Yıl: 4, Sayı: 13, Eylül 2017, s

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Yıl: 4, Sayı: 13, Eylül 2017, s"

Transkript

1 Ġbrahim ERDOĞDU 1 NĠĞDE SANCAĞI ÖRNEĞĠNDE TIMAR TEVCÎHLERĠ Özet Osmanlı Devleti nin temel askerî unsurlarından biri olan sipahilerin tımar elde edebilmelerinin mutlak yolu, bir tımar tevcîh hükmüne (berât) sahip olmalarıydı. Tevcîh süreci, genellikle komutan olan bir yetkilinin (duruma göre beylerbeyi, sancak beyi, alaybeyi, dizdar gibi) tımar almaya istekli veya müstahâk bir kişi hakkındaki olumlu görüşlerini içeren kısa bir arzı, makama göndermesiyle başlardı. Tımar arzlarının sancağın alaybeyi tarafından yapılması genel kuraldı. Nitekim bu çalışmada, arası süreçte Niğde alaybeyleri tarafından huzûra görderilen tımar arz tezkireleri, tımar sisteminin işleyiş prosedürü çerçevesinde ağırlıklı olarak içerik açısından tahlil edilmektedir. Ayrıca söz konusu tarihler arasında ülke genelinde mevcut sosyo-ekonomik şartların, tımar sisteminin işleyişine, dirliklerin intikaline ve tevcîhlerine etkileri tımar sistemindeki bozulmayla paralel Niğde Sancağı örneğinde arz tezkireleri üzerinden somutlaştırılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Niğde Sancağı, Osmanlı, Tımar Sistemi, Tımar Tevcîhi. IN THE EXAMPLE OF TIMAR ALLOCATION IN NIGDE SANJAK Abstract The absolute way to become a timar in the Ottoman Empire was to have a timar berat. The allocation process started with a short supply of an affirmative opinion about a person who is usually a commander and who is willing to take on timar. It was the general rule to make timar requests by the commander. As a matter of fact, the timar petitions submitted to the Sultan's office by the Nigde fortress commanders between 1664 and 1774 in this study are analyzed in terms of content within the framework of the procedure of the timar system. In addition, the effects of the socio-economic conditions, the functioning of the timar system, and 1 Yrd. Doç. Dr. Niğde Ömer Halisdemir Ün., Fen-Edebiyat Fak., Tarih Bölümü, ierdogdu@ohu.edu.tr

2 İbrahim Erdoğdu the transfer and distribution of the dirliks are embodied in the Nigde Sanjak sample on the basis of supply petitions in parallel with the deterioration in the timar system. Keywords: Nigde Sanjak, Ottoman, Timar System, Timar Allocation. GĠRĠġ Tımar sistemi Osmanlı Devleti nin en temel kurumlarından birisi olup, eyâlet ve sancakların idaresi ve toprak düzeninin işleyişi tımar sistemine dayanmaktadır. 2 Ayrıca Osmanlı Devleti nin zirâî, ekonomik ve sosyal yapısı ile askeri teşkilatı ve vergi düzeni de yine tımar sistemi ile iç içedir. Hatta İnalcık a göre Osmanlı İmparatorluğu kendi fütuhatını ve fethedilen yerlerin teşkilatlandırılmasını mübalağasız bu sisteme borçludur. 3 Kısaca tarif edecek olursak tımar; muayyen bir bölgeye ait vergi gelirlerinin belli mükellefiyetler karşılığında padişah tarafından bir şahsa tahsîs ve tevcîh edilmesi demektir. 4 Tariften de anlaşılacağı üzere tımar olarak tahsîs veya tevcîh edilen şey, yalnızca devlete ait belirli bir vergi geliridir. Sipahi, ancak miktarı ve nevileri önceden belirlenmiş vergileri bir maaş (dirlik) olarak kendi mahallinde doğrudan doğruya tahsil ederdi. Yani burada belirli mükellefiyetler karşılığında bir takım vergilerin kişilerin rütbe ve derecelerine göre havale edilmesi söz konusudur. 5 Örneğin bir köyün gelirinin tımar olarak verilmesi, o köyün arazisi ve halkı üzerinde sipahiye gerçek anlamda bir tasarruf hakkı tanımadığı gibi, sipahi (sahib-i arz) burada istediği şekilde tek başına buyruk tasarrufta bulunamaz ve toprağı kendisi işleyemezdi. 6 Tımar sisteminde devlet, kendine ait olan vergi gelirlerini merkezî hazineye aktarmak yerine, kaynağında yerine getirilen bir takım yükümlülükler ve hizmetler karşılığı olarak, kendine tâbi görevlilere bırakıyor ve böylece birçok hizmeti bir arada ve birbirine bağlı olarak gördürüyordu Osmanlı Devleti nde uygulanan tımar sistemi, fonksiyonellik açısından üç önemli hususta fayda sağlamıştır. Askerî açıdan bakıldığında devlet bu sistem sayesinde o günün şartlarında 2 Tımar sisteminin menşei ve Osmanlıların tımar sistemini önceki Türk ve İslam devletleri ile İran Moğollarının teşkilat ve müesseselerinden yararlanarak kendilerine özgü bir uygulama haline getirmiş oldukları tezine karşılık bu sistemin tamamiyle Bizans tan Osmanlılara geçtiği iddiaları ve tartışmalar için bkz. Fuad Köprülü, Bizans Müesseselerinin Osmanlı Müesseselerine Tesiri, Analiz Yayınevi, İstanbul 2002, s ; Fatma Acun, Klasik Dönem Eyâlet İdare Tarzı Olarak Timar Sistemi ve Uygulaması, Türkler, C. 9, Ankara 2002, s ; Ö. Lütfi Barkan, Timar, Ġslam Ansiklopedisi, C. 12/1, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul 1979, s Nicoara Beldiceanu, XIV. Yüzyıldan XVI. Yüzyıla Osmanlı Devleti nde Tımar, Teori Yayınları, Ankara 1985, s ; Harun Şahin, Osmanlı Tımar Sisteminin Menşei Meselesi, Uluslararası Avrasya Sosyal Bilimler Dergisi, S. 12, Yıl 4, Mersin 2013, s Halil İnalcık, Osmanlı Tımar Rejimi ve Sipahi Ordusu, Türk Kültürü, S. 118, Yıl 10, Ankara 1972, s Barkan ın klasikleşen tarifine göre, Osmanlı İmparatorluğu nda geçimlerini veya hizmetlerine ait masrafları karşılamak üzere bir kısım asker ve memurlara, muayyen bölgelerden kendi nam ve hesaplarına tahsili salahiyetiyle birlikte tahsis edilmiş olan vergi kaynaklarına ve bu arada bilhassa defter yazılarındaki senelik geliri yirmi bin akçeye kadar olan askeri dirliklere tımar denilmektedir. Ö. Lütfi Barkan, Feodal Düzen ve Osmanlı Tımarı, Türkiye de Toprak Meselesi: Toplu Eserler I, Gözlem Yayınları, İstanbul 1980, s Aynı yazar, Timar, s İnalcık a göre havale usulü, Osmanlı maliyesinin temelini teşkil etmektedir. Havale edilen vergilerin tımarın toprağa ait vergiler olması da şart değildir. Baş vergileri, hatta pazar bâcları mukata a şeklinde iltizama çıkarılan imtiyaz ve inhisar mevzuları da tımarı teşkil edebilirdi. Bkz. Hali İnalcık, İslam Arazi ve Vergi Sisteminin Teşekkülü ve Osmanlı Devrindeki Şekillerle Mukayesesi, Ġslam Ġlimleri Enstitüsü Dergisi I (Ayrı basım), İstanbul 1959, s Fakat dirliğini emniyet altına almak için devlet sipahiye, esasları kanunlarla belirlenmiş bir takım haklar tanımıştır. Ayrıntılı bilgi için bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Tımar Rejimi ve Sipahi Ordusu, s. 1061; Aynı yazar, Osmanlı Ġmparatorluğu Klâsik Çağ ( ), Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2003, s Özer Ergenç, Osmanlı Klasik Düzeni ve Özellikleri Üzerine Bazı Açıklamalar, Osmanlı Tarihi Yazıları (ġehir, Toplum, Devlet), Tarih Vakfı Yayınları, İstanbul 2012, s

3 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri toplanması ve merkeze aktarılması hayli güç hatta mümkün olmayan vergi gelirlerini sipahilere tahsis ederek hem büyük bir masraftan kurtuluyor, hem de her an sefere hazır büyük bir orduyu elinin altında hazırda tutuyordu. İdarî olarak devlet, yine bu sistem sayesinde taşrada görevlendirdiği ve doğrudan kendisine bağlı üst düzey idareciler ve askerler sayesinde otoritesini ülkenin dört bir yanında hissettiriyor, ayrıca hem reâyânın güvenliğini sağlıyor, hem de kendisine karşı oluşabilecek tehdit unsurlarını bertaraf edebiliyordu. Malî açıdan değerlendirildiğinde ise, tımar sistemi ile Osmanlı Devleti, taşrada sancaklarda toplanacak aynî ve nakdî vergileri tahsil etmek için elzem olan çok sayıda memur yetiştirmekten, görevlendirmekten ve bu kişilerin finansmanından kurtuluyor, üstelik vergi kaynaklarını güvenceye alıyordu. Böylece merkezî hazineden yüksek harcamalar yapılmadan pek çok devlet hizmeti yerine getiriliyordu. Nitekim tımar sisteminin tatbik edilebilmesi veya işlerlik kazanabilmesi için, fetihten hemen sonra sayımlar (tahrîr) yapılmaktaydı. 8 Çünkü Osmanlılar için bir bölgenin fethinin ardından tahrîrinin yapılarak defterlerinin tutulması, Osmanlı hâkimiyetinin bölgede yerleşmesi anlamına gelmekteydi. Bir tahrîrin yapılması için, normal şartlarda iki veya üç yıllık (bu süre bazen bir kaç yıl uzayabilmekteydi) bir zaman dilimi ön görülmekteydi. Bunun amacı, yeni fethedilen bölge halkının Osmanlı düzenine uyum sağlayabilmelerini sağlamak ve herhangi olumsuz bir durumun ortaya çıkmasını engellemekti. Tahrîr emîni veya il yazıcısı denilen görevliler, maiyyetleri ile birlikte yeni fethedilen yerlerin genel durumunu ve vergi kaynaklarını tespit etmek için, ayrıntılı bir tahrîr defteri (mufassal defter) tutarlardı. Bu genel tahrîrin tamamlanmasının ardından sıra icmâl defterinin hazırlanmasına gelirdi ki, her sayımdan sonra yapılması gereken önemli işlerden bir diğeri tahrîri yapılan sancağın tımar mevcudunu ve dağılımını gösteren ikinci bir özet defter olan icmâl defterinin düzenlenmesiydi. Zira Osmanlı merkezi hükümetinin sayımdan asıl beklediği ve en çok ilgilendiği hususlardan biri, oluşan gelirin ne kadarının hazineye gireceği ve hükümet eliyle sarf edileceği, diğeri ise Osmanlı askeri gücünün önemli bir bölümünü meydana getiren tımar erbabına bu gelirden ne kadar pay bırakılacağı ve bundan kaç kişinin yararlanacağı meselesiydi. 9 Dolayısıyla her sayımdan sonra vergi gelirleri eyâlet ve sancak bazında has, zeâmet ve tımar adıyla dirlik denilen birimlere ayrılarak, askerî hizmetler başta olmak üzere çeşitli hizmetler karşılığında rütbe ve derecelerine göre şahıslara tevcîh (havale) edilirdi. İcmâl defterinde kayıtlı her bir tımar (dirlik), belli sınırlara sahip bölünmez ve değiştirilmez bir malî ve askerî birimdi ve buna kılıç tımar Osmanlı tahrîr geleneği ve tahrîr defterlerinin muhtevası hakkında yapılan birkaç çalışma için bkz. Halil İnalcık, Hicrî 835 Tarihli Sûret-î Defter-i Sancak-i Arvanid, Ankara 1987; Ö. Lütfi Barkan, Tarihi Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi, Türkiyat Mecmuası, C. X, İstanbul , s. 1-23; Feridun M. Emecen, Sosyal Tarih Kaynağı Olarak Osmanlı Tahrîr Defterleri, Tarih ve Sosyoloji Semineri (28-29 Mayıs 1990) Bildiriler, İstanbul 1991, s ; Mehmet Öz, Tahrîr Defterlerinin Osmanlı Tarihi Araştırmalarında Kullanılması Hakkında Bazı Düşünceler, Vakıflar Dergisi, XXII, Ankara 1991, s ; Kemal Çiçek, Osmanlı Tahrîr Defterlerinin Kullanımında Görülen Bazı Problemler ve Metod Arayışları, Türk Dünyası AraĢtırmaları, S. 97, İstanbul 1995, s ; Nejat Göyünç, XVI. Yüzyılda Mardin Sancağı, Türk Tarih Kurumu, Ankara 1991; Mehmet Ali Ünal, XVI. Yüzyılda Harput Sancağı ( ), Türk Tarih Kurumu, Ankara 1989; Behset Karaca, XV. Ve XVI. Yüzyıllarda Teke Sancağı, Fakülte Kitabevi, Isparta Ahmet Yiğit, H /M Tarihli 47 Numaralı Tapu Tahrîr Defteri (Transkripsiyon), (Yayımlanmamış Proje), Muğla 1998; Yasemin Demircan, 1670 Tahrîrine Göre Para Adası, Gazi Üünversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi (Prof. Dr. Reşat Genç Özel Sayı I), C. XXIX, Ankara 2009, s Halil Sahillioğlu, Türkiye Ġktisat Tarihi, Menteş Kitabevi, İstanbul 1989, s. 31.

