Cilt: 2 Sayı: 4 Temmuz 2012

Benzer belgeler
Gökçeada Uğurlu Zeytinlik

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME

JOURNAL OF ATATÜRK RESEARCH CENTER

JOURNAL OF ATATÜRK RESEARCH CENTER

PRT 303 KIBRIS ARKEOLOJİSİ. Prof. Dr. Vasıf Şahoğlu

İzmir İli Arkeolojik Yüzey Araştırmaları

2011 YILI RESULOĞLU KAZISI

MAĞARALARI VE YERLEŞİM ALANI

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

RECENT PERIOD TURKISH STUDIES

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

IV.HAFTA XX.YÜZYIL BAŞLARINDA OSMANLI İMPARATORLUĞU

yeşilova höyüğü Yrd. Doç. Dr. Zafer Derin

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

YEŞİLOVA HÖYÜĞÜ- İZMİR İN PREHİSTORİK YERLEŞİM ALANI

Prof. Dr. İlhan F. AKIN SİYASÎ TARİH Beta

DASKYLEİON 2011 KAZI SEZONU ÇALIŞMALARI

GÖKÇEADA UĞURLU/ZEYTİNLİK HÖYÜK KAZISI IŞIĞINDA MÖ 5. BİNDE BATI ANADOLU VE DOĞU EGE ADALARI

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları

PESA International Journal of Social Studies PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ

RESULOĞLU YERLEŞİMİ VE MEZARLIK ALANI 2013 YILI KAZI RAPORU

HABERLER ÖZBEKİSTAN-TÜRKİYE ULUSLARARASI ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR PROJESİ: ÖZBEKİSTAN DA YERKURGAN MERKEZ TAPINAĞI 2013 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMASI

Yüksek Lisans: Hacettepe Üni., Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Tarih Blm. 1985

BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ

The Byzantine-Era Daily Use Pottery Found in the Thermal Spring in Allianoi

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ÖZGEÇMİŞ Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014

Doğu Akdeniz de Tarım ve Şehirleşme Süreci. Elif Ünlü Boğaziçi Üniversitesi - Tarih Bölümü

S A I15 NUMBER Y I L08

Muhammet ARSLAN KARS KÜMBET CAMİİ (ONİKİ HAVARİLER KİLİSESİ)

HASSUNA YERLEŞİMİNİN KONUMU

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Kamu Yönetimi Trakya Üniversitesi 2001

30. KAZI SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT

23 EKIM 2014 AÇILIŞ KONUŞMALARI (09:30-10:15)

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ YAYINLARI

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK

15. MÜZE ÇALIŞMALARI ve KURTARMA KAZILARI SEMPOZYUMU

STRATONIKEIA ANTİK KENTİ SU YAPILARI. Antik kent Muğla Milas yolu üzerindedir. Aşağıda görüldüğü gibi Helenistik kurulmuştur.

CEDRUS The Journal of MCRI

B.Ü. TUYGAR Merkezi ve Turizm İşletmeciliği Bölümü

PROTOHİSTORYA VE ÖNASYA ARKEOLOJİSİ ANABİLİM DALI LİSANS EĞİTİM PROGRAMI

PRT 303 KIBRIS ARKEOLOJİSİ Prof. Dr. Vasıf Şahoğlu

ÖZGEÇMİŞ Kasım, 2017

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

RECENT PERIOD TURKISH STUDIES

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

. Uluslararası Akdeniz Karpaz Sempozyumu: Lefkoşa - KKTC

GÖKÇEADA-YENİBADEMLİ HÖYÜK KAZILARI 2011 YILI ÇALIŞMA RAPORU

A) Siyasi birliklerini geç sağlamaları. B) Sömürge alanlarını ele geçirmek istemeleri. C) Sanayi devrimini tamamlayamamaları

COĞRAFYANIN PUSULASI HARİTALARLA COĞRAFYA 2018 KPSS BAYRAM MERAL

Coğrafi Bilimler Dergisi

RumeliDE. Uluslararası Hakemli. rumelide.com. ISSN: (page) / (online) Yıl 2015, sayı 3 (Ekim) / Year 2015, issue 3 (October)

Doç. Dr. Ümit KOÇ (You can see his CV in English on the following pages)

22. ARAŞTIRMA SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT

PANAZTEPE- MENEMEN KAZISI

I.DÜNYA SAVAŞI ve BALKANLAR

A Y I NUMBER Y I L 10

Edirne Köprüleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

BALKAN AVASLARI. alkan Savaşları, I. Dünya. Harbinin ayak sesleri niteliğinde olan iki şiddetli silahlı çatışmadır. Birinci Balkan Savaşı nda

RumeliDE. Uluslararası Hakemli. rumelide.com. ISSN: (page) / (online) Yıl 2015, sayı 2 (Nisan) / Year 2015, issue 2 (April)

HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI

SAYFA BELGELER NUMARASI

28. KAZI SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT

ATATÜRK DERGİSİ (Journal of Atatürk)

Fatih Mehmet SANCAKTAR. II. Meşrutiyetten Cumhuriyete Milli Egemenlik Düşüncesinin Gelişimi: Hüseyin Cahit (Yalçın) Örneği ( )

RECENT PERIOD TURKISH STUDIES

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

KİTAP TANITIMI. Necmi UYANIK

Doktora Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2008

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GÜNEYDOĞU AVRUPA ÇALIŞMALARI UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ŞANLIURFA İLİ MERKEZ İLÇESİ NEOLİTİK ÇAĞ VE ÖNCESİ 2015 YILI YÜZEY ARAŞTIRMASI RAPORU

Tez adı: Anadolu daki Amerikan Hastaneleri ve Tıbbi Misyonerlik (2011) EDEBİYAT FAKÜLTESİ/TARİH BÖLÜMÜ

Haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 74 ders saati Kategoriler Alt kategoriler Ders içerikleri Kazanımlar Dersler arası ilişki IV.

32. ARKEOMETRİ SONUÇLARI TOPLANTISI

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI

PESA International Journal of Social Studies PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri (Sumeroloji) Anabilim Dalı, 2001.

OSMANLI İMPARATORLUĞUNU SARSAN SON SAVAŞLAR HANGİLERİDİR?

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi (AKAR) Abant Journal of Cultural Studies. Hakemli Elektronik Dergi

ORTA ÇAĞ DA ANADOLU DA KÜLTÜREL KARŞILAŞMALAR: YÜZYILLARDA ANADOLU DA İTALYANLAR 13 Mayıs 2016, Cuma PROGRAM

BEÇİN KALESİ KAZISI KALE ÇEŞMESİ SONUÇ RAPORU

Bu dönem hakkında en önemli bilgileri Uruk kentinden alıyoruz. Bu kentin bugünkü adı Warka'dır. Bağdat-Basra demiryolu üzerinde Hıdır istasyonu

Sayı - Issue - 6, 2014/1

GÖÇ DUVARLARI. Mustafa ŞAHİN

DERS ÖĞRETİM PLANI. Avrupa İktisat Tarihi. Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü

Kalem İşleri 60. Ağaç İşleri 61. Hünkar Kasrı 65. Medrese (Darülhadis Medresesi) 66. Sıbyan Mektebi 67. Sultan I. Ahmet Türbesi 69.

ŞEYH SAFVET İN TASAVVUF DERGİSİ NDEKİ YAZILARINDA TASAVVUFÎ KAVRAMLARA BAKIŞI

Bugünkü Teknolojiyle Bile İnşa Edilmesi Mümkün Olmayan 19 Akıl A lmaz Antik Yapı

Transkript:

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ Cilt: 2 Sayı: 4 Temmuz 2012 TRAKYA UNIVERSITY JOURNAL OF THE FACULTY OF LETTERS Volume: 2 No: 4 July 2012 ISSN 1309-7660 Edirne

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz 2012 TRAKYA UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTY OF LETTERS Volume: 2, Number: 4, July 2012 Dergi Sahibi / Owner Trakya Üniversitesi Rektörlüğü Edebiyat Fakültesi Adına Prof. Dr. İlker ALP Editör / Editor Yrd. Doç. Dr. Hasan DEMİROĞLU Dergi Yayın Kurulu / Editorial Board Başkan / Chairman Prof. Dr. İlker ALP Üyeler / Members Prof. Dr. Engin BEKSAÇ Prof. Dr. Recep DUYMAZ Prof. Dr. Ahmet GÜNŞEN Doç. Dr. İbrahim SEZGİN Doç. Dr. Serdar AYBEK Yrd. Doç. Dr. Levent DOĞAN Kapak Dizayn / Cover Design Öğr. Gör. Yavuz GÜNER İletişim Adresi / Address Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Balkan Yerleşkesi Edirne / TÜRKİYE Tel.: 0 284 235 95 27 /1309 Faks: 0 284 235 95 22 e-mail: tuefdergi@trakya.edu.tr Baskı / Publishing Bizim Büro Basımevi Yayın Dağıtım San. ve Tic. Ltd. Şti. GMK Bulvarı 32/C Demirtepe / ANKARA Tel: (312) 229 99 29-28 Fax. (312) 229 99 29 Mithatpaşa V. D. 1700224039 Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Uluslararası Hakemli bir dergidir. Bu dergide yayımlanan makaleler Yayın Kurulu nun izni olmadan aynen veya kısmen yayınlanamaz ve iktibas edilemez. Yayımlanan yazı ve makalelerin içeriği ile ilgili tüm sorumluluk yazarlarına aittir. Kapak Resmi: Türk ün ve Türkçenin en değerli hazinesi: Divânü Lugâti t-türk

