Benzer belgeler
I. ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI A. TANIMI

Toplulaştırmanın tarım üzerine sağlayacağı olumlu etkileri şunlardır:

Yağmurlama Sulama Yöntemi

ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI

1. Nüfus değişimi ve göç

KIRSAL YERLEŞİM TEKNİĞİ DOÇ.DR. HAVVA EYLEM POLAT 8. HAFTA

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3

SU YAPILARI. Sulama ve Kurutma. 9.Hafta. Prof.Dr. N.Nur ÖZYURT

Karabucak Köyü nde Arazi Toplulaştırmasının Değerlendirilmesi

SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU

Damla sulama yöntemi

Şanlıurfa Kuru Tarım İşletmelerinde Farklı Makina Seti ve Arazi Büyüklüğüne Göre Optimum Ürün Deseninin Belirlenmesi

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

PANEL SONUÇ RAPORU. Panel Balkanı Doç. Dr. Temel BAYRAK ın konuşma anından bir görüntü

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği)


ARAZİ TOPLULAŞTIRILMASININ ÜRETİCİLER ÜZERİNE OLAN ETKİLERİNİN ANALİZİ: ŞANLIURFA İLİ ÖRNEĞİ

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

BİTKİ SU TÜKETİMİ 1. Bitkinin Su İhtiyacı

TARIM ARAZİLERİNİN DEĞERLEMESİNDE COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNİN UYGULANMASI Arş. Gör. Zühal KARAKAYACI Prof. Dr. Cennet OĞUZ

Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi

2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ

128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ AÇIKLAMA RAPORU

Fatih TOSUNOĞLU Su Kaynakları Ders Notları Su Kaynakları Ders Notları, Su Kaynakları Ders Notları

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR STRATEJİK PLANI

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ve TARIM VE GIDA GÜVENCESĠ

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı,

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TARIM REFORMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

SULAMA-TEMEL KONULAR

Horzumalayaka-ALAŞEHİR (MANİSA) 156 ADA 17 PARSEL DOĞAL MİNERALLİ SU ŞİŞELEME TESİSİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

Sürdürülebilir tarım için öncü. www. htmproje.com

Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

Bursa Ovası Yeraltısuyu Sulamasında Çiftçi Sulamalarının Değerlendirilmesi

Arazi Varlığının Kullanım Şekilleri Öğrt. Gör.Dr. Rüya Bayar

Türkiye Sulama Kooperatifleri Merkez Birliği tarafından 4-8 Aralık 2016 tarihleri arasında Antalya da düzenlenen

Social and Economic Monitoring and Evaluation of

KONUYA GİRİŞ İnsanların toprağı işleyerek ekme ve dikme yoluyla ondan ürün elde etmesi faaliyetine tarım denir. BÖLGELERE GÖRE TOPRAKLARDAN YARARLANMA

Arazi verimliliği artırılacak, Proje alanında yaşayan yöre halkının geçim şartları iyileştirilecek, Hane halkının geliri artırılacak, Tarımsal

Orta Anadolu Bölgesi İllerinde Tarımsal Mekanizasyon Düzeyinin Yıllara Göre Değişimi

KIRSAL ALAN DÜZENLEMESİ

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1239 KAHRAMANMARAŞ'TA SEBZE TARIMININ MEVCUT DURUMU, PROJEKSİYONLAR VE ÖNERİLER

Arazi Toplulaştırmasının Su İletim ve Dağıtım Performansına Etkisi*

T.C. GIDA,TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ. 30 Havza

1.GİRİŞ. Şevki İSKENDEROĞLU 1, Bahadır İbrahim KÜTÜK 2, Şerife Pınar GÜVEL 3, Aynur FAYRAP 4,Mehmet İrfan ASLANKURT 5

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

Bölüm 8 Çayır-Mer alarda Sulama ve Gübreleme

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ KURTULUŞ MAHALLESİ ada 2 parsel- 10 ada 4, 5, 7 parsel -9 ada 12 parsel

Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Nevşehir-Aksaray-Ş.Koçhisar Enerji Formu

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

(3 il, 52 ilçe, 24 belde ve 263 köy olmak üzere toplam

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

HİDROJEOLOJİ. Hidrolojik Çevrim Bileşenleri Akış ve süzülme. 3.Hafta. Prof.Dr.N.Nur ÖZYURT

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

HİDROLOJİ Doç.Dr.Emrah DOĞAN

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

GIDA GÜVENLİĞİ VE YENİ TARIM POLİTİKASINA İLİŞKİN ÖNERİLER

Ana Boru Çapı ve Pompa Birimi

Sulama Teknolojileri. Prof. Dr. Ferit Kemal SÖNMEZ

TRAKYA DA UYGULANAN ARAZİ TOPLULAŞTIRMALARININ KIRSAL ALANDA VE R İM LİLİĞ E ETKİLERİ

Arazi Toplulaştırılması Etkinliğinin Belirlenmesi *

TÜRKİYE DE TARIM ve HAYVANCILIK: SORUNLAR VE ÖNERİLER DOÇ.DR.BERRİN FİLİZÖZ

KIRSAL KALKINMA YATIRIMLARININ DESTEKLENMESİ PROGRAMI

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi

A R A Z İ V A R L I Ğ I ALAN(Ha) PAYI(%) Tarım Arazisi (Kullanılmayan hali Araziler Dahil) (*) ,7. Çayır Mera Alanı (*) 65.

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

TARIM - AGRICULTURE. İlkay Dellal. 6 th March 2018, Bilkent Hotel, Bilkent- Ankara 6 Mart 2018, Bilkent Otel, Bilkent Ankara

UYGULAMALAR BUHARLAŞMA ve TERLEME

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

Entegre Su Havzaları Yönetimi

Biyosistem Mühendisliğine Giriş

TARIM YILI KURAKLIK ANALİZİ VE BUĞDAYIN VERİM TAHMİNİ

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

Avrupa Birliği Yapısal Uyum Yönetim Otoritesi Daire Başkanı

MERİÇ NEHRİ TAŞKIN ERKEN UYARI SİSTEMİ

İl Kuruluşuna Göre Yeri...: İli...: İlçesi...: Beldesi...: Köyü/Mahallesi...: Özel Mevkii...

Tarım Konferansı 25 Nisan 2011 Hassa_HATAY

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ARAS Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Ziraat Yüksek Mühendisi

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

KENTLERDE SU YÖNETİMİ İLE UYUM POLİTİKALARI. Dr. Tuğba Ağaçayak

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

TARSUS TİCARET BORSASI

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

21. Yüzyıl İçin Planlama Seminerleri 2015 Sonbahar III. 21. Yüzyılda Toprak, Tarım ve Gıda. 1/3 Yücel ÇAĞLAR İletişim:

TARIMSAL ARAZİ VARLIĞI MÜLKİYET DURUMU NÜFUS YAPISI (2009 YILI) TOPLAM TARIM ARAZİSİ(M2) İŞLETME SAYISI

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18(34): (2004) 46-50

Sizi geleceğe taşır...

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır.

713 SU TEMİNİ VE ÇEVRE ÖDEV #1

Transkript:

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SİVAS İLİ ULAŞ İLÇESİ KARACALAR KÖYÜ ARAZİ TOPLULAŞTIRMA ÇALIŞMASI VE UYGUN YAĞMURLAMA SULAMA SİSTEMİNİN PROJELENMESİ İsmail Doğukan MANAVBAŞI TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA ANABİLİM DALI ANKARA 2012 Her hakkı saklıdır

ÖZET Yüksek Lisans Tezi SİVAS İLİ ULAŞ İLÇESİ KARACALAR KÖYÜ ARAZİ TOPLULAŞTIRMA ÇALIŞMASI VE UYGUN YAĞMURLAMA SULAMA SİSTEMİNİN PROJELENMESİ İsmail Doğukan MANAVBAŞI Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı Danışman : Prof. Dr. M. Ali TOKGÖZ Türkiye de başta miras hukuku olmak üzere pek çok nedenden dolayı tarım arazilerinin büyük bir kısmı şekilsiz, parçalı ve dağınık bir haldedir. Bu durum, tarım arazilerinde modern tarım uygulamalarının, özellikle de sulama sistemlerinin ekonomik bir şekilde uygulanmasında sorunlar yaratmaktadır. Sonuçta tarımsal üretimden beklenen verim ve gelir düzeyine ulaşılamamaktadır. Arazi toplulaştırması ile parçalı haldeki tarım arazileri bir araya getirilip tarımsal girdilerin optimum fayda ile kullanılması sağlanmakta, bunun bir sonucu olarak da tarımsal girdi maliyeti azalmaktadır. Kırsal kalkınmanın ana unsurlarından biri olan arazi toplulaştırması ile birlikte düşünülmesi gereken bir diğer unsur ise tarımsal sulamadır. Arazi toplulaştırma projesi ile birlikte doğru planlanmış ve bir sulama sisteminin uygulanması, yeniden düzenlenen tarım arazilerinden maksimum verimin elde edilmesini sağlamaktadır. Böylece çiftçi ailesinin geliri ve dolayısıyla da refah seviyesi artmaktadır. Bu çalışmada proje sahası olarak seçilen Sivas ili, Ulaş İlçesi Karacalar Köyü nde Netcad - Nettop Arazi Toplulaştırma Yazılımı kullanılarak toplulaştırma çalışması yapılmıştır. Daha sonra, yapılan arazi toplulaştırmasına uyum sağlayacak biçimde Netcad - Sulama Yazılımı kullanılarak toplu yağmurlama sulama sistemi projelendirilmiştir. Proje öncesi ve proje sonrası durumda elde edilen veriler ile ulaşılan sonuçlar değerlendirilmiştir. Haziran 2012, 57 sayfa Anahtar Kelimeler: Arazi toplulaştırma, Toplu yağmurlama sulama sistemi, Parselasyon, Tarla içi geliştirme hizmetleri, Sivas, Karacalar köyü i

