onom ayının 20'sinden sonra başlar dedi.

Transkript

1 Y Ü Z Y Ü Z E Terör örgütleri, ekonomik ve siyasi manipülasyonların neresinde yer alıyor RÖPORTAJ Tarih bir gizli örgütler savaşıdır diyen Araştırmacı Gazeteci Yazar Hamza Yardımcıoğlu ile bugüne kadar hiç Gülşan Kurt konuşulmayan Terör-Finans bağlantısını konuştuk. Terör örgütlerinin dünya piyasalarını etkilemesiyle oluşan kaos ortamı ve terör kıskacında sıkışan toplumlar, gelişen darbeler, siyasi belirsizlikler ve Türkiye nin durumunu genişçe ele aldığımız bu röportajı sizlere sunuyoruz.röportajı S.2 de onom HERKES için EKONOMi POLiTiKA GöZLER ONDA! Cumartesi KDV dahil 25 Krş TL'deki değer kaybının devamı TCMB'yi Ocak 2014'deki gibi hızlı ve sert faiz artırımına zorlayabilir. Siyasi belirsizliğin sürmesi, erken seçim sonucunun mevcut siyasi tabloyu değiştirmeyebileceği endişelerinin yanı sıra artan güvenlik kaygılarıyla liranın dolar karşısında rekor düşük seviyeleri görmesi akıllara Ocak 2014'ü getirirken, faiz adımlarını ABD Merkez Bankası'na endeksleyen Merkez Bankası Fed'i beklemeden sert faiz artırımına gitmek zorunda kalabilir. Dolar/TL, bu sabah illikit piyasada tarihi zirvesi olan 'yi gördükten sonra 1337 itibariyle / seviyesinden işlem görüyor. Sepet bazında TL ise olan zirvesinin ardından aynı saatte / seviyesinden işlem görüyor.dolar karşısındaki değer kaybı bugün yüzde 2'yi aşan TL, diğer gelişmekte olan ülke para birimleri arasında açık ara en kötü performansı gösterirken, kurun 3 TL'yi görmesiyle TL'nin yılbaşından bu yana dolar karşısında değer kaybı ise yüzde 22'ye ulaştı. TL gelişmekte olan piyasalar içinde de Brezilya realinin ardından en çok değer kaybeden para birimi. TCMB'nin 18 Ağustos'taki PPK toplantısı sonucunda kısa vadeli faizleri değiştirmemesi küresel para politikalarındaki normalleşme sürecine paralel olarak Altına hücum! T L bazındaki gram altın dün TL ye çıkarak 2011 den bu yana en yüksek seviyesini gördü. Uzmanlara göre, dolardaki yükseliş ve küresel kriz algısı yüzünden yükseliş sürecek. Kısa vadede ana hedef ise 115 lira seviyelerinde.dünyadaki yavaşlama ve küresel çapta yeni bir kriz beklentisi altın yatırımcısının yüzünü güldürüyor. Önceki gece açıklanan Fed toplantı tutanaklarının eylülde faiz artırımı ihtimalini zayıflattığına işaret etmesi sonrasında altına hücum hızlandı.$ bazındaki ons altın $ yükseldi. DOLARIN ETKİSİ Asıl büyük artış ise yurtiçinde Türk Lirası (TL) bazındaki gram altın fiyatlarında gerçekleşti. Gram altının fiyatı dün 110 TL ye yükselerek son 4 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. TL bazındaki gram altın fiyatları, hem dolardaki artıştan hem de ons altın fiyatlarından etkileniyor. Bu yüzden yurtiçindeki gram altın fiyatları, yurtdışındaki ons altın fiyatlarından daha hızlı bir çıkış gösteriyor. KURBANA ZAM YOK YERSEN! K urbanlık fiyatları bu yıl cep yakacak. Sığır büyükbaş hayvan sayısının yeterli olmasına Yetiştiricileri Birliği, Küçükbaş geçen yıl karşın, et fiyatlarının aşırı yükselmiş olması 600 liraydı, bu sene de aynı, fiyat kurbanlık fiyatlarına da yansıyacak. Geçen yıl değişmez açıklaması yaptı ancak bir yılda kasapta 29 liraya satılan kıyma bu yıl 40 liraya, canlı hayvan fiyatı % 23, kasapta kırmızı et fiyatı ise % 37 arttı.kırmızı ete bir yıl banlık fiyatlarının da bu oranda artacak. 35 lira olan kuzu eti de 45 liraya dayanınca, kur- içinde % 37 oranında zam gelince Kurban Bayramı nda kurban kesme Yüzde 23 zamlı niyetinde olan vatandaş kara kara Geçen yıl lira seviyesinde olan canlı hay- düşünmeye başladı. Geçen yıl lira seviyesinde olan canlı hayvan van fiyatları bir yıl içinde fiyatlarının bu yıl % 23 zamlanarak liraya yükseldi.250 kiloluk bir liraya çıkması nedeniyle dana geçen yıl Kurban kurbanlık fiyatlarının bu yıl cep liraya satılırken, yapılan za- Bayramı öncesinde 3 bin 250 yakacak.kurbanlık mdan sonra önümüzdeki Kurban Bayramı nda küçükbaş ve en az 4 bin liraya satılacak. BORSA kendi para politikasında sadeleşmeye gitmek üzere bir yol haritası açıklaması piyasadaki tedirginliği gidermedi. Öte yandan, TCMB'nin dünkü ekonomistler toplantısında öncelikle ortalama fonlama maliyetini artıracağını ve haftalık repo faizindeki artışın Fed'in faiz artırımlarına bağlı olarak başlayacağını söylemesi TCMB'nin piyasanın gerisinde kaldığı algısının pekişmesine neden oldu. ASH: MERKEZ GÖZÜNE IŞIK TUTUL- MUŞ TAVŞAN MODUNDA Nomura CEEMEA Kredi Stratejileri Direktörü Timothy Ash, "Merkez Bankası yine 'gözüne ışık tutulmuş tavşan' modunda ve 2014 başındaki durumun benzeri tekrarlanıyor. Merkez Bankası o zaman almış olması gereken dersi almamış görünüyor ve yine piyasanın gerisinde kalarak daha sonra daha agresif adım atmak zorunda kalmaya doğru ilerliyor" 16 da Erken hasat fiyata limon sıkacak T anesi market ve manavlarda 1 lira kilosu ise 10 liraya kadar yükselen limonda erken hasat döne- kadar çıktığını söyleyen Sebze Meyve Komisyoncular Ve Limonun kasa fiyatının meyva sebze halinde 90 liraya miyle birlikte fiyatın düşmesi bekleniyor. Eylül Tüccarlar Federasyonu Başkanı Burhan Er, ''Erken ayının ilk haftasından itibaren narenciyenin Osmaniye, hasat, limon fiyatında % oranında bir düşme Adana, Hatay, Antalya, Mersin bölgesinde çıkmaya yapar başladığı bilgisini veren Sebze Meyve Komisyoncular Ve Tüccarlar Federasyonu Başkanı Burhan Er, Erken 20 EYLÜLDEN SONRA LİMON UCUZLAR hasat limon fiyatında % 30 % 40 oranında bir düşme Eylül ayının ilk haftasından itibaren narenciyenin Osmaniye, Adana, Hatay, Antalya, Mersin bölgesinde çık- yapar Limonun tane fiyatı 1 lira kilo fiyatı ise 10 liradan market ve manavlarda alıcı bulurken kışın maya başladığının bilgisini veren Burhan Er şunları yaşanan don olayı ve olumsuz hava koşullarının limon kaydetti: '' Limon çok para ettiği için erken hasat üretimini düşürdüğünü söyleyen komisyoncular bunun yapılıyor. Erken hasatta limon fiyatında % da fiyatının yükselmesine neden olduğunu belirtti. oranında bir düşme yapar. Fiyatlarda asıl indirim Eylül ayının 20'sinden sonra başlar 3'ten döndü D olar ilk kez 3 TL'yi aştı. Faiz lobisinin etkisiyle dolar TL ile rekor kırdı. Ancak bu seviyede tutunamayarak düştü. Gram altın 4 yılın, faizler ise 16 ayın zirvesine taşındı.küresel ekonomideki yavaşlama, yurt içinde siyasi belirsizliğin devamı, terör eylemlerinin getirdiği endişe ve lobinin baskısı ile dolar rekor tazeledi. Dolar , euro TL ile tarihinin en yüksek seviyesine çıktı. Kapanışta dolar TL'ye, euro da TL'ye geriledi. 73 bin 697 puana kadar inen Borsa İstanbul, 74 bin 681 puandan günü kapatırken; gösterge tahvilin bileşik faizi ise 16 ayın zirvesi olan yüzde 11.11'e kadar yükseldi. Bir metro daha! U laştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, İstanbul'da ulaşımı rahatlatacak projelerden biri olan Kaynarca-Sabiha Gökçen Havalimanı arasında inşa edilecek metro hattı için çalışmaların başladığını belirtti.bilgin, "Anadolu yakasında yapımı tamamlanan ve yapılacak metro hatları İstanbul'da mesafeleri yakınlaştıracak. B rent petrolün varil fiyatı, 46,73 dolarla 14 Ocak 2015'ten bu yana gördüğü en düşük seviyeye geriledi.brent petrolün varil fiyatı, petrol arzındaki artışın yanı sıra küresel ekonomik büyümeye ilişkin endişelerle 46,73 $ gerileyerek, 7 ayın en düşük seviyesini gördü. A.Rasim KÜÇÜKUSTA D VİTAMİNİNİ İLAÇ OLARAK ALMAK İŞE YARAMIYOR Yazısı S.10 da H amza Yardımcıoğlu Kutsal metinler, ezoterizm, dinler tarihi, kuantum fiziği, parapsikoloji ve bunların istihbarat örgütleri (ve diğer bazı gizli yapılanmalar) tarafından gerçekleştirilen operasyonel kullanımları konularında inceleme ve çalışmalar yapan Türkiye deki az sayıda araştırmacı yazardan biridir. Yayınlanmış yazılı eserleri arasında 2006 yılında basılan Kutsal Klon isimli Roman, 2009'da basılan Sıfır Noktası ve 2014'te basılan "Bir Solukta Evrenin Resimli Tarihi" isimli kitapları bulunmaktadır.aynı zamanda başarılı televizyon programları ile adından çok sözettirmiştir. Araştırmacı Gazeteci Yazar HAMZA YARDIMCIOĞLU AVRASYA'DA son 20 metre! T ürkiye'nin önemli projelerinden bir tanesi daha hayata geçiyor. Avrasya Tüp Geçit Projesi'nde önemli bir aşama geride kalıyor. Projede, denizin altından tünel için delme işlemleri hız kesmeden devam ediyordu. Tünelde artık son 20 metrelik kazılacak bölüm kaldığı öğrenilirken, yarın bu işlem tamamlanacak.boğaz'ın 27 metre altındaki delme işlemleri Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da katılacağı törenle son bulacak. Kurulan şirket sayısı azaldı! T OBB, Temmuz'da kurulan şirket sayısın da bir önceki aya göre % 19,12 azaldığını açıkladı.tobb, Temmuz ayında kurulan şirket sayısında bir önceki aya göre %19,12, kooperatif sayısında %30,38 ve gerçek kişi ticari işletme sayısında %25,89 azalma oldu ğunu açıkladı.yapılan açıklamaya göre, aynı dönemde kapanan şirket sayısı bir önceki aya göre %2,46, kooperatif sayısı %40,63 ve gerçek kişi ticari işletme sayısı %20,04 arttı. TOKİ nin önceliği deprem kuşakları T OKİ Başkanı Turan, deprem kuşaklarına göre kapsamlı bir kentsel dönüşüm programı yaptıklarını belirterek, "171 bin konutluk kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor" TOKİ Başkanı M. Ergün Turan, deprem kuşaklarına göre kapsamlı bir kentsel dönüşüm programının hazırlandığını açıkladı. Turan, Bu çalışmamızda deprem riski yüksek şehirlerimizin barındırdığı tehlikeyi esas alarak, Kentsel Dönüşüm'de önceliğimizi deprem kuşakları olarak tespit ettik ve 170 bin 947 konutluk dönüşüm çalışmaları sürüyor. Petrol 7 ayın en düşüğünde Süleyman GÖKSU BALTACI MEHMET PAŞA VE MEŞHUR KATERİNA GERÇEĞİ Yazısı S.10 da

2 2 HERKES Röportaj İÇİN EKONOMİ POLİTİKA TERÖR ÖRGÜTLERi, EKONOMiK VE SiYASi Y Ü Z Y Ü Z E MANiPÜLASYONLARIN NERESiNDE YER ALIYOR Gülşan Kurt T arih bir gizli örgütler savaşıdır diyen Araştırmacı Gazeteci Yazar Hamza Yardımcıoğlu ile bugüne kadar hiç konuşulmayan Terör-Finans bağlantısını konuştuk. Terör örgütlerinin dünya piyasalarını etkilemesiyle oluşan kaos ortamı ve terör kıskacında sıkışan toplumlar, gelişen darbeler, siyasi belirsizlikler ve Türkiye nin durumunu genişçe ele aldığımız bu röportajı sizlere sunuyoruz. - Zaman Yolcusu Programı ile Türkiye'nin dikkatini çektiniz. TV'lerde Yorumlarınız ve kitaplarınız ilgi gördü. Derin yapılara ışık tutuyor derin analizler yapıyorsunuz. Kitaplarınızda ve makalelerinizde de gizli örgütlere sıklıkla değiniyorsunuz. Bu gizli yapılanmaların siyaset belirleme gücü var mıdır? Eğer öyleyse bu gücün kaynağı nedir? Tarih bir gizli örgütler savaşıdır. İncelediğiniz zaman görürsünüz ki bu örgütler genelde devlet içinde yapılanır. Bazen de devlet kadrolarının dışında ama ekonomik güç ile devletlere nüfuz eder şekilde görürsünüz. Bu ikinci türden bir organizasyon, son yüz elli yıldır dünya siyasetine etki edebiliyor. Artık devletler çağı kapanmaya doğru gidiyor, şirketler çağında yaşıyoruz. Bu bahsettiğim, öyle şirketler ki tek bir tanesinin finansal gücü on devletin toplamına eşit olabiliyor. Özellikle enerji ve finans devi şirketlerin sahiplerine baktığınız zaman, bu isimler dünya siyaset tarihinde de karşınıza çıkıyor. Örneğin İngiltere devleti tarafından yazılan ve bugün İsrail in kuruluş taahhütnamesi olarak kabul ettiğimiz Balfour deklerasyonunda Veya birinci ve ikinci dünya savaşlarındaki siyasilerin finansörlerine baktığımızda. Bu küresel finans elitinin, etki bakımından zirve yapması, ABD nin para sistemini ele geçirdikten sonra oluyor. Çünkü artık paranın yaratıcısı haline geliyorlar. FED, biliyorsunuz, Amerikan devletine ait değildir. Özerk bir kurumdur. Amerika daki 1907 krizinden sonra FED in kurulması için Kongre ye teklif verdiler, kabul olmadı. Sonra Woodrow Wilson u destekleyip iktidara getirdiler ve yasayı geçirdiler. Paul Warburg öncülüğünde FED kuruldu. Sistem 12 federatif bölgeye ayrılmıştı ve ilk etapta hisselere sahip birçok banker vardı daki Büyük Buhran dan sonra birçok banker iflas etti ve bunların hisselerini topladılar. 1 doların üzerinde Eski Mısır dinine ait ezoterik sembollerin yerleştirilmesi de o tarihten sonradır. - FED, bu sisteme nasıl hizmet etti? Amerikan para sistemi şöyle çalışır: Devlet, FED e tahvil verir. FED de bunun karşılığında para basıp hazineye aktarır. Ama bunu alacak olarak kaydeder. Yani devleti borçlandırmış olur. Piyasada dönen ne kadar dolar varsa, ABD hükumetinin FED e o kadar borcu vardır. Bu paralar halka vergi yükü ve krediler olarak yansıyınca, sanal bir değer realize edilmiş olur. Bu, komünizmin feodal versiyonudur aslında. Tek fark, mülkiyet hakkı devlette değil, bankerlerin elindedir. En nihayetinde Amerika nın bastığı paranın gerçek bir karşılığı yoktur. Bu bakımdan, tarihin en büyük nitelikli dolandırıcılığıdır. Ve yine bu yolla insanları faizle borç altına sokarak köleleştirmektir. John F. Kennedy, sistemin kodlarını çözmüştü ve bundan rahatsızdı de, Amerikan Gazete Yayıncıları Birliğine yaptığı bir konuşma var. Orada, üstüne basa basa, devlet içinde yapılanmış gizli cemiyetlerden bahsediyor. Bunların ne kadar büyük bir tehlike olduğuna dikkat çekiyor. Hiçbir savaş, ulusumuz için bu kadar tehlikeli olmamıştı diyor. Kennedy nin o konuşmasının ses kaydı internette var. Her şeyi üstü kapalı anlatıyor orada. Ve savaş açıyor. Para basma yetkisinin Hazine Bakanlığına devri için 1963 te bir yasa hazırladı ve aynı sene öldürüldü. Sonra kardeşi Robert Kennedy başkan adayı oldu. Seçilmesine kesin gözüyle bakılıyordu. Onu da öldürdüler. Daha sonra hiçbir başkan FED e ilişmeye cesaret edemedi. Hegomonya böylece devam etti. - Bu gizli örgütlere örnek verir misiniz? Şimdi işin, istihbarat örgütleri ve bunların içinde oluşmuş çekirdek yapılar değdiğimiz bir boyutu var. Buna derin devlet de diyebilirsiniz. Diğer boyutu ise devletler üstü diye tabir edebileceğimiz küresel finans boyutu. Etkin olan taraf da bu. Bunu somutlaştırmak için her ne kadar, Rothschild, Morgan, Warburg, Rockefeller, Schiff vs. gibi birçok isim sayabilecek olsak da -ki hepsi İsrail ile bir şekilde ilişkilidir- buna şahıslar olarak bakmamak lazım. Çünkü küresel sermaye eliti, siyasi alandaki bütün icraatlarını kendi kurdukları legal kurumlar üzerinden yürütür. Lobiciliğin bir üst boyutu gibi düşünün. Birleşmiş Milletler buna bir örnektir te kurulmasından sonraki ilk önemli icraatı, 1948 de ilan edilen İsrail devletini resmen tanımak olmuştu. Neden Strasburg daki BM binası, yarım kalmış Babil kulesi şeklindedir? Bunların hep mitolojik kökleri vardır. Amerika daki Dış İlişkiler Konseyi, dünya yöneticilerini her yıl bir araya toplayan Bilderberg kuruluşu, kıtalararası bir birlik olan Trilateral ve daha birçok uluslararası kuruluş, incelendiğinde aynı köke dayanır. Yönetim kurulu listelerini incelerseniz, karşınıza çıkan birçok ismin hep aynı olduğunu görürsünüz. Labour Friends Of Israil lobisinin, İngiliz siyasetinde ne kadar belirleyici olduğunu İngiliz Milletvekilleri söylüyor. İngiltere Başbakanı David Cameron, yakın zamana kadar Sultan Abdülhamid e Filistin topraklarını satın almak için, zamanında para teklif eden National Jewish Found un yöneticilerinden biriydi. Başbakan olduktan sonra görevi bıraktı. Daha o kadar çok örnek var ki, büyük resme bakmak lazım. - Ortadoğu daki savaş ve kaos ortamı kime nasıl fayda sağlıyor? Ortadoğu da kozmopolit bir kaos var. Yani kaostan beslenen yapılar çok çeşitli. O yüzden bu soruya cevap verebilmek için olayları bazen müstakil olarak ele almak gerekir ama üst akılın iz düşümü büyük resimde gizlidir de 11 Eylül saldırıları dünya siyaseti açısından bir milattı. Sonuçlara bakalım ama önce basit bir örnek vereyim. 