ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ



Benzer belgeler
Cari: 5393 Sayılı. Belediye Kanunu

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1

YEREL YÖNETİMLERDE İNTERNET KULLANIMI ve BULDAN BELEDİYE Sİ ÖRNEĞİ

DİKMEN BÖLGESİ STRETEJİK GELİŞİM PLANI

ORDU BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULAŞIM KOORDİNASYON ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar

Belediyeler. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

YEREL YÖNETİMLERDE ULAŞIM HİZMETLERİ

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI AYDIN BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Lojistik. Lojistik Sektörü

TÜSİAD Kayıtdışı Ekonomiyle Mücadele Çalışma Grubu Sunumu

ŞAHİNBEY İLÇESİ BEYDİLLİ VE NURİ PAZARBAŞI MAHALLELERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE HİZMET ALANI

MALİ YILI BÜTÇESİ GELİR-GİDER TAHMİNLERİ. MALİ HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI Bütçe ve Denetim Müdürlüğü

DENİZLİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULAŞIM DAİRESİ BAŞKANLIĞI NIN TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı Görev Yetki ve Çalışma Yönetmeliği. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI ATIK YÖNETİMİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

Prof. Dr. Semih ÖZ Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi

ÖMER FARUK BACANLI. DTD Genel Sekreteri 10 Eylül 2015

Belediyenin gelirleri

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği

1 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29254

TÜRKİYE DE YEREL YÖNETİMLER. Yerel Yönetimler Maliyesi Dersi

Türkiye de Stratejik Çevresel Değerlendirme: İhtiyaçlar, Zorluklar ve Fırsatlar

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

HALKLA İLİŞKİLER: TEORİK ÇERÇEVE...

Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

Kent ve Ulaşım. Ulaşım Planlaması. Yeni Büyükşehirler. Yeni Yasanın Getirdiği Sorunlar. Olası Çözüm Yaklaşımları

SAKARYA ULAŞIM ANA PLANI

DSK nın Ortaya Çıkışı ve Gelişimi

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

MALİ YILI BÜTÇESİ GELİR-GİDER TAHMİNLERİ. MALİ HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI Bütçe ve Denetim Müdürlüğü

2009 YATIRIM PROGRAMI GENEL BİLGİLER VE ANALİZLER

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI

Yerel Yönetimler. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

T.C. ESKİŞEHİR TEPEBAŞI BELEDİYESİ KADIN SIĞINMA EVİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ YÖNETMELİĞİ BÖLÜM I GENEL HÜKÜMLERİ

T.C. EYYÜBİYE BELEDİYESİ STRATEJİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNETMELİĞİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ KARİYER GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BSBEEP Karadeniz Havzası Binalarda Enerji Verimliliği Planı. Faaliyet GA1.3

DERS BİLGİLERİ. Ders Adı Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Sağlık Kurumlarında Yönetim ve Organizasyon HST

İyi Yerel Yönetim Kamu İdaresi Uygulamaları

Kamu Yönetimi 2. Kısm Ders Notları. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

Kapsam MADDE 2- (1) Bu yönerge, Sağlık Araştırmaları Genel Müdürlüğünün teşkilatı ile bu teşkilatta görevli personeli kapsar.

Cumhuriyet Halk Partisi

YENİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ KURULMASINA İLİŞKİN YASA HAZIRLIKLARI

KALKINMA BAKANLIĞI DESTEKLERİ DOĞU KARADENİZ KALKINMA AJANSI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI

SÜREÇ YÖNETİM PROSEDÜRÜ

T.C. LÜLEBURGAZ BELEDİYE BAŞKANLIĞI TESİSLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV ve ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM GENEL HÜKÜMLER

ÖDEMİŞ BELEDİYE MECLİSİNİN 6 HAZİRAN 2016 TARİHLİ TOPLANTISININDA ALINAN MECLİS KARAR ÖZETLERİ

TESİS TASARIMI ve PLANLAMASI -Giriş-

GÜDÜMLÜ PROJE DESTEĞİ

Planlama Kademelenmesi II

KONYA ULAŞTIRMA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ KURULMASI İÇİN VERİ, GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAĠRESĠ BAġKANLIĞI ÇEVRE KĠRLĠLĠĞĠ KONTROL VE DENETĠM ġube MÜDÜRLÜĞÜ TEġKĠLAT YAPISI VE ÇALIġMA ESASLARINA DAĠR YÖNERGE

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI MERSİN AKDENİZ BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ II

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

Ö N S Ö Z. Binali YILDIRIM Ulaştırma Bakanı

SÜREÇ YÖNETİMİ PROSEDÜRÜ

OTOMOBİLSİZ ŞEHİRLER AĞI İÇİN OTOPARK ÇÖZÜMLERİ ÖRNEK OLAY: HALDUN ALAGAŞ PARK ET & DEVAM ET UYGULAMASI

KAMU YÖNETİMİ. 8.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

BELEDİYELERCE BİLGİ SAĞLANACAK İDEP EYLEMLERİ

Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM

BİRİM KALİTE GÜVENCESİ DEĞERLENDİRME RAPORU. Bilgi İşlem Daire Başkanlığı

TÜRKİYE DEMİRYOLU ULAŞTIRMASININ SERBESTLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN

T.C. ANADOLU MEDENİYETLERİ BELEDİYELER BİRLİĞİ 2012 YILI FAALİYET RAPORU. EKLER: EK-1 : Üst Yönetici ve Harcama Yetkilisi İç Kontrol Güvence Beyanı

Taciser ÜLTAN TEKNİK YARDIM VE ÇEVRE SORUNLARINI ÖNLEME ŞUBE MÜDÜRÜ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Sayılı Belediye Kanunu na Ek Madde Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifi ve gerekçesi ekte sunulmuştur.

Kentsel Alanlarda Yüksek Çözünürlüklü Ortofoto Üretimi

ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HİZMET BİRİMLERİ VE GÖREVLERİ HAKKINDA YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı

Türkiye de Belediye Atıkları Yönetiminde Sorunlar ve Çözüm Önerileri

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: MAHALLİ İDARELERİN ORTAYA ÇIKIŞI VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE...

ONDOKUZMAYIS İLÇESİ NDE (SAMSUN) AFETE YÖNELİK CBS ÇALIŞMALARI

YÖNERGE SELÇUK ÜNİVERSİTESİ VETERİNER FAKÜLTESİ PROF. DR. HÜMEYRA ÖZGEN ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

Performans Denetimi Hesap verebilirlik ve karar alma süreçlerinde iç denetimin artan katma değeri. 19 Ekim 2015 XIX.Türkiye İç Denetim Kongresi

Bölüm 6 - İşletme Performansı

T.C. ZEYTİNBURNU BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI. Dairesi: Destek Hizmetleri Müdürlüğü

TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ

YÖNETMELİK. Işık Üniversitesinden: IŞIK ÜNİVERSİTESİ ÇEVRE ETKİ DEĞERLENDİRME, ÇEVRE EĞİTİMİ, KUŞ ARAŞTIRMA VE HALKALAMA UYGULAMA VE

GT Türkiye İşletme Risk Yönetimi Hizmetleri. Sezer Bozkuş Kahyaoğlu İşletme Risk Yönetimi, Ortak CIA, CFE, CFSA, CRMA, CPA

KENT BİLGİ SİSTEMİNİN BİR ALT SİSTEMİ OLARAK İSTATİSTİKSEL BİLGİ SİSTEMİ VE TÜRKİYE İÇİN 2008 YILINDA İSTATİSTİKSEL BİLGİ SİSTEMİ KULLANIM DURUMU *

FEN İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI ENERJİ YÖNETİMİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel

ENGELLİLER KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR BİLGİ NOTU

EĞİTİM VE ÖĞRETİM 2020 BİLGİ NOTU

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

T.C. ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI KENTSEL DÖNÜŞÜM MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece

ISPARTA MİMARLAR ODASI

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR

Altyapı Erişim, Şebeke Bildirim ve KHY Paydaş Toplantısı

Yerel Yönetişim ve Sosyal Politika

Transkript:

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Nagihan Berna SARI BELEDİYE TOPLU TAŞIMA HİZMETLERİNİN ETKİNLİĞİNİN VERİ ZARFLAMA ANALİZİ İLE ÖLÇÜMÜ VE İYİLEŞTİRİLMESİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ADANA, 2010