4 İbrahim Erdoğdu denilmekteydi. 10 Bu aynı zamanda sipahilik hizmetine giren herkes için bir başlangıç kadro maaşıydı. Tımar sisteminin uygulanmasına esas teşkil eden tahrîrlerin yapılması ve malî verilerin tespitinin ardından, vergi gelirlerinin belli büyüklükteki dirlikler (has, zeâmet, tımar) halinde hesaplanıp icmâl defterlerinin düzenlenmesi 11, büyük bir organizasyon ve pek çok işlem sayesinde mümkün olabilmekteydi. Ayrıca fethedilen bölgelerin sosyal, ekonomik ve kültürel açılardan farklılık göstermesi, buralarda uygulanacak tımar sisteminin mahalli unsurlara adaptasyonunun sağlanması, sistemdeki tımar türü sayısının artmasına sebep olduğu gibi, uygulamada birçok farklılığı ve çeşitliliği de beraberinde getirmiştir. Dolayısıyla gelir kaynaklarının tespiti (tahrîr), muayyen birimlere ayrılması ve bu gelir birimlerinin sipahilere istihkaklarına göre farklı miktarlarda tımar, zeâmet ve has olarak tevcîh edilmesi ve bu birimlerin idarelerinin sürdürülmesi, çok geniş, kompleks ve kapsamlı bir örgütlenme ve idarî düzenlemeyi gerektirmekteydi. İşte bu işlemlerin tamamı tımar sistemi olarak mütalaâ edilmektedir. Nitekim Osmanlı tımar sisteminin şekillenmesi uzun bir sürecin sonunda gerçekleşmiştir. 12 Zira Osmanlı tımar sisteminin bürokratik örgütlenmesi de yine kendine özgü bir yapıya sahiptir. Bu yapının işleyişi ve farklı safhaları ile ilgili pek çok çalışma yapılmıştır. 13 Osmanlı arşivlerinde mevcut İcmâl Defterleri 14, Tımar Tezkire Defterleri, Tımar ve Zeâmet Tevcîh 10 Bir tımar arazisi kılıç denilen ve hiçbir zaman bölünmeyen, tımarın başlangıcını (ibtida) teşkil eden bir çekirdek kısmından ve terakki denilen terfiler yoluyla sonradan eklenen kısımlardan (hisse) oluşuyordu. Bir eyâlette sipahi ölünce oğullarına (veya tımarı kime verilecekse) babalarının tasarruf ettiği tımarın sadece başlangıçtaki kılıç (çekirdek) kısmı verilebilirdi. Kılıçların adedi ve yerleri değiştirilmezdi. Her tımar sahibinin bir kılıç yerine tayin edilmiş olması şarttı. Bir sipahinin oğlu, babası hayatta iken (istisnai durumlar hariç) tımar sahibi olamazdı. Babalarının vefatıyla tımarı müşterek bir beratla iki kardeşe verilme halleri hariç, bir kılıç a iki kişi tayin edilemeyeceği gibi iki kılıç bir kişiye verilerek tımar kadrolarında bir yeri lağvetmek de caiz görülmezdi. Ancak II. Murad dönemi kayıtlarıyla daha sonraki kayıtlarda görüldüğü üzere uygulamada bir tımar birden fazla sipahiye verilebilirdi ve bu durumda sipahiler birlikte veya sırayla (benevbet) sefere çıkabilirlerdi. Bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Ġdare ve Ekonomi Tarihi, İsam Yayınları, İstanbul 2011, s. 125; Mehmet Ali Ünal, Osmanlı Müesseseleri Tarihi, Fakülte Kitabevi, Isparta 2002, s. 185; Fatma Acun, a.g.m., s II. Murad döneminde hazırlanan tımar icmâl defterlerini inceleyen İnalcık, Osmanlı tımar sisteminin bütün temel ilkelerinin ve XVI. yüzyıl kanunlarındaki tasvirlerde görülen özelliklerinin, daha o dönemde tamamen şekillendiğini ifade etmektedir. Bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Ġdare ve Ekonomi Tarihi, s Genel itibariyle tımarlar fonksiyonlarına, miras bırakılma durumlarına ve idarî-malî yetkilerine göre üçe ayrılmakta, bunlar da kendi aralarında alt kategorilere bölünmektedir. Fonksiyonlarına göre tımardan kastedilenler has, zeâmet ve tımar dirlikleridir. Miras bırakılma durumlarına göre tımarlar, eşkincilü mülkler veya mülk tımarlar ve malikâne tımarlardır. İdarî-malî yetkilerine göre tımarlar ise serbest ve serbest olmayan tımarlardır. Ayrıntı için bkz. Fatma Acun, Tımar Sistemi ve Uygulaması, s ; Mehmet Ali Ünal, Osmanlı Müesseseleri Tarihi, s ; Ö. Lütfi Barkan, Timar, s Ayrıca tımarın eşkinci tımarı, mustahfız tımarı ve hizmet tımarı şeklinde sınıflandırılması için bkz. M. Tayyib Gökbilgin, Kanûnî Sultan Süleyman ın Tımar ve Zeâmet Tevcîhi İle İlgili Fermanları, Ġ.Ü.E.F. Dergisi, C. XVII, S. 22, İstanbul 1967, s. 35; Yine farklı başlıklandırmalar için bkz. Nicoara Beldiceanu, a.g.e., s Örnek birkaç çalışma için bkz. Mithat Sertoğlu, Osmanlı İmparatorluğu Devrinde Toprak Dirliklerinin Çeşitleri, VI. Türk Tarih Kongresi (Ankara Ekim 1961), Kongreye Sunulan Bildiriler, Türk Tarih Kurumu, Ankara 1967, s ; Coşkun Üçok, Osmanlı Devlet Teşkilatında Tımarlar, A.Ü. Hukuk Fakültesi Dergisi, C. II, S. I, Ankara 1944, s ; İlhan Şahin, Tımar Sistemi Hakkında Bir Risale, ĠÜEF Tarih Degisi, S. 32, İstanbul 1979, s Ayrıca bkz. dipnotlarda verilen Ö. Lütfi Barkan, Halil İnalcık, Nejat Göyünç, M. Tayyib Gökbilgin v.d. makaleleri. 14 İcmal, daha önce ifade edildiği gibi tımar birimleri temelinde düzenlenmiş has, zeâmet ve tımar sahipleri (icmallü) arasında gelirlerin paylaştırılmasını göstermek amacıyla düzenlenmiş defterdir. 569

5 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri Defterleri, Kâmil Kepeci tasnifinde Divân-ı Hümâyun Tahvil Kalemi kısmı ile Maliyeden Müdevver Defterler tasnifinde çeşitli isimlerle kayıtlı ve tımar muâmelâtıyla alakalı pek çok belge ve defter, araştırmacılar için zengin veriler sunmaktadır. 15 Ayrıca tımar tevcîhi, nakil, terfi ve becayiş gibi sebeplerle hazırlanan ve tımar berâtlarının günü gününe kaydedildiği Ruznamçe defterlerini de zikretmek gerekir. 16 Mühimme defterleri de özellikle tımar tevcîhleri hakkında önemli belge ve bilgiler içermektedir. Bu çalışmada Osmanlı devlet ve toplum düzeninin temel yapı taşlarından biri kabul edilen tımar sisteminin işleyişinde önemli bir unsur olan ve tevcîh uygulamasıyla özellikle sipahilere tımar tasarruf edebilmelerinin yolunu açan ve sancak alaybeyleri tarafından merkeze sunulan tımar tevcîh arzları ve bu arzların içerik özelikleri üzerinde durulacaktır. Bu konuda daha önceden yapılmış bazı çalışmalar bulunmaktadır. Bu çalışmalarda genellikle belli bir defter veya belge grubu kullanılmıştır. 17 Kullanılan kaynaklar ise, Başbakanlık Osmanlı Arşivi nin muhtelif envânterine kayıtlı ve genellikle bir veya iki sayfadan müteşekkil tımar arz tezkireleridir. Mekân olarak Karaman Eyâleti ne bağlı Niğde Sancağı ise, bu çalışmanın coğrafi 18 sınırlarını oluşturmaktadır. Karaman Eyâleti ne bağlı 7 sancaktan biri olan Niğde Osmanlı arşivindeki en eski icmal kayıtları II. Murad dönemine aittir. Halil İnalcık, Osmanlı Ġdare ve Ekonomi Tarihi, s Bkz. BaĢbakanlık Osmanlı ArĢivi Rehberi, Ankara 1992, s , , Bu defterlerin özellikleri ve muhteviyat analizi için bkz. Leyla Aksu Kılıç, Osmanlı Tarihi Araştırmalarında Tımar ve Zeâmet Ruznamçe Defterleri, Studies Of The Ottoman Domain, C. 7, S. 12, Şubat 2017, s Ayrıca Ruznamçe defterlerinin biyografik veri kaynağı olarak kullanımı ve önemi hakkında bkz. Nejat Göyünç, Tımar Ruznamçe Defterleri nin Biyografik Kaynak Olarak Önemi, Belleten, C. LX, S. 227, (Nisan 1996), S İki tahrîr arasındaki günlük muâmelât, yeni tevcîh veya inhilâller veya bunlarla ilgili kayıtlar ruznamçe veya dersdest defterlerine işlenirdi. Derdest defterleri zamanla terkedilmiş, bu defterle ilgili muâmelâtlar Divân-ı Hümâyun nun Tahvil Defterleri ne kaydedilmiştir. Bkz. Sofyalı Ali ÇavuĢ Kanunnâmesi, (Haz. Mithat Sertoğlu), Marmara Üniversitesi Yayınları, İstanbul 1992, s Tımar tevcîh sebepleri ve yapılan muamelelere ilişkin yapılan bazı çalışmalar için bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Bürokrasisinde Aklâm ve Muâmelât, Osmanlı AraĢtırmaları, C. I, İstanbul 1980, s.1-14; Nejat Göyünç, Tımar Tevcîhleri Hakkında, Osmanlı-Türk Diplomatiği Semineri (30-31 Mayıs 1994), Ġ.Ü.E.F. Dergisi, İstanbul 1995, s ; M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s Abdurrahman Sağırlı, Timar Ahkâmlarındaki Kayd-Şod Muâmelesi ve Timâr Tevcîhlerindeki Yeri, Ġ.Ü.E.F. Tarih Dergisi, S. 42, İstanbul 2005, s ; Emine Erdoğan, Timar Tevcîh Sebepleri Üzerine Bir Kaynak Değerlendirmesi, Osmanlı Tarihi AraĢtırma ve Uygulama Merkezi (OTAM), S. 19, Ankara 2006, s ; Emine Erdoğan Özünlü, Timar Tevcîhatı ili İlgili Kaynaklarda Yer alan Kayıtların Karşılaştırılmasına Dair Bir Deneme, OTAM, S. 21, Ankara 2009, s ; Emine Erdoğan Özünlü, Osmanlı Ordusunda Bir Motivasyon ve Terfi Kaynağı: Terakki Tevcîhi, Uluslararası Sosyal AraĢtırmalar Dergisi (The Journal of International Social Research), 3 / 11, 2010, s ; Mehmet Doğan, Osmanlı Tımar Sistemi nde Tevcîh Prosedürü, Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2 (1), Çankırı 2011, s. 1-11; Bilgin Aydın, XVI. Yüzyıl Osmanlı Bürokrasisinde Tımar Tevcih Sistemi, Osmanlı AraĢtırmaları, XXIV, İstanbul 2004, s Niğde sancağının idari teşkilatına dair ilk bilgilere 1476 tarihli bir Karaman Evkaf Defterinde rastlanmaktadır. Bu defterde Niğde sancağı sınırları içerinde iki kaza ve altı Nahiye ismi zikredilmiştir ki bunlar Niğde kazası ve buna bağlı Anduğı, Melengübi, Melendos ve Şücaüddin Nahiyeleri ile Ürgüp kazası ve buna bağlı Develi ve Karahisar Nahiyeleridir. Suat Yıldız, Tarihli Timar Ruznamçe Defteri ne Göre Karaman Eyâleti, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Basılmamış Y. Lisans Tezi), Konya 2010, s. 58. Yine tarihleri arasında Niğde Sancağı Karaman Eyâleti ne bağlı bir sancak olarak zikredilmektedir. Orhan Kılıç, 17. Yüzyılın Ġlk Yarısında Osmanlı Devleti nin Ġdarî Taksimatı, Elazığ 1997, s