11 Eylül öncesinde petrolün varil fiyatı 30 dolarlar civarındaydı, sonrasında ise tavan yapıp 120 dolarları buldu. Bu işten en çok kim kazandı? Amerika nın Afganistan a girmesiyle bir süreç başladı. Halbuki soğuk savaş döneminde Ruslara karşı Taliban ı, Bin Ladin eliyle silahlandıran da ABD ydi. Hollywood a bunun PR ını bile yaptırmışlardı. Rambo 3 filmini hatırlayın. Soğuk savaşın iki kutuplu dünyasında, adı konulmamış bir savaş ekonomisi Batı da yürütüldü. Kimse fark etmedi. Komünizm çöktükten kısa süre sonra da Huntington un medeniyetler çatışması tezini hayata geçirdiler. İslam a karşı, Bush un deyimiyle Haçlı seferleri başlatıldı ama o esnada mezhep çatışmaları da ateşlendi de Irak taki, Şiiler için çok önemli olan El Askeri Camii, El Kaide eliyle bombalanmadan önce bölgede mezhep çatışması diye bir şey yoktu. Aslında nihai hedefte dünyanın tek merkezden yönetilmesi ve tek para biriminin kullanılması olduğunu kavrarsak, bölge ülkelerinin neden yutulması kolay küçük parçalara bölünme sürecini yaşadığını anlamlandırabiliriz. Bakın Irak fiilen üçe bölünmüş durumda, Suriye dört parça. Şimdi Türkiye üzerinde ciddi gündemler var. Bunları hep beraber izliyoruz. - Türkiye de bu yapılar etkin mi? Gizli örgütler her devletin içinde vardır. Bunlara paralel devlet de diyebilirsiniz. Son dönemde Türkiye deki güç dengelerinde değişiklikler oldu. Birçok taş yerinden oynadı. Türkiye deki ilk paralel yapı, bence İttihat Terakki cemiyetiydi. Hem Osmanlı ya paralel faaliyetler yürüttü hem de yeni kurulan Cumhuriyet e. Atatürk de İttihatçıların arasından çıkmıştı ama devletteki kadrolaşmada İttihatçıları ötelemişti da Atatürk e karşı İttihatçılar tarafından planlanan İzmir suikastına bu gözle bakmak lazım. Bugün Gülen Cemaatinin, hükumete olan saldırıları da İzmir suikastının modern versiyonudur bence. Gladyo nun Türkiye ayağı olan Ergenokon u etkisizleştirip kendi derin devletlerini pekiştirdiler ama işler rayından çıktı. Yapılar çok olunca hesaplaşmalar da çok oluyor. Tabii Türkiye de öteden beri etkin olan yapılardan biri de küresel sermayenin Türkiye deki uzantılarıdır. Bir dönem onlar ne derse o olurdu. Biz gazete manşetleriyle Türkiye deki hükumetlere ayar çekildiğini, darbeler yapıldığını iyi biliriz.türkiye de gizli yapılar denince akla, konturgerilla operasyonları gelir. - Dünya piyasaları nasıl manipüle ediliyor? Size bir örnek vereyim Dünyada yıllık mal ve hizmet üretiminin yani reel üretimin toplam değeri 60 trilyon dolar. Dünya piyasalarında işlem gören menkul değerlerin toplamı ise 600 trilyon dolar. Bu aradaki 540 trilyon dolar nereden geldi? Tamamen sanal. Yani sistemin kendisi bile manipülatif. Böyle olunca, manipülatörler istedikleri zaman ekonomiye ivme verebiliyor, istedikleri zaman da kriz çıkarıyor. Bize iktisat fakültesinde, menkul kıymetlerin varlıkları temsil ettiği öğretilmişti ama realitede öyle bir şey yok. Hal böyle olunca FED in yaptığı bir açıklama dünya piyasalarında dalgalanmalara sebep olabiliyor. ABD doları 1971 den beridir iradeye dayalı olarak basılıyor. Yani altın veya gümüşe dayalı olmaktan da çıkardılar. Ekonomik kriz olunca, bir gecede paranızın yarısını kaybedebiliyorsunuz. Bunu hangi mantıksal temele oturtacağız? Eğer emeklerinizin karşılığı olan birikimleriniz birden bire yok oluyorsa, bu, perde gerisinde başka bir yere transfer oluyor demektir. Var olan hiçbir şey yok olmaz, sadece dönüşür, el değiştirir.manipülasyonlar her an hayatımızın içinde ama önemli fonksiyonlarında biri hükümetleri değiştirmektir. Bugün biliyoruz ki Şili deki Pinoşe darbesi gibi birçok darbe, Milton Friedman ın ekonomik şok doktrini uygulanarak gerçekleştirildi. Türkiye deki 1980 darbesi de onlardan biridir. Ekonomi modellerini değiştirmek için ekonomik buhranlara ihtiyaç vardır. -Terör örgütleri, ekonomik ve siyasi manipülasyonların neresinde yer alıyor? Terör örgütlerinin çeşitli amaçlarla kullanıldığını biliyoruz. Bizim Türkiye de en çok aşina olduğumuz tarafı, darbelere zemin hazırlanmasıdır. Bunun da ekonomik ve stratejik ayakları vardır. Türkiye de serbest piyasa ekonomisine geçişimiz bir darbeyle olmuştu, hatırlayın. Mesela güncel bir örnek; Mısır da Sisi darbeyle iktidara gelince ilk ne yaptı? Mursi nin açtırdığı Refah sınır kapısını tekrar kapattı. Gerçi orada İhvan, terör örgütü değildi ama devlet terörünü yok sayarak dünyada o algıyı yarattılar.bugün İşid terörü üzerinden geliştirilen algı manipülasyonuyla, Türkiye nin ne hâle getirildiğine bakın. Hiçbir terör örgütü, devlet desteği olmadan ayakta duramaz. İşid denilen örgütün hiçbir meşru bir siyasi zemini yoktur. Kafa kesmenin, tecavüzün, gaspın toplumda bir karşılığı yoktur. Halbuki klasik tarzdaki bütün gerilla örgütlerinin toplumsal bir zemini vardır. Bu, onu diğerlerinden ayıran en önemli farktır. Afganistan dan ithal edilen El Kaide de 2007 ye kadar Irak ta toplumsal zemin bulamamıştı. Ebu Zarkavi nin, mezhep çatışmalarını başlatmasıyla -demin behsettiğin El Askeri Camii bombalamasıyla- Irak ta militan kazanmaya başladı da öldürülen Zarkavi isimli terörist Işid in de kurucusudur aynı zamanda. O dönem bir hücre yapılanması olarak kurulan örgüt ne zaman uyandı? Barzani, Türkiye ile pertol ticareti konusunda anlaştı, bir de baktık ki Musul, Bağdat hükumeti tarafından Işid de teslim edildi. Ordu çekilirken, silahları ve askeri araçlarını bile bunlara bıraktı.işid Lübnanlı pilotu yakma görüntülerini tüm dünyaya servis etti. Videonun sonunda 120 kişilik infaz listesi vardı. Hava bombardımana katılan ülkelerin pilotlarının, subaylarının isimleri vardı bu listede. Hiçbir terör örgütü, istihbarat servislerinin desteği olmadan böyle bir listeye ulaşamaz. Bu bile arkalarındaki devlet desteğine kanıttır. - Bahsettiğiniz küresel finans elitinin egemen olduğu ekonomik sisteme bir alternatif üretilebilir mi? Bir yerde bir kamyon domates, diğer tarafta da o domateslere ihtiyacı olan insanlar varsa, bu domateslerle insanları biraraya getirme sanatına iktisat denir. Ama ekonomik gücü bulamayan insanlar bu domatesleri satın alamıyor ve domatesler de satılmadığı için çürüyor ve çöp oluyorsa o iktisadi sistemde problem vardır. Nitekim bu tür örnekler mevcuttur.küresel çarklarının iç içe geçtiği bir modelde, siz çıkıp marjinal bir model uygulamaya kalkarsanız, kendinizi dışarıdaki piyasalardan soyutlamış olursunuz. Neticede ithalatihracat yapmak zorundasınız. Sistemin içinde bir oyuncuysanız ki durum aynen böyle, bazı şeyleri göze almadan yeni bir kural belirleyemezsiniz. Ancak etkin bir hammadde üretiminiz ve sanayiniz olmalıdır. Ama ne kadar olursa olsun, yeterli gelmeyecektir ve kayıpları göze almak zorundasınız. Bunun için oyuncu değil, oyunu kuran kişi olmanız gerekir. Satranç tahtasında bir taş değil, taşı oynatan el olmanız gerekir.bunun tek yolu bir ideal ekonomi modeli geliştirmektir. Bu devletlerin değil, düşünürlerin işidir. Ama iş burada bitmez. Bu, sadece fikirsel altyapının oluşturulmasıdır. Fiziki olarak bunun hayat bulması, şiddetli bir dünya savaşı yaşanmasını gerektirir. Çok büyük bir yıkım olmadan olmaz. Maalesef! Çünkü siz var olan bir yapıyı bütün olarak, alternatifiyle ikame etme iddiasında olursanız, önce eskisini ortadan kaldırmanız gerekir. Ve eski sistem size karşı savaşacaktır. Size saldırıp, yok etmek için elinden geleni yapacaktır. Sistem küresel çarklara sahip olunca da, bu bir dünya savaşı olacaktır. İdeal olan, faizin ve enflasyonun olmadığı bir modeldir. Faiz, sistemin kurnazlığı; enflasyon ise sistemin çatlaklarından kaynaklanan sızıntıdır bana göre. Ancak bu ikisinin olmadığı, merkezi bir idare altında toplanmış küresel bir para sistemi üzerinden ideal bir sistem üretilebilir bence. Yerel bazda uygulanacak bir sistemin başarılı olamayacağı kanaatindeyim. İdeal modelin oluşturulmasından sonra da geliştireceğiniz sosyal politikalarla adil gelir dağılımını dengelemeye çalışırsınız. Bu bahsettiğim şu an için bir ütopya. Temeli adalet olmayan mülkün sonsuza dek ayakta kalması imkânsızdır. Mevcudun yıkılacağını öngörebiliriz. - Konuşmanın başında, küresel sermayeyi Eski Mısır diniyle ilişkilendirmiştiniz. Kastettiğiniz neydi? Yıllarca gizli örgütleri araştırdım ve şunu gördüm. Bu küresel para sistemini oluşturan yapılar sadece para piyasalarında değil, ticaretin birçok alanında, siyasette, sivil toplumda, sanatta, akademide ve medyada çok güçlü bir şekilde yapılanmış. Ve bunlar, görünen legal profillerinin ötesinde, kendilerini ezoterizmle ifade ediyorlar. Ezoterizm simgeler vasıtasıyla anlaşma metodudur. Belgesi var mı? Evet, var. 1 dolarlık banknot bunun en bilinen delillerinden biridir. Medya, sinema ve popüler kültür araçlarıyla bize sunulan ezoterik metinlerin hepsindeki ortak nokta, okültist felsefedir. Bunu Eski Mısır da görürüz, Sümer de, Pers mitolojisinde, Hint Mitolojisinde, Eski Yunan da, hepsinde görürüz. Bütün bu kültürlerin bugüne aktardıkları bilgiler, incelendiğinde bize şunu gösterir. Aslında hepsinin hikayeleri büyük ölçüde aynıdır fakat efsanelerdeki kişilerin ve mekânların adları değişmiştir sadece. Verilen ortak mesaj, gökten gelen tanrıların, insanlar üzerindeki hâkimiyeti ve onlara hizmetin gerekliliğidir. Bunlar çoğu zaman ışık taşıyıcı olarak betimlenir. Sanki elitlerin ilahlaştırılması gibi bir durum söz konusudur. Işık getiren, Lucifer dir. Yani bu, Şeytan ın adıdır. Olimpos tan bilginin ışığını çalıp insanlara getiren Prometeus gibi. Sanki yeryüzünde, Cennet ten kovuluştan beri, iki farklı soyun mücadelesi üzerine kurgulanmıştır her şey.habil ve Kabil ilk insanın çocuklarıydı ve kardeştiler. Kabil, Habil i öldürdü. Ne gariptir ki yeryüzünde dökülen ilk kanı, ilk insanlar dökmüştür. Ve bu, kardeş kanıdır aynı zamanda. O yüzden dünyadaki bu güç mücadelelerine, savaşlara, acımasızlıklara bakınca hep aklıma gelir bu. - Mevcut ekonomik sistemlerin ve güç dengelerinin gelecekteki hâlini nasıl görüyorsunuz? Altın ve gümüşe dayalı para basma fikrinden vazgeçilmesiyle, son 40 yıl içinde dünya piyasalarında, giderek büyüyen devasa bir balon oluştu ve bu balon 2008 deki küresel ekonomik krizde patlak verdi. Bunda en büyük etki Mortgage kredilerinin kontrolden çıkmasıydı. Bu alacak kağıtları, dünya piyasalarında, katlanan fiyatlarla çılgınca alınıp satılıyordu. Sonunda yaşanan krizde, dünyada birçok banka battı. Lehman Brothers gibi dev finans şirketlerinin de batması gündeme geldi ama ABD reel karşılığı olmayan milyarlarca doları akıtarak bu şirketleri ayakta tutmayı başardı. Çünkü devlerin çökmesi, sistemin de çökmesi anlamına geliyordu. Ama bu yaparken de yeni bir balona üflüyorlardı. Size bir örnek vereyim. ABD, 200 yıllık tarihi boyunca 800 milyar dolar para basmış sonra bu rakam 4 trilyon dolara yükseldi. Yani son 6 yılda, 200 yıl içinde bastığı baranın 4 mislini bastı. Mevcut ekonomik sistemi ayakta tutmak için hem ABD de, hem Avrupa da, hem de Japonya da ölçüsüzce para basıldı. Bu da balonu daha fazla şişirmekten başka bir işe yaramadı. Ve bir sonraki patlama öyle büyük olacak ki bütün dünyada yeni bir ekonomik sistemin kurulması ile sonuçlanacak. Türkiye de Erkan Öz, dünyada Alvin Toffler gibi ünlü ekonomistlerin kitaplarında da bu gerçeğe dikkat çekiliyor. Bunun için öngörülen tarih ise 2020 li yılların başları. Hep beraber yaşayıp göreceğiz. - Dünyanın geleceğine dair araştırmalarınıza dayandırdığınız başka öngörüleriniz var mı? Benim dünyanın orta vadede geleceğiyle ilgili öngörüm, para sistemi de dâhil her şeyin teknoloji üzerine kurulacağı yönünde. Bütün yönetimler, yönettikleri insan kitleleri üzerinde kontrol ve tahakküm sahibi olmak ister. Tıpkı George Orwell in 1984 romanındaki Big Brother gibi. Ve bugün teknoloji bu tür bir tahakkümün uygulanabilirliğinin mümkün olduğunu bize gösteriyor. Artık oraya doğru da gidiyoruz. Şu anda manyetik kartlar kullanıyoruz. Bu kartlarla alışveriş yapıyoruz, kapılardan Araştırmacı Gazeteci Yazar HAMZA YARDIMCIOĞLU geçiyoruz, toplu taşımaya biniyoruz. Araçlarımızdaki çiplerle paralı otoyollardan geçiyoruz. Gelecekte bütün bunlar tek bir kartta veya çipte toplanacak. Anahtar bile kullanmayacağız. Yaptığınız her alış veriş, her eylem kayıt altına alınacak. Gittiğiniz yerler bile belli olacak. Zaten şu anda da cep telefonlarımız sayesinde belli. Bütün verilerimizin yüklü olduğu bu enstrümanlar önce gönüllülük esasına dayalı olarak yakında bize sunulacak. Bir süre sonra, bu teknoloji hayatımızın bir parçası hâline gelince de kullanımları zorunlu kılınacak. Ben implant şeklinde yani deri altına yerleştirileceğini düşünüyorum.önce şöyle diyecekler: Çocuğunuz kaybolsa, uydudan yerini anında tespit etmek istemez misiniz? Yolculuktayken ağır bir hastalık sebebiyle baygınlık geçirseniz, bütün medikal kaydınızın doktorlar tarafından okunması suretiyle, acil müdahale yapılmasını, hayatınızın kurtulmasını istemez misiniz? En sonunda zorunlu bir mikroçip sistemi hayata geçirildiğinde, efendileriniz istemezse yemek bile satın alamayacaksınız. Çünkü bütün ekonomi bunlarla yönetilecek. Köleleşmek fikri günümüz insanına uzak geliyor ama aslında tarihin en ağır ve yaygın kölelik sistemi günümüz dünyasında uygulanıyor. En kötüsü, çoğumuz köle olduğunun bile farkında değil. Hamza Yardımcıoğlu Kutsal metinler, ezoterizm, dinler tarihi, kuantum fiziği, parapsikoloji ve bunların istihbarat örgütleri (ve diğer bazı gizli yapılanmalar) tarafından gerçekleştirilen operasyonel kullanımları konularında inceleme ve çalışmalar yapan Türkiye deki az sayıda araştırmacı yazardan biridir. Yayınlanmış yazılı eserleri arasında 2006 yılında basılan Kutsal Klon isimli Roman, 2009'da basılan Sıfır Noktası ve 2014'te basılan "Bir Solukta Evrenin Resimli Tarihi" isimli kitapları bulunmaktadır.ay nı zamanda başarılı televizyon programları ile adından çok sözettirmiştir. İşte bu, köleliğin en kronik, en tehlikeli hâlidir. Bu çiplerle ilgili şu an hazırladığımız bir belgesel var. Bu konunun içine girince işin ciddiyetinin daha çok farkına vardım. İsveç te bunun pilot uygulamaları şimdiden yapılıyor. Bence çocuklarımızı bekleyen büyük bir tehlike bu.bugünkü hâliyle bile teknolojinin aksamasıyla ilgili büyük bir tehlike hayatımızın içinde ama farkında değiliz. O da elektrik kesintisi. Bir savaş, doğal afet veya herhangi sebepten dolayı uzun süreli elektrik kesintisi yaşadığımızı düşünsenize. Bütün iletişim ve lojistik sistemleri devre dışı kalacak. Marketlere ürün bile gitmeyecek. Kimse para çekemeyecek. Birkaç gün içinde yağmalamalar ve kaos baş gösterecek. Hele bir de bu olay kışın yaşanırsa, birçok kişi soğuktan donarak ölecek. Ama bu duruma en kolay adapte olacak kişiler kırsal bölgelerde yaşayan insanlar olacak. Çünkü şehir toplumları teknolojiye bağımlı bir hayat oluştururken, bunun alternatifini hiç düşünmedik. Birçok apartman dairesinde, en az birkaç oda güneş ışığı almıyor. Nasıl olsa elektrik var diye. Ya olmazsa! Bu çok basit bir örnek. Felaket senaryoları üretmek istemem ama bu durum, nehir kenarına ev yapmak gibi bir şey. Modern insanın en büyük problemlerinden biri, sanal dünyalara dalıp gerçeklikten soyutlanması ve düşünmeyi unutması, belki de.