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BELEDİYE TOPLU TAŞIMA HİZMETLERİNİN ETKİNLİĞİNİN VERİ ZARFLAMA ANALİZİ İLE ÖLÇÜMÜ VE İYİLEŞTİRİLMESİ Nagihan Berna SARI YÜKSEK LİSANS TEZİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Bu Tez 13/09/2010 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu ile Kabul Edilmiştir.......... Yrd.Doç.Dr. M. Oya ÇETİK Prof. Dr. Rızvan EROL Yrd.Doç. Dr. Bahattin KARADEMİR DANIŞMAN ÜYE ÜYE Bu Tez Enstitümüz Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No: Prof. Dr. İlhami YEĞİNGİL Enstitü Müdürü Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ BELEDİYE TOPLU TAŞIMA HİZMETLERİNİN ETKİNLİĞİNİN VERİ ZARFLAMA ANALİZİ İLE ÖLÇÜMÜ VE İYİLEŞTİRİLMESİ Nagihan Berna SARI ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Danışman :Yrd. Doç. Dr. M. Oya ÇETİK Yıl : 2010, Sayfa: 104 Jüri : Prof. Dr. Rızvan EROL : Yrd. Doç. Dr. M. Oya ÇETİK : Yrd. Doç. Dr. Bahattin KARADEMİR Kaynakların sınırlı olduğu günümüzde, gerek işletmelerin gerekse kamu idareleri ile yerel yönetimlerin bu kaynakları optimal şekilde kullanarak etkinliklerini ve verimliliklerini artırması, ülke ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Kurumların artan rekabet ortamında kendilerini gösterebilmeleri, en uygun girdi bileşimlerini en yüksek çıktı seviyelerine taşıyabilme yeteneklerine bağlıdır. Bu tez çalışmasında, 5393 sayılı Belediye ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunları ile belediyelere verilen toplu taşıma hizmetlerinin yürütülmesi konusunda Türkiye de bulunan 16 büyükşehir belediyesinin etkinlikleri VZA ile ölçülmüştür. Ayrıca Adana ilinin otobüsle toplu taşıma hizmetlerinin bir kısmının yürütüldüğü, Adana Büyükşehir Belediyesi Otobüs Şube Müdürlüğü nün işletme analizi yapılmış ve işletmenin daha verimli halde çalışabilmesi için çeşitli önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Veri Zarflama Analizi, Belediyeler, Etkinlik, Toplu Taşıma I

ABSTRACT MSc THESIS MEASUREMENT AND IMPROVEMENT EFFECTIVENESS OF PUBLIC TRANSPORTATION OF METROPOLITAN MUNICIPALITIES WITH DATA ENVELOPMENT ANALYSIS Nagihan Berna SARI ÇUKUROVA UNIVERSITY INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES DEPARTMENT OF INDUSTRIAL ENGINEERING Supervisor : Asst.Prof.Dr. M. Oya ÇETİK Year: 2010, Pages: 104 Jury : Prof. Dr. Rızvan EROL : Asst.Prof.Dr. M. Oya ÇETİK : Asst.Prof.Dr. Bahattin KARADEMİR We are in a time in which resources are much restricted than the past. Considering the welfare of our country, likewise the enterprises aiming profit, public services and municipal administrations also have to increase their operating efficiency and effectiveness by using scarce input sources optimally. Because of today s competitive environment, institutions and corporations success is very much depended on their ability of achieving highest output levels with optimal input scales. In this thesis, public transportation effectiveness of 16 Turkish metropolitan municipalities, for which they are responsible because of Municipality Law No. 5393 and Metropolitan Municipality Law No. 5216, is evaluated by using DEA. Furthermore, a detailed management analysis is applied onto Adana Metropolitan Municipality s Bus Branch Office that is maintaining some part of public transportation services carried out in Adana and some ideas are offered to institution so as to become more effective and efficient. Keywords: Data Envelopment Analysis, Municipalities, Effectiveness, Public Transportation II

TEŞEKKÜR Belediye toplu taşıma hizmetlerinin etkinliğinin veri zarflama analizi ile ölçümü konulu yüksek lisans tezimin danışmanlığını üstlenen, çalışmamın her aşamasında yol gösteren, fedakarlıkta bulunan, yardım ve desteğini esirgemeyen değerli hocam Sayın Yrd. Doç. Dr. M. Oya ÇETİK e sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Çalışmamın sonuna kadar desteğini esirgemeyen Adana Büyükşehir Belediyesi yöneticilerine ve değerli iş arkadaşım B. Murat KARATAŞ a teşekkür ederim. Çalışmamın her anında desteğini eksik etmeyen, her türlü fedakarlığı gösteren başta değerli eşim Turgay AKINLI ya ve biricik kızım Defne AKINLI ya teşekkür ederim. Yine çalışmam boyunca benden manevi desteğini esirgemeyen annem ve kardeşime teşekkür ederim. III

İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ... I ABSTRACT... II TEŞEKKÜR... III İÇİNDEKİLER... IV ÇİZELGELER DİZİNİ... VIII ŞEKİLLER DİZİNİ...X SİMGELER VE KISALTMALAR... XII 1. GİRİŞ... 1 1.1. Problemin Tanımı ve Önemi... 1 1.2. Çalışmanın Amacı... 2 1.3. Çalışmanın Kapsamı... 2 1.4. Etkinlik Ölçümünün Kavramsal Çerçevesi... 3 1.4.1. Etkinlik ve Verimlilik Kavramları... 3 1.4.2. Etkinlik Ölçümleri... 4 1.4.2.1. Oran Analizi... 4 1.4.2.2. Parametreli Yöntemler... 5 1.4.2.3. Parametresiz Yöntemler... 5 1.4.3. Etkinlik Ölçümünün Önemi... 6 1.4.4. Kamu Yönetiminde Etkinlik Ölçümü... 6 1.5. Yerel Yönetimler... 7 1.5.1. Yerel Yönetim Kavramı ve Önemi... 7 1.5.2. Yerel Yönetimlerin İşlevleri... 8 1.5.3. Belediye Kavramı... 10 1.5.3.1. Belediyelerin Görevleri... 11 1.5.3.2. Belediyelerde Etkinlik Kavramı ve Önemi... 13 1.5.4. Kent İçi Ulaşım Kavramı ve Türkiye de Toplu Taşımacılık... 13 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR... 17 3. MATERYAL VE METOD... 21 3.1. Materyal... 21 IV

3.2. Metodoloji... 21 3.2.1. Veri Zarflama Analizi... 24 3.2.1.1. Veri Zarflama Analizinin Tanımı ve Gelişimi... 24 3.2.1.2. Veri Zarflama Analizinin Amaçları... 25 3.2.1.3. Veri Zarflama Analizinin Güçlü ve Zayıf Yönleri... 26 3.2.1.4. Veri Zarflama Analizindeki Temel Modeller... 28 3.2.1.4.(1). Charnes-Cooper-Rhodes (CCR) Modelleri... 28 3.2.1.4.(1.1).Girdi Odaklı CCR Modelleri... 29 3.2.1.4.(1.2).Çıktı Odaklı CCR Modelleri... 30 3.2.1.4.(2).Banker-Charnes-Cooper (BCC) Modelleri... 32 3.2.1.4.(2.1).Girdi Odaklı BCC Modelleri... 32 3.2.1.4.(2.2).Çıktı Odaklı BCC Modelleri... 33 3.2.1.4.(3). Diğer Model Çeşitleri... 34 3.2.1.4.(3.1).Toplamsal Veri Zarflama Analizi Modelleri... 34 3.2.1.4.(3.2). Çarpımsal Veri Zarflama Analizi Modelleri... 36 3.2.1.5. Veri Zarflama Analizinin Uygulanması... 37 3.2.1.5.(1). Modelin Belirlenmesi... 37 3.2.1.5.(2). Karar Verme Birimlerinin Seçilmesi... 38 3.2.1.5.(3). Girdi ve Çıktı Ölçülerinin Belirlenmesi... 38 4. BULGULAR VE TARTIŞMA... 41 4.1. Toplu Taşıma Etkinliğinin VZA İle Ölçülmesine Ait Bulgular... 41 4.2. Adana Büyükşehir Belediyesi Otobüs İşletmesi Analizi... 50 4.2.1. İnsan Kaynakları... 50 4.2.2. Kentkart ve Araç Takip Sistemi... 55 4.2.3. Bakım-Onarım-Temizlik Faaliyetleri... 56 4.2.4. Karşılaştırmalı Maliyet Analizi... 56 4.2.5. Hatların Verimliliği... 61 5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER... 69 5.1. Sonuçlar ve Öneriler... 69 5.2. Sonraki Çalışmalar İçin Öneriler... 72 V