DANIŞMA KURULU Prof. Dr. İlker ALP Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Mehmet ALPARGU Sakarya Üniversitesi Prof. Dr. Nurettin ARSLAN Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Prof. Dr. Evangelia BALTA Ulusal Yunan Araştırmaları Vakfı / Yunanistan Prof. Dr. Alpaslan CEYLAN Atatürk Üniversitesi Prof. Dr. Mesut ÇAPA Ankara Üniversitesi Prof. Dr. Smail ÇEKİÇ Sarajevo Üniversitesi / Bosna-Hersek Prof. Dr. Hayati DEVELİ İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Nikolay EGOROV Çuvaş Sosyal Bilimler Enstitüsü / Çuvaşistan - Rusya Prof. Dr. Cezmi ERASLAN Atatürk Araştırma Merkezi Prof. Süleyman Sırrı GÜNER Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Derman KÜÇÜKALTAN Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Refik MUHAMMETŞİN Tatar Devlet İslam Üniversitesi / Tataristan-Rusya Prof. Dr. Azmi ÖZCAN Bilecik Üniversitesi Prof. Dr. Christine ÖZGAN Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Prof. Dr. Nevzat ÖZKAN Erciyes Üniversitesi Prof. Dr. Vitaliy RODİONOV Çuvaş Devlet Üniversitesi / Çuvaşistan -Rusya Prof. Dr. Miryana TEODİSİYEVİÇ Belgrad Üniversitesi / Sırbistan Prof. Dr. Ahmet TAŞAĞIL Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Prof. Dr. Turan YAZGAN Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Prof. Dr. İlya V. ZAYTSEV Rus Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü / Rusya

4. SAYININ HAKEMLERİ Prof. Dr. Mahmut AK İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. İlker ALP Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Ali ARSLAN İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Sümer ATASOY Karabük Üniversitesi Prof. Dr. Mehmet BEŞİRLİ Çankırı Karatekin Üniversitesi Prof. Dr. Süleyman BEYOĞLU Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Ömür CEYLAN İstanbul Kültür Üniversitesi Prof. Dr. Burçin ERDOĞU Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Mehmet ERSAN Ege Üniversitesi Prof. Dr. Binnur GÜRLER Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. Ömer İŞBİLİR Mimar Sinan Güzel SanatlarÜniversitesi Prof. Dr. Türkan OLCAY İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Ali İhsan ÖBEK Trakya Üniversitesi Prof. Dr. Mustafa Hamdi SAYAR İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Haluk SELVİ Sakarya Üniversitesi Doç. Dr. Yüksel ÇELİK MarmaraÜniversitesi Doç. Dr. Mustafa DAŞ Dokuz Eylül Üniversitesi Doç. Dr. Ayşe Banu KARADAĞ Yıldız Teknik Üniversitesi Doç. Dr. İbrahim SEZGİN Trakya Üniversitesi Doç. Dr. Muzaffer TEPEKAYA Celal Bayar Üniversitesi

İÇİNDEKİLER Burçin ERDOĞU Uğurlu-Zeytinlik: Gökçeada da Tarih Öncesi Dönemlere Ait Yeni Bir Yerleşme / 1-16 Ali Fuat ÖRENÇ İngiliz Belgeleri nde Balkan Harbi Edirne Kuşatması 1912-1913 / 17-79 Yüksel TOPALOĞLU Kendi Kaleminden Şemsettin Sami nin İlk Tercüme-i Hâli / 81-94 Fuat YILMAZ Antik Dönem Fresk Yapım Teknikleri / 95-105 Nurten ÇETİN Londra Konferansı nda Ahmet Tevfik Paşa / 107-127 Mehmet Kaan ÇALEN 1909 Kanun-i Esasî Tadîlâtı / 129-140 Sevtap GÖLGESİZ KARACA I.Haçlı Seferi (1096) Öncesinde Bizans İmparatorluğu nun Siyasi Durumuna Bakış / 141-153

Lidija BAN-Darko MATOVAC The Glimpse on Turkish Loan Words in Croatian Language / 155-166 Reyhan ŞAHİN ALLAHVERDİ XVIII. Yüzyılda Edirne de Ticaret Yapan Fransız Tüccar ve Hukukî Statüleri / 167-178 Hüseyin Baha ÖZTUNÇ Tokat ta Büyük Sel (1908) / 179-203

CONTENTS Burçin ERDOĞU Ugurlu-Zeytinlik: A New Prehistoric Settlement On the Island of Gökceada / 1-16 Ali Fuat ÖRENÇ According to British Documents, the Siege of Adrianople During the Balkan War (1912-1913) / 17-79 Yüksel TOPALOĞLU The First Tercume-i Hali of Semsettin Sami, From His Own Pencil / 81-94 Fuat YILMAZ Techniques for Making Fresco in Antiquity / 95-105 Nurten ÇETİN Ahmet Tevfik Pasha, at the London Conference / 107-127 Mehmet Kaan ÇALEN The Alteration of the Kanun-i Esasi in 1909 / 129-140 Sevtap GÖLGESİZ KARACA The Overview of the Political Situation of the Byzantine Empire Before the First Crusade (1096) / 141-153

Lidija BAN-Darko MATOVAC Hırvat Dilindeki Türkçe Kelimeler Üzerine Kısa Bir Bakış / 155-166 Reyhan ŞAHİN ALLAHVERDİ French Merchants Operating in the 18 th Century in the Edirne and Their Legal Status / 167-178 Hüseyin Baha ÖZTUNÇ The Great Flood in Tokat (1908) / 179-203

Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME Burçin ERDOĞU ÖZ: Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik şimdiye kadar Doğu Ege Adalarında bulunmuş olan en erken yerleşmedir. Yerleşmede sürdürülen kazı çalışmaları Neolitik öğelerin Avrupa ya aktarımı konusunda kuşku götürmez derecede önemli veriler sağlamaktadır. Üç senelik kazı çalışmalarımız Uğurlu-Zeytinlik in Ege bölgesindeki en önemli Neolitik Çağ yerleşmelerinden biri olduğunu göstermiştir. Adaya en erken yerleşenlerin Neolitik Çağ da, MÖ 6500 yıllarında Anadolu dan geldikleri saptanmıştır. MÖ 5000 lere kadar adada ana karadan bağımsız gelişen yerel bir kültür gözükür. Daha sonra Batı Anadolu Kumtepe IA-Beşik Sivritepe Kültürü Doğu Ege Adalarının büyük bir bölümüne hâkim olmuştur. Anahtar kelimeler: Gökçeada, Uğurlu, Neolitik Çağ, Kalkolitik Çağ, Avrupa nın Neolitikleşmesi. UĞURLU-ZEYTINLIK: A NEW PREHISTORIC SETTLEMENT ON THE ISLAND OF GÖKCEADA ABSTRACT: The settlement of Uğurlu-Zeytinlik on the Island of Gökçeada is the earliset know settlement in Eastern Aegean Islands so far. Certainly, it cannot be doubted that ongoing excavations at the site provide new data relating to the Neolithization of Europe. Our three seasons of excavations at Uğurlu have revealed it to be one of the most significant Neolithic sites in the Aegean region. The earliest Neolithic settlement of Uğurlu was founded by the newcomers from Anatolia, around 6500 cal. BC. Until 5000 cal. BC, a local culture indepandant than the mainland appears in the island. Later, the Western Anatolian Kumtepe IA-Beşik Sivritepe culture have been found in most all of the Eastern Aegean islands. Keywords: Gökçeada, Uğurlu, Neolithic Period, Chalcolithic Period, the Neolithization of Europe. Giriş: Avrupa da uygarlık tarihinin en önemli sürecini kapsayan Neolitik Çağ ın nasıl başladığı, diğer bir deyişle yerleşik düzen, yeni teknolojik gelişmeler ile tarım ve hayvancılıktan oluşan beslenme ekonomisinden oluşan yaşam biçimine nasıl ve ne zaman geçildiği konusu ile ilgili tartışmalar her geçen gün daha da artmaktadır. Neolitik yaşam biçiminin Avrupa ya Yakındoğu dan gelen çiftçiler tarafından getirildiğini ön gören Yayılımcı görüş ile Avrupa da Neolitik yaşam biçiminin yerel avcıtoplayıcı topluluklar tarafından geliştirildiğini ön gören Bağımsız gelişme modeli olarak bilinen görüşün yanı sıra, Avrupa Neolitik yaşam biçiminin Anadolu veya Yakındoğu dan bilgi ve mal aktarımı ile doğan etkileşim sonucu geliştiğini ön gören görüşler konu ile ilgili temel görüşlerdir 1. Tüm Prof. Dr. Burçin Erdoğu. Trakya Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü, Edirne. 1 Bu temel görüşler için bkz. M. Budja, The Neolitization of Europe, Slovenian Aspect, Procilo XXI, 1993, s. 163-193; M. Özdoğan, The beginning of Neolithic economies in Southeastern Europe: An Anatolian perspective, European Journal of Archaeology 5,

