Humbaracı Mustafa b. Hayreddin ve Osmanlılar da Özel Humbara İmali

Benzer belgeler
İÇİNDEKİLER TAKDİM ÖNSÖZ KISALTMALAR

Salim Aydüz, Tophâne-i Âmire ve Top Döküm Teknolojisi (XV-XVI. As rlarda) Doktora Tezi, stanbul: stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1998

OSMANLI SİLAHLARI, SİLAH ÜRETİM MERKEZLERİ VE LİTERATÜRÜ TARİHİ OTTOMAN ARMORY: PRODUCTION CENTERS AND LITERATURE

MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika

22 YEDİKITA ŞUBAT 2016 / SAYI 90

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

SİRKÜLER RAPOR 2015 YILINDA TUTULACAK DEFTERLER VE TASDİK ZAMANI

AZİZZÂDE HÜSEYİN RÂMİZ EFENDİ NİN ZÜBDETÜ L-VÂKI ÂT ADLI ESERİ NİN TAHLİL ve TENKİTLİ METNİ

BULGARİSTAN AZİZ KİRİL VE METHODİUS ULUSAL KÜTÜPHANESİ NDE BULUNAN SİNOP İLE İLGİLİ OSMANLI ARŞİV BELGELERİ

İsmail E. Erünsal, Osmanlılarda Sahaflık ve Sahaflar, Timaş Yayınları, İstanbul 2013, 581 s.

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi Kaynaklar-Tetkikler... 2

İBRAHİM ŞİNASİ

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ

insan toplum Değerlendirmeler

Yer Esnaf/Dükkan İsim Nefer Aded Arşiv İsmi

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İktisat Tarihi I

Muharrem İLDİR Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

İÇİNDEKİLER. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Tanımlar Amaç (Madde 1)... Tanımlar (Madde 2)...

Publication Data: ISSN Copyright 2001 Abdülkadir Dündar.

nezdinde yeminli mali müşavirlerce yapılacak tespitlere ilişkin açıklamalar

ER VE ERBAŞ HARÇLIKLARI KANUNU BÖLÜM: 1. Kanunun Şümulü

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

OSMANLI MEDRESELERİ. Tapu ve evkaf kayıtlarına göre orta ve yüksek öğretim yapan medrese sayısı binden fazlaydı.

The Sixteenth Century. Ümit KOÇ ÖZET

Sayfalar CELALİYE VAKIFLARI. Hazırlayan: Muhammet DOĞAN

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

18. Yüzyılda Erzurum Tophânesi ve Top Dökümü Erzurum Cannon Factory in the Eightenth Century and Cannon Casting

Deniz Esemenli ile Üsküdar Turu 27 Ekim 2013, Pazar

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

GİRENLERİN SGK DAN SAĞLIK YARDIMI ALIP ALAMAYACAKLARININ AÇIKLANMASI

GEÇMİŞTEN GELECEĞE İSTANBUL BALIK HALLERİ

Tag Archives: chp döneminde yikilan camiler

İstanbul u Fethinin Dahi Stratejisi - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

775QSU& b T Ü R K İY E C U M H U R İY E T İN İN H E D E F İ; BİR A Ç IK D E N İZ D E V L E T İ O LM AK TIR. Fahri S. K O R UTÜRK

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

- Ticaret sicili müdürlükleri söz konusu tasdik işlemlerine ilişkin olarak;

Osmanlı larda Ordu. Kapıkulu Ordusu:

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5

MODERNLEŞME DÖNEMİNDE OSMANLI DENİZ TEKNOLOJİSİ VE TERSANE-İ AMİRE

KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN

KUBBEALTI SOHBETLERİ

AKINCI PALETLİ ZIRHLI MUHAREBE ARACI

Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ ( ) *dipnot

Sanayi Odalarının Kuruluşu ve Türkiye'deki Sanayi Odaları

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

TERSÂNE-İ ÂMİRE NİN TARİHÇESİ, İDARİ YAPISI ve PERSONELİ

- Demirbaş malzemelerin kullanıldığı mahallerde oda listelerinin yapılmadığı veya güncellenmediği,

ESPİYE BELEDİYESİ İTFAİYE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç

ASKERLİK HİZMET SÜRELERİ

Her şeyin değiştiği yüzyıl!! 13. Yüzyıl

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

GÜMRÜK SİRKÜLERİ İstanbul, Sayı: 2013/ 5 Ref: 6/5

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

Fatih Sultan Mehmed in Liderlik Sırları - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

HER NEVİ MADEN OCAKLARINDA YERALTI İŞLERİNDE KADINLARIN ÇALIŞTIRILMAMASI HAKKINDA SÖZLEŞME

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

: 1490/ / [ 998] 1590

1695 Sakız Seferi nde Organizasyon ve Lojistik

MALİ TATİL İHDAS EDİLMİŞTİR. (5604 Sayılı Kanun)

tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 478 sıra no lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ni kapsamaktadır.

