HÜRRİYET GAZETESİ...2

Transkript

1 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ HÜRRİYET GAZETESİ...2 Dolarda yüksek ateş sürüyor Bali: Bankaların asıl işi kredi vermek, yoksa dükkanı kapatalım Cari açık piyasayı bozdu dolar 1.58 lirayı geçti İDO ya Rekabet onayı çıktı Başkent Gaz ı gündeme aldı Yunanistan ek yardım için gayrimenkulleri ipotek gösterecek HAS Parti: Bu modelle 2023 te gelirin tamamı iç borç faizine gider Bankalar düşük kâr marjına alışacak, oyun kuralıyla oynanacak Primi 1 milyar lirayı aşacak, şirket alımı için gözü açık olacak Afrika da mutluluk oyunu nu bırakın, Türkiye yi model alın Çevre bilinci yaratmak için yeşil ekonomi zirvesi yapılacak Yıldız: MMEKA, 5 milyar doları ödeyemez, artık süre uzatmayın Merkez Bankası, Akbank tan 742 milyon dolar Malta zorunlu karşılığı istedi HSBC maliyet kısacak bireysel bankacılıkta Türkiye ye odaklanacak Oto, freni hissetti üretimi iç pazar artırdı ERDAL SAĞLAM... Bu cari açık kur düzeltmesine kadar gider MİLLİYET GAZETESİ...14 Orta ve uzun vadede yatırım yapma ihtiyacı artıyor Ekonomistler gelecekten endişeli Bütçe rakamları kısman moral verdi JP Morgan `faizler artacak` dedi `Türkiye`nin kredi notu artacak` Dolar güne yükselişle başladı Güngör Uras... Olayların içinden SABAH GAZETESİ...20 Oluk oluk dolar geliyor Yunanistan toz duman Millenium Bank Fibabanka oldu Akaryakıtta indirim sevinci kısa sürecek Cumhuriyet altını 514 liraya yükseldi Yatırım yapana vergi indirimi Denizbank'tan tarıma 2.2 milyar TL kredi SÜLEYMAN YAŞAR... Konvertibiliteye ve sıfır reel faize kurşun RADİKAL GAZETESİ...24 ABD'nin en kârlı şirketi Exxon Mobil Gazda 'kelebek etkisi' yaşanabilir MAHFİ EĞİLMEZ... Benim balonlarım vardı SEYFETTİN GÜRSEL... Kampanyayı bırak cari açığa bak FATİH ÖZATAY...Fikri takip: Kredi artışı yavaşlıyor mu? (2)

2 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ HÜRRİYET GAZETESİ Dolarda yüksek ateş sürüyor Dolar kurunda dün yüksek gelen cari açığın tedirginliği devam ediyor. Kur sabah saatlerinde TL sınırına dayandı. Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından birisi olarak gösterilen cari açık mart ayında beklentileri aşarak 9.76 milyar dolar oldu. Böylece cari açık yılın ilk çeyreğinde 22 milyar 118 milyon dolara yükseldi. Bu beklenmedik artışla dün 1.58 liranın üzerine çıkan dolardaki tedirginlik bugün de sürüyor. Özellikle yabancı kaynaklı alımların etkisini hissettirdiği dolar kuru güne dünkü seviyelerinden başladı. Henüz kar satışının görülmediği dolar 1.58 TL üzerindeki seyrine devam ediyor. Dolardaki hareketi cari açığa ve yabancı alımlarına bağlayan uzmanlar, euro/dolar paritesinin de yakından izlenmesini öneriyor. Dolar kuru mayıs başından bu yana yüzde 4.3 değer kazandı. 1.62'Yİ GEÇEMEZ Anadolubank Hazine Bölüm Başkanı Tolga Şenefe, dolar kurunun 1.60'ları zorlayabileceğini ancak 1.62 TL seviyesinin kırılmasının zor olduğunu belirtti. Şenefe, eurodaki hareketin ise euro/dolar paritesine bağlı olacağını belirtti. HSBC Yatırım'ın raporunda da son günlerde gerçekleşen hızlı hareketilerin ardından dönem dönem tepki hareketlerinin gelebileceği belirtilerek, "Yine de ana eğilim olumsuz olmaya devam ediyor. Dolar kurunda geri çekilmeler olsa da 1.60 seviyesi hedef sahasına girmiş durumda. TL deki değer kaybı faiz ve hisse senedi piyasalarını da olumsuz etkiliyor. Bu kapsamda hisse senedi piyasasındaki kayıpların ivme kaybederek devam edeceğini ve faizlerde baz puan civarında bir artış olabileceğini düşünüyoruz. Ancak, seçime kısa bir süre kala Türk piyasalarının çok da olumsuz olmayacağı kanaatindeyiz" denildi. Bali: Bankaların asıl işi kredi vermek, yoksa dükkanı kapatalım Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Bizim asıl işimiz kredi vermek. Gönüllü olduğumuz iş yapma biçimimiz bu. Yani siz kendi işinizde satış yapmamayı seçebilir misiniz? Bizim krediyi vermemiz böyle birşeydir. Mümkün değildir. O zaman dükkanı kapatmanız lazım dedi BANKACILIK sektöründeki son gelişmeleri değerlendiren Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Bir banka maliyetlerle fon aldığına göre ve tek kazancı da bunu sağlıklı bir şekilde plase etmek olduğuna göre, bankanın kendi kazancına olan kredi için olumsuz karar vermesi beklenemez. Bizim asli işimizdir kredi vermek. Baştan zaten niyetli olduğumuz gönüllü olduğumuz iş yapma biçimimiz bu. Yani siz kendi işinizde satış yapmamayı seçebilir miniz? Bizim krediyi vermemiz böyle birşeydir. Mümkün değildir. O zaman dükkanı kapatmanız lazım dedi.

3 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Bankadaki para bizim değil Mardin de düzenlenen İş Bankası nın geleneksel İş le Buluşmalar toplantısında sektör hakkında bilgi veren Adnan Bali, şöyle konuştu: Hiç kimseyi, hiçbir müşterimizi dışlayıcı davranmayız. Müşterimiz başımızın tacıdır. Mesele bir yetki meselesi değil aslında. Yetkiyi şube müdürünüze bir seviyeye kadar veriyorsunuz. Ya da belli genel müdürlük kademelerinde de veriyorsunuz. Örneğin, benim yetkim bir şube müdürünün çok üzerinde ama benim reddettiğim kredi de var. Önemli olan yetkinin büyüklüğünden ziyade yetkinin kullanılması sırasında olumlu cevap verebileceğiniz, bir niyete bir metodolojiye ve elinizdeki teklifin de, taleplerin de bunun koşullarını sağlıyor olması. Bankada kredilere verdiğimiz para bize ait değil. Bize vekalet verilmiş. Biz de o vekalete bağlıyız. Emanete sahip çıkıyoruz Bankacılık sektörünön önemli bir çalışma alanı olduğunun altını çizen Adnan Bali, şu bilgileri verdi: Biz kefaletle çalışıyoruz. Dolayısı ile hepimiz emanete sağlam şekilde sahip çıkmalıyız. Kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk, söylemiş; dikkat iffet ve metodolojik tutarlılıkla çalışmak, yani hem doğru çalışacağız, hem de namuslu çalışacağız. Şimdi bunları bir araya getirdiğiniz zaman bizim yetkisinden ziyade kredilendirilebilecek işlerle ilgili vurgumuz olacak. Bir banka maliyetlerle fon aldığına göre ve tek kazancı da bunu sağlıklı plase etmek olduğuna göre bir bankanın kendi kazancına olan bir kredi için olumsuz karar vermesi beklenemez. Sisteme zarar verdiler İş Bankası olarak sürekli bir büyüme içerisinde olduklarına dikkat çeken Adnan Bali, şunları söyledi: Dünyanın başına global krizlerde gelen şey gerçek satın alma gücüne dayanmayan tüketiciyi kredilendirmek gerçek fizibiliteye ve tutarlığa dayanan iş planları olmayan tacirleri işleri yatırımcıları kredilendirmek süreti ile geldi. Kime zarar verdiler. Bir tek kendilerine mi zarar verdiler? Hayır bütün sisteme zarar verdiler. Konya da bir müşterimiz bana şunu söyledi: Eskiden bankalardan kredi almak için bankaların önünde yatıyorduk. Bizden ipotek istiyorlardı şunu istiyorları bunu istiyorlardı. Ama sonra ne oldu bu sefer bankalar bize kredi vermek için kapımızda yatmaya başladı. Bizde buradan kredi aldık ve olumsuz bir sürece sürüklendik. Kampanya gibi kredilendirme söylemi bir bank için doğru bir söylem değildir. Genel kredi konspeti içinde gerek sulama gerek sera, gerek tarımda çeşitliğe gitme anlamında her türlü kredilendirmeye hazırız. Mardin, UNESCO listesini sonuna kadar hak ediyor İŞ Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Mardin in UNESCO ya alınmayı sonuna kadar hak eden bir kent olduğunu belirterek şöyle konuştu: Kent ihracat gelirlerini geçen yıla göre yüzde 26 artırdı. Bu kent, dış ticaret açığını, dolayısıyla cari açığı kapatan illerimizden biri. Mardin ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda projeler geliştiriyoruz. Sadece iyi günde dayanışma için değil, kar, kazançtan sonra değil, biz Mardin e güvenlik duygusunun zayıfladığı dönemlerde dahi bölgeye olan bakış açımızı asla değiştirmedik ve değiştirmeyeceğiz.