6 İbrahim Erdoğdu Sancağı nda 19 Aynî Ali Efendi nin risalesinde (H.1018-M.1609) belirttiğine göre, 11 zeâmet ve 355 tımar mevcuttur. 20 Ayrıca Niğde Sancağı tarihleri arasındaki muhtelif zamanlarda ber-vech-i arpalık olarak aktif görevli paşalara tevcîh edilmiş olup, aynı zamanda bir alaybeyliktir. 21 a-tımar Elde Etme Yolları NĠĞDE SANCAĞI NDA TIMAR TEVCÎH ARZLARI Osmanlı Devleti nde bir mansab elde etme veya bir göreve tayin olmanın en önemli yollarından birisi, göreve tâlib kişinin isteğini bir arz ile doğrudan veya dolaylı olarak divana ulaştırılmak üzere ilgili makama sunmasıyla mümkün olmaktaydı. Şahsın isteğinin yapılacak tahkikatlar sonucunda uygun görülmesi durumunda, arzda bulunan kişinin adına düzenlenen padişah berâtıyla o göreve kişinin tayin işlemi resmiyet kazanmaktaydı. 22 Tımar tevcîhleri açısından değerlendirildiğinde de, örneğin devletin temel askerî unsurlarından olan tımarlı sipahilerin başlangıç veya sonradan tımar elde edebilmeleri veya tımarla ilgili her türlü işlemler için de yine bir arz dilekçesine ve sonrasında bir tımar tevcîh hükmüne (berât, nişân) ihtiyaç duyulmaktaydı. 23 Ancak bu tek başına yeterli değildi. Yani bu hükme sahip olabilmenin de bazı yolları ve şartları vardı. Tımar elde edebilmenin en önemli yollarından birisi savaşta yararlılık göstermekti. Bunun için, savaşta yoldaşlık etmek, yarar dil (esir) getirmek, düşman yurdundan haber getirmek, kale fethinde bulunmak, seferde kılavuzluk etmek, düşmanı takip etmek, düşman ordusundan haber getirmek, sefer mühimmatı için malzeme tedarik etmek, onların naklinde hizmet etmek, kale tamirinde bulunmak, bir atlı kâfirin elinden bayrağını alıp getirmek, bir yarar atlı kâfiri 19 Melendiz Dağları nın güney eteklerinde, Niğde suyunun kenarında, denizden 1190 m. yükseklikte yer alan Niğde Anadolu Selçuklu Devleti dağılınca Karaman Beyliği ne geçti de Osmanlı topraklarına katılan Niğde, Ankara savaşından sonra Karaman Beyliği ne bırakıldı. Fatih Sultan Mehmed in Karaman seferinde İçil bölgesine çekilen Karaman hükümdarı Pir Ahmed Bey in elinde kalan Niğde, İshak Paşa tarafından 1470 yılında fethedilerek Osmanlı Devleti ne katıldı. Sancak tarihleri arasında Niğde, Ürgüp ve 1489 da kazâ olan Karahisar-ı Develi kazâlarından meydana geliyordu. Sancağın kazâları 1530 da Niğde, Bor, Şücaüddîn ve Şamardı nâhiyelerinden oluşan Niğde, Karahisar-ı Develi ve Karahisar nâhiyelerinden meydana gelen Karahisar-ı Develi, Ürgüp ve Uçhisar nâhiyelerinden oluşan Ürgüp ve Anduğı idi. Niğde Sancağı, XVI. yüzyılın sonlarında Melegübi, Melendiz, Karmelek, Şamardı nâhiyelerinin bağlı bulunduğu Niğde, Şücaüddîn ve Andığı nâhiyelerinin bağlı bulunduğu Bor, Uçhisar nâhiyesinin bağlı bulunduğu Ürgüp ile nâhiyeleri olmayan Develi ve Karahisar-ı Develi kazâlarından meydana geliyordu. Sancak, Karahisar-ı Develi ve Develi kazâlarının Kayseri Sancağı na aktarılmasının ardından XVII. Yüzyılda Niğde, Ürgüp, Bor, Anduğı ve Şücaüddîn kazâlarından meydana geliyordu. XVIII. Yüzyılda ise Niğde, Ürgüp, Bor, Şücaüddîn, Çamardı, Anduğı, Nevşehir ve Gülşehir kazâlarından meydana geliyordu. Bkz. Sadık Müfit Bilge, Karaman Eyâleti nin Tarihi Coğrafyası ve İdarî Taksimatı (XV-XVIII. Yüzyıllar), IRTS - Spring 2011, Volume: 1, s Aynî Ali Efendi, Kanunnâme-i Âl-i Osman (Osmanlı Devleti Arazi Kanunları), (Çev. Hadiye Tuncer), Tarım Bakanlığı Yayınları, Ankara 1962, s Fahameddin Başar, Osmanlı Eyâlet Tevcîhâtı ( ), T.T.K., Ankara 1997, s. 77, Osmanlı Devleti nde arzlar sadece bir memuriyet elde etmek için değil, adaletin tecelli etmediğini yahut haksızlığa uğradığını düşünen her kesimden insanın (reâyâ, askerî, zimmî, Müslüman) başvurduğu önemli bir mekanizmaydı. Divân-ı Hümâyun un temel görevlerinden birisi de bu arzları görüşüp karara bağlamaktı. Oraya yapılan başvurular, sultanın daima orada hazır bulunduğu inancıyla doğrudan Sultana yapılmış başvurular sayılırdı. Bkz. Halil İnalcık, Adâlet ve Şikâyet Hakkı: Arz-ı Hâl ve Arz-ı Mazhar lar, Osmanlı AraĢtırmaları, VII-VIII, İstanbul 1988, s Örneğin, 15. yüzyılın ilk yarısında Arvanid Sancağı tımar kayıtlarının tutulduğu defterde, tımar tevcîhi için hükümler verildiği (Halil İnalcık, Defter-i Sancak-i Arvanid, s. 43, 61, 72); 15. yüzyılın son çeyreği ile 16. yüzyılın başlarına ait ruznamçe defterlerindeki tımar tezkiresi kayıtları da yine tımar tevcîhleri için hükümler verildiğini göstermektedir. (Bu örnekler için bkz. Abdurrahman Sağırlı, a.g.m., s. 113). 571

7 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri tutup diri getirmek, başlar kesip defalarca yararlılık ve dilâverlik göstermek gibi hizmetlerde bulunmak gerekiyordu. 24 Bilindiği gibi, Avrupa dakine benzer bir sınıflaşmanın olmadığı Osmanlı Devleti nde yaptıkları hizmetlere göre idarî olarak tabakalanan toplum, genel olarak yöneten ve yönetilen yahut askerî ve reâyâ olarak iki grupta değerlendirilmektedir. Devlet, nizâm-ı âlemin devamı ve devletin bekası için, ayrıca sosyal dengeyi bozacağı endişesiyle sosyal hareketliliğe pek sıcak bakmadığı gibi, her şahsın mensup olduğu toplumsal tabaka içinde kalmasını temin için bazı düzenlemeler yapmıştır. Hatta bu temel prensipten hareketle, tımar sahipleri yine tımarlı sipahiler arasından seçilmiş, tımarların reâyâ sınıfından olan şahıslara tahsis edilmemesine özen gösterilmiştir. 25 Ancak Kanuni döneminden itibaren bazı reâyâ kökenlilerin tımar elde edip sipahi sınıfına intisab etmeleriyle alakalı örnekler vardır. 26 Zira reâyâ statüsünden kurtulup askerîler arasına dâhil olmanın iki yolu, medrese bitirip ilmiyye mensubu olmak veya seferlere gönüllü katılarak yiğitlik gösterip ismini yoldaşlık defterine kaydettirerek tımar almaya hak kazanmaktı. Bunun için sefer kararı alındığı zamanlarda padişah, Anadolu ya fermanlar göndererek meydanlarda okutur, gençleri gönüllü olarak gazaya çağırır ve yararlılık göstereceklere tımar vaadinde bulunurdu. 27 Bir mühimme kaydında bu hususla ilgili, memleket içinde arzusuyla sefere gitmek isteyen yiğitlerden yararlılığı görülenlere tımarlar ve terakkiler ihsân olunacağı ifade edilmektedir. 28 Bir diğer mühimmede yer alan ferman örneğinde ise özetle, edâi gazayâ tevcüh itdüm gazâdan ve cihaddan safalu olan kimesneler ve doyumluk taleb eden kimesneler ve yarar yoldaş olur, kılıcıyla etmek çıkaran kimesneler ve yoldaşlığı ile tımar almak isteyenler âlât-ı harbleri ve esbâb-ı ceyşleri ile gelüb her birisi yoldaşlığına göre benden himmetler ve inayetler göreler ve tımara talib olanlara tımardan ve dirlikten himmet ve inâyet idem.. ifadeleri kullanılarak, gençler tımar vaadiyle sefere çağırılmaktadır. 29 Yine II. Bayezid zamanında 1484 yılındaki Boğdan Seferi öncesinde bu sefere katılacak herkese hak etmeleri halinde tımar verileceği vaad edilmiştir. 30 Bu konuyla ilgili Niğde sancak beylerinin savaşta gösterdikleri yararlılıklardan dolayı emrindeki bazı askerlere tımar tevcîhi için merkeze arzda bulunduklarını gösteren mühimme kayıtları mevcuttur. Örneğin yılları arasında Venedik ile yapılan savaşta Kıbrıs ın alınması için Lefkoşe ve Magosa muharebelerinde gösterdikleri yararlılıklarından dolayı Niğde Peçevî, 1532 de Budin Kalesi fethedileceği zaman savaşın çok kızıştığı bir anda askerlere dirlik, terakki, tımar ve zeâmet gibi ödüllerin vaad edildiğini, bunun üzerine askerlerin ya alırım ya da baş veririm dercesine mücadele ettiklerini yazmaktadır. Bkz. Emine Erdoğan Özünlü, Terakki Tevcîhi, s Aynî Ali Efendi nin belirttiğine göre reaya ata binip kılıç kuşanamaz. Ancak kendisinde harpetmek hevesi olan yiğit ve harpsever kimseler, beylerbeyiler ve sancak beylerinin hizmetinde çalışarak serhadlerde kalır ve serhad birliğine geçerek sancak beylerine hizmet eder ve hizmeti karşılığı olarak da serhad ulufesinden bunlara kanun gereğince tımarlar verilir ve defterde kayıdı geçer. Fakat başka yoldan tekrar bir tımar alamaz. Tımar alıcısının soybesoy sipahi ve sipahi oğlu olması lazımdır. Aynî Ali Efendi, a.g.e., s tarihli ve Kanuni dönemine ait bir ferman örneğinde aslen raiyyet oğlu raiyyet oldukları halde sonradan tımar elde etmiş olanların ellerinden bir bahane ile tımar ve beratlarının alınmaması, defterlerde bunlara verilmiş olan tımarların mukarrer tutulması emredilmektedir. Bkz. M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s Halil İnalcık, Tımar Rejimi ve Sipahi Ordusu, s Emine Erdoğan Özünlü, Terakki Tevcîhi, s Yunus Koç, Osmanlıda Toplumsal Dinamizmden Celali İsyanlarına Giden Yol ya da İki Belgeye Tek Yorum, Bilig, S. 35 (Güz 2005), s Nicoara Beldiceanu, a.g.e., s