KAYNAKLAR... 75 ÖZGEÇMİŞ... 81 EKLER... 82 VI

VII

ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA Çizelge 3.1. Primal ve dual modeller... 30 Çizelge 3.2. Primal-zarflama ve dual-çarpan modeller... 31 Çizelge 3.3. Girdi yönlü BCC modeline ait primal ve dual modelleri... 33 Çizelge 3.4. Çıktı odaklı BCC modeline ait primal ve dual modelleri... 34 Çizelge 4.1. 1. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 41 Çizelge 4.2. 2. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 42 Çizelge 4.3. 3. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 42 Çizelge 4.4. 4. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 43 Çizelge 4.5. 5. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 43 Çizelge 4.6. 6. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 44 Çizelge 4.7. 7. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 45 Çizelge 4.8. 8. modele ait girdi ve çıktı değerleri... 45 Çizelge 4.9. 1. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 46 Çizelge 4.10. 3. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 47 Çizelge 4.11. 4. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 48 Çizelge 4.12. 5. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 48 Çizelge 4.13. 6. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 49 Çizelge 4.14. 7. modelde hedeflenen girdi ve çıktı değerleri... 49 Çizelge 4.15. İETT ve ABB ye ait ortalama değerler... 57 Çizelge 4.16. Otobüs model ve yılları... 59 Çizelge 4.17. Otobüslerin modelleri ve ortalama yakıt tüketimleri... 59 Çizelge 4.18. Otobüslere ait maliyet ve tüketim değerleri... 61 VIII

IX

ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA Şekil 4.1. Otobüs Şube Müdürlüğü nün mevcut organizasyon şeması... 51 Şekil 4.2. Teşkilat şeması önerisi... 54 Şekil 4.3. Belediye otobüsü hatlarının dağılımı... 62 Şekil 4.4. Minibüs hatlarının dağılımı... 63 Şekil 4.5. Halk otobüsü hatlarının dağılımı... 63 Şekil 4.6. Metro hattı ve transfer merkezleri... 65 Şekil 4.7. Toplu taşıma yolcu talebi... 66 X

XI

SİMGELER VE KISALTMALAR AB : Avrupa Birliği ABB : Adana Büyükşehir Belediyesi ABD : Amerika Birleşik Devletleri BCC : Banker-Charnes-Cooper CCR : Charnes-Cooper-Rhodes EMS : Efficiency Measurement System-Version 1.3,0 İETT : İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri KVB : Karar verme birimi OECD : Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü S-VZA : Veri zarflama analizinde duyarlılık analizi TCDD : Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollları UKOME : Ulaşım Koordinasyon Merkezi VZA : Veri zarflama analizi XII

XIII

1. GİRİŞ N. Berna SARI 1. GİRİŞ 1.1. Problemin Tanımı ve Önemi Kamu kaynaklarının kıtlığı ve sosyal ihtiyaçların artmasına bağlı olarak, toplu taşıma sistemlerinin performansının sürekliliği ve düzeltilmesi gelecek açısından önemli bir nokta olmaktadır (Kittelson ve ark, 2003; Sulek ve Lind, 2000). Toplu taşıma yeterince verimli olmazsa, istenilenden daha az hizmet sağlar, vatandaşı daha çok vergi ve gerekenden daha çok taşıma ücreti ödemek zorunda bırakır (Barnum ve ark, 2006). Gelişen dünyanın metropollerinde toplu taşımacılık, insanları taşıyarak çalışma hayatından ve diğer kentsel aktivitelerden büyük oranda sorumludur. Bu yüzden, kentsel üretimde önemli bir girdi olan toplu taşımacılık, otobüs endüstrisindeki üretim verimsizliğinin daha büyük maliyetleri, genel ekonomik aktivitelerde daha büyük üretim maliyetlerine sebep olur. Gelişmiş ülkelerdeki toplu taşımacılık endüstrisi düşünüldüğünde geniş ve kapsamlı bir performans analizine ihtiyaç duyulmaktadır (Contreras ve ark, 2000). Transit sistemlerin alt birimlerinin etkinliliğini iyileştirmek genel verimliliği artırmada bir yoldur. Tabii ki, alt birimlerin etkinliliğinin artırılması genel sistem verimliliğinin artmasını zorunlu kılmaz. Fakat genel sistem verimliliği, alt birimlerin verimsizliğinin doğru bir şekilde belirlenmesi ve sistem yapısı, hedefler ve kısıtlar yapılacak bazı değişiklikler ile alt birimlerin performansının düzeltilmesi ile yükseltilebilir (Barnum ve ark, 2006). Kamunun müşteri olarak ele alınması, belediyeleri kendi içine kapalı eski prosedürlerden kurtarıp, dışa açılımını sağladığı için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir (Stewart-Stoker, 1989). Mahalli idarelerde etkinlik ölçümü ve değerlendirmesi daha fazla önem arz eden bir konu haline gelmiştir. Bunun en önemli nedeninin, yapıları ile görev ve sorumlulukları ülkeden ülkeye farklılık göstermesine rağmen genel eğilim olarak mahalli idarelerin gayrisafi yurtiçi hasıladan giderek daha fazla pay almaları ve kamu yönetimlerinde merkezi bir yönetim şeklinden, mahalli idarelere daha fazla yetki ve sorumluluk yükleyen bir yönetim anlayışına doğru kayılması olduğu söylenebilir. Bu gelişmeler, sunulan mal ve hizmetlerin kalite ve etkinliği konularını daha önemli kılmakta ve mahalli 1

1. GİRİŞ N. Berna SARI idarelerde ölçme ve değerlendirme sistemlerinin kurulması ve etkinlik ölçümü yapılmasını ön plana çıkarmaktadır (Nangır, 2007). Ülkemizde de büyükşehir belediyeleri tarafından yürütülen toplu taşıma hizmetlerinin etkinliğinin ölçümü genel olarak ihmal edilmekte veya bu hizmetlerin daha ileriye götürülmesinde var olan durumun analizi çoğu zaman yapılmamaktadır. Bu hizmetlerin vatandaş memnuniyetinin ön planda tutularak ve kaynakların verimli kullanımını ele alarak değerlendirilmesi gerekmektedir. 1.2. Çalışmanın Amacı Çalışmanın amacı, ülkemizde bulunan 16 adet Büyükşehir Belediyesi nin (İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Adapazarı, Mersin, Diyarbakır, Erzurum, Samsun, Eskişehir, Konya, Kayseri, Kocaeli, Gaziantep, Bursa) yürüttüğü toplu taşıma hizmetlerinin etkinliklerini veri zarflama analizi ile ölçmek, Adana Büyükşehir Belediyesi için yapılan otobüs işletmesi analizi ile elde edilen sonuçların doğruluğunu karşılaştırmak ve bu bağlamda faaliyetlerinin etkinliklerinin iyileştirilmesine yönelik önerilerde bulunmaktır. Hizmet verdiği nüfus sayısı ve yüz ölçümü miktarı birbirlerinden farklı olmasına rağmen benzer nitelikte ve aynı görev tanımlarına sahip kurumların incelenmesi esas alınmıştır. 1.3. Çalışmanın Kapsamı Çalışmanın uygulama boyutu büyükşehir belediyelerinin toplu taşıma hizmetlerine ilişkin verilerinin çözümünü kapsamaktadır. Ülkemizdeki büyükşehir belediyelerinin yürüttüğü toplu taşıma hizmetlerinin etkinlikleri veri zarflama analizi ile ölçülecektir. Adı geçen belediyelerde ortak olarak otobüs ile toplu taşıma hizmeti incelenecektir. Tramvay, metro ve diğer araçlar ile yapılan toplu taşıma hizmetlerini incelenen tüm belediyeler vermediği için var olmadığı varsayılacaktır. Veri zarflama analizi tekniğinde homojenlik esastır. Ayrıca Adana Büyükşehir Belediyesi Otobüs Müdürlüğü nün de işletme analizi yapılarak veri zarflama analizi ile elde edilen sonuçların doğruluğunun bir sağlaması yapılmaktadır. 2

1. GİRİŞ N. Berna SARI 1.4. Etkinlik Ölçümünün Kavramsal Çerçevesi 1.4.1. Etkinlik ve Verimlilik Kavramları Verimlilik ve etkinlik genellikle birbirinin yerine kullanılmakla birlikte gerçekte farklı ekonomik kavramlardır (Aktaş, 1999). Kaynakların sınırlı, taleplerin sınırsız olduğu düşünüldüğünde etkinlik ve verimlilik kavramları önemini her zaman koruyacaktır. Verimlilik konusu, hem kamu sektörünün hem de özel sektörün en çok üzerinde durduğu konulardan biridir. Tarımda, sanayide ve yönetimde yapılan işlerden sağlanan verimi en üst düzeye çıkarma çağdaş toplumların en önemli sorunlarındandır. Mevcut kaynaklarla üretimi, nitelik ve nicelik olarak en çoğa çıkarma, verimliliğin tanımıdır. Kısaca, bir hizmetin verimli olması, daha düşük maliyetle sunulması demektir. Yerel toplulukların tercih ve isteklerinin belirlenmesi, bu tercihler doğrultusunda gerekli üretim elemanlarının sağlanması, sağlanan bu üretim elemanlarının en yüksek verimle amaçlanan bir hizmete dönüştürülmesi verimliliği sonuçlandıran bir süreç olarak tanımlanabilir (Emrealp, 1993). Verimlilik kavramı ile sıkı ilişki içinde olan etkinlik, işletmede seçilen amaçların ve yapılan işlerin uygun ve doğru olup olmadığını, bu işlerin zamanında doğru kalitede ve istenilen miktarda gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğini belirleyen bir performans boyutudur. Tanıma göre etkinlik amaçlara yönelik bir kavramdır. Etkinlik kavramına ait amaçlar ile bahsedilmek istenen aslında işletmenin uzun dönemli hedefleridir. Etkinliğin bir başka tanımı doğru şeylerin yapılmasıdır. Burada şeyler, hedefler, amaçlar anlamında kullanılmaktadır (Akal, 2000). Bir faaliyetin etkin olması faaliyette hedeflenen sonucun gerçekleşmesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle etkinlik, belirli bir amacı gerçekleştirmek için örgütsel çabayı optimize etme süreciyle ilgilidir. 3