DENİZ VE BASIN İŞ KANUNUNDA FAZLA ÇALIŞMA

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

VERGİ AFFI TAKVİMİ sayılı Askerlik Kanunu, - Mülga 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve

TIP BAYRAMI DR. YAHYA R. LALELİ

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2017/098

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] Oda no: 315

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ. : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) : abulut@fsm.edu.tr

GELİRLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NÜN TARİHİ GELİŞİMİ

3. AHMET ÇEŞMESİ (İSTANBUL - SULTANAHMET MEYDANI)

AKINCI ZMA PALETLİ ZIRHLI MUHAREBE ARACI

TC SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI. Osmanlı Devleti'nde Baruthane-i Amire

Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl

5.55. SERAMİKLERE SIR ATMA VE KURUTMA OTOMASYONU

T.C. Resmî Gazete. Kuruluş Tarihi: (7 Teşrinievvel 1336)-7 Ekim Mart 1983 PAZARTESİ KANUNLAR

Edirne Hanları - Kervansarayları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

SOSYAL BİLGİLER 7 ESKİ VE YENİ MÜFREDAT KARŞILAŞTIRMASI (ÜNİTE YERLERİ DEĞİŞTİRİLMEDEN)

b) Muris veya tasarrufu yapan şahsın bu ikametgâhı yabancı bir memlekette ise Türkiye'deki son ikametgâhının bulunduğu;

Sonuç. Beylikler dönemi, Anadolu'da Türk kültür ve medeniyetinin gelişmesi

SELANİK AYASOFYA CAMİSİ

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ

MAKİNA VE KİMYA ENDÜSTRİSİ KURUMU İDARİ BİRİM KİMLİK KODLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar, İlkeler, Esaslar

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

2019 YILI MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ TUTARLARI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

42 I MİMARİ I HAMAMLAR. Hamamlar. Yazı ve Fotoğraf: İsmail Büyükseçgin /

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME

MARMARA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ROBOT TAKIMI ULUSLARARASI MARMARA ROBOT OLİMPİYATLARI 2016 İSTANBUL UN FETHİ KATEGORİSİ KURALLARI

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

Transkript:

Humbaracı Mustafa b. Hayreddin ve Osmanlılar da Özel Humbara İmali Salim Aydüz Canik Başarı Üniversitesi On dördüncü yüzyılın sonlarından itibaren ateşli silahlarla tanışan Osmanlılar, bunlarla ilgili üretim ve kullanım teknolojisinde kısa sürede önemli sayılacak bir konuma ulaştılar. Tespit edilebildiği kadarıyla ilk olarak Edirne de bir tophane açıldı. Öte yandan top götürmenin mümkün olmadığı savaş alanlarına da seyyar top dökümhaneleri kurularak savaş alanlarında veya kale önlerinde top dökümleri yapıldı. Kısa sürede artan top dökümü bu alandaki teknolojinin gelişmesine ve devasa tabir olunan büyük topların yapılmasını sağlamıştır. 1 Diğer yandan top gibi büyük çaplı silahların yanında tüfek gibi küçük namlulu silahların da gelişmesi hızlı bir biçimde sürmüştür. Ateşli silah teknolojisindeki ilerlemeler, İstanbul un fethinden sonra da devam etmiş ve fethin hemen akabinde İstanbul da imparatorluğun en büyük tophanesi olan Tophane-i Amire nin temelleri atılmıştır. Evliya Çelebi, Fatih in yaptırdığı bu tophanenin küçük bir bina olduğunu ifade eder. Sultan İkinci Bayezid, Fatih in yaptırdığı 1 Salim Aydüz, Tophâne-i Âmire ve Top Döküm Teknolojisi, Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2006. 707

