AVRUPA PARA. BiRLiGi. UZUN ince BiR YOL YILMAZ. ŞiiR

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "AVRUPA PARA. BiRLiGi. UZUN ince BiR YOL YILMAZ. ŞiiR"

Transkript

1 EKONOMIK Y AKLAŞIM AVRUPA PARA BiRLiGi ŞiiR 5 YILMAZ Maastricht Zirvesine katılan Avrupa devletleri orada iki ayrı senede imza atmışlardır. Bunlardan biri Siyasi Birlik, öbürü Ekonomik ve Parasal Birlik anlaşmalarıdır. Üç aşamada tamamlanması beklenen Parasal Birlik anlaşması 1994 yılında ikinci aşamaya girmiştir. Ancak birinci aşamanın sonuna doğru yaşananlar, sistemin fiilen sona erdiğini düşündürecek kadar önemlidir. Gene de Maastricht'de üzerinde anlaşmaya varılan takvim yürürlüktedir ve Avrupalılar "ilerlemek durmaktan iyidir" demektedirler. UZUN ince BiR YOL Avrupa'nın parasal anlamda birlikte hareket etmesi Bretton Woods sisteminin sarsılmaya başladığı 70'li yıllara rastlar. ABD Dalarına olan inancın sarsılması AET ülkelerini yeni bir para sistemi arayışına yöneltıniştir. I 970 yılında hazırlanan Werner Raporu ekonomik ve parasal birliğin gerçekleşmesi için tek bir para biriminin oluşturulmasını, döviz kurlarının sabit tutulmasını, tam konvertibilitenin sağlanmasını, sermaye hareketlerinin Iibere edilmesini ve Topluluk Merkez Bankası oluşturulmasını öngörmcktcydi yıllannda Tüneldeki Yılan uygulamalarını görüyoruz. Tüneldeki Yılan uygulamasına ülke paraları arasındaki kurların sabit tutulması amacıyla Nisan 1972 tarihinde yapılan Basic Anlaşmasıyla başlanmıştır. Buna göre, ülke paralan birbirleri karşısında +1- % 2.25 dalgalanacak, bu paralar ilc dolar arasındaki parite ise +1- %4.5 olacaktı. +1- %2.25 dalgalanma "yılan"; +1- %4.5 dalgalanma marjı ise "tünel" olarak adlandırılmıştır. Ancak 1973'te patlak veren petrol krizi ve onu takibeden para krizinin devam etmesi sistemin çalışmasını engellemiş ve ilk önce İngiltere ile İrlanda, daha sonra İtalya ve Fransa sistemden çıkmışlardır. Ancak, sistemin dağılmasından önceki dönemde Belçika, Danimarka, Lüksemburg, Hollanda ve F. Alınanya arasında bir DM bölgesi oluşmuştur. Bütün başarısızlıklara karşın 13 Mart 1979'da Avrupa Para Sistemi kurulmuştur. *Prof. Dr., Gazi Üniversitesi, IIBF, Iktisat Bölümü Ekonomik Yakla~ım, Cilt 6, Sayı 15, Kı~ 1995

2 ,. 6 ŞiiR YILMAZ APS bir Topluluk yasası ilc değil, üye ülkelerin taraf olduğu uluslararası bir anlaşma ile kurulmuştur. APS'nin aın,açları ~u ~ekilde sıralanabilir: -sisteme katılan ülkelerin ekonomilerinin yakınla~tırılınası, -ortak kamu politikalarının uygulanması ve özellikle enflasyonun kontrolü, -döviz kuru istikrarının temini, - ECU'nün merkezi rolünün gcli~tirilmcsi, - üye ülkeler arasında daha üst düzeyde bir entcgrasyonun sağlanması. Bu amaçla APS üç mekanizma ilc donatılmı~tır. a) ECU'nün belirlenmesi, b) Döviz kurlarının oluşturulması ve müdahale mekanizmaları c) Kredi mekanizması (TC Başbakanlık HDTM, s. 1 06). Avrupa Para Sistemi esas olarak, Tünel uygulamasını çağrıştıran ayarlanabilir sabit kur sistemine dayanır. Bu sistemde, "merkezi kur" ilc "ikili merkezi ~Ly ~ olarak adlandırılan kurlar söz konusudur. "Merkezi kur"dtııı anlaşılması gereken, ülke paralarının ECU karşısındaki değeridir. B~ı. Lk ''ii,. di ı:ietkczi 1--.ur" diye adlandırılan kurlar vardır. Merkezi kurlar e sas alınarak hesaplanan paraların birbirleri karşısındaki değeri "ikili merkezi kur"dur. Buna göre, ikili günlük piyasa kurlarının ikili merkezi kurlara oranla +/ %2.25'lik bir maıj içinde serbestçe dalgalanmaları mümkündür. Bu maı~j aşıldığında veya bu marja yaklaşıldığında üye ülkenin merkez bankası, kendi parasından gerekli miktardaki krediyi, hangi paraya karşı değer kaybediliyorsa o ülkenin merkez bankasına açmakta ve karşılığında o ülke parasından satın almaktadır. Böylece değer kaybeden para piyasadan çekilirken, değer kazanan para piyasaya sürülmüş olmakta ve paraların değeri nıaıj içine çekilebilmektedir. Bu işlemlerin yapılabilmesi için üye ülkelerin birbirlerinin dövizinden bulundurmaları gerek mc k tc d ir. İkili merkezi kurlar da uygulanıada ikiye ayrılıyor; bunlardan birine dar kuşak, öbürüne de geniş kuşak deniliyor. Dar ku~akta yer alan paralar, esas (merkez) fiyatlarını +1- %2.25 düzeyinde, geniş kuşakta yer alanlar da +/-%6 oranında serbestçe değiştircbiliyor. Genellikle, ekonomileri zayıf sayılan ülkelerin (İtalya, İspanya, Portekiz) paraları geniş kuşakta yer almaktadır. "Yılan" sisteminden farklı olarak APS sadeec ikili merkezi kurların değil, merkezi kurların da piyasada serbestçe oluşturulmasına kısıt getirmiştir. Bilindiği gibi ECU bir sepet paradır. Üye ülkelerin paraları belli oranlarda ECU'nün değerini be-

3 EKONOMIK Y AKLAŞIM 7 lirler. ECU içinde ağırlığı fazla olan bir paranın ECU'yü kendi değeri yönünde ctkileyebilmesi ve böylece diğer paralardan daha gcni~ bir marj içinde dalgalanmasını önleyebilmek amacıyla "sapma qiklcri" uygulanıası getirilmi~tir. Buna göre, sepetteağırlığı fazla olan paranın sapma qiği küçük, az olan paraların sapma eşiği büyük olmaktadır. (TC Başbakanlık HDTM, 109). Destekleme operasyonları esas itibariyle üç araçtan olu~ur: Çok Kısa Vadeli Finansman, Kısa V ad el i Parasal Destek ve Orta V ad cl i Destck. Çok Kısa Vadeli Finansman, ülke paralarının birbirleri karşısındaki piyasa değeri, ikili merkezi kurlardaki değerini +1- %2.25 a~tığında Merkez Bankaları arasındaki işlemleri kapsar. Kısa Vadeli Parasal Destek ise öngörülenıiyen bir takım gelişmeler sonucu ödemeler dengesinde ortaya çıkabilecek geçici açıkların finansmanına yardımcı olmak amacıyla üye ülkelerin merkez bankalarında oluşturulan kotalardan sağlanan kısa vadeli krcdileri kapsar. Kredi Mekanizmasının ü çüncü aracı 24 /6/1988 tarih ve 1969/88 sayılı Konsey Tüzüğü ilc yeniden düzenlenen, Topluluk adına sermaye piyasalarından veya finansal kurulu~lardan ö demeler güçlüğü çeken üye ülkelere orta vadeli borç temin eden mekanizmadır. Bunun temin edilememesi durumunda Topluluk ikrazları, Tüzük'te belirtilen tavanları aşınamak koşuluyla üye devletlercc karşılanmaktadır(t.c. Başbakanlık HDTM, S. 1 10). Avrupa Para Sistemi ülke devletlerinin tek tck imzaladıkları anlaşmalarıla yürürlüğe girmiş bir sistemdir. Ülke devletleri tck yanlı iradeleriyle katılabildikleri gibi, tek yanlı irade beyanları ile de bu sistemden çıkabilmcktedirler. Avrupa Topluluğuna üye olmanıakla beraber, İskandinav ülkeleri ve Avusturya Avrupa Para Sisteminin üyesi durumundadır. Bu ülkeler gönüllü olarak paralarının değerini ECU'ye göre belirlemişlerdir yılına kadar zorluklara karşın yoluna devanı e den sistem, 1993 Ağustosunda fiilen çökmüş Avrupa, Para Birliğine giden yol da belirsizliğe bürünmü~ti.ir. AVRUPA PARA BiRLiGi'NE GiDEN YOL 1985 yılında Tek Pazar'ı hedef alan Topluluk, Tck Pazar ilc APS'yi birlikte ele almıştır. Beyaz Kitap, "Ekonomik Parasal Birlik, ulusal ekonomilerin bütünleştirilınesinin temel Şartıdır" demektedir. Haziran 1988 Hanrıover Zirvesinde Ekonomik ve Parasal Birliğin olu~umuna hız kazandırılınası kararla~tırı lını~tır. Ekonomik Para.sal Birlik birbirinden ayrı dü~ünülcmeyecek iki kavram olmakla birlikte genellikle ekonomik birlik ve parasal birlik olarak ayrı ayrı ele alınmakla