8 İbrahim Erdoğdu Sancakbeyi Mehmed in iş ârı (yazı ile bildirme) üzerine adamlarından Hurrem, Ferhad, İbrahim, Pervane, Rıdvan, Abdullah, Mehmed, Abdülaziz, Subaşı Mustafa, Mahmud, Abdi, Hüseyin ve Durmuş a tımar tevcîhleri yapılmış ve durum sancağın bağlı olduğu Karaman beylerbeyine bir hükümle bildirilmiştir. İsmi İbrahim olanın tımarı ibtida olup, diğerlerininki tımara terakki (zam) şeklinde tevcîh olunmuştur. Belgelerin tarihleri ise yılları arasını kapsamaktadır yüzyılda özellikle sınır bölgelerinde birçok sipahi, yalnızca beylerbeyi veya sancak beylerinin hatta subaşının tezkiresiyle tımar alabilmekteydiler. 32 Ancak daha sonra görülen lüzum üzerine, 16. yüzyılda Osmanlı merkezi yönetimi tımar dağıtımı üzerindeki denetimini sıklaştırmıştır. Mesela 1531 tarihli bir hükmün çıkarılmasına kadar beylerbeyleri, babalarının vefatı sebebiyle subaşı oğullarına ve sipahi oğullarına kanun hükmü gereğince tımar tevcîhi yapabilirken, bu tarihten sonra beylerbeylerinin ancak düşük kıymetli tımarları dağıtabileceği, diğerlerinin ise (ibtida berâtları dâhil) beylerbeyi tarafından verilmeyip, beylerbeyinin tevcîh tezkireleri üzerine İstanbul dan fermanla (berât) verilmesi esası kabul edilmiştir. 33 Dolayısıyla tımar tevcihleri, Kanuni dönemine kadar merkezden yapılmaktayken, 34 bir süre sonra bu uygulama kısmen esnetilerek beylerbeylerine bazı küçük tımarları kendi berâtlarıyla tevcîh etme yetkisi verilmiştir. Büyük tımarların tevcîhi ise, beylerbeyinin merkeze bir tezkire ile teklifi üzerine yapılmaya başlanmıştır. Beylerbeylerinin kendi verdikleri kılıç tımarına tezkiresiz, berâtı divandan alınmak üzere tezkire verdiği hisse tımara ise tezkireli tımarlar denilmiştir. 35 Beylerbeyinin kendi berâtı ile tevcîh edebildiği tezkiresiz tımarların miktarı ve büyüklükleri, eyâletlere göre değişiklik göstermektedir. Örneğin Rumeli, Budin, Bosna ve Temeşvar ile Şam, Haleb, Bağdad, Şehrizor, Erzurum ve Diyarbekir Eyâletlerinde Anadolu ve Kıbrıs Eyâletlerinde 4.999, Karaman, Zülkadriye ve Rûm Eyâletlerinde ise akçeye kadar beylerbeyi tımar tevcîhi yapabilmekteydi. Bunların 1 akçe fazlası ise tezkireli tımar gurubuna giriyordu. 36 Bu durumda beylerbeyi, bir tezkire ile merkezi bilgilendirmek zorundaydı. Beylerbeyinin tezkiresiz tımar verme yetkisi ile ilgili olarak İnalcık, berât almak için İstanbul a gelip gitmenin aşırı zaman kaybına sebep olacağı ve münhal tımarların bir an önce kapatılması zaruretinden ötürü, böyle bir yetkinin verildiğine işaret etmektedir. 37 Nitekim III. Murad ( ) dönemi üzerine yapılan bir çalışmada, ibtidâdan tımar tevcîhlerinde fermanların yürürlüğe girip kaydolmasının iki sene sürdüğü, bazen 11 seneyi bile bulduğu ifade edilmektedir BOA. A.{DVNSMHM.d Dosya No: 42 Gömlek No: 1134, 1293, 1301, 1327, 1328, 1408, 1463, 1556, 1569, 1678, 1696, 1846, Halil İnalcık, Klasik Çağ, s Kanunî zamanında neşredilen bu hüküm sureti, maddeler halinde neşredilmiştir. Bkz. M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s ; 34 Fatma Acun, a.g.m., s Aynî Ali Efendi, Kanunnâme-i Âl-i Osman, s ; Sofyalı Ali Çavuş, a.g.e., s M. Ali Ünal, Osmanlı Müesseseleri, s. 185; Aynî Ali Efendi, Kanunnâme-i Âl-i Osman, s Halil İnalcık, Klasik Çağ, s Nejat Göyünç, Tımar Tevcîhleri, s.73 (adı geçen makalede dipnot 39)

9 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri b- Tımar Tevcîh Prosedürü Genel olarak bir tımara tayin önce arz ile başlar ve bu arz üzerine Osmanlı bürokrasisi harekete geçerdi. Bunun sebebi, tayin kararından önce taleb edilen görevin ve ona bağlı dirliğin güncel durumunu ve göreve talib kişinin o iş için uygunluğunu tespit etmekti. 39 Tevcîh işleminde izlenen prosedürün ilk adımı ise, çeşitli sebeplerle mahlûl kalan veya intikali söz konusu olan bir tımar dirliği için müracaat eden (arz sunan) adayın eline divan-ı hümâyuna hitaben yazılmış, adayı tanıyan sipahiler veya sipahi subaylarının aday hakkındaki olumlu görüşlerinin ve şahitliklerinin yer aldığı bir arzın (tavsiye mektubu) kaleme alınmasıydı. Örneğin 25 Safer 1127/02 Mart 1715 tarihli ve Niğde Mîralayı Seyyid Hasan imzalı bir arz tezkiresinde, Fazlullah ibn. İsa ya ibtidâdan verilmesi istenen tımar için Niğde Sancağı na bağlı Şücaüddîn Nahiyesi Başviran Karyesi nde akçe zeâmet tasarruf eden Seyyid Abullah ile Anduğı kazasının Asmaz Karyesi nde akçe tımara mutasarrıf olan Mustafa ve Niğde Kazasına bağlı Suvermez isimli karyede ve gayrıdan (diğer yerlerden) akçelik tımar tasarruf eden Mehmed isimli sipahiler şahitlik etmektedirler. 40 Arzı başkente gönderen görevlinin olumlu görüş beyanı ise, belgelerde her vech ile lâyık ve mahâl-i müstehâk olmağla ifadeleri ile formüle edilmektedir. 41 Eğer bu arzlara ilişkin tavsiye mektubuna merkez tarafından olumlu cevap verilirse, adaydan bir tezkire istenmekteydi. Bu tezkire, adayın talib olduğu tımarın bulunduğu yerin beylerbeyi tarafından verilmekteydi. Tezkireyi aldığı halde 6 ay içerisinde İstanbul a giderek berâtını almayan sipahi hakkını kaybetmekteydi. 42 Tezkirenin tekrar merkeze ulaşmasıyla işlem tamamlanmakta ve adaya tımar tevcih edildiğine ilişkin bir berât-ı âlî-şân verilmekteydi. Örneğin 22 Cemaziyelahir 1133/20 Nisan 1721 tarihli ve Niğde Mîralayı Seyyid Ebubekir imzalı bir arz tezkiresinde Niğde Sancağı na bağlı Uçhisar Nahiyesi ne bağlı Barçin isimli karyede ve gayrı yerlerde toplam akçelik tımar tasarruf eden Ali nin, kendi hüsn-ü rızasıyla tımarını Seyyid Mustafa ya devretmesi münasebetiyle merkezden söz konusu tımarın Seyyid Mustafa ya sadaka ve ihsân buyrulmak ricasına binâen 43 veya 20 Receb 1138/24 Mart 1726 tarihinde Bor Nahiyesi nde akçe iki kılıç tımara mutasarrıf olan Mehmed in vefatı üzerine tımarının sulbî oğlu Ömer e tevcîhinin istendiği arzın karşılığında 44 ya da 15 Receb 1142/03 Şubat 1730 tarihinde yine Bor Nahiyesi nin Yerköy Karyesi nde akçe tımarı tasarruf eden İbrahim in tımarından feragât ederek berâtını ve hüccet-i şer iyyesini Ahmed bin Mehmed e teslim etmesi ve bu kişinin mezkûr tımarın kendisine tevcîhi için berât-ı âlî-şân isteğine dair, bireysel olarak merkeze gönderilmek üzere sunduğu arzı uygun bulunarak söz konusu kişiler için ilgili kalemlerden olumlu görüşler alındıktan sonra bu kişilere merkeze yapılan arzlarına binâen tımar tevcîh berâtları gönderilmiştir. 45 Tımar arzlarının, sancağın alaybeyi (mîralay) tarafından yapılması genel bir kuraldı. Nitekim bu çalışmada kullanılan tımar arzlarının tamamına yakını, farklı tarihlerde görevli Niğde Halil İnalcık, Osmanlı Bürokrasisinde Aklâm ve Muâmelat, s.1 40 BOA. ĠE. AS., Dosya No: 83, Gömlek No: 7505 (Bundan sonra BOA. ĠE.AS., 83 / 7505) 41 BOA. AE. SMST. III., 191 / Aynî Ali Efendi, Kanunnâme-i Âl-i Osman, s. 72; Ö. Lütfi Barkan, Timar, s BOA. ĠE. AS., 87 / BOA. AE. SAMD. III, 106 / BOA. AE. SAMD. III, 71 / 7171.

10 İbrahim Erdoğdu alaybeyleri tarafından yapılmıştır. Fakat başka eyâlet ve sancaklarda, beylerbeyi ve sancak beylerinin de bu arzları yaptıkları örneklerle sabittir. 46 Ayrıca doğrudan ilgilinin arz-ı hâl sunması da mümkündü. Örneğin, 09 Rebiülevvel 1115/14 Temmuz 1703 tarihli bir tımar arz tezkiresinde, Niğde Sancağı nın Bor Nahiyesi ne bağlı bazı köylerde kanuna aykırı olarak üç kılıç tımarı tasarruf eden Abbas tan bir kılıç tımarın alınarak sefere eşmek şartıyla kendisine verilmesini isteyen Osman ın 47, yine Bor Nahiyesi nde toplam akçelik iki kılıç tımara sahip İbrahim in memur olduğu Bağdat Seferi ne gelmemesi üzerine mahlûl kalan tımarının kendisine tevcîh edilmesini isteyen Seyyid Mehmed 48 ve 27 Ramazan 1132/02 Ağustos 1720 tarihli arz tezkiresine göre Niğde Sancağı na bağlı Şücaüddîn Nahiyesi neki Lüle Kalesi mustahfızlarından Erdoğdu nun fevt olması sebebiyle Koçak Karyesi nde tasarruf ettiği akçelik gedik tımarın müteveffanın sabî oğlu Abdulfettah a tevcîhi ile ilgili yapılan arzlar 49, bireysel arzlardır. Arzın sonunda talipliler bende Osman, bende Mehmed, bende Abdulfettah formülüyle arzların kendilerine ait olduğunun imzasını atmışlardır. Bu şekilde bireysel sunulan tımar tevcîh arzlarında çoğu kez vezîr-i â zâm, arzın gönderildiği sancağın alaybeyinden durumun araştırılıp sorulmasını emrederdi. Bu durumda arz üzerine alaybeyi, aday hakkındaki düşüncelerini yazardı. 50 Fakat şahsi taleplerde her zaman alaybeyinden bilgi istenmediği de olmuştur. 51 c- Tımar Tevcîh Arzlarının Düzenlenme Sebepleri Tımar tevcîh arzları içerik olarak tertip edilme amacına göre çeşitlilik göstermektedir. Nitekim Niğde Sancağı nda tımar arzlarının ağırlıklı olarak ölüm, yoklamada bulunmama (sefere eşmeme), tımarından kendi isteğiyle feragât ve kasr-ı yed, tımarıyla ilgilenmeme sebebiyle hizmetsizlik, kendi isteğiyle tımarların karşılıklı değiştirilmesi (mübâdele), fazladan kılıç tımarı (dirlik) tasarruf etme ve tımarının çorak ve dolayısıyla hasılatsız olduğu gerekçesi ile zam (terakki) isteği gibi sebeplerle düzenlendiği görülmektedir. 575 Tımar intikalini ve dolayısıyla arz gerektiren sebeplerden ilki fevtin vaki olması (tımar sahibinin ölmesi) durumudur. İlgili belgelerde bazen vefatın sebebi belirtilirken, çoğu yerde sadece fevt olup ifadesi geçmektedir. Tımar sahibinin vefatı, elindeki tımarın intikalini gerektiren sebeplerden birisi olup, mevcut arzların önemli bir kısmı vefat sebebiyle mahlûl kalan tımarın bir başkasına tevcîhi ile ilgilidir. Tımar sahibinin ölmesi durumunda tımarın kime intikal edeceği hususunda bazı istisnâi uygulama ve görüşler varsa da, ilke olarak uygulamada tımar (dirlik) çoğunlukla tımar sahibinin oğluna veya oğullarından birine, kardeşine veya kardeşi oğullarından birisine yahut, duruma göre torunlarına veya merkezin seçtiği hariçten birisine intikal etmekteydi. Ancak bu intikal durumu Fatih Kanunnâmesi ve 1538 tarihli Kanuni Sultan Süleyman a ait bir kanunnamede açıkça belirtildiği üzere ırsî değildi Örneğin 1579 tarihli timar ve terakki verilenlere ait ferman suretlerini ihtiva eden bir defterdeki toplam 145 kayıttan 23 tevcîhin beylerbeyi arzı, 66 tevcîhin ise sancakbeyi arzı ile gerçekleştirildiği görülmektedir. Bkz. Nejat Göyünç, Tımar Tevcîhleri, s BOA. AE. SMST. II., 98 / BOA. AE. SMST. II., 99 / BOA. ĠE. AS., 89 / Bakınız 45, 46, 47 nolu dipnotlarda verilen belgeler. 51 Örnekler için bkz. Geza David, Maliye Tarihi Kaynağı Olarak Timar Defterleri, Türk Dünyası AraĢtırmaları, 87, Aralık 1993, s Bkz. Nicoara Beldiceanu, a.g.e., s