4 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Erbil de bile şubemiz var kolay iş bankası değiliz IRAK ın Erbil kentinde İş Bankası nın şubesi olduğunu hatırlatan İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, şu bilgileri verdi: 1 yıl sonra şubeyi açıyoruz. Hem bu bölgenin, hem kısa dönemli çıkarları kast ederek değil, uzun soluklu ve tahammüllü bir oyuncu olduğumuz için Mardin geliştikten sonra bu bölgeyi keşfedenlerden değiliz. Memleketin önceliği, kardan ve kazançtan önce. Kolay işlerin, kolay yerlerin bankası değiliz. Uzun dönemli, sürdürülebilir kazançlar, hem de sadece kendimiz için değil, müşterilerimizi de içerecek. Kısa mesafe koşucu değil, maraton koşucusuyuz. Onun için de nefesimiz kesilmiyor. Kazançları, karları bir yana bırakınız. Zor dönemlerde dahil bölgeye bakışımız asla değişmedi, bundan sonra da değişmeyecek da açtığımız şube dahil 4 şube ile hizmet veriyor. Çarşı Mardin Şubesimizi de bu yıl açmayı düşünüyoruz. Mardin ilindeki kredi ve mevduat, nakdi krediler, 135 milyon TL. Bunun 78 milyon TL si ticari krediler. Bu bir kamu bankasından sonra ikinci sırada. Nakit kredilerde özel bankalar arasında lideriz. 120 milyonun üzerinde mevduatımız var ve iki kamu bankasından sonra geliyoruz ki, yine özel bankalar arasında lideriz. İş Bankası, KOBİ ler değer yaratma için lig atlamak isteyen 1.3 milyonu aşkın, 14 milyar TL yi aşmış durumda. Toplam kredilerde 3 aşağı nakdi ticari en yakından 1 milyar, diğer 7 şer milyar TL daha ilerideyiz. Mardin in geleceğini turizmde görüyoruz BANKACILIK sektörünün ne kadar ileri düzeye geldiğinin herkes tarafından bilindiğini vurgulayan Mardin Ticaret Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Tutaşı, şöyle konuştu: Sadece İş Bankası değil hepsi, ihtiyacı olan, para almak isteyen varsa ayağıma gelsin diyordu. Şimdi teknoloji çağındayız, herkes iyi ilişkiler içinde olması gerektiğini biliyor. Mardin de toplantı yapması bizim için onur verici bir olay. Kadim şehrimizin; kültür, din, dil genişliğini, zenginliğini yerinde gördüğümüz için Mardin e gelip de gördüğünüz için, ayrıca hoş geldiniz. Bankacılık sektörü ve üst düzey toplantıların burda yapılması bizi çok sevindiriyor sene evvel Mardin kabuğunu kırdı ve gündeme oturdu. Bugün Mardin in turizmde yaptığı atağı görüyorsunuz. Bankacı arkadaşlarımız, turizmi bizden daha iyi araştırıyor. Bankacılar, ekonomiyi bizden daha iyi bakıyor. İnsanlar sıkıntısını anlatıyor, kredi istiyor. Bizim sorunlarımızı bizim kadar biliyor. Daha yumuşatılmasını istiyoruz. Tutaşı: Para ve yatırım huzurlu bölgeye gider HALKIN taleplerini dinlenmesini isteyen Mardin Ticaret Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Tutaşı, şunları söyledi: Şimdi bizi dinlediğiniz zaman, bir kulağınızdan girip bir kulağınızdan çıkmasın. Komşu illerimizle sıkıntılarımız var. Para da yatırım da huzurlu bölgelere gider. Mardinimiz bölgenin değil, ülkenin en huzurlu şehri. Yatırıma gelin, havayolumuz, karayolumuz, sanayi bölgemiz, alt yapımız var. Nusaybin sınır kapısına alternatif olacak bir uluslararası gümrük kapımız olacak. Tüm Ortadoğu ve Arap dünyasına, demiryolumuz Nusaybinden Irak a, demiryolu hattı döşenecek. OSB yi valimizin katkıları ile genişletiyoruz. İkinci OSB nin yerini tespit ettik. Şube müdürlerine biraz daha yetki vermeniz lazım. Bölge insanını en iyi bilen şube müdürüdür. Bürokrasiyi azaltmak lazım. Teminat olayında aşırı titizlik gösteriliyor. Değerinin yarısını bile vermiyor. Doğu ve güneydoğu insanı namusuna düşkün olduğu kadar borcuna da sadıktır

5 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Büyümede itici güç, iç talep THE Economist dergisinin özellikle iş çevrelerinde çok etkili olduğunu anlatan Bahçeşehir Üniversitesi İİBF Dekanı Prof. Taner Berksoy, şu bilgileri verdi: Geçtiğimiz hafta sonunda Türkiye ile ilgili bir yazı yayınladı. Belki dergi için önemli değildi ama bizde bomba gibi patladı. Ben de Economist dergisi ile aynı düşünüyorum yılının 2 ve 3 ncü ayından beri olumlu performans gösteriyor. Görünümü Türkiye ekonomisi olumlu. Eco, öyle söylemiyor. Kabaca, Bunlar iyi görünüyor ama bunların sorunları var. Yılın ikinci yarısında ortaya çıktığında sıkıntı olacak diyor. Küresel krizden ABD U şeklinde, Avrupa da biraz tereddütlü, yatay. Türkiye nin krizden çıkışı neredeyse lastik top gibi V şeklinde. Bu performansı gösteren çok fazla da ülke yok. Krizden çıkış için olumlu ama sürdürülebilir bir hız değil. Bunu zorladığınızda ekonomiyi daha sıkıntılı işlere sürükleme ihtimalimiz var. Büyümenin arkasındaki itici güç, iç talep. İhracat pazarlarını bizimkiler, refleksle çeşitlendirdi gittikleri yerde. Afrika, Ortadoğu şansızlık orada da sorun, sıkıntılı hale geldi. İhracatta hedef milyar dolar BİR ülkenin istikrarında bankacılığın kritik fakat önemli bir rolü olduğunu belirten Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Birkaç ay önce bir düşünür, bankalar ordulardan daha tehlikelidir demişti. Bunu da bu ayda gördük. İrlanda nın batışı, Yunanistan ve Portekiz. Hele komşu yiyip batma noktasına geldi. 50 milyar doları bastıran bu ülkeyi alır duruma geldi. Hükümetin komşularla sıfır sorun politikasından sonra ihracatımız aritmetik değil, geometrik artmaya başladı. 560 milyon dolar ihracatı var. 1-2 yıl içinde milyar dolarlık ihracat yapan şehirlerimizden biri olalım diye konuştu. Cari açık piyasayı bozdu dolar 1.58 lirayı geçti Dış ticaret açığındaki genişlemenin etkisiyle artmaya devam eden cari açık, martta beklentileri aşarak 9.76 milyar dolar oldu. Böylece cari açık yılın ilk çeyreğinde 22 milyar 118 milyon dolara yükseldi. Beklenmedik bu artış doları da 1.58 liranın üzerine taşıdı. CARİ işlemler hesabı, beklentilerin üzerine çıkarak 9 milyar 766 milyon dolar açık verdi. Geçen yılın mart ayındaki 4 milyar 281 milyon dolarlık açık rakamına göre, bu yılın mart ayında cari açık yüzde 128 oranında artış kaydetti. 3 ayda yüzde 121 arttı Merkez Bankası, Ocak-Mart 2011 Dönemi Ödemeler Dengesi verilerine göre mart ayındaki gelişmelerle birlikte, cari açık yılın ilk üç ayında 22 milyar 118 milyon dolara ulaştı. Geçen yılın aynı döneminde 12 milyar 89 milyon dolar olan açık ile karşılaştırılınca cari açığın 3 aylık artışı yüzde 121 oldu. Dış ticaretten kaynaklandı Bu gelişmede dış ticaret açığının bir önceki yıla göre 11 milyar 802 milyon dolar artarak 20 milyar 635 milyon dolara ulaşması etkili oldu. 12 ay birikimli cari işlemler dengesi açığı bir önceki aya göre 5 milyar 495 milyon dolar artışla 60 milyar 513 milyon dolar düzeyine ulaştı. Hükümet, 2011 yılı cari açık hedefini 42.2 milyar dolar düzeyinde belirlemişti.

6 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Ekonomistler ise cari açıktaki bu artışta yurtiçindeki yabancı şirketlerin yurtdışına yaptığı aktarımların etkisi olduğuna da dikkat çekti. BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı: Beklentilerin oldukça üzerinde gelen cari açığın en büyük nedenleri; yabancı şirketlerin yurtdışındaki ana şirketlerine yüklü miktarda temettü aktarmaları ve zayıf bavul ticareti. Üstelik henüz emtia fiyatlarındaki artışın etkisi görülmüş değil. Yıl sonu için 75 milyar dolar açık beklentimizi koruyoruz. Cari açığın mart ayında beklentilerin üzerine çıkması, dolar kurunu hareketlendirdi. Güne 1.56 lira seviyelerinden başlayan dolar kuru, cari açığın açıklanmasıyla birlikte liraya yükseldi. Dolardan önceki gün başlayan yabancı çıkışı dün de devam edince, bu rakam öğleden sonra liraya kadar çıkarken, bu rakam 16 Mart tan dan bu yana en yüksek seviye oldu. Güne yüzde 8.46 seviyesinde olan gösterge faiz de, cari açık verisiyle birlikte yüzde 8.61 e çıktı. 3 aylık ödemeler dengesinde dikkat çeken gelişmeler Mart 2010 da 10 milyar olan açık, bu yılın aynı döneminde 22.1 milyar doları aştı. Böylece geçen yıl ilk çeyrekte 8.8 olan dış ticaret açığı 20.6 milyar dolara çıktı. Toplam ihracat da bu dönemde 27.8 milyar dolardan 33 milyar dolara çıktı. İthalat ise 36.7 milyar dolardan 53.7 milyar dolara ulaştı. Turizm gelirleri, yüzde 28.5 artışla 3.1 milyar dolara ulaştı. Doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları ve faizlerden oluşan diğer yatırımlardaki toplam net çıkış 2 milyar 939 milyon dolar oldu. Yabancıların yurtiçinde net yatırımları, 2 milyar 399 milyon dolar artarak 3 milyar 953 milyon dolara yükseldi. Bankacılık sektörü yurt içi tahvil ihraçlarıyla 50 milyon ABD doları tutarında net satım yaptı. Kaynağı bilinmeyen döviz girişi (net hata noksan) 1.4 milyar dolardan 4.3 milyar dolara çıktı. İDO ya Rekabet onayı çıktı Başkent Gaz ı gündeme aldı Rekabet Kurulu, İstanbul Deniz Otobüsleri nin (İDO) Tepe İnşat Sanayi A.Ş.-Akfen Holding A.Ş.- Souter Investments LLP-Sera Gayrimenkul Yatırım ve İşletme A.Ş Ortak Girişim Grubu na devrine onay verirken Akfen Holding in Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, İDO için finansman çalışmaları en kısa zamanda tamamlayacağız. İptal edilen Başkent Doğalgaz ın yeniden açılacak ihalesine de girebiliriz dedi. Akfen GMYO hisselerinin ilk işlem gününde İMKB de konuşan Akın, şu değerlendirmeyi yaptı: Akfen GMYO nun hiçbir zaman bozulmayacak artan bir geliri olacak. Bu yıl sonu ve gelecek yılın ilk çeyreğinde 6-7 otelimizi daha devreye alacağız. Accor Grubu ile 25 yıllık bir kontratımız var. Son derece basit bir iş modelimiz var. Bizim görevimiz uygun yerlerde otel inşa edip Accor Grubu nun işletmesine vermek ve bunun karşılığında da düzenli bir gelir elde ediyoruz. Hisseleri 2.28 TL fiyatla bugünden itibaren İMKB de işlem görmeye başlayan Akfen GMYO açılış sonrası gelen satışlarla en düşük 2.13 lirayı gördükten sonra saat 1116 da yüzde 3.07 kayıpla 2.21 liradan işlem görüyordu.