4 8 $iir YILMAZ ve her birinin hedefleri ayrı ayrı belirtilmektedir. Ekonomik Birlik daha ziyade e konominin reel yönü ile ilgili bütünleşme hedefleri öngörmektedir: I) Mal, hizmet ve sermayenin serbestçe dola~abildiği tck bir pazar yaratmak, 2) Piyasa mekanizmasını her alanda i~ler kılmak, 3) Yapısal deği~imi ve bölgesel kalktıınıayı sağlayacak ortak politikalar geliştirmek, 4) Makro ekonomik politikalar arasında cşgüdüın sağlaıiıak. Parasal Birliğin sağlanması için ise üç gerekli koşul ileri sürülınektedir: 1) Birliğe katılan bütün ülke para birimlerinin tam konvertibilitesinin sağlanması, 2) Sermaye hareketlerinin tam liberalizasyonu ilc bankacılık ve diğer mali piyasaların entegrasyonu, 3) Paraların değerindeki dalgalanma ınaıjlarının kaldırılması ve kurların geri dönülemez biçimde sabitleştirilmesi (T.C. Başbakanlık HDTM, s ). Bu üç koşuldan ilk ikisinin gerçeklqtirildiği veya yakın zamanda tam olarak gerçekleştirileccği ileri sürülnıcktedir. Kurların sabitle~tirilmcsi, ortak bir para politikasını, hatta llrtak bir Merkez Bankasını ve tek bir para _birimini çagrı~tırmaktaclır ki, bu konularda tanı bir uzlaşmanın olduğu söylenemez. Ekonomik ve Parasal Birliğin gcrçeklqtirilmcsi tck bir süreç olarak ele alınmakta ve bu Birliğin üç aşamada gerçekleştirilmesi öngörülmektedir. Haziran 1989'da Madrid Zirvesi'nde tü ın üye ülkelerce kabul edilen Delors Raporu bu üç a şamanın neler olacağını ve ne kadar süreccğini belirleyen bir takvim niteliğindedir. 9-1 O Aralık J 991 tarihinde Maastrich'dc toplanan AT Devlet ve Hükümet Başkanları Konseyi, Siyasi Birlik ve Ekonomik Birlik'e ilişkin iki sözleşme imzalamış ve Ekonomik ve Parasal Birliğin aşamaları ve gerçeklcşme koşulları bir antlaşmaya bağlanmıştır. Birinci aşama, ekonomik ve mali politikaların kurumsal bir çerçeve dahilinde uyumlaştırılmasını hedeflemektedir. Amaç, üye ülkelerin ekonomik performanslarının yakınla~tırılmasıdır. Bu a~arna Haziran 1990'da ba~lamı~tır. Bu a~arna, 31 Aralık 1993'te sona erecektir. Buna göre, üye ülkelerin tümü APS'yc katılacaklar, ECU'nün özel kullanımını zorla~tıran bütün engeller kaldırılacak, parasal ve finansal araçların serbestçe dolaştığı bir mal i alan yaratılacaktır.bu a~amada üye ülkeler sermaye hareketlerine ili~kin tüm kısıtlanıaları kaldıracaklar, fiyat istikrarı sağlayacaklar, kamu maliyesini sağlanıla~tırıp Merkez Bankalarını bağı msızlastıracak lard ır. '- '

5 EKONOMIK Y AKLAŞIM 9 İkinci a~ama, Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankaları Sisteminin kurulmasıdır. Bu amaçla önce Avrupa Para Enstitüsü adıyla bir kurum olu~turulması, daha sonra bu kurumun Avrupa Merkez Bankasına dönüştürülmesi önerilmiştir. Avrupa. Merkez Bankasının Topluluk Kurumlarından ve üye devletlerden bağımsız olması öngörülmektedir. Avrupa Merkez Bankaları Sisteminin ana anıacı fiyat istikrarının korunmasıdır. Bu amaçla sistem, merkez bankaları arasında para politikasının tespiti konusunda sıkı bir koordinasyon öngörmektedir. Üçüncü ve son a~ama, ekonomik ve parasal yetki leri n Topluluk organlarına büyük ölçüde devredildiği ve tck bir Topluluk para biriminin kullanıldığı a~amadır.üçüncü a~anıaya en erken 1 Ocak 1997'de, en geç 1 Ocak 1999'da geçilecektir. 1996'da 12'leriıı Maliye Bakanları hangi ülkelerin Tek Paraya geçiş için gerekli ölçütleri yerine getirdiğini tespit edeceklerdir. En az yedi ülkenin bu ölçütleri yerine getirmesi gerekmektedir. Bu ölçütleri sağlayan ülkelerin bulunmaması durumunda 1 999'da üçüncü aşamaya geçiş sağlanacaktır. Üçüncü a~anıaya geçiş için gerekli koşullar şunlardır: a) Birliğe üye ülkenin 12 aylık enflasyon ortalaması, Toplulukta en düşük enflasyon oranına sahip üç ülkenin enflasyon ortalamasından en çok 1,5 puan fazla o labilecektir. b) Üye ülkede devlet borçları GSYİH'nın %60'ını geçcmiyecektir. c) Bütçe açığı GSYİH'nın %3ünden fazla olamıyacaktır. d) Herhangi bir ülkede uzun vadeli faiz oranları 12 aylık dönem itibariyle en iyi performans gösteren üç ülkenin faiz oranından en fazla %2 fazla olabilecektir. e) Son iki yıl itibariyle üye ülke parasının diğer bir üye ülke parası karşısında devalüe edilmemesi gerekmektedir (TC Başbakanlık 1-IDTM, s. 1 32). Avrupa Para Birliği'ne girmenin likeler açısından en önemli maliyeti, ülkelerin entlasyon oranlarını belirleme yetkilerinin ellerinden alınmış olmasıdır. Enflasyon özellikle vergi toplamada güçlük çeken ülkelerin başvurdukları "İkinci-en-iyi" vergi politikası olma durumundadır. Kaldı ki bazı durumlarda işsizlik ile mücadele bir miktar enflasyonu gerekli bile gösterebiliyor (Bknz. Berthold, s ) Bu ınaliyete karşılık döviz kuru risklerinden kurtulmak ve ticari işlemler ile banka işlemleri sırasında paraları birbirine çevirmekten kaynaklanan harcamalardan tasarruf etmek, Para Birliği'nden beklenen faydalar arasında sayılmaktadır. Birden çok konvertibl paranın değiş dokuş edildiği bir sistemde bir paradan diğerine geçiş işlemlerinin maliyetinin toplam ticari kazançların (l/o 1-2'sine ulaştığı, bunun da talıminen 1988 yılı için 3-5 milyar DM tutarında olduğu ileri sürlilnıüştür (Bknz. Menkhoff, s.65).

6 lo ŞiiR YILMAZ Açıktır ki Parasal Birliği oluşturmaktan amaç, yalmzca döviz risklerinden ve döviz işlemlerinden kaynaklanan kayıplardan kurtulmak değildir. Parasal Birlik, Tek Pazar, yaratmanın tamamlayıcı ve vazgeçilmez bir koşuludur. Parasal Birliğe katılmak ise herşeyden önce siyasal bir karardır, çünkü parasal birlik ülkelerin en önemli bağımsızlık ölçütü olarak andagelen para basma ile para ve maliye politikalarında söz sahibi olma hakkını, ülkeler üstli bir Merkez Bankasına devretmeyi öngörmektedir. AGUSTOS 7993 KRiZi 1993 Ağustos'unda Avrupa Para Sisteminin çıknıaza girmesine yol açan gelişmeler 1992 yılında başlar. 2 Haziran 1992'de Danimarka'da yapılan referandumu Hayır diyenierin kazanması, Fransa'daki referanduma dikkatleri çekmış, referandunı öncesi yapılan tahminler Hayır diyenierin sayısımn azımsanmayacağını göstermiştir. Bu durum Parasal Birliğin geleceğine ilişkin kuşkuları arttırmıştır. Özellikle zayıf paraların direnme gücü sarsılmıştır. Fransız referandumu öncesi bir dizi devalüasyon gündeme gelmiştir. ~ Eylül'de Fin Mark'ı dalgalanmaya bırakıldı. Aynı gün İtalyan lireti %7 devalüe edildi. 16 Eylül, Kara Çarşamba, İngiliz parası dalgalanmaya bırakıldı. İsveç Merkez Bankası bir gecelik faizi %500 olarak belirledi. İtalyan Lireti dalgalanma marjı dışına çıktı. 17 Eylül'de.Iiret dalgalanmaya bırakıldı, İspanyol pesetası %5 oramnda devallie edildi. 20 Eylül'de Fransa az bir farkla Avrupa Para Birliği'ni onayladı. Eylül boyunca Fransız Frank'ı, İrlanda Punt'u, peseta ve Portekiz Escudo'suna yönelik baskılar sürdü. İsveç Merkez Bankası faizleri en alt düzeye indirdi. Kasımda İsveç kronuna yönelik spekülatif bir akım başgösterdi.l9 Kasım'da İsvcç Merkez Bankası 6 gün içinde 25 milyar dolar değerinde rezervini erittikten sonra, kronu dalgalanmaya bıraktı. Üç gün sonra peseta ve escudo %6 oranında devalüe edildiler. Fransız Frankı, Danimarka kronu, punt ve Norveç kronuna yönelik baskılar Aralık boyunca sürdü. 10 Aralık'ta Norveç Kronu dalgalanmaya bırakıldı. 1 Şubat 1993'te punt devalüe edildi. Escudo ve peseta üzerindeki baskılar ilkbahar boyunca devam etti. Mart'ta ilk kez Belçika Frank'ı da baskıya uğradı. 13 Mayıs'ta escudo ile peseta sırasiyle %6.5 ve %8 devali.ie edildiler. Teınmuzda Belçika Frankı, Danimarka Kronu ve Fransız Frank'ı üzerinde korkunç baskılar oldu. APS'in ınaliye bakanlarının ve merkez bankaları guvernörlerinin uzun süren toplantısı sonucu, 2 Ağustos'da i kili merkezi kurların dalgalanma ınaıjı +/- %1 S olarak genişletildi. Bir tck Alman markı ile Hollanda guldeni birbirlerine karşı eski dar dalgalanma maıjını koruyorlardı (Svenssson ( 1994) s ). Böylece Avrupa Para Birliği'nin ikinci a şamasına geçilmesinin beklendiği bir tarihte Avrupa Para Sistemi fiilen dağılmış bulunuyordu.

