Makro Bülten Büyüme ne kadar yavaşladı? Sinyaller karışık olsa da henüz korkulduğu kadar değil Dün açıklanan 2013 yılı 4.çeyrek GSYH büyümesi beklentilerin hafif üzerinde %4,4 seviyesinde geldi. Böylece 2013 yılı büyümesi de %4,0 olarak gerçekleşmiş oldu (2012 büyümesi %2,1 idi). Bu veri ışığında, 3 ayını geride bıraktığımız 2014 yılı büyüme görünümünü değerlendirmek istiyoruz. Yatırım iştahındaki zayıflığa rağmen büyüme temposunu korudu Geçen yılın ikinci çeyreğinden itibaren siyasi istikrar algısındaki bozulma ve kur ve faizlerdeki dalgalanmaya bağlı olarak yavaşlama beklentilerine karşın, GSYH geçen yılın son 3 çeyreğinde aynı büyüme temposunu korumuş görünüyor (GSYH büyümesi 2.çeyrekte %4,5, 3. çeyrekte de %4,3 olmuştu). 12 April 2012 01/04/2014 Serkan Gönençler serkan.gonencler@unluco.com Tel: +90 212 367 3832 İletişim: Demet Kardeş demet.kardes@unluco.com Tel: +90 212 367 3831 Bu Türkiye nin tarihsel potansiyelinin altında bir büyüme temposu olsa da, mevcut şartlar altında, bu büyüme trendini olumlu yorumlamak gerekiyor. Ancak bu olumlu büyümenin bileşenlerine bakıldığında, kur ve faizlerdeki dalgalanmanın ve artan siyasi belirsizliklerin yatırım iştahını törpülediğini de belirtmek gerekiyor. Özel sektör yatırımlarının 2012 deki %4,9 daralmanın ardından bir miktar iyileşse de, 2013 yılında sadece %0,7 büyüdüğü ve GSYH büyümesine yok denecek ölçüde (sadece %0,1) bir katkı yapabildiği görülüyor.
Büyümede momentum kaybı yaşanması muhtemel Özel sektör yatırımlarındaki zayıflığa karşın, 2013 yılında bütçede yüksek miktarlara ulaşan bir kereye mahsus gelirlerin kamu yatırımlarına aktarılması sayesinde, kamu yatırım harcamaları büyümeye önceki senelerdeki ortalamaların çok üzerinde, %1,0 e yakın bir katkı yaptı. Bununla beraber, iç talepte 2012 ye nazaran yaşanan görece toparlanma ile özel tüketim %3,2 lik katkı yaparken, net dış talep büyümeyi %2,3 aşağı çekti. Son olarak büyümeye stok katkısının da %1,6 ya ulaştığı görülüyor. Büyümenin bileşenlerine ilişkin bu görünüm, mevcut konjonktür altında değerlendirildiğinde, büyüme temposunun aşağıdaki nedenlerle kalıcı olamayabileceğini düşündürüyor. 1. Kredilerin taksitlendirilmesine ilişkin sınırlamalar da dikkate alındığında, iç talebin gücünü koruması zor görünüyor. Yılın ilk aylarında (tüketici kredi büyümesi, otomobil satışları, tüketici güveni, vb.) zaten bu yönde sinyaller alındı. 2. Stok biriktirme süreci bir süre daha devam edebilir (Ocak ayındaki %7,2 lik sürpriz sanayi üretimi artışı rakamı da stok biriktirme eğiliminden kaynaklanmış olabilir), ancak ikinci çeyrekten itibaren stokların GSYH büyümesini aşağı çekmeye başlaması muhtemel. Özetle, yatırım iştahında hızlı bir toparlanma olmadığı sürece (mevcut konjonktür altında çok muhtemel görünmüyor), iç talepteki zayıflama ve stok biriktirme sürecinin sona ermesiyle 2014 de büyüme momentunun zayıflamasını muhtemel görüyoruz. Dün açıklanan Şubat ayı dış ticaret dengesi de bu yönde ipuçları içermekte: Şubat ayında 6,8 milyar $ lık dış ticaret açığı beklentisine karşılık, açık sadece 5,1 milyar $ seviyesinde geldi. Gerçekleşme ile tahminler arasındaki fark kısmen net altın ihracatından kaynaklansa da temel olarak beklenenden düşük gelen ithalattan kaynaklanıyor. 18,3 milyar $ lık ithalat yıllık bazda %5,9 luk bir gerilemeye işaret ediyor. Büyüme hakkında daha iyi fikir veren petrol ve altın hariç ithalatta da %2,5 lik gerileme görülüyor; bu 2012 nin Aralık 2