11 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri Nitekim Niğde Sancağı nda tımar sahibinin vefatı üzerine dirliğin durumu için merkeze yapılan arzlar, çoğunlukla tımarın vefat edenin oğluna tevcîhi yönündedir. Örneğin Niğde Sancağı na bağlı Bor Nahiyesi nde İlemi Karyesi nde akçelik iki kılıç tımarı tasarruf eden Mehmed fevt olup tımarı mahlûl olmağla, tımarının uzun boylu, ala gözlü, açık kaşlu sulbî oğlu Ömer e tevcîhi için Niğde Sancağı Alaybeyi Seyyid Ebubekir imzalı bir arz kaleme alınmıştır. 20 Receb 1138/24 Mart 1726 tarihli bu arza istinaden, merkez tarafından söz konusu tımarın 53 müteveffanın Oğlu Ömer e tevcihini belgeleyen bir berât düzenlenmiştir. Yine 22 Cemaziyelevvel 1145/10 Kasım 1732 tarihli bir diğer tımar arz tezkiresinde belirtildiği üzere, Niğde Sancağı Melendiz Nahiyesi ne bağlı Andirlos Karyesi nde 700 akçe gedik tımara 54 mutasarrıf Mustafa nın vefatı üzerine tımarının oğlu Emrullah a tevcîhi için Niğde Kalesi Dizdarı Murtaza imzasıyla yine bir tımar arz tezkiresi düzenlenmiştir. 55 Aynı şekilde yine Niğde Sancağı na bağlı Bor Nahiyesi nin Etre Karyesi nde 700 akçelik gedik tımarı tasarruf eden Süleyman ın vefatı sebebiyle tımarının sulbî oğlu Ömer e tevcîh için berât verilmesi yönünde, 29 Zilhicce 1187/11 Şubat 1774 tarihinde Niğde Kalesi dizdarı Ebubekir imzalı bir arz tezkiresi kaleme alınmıştır. 56 Ancak ölüm sebebiyle mahlûl kalan tımarın her zaman ölen tımar sahibinin oğluna verilmediği görülmektedir. Mesela, Niğde Sancağı nın Şücaüddîn Nahiyesi nin eshâb-ı tımarından olan ve Elmalı Karyesi ile gayrıdan akçelik tımara mutasarrıf olan Hüseyin in vefatının ardından tımarının mahlûl kaldığı gerekçesiyle Muslî isimli bir şahsa sadaka ve ihsân buyrulması istenmektedir. Arz tezkiresi, 08 Zilhicce 1074/02 Temmuz 1664 tarihli olup, Niğde Mîralayı Süleyman imzalıdır. 57 Adı geçen şahsın kimliğine ve ölen tımar sahibiyle yakınlığına dair herhangi bir bilgi ve işaret yoktur. Muslî isimli kişinin hariçten birisi olduğu kuvvetle muhtemeldir. Zira ölen tımar sahibinin oğlunun olmaması durumunda tımarının yakın akrabalarından birisine intikal ettiğini açıkça gösteren bazı örnek belgeler mevcuttur. Mesela, 06 Cemaziyelahir 1133/04 Nisan 1721 tarihli bir arz tezkiresine göre, Niğde Sancağı nın Şücaüddîn kazasında Lüle Kalesi aklamından olan ve Porsuk Karyesi nde akçelik bevvâblık tımarı ulufesi karşılığında tasarruf eden kale neferâtından Ahmed in vefat etmesi üzerine yeri hâli ve hizmeti muattal(boş) olduğundan, söz konusu tımarın müteveffanın karındaşı oğlu Mehmed e tevcîhi yönünde bir berâtı âlişânın sadaka ve ihsân buyrulmak ricasıyla Lüle Kalesi dizdarı Mustafa imzalı bir arz tezkiresi kaleme alınmıştır BOA. AE. SAMD. III., 106 / Pek çok anlamı olan gedik, askerî manada savaşçı sınıfından sayılmadığı halde terfi ederek zabit olabilen topçu ve kale muhafızları gibi askerî sınıfların kadroları için kullanılmıştır. Bu rütbelilerin efradı belli ve değişmez sayıdadır. Daha ziyade kale muhafızlarına tevcîh edilen tımarlar da bu kapsama dâhildir. Gedik tımarlar Osmanlı Devleti nin başlangıcından beri olmakla birlikte, askerî manadaki tevcîhlere ilk döneme ait belgelerde rastlamak mümkündür. Bkz. Ahmet Akgündüz, Ġslam Ansiklopedisi (DĠA), C. 13, Ankara 1996, s Dergâh-i felek-medâr ve bârgâh-i gerdûn-iktidâr türabına arz-i bende-i bi-mıkdâr ve zerre-i hâkisâr budur ki Nigde sancağında Melendiz Nahiyesi nde Andurlos (?) nâm Karye ve gayrıdan yedi yüz akçe gedik tımara mutasarrıf Mustafa veled-i Emrullah fevt olub gediği hâli ve hizmet-i lâzimesi muattal olmağla sulbî oğlu Emrullah her veçhile mahal ve müstehak berât-ı âlişân sadaka ve ihsân buyrulmak bâbında pâye-i alâya arz ve ilâm olundu. Bâki fermân ulu l emrindir. Bende Murteza Dizdâr-ı Kale-i Nigde hâlâ BOA. AE. SMHD. I., 90 / BOA. AE. SMST. III., 83 / BOA. ĠE. AS., 18 / BOA. AE. SAM. III., 2 / 2602.

12 İbrahim Erdoğdu Verilen örneklerden de anlaşılacağı üzere, bir tımar veya zeâmetin ölüm veya başka sebeplerle mahlûl kalması durumunda oğullarına veya yakın akrabalarına intikali yaygın bir uygulama olup, tevcîh yapılırken tımarın miktarı açısından gözetilen bazı hususlar vardı. 59 Nitekim ölen dirlik sahibinin harp yapabilecek, yani eli silah tutabilecek bir evladı var ise tımar öncelikle onun hakkı idi. Eğer çocuk küçük ise, bizzat sefere gidinceye kadar yerine cebelüsünü (tam teçhizatlı asker) göndermek şartı ile tımar ona tevcîh kılınırdı. 60 Bu durum Niğde Sancağı örneğinde tespit edilebilmektedir. Örneğin 02 Zilkade 1077/26 Nisan 1667 tarihli bir arz dilekçesi, bu konuyla ilgilidir. Arzda belirtildiğine göre, Niğde Sancağı dâhilindeki Develi Nahiyesi nin Yerköy Karyesi ve gayrıdan akçe tımara mutasarrıf olan Fazlı, tahminen 4 veya 5 yaşlarında olduğu için sefere eşmeye iktidarı olmadığından, memur olduğu Girit Seferi ne bir yarar cebelüsünün iştiraki ve aynı Nahiyenin karyelerinde toplam akçe tımara mutasarrıf olan Receb in de tahminen 5 yaşında olması ve sefere eşmeye iktidarı olmaması sebebiyle memur olduğu Girit Seferi ne katılmak üzere bir yarar cebelüsünün sefere katılması için Niğde Mîralayı Seyyid Mehmed imzalı iki arz ile merkezden bir emr-i şerif talep edilmektedir. 61 Bir oğulun babasının yerine geçebilmesi için daha çocukluğundan itibaren ata binme, silah kullanma gibi uğraşlarla iştigal etmesi, silahşörlükte ve binicilikte maharet sahibi olması gerekirdi. Babaları ölüp oğulları 12 yaşına vardıktan sonra, 7 yıl içinde bir dilekçe ile beylerbeyine başvurarak tımar talebinde bulunmaları şarttı. 62 Bu konuyla ilgili olarak, 05 Zilkade 1123/15 Aralık 1711 tarihli arz tezkiresinde belirtildiğine göre Niğde Sancağı nda Valisa Karyesi nde ve gayrıdan akçe tımara mutasarrıf Mehmed veled-i Hasan ın, 20 yaşına geldiği için bundan böyle seferlere bizzat kendisinin iştirak edeceğini bildiren bir arz-ı hâli muhtemelen ilgili makama sunulmuş olmalı ki, Niğde Mîralayı Esseyyid Abdullah imzasıyla düzenlenen ve merkeze gönderilen tımar arz tezkiresinde mûmâ- ileyh ile ilgili olarak cenge ve harbe kâdir olup beş on seneden berü cebelüsün virüb artık harbe iktidarı olmağla cebelü kaydı ref olunmak ricası dile getirilmektedir yaşına geldikten sonra, yedi yıl içinde tımar talebinde bulunmayıp sonradan talep edilmesi halinde, dirlik sahiplerinin çocuklarına tımar verilmez ve haklarını kaybederlerdi. Ancak 59 Mesela ölen tımar veya zeâmet sahibinin birden fazla oğlu var ise, şunlara dikkat edilmekteydi. Örneğin zeâmeti 20 ile 50 bin arasında olan bir subaşı öldüğünde oğullarından birine beş bin, diğerine dört bin akçelik tımar verilirdi. Tımarı 10 bin ile 20 bin arasında bulunan bir tımarlı sipahi eğer harpte ölmüş ise bir oğluna dört, diğer oğluna üç bin akçelik tımar tevcîh olunurdu. Bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Tımar Rejimi ve Sipahi Ordusu, s. 1062; M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s Ayrıca bir zeâmet veya tımar sahibinin ölmesi durumunda dirlik tevcîhlerinin hangi kriterlere göre yapıldığı ile ile ilgili daha teferruatlı bilgi için bkz. Sofyalı Ali Çavuş, a.g.e., s. 100 v.d. 60 Kanuni döneminde Lütfi Paşa Rumeli Beylerbeyi iken gönderilen bir fermanda konu hakkında şunlar söylenmektedir. Evvelce sipahilerin küçük oğullarına 10 yaşına varıncaya kadar cebelüsünü eşdirmek üzere timara verilip, on yaşından sonra kendisi gelmez ve cebelüsü gelirse makbul olmaz ve timarları elinden alınırdı. Şimdi seferlerin uzak olup, 10 yaşındaki sipahizadeler gelmediği takdirde timarlarının ellerinden alınması doğru görülmemektedir. Binâenaleyh 16 yaşına varıncaya kadar cebelüleri makbul olacak ve bundan sonra kendileri sefere gelecektir. Bkz. M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s. 37, BOA. ĠE. AS., 23 / 2058 (1 nolu belge) 62 Nicoara Beldiceanu, a.g.e., s BOA. ĠE. AS., 59 / 5370.

13 Niğde Sancağı Örneğinde Tımar Tevcîhleri büyük bir sefere iştirak edip adamakıllı bir yoldaşlıkta bulunurlarsa tekrardan tımar verilirdi. 64 Şayet bir tımarlının torunu, eğer babası tımar almamışsa tımar talep etme hakkına sahip değildi. 65 Tımar tevcîh arzlarının düzenlenme sebeplerinden bir diğeri, yoklamada bulunmama yani sefere katılmamaktan dolayı tımarın bir başkasına tevcîhi için yapılan arzlardır. Bir sefer halinde ordu-yu hümâyûna katılmayan ve yoklamada ismi olduğu halde kendisi seferde olmayan her tımarlı, yerine kendisini temsilen oğlunu, kardeşini veya bir akrabasını yollamış olsa dahi, elinden tımarı alınarak görevinden uzaklaştırılırdı. Askerden kaçan, ihanet eden veya görev yerini terk eden tımarlılar için de durum aynıydı. 66 Nitekim Niğde Sancağı tımar tevcîh arzları içerisinde sayısal çoğunluk açısından vefat durumundan sonra ikinci sırada sefere katılmama yer almaktadır. Bu durumda tımar hâli, harâbe, mahlûl ve muattal olarak kabul edildiğinden, tımarın bir başka şahsa tevcîhi için Mîralay imzasıyla arz dilekçeleri düzenlenmiştir. Arzlarda, tımar sahibinin katılmadığı seferin ismi bazen açıkça yazılırken, bir kısmında ise sadece sefere katılmadığı belirtilmiştir. Örneğin 21 Zilkade 1079/22 Nisan 1669 tarihli bir arz dilekçesinde Niğde Sancağı nın Develi Nahiyesi ne bağlı Dereköy Karyesi nde akçe tımarı tasarruf eden Osman ın Girit Seferi ne gelmemesi üzerine tımarının elinden alınması ve yine aynı nahiyede tımarı bi-hâsıl olan Ali nin tımarıyla birleştirilerek iki kılıç tımarı halinde Ali ye tevcîh edilmesi istenmektedir. 67 Belge Niğde Mîralayı Seyyid Mehmed imzalıdır. 09 Rebiülevvel 1115/23 Temmuz 1703 tarihli bir diğer arz dilekçesinde, ise yine Niğde Sancağı nın Bor Nahiyesi ne bağlı bazı köylerde toplam akçelik iki kılıç tımar tasarruf eden İbrahim in, memur olduğu Bağdat Seferi nde bulunmayışı sebebiyle tımarının Seyyid Mehmed e tevcîhi istenmektedir. 68 Yine Niğde Sancağı Ürgüp Nahiyesi Kutulu Karyesi nde ve gayrıdan akçe tımarı tasarruf eden Osman ın M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s. 39. Nitekim tarihli Mühimme defteri kullanılarak yapılan bir çalışmaya göre (defterin aslında bir ru us defteri olduğu ancak Mühimme kataloğuna kayıtlı olduğu belirtilmektedir) herhangi bir sebeple tımarları ellerinden alınmış olan mazul sipahiler, tekrardan tımar talebinde bulunmuşlardır. Söz konusu defterde 48 mazul sipahinin yeniden tımar alabilmek için müracaatta bulundukları tespit edilmiştir. Bkz. Emine Erdoğan, Tımar Tevcîh Sebepleri, s Ayrıca dönemin siyasi ve sosyal gelişmelerinin de etkisiyle mazûl sipahiler, kapıkulları ve sınır boylarındaki gönüllülerin, tımar elde edebilmek için devlete sürekli baskı yaptıkları ifade edilmektedir. Bkz. Halil İnalcık, Klasik Çağ, s Nitekim Kanuni dönemine ait bir ferman örneğinde sefere gitmeyüb bundan sonra kendilerine timar verilmemesi emrolunan sipahiler türlü yollardan yine timar almakta imişler denildikten sonra görevliler, sipahilere yapılacak tımar tevcîhleri konusunda uyarılmaktadır. M.Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s Kanuni dönemine ait bir ferman örneğinde bu konu hakkında şunlar söylenmektedir. Bir sipahi timar tasarruf eder iken oğluna tımar müyesser olmadan oğlu ölürse, fakat bunun çocuğu bulunursa bilahere bunun iımar sahibi sipahi dedesi vefat edince çocuğa baban timar tasarruf etmedi diyerek timar verilmez imiş. Şimdi şöyle bir hüküm sadır olmaktadır ki, sipahizadenin dedesi vefat ettiği günden on yıla varıncaya değin timar istemeye geldikde atan timar tasarruf etmemişdir denilmemelidir ve diğer sipahizadelere kıyas olunup timar tevcîh olunmalıdır. Fakat on sene geçtikten sonra isterse ferağat etmiş sayılır ve timar verilmez. M. Tayyib Gökbilgin, a.g.m., s. 45. Ayrıca bkz. Nicoara Beldiceanu, a.g.e., s Bir kişinin elinden tımarının alınmasının sebepleri arasında, öncelikle sefere katılmama geliyordu. Beylerbeyi tarafından sefer sırasında yoklama yapılırdı ve katılmayanların kaydı devlet merkezine gönderilirdi. Bu kayıtlar hangi tımarın boş olduğunu belirlemek, çifte tahsis ve ihtilâfları önlemek için son derece önemliydi. Bkz. Halil İnalcık, Osmanlı Ġdare ve Ekonomi Tarihi, s BOA. ĠE. AS., 10 / BOA. AE. SMST. III., 99 /