1. GİRİŞ N. Berna SARI 1.4.2. Etkinlik Ölçümleri Performans ölçümüne ilişkin yapılan analizleri genel anlamda üç başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar; oran analizi, parametreli yöntemler ve parametresiz yöntemlerdir (Yolalan,1993). 1.4.2.1. Oran Analizi Örgütlere ait etkinliklerin ölçümünde en kolay uygulanabilir olarak nitelendirilen ve en yaygın olarak kullanılan yöntem oran analizidir. Tek girdi ve tek çıktı kullanılarak uygulanan bu analiz yönteminin basit olarak nitelendirilmesindeki en önemli etken çok az bilgiye ihtiyaç duyulmasıdır. Bu analiz genel olarak çıktının girdiye oranı olarak tanımlanmaktadır. Oran analizinde etkinlikle ilgili boyutlardan sadece bir tanesi göz önüne alınırken diğerleri göz ardı edilmektedir. Oranlarla yapılan değerlendirmelerin bir başka dezavantajı ise başka değerler ile karşılaştırılma veya ilişkilendirilme gereği duymalarıdır. Oran analizi ile yapılan ölçümlerde, bazı oranlar örgütü son derece verimli gösterirken bazı oranlar da örgütü oldukça başarısız gösterebilmektedir. Bu olumsuzluğun giderilebilmesi için, tekil oranların tek boyutluluğunu dengeleyen genişletilmiş oran kümeleri geliştirilmiş ise de bunlar da tek boyutlu yapıdan kurtulamamıştır. Bu nedenle, etkinlik ölçüm çalışmalarında değişik oranların en anlamlı şekilde ağırlıklandırılarak tek bir ölçütün türetilmesine fazlasıyla gereksinim duyulmaktadır (Yolalan,1993). Oran analizinde çıktının girdiye oranı, göreceli de olsa en iyiye göre değil, var olan değerlerin birbirlerine bölümüyle elde edilir. Bu analiz etkinlik iyileştirilmesinden ziyade bir durum değerlendirmesine yöneliktir. 4

1. GİRİŞ N. Berna SARI 1.4.2.2. Parametreli Yöntemler Parametreli yöntemlerde, etkinlik ölçümü yapılacak sektöre ilişkin üretim fonksiyonunun analitik bir yapıya sahip olduğu varsayımı yapılır ve bu fonksiyonunun parametrelerinin belirlenmesine çalışılır (Bates ve ark, 1996). Herhangi bir analitik üretim fonksiyonunun varlığını kabul ederek ölçüm yapan parametreli yöntemlerle etkinlik ölçümünde, genel olarak regresyon teknikleri ile tahmin yapılmakta olup firma veya işletme hizmetlerinde tek çıktı birden çok girdi ile ilişkilendirilmektedir. Regresyon analizi ile etkinlik ölçümü, regresyon doğrusunun tek çıktı, tek/çok girdiye göre yapılmaktadır. Bu doğrunun üzerinde yer alan karar birimleri göreceli olarak etkin, altında yer alan karar birimleri ise etkin olmayan olarak değerlendirilmektedir. Göreceli teknik etkinlik, regresyon çıktılarından olan artıklarla yansıtılmaktadır. Pozitif artık etkinliği, negatif artık ise etkin olmayan karar birimlerini tanımlamaktadır (Sexton, 1986). Bu yöntem birden çok bağımsız değişkenin bir tek bağımlı değişkene etkisini açıklamakta, ancak birden çok bağımsız değişken ile birden çok bağımlı değişken arasındaki ilişkiyi açıklamakta yetersiz kalmaktadır (Sherman, 1984). Parametreli yöntemlerin bu dezavantajlarını ortadan kaldırmak üzere birçok girdi ve birçok çıktıyı aynı anda değerlendirecek yeni analiz yöntemleri ihtiyacı, veri zarflama analizini ortaya çıkarmıştır. 1.4.2.3. Parametresiz Yöntemler Parametreli yöntemlere bir alternatif olarak ortaya çıkan parametresiz yöntemler, genel olarak matematik programlamayı çözüm tekniği olarak benimsemişlerdir. Bu tür yöntemler, üretim fonksiyonunun ardında herhangi bir analitik formun varlığını öngörmezler. Bu özelliklerinden dolayı parametreli yöntemlere göre daha esnektirler. Ayrıca birçok girdili ve birçok çıktılı üretim ortamlarında etkinlik ölçümü için oldukça uygun bir yapıya sahiptirler (Yolalan,1993). 5

1. GİRİŞ N. Berna SARI Parametresiz etkinlik ölçüm yöntemlerinin büyük çoğunluğu girdi ve çıktı ölçüm birimlerinden bağımsızdırlar. Bu özellikleri ile de, ölçümü yapılan örgüt ya da işletmelerin değişik boyutlarının aynı anda ölçülebilmesine olanak tanımaktadırlar. Bu ölçütler her bir karar verme birimi (KVB) için göreceli etkinliği hesaplarken amaç fonksiyonlarını ayrı ayrı en iyiler ve her bir karar verme birimi için en uygun amaç kümesini belirlerler (Söl, 1997). 1.4.3. Etkinlik Ölçümünün Önemi 21. yüzyıla girerken örgütlerin mükemmeli arayış çabaları, gerek örgütsel yapılarında gerekse yönetim metotlarında hızlı değişimleri de beraberinde getirmektedir. Bu hızlı değişime ayak uydurabilmek, rekabet ortamında ayakta kalabilmek, stratejileri tanımlayabilmek ve organizasyonların gelecekte nerede olabileceklerini anlama konularında, etkinlik ölçümü ve değerlendirmesi, tüm organizasyonlarda önem kazanmıştır (Baysal ve ark, 2004). Etkinlik ölçümü, belirli bir dönem boyunca bir organizasyon tarafından yürütülen faaliyetlerin istenilen sonuçlara ne kadar ulaştığı hakkında bir yorum yapmaya imkan vermekte olup aynı zamanda bu faaliyetlerin sayısal olarak da bir ifadesidir. Hizmet sunumunda istenilen amaca ulaşılıp ulaşılamadığının ölçülmesi diğer organizasyonlar ile rekabet edilebilirlik gücünü de ölçmekte ve başarının bir anahtarı rolünü oynamaktadır. Organizasyonun etkinlik düzeyinin belirlenmesi; yani faaliyetlerinde ve kaynak kullanımında ekonomiklik, verimlilik vb. ilkelere ne kadar ulaşılabildiğinin ölçülmesi, sorunlara neden olan etkenlerin ortaya koyulması ve bu sorunları ortadan kaldıracak gerekli önlemlerin alınması konularında bilgi verir. 1.4.4. Kamu Yönetiminde Etkinlik Ölçümü Kamu sektöründe etkinlik ölçümleri, en az kaynakla en fazla hizmet üretmelerine katkı sağlar. Bu hizmetlerin bazıları aşağıdaki gibi ifade edilebilir. 6

