Kütahya-Simav Ovasında Arsenik Sorunu: Mevcut Durum ve Yeni Araştırmalar

Benzer belgeler
Kaynak Yeri Tespiti ve İyileştirme Çalışmaları. Örnek Proje: Yeraltı Suyunda Kaynak Tespiti ve İyileştirme Çalışmaları

KONYA KENTSEL YERALTI SUYU KĐRLĐLĐK DURUMU VE KĐRLENEBĐLĐRLĐK POTANSĐYELĐ

10-11 Şubat 2014 DSİ ETLİK EĞİTİM TESİSLERİ ANKARA

Yeraltısuları. nedenleri ile tercih edilmektedir.

... NO'LU RUHSATA İLİŞKİN (... DÖNEM) ARAMA FAALİYET RAPORU

JEOTERMAL KAYNAKLAR İÇİN İŞLETME/REVİZE İŞLETME PROJESİ FORMATI İLÇE (İL). NUMARALI ARAMA RUHSATINA İLİŞKİN İŞLETME PROJESİ

TAHTALI HAVZASI YERALTI SUYU KALİTESİNİN COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ DESTEKLİ DEĞERLENDİRİLMESİ

DOĞAL MİNERALLİ SULAR İÇİN ARAMA FAALİYET RAPOR FORMATI İLÇE (İL)... NUMARALI RUHSATA İLİŞKİN... DÖNEM (*) ARAMA FAALİYET RAPORU

Endüstriyel Kaynaklı Kirlenmiş Sahaların Yönetimi İçin Bilgi Sistemi Geliştirilmesi

ANKARA ATMOSFERİNDEKİ AEROSOLLERİN KİMYASAL KOMPOZİSYONLARININ BELİRLENMESİ

TÜRKÇE ÖRNEK-1 KARAALİ KÖYÜ NÜN MONOGRAFYASI ÖZET

BALÇOVA JEOTERMAL SAHASINDA BOR VE ARSENİK KİRLİLİĞİ

MENDERES GRABENİNDE JEOFİZİK REZİSTİVİTE YÖNTEMİYLE JEOTERMAL ENERJİ ARAMALARI

MADEN TETKİK VE ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. KONYA İLİ JEOTERMAL ENERJİ POTANSİYELİNİN TURİZM AMAÇLI DEĞERLENDİRİLMESİ ve YATIRIM OLANAKLARI

TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ

TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI BİRLİĞİ JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI

İMAR PLANINA ESAS JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU

Celalettin ŞİMŞEK. Dokuz Eylül Ü. Torbalı Meslek Yüksekokulu, Torbalı/İzmir.

16-20 Mart 2015-İstanbul 1/28

TÜRKİYE DE SINIRAŞAN YERALTISUYU REZERVLERİ VE KULLANIMI

T.C. NECMETTĠN ERBAKAN ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK VE MĠMARLIK FAKÜLTESĠ, ÇEVRE MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ, AKADEMĠK YILI ÖĞRETĠM PLANI / T.

Coğrafi Bilgi Sistemi(CBS) yardımıyla Çumra Ovası yeraltı sularının kimyasal ve biyolojik kirlilik açısından irdelenmesi

DOĞAL MİNERALLİ SULAR İÇİN İŞLETME / REVİZE İŞLETME PROJESİ FORMATI İLÇE (İL). NUMARALI ARAMA RUHSATINA İLİŞKİN İŞLETME PROJESİ

KARADENİZ MÜHENDİSLİK

1.GİRİŞ. Şevki İSKENDEROĞLU 1, Bahadır İbrahim KÜTÜK 2, Şerife Pınar GÜVEL 3, Aynur FAYRAP 4,Mehmet İrfan ASLANKURT 5

BİLGİ DAĞARCIĞI 15 JEOTERMAL ÇALIŞMALARDA UYGU- LANAN DOĞRU AKIM YÖNTEMLERİ

JEOTERMAL KAYNAKLAR İÇİN ARAMA FAALİYET RAPOR FORMATI İLÇE (İL)... NUMARALI RUHSATA İLİŞKİN... DÖNEM(*) ARAMA FAALİYET RAPORU

RPM de Jeotermal aramanın Teknik Gereklilikleri DADI THORBJORNSON, RPM DANIŞMANI ÇALIŞTAY SWİSS HOTEL IZMIR 5 TEMMUZ 2018

TÜRKİYE DE SINIRAŞAN YERALTISUYU REZERVLERİ VE KULLANIMI

SÜRDÜRÜLEBİLİR SU YÖNETİMİ

GÖLLER BÖLGESİNDE YERALTISUYU VE KARŞILAŞILAN SORUNLAR

Potansiyel. Alan Verileri İle. Hammadde Arama. Endüstriyel. Makale

JEOTERMAL KAYNAKLAR İÇİN ARAMA/REVİZE ARAMA PROJE FORMATI İLÇE (İL) ARAMA/REVİZE ARAMA PROJESİ

KAMP STAJI HAZIRLIK NOTU (SP)