BURÇİN ERDOĞU bu temel görüşler kendi içinde farklı modeller içermektedir ve Avrupa nın farklı bölgeleri için farklı modeller ön görülebilmektedir 2. Anadolu ve Güneydoğu Avrupa arasında adeta bir köprü gibi uzanan Ege adaları Neolitik yaşam biçiminin aktarımı konusundaki görüşlerin odağında kaldığı halde, özellikle Anadolu kıyılarına yakın Doğu Ege adalarında Neolitik Çağın erken evrelerine ait yerleşim yeri bulunamamıştı. Gökçeada da yer alan Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesi Doğu Ege Adaları nın bilinen en erken Neolitik Çağ yerleşmesidir ve en erken buluntular MÖ 6500 yıllarına kadar inmektedir 3. İlk olarak 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim dalı öğretim üyesi Dr. Savaş Harmankaya tarafından gerçekleştirilen araştırmalar sırasında saptanan yerleşme, 2009 yılından itibaren Bakanlar kurulunun kararı ve Kültür ve Turizm Bakanlığının izinleri ile Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü adına Doç. Dr. Burçin Erdoğu başkanlığında kazılmaktadır 4. Yeri ve Konumu: Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesi, Gökçeada nın güneybatısında, Uğurlu Köyü nün 1 km kuzeyinde yer alır. Ülkemizin en büyük adası olan Gökçeada, Gelibolu Yarımadası ndan yaklaşık 17 kilometre uzaklıktadır. Adanın doğu batı uzunluğu 29,5 kilometre, kuzeygüney uzunluğu ise 13 kilometredir. Tarih öncesi dönemlerde deniz seviyesi günümüze göre çok daha alçak olduğundan, ada ana karaya daha yakın bir konumdaydı 5. Adanın %77 si dağlık, %11 i ovalıktır. Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesi adanın Güney batısındaki ovalık alanda, İsa Tepesi nin (veya Doğanlı Tepe) eteklerinde yer alır. Bir yamaç yerleşimi görünümündeki yerleşimin boyutları 250x200 metredir. Yerleşimin batısından Pilon Deresi akmaktadır. Höyüğün hemen yanında tatlı bir su kaynağı bulunur. Uğurlu Köyü nü Gökçeada merkeze bağlayan yol yerleşimi ikiye kesmiştir. Yerleşim, çeşitli zamanlarda yapılmış olan sulama kanalları tarafından kısmen tahrip edilmiştir. 1997, s. 1 33 ; R. Tringham, Southeastern Europe in the transition to agriculture in Europe: bridge, buffer or mosaic, T.D. Price (ed), Europe s First Farmers, Cambridge 2000, s. 19-56. 2 Bu modeller için bkz. Zvelebil, M., The social context of the agricultural tarnsition in Europe, C. Renfrew - K. Boyle (eds.), Archaeogenetics: DNA and the population prehistory of Europe, Cambridge 2000, s. 57-79. 3 B. Erdoğu, A Preliminary Report from the 2009 and 2010 Field Seasons at Uğurlu on the Island of Gökçeada, Anatolica XXXVII, 2011, s. 45-65. 4 S. Harmankaya-B. Erdoğu,. The prehistoric sites of Gökçeada, Turkey, M. Özdoğan, H. Hauptmann and N. Başgelen (eds.), From Villages to Towns: Studies presented to Ufuk Esin, İstanbul 2003, s. 459-479; Erdoğu, a.g.m., s. 45-65. 5 Bu konu için bkz. K. Lambeck, Sea-level change and shore-line evaluation in Aegean Greece since upper Palaeolithic time, Antiquity 70, 1996, s. 588 611. 2 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME Tabakalanma ve Mimari: 2009-2012 yılı kazı sonuçları Uğurlu- Zeytinlik yerleşmesinde 9 tabaka içeren 5 ana kültür evresinin varlığını ortaya koymuştur. I. Evre yerleşmenin doğusunda yüzey buluntuları ile tanımlanan İlk Tunç Çağı ve Orta Çağ malzemesi ile temsil edilir. Henüz kesin olmamakla birlikte, Uğurlu-Zeytinlik de İlk Tunç Çağı nda kısa süreli küçük bir yerleşimin varlığından söz edebiliriz. II. Evre Batı Anadolu da MÖ 5000-4500 yıllarına tarihlendirilen Kumtepe IA-Beşik Sivritepe Kalkolitik Çağ kültürüne aittir 6. Yerleşimin doğusunda yapılan kazılarda bu evreye ait iki tabaka saptanmıştır. O-P 10 ve 11 plan karelerine denk gelen alanda kuzey-güney istikametinde uzanan duvarları taştan yapılmış bir yapı bulunmuştur. Bina 1 olarak isimlendirilen Kalkolitik Çağ a tarihlendirilen yapı yaklaşık 5x5 metre boyutlarındadır. Kuru duvar tekniği ile örülen taş duvarlar 40-30 cm yüksekliğe kadar korunmuştur. Kuzey duvarı, çift duvar halinde yapılmıştır. Muhtemelen dış yüzeye yapılan duvar bir nedenden dolayı yıkılmış, daha sonra iç kısma ekleme duvarlar yapılarak düzgün bir hat oluşturulmuştur. Binanın kuzeybatı köşesinde 1,50 x 0,87 metre boyutlarında taş bir payanda yer alır. Hemen yanında yekpare taşa oyulmuş ahşap direk için yapılmış bir söve taşı vardır. Binanın bu kesiminde muhtemelen bir çekme kat bulunuyordu. Binanın batı duvarı çok düzgün, yayvan taşlarla yapılmıştır. Güney duvarı ise diğer duvarların aksine çok büyük kaba taşlarla oluşturulmuştur. Güney duvarı standart olmayan bir şekilde doğuya doğru uzanmaktadır. Bu kesimde muhtemelen bir kapı aralığı bulunmaktadır. Batı duvarı kuzey-güney istikametinde uzanmakta ve bitiş kesiminde yarı dairesel bir mekânla birleşmektedir. Bu yarı dairesel mekan binanın dış kesimine bakmaktadır ve muhtemelen depolama ile ilgili bir fonksiyonu olmalıdır. Binanın batısında büyük taşlarla oluşturulmuş, yay çizerek binayı çevreleyen bir avlu duvarı da vardır. Binanın içinde insitu olarak 7 cilalı taş balta ve keski, 4 Spondylus türü deniz kabuğundan bilezik parçası, 11 kemik alet, 2 taştan yuvarlak ağırşak, 1 kilden sapan tanesi, 2 taş boncuk, 5 Cerastoderma türü deniz kabuğundan kolye ucu ile 1 kil figürin başı bulunmuştur. Ayrıca toplu olarak 130 kadar Muricidae türü deniz kabukları ile öğütme taşları ve havanelleri de ele geçmiştir. III. Evre ye ait buluntular yerleşmenin en batı kısmında P5 sondaj açmasında yapılan kazılarda ortaya çıkartılmıştır. Bu evreye ait sadece 12 adet sıvalı çukur ve işlik yerleri kazılmıştır. Çukurların içleri ve tabanı sarı 6 Bu kültür için bkz. T. Takaoğlu, The Late Neolithic in Eastern Aegean. Excavations at Gülpınar in the Troad. Hesperia 75, 2006, s. 289-315. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 3