1. GİRİŞ N. Berna SARI Pilot projeler (Konut yetersizliği gibi), Mevcut hizmetleri ihtiyaçlara göre yeniden düzenlemek, Vatandaşa hizmette kolaylık getirecek maliyeti düşük değişiklik yapılabilecek alanları belirlemek, Yapılan yeni düzenlemelerden bir müddet sonra bunun vatandaşlara ne katkı sağladığı veya onların düşüncelerini ne yönde etkilediğini belirlemek, Değişik bölgeler, gruplar veya mahallerin yapılan değişikliklerden hangi ölçülerde etkilendiğini belirlemek, Gelecekteki bütçelemeyi toplumun arzu ve ihtiyaçları doğrultusunda hazırlamak, Sadece kaynak tahsisinde en iyi yolun tespitini değil, aynı zamanda kıt kaynakları, hizmetleri en iyi şekilde geliştirip sürdürecek yöntemi belirlemek, etkinlik ve etkenlik faktörlerinin optimum bileşimini bulmak. Son yıllarda AB, OECD gibi uluslararası çevrelerde, vatandaşın müşteri gibi kabul edilmesi, bürokrasinin azaltılması, devletin küçültülerek etkinleştirilmesi ve merkezi idarenin bazı yetkilerinin taşraya ve yerel yönetimlere devredilmesi, kamu yönetiminde performans (iş başarım) ölçülmesi etkinliğin ve verimliliğin arttırılması gibi konular ağırlıklı olarak ön plana çıkmaktadır (Kavuzlu, 2007). 1.5. Yerel Yönetimler 1.5.1. Yerel Yönetim Kavramı ve Önemi Yerel yönetimler olarak ifade edilebilecek bazı hizmet organizasyonları 1600 lü yıllardan 1800 lü yıllara kadar İngiltere, Fransa ve Almanya da merkezi yönetimlerin ara kurumları olarak işlev görmüşlerdir. 1850 li yıllardan itibaren belediye kavramının local government şeklinde ilk kez İngiltere de kullanıldığı ve Amerika da da bu dönemden itibaren yerel hizmet kuruluşlarının gündeme geldiği görülmektedir. Bu dönemde de yaklaşık 20. yüzyılın ortalarına kadar, yerel yönetimler devletin yani merkezi yönetimin bir parçası olarak algılanmışlardır. 7

1. GİRİŞ N. Berna SARI Halbuki hızla kentleşmenin getirdiği artan yerel hizmet ihtiyacı yerel yönetimlerin daha hızlı ve rasyonel hareket etmelerini gerektirmekteydi (Doğan, 2006). Yerel idare, en geniş tanımı ile bir devletin ya da bölgesel yönetimin alt birimi olan göreceli olarak küçük bir alanda, sınırlı sayıdaki kamusal politikaların belirlenmesi ve uygulanması ile görevli ve yetkili kılınmış bir kamu kuruluşu olarak tanımlanmaktadır. Mahalli İdareler, 1982 Anayasası nda: İl, belediye veya köy halkının mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere, kuruluş esasları kanunlarla belirtilmiş ve karar organları yine kanunla gösterilen seçmenlerce seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir şeklinde tanımlanmıştır. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununda mahalli idareleri yetkileri belirli bir coğrafi alan ve hizmetlerle sınırlı olarak kamusal faaliyet gösteren belediye, il özel idaresi ve bunların kurdukları birlik ve idareyi ifade eder (Narinoğlu, 2009). Yerel yönetim, alanın, yerin önem taşıdığı yönetim biçimidir. Yetkileri yer, konu ve biçim yönünden sınırlanan yerel yönetim idareleri belli bir yer, alan içinde o bölgede yaşayan insanların mahalli, ortak ve uygar ihtiyaçlarının giderilmesi ile görevlidirler (Tortop, 1988). Yerel yönetimlerin aldığı görev ve sorumluluklar neticesinde, genel özellikleri şu şekildedir (Dönmez, 1999): Özerkliğe sahip olma, Karar organlarının seçimle gelmesi, Görev alanlarının yasayla belirlenmesi, Vesayet denetimine sahip olması, Kendine özgü gelir kaynaklarının olması. 1.5.2. Yerel Yönetimlerin İşlevleri Yerel yönetimlerin işlevlerine yönelik kaynaklarda genelde şu üç ilke adlandırılmaktadır. Bunlar, özgürlük, katılım ve etkinlik ilkeleridir. Bu ilkelerle ilişkili olarak yerel yönetimlerin şu işlevleri yerine getirdikleri belirtilmektedir (Gökçe, 2000): 8

1. GİRİŞ N. Berna SARI i) Yerel yönetim, iktidarın merkezden yerel birimlere dağılımını sağlayarak özgürlüğü geliştirmekte ve böylece iktidar ve yetkinin mekansal düzeyde bölüşümünü sağlamak suretiyle merkezi gücün iktidarını sınırlamakta, muhtemel keyfi yönetime karşı birey ve birey gruplarının korunmasını sağlamakta ve çoğulculuk yaratarak siyasal ve ekonomik gücün yoğunlaşmasını ve tekelleşmesini önlemektedir. Katılımcı demokrasinin savunucularından olan Mill (1985), merkezleşmiş gücün özgürlüğü tehdit ettiği görüşündedir. Bu nedenle, yerel yönetimler bu tehditkar gücü sınırlandırmaya hizmet edecek ve böylece özgürlüğü güvence altına almaya yardımcı olacaklardır (Gökçe, 2000). ii) Yerel yönetimler katılmanın yaşama geçirilmesi için elverişli ortamlar sunmaktadırlar. Halkın günlük hayatını etkileyen kararları üreten ve uygulamayı gerçekleştiren siyasal ve yönetsel düzeydeki karar organlarının halkın oylarıyla işbaşına gelmeleri neticesinde yerel halkın taleplerini karar organlarına ve uygulayıcılara daha kolay yansıttığı ve böylece halk katılımının daha etkili biçimde gerçekleştiği kabul edilmektedir (Sezer, 1996). iii) Yerel yönetimlerin, kimi kamu hizmetlerini halka etkin bir biçimde sunmaları da varlık nedenleri arasındadır. Kamu hizmetlerinin sunulmasında, hem ekonominin hem de üretilen hizmetin yerel taleplere uyumluluğunun sağlanması, merkezi yönetimleri ile yerel yönetimler arasında bir iş bölümünün yapılmasını gerektirir (Tekeli, 1983). Çünkü yerel yönetimler o bölgede yaşayanların bölge sınırları içindeki ortak ihtiyaçlarını bizzat kendilerinin saptayıp gerçekleştirmelerine nispi olarak daha fazla olanak sağlarlar (Yıldırım, 1993). Özetlenecek olursa; yerel yönetimler demokratik katılımın özendirilmesi, yönetimde etkinliğin sağlanması, toplumsal ve ekonomik gelişmenin hızlandırılması, ulusal birlik ve bütünlüğünün korunup geliştirilmesi gibi işlevler yerine getirmektedirler (Çitci, 1998). 9

1. GİRİŞ N. Berna SARI 1.5.3. Belediye Kavramı Anayasaya göre, belde halkının mahalli ve müşterek ihtiyaçlarını belediyeler karşılamaktadır. Belediyeler, kendi sınırları içinde yaşayanlara karşı sorumludur. 5272 sayılı Belediye Kanunu 3. maddesinde: Belediye, belde sakinlerinin mahalli, müşterek niteliğindeki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisini ifade eder. denilmektedir. Belediye organları; belediye başkanı, belediye encümeni ve belediye meclisidir. Yirminci yüzyılda Batı Avrupa ülkelerinde meydana gelen gelişmeler çerçevesinde belediyeler de etkilenmiştir. Bu yüzyılın ikinci yarısında etkinlik kavramı öne çıkmıştır (Güler, 1992). Sayıları fazla ve ölçekleri küçük olan yerel yönetim birimleri, kent-kır ayırımının kaybolduğu sanayi ötesi toplumlarda, bölgesel ölçeği zorlayan kentsel planlamayı olumsuz etkilemektedirler. Sosyo-ekonomik gelişmenin temposuna ayak uydurabilmeleri için yeterli uzman ve kaynak yoğunlaşmasına engel olmaktadırlar. Yapılması gereken şey, yerel yönetimlerin sayısını azaltmaktır. Bu da belediyelerin birleştirilmesiyle olmaktadır. Belediyelerin birleştirilmesinin nedenleri; belediye gelirlerini artırmak, belediyeler arasında işbirliği sağlamak, belediyelerde çalışan personelin niteliğini yükseltmektir (Tortop, 1990). Ayrıca, belediyenin yürütme organı olan belediye başkanının görevleri artmıştır. Belediye başkanı daha önce sadece doğumları, ölümleri kaydeder ve kadastro işlerine bakardı. Yirminci yüzyılda istatistikler çıkarır, ziraat hizmetleri için ürün durumu tespit eder, vergi indirim isteklerini üst makamlara bildirir. Sosyal yardım dosyaları ve bütçeyi hazırlar, yolları yapar ve okul gibi resmi binaların bakımı ve onarımı belediye başkanının görevleri arasında sayılmaktadır. Küçük belediyelerin mali yapıları ise bu hizmetleri yerine getirmek için yetersiz kalmaktadır (Randet-Maltete,1962). Yukarıda belirtilen düşüncelere paralel olarak yerel yönetim birimlerinin sayıları azaltılmıştır. Almanya'da yerel yönetim birimlerinin sayısı 1968 1978 yılları arasında Baden-Vürtemberg eyaletinde 3379'dan 1100'e, Bavyera eyaletinde 10