Osmanlı Timar Sistemi nde Tevcih Prosedürü. The Procedure of Allocation in the Ottoman Timar System

Osmanlı Timar Sistemi nde Tevcih Prosedürü. The Procedure of Allocation in the Ottoman Timar System Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2(1): 1-11 Osmanlı Timar Sistemi nde Tevcih Prosedürü Mehmet DOĞAN 1 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Özet

Detaylı

269 NUMARALI İCMAL DEFTERİNE GÖRE ACLUN Ünal TAŞKIN * ACLUN ACCORDİNG TO THE İCMAL DEFTER NUMBERED 269

269 NUMARALI İCMAL DEFTERİNE GÖRE ACLUN Ünal TAŞKIN * ACLUN ACCORDİNG TO THE İCMAL DEFTER NUMBERED 269 ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ ISSN: 1308 9196 Yıl : 4 Sayı : 7 Aralık 2011 269 NUMARALI İCMAL DEFTERİNE GÖRE ACLUN Ünal TAŞKIN * Özet Osmanlı İmparatorluğu nda ekilebilir arazinin

Detaylı

KOCAELİ TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: DERDEST DEFTERLERİ

KOCAELİ TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: DERDEST DEFTERLERİ KOCAELİ TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: DERDEST DEFTERLERİ Emine ERDOĞAN ÖZÜNLÜ* Giriş 1337 lerde Osmanlı egemenliğine geçen Kocaeli (İzmit), Orhan Bey zamanında İzmit merkez olmak üzere bir sancak

Detaylı

Timar Tevcih Sebepleri Üzerine Bir Kaynak Değerlendirmesi

Timar Tevcih Sebepleri Üzerine Bir Kaynak Değerlendirmesi Timar Tevcih Sebepleri Üzerine Bir Kaynak Değerlendirmesi (An Assesment of Resource on The Reasons of Timar Allocation) Emine Erdoğan * Özet Timar sistemi, Osmanlı toprak düzeninin işleyişi açısından olduğu

Detaylı

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14 Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Ders Notu OSMANLI KÜLTÜR VE MEDENİYETİ (1300-1453) 1. OSMANLI'DA DEVLET ANLAYIŞI Türkiye Selçuklu Devleti

Detaylı

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DA TAŞRA TEŞKILATI TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI İstanbul un merkez kabul edildiği Osmanlı Devleti nde, başkentin dışındaki tüm topraklar için taşra ifadesi

Detaylı

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI: DOĞUBAYAZIT M. M. FAHRETTİN PAŞA ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIFLAR SEÇMELİ TARİH DERSİ 1. DÖNEM 2. ORTAK SINAV SORULARI A GRUBU ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI: SORULAR

Detaylı

Modava Sancağında Tımar Rejimi

Modava Sancağında Tımar Rejimi Modava Sancağında Tımar Rejimi Özet Murat Serdaroğlu* Modava, 1552 yılında Tımışvar Eyaletine bağlı küçük bir nahiye iken, 1569 tarihli mufassal defterde sancak statüsüne kavuşmuştur. Modava Sancağına,

Detaylı

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845)

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) C. Yunus Özkurt Osmanlı döneminde ilk genel nüfus sayımı, II. Mahmud döneminde 1831 (Hicri: 1246) yılında alınan bir karar ile uygulanmaya başlamıştır (bundan

Detaylı

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi PROF. DR. NEJAT GÖYÜNÇ ARMAĞANI 305 Mevlüt ESER Prof. Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ NEÜ A. Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Sosyal Bilgiler Eğitimi Mevlevilik, Mevlâna

Detaylı

OSMANLI TARİHİ ARAŞTIRMALARINDA TIMAR VE ZEAMET RUZNAMÇE DEFTERLERİ TIMAR AND ZEAMET RUZNAMÇE REGISTERS IN OTTOMAN HISTORY STUDIES

OSMANLI TARİHİ ARAŞTIRMALARINDA TIMAR VE ZEAMET RUZNAMÇE DEFTERLERİ TIMAR AND ZEAMET RUZNAMÇE REGISTERS IN OTTOMAN HISTORY STUDIES Cilt: 7 Sayı: 12 Şubat 2017 ISSN: 2147-5210 DOI Number: 10.19039/sotod.2017.54 www.thestudiesofotomandomain.com OSMANLI TARİHİ ARAŞTIRMALARINDA TIMAR VE ZEAMET RUZNAMÇE DEFTERLERİ TIMAR AND ZEAMET RUZNAMÇE

Detaylı

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi. Orta Asya Türk tarihinde devlet, kağan adı verilen hükümdar tarafından yönetiliyordu. Hükümdarlar kağan unvanının yanı sıra han, hakan, şanyü, idikut gibi unvanları da kullanmışlardır. Kağan kut a göre

Detaylı

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ VE YAYIN LİSTESİ 1. Adı Soyadı : Muharrem KESİK İletişim Bilgileri Adres : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) 521 81 00 Mail : muharremkesik@gmail.com 2. Doğum -

Detaylı

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ  Youtube Kanalı: tariheglencesi DURAKLAMA DEVRİ KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi 05.08.2017 OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU XVII.YÜZYILDA OSMANLI- AVUSTRYA VE OSMANLI- İRAN İLİŞKİLERİ a-avusturya ile İlişkiler

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2 İÇİNDEKİLER GİRİŞ 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2 BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI 1. OSMANLI SARAYLARININ TARİHİ GELİŞİMİ... 7 2. İSTANBUL DAKİ SARAYLAR... 8 2.1. Eski Saray... 8 2.2.

Detaylı

XVI. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA BOZOK SANCAĞI TIMARLI SİPAHİLERİ

XVI. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA BOZOK SANCAĞI TIMARLI SİPAHİLERİ XVI. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA BOZOK SANCAĞI TIMARLI SİPAHİLERİ Zekai METE 1 Özet Bildiride, XVI. yüzyılın ikinci yarısında Bozok sancağında dirlik sistemi içinde yer alan timarlı sipahilerden bahsedilecektir.

Detaylı

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR 1. Osmanlı Devleti nde Yeniçeri Ocağı nı kaldırmak isteyen ilk padişah II. dır. Osman 2. Genç Osman saray ile halk arasındaki kopukluğu

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı :Hasan KARAKÖSE İletişim Bilgileri :Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Adres Tarih Bölümü Bağbaşı Yerleşkesi KIRŞEHİR Telefon Mail : O.386.2804573 :hkarakose@ahievran.edu.tr

Detaylı

TIMAR (CEBE) YOKLAMA DEFTERLERİNE GÖRE 18. YÜZYIL BAŞLARINDA BOZOK LİVASINDA TIMAR VE ZEAMETLER

TIMAR (CEBE) YOKLAMA DEFTERLERİNE GÖRE 18. YÜZYIL BAŞLARINDA BOZOK LİVASINDA TIMAR VE ZEAMETLER TIMAR (CEBE) YOKLAMA DEFTERLERİNE GÖRE 18. YÜZYIL BAŞLARINDA BOZOK LİVASINDA TIMAR VE ZEAMETLER Nergiz ŞAHİN 1 Özet Tımar Sistemi Osmanlı Devleti nde Devlet e ait toprakların askerî ve idari amaçlarla

Detaylı

The Sixteenth Century. Ümit KOÇ ÖZET

The Sixteenth Century. Ümit KOÇ ÖZET - -2002 The Sixteenth Century. Ümit KOÇ ÖZET - Divan- - - - SUMMARY Göktürkler to Ottoman Empire were perfectly institutionalized in The Ottaman Empire. study: Namely, Divan- l of the State), - experienced

Detaylı

SURİYE DE ERKEN DÖNEM OSMANLI TİMAR DÜZENİ : HAMA VE HUMUS ÖRNEĞİ Ottoman s Timâr System of the Early Period In Syria : Hama and Homs Models

SURİYE DE ERKEN DÖNEM OSMANLI TİMAR DÜZENİ : HAMA VE HUMUS ÖRNEĞİ Ottoman s Timâr System of the Early Period In Syria : Hama and Homs Models Fırat Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Dergisi Cilt: V, Sayı:2, Elazığ, 2008 1 SURİYE DE ERKEN DÖNEM OSMANLI TİMAR DÜZENİ : HAMA VE HUMUS ÖRNEĞİ Ottoman s Timâr System of the Early Period In Syria

Detaylı

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülhamid El Abri Hazretleri

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülhamid El Abri Hazretleri Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülhamid El Abri Hazretleri Asıl adı: Abdülhamid Nesebi: Es-Seyyid( Hazreti Hüseyin(R.A) ın Soyundandır) Doğum yeri:muş un Bulanık İlçesi Abri(Esenlik)Köyü Babası: Es-Seyyid Eş-Şeyh

Detaylı

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017 İktisat Tarihi I 18 Ekim 2017 Kuruluş döneminin muhafazakar-milliyetçi bir yorumuna göre, İslam ı yaymak Osmanlı toplumunun en önemli esin kaynağını oluşturuyordu. Anadolu'ya göçler İran daki Büyük Selçuklu

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : OSMANLI TARİHİ II Ders No : 0310440158 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili Öğretim

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Üniversite/Kurum Temel Alan ALPAY BİZBİRLİK MANİSA CELÂL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL, BEŞERI VE İDARI BILIMLER TEMEL ALANI Öğrenim Bilgisi Doktora 1992 1/Ocak/1996

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1995-2008 2008-2014 Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014

ÖZGEÇMİŞ. 1995-2008 2008-2014 Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014 ÖZGEÇMİŞ 1.Adı Soyadı : MUZAFFER TEPEKAYA 2.Doğum Tarihi : 20.10.1962 3.Unvanı : Prof. Dr. / Tarih Bölümü 4. e-mail : muzaffer.tepekaya@cbu.edu.tr Öğrenim Hayatı: Derece Alan Üniversite Lisans Tarih Selçuk

Detaylı

İktisat Tarihi I

İktisat Tarihi I İktisat Tarihi I 25.10.2017 Toplum, Ekonomi ve Maliye Klasik Dönem olarak da adlandırılan 16. yy Osm. Devleti nin en parlak dönemidir. TOPLUMSAL YAPI: Artığı yaratanlarla artığa el koyanları birbirlerinden

Detaylı

OSMANLI HÂKİMİYETİNİN İLK YILLARINDA FİLİSTİN DE TİMAR SİSTEMİ (GAZZE VE KUDÜS SANCAKLARI ÖRNEĞİ)

OSMANLI HÂKİMİYETİNİN İLK YILLARINDA FİLİSTİN DE TİMAR SİSTEMİ (GAZZE VE KUDÜS SANCAKLARI ÖRNEĞİ) EKEV AKADEMİ DERGİSİ Yıl: 17 Sayı: 56 (Yaz 2013) 39 OSMANLI HÂKİMİYETİNİN İLK YILLARINDA FİLİSTİN DE TİMAR SİSTEMİ (GAZZE VE KUDÜS SANCAKLARI ÖRNEĞİ) Ünal TAŞKIN (*) Öz Osmanlı Devleti nde reaya adıyla

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994. Y. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1998

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994. Y. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1998 ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Abdullah Demir 2. Doğum Tarihi: 01 Ocak 1970 3. Unvanı: Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994 Y. Lisans Hukuk Marmara

Detaylı

Osmanlı Devleti Kaynakçası

Osmanlı Devleti Kaynakçası Osmanlı Devleti Kaynakçası Tekkanat, H. (1996). Kuruluşundan Fatih Dönemi Sonuna Kadar Osmanlı Tarih Yazıcılığı. İnalcık, H. (1979-1980). "Osmanl Pamuk Pazarı, Hindistan ve ingiltere Pazar Rekabetinde

Detaylı

Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez

Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez teşkilatında bir kısmı da taşra teşkilatında olmuştur.bilhassa

Detaylı

İktisat Tarihi I. 15/16 Aralık 2016

İktisat Tarihi I. 15/16 Aralık 2016 İktisat Tarihi I 15/16 Aralık 2016 16. yüzyılda Osmanlı da para kullanımında büyük bir artış gerçekleşmiştir. Madeni sikkelere dayanan para sistemlerinde tağşiş işlemlerinin değişik amaçları olabiliyordu.