ABSTRACT Master s Thesis LAND CONSOLIDATION STUDY AND APPROPRIATE SPRINKLER IRRIGATION SYSTEM PROJECT DESIGN IN SIVAS CITY, ULAS PROVINCE, KARACALAR VILLAGE Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Farm Structures and Irrigation Supervisor: Prof.Dr. M. Ali TOKGÖZ In Turkey for many reasons, especially Inheritance law, a large part of agricultural land is amorphous, fragmented and disorganized state. In this case agricultural land, modern agricultural applications, especially in the application of irrigation systems creates have problems in an economic way. The result is not achieved expected yield in agricultural production and income level. Part form of farming land is provided to be brought together for optimum use agricultural inputs with land consolidation, as a result of reducing the cost of the agricultural input. One of the main elements of rural development, land consolidation should be considered with the other elements of agricultural irrigation. Land consolidation projects planned with the implementation of an irrigation system, reorganized agricultural lands is used to obtain the maximum efficiency. Therefore, the revenue of the farmers as well as welfare increase. In this study, land consolidation study of town of Ulas; the village of Karacalar in Sivas was carried out using the Netcad-Nettop Land Consolidation Software. After that collective sprinkler irrigation system projected accommodates the consolidation of land using the Netcad-Irrigation Software. The data obtained and the results were submitted and discussed with previousand final project. June 2012, 57 pages Key Words: Land consolidation, Collective sprinkler irrigation, parcelation, Inland development services, Sivas, Karacalar village ii

TEŞEKKÜR Bu çalışma Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı nda Yüksek Lisans Tezi olarak gerçekleştirilmiştir. Tez konumun seçiminde, planlanmasında ve yürütülmesinde büyük yardımlarını gördüğüm, ayrıca çalışma hayatım boyunca mesleki ve bilimsel gelişimim için her türlü desteği ve sabrı gösteren danışman hocam Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü öğretim üyesi Sayın Prof. Dr. M. Ali TOKGÖZ (Ankara Üniversitesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı) e şükran ve saygılarımı sunarım. Çalışma süresince bana karşı her türlü sabrı ve yardımı gösteren Netcad Destek Hizmetleri Şefi sevgili nişanlım Özden Deniz ÇELİK e, tüm Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü öğretim üyelerine ve mesai arkadaşlarım; sevgili dostlarım Sertan AVCI ve Cenk AKŞİT e en içten teşekkürlerimi sunarım. Bu tez çalışmasının gerçekleştirilmesinde bana teknik danışmanlık yapan, başta Teknik Hizmetler ve Eğitim Müdürü Sayın Tunç Emre TOPTAŞ olmak üzere Sayın Nükhet PINAR a ve tüm Netcad ailesine teşekkürü borç bilirim. Ayrıca, tüm öğrenim hayatım süresince bana destek olan, anlayış ve yardımlarını gördüğüm, tecrübelerinden faydalandığım sevgili anneme, babama, abime ve ablama en derin duygularla teşekkür ederim. İsmail Doğukan MANAVBAŞI Ankara, Haziran 2012 iii

İÇİNDEKİLER ÖZET... i ABSTRACT... ii TEŞEKKÜR... iii ŞEKİLLER DİZİNİ... v ÇİZELGELER DİZİNİ... vi 1. GİRİŞ... 1 1.1 Türkiye de Tarımsal Bünye... 1 2. LİTERATÜR ÖZETİ... 13 2.1 Arazi Toplulaştırma İle İlgili Yapılan Çalışmalar... 13 2.2 Sulama İle İlgili Yapılan Çalışmalar... 18 3. MATERYAL VE METOD... 20 3.1 Materyal... 20 3.1.1 Sivas ili genel özellikleri... 20 3.1.2 Proje sahası genel özellikleri... 20 3.1.3 Bitki özellikleri... 23 3.1.4 Toprak özellikleri... 27 3.1.5 İklim özellikleri... 27 3.1.6 Sulama suyu özellikleri... 28 3.2 Metod... 28 3.2.1 Arazi toplulaştırma projesi... 28 3.2.2 Toplu yağmurlama sulama sistem projesi... 33 4. SONUÇ... 38 4.1 Arazi Toplulaştırma Projesi... 38 4.2 Toplu Yağmurlama Sulama Sistemi Projesi... 45 4.2.1 Bitki su tüketimi ve sulama suyu ihtiyacı... 45 5. SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE ÖNERİLER... 51 KAYNAKLAR... 53 ÖZGEÇMİŞ... 57 iv

ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 1.1 Ülkemizdeki arazilerin kullaniş biçimine göre dağilimi... 2 Şekil 3.1 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyünün coğrafi haritadaki yeri... 21 Şekil 3.2 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyünün uydu görüntüsü... 22 Şekil 3.3 Arpa bitkisine ait Kc grafiği... 24 Şekil 3.4 Buğday bitkisine ait Kc grafiği... 25 Şekil 3.5 Mısır bitkisine ait Kc grafiği... 25 Şekil 3.6 Şekerpancarı bitkisine ait Kc grafiği... 26 Şekil 3.7 Patates bitkisine ait Kc grafiği... 26 Şekil 3.8 Yonca bitkisine ait Kc grafiği... 27 Şekil 4.1 Karacalar Köyüne Ait kadastro haritasi... 38 Şekil 4.2 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyününe ait konum puanlarinin belirlenmesi... 39 Şekil 4.3 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyününe ait yol aksinin oluşturulmasi ve yol puaninin verilmesi... 40 Şekil 4.4 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyü ne ait yeni blok ve eğim haritasi... 41 Şekil 4.5 Uydu fotoğrafi Üzerinde Karacalar Köyüne ait yeni bloklarin yerleşim... 41 şekil 4.6 karacalar köyüne ait mülakatlarin netcad nettop a aktarilmasi... 42 Şekil 4.7 Karacalar Köyü arazi toplulaştirmasi sonrasi yeni parsellerin yerleşim durumlari... 43 Şekil 4.8 Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyü toplu yağmurlama sulama sistemi modülünün hesaplanmasi... 46 v

ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 1.1 Türkiye de tarim işletmelerinin ortalama büyüklüğü ve sayisi... 3 Çizelge 1.2 Ülkemizde tarim arazilerinin parçalanma durumu... 4 Çizelge 1.3. Türkiye nin su kaynaklari potansiyeli.... 9 Çizelge 1.4. Türkiye de su tüketimi ve sektörel dağilimi.... 10 Çizelge 3.1 Çalışma alanindaki arazilerin parsel büyüklüklerine göre dağilimi... 22 Çizelge 3.2 Karacalar Köyüne ait bitki deseni ve ekiliş oranlari... 23 Çizelge 3.3 Karacalar köyü bitki deseninin Kc (bitki katsayisi) değerleri... 24 Çizelge 4.1 Karacalar köyü arazi toplulaştirmasi sonucu maliklerin tercihlerine göre dağitim oranlari... 43 Çizelge 4.2 Karacalar Köyü arazi toplulaştirmasi sonucu işletme büyüklüklerine göre dağilimi... 44 Çizelge 4.3 Karacalar Köyü toplu yağmurlama sulama projesine ait yağmurlama başliklarinin teknik özellikleri... 47 Çizelge 4.4 Karacalar Köyü toplu yağmurlama sulama projesine ait uygun yağmurlama başliğinin seçimi... 48 Çizelge 4.6 Karacalar Köyü toplu yağmurlama sulama sistemi boru tip, çap ve uzunluklari... 49 vi