1. GİRİŞ N. Berna SARI 7073'den 2027'ye, Hessen eyaletinde 2690'dan 416'ya düşürülmüştür. Hollanda'da 1000 olan yerel yönetim sayısı 833'e indirilmiştir. Fransa'da da benzer gelişmeler olmuştur. Bu ülkede 40 bine yakın belediyenin tüzel kişiliğine dokunulmamış; fakat çoğunu yakındaki bir merkez banliyösüne dönüştürerek varlıklarında köklü değişiklikler yapılmıştır (Güler,1992). Türkiye de de benzer gelişmeler yaşanmıştır. Belediyenin kurulabilmesi için gerekli olan nüfus ölçütü 2000 den 5000 e çıkartılmıştır. Belediyelerde sadece yapısal değişikliklerle yetinilmemiştir. Ayrıca görev ve kaynakların yeniden dağılımı ile ilgili düzenlemeler de yapılmıştır. 1970'li yılların ilk yarısından itibaren ortaya çıkan bu eğilim, kamu harcamalarının büyümesinde düşüşlere neden olmuştur. Toplam kamu harcamalarındaki değişme eğilimi çoğu ülkede büyüme hızını düşürmüş iken, yerel yönetim harcamalarının hacmi Fransa'da aynı kalmış; Almanya, İsviçre, İsveç, İtalya ve İngiltere gibi çoğu ülkede daralmıştır (Güler, 1992). 1.5.3.1. Belediyelerin Görevleri Belediyelerin görev ve yetkileri ülkeden ülkeye ve zaman içinde değişiklik göstermektedir. Toplumsal refah devleti anlayışının gelişmesine paralel olarak, önceleri belediye tarafından görülmekte olan kimi hizmetleri merkezi yönetim üzerine almıştır. Kimi hizmetleri merkezi yönetimin yüklenmesine, teknik zorunluluklar da neden olmuştur. Belediyelerin görev ve yetkilerinin belirlenmesinde yeryüzünde başlıca üç ilkeden söz edilmektedir. Bunlar; genel yetki ilkesi, yetki ilkesi ve liste ilkesi dir. (Keleş, 2000). Genel yetki ilkesine göre, belediyeler, kanunların yasaklamadığı ya da başka idari birimlere bırakılmamış olan bütün yerel nitelikteki hizmetleri yürütmekle görevli ve yetkilidirler. Almanya ve Hollanda da bu ilke uygulanmaktadır. Yetki ilkesine göre, belediyeler, kanunun açıkça yetkilendirdiği konularda yerel nitelikteki hizmetleri yerine getirebilirler. Belediyeler, kanunların yasaklamadığı alanlarda hizmet götürmekle görevli ve yetkili değildir. İngiltere bu ilkeyi kabul etmiştir. 11

1. GİRİŞ N. Berna SARI Liste ilkesinde ise, belediyelerin yetki ve görevlerini kanunlar liste şeklinde teker teker saymaktadır. Buna sayma yöntemi de denilmektedir. Ülkemizde 2005 yılına kadar belediyelerin yetki ve görevleri, büyük ölçüde liste ilkesi ne göre belirlenmiştir. 2005 te yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanununda, öncelikle yetki ilkesi kabul edilmiştir. Yetki listesiyle birlikte genel yetki ilkesi de benimsenmiştir. Genel yetki ilkesi 5393 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin (b) fıkrasında söyle ifade edilmektedir: Belediye, kanunlarla başka bir kamu kurum ve kurulusuna verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki diğer görev ve hizmetleri de yapar ve yaptırır. Bu fıkra Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir (Anayasa Mahkemesi, Esas No. 2005/95, Karar No: 2005/14). Aynı Kanunun (a) fıkrasında belediyelerin görev ve yetkileri şu şekilde açıklanmıştır: İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafî ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, nikâh, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptırır. Belediye hizmetleri, yurttaşlara en yakın yerden ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yaslı ve dar gelirlilerin durumuna göre uygun yöntemler uygulanır. Yukarıda görüldüğü gibi 5393 sayılı Belediye Kanunu nun öngördüğü görevler, çok geniş kapsamlıdır. 5393 sayılı Belediye Kanunu nun 15. maddesi f bendinde Toplu taşıma yapmak; bu amaçla otobüs, deniz ve su ulaşım araçları, tünel, raylı sistem dâhil her türlü toplu taşıma sistemlerini kurmak, kurdurmak, işletmek ve işlettirmek ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu n 7. maddesi f bendinde ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini planlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek belediyelere, büyükşehirlerde ise büyükşehir belediyelerine verilmiştir. 12

1. GİRİŞ N. Berna SARI Bu görevler beşikten mezara kadar belde halkının hemen hemen tüm ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlamaktadır (Eryılmaz, 2005). 1.5.3.2. Belediyelerde Etkinlik Kavramı ve Önemi Belediyeler açısından etkinlik, yerel hizmetleri, belde halkının talep ve beklentileri göz önünde bulundurularak belirlenen hedefleri gerçekleştirecek doğrultuda sağlamayı ifade etmektedir (Yalçındağ, 1992). Belediyelerin hedeflerini karşılamadaki yeterlilikleri onların etkinlik derecelerinin göstergesi olarak kabul edilebilir. Genel olarak belediyeler halen yaptıkları faaliyetlerin sonuçlarına ilişkin ölçüm ve değerlendirme işlemlerini gerektiği şekilde yapamamaktadır. Bu anlamda etkinlik ölçümü kaynakların etkili kullanımı ve hizmetlere ilişkin sonuçların değerlendirilmesinde büyük önem teşkil etmektedir. Örneğin bir belediyede altyapı harcamaları bir önceki yıla göre azaltılmış olabilir. Ancak yeterli altyapı yatırımı yapılmadığı için, belde sınırlarında sağlıklı bir yaşam gerçekleştirilemeyecektir (Çivi, 2006). Belediyelerin etkinliklerinin artırılması ve performanslarının ölçümü için çeşitli araçlar kullanılarak, çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. Kullanılan araçlardan en önemlileri performans göstergeleri ve hedefler, kullanılan yöntemlerden en önemlisi ise kıyaslama (bencmarking) yöntemidir. Kıyaslama yönteminde belediyelerin performansları, diğer ülkelerdeki veya diğer bölgelerdeki mahalli idarelerle kıyaslanarak, belirli bir standart yakalanmaya çalışılmaktadır (Nangır, 2007). 1.5.4. Kent İçi Ulaşım Kavramı ve Türkiye de Toplu Taşımacılık Ulaştırma toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel etkinliklerinin türevi olarak ihtiyaç duyulan bir ara hizmettir. Yani ulaşım talebi kendiliğinden değil, sosyoekonomik örgütlenmenin ve etkinliklerin sonucu olarak ortaya çıkar. İhtiyaç duyulduğu zamanda ve yerde, ihtiyaç duyulduğu kadar üretilmesi gerekir. Az 13

1. GİRİŞ N. Berna SARI üretilirse ilgili olduğu sosyoekonomik etkinlik aksar, fazla üretilirse israf yapılmış olur (Evren, 1995). Ulaştırma insan ve eşyanın gereken zamanda gereken yere taşınması için gerekir. Bu anlamı itibariyle kentlerdeki ekonomik ve sosyal hayat üzerinde ulaştırma siteminin performansının büyük etkisi bulunmaktadır (Tanga ve Waters, 2005). Gelişmekte olan ülkelerin en önemli sorunlarından biri ulaşımdır. Türkiye de de hızla artan nüfusla ve sosyo-ekonomik değişikliklerle kentlerin büyümesi sorunun boyutunu genişletmektedir. Gerek ekonomik zorluklar gerekse çevre sağlığının korunması amacıyla insanların çoğu toplu taşıma araçlarını kullanırlar. Toplu taşıma sistemlerinin ve araç sayılarının ihtiyaca yeteri kadar cevap vermemesi ve bu sistemlerde yaşanan aksaklıklar, bu önemli hizmet sektöründe ciddi sorunlara sebep olmaktadır. Toplu taşıma araçlarını etkin bir şekilde kullanmayan kentler de ciddi ulaştırma problemleriyle karşılaşırlar ve problemlerini kolaylıkla çözemezler. Kent içi ulaşımın önemi, ulaştırma altyapısının ekonomik kalkınmanın teminatı değilse bile ön şartı olduğunu ileri süren Adler, ekonomik gelişmenin ilk safhalarında trafik artışının, ulusal gelirdeki yükselmeye göre iki ya da üç defa daha fazla olması durumuna sık rastlandığını ve hasılanın sermayeye oranının yüksek olmasından dolayı, ulaştırma yatırımlarının çoğunlukla kamu yatırımlarının yüzde on beş ile yüzde otuzunu oluşturduğuna dikkati çekmektedir (Hans, 1975). Gelişmekte olan ülkelerin kalkınma meselesine eğilen kuramcılardan Hirschman, ulaşımı, sosyal sabit sermaye ve doğrudan prodüktif yatırımlar arasında görmektedir (Güven, 1982). Günümüzde bütün dünyada kent içi ulaşımda toplu taşıma önem verilmesinin en önemli nedeni, özel oto kullanımının teknik, ekonomik ve toplumsal açılardan kent içi ulaşımın gerekleriyle çeliştiği konusunda her kesimin görüş birliği içinde olmasına dayanmaktadır. Ülkemizde kent içi ulaşım sorunu, her iki kişiden birini doğrudan, kaynakların paylaşımı açısından ise tümünü dolaylı olarak etkilemektedir. Dolayısıyla kent içi ulaşıma yönelik harcamaların her birimi hem kentteki hem de ülkedeki her insanı ilgilendirmektedir. Dolayısıyla dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye deki insanların büyük bir bölümünün en önemli sorunlarının başında toplu ulaşım gelmektedir (Turan, 1998). 14

