Makale Başlık : KARPAL TÜNEL SENDROMU VE LOMBER DAR KANAL; BİRBİRİ İLE İLİŞKİLİ HASTALIKLAR MIDIR? Anahtar Sözcükler : Karpal tünel sendromu, lomber dar kanal Özet : Geçmiş bilgiler: Karpal tünel sendromu ve lomber spinal stenoz, genellikle ligament hipertrofisine bağlı sinir bası bulgularıyla seyreden hastalıklardır. Bazı klinik durumların, bu hastalıkların görülme sıklığını artırdığı bilinmektedir. Bu çalışmada, karpal tünel sendromu ve lomber spinal stenoz görülen hastalarda birbirlerinin görülme insidansında artış olup olmadığı sorusuna cevap arandı. Hastalar ve yöntem: Çalışmada, hastanemizdeson 3 yılda tanı almış 860 karpal tünel sendromu hastası ile, 228 lomber spinal stenoz hastası incelendi. Bulgular:Karpal tünel sendromu tanısı alan 860 hastanın sonuçlarına göre hastalar hafif (305), orta (422) ve ağır (133) olarak derecelendirildi. Toplam 134 hastada (%15) lomber spinal stenoz izlendi. Hafif derecede karpal tünel sendromlu 305 hastanın 7 sinde (%2), orta derece karpal tünel sendromlu 422 hastanın 66 sında (%15), ağır derece karpal tünel sendromlu 133 hastanın 61 inde (%45) lomber spinal stenoz izlendi. Lomber spinal stenoz tanısı alan hastalardan ise karpal tünel sendromu saptanan hastaların 40 ı (%17) hafif, 18 i (%8) orta, 8 i (%4) ağırderecedeydi. Sonuçlar ve çıkarımlar: Yapılan çalışmalar, karpal tünel sendromu görülme insidansının genel populasyonda %3'ün altında, lomber stenoz insidansının ise %8'in altında olduğunu göstermektedir. Sayfa 1
Lomber spinal stenoz ve karpal tünel sendromunun birlikte görülmesine yönelik bir araştırma ise yapılmamıştır. Bizim çalışmamızdaki bulgulara göre, bu hastalıkların birinin varlığında, bir diğerinin görülme sıklığının genel populasyona göre arttığını ortaya koymaktadır.bu araştırma, LSS veya KTS varlığında bir diğerinin de klinik tabloya eşlik edebileceği düşüncesini ortaya koymuş olup, yeni klinik araştırmalara ışık tutabileceği kanaatindeyiz. Konu ile ilgili daha sağlıklı verilerin toplanması amacıyla standart koşullarda planlanmış prospektif geniş hasta gruplarından oluşan çalışmaların yapılması uygun olacaktır. Makale ID : 4474 Makale Hazırlanış Tarihi : 10.09.2013 Sayfa 2
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 KARPAL TÜNEL SENDROMU VE LOMBER DAR KANAL; BİRBİRİ İLE İLİŞKİLİ HASTALIKLARMIDIR? CARPAL TUNNEL SYNDROME AND LOMBER SPINAL STENOSIS; ARE THEY RELEATED DISEASES WITH EACH OTHER ABSTRACT History: Although carpal tunnel syndrome and the lumbar spinal stenosis are completly different clinical entities, there are some reports of evidence that they both might be seen together in some conditions. That restrospective study focused on the relation between two pathology at same individuals. Materials and methods: In our study, 860 patients with carpal tunnel syndrome and 228 patients with lumbar spinal stenosis in our clinic were evaluated in last three years. Results: Patients with a diagnosis of carpal tunnel syndrome patients were graded according to their reports as slightly, medium and heavy. A total of 134 patients(15%) of them showed lumbar spinal stenosis at the same time. Where these 7 of 305 patients with mild carpal tunnel syndrome also showed lumbar spinal stenosis(2%). For 422 patients with moderate carpal tunnel syndrome the present of lumbar spinal stenosis rate was 66(15%). 133 20 patients with severe degree of carpal tunnel syndrome in 61(45%) had a diagnosis of 21 22 23 24 25 26 27 lumbar spinal stenosis. In LSS group;40 patients were with mild carpal tunnel syndrome(17%), 18(8%) were with moderate, and 8(4%)were with severe grades. Conclusion: According to the literature the incidence of Carpal tunnel syndrome is less than 3% whereas lower than 8% for LSS in the general population. In our study, the presence of one of these diseases reveals that the incidence of the other is increasing in the general population. Under standard conditions in order to collect more reliable data on the subject conducted prospective studies on larger patient groups would be appropriate. Sayfa 3