BURÇİN ERDOĞU renkli bir kil ile sıvanmıştır. Sıva kalınlıkları 3 ila 5 cm. arasında değişmektedir. Çukurlar farklı boyut ve derinliklerdedir. En derini yaklaşık 1 metredir ve en büyükleri yaklaşık 1 metre çapındadır. Bu çukurların kullanılma amacı kesin olarak bilinmemektedir. Silo olarak kullanılmış olma olasılıkları vardır. Çukurların içinden alınan toprak numuneleri suda yüzdürme (flotasyon) işlemine tabi tutulmuş, toplanan karbonlaşmış bitki kalıntıları tarıma alınmış arpa, buğday ve mercimeğin varlığını işaret etmiştir. Bu çukurların işlevleri bittikten sonra içlerine çanak çömlek kırıkları, hayvan kemikleri ve büyük taşlarların atıldığı çöp çukurları olarak kullanıldıkları görülmüştür. Çukurlardan bir tanesi muhtemelen daha sonradan mezar olarak kullanılmıştır. Kalıntıları inceleyen Trakya Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Başak Boz, çukurun içinde bulunan gömünün yetişkin bir erkeğe ait ikincil gömü olduğunu belirtmiştir. Gömünün üzerlerine kırmızı aşı boyası dökülmüş ve çukur orta boy taşlarla kapatılmıştır. Çukurların kazıldığı düzlemde çok sayıda işlenmiş veya işlenmeye hazır Spondylus olarak bilinen deniz kabukluları ele geçmiştir. İşlenmiş örneklerin çoğu bilezik parçalarına aittir 7. Bu düzlemde ayrıca çok sayıda kemik ve taş alete de rastlanmıştır. Spondylus dan yapılmış eşyalar önemli prestij eşyaları olarak görüldüğünden, Neolitik ve Kalkolitik Çağlarda Balkanlar a ve Orta Avrupa ya kadar ticareti yapılmıştır. Bu dönemde Kıta Yunanistan da Dimini de ve Mekadonya da Sitagroi ve Stravroupolis gibi yerleşmelerde Spondylus atölyeleri bulunmuştur 8. Gökçeada da da bu evrede bir Spondylus atölyesi olduğu düşünülebilir. Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinde IV. ve V. Evreler Neolitik Çağ a tarihlenmektedir. Yerleşimde bugüne kadar saptanan en kalın dolgu IV. Evre ye aittir. Bu evrede yerleşim yaklaşık 6 hektarlık bir alana yayılmaktadır ve en az 4 tabaka içerir. Bu evreye ait kalıntılar yerleşimin batı ucundaki P5 sondaj açması ile yerleşimin doğu kısmında BB20-21, BBCC19 ve V18 açmalarında ele geçmiştir. P5 açmasında bu evreye ait 2 tabaka kazılmıştır. İlk tabakada yukarı evrenin çukurları tarafından oldukça tahrip edilmiş sarı renkli bir topraktan yapılmış taban ve üzerinde 0.75x0.90 m boyutlarında oval bir ocak bulunmuştur. Ocağın hemen yanında tabana oyulmuş, içi sıvalı kutu şeklinde bir çukur bulunmuştur. Bu küçük çukurun içinde toplu halde 14 işlenmiş kemik, 1 kırık cilalı taş keski bulunmuştur. P5 açmasında IV. evreye ait ikinci tabakada kuzey-güney doğrultusunda uzanan 7 İşlenmiş deniz kabukları Gazi Üniversitesi nden Yrd. Doç. Dr. Burçin Gümüş tarafından çalışılmaktadır. 8 G. S. Souvatzi, A Social Archaeology of Households in Neolithic Greece, Cambridge 2008, s. 60. 4 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME oldukça tahrip olmuş bir yapı bulunmuştur. Yapının yarısı açmanın dışında kazılmayan alanda kalmıştır. Yapıya ait 60 santim kalınlığında yer yer korunmuş taş duvarlar, beyaz renkte birkaç kez yenilendiği anlaşılan çok kalın sert taban parçaları ile yapının kuzey doğu köşesinde çok büyük bir depolama kabı insitu olarak ele geçmiştir. Taban parçalarının üzerinde çok sayıda kemik ve taş alet ele geçmiştir. Tabanların üzerinden alınan toprak numuneleri suda yüzdürme işlemine tabi tutulmuş ve tanımlanmış örnekler tarıma alınmış, Einkorn Buğdayı (Triticum monococcum) ve Kavuzsuz Arpa nın (Hordeum vulgare var nudum) varlığı tespit edilmiştir 9. Yerleşimin doğusunda BB20-21 açmasında, tarımsal faaliyetler ve su kanalı yapımı sırasında oldukça tahrip edilmiş bir bina kalıntısına rastlanılmıştır. IV. Evre nin geç dönemlerine ait binanın içinde kemik aletlerin yanı sıra mermerden bir topuz başı, deniz kabuğundan boncuklar, cilalı taş baltalar ile kemikten üst kısmı insan başı şeklinde yapılmış bir kanca bulunmuştur. IV. Evre nin geç dönemlerine ait diğer mimari kalıntı ise 2009 yılında çalışılan V18 test açmasından gelmektedir. Doğu-Batı istikametinde uzanan iki sıra taştan yapılmış kısmen tahrip olmuş, yaklaşık 8 m uzunluğunda bir duvar ortaya çıkartılmıştır. Binaya ait duvar kuzeye yönelerek devam etmektedir ve dönüş yaptığı kısımda tavanı taşıması için taşlardan oluşturulmuş, yaklaşık 80 cm. çapında ahşap direk yeri bulunmaktadır. Bina dolgusunda biri mermerden olmak üzere iki adet figürin ele geçmiştir. IV. Evre nin erken tabakalarına ait kalıntılar yerleşimin doğu yakasında BBCC19 sondaj açmasından gelmektedir. 2x3 metrelik sondaj açmasında yüzeyden yaklaşık 2 metre derinlikte büyük, düzgün taşlarla yapılmış, yüksekliği yer yer yarım metreden fazla korunmuş, kalın bir duvar ile sarı renkli taban üzerinde 50x50 cm. boyutlarında yuvarlak bir ocak bulunmuştur. Tabanların üzerinden alınan toprak numunelerinde tarıma alınmış arpa ve buğdayın izine rastlanmıştır. Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin en erken evresi olan V. Evre ye ait 2 tabaka saptanmıştır. V. Evre nin ilk tabakasında yaklaşık 5x5 metre boyutlarında, duvarları kuru duvar tekniği ile örülmüş bir bina kazılmıştır. Binanın kuzey ve güney duvar kalınlıkları 60-70 cm, doğu ve batı duvar kalınlıkları ise 1 metredir. Kuzey duvarı yarım metreye kadar korunmuştur. Binanın içinde ocak, depolama alanı, platform gibi öğelere rastlanmamıştır. Ocak binanın dışında avluda yer alır. Binanın içinde çanak çömleklerin yanı 9 Örnekler İstanbul Üniversitesi, Prehistorya Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi Müge Ergün tarafından incelenmiştir. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 5

BURÇİN ERDOĞU sıra kemik ve taş aletler bulunmuştur. Binanın hemen dışında iki adet çok büyük cilalı taş balta ele geçmiştir. V. Evre nin ikinci tabakası yerleşimin en erken tabakasıdır. Bu tabakaya ait kalıntılara yerleşimin tam eteğinde 2x5 metrelik BB22 sondaj açmasında rastlanmıştır. Herhangi bir mimari bulunmasa da yaklaşık 1,08 metre derinlikte çok sayıda hayvan kemiği, taş aletler ve kemik aletlerden oluşan bir düzlem saptanmıştır. Kemik aletlerin büyük çoğunluğunu spatulalar oluşturmaktadır. Hayvan kemiği ve taş aletlerden oluşan düzlemler 1,57 metreye kadar devam etmiş ve ana toprağa ulaşılmıştır. Hayvan kemikleri Nevada Üniversitesinden Levent Atıcı tarafından incelenmiş, üzerlerinde kesim izi bulunan evcilleştirilmiş koyun, keçi, domuz ve sığır kemiklerine rastlanmıştır. Çanak Çömlek ve Yontma Taş Endüstrisi: Uğurlu-Zeytinlik te üretilen eşyaların büyük kısmını çanak çömlek oluşturmaktadır. Üretilen tüm çanak çömlekler el yapımıdır. Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin II. Evresinde bulunan çanak çömlekler Batı Anadolu Kumtepe IA-Beşik Sivritepe Kültüründen bilinen, mahmuzlu kulp, açkı bezeme, sığ oluk bezeme, üçayak gibi öğelerle karakterize edilen çanak çömleklerin benzeridir 10. İnsan yüzlü kap parçası bu evre için ünik bir buluntudur. III. Evre çanak çömlek üretiminde belirgin değişiklikler görülür. Kırmızı alacalı siyah, gri mal ana mal gurubunu oluşturur. Kapak formları ile dört ayaklı, kulak gibi tutamakları olan kaplar, kutu biçimli kaplar ve düğme biçimli tutamaklar karakteristiktir. Bezeme yaygındır. Baskı, çizgi ve kazıma bezemeler daha çok dört ayaklı kulak gibi tutamakları olan kaplar ile kutu biçimli kapların üzerine uygulanmıştır. Spiral, meander, dama tahtası, baklava motifi gibi motiflerin yanı sıra haç motifleri de vardır. III. Evre çanak çömleklerinde yerel özellikler ağır bassa da Balkanlar ın Erken Vinça ve Karanovo III 11 dönemine ait parçalar da bulunmuştur. Uğurlu-Zeytinlik III. Evre çanak çömleklerine benzer örnekler Anadolu da bugüne kadar ele geçmemiştir. IV. Evre çanak çömlekleri çok özenle yapılmış, ince kenarlı, parlak açkılı ve büyük bir çoğunluğu kırmızı astarlıdır. Kırmızı astar siyah zemin üzerine farklı tonlarda uygulanmıştır. Genellikle S profilli, kalın dudaklı kap formlarının yaygın olduğu buluntu topluluğunda, dikey olarak yerleştirilmiş 10 Bkz. U. Gabriel, Kontinuität und Wandel im spätneolithischen / chalkolithischen Westanatolien. Die Marmara- und Ägäisregion als Vermittler zwischen Asien und Europa? Doktor der Philosophie der Fakultat fur Kulturwissenschaften der Eberhard-Karls- Universitat Tubingen, Tubingen 2010. 11 V. Nikolov, The Neolithic and Chalcolithic Periods in Northern Thrace, Tüba-Ar 6, 2003, Fig.14-15. 6 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME uzun tüp biçimli delikli tutamaklar görülmektedir. Bu tutamaklar kaplar içinden kalınlaştırılarak yapılmakta, dış yüzeyde kabartma olarak işlenmişlerdir. Bezeme yaygın değildir. En karakteristik bezeme Impresso dur. Bunun yanında çizgi ve noktalardan oluşan bezemeler de görülür. Kazılar sırasında sadece üç adet boyalı çanak çömlek parçası ele geçmiştir. Bunlardan bir tanesi kırmızı üzeri beyaz boyalıdır ve Balkanların Karanovo I kültüründe görülenlerin aynısıdır 12. Diğer ikisi siyah üzeri kırmızı boyalıdır ve yerel bir çanak çömlek gurubu olduğu izlenimi vermektedir. IV. Evre çanak çömleği genel özellikleri bakımından Anadolu buluntularına benzemektedir. Benzerlikler daha çok bezemelerde gözlenir. Benzer Impresso bezeme İzmir Ulucak ın IV tabakasında 13 ve Ilıpınar ın VIII tabakasında 14 görülür. V. Evre çanak çömleğin hemen hemen hepsi kırmızı astarlıdır. Koyu yüzlü mallar azdır. S profilli çanaklar ve kaseler, dudakları üsten düzeltilmiş çömlekler, küçük yuvarlak, tüp biçimli veya ay biçimli tutamaklar karakteristiktir. V. Evre çanak çömleklerinin tam benzerlerine özellikle Trakya da Hoca Çeşme nin erken tabakalarında 15, Doğu Marmara da Aktopraklık 16 ve Menteşe 17 gibi aynı döneneme tarihlenen yerleşmelerde rastlanmaktadır. Yontma Taş endüstrisi Fransa Paris X Üniversitesinden Dr. Denis Guilbeau tarafından çalışılmaktadır. Uğurlu-Zeytinlik yontma taş alet endüstrisinin hammaddesi çakmaktaşıdır. Çok küçük bir oranda obsidiyene de rastlanır. Obsidiyenlerin kimyasal kaynak analizleri Londra Üniversitesinden Dr. Marina Miliç tarafından yapılmış ve çoğunun Melos adasından geldiği saptanmıştır. Bunun yanında İç Anadolu Göllü Dağ 12 Bkz. S. Hiller-V. Nikolov, Karanovo. Die Ausgrabungen in Südsektor, 1984-1992, Salzburg Sofia, 1997; V. S. Hiller-V. Nikolov (eds.). Karanovo III. Beiträge zum Neolithikum in Südosteuropa Österreichisch-Bulgarische Ausgrabungen und Forschungen in Karanovo, Band III, Vienna 2000. 13 A. Çilingiroğlu-Ç. Çilingiroğlu. Ulucak, M. Özdoğan and N. Başgelen (eds.), Turkiye de Neolitik Dönem: Yeni Kazılar, Yeni Bulgular, İstanbul 2007, Fig. 9. 14 L. C. Thissen, The Pottery of Ilıpınar, Phases X to VA, in J.J. Roodenberg and L.C. Thissen (eds.), The Ilıpınar Excavations II, Leiden 2001, Fig. 26-27. 15 Jan Bertram-K. N. Karul, From Anatolia to Europe: The ceramic sequence of Hoca Çeşme in Turkish Thrace, C. Lichter (ed.) Byzas 2 - How Did Farming Reach Europe? Anatolian- European Relations from the Second Half of the 7th Through the First Half of the 6th Millennium Cal BC, İstanbul 2005, Fig.1-3. 16 N. Karul-M. B. Avcı, Neolithic Communities in The Eastern Marmara Region: Aktopraklık C, Anatolica XXXVII, 2011, Fig. 11-12. 17 J. Roodenberg-A. van As, L. Jacobs-M. H. Wijnen, Early settlement in the plain of Yenişehir (NW Anatolia). The basal occupation layers at Menteşe, Anatolica XXIX, 2003, Fig. 13:1-4; Fig. 16:1-6. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 7