3 3 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Şahenk bir lokanta daha getiriyor Restoran'ın yerine taşınacak. İki kattan oluşan ve 120 kişilik oturma alanına sahip restoranın yeni ev sahibi ise artık Zuma olacak. Kandilli ve Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Sarayı'nda iki şubesi daha bulunan Borsa'nın ise başka bir mekana taşınıp taşınmayacağı ise merak konusu. Halepli muhalifler TL'ye geçmek istiyor Suriye'de ticaretin önemli merkezi Halep'te muhaliflerin TL'ye geçmek istediği belirtiliyor. İngiliz Financial Times gazetesi, Beşşar Esed'e bağlı Suriye ordusu ile muhalif gruplar arasında bölünmüş olan Halep'te muhaliflerin, hükümetle olan tüm bağları koparabilmek için ekonominin Türk Lirası'yla işlemesi gerektiğini savunduğunu yazdı. Halep halkı ikiye bölünmüş durumda. Değerini büyük ölçüde yitirmiş olan Suriye Doğuş grubu, Bodrum ve Marmaris'te işlettiği ünlü bir restoran markasını yakın zamanda İstanbul'a taşıyacak. Bu restoran deyim yerindeyse, iki ünlü mekanı yerinden edecek. Yani adeta bir domino etkisi yaratacak... Sözkonusu bu restoran lezzetli deniz ürünleriyle tanınan Il Riccio.Michelin yıldızına sahip bu ünlü İtalyan lokantasının kısa süre içinde Ortaköy'de 2008 yılından bu yana faaliyet gösteren Zuma'nın yerine geleceği konuşuluyor. İSTİNYE PARK YENİ ADRES Yine Doğuş grubu'nun yemeiçme şirketi D.ream'in bünyesinde faaliyet gösteren Zuma ise, Il Riccio'nun gelişiyle birlikte yer değiştirmek durumunda kalacak yılında Ortaköy'de açılan Zuma, ünlü ve ödüllü bir Japon restoranı. Zuma'nın İstanbul dışında Londra, Hong Kong, Dubai, Miami, Bangkok, Abu Dhabi, Marmaris, New York'ta restoranları bulunuyor. Zuma'nın yeni mekanının ise İstinyePark olacağı belirtiliyor. BORSA GİDİYOR Zuma'nın, İstinyePark'taki yeri ise şimdiden belli oldu. Ünlü Japon restoranı, 2007 yılından bu yana İstinyePark'ta, Türk ve Osmanlı mutfaklarının yöresel örneklerini sunan borsa Akasya'dan ayrılan Fauchon Zorlu'ya gitti İlk şubesini Acıbadem Akasya AVM'de açan Fransa'nın lüks yeme-içme markası Fauchon ise, Zorlu AVM'ye taşınıyor. Akasya'daki mekanını kısa süre önce kapatan Fauchon, hafif pastaları, makaronları ve gurme çaylarıyla dünyanın en ünlü gurme marketlerinden biri. Auguste Fauchon'un 1886'da Paris'te gurme market olarak açtığı Fauchon, Fransız stili lüksün adresi olmaya o günden beri devam ediyor.aa Lirası'yla yola devam mı edilmeli, yoksa komşu ülke Türkiye'nin para birimine mi geçilmeli sorusu bugünlerde kentte en çok dolaşan sorulardan biri. "SURİYE HÜKÜMETİNİN EN ZAYIF NOKTASI" Beş yıl önce başlayan iç savaştan önce Halep Suriye'nin ticaret merkezi konumundaydı. Şehirde TL'yi geçişi savunan grup bunun ekonomik açıdan da makul olduğu görüşünde. Türkiye kuzey Suriye'nin en büyük ticaret ortağı konumunda. Ayrıca böyle bir adımın Suriye hükümetini en zayıf noktasından vuracağına inanıyorlar: Ekonomi. Pegasus'ta çalışanlara karşı gaspı bitirecek öneri egasus Havayollarının uçuşlarının Pbüyük bir kısmının yapıldığı Sabiha Gökçen Havalimanında, Hava-İş Sendikası yöneticileri ve Başkanı Ali Kemal Tatlıbal'ın bizzat katıldığı çalışmalarda, pilot ve hosteslere bastırılan broşürler dağıtılıyor. Hava-İş Sendikası ayrıca çalışanları örgütlemek ve sendika çatısı altında toplamak için internetten de kampanya başlattı. Hava-İş Sendikası bu kampanya için dört ayrı web sitesi kurdu. İnternet sitesi üzerinden yayınladığı mesajla Pegasus çalışanlarını sendika çatısı altına davet eden Hava-İş Sendikası Başkanı Ali Kemal Tatlıbal, Bilindiği üzere Türkiye'de havacılık alanında tek toplu iş sözleşmesini Türkiye'nin en büyük havayolu şirketi olan Türk hava yolları ile imzalayan sendikamız yine Türkiye'nin en büyük özel havayolu olan Pegasus'taki siz kardeşlerimizi de örgütlemek için mücadeleye başlıyor. Amacımız THY de çalışan sendikalı personelin çok altında ücretle ve çok daha kötü şartlarda çalışan sizleri hava-iş çatısı altında örgütlemek ve işveren ile adil şartlarda bir toplu iş sözleşmesi imzalayarak hakkınız olan şartlarda çalışmanızı sağlamaktır. İşçi olarak tek başınıza Pegasus yönetiminden alamayacağınız hakları sizin için alacak tek kurum hava-iş sendikasıdır. Size basit bir örnek vermek istiyorum. THY de yeni işe Başlayan bir kabin memuru ile Pegasus'ta yeni işe başlayan bir kabin memuru arasındaki maaş farkı 3 katına yaklaşmaktadır. (THY de ikramiye dahil başlangıç ücreti TL arasındadır) Bu fark kendiliğinden ve tek seferde oluşmadı. Bu örgütlü ve kararlı mücadelenin bir ürünüdür. Elbette ki tek seferde bu farkın kapanması mümkün olmayacaktır. Ancak bu kadar fark oluşmasının tek nedeni sendikasız olunması ve bireysel mücadelenin imkansızlığıdır. Planladığımız örgütlenmeyi başardığımızda ve Pegasus ile TİS masasına oturduğumuzda almayı hedeflediğimiz haklardan en önemlisi iş güvencesidir. Bilindiği üzere 4857 sayılı iş kanununa göre çalışmayan kabin memuru ve pilotlar iş güvencesi hükümlerinden faydalanamamaktadır. Örneğin 6 ayını doldurmuş bir kaptan pilot THY(den haksız bir şekilde işten çıkarılırsa yaklaşık TL tazminat alır. (4+4/8 maaş tazminat) aynı durum Pegasus'ta veya diğer havayollarında olursa bu haktan mahrum kalınmaktadır HİÇBİR HAK MÜCADELE EDİLMEDEN ALINAMAZ Hiçbir işverenin işyerinde sendikayı istemeyeceğine vurgu yapan Tatlıbal'ın internet sitesinde yer alan mesajında şu ifadeler yer aldı: Çünkü bilir ki bir işçinin sesi fazla çıkar ve hakkını istemek konusunda ısrarcı olursa ancak sendika yoksa keyfi davranıp o işçiyi kapının önüne koyabilir. İşsiz kalmayı göze alamayan işçi de hakkının yenildiğini bile bile mevcut duruma katlanır. Ancak sendika olursa işveren bu şekilde keyfi davranamaz. Yasalardan kaynaklanan birçok hakkı ancak sendika vasıtasıyla kullanabilirsiniz. Sendikal tazminat (en az 12 aylık maaş) veya sendikal iş güvencesi (temsilcinin iş akdinin feshedilememesi) gibi birçok hakkınız mevcuttur. Ayrıca havacılık sektörü hızla büyüdüğü için sektörde sürekli bir işgücü açığı var. Her yıl civarında insan havacılık sektörüne giriyor. Sadece THY yılda binden fazla kabin memuru istihdam ediyor. Yani bu mücadeleye katılırsam işsiz kalır mıyım korkunuz olmasın. 'Zincirlerinizden başka kaybedecek bir şeyiniz yok' ve bu zincirleri birlikte kıracağız. Sendikamız da tüm imkanlarıyla arkanızda duracak. Ayrıca Ağustos/Eylül ayı işin en yoğun olduğu aylar ve işveren bu dönemde işçi çıkartmayı göze alamaz. Çünkü bu aylarda işveren, işçilerin emeğini sonuna kadar sömürüyor ancak örgütlü mücadele ile haklar alınabilir.hiçbir hak kendiliğinden verilmez ve mücadele edilmeden alınamaz. Hepinizi Hava-İş çatısı altında örgütlenmeye ve Hava-İş ailesine katılmaya davet ediyorum. Birlik olursak işveren önümüzde duramaz. şimdi dayanışma zamanı, direnerek hakkımızı, emeğimizin karşılığını alacağız. AA "TÜRKİYE SURİYE İÇİN CAN DAMARI" İç savaşın başladığı dönemlerde Türkiye'nin Suriye'ye ihracatı çökse de, son dönemde ciddi bir toparlanma yaşandı ve 2014'te 1,8 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleşti. 2015'in ilk yarısındaki ihracat ise 740 milyon dolar seviyesinde. Savaş nedeniyle çöken kuzey Suriye ekonomisi için Türkiye sınırı bir can damarı haline geldi.aa Et fiyatını mahkûmlar düşürecek ıdadan tekstile, mobilyadan Gkırtasiyeye kadar pek çok alanda yaptıkları üretim ve satışla adı Mapushane AŞ ye çıkan iş yurtlarında mahkûmlar bu defa besicilik işine giriyor. Bu amaçla Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı Kars Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndaki bin büyükbaş hayvan kapasiteli modern bir besi çiftliği hazırlanıyor. Bununla birlikte 250 büyükbaş kapasiteli kesimhane ve et işleme tesisi de inşa ediliyor. 613 dönüm arazi üzerine inşa edilen tesiste 4 bin 400 metrekarelik kesimhane, 3 bin 200 Y ıldız: Trafo patlatıp hizmet aksamasın diyemezsiniz nerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ETaner Yıldız, Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleri ile sohbet toplantısına katıldı. Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Bakan Yıldız, Yıldız, PKK terör örgütünün enerji hatlarına yaptığı saldırılara ilişkin bir soru üzerine, Kuzey Irak'a petrol mamulleri veren bir ülkeyiz. Komşu, kardeş ve onların problemlerine kayıtsız kalmayan bir ülkeyiz. Ama PKK'nın Kürtçülük adına oradaki yaptığı işlemlerin, oradaki yaşayan Kürt kardeşlerimize zararı olduğunu kendileri de açıkça ifade ediyorlar. Siz direği yıkacaksınız, trafoyu patlatacaksınız, yolu kesip, hendek kazıp oradaki dağıtım şirketlerini yakacaksınız, sonra da hizmet aksamasın diyeceksiniz. Bu mümkün değil. Ben bunu bütün yönleriyle paylaştığımda 'Yoksa elektrikle mi tehdit ediyorsunuz' dediler. Büyük resim kimin tehdit ettiğini açıkça ortaya koyuyor. Büyük resim PKK terörünün oradaki vatandaşların aldığı hizmete mani olduğunu gösteriyor "ASKERİ BİRLİKLERİMİZİN ELEKTRİĞİ KESİLMEYE ÇALIŞILDI" PKK'nın trafo ve elektrik direklerine yaptığı saldırılar nedeniyle Doğu ve Güneydoğu bölgesinde elektriksiz kalan il ve ilçeleri açıklayan Bakan Yıldız, Varto'da, Lice'de ilçenin tamamı elektriksiz kaldı. Yüzde 80 elektriksiz. Bunun müsebbibi biz değiliz. Biz o hizmetleri yerinde ve zamanında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, trafo patlattıktan sonra hizmetlerin neden aksadığının sorgulanamayacağını sağlayalım diye bütün yatımları yaptık. 8 tane dağıtım merkezi tahrip edilmiş, 900'ü aşkın direk yıkılmış yalnızca Dicle bölgesinde. 28 tane trafo merkezi yıkılmış, Van Gölü'nde 3 tane dağıtım merkezi 500'ü aşkın direk yıkılmış. Buna bağlı çalışan 4 tane iş makinesi yakılmış. Şemdinli Yüksekova'da 30'u aşkın köy 3 gün elektriksiz kalmış. Askeri birliklerimizin elektriği kesilmeye çalışılmış. Bingöl'de, Tunceli'de yine aynı şekilde 200'ü aşkın direk yıkılmış. Bunların da anında tamir edilmesi bizden istenmiş. Bu hem mümkün değil hem de doğru değil. Açıkça söyleyeyim siz yıktığınız direğin yanı başına bubi tuzağı kurup, oralara mayın döşeyip giderseniz bunun anlamının farklı ve başka olduğunu bilmemiz lazım. Oraya gidecek tamir heyetini dağa çağırıp tehdit edip, onların tamiratına mani olmaya çalışmak yalnızca devlete zarar vermek anlamına gelmiyor. Aynı zamanda iddialı oldukları Kürtçülük açısından yaptıklarına bir tezat düşüyor. Çünkü oradaki yaşayan Kürt kardeşlerimiz bu hizmetlerden kesinlikle karşılığını alamıyorlar ve elektriksiz kalıyorlar ifadelerini kullandı.aa metrekarelik dört besi çiftliği, bin 500 metrekarelik arıtma ve teknik alan olacak. Tesiste üretime 2016 yılında başlanacak. Projenin en önem özelliği Kars Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu yetkilileri ve burada kalan mahkûmlar tarafından hazırlanmış olması. Yani projenin mimarları arasında mahkûmlar da yer alıyor. Projenin bedeli ise 13.5 milyon TL. Bu miktar, iş yurtlarının teknik kapasite ve kurumsal kapasite olarak geldiği boyutu da gözler önüne seriyor. Özellikle yaz aylarından itibaren et fiyatlarında hızlı bir yükseliş yaşanmış, Başbakan Ahmet Davutoğlu da, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda, fiyatların kontrol altına alınması için bazı tedbirlerin devreye sokulması talimatını vermişti. Proje et fiyatlarının dengelenmesi açısında da önemli bir adım niteliği taşıyor. İş yurtları, farklı konularda yaptıkları üretimlerin yanı sıra, kısa süre önce süpermarket işletmeciliğine de başlamıştı. Özel sektörü kıskandıran üretimle adından söz ettiren iş yurtlarının yıllık geliri 2 milyar TL'yi buluyor. AA

4 4 Borsa- Finans HERKES Yunanistan`a kredi için ESM`ye yetki verildi İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Yuanın sepete eklenmesi ertelendi Euro Bölgesi, Yunanistan`a 86 milyar euro kredi için Avrupa İstikrar Mekanizması`na yetki verdi. uro Bölgesi, Yunanistan`a 86 Emilyar euro kredi için Avrupa İstikrar Mekanizması`na yetki verdi. Euro Bölgesi, Yunanistan'a 86 milyar euro kredi sağlanması için Avrupa İstikrar Mekanizması'na (ESM) yetki verdi. Euro Grubu Başkanı ve Hollanda Maliye Bakanı Jeroen Dijsselbloem, Euro Bölgesi'nin Yunanistan'a 86 milyar euro finansman sağlamak için Avrupa İstikrar Mekanizması'na (ESM) yetki verildiğini bildirdi.yunanistan'ın üç yıl için uygulayacağı programda kamu finansmanı, ekonomi ve finans sektörüne yönelik katı şartlar olduğunu anımsatan Dijsselbloem, Yunanistan hükümetinin son dönemde güvenilir adımlar attığını belirtti. Dijsselbloem, Yunanistan'ın, ekonomisini istikrara kavuşturmak ve güveni arttırmak için yapması gerekenler bulunduğunu, son dönemde alınan kararların ise doğru yönde olduğunu ifade etti. IMF, yuanın rezerv para birimi sepetine eklenebilmesi için en erken tarihi Eylül 2016 olarak belirledi. Uluslararası Para Fonu (IMF), Çin para birimi yuanın rezerv para birimi sepetine eklenmesi için en erken tarihi 30 Eylül 2016 ye öteledi. IMF in 188 üye ülkesini temsil eden yönetim kurulu, 11 Ağustos ta yapılan oylamada, Özel Çekme Hakları (SDR) sepetinin kompozisyonunu 9 ay uzattı. Washington merkezli fon konu ile ilgili Çarşamba günü bir açıklama yaptı. IMF personeli Temmuz ayında, kurulun ABD doları, euro, yen ve İngiliz sterlininden oluşan sepete yuanı eklemeye karar vermesi halinde, aksaklıkların minimum seviyeye çekilmesi için uzatmaya gidilmesini tavsiye etmişti. IMF Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Kurul değerlendirmesini Kasım 2015 te tamamlamayı bekliyor ancak personel şu an için mevcut değer sepetinin sınırlı genişletilmesinde olumlu taraflar görüyor ifadelerini kullandı.offshore yuan, IMF kararının ardından ABD de yüzde 0.4 kadar geriledi ve New York saati ile de yüzde 0.2 aşağıda seyretti. Standard Chartered Bank araştırma müdürü Mike Moran, Manşet hafif bir hayal kırıklığı yarattı. Yuanın yıl sonuna kadar serbestçe kullanılabilir olma engelini aşacağını ve SDR sepetine ekleneceğini düşünüyoruz AA `IMF ile uzlaşmaya varacağız` urogroup Başkanı Dijsselbloem, EIMF ile Euro Bölgesi`nin, IMF`nin Yunanistan`a yardım planına katılması konusunda uzlaşmaya varacağına inandığını Eurogroup Başkanı Jeroen Dijsselbloem, IMF ile Euro Bölgesi'nin, IMF'nin Yunanistan'a yardım planına katılması konusunda uzlaşmaya varacağına inandığını IMF'nin, Yunanistan'ın borçları konusunda Avrupa'dan daha kötümser olduğunu belirten Dijsselbloem, yine de bu konuda bir uzlaşı sağlamaları gerektiğini ifade etti.aa azakistan, para biriminde Kişlem bandını rafa kaldırarak serbest dalgalanmaya geçiyor. Kazakistan, 20 Ağustos itibarıyla para biriminde kullandığı işlem PBOC likidite musluğunu açtı in Merkez Bankası, para Çoranının yükselmesi ile Şubat ayından bu yana en yüksek miktarda fon enjekte etti. Çin Merkez Bankası (PBOC), yuanı destekleme müdahalesinin finansal sistemdeki nakit arzını zorlaması ile açık piyasa operasyonlarını kullanarak Şubat ayından bu yana en yüksek miktarda fon enjekte etti. PBOC, Bloomberg in derlediği verilere göre net 150 milyar yuan (23 milyar dolar) likidite sağladı. Söz konusu rakam Çin Yeni Yıl tatilinden bu yana en yüksek olarak kaydedildi. PBOC, Perşembe günü, Salı bandını rafa kaldırabileceğini açıkladı. Kazakistan Çarşamba günü para birimin tengenin 18 ay önceki devalüasyondan bu yana en yüksek oranda zayıflamasına müsaade etmişti. günü ile aynı olarak 120 milyar yuan değerinde 7 günlük ters repo ihalesi gerçekleştirdi. Öte yandan 90 milyar yuanlık kontratın vadesi bu hafta doldu. PBOC un döviz piyasasına müdahale etmesi ile birlikte ülkenin döviz rezervlerinin yılın geri kalanında bir ayda yaklaşık 40 milyar dolar gerileme göstermesi bekleniyor. Hong Kong daki Societe Generale SA stratejisti Frances Cheung, PBOC un açık piyasa operasyonlarını hızlandırması ve döviz kuru tarafındaki likidite çekilmelerini dengelemesi gerek AA Para biriminde işlem bandını kaldırıyor BloombergHT'de yer alan habere göre, Başbakan Karim Massimov, Astana daki hükümet toplantısında, ülkenin Perşembe günü serbest dalgalanan bir döviz kurunu geçtiğini Kazakistan tengisi, ülkenin döviz kurundaki kontrolü bırakmasının ardından yüzde 23 ile rekor bir düşüş gösterdi. Kazakistan, ABD nin faiz artırımına gitmesi öncesinde para birimini destekleme çabalarını terk eden son gelişen piyasa ülkesi oldu. Başbakan, ülkenin enflasyon hedefli bir para politikası benimseyeceğini AA FED tutanakları açıklandı ed`in son toplantısına ait tutanaklar Façıklandı.Fed'in Temmuz tarihlerinde düzenlenen Federal Açık Piyasalar Komitesi'nin (FOMC) toplantı tutanakları açıklandı. Tutanaklara göre şartlar faiz artışının yaklaştığına işaret ediyor. Ancak yaklaşık 10 yıl sonra yapılacak ilk artış için uygun şartların henüz oluşmadığı vurgulandı. Açıklamaya göre, bazı komite üyeleri enflasyonun yüzde 2 hedefine doğru ilerlediği konusunda henüz kanıt görmediğini belirtti. Komitede sadece bir üye Temmuz'da faiz artışına hazır olunduğunu düşünüyor. ABD ekonomisinin son aylarda ılımlı derecede büyümeyi sürdürdüğü ve işgücü piyasasının güçlü istihdam artışıyla iyileşmeye devam ettiği belirtilen tutanaklarda, ekonomik şartların bu olumlu gelişmelere rağmen halen faizlerin yükseltilmesine hazır olmadığı vurgulandı. "Çoğu üye parasal sıkılaşma için gerekli şartların henüz sağlanmadığı görüşünü bildirdi, ancak şartların bu noktaya yaklaşmakta olduğunu da not etti" ifadelerine yer verilen tutanaklarda, 10 üyeden 9'unun faiz artışı için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğu, bir üyenin ise faiz artışını hali hazırda desteklediği kaydedildi. ÜYELER, ENFLASYON KONUSUNDA ENDİŞELİ Ayrıca, bazı üyelerin yüzde 2'nin altında seyreden enflasyona yönelik endişelerine dikkat çekilen tutanaklarda şu ifadelere yer verildi: "Bazı üyeler, dolardaki değerlenme ve emtia fiyatlarındaki düşüşün enflasyonu aşağı çekme riski olduğunu öngörüyor. Ayrıca, birkaç üye, işgücü piyasasındaki artan kaynak kullanımının ücretlere ve fiyatlara etkisinin çok kısıtlı olduğunu not etti ve enflasyon ile enflasyon beklentilerine ilişkin dinamiklere yönelik belirsizliğe vurgu yaptı. Neredeyse tüm Komite üyeleri, enflasyonun orta vadede yüzde 2 hedefine ulaşacağından yeteri kadar emin olmak için daha fazla veri görmek istediklerini belirtirken, enflasyonla ilgili gelişmeleri yakından izleme konusunda mutabakata vardı.aa Resul KURT Kimlere doğum borçlanması hakkı var? Okurumuz Süleyman Memiş " doğumlu tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalılık primi ödeyen ve 2 çocuk sahibi bayan sigortalı olan yakın akrabam için 2 sorum olacak. Birincisi, çocuk borçlanması ya da doğum borçlanması yapılabilir mi? Çocuklar 21 ve 24 yaşlarında. İkincisi ise en yakın ne zaman emekli hakkına sahip olabilir" diyor. Sosyal güvenlik reformu ile kadınlara sağlanan en önemli sosyal güvenlik haklarından biri de doğum borçlanmasıdır. Özellikle çalışan kadınların bir bölümünün doğum sonrasında çocuğuna daha fazla zaman ayırmak için çalışmaya ara verdiği bilinen bir gerçektir. İşte bu durumdaki anneler için doğum sonrasında çalışmadıkları süreleri borçlanabilmeleri sağlanmıştır. Sigortalılar çeşitli iş kanunları (854, 4857, 5953 ve diğer iş kanunları) gereğince kullandıkları ücretsiz doğum ya da analık izin süreleri işyerinden alacakları belgeler, doğum öncesine ve sonrasına ilişkin almış oldukları raporlarla SGK'ya başvurmaları halinde borçlanabilmektedir. Buna göre; kadın sigortalılar ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladıkları tarihten sonra üç doğum için, doğum tarihinden itibaren geçen en fazla iki yıllık süreleri, bu sürede adlarına prim ödenmemiş olması kaydıyla ve çocuklarının yaşaması şartıyla borçlanabilmektedir. Doğumdan sonra iki yıldan daha az bir süreyi çalışmadan geçirmiş ise bu çalışılmayan ve sigorta primi yatmayan sürelerin de borçlanması mümkündür. Sigortalı olarak çalışmaya başladıktan sonra ilk doğumunu yapan ve iki yıllık süre dolmadan ve sigortalı olarak tekrar çalışmaya başlamadan ikinci doğumunu yapan kadın sigortalı, ilk doğumdan ikinci doğuma kadar geçen süre ile ikinci doğum için borçlanabileceği iki yıllık sürenin toplamı kadar geçen süreyi borçlanabilecektir. Yine üçüncü doğum için de aynı süreç geçerli olacaktır. Tarım sigortalılarından 4/a (SSK) kapsamında çalışması olmayanlar da doğum borçlanması yapabilmektedir. Aynı şekilde daha önce doğum borçlanması hakkından yararlandırılmayan banka sandığına tabi olan kadın sigortalılar da bu çalışması sona erdikten sonra 4/a (SSK), 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (Emekli Sandığı) sigortalılığına tabi çalışması olanlar SGK'ya müracaat ederek borçlanma yapabileceklerdir. Torba Kanun ile birlikte 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (Emekli Sandığı) kapsamında sigortalı olan kadınlar doğum borçlanması yapabilecektir. Birden fazla çocuğu için borçlanma talebinde bulunan sigortalıların hangi çocukları için borçlanma yapacakları kendilerinin tercihlerine bırakılmaktadır. Bu kapsamda özellikle doğum sonrasında çalışıldığı için 2 yıldan kısa süre olan doğumların bulunması halinde sigortalının en fazla borçlanmaya imkan veren doğumları borçlanması mümkündür. Doğum borçlanması yapılabilmesi için doğumdan önce mutlaka sigortalı çalışmış olma yani, tescil şartının gerçekleşmiş olması gerekmektedir.