Detaylı

İktisat Tarihi I

İktisat Tarihi I İktisat Tarihi I 11.10.2017 12. asrın ikinci yarısından itibaren Anadolu Selçuklu Devleti siyasi ve idari bakımdan pekişmişti. XII. yüzyıl sonlarından itibaren şehirlerin gelişmesi ile Selçuklu ekonomik

Detaylı

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 0. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI. OSMANLI DEVLETİ NİN KURULUŞU (00-5). XIV. yüzyıl başlarında Anadolu, Avrupa ve Yakın

Detaylı

osmanlı kurumları tarihi

osmanlı kurumları tarihi osmanlı kurumları tarihi Yediyıldız, B. (1982). "Vakıf Müessesesinin XVIII. Asır Türk Toplumundaki Rolü". Vakıflar Dergisi, (14), 1-28, Ergin, O. (1977). Türk Maarif Tarihi. İstanbul:. Genç, M. (2000).

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ KİTAP - Osmanlı Kuruluş Dönemi Bursa Vakfiyeleri, Yayına Hazırlayanlar, Yrd. Doç. Dr. Sezai Sevim- Dr. Hasan Basri Öcalan, Osmangazi Belediyesi Yayınları, İstanbul

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 017-018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1. 1. XIV. yüzyıl başlarında

Detaylı

MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika

MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika cemâati, müteferrika taifesi) ve bu s ı n ı f a m e n s

Detaylı

TARİH BOYUNCA ANADOLU

TARİH BOYUNCA ANADOLU TARİH BOYUNCA ANADOLU Anadolu, Asya yı Avrupa ya bağlayan bir köprü konumundadır. Üç tarafı denizlerle çevrili verimli topraklara sahiptir. Dört mevsimi yaşayan iklimi, akarsuları, ormanları, madenleriyle

Detaylı

ORTA DOĞU ARAŞTIRMALARI DERGİSİ

ORTA DOĞU ARAŞTIRMALARI DERGİSİ ISSN 1303-9075 T.C. FIRAT ÜNİVERSİTESİ ORTA DOĞU ARAŞTIRMALARI MERKEZİ ORTA DOĞU ARAŞTIRMALARI DERGİSİ TEMMUZ 2007 Cilt : V Sayı : 2 ELAZIĞ 2008 Sahibi Prof. Dr. Mehmet Hamdi MUZ Fırat Üniversitesi Rektörü

Detaylı

KAY 361 Türk İdare Tarihi. Ders 6: 20 Kasım 2006 Konu: Osmanlı Toprak Sistemi Okuma: Ortaylı, 1979, sf

KAY 361 Türk İdare Tarihi. Ders 6: 20 Kasım 2006 Konu: Osmanlı Toprak Sistemi Okuma: Ortaylı, 1979, sf KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 6: 20 Kasım 2006 Konu: Osmanlı Toprak Sistemi Okuma: Ortaylı, 1979, sf. 81-122. Osmanlı İmparatorluğu: Genel Bir Bakış 1243 Kösedağ Savaşı sonucunda İran İlhanlıları n tabi

Detaylı

(1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay..

(1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay.. İktisat Tarihi (1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay.. (1962). "Yükseliş Devri'nde Osmanlı Ekonomisine Umumi

Detaylı

Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ ( ) *dipnot

Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ ( ) *dipnot Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ (1726-1750) *dipnot Ada ve Ebru'ya İçindekiler Kısaltmalar 9 Sunuş 13 Önsöz 15 Kaynaklar 17 1. BOA Kaynaklan 17 2. Kıbrıs Şer'iye Sicilleri 18 3. Yazmalar

Detaylı

Şirketin Son Durumunu Gösterir Ticaret Sicil Gazetesinin Verilmemesi Eksiklik Midir?

Şirketin Son Durumunu Gösterir Ticaret Sicil Gazetesinin Verilmemesi Eksiklik Midir? Şirketin Son Durumunu Gösterir Ticaret Sicil Gazetesinin Verilmemesi Eksiklik Midir? RESMİ GAZETE SAYISI: 26666 RESMİ GAZETE TARİHİ: 07.10.2007 KAMU İHALE KURULU KARARI Toplantı No : 2007/044 Gündem No

Detaylı

Murat Dursun Tosun ŞEBİNKARAHİSAR TARİHİNDEN GÜNÜMÜZE YANSIYAN BİRKAÇ OLAY

Murat Dursun Tosun ŞEBİNKARAHİSAR TARİHİNDEN GÜNÜMÜZE YANSIYAN BİRKAÇ OLAY ŞEBİNKARAHİSAR TARİHİNDEN GÜNÜMÜZE YANSIYAN BİRKAÇ OLAY 1 1893 tarihli belgede Çeçezade Ömer isimli bir şahsa ait üç adet dükkanın yandığından yangından sonra Osman Bey isimli nüfuzlu birisinin yanan dükkânlardan

Detaylı

Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl

Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Y. Lisans Doktora Tarih Öğretmenliği /Buca Eğitim Fakültesi

Detaylı

( TRT VAKFI ) TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MENSUPLARI SOSYAL DAYANIŞMA, TEDAVİ, EĞİTİM YARDIMLAŞMASI VE EMEKLİLİK VAKFI

( TRT VAKFI ) TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MENSUPLARI SOSYAL DAYANIŞMA, TEDAVİ, EĞİTİM YARDIMLAŞMASI VE EMEKLİLİK VAKFI ( TRT VAKFI ) TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MENSUPLARI SOSYAL DAYANIŞMA, TEDAVİ, EĞİTİM YARDIMLAŞMASI VE EMEKLİLİK VAKFI DELEGE SEÇİMLERİ YÖNETMELİĞİ ( TRT VAKFI ) TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON

Detaylı

MEVZUAT BİLGİLENDİRME SERVİSİ

MEVZUAT BİLGİLENDİRME SERVİSİ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI Hukuk Müşavirliği Sayı11985113/641.03.01 05.02.2015 Konu : Adli Dava ve İcra Takipleri 05.02.2015 DAĞITIM 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu

Detaylı

Başka Bir İş İçin Düzenlenen Banka Referans Mektubu Kabul Edilir mi?

Başka Bir İş İçin Düzenlenen Banka Referans Mektubu Kabul Edilir mi? Başka Bir İş İçin Düzenlenen Banka Referans Mektubu Kabul Edilir mi? KAMU İHALE KURULU KARARI Toplantı No : 2007/047 Gündem No : 59 Karar Tarihi : 13.08.2007 Karar No : 2007/UY.Z-2748 Şikayetçi : Yağışan

Detaylı

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr.Mehmet Ali BEYHAN ın Özgeçmişi: 1980 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü nden; Yakınçağ Tarihi esas sertifikası

Detaylı

ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK İKİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ

ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK İKİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK MADDE 1- AMAÇ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ Bu yönetmeliğin amacı Çerkezköy Belediyesi

Detaylı

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir? DÜNYA GÜCÜ OSMANLI 1. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında ve Osmanlı İmparatorluğu nun Yükselme döneminde Anadolu daki zanaatkarlar lonca denilen zanaat gruplarına ayrılarak yöneticilerini kendileri seçmişlerdir.

Detaylı

I. TÜRK HUKUK TARİHİ KONGRESİ BİLDİRİLERİ

I. TÜRK HUKUK TARİHİ KONGRESİ BİLDİRİLERİ I. Türk Hukuk Tarihi Kongresi 21-22 Aralık 2012 - İstanbul I. TÜRK HUKUK TARİHİ KONGRESİ BİLDİRİLERİ Editör Prof. Dr. Fethi GEDİKLİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII Töre Yapmak, Âdet Çıkartmak:

Detaylı

SAYI 35 2010 OSMANLI ARAŞTIRMALARI

SAYI 35 2010 OSMANLI ARAŞTIRMALARI SAYI 35 2010 OSMANLI ARAŞTIRMALARI THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES osmanlı araẟtırmaları, sayı xxxv, 2010, 329-336 Kayseri ve Havalisinin Tarihine Dair Bir Dizi Arşiv Kaynağının Neşri H. Ahmet Aslantürk*

Detaylı

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray 1-MERKEZ TEŞKİLATI A- Hükümdar B- Saray MERKEZ TEŞKİLATI Önceki Türk ve Türk-İslam devletlerinden farklı olarak Osmanlı Devleti nde daha merkezi bir yönetim oluşturulmuştu.hükümet, ordu ve eyaletler doğrudan

Detaylı

Kişiye Özeldir BİLGİ NOTU. Kimden : Aksu Çalışkan Beygo Avukatlık Ortaklığı. Tarih : 22 Şubat 2019

Kişiye Özeldir BİLGİ NOTU. Kimden : Aksu Çalışkan Beygo Avukatlık Ortaklığı. Tarih : 22 Şubat 2019 BİLGİ NOTU Kimden : Aksu Çalışkan Beygo Avukatlık Ortaklığı Tarih : 22 Şubat 2019 Konu : 19 Şubat 2019 Tarihli ve 30691 Sayılı Resmî Gazete de yayınlanarak yürürlüğe giren Bankaların Kredi İşlemlerine

Detaylı

OSMANLI - İRAN. Sınır ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER OSMANLI - İRAN. Sınır Ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER

OSMANLI - İRAN. Sınır ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER OSMANLI - İRAN. Sınır Ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER OSMANLI - İRAN Sınır Ve Aşiret (1800-1854) Sıtkı ULUERLER Son Çağ Yayıncılık Ve Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti. İstanbul Caddesi İstanbul Çarşısı No : 48 / 48 İskitler / ANKARA www.uzundijital.com ISBN

Detaylı

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi tarih bölümünden mezun oldu.(1992) Kırıkkale

Detaylı

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ KANOPE KULÜBÜ

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ KANOPE KULÜBÜ KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ KANOPE KULÜBÜ TÜZÜK İçindekiler: 1. İsim 2. Genel İlkeler 3. Amaçlar 4. Kulübün Felsefesi 5. Yönetim Kurulu 6. Denetim Kurulu 7. Yürütme Kurulu 8. Mali Konular 9. Çalışma Kurulları

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : OSMANLI TARİHİ I Ders No : 0310440122 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili Öğretim

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi 1996. Ortadoğu Enstitüsü. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi 1996. Ortadoğu Enstitüsü. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Nurdan Şafak 2. Doğum Tarihi ve Yeri:. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi 1996 Yüksek Siyasi Tarih ve Marmara

Detaylı

GÜLER YATIRIM HOLDİNG A.Ş. ESAS SÖZLEŞMESİ

GÜLER YATIRIM HOLDİNG A.Ş. ESAS SÖZLEŞMESİ GÜLER YATIRIM HOLDİNG A.Ş. ESAS SÖZLEŞMESİ ESKİ METİN YÖNETİM KURULU MADDE 8- Şirket Yönetim Kurulu tarafından yönetilir ve temsil edilir. Şirket Yönetim Kurulu altı üyeden oluşur ve bu üyelerin tamamı

Detaylı

KAMU İDARELERİNE AİT TAŞINMAZLARIN KAYDINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

KAMU İDARELERİNE AİT TAŞINMAZLARIN KAYDINA İLİŞKİN YÖNETMELİK 2 Ekim 2006 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 26307 YÖNETMELİK Karar Sayısı : 2006/10970 Ekli Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelik in yürürlüğe konulması; Maliye Bakanlığının 15/8/2006

Detaylı

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 BAKİ SARISAKAL SELANİK Selanik 26 Mayıs: Selanik Limanında Padişahın Gelişini Bekleyen Selanik Valisi İbrahim Bey ve Hükümet Erkânı Selanik Limanında Padişahı Bekleyen

Detaylı

BĠLECĠK ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK ÖZGEÇMĠġ FORMU

BĠLECĠK ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK ÖZGEÇMĠġ FORMU BĠLECĠK ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK ÖZGEÇMĠġ FORMU Adı Soyadı İlhami YURDAKUL Ünvanı Doç. Dr. Alanı Tarih Doğum Yeri İspir-Erzurm Doğum 01/08/67 E-Posta ilhami.yurdakul KĠġĠSEL BĠLGĠLER EĞĠTĠM DURUMU Derece

Detaylı

T.C. TARSUS BELEDİYE MECLİSİ KARARI

T.C. TARSUS BELEDİYE MECLİSİ KARARI Karar No : 2017/6-1 (60) Gündem maddesi gereğince; Emlak ve İstimlak Müdürlüğü nün 26/05/2017 tarih ve 16358 sayılı yazısının incelenmesi sonucunda; Tarsus İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 18/05/2017 tarih

Detaylı

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2017/098

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2017/098 Sirküler Tarihi : 16.12.2017 Sirküler No : 2017/098 7061 SAYILI KANUNLA 213 SAYILI VERGİ USUL KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER DEĞİŞİKLİK I MADDE 16-4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 101

Detaylı

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı. Tarih Yer Görev. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı. Tarih Yer Görev. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doç. Dr. Nurgül BOZKURT Dumlupınar Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Sosyal Bilgiler Eğitimi Ana Bilim Dalı Evliya Çelebi Yerleşkesi (430) KÜTAHYA FOTO Cep Telefonu: Telefon: (074)6503 Faks:(074)65057

Detaylı

Yıl: 1, Sayı: 1, Aralık 2014, s. 1-10

Yıl: 1, Sayı: 1, Aralık 2014, s. 1-10 Yıl: 1, Sayı: 1, Aralık 2014, s. 1-10 Ünal TAŞKIN 1 545 NUMARALI DEFTERE GÖRE MAARRA DA TIMAR DÜZENİ Özet Osmanlı Devleti nde reaya adıyla bilinen halkın, devlete karşı birtakım mükellefiyetleri vardı.

