Hz. Muhammed Döneminde Ordu Orduya Katılım Komutan Tayin Etme ve Görev Emri Üniforma Bayrak ve Sancaklar Hilalli Sancak Ordu ve Savaş Araçları (Hz. Muhammed Döneminde) Silah Sağlama Kullanılan Silahlar ve Savaş Araçları Mancınık Savaş Arabası Gözetleme Kulesi Askerî Eğitim Propaganda Ganimet Taksimi Savaşlardaki Mevcut-Şehit Durumu Prof.Dr. Muhammed Hamidullah
Hz. Muhammed Döneminde Ordu Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanında düzenli bir ordu mevcut değildi. Hatta böyle bir ordunun oluşturulması için gerekli maddî imkânlar dahi yoktu. Çünkü devlet fakirdi ve düzenli gelirlere sahip değildi [s. 227-228].
Orduya Katılım Hz. Peygamber, Devlet Başkanı ve Başkomutanlık yetkileri/iktidarı içinde, belki de güvendiği arkadaşlarıyla istişare sonucu bir askeri seferin ihtiyaç gösterdiği asker miktarı üzerinde bir karara varırdı. Bunu herhalde namaz esnasında camide ilân etmek suretiyle Müslümanlardan, bu maksatla açılan bir deftere kendilerini gönüllü olarak yazdırmalarını isterdi (Buharı, Cihad, 140; Müslim, Hacc, 424) [s. 228].
Komutan Tayin Etme ve Görev Emri Hiç kimse tertiplenen seferin ne tarafa olduğunu önceden bilemezdi. Hz. Peygamber istenilen asker miktarı temin edilir edilmez, bunlara bir de komutan tayin ederdi. Ancak bu komutana gerekli talimatı verir, askeri yönden takip etmesi gerekli yol ve yöntemleri bildirirdi. Bazen onun daha da tedbirli davranıp gizlilik içinde hareket ettiğini gösteren örnekler de vardır: Hz. Peygamber, mühürlü bir zarfı komutana teslim eder ve ona Şu açık arazi istikametinde ilerle ve üç gün bu suretle yol aldıktan sonra mektubu aç, içindeki talimatı yerine getir! derdi [s. 228].
O zamanki Müslüman askerlerin tek tip elbiseleri (üniformaları) yoktu. Kıyafet birliğine, karşı taraftaki gayrimüslimler arasında ise daha da az rastlanıyordu. Bunun için Müslümanlar, kendi kardeşlerini düşmanlarından göğüs göğse çarpışma esnasında önceden tespit ettikleri parolaları bağırmak suretiyle (mesela Birdir bir. ) ayırt ediyorlardı [s. 70-71]. Üniforma
Hz. Peygamber daha sonra şu uyarıyı yaptı: Ey Müslümanlar! Allah ın sizlere yardımcı olarak gönderdiği melekler, işaretler taşımaktadırlar; o halde sizler de işaretler edinin. Tedarik edebilenler, derhal başlık ve miğferleri üzerine, yünden uzantı şeklinde parçalar ilave ettiler (Tefsîrü t-taberi, K. 3/125 in tefsiri ve Kenz'ül- Ummâl, V, No. 5349, v.s.) [s. 71].
Bayrak ve Sancaklar Peygamberimiz zamanında bayrak (Liva) ve sancak (Raye) da kullanılmıştır. Hatta bazen birden fazla bayrak veya sancağın kullanıldığı da olmuştur. Hz. Peygamber in bir sancağı Ukâb (kartal), bir diğeri ise Rîbe adını taşımaktaydı. Bayraklar tamamen beyaz; sancaklar ise tamamen ya siyah veya beyaz renkteydi (Bu konuda geniş bilgi ve kaynaklar için bkz. s. 242-250). İslam toplumunu simgeleyen yeşil renk, Abbasi Halifesi Me mun zamanında (818-833) kullanılmaya başlanmıştır (Tarih ul-islam, II, 175, 186; Duha l-islam, III, 294-295 den naklen: Sadık Cihan, Uydurma Hadislerin Doğuşu ve Sosyo-Politik Olaylarla İlgisi, Etüt Yay., Samsun Nisan 1997, s. 173, 174).
Hilalli Sancak Sa d İbn Mâlik Ebu l-kânûdi l-ezdi, İslâm ı kabul ettiğini bildirmek üzere Medine ye geldi. Hz. Peygamber onu kabilesine başkan olarak tayin etti ve ona, üzerinde beyaz renkli bir hilal bulunan siyah bir sancak verdi (İbn Hacer, İsâbe, Kalkütta 1356, No. 4083; el-kettâni, Terâtib, Rabat 1346-1349, I, s. 320) [s. 251-252].
Silah Sağlama Her gönüllü kendi özel silahları ile gelirdi. Şayet ihtiyaç varsa devlet bu hususta yardımda bulunurdu [s. 229].
Kullanılan Silahlar ve Savaş Araçları Kılıç Kalkan Ok ve yay Mızrak ve kargı Mancınık Her tür üstü kaplı (zırhlı), hareket edebilen arabalar Zırhlı elbiseler Gece saldırılarına karşı korunmak ve kazılan hendeğin içine atılmak için özel şekilde imal edilmiş çentikli taşlar ve dikenli otların dalları [s. 234].