5 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Muhasebe 5 İhracatın yüzde 57'si sanayi sektöründen ürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2014 Tyılı 'Girişim Özelliklerine Göre Dış Ticaret İstatistikleri'ni açıkladı. Dış ticaret istatistikleri ve iş kayıtları sistemi kullanılarak elde edilen verilere göre, 2014 yılında 62 bin 987 girişim ihracat, 66 bin 585 girişim ithalat yaptı. İhracatın yüzde 56.5'i, ithalatın ise yüzde 37.8'i çalışanı bulunan KOBİ tarafından gerçekleştirildi. İhracatın yüzde 56.9'u, ithalatın ise yüzde 51.5'i sanayi sektöründe faaliyet gösteren girişimler tarafından yapıldı. Sanayi sektörü ihracatının yüzde 48.3'ü AB ülkelerine yapıldı. İhracatın yüzde 42.1'ini ilk 100 girişim, ithalatın yüzde 48.5'ini ise ilk 50 girişim üstlendi. En çok ihracat yapan ilk 5 girişim, toplam ihracatın yüzde 15.3'ünü, en çok ithalat yapan ilk 5 girişim ise ithalatın yüzde 24.5'ini gerçekleştirdi. Girişimlerin yüzde 44.9'u tek ülkeye ihracat yaparken, yüzde 16.3'ü iki ülkeye ürün ihraç etti. Yirmi ve daha fazla ülkeye ihracat yapan girişimlerin oranı yüzde 4.3 iken, bu girişimlerin ihracattaki payı yüzde 56.3 olarak belirlendi.aa İnternet 'perakende'nin önemli parçası oldu 'Bayramda et fiyatları yüzde 20 artar' ürkiye Kasaplar Federasyonu TBaşkanı Fazlı Yalçındağ, et fiyatlarının yükselip yükselmeyeceği ve Kurban Bayramı nda fiyatların nasıl olacağı ile ilgili açıklamalar yaptı in ikinci yarısında et üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 20 civarında bir artış gösterdiğini belirten Yalçındağ, bu artışın nedeni incelendiğinde fiyatların yükselmesinin damızlık hayvan kesiminde artışı da beraberinde getirdiğini Yalçındağ, Kurban Bayramı'nın yaklaştığına dikkat çekerek ''Önümüzdeki çeyrekte de önemli bir artış gözlenecek. O da Kurban Bayramı'nın piyasaya et olarak dönüşüyle alakalıdır. Orada da bir artış görünecek, bunu da ifade Vatandaşların bu sene pazarlığı biraz daha sıkı yapmasını istiyorum tavsiyesinde bulundu. Kurban Bayramı nın yaklaşmasıyla vatandaşların et fiyatlarındaki artış nedeniyle endişelenmeye başladığına değinen Yalçındağ, ''300 kilo ağırlığında bir hayvan almaya kalktığımızda, pay oranı kurban edilecekse bunun hakikaten ortalama ikinci el otomobil fiyatına gittiğini ben de söylerim'' diye belirtti. 'İthalatın serbest bırakılması lazım' yıllarında besicilerin yani üreticilerin beslenecek hayvan konusunda sıkıntıyla Anadolu'da ticaret yapan KOBİ'lerin e- ticaretle stok, kira, eleman gibi operasyon maliyetlerini düşürdüğünü kaydeden Palandöken, şunları kaydetti: ürkiye Esnaf ve TSanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, internet üzerinden satış yönteminin perakende piyasasının hızla gelişen önemli bir parçası olduğunu belirtirken, bu yılın ilk 6 ayında internetten kredi kartıyla yapılan harcamaların 26 milyar lira olduğunu ifade etti. Palandöken, yazılı açıklamasında, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 37 milyonu, sanal mağazalarda satış yapan site sayısının da 15 bini geçtiğini aktardı. Geçen yıl e-ticarette yapılan satış hacminin 41 milyar 883 milyon liraya ulaştığına işaret eden Palandöken, "İnternetten yapılan ticarette bu yıl ilk 6 ayda yaklaşık 26 milyar liralık alışveriş yapıldı. Bu yöntem, esnaflarımızın yeni pazarlar bulmasına, markalaşmasına ve tanıtımına yardımcı olmaktadır" Palandöken, büyük şehirlerde hacmi büyüyen e-ticaretin Anadolu'ya da hızla yayılmaya başladığına dikkati çekerek, "Bu yılın ilk yarısında yerli kredi kartlarıyla internetten 25,7 milyar lira harcama yaptık. İşlem başına tutar yüzde 11 artarken, işlem sayısı 126 milyonu geçti. İşlem sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32,7 artış gösterdi, işlem hacmi ise 25 milyar 712 milyon lira oldu" bilgisini paylaştı. "İnternet üzerinden satış yöntemi perakende piyasasının hızla gelişen önemli bir parçası oldu. Kredi kartıyla internet üzerinden yapılan işlem sayısı, yılın ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,3 arttı. Kredi kartıyla işlem tutarı toplamda 26 milyar liraya yükseldi. Geçen yılın aynı dönemindeki işlem tutarı 19 milyar 372 milyon liraydı. Yurtiçi ve yurtdışında yerli kartlarla ödeme işlemi başına tutar ise yüzde 11 artarak 204 lirayı buldu."aa etmiş olayım. Yüzde 20 ye yakın artış söz konusu. İster istemez buna da etki edecek. Vatandaş 2-3 bin liraya hisseye mi gireyim yoksa 500 ile bin lira arasında koç alayım keseyim mi? Bunun cevabını verecek olan ibadetin sahibinin kendisi'' ifadelerini kullandı. Türkiye deki et tüketiminin büyük bir kısmının büyükbaş hayvancılıktan karşılandığını kaydeden Yalçındağ, Türkiye nin et ihtiyacının şu anda yüzde 10 luk bir bölümünün küçükbaş hayvandan sağlandığını Et fiyatlarının azalması için küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Yalçındağ, Büyükbaş hayvanların fiyatlarındaki yükselişin biraz daha yüksek olacağı görünüyor. Ama doğrudan alıcı ve satıcının anlaştığı noktada teşekkül ediyor. karşılaştığını, bu nedenle ithalatın kısıtlandığını, bu kısıtlamanın kaldırılması ve ithalatın serbest bırakılmasını ifade ettiğini kaydeden Yalçındağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bu yapılmazsa ne olur diye sordular? Bu yapılmazsa 2010 daki gibi et ithalatına gider dedim. Et ithalatının ne vatandaşa faydası olur ne de esnafa faydası olur. O ürünler donmuş ürünler, onlar ne zaman kesilmiş ay önce kesilmiş, dondurulmuş ürünler, bizim Et ve Süt Kurumu marifetiyle yapılan ithalatın konusu bu. Ben yemem, müşterime alıp da sunmam.''türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ, et fiyatlarının yükselip yükselmeyeceği ve Kurban Bayramı nda fiyatların nasıl olacağı ile ilgili açıklamalar yaptı.aa Uçaklara 6 bin dolarlık yakıt desteği uzatıldı ültür ve Turizm Bakanlığı tarafından uçuş ve Krezervasyon iptallerinin önüne geçilebilmesi için BDT ülkelerine yönelik charter uçuşlarında sefer başına 6 bin dolar yakıt desteğinin 15 Eylül-30 Kasım tarihlerinde de devam ettirilmesi kararlaştırıldı. Destek uygulaması Rusya başta olmak üzere Azerbaycan, Belarus, Ermenistan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Moldova, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan, Ukrayna ve İran'dan turizm amaçlı Antalya Gazipaşa- Alanya, Antalya, Muğla Dalaman, Muğla Milas- Bodrum ve İzmir Adnan Menderes havalimanlarına tarifesiz (charter) turistik uçak seferlerini kapsıyor. Öte yandan sağlık turizminde yurt dışından getirilen hastalara yönelik destekler de, tarifeli ve tarifesiz uçak seferlerine göre yeniden düzenlendi. Buna göre özel sağlık kuruluşları ya da havayolu şirketleri tarafından hastaların tedavi edilmek üzere tarifeli uçak seferi ile Türkiye'ye getirilmesi halinde uçak veya diğer ulaşım giderleri hasta başına yüzde 50 oranında ve en fazla bin doları devlet tarafından karşılanacak. Tarifesiz (charter) uçak seferleriyle Türkiye'ye getirilmesi halinde ise hasta başına 200 dolarını geçmemek kaydıyla ulaşım giderlerinin tamamı ödenecek. AA Kredi notu ne işe yarar? çılan siteler daha çok ekonomi gerçekleştirmenizi sağlayacaktır. Online olarak sunulmuş olan tüm bu öğrenebilmektedir. Alınan krediler, Ahaberlerine üzerine kurulu olmuş Kredi notu vatandaşların bankalar ile hizmetler sayesinde vatandaşların kredi kartı borçları ve tüm borçları ve vatandaşların gerek bankalar gerekse de ekonomi alanındaki düzenlemeler için yapabileceği işlemler hakkında pek çok bilgi vermemektedir. Bu açıdan vatandaşların yapacakları işlemler de çoğu zaman sorunlarla karşılaşılmaktadır. Yaşanılan sorunlar da herhangi bir şekilde yardım alamayan vatandaşlar isehttp:// si üzerinden hizmet veren ekonomi sitesini takip etmesi yararlı olacaktır. Ekonomik alanda gerçekleşen tüm düzenlemeler hakkında bilgi alabileceğiniz bu adres sayesinde sizler de işlemlerinizi online olarak yapabilir ve herhangi bir sorun gerçekleşmeden tüm işlemlerinizi tamamlayabilirsiniz. yapacağı işlemlerde çok önem kazanmıştır. Bu nedenle bankalar ile sıkı bir ilişkisi olan vatandaşların kesinlikle kredi notu konusunu es geçmemesi gerekmektedir. Kredi notu nasıl sorgulanır ya da kredi notu nasıl öğrenilir gibi sorularınızın cevabını belirtilen internet sitesi üzerinden sizlerde öğrenebilirsiniz. Kredi başvurularında bankalar tarafından dikkate alınan ve vatandaşların bir anlamda sicilini oluşturulan bu kredi notu her zaman için önemlidir. Bu açıdan vatandaşların kredi notu sorgulama işlemlerini yaparak kredi notlarını öğrenmesi bu konuda büyük bir yarar sağlayacaktır. ekonomik verileri alması ve bu doğrultuda işlemlerini yönetmesi daha da bir kolaylık sağlamıştır. Özellikle kredi notu ile birlikte tüm bankaların ortak bir bilgi havuzunda buluşması vatandaşların sicilleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlamıştır. Bir banka sadece kendi bankasındaki değil diğer tüm bankalardaki vatandaşlar tarafından yapılan işlemleri görebilmekte ve bu işlemlerin zamanında yapılıp yapılmadığını karşısında kişinin yaptığı ödemeler görülebilmekte ve herhangi bir aksama olup olmadığı bilinmektedir. Bu açıdan vatandaşların ekonomik işlemlerine dikkat etmesi, ödemelerini aksatmaması, yüksek bir kredi notuna sahip olunmasını sağlayacaktır. Böylece herhangi bir sorun yaşanmadan tüm banka işlemleri yapılabilecektir. Sorun yaşayan vatandaşlar, belirtilen siteye giriş yaparak kapsamlı bir şekilde bilgi de sağlayabilir. AA Bu açıdan sektördeki büyük bir açığı kapatan ve vatandaşlara yardım etmek amacıyla kurulan bu siteyi ziyaret etmeniz yararınıza olacaktır. Belirtilen ekonomi sitesi üzerinden özellikle kredi notu konusunda binlerce vatandaşa yardım sağlamıştır. Kredi notu öğrenme gibi çeşitli konularda bilgi alabileceğiniz site size rehberlik edecek ve bu işlemleri kolay ve çok kısa bir süre içerisinde internet üzerinden Özellikle kredi başvurusunda bulunacak olan kişilerin öncelikle kredi notu sorgulama yaparak notunu öğrenmesi daha fazla bir öneme sahiptir. Yapılacak işlemlerin ardından ise kredi notuna göre bilgi alınabilecek kredinin onaylanıp onaylanmayacağının da öğrenilmesi mümkün olacaktır. Kredi notu nedir sorunun cevabı verilmiş oldu.aa ISSN Yıl:71 Sa yı: Tarih:22 Ağustos 2015 Cumartesi Ya yın Sa hi bi Akbıyık Yayıncılık A.Ş. Adına Mustafa Azmi AKBIYIK İda ri Mer kez Tevfik Bey Mah.Tahsin Tekoğlu Cad.No:2 Sefaköy- Küçükçekmece/İSTANBUL Tel : Fax info@ekonomigazetesi.net Genel Müdür Reyhan AYTEKİN Sorumlu Müdür Yazı İşleri Müdürü Haber Müdürü Bilal ÇETİN Şüheda YILDIRIM Kenan KURTOĞLU İnternet Site Editörü Yavuz AYDIN Sayfa Editörü Gülşan KURT İstihbarat Şefi Caner ERDOĞAN Sayfa Editörü Faruk BAKAÇ Reklam Pazarlama ve Dağıtım Tevfik Bey Mah.Tahsin Tekoğlu Cad.No:2 Sefaköy- Küçükçekmece/İSTANBUL Tel : Fax info@ekonomigazetesi.net İs tan bul Da ğı tım ECE YAYIN DAĞITIM PAZARLAMA SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ. Ya yın Tü rü: Yerel Ticari Sü re li Basıldığı Yer İstanbul Milsan Basın San.A.Ş. Cemal Ulusoy Cad. No:38/A Bahçelievler/İSTANBUL Tel: Matbaa Sertifika No: Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de görebilirsiniz ( Yayın Sahibi Temsilcisi Şüheda YILDIRIM EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.

6 6 Dış Haberler HER Maliki den sert suçlama: IŞİD, Ankara da planlandı KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA İran'a TAP için henüz teklif yok Irak Eski Başbakanı Nuri el Maliki, Türkiye nin Irak ve Suriye nin kuzeyinde gözü olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki Türkiye nin IŞİD ve El Kaide ye destek verdiğini iddia etti. Maliki, "IŞİD, İstanbul ve Ankara'da planlanmış bir örgüttür." ifadelerini kullandı. Rus haber ajansı Sputnik in haberine göre, Tahran da Azadi Otel de düzenlenen basın toplantısında sorulara cevap veren Maliki, Türkiye IŞİD'i ve El Kaide'yi destekleyen ülkelerden biridir. Eğer Türkiye ve Suudi Arabistan olmasaydı Suriye'de durum böyle olmayacaktı. suçlamasında bulundu. Türk hükümetini fırkacı politikalar izlemekle eleştiren Maliki, "Fırkacı AKP gölgesindeki Türkiye, nerede Şiilere yakın bir yönetim veya hükümet olsa onun aleyhindedir. ifadelerini kullandı. Başbakan olduğu dönemde Musul'un IŞİD'in eline geçmesinde ihmal ve kusuru olduğu gerekçesiyle yargı önüne çıkması beklenen Maliki, "Avrupa Türkiye'ye kapılarını kapattıktan sonra Türkiye, Osmanlı İmparatorluğu rüyası ve düşüncesiyle Ortadoğu'ya hücum etmiştir." şeklinde konuştu. Türkiye'nin Irak ve Suriye'nin kuzeyinde gözü olduğunu iddia eden Maliki, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bölgede yayılmacı bir siyaset izlediğini ileri sürdü. Irak'taki Şii milis güçlerinin Sünni ve Kürt gruplara karşı eylemlerini eleştiren bir gazeteciye cevaben Maliki, "Şii milis güçler olmasaydı Türkiye Irak'taki emellerine ulaşacaktı. Bu milisler Türkiye'yi engelledi." diye konuştu. Maliki, "IŞİD, İstanbul ve Ankara'da planlanmış bir örgüttür." diyerek, suçlamalarını sürdürdü. Trans Ad ri ya tik Bo ru Hat tı Pro je si (TAP) Ge nel Mü dü rü Ian Brads haw, İran'ın pro je ye ka tıl ma sı ko nu sun - da ara la rın da bir ile ti şim ol ma dı ğı nı ve TAP ta ra fın dan İran'a bu şe kil de tek lif ya pıl ma dı ğı nı be lirt ti. AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Bradshaw, Güney Gaz Koridoru'nun Avrupa ayağı olan projenin, Avrupa piyasası için stratejik önem taşıdığını Bradshaw, projenin bölgeye yeni bir doğalgaz kaynağı sunduğunu ve böylelikle enerji güvenliğini arttırdığını ifade ederek, konuştu: "Proje ilk etapta Şah Deniz II sahasından yıllık 10 milyar metreküp doğalgazı Avrupa'ya taşıyacak, fakat projenin kapasitesinin 20 milyar metreküpe çıkarıltılması planlanıyor. Bu yüzden, ekstra kompresör üniteleri ve istasyonlar kurulacak. Projenin ayrıca ters akım kapasitesi de olacak. Böylelikle acil ihtiyaç veya talebin aşırı artması durumlarında bu kapasiteler değerlendirilebilecek. Özellikle Güneydoğu Avrupa bölgesi Güney Gaz Koridoru ve TAP'tan en çok yararlanacak ülkeleri barındırıyor." "Bulgaristan ve Yunanistan'ın doğalgaz talebinin karşılanmasında büyük rol oynayacak" Projenin İtalya'da biteceğine fakat ara bağlantı boru hatlarının İsviçre, Avusturya, Fransa, Almanya ve Belçika'ya, hatta İngiltere'ye gaz transferinde birçok fırsat sunduğuna dikkati çeken Bradshaw, Şah Deniz II doğalgazının Bulgaristan ve Yunanistan'ın taleplerini karşılamasında büyük rol oynayacağını vurguladı. Bradshaw, İran gazının TAP yoluyla Avrupa piyasasına taşınması konusunda ise şu değerlendirmede bulundu: "TAP tamamen Azerbaycan'dan gelen doğalgazı Yunanistan ve Arnavutluk'tan geçerek İtalya'ya taşımayı taahhüt ediyor.tap olarak bölgedeki diğer doğalgaz boru hattı projeleriyle rekabet içinde değiliz. İran ile herhangi bir iletişimimiz olmadı veya bizim tarafımızdan İran'a projeye katılmaları konusundan bir teklif yapılmadı. TAP, AB mevzuatı ve ilgili yaptırımlar çerçevesinde hareket etmektedir. Bu çerçevede proje her zaman kendisine Poroşenko: Putin, Kırım ziyareti ile dünyaya meydan okuyor Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin in Kırım ı ziyaret etmesini sert bir dille eleştirdi. Poroşenko nun resmi Facebook hesabından yapılan açıklamada, Ukrayna yönetiminin onayı olmadan Putin in Kırım ı ziyaret etmesi modern dünyaya bir meydan okumadır. Donbas da Rus ordusu tarafından oluşan durumun daha da kötüye götürülmesi ile ilgili senaryonun parçası stratejik değer katacak tüm şirketlere açık olmuştur." 3 bin 500 kilometrelik yolculuk Güney Gaz Koridoru dünyada geliştirilen en kompleks doğalgaz zinciri olarak değerlendiriliyor. Şah Deniz sahasından Avrupa'ya taşınacak doğalgaz toplamda 3 bin 500 kilometrelik bir yolculuk yapacak. Güney Kafkasya Boru Hattı, Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı ve Trans Adriyatik Boru Hattı projeleri koridorun içinde yer alıyor. TAP hisselerinin yüzde 20'si BP, yüzde 20'si SOCAR, yüzde 20'si Statoil, yüzde 19'u Fluxys, yüzde 16'sı Enagas ve yüzde 5'i ise Axpo'ya ait. AA iddiasında bulunuldu.bu tür ziyaretlerin yarımadada askeri varlığının artırılması ve izole edilmesine sebep olduğunu belirten Poroşenko, Kırım ın geleceği Ukrayna nın parçası olmasında. ifadelerini kullandı. Rusya Devlet Başkanı Putin, Kırım ın Yalta kentinde Devlet Konseyi ni toplayarak turizm sektörü ile ilgili gelişmeleri ele aldı. Rus lider, temaslarında Kırım yönetimi ve kuruluşlarla da bir araya gelecek. Filistin'de ekonomik kriz Eski Planlama Bakanı Semir Abdullah, Filistin ekonomisinin gelecek aylarda "büyük bir çöküntü yaşamasından endişe ettiğini" belirtti. Abdullah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistin ekonomisindeki sorunlara değinerek, "1993 yılında imzalanan Oslo Anlaşması, geçen yılın sonundan bu yana yerel ve yabancı yatırımlardaki yavaşlama, Filistin ekonomisinin zayıflamasına neden oldu" Batı Şeria ve Gazze'de üretim maliyetlerindeki yükseliş nedeniyle Filistin'deki iş çevrelerinin tedirgin olduğunu ve yatırım yapmadığını belirten Abdullah, üretilen ürünlerin yurt dışına pazarlanması konusunda da sorunlar yaşandığını, bunun yanı sıra su, elektrik, işçi ücretleri, doğal kaynaklar gibi sahip oldukları üretim girdilerinin de çok maliyetli olduğunu anlattı. Oslo Anlaşması ve Paris Eski Filistin Planlama Bakanı Abdullah "Oslo Anlaşması, geçen yılın sonundan bu yana yerel ve yabancı yatırımlardaki yavaşlama, Filistin ekonomisinin zayıflamasına neden oldu" Protokolü'nün ardından Filistin'in doğal kaynaklarının tükendiğini ifade eden Abdullah, "Burada daha çok Filistin yönetiminin sahip olduğu topraklardan söz ediyorum" Yatırım yapmak isteyenlerin arsa bulamadığını anlatan Abdullah, "Şirketler uygun fiyata yer bulabilme zorluğuyla karşı karşıya kalıyor. Filistin yönetimine ait, yatırım yapılabilecek yeterli arazi yok. Batı Şeria'da 1 dönüm arazinin fiyatı 1.3 milyon doları geçiyor" diye konuştu. Fakirlik, işsizlik, enflasyon gibi oranlara bakıldığında, Filistin ekonomisinin sıkıntılı ve kırılgan bir durumda olduğunun görüldüğünü vurgulayan Abdullah, şunları kaydetti: "Ekonomide belli bir iyileşme olsa bile bu geçici olacaktır. Siyasi alandaki belirsizlik, İsrail-Filistin görüşmelerinde yaşanan durgunluk ve Gazze'de imarın gecikmesi, ekonomik büyümede gerilemenin devam etmesine, işsizlik ve fakirlik oranının artmasına neden olacaktır. Ortada siyasi bir çözüm yok. Hatta ciddi müzakere çabaları da yok. Filistinliler, bazı tavizler vermedikçe İsrail, müzakerelerle ilgilenmiyor. Yerel ekonomi, siyasi çözümlere bağlı ama bu gerçekleşmeyecek." "Gazze saldırılarının etkisi" İsrail'in Gazze saldırılarının ekonomiye etkileriyle ilgili de Abdullah, "İsrail'in, geçen yılki saldırılarıyla Filistin ekonomisi hızlıca gerilemeye başladı. İsrail'in Gazze saldırıları, Batı Şeria'ya da ekonomik olarak yansıdı. Yerel ekonomi daraldı" değerlendirmesinde bulundu. Hükümet kurumlarının ekonomik krizleri yönetemediğini savunan Abdullah, şöyle devam etti: "Maalesef krizler, çözülmüyor, erteleniyor. Bugün yaşadıklarımız, geçmiş yıllarda çözümün geleceğe ertelenmesi nedeniyledir. Filistin'e ekonomik destek veren ülkeler, ufukta siyasi bir çözüm gözükmeyince yardımlarını azalttı. Başka ülkeler tarafından bütçeye yapılan desteğin de azalması, ekonomiye ek darbe vurdu. Filistin ekonomisinin gelecek aylarda büyük bir çöküntü yaşamasından endişe ediyorum. Ekonomiyi kurtarabilecek ya da batıracak tek yol siyasi. Hiç bir ekonomik proje ya da yerel piyasaya para sürülmesi gibi girişimler, siyasi durumlar bozuk olduğu müddetçe işe yaramayacaktır. Bence kesin çözüm İsrail'in tamamen Filistin'den çıkması ama tabi bu çözüm hayali... Barış ve istikrar olmadan, Filistin devletinin kontrolünde dünyaya açılan sınır kapılarının olmaması, ekonomik çözümün İsrail'den bağımsız olmasını zorlaştırıyor." AA Almanya'da her hafta NSU bağlantılı suçlar işleniyor Ne ona zi ci na yet ler se ri sin den so rum lu tu tu lan NSU te rör ör gü tü lağ - ve dil me si ne rağ men ör güt le bağ lan tı lı suç lar iş len me ye de vam edi yor. Federal Kriminal Daire, son dört yılda her beş günde bir NSU bağlantılı saldırı ve suç işlendiğini açıkladı. Öte yandan Almanya da bu yılın Ocak-Haziran döneminde cami ve diğer İslami kurumlara 23 siyasi güdümlü saldırı yapıldığı bildirildi. Sekizi Türk olmak üzere toplam 10 kişinin hayatını kaybettiği Neonazi cinayetler serisinden sorumlu tutulan Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü 2011 yılında ortaya çıkmasına rağmen işlenen 259 suçun yine bu örgütle bağlantılı olduğu haber verildi. Spiegel dergisinin haberine göre son dört yılda her beş günde bir aşırı sağcı terör örgütü NSU ya atıfla bulunularak saldırı yapılmış. Bu saldırılar, sol partili milletvekili Martina Renner in federal hükümete yaptığı soru önergesi üzerine Federal Kriminal Dairesi tarafından açıklandı. Saldırıların 120 sinde NSU propagandası yapıldığı saptandı. Örneğin 2013 yılında Düren kentinde bir camiye yapılan saldırıda cami duvarına NSU yaşamaya devam ediyor, bir sonraki kurban sizsiniz yazılmıştı. Yine 2012 yılında Rostock kentinde NSU kurbanlarının anıldığı bir programda maskeli saldırganlar sahneye çıkmış ve bir polis yaralanmıştı. Saldırıların çoğunun NSU üyelerinin yaşadığı ve örgütü kurduğu Sachsen ve Thüringen eyaletlerinde gerçekleşmesi dikkat çekti. Konu hakkında açıklama yapan Renner, rakamların alarm verdiğini ve yetkili mercilerin NSU skandalı ile yeterince ilgilenmediğini gösterdiğini Steinmeier, Balkan mültecilerinin hızla sınır dışı edilmesini istiyor Federal Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier (SPD) sayıları giderek artan Balkan ülkelerinden gelmiş ve haklarında sınır dışı kararı alınmış mültecilerin hızlı bir şekilde geri gönderilmesini istiyor. Bild gazetesine konuşan Steinmeier, "Bu gruptakilerin sığınma talebinin tanınması için hiçbir şansı yok. Dolayısı ile kararlar çok daha hızlı alınmalı ve geri gönderilmede o kadar hızlı uygulanmalı." Sığınmacıların yüzde nın Balkan ülkelerinden geldiğini hatırlatan Steinmeier bunun artık savunulamaz olduğunu belirtti. Arnavutluk, Makedonya ve Kosova nın güvenli Balkan ülkeleri olarak sınıflandırılması gerektiğine işaret eden Steinmeier, AB ye yakınlaşmaya çalışan bu ülkeler aynı zamanda siyasi takip yapan ülke olarak sınıflandırılamaz. Güvenli ülke olarak kabul edilmeleri onlara büyük bir rahatlama getirir. şeklinde konuştu. belirti. NSU terör örgütü üyelerine, cinayetlerin yanı sıra iki bombalı saldırı ve 15 banka soygunu suçlaması da yapılıyor. Almanya da bu yılın Ocak-Haziran döneminde cami ve diğer İslami kurumlara 23 siyasi güdümlü saldırı yapıldığı açıklandı. Sol Parti nin verdiği önergeye Alman hükümetinin verdiği cevaba göre, Almanya da 2015 in ilk 6 ayında camilere ve Müslümanlara ait diğer binalara 23 siyasi güdümlü saldırı gerçekleşti. Die Welt gazetesi, aynı dönemde Almanya da sözde İslamlaşmaya karşı çoğu Thüringen de olmak üzere aşırı sağcılar tarafından 64 karşı gösteri yapıldı. Almanya da Müslümanların inançları nedeniyle ne kadar sıklıkla saldırıya uğradıkları kesin olarak bilinmezken, bunun nedenin İslam karşıtı suçların henüz polis kayıtlarında ayrı bir kalemde tutulmamasından kaynaklandığı dillendiriliyor. Gazeteye konuşan Sol Parti Federal Meclis Milletvekili Ulla Jelpke, polis kayıt uygulamasını eleştirerek, İslamofobik suçların özel olarak kayıt altına alınmadığı müddetçe bu suçların gerçek boyutunun karanlıkta kalacağını savundu. Alman Polis Sendikası Başkan Yardımcısı Jörg Radek ise siyasi suçlar bölümünde İslam düşmanlığının da yer alabileceğini belirterek, Mevcut durumun resmini oluşturmak ve Müslüman karşıtı suçlarda artış olup olmadığını görmek için bu gerekli Bu talebe Müslümanlar Konseyi Sözcüsü Nurhan Soykan da destek verdi. Hıristiyan Sosyal Birlik partisi daha önce bu ülkelerin güvenli ülke olarak kabul edilmesini talep ederken, geçtiğimiz yılın Ekim ayında Fransa Kosova nın, Belçika ise Arnavutluk un güvenli olması yönünde karar alarak, bu ülkeleri üçüncü dünya ülkesi listesinden silmişlerdi.