Detaylı

Değerli Üyemiz, 21/02/2011

Değerli Üyemiz, 21/02/2011 Değerli Üyemiz, 21/02/2011 340 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 3568 sayılı Kanun uyarınca yetki almış olup bağımsız çalışan Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli

Detaylı

KOMİSYON ÜYELERİ. (İmza) (İmza) (İmza) Komisyon Raporu üzerinde meclisçe yapılan müzakerelerden sonra;

KOMİSYON ÜYELERİ. (İmza) (İmza) (İmza) Komisyon Raporu üzerinde meclisçe yapılan müzakerelerden sonra; T.C. ANTAKYA BELEDİYE MECLİSİ DÖNEMİ :ŞUBAT 2016 BİRLEŞİM :4 OTURUM :1 TOPLANTI TARİHİ :05.02.2016 GÜNDEM MADDE NO :2 KARAR NO :29 ÖZÜ :ANTAKYA BELEDİYESİ MUHTARLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NÜN GÖREV, YETKİ VE

Detaylı

Kanuni Sultan Süleyman

Kanuni Sultan Süleyman Kanuni Sultan Süleyman Gökbilgin, M. T. (1966). "Kanuni Sultan Süleyman'ın Son Seferleri ve Ölümü". Türk Yurdu, (329),, Razsa, G. (1976). "Mohaç Meydan Muharebesi (29 Ağustos 1526)". Askeri Tarih Bülteni,

Detaylı

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] 455 57 00-15875 e-mail: mehmetalibeyhan@yahoo.com Oda no: 315

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] 455 57 00-15875 e-mail: mehmetalibeyhan@yahoo.com Oda no: 315 Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] 455 57 00-15875 e-mail: mehmetalibeyhan@yahoo.com Oda no: 315 Doğum Tarihi ve Yeri: 1953 / Malatya EĞİTİM İlkokul: (1961 1966) Yazıca İlkokulu (Malatya) Lise: (1969

Detaylı

KARAHİSAR-İ ŞARKİ VAKIFLARININ BAZILARINDA YAPILAN RUTİN TEFTİŞ

KARAHİSAR-İ ŞARKİ VAKIFLARININ BAZILARINDA YAPILAN RUTİN TEFTİŞ KARAHİSAR-İ ŞARKİ VAKIFLARININ BAZILARINDA YAPILAN RUTİN TEFTİŞ Vakıflar konusu önemli bir husus. Bu konuda okunan her belgeden yeni şeyler öğrenme imkânı da elde etmiş oluyoruz. Özellikle taşrada bulunan

Detaylı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta İktisat Tarihi I 13-14 Ekim II. Hafta Osmanlı Kurumlarının Kökenleri İstanbul un fethinden sonra Osm. İmp nun çeşitli kurumları üzerinde Bizans ın etkileri olduğu kabul edilmektedir. Rambaud, Osm. Dev.

Detaylı

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI BOLU BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU ARALIK/2013 T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI 06100 Balgat / ANKARA Tel: 0 312 295 30 00; Faks: 0 312 295 40 94 e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

Detaylı

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi 02.11.2011 tarihli ve 28103 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname

Detaylı

T.C. BAŞBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü

T.C. BAŞBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü T.C. BAŞBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü Sayı : B.02.1.Güm.0.06.00.33.964-856 30.10.2000 Konu: GENELGE 2000/55 İLGİ: 27.12.1962 tarih ve 18028/99-20158/456 sayılı Genelge. Bilindiği

Detaylı

TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER

TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER 2006 SARIBEY, Aysun, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Aydın'da Yönetim, (Danış. Prof. Dr. Serap YILMAZ), Adnan

Detaylı

4734 sayılı Kamu İhale Kanununda düzenlenen cezai ve idari yaptırımlar ile sorumluluk hükümleri; İhale dışı bırakılacak olanlar, İhaleye katılamayacak

4734 sayılı Kamu İhale Kanununda düzenlenen cezai ve idari yaptırımlar ile sorumluluk hükümleri; İhale dışı bırakılacak olanlar, İhaleye katılamayacak BİLGİ VE BELGELERİ AÇIKLAMA YASAKLARI Uzm.Dr.Rukiye BERKEM S.B Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi KLİNİK MİKROBİYOLOJİ LABORATUARINDA SATIN ALMA İŞLEMLERİ (İhale) KURSU I. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji

Detaylı

GİRESUN BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ

GİRESUN BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ GİRESUN BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ MÜDÜRLÜĞÜN KURULUŞU : Müdürlüğümüz 5393 sayılı Belediye Kanununun 15 nci maddesi gereği aynı kanunun 49 ncu maddesine istinaden Belediye Meclisinin 03.02.2005

Detaylı

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü/Tarih Anabilim Dalı/Yeniçağ Tarihi Bilim Dalı

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü/Tarih Anabilim Dalı/Yeniçağ Tarihi Bilim Dalı AYŞE DEĞERLİ YARDIMCI DOÇENT E-Posta Adresi : aysedegerli@artvin.edu.tr Telefon (İş) : 4662151043-2342 Adres : AÇÜ Şehir Yerleşkesi, Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Eğitimi ABD, Oda no: 108, Merkez/ARTVİN

Detaylı

Osmanlı'da devşirme sistemi

Osmanlı'da devşirme sistemi On5yirmi5.com Osmanlı'da devşirme sistemi Osmanlı Devleti'nde uygulanan devşirme sistemi nedir? Nasıl uygulanır? Yayın Tarihi : 19 Şubat 2014 Çarşamba (oluşturma : 7/16/2017) 623 yıl boyunca hakimiyet

Detaylı

İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS OF ISTANBUL

İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS OF ISTANBUL İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS OF ISTANBUL İstanbul. 27.12.2010 Sayı: 77450 TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER

Detaylı

HKZ 412 DENİZ TİCARETİ SİGORTA HUKUKU PROF. DR. KEMAL ŞENOCAK DOÇ. DR. İSMAİL DEMİR

HKZ 412 DENİZ TİCARETİ SİGORTA HUKUKU PROF. DR. KEMAL ŞENOCAK DOÇ. DR. İSMAİL DEMİR HKZ 412 DENİZ TİCARETİ SİGORTA HUKUKU PROF. DR. KEMAL ŞENOCAK DOÇ. DR. İSMAİL DEMİR DENİZ TİCARETİ HUKUKU DERSLERİ 5. HAFTA IX. GEMİ SİCİLİ Gemi sicili, genel olarak gemilerin kaydedildikleri sicildir.

Detaylı

AKSU ENERJİ ve TİCARET A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN 28 NİSAN 2016 TARİHLİ OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISINA DAVET

AKSU ENERJİ ve TİCARET A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN 28 NİSAN 2016 TARİHLİ OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISINA DAVET AKSU ENERJİ ve TİCARET A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN 28 NİSAN 2016 TARİHLİ OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISINA DAVET Şirketimiz 2015 yılı çalışmalarını incelemek ve aşağıda yazılı gündemi görüşüp karara

Detaylı

XV. YÜZYILDA KARAMAN TOPRAKLARINDA AHİLER VE AHİ VAKIFLARI*

XV. YÜZYILDA KARAMAN TOPRAKLARINDA AHİLER VE AHİ VAKIFLARI* XV. YÜZYILDA KARAMAN TOPRAKLARINDA AHİLER VE AHİ VAKIFLARI* Doğan YÖRÜK** ÖZET Ahiler, Anadolu da XIII. yüzyıldan, XV. yüzyılın sonlarına kadar Türk zanaat ve ticaret hayatına yön vermenin yanında, askerî,

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Yabancı İşler Dairesi Başkanlığı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Yabancı İşler Dairesi Başkanlığı 1 / 4 İZMİR TAPU VE KADASTRO III. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜNE İlgi : a) Av. Ayşe SUNAR'ın 01/06/2016 tarihli dilekçesi. b) Hukuk Müşavirliği'nin 24.06.2016 tarihli ve 85254071-045.02[16.503]/-E.1467498 sayılı yazısı.

Detaylı

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Muhasebat Genel Müdürlüğü. Sayı : 90192509-010.03-4167 27/04/2015 Konu : Taşınmaz Tahsis İşlemleri.

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Muhasebat Genel Müdürlüğü. Sayı : 90192509-010.03-4167 27/04/2015 Konu : Taşınmaz Tahsis İşlemleri. T.C. MALİYE BAKANLIĞI Muhasebat Genel Müdürlüğü Sayı : 90192509-010.03-4167 27/04/2015 Konu : Taşınmaz Tahsis İşlemleri. İlgi : 31/12/2014 tarihli ve 90192509-010.03-14955 sayılı genel yazı. 23/12/2014

Detaylı

Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken

Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken Kerbela Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken ve dış tehlike belirtileri de baş gösterince

Detaylı

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. 2017/80

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. 2017/80 19 Aralık 2017 ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. 2017/80 Konu: 17 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 485 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu (VUK) Genel Tebliği ile gerçekleştirilen

Detaylı

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI İSTANBUL BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI İSTANBUL BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI İSTANBUL BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU ARALIK 2013 T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI 06100 Balgat / ANKARA Tel: 0 312 295 30 00; Faks: 0 312 295 40 94 e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

Detaylı

OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXIV

OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXIV OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXIV Neşir Heyeti - Editorial Board Halil İNALCIK- İsmail E. ER ÜNSAL Heath W. LOWRY- Feridun EMECEN. Klaus KREISER THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES XXIV İstanbul - 2004 XVI. YÜZYIL

Detaylı

T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Tarih Anabilim Dalı Başkanlığı SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Tarih Anabilim Dalı Başkanlığı SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Tarih Anabilim Dalı Başkanlığı *BE6EUHK5* Sayı : 75063593-100- Konu : Ara Sınav Programları SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE İlgi : 01/11/2016 tarihli, 58066181-100-32532 sayılı

Detaylı

485 SIRA NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ 2017 / 111

485 SIRA NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ 2017 / 111 BAKIŞ MEVZUAT BAŞLIK Sayı ÖZET 485 SIRA NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ 2017 / 111 Tebliğde 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 7061 sayılı Kanunla Vergi Usul Kanunu nda tebligat

Detaylı

TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME

TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME Bu sözleşme, ILO'nun temel haklara ilişkin 8 sözleşmesinden biridir. ILO Kabul Tarihi: 18 Haziran 1949 Kanun Tarih

Detaylı

ŞURA-YI DEVLET Belgeler, Biyografik Bilgiler ve Örnek Kararlarıyla

ŞURA-YI DEVLET Belgeler, Biyografik Bilgiler ve Örnek Kararlarıyla Prof. Dr. Fethi GEDİKLİ İÜ Hukuk Fakültesi Hukuk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı ŞURA-YI DEVLET Belgeler, Biyografik Bilgiler ve Örnek Kararlarıyla Gözden geçirilmiş ve genişletilmiş yeni baskı İÇİNDEKİLER

Detaylı

Publication Data: ISSN Copyright 2001 Abdülkadir Dündar.

Publication Data: ISSN Copyright 2001 Abdülkadir Dündar. Publication Data: Dündar, Abdülkadir, 'Osmanlı Mimarisinde Vilâyet (Eyâlet) Mimarları', EJOS, IV (2001) (= M. Kiel, N. Landman & H. Theunissen (eds.), Proceedings of the 11th International Congress of

Detaylı

Harp Akademileri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma Komisyonu Raporu (1/511)

Harp Akademileri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma Komisyonu Raporu (1/511) Dönem: 23 Yasama Yılı: 2 TBMM (S. Sayısı: 130) Harp Akademileri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Millî Savunma Komisyonu Raporu (1/511) T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar 24/01/2008

Detaylı