7 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Yunanistan ek yardım için gayrimenkulleri ipotek gösterecek Avrupa Birliği (AB) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ile 60 milyar Euro luk yeni bir kredi anlaşması alması beklenen Yunanistan ın, yardıma karşılık olarak gayrimenkul servetinin bir bölümünü ipotek olarak göstereceği iddia edildi. AB ve IMF nin işi daha sıkı tuttuğu belirtilirken, özelleştirmeden elde edilecek gelirin de AB ve IMF tarafından bloke edileceği belirtildi. Başbakan Yorgo Papandreu nun da Almanya Başbakanı Angela Merkel ile sürekli olarak telefonda görüştüğü bildirildi. Papandreu ülkenin durumunu uçurumun eşiğindeyiz diye özetledi. 27 milyar Euro tehlikede Diğer taraftan 110 milyar Euro luk anlaşmanın 27 milyar Euro luk beşinci diliminin verilmesi de tehlikeye girdi. AB ve IMF heyetinin Atina daki son teftişten memnun kalmadığı ifade edildi. Yunanistan ın yılsonuna kadar AB ve IMF ile geçen yıl nisan ayı sonunda imzaladığı kredi anlaşmasının hedeflerinden 6-7 milyar euro geride kalacağı tahminleri yapıldı. AB kararına rağmen 110 milyar euro nun geri ödenmesi süresinin 7 yıla uzatılması için imzaların atılmaması da endişeleri arttırdı. Ekonomik krizdeki Yunanistan da dün hayat bir kez daha durdu. Yunanistan Kamu Çalışanları Konfederasyonu, İşçi Sendikaları Federasyonu ve Mücadeleci İşçi Kolları Birliği nin çağrısıyla yapılan grev ve protesto gösterilerine büyük katılım oldu. HAS Parti: Bu modelle 2023 te gelirin tamamı iç borç faizine gider Has Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ekonomik programlarının en temel hedefinin, ayrımcılığı ve yoksulluğu ortadan kaldırmak olduğunu belirtirken, halen uygulanmakta olan modelle 2023 yılında bütçe gelirinin tamamının iç borç faizine gideceğini öne sürdü. Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Merkezi nde partisinin ekonomik programını anlatan Kurtulmuş, şu noktalara değindi: Adaletsiz kalkınma Türkiye ekonomisi büyüyor, rakamsal olarak büyüyor, Türkiye kalkınıyor, Ama Türkiye deki kalkınma da adaletsiz bir kalkınmadır. Bu adaletsiz kalkınmanın nasıl adaletli bir kalkınmaya dönüştürüleceğiyle ilgili, Türkiye ekonomisinin yapısal olarak değiştirilmesini öngören bir programa sahibiz. 638 milyar TL lik israf Türkiye nin ekonomik sisteminde iki temel açık bulunuyor. Bunlardan birisi cari açık, diğeri de bütçe açığı. Türkiye kaynakların heba edildi. 8 yılda 360 milyar dolar dış kaynak, 278 milyar dolar iç kaynak olmak üzere toplamda 638 milyar dolarlık kaynak israf edildi yıllara arasında toplam 46 milyar dolar cari açığı olan Türkiye Ak Parti iktidarında toplam 187 milyar dolar cari açığa ulaştı. Makası değiştirmeli Bu ekonomik modelin, sistemin değiştirilmeden sürmesi, Türkiye nin mevcut istikrarla yola devam etmesi halinde, 2023 yılına gelindiğinde Türkiye nin bütçe gelirinin tamamı iç borç faizine gidecek. Bu durum bir ülkenin iflası anlamına gelir. Onun için ekonomide makas ı değiştirmek gerekli. Bankalar düşük kâr marjına alışacak, oyun kuralıyla oynanacak Türk Ekonomi Bankası Genel Müdürü Varol Civil, bankaların düşük kâr marjlarına alışması gerektiğini belirterek, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin in uyarılarını da yerinde bulduğunu açıkladı.

8 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Civil, BDDK Başkanı nın kredilerde fazla büyüme olursa ilave tedbir alabiliriz demesi bile başlı başına bir uyarı. Bankalar oyunu kuralına göre oynamalı. Özellikle konut kredilerine ilişkin söylediklerinde çok haklı diye konuştu. Kârlar daralabilir Mardin de gerekleştirilen TEB KOBİ Akademi toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Civil, banka kârlarını şöyle değerlendirdi: Munzam karşılıkların da etkisiyle kârlarda düşüş olacağı biliniyordu. İlk 3 ayda açıklanan sonuçlar da beklentilerin çok dışında değil. Munzam karşılıkların bankacılık sektörüne getirdiği yük, faiz marjlarındaki daralmanın da etkisiyle genel olarak bu düşüşün olacağı bekleniyordu. İlk 3 ay beklentilerin dışında değil. Artık sektörde düşük marjlar ile yaşamaya alışmamız lazım. TEB in toplam kredileri içerisinde KOBİ lerin payının yüzde 40 lara ulaştığını ifade eden Civil, şunları anlattı: Mikro işlemlerle birlikte 450 bin müşterimiz var. KOBİ, TEB in her zaman güçlü tarafını oluşturuyordu. Fortis de rakamlar daha düşüktü ama birleşince ortaya büyük bir güç çıktı. Kredi büyümemiz piyasanın altında. Bence yüzde 25 iyi bir büyüme oranı. Bu yılda arası bir büyüme ile kapatırız. Birleşmeye odaklandığımız için bizim açımızdan çok kısıtlayıcı bir oran olmadı. Doları soran çok oluyor VAROL Civil, TEB KOBİ Akademi yi şöyle anlattı: KOBİ lere finansmanı sağlayıp sonra köşeye çekilmiyoruz. Onlara danışmanlık hizmeti de veriyoruz. Şu anda 70 danışmanımız var. Bu rakamı 350 ye çıkaracağız. KOBİ Akademi sayesinde müşteri sadakatini artırmayı amaçlıyoruz. Dış ticarette ahbap çavuş ilişkisi yoktur. KOBİ lere şehir şehir gezip bedava bilgi veriyoruz. Toplantılara gelip dolar ne olur diye soranlar var. Primi 1 milyar lirayı aşacak, şirket alımı için gözü açık olacak Yılın ilk çeyreğinde 320 milyon liralık prim üretimiyle hedefinin üzerine çıkan Aksigorta, yıl sonunda 1 milyar liranın üzerinde prim üretimi öngörüyor. Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, Yıl sonunda Aksigorta olarak sigortacılık faaliyetimizden kârâ geçmeyi hedefliyoruz. Böylece net teknik kâra geçmiş olacağız. Net teknik zararımız 24 milyon liradan 8 milyon liraya geriledi dedi. Ortakları Belçikalı Ageas ile kârlı büyüyerek, sektörün ilk iki şirketinden biri olmayı hedeflediklerini anlatan Gülen, şu bilgileri verdi: Pazar payımızı 3 yıl içinde ise yüzde 10 lar seviyesine çıkarmayı planlıyoruz Ageas banka sigortacılığı, acente yönetimi, mağaza sigortacılığı gibi alanlarda son derece tecrübeli. Bunlardan, mağaza sigortacılığı, yani sigortayı mağazada, ürün yanında, rafta satmak heyecan verici bir hizmet. Sigortayı bir şekilde biraz daha yaşamın içine sokmanız gerekiyor. Şirket arıyoruz Kârlı ve sürdürülebilir büyüme hedefine ortaklığı Belçikalı sigorta devi Ageas ile devam etme kararı aldıklarını hatırlatan Gülen, hem organik, hem inorganik şekilde bir büyüme sağlayabileceklerini kaydederek, Şirket satın alımıyla bir büyüme planımız da var. Gözümüz bu konuda hep açık, önümüze gelecek fırsatları değerlendireceğiz diye konuştu. Aksigorta, Hayata Devam Türkiye projesi kapsamında bu kez Mersinliler i bilgilendirdi. Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, AKUT Başkanı Nasuh Mahruki ve Prof. Ahmet Mete Işıkara ile Mersin halkına Türkiye nin ilk 3 boyutlu G-Force deprem simülatöründe 7.4 şiddetindeki depremi hissettirerek doğal afet ve sigorta bilincini anlattı. Aksigorta Pazarlama ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Zerrin Ekşioğlu, Bundan sonra Hatay, Elazığ, Tokat,