7 Politika 7 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA MHP'li Balkız: Başbakanlık da Soma davasından sonuç çıkmasını istemiyor CHP'li Biçer: Bakanlar Kurulu üyelerinin elleri Ebu Leheb gibi kurusun M HP Manisa Milletvekili Zeynel Balkız, Soma maden faciası davasının küllenmesi ve sonuç çıkmamasına yönelik iki bakanlığın engelleme faaliyetlerine Başbakanlık'ın da eklendiğini Manisa nın Akhisar ilçesinde görülen davanın üçüncü duruşmasına verilen arada gazetecilere açıklama bulunan Milletvekili Balkız, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişlerinin soruşturma yetkisinin, Başbakanlık Denetleme Teftiş Kurulu'na verildiğini belirtti. Balkız, Kamu görevlilerinin ve müfettişlerin sorgulanabilmesi, bu davanın en önemli faktörlerinden biridir ancak biz 1,5 yıldan beri müfettişleri yargı önüne koyamadık. Bunun sebebi, iki bakanlığın ve buna ilaveten maalesef Başbakanlık'ın devreye girerek bu soruşturmayı MHP li Turan Yaldır: Bu süreci durdurun! Bu yıkıma son verin! Yaldır, çözüm süreci ile başlayan teröre karşı gevşek tutum, terör örgütleriyle şaibeli diyalog ve ilişkilerin Türkiye nin elini zayıflatmakla kalmadığını, korumasız, sahipsiz ve güvencesiz bir ülke haline gelmesine hizmet ettiğini vurguladı. Yaldır açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Çözülme süreciyle saldırganlığını takviye eden, moral depolayan, silahlanmasını hızlandırmanın yanında militan açığını da kapatan PKK, yine kan dökmeye, yine can almaya devam etmiştir. MHP Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, son günler artan terör olaylarını kınayıp, PKK terör örgütünün menfur saldırıları milletimizin tahammül ve sabır sınırını aşarak vahim bir hal almıştır." Bizim kastımız siyasilerin çocuklarıdır. Onlar da askere gitmelidir. Gürsel Tekin, yaptığı yazılı açıklamada bir televizyon programında 'bedelli askerlik' konusunda yapmış olduğu açıklamalar sonrası bazı sosyal medya kanallarında konunun farklı yerlere çekildiği ve bilgi kirliği oluşturulduğunu ifade etti. Tekin, Bedelli askerlik olmasın demiyoruz. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, oğlu bedelli hakkı kazanmasına rağmen bu hakkı kullanmamıştır. Bu tüm siyasilere örnek olmalıdır. engellemeleri, adil yargılanmayı engellemektedir. Hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na verdiğimiz yazı cevapları var. Maalesef Danıştay, Çalışma Bakanlığı'nın soruşturma izni verilmemesiyle ilgili bir kararını iptal etmesine rağmen Çalışma Bakanlığı, ön soruşturmayı yapmamış ve hiç gerek olmadığı halde Başbakanlık Denetleme Teftiş Kurulu'na havale etmiştir. Ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, kendi bürokratları ile ilgili soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararı, Danıştay tarafından hiç gerek yokken usule aykırı olarak kendi bakanlığını aşarak, Başbakanlık Denetleme Teftiş Kurulu'na havale ettirmiştir. Şu aşamada gelinen nokta, hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın burada teftiş yapan müfettişlerinin soruşturma yetkisi, bunlarla ilgili ön araştırma yetkisi Başbakanlık Denetleme Teftiş Son günlerde artan terör saldırılarında 43 şehit verildiğine dikkat çeken Yaldır, her gün gelen saldırı ve şehit haberlerinin milli öfkeyi tırmandırıp, artık dayanacak, sabredecek, sineye çekecek hal ve takat kalmadığını belirterek şunları dile getirdi: "Tüm uyarılarımıza rağmen, PKK yla yürütülen müzakereler sonunda ters tepmiş, Türkiye terörün kucağına atılmıştır. Bu kapsamda sayıları çoğalan, silah ve mühimmat desteği artan teröristler mevzi kazanıp, kuvvet toplayarak artık kırsalda değil şehirlerimizde de birlik ve BEDELLİYİ ÇOCUKLARINIZI KURTAR- MAK İÇİN Mİ ÇIKARDINIZ? Tekin, şu ifadelere yer verdi: Allah kimseyi evlat acısıyla 'mutlu' etmesin. Evlatlarını şehadete gönderenleri bile. Bütün nimetlerden siyasetçilerin, cumhurbaşkanlarının çocukları yararlanacak, külfetleri garibanların çocukları çekecek. beraberliğimize kast edecek hal almıştır. Cumhurbaşkanının ve başbakanın; bıçak kemiğe dayandı, sabrımız tükendi gibi hamaset ve günü kurtarmaya dönük sözleri bölücü terör çetesini ve hain eylemlerini durduramamış ve şehadetleri engelleyememiştir. Türkiye nin önünde iki yol vardır; ya çözüm demeyi sürdürerek çözülme kapanına Türkiye yi iyice Kurulu na verilmiş. diye konuştu. İki bakanlığın, geçmişteki yazılarında ipe un serildiğini dile getiren MHP Milletvekili Balkız, İki bakanlığın, kendi yetkileri içerisine girmesine rağmen dosyayı, sadece davayı uzatmak için Başbakanlık Denetleme Teftiş Kurulu na gönderdikleri bilgisi vardır. Bu dosya 20 Nisan da kurula verilmesine rağmen dört aylık sürede bu müfettişlerle ilgili ön soruşturma dosyası hazırlanmadığı gibi Başbakanlık Denetleme Teftiş Kurulu Başkanı Sayın Mehmet Emin Baysa, telefonlarımıza bile çıkmamaktadır. Kendisiyle bir ay önce yaptığım görüşmede, bu raporun bugünkü duruşmaya yetiştirileceği sözünü vermesine rağmen gelinen noktada bir haftadır kendisini aratıyorum, Biz kendisini arayacağız. cevabını vermektedir. Bu davanın küllenmesine ve bu davadan sonuç çıkmamasına yönelik iki bakanlığın engelleme faaliyetlerine, maalesef Başbakanlık'ın da girdiğini anlıyoruz. sıkıştıracak ya da bu tarihi yanılgıdan geri dönülerek buzdolabına değil kara kaplı bu kitap açılmamak üzere bütünüyle rafa kaldırılacaktır. Biz tekrardan uyarıyoruz Bu süreci durdurun! Bu yıkıma son verin! Turan Yaldır, aziz şehitlere Cenab-ı Allah tan sonsuz rahmet, kederli ailelerine, silah arkadaşlarına ve büyük milletimize sabır ve metanet diledi. CHP'li Tekin den bedelli tepkisi CHP Ge nel Sek re te ri Gür sel Te kin'den be del li as ker lik açık la ma sı gel di. Al lah kim se yi ev lat acı sıy la 'mut lu' et - me sin. di yen Te kin, Be del li yi ço cuk la rı nı zı kur tar mak için mi çı kar dı nız? 'Be del li as ker lik ol ma sın' de mi yo ruz. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bakın genel başkanımızın oğlu hak kazanmış olmasına rağmen bedelliyi reddetti. Bu bedelliyi çocuklarınızı kurtarmak için mi çıkardınız? Çürük raporları düzenleyerek, binlerce lira bedelli askerlik ücreti ödeyerek çocuklarını askere yollamayanlar, evlatlarını şehadete yollayan yoksul halka keyif bağışlamasın. BEDELLİ ASKERLİK OLMASIN DEMİY- ORUZ Bedelli askerlik olmasın demiyoruz. Bedellinin çıkması için CHP olarak TBM- M ye vermiş olduğumuz kanun tekliflerimiz de var. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, oğlu bedelli hakkı kazanmasına rağmen bu hakkı kullanmamıştır. Bu tüm siyasilere örnek olmalıdır. A khisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Soma maden faciası ceza davasına katılan CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, duruşma arasında yaptığı açıklamada, 4 Ağustos 2015 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla madenlerde yanmaz "ateks" malzeme kullanımının işletmelerin inisiyatifine bırakılmasına sert tepki gösterdi. Biçer, Bu karara imza atan, hiçbir meşruiyeti kalmamış Bakanlar Kurulu üyelerinin elleri Ebu Leheb gibi kurusun. Çapraz sorgulamayla üçüncü duruşmasına başlanan davaya katılan CHP Milletvekili Biçer, Bugün Soma davasının bir tanesi daha görülüyor. İçeride, 'Ben patron Can Gürkan.' diyerek kendini tanıtan patronun savunması vardı bugün. Şimdi kendisine şöyle bir soru soruldu: Madenlerde ateks dediğimiz yanmaz malzemenin kullanımıyla ilgili tedbirleriniz var mıydı? Bu malzemenin kullanımıyla ilgili öngörünüz var mıydı? Böyle bir sıkıntı, teknik sorun var mıydı?' Şöyle bir cevap verdi, patron Can Gürkan: Böyle bir malzemenin kullanımıyla ilgili herhangi bir yönetmelik, yasa maddesi veya öngörülmüş bir şey yoktu. Ona rağmen biz bu malzemenin kullanımı dahilindeydik.' Ancak hepimiz biliyoruz ki 2006 yılından bu yana, bu yanmaz ateks malzemenin kullanılması yasal olarak zorunlu. Soma faciasından sonra bunun denetlenmesi hızlandı ve çok sayıda işletme, bu konuda soruşturma geçirdi. Yalnız her ne hikmetse 4 Ağustos ta, şu anda hiçbir meşruiyeti kalmamış Bakanlar Kurulu, çok acilen apar topar bir karar alarak, bu ateks denen yanmaz malzemenin kullanımını işyeri sahibinin sorumluluğuna bırakarak, denetlemeler ve kullanım zorunluluklarını 2019 yılına kadar ötelendi. Burada meşruiyeti kalmamış Bakanlar Kurulu'nda bu karara imza atan üyelerin hepsini, daha önce Milletvekilimiz Özgür Özel in de söylediği gibi, Vicdanları kurusun. demişti, ben bir adım daha atmak istiyorum, aynı Ebu Leheb gibi elleri de kurusun diyorum, vicdanları kuruduğu gibi. Bugün görülen dava, bu kararın gölgesinde yapılmış bir davadır. Bütün maden şehitlerimizin anısına ve burada acı çeken binlerce şehit yakınına da yapılmış büyük bir saygısızlık ve haksızlıktır aynı zamanda. İçeride de büyük bir tepkisel yakınma da vardı şehit yakınları tarafından. Katil diye bağ,ırıldı Can Gürkan a. Kendisi de ne yazık ki bu konuda yeterli ve tutarlı cevaplar veremedi. şeklinde konuştu. CUMHURBAŞKANI'NI GÖREVE ÇAĞIRDI Milletvekili Biçer, konuşmasının devamında ülke gündemine ilişkin olarak şunları söyledi: Biliyorsunuz birkaç gün önce Cumhurbaşkanı, Ülkede fiilen başkanlık sistemi gelmiştir. Fiilen de olsa böyle bir sistem yaşamdadır. Biz biliyoruz ki bu Aralık sürecinde hakimler ve savcılar ve emniyet güçlerinin çoğu, insanlık haklarının ve kendi can güvenlikleriyle ilgili sosyal ve yasal hakları ellerinden alınarak darbeci olarak ilan edildiler ama geldiğimiz noktada, bugün darbecinin kim olduğunu görüyoruz. Biz bu açıklamayı kabul etmiyoruz ve CHP olarak Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu nun görevlendirilmesini bekliyoruz. SİYASİLERİN ÇOCUKLARI DA ASKERE GİTMELİ Bizim kastımız siyasilerin çocuklarıdır. Onlar da askere gitmelidir. Kamuoyunun çok iyi hatırlayacağı gibi Cumhurbaşkanı 'askerlik yan gelip yatma yeri değildir' demişti. Şimdi kalkıp evladını kaybetmiş bir baba yerde ağlıyorken eline mikrofonu alıp, şehadet makamına ulaşmış bir şehit cenazesinde 'ne mutlu onun ailesine diyor. Biziöım bu pişkinliği kabul etmemiz mümkün değildir. Bedelliyse bedelini alırsın ancak aynı şartlardan yoksulun çocucuğu da bedel ödemeden yararlanmalıdır. KİMSE BU GERÇEİ ÇARPITMASIN İptal edilmesi gereken bedelli askerlikten yararlanmış siyasilerin çocuklarının bedelli hakkıdır. Kimse bu gerçeği çarpıtmasın. Yasemin ERENER-EKONOMİ

8 8 Gündem HERKES YSK'nın seçim takvimi 1 Kasım! SK nın 1 Kasım a endek- seçim takvimi ile Ysli tüm hazırlıklarının da hazır olduğu bildirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın kararıyla erken seçime gidilmesi ihtimalinin ağırlık kazanmasının hemen ardından, olası erken seçim tarihi tartışılmaya başlandı. Bu kapsamda YSK, milletvekili genel seçiminin yenilenmesi halinde, yasadaki 90 günlük süreyi kısaltma yetkisi bulunduğuna oy birliği ile karar vermişti. YSK nın bu kararının kesin olduğu ve itirazın mümkün bulunmadığı öğrenilirken, kararın da Meclis te temsil edilen Ak Parti, CHP, MHP umhurbaşkanı Recep CTayyip Erdoğan ın, dünkü konukları Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Erzincan, Hakkari, Iğdır, Malatya, Muş, Tunceli, Batman, Şanlıurfa ve Ankara dan gelen muhtarlardı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi nde düzenlenen 9. Muhtarlar Toplantısı nda, Erdoğan ın önemli mesajlar içeren konuşmasının ağırlıklı gündemi 7 Haziran seçimleri sonrasındaki siyasi gelişmeler ve yaşanan son terör olaylarıydı. Türkiye nin önünde hükümet kurma sorunu 1. Cumhurbaşkanı 1Abdullah Gül, Siirt- Pervari Ankara kulislerinde konuşulan iddiaya göre CHP nin, Cumhurbaşkanı ndan hükümeti kurma görevini istemesinin altında, güvenoyu alamasa da, CHP li hükümetle seçime gidilmesi planı yatıyordu. Ancak oyunu önceden gören Erdoğan, ve HDP YSK temsilcilerinin de olumlu görüşleri alındıktan sonra oy birliğiyle alındığına vurgu yapıldı. 60 GÜNE ÇEKİLECEK Cumhurbaşkanı tarafından 45 günlük sürede hükümet kurulamadığı için erken seçim kararı alınması halinde, 90 gün sonra ilk pazar günü seçimin yapılması gerekiyor. YSK kaynaklarından alınan bilgiye göre Erdoğan ın erken seçim kararının ardından 90 günlük süre 60 güne çekilecek ve seçim takvimi 30 gün (1 ay) kısaltacak. Bu durumda, erken seçim Kasım ayı başında yapılabilecek. olduğunu söyleyen Erdoğan, 7 Haziran seçimlerinde tablo böyle olunca Hodri meydan erken seçim dediler. Şimdi istemiyorlar. Öbürü çıktı, Şununla yapmam dedi, şimdi Yaparım ; Öbürü çıktı, Beştepe ye gitmem dedi, şimdi baktık Beştepe ye gidebilir demeye başladılar. Bu ne menem iştir? diye konuştu. Erdoğan, Beştepe nin adresini bilmeyenlere ayırıcak zamanımız yok sözleriyle CHP ye, hükümeti kurma görevi vermeyeceğinin mesajını da yolladı. seçim hükümeti için süreci başlatarak yapılmak istenen hamleyi boşa çıkarttı.chp lilerin Saray a gitmeyeceğiz demelerine rağmen görevlendirme yapılmış olsaydı, CHP lideri Kılıçdaroğlu, Beştepe ye giderek hükümeti kurma görevini alacaktı. Meclis te destek bulamayacağını 1 KASIM İÇİN TAKVİM HAZIR YSK kaynakları, erken seçim kararı alınması halinde, seçimlerin 1 Kasım da yapılması için takvimin hazır olduğunu ve bütün çalışmaların da bu tarih üzerinden yapıldığını DAVUTOĞLU: SEÇİM TARİHİ EKİM SONU- KASIM BAŞI Seçim tarihine ilişkin açıklama yapan Başbakan Davutoğlu; "YSK bakacak ama 25 Ekim, 1 Kasım, 8 Kasım, 15 Kasım yani bunlar olabilecek tarihler. Daha ileriye gitmesi durumunda iklim şartları zorlar, ama tabi bir de siyasal takvim var" AA Kapıdan mı kovdum? Cumhurbaşkanı hükümet kurulmasını engelliyor iddiasına da yanıt veren Erdoğan, Hükümetin kurulma şartları belli. Siz bu şartları sağlayıp geldiniz de Cumhurbaşkanı sizi kapıdan mı kovdu? El sıkıştınız da Cumhurbaşkanı elinize mi vurdu? diye sordu. Hükümet kurma sürecini anayasal sınırlar çerçevesinde yürüttüğünü söyleyen Erdoğan, Görev verdiğim sayın Başbakan kendilerini dolaştı, olmayınca da görevi iade etti. Kendi bilmesine rağmen kabine listesini Cumhurbaşkanı na sunacaktı. Erdoğan nın da önüne gelen kabineyi onaylamak durumunda kalacağını hesap eden Kılıçdaroğlu, kuracağı azınlık hükümeti ni Meclis te güvenoyuna sunacaktı. Kılıçdaroğlu nun başbakanı olduğu bu hükümet, Meclis ten güvenoyu alamasa da, hükümeti kurmak için verilmiş olan 45 günlük süre kesilmiş ve ikinci 45 günlük süreye imkân tanınmış olacaktı. Böylece olası bir seçime, Kılıçdaroğlu nun başbakanlığındaki hükümetle gidilecekti.gelecektir" AA İÇİN EKONOMİ POLİTİKA başarısızlıklarının faturasını şahsıma kesmek isteyenler beyhude uğraşıyorlar Önce hak, sonra talep edeceksin Erdoğan, bazı kişilerin derdinin şahsı değil, kendilerine itibar etmeyen milletle olduğunu belirterek, bu kişilerin çalışmadan, emek vermeden, proje üretmeden, terlemeden, ülkenin ve milletin geleceğinin kendi ellerine teslim edilmesini istediğini Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milletimiz, böyle durumlar için 3 kuruşa 5 köfte yok diyor. Önce hak edeceksiniz, sonra talep edeceksiniz. Bu millet, Seni kurtarmaya geliyorum deyip sırtına yeni yükler bindirerek kaçıp gidenleri çok gördü TERÖRDE ISRAR EDENLER KARŞILIĞINI GÖRECEK CHP nin oyununu Erdoğan bozdu Yeniden çatışmaları başlatanın devlet değil, örgüt olduğunun altını çizen Erdoğan, Bugün bölgede devletin değil, örgütün şiddeti var. 6-8 Ekim olaylarında ölen de Kürtlerdi, öldüren de Kürtlerdi Örgüte değil devlete silah bırakma çağrısı yapanlar apaçık bir ihanet içerisinde olduğunu yineleyen Erdoğan, Devlet silah bırakır mı? Çıkmış silahlar sussun diyorlar. Silahı bırakıp betona gömeceksin. Örgütü destekleyenler ekmeğini yedikleri vatanın sırtını hançerlemişlerdir. Seçimde aldıkları oyu terör örgütü lehine kullananlar hem hukuk hem de millete hesap verecektir. Devletin ve hükümetin, ne bölücü örgüte ne onun güdümündeki partiye ne de sözde aydın güruhuna karşı herhangi bir yükümlülüğü, herhangi bir borcu yoktur. Bunu o köşe yazarlarına, o aydın geçinenlere söylüyorum. Kariyeriniz ne olursa olsun, önünde birçok kariyeri olanlara da söylüyorum. Sizin kariyeriniz, sizin kalemlerinizden akan mürekkep kandır, benim için önemli olan şehidimin o ulaştığı makamdır. Terörde ısrar edenler hak ettikleri karşılığı görmektedir ve görmeye devam edecekler. Bütün bu olaylardan sonra çözüm süreci artık buzdolabındadır. Bu mesele bir al-ver meselesi değildir, demokrasi meselesidir DOĞU YA 260 KATRİLYON YATIRIM YAPILDI E-Muhtıra, Gezi olayları, Aralık darbesi ve terör olaylarının amacının Türkiye nin önünü kesmek olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu ya bugüne kadar 260 katrilyon yatırım dile getirdi. Erdoğan, Her şey yapıldığı halde bunlar ne istiyor? AA HDP: Özerkliği savunuyoruz DP Eş Genel Başkanı HSelahattin Demirtaş, partisinin MYK toplantısı öncesi parti genel merkezine gelişinde basının sorularını yanıtladı. Özerk yönetim ilanları ve buna karşı yürütülen operasyonlara ilişkin bir başka soruyu cevaplayan Demirtaş, bu modeli savunduklarını ve parti programına da koyduklarını Erdoğan ın sistem değişmiştir açıklamasını da yorumlayan Demirtaş, olası bir genel seçimde seçmenin önüne referandum pusulası