLERİ DEVREYE ALIYORUZ Başbakan Binali Yıldırım, ulusal ölçekteki amacın, enerji sepetinin yüksek enerji talep artışı gerçeğine cevap verecek hale getirilmesi ve gerekli esnekliğin sağlanması olduğunu belirterek, "Elektrikte son 10 yılda kurulu gücümüzü tam iki katına çıkardık. Elektrik üretiminde özellikle yerli ve yenilenebilir kaynaklarımızı değerlendirerek yeni santralleri devreye alıyoruz. Ülkemiz, yenilenebilir enerjinin dünyadaki gelişen ve yükselen eğilimini yakından izlemekte ve yenilenebilir enerjinin önem ve önceliğini anlamaya her gün daha fazla özen göstermektedir." dedi.

Düşen teknoloji maliyetleri ile yüksek yenilenebilir enerji potansiyeli değerlendirilerek özellikle güneş ve rüzgardaki mevcut kapasiteye yenilerinin eklendiğini ifade eden Yıldırım, hali hazırda yenilebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki oranının yüzde 32'ye ulaştığını kaydetti. Artan talep karşısında bu oranı en azından muhafaza etmenin bile önem arz ettiğini belirten Yıldırım, dolayısıyla 2023 yılı hedefinin bu oranın da üzerine çıkılması olduğunu anlattı. Yıldırım, Türkiye'nin ayrıca kayda değer jeotermal enerji potansiyelinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Ülkemiz dünyada özellikle jeotermal ısı uygulamalarında ilk 5 ülkeden birisi konumundadır. Bir enerji kaynağı olarak kabul edilen enerji verimliği alanında da önemli adımlar atmaktayız. Bu konuda kapsamlı bir master plan hazırlıklarımız tamamlanma aşamasına gelmiştir. Ayrıca elektrik iletim ve dağıtım sistemimize de önemli yatırımlar yapılmaktadır. Avrupa iletim sistemiyle entegrasyon sağlamamız her iki taraf açısından sevindiricidir. Bu iş birliğini artırarak devam ettiriyoruz. Bunun yanında enerji verimliliği kapsamında mevcut alt yapımızı da sürekli yenileyip güçlendirerek enerji dağıtımında oluşabilecek kayıp ve yasal olmayan kullanımları da önlemiş olacağız. Diğer taraftan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol, Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı projeleri, doğu-batı enerji koridorunun başarıyla hayata geçirdiğimiz iki temel bileşenidir. Şimdiki hedefimiz Mavi Akım'dan sonra Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi'ni süratle hayata geçirmektir. Avrupa'nın enerji güvenliği bakımından da büyük önem taşıyacak Güney Gaz Koridoru'nun bel kemiğini Azerbaycan ile gerçekleştirdiğimiz TANAP projesi tesis edecektir. Ancak bu koridorun çeşitli halkalardan oluştuğunu ve bir halkada meydana gelecek sorun ve gecikmenin doğrudan diğerlerini de etkileyeceğini unutmamalıyız." TÜRKİYE'NİN BİR ENERJİ TİCARETİ MERKEZİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HEDEFİ Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin enerji bakımından kaynak ve güzergah çeşitliliğini sağlaması açısından coğrafya olarak şanslı olduğunu belirterek, Hazar bölgesi kaynaklarının yanı sıra Karadeniz'in kuzeyi, Ortadoğu, Doğu Akdeniz kaynaklarının da batıya sevk edilmesinde Türkiye'nin önemli fırsatlar sunduğunu anlattı. Ülkenin jeostratejik konumunun sağladığı bu imkanlardan istifade ederek mevcut fırsatları somut projelere ve gerçeklere dönüştürmek için çabaların sürdüğünü dile getiren Yıldırım, "Türkiye'nin bir enerji ticareti merkezine dönüştürülmesi hedefi; gerek söz konusu konumuyla gerekse gaz giriş ve çıkışına imkan veren arz güvenliğine katkı sağlayan projelerle desteklenmektedir. Bu bağlamda ulusal piyasa düzenlemelerine gerek depolama, ilave sıvılaştırılmış doğalgaz tesisleri gibi altyapı projelerine yönelik çalışmalar da süratle devam etmektedir." diye konuştu. Yıldırım, ülkenin enerji stratejisinin ana hedeflerinden birisinin sağlam, dengeli ve sürdürülebilir bir enerji sepeti oluşturmak olduğunu vurgulayarak, bu amaçla nükleerin de enerji sepetine dahil edildiğini anlattı. Hali hazırda 2 nükleer santral yapımıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirten Yıldırım, bu sayede 2023'te toplam üretimin yüzde 10 nispetinde nükleer güç santrallerinden karşılamayı hedeflediklerini kaydetti. Yıldırım, yeni nükleer güç santrali projesinin de bu bağlamda gündemde olduğunu söyledi. Küresel düzeyde iklim değişikliğiyle etkin biçimde mücadeleye geliştirilmiş esnek enerji sepetiyle katkı sağlamayı öngördüklerini belirten Yıldırım, şunları söyledi: "Enerjiye erişim sağlamaksızın kalkınmadan, yatırımdan, büyümeden, sağlıktan, beslenmeden,

ısınmadan bahsetmemiz mümkün değildir. G-20 dönem başkanlığımız sırasında 2015'te enerjiye erişim konusuna çok özel önem arz etmiştik. Sahra altı Afrika'daki durumun aciliyeti dolayısıyla çalışmalarımızı bu bölge üzerine G-20 ülkeleri olarak yoğunlaştırıyoruz. Bu çerçevede Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nin de desteğiyle kongrenin mutat programında bir gün ilave ederek, son gündeki görüş alışverişinin tamamen Afrika'ya ayrılmış olmasını son derece isabetli buluyoruz. " Yıldırım, kongrenin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, enerjinin bundan böyle dünyanın barışı, kardeşliği için harcanması, bölgesel ve küresel anlaşmazlıkların sona ermesi dileğinde bulundu. Yıldırım, 23. Dünya Enerji Kongresi'nin Türkiye'nin enerji geleceği için yeni iş birliği imkanları geliştirmesine vesile olması temennisinde bulundu.