1. GİRİŞ N. Berna SARI Kent içi ulaşım, kentsel yaşantının kaçınılmaz bir parçasıdır. Kentsel toplu taşım politikaları ise ulaşımda kullanıcıya, işleticiye ve ülkeye maliyeti oldukça az, ekonomik ve sosyal gelişmeye katkısı en yüksek uygulamalardır. Kent gelişimini olumlu yönde etkileyerek daha iyi bir kent yaşamı yaratan çağdaş bir sistem bütünlüğünü sağlamak amacındadır. Bu amaç doğrultusunda kent içi ulaşımı düzenleyecek toplu taşım sistemlerinin, bir an önce uygulamaya geçirilmesinin büyük önem taşıdığı düşünülmektedir (Turan, 1998). Gelişmiş ülkelerde şehir planları ve gelişim alanları ile uyumlu ulaşım master planları bulunmakta olup, toplu ulaşım faaliyetleri de dahil olmak üzere bu uzun yıllık planlar üzerinde hizmetler verilmektedir. 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu n 7. maddesi f bendinde belirtildiği gibi Büyükşehir ulaşım ana plânını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak görevi büyükşehir belediyelerine verilmiş olmasına rağmen birçok büyükşehir belediyesinde bu planlar yapılmamış veya yapılmış olanlara da gerektiği gibi sadık kalınmamıştır. Bu da ülkedeki birçok belediyenin toplu taşıma hizmetlerinden yüklü şekilde zarar etmesine ve başarısız işletme yönetimi ile de bu zararların her gün biraz daha fazla artmasına neden olmaktadır. Türkiye de enerji, çevre, ekonomi, konut, arsa ve arazi politikaları ile tutarlı, sürdürülebilir, kamu kesimini bağlayıcı, özel sektörü yönlendirici geniş kapsamlı bir ulusal kentiçi ulaşım stratejisi bulunmamaktadır. Bu bağlamda toplumun tüm kesimlerine eşit fırsatlar sunan, katılımcı, kamu yararını gözeten, yurtiçi kaynakların kullanımına özen göstererek dışa bağımlılığı en aza indiren, çevreye duyarlı, ekonomik açıdan verimli, güvenli ve sürekli yaya hareketinin sağlanmasını esas alan kentiçi ulaşım planlaması yapılmalıdır. Arazi kullanım kararlarının her ölçekte ulaşım etkileri ile birlikte değerlendirilmesi ve her ölçeğin gerektirdiği kentiçi ulaşım planlarının hazırlanması sağlanmalıdır. Her kentin özgün yapısı, dinamikleri ve potansiyelleri göz önüne alınarak, kent içi ulaşım türlerinde çeşitlilik ve bütünleşme sağlanmalıdır. Ulaştırma etütlerine temel oluşturması açısından, kentlerdeki mevcut ulaşım sistemi ile yolculuk talebine ilişkin verilerin toplandığı ve düzenli olarak güncellenen Kent Bilgi Sistemlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması sağlanmalı ve bu sistemler vatandaşların bilgi talebini karşılayacak şekilde geliştirilmelidir. 15

1. GİRİŞ N. Berna SARI Toplu taşıma ile bireysel ulaşım türlerinin birbirleriyle ve kendi içlerinde rekabet etmeyen bir sistem olarak çalışması sağlanmalı, kentiçi ulaşım projelerinin finansmanında dışa bağımlılığı en aza indiren, ulusal üretim, istihdam ve finansman imkanlarından azami ölçüde yararlanan modeller kullanılmalıdır. Ayrıca dış finansman sağlanması düşünülen kentiçi ulaşım projelerinin seçiminde; proje maliyetleri ile iç-dış finansman kompozisyonunun belediyelerin mali yapıları ile uyumlu olması şartı aranmalıdır. Ulusal ve yerel düzeyde kentiçi ulaşım karar, politika, uygulama ve denetiminden sorumlu birimlerin görev, yetki ve sorumluluklarını tanımlayan gerekli düzenlemeler yapılacaktır (DPT, 2006). Tüm dünyada otobüs taşımacılığının kentiçi toplu taşımada önemli bir yeri vardır. Otobüs taşımacılığında istenilen seviyelere erişmek bazı şartları yerine getirmekle mümkün olur. Etkin olmayan organizasyon ve işletme, ekipman sıkıntısı, uygun yapılmayan planlama otobüs işletmeciliğinde sıkıntılar oluşturmaktadır. Oluşan sıkıntılar ekonomik olmayan işletim maliyetlerinin ortaya çıkmasına ve kaynakların verimli kullanılmamasına sebep olmaktadır. Otobüs taşımacılığının en büyük avantajları sıklık, esneklik ve ekonomikliktir. Bu özelliği ile kentiçinde çok geniş bir alanda taşıma hizmeti sunulabilmektedir. Fakat sistemli bir organizasyon ve planlama olmadığı takdirde etkin bir otobüs taşımacılığı sağlanamaz. Otobüs sisteminin elemanları; şebeke(yol-duraklar-terminaller), araçlar ve işletimdir. Basit olarak otobüs işletmeciliğinde araç ve sürücüler vazgeçilmez unsurlardır. Otobüs işletmeciliği günümüzde hızla artmakta olan özel otomobil kullanımına alternatif oluşturacak şekilde yapılmalıdır (Karacasu, 2004). 16

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR N. Berna SARI 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR İlk olarak Charnes, Cooper ve Rhodes (1978) tarafından çalışılmış ve ardından Banker, Charnes ve Cooper (1984) tarafından geliştirilmiş olan veri zarflama analizi teorik olarak kuvvetli bir etkinlik analizi olmasına rağmen günlük yaşamda katı varsayımları gerçekleştirmek her zaman için mümkün olamamaktadır. Bu nedenle Eroğlu ve Atasoy un (2000) yaptığı çalışmada, veri zarflama analizinin yanında duyarlılık analizi ile ilgili teorik açıklamalar yapılarak bir işletme uygulaması yardımıyla teori desteklenmektedir. Veri zarflama analizi sonucunda 15 karar biriminden 4 karar birimi etkin bulunmakta ve bu etkin karar birimlerine ait girdi ve çıktıların kararlılık bölgeleri belirlenmektedir. Böylece etkin karar birimlerinin etkinlik sınırı üzerinde kalmasını sağlayan girdi ve çıktı aralıkları tespit edilmektedir. Ayrıca veri zarflama analizi sonuçlarına göre elde edilen girdi-çıktı ağırlıklarının önem derecelerinin karar vericiler tarafından değiştirilmesi gerektiği varsayımı altında S-VZA (VZA da duyarlılık analizi) yapılmaktadır. S-VZA sonuçlarına göre, veri zarflama analizi ile elde edilen etkinlik düzeylerinin genel olarak azaldığı gözlemlenmektedir. Ancak farklı minimum ve maksimum ağırlıklar için ve farklı varsayımlar altında etkinlik düzeyleri değişim gösterecektir. Atan ve arkadaşları (2000) çalışmalarında, çok değişkenli istatistiksel analiz yöntemleri ve parametrik olmayan etkinlik analizlerinin yardımıyla, ekonomik, sosyal ve sosyo-demografik değişkenler kullanarak illerin gelişmişlik düzeylerine göre sınıflandırılması ve bu sınıflandırma içinde kaynaklarını etkin olarak kullanan illerin tespit edilmesini amaçlamışlardır. Böylece etkin iller belirlenmiş ve ülkede yer alan diğer illere referans olma özellikleri saptanmış olacaktır. Çalışmanın esas amacı ise çok değişkenli analiz ve veri zarflama analizi yöntemlerinin illerin gelişmişlik düzeyini belirlemedeki başarılarını karşılaştırmak ve illeri sınıflamada hangi yöntemin daha etkin olduğunu tartışmaktır. Çalışma kapsamında ilk olarak kullanılan yöntemlerin teorik temellerinden bahsedilmiştir. Ardından çok değişkenli analiz yöntemlerinden faktör analizi ve diskriminant analizi kullanılarak iller sınıflandırılmış ve benzer sınıflandırma veri zarflama analizi ile yapılmıştır. Son olarak analiz sonuçları yorumlanmış ve yöntemlerden etkin olanı tespit edilmiştir. 17