konulması yönünde Meclis e bir kanun teklifi sunabileceklerini Demirtaş, Parlamento bu konuda karar alabilirse Başkanlık sistemini istiyor musunuz diye, tek soruluk bir referandum... Erdoğan: Beştepe yi bilmeyenle kaybedecek vakit yok Erdoğan, Koalisyonu Cumhurbaşkanı engelliyor diy enlere sert çıktı: Hükümet kurun, kurmuyoruz. Seçime gidin, gitmiyoruz. Peki, ne istiyorsunuz? Ufukları Beştepe ile uğraşmanın ötesine geçemeyenler derman olamaz. Bu tartışma da böylece netleşmiş olur. Türkiye toplumu başkanlığı istiyorsa saygı duyarız, istemiyorsa saygı duymaları lazım ifadelerini kullandı.aa Seçim hükümetinde CHP yer almayacak HP Genel Başkan Yardımcısı de oturduğu sarayın gündemidir. CHaluk Koç, Cumhurbaşkanı Bugün Türkiye nin derdi şehit olan Erdoğan ın hükümet kurma gencecik fidanlarımızdır. Türkiye yi görevini CHP ye vermeyeceğine 13 yıldır yönetenler hiç ilişkin açıklamalarına sert tepki sorumlulukları yokmuş gibi, göstererek, Yok sarayın adresini gündemlerini saraya kilitlemişler, biliyormuş, yok bilmiyormuş. yok sarayın adresini biliyormuş, Varsa saray, yoksa saray, yere yok bilmiyormuş. Varsa saray, batsın senin sarayın Koç, yoksa saray, yere batsın senin CHP nin Erdoğan ın inisiyatifiyle sarayın. anayasanın 114 ve 116. maddeleri çerçevesinde kurulacak seçim hükümetinde yer almayacağını açıkladı. Erdoğan ın dün yaptığı konuşmanın ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara da bulunan MYK üyeleriyle toplanarak, konuşmayı değerlendirdi. Değerlendirmenin ardından basın açıklaması yapan Koç, şunları kaydetti: SORUMSUZLUK İÇİNDE: bugün 12 Vatan evladını kaybettik. Bugün Türkiye gözyaşı döküyor. Hepimizin ciğeri yanıyor. Ülkemiz bugün bu acıları yaşarken, ne yazık ki ülkenin Cumhurbaşkanı tarihte eşi benzeri görülmemiş bir sorumsuzluk içerisinde hareket ediyor, çıkmış muhtarlara fıkra anlatıyor. Azıcık edebi olan bir insan, böyle davranabilir mi? Bugün acı çekiyoruz biz. Senin deyimine göre aileler mutlu oldu. Aileler yanıyor. BATSIN SENİN SARAYIN: Bugün Türkiye nin derdi, ne mevcut Cumhurbaşkanı nın dertleridir ne AK Parti 11, HDP 3, Bağımsızlar 12 umhurbaşkanı Erdoğan ın 24 CAğustos ta Başbakan Davutoğlu nu geçici hükümeti kurmakla görevlendirmesi bekleniyor. Görevlendirme ile seçimlerin yenilenmesi kararının da Resmi Gazete de yayımlanması planlanıyor. Mevzuata göre 26 üyeli kabinede AK Parti ye 11, CHP ye 6, MHP ve HDP ye 3 er bakanlık düşüyor. Geçici hükümette Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlıkları bağımsız. MHP den sonra CHP nin de üye vermeyeceğini açıklaması, seçim hükümetinin AK Parti, HDP ve bağımsızlardan oluşması anlamına geliyor. AK Parti, geçici SEN DE BUNU UNUTMA: Güya CHP ye dönük, sarayın yolunu bilmeyenlere saray kapalı diyor. Hiç unutma Erdoğan, emperyalist işgalcilere karşı Gazi Mustafa Kemal in önderliğinde kazanılmış o mukaddes milli mücadelemizin merkezi, kalbi Çankaya nın adresini bilmeyenleri de aziz milletimiz hiçbir zaman tanımayacaktır. Sen de bunu unutma. İKTİDAR SAPLANTISI: Mevcut Cumhurbaşkanı nın tüm demokratik teamülleri çiğneyerek anamuhalefet partisinin Türkiye yi rahatlatacak bir hükümet kurmasını engellemeye kalkması, açıkça milli iradenin gaspıdır. Bunu AKP ile yaptığımız koalisyon görüşmelerinde de, son gündeki tavrıyla ortaya koymuştur. Bundan sonrası için de aynı tutumunu CHP li başka seçeneğin ortaya çıkmaması için kullanmaktadır. Yurttaşlarımız sorunlarına çözüm beklerken, Erdoğan hırsıyla Türkiye yi seçime sürüklemekte ısrar etmektedir. AA hükümette Başbakanlık ve 4 Başbakan Yardımcılığı nın yanı sıra Sağlık, Milli Eğitim, Milli Savunma, Maliye, Kalkınma, Enerji, Dışişleri ile Gümrük ve Ticaret, Aile ve Sosyal Politikalar bakanlıklarını da muhalefete vermeyi düşünmüyor. Kulislerde; Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Kültür ve Turizm ile Orman ve Su İşleri bakanlıklarının HDP ye verilebileceği konuşuluyor. 7 Haziran öncesi kabineye bağımsız olarak atanan Adalet Bakanı Kenan İpek, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk ve Ulaştırma Bakanı Feridun Bilgin in geçici hükümette de yerini koruyacağı kaydediliyor. AA ükümetin kurulması için HAnayasa'daki 45 günlük sürenin dolmasına sayılı günler kala, Anayasa'nın ilgili maddesi uyarınca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçimin yenilenmesi yetkisini kullanabilecek. Erdoğan'ın seçimin yenilenmesine karar vermesi durumunda, Türkiye tarihinde ilk kez ülkeyi seçime taşıyacak Geçici Bakanlar Kurulu oluşturulacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 63. Hükümeti kurmak için AK Parti Genel Başkanı ve Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu'nu 9 Temmuz'da görevlendirdi. Davutoğlu, CHP ve MHP ile yaptığı görüşmelerden sonuç alamadı. Erdoğan'ın hükümet kurulması için Anayasa gereği verdiği 45 günlük süre, 23 Ağustos'ta sona erecek. Sürenin sona ermesine 5 gün kala, Davutoğlu görevi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a iade etti. Bu durumda cumhurbaşkanı yeni görevlendirme yapabiliyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP li mil- letvekilleri, belediye başkan- ları da dahil, anayasal sistem içinde çalışması gerekenlerin terör olaylarına girmesine izin vermeyiz. Seçim güvenliğini de her yerde ala- cağız HP Genel Başkanı Devlet MBahçeli, seçim gündeminin acil olarak geri plana atılması gerektiğini Bahçeli, dün yaptığı yazılı açıklamada, Türk milletinin peş peşe gelen acı haberlerle sarsıldığını ifade etti. Bahçeli, şunları kaydetti: ÖFKEMİZ SINIRSIZDIR: Yıkım ve çözülme projelerine bel bağlayan müzakere ortakları ülkemizi kanlı bir mecraya elbirliğiyle taşımışlardır. Süreç ihanetiyle derlenip toparlanan, silahlanıp militan takviyesi yapan kiralık cinayet örgütü PKK tam bir ölüm ve şiddet makinesine dönüşmüştür. Ancak savaş şartlarında görülebilecek bu kayıpların sorumluları bir yanda AKP diğer yanda ise PKK terör örgütü olduğu kuşkuya yer bırakmayacak derecede ortadadır. Teröre verilen her taviz şehadet ve gözyaşı olarak Teamüllere göre, cumhurbaşkanı, hükümeti kurma görevini, bir sonraki en çok oyu alan partinin genel başkanının yanı sıra uygun gördüğü bir milletvekiline verebiliyor. - Yeni bir görevlendirme yapılırsa Erdoğan'ın yeni bir görevlendirme yapması ve bu durumda da hükümetin kurulamaması halinde, Cumhurbaşkanı tarafından seçimin yenilenmesi ve Geçici Bakanlar Kurulu kurulması gerekecek. Anayasa'ya göre seçim kararı TBMM veya cumhurbaşkanı tarafından alınabiliyor. Hükümet kurma sürecinin olumsuz tamamlanması halinde Türkiye tarihinde ilk Sıkıyönetim ilan edilsin HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Türk siyasi tarihi ilklere gebe geri dönmüştür. 57 Vatan evladının kanı Oslo dan İmralı ya kadar pazarlık yapan şeref ve namus yoksunlarının üzerine sıçramıştır. YÖNETİLMEZ HALE GELDİ: Çözülme süreci Türkiye yi terörün kucağına itmiştir. Nitekim Türkiye nin bir bölgesi yönetilemez hale gelmiştir. Devlet Doğu ve Güneydoğu da güvenlik ve kontrolü kaybetmiştir. Hiçbir Merhamet duygusu taşımayan, insanlıktan en ufak nasibini almamış olan katiller Türk milletine ölüm yağdırmaktadır. İŞBİRLİKÇİLER SUÇLU: Kurnazlık yapıp çözümü buzdolabına alarak zaman ve zemin kazanmakla oyalanan işbirlikçiler suçludur. Bölücülüğün sırtını sıvazlayıp PKK nın açık veya örtülü propagandasını yapan sözde yazar, gazeteci, artist, siyasetçi, sermaye sahibi, akademisyen ve sivil toplum örgütü kez bir cumhurbaşkanı, seçimin yenilenmesi yetkisini kullanabilecek. Anayasa'nın 116. maddesi gereği, yeni seçilen TBMM'de Başkanlık Divanı Milletvekili genel seçiminin ardından koalisyon hükümetinden sonuç çıkmaması halinde Türkiye tarihinde ilk kez bir cumhurbaşkanı, seçimin yenilenmesine karar verebilecek ve ilk kez Türkiye'yi seçime taşıyacak "Geçici Bakanlar Kurulu" oluşturulacak. seçiminden sonra 45 gün içinde Bakanlar Kurulunun kurulamaması halinde cumhurbaşkanı, TBMM başkanına danışarak seçimlerin yenilenmesine karar verebiliyor. Durum, Bakanlar Kurulunca 48 saat içinde ilan olunuyor. Yenilenme kararı Resmi Gazete'de yayımlanıyor. Yenileme kararının cumhurbaşkanınca verilmesi halinde bu kararın alındığı günden sonra gelen 90. günü takip eden ilk pazar seçim yapılıyor. mensupları suçludur. İmralı canisini parlatıp, imajını yenileme densizliğine tevessül ederek Kürt kökenli kardeşlerimizin lideri yapmak için çırpınan köksüz ve kimliksizler suçludur. Devletin içine yuvalanmış, fakat milli menfaatlere aykırı hareket ederek PKK nın silahlanmasını, provokasyonlarını korkakça ve kahredici bir pısırıkla izleyen çürümüşler suçludur. Türk e kefe biçip milleti 36 ya ayırma küstahlığını siyaset zanneden teslimiyetçiler de işlenen suçlara, dökülen kanlara ortaktır. SEÇİM FİTİLİ ATEŞLEYEBİLİR: Türkiye nin bugünkü şart ve ortamında seçime gitmesi iç savaşın fitilini ateşleyebilecektir. Bu itibarla seçimlerin yenilenmesi hususu mutlaka gözden - YSK'dan "seçim süresini kısaltma yetkisi" kararı Ancak dün akşam olağanüstü toplanan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), milletvekili genel seçiminin yenilenmesi halinde yasadaki 90 günlük süreyi kısaltma yetkisi bulunduğuna oy birliği ile karar verdi. Bu arada, her an seçime hazırlıklı olmak amacıyla çalışmalarını sürdüren YSK, 7 Haziran'da yapılan milletvekili genel seçiminin ardından tükenen kağıtlar için ihaleyi tamamladı. Devlet Malzeme Ofisi aracılığıyla yapılan ihalede en düşük teklifi Slovenya firmasının vermesi nedeniyle kağıtlar Slovenya'da üretiliyor. Kağıtların, eylül ayı ortalarında Türkiye'ye gelmesi planlanıyor. Hükümet kurma sürecinin olumsuz sonuçlanması nedeniyle YSK'nın, 60 gün içinde seçim hazırlıklarını tamamlayıp, 25 Ekim veya 1 Kasım'da seçimi yapması ağırlık kazandı. - Geçici Bakanlar Kurulu Geçici Bakanlar Kurulu, 45 gün içinde hükümetin kurulamaması ve cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi koşullarında oluşturuluyor. Anayasa'ya göre, TBMM seçimlerinin cumhurbaşkanınca yenilenmesine karar verilmesi halinde, Bakanlar Kurulu çekiliyor ve cumhurbaşkanı Geçici Bakanlar Kurulunu kurmak üzere bir başbakan atıyor.aa Terör olaylarına ilişkin Milli Güvenlik Kuru- lu nun olağanüstü toplanması gerektiğini belirten Bahçeli, Ülkemizin bir bölümünü mutlaka sıkıyönetim tedbirleriyle emniyete almak zorunludur dedi geçirilmeli, ilaveten Türkiye sağlıklı ve istikralı güvenlik şartlarına kavuşturulmalıdır. CUMHURBAŞKANLIĞI TARTIŞMALI: Muhtarlarla mutat hale gelen toplantıları muhalefete hakaret ve kutuplaşmayı yaygınlaştırma seanslarına çeviren Erdoğan ın Cumhurbaşkanlığı tartışmalı hale gelmiştir. Erdoğan badiresi ve kumpası çizmeyi aşmıştır. AA Gündem Özel harekat polisleri Türk bayrağını tekbirlerle göndere çekti 9 Silvan ilçesi Tekel Mahallesi'nde bulunan 4 Nolu Sağlık Ocağı'nı işgal eden PKK'lı teröristler bina önünde bulunan direkten Türk bayrağını indirmiş ve yerine PKK'yı simgeleyen bez parçası asmıştı. Mahallelerde Hendek kazıp, yollara barikat kuran PKK'lılar halkın sağlık hizmeti almasına da engel oluyordu. Mahallelere sızarak halkın huzur ve güvenini tehdit eden PKK'lılara Yönelik 700 polisin Katıldığı geniş Kapsamlı bir operasyon düzenlenerek mahalleler PKK'lılardan temizlendi. Askerin güvenlik önlemi aldığı operasyona katılan polis özel harekat timleri PKK'lıların 4 Nolu Sağlık Ocağı binası önünde indirdikleri Türk Bayrağı 'tekbir' getirilerek göndere çekildi. Polisler 'Ya Allah Bismillah Allah'ü Ekber' tekbirleri eşliğinde Türk bayrağını göndere çektikten sonra bu sevinçlerini havaya ateş açarak kutladı.aa Davutoğlu, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. Son siyasi gelişmeleri ve terör operasyonlarını değerlendiren Davutoğlu, 7 Haziran seçimlerinin Türk siyasi hayatının en kritik aritmetiğini ortaya koyduğunu, bununla birlikte terörle mücadele bağlamında son 30 yılın en büyük meydan okumalarının ortaya çıktığını Davutoğlu, şöyle devam etti: HDP ye de gittim: HDP nın çok kışkırtıcı beyanatları olmasına rağmen onlara da gittim. Oy veren her seçmene saygım var. CHP görüşmeleri çok yararlı: CHP ile ilk görüşmede bir koalisyon mutabakatına varmadık, yöntem mutabakatına vardık.chp ile müzakerelerin en önemli kazanımı, üslup ve siyasi iletişim kazanımıdır. Derin görüş ayrılıkları vardı: Onlar onarım hükümeti dedi, bir yıkım dönemi vardı da şimdi onarım noktasına geldi gibi. Oysa 13 yıllık kazanımlar ortada. Derin görüş ayrılıkları varken, uzun dönemli bir koalisyonla yola çıkıp birkaç ay sonra farklı bir şeyle karşılaşılsaydı ülke açısından daha derin krizler çıkabilirdi. Ben bir reform hükümetiyle seçime gidelim, ikimiz için de kazanç olur kanaatindeydim. Bunlar da CHP yetkili kurullarında uygun görülmedi. Bahçeli baştan reddetti: Niyetim CHP ile olduğu gibi MHP ile de bir istikşafi görüşme sürecini başlatmak, hükümete nasıl gidileceğini tartışmaktı. Ben daha bir teklifte bulunmadan Bahçeli, Biz 4 şart öne sürdük. Koalisyon imkanı yok. Azınlık hükümetine destek vermeyiz, erken seçim teklifinize hayır deriz, seçim hükümeti de kurmayız 4 maddesine cevap verdim: 1- Cumhurbaşkanlığı makamını koalisyon görüşmelerinin bir parçası kılmam, kılınmasına da izin vermem. 2- Terörle mücadele görüş ayrılığı yok görünüyor. Kamu düzeni konusunda gösterdiğimiz kararlı tutum, 12 yılda Milli Birlik Kardeşlik Projesi, demokratik reformlar ve çözüm süreci konusunda attığımız adımların yanlış olduğunu göstermez, bu konuda geri adım atmayız. 3-17/25 Aralık ise Başbakan ın, bakanların illegal yollarla dinlendiği, savcıların Başbakan ı yerinden etmek için hazırladığı bir darbe senaryosudur. Mesele sadece yolsuzluk olsaydı o dönemki başbakanın tutumu da farklı olurdu.aa

9 10 HER Basın-Kritik KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA D VİTAMİNİNİ İLAÇ OLARAK ALMAK İŞE YARAMIYOR Vitamin, mineral, antioksidan, balık yağı ve benzeri, bağışıklığı güçlendirdiği, yaşlanmayı geciktirdiği veya hastalıkları önlediği ileri sürülen ilaçların alınmasının faydasız olduğunu savunuyorum. Bu ilaçlardan biri de D vitamini. Hiç şüphe yok ki D vitamini sağlıklı yaşamanın olmazsa olmazlarından ama bu herkesin mutlaka ilaç olarak D vitamini alması gerektiği manasına gelmiyor (1). Sağlıklı beslenen ve her gün öğle vakti dakika derisinin güneşle temasını sağlayan biri yeterli D vitamini alıyor demektir. Bugün gereksiz D vitamini kullanılmasının zararlarını ortaya koyan iki yeni araştırmadan bahsedeceğim. D vitamini kemikleri korumuyor Bu araştırmalardan biri, menopoz sonrası dönemde D vitamini desteği alınmasının kemik dansitesi veya kemik dayanıklılığını düzeltmediğini gösteriyor (2). 230 menopoz sonrası dönemdeki 75 yaş altı 230 kadın üç gruba ayrılarak birinci gruptakilere düşük doz (her gün 800 Ünite D vitamini), ikinci gruptakilere yüksek doz (ayda iki defa 50 bin Ünite D vitamini) ve üçüncü gruptakilere ise plasebo yani boş ilaç verildi. Çalışmanın başında hepsinin de D vitamini seviyeleri birbirine yakındı ve %20 mg seviyesinde idi. Bir sene sonra yüksek doz grubunun ortalama D vitamini seviyesi %42 mg, düşük doz grubunun %27 mg ve plasebo grubunki ise %18 mg olarak bulundu. Yüksek doz grubunda kalsiyum emiliminin yüzde 1 arttığı, düşük doz grubunda yüzde 2 ve plasebo grubunda ise yüzde 1.3 azaldığı tespit edildi. Bu neticelere rağmen üç grup arasında osteoporoz yani kemik erimesi olarak bilinen hastalığın riskini gösteren kemik mineral dansitesi veya trabeküler kemik skoru bakımından bir fark bulunmadı. Üç grup arasında düşme sayısı, kas fonksiyonları, kas kitlesi ve egzersiz kabiliyeti bakımından da bir fark yoktu. Araştırmacılar, menopoz sonrası dönemdeki kadınlarda kan D vitamini seviyesini %30 mg veya üzerine çıkarmanın faydası olduğu gösteren bir delil bulunmadığını ve düşük veya yüksek doz tedavinin D vitamini seviyesi yüzde 30 altında olan kadınlarda kemik ve kaslara faydasının plasebodan farklı olmadığını bildiriyorlar. Araştırmanın başı olan Wisconsin Üniversitesi nden Dr. Karen Hansen Yüksek doz D vitamini almanın bir faydası yok. D vitamini seviyeniz %20 mg ve üzerinde ise bu yeterlidir ama düşükse günde Ünite alınabilir diyor (3). D vitaminin obez çocuklara da faydası yok Bir başka araştırma da D vitaminin obez çocuklara kalp sağlığı ve diyabet riski bakımından bir faydası olmadığı gibi kolesterol ve trigliserit seviyelerini de artırabileceğini gösteriyor. Mayo Kliniği uzmanları tarafından gerçekleştirilen çalışma Pediatric Obesity isimli dergide yayımlandı (4). Araştırma, D vitamini eksikliğinin obeziteyle ilgili kardiyo-vasküler hastalıklar, ensülin direnci gibi komplikasyonlarını önlemek veya ilerlemesini durdurmak amacıyla günlük alınması istenen miktarın 5-10 misli yüksek doz D vitamini tavsiye edilmesinin doğru olup olmadığını belirlemek maksadıyla tertip edildi. Yaşları arasında olan 19 obez çocuğa 3 ay süreyle yüksek doz D vitamini (her ay 100 bin Ünite) verildikten sonra bunların başlangıçta ortalama 56 olan kan D vitamini seviyesinin 87 ye çıktığı belirlendi. Buna karşılık vücut ağırlığı, vücut kitle endeksi, göbek çevresi, kan basıncı ve endotel fonksiyonunu gösteren akımla aracılı genişlemenin (flow-mediated dilatation=fmd) değişmediği, kolesterol ve trigliseritlerin arttığı tespit edildi. Fazla D vitamini zararlı D vitamininin fazla alınması D hipervitaminozu adı verilen bir klinik tabloya yol açıyor. Bu tabloda, iştahsızlık, halsizlik, sinirlilik, kusma, kas zayıflığı, kabızlık, aşırı su kaybı, kulak çınlaması, tansiyon yükselmesi, ritim bozukluğu gibi belirtiler görülüyor. Uzun süreli D vitamini yüksekliği böbrek taşı, böbrek hasarı, böbrek yetersizliğine de sebep olabiliyor. Şunu unutmayın ki D vitamininden zengin besinleri (balık, yumurta, peynir, karaciğer, mantar) ne kadar fazla yerseniz yiyin D hipervitaminozu gelişmesi mümkün değildir! Gelelim neticeye Her iki araştırma da gelişigüzel D vitamini alınmasının bir faydası olmadığını gözler önüne seriyor. Sağlıklı yaşamak için eczaneye gidilmesine gerek olmadığını, sağlıklı yaşamanın ilaçlarla değil adam gibi beslenerek mümkün olduğunu bir kere daha hatırlatıyorum. H epimizin bildiği Baltacı Mehmet Paşa 1711 Prut Savaşı'nda Ruslarla yaptığı savaşı kazanmış ve Rusya barış istemek zorunda kalmıştır. Süleyman GÖKSU Ancak bugüne kadar hep tartışa gelinen konu Prut Savaşı gerçeği değil Baltacı ve Rus Katerina arasında bir aşk yaşanıp yaşanmadığıdır. Baltacı Mehmet Paşa Kimdir? Çorum'un Osmancık ilçesinde dünyaya geldiği bilinmektedir. Genç yaşında ilme olan merakıyla kendini olağanüstü bir şekilde geliştirmiş Trablus, Cezayir ve Tunus gibi önemli yerlerde görev yapmıştır. BALTACI MEHMET PAŞA VE MEŞHUR KATERİNA GERÇEĞİ Daha sonra sarayda görev yapan Baltacı Mehmet Paşa, kısa sürede kendini ispatlayarak Osmanlı Devleti'nde Padişahtan sonra en üst rütbe olan Sadrazamlığa (Başbakanlık) terfi etmiştir. Hayatındaki en önemli dönüm noktası Rusya ile yapılan Prut Savaşı'nda Osmanlı Devleti Başkomutanlık görevidir. Savaşı kazanmıştır ama, dedikodusu yüzyıllarca süre gelmiştir. 