9 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Amasya ve Çorum u ziyaret edeceğiz. 3 Haziran 2011 de ise projemizin ikinci etabı İstanbul Beşiktaş ilçesinde önemli bir sürprizle sona erecek dedi. Afrika da mutluluk oyunu nu bırakın, Türkiye yi model alın Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Ngozi Okonjo Iweala, Geçimişinde bir çok kriz atlatan Türkiye dünya için de çok önemli bir ülke. Afrika nın ve az gelişmiş ülkelerin kalkınmasında sadece deneyimlerini paylaşarak çok önemli bir rol model olabilir dedi. DÜNYA Bankası Başkan Yardımcısı Nijerya asıllı Ngozi Okonjo Iweala, Türkiye nin sadece bölgesi için değil, dünya için de çok önemli bir ülke olduğunu belirterek, Türkiye nin kamu ve özel sektörü deneyimlerini paylaşarak, en az gelişmiş ülkeler ve özellikle Afrika için çok iyi bir rol model olabilir. Afrika da son yıllarda bazı başarı öyküleri yazıldı. Ancak sorunlar halen çok ciddi, Polyannacılık (mutluluk oyunu) oynamayı bırakıp, yeni stratejiler geliştirmeliyiz diye konuştu. Türkiye çok kriz atlattı Birleşmiş Milletler En Az Gelişmiş Ülkeler 4 üncü Konferansı na katılmak üzere İstanbul da bulunan Iweala, Türkiye ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: Türkiye ekonomisi son dönemde dikkat çekici bir şekiled büyüdü. Makro ekonomi yönetimi oldukça iyi, Avrupa ya ve birçok ülkeye ihracat yapıyor. Özellikle imalat sanayinde çok büyük ve başarılı şirketleri var. İşte sadece tüm bu deneyimlerini Afrikalı ülkelerle paylaşsa bile çok iyi bir model olabilir. Afrikalı şirketlerin öğrenecek çok şeyleri var. Türkiye için kazan-kazan Türkiye nin bunun dışında yatımcı ülke olarak da Afrika nın kalkınmasına büyük katkı yapabileceğini vurgulayan Iweala, şöyle konuştu: Buna güçlü bir inancım var. Afrika ya yatırım Türkiye için kazan-kazan durumu oluşturacaktır. Çünkü Afrika aynı zamanda büyük fırsatlar barındıran bir kıta. Örneğin Nijerya 160 milyon nüfuslu büyük bir ülke. Afrika da son 5-10 yıllık süreçte bazı ülkeler yüzde 5 in üzerinde büyüme elde ederek başarılı oldu. Ancak büyüme süreci global ekonomik kriz ile birlikte kesildi. Polyannacılık istemiyoruz Afrika daki olumlu gelişmelere rağmen iş yapış süreçlerindeki olumsuzluklara da değinen Iweala, şunları söyledi: Tipik bir ihracat işlemi için 2006 yılında Afrika da 37 gün gerekiyordu. Şimdi bu sayı 32 güne düştü. İhracat için geçen süre ortalaması OECD ülkelerinde 11 gün, Singapur da ise sadece 2 gün. Dolayısıyla yapılacak çok iş var. Evet, gelişme sağlandı. Doğrudan yabancı yatırımlar 32 liyşan rolyana çıktı 2010 da. Çok kısa süre içinde de 40 milyar dolara çıkması bekleniyor ancak bunun için yatırım ortamı iyileştirilmeli, ülkeler şidetten arındırılmalı. Afrika nın imajı değişiyor. Artık Afrika ile ilgili söylem değişiyor, olumlu öykülere yer veriliyor. Ancak Polyannacılık oynamak istemiyoruz. Afrika daki büyüme yeterli değil, işsizlik çok ciddi bir sorun.

10 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Mali mango Ruanda kahve ihracatında şampiyon oldu NGOZİ Okonjo Iweala, Afrika ülkelerinin zengin doğal kaynakları ile doğrudan yatırımlar için cazip olduklarını söyledi. Doğru ülkede doğru adımların atılması ile son derece başarılı işlerin çıktığını kaydeden Iweala, Örneğin Mali de atılan doğru adımlarla tarım alanında yabancı sermaye çekildi. Şimdi Mali özellikle mango meyvesinin ihracatında en önemli ülkelerden biri oldu. Ruanda da aynı şekilde, attığı adımlarla yatırım ortamı biraz olsun iyileştirildi. Özellikle kahve için gelen yabancı yatırımcılar çok başırılı oldular. Şimdi Ruanda kahvesi gittikçe ünlü oluyor dedi. Nüfus ve milli geliri bilmeyen ülkeler de var Birleşmiş Milletler En Az Gelişmiş Ülkeler 4 üncü konferansı dolayısıyla eşitli ülkelerden üst düzey isimler İstanbul da bulunuyor. Güney Afrika nın hemen yanı başındaki 17 bin kilometrekarelik küçük bir ülke olan Swaziland ın Prensi ve yine aynı aileden Prens olan Ekonomi Bakanı da bunlar arasında yer alıyor. Prens Sicelo Dlamini özellikle yerel giysileri ile konferansın yapıldığı İstanbul ve Lütfi Kırdar Kongre Merkezinde ilgi odağı oldu. Aynı aileden olan Prens ve Ekonomi Bakanı Hlangusemphi Dlamini ise, takım konferansa takım elbise ile katılmak istediğini söyledi. Her iki prens de Türkleri Swaziland a davet etmek istediklerini, ülkelerinin çok eski tarihlere dayanan bir geçmişi olduğunu belirttiler. Konferansta 3 bin 200 ikili görüşme yapıldı TÜRKİYE İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu un (TUSKON), BM En Az Gelişmiş Ülkeler 4 üncü Konferansı kapsamında düzenlediği Ticaret Fuarı ve ve İş Forumu nda 48 ülkeden 605 i en az gelişmiş, 559 u ise az gelişmiş ülkelerden olmak üzere toplam yerli yabancı 3 bin 200 işadamı ikili görüşme yaptı. TUSKON Başkanı Rızanur Meral, BM konferansı için çok çalıştık. Bu iş için 42 ülkeye atadığımız temsilciler Uganda dan Nepal e, Haiti den Çad a uzanan az Gelişmiş ülkelerden 605 işadamı getirdiler diye konuştu. Dünyanın en fakir ama en mutlu ülkesiyiz TUSKON un davetlisi olarak BM En Az Gelişmiş Ülkeler 4 üncü Konferansı na katılmak üzere İstanbul da bulunan ilginç isimlerden biri de Vanuatu Başbakanı Serge Vilawth Vohor. Vohor da ülkesinin tam olarak nüfusunu ve milli gelirini bilmiyor. Başbakan Vohor, Afrika kıtasının en uç noktasındaki ada ülkelerden biri olan Vanuatu nun nüfusunun 200 bin civarında olduğunu tahmin ettiğini anlattı. Çevre bilinci yaratmak için yeşil ekonomi zirvesi yapılacak Enerji Verimliliği Derneği (ENVERDER), Türkiye Enerji Meclisi (TEVEM) ve CNR Holding, Mayıs 2012 tarihinde düzenlenecek Uluslararası Yeşil Ekonomi Zirvesi, Konferansı ve Fuarı nı organize edecek. Fuarın uluslararası bir zirve haline geleceğini aktaran CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, büyük kuruluşlardan zincirin en altındaki şirketlere kadar inerek, çevre bilinci yaratmayı amaçladıklarını söyledi. ENVERDER Başkanı Erkan Gürkan, Türkiye nin 2023 hedefleri için başlatılan hamlede yeşil

11 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ enerjinin önemini vurguladı. Fuarı sürdürebilir kılmak istediklerini aktaran Gürkan, bunu her yıl tekrarlamak istediklerini söyledi. Yıldız: MMEKA, 5 milyar doları ödeyemez, artık süre uzatmayın Başkent Doğalgaz Dağıtım ın yüzde 80 inin özelleştirilmesi ihalesinin iptal edilmesini değerlendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 1.2 milyar doları ödeyemeyen bir yapı (MMEKA) 5 milyar dolarlık bir yapının altına nasıl girecek. Tavsiyem sürenin uzatılmaması şeklinde olacak dedi. BAŞKENT Doğalgaz Dağıtım A.Ş. nin yüzde 80 inin özelleştirilmesi ihalesinin önceki gün iptal edilmesini değerlendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Yaklaşık 5-6 aydan beri bu paranın bu süre içerisinde ödeneceğini biliyordu bu grup (Mehmet Emin Karamehmet-Mehmet Kazancı ortaklığı-mmeka). O yüzden kendilerine bu süreci sekteye uğrattıkları içinde sitemlerimi belirtiyorum. Şahsen bende Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanı olarak 1.2 milyar doları ödeyemeyen bir yapının 5 milyar dolarlık bir yapının altına nasıl gireceği ile ilgili tereddüdümdür. Bununla alakalı benim Özelleştirme İdaresi Başkanlığı na tavsiyem ve görüşüm sürenin uzatılmaması şeklinde olacaktır dedi. Hukuki süreyi bekleyeceğiz Maden Mühendisleri Odası nın düzenlediği Türkiye Uluslararası Madencilik Kongre sinde elektrik dağıtım özelleştirmeleriyle ilgili konuşan Yıldız, şu bilgileri verdi: Eğer biz bundan bir sonuç alacağımıza inansak özel sektöre bu konu ile ilgili yardımcı olacağımızı belirtmiştik. O açıdan ben şu anda böyle bir kaynağı bu projede gerçekleştiremeyen bir yapının diğerinde de gerçekleştiremeyeceğine inanıyorum. Kendisine hukuken resmi olarak tanınmış süre içerisinde bekleyeceğiz. Ama o sürenin uzatılmasına Enerji Bakanlığı olarak karşı duruşumu belirtiyorum. Güven kaybı söz konusu Bakan Yıldız, Başkent Gaz ihalesini kazanan konsorsiyumun ihaleye alınmamaları gibi bir durum söz konusu olabilir mi şeklindeki soruya şu yanıtı verdi: Yok. Hukuki süreç içerisinde bu devam edecektir. Ama ciddi bir güven kaybı söz konusu. Bizim diğer firmalar açısından da değerlendirmelerimiz bu yönde olacaktır. Biz özelleşen liberalleşen serbestleşen bir yapı içerisinde, kamu ciddi bir şekilde üzerine düşeni yapacaktır. Aynı ciddiyetle özel sektöründe itina göstermesinin doğru olacağını düşünmekteyiz ve bununda çok lüks bir istek olmadığı kanaatindeyim. Biz çantacıların ve her türlü spekülatif para kazanmaya çalışanların, bu konudan ayrı olarak söylüy orum, gerek madencilikte gerekse diğer sektörlerde piyasadan ayıklanması kanaatindeyiz ki gerçek yatırımcılarla beraber yolumuza devam edelim. Ben bu konuda bu güvenin hızlıca telafi edilmesinin yine firmaya düşeceği kanaatindeyim. Japonlar nükleerde sadece süre istiyor JAPON Başbakanı nın nükleer santral konusundaki tereddütlerini değerlendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, şunları anlattı: Geçen hafta içerisinde Japonya hükümetinden bir temsilci geldi. Süre istediklerini resmi olarak bize ilettiler. Bu sürenin ne olacağını sorduğumuzda net bir tarih veremediler.