OSMANLI STANBULU IV dökümhane civarına topçuların ve dökücülerin ikametlerine tahsis edilmek üzere odalar ilâve ederek genişletmiştir. Kanuni döneminde ise Tophane ye ait bütün binalar yıkılarak, yerlerine yeni ve büyük bir bina yapılmıştır. Bu yeni bina içinde dökümhane imalathanesi, kundakhane, marangozhane, topçubaşı ve dökücübaşı odaları, topçu ve dökücü âsitaneleri (kışlaları), Sarıyer toprağı kesme kârhânesi, kalıp kârhânesi, falya delme kârhânesi, top arabası ve tekerlekleri imalathaneleri (kârhâne-i tophâ-i acele) gibi bölümler vardı. Binada yoğun top dökümü yanında barut, gülle ve humbara gibi savaş malzemeleri de hazırlanmıştır. Buradaki imalathanelerden birisi de kumbara (humbara) imalathanesidir 2. Bu tebliğimizde konu edilecek olan humbara imali ve bu konudaki ilk sivil teşebbüs, bu tophanede çalışmakta olan Mustafa b. Hayreddin adlı bir bölükbaşı tarafından gerçekleştirilmiştir. Onun bu faaliyetine girmeden önce humbara ve humbaracılık konuları üzerinde durmak, konunun daha iyi anlaşılması için isabetli olacaktır. Humbara Aslı Farsça, humpâre kelimesinden gelmekte olup, küçük küp, küpçeğiz anlamında bir kelimedir. Bazen kumbara olarak da geçmektedir 3. İçi boş demir veya tunçtan yapılmış güllelerin içine barut, demir ve kurşun parçaları ile bomba veya benzeri tahrip maddesi koyularak oluşturulan havan topu ya da elle atılan bir tür eski bir savaş aletidir. Elle veya havan topu ile atılabilir. Havan ile atılanına havan humbarası veya humbara havanı 4, el ile atılanına da el humbarası (humbara-i dest) denilir. Havan topu vasıtasıyla humbara atan topçulara humbaracı denilir. 2 Tophâne deki kumbara imalathanesine lâzım olan gümüş cürûhunun Kavala ve Pravişte madenlerinden verilmesi hakkında Cezayir Beylerbeyine yazılan hüküm: Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Mühimme Defteri (MD), nr. 30, s. 129/314, 13 S 985 (3 Mayıs 1577). 3 Mehmed Kanar, Büyük Farsça-Türkçe Sözlük, İstanbul 1993, s. 263; M. Cavid Baysun, Kumbaracı, MEB, İslam Ansiklopedisi, VI, 982. 4 Fındıklılı Mehmed Ağa, Silahdar Tarihi (nşr. Ahmed Refik), İstanbul 1928, II, 47. 708

HUMBARACI MUSTAFA B. HAYREDD N VE OSMANLILAR DA ÖZEL HUMBARA MAL Humbaracı Ocağı Osmanlı askerî teşkilâtı içinde erken zamanlardan beri topçu ve cebeci ocakları içinde bulunan humbaracılar, İstanbul un fethinden sonra müstakil bir ocak haline gelmişlerdir 5. Merkezde ve taşrada bulunan humbaracılar İstanbul daki humbaracıbaşıya bağlı idi. Cebeci, topçu ve tımarlı olarak üçe ayrılan humbaracılar, humbaraların yapımı ve kullanımı ile mükellef idiler. Humbara yapımı ile görevli olanlar cebeci ocağında bulunurlardı. Havan topları ile humbara atanlar ise Topçu Ocağı na mensup idiler. Ayrıca el ile humbara atan kimseler de vardı 6. Kumbara (Humbara) Yapımı Tophane-i Âmire imalathanelerinden birisi de kumbara (humbara) imalathanesidir. Osmanlılar, içine humbara denilen güllelerin atıldığı havan toplarına humbara kazanı ismini vermekteydiler 7. Havan toplarında atılmak üzere hazırlanan humbaralar muhtelif türlerde imal edilmektedir. İçi boş bir tarzda demir, tunç veya taştan yapılan humbaraların içine değişik maddeler konulmaktaydı. İmalathanede kullanılan gümüş cürufları Kavala ve Pravişte de bulunan madenlerden gelmekteydi 8. Evliya Çelebi, İstanbul dan başka Budin de de bir humbarahane olduğunu belirtir 9. 5 C. Baysun, Kumbaracı, MEB İslam Ansiklopedisi, VI, 982; Abdülkadir Özcan, Osmanlı Askerî Teşkilâtı, Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Târihi (ed. E. İhsanoğlu), İstanbul 1993, s. 348; İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Devleti Teşkilâtından Kapukulu Ocakları, Ankara 1988, II, 117 vd. Tersâne-i Âmire de de ayrıca bir kumbaracı bölüğü bulunmaktadır. 1527-31 tarihlerinde mevcudu 4 kişi olan kumbaracıların sayısı XVI. asrın sonları ile XVII. asrın başlarında 203 kişiye yükselmişken daha sonra 100 kişiye ve 1648 de de 23 e kadar inmiştir (İ. Bostan, Osmanlı Bahriye Teşkilâtı: XVII. Yüzyılda Tersâne-i Âmire, Ankara 1992, s. 70). 6 Baysun, Kumbaracı, s. 982. 7 Atik ve Cedid Topa Dair Fenn-i Harb ve Hendese Üstadlarından Menkul Makalât Mecmuası, Deniz Müzesi Ktp., Yazmalar nr. 824, v. 1b. 8 Tophâne de olan kumbara imalathanesine lâzım gümüş cürûhunun Kavala ve Pravişte madenlerinden verilmesi hakkında Cezayir Beylerbeyine yazılan hüküm: MD, nr. 30, s. 129/314, 13 S 985 (3 Mayıs 1577). 9 Evliya Çelebi, Seyahatnâme, İstanbul 1314-15, VI, 234. 709

OSMANLI STANBULU IV Humbara nın Tarihi Gelişimi Humbaraların tarihi, havan topunun geliştirilmesinden sonradır. Havan 10 toplarının tarihi de ateşli silahların tarihine bağlı olarak on dördüncü yüzyıla kadar geri gitmektedir. Ancak havan toplarının esaslı bir silah olarak savaş alanlarında kullanılması İstanbul muhasarasından sonra olmuştur. Bilindiği gibi havan toplarının fonksiyonel bir şekilde kullanılması İstanbul muhasarası esnasında gerçekleştirilmiştir. Fatih Sultan Mehmed, Haliç te bulunan gemileri vurmak için havan topu üzerinde önemli bir düzenleme yapmıştır. Bu muhasaradan sonra havan topları özellikle muhasara savaşlarının vazgeçilmez bir silahı haline gelmiştir. Tarihi boyunca pek çok defa kale ve şehir surlarını muhasara etmek durumunda kalan Osmanlılar, havan toplarının geliştirilmesine ve kullanılmasına büyük önem vermişlerdir. XV ve XVI. yüzyıllardaki savaşlarda, şekli itibariyle kazana benzediğinden dolayı top kazanı veya sadece kazgan adını verdikleri 11 geniş ağızlı, kısa namlu boyuna sahip havan toplarını, taşıma ve kullanım kolaylığından dolayı sıkça tercih etmişlerdir. Meselâ, 1478 yılında, İskenderiye muhasarasında, arazinin engebeli olmasından dolayı top götürülememiş, muhasara için gerekli olan toplar ve havanlar orada dökülmüştür. Bunlar arasında bulunan iki havan topunun attığı her biri 11, 12 ve 13 kantar ağırlığındaki 12 yangın ve tahrip güllelerinin kale içindeki evler üzerinde yaptığı tahribat ve özellikle çıkardığı yangınlar, mahsurlar üzerinde büyük zarar yapmıştır 13. Osmanlılar, 10 Havan topunun Osmanlı kaynaklarında, havaî, hevâyî veya havâyî şeklinde zikredilmesi, muhtemelen mermisinin, diğer toplardan farklı olarak yukarı doğru gitmesinden kaynaklanmaktadır. 11 Eski bir nev battal top, Şemseddin Sami, Kamûs-ı Türkî, İstanbul 1317, s. 1069. 12 Uzunçarşılı, Halkondil Zeyli ne istinadla bu havanların gülle ağırlıklarını 13 kental yani 1,3 ton olarak vermektedir (İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Ankara 1988, II, 123). Oysa Hammer, güllelerin 11, 12 ve 13 kantar ağırlığında taş gülle attıklarını belirtmektedir. ( J. Hammer, Devlet-i Osmaniye Tarihi, (trc. Mehmed Ata), İstanbul 1329, III, 172-3). Dönemin Osmanlı kaynakları topların kale önünde döküldüğünden bahsederler ancak gülle ağırlıklarını vermezler. 13 Havayî topları kürre-i mihr gibi evc-i sipihr-i devvâra ağdurdılar; yukarudan 710

HUMBARACI MUSTAFA B. HAYREDD N VE OSMANLILAR DA ÖZEL HUMBARA MAL ilk defa 14 bu muhasarada, neft veya zeytinyağına batırılmış yün, güherçile, balmumu ve kükürt gibi yanıcı maddelerden oluşan humbaralar kullanmışlardır 15. 1470 yılındaki Eğriboz Seferi nde de havan topu kullanılmış, ancak içinde yanıcı maddeler bulunan humbaralar kullanılmamıştır 16. Selanikî, 1565 yılında yapılan Malta seferine 5 adet havâî topun götürülmesi gerektiğinden bahseder 17. Osmanlılar, bilhassa kale muhasaralarında ve müdafaalarında havan topunun etkili bir şekilde kullanılmasına dikkat ederek önemli sonuçlar almışlardır 18. Ancak, XVII. asrın sonlarına doğru önemini kaybeden ve âdeta kaybolmaya yüz tutan Humbaracı Ocağı, XVIII. yüzyılın başlarında Osmanlı hizmetine giren Humbaracı Ahmed Paşa nın gayretleri ile tekrar canlandırılmıştır 19. aşağa hisâr içindeki küffârun başına taş yağdurdılar; ol sâ ika-girdâr toblar her ne dârun tamına ki tokunurdı, içindeki bed-fercâmlar be ysü l-makarr-ı sakara okunurdu (İbn Kemâl Kemal? Paşa-Oğlu Şemsüddin Ahmed, Tevârîh-i Âl-i Osman, nşr. Şerafettin Turan, Tenkidli Transkripsiyon, İstanbul 1957, VII, 448). 14 Hamdi Binark, ilk humbaraların II. Murad devrinde bakırdan yapıldığını ve içine ufak demir parçaları, karabarut ve küçük kurşun yuvarlakların doldurularak hazırlandığını ileri sürerek, bunların ilk defa II. Kosova savaşında (1448) kullanıldığını belirtir ( Fatih Sultan Mehmed in Topları, Motor Mecmuası, 17 (1953), s. 14). 15 Hammer, Devlet-i Osmaniye Tarihi, III, s. 172; İ. H. Danişmend, Eski Türk Ordusunun Silah ve Teknik Üstünlüğü, Cumhûriyet, 2 Temmuz 1947, s. 2. 16 Havâî toplar ki kürre-i mihr ü mâh gibi burûc-ı sipihr-i devvâre urûc ider ve döner hisâr içindeki nâbekârlarun üzerine kazây-i âsumânî ve belây-ı nâgihânî gibi nâzil olurdı, tokunduğu dârun der ü dîvârın târ u mâr etdikten sonra ceng-i zarb-destle seng ü çûpin yün gibi ditdikten sonra merkez-i zemîne deg gider, ne haftân-ı çerm gâv, ne siper-i cirm-i mâhî hâyil olurdı (İbn Kemâl, Tevârih-i Âl-i Osman, VII, 289). 17 Selaniki Mustafa Efendi, Tarih-i Selânikî (nşr. Mehmet İpşirli), İstanbul 1989, I, 6. 18 M. Cavid Baysun, Kumbaracı, İA, VI, 982. 19 Humbaracılar ocağının yeniden teşkilâtlandırılması ve Humbaracı Ahmed Paşa nın faaliyetleri hakkında daha fazla bilgi için bk. Mustafa Kaçar, Osmanlı Devleti nde Bilim ve Eğitim Anlayışındaki Değişmeler ve Mühendishânelerin Kuruluşu, İÜ Edebiyat Fakültesi mi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, 1996, s. 18. 711

OSMANLI STANBULU IV Graf Marsigli, Osmanlılar ın havan yapmasını Hıristiyanlar dan öğrendiğini, iddia ederek havan humbarası dediği Osmanlı havanlarının da maharetli kullanılamadığını, ancak yine de etkili bir silah olduğunu belirtir 20. Tophane-i Âmire de Humbara İmali ve Mustafa b. Hayreddin in İmalathanesi Daha önce ifade edildiği gibi Tophane-i Âmire de humbara imali için kumbara (humbara) imalathanesi 21 bulunmaktaydı. Ancak humbaraların ayrıca özel imalathanelerde de işlendiği görülmektedir. Öteden beri Tophane-i Âmire de fitil otu üretimi yapan topçular cemaatinden birisi olan Mustafa b. Hayreddin, aynı işi özel bir işletme olarak dışarıda sürdürmek istemiştir. İlk önce bir kaç yardımcı ile sadece fitil otu işlemek üzere ayrılan ve ilk etapta evinde çalışan Mustafa b. Hayreddin, zamanla işyerini büyütmüş, fitil otu yanında barut ve humbara imaline de başlamıştır. Hassa topçular cemaatinden ve Tophane-i Âmire de öteden beri, vukiyyesi beş akçadan olmak üzere, tüfenkler için her sene on kantar (540 kg.) fitil otu işleyen Mustafa b. Hayreddin, 28 Rebiülevvel 980 (9 Ağustos 1572) tarihinde, Tophane-i Âmire den ayrılarak aynı işi evinde sürdürmek istemiştir. Bu işi evinde yapabilmek için Tophane-i Âmire deki havanların kendisine verilmesini, daha sonra ayrı bir imalathane tedarik edilmesi ve yanına dört nefer yaya ile topçu oğlanlarından birkaç kişinin yardımcı olarak verilmesini talep etmiştir. Mustafa b. Hayreddin in bu isteği üzerine topçubaşına ve Tophane-i Âmire eminine yazılan hükümle; 20 G. L. F. Marsigli, Stato Militare dell Imperio Ottomanno (nşr. M. Kramer-F. Kreutel), Graz 1972; Türkçe tercümesi: Osmanlı İmparatorluğunun Zuhur ve Terakkisinden İnhitatı Zamanına Kadar Askerî Vaziyeti (trc. M. Nazmi), Ankara 1934, s. 165-6. 21 MD, nr. 30, s. 129/314, 13 S 985 (3 Mayıs 1577). 712

HUMBARACI MUSTAFA B. HAYREDD N VE OSMANLILAR DA ÖZEL HUMBARA MAL a. istediği havanların verilmesi 22, b. evinde işlediği her vukiyye tüfenk fitili için verilmesi gereken 5 akçanın ödenmesi, c. ayrıca yardım etmek üzere dört nefer yaya ile d. topçu oğullarından bir kaç neferi de fitil otu yapmasını öğrenmeleri için yanına verilmesi ferman edilmiştir. Daha sonra münasip bir yerde imalathane açılması, bunun açılmasına kadar bahsedilen faaliyetleri evinde sürdürmesi istenmiştir 23. Mustafa b. Hayreddin in Tophane-i Âmire den ayrılarak kendi imkânları ile kendi evinde fitil otu yapması ile ilgili bu belgede, kumbara imalinden bahsedilmemektedir. Ancak, kendisi ile ilgili bundan sonraki tarihlere ait belgelerde fitil otu işlenmesi, barut imali ve kumbara yapımı gibi konuların bahsedilmesinden, onun, bu işe fitil otu işiyle başladığı daha sonra da geliştirdiği anlaşılmaktadır. Nitekim 1 Safer 982 (23 Mayıs 1574) tarihli bir sonraki belgede, Dergâh-ı Âlî topçularından Mustafa nın barutunu Gölpazarı kazasından tahsil ederek donanma için iki bin kumbara yapması, ayrıca yeniçerilere 50 vukiyye fitil otu vermesi ve donanmadaki barutu da ıslah etmesi emredilmektedir 24. Bu işleri tamamlamasından sonra kendisine terakki verileceği bildirilen Mustafa b. Hayreddin, Dergâh-ı Âlî topçular zümresinden 44. bölüğe serbölük yapılmış ve ayrıca daha önce kendisine verilmesi emredilen kumbara kârhânesi de açılmıştır. 5 Zilhicce 982 (19 Mart 1575) tarihli bu ruûs kaydına göre, kârhânede kumbaracılık eylemek üzere (Mustafa b. 22 Mustafa b. Hayreddin in havan, taraça (derece), kürek ve tunç gibi temel malzemeleri Tophâne-i Âmire emini tarafından karşılanmaktaydı. Nitekim, 10 Rebiyülahır 984 (7 Temmuz 1576) tarihinde kendisine hitaben yazılan bir hükümde, kumbara işleyen bölükbaşı Mustafa nın otuz adet tunçtan taraçaya, ayrıca tunç ve küreklere ihtiyacı olduğu bildirilmiş olup bahsedilen malzemeleri ya da harçlarını vermesi istenmiştir (Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Maliyeden Müdevver Defterler (MAD), nr. 7534, s. 358). 23 Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Kamil Kepeci Tasnifi (KK), nr. 67, s. 444. 24 MD, nr. 25, s. 148/1539. 713

OSMANLI STANBULU IV Hayreddin in yarar üstadlardır dediği) Abdi Mehmed, Fazlı Ali, Hüseyin Hasan ve Bali Behram ın birer akça yevmiye ile bölüğüne şakirt olarak ilhak edilmeleri buyrulmuştur 25. Mustafa b. Hayreddin in kumbara ve fitil otu işleme işi yanında barut yapımında da usta olduğu görülmektedir. Nitekim Bölükbaşı Mustafa, 2 Rebiülahir 984 (29 Haziran 1576) yılında barut imalathanesi yapmak üzere Anadolu vilâyetine gönderilmiştir. İmalathane ihtiyaçları için gerekli taraça, on altı kantar tunç, üç vukiyye frengî çelik ve beş kantar çubuk demir Tophane-i Âmire den verilmiştir 26. İmalathane nin Taşınması Mustafa b. Hayreddin e daha önce verilmiş imalathanenin nerede olduğu hususunda hiç bir açıklama bulunmamakla birlikte, Tophane-i Âmire nin etrafında silah ve buna müteallik dükkânların bulunmasından dolayı bu civarda olacağı muhakkaktır. Nitekim 991 tarihli bir kaç belgeden bu imalathanenin Galata dışında, Dımışkîhâne denilen kılıç imalathanesinin yakınında, deniz kenarındaki surlar üzerinde bir kule içinde olduğu görülmektedir. Ancak, Mustafa b. Hayreddin in çalışmaya başladığı tarihlerde deniz kenarında ve etrafı boş bir halde bulunan imalathanenin, denizin doldurulmasıyla, zamanla mahalle arasında kaldığı ve yanına cami ve evler yapıldığı görülmektedir. İmalathanede mîrî ateş işi ve hâssâ kumbaralar işlenip, içinde âlât ve esbâb bulunduğundan dolayı çevredeki evlere zarar erişmesi ihtimali bulunmaktadır. Bunun üzerine cebecibaşına yazılan bir hüküm ile buradaki faaliyetin derhal durdurulması ve imalathanenin deniz kenarında daha uygun bir yere taşınması emredilmiştir 27. 25 KK, nr. 229, s. 33. 26 Yukarıda zikredilen malzemelerin verilmesi hususunda topçubaşına ve emine yazılan hüküm: MAD, nr. 7534, s. 619. 27 MD, nr. 52, s. 112/277, 19 L 991 (7 Kasım 1583). Belgenin yayımlanmış metni için bk. Uzunçarşılı, Kapukulu, II, 24-25. Aynı tarihte cebecibaşına yazılan bir önceki hükümde, Bender ve Akkirman Kaleleri ihtiyacı için Anadolu da Gölpazarı Kazasında mîrî tunç perezvanelerden 500 adet ve madenden 500 adet, 50 adet halkalı tuclu kumbara işlenmesi için kadîmden işleyügelen otcular bölükbaşısı Mustafa nın ve ulûfelü yoldaşlarının ve şakirtlerinin 714

HUMBARACI MUSTAFA B. HAYREDD N VE OSMANLILAR DA ÖZEL HUMBARA MAL Kaptan Paşaya da ayrıca bir hüküm gönderilerek, imalathanenin taşınması hususunda deniz kenarında uygun bir yer bulması istenmiştir 28. İstenilen imalathane binası Temmuz 1584 tarihine kadar bulunamamıştır. 3 Temmuz 1584 tarihinde Kaptan Paşaya yazılan bir hükümde, Galata surları dışında, yine Dımışkîhâne yakınında, Kireçkapısı nın alt yanında, taş top yuvalaklarının muhafaza edildiği boş hisarbeçelerden birisinin içi ile önünde fıçı ve varil tahtaları emini Yani adlı zimmîye ait bir yerin olduğu Mustafa b. Hayreddin tarafından bildirildiği belirtilmiştir. Yani adlı zimmînin, bahsedilen yerin önüne ve denize mağazalar yapmak üzere kazıklar çakmaya başladığı hükümde ifade edilmiştir. Mustafa b. Hayreddin in imalathane yapmak için en uygun yer olarak belirttiği bu yerin imalathane yapmak üzere kendisine verilmesi ve Yani ye müdahale ettirtmemesi de Kaptan Paşa ya emredilmiştir. Ayrıca, hisarbeçelerin imalathane olarak kullanılacağı ve etrafına yapılacak imalathane için lâzım masrafların tamamen Mustafa b. Hayreddin tarafından karşılanacağı da yazılan hükümde ifade edilmiştir 29. Akabinde, cebecibaşıya yazılan diğer bir hükümde de, bahsedilen yerde imalathane yapılması hususunda Otçubaşı Mustafa ya yardım etmesi istenmiştir 30. Okmeydanı ndaki Barut ve Humbara Dükkânı 31 Topçu bölükbaşılarından Mustafa nın Galata daki humbarahanesinden başka Okmeydanı nda da bir dükkânının olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim 10 ZA 985 (20 Ocak 1578) tarihinde, yeniçeri ağasına yazılan bir hükümde, Galata da kumbara imalathanesi işleten topçu bölükbaşılarından Mustafa nın tunç kunbara işlemekte üstad ve sâyir âna müte allik sanayi de mahâret-i tâmmesi olduğundan dogönderilmesi istenmiştir (MD, nr. 52, s. 112/276). Belgenin yayımlanmış metni için bk. Uzunçarşılı, Kapukulu, II, 24. 28 MD, nr. 52, s. 112/278, 19 L 991 (7 Kasım 1583). 29 MD, nr. 53, s. 85/232, 24 C 992 (3 Temmuz 1584). 30 MD, nr. 53, s. 85/233, 24 C 992 (3 Temmuz 1584). Belgenin yayımlanmış metni için bk. Uzunçarşılı, Kapukulu, II, 25-26. 31 Osmanlılarda Esliha ve Mühimmât İmali, Harb Mecmuası, 19 (1333/1915), s. 296 daki makalede bu dükkan için küçük bir fabrika denilmektedir. 715

OSMANLI STANBULU IV layı, yeniçerilerin fitil otlarının perdahtı için ve tüfenk atmak talim ettikleri zamanda tüfenk otlarının ıslahıyçün yeniçeri odalarında vâki olan Okmeydanı nda bir dükkân bina etmesi istenmiştir. Hükümde ayrıca, Bölükbaşı Mustafa nın, eğer derya ve eğer kara seferinde kullanmak üzere yılda bir buçuk kantar fitil otu barut ıslahı ile 400 adet kumbara 32 imali işini de yeniçeri ağasının hâkimiyeti altında olmak üzere uhdesine aldığı belirtilmiştir. Yeniçeri ağasına ayrıca, Mustafa b. Hayreddin in bölüğündeki 11 nefer yardımcısına ve darbzen talimi için yanında bulunan 2 şakirdine ulûfe temin etmesi hususu emredilmiştir 33. Konu ile ilgili olarak Topçubaşına yazılan hükümde, yukarıda bahsedildiği gibi yanında 11 nefer ve 3 şakird (daha önce iki denilmesine rağmen topçubaşına yazılan hükümde üç olarak kaydedilmiştir) için düşenden topçu gediği verilmesi emredilmiştir 34. Yeniçeri ağasına 23 Muharrem 986 (3 Nisan 1578) tarihinde yazılan diğer bir hükümde, Mustafa b. Hayreddin in yukarıda zikredilen işleri uhdesine aldığı belirtildikten sonra, kendisinin 11 nefer yoldaşı ve 3 nefer şakirtleriyle müstakil otçıbaşı olması, fakat ulûfelerinin ve çukalarının cebecilerle birlikte verilmesi ferman edilmiştir. Hükümde ayrıca Okmeydanı nda yapımı süren dükkânların binalarının da tamamlanması hususunda talimat verilmiştir 35. Konu ile ilgili son hüküm Cebecibaşı Üveys e yazılmıştır. Hükümde, topçu bölükbaşılarından Mustafa nın tunç kumbara ve fitil işlemekte mahir olup, yeniçeri odalarında bir dükkân yapılarak 11 nefer arkadaşı ve 3 şakirdi ile müstakil otçubaşı namıyla bölük teşkil edip çuhasının ve ulûfesinin cebeciler ile birlikte verilmesi ve deftere kaydedilmesi emredilmiştir 36. 32 Uzunçarşılı, burada barut imâlathanesi ile barut ıslâhı ve el kumbarası yapılması için bir imâlathâne yapıldığını belirtir. Bk. Uzunçarşılı, Kapukulu, I, 247. 33 MD, nr. 33, s. 236/481, 10 ZA 985 (20 Ocak 1578). Bu hükmün transkripsiyonu için bk. Ahmed Refik, Onuncu Asr-ı Hicrîde İstanbul, Ankara 1987, s. 170-171. 34 MD, nr. 33, s. 237/482. 35 MD, nr. 34, s. 60/129. 36 MD, nr. 34, s. 61/130. 716