BURÇİN ERDOĞU obsidiyen kaynağından gelen örnekler de vardır. Yontma taş alet endüstrisinde II-V. Evreler arasında çok köklü değişikliklerin olmadığı gözlemlenmiştir. Alet sayısı azdır. Dilgi üretimine yönelik endüstrinin yanı sıra yonga ağırlıklı bir teknoloji de gözlemlenmiştir. V. Evre için en belirgin alet türü baskı tekniği kullanılarak çıkartılmış obsidiyen dilgilerdir. IV. Evre için en belirgin alet türü ise Karanovo dilgisi olarak bilinen ve Balkanların erken Neolitik Çağ yerleşmelerinde de görülen büyük ve kalın dilgilerdir 18. Bu dilgilerin hammaddesi olan çakmaktaşının kaynağı Trakya da Rodop Dağlarındadır. Muhtemelen kaynaktan getirilen hammadde yerleşim yerinde işlenmekteydi. III. Evre için en belirgin alet türü de deliciler ve kazıyıcılardır. Diğer Buluntu Topluluğu: Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinde insan figürinleri, cilalı taş baltalar ve kemik aletler en yaygın buluntu topluluğunu oluşturmaktadır 19. Figürinlerin çoğu pişmiş topraktan yapılmışlardır. IV. Evreye ait mermerden bir figürin başı üniktir. En fazla figürin örneği III. Evrede bulunmuştur. Geniş kalçalı kadın figürinleri ile gövdeleri düz olarak yapılmış sokma başlı figürinler en yaygın olanlarıdır. Sokma başlı figürinlerin ele geçen bir örnekten yola çıkarak başlarının deniz kabuğundan yapılıp gövde içerisine açılmış oyuğa monte edildikleri anlaşılmıştır. Bir kol omuz üzerinde, diğer kol ise bacak arasında yapılan kadın figürinlerin yanı sıra daha şematik olarak yapılmış, üzerleri bezemeli figürin örnekleri de bulunmuştur. Kemik aletler oldukça yaygındır. Bız ve mablakların yanı sıra spatulalar da vardır. IV. Evrede üst tarafları insan başı veya hayvan şeklinde işlenmiş kancalar bulunmuştur. Gene aynı evrede ele geçen geyik boynuzundan çekiç başı üniktir. Cilalı taş balta ve keskiler de oldukça yaygındır. Buluntuları inceleyen Çanakkale 18 Mart Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Onur Özbek, cilalı taş balta ve keski yapımında farklı taşların kullanıldığını, Nefrit taşından yapılmış örneklerin muhtemelen Gelibolu yarımadasındaki balta atölyelerinden 20 getirtilmiş olduklarını belirtmektedir. IV. Evrede ele geçen çok büyük cilalı taş baltaların sembolik değerleri olduğu da düşünülebilir. Aynı evrede mermerden ve dağ kristalinden yapılmış gene sembolik değerleri olduğu düşünülen ayak şeklinde küçük objeler de bulunmuştur. Süs eşyaları içinde mermerden ve Spondylus dan bilezikler, taş ve deniz kabuklarından boncuk ve kolye uçları vardır. Uğurlu da kullanılan 18 M. Gurova, Towards an understanding of Early Neolithic populations: Flint perspective from Bulgaria. Documenta Praehistorica XXXV, 2008, s. 111-129. 19 Erdoğu, a.g.m., s. 50. 20 O. Özbek-K. Erol, Etude petrographique des haches polies du Hamaylıtarla et Fenerkaradutlar (Turquie), Anatolia Antiqua IX, 2001, s. 1-7. 8 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME hammaddelerin çoğunun kaynağı yereldir. Obsidiyen, bal rengi çakmaktaşı ve Nefrit in yanı sıra mermer de adaya ana karadan getirtilmiştir. Tarihlendirme ve Sonuç: Neolitik Çağ IV. Evreden alınan iki örnek ile V. Evreden alınan bir örnek üzerinde Waikato Üniversitesi, Yeni Zelanda da AMS radyokarbon tarihlendirilmesi yapılmıştır. V. tabakadan gelen tarih MÖ 6470, IV. tabakadan gelen tarihler ise MÖ 5970-5840 yıllarını vermiştir. Bu sonuçlara göre Uğurlu-Zeytinlik yerleşimi Doğu Ege adalarında saptanan en erken yerleşmedir ve V. Evre Batı Anadolu İzmir Ulucak yerleşmesinin V. tabakası 21, Hoca Çeşme nin IV. tabakası 22 ile Kuzey Batı Anadolu Menteşe ve Barçın höyüklerinin en erken tabakaları 23 ile çağdaştır. Uğurlu- Zeytinlik yerleşmesinin IV. Evresi ise İzmir Ulucak yerleşmesinin IV. tabakası ile Batı Anadolu da Geç Neolitik/Erken Kalkolitik Çağa tarihlendirilen tüm yerleşmelerle çağdaştır 24. Bugünkü bilgilerimize göre adaya ilk yerleşenler kuzey batı Anadolu dan gelen ilk tarımcı topluluklardır. İlk evrenin çanak çömleği Marmara Bölgesi ndeki yerleşmelerle oldukça benzerdir. Tarım, hayvancılık ve muhtemelen balıkçılıkla geçinen topluluk, geniş çaplı bir ticaret ağı içindeydi. Uğurlu IV. Evrede yerleşimin oldukça büyüdüğü gözlemlenmiştir. Bu evreden başlayarak ada kendi kimliğini oluşturmaya başlamıştır. Hem mimaride hem de buluntularda ana kıtadan farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Bu dönemde özellikle Balkanlar la olan ilişkiler dikkat çekicidir. Uğurlu da III. Evre Neolitik ile Kalkolitik Çağ arasındaki geçiş sürecini yansıtmaktadır. Balkan arkeolojisinde Vinça kültürüne ait öğelerin ortaya çıktığı süreç olarak bilinmektedir ve Batı Anadolu da kazı çalışması yapılan hiçbir yerleşmede henüz bu geçiş sürecine ait buluntular ele geçmemiştir. Buluntular bir üst evreden farklıdır. Bu dönemde Balkan kültürleri ile ilişkili fakat yerel özellikleri ağır basan adaya özgü yerel bir kültürün varlığından söz edebiliriz. II. Evre Kalkolitik Çağ Batı Anadolu Kumtepe IA-Beşik Sivritepe- Gülpınar Kültürü nün Gökçeada ya kadar yayıldığını kanıtlar. Bu kültürün 21 C. Çilingiroğlu, Central-West Anatolia at the end of 7th and Beginning of 6th Millennium BCE in the Light of Pottery from Ulucak (Izmir). Dissertation zur Erlangung des akademischen Grades Doktor der Philosophie der Fakultat fur Kulturwissenschaften der Eberhard-Karls-Universitat Tubingen, Tubingen 2009, s. 536-537. 22 Özdoğan, a.g.m., s. 10-33. 23 J. Roodenberg-A. van As -S. Alpaslan Roodenberg, Barçın Höyük in the Plain of Yenişehir (2005-2006). A preliminary note on the fieldwork, pottery and human remains of the prehistoric levels, Anatolica XXXIV, 2008, s. 53-60; Roodenberg, v.d. a.g.m. 24 Çilingiroğlu, a.g.e., s. 44-47. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 9