Mancınık Kaynaklar, kuşatanların üzerine taş fırlatmak üzere bazı kalelerde az miktarda da olsa mancınık bulunduğunu bize nakletmektedirler. Makrizî ye göre, Hayber deki Nizâr Hisarının fethi esnasında buradan bir mancınık ganimet olarak ele geçirilmişti. İşte bu mancınık hiç vakit geçirilmeden Müslümanlar tarafından Nizâr Hisarının düşürülmesinde kullanılmıştır [s. 189].
Savaş Arabası Zırhlı arabalar (debbâde, dabûr, arrâde) surlara yaklaşmak maksadıyla kullanılıyordu. Askerler bu arabaların içine sığınıp düşman kalesinden atılan ok, mızrak ve taşlardan kendilerini korumak suretiyle surlara yaklaşabiliyorlardı [s. 234].
Gözetleme Kulesi Bedir Savaşında, Hz. Muhammed in emriyle bir Ariş (Gözetleme Kulesi) inşa edilmişti. Bu yapı, aynı zamanda bir yandan kızgın güneş ve diğer yandan da düşman tarafından gelebilecek olan serseri oklara karşı bir sığınak vazifesini görebilecekti (İbn Hişam, Sîre, Göttingen 1858, s. 439-40) [s. 72].
Askerî Eğitim Askerî eğitimi yaymak ve özendirmek üzere Hz. Peygamberin birçok teşvik edici sözleri vardır. Kendisi de uygulamalı, değere sahip tedbirler de almıştı: Hz. Peygamber bizzat, gerek süvarilerinin ve gerekse bineklerinin fayda sağlamaları için sık sık at yarışları düzenliyor ve ödüller dağıtıyordu. Bugün Medine de, bulunan Mescidu s-sibâk (Yarış Camii), Hz. Peygamberin bu yarışlar esnasında oturduğu ve hangi atın yarışı kazandığını seyrettiği yeri işaret edip hatırlatmaktadır [s. 235-236].
Rasulullah, atma ve nişan alma eğitimlerine de büyük önem verirdi. Taş atmak suretiyle hedefe nişan alma, güreş ve benzeri dallardaki diğer eğitimler nakledilmiştir.
Propaganda Propagandaya çok başvurulmuştur. Araplar şiiri severlerdi; bunun sonucunda hicivli (yergili) şiirler son süratle yayılırdı. Bunun ülkedeki önemini iyi değerlendiren Hz. Peygamber, İslâm düşmanlarına karşı devlet hizmetinde kullanılan resmî şairler edinmiştir. Onun şu hadis-i şerifi pek meşhurdur: Hassân İbn Sabit, İslâm ve Rasulullah ı savunma dolayısıyla kabiliyet ve dehasını harekete getirdiğinde, Rûhu l-kuds (Cebrail) kendisini büsbütün şevklendirip, canlandırır ve onun mısraları düşmana okların deliciliğinden daha fazla etki eder. [s.236-237].
Ganimet Taksimi Hz. Muhammed, düşman tarafından ele geçirilen tüm ganimetlerin yakılacağına dair olan Tevrat hükmünü (Tevrat, Tesniye (Yasanın Tekrarı), XIII/16 v.d.) yürürlükten kaldırmış, yine Araplar arasında yaygın bulunan komutanın ganimetten 1/4 pay almasını kaldırmış ve onun da diğerleri gibi eşit hak almasını sağlamıştır. O, 1/4 lük payı 1/5 e düşürerek devlete gitmesini kararlaştırdı.
Ayrıca tüm ganimet, ister savaşa katılsın, ister komutanın emriyle yedek kuvvet olarak bekletilsin, tüm askerlere eşit olarak dağıtıldı. Böylece askerlerin disiplini hiçe sayıp daha çok mal ele geçirmesini; ordu, kabile veya bütün topluluğun menfaatlerinden çok kendi şahsî çıkarlarını düşünmelerini engellenmiş oldu [s. 231].
Savaşlardaki Mevcut-Şehit Durumu Sefer Bedir (18 Kasım 623) Uhud (24 Aralık 624) Mustalik (627) Hendek (3-24 Ocak 627) Hayber (629) Mute (629) Mekke Fethi (14 Aralık 629) Huneyn (Aralık 629) Taif Muhasarası (Aralık 629) Düşman Ordusu Mevcudu Düşman Zayiatı İslam Ordu Mevcudu Şehit Sayısı 950 70 313 14 3.000 22 700 70 200 10 30 1 12.000 8 3.000 6 20.000 93 1.500 15 100.000? 3.000 13?? 10.000 3?? 12.000 4?? 12.000 12 Toplam 216 Toplam 138 Yukarıda verilen rakamlara, Raci ve Bi r Maune deki haince katledilen ve sayıları 44 kadar olan İslam tebliğcileri değil değildir [s. 21].
Kaynak Prof.Dr. Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamberin Savaşları ve Savaş Meydanları, çev. Salih Tuğ, Yağmur Yay., 4. bsk., İstanbul 1991. Nisan 2014