12 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Müzakereler mart sonunda sonuçlanacaktı. Kendilerinden net cevap gelene kadar müzakereye son cevabı koymadık. Petrol deki düşüş piyasaya yansıyacak TANER Yıldız, akaryakıt fiyatlarında gerçekleşen 7-10 kuruşluk indirimin devam edip etmeyeceğini şöyle değerlendirdi: Biliyorsunuz 7 ila 10 kuruşluk indirim piyasaya yansıdı. Bundan sonraki gelişmelerin ben tekrar düşme eğilimine, özellikle bölgedeki siyasi istikrarın sağlanması ile beraber düşme eğiliminde olacağı kanaatindeyim ve ham petrolün düştüğü kadar da piyasaya bu düşüşü yansıyacağına inanıyorum. Merkez Bankası, Akbank tan 742 milyon dolar Malta zorunlu karşılığı istedi MERKEZ Bankası, Akbank tan 3.5 yıl boyunca ortalamada 742 milyon dolar ilave zorunlu karşılık tutmasını talep etti. Akbank, KAP a yaptığı açıklama ile bunu duyururken, ilave tutulacak zorunlu karşılığın bankanın kârlılığı, mali bünyesi ve faaliyetleri üzerinde önemli bir etkisi olmayacağını belirtti. Ancak banka, Merkez Bankası nın bu kararının iptali hususunda yürütmenin durdurulması talebiyle yeni iptal davası açılacağını da açıkladı. HSBC maliyet kısacak bireysel bankacılıkta Türkiye ye odaklanacak İNGİLTERE merkezli bankacılık grubu HSBC varlık yönetimi ile bireysel bankacılıkta yapılacak yeni düzenleme ve ABD deki kredi kartları biriminin planlanan satışıyla maliyetleri 3.5 milyar dolar azaltıp kârlılığını güçlendirmeyi hedefliyor. Banka varlık yönetiminde 18 önemli pazara odaklanacağını açıklarken bireysel bankacılık alanında Hong Kong ve İngiltere nin yanı sıra Türkiye, Meksika, Singapur ve Brezilya ile güçlü konumda olduğu daha küçük ülkelere de yöneleceğini duyurdu. Dünya genelinde 87 pazarda, 95 milyon müşteri ve 307 binçalışanıyla faaliyet gösteren HSBC nin hisseleri, açıklamaların ardından yüzde 0.7 değer kaybetti. Bu arada HSBC Türkiye tarafından dün İstanbul da düzenlenen Uluslararası Ticarette Çin Devri konulu konferansta, Yuan cinsinden ticaret fırsatları değerlendirilirken, bölgedeki yatırım ortamı ve iş fırsatları ele alındı. HSBC Türkiye Kurumsal ve İşletme Bankacılığı ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Virma Sökmen, HSBC Grubu nun yaptığı tahminler doğrultusunda önümüzdeki 5 yıl içerisinde Çin in yıllık dış ticaret hacminin 2 trilyon doları Yuan cinsinden yapılacak. HSBC Bank Yuan konusundaki bilgi birikimi, Asya pazarındaki gücü ile Türkiye deki kurumlara katma değer yaratacak hizmet ve çözümler sunacak. Oto, freni hissetti üretimi iç pazar artırdı OTOMOTİV Sanayii Derneği (OSD) nisan ayında iç pazardaki talep artışıyla otomotiv üretiminin yüzde 16 artış kaydettiğini, pazarın ise son 10 yılın en yüksek değerine ulaşmasına karşın, Merkez Bankası nın kredi hacmini daraltmaya yönelik aldığı kararlar ile etkilenmeye başladığını açıkladı. OSD verilerine göre üretim nisan ayında yüzde 16 artışla 104 bin 005 adet olurken, pazar son 10 yılın en yüksek değerine ulaşarak yüzde 43 artışla 81 bin 879 adet oldu. Pazar dört aylık dönemde ise yüzde 67 yükselişle 274 bin 420 adete çıktı. OSD tarafından yapılan açıklamada, Özellikle 2010 yılının ikinci yarısında başlayan ve yıl boyunda devam eden talep artışı 2011 yılı Ocak-Nisan döneminde de devam etti. Ancak Nisan ayı otomobil satışları Mart ayına göre yüzde 1 azaldı. Bu durum, kredi hacmini daraltmaya yönelik olarak TCMB almış olduğu kararların otomotiv satışlarını az da olsa etkilemeye başladığını göstermektedir denildi. Otomobil satışları Nisan ayında yüzde 47 artışla 53,835 adet olarak gerçekleşirken, mart ayında 54 bin 023 adet olmuştu.

13 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ ERDAL SAĞLAM... Bu cari açık kur düzeltmesine kadar gider DÜN açıklanan mart ayı cari açık rakamı, piyasalar için sürpriz oldu. Piyasalar Mart ayında 8.2 milyar dolar civarında açık beklerken, gerçekleşme 9.8 milyar doları buldu. Bunun üzerine piyasaların moralinin bozulduğunu, sürpriz cari açık rakamının kurları ve faizleri yukarı doğru ittiğini gördük. Mart sonu itibariyle oluşan yıllık cari açık rakamı gerçekten de moral bozacak seviyelere ulaştı. Daha bir ay önce şubat sonunda 55 milyar dolar olan yıllık cari açık rakamı, mart sonu itibariyle 60.5 milyar dolara yükseldi. Cari açık rakamının piyasa beklentilerinin üzerinde gelmesinde, GE nin Garanti Bankası ndaki hisse senetlerini aldığı ile sattığı fiyat arasındaki farkın yatırım gideri rakamına yazılmasından kaynaklandığı söyleniyor. Bir başka deyişle bilançolaştırma nedeniyle rakamın 1 milyar dolar civarında yüksek çıktığı ifade ediliyor. Özetle; piyasaların dünkü rakam üzerine bu kadar paniklemesine belki gerek yoktu ama bu rakamı dışarıda tuttuğunuz zaman bile, cari açıktaki artış trendinin korkutucu olduğu kesin. Piyasalar zaten bu trendi daha önceden de görüyordu ama beklentilerin üzerinde gelen mart rakamı, yine de piyasaların biraz paniklemesine neden oldu. Zaten mart ayına kadar trend belliydi, mart ayı ithalat rakamı da beklentilerin üzerinde gerçekleşmişti. Dolayısıyla mart ayı için beklenen 8.2 milyar dolarlık açık rakamı zaten yüksek bir rakamdı. Martta yatırım giderlerindeki artışa bağlı olarak cari açık rakamı daha da genişlerken, enerji hariç cari açığın da hızla artmasına neden oldu. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre; martta hem cari açık 9.1 milyar dolar ile hem de net enerji ithalatı hariç cari açık 5.0 milyar dolar ile rekor seviyeye ulaştı. Artık iyice belli oldu ki; cari açık rakamı tehlikeli büyümesine devam ediyor. Yine açık olan bir nokta daha var ki; o da cari açığı frenlemek için ekonomi yönetiminin aldığı tedbirler sonuç vermedi. Yani bu süreç iyi yönetilemedi... Peki bundan sonra ne olur, bu cari açık trendi nereye kadar gider? Aslında nereye gideceği belli; cari açıktaki bu trend belli ki, ancak kurlarda hızlı bir yükselme ile önlenebilecek. Yani belli ki bir noktaya gelip rakamlar sonunda panik yaratacak, yüklü bir sermaye çıkışı olacak, buna bağlı olarak da kurlar zıplayacak... FATURAYI HALK ÖDEYECEK Seçimden sonra zamlar ve vergiler başta olmak üzere iç talebin kısılması, cari açığın azaltılması için ciddi tedbirler alınmasını herkes bekliyor. Ancak piyasa uzmanları ne kadar tedbir alınırsa alınsın, cari açıktaki bu tehlikeli trendin bu tür tedbirlerle artık önlenemeyeceği, çünkü gerekli önlemlerin alınmasında çok geç kalındığı görüşündeler. Kurlarda bir düzeltme gelmeden bu trendin kırılabileceği konusunda umudun kalmadığı gözleniyor. Piyasa uzmanları belli bir düzeltme gelmesine artık kesin gözüyle bakıyorlar. Peki, bu ne zaman olacak derseniz, bunu bilen henüz yok... Seçime kadar yani kısa bir süre içinde buna izin verilmeyeceği, Hükümet izin vermeyeceği gibi, piyasaların da bunu istemediği açık. Aslında küresel ekonomi de böyle bir düzeltme zamanının henüz oluşmadığını gösteriyor. Piyasaların beklediği düzeltme zamanı bu yılın sonları, önümüzdeki yılın başı gibi... Tabi ki küresel piyasalardaki gelişmeler bu zamanlamada önemli rol oynayacak. Bir başka deyişle gelişmiş ülkelerde canlanma hızlanıp, yeniden parayı çekme dönemi başladığı zaman, artık TL deki düzeltme hareketini de beklemeye başlarız. Bu gidişat önlenebilir miydi derseniz; evet önlenebilirdi. Hükümet zamanında ve gerekli önlemleri alabilseydi, bu son önlenebilirdi. Geçmiş Hükümetler de aynı hatayı yapmıştı... Özetle; ekonomideki kötü yönetimin faturası ötelendi, seçimler kurtarıldı. Siyasi sonucu bu seçimde görmeyeceğiz ama eninde sonunda kötü yönetiminin faturasını tüm halk ödeyecek...