BURÇİN ERDOĞU yayılım alanı tüm Batı Anadolu kıyıları ile Kos adasına kadar uzanan Doğu Ege adalarıdır 25. Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik te sadece üç senedir kazı çalışmaları yapıldığı halde özellikle Neolitik Çağa ait önemli bulgular saptanmıştır. Önümüzdeki yıllarda sürdürülmesi planlanan çalışmalar, Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin niteliği, Anadolu, Balkanlar, Ege Adaları ve Kıta Yunanistan la olan ilişkisini, bu ilişkiler çerçevesinde Avrupa da Neolitik yaşam biçiminin nasıl başladığı sorununu anlamaya katkı sağlamayı amaçlamaktadır. KAYNAKÇA Bertram, Jan-K.-Necmi Karul. From Anatolia to Europe: The ceramic sequence of Hoca Çeşme in Turkish Thrace, C. Lichter (ed.) Byzas 2 - How Did Farming Reach Europe? Anatolian-European Relations from the Second Half of the 7th Through the First Half of the 6th Millennium Cal BC, İstanbul 2005, s.117-130. Budja, Miha,. The Neolitization of Europe, Slovenian Aspect, Procilo XXI, 1993, s.163-193. Çilingiroğlu, Altan-Çiler Çilingiroğlu. Ulucak, M. Özdoğan and N. Başgelen (eds.), Turkiye de Neolitik Dönem: Yeni Kazılar, Yeni Bulgular, Arkeoloji ve Sanat, İstanbul 2007, s.361-372. Çilingiroğlu, Çiler, Central-West Anatolia at the end of 7th and Beginning of 6th Millennium BCE in the Light of Pottery from Ulucak (Izmir). Dissertation zur Erlangung des akademischen Grades Doktor der Philosophie der Fakultat fur Kulturwissenschaften der Eberhard-Karls-Universitat Tubingen, Tubingen 2009. Erdoğu, Burçin, A Preliminary Report from the 2009 and 2010 Field Seasons at Uğurlu on the Island of Gökçeada, Anatolica XXXVII, 2011, s. 45-65. Gabriel, Utta, Kontinuität und Wandel im spätneolithischen / chalkolithischen Westanatolien. Die Marmara- und Ägäisregion als Vermittler zwischen Asien und Europa? Doktor der Philosophie der Fakultat fur Kulturwissenschaften der Eberhard-Karls-Universitat Tubingen, Tubingen 2010. Gurova, Maria, Towards an understanding of Early Neolithic populations: Flint perspective from Bulgaria. Documenta Praehistorica XXX, 2008, s. 111-129. Harmankaya, Savaş-Burçin Erdoğu, The prehistoric sites of Gökçeada, Turkey, M. Özdoğan, H. Hauptmann and N. Başgelen (eds.), From Villages to Towns: Studies presented to Ufuk Esin, İstanbul 2003, s. 459-479. Hiller, Stefan-Vassil Nikolov, Karanovo. Die Ausgrabungen in Südsektor, 1984-1992, Salzburg Sofia 1997. Hiller, Stefan-Vassil Nikolov, (eds.) Karanovo III. Beiträge zum Neolithikum in Südosteuropa Österreichisch-Bulgarische Ausgrabungen und Forschungen in Karanovo, Band III, Vienna 2000. 25 Takaoğlu a.g.m., s. 290-291. 10 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME Karul, Necmi-Mert B. Avcı. Neolithic Communities in The Eastern Marmara Region: Aktopraklık C, Anatolica XXXVII, 2011, s.1-15. Lambeck, Kurt, Sea-level change and shore-line evaluation in Aegean Greece since upper Palaeolithic time, Antiquity 70, 1996, s. 588 611. Nikolov, Vassil, The Neolithic and Chalcolithic Periods in Northern Thrace. Tüba-Ar 6, 2003, s. 21-83. Özbek, Onur-K. Erol. Etude petrographique des haches polies du Hamaylıtarla et Fenerkaradutlar (Turquie), Anatolia Antiqua, IX, 2001,s. 1-7. Özdoğan, Mehmet, The beginning of Neolithic economies in Southeastern Europe: An Anatolian perspective. European Journal of Archaeology 5, 1997, s.1 33. Roodenberg, Jacob-A. van As-S. Alpaslan Roodenberg, Barçın Höyük in the Plain of Yenişehir (2005-2006). A preliminary note on the fieldwork, pottery and human remains of the prehistoric levels, Anatolica XXXIV, 2008, s. 53-60. Roodenberg, Jacob-A. van As, L. Jacobs-M.H. Wijnen, Early settlement in the plain of Yenişehir (NW Anatolia). The basal occupation layers at Menteşe, Anatolica XXIX, 2003, s. 17-59. Souvatzi, G. Stella, A Social Archaeology of Households in Neolithic Greece. Cambridge 2008. Takaoğlu, Turan, The Late Neolithic in Eastern Aegean. Excavations at Gülpınar in the Troad. Hesperia 75, 2006, s.289-315. Thissen, Laurens, The Pottery of Ilıpınar, Phases X to VA, J.J. Roodenberg and L.C. Thissen (eds.), The Ilıpınar Excavations II, Leiden 2001, s. 3-154. Tringham, Ruth, Southeastern Europe in the transition to agriculture in Europe: bridge, buffer or mosaic, T.D. Price (ed), Europe s First Farmers, Cambridge 2000, s. 19-56. Zvelebil, Marek, The social context of the agricultural tarnsition in Europe, C. Renfrew ve K. Boyle (eds.), Archaeogenetics: DNA and the population prehistory of Europe, Cambridge 2000, s. 57-79. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 11

BURÇİN ERDOĞU Harita-1. Uğurlu-Zeytinlik in Konumu 12 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME Resim-1. Uğurlu-Zeytinlik Doğu Açmaları, II. Evre Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 13

BURÇİN ERDOĞU Resim-2. Uğurlu-Zeytinlik Batı Açmaları, IV ve V. Evreler 14 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

UĞURLU-ZEYTİNLİK: GÖKÇEADA DA TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERE AİT YENİ BİR YERLEŞME Resim-3. Uğurlu-Zeytinlik Buluntularından örnekler Resim-4. Uğurlu-Zeytinlik Buluntularından örnekler Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16 15

BURÇİN ERDOĞU Resim-5. Uğurlu-Zeytinlik Buluntularından örnekler 16 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 1-16

Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 17-79 İNGİLİZ BELGELERİ NDE BALKAN HARBİ EDİRNE KUŞATMASI 1912-1913 Ali Fuat ÖRENÇ ÖZ: 1912-1913 Balkan Harbi, Türk tarihinin en büyük felaketlerinden biriyle sonuçlandı. Savaş, sadece Balkan ülkeleriyle Osmanlı nın son hesaplaşması şeklinde değil, aynı zamanda İngiltere nin de dahil bulunduğu Avrupa büyük devletlerinin çekişmelerine sahne olmuştur. Balkan krizi, çok geçmeden uluslararası rekabetin en önemli sorunu haline gelmiştir. Bölgede Rusya yı kontrol altında tutmaya çalışan İngiltere, harbin başında tarafsız kalacağını ilan etmişti. Bununla birlikte döneme ait İngiliz resmi belgeleri, savaş ihtimalinin belirmesinden itibaren gelişmelerin çok yakından izlendiğini ve bölgedeki dengelerin muhafazası için çalışıldığını göstermektedir. Balkan Savaşı sonunda Osmanlı Devleti Avrupa daki topraklarının çok büyük kısmını yitirmiştir. Savaştan en fazla etkilenen vilayetlerden biri Edirne dir. Birinci Balkan Harbi nde alınan mağlubiyetler sonucu bir anda yeniden serhad şehri haline gelen Edirne, yaklaşık beş ay süreyle şiddetli Bulgar-Sırp müttefik ordularının kuşatması altında kalmıştır. Şehir 26 Mart 1913 tarihinde yıkıcı bir işgale uğramıştır. Osmanlı kamuoyunda Edirne kuşatması günlerine dair önemli tartışmalardan biri şehirdeki yabancı misyonların, özellikle İngiliz Konsolosu Binbaşı Samson un kale komutanı Şükrü Paşa ve diğer mülki zevatla olan yakın ilişkileriydi. Konsolosun Edirne kuşatması sürecini konu alan Londra ya gönderdiği çok ayrıntılı raporlarda bu iddialar ve eleştiriler hakkında bulgulara tesadüf edilmektedir. İngiliz belgelerinin tedkiki sonucu savaş süresince Bulgar ve Türk ordularının genel durumları, günbegün cephe çarpışmaları, kuşatma sürecinde Edirne nin şiddetli bombardımanı, şehirde yaşanan sosyal ve ekonomik sorunların yanı sıra bölgede Bulgar vahşetine dair İngilizlerin yaklaşım tarzını gösteren önemli bilgilere ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Birinci Balkan Savaşı, Edirne Kuşatması, İngiliz belgeleri, Osmanlı, Bulgaristan. ACCORDING TO BRITISH DOCUMENTS, THE SIEGE OF ADRIANOPLE DURING THE BALKAN WAR (1912-1913) ABSTRACT: The Balkan War of 1912-1913 is the one of the disasters in Turkish history. Not only this war was fought as the last battle between the Balkan countries and the Ottoman Empire but also it staged antagonisms amongst the Great Powers including England. The Balkan crises soon became the most important issue of competition on the international agenda. Trying to keep Russia under control in the region England had declared neutrality at the beginning of the war. Nonetheless, on a closer scrutiny over the British official documents pertaining the event shows the fact that from the moment the signs for an imminent war appeared the developments were being closely watched in order to establish a policy to maintain the regional balance. Ottoman Empire lost almost all its European territory at the end of Balkan War. One of the provinces that extremely exposed to the warfare was Adrianople (Edirne). Following the defeats at the first Balkan war Edirne suddenly turned into a frontier city experienced a nearly Doç. Dr., İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü. ore@istanbul.edu.tr.

ALİ FUAT ÖRENÇ five month long intensive siege by the allied armies of Bulgaria and Serbia. The city eventually succumbed to a destructive invasion on 26 March 1913. One of the notable debates in the Ottoman press about the siege of Edirne was on the intimate relations between foreign representatives, especially the British consul Major Samson and Şükrü Pasha, the commander in charge of the fortress, together with other civil servants. In the very detailed reports dispatched to London by British Consul Samson concerning the siege is seen trails of the allegations and criticism. Examining the British documents in detail offered valuable information about the general situation of both Turkish and Bulgarian armies; daily front wars; the heavy bombardment of Edirne; the socio-economic problems prevailed in the city as well as the British policy against the atrocities committed by Bulgarians. Keywords: First Balkan War, Siege of Adrianople, British Documents, Ottoman Empire, Bulgaria. Giriş: İngiliz resmi belgelerine dayalı olarak Balkan Harbi nde Edirne kuşatması sürecini ele almadan bazı hususların altını çizmekte yarar görmekteyiz. Şöyle ki, savaş döneminde Balkanlar daki her türlü gelişmeyi yakından takip ettiği anlaşılan İngiliz Hükümeti nin bu hususta politika oluştururken Osmanlı ve bölge ülkelerindeki konsolos ve askerî ataşelerinin kapsamlı raporlarından, yani birinci elden istahbarattan yararlandığı anlaşılmaktadır. Savaşın genelinde olduğu gibi Edirne deki gelişmeler de buradaki İngiliz Konsolosu Binbaşı Samson, İstanbul da Büyükelçisi Gerard Lowther, İstanbul Askerî Ataşesi Lieut Tyrell, Sofya Sefiri H. Bax-Ironside ile Sofya Askerî Ataşesi nin konuya dair yazılarının Londra ya ulaşmasıyla değerlendiriliyordu. Önemli kısmı bizzat gözlemlere, şahsî ilişkiler sayesinde edinilen bilgilere ve biraz da kanaatlere dayalı bu istihbarat raporlarına muhakkak ki ihtiyatla yaklaşılması zarureti bulunmaktadır. Ancak bu belgelerin, o dönem dünya dengelerinin en mühim aktörlerinden olan İngiltere nin resmî politikalarının oluşumundaki etkisini de gözden uzak tutmamak gerekir 1. Balkan Harbi nin çıkış sebebini Osmanlı nın Avrupa da kalan topraklarının paylaşımı veya bölgedeki son hesaplaşma olarak izah etmek yanlış olmaz. Bilindiği gibi savaş öncesinde Balkanlar da son statüko 1877-1 Bahsi geçen raporlara dayalı olarak İngiliz Dişişleri adına hazırlanan dokümanter çalışmalar için bkz. British Documents on the Origins of the War (1898-1914): The Balkan Wars, The Prelude; The Tripoli War, (Ed: G.P. Gooch- H. Temperley), London 1933, c. IX/1, s. 351-787; British Documents on the Origins of the War (1898-1914): The Balkan Wars, The League and Turkey, (Ed: G.P. Gooch- H. Temperley- L. Penson), London 1934, c. IX/2, s. 1-475; British Documents on Foreign Affairs: Reports and Papers from the Foreign Office Confidential Print, The Near and Middle East (1856-1914), The Ottoman Empire Under the Young Turks (1908-1914), (Ed: David Gillard), University Publications of Amerika, 1983, c. I/20, s. 332-429. 18 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 17-79

BALKAN HARBİ NDE EDİRNE KUŞATMASINA DAİR İNGİLİZ BELGELERİ (1912-1913) 78 Osmanlı-Rus Savaşı ardından belirlenmişti 2. Rus Ordusu nun Yeşilköy e kadar geldiği bu savaşın sonunda imzalanan Ayastefanos ve Berlin antlaşmaları, bölgede hassas bir dengeye zemin hazırladı 3. Bu yeni statükonun oluşumunda, artık Osmanlı ya yönelik geleneksel politikalarını terk etmeye başlayan İngiltere nin önemli rolü olmuştur 4. Neticede, mümkün olduğunca Avrupa büyük devletlerini tatmin edecek biçimde ve dengeleri bozmayacak tarzda bir anlaşma yürürlük kazanmıştır. Kuşkusuz Balkanlar da Berlin sonrası ortaya çıkan yeni durumdan en fazla rahatsız olan devlet Bulgaristan dı. Ayastefanos ile çok önemli kazanımlar edinen ve büyük Bulgaristan hayaline yaklaşan Bulgarlar, Berlin de Makedonya ya sahip olmak ve sıcak denizlere yani Ege ye inmek gibi hayallerinin büyük kısmına veda etmek zorunda kalmıştır 5. Ancak Rusya tarafından desteklenen Bulgarlar, bu hayallerin peşini bırakmadılar ve uygun bir fırsatı beklediler 6. Bu fırsat XX. yüzılın ilk çeyreğinde geldi. Zira önce Balkan ülkeleri arasında önemli bir ihtilaf konusunun çözümünü sağlayan 1910 Kiliseler Kanunun nun çıkarılışı 7 ve ardından 1911 de İtalya ile başlayan Trablusgarp Harbi, beklenen imkanı doğurdu. Bu sürpriz gelişme üzerine Bulgaristan, 2 Kemal Beydilli, Balkanlarda Dönüm Noktası: 93 Bozgunu ve Sonrası, Berlin Antlaşmasından Günümüze Balkanlar, (Haz: M. Bereketli), İstanbul 1999, s. 25-34. 3 Berlin Kongresi sonrası Sırbistan, Romanya ve Karadağ bağmsızlıklarını kazandı. Bulgaristan üç ayrı vilayete ayrıldı. Yunanistan için ise Teselya bölgesinde sınır müzakerelerinin başlaması kararı alındı: W. N. Medlicott, The Congress of Berlin and After, A Diplomatic History of the Near Eastern Settlement (1878-1880), London 1938, s. 36-426. 4 İngiltere, Berlin sonrasında Osmanlı nın bir şekilde ayakta kalması politikaları yerine en uygun şartlarda paylaşımı prensibini kabul etmişti. Bu hususta bkz. William M. Sloane, The Balkans A Laboratory of History, New York 1914, s. 241-262; Ali Kemal Meram, Belegelerle Türk-İngiliz İlişkileri, İstanbul 1969, s. 144-160; Marian Kent, Great Britain and the End of the Ottoman Empire 1900-23, The Great Powers and the end of the Ottoman Empire, (Ed: M. Kent), London 2005, s. 172-205. 5 Berlin Kongresi ne göre Balkanlar da oluşan yeni statükoya dair İngiliz Dışişleri nin kapsamlı değerlendirmeleri: The National Archives (TNA), Rekord of Admiralty, Naval Forces, Royal Marines, Coastguard (ADM), nr. 116/1197. Berlin e göre Bulgaristan ın durumu için ayrıca bkz. Mahir Aydın, Prenslikten Krallığa Bulgaristan, Berlin Antlaşması ndan Günümüze Balkanlar, (Haz. M. Bereketli), İstanbul 1999, s. 35-47. 6 Berlin sonrası Rusya nın Balkanlar daki Panslavist politikaları için ayrıca bkz. B. H. Sumner, Russia and The Balkans (1870-1880), Oxford 1937, s. 155-580, 658-674; Barbara Jelavich, Russia s Balkan Entanglements (1806-1914), Cambridge 1991, s. 123-248. 7 Dönemin İttihat ve Terakki Partisi denetimindeki hükümeti, 3 Temmuz da çıkardığı bu kanunla aslında Mekedonya daki sorunları gidermek istemişti. Fakat kanunun etkisi bütün Balkan coğrafyasına oldu. Bu coğrafyada Fatih Sultan Mehmet saltanatından itibaren oluşan denge bozuldu. Kanunda, ihtilaflı kilise, mektep ve mukaddes yerlerde hangi unsurun nüfusu çok ise ona ait olması benimsenmişti. Böylece Balkan milletleri arasında uzun yıllardır devam eden ihtilaflar son buldu ve ittifaklara zemin oluştu: Hale Şıvgın, Kilise ve Mektepler Kanunu, Türk Dünyası Araştırmaları, sayı 148, (Şubat 2004), s. 133-146. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 17-79 19