7 EKONOMIK Y AKLAŞIM ı ı KRiZiN NEDENLERi: I. Sermaye Hareketleri: Parasal Birlik süreci içinde sermaye hareketlerinin tamamen serbestleştirilmesi çok büyük rneblağlara varan sermayenin son derece hızlı bir biçimde ülkeler arasında yer değiştirıııesine yol açmıştır yılları arasında döviz piyasalarının cirosunun üçe katlandığı ileri sürülmektcdir, tahminlere göre 1992 İlkbaharında döviz piyasalarının cirosu I 000 milyar dolardı. Gene bir karşılaştırma yapabilmek için, bu yıllarda en gelişmiş 1 O bankanın toplam döviz rezervlerinin 400 milyar dolara vardığını söylemek mümkündür. Eylül krizi öncesinde Fransız Bankasının döviz rezervleri 29 milyar doları buluyordu. Merkez Bankası rezervleri kamu borçlanmasıyla arttınlsa bile, döviz piyasalarında dönen bu para ınevcuduyla kıyaslandığında çok düşük kalmakta, tek başına spekülatif akınları dizginleyebilecek güçte olmamaktadır (Svensson ( 1994), s. 450). Avrupa Para.Sistemi spekülatif akımlara elverişli bir sistemdi. Şöyle ki, spekülatörler ulusal paraların belli bir nıaıj içinde tutulacağını bilmekteydiler. O nedenle para aşırı değerlenmişken döviz satın alıp, bu dövizi gerçek değerini bulduğunda bozdurınak, risksiz bir kazanç elde etmek anlamına geliyordu. Spekülatif akımların yer aldığı bir başka alan.da, faiz getirisi düşük paralar ile faiz getirisi yüksek paralar arasındadır. Spekülatörler genellikle faiz getirisi düşük olan Alınan Markı'ndan alıp, bu markları faiz getirisi yüksek olan İtalyan liretine veya İsveç kronuna yatırmışlardır. Müdahale söylentileri artınca bu sermaye bir başka ülke parasına kaçınıştır. Avrupa Para Sisteminin, rezervlerin büyük meblağlara ulaştığı, dış açıkların kapanmaya yüz tuttuğu bir konjonktürde çökıne noktasına gelmesine neden olarak bu, ele avuca sığmaz sermaye akınıları ve onların speklilatif amaçlarla yer değiştirmeleri gösterilmektedir. 2. Ulusaf ve uluslararası öncelikierin çattşnıast: Sabit kur sistemını sürdürebilmek, hükümetleri genellikle iki denge arasında bir seçim yapınaya zorlar. Paranın değerini mi korusunlar, içteki fiyat istikrarını ını? Avrupa Para Sistemine katılmakla paranın dış değerini koruyacakianna ilişkin söz altına girmişlerdir. Kuşkusuz, bu sözü vermekle, Parasal Birliği gerçekleştirerek, ilerde bir takım kazançlar elde etmeyi umınaktadırlar. Ama ilerde olası bir parasal birliğin getireceği kazançlar mı, yoksa kısa dönemde ulusal çıkarlar ını daha ağır basar? Görülen o dur ki, ulusal çıkarlar daha ağır basmakta ve iç dengeleri bozmayı hiçbir ülke göze alınamamaktadır. İç ve dış dengelerin çatışması, iki Almanyanın birlqınesi örneğinde çok çarpıcı bir biçimde ya~anmı~tır.

8 .. 12 ŞiiR YILMAZ 2.a. Alnıan.va'mn birleşhıesi: Alımın ekonomisi AT'nun en güçlü ekonoınisiydi ve Alınan Markı ölçüt para özelliği ta~ıyordu. Bundcsbank adeta Topluluk Merkez Bankası sayılabilecek konuındaydı. Ancak iki Almanya'nın birlqnıcsi, Doğu ve Batı Alman marklarının bire bir değişimi ve birlc~menin zorunlu kıldığı ek harcamalar, enflasyonist bir baskı oluştunıyordu. Alman malları ithal mallara kıyasla pahalandı. Yapılması gereken Alınan Markını revali.ie etmekti. Ancak Fransa başlangıçta bu revalüasyona kar~ı çıkmı~tır. Bundcsbank bir miktar enflasyona göz yumınu~sa da faiz oranlarını bütün israrlanı kar~ın dü~ürmcnıi~tir. Alman markının gerçek revalüasyonu için geriye tck yol kalmaktaydı, o da diğer Topluluk ü yelerinin genel fiyat düzeylerini düşürıneleriydi. Bunun için de diğer üye devletlerin sıkı para ve maliye politikaları izlemeleri gerekiyordu. Ancak her ülkenin içinde bulunduğu konjonktür, böyle bir sıkı para politikası izlemeye elverişli değildi. Sonunda Bundesbank başta yapınası gerekeni yaptı ve markı revali.ic etti. Ne var ki, bu arada paraları Alımlll markına karşı aşırı değerli para haline gelen ülkeler dış ödeme güçlükleri ilc kar~ı karşıya kaldılar. Bu da sistemi çıkınaza sokan gelişmelerin başlangıcı oldu. 2./J. Ingiltere'nin içinde bulunduğu k01~jonktür: A Tn un iki büyük ekonomisi, İngiltere ve Alnıanya 1990'lı yılların başında farklı nedenlerle, farklı faiz politikaları uygulamak durumundaydı. İngiltere, ekonomisini durgunluktan kurtarmak, yatırım ve lükelimi daha doğrusu toplam iç talebi canlandırmak için faiz oranlarını düşürmek istiyordu. Bu durumda, kısa dönemde spekülatif sermayenin Sterlin yerine yüksek faizli paralara yönelmesi kaçınılınazdı. İngiltere'nin faizleri düştireceği beklentisi, ya da bunun kaçınılmaz olduğu kanısı 1992 Eylül'ünün ortalarında S terlin'den kaçışı çok hızlandırdı (Kepenek,s. I 16). Buna bir de Alman markı kar~ısmda sterlinin aşırı değer kazanması eklenince, İngiltere için sonuç Avrupa Para Sisteminin dışına çıkmak oldu. 2.c Finlandiya, lsveç iimekleri: Ülkeler açısından örnekleri çoğaltmak mümkün. Burada Finlandiya ve İsvcç deneyimlerine de kısaca değinmektc yarar görüyoruz. Finlandiya'nın eski Sovyetler Birliği'ne yaptığı ihracatta ı 99 ı yılında ani bir düşüş oldu. Toplanı ihracatının %ı 3'i.inü bu ülkeye yapan Finlandiya, aynı yıl ancak toplam ihracatının %5'ini Sovyetler Birliğinin yerini alan ülkelere yapabildi. Bu durumda Finlandiya, mallarının, diğer ülke maliarına göre ucuzlanıası gerekiyordu. En kolayı Finlandiya Mark'ını dcvalüe etmckti. Ancak sabit kur sistemi buna olanak tanıınıyordu. Enflasyon oranını düşürerek, hatta dcflasyona razı olarak inailan ucuzlatmak mümkündü. Fiyatların ve ücretierin a~ağı doğru esnek olmadığı bir ekonomide bu yolla da fiyat kırmak mümkün olmadı; sonuçta mark Kasını 1991'de devalüe edildi. Bu devalüasyon da yctıııcmi~ olmalı ki, Eylül 1992'de dalgalanmaya bırakılarak değeri daha da düşürüldü.