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR N. Berna SARI Çağlar (2003), yaptığı çalışmada ise veri zarflama analizi modellerindeki karar verme birimlerinin girdi ve çıktılarına ortak ağırlıklar atanması için gereksizliği belirleme analizinden bulunan ağırlıklardan yararlanılması ve bu ağırlıklar kullanılarak karar verme birimlerinin sıralanmasını önermektedir. Yine, gereksizliği belirleme analizinden elde edilen ağırlıklar koni oran yaklaşımında kullanılarak daha az boyutlu bir probleme geçilmesi önerilmektedir. Garanti bölgesi yaklaşımında, gereksizliği belirleme analizi ve kanonik korelasyon analizi ile elde edilen bileşenler yardımıyla ağırlık sınırlandırılmasının objektif bir biçimde yapılması önerilmektedir. Bu çalışmada Türkiye deki büyükşehir ve il merkez belediyelerinin etkinlikleri dört farklı model ile incelenmiş ve önerilen yaklaşımlar uygulanmıştır. Baysal ve arkadaşlarının (2004) yaptığı çalışmada, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi (TCDD) tarafından işletilen Türkiye nin önemli 7 limanının etkinliği veri zarflama analizi ile ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu amaçla, girdiye ve çıktıya yönelik veri zarflama analizi modelleri sabit getirili ve değişken getirili ölçek varsayımları altında uygulanmış ve limanların etkinlik değerleri belirlenmiştir. Etkin olmayan limanlar için yapılması gereken potansiyel iyileştirmeler verilmiştir. Uygulamada Charnes, Cooper ve Rhodes un (1978) ölçeğe göre sabit getirili ve Banker, Charnes ve Cooper ın (1984) ölçeğe göre değişken getirili veri zarflama analizi modelleri girdiye ve çıktıya yönelik olarak çözülmüş, etkinlik sonuçları elde edilmiştir. Limanların iş potansiyellerinin artırılması, buna bağlı olarak gelirlerinin artırılması sonucunda etkin olabilecekleri göz önünde bulundurulmuştur. Burada çıkan sorun yönetim etkinsizliğidir. Çözüm için liman işletmeciliği organizasyonlarının yeniden ele alınıp gerekli yapısal iyileştirmeler yapılması gerekli görülmüştür. Woodbury ve Dollery (2004) Avustralya nın New South Wales bölgesinde yer alan eyalet ve şehirlerdeki belediye su hizmetlerinin tahsis ve teknik etkinliğini VZA yöntemi yardımıyla ölçmüşler ve etkinlik ölçümüne kalitatif göstergeleri dahil etmeye çalışmışlardır. Yönetim giderleri, bakım ve işlem maliyetleri, enerji ve kimyasal maliyetler ile sermayeyi yerine koyma maliyetleri girdi olarak alınmıştır. Çıktı değişkenleri, kantitatif ve kalitatif olmak üzere iki şekilde analize dahil edilmiştir. Hizmet sunulan hane sayısı ile yıllık su tüketimi kantitatif; su kalite 18

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR N. Berna SARI indeksi ile su hizmet indeksi de kalitatif değişkenlerdir. Bu girdi ve/veya çıktı değişkenlerinin çeşitli kombinasyonları kurulan altı farklı VZA modelinde analize tabi tutulmuş ve etkinlik skorları elde edilmiştir. Ayrıca en iyi performans sergileyen belediyeler belirlenmiş ve bunların su hizmetindeki etkinliklerinin temelinde yatan nedenler incelenmiştir. Barnum ve arkadaşları (2006), bir ulaşım organizasyonundaki alt birimlerin etkinliğini karşılaştıran, girdiler ve çıktıların çeşitliliğini yansıtan, objektif ve tutarlı bir performans ölçümü ihtiyacı üzerinde çalışmışlardır. Çalışma böyle bir performans göstergesi geliştirmek için bir metot göstermekte ve bu metodun kullanımını Chicago ulaşım sisteminde park et devam et bölgelerinde bir uygulama ile anlatmaktadır. Önerilen metot her bir alt birim için etkinlik skoru tahmin etmede veri zarflama analizini kullanmaktadır. Çalışma, skorların her bir alt birimin etkinlikleri için nasıl objektif ve geçerli göstergeler sağladığını, iç ve dış paydaşların amaç ve değerlerini hesaba alarak açıklamaktadır. Skorlar bir ulaşım şirketi tarafından alt birimlerinin verimsizliğini belirlemede kolayca uygulanabilir ve birçok uygulama çalışmasında gösterildiği gibi bu bilgi, alt birimlerin ve sistemin performansını birlikte düzeltecek değişiklikler yapılmasında temel olarak kullanılabilir. İlkay ve Doğan (2009) tarafından hazırlanan çalışmada; Kapadokya Bölgesindeki belediyelerin etkinliği veri zarflama analizi ile ölçülmüş, etkin olan ve olmayan belediyeler belirlenmiş ve etkin olmayan belediyeler için iyileştirmeye yönelik birtakım öneriler geliştirilmiştir. Etkinlik ölçümü dört spesifik model kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu modeller; çöp hizmetleri modeli, imar hizmetleri modeli, mali model ve su hizmetleri modelidir. Etkinlik ölçümleri 2004 ve 2008 yılları için ayrı ayrı yapılmış ve böylelikle her iki dönem bakımından bu 14 belediyenin etkinlik düzeyleri karşılaştırılmıştır. Analiz sonuçlarına göre çöp hizmetleri modelinde hem 2004 hem de 2008 yılında 5; imar hizmetleri modelinde 2004 yılında 5, 2008 yılında 6; mali modelde 2004 yılında 6, 2008 yılında 9; su hizmetleri modelinde ise 2004 yılında 5, 2008 yılında 9 belediyenin etkin olduğu görülmüştür. 19

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR N. Berna SARI 20

3. MATERYAL VE METOD N. Berna SARI 3. MATERYAL VE METOD 3.1. Materyal Çalışma, ülkemizde bulunan 16 adet Büyükşehir Belediyesi nin (İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Adapazarı, Mersin, Diyarbakır, Erzurum, Samsun, Eskişehir, Konya, Kayseri, Kocaeli, Gaziantep, Bursa) toplu taşıma konusuna yaklaşımları ve bu konudaki faaliyetleri hakkında bilgi verecektir. Uygulama kapsamında veriler, incelenen belediyelere gönderilen anket formları ve dilekçeler ile toplanmıştır. Bu bağlamda büyükşehir belediyelerinin 2008 yılına ait toplu taşıma hizmetlerine ilişkin verileri kullanılmaktadır. Ayrıca nüfus ve yerleşim birimlerine ilişkin bilgiler Türkiye İstatistik Kurumu web sitesinden yararlanılarak elde edilmiştir. Anket formları 16 büyükşehir belediyesine de gönderilmesine rağmen Kayseri, Adapazarı, Diyarbakır, Samsun ve Konya büyükşehir belediyelerinden çalışma için gerekli hiçbir veri alınamamıştır. Cevap gönderen büyükşehir belediyeleri ise genel olarak toplu taşıma hizmetlerine ilişkin gelir-gider rakamlarını vermemiş olup, anket formlarındaki tüm soruları cevaplandırmakta yetersiz kalmışlardır. Veri Zarflama Analizi modellerinde ilgili girdi ve çıktı verilerini tam olarak veren belediyeler kullanıldığı için modellerdeki belediye sayıları değişiklik göstermektedir. Bazı belediyelerde raylı sistemler ve denizle toplu ulaşım seçenekleri de olmasına rağmen bunların olmadığı düşünülerek tüm belediyelerde homojenliği sağlayıcı varsayımlar yapılmıştır. Ayrıca hesaplamalar yapılırken nüfusun her bir kişisinin günde ortalama bir yolculuk yaptığı varsayılmıştır. Belediyelere gönderilen anket formlarında sorumluluk alanlarına ait; Şehir nüfusları, Yerleşim birimi (mahalle) sayıları (adet), Otobüs hattı sayıları (adet), Toplu taşıma otobüsü sayıları (adet), Otobüs hizmetlerinde görev yapan personel sayıları (adet), 21