ALİ FUAT ÖRENÇ önceliği Sırplar a vermek üzere, bütün Balkan ülkeleri ile Osmanlıya karşı ittifak görüşmelerini hızlandırdı 8. 1-Savaşa Girilirken Balkanlar daki Genel Duruma Dair İngiliz Belgeleri İngiltere, Balkan Harbi başlamadan önce hem genel siyasî havayı hem de savaşacak ülkelerin sosyo-ekonomik durumlarını yakından takip etmekteydi. İngiliz Dışişleri ve Savaş Bakanlıkları nın gelişmelere göre muhtemel senaryolar üzerinde değerlendirmeler yaptıkları anlaşılmaktadır 9. Nitekim savaş öncesinde Bulgar Ordusu nun durumu ve kaynakları hakkında çok ayrıntılı bir çalışma dikkat çekicidir. Gizli ibaresiyle basılarak kitap haline getirilen bu çalışmada, Bulgar Kralı Ferdinand ın büyük Bulgaristan hedefi uğruna tertip ettiği ordunun genel durumu, ülkedeki siyasî vaziyet, meclis ve partilerin yapısı hakkında ayrıntılı analizlere yer verilmekteydi. Kitapta 1910 yılı itibariyle Bulgar ordusunun mevcudu 286 bin piyade, 6 bin süvari, 30 bin topçu ve 32 bin diğer sınıflar olmak üzere toplam 354 bin olarak gösteriliyordu. Buna ilave olarak 40 bin milis gücü mevcuttu. Bulgar Ordusu ndaki subay sayısı ise 6215 kadardı. Böylece Bulgarların toplam asker sayısı 400 bini buluyordu. Ordunun elinde çoğunluğu Alman Krupp menşeli silahlar ile 956 top bataryası vardı 10. Söz konusu kitapta Bulgar Ordusu nun savaş organizasyonu ve stratejilerine de geniş yer ayrılmıştı. Buna göre Bulgarlar ordularını 3 ana hat üzerinde teşkilatlandırmıştı. Orduda, Edirne kuşatması esnasında yararlandıkları, bir de balon sınıfı faaliyetteydi 11. Kitapta ayrıca Bulgarların Rumeli ye yönelik bir taarruz gerçekleştirmeleri durumunda karşılarında 60 bini Edirne çevresinde olmak üzere toplam 230 bin Türk askerîni bulacakları ve buna göre strateji geliştirdikleri belirtiliyordu. İngilizlere göre böyle bir mücadelede Türkler Edirne ile İstanbul arasındaki demiryolu hattını açık tutmaya önem vereceklerdi. Bunun nedeni, tren yolunun kapalı olması durumunda 8 İngiltere nin Sofya Askerî Ataşesi nin, Bulgaristan ın savaştan beklentileri ve hazırlıkları hakkında tanzim ettiği 6 Ocak 1913 tarihli ayrıntılı rapor: TNA, Foreign Office (FO), nr. 195/2448, s. 2-31. 9 Bu hususta ayrıca bkz. Önder Kocatürk, Osmanlı-İngiliz İlişkilerinin Dönüm Noktası (1911-1914): İlişkilerin Bozulması ve İlk Krizler, Birinci Cilt (1911-1912), İstanbul 2011, s. 107-145. 10 Bulgar Ordusu ndaki silahlar için ayrıca bkz. Pierre Dumont Desiere, Edirne Muhasarası (1912 Teşrin-i Sâni- 1913 Mart), (Trc: Mülazım S. B), İstanbul 1331, s. 256-258. 11 Balkan Savaşları nda Bulgar hava gücü için ayrıca bkz. Ayşe Zamacı, Birinci Balkan Harbi nde Edirne Semalarında Bulgar Tayyare ve Balonları, Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, c. 1, sayı 2, (Temmuz 2011), s. 199-225. 20 Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 17-79

BALKAN HARBİ NDE EDİRNE KUŞATMASINA DAİR İNGİLİZ BELGELERİ (1912-1913) İstanbul dan Edirne ye askerîn yürüyerek naklinin ancak 18 günde tamamlanabiliyor olmasıydı 12. İngilizler, savaş öncesinde Osmanlı Devleti nin de sosyal ve ekonomik durumunu ortaya koyan ayrıntılı raporlar tanzim etmişlerdi. Bu raporlarda özellikle ülkede iç siyasî çekişmenin geldiği ciddi boyuttan bahsediliyordu. İçteki bu istikrarsızlığın dış politikayı olumsuz etkilediği değerlendirilmişti. 1911 de Trablusgarp Savaşı nın başlaması ise durumu daha da kötüleştirmişti. İngiliz yetkililer, Türkiye nin 1908 de Meşrutiyet ilanıyla sahip olduğu havayı artık yitirdiğini ve yeni süreçte Avrupa dan da destekçi bulmalarının zor olduğunu düşünmekteydi. Bu yalnızlığın gerekçesi olarak ise İttihat ve Terakki Partisi nin geleneksel Osmanlı dış ilişkilerindeki denge politikasını terk etmesi gösterilmekteydi. Dönemin İngiliz belgelerinde Osmanlı daki siyasî durum ve uygulanan politikalar değerlendirilirken sıklıkla gelişmelere kör olma veya hadiseleri okuyamama halinden bahsedilmesi ise dikkat çekicidir 13. Diğer taraftan İngiliz Dışişleri ne ait bir değerlendirmede, Balkan Savaşı na girilirken Türkiye deki yetkili kimselerin gelişmeler hakkında dostça uyarıldığı, fakat bu uyarılar dikkate alınmadığı gibi Türk Hükümeti nin Hindistan da Müslümanları organize ederek kendilerini zor durumda bırakmak için çalıştığı kaydedilmekteydi 14. Osmanlı ya karşı Balkan ittifakı gayretlerinin öncü devleti Bulgaristan dı. Elbette böyle bir birliğin oluşabilmesi için başta Rusya ve Avusturya olmak üzere Avrupa devletlerinin desteğinin, İngiltere, Fransa ve hatta Almanya nın ise mümkün olduğunca tarafsızlıklarının temin edilmesi 12 Savaş öncesi Bulgar Ordusu ile ülkenin sosyo-ekonomik durumunun ayrıntılı tahlil edildiği söz konusu kitabın nüshaları: TNA, FO, nr. 881/10110X, s. 1-53; TNA, War Office (WO), nr. 33/603, (1912) s. 1-53. 13 İngiliz yetkililer bu siyasî körlüğe örnek olarak ise savaş kapıya dayanmışken Türkiye nin hala Sırplar ın Avusturya dan çekineceği bekletisini taşımaları, bir kısım askerîn terhisi ve Balkan ittifakına Yunanistan ın katılma hazırlığının farkedilememesini göstermişlerdi ( bkz. British Documents on Foreign Affairs, 1983, I/20, s. 364-368, 388-389). İngilizler Osmanlı idarecilerini gelişen hadiselere kör olmakla suçlarken, benzer bir görüş, farklı bir boyuttan Osmanlı Ordusu nda görevli bir Alman subayın hatıralarında yer alıyordu. Gustav von Hochwächter adlı subay, Babıâli nin Avrupa ülkelerinin savaşta tarafsız kalacakları sözlerine inanmasını ve durumun ciddiyetini kavrayamamasını önemli bir hata olarak görmekteydi (Gustav von Hochwächter, Balkan Savaşı Günlüğü, Türklerle Cephede, (Çev: S. Toydemir), İstanbul 2007, s. 3). Yabancılar Osmanlı Hükümeti ni gelişmeleri okuyamamakla eleştirirken Osmanlı Hariciye Nazırı Asım Bey, Meclis-i Mebusan da yaptığı 15 Temmuz 1912 tarihli bir konuşmasındaki sözleri bu yorumları haklı çıkarıyordu: Ahmet Bedevi Kuran, İnkılap Tarihimiz ve Jön Türkler, İstanbul 2000, s. 382. 14 British Documents on Foreign Affairs, 1983, c. I/20, s. 370-371. İngiltere, 1911 Trablusgarp Harbi nden itibaren Hindistan Müslümanları arasında Osmanlı ya olan ilginin artmasından ve gelişmelerin Haç ile Hilal kavgası olarak değerlendirilmesinden rahatsızdı: Yusuf Hikmet Bayur, Türk İnkılap Tarihi, Ankara 1991, c. II/1, s. 309-311. Cilt: 2, Sayı: 4, Temmuz-2012, s. 17-79 21