9 EKONOMIK Y AKLAŞIM 13 İsveç ekonomisinin sorunu ise daha deği~ikti yılları arasında İsvcç ekonomisi aşırı tüketim eğilimi sergilenıi~tir. Öyle ki arasında toplam tasarruflar -%6 düzeyine değin düştü. Bu tüketim patlaması İsveç'te üretilen ınal ve hizmetlere yönelik bir talep baskısı yarattı. Bu konjonkti.irdc ülke parasının rcvalüe edilmesi gerekiyordu. Sabit kur sistemi buna izin verınccliği icrin enflasyon artışları yaşandı. Nitekim 1990'da yıllık enflasyon %1 O olmuştu. Bununla beraber tasarruflar artarak 1992'de %8'e ulaştı. Bu da beraberinde tüketimele tanı bir çöküş başlattı. Bu kez paranın dcvalüe edilmesi gerekti, bu yapılamadığından çare enflasyonu düşürmek oldu. 1992'de %2'ye düşen enflasyon, İsvcç kronunun dereline çare olmadı Kasımında dalgalanmaya bırakılan kroıı gerçek bir değer kaybı yaşadı (Svcnsson ( 1994), s ). 3. Merkez. Hankalanlun özerkl(~i: Sabit kur sisteminin yaşatılabilmesi, her ~eyden önce sisteme güven duyulmasıyla mümkündür. Güvenilirliği sağlayan ise kurumsal yapılardır. Genellikle, merkez bankalarının kısmen özerk olduğu ülkelerde paraya güven de daha sağlaındır. Örneğin Avusturya, Belçika ve Hollanda'da merkez bankaları oldukça özerktir bu da beraberinde bir güven ortamını getirmektedir. İtalya'da İtalya Bankasının kısmen özerk, olduğu 1981 ve 1983 yıllarında para politikasında çok önemli değişiklikler yapılabilmiştir (B!!ı konuda bknz. Tabcilini (1994 ), s. ı 222). Bundesbank'ın Topluluğun Merkez Bankası gibi davrandığı yıllarda paraya güvenin tanı olduğu söylenebilir. Alman markı anahtar para, Alnıanya anahtar ülke konuınundaydı ve sabit kur sistemine dayalı Avrupu Para sistemi güven bunalımlarından uzak, rahatça i~lcmckteydi: Bundcsbank'ın Alman icr politikasının hizmetine girmesiyle birlikte parasal bunalım da kendini göstcrıni~tir. SUÇLU SABiT KUR POLiTiKASI Ml? Parasal bunalımın nedeni sabit kur sistemi olımısa da, bu bunalım sabit kur sisteminin pek kolay bir sistem olmadığını herkese öğretnıiştir. Kurları sabit tutabilmek, herşeyden önce dı~ açık ve fazlalardan kaçıımıakla mümkündür. Teoride olduğu gibi bu açık ve fazlalar kendiliğinden kapannıamaktadır. Teorik olarak beklenen, açık veren bir ülkeele fiyatlar genel düzeyinin dü~mesi, fazla veren bir ülkede de fiyatların yükselmesi ilc dı~ dengenin kendiliğinden kurulabileccği yolundadır. Oysa açık veren ülkelerele genellikle fiyatlarda düşme görülnıediği gibi, fazla veren ülkeele ele mutlaka cnflasyonist bir gidiş yaşannıamaktadır. Bunun nedeni yapısal olup, fiyat ve ücret oluşunılarının esnek olınayışıyla ilgilidir ( Bu konuda geniş bilgi için bkz. Englandcr, Egcbo ( 1993), s.l9-21 ). İç denge, dı~ dengeyi kurmada başarılı olaınayıııca, sabit kur sistemi a şırı veya düşük değerlenmiş paraların birbiriyle dcği~tirildiği bir sistem olup çık-

10 14 ŞiiR YILMAZ maktadır. Bu da beraberinde spekülatif akımları, zorunlu devlet müdahalelerini getirmektedir. Devletin döviz piyasalarına müdahale zorunluluğu, merkez bankalarını ellerinde büyük miktarda döviz rczcrvi bulundurmaya zorlamakta ancak ÇO b O.u kez rezervler kullanılarak ya[jılan müdahaleler bir ise '; yaramadıo.ı b b uibi, mcr- kez bankalarının rezervlerinin erimesi ilc sonuçlanmaktadır. Rezervlere başv.urınamanın alternatifi ise faizlerle oynamaktır; bu da yatırım maliyetlerini etkilediğinden sonuç, işsizlik, durgunluk ve daha hızlı bir enflasyon olabilmektedir. I 993 yılında sabit kurlaradayalı APS yerini %30 dalgalanmalara açık bir esnek kur sistemine bıraktı. Bu durum, "sistemin sonu mu geleli " tartışmalarını gündeme getirmiş ve Avrupa Para Birliği'nin geleceğini bir belirsizlik içine itmiştir. Bu duruma yol açan etkenin Bundcsbank'ın lider banka rolünü ikinci plana atması olduğu ileri sürülüyor. Bir diğer tartışılan konu ise, tck pazar sürecinde sermaye hareketlerinin hız kazanması ve bu hıza sabit kur sisteminin ayak uyduramaması. Kötümser düşüncelerin yanı sıra, esnek kur sistemine geçişin para birliğini sarsmak yerine Para BirJiaini b ' saalanılastıracak b., bir islcv., b uörcce<ri b yolunda b o-örüsler., de var. Esnek kur sistemi anahtar para ve anahtar ülke arayışlarına son verebilir ve bu gelişme parasal özgürlüklerini yeni kazanan ülkelerin gerçekçi hedefler belirleyerek, kendi merkez bankaları eliyle sağlam ve güvenilir bir para yaratmaları ile zaman içinde tck ve özerk bir Merkez Bankası'na giden yolu açabilir. Son durum tek para birimine geçişe engel değil, tersine destektir ve süreci hızlandıracaktır (Bu konuda bknz. Scharcr, s.206). Gene de %30'luk bir dalgalanma nıaıjı içinde esnek sayılabilecek bir kur sistemi APS'nin yaşaması için yeterli olabilir, ama söz konusu olan Avrupa Para Birliği ise, yeni belirlenen kur sistemi eskisinin alternatifi olarak düşünülemez. Açıktır ki ülke paraları arasındaki fark büyüdükçe, tck bir para politikası, tck bir Merkez Bankası, kısacası parasal birlik düşüncesi bile ortadan kalkacaktır. O nedenle Avrupa Para Birliği'ni yaşatma uğruna ortaya atılan öneriler eski dar dalgalanma marjlarına dönülmesi doğrultusundadır. Sabit kur sisteminin temelinde istikrar ve güven yatar. İstikrar ise ancak Topluluk üyeleri arasındaki enflasyon oranlarının birbirine yakla~ması ilc mümkündür. Bu yapılamadığı sürece hangi kur sistemi seçilirse seçilsin, sorunlar devam eder. Bunun için de yalnız para politikalarının tek elden yürütülmesi yeterli değildir. Maliye politikalarının da uyuınlaştırılnıası gerekir. Ancak bu süreçte para politikasına ilişkin ortak clüzcnlcnıclcr öııgörülnıcsine kar~ın, ınaliye politikaları konusu tümü ile, giriş sırasındaki açık ve borç ölçütlerine kalıyor. Bu nedenle ikinci ölçütü ayrıca irdclenıck gerekiyor. Çünkü tck paraya geçilmesi ve biraz sonra değinilecek olan Avrupa Merkez Bankası, değişim ve faiz oranlarında

11 EKONOMIK Y AKLA~IM 15 zorunlu ya da kendiliğinden bütünlc~mc ve istikrar sağlayacaktır. Aynı durum a çık/borç konularında geçerli değildir. Bu nedenle, Birlik Anla~ınasıııın, kamu maliyesi ölçütlerini Avrupa Para Birliği'ne geçiş sonrasında da geçerli saydığı görüşü yaygındır. Çünkü ilginçtir ki. APB, bir ortak maliye politikasını ve bunun kurumlarını öngörmüyor (Kepenek, s ). Oysa fiyat istikrarının ithal edilebilir bir şey olmadığını, içte makro dengeleri tutturınakla sağlanabileceğini yaşanan deneyimlerin öğretmiş olması gerekir. AVRUPA PARA BiRLiGi GERÇEKLEŞEBiLiR Mi? Maastricht Zirvesinde kabul edilen takvim hala yürülüktedir. Bu takvime göre bugün Avrupa Para Birliği ikinci aşamasındadır. ikinci aşamada öngörüldüğü gibi Avrupa Para Enstitüsü kurulmuştur. Üye ülkeler Merkez Bankalarına özerklik tanımaya başlamışlardır. Enstitü ilk iş olarak paralar arasındaki dalgalanma maı~jmı daraltma yı amaçlamaktadır. Ancak Avrupa Para Enstitüsünün bu işi başarabileceğine kuşkulu gözlerle, bakılıyor çünkü Enstitünün gerçek bir yetkesi yok. Oysa lider banka konumunu üstlenen Btındesbank bu i~i pekala yapabilirdi, deniliyor. Sistemi kurtarmak için sermaye hareketlerine kısıt getirilmesi öngörülüyor ancak bu hiç savunulmayan bir önlem. Böyle bir önlernin piyasa mekanizmasına ve tek pazar hedeflerine son elereec ters düşeceği kesin. Bu nedenle, Avrupa Para Enstitüsü sermaye hareketlerini kısıtlamaktansa, spekülatif akınıları caydırıcı bir takını önlemler üzerinde durmaktadır. Bunlardan en çok sözü edileni hükümetlerin bundan böyle spot piyasaya değil, vadeli piyasalam müdahalesini öngören öıılemdir. Bu yolla spekülatörlerin ileriye yönelik beklentilerine set çekileceği umuluyor. Bundesbank'ın tekrar lider banka konumuna gelmesi ıçın, ise Alınanya'nın perspektiflerini yeniden belirlemesi gerekmektedir. Alınanya tercihini Doğu Avrupa'ya açılma biçiminele yaparsa Parasal Birliğin geleceği tehlikede demektir. Bu yönde yapabileceği m~ ili~kin i~aretler de vardır. Özellikle i~çi ücretlerini dli~lirınc açısından Alnıanya önceliği yayılma sürecine verebilir. Nitekim son günlerde Dcrinle~nıc yerine, topluluğun Genişlemesi fikrinden daha çok söz edilir olmuştur. Buboün ToıJiuluk için en önemli sorumın issizlik.. olduğu vurgulanmaktadır. İs- '-- '- ) sizlik oranı tüm Topluluk için ortalama 0 /rj I 2 olarak hesaplanmaktadır. Mal, hizmet ve sermaye hareketlerinin scrbestle~tirilmcsi, i~sizlik sorununa çözlinı olamamıştır. Parasal Birliği kurtarnıaya yönelik ünlenılerin anti-enflasyonist niteliği gözönünde bulundurulduğunda, Parasal Birlik ilc.i~sizlik sorunu arasında bir çcli~ki varmı~ gibi görünmektedir. Buna verilen yanıt, ise parasal hedefleri tutturınanm istihdam sorununa dolaylı olarak, ama en sağlıklı ve kalıcı çözlinıl! ge-

