Atatürk Orman "Çiftliği"



Benzer belgeler
ATATÜRK ORMAN ÇĐFTLĐĞĐ: BĐR MODERNLEŞME HĐKÂYESĐ

Planlama Kademelenmesi II

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

30 yıllık 2 / B sorunu bitecek. Herkes. rahat bir nefes alacak.

Ne kadar 2/B arazisi var?

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ KANUNU (1)

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BALIKESİR ÇANAKKALE TR - 22 PLANLAMA BÖLGESİ 1/ ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI PAFTA H19 DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ JANDARMA KARAKOLU

Tarım Sayımı Sonuçları

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI ŞEHİR PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ NE

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Tarımın Anayasası Çıktı

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI

21. Yüzyıl İçin Planlama Seminerleri 2015 Sonbahar III. 21. Yüzyılda Toprak, Tarım ve Gıda. 1/3 Yücel ÇAĞLAR İletişim:

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

ANTALYA İLİ, KEPEZ İLÇESİ, ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ 1/ ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI REVİZYONU AÇIKLAMA RAPORU

İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün Görevleri. MADDE İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün görevleri, aşağıda sıralandığı gibidir.

T.C. ERGENE BELEDİYE BAŞKANLIĞI EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV ve ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

BALIKESİR İLİ BANDIRMA İLÇESİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU DİNİ TESİS ALANI

ANTALYA İLİ, BATI ÇEVRE YOLU GÜZERGÂHI İLE KEPEZ İLÇESİ ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ YERLEŞİM ALANLARININ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN 1/100.

Beşiktaş Residence Tower / Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/5.000 ÖLÇEKLİ İLAVE NAZIM İMAR PLANI

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI

İŞ GÜCÜ PİYASASI İHTİYAÇ ANALİZİ RAPORU

EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

2023 E DOĞRU BARTIN TARIMI

Doğal Afetler ve Kent Planlama

6245 sayılı Harcırah Kanununun 3 üncü maddesinin (g) fıkrasında yer alan memuriyet mahalli tanımı 11/9/2014 tarih ve (mükerrer) sayılı Resmi

FİNANSAL KİRALAMADA SAT GERİ KİRALA İŞLEMLERİNİN VERGİ UYGULAMALARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ (II)

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI TARIMSAL HİZMETLER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

TEKİRDAĞ- MALKARA. G-17-b-13-b PAFTA. Kültür Merkezi Alanı Oluşturulması ve Yeşil Alan Yer Değişikliği NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

Danıştay Başkanlığı na İletilmek Üzere. İstanbul İdari Mahkemesi Başkanlığı na;

Arazi verimliliği artırılacak, Proje alanında yaşayan yöre halkının geçim şartları iyileştirilecek, Hane halkının geliri artırılacak, Tarımsal

İNEGÖL UYGULAMA İMAR PLANI; 652 ADA, 134 NOLU PARSEL İLE 1493 ADA, 10 NOLU PARSELİN BİR KISMINA AİT PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. DAVALI İDARE: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

KARAGEDİK -BİLGİ. Karagedik Nerededir?: Ülke: Türkiye İl: Ankara İlçe: Gölbaşı

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ MÜDÜRLÜĞÜ (AOÇ) 2011 YILI RAPORU

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

T.C. TEPEBAŞI BELEDİYE BAŞKANLIĞI EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, YASAL DAYANAK, TANIMLAR

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER ÇALIŞTAYI ( MERSİN) ÖZEL SEKTÖR AÇISINDAN SORUNLAR ÖNERİLER

BAĞCILAR BELEDİYESİ BİRLİKTE MODELLEME DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ

SERBEST BÖLGELER KANUNU İLE GÜMRÜK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI (TASLAĞI)

Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

TMO, Türkiye içinde yedi bölgede toplam 28 şube, 114 ajans, 61 tesisli ekip halinde birçok il ve ilçede örgütlenmiş bir kurumdur.

Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

YÖNETMELİK KARAYOLU YAPIMI AMAÇLI KAMULAŞTIRMALARDA HAZİNE TAŞINMAZLARININ TRAMPASI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM

Konu: Askıdaki Plana İtiraz Tarih:

TARIM KREDİ KOOPERATİFLERİ İZMİR

Çalışma alanları. 19 kasım 2012

T.C İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ZABITA DAİRE BAŞKANLIĞI ZABITA DESTEK HİZMETLERİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği)

ANKARA NIN KENTSEL GELİŞİMİNE ETKİ YAPAN MEVZUAT ( ) Doç.Dr. Bülent Batuman (Proje Araştırmacısı)

TURİZMİ TEŞVİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

ÖZEL ÇEVRE KORUMA KURUMU BAŞKANLIĞI BÜTÇE, GELİR VE GİDER USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

2000 Yılı Sonrası Reformu - I

2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ

İZMİR İLİ, KONAK İLÇESİ, ALSANCAK MAHALLESİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

İMAR ve ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

TARSUS TİCARET BORSASI

Türkiye Mikro & KOBİ Finansman Programı Tarımsal Müşteri Değerlendirme Programı - CAP

Kayabaşı-TOKİ Konutları

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

T.C. KAPAKLI BELEDİYE BAŞKANLIĞI EMLAK VE İSTİMLÂK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

Belediyemizce yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları 5393 sayılı belediye kanununun 73. maddesi kapsamında yapılmaktadır.

Türkiye de hayvancılık sektörünün önündeki sorunları iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar;

EMLAK VE İSTİMLÂK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, İlkeler ve Tanımlar

Biyosistem Mühendisliğine Giriş

Ana Sayfa > Mevzuat > Tapu ve Kadastro Genelgeleri. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Genelgeleri

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR

ENGELLİLER KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR BİLGİ NOTU

Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü

ORMANCILIK POLİTİKASI AMAÇ VE ARAÇLARI

Madde 1- KAPSAM. Madde 2- Mera Kanunu nun 18. Maddesi ile Mera Yönetmeliğinin 10. Maddesi gereği yürütülecek çalışmaları kapsar.

18 Aralık 2009, İstanbul Ayşen SATIR

T.C. ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı Planlama Şube Müdürlüğü BAŞKANLIK MAKAMINA

EK C GENEL VE TEKNİK TERİMLER SÖZLÜĞÜ YUSUFELİ BARAJI VE HES PROJESİ ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ RAPORU

FAGGIOLI ÇİFTLİĞİNİN ÖYKÜSÜ

3.1 : AMAÇ, KAPSAM, YASAL DAYANAK, UYGULAMA USUL VE ESASLARI, İLKELER VE TANIMLAR

Riva Galatasaray Spor Kulübü Arazisi / Değerli meslektaşımız,

6.15 TURİZM Ana Konular

PLANLAMA SÜRECİ ve ARAZİ ve ARSA DÜZENLEMELERİ (PARSELASYON)

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER

6.6 OFİSLER Ana Konular

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı Görev Yetki ve Çalışma Yönetmeliği. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

1. PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI

EK 10 YENİDEN YERLEŞİM EYLEM PLANI FORMATI

TARIM ve GIDA GÜVENLİĞİ ve GÜVENCESİ - 1. Prof. Dr. Hami Alpas ODTÜ- Gıda Mühendisliği Bölümü-Ankara

KONYA İLİ TARIM SEKTÖRÜ YATIRIMLARI İÇİN NEDEN

Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu Kapsamına Giren Kurum ve Kuruluşların Girdikleri Hizmet Kollarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik

Yıllar PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

Transkript:

Atatürk Orman "Çiftliği" Tarihçe ve Yasal Çerçeve Atilla Göktürk Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ)'nin öyküsü Ankara'nın başkent olduğu ilk dönemlerde başlamaktadır. Orta Anadolu 'nun kıraç koşullarında tarımın uygulanabilirliğini göstermek, diğer işletmelere örnek olmak ve desteklemek, yöredeki tarımsal potansiyeli geliştirmek amacı ile Atatürk'ün kişisel mülkü olarak 5 Mayıs 1925 tarihinde, bir bütün halinde olmayan parçaları ile yaklaşık 152.000 1 dekarlık alanda kurulan bu işletme "Gazi Çiftliği" adını taşımakta idi. Söz konusu arazi 1937 yılında hazineye bağışlanmış, ı 937- ı 950 arasında Devlet Ziraat İşletmeleri Kurumu bünyesinde yer almış, 1950 yılında çıkarılan 5659 sayılı özel bir yasa ile koruma altına alınarak, 102.000 dekarı olan arazisi aleyhindeki gelişmelerin engellenmesi ve sürekliliğinin sağlanması amaçlanmıştır. 24.03.1950 tarihli yasa AOÇ'ye Tarım Bakanlığı'na bağlı tüzel kişiliği olan kamu kurumu niteliğini tanımıştır. Yasa da AOÇ'nin kuruluş L.naçları; "-Çiftçiye önderlik edici örnek bir işletme oluşturmak, -Ankara halkına temiz ve ucuz gıda maddeleri sağlamak, -Ankara civarı çiftçisinin damızlık ve tohumluk ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunmak,. -Çiftçinin ürettiği tarım ürünlerini satın alarak destekleme alımları yapmak, bu yolla piyasa düzenleyici roloynamak, -Ankara çevresini ağaçlandırmak, halkın gezeceği, eğleneceği sosyo-kültürel ve rekreatif alanlar oluşturmak" olarak belirlenmiştir. AOÇ'nin kuruluş yasasının 9. maddesi, çiftliğin tüm mallarının devlet malı hükmünde olduğunu ve müdürlük adına tapuya tescilini belirlemiştir. ı O. madde ise AOÇ sınırları içerisinde kalan taşınmazların, yasanın yayın tarihinden İ- Yrd. Doç. Dr., Mersin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler FakOltesi Kamu Yönetimi Bölümü Ögretim Ü yesi. i Ruşen Keleş, "Atatürk Orman Çiftligi," Ankara Dergisi, Cilt i, Sayı:, s. 7 ı, 1990. ı Ana Britannica, ı 5. Baskı, Cilt 2, Ana Yayıncılık, İstanbul, 1987, s. 495. Çağdaş Yerel Yönelimler, Cilı 6 Sayı 3 Temmuz 1997, s. 45-52.

46 Çağdaş Yerel Yönetimler, 6 (3) Temmuz 1997 tibaren, gerçek ve tüzel kişilere devir, temlik ve kamulaştırılmasına, özel yasalarla izin alınması gereğini getirmiştir. Kuruluş yasasını izleyen süreçte çıkarılan çeşitli yasa ve KHK 'ler ile A OÇ'nin bütçesi, denetimi ve personel istihdamına ilişkin çerçeve oluşturulmuştur. 1952- ı 955 yılları arasında yürürlüğe konulan AOÇ Müdürlüğü (Memur ve Hizmetliler Talimatnamesi, Müdür ve Personelinin Görev ve Yetkileri, Satınalma, Satma, Yapma, Yaptırma, Kiralama ve Kiraya Vermelerine Dair E saslar, Ziraat Sanatları Mevzuuna Gerek İşlerde Değerlendirmek Üzere Dışardan Yapılabilecek Satınalma Esaslarına Müteallik, Hesap Usulleri Ayniyat ve Amortisman Paylarına Dair Esaslar) yönetmelikleri ile hizmetlerin yürütülmesi düzenlenmiştir. Yasasında, yönetsel yapısı için i müdür yardımcısı ve 7 şeflik (umumi ziraat işleri, bağ-bahçe kültürleri, ağaçlandırma işleri, hayvancılık ve hayvanat bahçesi işleri, ziraat sanatları işleri, ticaret idare ve levazım işleri, hesap işleri) ile hukuk servisi öngörülmüş olan AOÇ'de, daha sonra sayıları 1 O'a çıkarılan şeflikler şube müdürlüğüne dönüştürülmüştür. AOÇ'de kuruluşunda tanımlanan ve bugün hala yürütülmekte olan etkinliklerin, meyvecilik, fidancıhk, çiçekçilik, tahıl tarımı, hayvancılığın yanı sıra süt ve süt ürünleri, şarap, meyve suyu, turşu, salça, bal üretimi olduğu görülmektedir. Ayrıca çiftlik arazisi içerisinde yer alan orman ve parklar ile 240 dekar arazi ü zerinde kurulu olan Ankara'nın tek hayvanat bahçesi, Ankara halkı için rahat bir gezme ve dinlenme alanı oluşturmaktadır. 657 sayılı Devlet Memurları Yasası, 1475 sayılı İş Yasası ve 506, 2821,2822 sayılı yasalara bağlı olarak personel istihdamı sağlanan AOÇ'de, kendi bünyesinde yer alan yöneticilerden oluşan bir yönetim kurulu da bulunmakta, yürütme müdür tarafından yerine getirilmekte, müdür yardımcısı ve şube müdürleri, müdüre yardımcı olmaktadır. AOÇ'nin tüzel kişiliğe sahip olmasının önemli bir avantajının, idari kadrolarında uzun yıllar değişiklik yapılmamış olması nedeni ile istihdam alanında gerçekleştiği belirtilebilir. Tarım Bakanlığı'na bağlı tüzel kişiliği olan kamu kurumu olma niteliğini günümüze kadar sürdüren AOÇ'nin kuruluş sermayesi, 14.01.1982 tarih ve 2580 sayılı yasa ile 500 milyon TL'ye çıkarılmıştır. Günümüzde AOÇ Büyük ölçüde, arazi varlığı aleyhine ortaya çıkacak gelişmeleri engellemek amacına yönelik olarak özel yasa ile koruma altına alınmaya çalışılan ve kuruluş yasasının 9 ve 10. maddesi ile de bu amacın sağlandığı düşünülen AOÇ'de süreç içerisinde ortaya çıkan gelişmeler çarpıcıdır.