30 Kasım 1721'de öldüğü sanılmaktadır. Prut Savaşı(1711) Rusya'nın başında bulunan Çar I. Petro (Deli) Rusya'nın sıcak denizlere inmesi için Osmanlı engelini aşmayı hedeflemekteydi. Son derece otoriter ve yetenekli bir çar olan Petro'ya tarihimizde "Deli" lakabı verilmiştir. Osmanlı Devleti ise Rusya'nın kendi üzerinde kurmak istediği bu baskıyı önlemek amacıyla Baltacı Mehmet Paşa komutasındaki yaklaşık kişilik ordusunu Rusya üzerine gönderir. Rusya ise 'den fazla Mareşal Şeremitiyev komutasındaki ordusuyla Prut nehri kıyısında Türk kuvvetleriyle karşılaşacaktır. Yapılan savaşta kısa sürede yoğun topçu ateşiyle Osmanlı kuvvetleri Rusları ilk günden itibaren yenilgiye uğratmaya başlamıştır. Günlerce süren yoğun Osmanlı bombardımanı Ruslar'a çok ağır kayıplar verdirmiştir. Bunun üzerine Rusya Başkomutanı Mareşal Şeremitiyev Baltacı Mehmet Paşa'dan barış istemiştir. İlk barış önerisi Baltacı tarafından kabul edilmemiş ve Osmanlı baskısı daha da derinleşmiştir. Bu esnada Baltacı Mehmet Paşa savaş heyetini toplamış ve Rus başkomutanının kendisinden barış istediğini ve her türlü talebi kabul ettiğini belirtmiştir. Bunun için heyette bulunanların görüşlerini almıştır. Büyük bir çoğunluk bu barış önerisinin kabul edilmesini istemiştir. Çünkü uzayan savaşta Yeniçerilerin rahatsız olduğu ve savaşın uzamasının ileride Osmanlı ordusunda sıkıntı çıkaracağı düşünülmüştür. Bütün bu olasılıkları düşünen Baltacı Mehmet Paşa Rusya Başkomutanı Mareşal Şeremitiyev'in barış önerisini kabul etmiştir. Ardından meşhur Prut Antlaşması imzalanmıştır. Buna göre; Azak kalesi Osmanlı Devleti'ne geri verilecek, Rusya'nın takip ettiği İsveç Kralı XII.Demirbaş Şarl ülkesine serbestçe dönebilecek, Rusya İstanbul'da daimi elçi bulundurmayacak ve Lehistan'ın içişlerine karışmayacaktı. Görüldüğü gibi Osmanlı için başarılı bir antlaşmadır. Ancak Baltacı Mehmet Paşa'nın siyasi rakipleri dönüşte Padişah'a durumu farklı izah etmişler, yok edilmek üzere olan Rus ordusunun Baltacı'nın keyfi hareketleri yüzünden kurtulduğunu anlatmışlardır. Ancak Baltacı'nın Rusların barış önerisini kabul etmesinin temel sebebi ordusu içindeki Yeniçerilerin savaşın uzaması ile huzursuzluk çıkarmaya başlamasıyla ilgiliydi. Böylelikle Baltacı Mehmet Paşa eski otoritesini kaybetmiştir. Baltacı Mehmet Paşa Ve Katerina Gerçeği Katerina, Çar I. Petro'nın eşidir. Savaş sırasında Rus hazinelerini toplayıp Osmanlı savaş komutanı Baltacı Mehmet Paşa'nın huzuruna çıktığı ve Rus ordusunun barış teklifini kabul etmesi için yalvardığı iddia edilmektedir. İşte işin şovenizm kısmı burada başlamaktadır. Devamı Yarın Bayrampaşa da silahlı banka soygunu Bayrampaşa da, bir banka şubesine gelen silahlı şahıs, üzerinde bombalı düzenek olduğunu söyleyerek soygun yaptı. Güvenlik görevlisinin de silahını alan şahıs, bankadan gasp ettiği 20 bin lira ile kayıplara karıştı. Soygun, Bayrampaşa Murat Mahallesi Tuna Caddesi üzerindeki bir banka şubesinde gerçekleşti. Banka şubesine gelen yüzü maskeli ve silahlı kişi, silahını doğrulttuktan sonra Üzerimde bomba var kimse kıpırdamasın bu bir soygundur diye bağırdı. Banka güvenlik görevlisinin silahını da alan soyguncu, bir miktar para aldıktan sonra bankadan ayrıldı. Ara sokaklara kaçan soyguncu, izini kaybettirmeyi başardı. Görgü tanıkları, soyguncunun yasadışı bir sol örgüt lehine slogan attığını aktardı. Soygun ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis sevk edildi. Bölgedeki güvenlik kamera kayıtlarını inceleyen polis, soygunun yaşlarında, 1.80 boylarında, kısa saçlı ve kirli sakallı bir kişi tarafından gerçekleştirildiğini belirledi. Bir minibüsle olay yerinde uzaklaştığı tespit edilen soyguncuyu yakalamak amacıyla çalışma başlatıldı. Bebeğini hastaneye bırakıp kaçtı urize de, önceki gün 6 aylık Bkız bebeğini hastaneye getiren baba, bebeğin servise yatırılmasının ardından kayıplara karıştı. Hastane personelinin bir gün sonra ulaştığı baba, 6 çocuğu olduğunu ve bebeğe bakamayacağını Önceki gün 6 aylık kız bebeğini ishal şüphesiyle Rize Devlet Hastanesi ne getiren M.C. isimli baba, bebeğin çocuk servisine yatırılmasının ardından hastaneden ayrıldı. Bebeğin yanına Akşam geleceğim diye not bırakan baba, o saatten sonra hastaneye gelmedi. Bebeğin ailesine ulaşmaya çalışan hastane personeli o gün bir sonuca ulaşamadı. Yapılan araştırmalar sonucu, bebeğin Fındıklı da ikamet eden ailesine ulaşıldı. Baba M.C., gelen yetkililere, 6 çocukları olduğunu ve bebeğe bakacak durumlarının olmadığını Hastane yetkilileri, bebeğe ailenin sahip çıkmaması durumunda Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ne teslim edileceğini Kanalizasyon karışan sahilde denize giriyorlar stanbul un sahil kesimlerinden biri olan Kumburgaz da denize kanalizasyon karıştığını belirten vatandaşlar, duruma tepki gösterdi. Belediyeye ulaşamadıklarını belirten vatandaşlar, yetkililerden yardım istiyor. Yaz sıcaklarının iyice arttığı bu günlerde serinlemenin ilk adresi sahiller. İstanbul un sahil semtlerinden biri olan Kumburgaz da yaz aylarında tercih edilen bölgeler arasında yer alıyor. Ancak bu sene denizin kirliliğinden şikayetçi olan vatandaşlar, sahile kanalizasyon aktığını söylüyor. Duruma tepki gösteren Tayfun Özkor, 45 senedir Kumburgaz da yaşadığını Özkor, Bu sene ilk defa böyle kötü görüyorum. Lağımlar akıyor kimse ilgilenmiyor. Belediyelere telefon edildiğinde herkes birbirine atıyor. Buranın temizlenmesini ve insan sağlığına zarar vermemesini istiyoruz. Buradaki beleye Park havuzuna düşen engelli şahıs boğuldu nkara da parkın içinde Abulunan yaklaşık bir buçuk metre derinliğindeki su havuzuna düşen engelli bir vatandaş boğuldu. Olay, Mamak Saimekadın Parkı nda meydana geldi. Henüz bilinmeyen bir sebeple yaklaşık bir buçuk metre derinliğindeki havuza düşen engeli Ceyhun Gokgöz (40) boğularak hayatanı kaybetti. Bir büyükşehir ilgileniyor diyor, büyükşehire de ulaşamıyoruz. Yosunlar gene iyi. Lağım akan yere çocuklar insanlar gelip giriyorlar. Denize girmediğini belirten Mehmet Sarı, Durum çok rezil yani girilmeyecek derecede. Lağım denize akıyor. Az yağmur yağdığı zaman deniz simsiyah oluyor. Pis kokuyor. diye konuştu. Problemin kışın boruları kıran lodostan kaynaklandığını belirten Mehmet Köklü, durumu şöyle özetledi: O zaman kanalizasyon boruları parçalandı. Burayla kim ilgileniyor bilmiyorum. Geldiler, gelişigüzel bir tadilat yaptılar, kapattılar. Şimdi ufak bir yağmurda kanalizasyon süre sonra havuzun yanından geçen vatandaşlar yetişkin birinin havuzda yüzü koyun hareketsiz yattığını gördü. Durumun haber verilmesi üzerine olay yerine polis itfaiye ve ambulans ekipleri sevk edildi. Şahsa elektriğin çarpmış olma ihtimaline karşı olay yerine gelen teknik ekip kontrollerini yaptıktan sonra havuzda elektrik tıkanıyor ve denize akıyor. Kanalizasyon sızıntısı var ve denize giriliyor. Neresi duruysa orada giriyoruz. Kimyasal olarak ne zararları var bilmiyoruz. Bazı bölgeler kokudan geçilmiyor. Belediyeye şikayet ettiğimizde gelip kumu temizliyorlar ara ara ama kimyasal boyutu nasıl bilmiyoruz. Sahile gelenlere şezlong kiralama işi yapan Metin Oktay, Kanalizasyondan denize su karışıyor. Kimse ilgilenmiyor burayla. Çocuklar bilinçsizce ne olduğunu bilmeden giriyorlar. Yara bere çıkıyor. Belediyeye başvurduk, beyaz masayı da aradık. Geleceğiz, ilgileneceğiz diyorlar ilgilenmiyorlar. Bu sene çok pis oldu. En önemlisi de kıyı kısmı. şeklinde konuştu. Pis olduğu halde denize girdiklerini belirten çocuklar ise duruma alıştıklarını ifade etti. Döne YILDIRIM-EKONOMİ olmadığını tespit etti.

10 Eğitim11 İstanbul Üniversitesi dünyanın en iyi üniversiteleri arasında yer aldı stanbul Üniversitesi, 10. kez dünyanın en iyi 500 üniversitesi sıralamasında yer aldı. İstanbul Üniversitesi (İÜ), "dünyanın en iyi 500 üniversitesi" sıralamasında 415. oldu. İÜ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, yükseköğrenim alanında en etkili değerlendirme otoritelerinden biri olarak kabul edilen, her yıl en iyi üniversiteler sıralamasını yapan Çin'deki Jiao Tong Üniversitesi, "Dünyanın En İyi 500 Üniversitesi 2014" listesini yayımladı. Listeye, Türkiye'den tek giren İÜ oldu. Listeye 10. kez giren üniversite, mezunlarının başarısına (score on alumni) göre 130, SSCI, SSC yayın sayısına (score on PUP) göre 297, öğretim üyesi başına düşen yayın sayısına (score on PCP) göre de 349. sırada yer aldı. Açıklamada görüşlerine yer verilen İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, üniversitenin dünya yükseköğretim alanında Türkiye'yi gururla temsil ettiğini belirtti. Üniversitenin bu zorlu yarıştaki başarısını disiplinli, programlı ve bilim odaklı çalışmasına borçlu olduğunu vurgulayan Ak, şöyle devam etti: "Bilimsel ve akademik çalışmalara büyük destek verdik. Öğretim üyelerimize özgür bir araştırma ortamı sağladık. Araştırmacılarımıza, mevcut imkanlar çerçevesinde yapabileceğimizin en üstün olanını yaparak önemli olanaklar sunduk. Yayınlara ciddi destek verdik. Bütün bunların sonucunda, bu başarı her yıl artarak devam etti. İstanbul Üniversitesinde eğitim ve öğretimde değişim ve dönüşüm sürecinin sonucu olarak, dünya sıralamalarındaki yerimiz her yıl daha üst noktalara çıkıyor." AA D Ü N K Ü Ç Ö Z Ü M Ç E N G E L HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA DPÜ özel yetenek sınavlarına 1400 kişi katıldı Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) 2015 Yılı Özel Yetenek Sınavları başladı. Yoğun ilgi gören özel yetenek sınavlarına 1400 kişi katıldı. ınavlar öncesi yapılan törene Rektör SProf. Dr. Remzi Gören, BESYO Müdürü Doç. Dr. Adnan Ersoy, BESYO akademik ve idari personeli, sınava giren öğrenci adayları ve aileleri katıldı. Açılışta konuşan Rektör Prof. Dr. Remzi Gören, Dumlupınar Üniversitesi başarılarını her sene arttırarak devam eden bir üniversitedir. DPÜ BESYO, bizim önem verdiğimiz, başarılarıyla övünç duyduğumuz okulumuzdur. Geçen yıla göre daha fazla öğrenci adayının sınavlara katılımıyla bunu ispat etmektedir. Katıldığı yarışmalardan başarılarla, madalyalarla dönen sporcularımız arasında sizleri de görmekten büyük mutluluk duyacağız. Bütün sporcu adaylarımıza sınavlarında başarılar dilerim TUS ve DUS başvuruları başlıyor sonbahar dönemi ve TDUS başvuruları yarından itibaren 27 Ağustos'a kadar yapılabilecek. Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (2015- TUS) sonbahar dönemi ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (2015- DUS) başvuruları, yarından itibaren 27 Ağustos'a kadar yapılabilecek. ÖSYM'nin internet sitesinden yapılan duyuruya göre, TUS sonbahar dönemi ile DUS, 20 Eylül 2015 tarihinde yapılacak. TUS ve DUS'a başvurular yarından itibaren 27 Ağustos'a kadar alınacak. Adaylar başvuru işlemini yaptıktan sonra süresi içinde sınav ücretini ödeyerek başvurularını tamamlayacaklar. Sınava başvuru, sınavın uygulanması ve değerlendirilmesi ile yerleştirme işlemlerine ilişkin bilgiler, BESYO Müdürü Doç. Dr. Adnan Ersoy da, 1994 yılında başladığımız Beden Eğitimi ve Spor Bölümü özel yetenek sınavları ile öğrenci alımında bu yıl 22. yılımızı geride bırakıyoruz. 22 yıllık tecrübeyi ve mutluluğu birlikte yaşıyoruz. Bu gün başlayacağımız, Özel Yetenek Sınavlarındaki amacımız, belirli düzeyde spor yapmış ve sporu bir yaşam biçimi olarak benimsemiş, bugüne iyi şekilde hazırlanmış sporcu adayları arasından en iyilerini seçip mevcut 4 bölümümüzde spor eğitimcisi olarak yetiştirmektir. Yüksekokulumuzda akademik kadromuzun gün geçtikçe zenginleşmesi, eğitim kalitesinin yükselmesi, üniversite takımlarımızın ulusal düzeydeki başarıları, milli sporcuların dünya, olimpiyat, Avrupa şampiyonaları, Akdeniz oyunlarında kazandıkları madalyalar ve özgün sınav sisteminin etkilerinden dolayı yüksekokulumuza ilgi her geçen gün artmaktadır." BESYO Müdürü Doç. Dr. Adnan Ersoy, 2015 Yılı Özel Yetenek Sınavına 200 ü bayan 1219 u erkek olmak üzere 1419 adayın müracaat ettiğini aktarıp, "Sınavlara katılan adaylara; 1. Aşamada sportif beceri testi uygulanacak, 2. Aşamaya kalan adaylara da sürat ve koordinasyon testleri uygulanacak. Bizim yaptığımız yetenek testleri YGS Puanı ve AOÖP nın da devreye girmesiyle oluşacak yerleştirme puanıyla mevcut olan 7 programımıza 90 bayan 200 erkek olmak üzere toplam 290 aday, elde ettikleri derece ve tercihlerine göre sıralanarak okulumuza öğrenci olarak girmeye hak kazanacaklar. YÖK ten 2015 DGS kaydı yaptıramayanlara şartlı kolaylık ükseköğretim (YÖK) Yürütme YKurulu, 2015 Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ile yükseköğretim programlarına kayıt yaptıramayanlara şartlı kayıt kolaylığı sağladı DGS ile yükseköğretim programlarına yerleştirilen, ancak öğretim kurumlarından tek ders, bütünleme, staj vb. nedenlerle mezuniyet işlemlerini tamamlayamadıkları için kazandıkları programa kayıt yaptıramayacak öğrencilerin, kayıt haklarının saklı kalması konusundaki dilekçeleri YÖK ün 12 Ağustos tarihli toplantısında incelendi. YÖK Genel Kurul toplantısında Yürütme Kuruluna verilen yetkiye dayanarak ortaöğretim kurumlarından mezun olamayan öğrencilere bütünleme veya ek sınav sonucunda kayıt hakkı kazandıkları programa kayıt hakkı tanındığı da dikkate alınarak, 2015 Dikey Geçiş Sınavı kayıt tarihleri arasında yükseköğretim kurumlarından mezun olamadığı için kazandığı programa kayıt yaptıramayan ancak kayıt tarihinden sonra stajını tamamlama, bütünleme sınavını, tek ders sınavını vb. başararak mezuniyet hakkı elde eden ön lisans öğrencilerinin bu durumlarını belgelemeleri kaydıyla eğitim -öğretim yılı bahar yarıyılı başlangıcına kadar programların kontenjanları dikkate alınmadan, 2015 DGS'de kayıt hakkı kazandıkları lisans programlarına kayıt yaptırabilmelerine karar verildi TUS Kılavuzu ile DUS Kılavuzunda yer alacak. Kılavuz dağıtımı ve satışı yapılmayacak. Sınava başvuracak adayların kılavuzu dikkatle incelemeleri gerekiyor.. B U L M A C A