12 ,1 \ 16 SiiR YILMAZ tireceği yolundadır. Özerk bir Merkez Bankasının enflasyon oranını belli bir düzeyde tutarak, borç /alacak oranını saptayarak istihdam sorununun çözümüne daha çok yardımcı olabileceği vurgulanıyor. Sık sık yinclcncn bir ba~ka görü~ de, Parasal Birlik'in New Dea! olmadığı yolundadır. Oysa bugün Avrupa'da ağırla~an i~sizlik sorunu nedeniyle New Dea! özlemleri vardır. Hatta Almanya'nın Doğusu i çin bir Mezzogiorno proğraıııının ba~latılması gerektiği görü~ü egemendir (Bknz. Hallett, s ). Şu cia bir gerçek ki, 1997 yılı için hedeflenen ölçütleri tutturabi lecek ve parasal birliğe aday olabilecek bugün ancak iki ülke vardır: Bunlar İrlanda ve Lüksemburg'dur. A0ağıclaki tablolar Parasal Birlik için gösterilen makro hedefler ilc gerçekleşen büyüklükler arasında bir karşıla~tırma yapmaktadır. Tablolarda yer alan hesaplamalar 1992 yılı verilerine clayannıaktaclır. OECD projeksiyonları 1994 yılı ve sonrası için özellikle kamu borçlanması ve enflasyon oranları konusunda hedeflerden uzaktaşılmasını beklemektedir, çünkü özellikle İngiltere, İtalya, İspanya ve Portekiz'de ağırlaşan işsizlik sorunu, bu ülkeleri enflasyonist bir politika izlemeye zorlayabilir (Bu konuda bknz. Englancler, Egebo, s.32-33). Ancak Topluluk, artık her ülkenin aynı performansı göstermesini bcklememektedir. Avrupa Topluluğu, artık, deği0ik hızdaki ülkelerin zaman içinde Birlik'e katılacakları çok-vitesli, değişken coğrafyalı bir bütünleşme sürecine kendini alıştırmış görünmektedir.bu çok-vitesiiiik kuşkusuz ülkeler arasında da bir tür derecelennıeye yol açacaktır. Bu derecelenme, bütünlqnıe yerine ayrımlaşnıa da getirebilir. Topluluğun Derinlqmesi yerine Geni~lenıcsi fikrini de bu bağlamda değerlendirmek gerekmektedir. Topluluk geııi~lemekte; katılan her üye eşit, ama bazıları daha çok eşit olmaktadır. Buna göre, bir çekirdek grup vardır: Almanya, Fransa ve Benelux. Çekirdek i çindeki çekirdek ise Almanya ile Fransa' dır. Ancak bu sınıflandırmalar tamamen politiktir. Parasal Birliğin gerektirdiği ölçütleri tutturına açısından, bu ülkelerin hiçbiri -Lüksemburg ve İrlanda dı~ıııua- ~u an için, çekirdek ülke olma durumunda değildir. Kimse Avrupa Para Birliğinden umudu kcsıııi~ değil. Avrupa'da para birliği kurulmadan, Avrupa Birliğinin ekonomik ve siyasal hedeflerine ula~anıayacağı da kesin. Ancak şu an için, hiçbir ülkenin parasal birliği tanı anlamıyla gcrçekleştirmeye hazır ve en önemlisi istekli olduğunu söyleycbilnıek de mümkün değil. Avrupa Para Birliği kendi yolunda ilediyor veya ilcrliyor görünüyor. Alınan Parlamento Başkanı Rita Süssnıuth'un dediği gibi "İleriemek durmaktan iyidir."

13 EKONOMIK Y AKLAŞIM 17 Tablo I: AB Ülkelerinde Enflasyon Oranlan ve Hedef Enflasyon Oranı Ka rşıla.~tırıııas 1 Belçika Danimarka Alınanya Yunanistan İspanya Fransa İrlanda İtalya Lüksemburg Hollanda Portekiz İnniltcre Co Enflasyon 1 /a ( 12N7ı- 12/l)2) lJ 2.1 l.:'i () ı ı.lj Kaynak: Facıs Through hgun:s: A Staıisıical Porıra i ı of ılıt: EEA. Eurosı;ıı, 1 ')l)4. Hedef ten Sapıııa 1 /r ( 1 /r>'!ı.)'ıcıı sapıııa) 0.2 X.6 ı.4 O.lJ O. 1 2.lJ Tablo 2: AB Ülkelerinde Faiz Oranlan ve Hedef Faiz O ramyin Karşılaştırnla (1992 yılı itihanyle) Faiz Oranı% Belçika 6.7 Danimarka 6.1 Alnıanya 5.5 Yunanistan İspanya 8.1 Fransa 5.9 İrlanda 6.5 İtalya X.X Lüksemburg 6.7 Hollanda S.ô Portekiz X.9 inniltere o 6.5 Kaynak: Facıs Tlırouglı Figuıcs: A Sıaıisıicall'ortrail ııl' EEA. Eurustali'J'J4 Hcdcftcıı Sapma (!r1 (9rı7.7'den Sapıııa)

14 18 ŞiiR YILMAZ Tablo 3: AB Ülkelerinde Bütçe Açığı/GSYİH ve Hedeften Sapmalar (1992 itibariyle) Bütçe Açığı/GSYİH(%) Belçika ô.9 Danimarka 2.ô Alınanya 2.6 Yunanistan 13.2 İspanya 4.6 Fransa 3.9 İrlanda 2.2 İtalya 9.5 Lükscmburn b 2.5 Hollanda 3.5 Portekiz 5.2 İngiltere 5.9 Kaynak: Facts Tlınıuglı Figures: A Statistical Portrail of tlıe EEl\. Eıırostal.l (YJ4. Hedeften Sapma(Yo (%3'tcn Sapma) ı ,2 2.9 Tablo 4,: AB Ülkelerinde Kamu Borçları/GSYİl-I ve Hedeften Sapmalar (1992 Yılı İtibariyle) Kamu Borçları/GSYİH(%) Bdçika r.)aniınarbt 73.4 Alınanya 44.7 Yu nan is ta n İspanya 4H.H Fransa 3lJ.2 İrlanda l) ı.() İtalya Lüksemburg 7.3 HalLında 79.7 Portekiz 63.5 İnoiltere b 47.3 Kaynak: Facls Through Figııres: ;\ Slatistical l'orlrait of tlı~.: EEA. Euroslal ltj94. Hedeften Sapma(%) (%60'dan Sapma) ô 48.0 ı

15 EKONOMIK Y AKLAŞIM lt) KAYNAKÇA Baluwın, Richaci E., R.K. Lyons,"Exchaııge Ratc llystcrcsis"'" f:'lii"ijfi!'wi l:'connlllll Neı li ~ı. :ıx. No? 1, Jan., s.\-22. Bertlıold. Norbert, "Europe Arter Maastricht: Ilave tlıc Moııet;ıry Qucstioııs Iken Scttled'l". lnterecononıics. March/ April 19lJ2. s.51-5(ı. Englander.A. Steven, T. Egeho, "Adjustmeııt Uııder Fixed ı:xclıaııge Rates: Applicati()ıı to the bıropean Monetary Union". OECD Uconomic Sı1Uiic.1. No 20..Spriııg llj03. s.7-cıo. Hallett, A.J. Hughes, Yue Ma. "East Gerıııaııy. Wcst c;ı:rınany. ~ıllll Tlıcir r--iu.!ogiorııo Prohlcııı!\ Parable!"or European Econoınic lııtegraıion". lhe Fc ollntnic.!oumul. Hl.1. r-..lırclı i tjın. s.+ 1 (ı Kcpcnek, '(akup, "Avrupa Topluluğunda Ekonomik!Hıtiiıılc~ıııc Sorunu". onro Gclt,lt/1(' /Jcr-.ı; isi. Cilt:20, Sayı: 1-2, s Kocdijk. Kees J., C.J.M. KmıL "Dominant lııtcrcst and lnllatioıı Dillcrcııtials Witlıiıı the EMS:.1\ Rcply". European Economic Review. 3X. No. X. Oct.l 'YJ4. s. 1 1 (ı5-l (ı(ı(ı. Matthcs. Hcinriclı, "Daıııocles Shadowiııg: An lnıhıv<ıtioıı in tlıe Second Plıase ol" UvllJ"'. lnıereconomjcs. March- Ap ri ı 1994, s Menıl. Georges de, R.j. Gordoıı. "Exchange Rates. inrıatiuıı and Stnıcıuraı Change: An ıııtroduction". EuroJJCWI f:.'cononıic Review. :ıx. NO. 6. June ı 9lJ4. 117(J-Il X4. MenkhotT. Lukas. F.L. Sel!, "The Advantages ol' A Sıııall European l'v1orclary Uııioıı". Jnterecmıomics. March/ Ap ri s.(ı4-67. Neuınann, Maı11'red J.M.. "Rcforıııiııg the Europe;ııı Moııcıary Systcııı". fnlt'n connlllic.l. Marclı-April 1994, s.55-5b. Poeck Andre Van, J. v. Goıııbel. "Doıniııaııt iııtercst am'ı lııllatioıı Dillercıııials W i tlıiıı tlıc EMS: A Comment". Eurojll'(/11 Economic Reı inv 3X, No.X, Oı:.:t s.l (ı(ı ı -1 (ı(ı3. Rosc. Andrcw K.. L.E.O. Svcııssoıı, "Europciın Exclıaıı~e Rate Crcdihility Bet'ore the: ı:,ııı". l:'rudjit'wi Econo11ıic Review. 38, No.(ı, JLıne ı 994, s.l ı ı (ı. Ro sc A. K.. L.E.O. Svensson. "Comments: European Exchange Rat e C redi hi ı i ty Bcloıc the h ıli". hrropean Ccononıic Review, 3B, No. Cı, Juııe 1 CJ94. s.l Sclıarrcr, Hans-Eckart. "From the Old to tlıe New EMS''.. lnıcn conotnics. Sept.-Oct.. ı ljlj~. s.:?.os Svensson. Lars E.O.. "Fixed Exchange Ratcs asa Means to Pricc sıability: Wlıaı ll<ıvc Wc Lcarııcd' 1 ". European Economic Review 3)-), NO. 3/4, April s.,h7-46x. Tabeli ını. Guido, "Comments: European Exchange Rat c C redi hi 1 it y Bcl'ore the h ıli". l:.urojn'un l:'conomıc Reı ieıv. 38, No. (ı, June 1904, s. 122 ı T.C. Başbakanlık Hazine ve Dı~ Ticaret Müstqarlığı. ll \'ri!jill TojJ/ultt,~ll ı c Tiirki\'('.2. Baskı. Ankara. Ocak Utzıg. Sicgf'riecl. "The Path to European Moııetary ljııion:an lııstitutioııal Ecoııoıııics Approaclı". lntereconomics. May/June 199ı. s.99-i02. Wcll"ens, Paul. J..l.. "The Siııı,de Market and EMS lııstalıility". lrııcrl'cnnmnic.l. Man:lı-April JlJlJ4. s.s'j-67. Wınklcr. Adalbert, "The EMS Crisis ard Tlıc Prospccıs lor Europc;ııı l'vluııct;ıry liııioıı". lntereconomics. Mcırclı-April. l9lj4. s. (ıx-74.