Atatürk Orman "Çiftliği" 47 1925 yılında "Gazi Çiftliği" olarak kurulduğunda 152.000 dekar olan, 1950 yılında kuruluş yasası ile 102.000 dekar olarak tapuya tescil edilen AOÇ arazisinin günümüzdeki varlığı 33.000 dekar dolayındadır. Arazi varlığının % 70'ini kaybeden AOÇ'nin bu derece küçülmesi, metropol kentlerimizde artık sıradan bir gelişme olarak kabul edilen ve özel şahıslar tarafından gerçekleştirilen "gecekondu, kaçak inşaat, arazi işgali vb." gelişmeleri akla getirmektedir. Oysa AOÇ arazilerinde ortaya çıkan bu büyük azalma, metropol kentlerimizde görülen genel eğilimin tersine özel şahıslar tarafından değil, kamu kurum ve kuruluşları tarafından gerçekleştirilen resmi işgaller ve mülk edinmelerle oluşmuştur. Arazi varlığındaki ilk kayıpları, ı 938- ı 948 yılları arasında Ankara Belediyesi, Türk Kuşu Uçak Fabrikası, Kısa Dalga Radyo Vericisi, Sümerbank Dokuma Sanayi, Tekel Bira Fabrikası, Tohum İslah İstasyonu ve Zirai Kombinalar Reisliği için ayrılan alanlar ile oluşmuştur. AOÇ'nin benzer kayıpları 1950'den sonra da devam etmiştir. Daha kuruluş yasasının yürürlüğe girdiği 1950 yılında Hava Trafik İstasyonu kurulması İçin ayrılan 40 dekar arazi ile başlayan yasal ve resmi işgaller günümüze kadar sürmüş, başta Milli Savunma Bakanlığı ve Ankara Belediyesi olmak üzere hazineden yapı kooperatiflerine, çiftçilerden Orman Genel Müdürlüğü'ne, üniversitelerden meslek okullarına kadar birçok kurum ve kişiye AOÇ'den arazi verilmiştir. Karayolları, Etibank, MKE, TMO, DSİ, PTT, SSK, Şap Enstitüsü, MTA, TPAO vd. resmi kurumların yer aldığı AOÇ'den arazi alan kuruluşlar listesi gittikçe genişlemiştir. Bu kuruluşların günümüz Ankara kenti sınırları içerisinde yerleşim durumları göz önüne getirildiğinde, Eskişehir yolu olarak tanımlanan yolun kendisinin ve her iki tarafından uzanan arazinin AOÇ ile bağlantısı daha iyi anlaşılmaktadır. Kente sonradan yapı kooperatifleri şeklinde eklenen Bahçelievler, Gazİ ve Yenimahalle semtlerinin konumları, AOÇ'nin günümüzdeki sınırları ile birlikte düşünüldüğünde elden çıkan arazinin boyutları daha da iyi gözlemlenebilecektir. AOÇ'nin geri kalan arazilerinin, çeşitli kurumlara yasa çıkarılmasını gerektirmeksizin sunulabilmesi için bulunan resmi bir yöntem ise, 1-99 yıl arasında değişen sürelerle kiraya verme yöntemidir. Bu yöntem ile halen varolan arazilerinin 3.000 dekarı TSEK, TSK, PetrolOfisi, Metaş, TMO, TZDK, KKK gibi kuruluşlarca kiralanmıştır. AOÇ arazilerinin kiralama ile ilgili hafızalardaki en son örneği yeni Ankara Otobüs Terminali binasıdır. AOÇ'den kiralanan arazi üzerinde yapıldığı için ayrı siyasi partilere üye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ile dönemin Tarım Bakanı arasında yaşanan, Terminal Binası açılışını geciktiren tartışmalar hatırlanır ise, AOÇ arazisinin sınırlarının günümüz kent alanındaki payı daha da açıklığa kavuşacaktır.

48 Çağdaş Yerel Yönetim/er, 6 (3) Temmuz /997 Kiralanan bu araziler üzerinde ilgili kuruluşlarca oluşturulan tesisler ile kiralama yöntemi ve Ankara kentsel alanının AOÇ arazisi çevresindeki yayılımı dikkate alınır ise bu kuruluşların, kiraladıkları bu alanlardan vazgeçmelerinin olanaksız olduğu görülecektir. Bu noktada özellikle belirtilmesi gereken bir durum da, kiralama yolu ile kamu kurumlarına bırakılan arazilerin kiralanma gerekçesinin, AOÇ yasasında tanımlanan amaçlara hizmet edip etmemesinin değerlendirilmeye alınmamasıdır. Nitekim kiralanan arazilerin hemen hepsinde "kiracı" kamu kuruluşları tarafından bina, tesis vb. taşınmazların oluşturulmuş olması, uzun süreli kiralamaların, satış işlemine koşut bir nitelik kazanmasını tanımlamaktadır. Ancak bu uzun süreli kiralamalar da AOÇ sahipliliğinin yasalolarak devam ediyor olması, kuruluş yasasının bağlayıcılığı göz önüne alındığında çiftlik yönetiminin, kuruluş amaçları doğrultusunda işlevler yürüteceğini bildiren kamu kurumlarının istemlerini değerlendinneye almasını gerektirirken, yasada tanımlanan amaçlar hiç dikkate alınmamış, siyasi iktidarların iradeleri ön plana çıkmıştır. Günümüz AOÇ'sini Oluşturan Gelişmeler Bu gelişmelerin nedenleri yakından incelendiğinde, AOÇ'nin varolan arazi kullanım durumu ve varlığını sürdünnesinin temel gerekçelerini oluşturabilecek kuruluş amaçlarının günümüzdeki işlerliği ile çok yakın bir bağlantısı olduğu görülmektedir. Önemli bir bölümü Ankara metropoliten kent alanı içinde ve çevresinde yer alan AOÇ'nin günümüzdeki arazi varlığının yaklaşık % 1'lik kısmı tarla, % 1'i meyvelik, % 13'ü çayır mer'a, % 8'i orman ve park, % 9'u kiralık ve % 7'si ise arsa, kanal, yol, bataklık vb. arazi niteliğindeki alanlardan 0luşmaktadır. 3 AOÇ arazisinin bu kul1anım biçimi, çok önemli bir bölümü boş ve hemen işgal edilebilecek bir alan tanımlamasını ortaya çıkannakta ve özellikle kamu kurumları İ çin çekici bir görüntü sunmaktadır. Bu durumu destekleyen ana faktör "arazi rantıdır." Ankara kentsel alanının gelişme hızı ve bu kentsel alanın daha da hızlı artan "arazi rantı" dikkate alındığmda AOÇ arazilerinin önemli bir rant getirisi olduğu belirlenebilir. AOÇ'nin varlığını sürdünnesinin gerekçesi olan kuruluş amaçları açısından günümüzdeki konumu incelendiğinde ise, buğday ve arpa veriminde AOÇ veriminin Ankara ortalama veriminin % 74'ü düzeyinde kaldığı görülmektedir. Öte yandan AOÇ'nin, Ankara ili toplam tahıl üretiminin % 0,1 'i, toplam sebze 3 TC Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, AOÇ MUdOrlü~O 1988, 1989 ve 1990 Raporları, Ankara.

Atatürk Orman "Çiftliği" 49 üretiminin % 0,03 'ü ve toplam meyve üretiminin ise % 0,03 'ü düzeyinde kalan performansıyla 4 çiftçiye önderlik edici bir konumu kalmadığı görülmektedir. AOÇ'nin sahip olduğu üretim düzeyleri ve varolan finansman kapasitesi ile hızla büyümüş olan Ankara tarımsal üretimi karşısında piyasa koşullarını yönlendirecek destekleme alımları yapması da günümüzde hayali bir beklentiye dönüşmek durumunda kalmıştır. Bunun yanı sıra diğer bir amaç olan "temiz ve ucuz gida sağlamak" boyutunda, AOÇ'nin kurulduğu döneme göre nüfusu 10 kattan fazla artan Ankara halkına temiz ve ucuz gıda sağlamak konusunda da yetersiz kalması kaçınılmazdır. Nitekim AOÇ'nin ürettiği çeşitli ürünlerin bir yıllık Ankara tüketimini karşılama düzeyi incelendiğinde, en yüksek değer olan pastörize süt için 70 gün iken meyvede 0,01 gün, buğdayda ise 0,92 gün düzeyinde kalındığı görülmektedir. 5 Gerek arazi kullanım durumu gerekse tarımsal üretim düzeyleri açısından değerlendirildiğinde, AOÇ'nin kuruluş amaçlarının günümüzde geçerliliğini yitirdiği bir tablo ile karşı karşıya kalınmaktadır. AOÇ'nin Bugünkü Önemi Ancak AOÇ'nin Ankara kenti ve kentsel işlevleri açısından önemi, Ankara'nın kentsel gelişimine bağlı olarak nitelik değiştirerek sürmekte olup giderek daha da önem kazanmaktadır. Bu önem, AOÇ'nin kuruluş amaçlarından birisi olan "rekreatif alanlar oluşturmak" boyutu ile öne çıkmaktadır. Bu önemi daha iyi tanımlayabilmek için günümüz Ankara'sının kentsel alanının gelişme yönü ve AOÇ arazilerinin kentsel alan ile ilgili konumunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Günümüz AOÇ'sinin de içerisinde yer aldığı Ankara kentinin batısında, kuzeydoğu ve güneybatı yönünde uzanan 130.000 dekarlık kesintisiz açık alanların bir parçasıdır. Bu büyük açık alan üniversiteler, Milli Savunma Bakanlığı, Şeker Fabrikası ve AOÇ'nin sahipliğinde bulunmaktadır. Kentin hemen içinden başlayıp sürmekte olan bu açık alanların varlığı ve korunması, aynı doğrultuda çok hızla gelişen Ankara'nın geleceği için son derece önemlidir. Söz konusu alan bugün bir yönde Bilkent ve Çayyolu konut alanları, diğer yönde ise Sincan ve Etimesgut'ta hızla artan konut kooperatiflerince sarılmakta olmasına rağmen halen Ankara için önemli bir koridor oluşturmaktadır. Bu koridor, ö zellikle metropol alanlarda sıkça gözlenen tek yönlü binalarla arazi kullanımını engellemekte ve ekolojik dengenin korunmasına yardımcı olmaktadır... Atilla GöktUrk vd., Atatürk Orman Çiftli~i'nin Ankara Metropoliten Gelişimindeki Yerinin Yeniden De~erlendirilmesi, Ankara Büyukşehir Belediyesi Yayını, Ankara, 1993, s. 26-27. 5 A.k.