DOĞAL MİNERALLİ SULAR İÇİN ARAMA/REVİZE ARAMA PROJE FORMATI İLÇE (İL) ARAMA/REVİZE ARAMA PROJESİ

BİTLİS İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

HASAN PARLAR A AİT İZMİR İLİ KEMALPAŞA İLÇESİ YİĞİTLER KÖYÜ 14 PAFTA 24 ADA 13 PARSELDE AÇILACAK SONDAJ KUYUSUNUN HİDROJEOLOJİK ETÜD RAPORU

USBS Ulusal Su Bilgi Sistemi Projesi

AKTS/ ECTS KREDĠ/ CREDITS

MEVZİİ İMAR PLANINA ESAS JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

NEVŞEHİR İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

KİŞİSEL BİLGİLER EĞİTİM BİLGİLERİ

Batman Katı Atık Depolama Alanının Çevresel Etki Değerlendirmesi

KONYA ĐLĐ JEOTERMAL ENERJĐ POTANSĐYELĐ

ULUOVA NIN (ELAZIĞ) HİDROJEOLOJİSİNİN COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ İLE İNCELENMESİ *

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

JEO156 JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ

K A R A D E N Ý Z. Bafra. Boyabat. Çarþamba. Vezirköprü. Kavak. Osmancýk Merzifon Gümüþhacýköy. Ladik. Suluova. Çalýþma alaný

T.C. AKSARAY ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ HĠDROJEOLOJĠ MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ Eğitim-Öğretim Döneminden Ġtibaren Uygulanacak

Eşref Atabey Türkiye de illere göre su kaynakları-potansiyeli ve su kalitesi eserinden alınmıştır.

TÜRKİYE DE SU POTANSİYELİ VE ATIKSULARIN GERİ KULLANIMI

TOKAT İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. :Mustafa Murat KAVURMACI. :02 / 03 / Aksaray. :Yunus Emre Mah sokak no:15. :muratkavurmaci@yahoo.

AFŞİN-ELBİSTAN HAVZASI REZERV BELİRLEME VE GELİŞTİRME PROJESİ. Dr. Berk BESBELLİ

MADENCİLİK ve JEOLOJİ MÜHENDİSİ

Elde edilen jeolojik bilgilerin sahada gözlenmesi ve doğrulanması, yeni bulgularla zenginleştirilmesi çalışmalarını kapsamaktadır.

ĐMAR PLANINA ESAS JEOLOJĐK-JEOTEKNĐK ETÜT RAPORU

ELAZIĞ İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

Ergene Havzası, Çorlu Çerkezköy arasındaki kesiminin hidrojeokimyası

Prof. Dr. Ahmet GÜZEL

HARİTA, TOPOGRAFİK HARİTA, JEOLOJİK HARİTA. Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü

DEÜ DESEM - Alsancak / İZMİR (75.Yıl Konferans Salonu)

Deniz ve kıyı jeolojisi:

T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Faaliyet Ön Bilgi Formu

L31-B-20-C, L31-B-25-B, L31- B-25-C, L32-A-21-A, L32-A-21-B, L32-A-21-D

MALATYA-YONCALI BARAJI SULAMA TÜNELİ JEOTEKNİK PLANLAMA ÇALIŞMALARI. Şafak EYÜBOĞLU Jeoteknik Hiz. ve YAS Şb. Md. DSİ IX.Bölge Müdürlüğü, ELAZIĞ

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YERALTI SUYU KORUMA ALANLARI

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü B Blok Dışkapı/ANKARA 06100

YOZGAT İLİ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI

1 ALAN TANIMI 1.1 PLANLAMA ALANI 1.2 PLANLAMA ALANI ULAŞIM SİSTEMİ

JEOTERMAL KAYNAKLAR VE DOĞAL MİNERALLİ SULAR EĞİTİM SEMİNERİ-9

ÖRNEK SAYILARININ BELİRLENMESİNDE SEKTÖR VE SAHALARA GÖRE FARKLI YAKLAŞIMLAR

Dr. Ayhan KOÇBAY. Daire Başkan Yardımcısı

İZMİR-NİF DAĞI ÇEVRESİNDEKİ YERALTI SUYU NİTRAT KİRLİLİĞİ BOYUTUNUN MEVSİMSEL DEĞERLENDİRİLMESİ

FAALİYETTE BULUNDUĞU İŞLETMELER

Ek Form 9 DETAY ARAMA FAALİYET RAPORU. RAPORUN BAŞLIĞI: Başlık raporun konusunu ve içeriğini kısaca, açık ve yeterli bir biçimde ifade edecektir.

BOZKIR İLÇESİNDEKİ İÇME VE KULLANMA SULARININ KİMYASAL YÖNDEN İNCELENMESİ

Maden Sahasından Kaynaklanan Sızıntı Sularının Maden Çayına Etkisi: I. Ağır Metaller

COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ ALTYAPISI (KENT BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ) & ĠLLER BANKASI

TMMOB JEOTERMAL KONGRE PROGRAMI

HİDROJEOLOJİ MÜHENDİSİ

MADEN ARAMALARINDA DES VE IP YÖNTEMLERİ TANITIM DES UYGULAMA EĞİTİM VERİ İŞLEM VE SERTİFİKA PROGRAMI

JEOTERMAL KAYNAK VE DOĞAL MİNERALLİ SU KAYNAK KORUMA ALANI ETÜT RAPORU FORMATI İLÇE (İL). NUMARALI İŞLETME RUHSATI/RUHSATLARINA İLİŞKİN

JEOLOJİK ORTAMLARIN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİSİ: TÜRKİYE DE TIBBİ JEOLOJİ SORUNLARI

TOPRAK KİRLİLİĞİNDE SANAYİ UYGULAMALARI VE SAHAYA ÖZGÜ RİSK ANALİZİ

Dr. Ayhan KOÇBAY Jeoteknik Hizmetler ve Yeraltısuları Dairesi Başkanlığı

Fethiye Özel Çevre Koruma Alanı Kara Sularının Kalite Değeriendîrimi*

BİNA VE BİNA TÜRÜ YAPILAR (KATEGORİ 2 ve 3) İÇİN PARSEL BAZINDA DÜZENLENECEK ZEMİN VE TEMEL ETÜDÜ (GEOTEKNİK) DEĞERLENDİRME RAPORU FORMATI

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır.

ATIK BARAJLARINDA UYGULANAN JEOTEKNİK ÇALIŞMALAR; GÜMÜŞTAŞ (GÜMÜŞHANE) ÖRNEĞİ SELÇUK ALEMDAĞ ERDAL GÜLDOĞAN UĞUR ÖLGEN

KENTİMİZ VE ÇEVRESİNİN YERALTISUYU KAYNAKLARI, YERALTISUYUNU KİRLETİCİ ETKENLER VE SU KITLIĞI RİSKİ

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü B Blok Dışkapı/ANKARA 06100

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

AB Sürecinde Çevresel Yatırımları , Istanbul

KUYU RUHSATI Kuyu Ruhsatı nedir, neden gereklidir? Ruhsat alınmadan da sondaj kuyusu açılabilir mi?

Ergene Havzası nda Yağış ve Yeraltısuyu Seviye Verilerinin Değerlendirilmesi ÖZET

JEOLOJİK-JEOTEKNİK BİLGİ SİSTEMİNE BİR ÖRNEK: AKSARAY İL MERKEZİ

Transkript:

Kütahya-Simav Ovasında Arsenik Sorunu: Mevcut Durum ve Yeni Araştırmalar Orhan GÜNDÜZ Dokuz Eylül Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, Buca/İZMİR e-posta: orhan.gunduz@deu.edu.tr ÖZ: Yeraltı sularında gözlenen arsenik kirliliği dünya genelinde pek çok ülkede sıklıkla gözlenen bir problemdir. Arsenik kirliliği ve başta deri ve sindirim sistemi kanserleri gibi buna bağlı olarak oluşan hastalıklar, Bangladeş, Şili, Hindistan ve Tayvan gibi ülkelerde uzun yıllardır yaygın olarak görülmektedir. Son dönemde arsenik kirliliği ülkemiz gündeminde de önemli yer kaplar hale gelmiştir. Özellikle Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerimizde içme sularında yüksek oranda arsenik tespit edilmiştir. Tektonik özellikleri ve jeolojik yapısı dikkate alındığında, ülkemizin pek çok yöresinde arsenik içeren birimlerin bulunması ve bu formasyonlarda bulunan yeraltısuyunun da yüksek seviyelerde arsenik içermesi mümkün görünmektedir. Buna en iyi örneklerden biri de Kütahya iline bağlı Simav ilçe sınırları içinde yer alan Simav ovasıdır. Tipik bir çöküntü ovası özelliklerini gösteren bölge, aktif tektonizmanın ve buna bağlı olarak gelişen alterasyon zonlarının ve jeotermal sistemlerin yoğun olarak görüldüğü bir yerdir. Kısa bir süre önce yapılan bir ön çalışmada ovadaki yeraltı sularından alınan örneklerde ortalama 99 ppb, maksimum 561 ppb toplam arsenik değeri tespit edilmiştir. Ülkemizde halen uygulanan standart sınır değerin 10 ppb olduğu dikkate alındığında söz konusu suların çok yüksek arsenik içeriğine sahip olduğu söylenebilir. Saha çalışmaları esnasında yöre halkı ile yapılan görüşmelerde ovada bulunan köylerde kansere bağlı ölüm vakalarında da son dönemde gözle görünür bir artış olduğu ifade edilmiştir. Tüm bu bilgiler ışığında Simav ovasındaki arsenik kirlenmesinin net olarak tespit edilmesi, bunun insan sağlığı üzerinde oluşturduğu risklerin ortaya konması ve yeraltısuyundaki arseniğin giderimine yönelik alternatiflerin değerlendirilmesi amacıyla kapsamlı bir araştırmanın yapılması gerekli görülmüştür. Bu bildiri kapsamında proje sahasındaki mevcut durum anlatılacak ve yapılacak yeni çalışmaların detayları verilecektir. 127

ABSTRACT: Arsenic pollution in groundwater is a common problem that is observed in many countries around the world. Arsenic related diseases such as dermal and gastrointestinal cancers are seen in countries such as Bangladesh, Chile, India and Taiwan. Recently, arsenic pollution has become an important topic in the agenda of our country as well. Particularly, high arsenic levels have been detected in the drinking water supply systems of large metropolitan areas such as Ankara and Izmir. Based on the tectonic characteristics and the geological structure, many parts of Turkey are likely to have arsenic containing geological formations within which groundwater is also likely to contain high arsenic levels. A good example to this generalization is the Simav Plain located in Simav District of Kütahya Province. Demonstrating the typical characteristics of a graben plain, the plain is situated in an area with active tectonics where alteration zones and geothermal systems are commonly observed. In a preliminary study conducted in the area, it has been found that the average total arsenic concentrations in samples collected from local groundwater was 99 ppb with a maximum of 561 ppb. These levels could be considered to be extremely high based on the currently effective national standard level of 10 ppb. During the field works of this preliminary study, direct interviews with locals have also revealed the fact that the number of cancer related deaths in the villages situated within the plain have increased significantly during the past few years. In the light of these findings, it is believed that a comprehensive research would need to be conducted in the area in order to clearly detect the arsenic pollution and the associated risks on human health as well as to propose alternative methods of arsenic removal. Within the scope of this proceeding, the current situation in the project area will be discussed and details of planned new studies will be given. Giriş Son dönemde iklim değişikliği ve bunun su kaynakları üzerindeki etkileri kamuoyu gündemini giderek daha yoğun olarak işgal etmektedir. Söz konusu etkiler arasında en önemlileri suyun miktarı ve kalitesine dönük olanlardır. Özellikle üç büyük kentimizin her yaz yaşamakta olduğu su sıkıntısı ve buna bağlı olarak gelişen su kalitesi problemleri halkın kaygı ile takip ettiği konular arasına girmiştir. Bu sıkıntılar zaman zaman yerel yönetimler ile halkı, kimi zaman ise yerel yönetimlerle 128

merkezi yönetimi karşı karşıya getirebilmektedir. 2008 yılı içerisinde İzmir de yaşanan arsenik problemi bu sorunu en net biçimde ortaya koyan örneklerden biri olmuştur. Kente su temin eden yeraltısuyu kaynaklarından bazılarında yüksek arsenik seviyelerinin tespit edilmesiyle ortaya çıkan sorun, yerel boyutu kısa sürede aşmış ve ulusal gündemin önemli maddelerinden birini oluşturmuştur. Ortaya çıkan tartışma esnasında en dikkati çeken konu, yeraltı sularındaki arsenik kirliliği ile ilgili olarak yaşanan bilgi ve veri eksikliği olmuştur. Tektonik oluşumu, jeomorfolojik özellikleri ve hidrojeolojik yapısı ile Batı Anadolu da pek çok yerleşim biriminde benzeri sorunların varlığı bilinmekteyse de, hiçbir yörede arsenik ile ilgili detaylı ve çok bileşenli bir bilimsel çalışmanın yapılmadığı görülmektedir. Genellikle doğal bir kirletici olan arsenik, özellikle insan sağlığı üzerindeki kanıtlanmış olumsuz etkileri nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Doğrudan kansere neden olan bir kimyasal olarak tüm dünyada dikkatle takip edilmektedir. Bangladeş, Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Şili, Tayvan ve Çin gibi pek çok ülkede yüksek arsenik seviyelerine bağlı sağlık problemleri gözlenmektedir (Arsenic Project, 2008). Özellikle içme suyunda bulunan arseniğin, mide ve bağırsak gibi sindirim sistemi kanserlerine ve cilt bozuklukları ve deri kanserlerine neden olduğu kanıtlanmıştır. Günümüzde Bangladeş, Tayvan ve Arjantin gibi pek çok ülkede arsenik kaynaklı çok sayıda kanser vakası rapor edilmektedir. Konunun önemi itibariyle ulusal ve uluslararası sınır değerler de giderek düşürülmektedir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri nde 2003 yılına kadar 50 ppb olarak uygulanan sudaki toplam arsenik standart değeri bu tarihten sonra 10 ppb ye düşürülmüştür (EPA, 2003). Benzer şekilde ülkemizde de 2005 yılına kadar 50 ppb olarak uygulanan sınır değer 10 ppb seviyesine indirilmiştir (ITASHY, 2005). Gelişen analiz teknikleri ve yaygınlaşan laboratuar altyapısı sayesinde oldukça hassas ölçümlerin yapılabilmesi, sınır değerlere uygunluk konusunun dünya kamuoyu tarafından çok daha yakından takip edilmesini sağlamaktadır. Konunun önemi ve artan toplumsal duyarlılık, ülkemizin bazı yörelerinde de problemin tespit edilmesine yardımcı olmuştur. Bu yörelerden bir tanesi de Kütahya iline bağlı Simav ilçesidir. Yöre halkı ve yerel yöneticilerden gelen talep doğrultusunda yapılan bir araştırmada Simav Ovası yeraltı sularında yüksek arsenik seviyelerine rastlanmıştır (Şimşek ve Gündüz, 2007). Kısıtlı imkânlar ve sınırlı bir kapsamda yürütülen söz konusu çalışma ile Simav Ovası yeraltı sularından alınan 28 su örneğinin 22 sinde 10 ppb olan sınır değerin üzerinde toplam arsenik 129

seviyelerine rastlanmıştır. Ölçülen en yüksek değerin 561 ppb olduğu bu çalışmada gözlenen ortalama arsenik değeri ise 99 ppb olmuştur. Benzer şekilde ovada yer alan 3 adet jeotermal sahadan çıkartılan sıcak sularda da ortalama 502 ppb arsenik tespit edilmiştir. Ovada gerek sıcak gerekse de soğuk yeraltı sularında bu denli yüksek değerlerin ölçülmüş olması ve arazi çalışmaları esnasında yöre halkından gelen sağlık şikâyetleri dikkate alındığında bölgede çok ciddi bir problemin varlığı net bir biçimde oraya çıkmaktadır. Bu noktadan hareketle konunun detaylı olarak incelenebilmesi amacıyla TÜBİTAK a bir bilimsel araştırma projesi teklif edilmiş ve proje desteklenmeye uygun bulunarak 2009 yılında başlatılmıştır. Söz konusu projenin ana konusu, Simav Ovası yeraltı sularındaki doğal kaynaklı arsenik kirlenmesinin araştırılması ve bunun yöre halkı üzerinde oluşturduğu sağlık risklerinin tespit edilmesidir. Daha önce yapılan çalışmalar ile varlığı kısmen belirlenen arsenik kirlenmesinin boyutunun bu çalışma ile net olarak ortaya konması hedeflenmektedir. Bölgedeki arseniğin kaynağı, kirlenme mekanizmaları, yeraltısuyunda dağılım durumu, jeotermal sahalar ve maden yatakları ile olan ilişkisi tespit edilecek; neden olabileceği halk sağlığı sorunları hastalık yükleri ve ölüm nedenleri araştırılacak ve genel bir risk değerlendirilmesi yapılacaktır. Arsenik içeren sulara uygulanabilecek pratik ve ekonomik giderim alternatifleri de proje kapsamında değerlendirilecektir. Bu bildiride Simav ovasındaki arsenik sorununa ilişkin bilgiler verilecek ve yapılacak olan çalışma tanıtılacaktır. Mevcut Durum Tektonik özellikleri ve jeolojik yapısı dikkate alındığında, ülkemizin pek çok yöresinde arsenik içeren birimlerin bulunması ve bu formasyonlarda bulunan yeraltısuyunun da yüksek seviyelerde arsenik içermesi mümkün görünmektedir. Buna en iyi örneklerden biri de Kütahya iline bağlı Simav ilçe sınırları içinde yer alan Simav ovasıdır. Tipik bir çöküntü ovası özelliklerini gösteren bölge, aktif tektonizmanın ve buna bağlı olarak gelişen alterasyon zonlarının ve jeotermal sistemlerin yoğun olarak görüldüğü bir yerdir. Yazar ve arkadaşları tarafından yürütülen çalışmalarda (Şimşek ve Gündüz, 2007; Gunduz ve Simsek, 2008a ve 2008b, Gunduz vd., 2009), Simav ovası yeraltı sularında standartların üzerinde toplam arsenik değerleri tespit edilmiş ve bu durumun nedenleri araştırılmıştır. 130

Genel jeolojik yapısı itibariyle oldukça ilginç bir bölgede bulunan Simav ovası tipik bir graben ovası özelliğindedir. Beş ana birimin gözlendiği ovada en altta Paleozoik yaşlı Menderes metamorfikleri bulunmakta, bunun üzerinde Paleosen yaşlı Eğrigöz graniti ve Neojen yaşlı Kızılbük formasyonu gelmektedir. Alt kuvaterner yaşlı bazalt ve kuvaterner yaşlı alüvyon bölgenin diğer birimlerini oluşturmaktadır (Gunduz vd., 2009). Bölgenin genel jeoloji haritası Şekil 1 ve jeolojik kesiti ise Şekil 2 de verilmektedir. Aktif fayların bulunduğu ovada halen aktif olarak işletilen 3 adet jeotermal saha (Eynal, Çitgöl ve Naşa kaplıcaları) da yer almaktadır. Bunlara ek olarak, bölgede 1960 lı yılların ortalarına kadar işletilmiş bir Cu-Pb-Zn yatağı da bulunmaktadır. Hidrojeolojik olarak bölge değerlendirildiğinde Simav ovasında iki ana akiferin bulunduğu görülebilir. Birincisi sığ kuyuların içerisinde yer aldığı alüvyon akiferler, ikincisi ise derin kuyuların bulunduğu metamorfik birimlerdir. Eski Simav gölünü de içeren çalışma sahasında, tarımsal sulama ve içme suyu temini amacıyla genellikle yüzeysel akiferde açılan nispeten sığ kuyularla birlikte jeotermal akışkanın çıkartılması amacıyla basınçlı akiferde açılan daha derin kuyularda bulunmaktadır. Bu derin kuyular daha çok bölgedeki fay hatları yakınında ve dikeyde fayı kesecek şekilde açılmışlardır. Ancak gerek fay boyunca ve gerekse mühendislik özellikleri dikkate alınmadan yapılan sıcak su kuyuları nedeniyle sıcak suların soğuk sular ile karıştığı gözlenmektedir (Simsek ve Gunduz, 2007). Yüksek metal içeriği olan jeotermal akışkanın soğuk sular ile karışması, bu sular için ciddi bir kirlilik nedeni olmaktadır. Buna ek olarak, bölgede yüzlek veren altere formasyonların, alüvyon birimi içinde bulunan ve güney ve kuzey yamaçlarından hem erozyon hem de tektonik hareketler neden ile ayrışmış kayaların taşınarak uzun yıllar içerisinde ovada biriken malzemede de yüksek arsenik değerlerine neden olabilecek arsenik mineralleri olduğu düşünülmektedir. Ayrıca arsenikçe zengin jeotermal akışkanında kaynaklanan akışkanın ovadaki yüzeysel sulara deşarjı kirlenmenin bir diğer boyutuna işaret etmektedir. Son olarak günümüzde terk edilmiş olan madenin arsenik mineralleri içeren atıklarının da ova kenarında depolanmış olmaları ovadaki yeraltı sularında gözlenen yüksek arsenik değerlerini açıklamakta kullanılan hipotezlerden bir diğeridir. Bölgede, 27 yeraltısuyu, 3 yüzeysel su ve 3 jeotermal su örneğinde yapılan analizler sonucunda elde edilen arsenik değerlerinin dağılımı Şekil 3 de gösterilmektedir. Buna göre ovada özellikle jeotermal sahalara ve 131

1.Tıbbi Jeoloji Çalıştayı, 30 Ekim 1 Kasım 2009, Ürgüp Bld., Kültür Merkezi, Ürgüp/ NEVŞEHİR maden atıklarının depolandığı noktaların yakınlarında nispeten daha yüksek arsenik değerleri tespit edilmiştir. Ulusal ve uluslararası standart değerlerin 10 ila 50 katı üzerinde tespit edilen arsenik değerleri, bölgede ciddi bir sorunun varlığına işaret etmektedir. İnsan sağlığı açısından da büyük önem taşıyan bu sorunun daha detaylı araştırılması için TÜBİTAK destekli bir bilimsel araştırma projesine başlanmıştır. Aşağıdaki bölümlerde bu çalışmanın detaylarına ilişkin bilgiler yer almaktadır. Şekil 1. Simav ovası genel jeoloji haritası (Gündüz ve diğ., 2009) 132

Şekil 2. Simav ovası jeolojik kesiti (Gündüz ve diğ., 2009) Şekil 3. Simav ovası yeraltısuyunda arsenik değerleri (Gündüz ve diğ., 2009) Planlanan Çalışmalar Yeni başlayacak olan projenin ana konusu, daha önce Simav Ovası yeraltı sularında tespit edilen arsenik kirlenmesinin detaylı araştırılması ve bunun yöre halkı üzerinde oluşturduğu sağlık risklerinin tespit edilmesidir. Daha önce yapılan çalışmalar ile varlığı kısmen belirlenen arsenik kirlenmesinin boyutunun bu çalışma ile net olarak ortaya konması hedeflenmektedir. Bölgedeki arseniğin kaynağı, kirlenme mekanizmaları, yeraltısuyunda dağılım durumu, jeotermal sahalar ve maden yatakları ile 133

olan ilişkisi tespit edilecek; neden olabileceği halk sağlığı sorunları hastalık yükleri ve ölüm nedenleri araştırılacak ve genel bir risk değerlendirilmesi yapılacaktır. Arsenik içeren sulara uygulanabilecek pratik ve ekonomik giderim alternatifleri de proje kapsamında değerlendirilecektir. Bu hedef doğrultusunda yapılacak olan çalışmalar ana hatları ile aşağıdaki gibi sıralanabilir: 1. Proje sahasının ve yakın çevresinin jeolojisinin araştırılması ve haritalanması 2. Proje sahasının hidrojeolojik etüdü ve ilgili haritalarının hazırlanması 3. Alterasyon zonlarının tespit edilmesi ve haritalanması 4. Eski ve yeni maden yataklarının tespit edilmesi ve haritalanması 5. Proje sahası genelinde araştırma sondajlarının açılması 6. Proje sahasında yüzlek veren jeolojik birimlerden ve sondaj karotlarından örneklerin alınması ve jeokimyasal analizlerinin yapılması 7. Sondajların gözlem ve örnekleme kuyularına dönüştürülmesi 8. Yüzey ve yeraltısularında su kalitesi gözlem programı uygulanması ve su örneklerinin alınması 9. Tüm su örneklerinde fiziksel parametrelerin, temel anyon ve katyonların ve başta arsenik olmak üzere çeşitli ağır metal ve eser elementlerin analizlerinin yapılması 10. Yeraltısuyunun yaşı ve kökeninin belirlenmesi amacıyla izotop örneklerinin alınması ve analiz edilmesi 11. Alınan su örneklerinde arazi ve laboratuar koşullarında arsenik türlerinin tespiti için ayrıştırma çalışması yapılması 12. Proje sahasında bazı köylerde sağlık taraması yapılması 13. Proje sahasında son üç yıldaki tüm ölümlerinin nedenlerinin araştırılması ve sözel otopsi çalışması yapılması 14. Elde edilen tüm verilerin Coğrafi Bilgi Sistemi nde haritalanması ve değerlendirilmesi 15. Elde edilen tüm verilerin istatistiksel analizinin yapılması 16. Halk sağlığı sonuçları ile arsenik değerlerinin ilişkilendirilmesi ve risk değerlendirilmesi 17. Arsenik giderimine yönelik alternatif tekniklerin incelenmesi ve değerlendirilmesi 18. Gerekli çözüm önerilerinin oluşturulması Uygulanacak Yöntem Proje kapsamında beş ana aşamadan oluşan bir yöntem uygulanacaktır. Buna göre öncelikle yöredeki arseniğin kaynağını tespite dönük olarak bölge ve saha jeolojisinin detaylı bir araştırması yapılacaktır. 134

Bunu takiben sahanın detaylı hidrojeolojik etütleri yapılacaktır. Proje sahasında en az 5 noktada 2 farklı derinlikte açılacak sondaj kuyuları ve bunlardan alınacak karot örneklerinin incelenmesi sonucu akifer niteliğindeki jeolojik birimlerin içerisindeki arsenikli tabakaların yatay ve düşey dağılımı ve tüm jeokimyasal özellikleri araştırılacaktır. Açılan sondajların gözlem ve örnekleme kuyularına dönüştürülmeleri sonrasında sahadan sürekli yeraltısuyu seviyesi ölçümü alınacak bir gözlem ağı kurulacaktır. Bu kuyulardan ve sahada bulunan mevcut diğer kuyulardan alınacak su örneklerinde toplam arsenik başta olmak üzere birçok ağır metal ve eser element analizi yapılacaktır. Alınan örneklerin tamamı laboratuar ve arazi yöntemleri kullanılarak arsenik ayrıştırılmasına tabii tutulacaktır. Bu sayede mevcut arsenik seviyelerini oluşturan türlere ilişkin bilginin oluşturulması sonrasında bir risk analizi ve değerlendirilmesi yapılacaktır. Bu çalışmalara ek olarak sahada yüksek kanser ölümlerinin gözlendiği 3 adet köyde bir sağlık araştırması yapılacaktır. Kapsamlı bir hane halkı anketi ve son üç yıldaki tüm ölümlerinin nedenlerinin araştırılacağı bir sözel otopsi çalışmasına dayanacak olan bu araştırma ile tüketilen arsenikli suyun insan sağlığı üzerine olan etkilerinin istatistiksel olarak belirlenmesine çalışılacaktır. Son olarak, saha şartlarının net olarak ortaya konması ve baskın arsenik türlerinin tespitini takiben, arsenik giderimine dönük olarak uygulanabilecek alternatiflerden en pratik ve ekonomik olanları değerlendirilerek önerilecektir. Değerlendirmeler Son dönemde iklim değişikliği ve bunun su kaynakları üzerindeki etkileri kamuoyu gündemini giderek daha yoğun olarak işgal etmektedir. Söz konusu etkiler arasında en önemlileri suyun miktarı ve kalitesine dönük olanlardır. Özellikle üç büyük kentimizin her yaz yaşamakta olduğu su sıkıntısı ve buna bağlı olarak gelişen su kalitesi problemleri halkın kaygı ile takip ettiği konular arasına girmiştir. Bu sıkıntılar zaman zaman yerel yönetimler ile halkı, kimi zaman ise yerel yönetimlerle merkezi yönetimi karşı karşıya getirebilmektedir. Son aylarda İzmir de yaşanan arsenik problemi bu sorunu en net biçimde ortaya koyan örneklerden biri olmuştur. Kente su temin eden yeraltısuyu kaynaklarından bazılarında yüksek arsenik seviyelerinin tespit edilmesiyle ortaya çıkan sorun, yerel boyutu kısa sürede aşmış ve ulusal gündemin önemli maddelerinden birini oluşturmuştur. Ortaya çıkan tartışma esnasında en dikkati çeken konu, yeraltısularındaki arsenik kirliliği ile 135

ilgili olarak yaşanan bilgi ve veri eksikliği olmuştur. Tektonik oluşumu, jeomorfolojik özellikleri ve hidrojeolojik yapısı ile Batı Anadolu da pek çok yerleşim biriminde benzeri sorunların varlığı bilinmekteyse de, hiçbir yörede arsenik ile ilgili detaylı ve çok bileşenli bir bilimsel çalışmanın yapılmadığı görülmektedir. Genellikle doğal bir kirletici olan arsenik, özellikle insan sağlığı üzerindeki kanıtlanmış olumsuz etkileri nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Doğrudan kansere neden olan bir kimyasal olarak tüm dünyada dikkatle takip edilmektedir. Bangladeş, Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Şili, Tayvan ve Çin gibi pek çok ülkede yüksek arsenik seviyelerine bağlı sağlık problemleri gözlenmektedir. Özellikle içme suyunda bulunan arseniğin, mide ve bağırsak gibi sindirim sistemi kanserlerine ve cilt bozuklukları ve deri kanserlerine neden olduğu kanıtlanmıştır. Günümüzde Bangladeş, Tayvan ve Arjantin gibi pek çok ülkede arsenik kaynaklı çok sayıda kanser vakası rapor edilmektedir. Konunun önemi itibariyle ulusal ve uluslararası sınır değerler de giderek düşürülmektedir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri nde 2003 yılına kadar 50 ppb olarak uygulanan sudaki toplam arsenik standart değeri bu tarihten sonra 10 ppb ye düşürülmüştür. Benzer şekilde ülkemizde de 2005 yılına kadar 50 ppb olarak uygulanan sınır değer 10 ppb seviyesine indirilmiştir. Gelişen analiz teknikleri ve yaygınlaşan laboratuar altyapısı sayesinde oldukça hassas ölçümlerin yapılabilmesi, sınır değerlere uygunluk konusunun dünya kamuoyu tarafından çok daha yakından takip edilmesini sağlamaktadır. Konunun önemi ve artan toplumsal duyarlılık, ülkemizin bazı yörelerinde de problemin tespit edilmesine yardımcı olmuştur. Bu yörelerden bir tanesi de Kütahya iline bağlı Simav ilçesidir. Yöre halkı ve yerel yöneticilerden gelen talep doğrultusunda yapılan bir araştırmada Simav Ovası yeraltısularında yüksek arsenik seviyelerine rastlanmıştır. Kısıtlı imkânlar ve sınırlı bir kapsamda yürütülen söz konusu çalışma ile Simav Ovası yeraltısularından alınan 28 su örneğinin 22 sinde 10 ppb olan sınır değerin üzerinde toplam arsenik seviyelerine rastlanmıştır. Ölçülen en yüksek değerin 561 ppb olduğu bu çalışmada gözlenen ortalama arsenik değeri ise 99 ppb olmuştur. Benzer şekilde ovada yer alan 3 adet jeotermal sahadan çıkartılan sıcak sularda da ortalama 502 ppb arsenik tespit edilmiştir. Ovada gerek sıcak gerekse de soğuk yeraltı sularında bu denli yüksek değerlerin ölçülmüş olması ve arazi çalışmaları esnasında yöre halkından gelen sağlık şikâyetleri dikkate alındığında bölgede çok ciddi bir problemin varlığı net bir biçimde oraya çıkmaktadır. Bu nedenle, konunun daha sistematik ve tüm boyutlarıyla incelenmesi 136

amacıyla yeni bir çalışma planlanmış olup 2009-2012 yılları arasında yürütülecektir. Kaynaklar Arsenic Project 2008. http://phys4.harvard.edu/%7ewilson/arsenic/arsenic_project_introductio n.html. EPA (2003). Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma ajansı. Temel İçme Suyu Standartları. Gündüz, O. ve Simsek, C., 2008a, Mechanisms of arsenic contamination of a surficial aquifer in Turkey. Groundwater Quality: Securing Groundwater Quality in Urban and Industrial Environments, IAHS Publ. Vol. 324, pp. 170 177. Gündüz, O. ve Şimşek, C., 2008b, Kütahya-Simav ovasındaki arsenik kirliliğinin insan sağlığı açısından değerlendirilmesi. Uluslararası Katılımlı II. Tıbbi Jeoloji Sempozyumu, Bildiriler Kitabı, s. 162. Gündüz, O., Simsek, C. ve Hasozbek, A., 2009, Arsenic pollution in the groundwater of Simav Plain, Turkey: Its impact on water quality and human health. Water, Air and Soil Pollution, DOI: 10.1007/s11270-009-0055-3. Simsek, C. ve Gündüz, O., 2007, IWQ index: A GIS-integrated technique to assess irrigation water quality. Environmental Monitoring and Assessment, Vol: 128, No:1-3, pp. 277-300. 137