EKONOMİK VE PARASAL BİRLİĞE HAZIR MIYIZ?

EKONOMİK VE PARASAL BİRLİĞE HAZIR MIYIZ? EKONOMİK VE PARASAL BİRLİĞE HAZIR MIYIZ? Prof..Dr.Coşkun Can Aktan 12 Eylül 1963 tarihinde imzalanan Ankara Anlaşması nın üzerinden neredeyse 32 yıl geçti. Nihayet bu yılın başında Türkiye ile şimdiki

Detaylı

Para nedir? Uluslar arası Para Nedir?

Para nedir? Uluslar arası Para Nedir? Dünya Para Sistemi Para nedir? Uluslar arası Para Nedir? Değer ölçüsü Değişim aracı Biriktirme aracı Bu üç işlevi ülkesi dışında da kısmen veya tamamen gerçekleştirirse uluslar arası paradır Uluslar arası

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI İstanbul Ekonomi ve Finans Konferansı Dr. İbrahim Turhan Başkan Yardımcısı 20 Mayıs 2011 İstanbul 1 Sunum Planı I. 2008 Krizi ve Değişen Finansal Merkez Algısı II. III.

Detaylı

BÖLGESEL BİRLEŞMELER

BÖLGESEL BİRLEŞMELER BÖLGESEL BİRLEŞMELER Ekonomik İşbirliği Anlaşmaları Serbest ticaret bölgeleri Tarife birliği anlaşmaları Gümrük birliği anlaşmaları Ekonomik birleşmeler Ekonomik İşbirliği Anlaşmaları Amaç: anlaşmaları

Detaylı

2014 YILI EYLÜL AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI EYLÜL AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Ekiim 2014 2014 YILI EYLÜL AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM 1 SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM Temmuz 2018 Sağlık harcamaları ekonomik kriz sonrası yaşadığı düşüşten sonra artma eğilimi göstermiştir. 2016 yılında sağlık harcamaları, 2017 yılında beklenenden daha

Detaylı

BASIN AÇIKLAMASI. SÜREYYA SERDENGEÇTİ Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Ankara, 19 Mart 2001

BASIN AÇIKLAMASI. SÜREYYA SERDENGEÇTİ Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Ankara, 19 Mart 2001 BASIN AÇIKLAMASI SÜREYYA SERDENGEÇTİ Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ankara, 19 Mart 2001 Sayın Bakanım, Değerli Basın Mensupları, Bilindiği gibi, Kasım ayı ikinci yarısında mali piyasalarda yaşanan

Detaylı

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

CARİ AÇIK NEREYE KADAR? CARİ AÇIK NEREYE KADAR? Prof. Dr. Doğan CANSIZLAR ANKARA - 14 Aralık 2011 1 Türkiye Ekonomisindeki Bazı Eşitlikler -Ekonomik Büyüme = Artan Dış Açık -Artan Dış Açık = Artan Dış Borçlanma -Artan Dış Borçlanma

Detaylı

tepav Küresel Kriz e Karşı ş TEPAV Politika Önerileri TBB İstanbul , 28 Nisan 2009

tepav Küresel Kriz e Karşı ş TEPAV Politika Önerileri TBB İstanbul , 28 Nisan 2009 tepav Küresel Kriz e Karşı ş TEPAV Politika Önerileri TBB İstanbul, 28 Nisan2009 Küresel Krize Karşı TEPAV Politika Önerileri Slide 2 Çerçeve Krizi Türkiye ye taşıyan kanallar Krizin Türkiye üzerindeki

Detaylı

2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ TEKSTİİL,, DERİİ VE HALII ŞUBESİİ Kasıım 2014 2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu DÜNYA EKONOMİSİ Teknoloji, nüfus ve fikir hareketlerini içeren itici güce birinci derecede itici güç denir. Global işbirliği ağıgünümüzde küreselleşmişyeni ekonomik yapının belirleyicisidir. ASEAN ekonomik

Detaylı

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi HALI SEKTÖRÜ 2014 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ EKİİM 2014 1 2014 YILI EYLÜL AYINDA HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemizin halı ihracatı

Detaylı

T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı

T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali Konular Genel Müdürlüğü nün AB ye üye ülkeler ile aday ve potansiyel aday ülkelerdeki makroekonomik

Detaylı

I. Uluslararası Parasal Ortam 1

I. Uluslararası Parasal Ortam 1 İÇİNDEKİLER Ön Söz Teşekkür Öğrenciye Editör ün Notu XI XIII XV XIX I. Uluslararası Parasal Ortam 1 1. Döviz Piyasası 3 Döviz İşlem Hacmi 3 Coğrafi Döviz Kuru İşlemi 4 Spot Döviz Kurları 7 Döviz Arbitrajı

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ 1. AVRUPA TOPLULUKLARI 1.1. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu nun kurulması yönündeki ilk girişim, 9 Mayıs 1950 tarihinde Fransız

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 15 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Çağlar Kuzlukluoğlu İnci

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI VE

EKONOMİ POLİTİKALARI VE EKONOMİ POLİTİKALARI VE İSTİKRAR PROGRAMLARI EKONOMİ POLİTİKASININ ARAÇLARI.PARA EKONOMİSİ Açık piyasa işlemleri Reeskont politikası Zorunlu karşılıklar MALİYE POLİTİKASI GELİRLER POLİTİKASI İSTİKRAR PROGRAMLARI

Detaylı

24 Haziran 2016 Ankara

24 Haziran 2016 Ankara 24 Haziran 216 Ankara Sunum Planı I. İktisadi Görünüm II. Yapısal Konular III. Genel Değerlendirme 2 İKTİSADİ GÖRÜNÜM 3 3.15 6.15 9.15 12.15 3.16 İktisadi Faaliyet Büyümeye Katkılar (Harcama Yönünden,

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ İLKER GİRİT 04.11.2015 İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRUPA BİRLİĞİ ANABİLİM DALI İÇERİK Birliğin Kuruluşu Birliğin Gelişimi Antlaşmalar

Detaylı

Küresel Krizden Sonrası Reel ve Mali. Sumru Altuğ Koç Üniversitesi, CEPR ve EAF 14 Mayıs 2010

Küresel Krizden Sonrası Reel ve Mali. Sumru Altuğ Koç Üniversitesi, CEPR ve EAF 14 Mayıs 2010 Küresel Krizden Sonrası Reel ve Mali Piyasaların Geleceği Sumru Altuğ Koç Üniversitesi, CEPR ve EAF 14 Mayıs 2010 IMF Büyüme Tahminleri 12 10 8 6 4 2 0-2 -4-6 -8-10 2006Ç1 2006Ç4 2007Ç3 2008Ç2 2009Ç1 2009Ç4

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 10

HABER BÜLTENİ Sayı 10 HABER BÜLTENİ 04.02.2015 Sayı 10 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin, yerel

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu 11 1 13 1 * GSMH (milyar dolar) 1.9..79 1.86 1.3 1.83 1.578 1.61

Detaylı

BAKANLAR KURULU SUNUMU

BAKANLAR KURULU SUNUMU BAKANLAR KURULU SUNUMU Murat Çetinkaya Başkan 12 Aralık 2016 Ankara Sunum Planı Küresel Gelişmeler İktisadi Faaliyet Dış Denge Parasal ve Finansal Koşullar Enflasyon 2 Genel Değerlendirme Yılın üçüncü

Detaylı

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME MALİYE POLİTİKASI 1 SORULAR