28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 Key words:carpal tunnel syndrome, lumbar spinal stenosis ÖZET Geçmiş bilgiler: Karpal tünel sendromu ve lomber spinal stenoz, genellikle ligament hipertrofisine bağlı sinir bası bulgularıyla seyreden hastalıklardır. Bazı klinik durumların, bu hastalıkların görülme sıklığını artırdığı bilinmektedir. Bu çalışmada, karpal tünel sendromu ve lomber spinal stenoz görülen hastalarda birbirlerinin görülme insidansında artış olup olmadığı sorusuna cevap arandı. Hastalar ve yöntem: Çalışmada, hastanemizdeson 3 yılda tanı almış 860 karpal tünel sendromu hastası ile, 228 lomber spinal stenoz hastası incelendi. Bulgular:Karpal tünel sendromu tanısı alan 860 hastanın sonuçlarına göre hastalar hafif (305), orta (422) ve ağır (133) olarak derecelendirildi. Toplam 134 hastada (%15) lomber spinal stenoz izlendi. Hafif derecede karpal tünel sendromlu 305 hastanın 7 sinde (%2), orta derece karpal tünel sendromlu 422 hastanın 66 sında (%15), ağır derece karpal tünel sendromlu 133 hastanın 61 inde (%45) lomber spinal stenoz izlendi. Lomber spinal stenoz tanısı alan hastalardan ise karpal tünel sendromu saptanan hastaların 40 ı (%17) hafif, 18 i (%8) orta, 8 i (%4) ağırderecedeydi. Sonuçlar ve çıkarımlar: Yapılan çalışmalar, karpal tünel sendromu görülme insidansının genel populasyonda %3'ün altında, lomber stenoz insidansının ise %8'in altında olduğunu göstermektedir. Lomber spinal stenoz ve karpal tünel sendromunun birlikte görülmesine yönelik bir araştırma ise yapılmamıştır. Bizim çalışmamızdaki bulgulara göre, bu hastalıkların birinin varlığında, bir diğerinin görülme sıklığının genel populasyona göre arttığını ortaya koymaktadır.bu araştırma, LSS veya KTS varlığında bir diğerinin de klinik tabloya eşlik edebileceği düşüncesini ortaya koymuş olup, yeni klinik araştırmalara ışık tutabileceği Sayfa 4
53 54 55 kanaatindeyiz. Konu ile ilgili daha sağlıklı verilerin toplanması amacıyla standart koşullarda planlanmış prospektif geniş hasta gruplarından oluşan çalışmaların yapılması uygun olacaktır. Anahtar kelimeler: Karpal tünel sendromu, lomber dar kanal 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 GİRİŞ Karpal Tünel Sendromu (KTS) ve lomber spinal stenoz (LSS), etyopatogenezinde çoğunlukla ligament hipertrofisinin rol aldığı birbirinden farklı patolojilerdir. Yapılan çalışmalarda KTS nin genel populasyonda % 0,1 0,5, LSS ise % 1,7 ile % 8 arasında görüldüğü bildirilmiştir (5,8,9). KTS ve LSS un etyopatogenezinde bir çok mekanizma ve hastalık tanımlanmasına rağmen, yaptığımız literatür incelemesinde KTS ve LSS arasında bir ilişki olup olmadığını gösteren bir araştırmaya rastlamadık. Bu çalışmamızda, her ikiside genellikle ligament hipertrofisi ile seyreden KTS ve LSS arasında bir ilişki olup olmadığı, KTS olan hastalarda LSS sıklığının, LSS olan hastalarda da KTS sıklığının normal populasyona göre daha yüksek oranda olup olmadığı incelendi. 68 69 70 71 72 73 74 75 76 MATERYAL METOD Çalışmamıza, Adana Çukurova Devlet Hastanesi nde son 3 yılda (2010 Ocak-2013 Ocak arası) EMG ile tanısı konmuş, 1026 KTS hastası ile, lomber bilgisayarlı tomografi (LBT) veya lomber manyetik resonans (LMR) ile tanısı konmuş, lomber spinal kanal çapı 10 mm altında olan 228 LSS hastası incelendi. Travmaya sekonder gelişen KTS ve LSS olguları çalışmaya alınmadı. KTS tanısı konulan hastalarda LSS semptomları, LSS tanısı konulan hastalarda da KTS semptomları sorgulandı. KTS tanısı konulan 1026 hastadan 860 hastanın verilerine ulaşılabildi. LSS sempromları olarak özellikle 100m'ye kadar olan klodikasyo şikayeti esas alındı. Toplamda Sayfa 5
77 78 79 80 81 82 83 227 hasta LSS açısından görüntüleme yöntemlerine göre karşılaştırıldı. LSS semptomları izlenmeyen hastalar normal kabul edildi. LSS tanısı olupta (n=228) KTS semptomları olan ve EMG'si ortaya konulabilen toplam 88 hasta değerlendirmeye alındı. KTS semptomları olarak ellerde ve parmaklarda özellikle geceleri olan uyuşma sorgulandı. LSS hastaları beraberinde KTS olup olmadığına ve varsa EMG'deki derecesine göre, KTS hastaları ise EMG'deki KTS derecesine (Hafif, orta, ağır) ve beraberinde LSS olup olmadığına göre sınıflandı. 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 Bulgular Toplam hasta sayısı 1254 LSS: 228 (%18), KTS: 1026 (%82), KTS hastalarının 204 ü (%19) erkek, 822 si (%81)kadındı. Görülme yaşı 32-76 (Ortalama: 54) idi. LSS hastalarının ise 155 (%68) i erkek, 73 (%32) ü kadındı. Görülme yaşı 38-82 (Ortalama: 64) idi. LSS tanısı alan hastaların tamamı LBT veya LMR ile tanısı konmuş hastalar olup, tamamında spinal kanal çapı 10 mm ve altında idi. LSS u olan hastalarda, KTS olup olmadığına ve varsa derecesine göre EMG sonuçları esas alınarak ayrı ayrı karşılaştırıldı (Resim 1). Bu sonuçlara göre LSS tanısı alan 228 hastadan KTS bulguları tarif eden 88 hastanın EMG'si incelendi. Diğer hastalarda KTS semptom ve bulguları olmadığından KTS yok kabul edildi. EMG si incelenenlerden 12 (%14) si normal bulundu. 66 hastada (%86) çeşitli derecelerde KTS saptandı. 228 hastadan toplamda 162 sinde (%71) KTS saptanmadı. KTS saptanan hastalardan 40 ı (%17) hafif, 18 i (%8) orta, 8 i (%4) ağır derecedeydi. EMG sonucuna ulaşılabilen 860 hastanın sonuçlarına göre hastalar hafif (305 %35), orta (422 %49) ve ağır (133 %16) olmak üzere KTS derecesine göre 3 gruba ayrıldı.bu sonuçlara göre 860 hastadan KTS derecesine bakılmaksızın 134 ünde (%15) LSS izlendi. Hafif Sayfa 6
100 101 derecede KTS lu 305 hastanın 7 sinde (%2), orta derece KTS lu 422 hastanın 66 sında (%15), ağır derece KTS lu 133 hastanın 61 inde (%45) LSS izlendi (Resim 2). 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 TARTIŞMA Yapılan bazı çalışmalarda KTS görülme insidansı % 0.1 ile % 4 gibi geniş bir aralıkta bildirilmekle beraber, ortalama % 3'ün altında olduğu kabul edilmektedir (1,2,6). En fazla 3-5.dekatlarda ve kadınlarda 3 kat fazla görülmektedir (9). KTS etyopatogenezinde bir çok faktör suçlanmakla beraber, sonuçta transvers karpal ligaman kalınlaşmasına bağlı median sinirin karpal tünelde sıkışmaktadır.buna bağlı klinik semptom ve bulgular ortaya çıkmaktadır (10).Çalışmamıza dahil edilen hastalarda KTS'nun ortalama görülme yaşı 54 ve kadınlarda 3 kat daha fazla görülmesi nedeniyle literatür bulguları ile uyumluydu.çalışmamızdaki sonuçlara göre, LSS tanısı olan hastaların %28'inde farklı düzeylerde KTS olduğu görüldü. Bu hastaların %17'sinde hafif, %8'inde orta, %4'ünde de ağır derecede KTS izlendi. Bu veriler, literatürde belirtilen ve genel populasyonda KTS görülme insidansının belirgin olarak üzerindeydi. Lomber spinal stenoz sıklığı yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte gittikçe artış göstermektedir. Genel popülasyonda % 1,7 ile % 8 arasında rapor edilmiştir (4).Klasik dejeneratif stenoz ise daha çok 60 yaş ve üstünde görülür (7).LSS, spinal kanal ve sinir kökü kanalı çevresinde kemik ve bağ dokularındaki değişiklikler, disk dejenerasyonu, ligaman ve faset hipertrofisi, osteofit oluşumları sonucu hastalarda lomber spinal dar kanalın belirti ve bulguları ortaya çıkar (3). Hastalar en sık bel ağrısı, bacak ağrısı ve nörojenik klodikasyo yakınmaları ile hastaneye başvururlar (7). Çalışmamızdaki sonuçlara göre, derecesine bakılmaksızın KTS tanısı alan hastaların %15'inde LSS izlendi. Bu oran hafif KTS'unda %2, orta dereceli KTS'unda %15, ağır dereceli KTS'unda %45 saptandı. KTS'unun tüm dereceleri Sayfa 7
125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 gözönüne alındığında literatürdeki genel görülme oranlarına göre en az 2 kat fazla idi. Hafif derecede KTS olan hastalarda literatür bulguları ile uyumlu olmasına rağmen, ağır derecede KTS olan hastalarda LSS görülme insidansı literatürdeki ortalama verilere göre oldukça yüksek izlendi. Çalışmamızın verileri göz önüne alındığında, hem KTS varlığında LSS görülme sıklığı, hemde LSS varlığında KTS sıklığının arttığı anlaşılmaktadır. Bu sonuçlar bir kaç şekilde açıklanabilir; 1) Patogenezinde, ikisinde de ligaman hipertrofisine neden olan dejeneratif süreçler gibi ortak bir mekanizma olması, 2) İş gücü ağır mesleklerde çalışanlarda, her iki bölgedeki ligamanlarda da hipertrofi gelişmesi, 3) Etyolojide ortaya konabilecek bazı hastalıkların her iki klinik tabloya da neden olması, 4) Yaş ile birlikte her iki tablonun da birbirinden bağımsız bir şekilde sıklığında artış olması. Bütün bunlara rağmen, çalışmamızda açıklanamayan durumlar da vardır.bunlar; 1) Araştırmamız geriye dönük bir çalışma olduğu için çalışmaya dahil edilen hastalar çoğunlukla dosya taraması yoluyla, tanısı daha once konmuş hastaların incelemesi ile belirlenmiştir. 2) LSS ve KTS na neden olabilecek gebelik, romatoid artrit vs gibi ek patolojiler ortaya konamamıştır. 3) Karşılaştırma için kullanılan literatürdeki veriler, farklı ülkelerdeki genel populasyona ait verilerdir. Çalışmamıza dahil edilen hastalar ise, Adana ilindeki tek bir merkeze başvuran hastaların verileridir.karşılaştırılan hasta grupları arasındaki coğrafi ve sosyo ekonomik farklılıklar sonucu etkileyebilir. 144 145 146 147 148 149 SONUÇ Literatürde daha once, LSS ve KTS arasında bir ilişki olabileceğine ve birinin varlığında diğerinin sıklığının arttığına dair her hangi bir bilgiye rastlamadık.bu araştırma, LSS veya KTS varlığında bir diğerinin de klinik tabloya eşlik edebileceği düşüncesini ortaya koymuş olup, yeni klinik araştırmalara ışık tutabileceği kanaatindeyiz.konu ile ilgili daha sağlıklı Sayfa 8
150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 verilerin toplanması amacıyla standart koşullarda planlanmış prospektif geniş hasta gruplarından oluşan çalışmaların yapılması uygun olacaktır. REFERANSLAR 1) Atroshi I,Gummeson C, Johnson R. Prevalance of carpal tunnel syndrome in a general population. JAMA 1999; 282: 153-158. 2) Burke DT, Burke MAM, Bell R. Subjective swelling. Am J Phys Med Rehabil 1999; 78: 504-508. 3) Deen HG, Zimmerman RS, Swanson SK: Assesment of bladder function after lumbar decompressive laminectomy for spinal stenosis: A prospective study. Journal of Neurosurgery1994; 80: 971-974. 4) Fraser JF, Huang RC, Girardi FP: Pathogenesis, presentation and treatment of lumbar spinal stenosis associated with coronal or sagittal spinal deformities. Neurosugical Focus 2003; 14: Article 6. 5) Harness D, Sekeles E. The double anastomotic innervation of thenar muscles. J. Anat 1971; 109: 461 6. 6) Papanicolaou GD, Mc Cabe SJ, Firrell J. The prevalance and characteristics of nerve compression symptoms in the general population. J Hand Surg Am 2001; 26: 460-466. 7) Pappas CTE, Sonntag VKH: Degeneratif disorders of the spine: lumbar stenosis. Editors: Menezes AH, Sonntag VKH; section editors: Benzel EC. Principles of Spinal Surgery 1996; 631-644. 8) Stevens J C. AAEM minimonograph: the electrodiagnosis of carpal tunnel syndrome. Muscle Nevre 1997; 20: 1477 86. 9) Tanaka S, Wild DK, Seligman PJ. The US prevalence of self-reported carpal tunnel syndrome: 1988 National Health Interview Survey data. Am J Public Health 1994; 84: 1846 8. Sayfa 9
177 178 179 10) Uchiyama S. Itsubo T. Yasutomi T. Quantitave MRI of the wrist and nerve conduction studies in patient with idiopathic carpal tunnel syndrome. J Neural Neurosurg psychiatry 2005;76: 1103-1108. 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 Sayfa 10
201 202 203 204 Şekil Altyazıları. Resim 1: LSS tanısı alan hastalarda EMG ye göre KTS derecesi. Resim 2: KTS derecesine göre LSS sayısı. 205 Sayfa 11
206 207 208 Sayfa 12
209 210 211 212 213 Sayfa 13