SO Çağdaş Yerel Yönetimler, 6 (3) Temmuz 1997 Bunun yanı sıra AOÇ'nin yer aldığı açık alanlar topluluğunun kentin en fazla rüzgar alan kesiminde yer alması: kentin havalanması ve nefes alması için gerekli ortamı sağlamaktadır. Geçmişte (ve hatta zaman zaman günümüzde) yoğun hava kirliliği yaşayan ve yaşama olasılığını kapalı bir çanak içinde kurulu olması nedeni ile saklı tutan Ankara'nın havalandırılması, havasının temizlenmesi, ancak bu koridorda bina yapımının engellenmesi ve açık alan olarak korunması ile olanaklıdır. Arazi varlığının yaklaşık % 8'i orman ve park alanlarından oluşan AOÇ, içinde yer alan ve yaklaşık 240 dekar arazide kurulmuş olan hayvanat bahçesi ile Ankaralı'lar için önemli bir dinlence yeri niteliği taşımaktadır. Bunun da ötesinde, Ankara kenti yeşil alanı içerisinde % 14,5 dolayında yer tutan 6 AOÇ arazileri, 1990 nüfus sayımı sonuçlarına göre yapılacak bir hesaplama ile Ankara kentinde yaşayanlar için kişi başına 0,91 m 2 yeşil alan sağlayarak da önemli bir işlev üstlenmektedir. Varlığı Ankara için çok büyük bir fırsat olan AOÇ'nin bugünkü konumu ile ilgili yukarıda sunulan veriler, bu fırsatın gelecek için değerlendirilmesi gereken yönünü de tanımlamaktadır. Ankara ile bütünleşmiş bir yapı olarak düşünülmesi gereken AOÇ, bu bütünün yaşamsal bir işlevini üstlenen bir organ olarak ele alınmak zorundadır. Sonuç Kurulduğu günden günümüze kadar sahip olduğu arazi varlığı ile öncelikle "kamu" kurumlarının arazi gereksinimleri için can simiti olarak görülen ve varlığının % 70'ini kaybeden AOÇ'nin önümüzdeki süreçte de çok daha ciddi kayıplara uğraması, varolan yaklaşımlar temelinde kaçınılmaz görülmektedir. Günüm~zde arazilerinin önemli bir bölümü kentin imarlı alanı içerisinde kalan ve çevresi konut alanları ile çevrilmekte olan AOÇ'nin önemli bir kentsel rant 0 luşturmasının, bu kayıpların en önemli gerekçesini oluşturacağı da açıktır. Ankara kent sınırının ve konut alanlarının Eskişehir ve İstanbul yolları çevresinde 25 km'lere ulaşmış olması, imar planında Eskişehir yolu hattının "kamu kurumları" için öngörülmesi ve kurumların giderek bu hatta taşınması, yakın gelecekte genişlemek isteyen her kurumun AOÇ arazisini kullanma arzusunu depreştirecek ve oldu bittiler ile karşı karşıya bırakacaktır. Yakın geçmişimizde ortaya çıkan ve dünden bugüne yaşanan gelişmeler böylesi bir kuşkuyu haklı çıkaracak verileri sunmuştur. Siyasal iktidarların yasaların önüne geçen ağırlıklarını kurulduğu günden beri hisseden AOÇ'nin geçmişi, her siyasal iktidar döneminde verdiği kayıplardan oluşmaktadır. Daha dün 1981 ve 1983 yıllarında 12 Eylül yönetiminin aldığı kararlar ile 3380 dekar arazisini bir çırpıda "Devlet 6 A.k., s. 20.