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME MALİYE POLİTİKASI 1 SORULAR SORULAR 1- Genişletici maliye politikası uygulanması sonucunda faiz oranının yükselmesine bağlı olarak özel yatırım harcamalarının azalması durumuna ne ad verilir? A) Dışlama etkisi B) Para yanılsaması

Detaylı

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1 EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER 1 3 M A R T 2 0 1 4, P E R Ş E M B E Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1948 DEKİ EKONOMİK DURUM 2 TABLO I Ülke ABD Doları Danimarka 689 Fransa 482 İtalya

Detaylı

F. Gülçin Özkan York Üniversitesi

F. Gülçin Özkan York Üniversitesi Finansal Đstikrar ve Makroekonomik Etkileşim F. Gülçin Özkan York Üniversitesi 1 Finansal kriz tanımı üzerinde hemfikir olunan bir tanım bulunmamakla birlikte, reel sektör etkisinin derecesi önemli bir

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Kasım 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

TEKSTİL VE HAMMADDELERİ SEKTÖRÜ 2015 YILI ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI. Genel ve Sanayi İhracatında Tekstil ve Hammaddeleri Sektörünün Payı

TEKSTİL VE HAMMADDELERİ SEKTÖRÜ 2015 YILI ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI. Genel ve Sanayi İhracatında Tekstil ve Hammaddeleri Sektörünün Payı Mart 2015 Tekstil ve Hammaddeleri Sektörü 2015 Yılı Şubat Ayı İhracat Bilgi Notu Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği 03/2015 TEKSTİL VE HAMMADDELERİ SEKTÖRÜ 2015 YILI ŞUBAT AYI İHRACAT

Detaylı

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır. 1992 yılına gelindiğinde çevresel endişelerin sürmekte olduğu ve daha geniş kapsamlı bir çalışma gereği ortaya çıkmıştır. En önemli tespit; Çevreye rağmen kalkınmanın sağlanamayacağı, kalkınmanın ihmal

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 19

HABER BÜLTENİ xx Sayı 19 HABER BÜLTENİ xx.05.2015 Sayı 19 Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, bir önceki aya göre değişmedi: Mart ayında düşen Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Nisan 2015 te bir önceki aya göre değişmedi. Geçen

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Aralık 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ GAZİ ERÇEL BAŞKAN TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI 6. Uluslararası Finans ve Ekonomi Forumu VİYANA, 9 KASIM 2000 Euro ile ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak üzere, bu

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD ekonomisindeki büyümenin ikinci çeyrekte %1.7 olarak

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 34

HABER BÜLTENİ xx Sayı 34 HABER BÜLTENİ xx.02.2017 Sayı 34 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ocak 2012, No:18

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ocak 2012, No:18 EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ocak 2012, No:18 Bu sayıda; 2011 yılı Aralık ayı Enflasyon verileri değerlendirilmiştir. i Enflasyonda çifte rekor 2011 i enflasyonda çifte rekor ile

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 22

HABER BÜLTENİ xx Sayı 22 HABER BÜLTENİ xx.02.2016 Sayı 22 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

İçerik. Ekonomik Entegrasyon Kavramı. Ekonomik Entegrasyonların Türleri. Gümrük Birliği; Ayrıntılı İnceleme. Gümrük Birliklerinin Etkileri

İçerik. Ekonomik Entegrasyon Kavramı. Ekonomik Entegrasyonların Türleri. Gümrük Birliği; Ayrıntılı İnceleme. Gümrük Birliklerinin Etkileri III. Ders İçerik Ekonomik Entegrasyon Kavramı Ekonomik Entegrasyonların Türleri Gümrük Birliği; Ayrıntılı İnceleme Gümrük Birliklerinin Etkileri Anahtar Kelimeler «Key Terms» Ekonomik Entegrasyon «Economic

Detaylı

Karluk, S.Rıdvan, Avrupa Birliği ve Türkiye, Beta Yayınları, 8. Baskı, 2005, s.524. 2

Karluk, S.Rıdvan, Avrupa Birliği ve Türkiye, Beta Yayınları, 8. Baskı, 2005, s.524. 2 1 Avrupa Birliği nin Ekonomik ve Parasal Entegrasyonu Avrupa Ekonomik Topluluğu nu kuran Roma Antlaşması, Avrupa devletleri arasında sağlanacak ekonomik bir bütünleşmenin zorunluluğu üzerinde durmuştur.

Detaylı

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu) ZİRAAT BANKASI 2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI (40 Test Sorusu) 1 ) Aşağıdakilerden hangisi bir kredi derecelendirme kuruluşudur? A ) FED B ) IMF C ) World Bank D ) Moody's E ) Bank

Detaylı

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı. TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ HAFTA 2 Roma Antlaşması Avrupa Ekonomik Topluluğu AET nin kurulması I. AŞAMA AET de Gümrük Birliğine ulaşma İngiltere, Danimarka, İrlanda nın AET ye İspanya ve Portekiz in AET ye

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 11

HABER BÜLTENİ xx Sayı 11 HABER BÜLTENİ xx.09.2014 Sayı 11 Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi, geçen aya göre yükseldi: Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi, Ağustos 2014 te bir önceki aya göre 6,1 puan yükselerek 7 puan değerini

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 8

HABER BÜLTENİ xx Sayı 8 HABER BÜLTENİ xx.06.2014 Sayı 8 Konya inşaat sektörü güven endeksi, geçen aya göre yükseldi: Mart 2014 ten beri düşmeye devam eden Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Mayıs 2014 te kısmen yükselerek -5

Detaylı

Türkiye de Yabancı Bankalar *

Türkiye de Yabancı Bankalar * Bankacılar Dergisi, Sayı 52, 2005 Türkiye de Yabancı Bankalar * I. Giriş: Uluslararası bankacılık faaliyetleri, geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren uluslararası ticaret akımlarının ve doğrudan yabancı

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ Bilindiği üzere; Belçika, Federal Almanya, Fransa, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg tarafından, 1951 yılında Paris te imzalanan bir Antlaşma ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT)

Detaylı

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı Türkiye Düzenli Ekonomi Notu ve Raporun İçeriği Hakkında

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 22

HABER BÜLTENİ Sayı 22 HABER BÜLTENİ 04.08.2015 Sayı 22 Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Türkiye genelinden ve AB-28 den daha düşük: Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Temmuz 2015 te hem bir önceki aya hem de bir önceki

Detaylı

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi 2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Çıkış Stratejisi Genel Çerçevesi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Çıkış Stratejisi Genel Çerçevesi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Çıkış Stratejisi Genel Çerçevesi 14 Nisan 2010 İstanbul Durmuş YILMAZ Genel Olarak Çıkış Stratejileri 2 Genel Değerlendirme Çıkış stratejileri, kriz sırasında

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 20

HABER BÜLTENİ Sayı 20 HABER BÜLTENİ 02.06.2015 Sayı 20 Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi bir önceki aya göre düştü: Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Mayıs 2015 te hem bir önceki aya hem de bir önceki yılın aynı ayına göre

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ... 1 A. Kayıt Dışı Ekonominin Tanımı ve Kapsamı... 1 B. Kayıt Dışı Ekonominin Nedenleri... 4 C. Kayıt Dışı Ekonominin Büyüklüğü...

Detaylı

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME Niyazi ÖZPEHRİZ FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME 1. Giriş Finansal sistemin işleyişi, ekonomik büyüme üzerinde önemli etkilere sahip olabilmektedir. İyi işleyen bankacılık sistemi ve menkul

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 6

HABER BÜLTENİ xx Sayı 6 HABER BÜLTENİ xx.10.2014 Sayı 6 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin, yerel

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 31

HABER BÜLTENİ Sayı 31 HABER BÜLTENİ 02.11.2016 Sayı 31 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014 GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014 ÖNEMLİ GELİŞMELER Fitch, Türkiye nin kredi notu ve görünümünü korudu Fitch, Türkiye'nin kredi notunu BBB- olarak korurken, kredi notunun Durağan olan görünümü de değiştirmedi.

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 19

HABER BÜLTENİ xx Sayı 19 HABER BÜLTENİ xx.11.2015 Sayı 19 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2009 yılında ülkemiz halı ihracatı % 7,2 oranında düşüşle 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk çeyreğinin sonunda

Detaylı

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılına iyi başlayan ülkemiz halı ihracatı, yılın ilk dört ayının sonunda bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 23,1 oranında artarak

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:30 JPY Japonya Merkez Bankası (BoJ) Basın Konferansı YÜKSEK 09:45 EUR Fransa Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) (Aylık) (Ağu) ORTA -0,4% -0,3% 09:45

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ 1. ÖZET BİLGİLER Resmi Adı : İspanya Krallığı Nüfus : 48.146.136 Dil :İspanyolca (resmi dil), Katalanca, Portekizce. Din :%96 Katolik Yüzölçümü

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MART 2016 (SAYI: 85) GENEL DEĞERLENDİRME 31.03.2016 Ekonomi ve İşgücü Piyasası Reformlarına Öncelik Verilmeli Gelişmiş ülkelerin çoğunda ve yükselen ekonomilerde büyüme sorunu

Detaylı

AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER

AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI MÜSTEŞARLIĞI AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü Şubat 2007 AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER Selin

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 3

HABER BÜLTENİ Sayı 3 HABER BÜLTENİ 02.07.2014 Sayı 3 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin, yerel

Detaylı

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı Mikroekonomik Analiz I IKT751 1 3 + 0 8 Piyasa, Bütçe, Tercihler, Fayda, Tercih,