14 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ MİLLİYET GAZETESİ Orta ve uzun vadede yatırım yapma ihtiyacı artıyor Finans Emeklilik Genel Müdürü Ajlan Sözütek, olumlu gelişmelerin yaşandığı 2010 da, 7. faaliyet yılını tamamlayan bireysel emeklilik sisteminin, 2011 yılında da gelişmeye devam ettiğine dikkat çekti Son yıllarda yaşanan olumlu ekonomik gelişmelerin etkisiyle enflasyonun ve reel faiz oranlarının düştüğü bir döneme girildiğini ve yatırım ortamında buna paralel değişikliklerin meydana gelmeye başladığını belirten Finans Emeklilik Genel Müdürü Ajlan Sözütek, geçmiş dönemlerde yüksek enflasyona paralel olarak faiz getirilerinin yüksek olmasının, sabit getirili yatırım araçlarına yönelimi teşvik ettiğini belirtti. Reel faiz oranlarındaki düşüş ise, orta ve uzun vadeli yatırım yapma ihtiyacının artmasına neden olmaktadır. Bu durum sabit getirili yatırım araçları yerine, hisse senedi piyasası araçları ve özel sektör fonları gibi, büyüme amaçlı yatırım araçlarına yönelimi cazip hale getirmektedir diyen Sözütek sözlerine şöyle devam etti: Yaşanan bu ekonomik gelişmeler, katılımcılarına uzun vadede birikim yaptırmayı amaçlayan bireysel emeklilik yatırım fonları tercihinde de değişken getirili büyüme fonlarını daha çok önem arz eder hale getirmektedir. Katılımcılarına emeklilik dönemlerinde ek bir emeklilik geliri sağlama esasına dayalı olan bireysel emeklilik sisteminin gelişimi açısından, yukarıda tanımlanan yatırım ortamının uygun bir çerçeve oluşturduğunu söyleyebiliriz. HER GEÇEN GÜN SİSTEME YENİ KATILIMCILAR EKLENİYOR Her geçen gün sisteme yeni katılımcılar eklendiğine dikkat çeken Ajlan Sözütek, sistemden emekli olanların sayısında da önümüzdeki 5 yıl içinde sürekli artan bir ivme izleneceği anlaşılmaktadır dedi. Sözütek konuyla ilgili şunları söyledi: Bireysel emeklilik sisteminden emekli olan katılımcıların sayısı arttıkça, sisteme verilen önemin de artacağını düşünüyoruz. Emeklilik günleri için bu sistem içinde tasarruf etmek isteğinin, aktif çalışan nüfusunun çok daha büyük bir kısmına yayılması da beklentilerimiz arasında. Ekonomistler gelecekten endişeli Finansbank Başekonomisti İnan Demir, cari açığın Mart ta neredeyse 2000 yılının tamamında gördüğü seviyeye ulaştığını belirterek, yıllık açığın geçen ayki 55 milyar dolardan 60.5 milyar dolara yükseldiğini ve bu bozulmada 1.9 milyar dolar ile rekor seviyede olan yurtdışına kâr aktarımlarının etkili olduğunu söyledi. Alarm boyutlarında bir cari açık söz konusu diyen Demir, aylık doğrudan yabancı yatırımların olumlu olduğunu ancak finansman kalitesinde belirgin bir iyileşmeye işaret etmediğini belirtti. Demir, şöyle devam etti: Finansal istikrar şu anda fiyat istikrarından daha fazla baskı unsuru. Mart ayı cari açık verisi daha sıkı makroekonomik politika bileşimi ihtiyacını ortaya koyuyor. Faiz artırımları yerine zorunlu karşılık artışları yoluyla parasal sıkılaşmanın devam etmesini bekliyoruz. Ayrıca zorunlu karşılık uygulanan varlıkların kapsamının genişletilmesi veya BDDK ve Maliye Bakanlığı nın belirli kredi türlerini hedef alarak atacakları adımlar da masada olacak. ÖTV artışı ve enerji fiyatlarında ayarlamalar güçlü ihtimal Vakıfbank Ekonomik Araştırmalar yayımladığı notta, Merkez Bankası nın yılın ikinci yarısında başlamasını beklediğimiz faiz artırımları öncesinde bankaların bilanço ve bilanço dışı döviz varlıkları üzerinde daha sert önlemler alması söz konusu olabilecektir denildi. Notta şu noktaların altı çizildi: Döviz ihalelerine ilişkin karar değişiklikleri mümkün görünüyor. Cari işlemler açığının GSYİH ye oranının yüzde 8 lere yaklaştığı bir ortamda rezerv varlıkların GSYİH ye oranının görece düşük olması risk unsurunu desteklemektedir. Merkez in para politikalarının etkilerinin sınırlı kalabileceğine ilişkin endişelerin artması ile iç talebin kısılması amacıyla maliye politikasının da devreye konulması mümkün olabilecek. Bu çerçevede Maliye Bakanlığı nın önümüzdeki dönemde

15 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ harcanabilir geliri azaltıcı yönde (ÖTV artışı ya da enerji fiyatlarında ayarlamalar yapılması) düzenlemeler yapması ihtimali güçlü görünmekte sonunda cari açık 75 milyar dolara ulaşacak BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ, Beklentilerin oldukça üzerinde gelen cari açığın en büyük nedenleri yabancı şirketlerin yurtdışındaki ana şirketlerine yüklü miktarda temettü aktarmaları ve Mart ayındaki zayıf bavul ticareti. Üstelik henüz emtia fiyatlarındaki artışın etkisi görülmüş değil dedi. Altuğ, şöyle devam etti: Hükümet ilave önlemler ile Merkez Bankası ve BDDK nın çabalarını desteklemeli ancak genel seçimler nedeniyle henüz böyle bir destek göremiyoruz. İkincisi piyasada 2011 sonu cari açık beklentisi milyar dolar seviyelerinde ki bunu başarmak bizce imkansız. Yılsonu için 75 milyar dolar açık beklentimizi koruyoruz. Döviz rezervlerindeki gelişmeye rağmen dış açık finansmanının kalitesinin bozulmaya başladığı son 6 yıl ile karşılaştırıldığında 2011 yılında açığın finansmanı hâlâ umut verici değil. JP Morgan: Merkez, seçimden sonra faiz artırmaya başlar JP Morgan, cari işlemler verisinin dış dengesizliklerin kesintisiz şekilde büyümeye devam ettiğini gösterdiğini ve bu durumun parasal ve mali sıkılaştırma ihtiyacını ortaya koyduğunu bildirdi.12 Haziran da yapılacak seçimler öncesinde mali sıkılaştırma yönünde bir adım beklenmemesi gerektiğini belirten JP Morgan, Merkez Bankası nın faiz artırımı yerine makro ihtiyati tedbirlere bağlı kalmaya devam edeceğini öngördüklerini vurguladı. Bununla birlikte Merkez in seçimler sonrasında geleneksel tedbirlere geri dönmesini ve faiz artırmaya başlamasını beklediklerini ifade eden JP Morgan, kısa vadede bankanın zorunlu karşılık oranlarında artırım yapmakla yetinmesinin muhtemel olduğunu kaydetti. Dolar 1.58 e çıktı, borsa % 2.4 düştü MART ayında cari açığın 9.77 milyar dolarla 8.2 milyar dolar olan piyasa beklentisinin oldukça üzerinde açıklanmasının ardından, piyasalar dalgalandı. Dolar/TL kuru veri öncesindeki seviyelerinden ye kadar yükselerek 22 Mart tan bu yana en yüksek seviyesini gördü. 20 Şubat 2013 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi de yüzde 8.57 ye kadar çıktı. Cari açık şokundan, İMKB de nasibini aldı. Borsa dün yüzde 2.4 gerileyerek 65 bin 643 puandan kapandı. Bütçe rakamları kısman moral verdi Mart ayında 6.1 milyar lira açık veren bütçe Nisan ayında 1 milyar lira fazla verdi. Geçen yıl Nisan ayında ise bütçe açığı 4.5 milyar lira olmuştu. Nisan ayındaki 1 milyarlık fazlayla birlikte yılın ilk çeyreğinde bütçedeki açık miktarı da 3 milyar düzeyinde gerçekleşmiş oldu. Edinilen bilgiye göre Nisan ayı bütçesi yüz güldürdü. Bu yılın ilk iki ayında yaklaşık 1 er milyar fazla veren bütçe Mart ayındaki 6.1 milyar liralık açıkla moral bozmuştu. Geçen yıl Nisan ayında 4.5 milyar açık veren bütçe, bu yılın aynı döneminde 1 milyar fazla verdi. Bütçenin fazla vermesinde vergi affına başvuranların ilk taksit ve peşinat ödemelerinin de etkili olduğu tahmin ediliyor. JP Morgan `faizler artacak` dedi Dün açıklanan cari işlemler verilerini değerlendiren JP Morgan, açıklanan verilerin dış dengesizliklerin kesintisiz şekilde büyümeye devam ettiğini gösterdiğini ve bu durumun parasal ve mali sıkılaştırma ihtiyacını ortaya koyduğunu bildirdi. Ancak, 12 Haziran`da yapılacak seçimler öncesinde mali sıkılaştırma yönünde bir adım beklenmemesi gerektiğini ifade eden JP Morgan, TCMB`nin de faiz artırımı yerine makro ihtiyati tedbirlere bağlı kalmaya devam edeceğini öngördüklerini vurguladı.