Atatürk Orman "Çiftliği" 51 Mezarlığı," Çiftliği"nin, "Generaller Orduevi" vb. gereksinmelere sunan "Atatürk Orman günümüzde mekansalolarak kentsel alan ile daha da birleşmiş olması, arazi varlığı için önemli bir dezavantaj oluşturmaktadır. Ankara'nın başkent olması nedeni ile barındırdığı birçok simge ve eklenmesi düşünülen yeni yeni simgelerin her birisi için uygun bir ortam olarak görülen AOÇ'nin, günümüzde olduğu gibi gelecekte de uygun mekan görülmeyi sürdüreceği anlaşılmaktadır. Çünkü, bu yaklaşımın temelinde, AOÇ'nin Ankara kenti ile bağlantısının sadece mekansal bütünlük boyutunda ele alınması, kenti bütünleyen bağımsız bir unsur olarak kalmasına tahammül gösterilememesi ve "sahipliğin" siyasi iktidarı elinde bulundurana ait olduğu kanısının etkin olması yer almaktadır. Önümüzdeki süreçte de sürmesi kaçınılmaz gözüken bu yaklaşımla, "sahipliği" elinde bulundurduğunu düşünen her iktidarın siyasal eğilimine ve önceliklerine göre AOÇ arazi kullanımına biçim verilecek ve "otel", "külliye", "kültür merkezi", "cami" ya da "okul" alanı gibi "ölçeği biraz büyüyen her projenin" yöneldiği "kamu" alanı olması sürdürülecektir. Bu gelişmeye koşut bir yaklaşım da kuşkusuz, Ankara'da görev üstlenen her büyükşehir belediye başkanının kent için öngördüğü projeler kapsamında AOÇ arazisine yönelmesi ve hak iddia etmesi ile yaşanacaktır. Yukarıda tanımlanan iki şehirlerarası yol doğrultusunda gelişen ve bu nedenle de arazi rantları yüksek bir düzeyde yer alan AOÇ arazileri için olası bir gelişme de, bu rantlan en yüksek düzeyde kazanç sağlamanın amaçlanması ile ortaya çıkacaktır. Devletin küçültülmesi, bütçe açıklarının kapatılması vb. güncel gerekçelere yönelen bir siyasal iktidarın önemli bir ranta sahip olan AOÇ arazilerini kapsam dışında tutmayacak olması olasıdır. Çıkarılacak bir yasa ile "özelleştirme" kapsamına alınan her taşınmaz gibi AOÇ varlıkları da, satışı ile hazine ve ülke ekonomisine gelir getirecek bir öğeye dönüşebilecektir. Özelleştirme kapsamına alınan birçok kurumun niteliği düşünüldüğünde, bugün uzak bir varsayım gibi gözüken bu değerlendirmenin hiç de aykırı olmadığı anlaşılacaktır. Oysa AOÇ Ankara kentini bütünleyen bir öğe olarak ele alınmalı, kent makroformunda potansiyel bir "mikroklima" oluşturacak bir biçimde değerlendirilmeli, ekolojik genişlemesine, bitki örtüsünün zenginleştirmesine çalışılmahdır. AOÇ, Gazi Çiftliği adını taşıdığı kuruluşunun ilk döneminde, bir gereksinim olarak doğmuş, o günlerin öncelikli sorunu olan "tarımsal üretimin arttırılması" için örnek bir işletme oluşturma, yeni tarım tekniklerini üreticiye sunma amacı ön plana çıkarılmıştır. Daha sonra bu amaç olduğu gibi kuruluş yasasına aktarılmış ve çiftliğin çalışma alanları tanımlanmıştır. Bugün gelinen noktada Ankara ve çevresinde tarımsal ürün verimliliği ve üretim potansiyelinin ulaştığı

52 Çağdaş Yerel Yönetim/er, 6 (3) Temmuz 1997 boyutlar göz önüne alındığında, AOÇ'nin o dönemki amaçlarının yaşama geçtiği ve bugün artık önem taşımadığı belirlenmektedir. Bu bağlamda AOÇ'nin yine kuruluş amaçlarından birisi olan "rekreatif alan" oluşturma işlevi, çarpık kentieşmenin bütün sancılarını yaşayan Ankara açısından bugün de çok büyük bir gereksinime yanıt vermektedir. Bu nedenle, kuruluş amaçlarına güncel boyutta hizmet edecek ve günümüz gereksinimlerine uygun bir kullanım biçimini sağlayacak olan AOÇ'nin "rekreasyon alanı" işlevlerinin geliştirilmesi ve yeşil örtüsünün yaygınlaştırılması doğrultusundaki çalışmalar, çiftliğin sürekliliğini de sağlayarak arazileri ile ilgili tartışmaların önünü kesecektir. Bugün gerek üretim kapasiteleri, gerekse işletme büyüklükleri ile sembolik bir düzeyde kalmış olan t~rımsal üretim işlevlerini de aynı rekreasyon alanının bir parçası olarak sürdürmesi, AOÇ'nin güncelleşerek öne çıkarılan amacına katkı sağlayacaktır. Dünyanın birçok yerinde giderek hızla gelişen ve ülkemizde de uygulanan, kent yaşamından kısa süreli de olsa kaçmak isteyen insanlara tarımsal üretim ortamlarında turizm hizmetleri verilmesi ve doğalortamlar sunma girişimleri göz önünde bulundurulduğunda, AOÇ'nin böylesi bir uygulama için çok uygun koşullara zaten sahip olduğu görülmektedir. Böyle bir yaklaşımın temel ilkesi, AOÇ arazileri ile ilgili her türlü kararda kuruluş "amaçlarının" ön plana çıkarılması ve alınacak kararların amaçlar süzgecinden geçirilerek değerlendirilmesi ve amaca hizmet etmeyen hiçbir kurum ve kişiye arazi verilmemesi ile olanaklı olacaktır.