ayından beri görülen ilk gerileme. Yatırım malı ithalatındaki yıllık %8,8 ve tüketim malı ithalatındaki yıllık %2,3 gerileme iç talepteki zayıflamanın işaretleri. TÜİK alt kalemlere ilişkin mevsimsel düzeltilmiş rakamlarını açıklamıyor, ancak bizim yaptığımız mevsimsel düzeltme tüketim ve yatırım malı ithalatının, küçük oranlı da olsa son 3 aydır (aylık bazda) gerilemekte olduğunu gösteriyor. Tüketici ve reel sektör güven endekslerine bakarak, aylık bazdaki bu gerilemenin önümüzdeki aylarda hızlanarak devam edebileceğini düşünüyoruz. Bu kalemler aylık bazda gerilemeye devam etmese, sabit kalsa bile, tüketim ve yatırım malı ithalatı yıllık bazda geriliyor olacak. Bu da iç talebin önümüzdeki dönemde büyümeyi aşağı çekebileceğini gösteriyor. Öte yandan ihracat çok güçlü seyretmese de, ithalattaki gibi bir gerileme görülmüyor. Bu da net dış talebin büyümede iç talepteki zayıflamadan dolayı yaşanacak gerilemeyi bir miktar telafi edebileceğini gösteriyor. Dış ticaret rakamları dışında, büyümeye ilişkin son indikatörleri toparlarsak; Tüketici kredilerinde yavaşlama belirginleşmiş durumda. Yılbaşından beri tüketici kredilerindeki %1,3 lik artış yıllıklandırılırsa %5,6 lık bir kredi büyümesine işaret ediyor. TCMB nin takip ettiği göstergelerden biri olan 13 haftalık ortalama tüketici kredi büyümesi yıllıklandırıldığında ise %7,8 lik bir rakam ortaya çıkıyor. Ticari krediler ise güçlü seyrediyor; yılbaşından beri yıllıklandırılmış TL ticari kredi büyümesi yaklaşık %27, döviz ticari kredi büyümesi ise yaklaşık %10. Tüketici güven endeksinde Ocak ve Şubat da ciddi bir bozulma yaşandı, Mart da bir miktar toparlandı. Yurtiçi otomotiv satışları çok zayıf seyrediyor; Ocak ve Şubat ayları mevsimsel olarak en zayıf aylar olması itibariyle tüm yıl için iyi indikatör olmasa da, yurtiçi otomotiv satışlarında ilk iki ayda görülen yıllık %30 a yaklaşan düşüş iç talepteki zayıflığı ortaya koyuyor. Beyaz eşya satışlarında ise Ocak ayında yıllık %14 lük bir düşüş görüldü. Kapasite kullanımı son aylarda gerilemeye başlasa da henüz ciddi bir zayıflamaya işaret etmiyor. Reel sektör güveninde ise tüketici güvenindeki gibi derin bir bozulma görülmedi. İmalat sanayi sipariş eğiliminde son aylarda gerileme görülse de, ileriye dönük sipariş beklentisi (özellikle ihracat siparişleri) nispeten güçlü seyrediyor. Bugün açıklanan PMI (HSBC satın alma yöneticileri endeksi) de benzer sonuçlara işaret ediyor. Şubat ayı sanayi üretimi Ocak ayında sürpriz yaparak %7,2 seviyesinde büyüdü (sanayi üretimi büyümesi işgünü etkisine bağlı olarak aydan aya çok farklılık gösterebiliyor, ancak Ocak ayındaki sürpriz rakam fazla işgünü etkisinden kaynaklanmıyordu). 3 aylık ortalama sanayi üretimi büyümesi %6,0 nın biraz üzerinde seyrediyor. TCMB tarafından yayınlanan ve sanayi üretimi için iyi bir gösterge olarak takip ettiğimiz öncü göstergeler endeksi de yönünü aşağı çevirmiş durumda (sanayi üretim büyümesinin yavaşlayabileceğinin bir işareti). 3