16 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Bununla birlikte TCMB`nin seçimler sonrasında geleneksel tedbirlere geri dönmesini ve faiz artırmaya başlamasını beklediklerini ifade eden JP Morgan, kısa vadede ise Banka`nın zorunlu karşılık oranlarında artırım yapmakla yetinmesinin muhtemel olduğunu belirtti. `Türkiye`nin kredi notu artacak` Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, çok yakın gelecekte Türkiye nin kredi notunun ciddi oranda artacağını belirterek, Eli kulağında, başka çaresi yok. Arttığı zaman hem borsamız daha değerli olacak hem Türkiye ye daha çok para gelecek dedi. Akgiray, Çorum Ticaret ve Sanayi Odası nda düzenlenen toplantıda Çorumlu işadamlarına SPK nın çalışmaları, halka arz, foreks piyasalarına ilişkin bilgi verdi. Türkiye ekonomisindeki olumlu gelişmelere rağmen, derecelendirme kuruluşlarının Türkiye nin kredi notunun hala yatırım yapılabilir sınıfında sayılmadığını belirten Akgiray, fakat piyasaların öyle görmediğini, Türkiye nin risk priminin bir çok ülkeden daha düşük olduğunu ifade etti. Akgiray, Çok yakın gelecekte Türkiye nin kredi notu ciddi oranda artacaktır. Eli kulağında, başka çaresi yok. Arttığı zaman hem borsamız daha değerli olacak hem Türkiye ye daha çok para gelecek diye konuştu. FOREKS PİYASALARI Konuşmasında, İMKB, VOB, İstanbul Altın Borsası ve kurulması çalışmaları devam eden emtia borsası, bundan sonra kurulabilecek finansal tüm borsaları düzenlemek ve denetlemenin SPK nın görevi olduğu belirten Akgiray, borsa dışı tezgah üstü piyasayı da düzenleme, denetleme görevinin SPK nın olduğunu anlattı. SPK ya iki ay önce torba kanunla yeni bir görev verildiğini, bu görevin foreks piyasalarını düzenlemek, denetlemek görevi olduğunu kaydeden Akgiray, bu konudaki çalışmaların sürdüğünü söyledi. Akgiray, 1,5-2 ay içinde tebliğimizi yayınlarız dedi. Türkiye de foreks piyasalarında günlük 2,5-3 milyar dolarlık ticaret hacmi olduğunu kaydeden Akgiray, foreks piyasalarında döviz, ağırlıkla son yıllarda altın ticareti yapıldığını, şu an bu piyasaların denetim dışı olduğunu söyledi. Bunun böyle olmayacağının aşikar olduğunun altını çizen SPK Başkanı, tebliğle şartlara uygun firmalara izin vereceklerini, sonrasında bu firmaların şartlara uyup uymadığını denetleyeceklerini, uymayanların cezasını keseceklerini, bunun kapatmaya kadar gidebileceğini anlattı. MANİPÜLATİF İŞLEMLERLE MÜCADELE Akgiray, asıl görevlerinin, yatırımcıyı, tüketiciyi, tasarruf sahibini korumak olduğunu vurguladı. Borsada kötü niyetli insanların pek sevmediği bir noktada olduklarını ifade eden Akgiray, Epey bir temizlik oldu. Temizlik olsun ki firmalar rahat rahat borsaya gelsinler dedi. Akgiray, Yalan yanlış yanlış yönlendirici bilgiyle biri başkalarını aldatıyorsa, işleri gereği bu kişinin en kötü insan olduğunu, bu durumun yaşanmaması için gözetlediklerini anlattı. Türkiye ekonomisine ilişkin verilere de değinen Akgiray, son yıllarda Türkiye nin saygınlık, itibar gördüğünü, bunun Türkiye nin bir yere geldiğini gösterdiğini, hoşlarına gittiğini ancak yapılacak birçok işin de bulunduğunu anlattı. Halka arzın bu genel çabanın küçük ama önemli bir parçası olduğunu ifade eden Akgiray, Türkiye OECD ülkeleri içerisinde 2010 da en hızlı büyüyen ülke. Yüzde 9 a yakın büyüme oranı ile. Kriz sonrası hızlı toparlanıp, böyle bir büyüme yakalamak kolay iş değil dedi. Akgiray, Türkiye ekonomisinin büyüdüğünü ancak borsanın ona göre küçük kaldığını kaydetti. Piyasa değerinin GSYİH e oranına da değinen Akgiray, dünya ortalamasının aşağı yukarı 1 e 1, yani GSYİH 1

17 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ trilyon dolar ise borsanın 1 trilyon dolar olduğunu, Türkiye de bu oranı 3 e 1 olduğunu anlattı. Akgiray, Bizim borsamız 2-3 kat büyürse gelişmiş ülkelerin ortalamasını yakalamış olacak. Ortalamayı yakalamak heyecan vermiyor. Niye daha büyük olmasın? dedi. Türkiye ekonomisinde böyle bir kaynak bulunduğunu, kaynağın büyüklüğünün 500 milyar dolar olduğunu kaydeden Akgiray, Türk firmaları halka açılarak 500 milyar dolarlık kaynağa ulaşabilirler görüşünü ifade etti. İMKB KUMARHANE, OYUN YERİ DEĞİL Borsa tefeci yeri, kumarhane, sakat yer, uzak dur algısının olduğunu, borsa oynamak denildiğini hatırlatan Akgiray, İMKB de oluşan fiyatların tombaladan çekilmiş rakam gibi algılandığını, gerçeklerin öyle olmadığını gösterdiğini söyledi. Akgiray, İMKB düzgün bir borsa platformu ve düzgün güvenilir bir finansman kaynağı. Lütfen bunu kabul edin. Bunu yakınen bilerek söylüyorum. İMKB kumarhane oyun yeri değil, oynayan, kumarbaz da vardır olabilir ama onlar kenarda kalmış 1-2 marjinal diye konuştu. Firmaların kaynağa ihtiyacı olduğunu, gelecekte kar etmenin kolay iş olmayacağını, karlı işin artık pek olmadığını belirten Akgiray, bankacılığın da artık öyle olmayacağını, o günlerin geçtiğini, dolayısıyla oyunun kurallarının farklılaştığını, bundan sonra sermaye piyasalarını kullanmaktan başka yol olmadığını söyledi. Akgiray, En güzel finansman kaynağı bugünün dünyasında hisse senedi ihracı yoluyla yeni ortaklar bularak firmanın sermayesini artırmak, sermaye bulmak dedi. Akgiray, 2010 yılında 22 şirketin halka arz edildiğini 3,13 milyar lira fon toplandığını, 2011 yılı 6 Mayıs itibariyle 9 şirketin halka arz edildiğini ve 1 milyar lira fon toplandığını söyledi. SPK Başkanı, Bu 9 sayısının bu yıl sonuna kadar ı geçmesi oldu olacak gibi görünüyor. Tarihi bir rakam olacak. Bir hareket başladı, Çorum un da bunun dışında kalmaması lazım diye konuştu yılında yabancı yatırımcıların borsadaki payının yüzde 66 olduğunu, bunun yeni gelen yerli yatırımcılar sayesinde yüzde 62 ye düştüğünü de belirten Akgiray, yabancı yatırımcının azalmadığını aksine arttığını, gelen yerli yatırımcılar sayesinde borsadaki yabancı payının azaldığını anlattı. HALKA ARZ Halka açılmanın faydalarını anlatan Akgiray, halka açılmanın finansman kaynağı sağladığını, sermaye piyasalarına daha kolay erişim imkanı getirdiğini, ortaklara likidite sağladığını, kurumsallaşma, ticari şöhret ve itibar getireceğini anlattı. Halka açılmanın zahmetine de değinen Akgiray, halka açık anonim ortaklık olmanın en önemli sonucunun Sermaye Piyasası Kanunu na tabi olmak ve bu unedenle SPK kaydına girmek olduğunu söyledi. Böylece halka açık anonim ortaklıkların Sermaye Piyasası Mevzuatına ve kurul kararlarına uymakla yükümlü olacağını belirten Akgiray, performans baskısı, düzenli raporlama, ortakları düzenli ve yeterli bilgilendirme, halka arzın ilk ve sonraki maliyetleri, şeffaflık zorunluluğu ve kurumsal yönetim kurallarına uyum konusunda zorunluluklar bulunduğunu anlattı. LEBLEBİDEN BİRİKTİRDİĞİ PARALARLA ATILIM YAPAN İL Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaran Hıncal da Çorum sanayisinin 1950 lerde lebleliden biriktirdiği paraları sanayiye yatırarak atılım yapan bir il olduğunu söyledi. Hıncal, Çorum da sanayi tesisleri, un sektörü, yem konusunda faaliyetler yapıldığını, anahtar teslimi firmalar yapan makine sektörü, seramik dahil birçok dalda kendini ispat etmiş bir sanayi yapısı bulunduğunu anlattı. Çorum un kalkınma modeli olarak örnek alınmış bir il olduğunu da belirten Hıncal,kurumsallıktan uzak aile şirketi yapısından profesyonelliğe yönelik bir yapı olduğunu, firmaların iş yapabilmek için globalleşen dünyayı düşünmek gerektiğini, bunun bir ayağının da halka arz olduğunu sözlerine ekledi.

18 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Dolar güne yükselişle başladı İstanbul serbest piyasada dolar 1,5880,euro 2,2560 liradan güne başladı. Kapalıçarşı`da 1,5820 liradan alınan dolar 1,5880 liradan satılıyor. 2,2490 liradan alınan euronun satış fiyatı ise 2,2560 lira olarak belirlendi. Serbest piyasada önceki kapanışta doların satış fiyatı 1,5810 lira,euronun satış fiyatı ise 2,2600 lira olmuştu.

19 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ Güngör Uras... Olayların içinden ABD de şirketler kâr ediyor vergi vermiyor New York ta soğuklar nihayet sona erdi. Güneş çıktı. İnsanlar parklarda yeşillikler üzerine serilip güneşin tadını çıkarıyor. Washington Square Park ta biraz dolaştık. Parkın karşısında kocaman bir kilise binası var. New York taki büyük yapıtların mimarları olan Mc Kim, Mead ve White tarafından 1892 yılında inşa edilmiş. Kapısının üzerindeki kocaman ışıklı levha dikkatimi çekti. Levhada şunlar yazılı: Geçen yıl, Amerika daki kaçak göçmen işçiler 11.2 milyar dolar vergi ödedi. GE ise bir kuruş vergi ödemedi. Albor Ruiz, NY Daily News ( ) Daha altta Irak ve Afganistan daki asker kayıpları veriliyor. Irak ta Iraklı, Amerikan askeri ölmüş, Amerikan askeri yaralanmış. Afganistan da Amerikan askeri, 873 diğer Batılı ülkelerden gelen asker ölmüş. GE gibi Amerika nın dev sermaye grubu nasıl vergi ödemez? Bir yanlışlık mı var acaba diye meraklandım... GE dev bir şirket GE (General Electric) 1892 yılında ampul üretmek için Thomas Edison un işadamlarını bir araya getirerek kurduğu bir şirket. Ampul, elektrikli ev aletleri, buzdolabı, vantilatör üretirken, şimdilerde uçak motorları, elektrik jeneratörleri, lokomotif, atom santralı üretiyor. Finans al aktivitesi var. (Finans grubu Türkiye de Garanti Bankası na ortak oldu, sonra hisselerini sattı.) 2010 yılı cirosu 104 milyar dolar, geliri 14.2 milyar dolar, toplam aktifi 124 milyar dolar, 287 bin çalışanı var. Amerika da federal bütçenin net vergi geliri 2010 yılında 1.8 triyon dolar, bütçe açığı 1.1 trilyon dolar idi. Vergi gelirinin 814 milyar doları gelir vergisinden, 179 milyar doları (yüzde 9.6 sı) kurumlar vergisinden geliyordu. Amerika da kurumlar vergisi oranı yüzde 39 a kadar yükseliyor. Dünyanın en yüksek kurumlar vergisi oranlarından biri. Amerika demek uluslararası dev şirketler topluluğu demek. Ama bu dev şirketlerin ödediği vergi toplam vergi gelirinin yüzde 9.6 sı kadar... Nasıl oluyor? The New York Times ta 24 Mart tarihinde David Kocieniewski imzası ile yayımlanan uzun bir araştırmada, GE nin önemli ölçüdeki kazancına rağmen Amerika da nasıl vergi ödemediği anlatılmış. Vergiyi halk ödüyor GE nin 2010 yılındaki toplam 14.2 milyar dolar gelirinin 5.1 milyar doları ABD deki faaliyetlerden kaynaklanmış. Buna karşın GE bir kuruş vergi ödememekle kalmamış 3.2 milyar dolar da vergi alacağı çıkarmış. Geçmiş 5 yılda ABD deki faaliyetlerinden 26 milyar dolar kâr beyan eden GE, hazineden 4.1 milyar dolar alacak beyan etmiş. Bütün bunlar vergi mevzuatını, GE nin yararına değiştirmek ve de yürürlükteki mevzuata göre gelirleri ABD dışında elde edilmiş şekilde göstermekle mümkün olabiliyormuş. Bu başarının arkasında, başında Amerikan Hazinesi nden ve maliye teftiş heyetinden ayrılanların bulunduğu 975 kişilik vergi uzmanları grubu varmış. GE, bu grubu önemli bir kâr üretim merkezi olarak adlandırıyormuş. Ayrıca GE nin çok sayıda lobiyisti Washington da vergi mevzuatının GE ye ve benzer dev şirketlere yarar sağlayacak şekilde biçimlendirmek için Kongre ye baskı yapıyormuş. GE olayı bir örnek. Krizde devlet yardımı alan bütçeye yük olan dev şirketler ve bankalar kriz sonu büyük kârlar etmelerine rağmen vergi vermiyor. Şirketlerin kasaları dolarken ABD nin gündemindeki en önemli sorun bütçe açığı, ekonominin istenen hızla büyüyememesi ve işsizlik. Çelişki şurada: Şirketlerin ve bankaların kârı artarken yönetimin vergi toplayamaması ve ekonomiyi düzeltememesi.

20 TURKISH YATIRIM GÜNLÜK HABER BÜLTENİ SABAH GAZETESİ Oluk oluk dolar geliyor Birçok ülkede faiz getirisi negatife düşerken yüksek reel faiz vermeye devam eden Türkiye sıcak parayla mücadelesini kaybediyor. Son 15 ayda giren 35 milyar dolar sıcak para dış ticaret dengesini alt üst etti, cari açığa rekor kırdırdı. Yüksek reel faiz ve ekonomik krizde gösterdiği başarılı performans Türkiye'yi küresel sıcak para cenneti yaptı. Son 15 ayda 25.5 milyar doları bono ve hisse senedi piyasasına yapılan portföy yatırımları, 9.8 milyar doları da kaynağı belirsiz döviz girişi olmak üzere toplam 35.4 milyar dolarlık sıcak para girişi gerçekleşti. Söz konusu paranın 21.5 milyar doları geçen yıl, 13.7 milyar doları da bu yılın ilk çeyreğinde geldi. Merkez Bankası verilerine göre, ocakta 2.2, şubatta 2, mart ayında ise 5.1 milyar dolar portföy yatırımları yoluyla Türkiye'ye döviz yağdı. Mart ayında kaynağı belirsiz döviz girişi de 949 milyon dolar oldu. REKOR AÇIK Merkez Bankası Ödemeler Dengesi raporunu açıklarken Türk ekonomisinin en büyük problemi olan cari açık rakamı da rekor kırdı. Cari açığın büyük bölümü yüksek faize gelerek kurları düşüren ve dolayısıyla ithalatı artıran sıcak paranın tetiklediği dış ticaret açığından kaynaklandı. Cari açık mart ayında, dış ticaret açığındaki artışın etkisiyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 128 artarak aylık bazda rekor seviyeye çıktı. Martta cari açık 9.77 milyar dolar olurken, Ocak-Mart dönemindeki açık milyar dolar olarak gerçekleşti. İlk çeyrekte açık 12.8 milyar dolar arttı. Yılllık açık da 60.5 milyar dolar oldu. Başbakan '0' faiz istemişti Başbakan Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta ABD ve Japonya'dan örnek vererek reel faizin sıfırlanmasını istemişti. Erdoğan, "Faiz ABD'de, Japonya'da yüzde 0.25 düzeyinde neden Türkiye'de bu düzeyde olmasın? Reel faizi adeta sıfırlamalıyız" demişti. Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'da dün "Faizde hala indirim yapılabilir" dedi. Garanti etkisi mi? Uzmanlar cari açığın beklentilerin üzerinde gelmesinin altında yabancı şirketlerin yurtdışındaki ana şirketlere yüklü miktarda temettü aktarmalarını ve mart ayındaki zayıf bavul ticaretini gösteriyor. Aylık 10 milyar dolara dayanan cari açık rakamının perde arkasında önemli ölçüde GE'nin Garanti Bankası'nda yaptığı hisse satışı olduğu da iddia ediliyor. CARİ AÇIK SARSTI: DOLAR 1.58 Rekor seviyedeki cari açık borsayı düşürürken dövizi ve faizi yükseltti. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası bin 616 puan düşerek 65 bin 643 puandan günü tamamladı. Böylece endeks nisan ayı başından bu yana ilk kez 65 bin puan seviyelerinden kapanış yapmış oldu. Türk Lirası dolar karşısında yaklaşık yüzde 1.4 değer kaybetti, gösterge tahvilin bileşik faizi 22 baz puan yükseldi. Dolar-TL 1.58, euro- TL 2.27'yi aştı. Yunanistan toz duman Komşu'da kamu ve özel sektör çalışanları 24 saatlik genel greve gitti. Hayatın felç olduğu ülkedeki olaylı gösterilerde 24 kişi gözaltına alındı. Yunanistan'da ekonomik krizin çalkantıları durulmuyor. Avrupa Birliği (AB) ve Uluslararası Para Fonu'nundan (IMF) 110 milyar euroluk yardım alarak kemerleri iyice sıkan Yunan hükümetinin iflastan kurtulmak için attığı mali reform adımları büyük tepki topluyor. Yunanistan Kamu Çalışanları Konfederasyonu, İşçi Sendikaları Federasyonu ve Mücadeleci işçi Kolları Birliği'nin çağrısıyla dün ülkede 24 saatlik genel greve gidildi. Hayatın durduğu Yunanistan'da protesto gösterilerine yaklaşık 20 bin kamu ve özel sektör çalışanı katıldı. Toplu taşıma araçlarında görev yapanlar da iş durdurma eylemleri ile greve destek verdi. Atina'daki yoğun katılımlı iki ayrı gösteri nedeniyle kent merkezi trafiğe kapatıldı. Otobüs, tramvay, metro ve banliyö trenlerinin seferlerini iptal etmesiyle ulaşım durdu. Gemi ve liman çalışanlarının greve katılması sonucu ana kara ile adalar arasında bağlantı koptu. Devlet dairelerindeki müşteri hizmetleri