HUMBARACI MUSTAFA B. HAYREDD N VE OSMANLILAR DA ÖZEL HUMBARA MAL Okmeydanı ndaki bu dükkân yaklaşık olarak on yedi sene faaliyette bulunduktan sonra, Sultan III. Murad ın vefat ettiği günün ertesinde, yani 7 Cemaziyülahır 1003 (10 Ocak 1595) tarihinde yıldırım düşmesi sonucu infilak ederek yıkılmıştır 37. Mustafa b. Hayreddin in bir nevi özel üretim yapmak üzere açtığı serbest üretim merkezi veyahut küçük atölyesi örneğine, daha önce rastlanılmamaktadır. İkinci bölümde zikredildiği gibi, Avrupa da top ve ona müteallik işler serbest sanatkârlar tarafından yapılır ve belirli mukaveleler karşılığında imal edilen silahlar devlete veya tüccarlara satılırdı 38. Bu durum silah ve mühimmat üreticileri arasında ciddi rekabete yol açtığından dolayı üretimde yeni gelişmeler ve buna bağlı olarak kalite artışı sağlanmaktaydı. Oysa Osmanlılar da silah ve mühimmat üretimi gibi konular devlet adına çalışan eminler ve mültezimler vasıtasıyla yürütülen, tamamen devlete ait bir iş olduğundan dolayı özel üretim yerleri bulunmazdı. Ancak Mustafa b. Hayreddin in kendi isteği ile giriştiği bu faaliyet devlet ricali tarafından desteklenmiş ve kendisine istediği her imkân verilmiştir. Tophane-i Âmire de çalışırken sadece fitil otu yapan Mustafa b. Hayreddin ayrıldığında, yanında dört yardımcı bulunmaktaydı. İlk olarak senede on kantar tüfenkler için fitil otu işlemeyi teklif eden Mustafa b. Hayreddin, zamanla kendine daha uygun bir işyeri açmış ve yanında çalışan kişilerin sayısını 13 e kadar çıkarmıştır. Giderek iş hacmini genişleten Mustafa ve arkadaşları, üretimin çeşidini ve miktarını da arttırarak bir nevi küçük fabrikaya dönüştürmüştür. Her sene devlete 400 humbara vermekle yükümlü tutulan Mustafa, ayrıca 1,5 kantar fitil otunu da perdah etme görevini yüklenmiştir. Diğer yandan donanma gemilerinde kullanılmak üzere talep edilen humbara yapımını da üstlenen Mustafa nın Anadolu ya barut imalathaneleri kurmak üzere gönderildiği ve barut üretiminde de usta olduğu anlaşılmaktadır. Evde başladığı üretimi daha sonra Galata daki imalathanesinde devam ettiren Bölükbaşı Mustafa, daha sonra yeniçerilerin tüfenkleri için fitil otu yapmak ve ayrıca humbara 37 Selânikî, II, 614-615. 38 H. G. Majer, 17. Yüzyılın Sonlarında Avusturya ve Osmanlı Ordularının Seferlerdeki Lojistik Sorunları, Osmanlı Araştırmaları, 2 (1981), s. 192. 717

OSMANLI STANBULU IV imal etmek üzere bir de Okmeydanı nda dükkân açmıştır. Buradaki faaliyet 17 sene sürdükten sonra dükkânın infilak etmesi sonucu sona ermiştir. Mustafa b. Hayreddin in akıbeti ve bu imalathanelerin daha sonraki durumu ise bilinmemektedir. Sonuç olarak Mustafa b. Hayreddin, Osmanlı tarihinde pek görülmeyen bir uygulamayı uzun yıllar sürdürmüş ve başarılı olmuştur. Ancak bu tür uygulamaların başkaları tarafından da yapılıp yapılmadığı konusunun vuzuha kavuşturulması konunun daha iyi anlaşılması açısından son derece büyük önem taşımaktadır. 718