T.C. İSTANBUL 33. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ Dosya-Karar No: 2016/268 Esas /650 T.C. İSTANBUL 33. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ

Benzer belgeler
İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

GEREKÇELİ KARAR T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A. : Görevi Kötüye Kullanma (Her iki sanık yönünden) SUÇ TARİHİ : 2014

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/233)

SEYFULLAH TOSUN ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURUDA MASUMİYET KARİNESİ

CEZA MUHAKEMESİNDE İSTİNAF. Doç.Dr. Hakan KARAKEHYA Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

Trabzon üçüncü noteri olan davalı ise, süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891)

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

: İstanbul Barosu Başkanlığı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

İdari Yargının Geleceği

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK. /Geç. 3.

İlgili Kanun / Madde 6100 S.HMK. /176

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI)

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1

1-C. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR AHMET BELGE BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2362)

1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ NE A... ESAS NO : 2004/... KARAR NO: 2006/... UYARLAMA TALEP EDEN (HÜKÜMLÜ SANIK) : A.T.K.

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

HUKUK VE ADALET DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI (Ortaokul 6, 7 veya 8. Sınıf)

4Baronun Taraf Olduğu Bazı Davalar

2 Kasım Sayın Bakan,

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2012/299. Karar No 2013/422

Danıştay Tetkik Hakimi Yeniay Kaya nın Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ve mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

HASAN BALIKÇI ONUR ÖDÜLÜ PROF. ONUR HAMZAOĞLU NA

ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

İFADEYE ÇAĞRI YAZISI (Şikayetçi için)

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığından:

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/59. Karar Sayısı : 2011/69

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

KAMUYA ÖZEL DUYURU. Aleyhimizde yapılan Bütün Suçlamaların Beraat ile Sonuçlandığını kamuya duyurmayı uygun görmüş bulunuyoruz.

BİRİKMİŞ NAFAKA BORCUNU ÖDEMEMEK HAPİS CEZASI GEREKTİRMEZ...

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

İÇİNDEKİLER. Giriş 1 SORUŞTURMA EVRESİ. 1. SORUŞTURMA KAVRAMI ve SORUŞTURMANIN AMACI 3 2. SORUŞTURMANIN YÜRÜTÜLMESİNDEN SORUMLU MERCİ

İFADEYE ÇAĞRI YAZISI (Şikayetçi için)

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

: 2016/2091 D.İş : TURKCELL İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. : AV. MEHMET ALİ KÖKSAL

İFADEYE ÇAĞRI YAZISI (Şikayetçi için)

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /19 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2014/15387 Karar No. 2014/16184 Tarihi:

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi

İFADEYE ÇAĞRI YAZISI (Şikayetçi için)

Yargıtay 13, Hukuk Dairesinden:

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İFADEYE ÇAĞRI YAZISI (Şikayetçi için)

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI TUTUKLU

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. KONU Davalı idarenin yanıt dilekçesine yanıtlarımızın sunulmasıdır.

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI

REKABET KURULU KARARI

ĠSTĠNAF KANUN YOLU GENEL ESASLAR

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 2007

İKİNCİ KISIM Olağan Kanun Yolları. BİRİNCİ BÖLÜM İtiraz

Beraat Eden Sanıklar Müdafiinin Vek âlet Ücreti

9 AYLIK IEYHO ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU Dönemi

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Karar N0: KARAR-

1 ( TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR BURAK EDİŞ BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/11177)

İçindekiler. I. BÖLÜM GENEL OLARAK İCRA ve İFLÂS SUÇLARI ve YARGILAMA USULÜ

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

T.C. D A N I Ş T A Y ONİKİNCİ DAİRE Esas No : 2011/6627 Karar No : 2015/4677

T.C. Resmî Gazete. Kuruluş Tarihi: (7 Teşrinievvel 1336)-7 Ekim Mart 1983 PAZARTESİ KANUNLAR

Transkript:

T.C. İSTANBUL 33. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/268 KARAR NO : C.SAVCILIĞI ESAS NO : 2016/22715 GEREKÇELİ KARAR T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A HAKİM : Onur ÖZSARAÇ 36992 KATİP : Yusuf İLİŞİK 169439 DAVACI : K.H. : DAVUT KARACAN : HASAN EMRE OKUMUŞ : MEHMET YALÇINKAYA :1-MUHİTTİN GÖNENÇ HACALOĞLU : Av. AZİZ AYTAÇ :2-GURİS ÖZEN : Av. FIRAT SÖYLE Av. AZİZ AYTAÇ :3-HACER CEREN KÖSEOĞLU : Av. FIRAT SÖYLE Av. AZİZ AYTAÇ SUÇ : Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama SUÇ TARİHİ / SAATİ : 28/06/2015 SUÇ YERİ : İstanbul KARAR TARİHİ : 27/12/2016 Yukarıda açık kimliği yazılı sanıklar hakkında mahkememizde yapılan duruşma sonunda; 1/5

İDDİA; Müslümanlar için Recep, Şaban ve Ramazan ayları "üç aylar" olarak adlandırılır ve manevi açıdan önemli bir zaman dilimini ifade eder. Recep, Şaban ve Ramazan ayları için Mübarek üç aylar ve Ramazan ayı için onbir ayın sultanı gibi sözlerle bu ayların ne kadar önemsendiği belirtilir. Müslümanlar için üç ayların büyük bir öneme sahip olduğu herkesçe bilinmesine rağmen, Sanıklar Hacer Ceren Köseoğlu, Guris Özen ve Muhittin Gönenç Hacaloğlu'nun Onur Yürüyüşü adı altında düzenlenen yürüyüşte açtıkları "ŞABAN'LA RECEP'İN AŞKINA RAMAZAN ENGEL OLAMAZ!!!" şeklindeki pankart ile Müslümanlar için büyük önem taşıyan aylarla alay ettikleri ve üzerlerine atılı halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama suçunu işledikleri anlaşıldığından, sanıkların eylemlerine uyan TCK.nun 216/3,53 maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır. SAVUNMA; Sanık Guris Özen Savunmasında; "Ben üzerime atılı suçlamayı ve haklarımı anladım, halen İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği 1. sınıf öğrencisiyim. Şikayete konu 28/06/2015 tarihinde Taksim'de her yıl düzenlenen Onur Yürüyüşüne üniversiteden arkadaşlarımla birlikte katıldım, katılma amacım LGBTİ bireylerin toplumdaki uğradıkları baskıya karşı dikkat çekmekti. Amacımız ve niyetimiz tamamen barışçıldı. Ramazan ayı olması gerekçesiyle polis söz konusu gösteri yürüyüşüne saldırdı. Kaldı ki geçen yıllarda ve 28/06/2015 tarihinde gerçekleştirilen Onur Yürüyüşünden 1 hafta önce gerçekleştirilen Trans Onur yürüyüşüne Ramazan ayına denk gelmesine rağmen polis tarafından herhangi bir müdahalede bulunulmamıştı. Polisin saldırısının ardından da herhangi bir taşkınlık yapmadan barışçıl yürüyüşümüze devam ettik. O esnada açılan pankartı gördüm. Benim pankarttan haberim yoktu. Hazırlanış ve yapılış amacından da haberim yoktur, hakaret içerdiğini düşünmediğimden ben de eşlik ettim. Emniyet Müdürlüğünce yapılan fotoğraf inceleme ve tespit tutanağında 1 numara ile gösterilen kişi benim. Ancak dosyada geçtiği gibi pankartın içeriğinin dini değerlere hakaret içerdiğini düşünmüyorum. Aksine tamamen barışçıl hazırlanmış bir pankart olduğunu düşünüyorum. Pankartta 2 tane ayın aşkından bahsediliyor, bu nedenle hakaret yoktur. Halkı kin ve nefrete sürükleme veya bir kısmını aşağılama suçunu esas işleyenin dosyanın şikayetçisi olduğunu düşünüyorum, çünkü dosyada geçen bir ifadedir. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatime karar verilsin, eğer hakkımda mahkumiyet kararı verilecek olursa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasını istemiyorum." Şeklinde beyanda bulunmuştur. Sanık Hacer Ceren Köseoğlu Savunmasında; "Ben üzerime atılı suçlamayı ve haklarımı anladım, halen İstanbul Teknik Üniversitesi Geomatik Mühendisliği 3. Sınıf öğrencisiyim. Şikayete konu 28/06/2015 tarihinde Taksim'de her yıl düzenlenen Onur Yürüyüşüne üniversiteden arkadaşlarımla birlikte katıldım, katılma amacım LGBTİ bireylerin toplumdaki uğradıkları baskıya karşı dikkat çekmekti. Amacımız ve niyetimiz tamamen barışçıldı. Ramazan ayı olması gerekçesiyle polis söz konusu gösteri yürüyüşüne saldırdı. Kaldı ki geçen yıllarda ve 28/06/2015 tarihinde gerçekleştirilen Onur Yürüyüşünden 1 hafta önce gerçekleştirilen Trans Onur yürüyüşüne Ramazan ayına denk gelmesine rağmen polis tarafından herhangi bir müdahalede bulunulmamıştı. Polisin saldırısının ardından da herhangi bir taşkınlık yapmadan barışçıl yürüyüşümüze devam ettik. O esnada açılan pankartı gördüm. Benim pankarttan haberim yoktu. Hazırlanış ve yapılış amacından da haberim yoktur, 2/5

hakaret içerdiğini düşünmediğimden ben de eşlik ettim. Emniyet Müdürlüğünce yapılan fotoğraf inceleme ve tespit tutanağında 2 numara ile gösterilen kişi benim. Ancak dosyada geçtiği gibi pankartın içeriğinin dini değerlere hakaret içerdiğini düşünmüyorum. Aksine tamamen barışçıl hazırlanmış bir pankart olduğunu düşünüyorum. Pankartta 2 tane ayın aşkından bahsediliyor, bu nedenle hakaret yoktur. Halkı kin ve nefrete sürükleme veya bir kısmını aşağılama suçunu esas işleyenin dosyanın şikayetçisi olduğunu düşünüyorum, çünkü dosyada geçen bir ifadedir. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatime karar verilsin, eğer hakkımda mahkumiyet kararı verilecek olursa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasını istemiyorum." şeklindebeyanda bulunmuştur. Sanık Muhittin Gönenç Hacaloğlu Savunmasında; "28/06/2015 tarihinde Taksim'de her yıl düzenlenen Onur Yürüyüşüne üniversiteden arkadaşlarımla birlikte katıldım, katılma amacım LGBTİ bireylerin toplumdaki uğradıkları baskıya karşı dikkat çekmekti. Amacımız ve niyetimiz tamamen barışçıldı. Ramazan ayı olması gerekçesiyle polis söz konusu gösteri yürüyüşüne saldırdı. Polisin saldırısının ardından da herhangi bir taşkınlık yapmadan barışçıl yürüyüşümüze devam ettik. O esnada açılan pankartı gördüm. Benim pankarttan haberim yoktu. Hazırlanış ve yapılış amacından da haberim yoktur. Emniyet Müdürlüğünce yapılan fotoğraf inceleme ve tespit tutanağında belirtilen kişi benim. Ancak dosyada geçtiği gibi pankartın içeriğinin dini değerlere hakaret içerdiğini düşünmüyorum. Aksine tamamen barışçıl hazırlanmış bir pankart olduğunu düşünüyorum. Pankartta 2 tane ayın aşkından bahsediliyor, bu nedenle hakaret yoktur. Savunmamın başında da söylediğim gibi ben Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisiyim. Belirtilen suçları işlemedim. Aksine halkı kin ve nefrete sürükleme veya bir kısmını aşağılama suçunu esas işleyenin dosyanın şikayetçisi olduğunu düşünüyorum, çünkü dosyada geçen bir ifadedir. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Eğer hakkımda mahkumiyet kararı verilecek olursa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasını istemiyorum." şeklinde beyanda bulunmuştur. DELİLLER; Müşteki Hasan Emre Okumuş Beyanında; Şikayet dilekçemizi aynen tekrar ederim. Sanıkların savunmaları suçtan kurtarmaya yöneliktir. Şikayetimiz devam etmektedir, katılma talebimiz vardır." Şeklinde beyanda bulunmuştur. Müşteki Mehmet Yalçınkaya 29/06/2015 tarihli dilekçesinde; "Kamuoyunun da malumu olduğu üzere 28/06/2015 tarihinde Taksim de LGBT (Lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender) şahıslar "Trans Onur Yürüyüşü" gerçekleştirmiş içinde bulunduğumuz Ramazan ayı ile ilgili aşağıda eklediğim hakaret içerikli pankartı açmıştır. "Şaban'la Recep'in aşkına Ramazan engel olamaz" pankartı açan LGBT liler onur yürüyüşü adı altında Müslümanların en kutsal değerlerini aşağılamış, en kutsal aylarını eşcinsellikle bütünleştirmiştir.bilindiği üzere Türkiye nüfusunun %99'u İslam Dini'ne mensup Müslüman vatandaşlarımızdan oluşmaktadır. Böyle bir toplumda İslam Dini nin kutsal değerlerini aşağılamak, kutsal aylarıyla dalga geçmek ve İslam'ın yasaklamış olduğu eşcinsellikle bütünleştirmek kutsal değerlere hakaret suçunu oluşturur. Ayrıca, toplumda İslam Dini'ne mensup olmayanlara veya 3/5

dini hassasiyeti bulunmayanlara yönelik nefret oluşturacak bir söylemdir. Özellikle bu yürüyüşe katılan LGBT lilere karşı kin ve nefret oluşturacak bir eylem olur. Kaldı ki toplumumuzun çoğunluğu İslam Dini nin mensuplarından oluşmasa bile herhangi bir dinin kutsal saydığı değerleri bu şekilde yasakladığı fiillerle bütünleştirmekve aşağılamak inanç özgürlüğüne ve inançlara saygıya aykırıdır. O dine inananlara yönelik bir aşağılama, bir hakaret oluşturur. Bu durum ise kamu barışını bozmaya elverişli bir durumdur. Ben de İslam Dini ne inanan, dinimin kutsal saydığı değerleri kutsal bilen bir Müslüman olarak şüpheli şahısların gerçekleştirmiş olduğu fiilden müteessir oldum. İslam Dini nin kutsal saydığı ve mübarek olduğuna inandığım üç aylarla alay edilmesi hele hele Kur'an Ayı olarak inandığım bu mübarek günlerde gerçekleştirilmesinden hem elem ve keder duymuş hem de o şen'i fiili gerçekleştiren şahıslara karşı hiddet ve asabiyet duygularına kapılmış durumdayım." Şeklinde beyanda bulunmuştur. Müşteki Davut Karacan Beyanında; Ben İddianamede belirtilen olayı tüm görsel ve yazılı basından takip ettim, hatta ailemtelevizyondan izledi, ben de İmam Hatip okuduğum ve katsayı mağduru olmama rağmen bu kadar aleni hak savunmadım, bu hakkı kendimizde görmedik, sanıkların bu yaptıkları eylem tamamen kışkırtıcı, adete dini değerlerle alay edercesine meydana gelmiştir, bu da bizi rahatsız etmektedir, bizim mezunlar derneğinde bir avukat arkadaşım vasıtasıyla Gebze C.Başsavcılığına şikayette bulunduk, şikayetim devam etmektedir,cezalandırılmalarını istiyorum, sanıkları bizzat tanımıyorum, bu nedenle davaya katılma talebim yoktur, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 19. maddesinde Her ferdin fikir ve ifade hürriyetine hakkı vardır. İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 9/1. maddesinde Herkes düşünme, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir. 10/1. maddesinde ise Herkes anlatım özgürlüğüne sahiptir. ifadeleri yer almaktadır.bu metinlere paralel olarak;türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın; 24/1. maddesinde Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. 25/1. maddesinde Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. 26/1. maddesinde Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. hükümleri bulunmaktadır. Suça konu pankarttaki yazı içeriği AİHS ve T.C. Anayasası kapsamında ve TCK 216/3. maddesi bağlamında değerlendirildiğinde; Suça konu edilen pankarttaki yazı içeriği halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılamak amacıyla yazıldığının kabulü zorlamayı gerektirmektedir. Bu yazı içeriğine özel anlam atfedilebilmesi için çok kapsamlı, özellikle hazırlanmış ve bilinçli bir şekilde belli bir amaca yönelik planlı bir paylaşım gerekeceği düşünülmelidir. Özenli ve özellikli bir yaklaşımla bu amaç gerçekleştirilebilir.dosya kapsamı sanıkların böyle bir kastının var olduğunu işaret etmemektedir. Aksine Anayasa ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi ile güvence altına alınmış; din ve vicdan hürriyeti kavramlarının sınırları içerisinde,mizahi tarzda ve düşünce özgürlüğü çerçevesinde ve ifade hürriyetini kanunun belirlediği sınırları aşmaksızın yapılmıştır. Özgürlük esas, kısıtlama istisnaidir. İçinde bulunduğumuz yüzyılda, çağdaş olduğuna inandığımız ülkemizde, varlığına her koşulda güvendiğimiz hukuk sistemimizde, özgür bireylerden oluşan özgür bir toplum olmak adına daha hoşgörülü ve geniş bakış açısına sahip olmak gerekmektedir. Sanıklara yüklenen suç tipinin oluşma şartı teknik sınırlarla belirlenmemiştir. Unsurlar somut biçimde ortaya çıkmadıkça yorumla sonuca varılacaktır. Alenen aşağılama var mıdır? Fiil kamu barışını bozmaya elverişli midir? Yine suça konu 4/5

ifadeler "İfade özgürlüğü" kapsamında mıdır? Dosya içeriğine göre, suça konu pankarttaki yazı içeriği, kamu güvenliği açısından açık, yakın ve ciddi bir tehlikeyi somut olarak ortaya çıkarmadığı, şiddet çağrısı yada tavsiyesi niteliğinde bir anlatım olmadığı gibi sanıkların yasal çerçevede ifade özgürlüklerini kullandığı,eylem nedeniyle ''toplum kesimleri arasında oluşmuş ve ortaya çıkan bir infial, herhangi bir taşkınlık saptanmamıştır ve kamu barışını bozan herhangi bir somut olgu da meydana gelmemiştir. Sanıkların eylemine karşı yazılı,görsel ve sosyal medyada bazı tartışmaların yaşanmasının kamu barışını bozmaya elverişli olduğunu kabul etmek olanaklı değildir.bir konunun medyada tartışılmasını kamu barışını bozmaya elverişli kabul etmek, toplumun bilgi sahibi olmasını ve ilerlemesini sağlayan her tartışmayı suç haline getirmek demektir. Bu nedenlerden ötürü unsurları itibariyle oluşmayan müsnet suçtan sanıkların beraatinedair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1-Sanıklarınüzerine yüklenen fiilin bu hali ile kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniylecmk.'nun 223/2-amaddesi uyarınca BERAATLERİNE, 2-Bu dava nedeniyle yapılan yargılama giderinin kamu üzerinde bırakılmasına, 3-Sanıklar Kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT'ye göre 1.800 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanıklara verilmesine, Dair,sanıklar ve sanıklar müdafiilerinin yüzlerine karşısanıklar müdafiilerine açıklamadan,itibaren 7 günlük süre içinde Mahkememiz yetki sınırları içinde bulunması halinde Mahkememize dilekçe vererek veya zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle,mahkememiz yargı sınırları dışında bulunması bulunduğu yerde aynı derecedeki mahkemeye dilekçe vererek veya zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle İstanbulBölge Adliye Mahkemesine İstinaf yasa yolu açık olarak,süresinde istinaf yoluna başvurulmadığında kesinleşmek üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2016 Katip 169439 E İMZALI Hakim 36992 E İMZALI 5/5