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİNE ÜYE VE ADAY ÜLKELERDE TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER. (Kasım 2011) Ankara

AVRUPA BİRLİĞİNE ÜYE VE ADAY ÜLKELERDE TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER. (Kasım 2011) Ankara AVRUPA BİRLİĞİNE ÜYE VE ADAY ÜLKELERDE TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER (Kasım 2011) Ankara İÇİNDEKİLER NÜFUS VE İŞGÜCÜ PİYASASI TASARRUFLAR 1. Nüfus 28. Gayri Safi Ulusal Tasarruflar 2. İstihdam 29. Gayri

Detaylı

GÜNLÜK FOREX BÜLTENİ - 11 Temmuz 2014

GÜNLÜK FOREX BÜLTENİ - 11 Temmuz 2014 GÜNLÜK FOREX BÜLTENİ - 11 Temmuz 2014 10.07.2014 Açılış Kapanış % USD 1,36414 1,36087 0,23 ALTIN 1327,53 1335,49 0,59 USDTRY 2,11478 2,12323 0,39 TRY 2,88622 2,89122 0,17 USDJPY 101,636 101,340 0,29 GBPUSD

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmamış) (Tem) ORTA 3,1% 3,1% 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmış) (Tem) ORTA 3,3% 3,3%

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 14

HABER BÜLTENİ xx Sayı 14 HABER BÜLTENİ xx.12.2014 Sayı 14 Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, bir önceki aya göre yükseldi: Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Kasım 2014 te bir önceki aya göre artarken geçen yılın aynı dönemine

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:00 EUR Almanya Fabrika Siparişleri (Aylık) (Haz) ORTA 0,2% -0,2% 10:00 GBP Halifax Konut Fiyat Endeksi (Yıllık) (Tem) ORTA 9,6% 10:00 GBP Halifax

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 10

HABER BÜLTENİ xx Sayı 10 HABER BÜLTENİ xx.08.2014 Sayı 10 Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, geçen aya göre düştü: Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Temmuz 2014 te bir önceki aya göre 6,2 puan düşerek -10,0 puan değerini aldı.

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1-Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir toparlanma dönemi olarak geride bıraktı.

Detaylı

Pazar AVRUPA TOPLAM OTOMOTİV SEKTÖR ANALİZİ. Ekim 2018

Pazar AVRUPA TOPLAM OTOMOTİV SEKTÖR ANALİZİ. Ekim 2018 AVRUPA TOPLAM OTOMOTİV SEKTÖR ANALİZİ Ekim 2018 Pazar 2018 yılı Ağustos ayında, AB ve EFTA ülkeleri toplamında toplam otomotiv pazarı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 26,4 artarak 1 milyon 342 bin adet

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Para Piyasası Likit Emeklilik Yatırım Fonu(KAMU) Emeklilik Yatırım Fonu nun

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 13

HABER BÜLTENİ xx Sayı 13 HABER BÜLTENİ xx.11.2014 Sayı 13 Konya Hizmetler Sektörü Güven Endeksi geçen aya ve geçen yıla göre düştü: Ağustos 2014 te yükselişe geçen Konya hizmetler sektörü güven endeksi, ekim ayında bir önceki

Detaylı

İÇİNDEKİLER (*) 1- Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Uzun Vadeli Kredi Borcu (2002-2015 Eylül)

İÇİNDEKİLER (*) 1- Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Uzun Vadeli Kredi Borcu (2002-2015 Eylül) İÇİNDEKİLER (*) 1- Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Uzun Vadeli Kredi Borcu (2002-2015 Eylül) 2- Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Uzun Vadeli Kredi Borcunun Borçluya Göre Alacaklı Dağılımı (2002-2015

Detaylı

ÜYE DEVLET HÜKÜMETLERİ TEMSİLCİLERİ KONFERANSI. Brüksel, 25 Ekim 2004 CIG 87/1/04 EK 2 REV 1. Konu :

ÜYE DEVLET HÜKÜMETLERİ TEMSİLCİLERİ KONFERANSI. Brüksel, 25 Ekim 2004 CIG 87/1/04 EK 2 REV 1. Konu : ÜYE DEVLET HÜKÜMETLERİ TEMSİLCİLERİ KONFERANSI Brüksel, 25 Ekim 2004 CIG 87/1/04 EK 2 REV 1 Konu : Hükümetlerarası Konferans Nihâi Senedi ne ek Bildirgeler ve Nihâî Senet NİHÂÎ SENET NS / Anayasa 1 30

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni 17 Ağustos 2015, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü AVRUPA BİRLİĞİNEDİR? Hukuki olarak: Uluslar arası örgüt Fiili olarak: Bir uluslararası örgütten daha fazlası Devlet gibi hareket

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 21 Kasım 2016, Sayı: 45. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 21 Kasım 2016, Sayı: 45. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 45 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmamış) (Eyl) ORTA 3,3% 3,2% 08:45 CHF İşsizlik (Mevsimsel Olarak Ayarlanmış) (Eyl) ORTA 3,4% 3,3%

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( ) ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin

Detaylı

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Gazi Erçel Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1 Nisan 1998 Ankara I. Giriş Ocak ayı başında

Detaylı

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ 13 1.1.Türkiye Ekonomisine Tarihsel Bakış Açısı ve Nedenleri 14 1.2.Tarım Devriminden Sanayi Devrimine

Detaylı

Ocak 2015 HALI SEKTÖRÜ Ocak Aralık Dönemi İhracat Bilgi Notu. Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği 01/2015 Page 1

Ocak 2015 HALI SEKTÖRÜ Ocak Aralık Dönemi İhracat Bilgi Notu. Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği 01/2015 Page 1 Ocak 2015 HALI SEKTÖRÜ 2014 Ocak Aralık Dönemi İhracat Bilgi Notu Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği 01/2015 Page 1 HALI SEKTÖRÜ 2014 YILI ARALIK AYI İHRACAT PERFORMANSI Ülkemizin halı

Detaylı

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212) 315 10 70 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:00 CHF Tüketim Göstergesi (Tem) AZ 1,68 11:30 GBP BBA İpotek Onayları ORTA 46,0K 44,5K 13:00 GBP İngiliz Sanayi Birliği (CBI) Dağıtım İşi Anketi

Detaylı

EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ

EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ Eğitimin Ekonomik Temelleri Ekonomi kökeni Yunanca da ki oikia (ev) ve nomos (kural) kelimelerine dayanır. Ev yönetimi anlamına gelir. Ekonomi yerine, Arapça dan gelen iktisat

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 4

HABER BÜLTENİ Sayı 4 HABER BÜLTENİ 04.08.2014 Sayı 4 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin, yerel

Detaylı

Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar

Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü TÜRKİYE EKONOMİSİ DERS NOTLARI 1 1999 17 Ağustos 1999 depremi Marmara bölgesinde Üretim,

Detaylı

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Araştırma Notu 09/31 01.03.2009 İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Seyfettin Gürsel ***, Gökçe Uysal-Kolaşin ve Mehmet Alper Dinçer Yönetici

Detaylı

EURO BÖLGESİ İZLEME RAPORU (15 AĞUSTOS - 15 EYLÜL) I- GENEL EKONOMİK GÖSTERGELERE İLİŞKİN GELİŞMELER

EURO BÖLGESİ İZLEME RAPORU (15 AĞUSTOS - 15 EYLÜL) I- GENEL EKONOMİK GÖSTERGELERE İLİŞKİN GELİŞMELER EURO BÖLGESİ İZLEME RAPORU (15 AĞUSTOS - 15 EYLÜL) I- GENEL EKONOMİK GÖSTERGELERE İLİŞKİN GELİŞMELER Düşük faiz oranları, kontrol altındaki enflasyon, euronun önde gelen para birimleri karşısındaki değer

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 26

HABER BÜLTENİ Sayı 26 HABER BÜLTENİ 02.06.2016 Sayı 26 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 45

HABER BÜLTENİ xx Sayı 45 HABER BÜLTENİ xx.07.2017 Sayı 45 KONYA İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN FİYAT BEKLENTİSİ DÜŞTÜ Konya İnşaat Sektörü Güven Endeksi geçen aya ve geçen yılın aynı dönemine göre düştü. Mevcut siparişler ise; Haziran 2016

Detaylı

NUROLBANK 2011 YILI ÜÇÜNCÜ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

NUROLBANK 2011 YILI ÜÇÜNCÜ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU NUROLBANK 2011 YILI ÜÇÜNCÜ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU ORTAKLIK YAPISI VE SERMAYEYE İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER Bankamızın 30.09.2011 itibarıyla ortaklık yapısı ve paylarında herhangi bir değişiklik gerçekleşmemiştir.

Detaylı

HABER BÜLTENİ xx Sayı 35

HABER BÜLTENİ xx Sayı 35 HABER BÜLTENİ xx.03.2017 Sayı 35 Konya Sanayi Odası (KSO) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen Konya İmalat Sanayi Güven Endeksi Anketi, Türkiye nin yerel

Detaylı

2011 YILI OCAK- KASIM DÖNEMİNDE HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2011 YILI OCAK- KASIM DÖNEMİNDE HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2011 YILI OCAK- KASIM DÖNEMİNDE HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2010 yılını % 18,4 oranında artışla kapanmış ve 1 milyar 286 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2011 yılına

Detaylı

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA Problem 1 (KMS-2001) Kısa dönem toplam arz eğrisinin pozitif eğimli olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

Detaylı

2014 YILI AĞUSTOS AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI AĞUSTOS AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 AĞUSTOS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Eyllüll 2014 2014 YILI AĞUSTOS AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı