İktisat Bölümü, Atılım Üniversitesi.

Benzer belgeler
SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457)

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI POLİTİK İKTİSAT ECON

İktisadi Düşünceler Tarihi (ECON 316) Ders Detayları

İktisat Tarihi (ECON 204T (IKT 125)) Ders Detayları

DERS ÖĞRETİM PLANI. Avrupa İktisat Tarihi. Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü

Uluslararası Ekonomi Politik (IR502) Ders Detayları

Cilt / Volume: 5 Sayı / No: 2 Kasım/November 2015 ISSN

Uluslararası Siyasi İktisat (IR211) Ders Detayları

Ders Kodu Dersin Adı Yarıyıl Teori Uygulama Lab Kredisi AKTS RI-701 Dış Politika ve Karar Alma Süreçleri

SİYASET SOSYOLOJİSİ (SBK307)

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Maliye Hacettepe Üniversitesi İİBF Y. Lisans İktisat Akdeniz Üniversitesi SBE 2003

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

Editörler Prof.Dr.Mustafa Talas & Doç.Dr. Bülent Şen EKONOMİ SOSYOLOJİSİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

Staj Programları Hakkında

1. Hafta: Giriş ve İletişim, Teknoloji ve Toplum İlişkisine Dair Temel Yaklaşımlar

Yayına Hazırlayan: Hüsnü Bilir Türkçe Söyleyenler: Eren Kırmızıaltın- H. Alpay Öznazik Redaksiyon: Hüsnü Bilir Dizgi: İsmet Erdoğan Kapak: Ali İmren

Dış Politika Analizi. XII. Küresel Siyasetin Dönüşümü ve Dış Politika. Ulusaşırı İlişkiler, Ulusaşırı Aktörler, Küreselleşme Tartışmaları

DERS ÖĞRETİM PLANI Akdeniz İktisat Tarihi. Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü

ÇAĞDAŞ SİYASET DÜŞÜNCESİ (SBK204)

Dr. A. Tarık GÜMÜŞ Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı. Sosyal Devlet Anlayışının Gelişimi ve Dönüşümü

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

KAPİTALİZMİN İPİNİ ÇOK ULUSLU ŞİRKETLER Mİ ÇEKECEK?

2. Iletisim Adresi : Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü,

5. Hafta: Farklı Devlet Oluşumu Yaklaşımları-1

KAPİTALİZM, PİYASA BAŞARISIZLIĞI VE SAĞLIK HİZMETLERİ SUNUMU. Gülbiye Yenimahalleli Yaşar

ÜNİTE:1. Sanayi Sonrası Toplum: Daniel Bell ÜNİTE:2. Alain Touraine: Modernlik ve Demokrasi ÜNİTE:3. Postmodern Sosyal Teori ÜNİTE:4

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Televizyon Eleştirisi RTC

Uluslararası İlişkiler Teorisi (UI501) Ders Detayları

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457)

Uluslararası İlişkiler Teorisi (IR204) Ders Detayları

Dersin Amacı: Bilimsel araştırmanın öneminin ifade edilmesi, hipotez yazımı ve kaynak tarama gibi uygulamaların öğretilmesi amaçlanmaktadır.

İKTİSADÎ DÜŞÜNCENİN EVRİMİ (Başlangıcından Neoklasiklere) (İktisada Giriş I dersi için yardımcı kısa notlar)

DERS PROFİLİ. POLS 303 Güz

MBA MBA. İslami Finans ve Ekonomi. Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe)

İktisat Tarihi I. 6-7 Ekim

İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLERDE OTORİTE KAYNAK: SourceOECD

DERS PROFİLİ. İktisadi Düşünce Tarihi ECO419 Güz Yrd. Doç. Dr. Serhat Koloğlugil

Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Ders Bilgi Formu

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Uluslararası Siyaset SPRI

ULUSLARARASI ÖRGÜTLER

DERS PROFİLİ. Tarım Ekonomisi ECO351 Güz Yrd. Doç. Dr. Sevinç Rende

İÇİNDEKİLER. 1. Bölüm Kamu Ekonomisi Disiplinine Tarihsel ve Analitik bir Perspektiften Bakış,

DERS PROFİLİ. İktisata Giriş I ECO101 Güz Yrd, Doç. Dr. Aslı Şen-Taşbaşı

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256)

Kitap Eleştirisi Üretken Emek, Üretken Olmayan Emek ve İşçi Sınıfı:Poulantzas Kitabı 1 Üzerine Düşünceler

KÜRESELLEŞME VE BÖLGESELLEŞME

DERS PROFİLİ. Türkiye Ekonomisi ECO420 Bahar Prof. Dr. Nesrin Sungur Çakmak

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ

Kamu Maliyesi (ECON 304) Ders Detayları

DERS PROFİLİ. Çalışma Ekonomisi ECO370 Güz Yrd. Doç. Dr. Sevinç Rende

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Medya Çalışmalarında Temel Metinler MES

İktisat Semineri (ECON 407) Ders Detayları

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Çin Halk Cumhuriyeti nde Toplum ve Siyaset PSIR Ön Koşul Dersleri -

Ders Planı - AKTS Kredileri: 2. Yarıyıl Ders Planı Kodu Ders Z/S T+U Saat Kredi AKTS KY/KÇS.601 Yeni Dünya Düzeni ve Kentsel Politikalar

İRAN IN BÖLGESEL FAALİYETLERİ VE GÜÇ UNSURLARI ABDULLAH YEGİN

GİRİŞ BİRİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL VE KURAMSAL ÇERÇEVE: İŞLETME KULUÇKASI KAVRAMI 1.1. İŞLETME KULUÇKALARININ TANIMI... 24

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

HEGEMONİK DÜZEN TARTIŞMALARI VE ELEŞTİREL GÖRÜŞLER

DERS PROFİLİ. Microeconomics ECO201 Güz Yrd. Doç. Dr. Serhat Koloğlugil

PATOLOJİ UZMANININ ETİK SORUMLULUKLARI ve YÜKÜMLÜLÜKLERİ

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457)

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Türkiye Ekonomisi SPRI

Deniz PARLAK. Derece Alan Üniversite Yıl. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü. Doktora Siyaset Bilimi (Devam ediyor) Ankara Üniversitesi -

DERS PROFİLİ. Kuram+PÇ+Lab (saat/hafta) Dersin Adı Kodu Yarıyıl Dönem. Uluslararası Politikaya Giriş. POLS 201 Güz Yok.

Peter D. Thomas. Gramsci Çağı. Felsefe - Hegemonya - Marksizm. İngilizceden çevirenler İlker Akçay-Ekrem Ekici. dipnot yayınları

Mehmet Rauf Kesici. Emek Piyasaları. dipnot yayınları

DEMOKRASİ ve SİVİL TOPLUM (SBK256) 2. Hafta Ders Notları - 12/02/2018 Yrd. Doç. Dr. Görkem Altınörs

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ AÇISINDAN ÖRGÜTSEL KÜLTÜRÜN YERİ VE ÖNEMİ (ss.1-6) 2. BÖLÜM ÖRGÜTSEL KÜLTÜR KURAMININ GELİŞİMİ (ss.

Kitabın çok sayıda tezi bulunmakla birlikte bence bunlar üçe indirilebilir:

DERS PROFİLİ. POLS 337 Güz

6. Hafta: Farklı Devlet Oluşumu Yaklaşımları-2

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ

DEMOKRASİ ve SİVİL TOPLUM (SBK256) 12. Hafta Ders Notları - 23/04/2018 Yrd. Doç. Dr. Görkem Altınörs

Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Ders Bilgi Formu

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Amerikan Dış Politikası (UI512) Ders Detayları

Dersi Veren Öğretim Doç.Dr. Mihriban ŞENGÜL

İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

Karl Heinrich MARX Doç. Dr. Yasemin Esen

DERS PROFİLİ. POLS 346 Bahar

Yrd. Doç. Dr. Kemal Çiftçi

DERS PROFİLİ. Sosyal Politika ECO363 Güz Yrd. Doç. Dr. Sevinç Rende

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİYE GİRİŞ

SAĞLIK DİPLOMASİSİ Sektörel Diplomasi İnşası

Bourdieu den Sonra Ekonomik Sosyoloji

Küreselleşme devam ediyo mu?

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1

Merkez Bankası Bağımsızlığına Eleştirel Bir Yaklaşım A Critical Review on the Independence of Central Bank

D. Bölüm Hakkında Genel Bilgiler Bölüm Başkanı Bölüm Başkan Yardımcısı(ları)

Uluslararası Hukuk I (IR301) Ders Detayları

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSDİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİŞLER BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI

ÇAĞDAŞ SİYASET DÜŞÜNCESİ (SBK204)

Çağdaş Siyaset Kuramları (KAM 401) Ders Detayları

Devletler Umumi Hukuku II HUK208. Zorunlu. Lisans. Bahar. Örgün Eğitim. Türkçe

Transkript:

Production, Power and World Order: Social Forces in the Making of History Mehmet Gürsan Şenalp İktisat Bölümü, Atılım Üniversitesi. Robert W. Cox. 1987 Production, Power and World Order: Social Forces in the Making of History New York: Columbia University Press, 499 sayfa. ISBN 0-231-05808-X ISBN 0-231-06561-2 (pbk.) Robert W. Cox, 1981 ve 1983 yıllarında yayınlanan iki önemli makalesinin yanı sıra, bu yazıda inceleyeceğimiz kitabı 1987 tarihli Üretim, İktidar ve Dünya Düzeni (Production, Power and World Order, bundan sonra ÜİDD) ile birlikte, güncel küreselleşme ve devlet tartışmalarına yeni-gramscici yaklaşımın temelini oluşturur. Bu çalışmalar, günümüzde halen sürmekte olan küreselleşme tartışmalarından daha önce yapılmış olması itibarıyla da dikkate değerdir. Cox un çalışmalarında ilk bakışta öne çıkan olgu, uluslararası ilişkiler (Uİ) disiplininde hakim olan neo-realist geleneğin eleştirisidir. Cox, öncelikle Kenneth Waltz ve Robert Keohane gibi neo-realistlerin tarihsel olmadığını (ahistoric) düşündüğü devlet merkezci analizlerine karşı çıkmaktadır (Bieler ve Morton 2004; Robinson 2004). Bu açıdan Cox un analizleri, uluslararası ilişkilerdeki realist yaklaşımın sınırlılıklarını sivil toplum ve devlet gibi Gramscici anlayış ve kavramları kullanarak aşmaya çalışmaktadır (Robinson 2005). Cox un çalışmaları sonraları kendisini izleyecek olan bazı Uİ kuramcıları için de yol gösterici olmuştur.

2011, CİLT 1 SAYI 1 158 Cox a göre Gramsci nin kullandığı genel kavramsal çerçeve, Uİ de alternatif bir teorik yaklaşım türetebilmek için gereken zemini sağlamakta olup, uluslararası düzeyde kurulu hegemonya mekanizmasını açıklayabilmek için gerekli teorik zenginliğe sahiptir (Germain ve Kenny 1998). ÜİDD de hegemonik projelerin formülasyonlarını içinde yükseldikleri toplumsal yapılar etrafında ve uluslararasılaşan üretimin değiştirdiği küresel toplumsal iktidar yapılarıyla ilişkilendirerek açıklamaya çalışmaktadır (Picciotto 1991, 44). Bu bağlamda Leo Panitch in ifade ettiği gibi Cox, UİDD ile devletin uluslararasılaşması olgusunu tarihin yapımında sosyal güçlerin rolünü, tarihsel materyalist bir perspektiften anlamaya çalışmak suretiyle, büyük ölçüde ortaya koyabilmiştir (Panitch 1994, 68). Cox, ÜİDD deki tarihsel materyalist analizinde aktörler yerine tarihsel yapılara odaklanmakta; ancak yapısalcılığın diğer biçimlerinin aksine, burada yapıların verili olmadıklarını, bunların insanların bilinçli kolektif eylemleri tarafından inşa edilip dönüştürüldüğünü söylemektedir (Cox 1987, 4). Bu bağlamda, içerisinde hegemonyanın da üretildiği yapılar şu üç etkinlik alanı üzerine kurulur: 1) Toplumsal ilişkilerin, belirli toplumsal güçleri meydana getiren maddi, kurumsal ve söylemsel biçimlerinin bütününü kapsayan toplumsal üretim ilişkileri, 2) Tarihsel olarak birbirine bağlı devlet-sivil toplum kompleksleri; yani devlet biçimleri ve 3) Asla sadece istikrar veya çatışmaları temsil etmekle kalmayan, aynı zamanda alternatif dünya düzeni biçimlerini de düşünmemize olanak sağlayan, dünya düzeni yapıları (Cox 1981, 135-8). Cox a göre bu üç farklı alan/ düzey, o denli iç içe geçmiş ve karmaşık bir haldedir ki, onları birbirinden ayrı ele alma imkânı yoktur. Cox a göre üretim ilişkileri, modelleri/biçimleri, hegemonya mekanizmalarının ve işleyiş prensiplerinin çözümlenmesi bağlamında bir çıkış noktası olmalıdır. Ancak, bu eğilimin bizleri, daha başlangıçta, her şeyi üretim sürecine indirgeyen ekonomistik bir yanlışa/ yanılgıya düşürmemesi gerektiğinin de altını çizmektedir. Bu nedenle üretimi, salt fiziki malların üretimi olarak değil, fiziki mal üretiminin bir anlamda önkoşulu olarak bilginin ve toplumsal ilişkilerin, değerlerin ve kurumların üretimi ve yeniden-üretimi olarak anlamak gerekmektedir. Üretim, sosyal varoluş biçimlerinin tümüne maddi birer zemin ve insan çabalarının toplumsal hayatın diğer tüm alanlarını etkileyen üretken süreçler içinde -ki buna siyaset de dahildir- birleştirildiği alanlar yaratır. Üretim, iktidar olma kapasitesi üretir; ancak, iktidar üretimin gerçekleştirileceği yolları, biçimleri belirler (Cox 1987, 1). Cox, yukarıdaki cümlelerle başladığı kitabın ilk bölümünde, kapitalist veya yenidendağılımcı diye adlandırdığı farklı gelişme süreçleri içinde, toplumsal üretim ilişkilerinin mevcut biçimlerinin çözümlenmesine odaklanmış ve farklı gelişim aşamalarının tipik özelliği olarak, bunların her birinde bazı üretim biçimlerinin diğerlerini tahakküm altına alarak zamanla hakim ilişkiler haline geldiklerini göstermiştir. Sözü edilen konfigürasyonlardan ilki 19. yüzyılın ortalarında İngiltere de filizlenen ve fabrika üretiminde girişimci-işgücü piyasalarıyla karakterize edilen rekabetçi kapitalizm dir. Burada hakim-bağımlı (dominant-subordinated) biçim çelişkisi girişimci-işgücü atılım

2011, VOL.1 NO 1 159 ile bağımsız-işgücü (self-employment) arasında dolaylı yoldan; ancak, ilkel-işgücü piyasasından gelen (girişimci-emek piyasalarında ücretleri aşağıya doğru çeken baskısıyla) işgücü rezervi ve ev işçiliği arasında doğrudan doğruya kurulmaktadır (Cox 1987, 51-69). İkincisi, tekelci kapitalist gelişimdir. Bu süreçte kapitalizmin tekelci gelişimi, tekelci ve rekabetçi sektörler yaratarak, ekonomiyi adeta ikiye bölmüştür ve bu evrede diğerine bağımlı olan ve tahakküm altına alınan ilişkiler rekabetçi olanlardır. Üçüncü konfigürasyon ise yeniden-dağılımcı kalkınma dır. Bu, merkezi planlama ve komünal biçimler arasındaki ikilikten doğmuştur. Buradan Cox u egemen Uİ disiplininden gelen diğer meslektaşlarından ayıran bir dizi soruya (ve olası cevaplara) ulaşmaktayız. Bu bağlamda, üretim ve iktidar olguları arasındaki ilişki hayati önem taşımaktadır ve bu ilişkiyi incelemek için toplumsal bir üretim ilişkisinde iktidarın, nasıl bazı toplumsal güçlerin yükselişine aracılık ettiğini, bu toplumsal güçlerin nasıl devlet biçiminde iktidarın zeminine dönüşebildiğini ve bu dünya düzenini nasıl şekillendirebildiğini sorgulayabilen, bu noktalara odaklanabilen bir kuramsal çerçeveye ihtiyaç vardır (Bieler ve Morton 2004, 89). Bu kuramsal çerçeve, elbette tarihsel yapıların sosyal ontolojisi etrafında gezinmeli ve insanların kolektif eylemliliği tarafından gerçekleştirilen ve dönüştürülen ısrarlı toplumsal pratiklere göndermede bulunmalıdır (Cox 1987, 4). Bu çözümlemelerden yola çıkarak hegemonyanın, toplumsal üretim ilişkileri tarafından oluşturulmuş ve temel kolektif özneler olarak toplumsal güçlerle bağlantılı bir sınıf yönetimi olarak anlaşılması gerekmektedir. Tam da bu noktada Cox, sınıf kavramını, durağan-çözümlemeci (static-analytic) değil, devimsel-tarihsel (dynamic-historical) bir kategori olarak ele almayı yeğlemektedir. Bu bakış açısında, sınıflar tarihsel bir süreçte, iktisadi sömürü olgusuna paralel olarak oluşur ve gelişirler. Yani, sınıf oluşumu verili; diğer bir deyişle, tarihsel süreçler tarafından önceden belirlenmiş bir süreç demek değildir; tersine oldukça akışkan ve üretim yapılarındaki değişimler ve bu değişimlere tepki olarak evrimleşen praksis tarafından yaratılan fırsatların bir diyalektiğidir (Cox 1987, 389). Cox a göre, tahakküm altında yükselen toplumsal gruplar arasındaki sınıf oluşumlarını engelleyen hakim sınıflarca desteklenen büyük güçler iş başındadır (mesleki bölünmeler, etnik ve dini kimlikler ve semboller, devlet ve egemen sınıfların baskı ve zorlamasından önce çaresizlik, tüketimcilik ve küçük burjuva özentiliği gibi). Kitapta, Sınıflar ve Tarihsel Blokların Oluşumu başlığı altında, sınıf oluşumu sürecinin kimi özellikleri sıralanmıştır. Buna göre bir toplumsal üretim ilişkisi biçiminde yer alan her hakim veya tahakküm altındaki grubun mutlak suretle bir sınıf kimliği sergilemesi gerekmez. Bazen bunlar bir sınıfı oluşturacak ortak bir kimlik ve hareket kapasitesi sergileyemez ve sadece gizli veya potansiyel sınıflar olarak kalırlar. Diğer yandan, iki ya da daha fazla toplumsal üretim ilişkisi biçiminden hakim veya tahakküm altındaki gruplar, örneğin, örgütlü ve örgütsüz işçiler veya küçük ölçekli girişimciler ve şirket yöneticileri, aralarında bir sınıf oluşturmak üzere, bir dayanışma geliştirerek birleşebilir. Ayrıca, farklı toplumsal üretim ilişkisi biçimleri, kendi aralarında hakim-yönetilen ilişkisi içerisinde hiyerarşik olarak ve bileşenlerinin mevcut sınıf alışkanlıklarını etkileyecek şekilde bağlanabilir. Son olarak hakim toplumsal üretim ilişkisi biçimi etrafında oluşan sınıf, tahakküm edilen toplumsal üretim ilişkisi biçiminden M. G. Şenalp

2011, CİLT 1 SAYI 1 160 türeyecek muhtemel sınıf oluşumları ve alışkanlıkları üzerinde belirleyici etkiye sahip olur (Cox 1987, 355-6). Cox a göre devletler, üretken süreçlere doğrudan veya dolaylı müdahalelerde bulunarak üretim için gereken çerçeveyi oluşturur ve aynı anda bir arada bulunan, mevcut toplumsal üretim ilişkileri biçimleri arasında hiyerarşik bir yapı kurarlar. Devletin üretimi düzenleme şekli onun sınıf yapısına bağlıdır. Sınıf yapılarındaki radikal değişimler de üretimde devletin rolünü farklılaştırır. Dolayısıyla, sınıf, bir yanda devlet, diğer yanda üretim süreci arasında aracılık işlevi gördüğü için önemli bir kategoridir. Tarihsel blokların inşası ve çözülmesi ise sınıf oluşumlarının, hem devletleri hem de üretimin örgütlenişini dönüştürebildiği süreçlerdir. Cox, toplumda egemen konumdaki sosyal grupları (dominant social groups) şu şekilde sıralamaktadır: 1) Dünya çapında faaliyetler yürüten dev şirketleri kontrol edenler, 2) Ulusal-temelli büyük girişimleri ve sanayi gruplarını kontrol edenler ve 3) Bölgesel nitelikli küçük kapitalistler. İkinci kategori heterojen bir yapı arz etmekte olup kapitalist ülkelerdeki ulusal ölçekli özel ve kamu sektörü şirketlerinin yönetimlerini ve sosyalist ülkelerdeki devlet girişimlerini içerir. İlk gruptakiler, belirgin biçimde bir sınıf bilincine sahiptirler ve kendilerini açıkça öyle tanımlamasalar bile ulusötesi yönetici sınıf (transnational managerial class) olarak adlandırılabilirler (Cox 1987, 356). Bu noktada belirtilmesi gereken husus, bir sınıfa dahil olmanın sınıfın diğer üyeleriyle hiçbir şekilde bir çıkar çatışması yaşanmayacağı anlamına gelmemekte olduğudur. Kaldı ki kapitalistler arası sürmekte olan rekabet, bu sistemin tam da özünü oluşturur. O halde buradan çıkan sonuç şudur: Ortak kaygılar ve çıkarları konusundaki farkındalık, sistemin devamını ve sistem içerisinde bu sınıfın hakimiyetini pekiştirir/güçlendirir. Cox a göre Üçlü Komisyon, OECD, Dünya Bankası ve IMF gibi kurumlar, ulusötesi yönetici sınıfın farkındalık düzeyini artırmak ve sistemin bekasını sağlamak işlevini sürdürmektedir. Bu ulusötesi yönetici sınıf, sadece çokuluslu şirketlerin yönetici kadrolarında görev alan bazı kişiler ile onların aileleri ve yakınlarından ibaret değildir. Bu sınıf, aynı zamanda ekonomi yönetimiyle ilgili ulusal ve uluslararası kurumlarda çalışan kamu memurlarını ve geniş bir uzmanlar kesimini de içermektedir. Cox a göre uluslararası finansal işletmelerin önemi, bu sınıfın en önemli tamamlayıcı parçalarından birisi olarak giderek artmaktadır. Finans, dünya ekonomisi üzerinde bir sınıf hakimiyeti sağlamak açısından, askeri gücün yanında temel bir mekanizma durumundadır. Ülkeler, dünya ekonomisine ve birbirine finans yoluyla bağlanmakta; hükümetler ise ulusötesi yönetici sınıfın gelişmesi için gerekli politikaları uygulamaya zorlanmaktadır. Diğer iki kategori, yani ulusal sermaye ve yerel-küçük kapitalistler ise görece daha heterojen ve farklıdır. Bunlar, ulusötesi yönetici sınıfın hakim konumuna ve dünya ekonomisindeki gelişmelere karşı tepkisel bir karakter sergiler (Cox 1987, 360). Bilindiği üzere Gramsci, devlet ve sivil toplum üzerine yazılarında, kapitalist toplumun liberal ideologlarınca geliştirilen devlet kavramsallaştırmasını; ilk olarak devlet, ekonomik ve siyasalın birbirinden ayrıştırılmasından türetildiği ve ikinci olarak kendinde bir şey, ussal bir mutlak olarak kavrandığı için eleştirmekteydi. Halbuki, Gramsci nin -Marx, Polanyi ve Poulantzas ta da görebileceğimiz- bakış açısına göre liberal ideolojide doğal ve organik olarak ele alınan kapitalizmde toplumsal bütünün siyasal ve iktisadi alanlarının atılım

2011, VOL.1 NO 1 161 birbirinden ayrılması gerçek değil yanılsamadır. Bu yanılsama, kamusal ve özel ayrımı biçiminde tezahür eder ve Gramsci nin işaret ettiği üzere, ilki siyasal toplum diğeri ise sivil toplum görünümü alır. Kendinde bir şey olarak devletin mutlaklaştırılması ise bireylerin gerçeklikte kendilerinin üzerinde, özgül bir varlığın kafasına sahip olmayan fakat düşünebilen, gerçek ayaklara sahip olmaksızın hâlâ hareket edebilen hayali bir kendiliğin varolduğunu düşünmelerine izin veren şeyleşmiş ya da fetişistik bir görüşle sonuçlanır (Robinson 2002, 130). Cox, kendi sözleriyle, Gramsci nin çalışmalarında kullandığı hegemonya ve ilgili diğer bazı kavramları (tarihsel blok, pasif devrim, karşıhegemonya ve mevzi savaşı gibi) uluslararası ilişkiler analizine uyarlamaya çalışmaktadır. Bunu yaparken devletin önemini göz ardı etmez. Devlet, bu bağlamda, uluslararası ilişkilerin temel unsuru olarak, sosyal çatışmaların meydana geldiği ve sosyal sınıfların hegemonyalarını inşa ettikleri yerdir. Cox, Gramscici anlamda hegemonya kavramının uluslararası ilişkilere uygulanıp uygulanamayacağını sorgulamakta ve kavramın yaygın olarak kullanılan biçimlerini eleştirmektedir. Ona göre literatürdeki mevcut hegemonya anlayışları ve tanımları, aslında Gramscici anlamda hakimiyet (domination) kavramına karşılık gelmektedir. Yani, hegemonya ve hakimiyet terimleri birbiriyle karıştırılmaktadır. Oysa ki, bir devletin dünya çapında ya da bölgesel düzeyde hakimiyetini kabul ettiriyor oluşu, her zaman dünya ölçeğinde -Gramscici anlamda- hegemonik olduğu anlamına gelmez. Bir devletin dünya ölçeğinde hegemonik olabilmesi için bir dünya düzeni tesis edebilmesi ve bunu evrensel kabullerle meşrulaştırabilmesi gerekir. Yani, hegemonik bir düzen, bir devletin diğerlerini doğrudan ve/veya açıkça sömürdüğü değil; diğer pek çok devletin de kendi menfaatlerine uygun fırsatları bulabildikleri bir düzendir. Şüphesiz ki bu tür bir düzenin salt devletler-arası terimlerle açıklanması zordur. ÜİDD de son iki yüzyıl içinde kurulan dünya düzenleri, şu üç farklı yapı temelinde sınıflandırılır: Liberal uluslararası ekonomi (1789-1873); rakip emperyalizmler (rival imperialisms) çağı (1873-1945) ve neoliberal dünya düzeni (2. Dünya Savaşı sonrası dönem). Cox a göre yukarıdaki her bir evreye ve onun özgüllüklerine uygun düşen bir devlet biçimi, yeni bir tarihsel blok oluşumu ve nihayet üretim ilişkilerinin yeni bir konfigürasyonu söz konusu olacaktır. Cox un çalışmaları ve kuramsal yaklaşımlarının sınıflandırılması ve tanımlanması kolay olmamıştır. Kimileri onu bir Gramscici, kimileri ise bir eleştirel kuramcı olarak görmeye çalışmıştır. James H. Mittelman, bir Coxgil Tarihsicilik ten söz ederken, Chris Brown, onun, Lenin in emperyalizm kuramıyla, neo-marksist bağımlılık yaklaşımının zorlama bir sentezini yapmaya çalışan geleneksel bir Marksist (hatta Marksist-Leninist) olduğunu öne sürmüştür. Martin Shaw ise Cox un Marksizm in zararlı taraflarını sansürlediğini düşünmektedir. John Adams a göre ise Cox un Marksizmi, sulandırılmıştır. Peter Burnham, Cox un yaklaşımının temel sorununun, Weberci ve Marksist metodolojilerin birarada kullanılması olduğunu öne sürmekte ve Cox un tarzını bir hayli eklektik bulmaktadır. Bütün bu tanımlama ve değerlendirmeler bir tarafa, kendi ifadesiyle Cox bir tarihsel materyalist tir (Cox ve Schechter 2002, 3-14). M. G. Şenalp

2011, CİLT 1 SAYI 1 162 Kaynakça Bieler, Andreas ve Adam D. Morton. 2004. A critical theory route to hegemony, world order and historical change: Neo-Gramscian perspectives in International Relations. Capital & Class. 82, 85-113. Cox, Robert W. 1981. Social forces, states and world orders: Beyond International Relations theory. Millennium: Journal of International Studies. 10 (2),126-55.. 1983. Gramsci, hegemony and International Relations: An essay in method. Millenium:.Journal of International Studies. 12 (2), 162-75.. Production, Power and World Order: Social Forces in the Making of History New York: Columbia University Press.. ve M. G. Schechter. 2002. The Political Economy of A Plural World. London: Routledge. Germain, Randall D. ve Michael Kenny. 1998. Engaging Gramsci: International Relations theory and new Gramscians, Review of International Studies. (24), 3-21 Gramsci, Antonio. 1971. Selections from the Prison Notebooks. der. ve çev. Q. Hoare ve G. Nowell- Smith, London: Lawrence and Wishart. Hardt, Michael ve Antonio Negri. 2002 [2000]. İmparatorluk, çev. A. Yılmaz, İstanbul: Ayrıntı. Panitch, Leo. 1994. Globalisation and the state. Socialist Register. 30, 60-93. Picciotto, Sol. 1991. The internationalisation of the state. Capital & Class. 43, 43-63. Robinson, William I. 2002. Küresel kapitalizm ve ulusötesi kapitalist hegemonya: Kuramsal notlar ve görgül deliller. Praksis. 8, 125-168. Robinson, William I. 2004. A Theory of Global Capitalism: Production, Class and State in a Transnational World, The John Hopkins University Press: Baltimore and London. Robinson, William I. 2005. Global capitalism: The new transnationalism and the folly of conventional thinking. Science and Society. (69) 3, 316-328. atılım