1. GİRİŞ 1.1 Türkiye de Tarımsal Bünye Bugün dünyanın karşılaşmış olduğu en önemli sorunlardan birisi hızlı nüfus artışı ve artan nüfusun beslenme meselesidir. Bu sorun; özellikle azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, çok daha büyük boyutlardadır. Tarım arazilerinin nüfus artışına orantılı olarak artırılması mümkün olmadığına göre, bu sınırlı arazilerden daha fazla verim alabilme yollarının aranması, artan nüfusun gıda ihtiyacını karşılayabilecek tek çözüm olarak belirlenmiştir. Tarımsal yapı denince, işletmelerin büyüklüğü, arazi tasarruf sistemi, kiracılık, tarımsal kredi, vergi, pazarlama ve devlet tarafından tarımsal nüfusa sağlanan araştırma, eğitim ve teknik yardım gibi çeşitli hizmetler anlaşılmaktadır. Tarımsal bünyedeki bozukluklar, verim üzerine olmsuz etki yaptığı gibi, bazı hallerde verim artırıcı tedbirlerin alınmasını zorlaştırmakta ve maliyetlerin da yükselmesine sebep olmaktadır (Takka, 1993). Tarımsal üretimde temel faktörlerden biriside toprakdır. Bütün canlı varlıkların besin maddeleri doğrudan veya dolaylı olarak topraktan elde edilmektedir. Böyle olunca bir ülkenin tarımsal üretimi o ülkenin sahip olduğu toprak potansiyeline önemli ölçüde bağlıdır. Türkiye de yaklaşık 78 milyon hektar olan toprak varlığının kullanış biçimine göre dağılımı şekil 1.1 de verilmiştir. Şekil 1.1 de görüleceği gibi toprak varlığının 27.5 milyon hektarını işlenen alanlar oluşturmaktadır. 2001 yılı Genel Tarım Sayımı sonuçlarına göre 21.9 milyon hektar çayır mera alanı, 27.6 milyon hektar orman, funda ve çalı alanı bulunmakta, geri kalan alanlar ise su yüzeyi, yerleşim alanları ve diğer araziler olarak ayrılmaktadır. Tarıma elverişli olduğu halde kullanılmayan arazi miktarı 1

2.91 milyon hektar, nadasa bırakılan arazi ise 5.6 milyon hektardır. Bahçe arazisi ise işlenen alan toplamı içinde 4.75 milyon hektarlık bir paya sahiptir (Arıcı ve Akkaya Aslan 2010). Şekil 1.1 Türkiye deki arazilerin kullanış biçimine göre dağılımı (%) (Anonim 2001) Tarımsal üretimde maksimum gelirin alınmasında işletmelerin büyüklüğü ve bunların sayısı da önemlidir. Bu açıdan durumun incelenmesi amacıyla Türkiye de tarım işletmelerinin ortalama büyüklüğü ve sayısı çizelge 1.1 de verilmiştir. Çizelge 1.1 de görüleceği üzere Türkiye de 1980 yılında 3.55 milyon olan işletme sayısı, genel tarım sayımlarına göre, 1990 yılında 3.97 milyon, 2001 yılında ise 3.02 milyon dur. Yine, çizelge 1.1 de izleneceği gibi ülke işletmelerinin büyük bir çoğunluğunu küçük işletmelerin oluşturmasına karşın, işlenen arazilerin önemli bir bölümü orta ve büyük işletmeler tarafından kullanılmaktadır. Büyüklüğü 10 hektar veya daha fazla işletmeler incelendiğinde 1980 genel tarım sayımında 13498 hektar (işletmelerin ortalama büyüklüğü x işletme sayısı) toplam alan ile tarım alanlarının %59 unu, 1990 genel tarım 2

sayımında 13710 hektar toplam alan ile tarım alanlarının %40 ını ve 2001 genel tarım sayımında 10499 hektar toplam alan ile tarım alanlarının %58 ini oluşturdukları görülmektedir. Yine bu işletmelerin, toplam işletme sayısının 1980 genel tarım sayımında %18, 1990 genel tarım sayımında %15 ve 2001 genel tarım sayımında %17 sini oluşturdukları görülmektedir. Çizelge 1.1 Türkiye de tarım işletmelerinin ortalama büyüklüğü ve sayısı (Arıcı ve Akkaya Aslan 2010) İşletme büyüklüğü (ha) İşletme sayısı (1000 adet) İşletme sayısı dağılımı (%) İşletmelerin ortalama büyüklüğü (ha) Tarım alanlarının dağılımı (%) 1980 1990 2001 1980 1990 2001 1980 1990 2001 1980 1990 2001 0.1-1.9 1.011 1.385 1.008 28 35 33 1 1 1 4 6 5 2.0-4.9 1.165 1.275 951 33 32 31 3 3 3 16 17 16 5.0-9.9 738 713 560 21 18 19 7 7 7 21 19 21 Ara Top. 2.914 3.373 2.519 82 85 83 - - - 41 42 42 10.0-19.9 413 383 327 12 10 11 13 13 13 23 21 24 20.0-49.9 194 174 154 5 4 5 28 27 27 24 2 23 50.0-29 37 22 1 1 1 93 109 95 12 17 11 Ara Top. 636 594 503 18 15 17 - - - 59 58 58 m 3.550 3.967 3.022 100 100 100 6 5.9 6.1 100 100 100 Türkiye deki tarım arazilerinin parçalanma durumlarındaki değişimin zaman boyutunda gösterdiği değişim çizelge 1.2 de verilmiştir. çizelge 1.2 incelendiğinde, Türkiye deki tarım işletmeleri küçük ve çok sayıda parçalı arazilerden oluştuğu görülmektedir. Bunun nedeni, Medeni Kanun da yer alan miras hükümlerinin neden olduğu toprak dağılımları sonucu ülkemizde tarım işletmelerinin bütünlüğü korunamamış ve araziler giderek parçalanarak daha küçük parsellere ve işletmeler ayrılmıştır. Çeşitli nedenlerle parçalılık her geçen gün biraz daha artmakta ve tarımsal işletmeler, ekonomik işletme büyüklüklerini koruyamamaktadır. Bu durum tarımsal faaliyetlerin uygun bir şekilde yapılmasını engellemekte ve verimliliği artırıcı tedbirlerin alınmasını da güçleştirmektedir. 3

Yine, çizelge 1.2 de görüldüğü gibi tarım işletmeleri genellikle çok parçalıdır. 2-3 parçaya ait işletme sayısı 1952 yılında 515000, 1980 yılında 930000, 1990 yılında ise 1139000 e yükselirken 2001 yılında 1119000 e düştüğü gözlenmektedir. 6-9 ve 10 parçadan fazla işletmelerin sayısında 1980 yılında artış gözlenirken 1990 ve 2001 sayımlarında düşüş gözlenmektedir. Çizelge 1.2 Ülkemizde tarım arazilerinin parçalanma durumu (Arıcı ve Akkaya Aslan 2010) Parça sayısı 1952 1980 1990 2001 İşletme İşletme İşletme İşletme sayısı (1000 adet) Dağılım (%) sayısı (1000 adet) Dağılım (%) sayısı (1000 adet) Dağılım (%) sayısı (1000 1 125 6 335 10 578 14 589 20 2-3 515 23 930 26 1.139 29 1.119 37 4-5 525 23 795 22 904 23 614 20 6-9 596 26 790 22 760 19 485 16 10+ 513 23 700 20 586 15 214 7 adet) Dağılım m 2274 100 3550 100 3967 100 3022 100 (%) Tarımsal alandan elde edilen verimin devamlı artan nüfusa cevap vermekte zorlanması ancak bu alanda yapılacak reformlar sayesinde istenilen düzeye ulaştırılabilir. Tarım alanlarında gerçekleştirilmesi gereken reformların başında; arazi parçalanmalarının önlenmesi, parçalanmış tarım arazilerinin optimum şekilde kullanılmasını sağlamak amacı ile birleştirilmesine olanak sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması, yani arazi toplulaştırmasının gerçekleştirilmesi ile sağlanabilir (Akkurt 2003). Arazi toplulaştırması, ekonomik tarımın yapılmasını engelleyecek toprak muhafaza ve sulama tedbirlerinin alınmasını güçleştirecek derecede parçalanmış, dağılmış ve şekilleri bozulmuş parselleri bir araya getirerek, çiftçi ailesinin yaşam düzeyini yükseltecek teknik, ekonomik ve sosyal tedbirlerin alınması şeklinde tanımlanabilir. Ülkemizdeki tarım arazileri, tarımın yapılmasını engelleyecek şekilde parçalı, bozuk şekilli, yol ağı olmayan, sulama ve drenaj sisteminin uygulanmasını güçleştirici bir 4

konumdadır. Her ne kadar sulama, gübreleme, tarımsal mekanizasyon, kaliteli tohumluk kullanımı ve tarımsal savaşım gibi çağdaş tarım yöntemlerinin uygulanmasına gösterilen çabalar verimin bir miktar artışını sağlamışsa da, birim başına elde edilen bitkisel ve hayvansal üretimin yeterli düzeye eriştiği söylenemez. Parsellerin dağınık ve küçük oluşu üretim faaliyetleri sırasında daha fazla makine ve insan kullanımı gerektirdiği için yoğun tarım uygulamalarını engellemektedir. Diğer bir ifade ile birim alandan elde edilen üretim azalırken, maliyet artmaktadır. Ayrıca, sulama uygulamalarında güçlüklerle karşılaşıldığı gibi, sulama şebekelerinin maliyetlerinin yükselmesine, yüksek yatırım maliyetine karşılık sulama randımanı ve sulama oranının düşük kalmasına neden olmaktadır (Yağanoğlu vd. 2000). Parçalanmış ve dağınık arazilerden oluşan işletmelerin bu durumdan kurtarılmasının tek çözüm yolu arazi toplulaştırmasıdır. Arazi toplulaştırması, dağınık parselleri bir araya getirmenin ve şekillerini düzeltmenin yanında, kırsal alanlarda üretim ve çalışma koşullarını iyileştirmektir (Kirmikil vd. 2010). Arazi toplulaştırması çalışmalarının zaman içerisindeki değişimine ve gelişimine bağlı olarak tanımı da zaman içerisinde değişiklikler göstermiştir. I. Dar anlamda arazi toplulaştırması: Parçalanmış mülklerin hiçbir alt yapı çalışmasına yer verilmeden birleştirilmesi olarak tanımlanmaktadır. II. Geniş anlamda arazi toplulaştırması: Parçalanmış mülklerin birleştirilmesi yanında, sulama, drenaj, ulaşım, toprak-su koruma önlemleri ve kırsal yerleşimin gerektirdiği çeşitli hizmetleri de kapsamaktadır. (Çevik ve Tekinel 1987). Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi arazi toplulaştırması çalışmaları, kapsamı oldukça geniş birçok faktörün göz önünde tutulmasının zorunlu olduğu ve birçok bilim dalının ortak çalışmasının gerektirdiği, teknik çalışmaların egemen olduğu bir uygulama alanıdır (Büker vd. 1988). 5

III. Modern anlamda arazi toplulaştırması: Dağınık parselleri birleştirmek amacı ile başlanan ve ana öğesi her zaman olduğu gibi yine toprak düzenlemesi olan arazi toplulaştırması, günümüzde bütünleşik bir kırsal alan planlamasına yönelik çok yönlü kırsal gelişim aracı olmuştur. Tüm toplumun gereksinimleri doğrultusunda kırsal alanda bir fiziksel planlama, doğanın bakımı ve korunması, çevre sağlığı, dinlenme yerleri, su ekonomisi, zararlı atıkların yok edilmesi, balıkçılık, avcılık, enerji sağlaması, devlet yollarının planlanması, bölge planlanması, madencilik, hammadde kaynaklarının korunması ve güvence altına alınması önlemlerini de kapsayarak, içeriğini genişletmiştir. Böylesine bir içerik, birçok disiplinlerle ilişkide olmanın yanı sıra, toprakları düzenlenen kişilerin yanında kent toplumunun da arazi toplulaştırmasına katılımını sağlar (Demirel 1988). Günümüzde arazi toplulaştırma çalışmaları, daha ziyade geniş anlamda uygulanmakta; Fazla parçalanmış, dağılmış arazilerin modern işletmecilik esaslarına göre birleştirilmesini, Tarla içi yol şebekesinin, drenaj ve sulama tesislerinin inşasını, Gerekli arazi tesviyesi ve toprak ıslahının yapılmasını, Köylerin yeniden düzenlenmesini, Çevre planlaması, kanalizasyon, elektrifikasyon hizmetlerinin yapılmasını, iskan ve arsa isteklerinin karşılanmasını, Kırsal alanın korunması ve yeşil alanların düzenlenmesini, Kırsal alandaki yerleşim yerleri ve toprakların rüzgar ve taşkınlardan korunması için gerekli önlemlerin alınmasını, Spor sahaları, parklar, yüzme havuzu, bayram pazaryeri, çocuk bahçesi, okul, sağlık ocağı ve kooperatif binası gibi sosyal hizmet tesisleri için gerekli arazileri, toplulaştırma planları içinde kamulaştırma yapılmadan temin edilmesini, İşletmelerin ıslahı, yeniden düzenlenmesi, verimli bir şekilde çalışmalarının temini için gerekli tedbirlerin alınmasını, Köy içi yolların tanzimini, çiftlik binalarının ıslahı veya yeniden yapılmasını, içme suyu, elektrik, telefon gibi vasıtaların temini hususlarını kapsamaktadır. 6

Arazi toplulaştırmasının tarımsal bünye üzerinde sağladığı olumlu etkileri ise aşağıda belirtilen ana başlıklar altında sıralayabiliriz (Takka 1993). 1. Nüfus artışı, miras, alım-satım, kiracılık, ortakçılık gibi nedenlerle ortaya çıkan arazi parçalılığı ve dağınıklılığını ortadan kaldırarak işletmeleri rasyonel büyüklüğe getirmektedir. 2. Çok parçalı oluşun ortaya çıkardığı tarla sınırı, yol ve su arklarından doğan arazi kayıplarını azaltmaktadır. 3. Küçük parsellerde, ekim esnasında tarla sınırına fazla yaklaşılmama nedeniyle doğacak ürün kayıplarını azaltmaktadır. 4. Toplulaştırmadan sonra, parseller daha büyük ve şekilleri daha düzgün olacağından, makineli tarım daha kolay yapılabilmekte ve giderlerde önemli oranda azalmalar olmaktadır. 5. Küçük parseller bir araya getirileceği için, işletme merkezi ile parseller arasındaki uzaklık azalmakta ve buna bağlı olarak ulaşım giderleri azaldığından, zaman, işçilik ve yakıttan tasarruf sağlanmaktadır. 6. Parsel sayısı azaldığı, şekilleri düzeldiği ve büyüklükleri arttığı için; tohum, gübre, ilaç gibi tarımsal girdiler, daha optimal bir düzeyde kullanılmaktadır. 7. Sulama projelerinin uygulanmasında, eski dağınık ve şekilsiz parsellerin sınırlarına bağlı kalma zorunluluğu olmayacağından, yatırım giderlerinden tasarruf sağlanmaktadır. 8. Her parselin yola ve sulama kanallarına sınırı olacağından sulama ve ulaşım randımanı artmaktadır. 9. Parsellerde ortak olmaktan ötürü doğan huzursuzluklar giderilmektedir. 10. Köy sınırları sabit noktalara dayandırılarak, köyler arasındaki sınır ihtilafları ortadan kalkmaktadır. 11. Eğer mevcut ise dağınık ve müşterek haldeki hazine arazisi birleştirilerek dağıtıma hazır hale getirilmektedir. Kırsal alanın yeniden düzenlenmesinde ve tarım işletmelerinin verimliliğini artırmada önemli bir yeri olan arazi toplulaştırması çalışmaları çeşitli ülkelerde asırlardan beri, 7

ülkemizde ise 1960 lı yıllardan bu yana uygulanmaktadır. Arazi toplulaştırmasına ilişkin ilk yasa 1781 yılında Almanya da çıkarılmıştır. Günümüzde arazi toplulaştırmasının hangi düzeyde uygulanacağı her ülkenin kendi koşullarına bağlı olarak belirlenmektedir. Her ülke kendi isteklerine göre yasal düzenlemeler yapmaktadır. Bunun sonucu olarak farklı uygulamalar ve farklı tanımlar ortaya çıkmaktadır (Yağanoğlu vd. 2000). Canlıların yaşamlarını sürdürmesi açısından, yerine geçebilecek bir madde bulunmayan su, ekonomik değerinin yanında, sosyal ve kültürel niteliklere sahiptir. Kaynakların sınırlı olup, nüfusun gittikçe artması, suya olan istekleri arttırmakta ve bu durum, kullanım sektörleri arasında bir rekabet ortamının oluşmasına neden olmaktadır. Su kaynaklarının yeryüzündeki dağılımı, suya olan istemin kaçınılmaz biçimde artması, mevcut su kaynakları sistemlerinin beklenen hedeflerin uzağında kalması, suyun etkin ve ekonomik kullanılamaması ve tüm bu eğilimlerin süreklilik göstermesi gibi nedenler, gelecekteki besin gereksiniminin karşılanabilmesi konusunda ciddi riskler ve kuşkular yaratmaktadır. Aynı zamanda su; besin güvenligi ve endüstriye hammadde temini yönünden, tarımsal üretimin en önemli girdisini oluşturur. Bu durum, su kaynakları yönetiminde geleneksel uygulamanın sorgulanmasına ve konuyu bir bütünsellik içinde ele alacak, ekonomik randımana dayalı, yeni ve köklü yönetim arayışlarını gerektirmiştir. Gelecekteki besin güvenliği, ancak nüfus artışının kararlı bir dengede tutulması, ekonomik ve sosyal kalkınmada sürdürülebilirliğin sağlanması, daha etkin ve bütünsel su kaynakları yönetim stratejilerinin geliştirilmesine bağlı olacaktır. Öte yandan, tarım, tatlı suyun yaklaşık % 70 ini kullanmakta, günümüzde üretilen gıdanın % 30-40 ı, tarım alanlarının % 17 sinden sulamayla elde edilmektedir. Ancak tarım ve sulamanın, gelecekte, artan nüfus ve su gereksinimine bağlı olarak, bu konumunu koruyamayacağı öngörülmektedir. Bu nedenle, su kaynakları, sürdürülebilirlik ilkesine dayalı olarak, çok daha fazla, etkin ve ekonomik kullanılmalı, çevreye daha az zarar vermeli, günümüzde ve gelecekte insanların gereksinimlerini karşılayabilecek biçimde yönetilmelidir (Korukçu ve Büyükcangaz 2003). 8

Türkiye nin kurak ve yarı - kurak iklim kuşağı içinde yer alması, sulamanın önemini bir kat daha arttırmaktadır. Sulama çalışmalarının başlangıcını ise, koşulların gerektirdiği sulama yöntemi ve sisteminin seçimi oluşturur. Sulama yönteminin seçiminde toprak, topoğrafya, iklim, bitki, sulama suyunun kalite ve kantitesinin yanı sıra ekonomik etmenlerde önemli rol oynamaktadır (Güngör ve Yıldırım 1989). Türkiye nin su kaynakları potansiyeli çizelge 1.3 de verilmiştir. Çizelge 1.3. den görüldüğü gibi Türkiye de yıllık ortalama yağış yaklaşık 643 mm olup, yılda ortalama 501 milyar m 3 suya karşılık gelmektedir. Bu suyun 274 milyar m 3 ü toprak ve su yüzeyleri ile bitkilerden olan buharlaşmalar yoluyla atmosfere geri dönmekte, 69 milyar m 3 lük kısmı yer altı suyunu beslemekte ve 158 milyar m 3 lük kısmı ise akışa geçerek çeşitli büyüklükteki akarsular vasıtasıyla denizlere ve kapalı havzalardaki göllere boşalmaktadır. Yeraltı suyunu besleyen 69 milyar m 3 lük suyun 28 milyar m 3 ü pınarlar vasıtasıyla yerüstü suyuna tekrar katılmaktadır. Ayrıca komşu ülkelerden ülkemize gelen yılda ortalama 7 milyar m 3 su bulunmaktadır. Böylece Türkiye nin brüt yerüstü su potansiyeli 193 milyar m 3 olmaktadır (Anonim 2010 a). Çizelge 1.3. Türkiye nin su kaynakları potansiyeli (Anonim 2010 a) Yıllık ortalama yağış 643mm/yıl Türkiye nin yüzölçümü 783577km 2 Yıllık yağış miktarı 501 milyar m 3 Buharlaşma 274 milyar m 3 Yer altına sızma 41 milyar m 3 Yüzey Suyu Yıllık yüzey akışı 186 milyar m 3 Kullanılabilir yüzey suyu 98 milyar m 3 Yeraltı Suyu Yıllık çekilebilir su miktarı 14 milyar m 3 m Kullanılabilir Su (Net) 112 milyar m 3 Yeraltı suyunu besleyen 41 milyar m 3 su da dikkate alındığında, ülkemizin toplam yenilenebilir su potansiyeli brüt 234 milyar m 3 olarak hesaplanmaktadır. Ancak günümüz teknik ve ekonomik şartları çerçevesinde, çeşitli amaçlara yönelik olarak tüketilebilecek yerüstü suyu potansiyeli yurt içindeki akarsulardan 95 milyar m 3, komşu 9

ülkelerden Türkiye ye gelen akarsulardan 3 milyar m 3 olmak üzere, yılda ortalama toplam 98 milyar m 3 tür. Yeraltı suyu potansiyeli olan 14 milyar m 3 ile birlikte Türkiye nin tüketilebilir yerüstü ve yeraltı su potansiyeli yılda ortalama toplam 112 milyar m 3 olmaktadır. Görüldüğü üzere mevcut kullanılabilir su potansiyelimizi bugünkü koşullarda tümüyle kullanamamaktayız. Ancak, Türkiye nin sosyo-ekonomik gelişmesine bağlı olarak tüketim miktarının artması da kaçınılmaz bir gerçektir. Çizelge 1.4 de ülkemizde su tüketimi ve sektörel dağılımı verilmiştir. Çizelge 1.4 Türkiye de su tüketimi ve sektörel dağılımı (Kanber vd. 2005) Sulama İçme ve Kullanma Sanayi m Tüketim % Tüketim % Tüketim % Tüketim % Yıl 10 9 m 3 10 9 m 3 10 9 m 3 10 9 m 3 1990 22.02 72.0 5.14 16.8 3.44 11.2 30.6 28 2003 29.60 73.8 6.20 15.5 4.30 10.7 40.1 36 2030* 71.50 65.0 25.30 23.0 13.20 12.0 110.0 100 * Tahmin Çizelge 1.4. den izleneceği gibi, tarım sektöründe diğer kullanım alanlarına göre daha fazla su tüketilmektedir. Ancak, ileriki yıllarda tarım sektöründe tüketim oranı azalırken diğerlerinde artacaktır. Fakat 2030 yılında elverişli su potansiyelimizin kullanımı sınırına yaklaşılacaktır. Bu sonuç, mevcut sulanan alanlarımızın ekonomik sulanabilir alanın 8.5x10 6 hektara yükseltilmesiyle olasıdır. Su kaynaklarının etkili kullanımı, dünyada olduğu gibi Türkiye de de gittikçe önem kazanmaktadır. Bu nedenle, bitki yetiştiriciliğinde kullanılacak sulama suyunun, olanaklar ölçüsünde en az kayıpla sulama alanlarına iletilmesi, alan içerisinde dağıtılması ve bitki su gereksinimini istenen düzeyde karşılayacak biçimde bitki kök bölgesine verilmesi, bir bakıma zorunlu hale gelmiştir. Tarım alanları sulamaya açılırken ya da mevcut sulama uygulamaları iyileştirilirken, su kaynaklarından etkin bir biçimde yararlanılması, ancak, koşullara en uygun sulama 10

yönteminin seçilmesi, bu yöntemin gerektirdiği sulama sisteminin tekniğe uygun planlanması ve tasarımı, sistemin tasarımda öngörüldüğü biçimde kurulması ve işletilmesi, uygulama sırasında izleme ve değerlendirme yapılması ve elde edilecek bilgilerden sorunları giderecek biçimde yararlanılması ile olasıdır (Yıldırım 2008). Sulama yöntemleri, yüzey ve basınçlı olmak üzere iki grupta toplanabilir. Suyun kıt ve maliyetinin yüksek olduğu koşullarda, infiltrasyon hızı yüksek, su tutma kapasitesi düşük topraklarda, yüksek eğimli dalgalı alanlarda, topraktaki nem eksikliğine duyarlı ve ekonomik verimi yüksek olan bitkiler ile özellikle meyve ağaçlarının sulanmasında basınçlı sulama yöntemleri daha uygun olmaktadır (Tekinel 1973). Su kaynaklarının geliştirilmesi planlamalarında çeşitli alternatif sulama projelerinin ekonomik yönden mutlaka karşılaştırılmaları gerekmektedir. Herhangi bir projenin teknik yönden tutarlılığının yanı sıra ekonomik yönden de mevcut çözümler arasından en iyisi olduğunun gösterilmesi gerekmektedir. Yağmurlama sulama sistemlerinin kullanımına birçok faktör etki eder. Bazı sistemler ondüleli arazilerde bazıları ise düz arazilerde, diğerleri ise şekli düzgün olmayan araziler için daha uygun olabilir. Sistem seçiminde toprak tipi, bitki çeşidi, sistem maliyeti, arazi büyüklüğü, bakımı gibi faktörler etkilidir (Güngör vd. 2004). Çok sayıda işletme ya da parsellerden oluşan geniş alanların yağmurlama yöntemi ile sulanması toplu sistemlerle olasıdır. Böyle bir sistem, genellikle, su kaynağı ve su alma yapısı, basınç sağlama ve düzenleme birimi, gömülü boru şebekesi, su alma aygıtları (hidrant) ve başlıkları üzerinde bulunduran hareketli laterallerden oluşur. Bu sistemde su, kaynaktan parsel ya da tarla başına kadar gömülü bir boru şebekesiyle iletilir. Buradan da laterallere, belirli basınç ve debi değerinde olmak üzere, hidrantlara yerleştirilen almaçlar (priz) aracılığıyla doğrudan verilir. 11

Toplu yağmurlama sistemlerinden beklenen yararın sağlanabilmesi, diğerlerinde olduğu gibi, sulanacak tarım alanındaki koşullara uygun biçimde projelenip, işletilmelerine bağlıdır. Bu ise, temelde suyun dağıtım biçimine dayanır. Sistemin iyi bir dağıtım yöntemine göre tasarlanması, ilk yatırım giderlerini azalttığı gibi, az su ile fazla alanın sulanabilmesine ve çiftçilerin sulama işlemini kolylıkla ve uyumlu bir biçimde yapmalarına olanak sağlar (Korukçu ve Yıldırım 1981). Ülkemizde arazi toplulaştırma çalışmalarının uygulanması için son yıllarda CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi) destekli bilgisayar programlarına olan talepler gitgide artmaktadır. Bu programlar arasında öne çıkan Netcad, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü ve özel sektör tarafından da yaygın olarak kullanılan bir yazılımdır. Bu çalışmada; örnek proje sahası olarak seçilen Sivas İli Ulaş İlçesi Karacalar Köyü nde Netcad Nettop 8 modülü kullanılarak arazi toplulaştırma çalışması yapılmış; sonrasında ise Netcad Sulama modülü kullanılarak mevcut proje sahasına toplulaştırma sonrası toplu yağmurlama sulama sistemi projelendirilmiş ve toplulaştırma ile toplu yağmurlama sulama sistemi projelendirmesi sonucu ortaya çıkan sonuçlar değerlendirilerek tartışılmıştır. 12

2. LİTERATÜR ÖZETİ Çalışmanın iki ana başlığı olduğu için Literatür Özeti bölümü de Arazi Toplulaştırması ve Yağmurlama Sulama şeklinde iki alt başlık altında incelenecektir. 2.1 Arazi Toplulaştırma İle İlgili Yapılan Çalışmalar Çevik (1974), Konya iline bağlı Çumra ilçesinin Karkın Köyünde yürüttüğü çalışmasıyla; toplulaştırma ile tarla içi drenaj kanal uzunluğunda %16 oranında bir artış gerçekleştiğini, buna karşılık beton kaplama tarla içi sulama kanallarının uzunluğunda %21, tarla içi yol şebekesinde %29, tarla arkı prizleri sayısında %44, dikenli tel ihtiyacında %77, kazık ihtiyacında %62 oranında azalma olduğunu belirlemiştir. Boyacıoğlu (1975), toplulaştırma projesi uygulanan Erzincan ın Güllüce köyünde bulunan 28 işletmede, toplulaştırmanın işletmeler üzerindeki etkilerini incelemiş ve toplulaştırma ile parsel sayısında %44.2 azalma; büyüklüğünde %79, işletme başına düşen gayri safi hasılada %31.7, nüfus basına düşen tarımsal gelirde %45.8, erkek iş gücüne düşen iş kazancında %181 ve öz sermaye rantında %641 oranında artış olduğunu bildirilmiştir. Girgin (1982), doğrusal programlama tekniklerinin özel bir türü olan ulaşım modelinin, işletme-blok ya da işletme-parsel uzaklığını kısaltmak suretiyle işletme ekonomisini geliştirmeye yönelik arazi toplulaştırması çalışmalarında uygulanmasını araştırmıştır. Kara (1984), sulama şebekelerinde sulama oranı, arazi parçalanması, şebeke yoğunluğu ve Türkiye deki durumu inceleyen bir araştırmada Erzincan-Güllüce toplulaştırma sahasında hem şebeke yoğunluğunu artırmak hem de toplulaştırma yapmak suretiyle su alabilen parsel oranının %55 ten %85 e yükseldiği sonucuna varmıştır. 13

Bursa, İzmir ve Aydın da yapılan arazi gözlemlerinde tarla içi su dağıtım şebekesi, tarla drenleri, yollar, arazi tesviyesi, yeniden arazi tahsisi ve arazi toplulaştırmasını da kapsayan uygun tarla içi geliştirme çalışmalarının yokluğu, Devlet Sulama Şebekelerinde sulama oranı düşüklüğünün ana nedeni olduğunu belirlemiştir. Bu nedenle uygun tarla içi geliştirme programıyla birlikte düşünülecek arazi toplulaştırmasının, Türkiye de sulama sistemlerinin verimi üzerinde, dolayısıyla toprak ve su kaynaklarının değerlendirilmesinde olumlu bir etkisinin olacağı sonucuna varılmıştır (Niewkoop 1988). Takka (1988), arazi toplulaştırması konulu bir araştırmasında Balıkesir-Sındırgı-İbiller köyünde uygulanan arazi toplulaştırması ile sulama sisteminden yaralanma oranının %19 dan %83.5 e ve drenaj sisteminden yararlanma oranının %33.4 den %100 e çıktığını belirlemiştir. Aynı araştırıcı, Tokat-Erbaa-Çalkara arazi toplulaştırması projesinde; toplulaştırmasız eski durumda sulama sisteminden yaralanma oranı %6 iken, toplulaştırma ile sulama ve drenaj sistemlerinden yararlanma oranı %100 e ulaştığını belirlemiştir. Çelebi ve Kara (1989), Karaman ovasındaki bazı toplulaştırma projelerinde arazi toplulaştırmasının kültürteknik hizmetlerine etkisi üzerinde durmuşlardır. Elde ettikleri sonuçlara göre 6500 hektar sahada toplulaştırmadan önce 229 km olan kanalet uzunluğu, toplulaştırma ile 159 km ye düşürülmüş ve kanalet boyunda % 30.6, sifonda ortalama %83, dönüş yapısında %79 oranında azalma sağlandığını belirtmişlerdir. Ayrıca çalışma alanındaki parsellerde kanal uzunluğunda ortalama %30.6 azalma sağlanırken, kanallardan doğrudan faydalanma oranının %100 e ulaştığı sonucuna varmışlardır. Arazi toplulaştırmasıyla bir taraftan tarım arazisinin yeniden şekillenmesi gerçekleşirken, öte yandan yeni bir mülkiyet sistemi ve yeni ortak kullanım tesisleri ortaya çıkmaktadır. Arazi toplulaştırma ile üreticilerin mülkiyet hakları korunur ve daha uygun koşullarda çalışmaları sağlanırken, aynı zamanda yöre çiftçisi ve kamu yararına olan tarla içi yolları, sulama ve drenaj sistemi, köy yerleşim yerinin yenilenmesi, arazi 14

tesviyesi vb. diğer faaliyetlerin de etkin bir biçimde gerçekleşmesi mümkün olmaktadır (Arıcı ve Demir 1996). Şahin (2001), Çumra daki bazı arazi toplulaştırma projelerinde toprak tuzluluğundan kaynaklanan arazi değerlendirme sorunlarını incelemiştir. Çalışmasında toprak etütleri ve derecelendirmenin arazi değerlendirmesinde etkili olan faktörlerin ıslahından sonra yapılmasının daha uygun olacağını tespit etmiştir. Kızılaslan ve Almus (2002), Tokat-Zile-Güzelbeyli kasabasında uygulanan arazi toplulaştırmasını çiftçilerin benimsemesini etkileyen sosyo-ekonomik faktörlerin belirlenmesi üzerine yaptıkları araştırmalarında, çiftçilerin toplulaştırmayı benimsemelerinde sosyal katılım düzeyi ve arazi toplulaştırması bilinç düzeyinin etkili olduğunu saptamışlardır. Ekonomik anlamda daha ileri düzeyde olan çiftçiler arazi toplulaştırması gibi ekonomik ve sosyal refahı geliştirecek etkinliklere daha fazla eğilimli olduklarının altını çizmişlerdir. İşcan (2003), arazi toplulaştırması yazılımı için algoritma geliştirilmesine yönelik yaptığı çalışmasında mevcut mevzuat kapsamında arazi toplulaştırması uygulamalarında kullanılacak algoritmalar geliştirmiştir. Köseoğlu ve Gündoğdu (2004), arazi toplulaştırma planlama çalışmalarında uzaktan algılama tekniklerinden yararlanma olanaklarını inceledikleri çalışmalarında, arazi kullanım durumu, yerleşim yeri ve sabit tesisler, ana sulama ve drenaj kanalı ile ana yolları uydu görüntüsü üzerinden belirlemişlerdir. Ballı (2005), arazi toplulaştırma projeleri tamamlanan ve tamamlanmakta olan Edirne- Umurca köyü, Amasya-Karşıyaka Köyü ve Karaman-Beydilli Köylerinde yaptığı anketlerde; sulama sağlanması (%41), parsel yollarının yapılması (%31), parsellerin bir araya getirilmesi (%25), gelir artışı sağlanması (%15), üretim maliyetinin azalması (%9), ekilecek ürün için bağımsız karar verilmesi (%7), verim artışı elde edilmesi (%4) şeklinde sonuçlar elde etmiştir. Katılımcıların %77 si olan büyük çoğunluğu bu 15

beklentilerinin tamamen, %20 si ise kısmen karşılandığını söylerken, %3 lük az bir kesim beklentilerinin gerçekleşmediğini dile getirmişlerdir. Gelirdeki değişim sorulduğunda, katılımcıların %72 si bir değişiklik olduğunu doğrularken, % 25 i böyle bir durumun umdukları ölçüde henüz gerçekleşmediğini bildirmiştir. Hiç bir değişikliğin olmadığını söyleyenlerin oranı ise sadece %3 tür. Gelir artışının nedenlerini; üretim maliyetinde düşüş (%47), üretim işlemlerinin zamanında yapılabilmesi nedeniyle verim artışı (%31) ve tarımsal makine kullanımında verimlilik artışı (%11) olarak belirlemiştir. Çalışkan ve Ünal (2005), Menemen ovası sulama şebekesinin arazi toplulaştırması öncesi ve sonrası durumunu değerlendirdikleri çalışmalarında, Menemen Ovasına hizmet veren Sol Sahil Sulama şebekesinin tersiyer kanal düzeyinde arazi toplulaştırması öncesi ve sonrası yapısal durumunu ve yeterliliğini araştırmışlardır. Toplulaştırma sonrasında, bazı tersiyerlerin kesitlerinin trapezden elips kesite dönüştürüldüğü, ancak bazı tersiyerlerin su dağıtım kapasitelerinin yetersiz olduğu saptanmıştır. Çay vd. (2005), yaptıkları çalışmada ülkemizde arazi toplulaştırma çalışmalarının daha iyi sonuç verebilmesi için bir an önce gerekli yasal düzenlemelerin tamamlanması gerektiğini ortaya koymuşlardır. Arazi toplulaştırma kanun tasarısı 3083 sayılı sulama alanlarında arazi düzenlemesine dair tarım reformu kanunu, hazineye ait tarım arazilerinin satışı ile ilgili kanun, köy yerleşim alanı uygulama kanunu, toprak koruma kanun tasarısı ve mer a kanunu ile birlikte ele alınarak hukuki düzenlemelerin yapılmasının yerinde olacağını belirtmişlerdir. Altıntaş (2006), Tokat ili Erbaa ovasında arazi toplulaştırması yapılmış alanlardaki tarım işletmelerinin ekonomik analizinin ve optimum üretim planlarının belirlenmesi üzerine yaptığı çalışmasında, planlamaya gereken önemin verilmesiyle, kaynak kullanım etkinliğinin yanı sıra gelir artışı da sağlanacağını tespit etmiştir. 16

Aktaş vd. (2006), Adana ili Karataş ilçesi Yemişli Köyü nde arazi toplulaştırması kararını etkileyen sosyo-ekonomik faktörlerin belirlenmesi üzerine yaptıkları çalışmalarında, çiftçilerin toplulaştırma kararına etki edebilecek değişkenleri 5 ana faktör altında açıklamışlardır. Bunlar sırasıyla; çiftçinin temel özellikleri, sosyal katılım, çevresel ilişkiler ve yaşam standardı, gelişmiş tarım teknoloji benimseme ve aile içi otorite şeklidir. Elde edilen bu faktörler göz önüne alınarak toplulaştırma kararlarının hızlandırılabileceğini belirtmişlerdir. Uçar ve Kara (2006), Isparta-Atabey sulama şebekesinde arazi toplulaştırmasının sekonder kanal düzeyinde su iletim ve su dağıtım performansına etkisini belirledikleri çalışmalarında, 1999 yılı Temmuz ayında, Y-3 ve T-2 sekonder kanallarında su iletim kayıpları, yeterlilik, etkinlik, güvenilirlik, su dağıtım performans oranları ve sulama oranlarını belirlemişlerdir. Arazi toplulaştırması yapılan Y-3 sekonder kanalında su iletim kaybı, sulama oranı, yeterlilik, etkinlik ve güvenilirlik oranları sırasıyla %6.75, %52, %1.61, %0.61 ve %1.7 olarak ve toplulaştırma yapılmayan T-2 sekonderinde ise bu değerleri sırasıyla %7.62, %25, %2.13, %0.47 ve %3.20 şeklinde tespit etmişlerdir. Göçmen (2012), toplu yağmurlama sulamada arazi toplulaştırmasının sistem debisi ve maliyet unsurları üzerine etkisini inceleyerek, toplulaştırmasız ve toplulaştırmalı duruma göre planlanan her iki sulama sistemini, bireysel sistemler açısından karşılaştırmış ve toplulaştırmalı durumda toplulaştırmasıza göre sulama işçiliği masrafı % 41 ve yıllık toplam masraf % 17 azaldığını belirlemiştir. Su dağıtım ağında ise; toplulaştırmalı durumda keşif bedeli, tesis masrafı ve yatırım masrafı % 20, yıllık sabit masraf ve yıllık bakım-onarım masrafı % 21 ve toplam masraf toplulaştırmasız duruma göre % 11 oranında daha düşük olduğunu tespit etmiştir. Yaman (2012), Sivas ili Ulaş ilçesi Hürriyet Köyü nde gerçekleştirilmiş olan Arazi Toplulaştırma çalışmasının etkinliğini incelemiştir. Toplulaştırma öncesi ve sonrasındaki durumu karşılaştırarak toplulaştırma oranının %12 olduğunu, ortalama parsel büyüklüğünün ise 16.79 ha dan 19 ha a yükseldiğini belirlemiştir. 17

2.2 Sulama İle İlgili Yapılan Çalışmalar Kohl (1974), yağmurlama sulamada su uygulama randımanı, özellikle havanın sıcak, kuru ve damlacıkların küçük veya uygulama hızının az olduğu koşullarda, önemli ölçüde rüzgardan etkilenmekte olduğunu belirtmiştir. Su dağılım yeknesaklığı ve uygulama randımanı rüzgar hızının 2.8 m/s yi geçtiği durumlarda hızla azalmakta olduğunu ve bu durumdan en çok yüksek basınçlı ve geniş ıslatma yarıçapına sahip yağmurlama başlıklarının etkilenmekte olduklarını bildirmişlerdir. Painter ve Carran (1978) a göre, yağmurlama başlıklarından çıkan suyun %70-100 lük kısmı toprağa ulaşmaktadır. Uygulanan suyun bitkiler için yararlı kısmının oranı ise % 30 ile % 100 arasında değişmektedir. Hansen vd. (1979), bir yağmurlama sulama sisteminde homojen bir su dağılımı elde edebilmek için planlanan alana uygulanan sulama suyu derinliğindeki değişimin %20 den daha az olması gerektiğini, bununla beraber lateral boyunca %20 den daha fazla değişim olmaması gerektiğini vurgulamışlardır. Kaya (1998), Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliği nde yürüttüğü çalışmada, elma, armut, ayva, erik, kiraz ve vişne ağaçlarında farklı büyüklüklerde ve farklı su kaynağı koşullarında mikro sulama sistemlerini planlamış, sistem unsurlarını boyutlandırmış ve birim sistem debilerine göre değişik masraf unsurlarını hesaplamıştır. Araştırma sonuçlarına göre, birim alan sistem debileri 0.55-1.4 L/s/ha arasında bulunmuştur. Birim alan sabit ve toplam masraf değerleri, bahçe büyüklüğü ile ağaç dikim aralıkları arttıkça azalmış, ancak su kaynağı dinamik yüksekliği arttıkça artış göstermiştir. Birim alan yıllık enerji masrafları, su kaynağı dinamik yüksekliği arttıkça artış göstermiş, bahçe büyüklüğü ya da ağaç dikim aralıklarına göre önemli düzeyde farklılık göstermemiştir. Birim alan yıllık sulama isçiliği masraflarının ise ağaç dikim aralıkları ile azaldığı, bahçe büyüklüğü ve su kaynağı koşullarına göre önemli düzeyde değişmediği belirtilmiştir. 18

Köksal vd. (1999), Starkspur Golden Delicious ve Starkrimson elma ağaçlarının vejetatif gelişimi, meyve verim ve kalitesi üzerine farklı sulama yöntemleri ve programlarının etkisini belirlemek üzere Ankara koşullarında yürüttükleri çalışma sonucunda, uygulanan sulama suyu miktarını, damla ve ağaçaltı mikro yağmurlama sulama yöntemlerinde, yüzey sulamaya göre sırasıyla % 28-46 ve % 12-24 ve toplam bitki su tüketimi sırasıyla % 20-32 ve % 8-19 daha düşük olarak bulmuşlardır. Tarjuelo vd. (1999), yüksek bir sulama üniformitesi elde edebilmek için tarla koşullarında sabit yağmurlayıcı sistemlerle denemeler yapmışlardır. Rüzgar hızının sulama üniformitesi üzerinde net bir şekilde olumsuz yönde bir etkiye sahip olduğunu belirlemişlerdir. Araştırıcılar yağmurlama başlık aralığı arttıkça sulama üniformitesinin düştüğünü belirlemişlerdir. Ayrıca üniformitenin yağmurlama başlığını yerden 2 m yükseğe yerleştirmekle de yükseltebileceğini belirtmişlerdir. 19

3. MATERYAL VE METOD 3.1 Materyal 3.1.1 Sivas ili genel özellikleri Sivas İli 38 33-40 30 kuzey enlemleri ve 35 50-38 45 doğu boylamları arasında yer almaktadır. Ankara ya karayoluyla 440 km uzaklıktadır. Mersin Limanına 520 km uzaklıkta olan Sivas İli, kuzeydoğusunda bulunan Ordu ve Giresun Limanlarına 120 km uzaklıktadır. Doğuda Erzincan, batıda Yozgat, kuzeyde Giresun ve Tokat, güneyde Malatya ve Maraş illeri ile komşudur. İlin yüzölçümü 28488 km², ortalama yüksekliği 1275 metredir. Yüzölçümü itibariyle yurdumuzun 2 inci büyük ilidir. Sivas 1268 köyü ile ülkemizde en fazla köye sahip olan ildir. Bu köylerden 375 tanesi orman köyüdür. Merkez ilçe ile birlikte 12 ilçesi bulunan Sivas a 1991 yılında ilave edilen 5 ilçe ile ilçe sayısı 17 ye yükselmiştir. Bağlı ilçeler; Merkez, Akıncılar, Altınyayla, Divriği, Doğanşar, Gemerek, Gölova, Gürün, Hafik, İmranlı, Kangal, Koyulhisar, Suşehri, Şarkışla, Ulaş, Yıldızeli ve Zara dır. 24 bucak ve 677 mezrası olan Sivas ili yüz ölçümünün büyük olması sebebiyle, dağınık bir yerleşim söz konusudur. Anonim, 2010c) 3.1.2 Proje sahası genel özellikleri Proje sahası olarak Sivas ili Ulaş ilçesi Karacalar köyü seçilmiştir. Karacalar Köyü Ulaş İlçesine 7 km, Sivas İline ise 40 km asfalt yol ile bağlanmakta olup bir adet mezrası bulunmaktadır. Sivas ili Ulaş ilçesi Karacalar köyünün coğrafik haritadaki yeri şekil 3.1 de, uydudan görüntüsü ise şekil 3.2 de verilmiştir. Düz bir alanda kurulmuş olan Karacalar köyü 40 haneden oluşmakta olup, mezrası ile birlikte 314 kişilik nüfusa sahiptir (Anonim, 2010c). 20

Köyün kurulmuş olduğu zemin taşlık ve toprak arazidir. Komşu köyleri Yapalı, Ekincioğlu ve Aşağıada köyleridir. Karacalar Köyü ile Yapalı Köyü arası 3 km asfalt yol, Karacalar Köyü - Ekincioğlu Köyü arası 4 km asfalt yol; Karacalar Köyü Aşağıada Köyü arası 5 km asfalt yol; Karacalar Köyü Karacalar Köyü mezrası arası 1 km asfalt yol ile birbirine bağlıdır (Anonim, 2010b). Şekil 3.1 Sivas İli Ulaş ilçesi Karacalar Köyünün coğrafi haritadaki yeri 21

Şekil 3.2 Sivas İli Ulaş ilçesi Karacalar Köyünün uydu görüntüsü Kadastro haritası ve AT1 listesi (Kadastro parsellerinin kimlere ait olduğunu ve parsellerin bulundukları bloklar ile büyüklüklerini gösterir liste; eski mülkiyet listesi) (EK 4) incelendiğinde aşağıdaki veriler elde edilmiştir. Çalışma alanındaki arazilerin parsel büyüklüklerine göre dağılımı çizelge 3.1 de verilmiştir. Proje sahasında toplam kadastro parsel sayısı 225 olup malik sayısı 286 dır. Parsellerin toplam alanı ise 1973.959 da dır. 57 adet işletme ise tek parsele sahiptir. Çizelge 3.1 Çalışma alanındaki arazilerin parsel büyüklüklerine göre dağılımı Parsel grupları (da) Parsel sayısı Parsel büyüklükleri Parsel büyüklüğü Adet % Alan (da) % ortalaması (da) Davalı 18 8.00 163.06 8.26 9.06 <1 13 5.78 8.02 0.41 0.62 1-5 84 37.33 231.65 11.74 2.76 5-10 47 20.89 362.45 18.36 7.71 10-20 40 17.78 565.06 28.63 14.13 20-30 16 7.11 375.62 19.03 23.48 30-40 5 2.22 175.17 8.87 35.03 40-50 2 0.89 92.92 4.71 46.46 TOPLAM 225 100 1973.95 100 8.77 22

Çizelge 3.1 incelendiğinde, proje sahasında 1-5 da büyüklüğündeki parsellerin adet olarak %37.33 lük oran ile en büyük paya sahibi olduğu görülmektedir. Bunu sırası ile %20.89 luk paya sahip olan 5-10 da arası ve %17.78 lik oran ile 10-20 da arası parsel grupları takip etmektedir. 1-5 da büyüklükteki parsellerin ortalama parsel büyüklüğü 2.76 da, 5-10 da arası ortalama parsel büyüklüğü 7.71 da ve 10-20 da arası ortalama parsel büyüklüğü 14.13 da dır. Proje sahasında minimum kadastro parsel büyüklüğü 0.189 da, maksimum kadastro parsel büyüklüğü 58.77 da ve ortalama kadastro parsel büyüklüğü ise 8.77 da dır. 3.1.3 Bitki özellikleri Sivas Ulaş Tarım İlçe Müdürlüğü ile yapılan görüşmeler sonucunda proje alanında tarımı yapılan bitkiler arpa, buğday, şeker pancarı, mısır, yonca ve patates olarak belirlenmiştir. Bu bitkilerin ekiliş oranları ve etkili kök derinlikleri aşağıdaki çizelgede verilmiştir. Çizelge 3.2 Karacalar Köyüne ait bitki deseni, ekiliş oranları (Anonim 2010c) ve etkili kök derinlikleri (Güngör ve ark. 2004) Bitki cinsi Ekiliş oranı (%) Etkili kök deriniği (cm) Arpa 7 90 Buğday 63 90 Şeker pancarı 14 90 Mısır 4 90 Yonca 10 90 Patates 2 60 Bitkilerin Kc değerleri (bitki katsayıları) İlbeyi 2001 den temin edilmiştir. Elde edilen bu değerler çizelge 3.3 de görülmektedir. Bitkilerin 2. büyüme dönemi Kc değerleri enterpolasyon yöntemi ile IRSIS tarafından hesaplanmıştır. 23

Çizelge 3.3 Karacalar Köyü bitki deseninin Kc (bitki katsayısı) değerleri (İlbeyi 2001) Bitki cinsi 1. Büyüme Dönemi 3. Büyüme Dönemi 4. Büyüme Dönemi Arpa 0.58 0.95 0.30 Buğday 0.44 1.19 0.29 Şeker pancarı 0.37 1.20 0.70 Mısır 0.26 0.86 0.29 Yonca 0.97 1.50 0.98 Patates 0.43 1.11 0.40 Proje sahası bitki desenine ait hesaplanan Kc (bitki katsayısı) graikleri aşağıdaki şekillerde görülmektedir. Yonca toplam 1000 C sıcaklığa ulaştığında hasat edildiği için 3 kez hasat edilmiştir (İlbeyi 2001). Şekil 3.3 Arpa bitkisine ait Kc grafiği 24

Şekil 3.4 Buğday bitkisine ait Kc grafiği Şekil 3.5 Mısır bitkisine ait Kc grafiği 25

Şekil 3.6 Şekerpancarı bitkisine ait Kc grafiği Şekil 3.7 Patates bitkisine ait Kc grafiği 26

Şekil 3.8 Yonca bitkisine ait Kc grafiği 3.1.4 Toprak özellikleri Devlet Su İşleri nin proje sahasında yaptığı toprak etüd çalışması sonucunda toprağın orta bünyeli olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Killi tınlı bünyeye sahip olan toprağın infiltrasyon hızının 5mm/h ve kullanılabilir su tutma kapasitesinin yaklaşık (KSTK) 155 mm/m olduğu belirtilmiştir. Sulama randımanı 0.7, kullanılabilir su tutma kapasitesinin tüketilmesine izin verilen kısmı (Ry) ise standart değer olan 0.5 olarak alınmıştır. 3.1.5 İklim özellikleri Ulaş ilçesinde meteoroloji istasyonu bulunmadığından Sivas Merkez İstasyonu ndan alınan bilgiler kullanılmıştır. Bu bilgiler; aylık maksimum sıcaklık, aylık minimum sıcaklık, aylık ortalama günlük toplam global güneşlenme şiddeti, aylık ortalama nisbi nem, aylık ortalama rüzgar hızı, aylık ortalama sıcaklık, aylık toplam global güneşlenme 27

şiddeti ve aylık toplam yağıştır. Sivas ili Ulaş ilçesi Karacalar köyüne ait yukarıda adı geçen meteorolojik iklim bilgileri EK 12 de gösterilmiştir. 3.1.6 Sulama suyu özellikleri Karacalar köyü halkı tarımsal amaçlı sulama suyu olarak Karacalar Barajı ndan temin edilen suyu kullanmaktadır. Karacalar Barajı ndan temin edilen su miktarı 3.08m 3 /s dir ve 4500 ha alana hizmet etmektedir. 1901.07 da tarım arazisine sahip olan Karacalar köyüne düşen debi miktarı ise alanların oranlanması ile 130 L/s dir. 3.2 Metod 3.2.1 Arazi toplulaştırma projesi Ülkemizde arazi toplulaştırma çalışmalarının uygulanması için son yıllarda CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi) destekli bilgisayar programlarına olan talepler oldukça artmıştır. Bu programlar arasında öne çıkan Netcad, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü ve özel sektör tarafından da yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada örnek proje sahası olarak seçilen Sivas ili Ulaş ilçesi Karacalar köyünde Netcad - Nettop 8 Arazi Toplulaştırma Yazılımı kullanılarak arazi toplulaştırma çalışması yapılmış ve toplulaştırma sonucu ortaya çıkan sonuçlar değerlendirilmiştir. Netcad-Nettop 8 Arazi Toplulaştırma Yazılımı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü nün desteği ile geliştirilmiş olup, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Arazi Toplulaştırması Teknik Talimatı (EK 3) nda belirtilmiş olan koşullar çerçevesinde Arazi Toplulaştırma projeleri yapmaya olanak sağlamaktadır. Nettop Arazi Toplulaştırma Yazılımı nda mevcut bulunan bir kadastro haritasının sayısallaştırılması, ilgili kadastro parsellerinin kimlere ait olduğunun Nettop Arazi Toplulaştırma Modülüne tanıtılması, yeni blok planının yapılması, daha sonrasında ise 28