Özetle, büyümeye ilişkin karışık sinyaller geldiği söylenebilir. Siyasi istikrar algısındaki bozulma ve kur ve faizlerdeki dalgalanmanın iç talepte yaratabileceği tahribat nedeniyle, sene başında 2014 yılı büyümesinin %1,0 1,5 seviyesinde olabileceğini tahmin etmekteydik. Şu ana kadar açıklanan veriler büyümede momentum kaybını net bir şekilde ortaya koysa da, henüz bu çapta bir yavaşlama olacağına işaret etmiyor. Ancak eğer görece güçlü seyir, iç talebin öne çekilmesinden kaynaklanıyorsa, önümüzdeki günlerde ani bir yavaşlama da görülebilir. O nedenle önümüzdeki günlerde açıklanacak büyüme göstergeleri, 2014 yılı büyümesinin şekillenmesi adına kritik önemde olacak. Bu açıdan, henüz büyüme tahmininde bir revizyon yapmasak da, önümüzdeki 1 2 aylık süreçte büyümeye ilişkin açıklanacak veri akışına göre büyüme tahminini yeniden değerlendirebiliriz. Bu arada iç talepteki yavaşlamaya bağlı olarak cari açıkta önümüzdeki aylardan itibaren hızlı bir gerileme süreci yaşanabilir. Ocak ayı itibariyle 64 milyar $ seviyesinde bulunan cari açığın Haziran da 50 milyar $ civarına gerileyebileceğini düşünüyoruz. Bu hızlı düşüş, küresel risk algısında ciddi bir bozulma olmadığı taktirde, TL yi destekleyici olabilir. Bu da yılın kalan kısmında iç talebin yeniden bir miktar canlanmasına yardımcı olabilir. Ancak, önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçim süreci ve geride kalan yerel seçimlere rağmen siyasi belirsizliklerin devam etme ihtimali, bu senaryonun önündeki en önemli engel olabilir. 4
Uyarı Notu: Ünlü A.Ş. Sermaye Piyasası Kurulu ( SPK ) tarafından yetkilendirilmiş ve regüle edilmiş bir kurumdur. Bu rapor bilgi amaçlı olarak hazırlanmış olup içeriğindeki bilgiler kesinlikle gizli olarak kabul edilmelidir. Hiçbir şekilde kısmen ya da tamamen çoğaltılamaz, kopyalanamaz, amacı dışında kullanılamaz ve içeriğinde yer alan hiçbir bilgi üçüncü kişiler ile Ünlü A.Ş. nin ön izni olmadan hiçbir şekilde paylaşılamaz. Bu raporda yer alan bilgiler eksiksiz olduğu iddiasında değildir ve değişikliğe uğrayabilir. Bu rapor, şahsi tavsiye niteliği taşımamakta ve herhangi bir finansal ürünün, hizmetin, yatırım aracının veya menkul kıymetin alım satım teklifi ya da daveti anlamına gelmemektedir. Burada yer alan yatırımlar ve stratejiler tüm yatırımcılar için uygun olmayabilir. Yatırımcılar, bu raporda yer alan tüm hususlara ilişkin olarak gerekli araştırmaları bizzat kendileri gerçekleştirmeli ve görüşlerini kendi araştırmalarına dayandırmalıdır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. SPK Mevzuatı gereğince, yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır ve herhangi bir yatırım aracının alım satım önerisi ya da getiri vaadi olmayıp mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize de uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Zarara uğramamak için gerekli basiret, dikkat ve özeni göstermelisiniz. Burada yer alan görüşlere güvenerek işlem yapmanız durumunda uğranılacak zararlardan Ünlü A.Ş. sorumlu değildir. 5