11 12 HER Sağlık KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA Dışarıda oynayan çocuk miyop olmuyor G ünümüz şartlarında çocuklar zamanlarının çoğunu kapalı alanlarda hareketsiz olarak TV ve bilgisayar başında geçiriyor. Oysaki çocukların sağlıklı büyümesi için açık havaya ve güneşe ihtiyaçları var. Özel Veni Vidi Göz Sağlığı Grubu doktorlarından Op. Dr. İsmail Hakkı Özeren açık havanın çocukların gözlerine faydasına dikkat çekiyor. Miyopluk ya da uzağı net görememe sorununun en yaygın göz bozukluklarından biri olduğunu belirten Özeren, Çocukların dışarıda, açık havada geçirdikleri zamanın arttırılması onların genel sağlığı ve görmeleri için oldukça önemli diyor. KAPALI ALANDA OYNAYANLAR BULANIK GÖRÜYOR İsmail Hakkı Özeren, yurtdışında yürütülen çalışmalara dikkat çekerek şunları söylüyor: İngiltere'de Cambridge Üniversitesi'nde yürütülen çalışmada çocukların dışarıda geçirdiği zamanın miyop olma olasılığını ve miyopinin ilerleme şansını yaklaşık yüzde 13 oranında azalttığını ve buna karşın, haftada 4 saatten fazla kapalı alanda oynayan çocuklarda uzakta bulanık görmenin daha sık görüldüğü tespit edildi. Bunun sonucunda hafta boyunca açık havada geçirilen her saatin uzağı görememenin ilerleme riskini yüzde 2 oranında azalttığı bulundu. Araştırmalar gösteriyor ki dışarda oynayan çocukların miyop olma olasılığı daha azdır. Temizlenmeyen klimalar hasta ediyor Uzmanlar, klimaların düzenli olarak bakımlarının yaptırılmasını ve filtrelerinin temizlenmesi gerektiğini belirtiyor. Liv Hospital'dan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ferah Ece, kirli klimalar yoluyla bulaşan bakterilerin akciğere yerleşerek hastalığa neden olabileceğini ve zatürreye kadar gidebileceğini aktarıyor. Klimalarda üreyebilecek küf mantarlarının da alerjik rinit ve alerjik astıma sebep olabileceğini kaydeden Ece, Dışarıdaki sıcaklık ile klimalı ortamdaki sıcaklığın arasında en fazla 7 derece fark olmalı. Klimaların düzenli olarak bakımlarının yaptırılması gerekir. Vantilatörler ise direkt kişiye dönük tutulmamalıdır, vantilatör çevreyi taramalı ve orta şiddette açılmalıdır. diyor. Klima karşısında durmak göz kuruluğuna yol açıyor Evde, arabada ve iş yerinde sürekli çalıştırılan, özellikle de direkt yüze hava veren klimalar göz sağlığına zarar veriyor. Göz kuruluğu, zamanında tedavi edilmediğinde kalıcı hasarlara neden olabiliyor. Memorial Şişli Göz Merkezi Başkanı Doç. Dr. Barış Sönmez, klima karşısında durmanın göz kuruluğuna yol açabileceği uyarısında bulundu. Doç. Dr. Barış Sönmez, kuru göz sendromunun, gözde rahatsızlık hissi ve görme bulanıklığı yapabilen bir hastalık olduğunu ifade etti. Hastalığın gözyaşının az salınması veya mevcut gözyaşının buharlaşması ile ortaya çıktığını anlatan Sönmez, "Göz kuruluğunun sıklıkla gözyaşı eksikliğinden kaynaklandığı düşünülse de, gözyaşı buharlaşması bu rahatsızlığın en sık sebebidir. Gözyaşı bezleri, gözün 'orbita' denilen kemik duvarının üst dış köşelerinde bulunur. Bunlar gün içerisinde düzenli olarak salgı verir. Gözyaşı bezinden kaynaklanan bir sorun olduğunda, gözyaşının az salınımı tipinde göz kuruluğu meydana gelir. Normal miktarda salınan gözyaşı varken kuruluk oluyorsa, bu durum buharlaşma tipi göz kuruluğu sendromu olarak adlandırılır." Gözyaşı bezlerinin fonksiyonlarını olumsuz yönde etkileyen bazı etkenler olduğunu dile getiren Sönmez, şunları kaydetti: "Bunlar yaşın ilerlemesi, romatolojik hastalıklar, tiroid bezi fonksiyon bozuklukları, östrojen-testosteron dengesizliği ile ilgili endokrinolojik rahatsızlıklar; depresyon, tansiyon ve akne ilaçları ile sık kullanılan Aşırı terleme ciddi hastalık habercisi olabilir! Ma ni sa 8 Ey lül Has ta ne si Baş he ki mi Cil di ye Uz ma nı Dok tor Ha san Hem ma ti, ter le - me nin hi per tro id, şe ker has ta lı ğı, tü ber kü loz, kalp yet mez li ği, böb rek üs tü be zi ra - hat sız lık la rı ve be yin le il gi li tü mo ral olu şum la rı nın ha ber ci si ola bi le ce ği ni söy le di. Eylül Hastanesi 8Başhekimi Cildiye Uzmanı Doktor Hasan Hemmati, yaz aylarında insanlar için büyük bir sorun olan terleme hakkında uyarılarda bulundu. Terlemenin bir hastalık olduğunu açıklayan Dr. Hemmati, özellikle sıcak yaz günlerinde hastaneye başvuruların arttığını ifade etti. Dr. Hemmati şöyle dedi: "Özellikle kıllı olan bölgelerdeki ter bezleri terlemeye yol açar. Ter bezlerinin aşırı derecede çalışması özellikle çok şişman olan hastalarda karşımıza çıkar. Sistemik hastalığı olan hastalarda da bu durumla karşılaşabiliyoruz. Hipertroid, şeker hastalığı, böbrek üstü bezi rahatsızlıkları, beyinle ilgili tümoral oluşum olan hastalarda aşırı terleme bir belirti olabiliyor." Bu gibi hastalarda çok şiddetli koku olduğunu ve psikolojik olarak etkilediğini kaydeden Dr. Hasan Hemmati, terlemenin eşler arasında bile sorunlara yol açabildiğini Aşırı terleyen kişilerin dışarıya çıkmak istemediğini, elleri terlediği için tokalaşmaktan bile kaçındıklarını kaydeden Dr. Hemmati, "Yani hastalık boyutu olduğu kadar psikolojik boyutu da var. İnsanların psikolojisini bozabiliyor" Dr. Hemmati aşırı kontakt lensler şeklinde sıralanabilir. Toplumda sıklıkla karşılaşılan buharlaşmaya bağlı göz kuruluğu şikayetleri daha çok ofis çalışanlarında görülmektedir. Tablet, cep telefonu ve bilgisayar ekranlarına uzun saatler bakan kişilerde, refleks göz kırpma sıklıkları azalır. Bu durum, yüzeyde bulunan gözyaşının buharlaşmasına yol açar. Yaklaşık 3 saniyede bir farkına varmadan insanlar gözlerini kırpar ve gözyaşı bezlerinden salgılanan gözyaşı da göz küresi üzerine eşit olarak dağılır. Bilgisayar karşısında uzun zaman geçiren kişilerin ise gözleri saniye kadar açık kalabilmektedir. Tüm bunlar klimalı ve kuru ortamlarda gerçekleşiyorsa gözyaşı buharlaşma süreci hızlanmaktadır." Ofis çalışanlarının sık yaşadığı göz rahatsızlıklarından bir diğerinin 'blefarit' yani kirpik dibi iltihabı olduğunu belirten Sönmez, şu uyarılarda bulundu: "Hastalık, kirpik dibinde uzun süreli kepeklenmeyle birlikte gelişir. Ayrıca toz ve kimyasalların birikimi, kimi zaman da bazı parazitlerin göze yerleşmesi kirpik dibi iltihaplanmasına yol açar. Bunlar, terleyen kişilere acı, ekşi ve yağlı yiyeceklerden uzak durmaları için çağrı yaptı. Terlemeyi engellemek için çeşitli tedavi yöntemleri olduğunu aktaran Dr. Hasan Hemmati, ameliyat yöntemini de uygulayabildiklerini ifade etti. Doktor Hemmati şunları söyledi: "Hastalara bir takım ilaçlar pudralar, jeller, merhemler veriyoruz. Ter bezlerini tıkayarak etkisini gösteriyor. Ancak yüzde 100 çözümü yoktur. İkinci bir tedavi şekli de elektrik akımı verilmesidir. Küçük bir cihazla elektrik akımı veriyoruz seansla hasta gelip o cihaza giriyor. Cildin katmanları kalınlaşıyor. Terlemede 3-4 ay bir rahatlama oluyor. Üçüncü bir tedavi şekli de botokstur. Terleme olan yerlere küçük iğnelerle botoks ürününü enjekte ediyoruz. Son olarak da ameliyat yöntemini uyguluyoruz. Ter kanallarındaki sinirleri keserek genel anestezi altında ameliyat edebiliyoruz." kirpik diplerinde açılan gözyaşı bezi kanallarının iltihabı nedeniyle iyi salgı üretememesine ve buharlaşma tipi göz kuruluğuna neden olur. Bu nedenle gözleri, kirpik dipleri sürekli kaşınan, kirpikleri incelen ve dökülen kişiler dikkatli olmalı, vakit kaybetmeden göz doktoruna başvurmalıdır." Kuru göz sendromunun tedavisinin, nedene yönelik olması gerektiğini anlatan Sönmez, şu önerileri sıraladı: "Kirpik dibi iltihabının birtakım bakım solüsyonlarıyla veya ilaç desteğiyle temizlenmesi gerekebilir. Ayrıca ofiste çalışırken göz kırpma refleksini sık sık kullanmayı hatırlamak, bilgisayar kullanımına dakika ara vererek, gözleri kapatıp dinlendirmek, yüze doğru gelen bir klima, kalorifer varsa bunların yönünü çevirmek ya da derecesini azaltmak önemlidir. Özellikle buharlaşmaya yönelik göz kuruluğu olanlara bazen koruyucu gözlükler de önerilebilir. Gözyaşı üretimi yönünde bir azalma varsa, gözyaşı üretimini artıracak ilaçlar ve yüzeyde az gözyaşına bağlı ortaya çıkan iltihaplanmayı çözecek birtakım ilaç tedavileri de uygulanır." Şeker hastalığına ameliyatlı çözüm geldi D ünyada ölüme neden olan hastalıklar listesinde 8. sırada yer alan şeker hastalığı yani diyabet, ülkemizde hem sağlık hem de sağlığın finansmanı noktasında önemli sorunları beraberinde getiriyor. Doruk Sağlık Grubu Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ersun Topal, 1999 yılında Brezilyalı Cerrah Auero De Paula tarafından literatüre kazandırılan bu ameliyatın Bursa da, ilk kez Doruk Yıldırım Hastanesi nde yapıldığını söylüyor. Topal, Bu ameliyatla, 15 yıldır şeker hastalığı mevcut olan hastamız, interpozisyon ameliyatını takiben şeker hastalığı ilaçlarına gerek kalmaksızın şeker hastalığına veda etti diyor. Diyabet tedavisinde hedefin, kandaki glukoz düzeyini normal seviyelere indirmek olduğunu söyleyen Topal, şu bilgileri veriyor: Bununla birlikte diğer bir hedef de mikro ve makrovasküler komplikasyonların ve kardiyovasküler risk faktörlerinin kontrol altına alınmasıdır. Kilo kontrolü sağlanması ve yanı sıra kan basıncı ve lipid düzeyleri gibi diğer bilinen risk faktörlerinin de kontrol edilmesi gereklidir. Me te oro lo ji İş le ri Ge nel Mü dür lü ğü'nden alı nan son de ğer len dir me le re gö re, Mar ma ra'nın ku ze yi, Ba tı Ka ra de niz'in iç ke - sim le ri, An ka ra, Es ki şe hir, Çan kı rı, Trab zon, Ri ze, Art vin ve Ar da han çev re le ri ile Ha tay'ın İs ken de run il çe si, Ba lı ke sir'in ku zey ve Ça nak ka le'nin ku zey do ğu il çe le ri nin sa ğa nak ve yer yer gök gü rül tü lü sa ğa nak ya ğış lı ge çe ce ği tah min edi li yor. Hava sıcaklığının yurt genelinde mevsim normallerinin 2 ila 5 derece üzerinde seyretmeye devam edeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle kuzey, Akdeniz kıyıları, Güneydoğu Anadolu ile Doğu Anadolu'nun güneydoğusunda güney ve güneybatı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara'nın kuzey ve batısı, Kuzey Ege kıyıları ile Batı Karadeniz kıyılarında yer yer kuvvetli olarak (30-50 km/saat) esmesi bekleniyor. Ankara: Parçalı yer yer çok bulutlu, ilk saatler ile öğle saatlerinde kısa süreli ve yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 34 İstanbul: Parçalı bulutlu, sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı 31 İzmir: Az bulutlu ve açık 33 Adana: Parçalı ve az bulutlu 34 Antalya: Az bulutlu ve açık 31 Samsun: Parçalı bulutlu 28 Trabzon: Parçalı bulutlu, sabah saatlerinde doğu ilçeleri, öğle saatlerinde il geneli sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı 29 Erzurum: Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu 32 Diyarbakır: Az bulutlu ve açık 41 İS TAN BUL AN KA RA İZ MİR AN TAL YA Bu gün 22 Ağustos Cumartesi Bu gün 22 Ağustos Cumartesi Bu gün 22 Ağustos Cumartesi Bu gün 22 Ağustos Cumartesi 28 Rüz gar Nem 14 %63 33 Rüz gar Nem 13 %76 33 Rüz gar Nem 22 %96 34 Rüz gar Nem 20 %

12 Kültür-Sanat13 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA 40 derece sıcakta mermerlere vicdanı işliyorlar T.C. ŞİLE CRA DA RES TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA LANI 2015/151 TLMT. Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin % 50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 1. hale Tarihi : günü, saat arası, 2. hale Tarihi : günü, saat arası, hale Yeri : Alacalı Köyü Gömü Sokak No:9 Pafta Şile/İstanbul-null null/null No Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikl eri) ,00 1 % 1 34 JT 0702 PLAKALI, 2012 MODEL, HYUNDAI MARKA, İX352.OCRDİ STYLE-PLUS TİPLİ, TMJ81VDCJ ŞASİ NO'LU, VİTES TİPİ OTOMATİK, RENGİ BEYAZ, ARAÇ ÖNDEN KAZALI, ÇALIŞMIYOR, BEYNİ HASARLI DURUMDA BASIN:132718/ a MÜDÜRLÜĞÜMÜZE BAĞLI 1 VE 3 NOLU HALK SAĞLIĞI LABORATUVARLARINA ÇALIŞAN SAĞLIĞI VE LABORATUVAR GÜVENLİĞİ AMACIYLA İHTİYAÇ DUYULAN DOLAP İSTANBUL HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ Bursa Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Kuzgun Acar Heykel Sempozyumu kapsamında yerli ve yabancı heykeltraşlar 40 derece sıcakta mermerlere vicdanı işliyor. Bu yıl beşincisi düzenlenen Uluslararası Kuzgun Acar Sempozyumu kapsamında Nilüfer e gelen sanatçılar, bu yıl Vicdan temasıyla mermer bloklarına sanatını işliyor. Fatih Sultan Mehmet Bulvarı hastane alanına kurulan açık hava atölyesinde devam eden çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. 5 Ağustos ta başlayan Uluslararası Kuzgun Acar Heykel Sempozyumu 25 Ağustos ta sona erecek. Sempozyumun ardından ortaya çıkan eserler Nilüfer de bulunan meydanlara, kavşak ve parklara yerleştirilecek. Bu yıl yapılan eserlerle birlikte Nilüfer Belediyesi nin 2007 yılından bu yana sürdürdüğü sempozyum kapsamında kente kazandırılan heykel sayısı da 38 den 48 e yükselecek. Sempozyuma 7 farklı ülkeden katılan toplam 10 heykeltraş, eserlerini yetiştirmek için yaklaşık 40 derece sıcağın altına mermerlere şekil vermeye çalışıyor. Heykeltaraş sanatçıların yanı sıra Uludağ Üniversitesi nden de 6 asistanda çalışmalara yardımcı oluyor. Çalışmadan zaman buldukça Bursa nın turistik mekanlarını da gezen heykeltraşlar, son olarak 2 bin 300 yıllık tarihi geçmişe sahip Gölyazı nı gezdi. BU YIL VİCDANI İŞLİYORUZ Bu yıl 5. si düzenlenen Uluslararası Kuzgun Acar Sempozyumuna Ankara Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinden katılan Heykel Bölümü öğretim görevlilerinden Ayhan Yılmaz, sempozyumun çok iyi geçtiğini belirtti. Sempozyuma katılan 10 heykeltraşın 3 ünün Türkiye, 7 sinin ise yurt dışından katıldığın belirten Ayhan Yılmaz, Bu yılki sempozyumun ana teması vicdan olarak belirlendi. Dolayısıyla bu kapsamanda tasarım ve heykeller bu kavram çerçevesinde açık alanda uygulanıyor. Uluslararası sanatçılar İspanya dan, Bulgaristan dan, Çek Cumhuryeti ve Kostarika ile Ukrayna dan katılıyor. Türkiye den ise Antalya Üniversitesi ve Mimar Sinan Üniversitesi nden öğretim üyeleri iştirak etti. Yaptığımız mermer yontular Nilüfer Belediyesi sınırları içinde kalan parklara ve uygun alanlara yerleştirilerek kentin daha estetik görünmesine yardımcı olacak. Yaklaşık 2,5 ile 3,5 metre boyutlarında mermer yontular. Bu hafta son günlerimiz, bitmeye yaklaştı yontular. Daha önce yapılan tasarım ve maketler üzerinden arkadaşlar yapmaya çalıştılar. Ayhan Yılmaz, kendisinin ise sempozyum kapsamında vicdan konusundan hareketle isimsiz isimli bir eser yaparak hazırladığını Sempozyuma Bulgaristan dan katılan sanatçı Rodoslav Sultov ise, çalışmanın çok iyi gittiğini belirterek, Bu güne kadar katıldığım en iyi sempozyum diyebilirim, çok güzel bir organizasyon olmuş çok memnunum. ifadesini kullandı. Beycesultan kazıları 5 bin yıl öncesine ışık tutacak D enizli'nin Çivril ilçesinde kazı çalışmaları devam eden Beycesultan Höyüğü'nde Geç Kalkolitik Dönemden Geç Tunç Çağ sonuna kadar kesintisiz devam eden toplam 40 kültür tabakasının tespit edildiği bildirildi. Denizli Valisi Şükrü Kocatepe, Beycesultan Höyüğü'nü ziyaret ederek Ege Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eşref Abay başkanlığında gerçekleştirilen kazılarla ilgili bilgi aldı. Prof. Abay, Yukarı Menderes Havzası içinde bulunan Beycesultan Höyüğü'nün, yerleşim bakımından Batı Anadolu nun kıyı kesimi ve iç kesiminin yanı sıra Anadolu'nun orta ve güney kesimine açılan bölgeleri birbirine bağlayan doğal güzergahlar üzerinde yer almasıyla son derece stratejik bir konuma sahip olduğunu belirtti. Beycesultan Höyüğü'nde şu ana kadar daha önce literatüre girmeyen yerleşimin tespit edildiğini ifade eden Abay, şunları kaydetti: "Beycesultan Höyüğü günümüzden geriye doğru 5 bin yıllık bir tarihe ışık tutuyor. Beycesultan Höyüğü'nün bulunduğu alanda yapılan çalışmalarda ana toprağa erişilmiş olup, Geç Kalkolitik Dönemden Geç Tunç Çağ sonuna kadar kesintisiz devam eden toplam 40 kültür tabakası tespit edilmiştir. Doğu Konide ise AA ve BB açmalarında 'Yanık Saray' olarak adlandırılan ve Orta Tunç Çağ'a tarihlendirilen büyük yapının bir kısmı açığa çıkarılabilmiştir. Selçuklu Dönemi'nden başlayarak geriye doğru Erken Tunç Dönemi'ne kadar çeşitli medeniyetlere ait yerleşime sahne olan höyük kazılarında elde edilen eserler sergilenmek üzere Denizli Müze Müdürlüğüne teslim edilmektedir. Ayrıca bu dönemlere ait yerleşimler hakkında fikir vermek üzere yerleşim alanı kesitlerinin üstünün çatı ile kaplanarak hafızası amaçlanmaktadır." Prof. Dr. Eşref Abay, yıllarında bölgede gerçekleştirilen geniş çaplı yüzey araştırmalarında daha önce literatüre girmeyen yüzü aşkın yerleşimin tespit edildiğini sözlerine ekledi. AA Müdürlüğümüze Bağlı 1 ve 3 Nolu Halk Sağlığı Laboratuvarlarına çalışan sağlığı ve iaboratuvar güvenliği amacıyla ihtiyaç duyulan dolap alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : Seyitnizam Mahallesi Mevlana Caddesi No:81-83 ZEYTİNBURNU/İSTANBUL b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik posta adresi : ihsmsatinalma@gmail.com ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : 2- İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 6 Kalem Cihaz Alımı. Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir b) Teslim yerleri : İSTANBUL 1 NOLU HALK SAĞLIĞI LABORATUVARI (10. Yıl Cad.Cinoğlu Çıkmazı No:10 Zeytinburnu/İstanbul) İSTANBUL 3 NOLU HALK SAĞLIĞI LABORATUVARI (Bağlarbaşı Mah.Atatürk Cad.No:144 Maltepe/İstanbul) c) Teslim tarihi : Sözleşme imzalanmasına müteakip idare tarafından yüklenicinin kendisine veya tebligat için gösterdiği adrese yapılacak olup işe başlama yazısının tebliğinden itibaren işe başlanacak olup 60 (Altmış) gün içinde tüm fonksiyonları ile çalışır vaziyette teslim edilecektir 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü Konferans Salonu (Seyitnizam Mah. Mevlana Cad.No:81-83 Zeytinburnu/İSTANBUL) b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Yetkili satıcılığı veya imalatçılığı gösteren belgeler: a) İmalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler, b) Yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler, c) Türkiye'de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest bölge faaliyet belgesi. İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden, kendi durumuna uygun belge veya belgeleri sunması yeterli kabul edilir. İsteklinin imalatçı olduğu aşağıdaki belgeler ile tevsik edilir. İsteklinin alım konusu malı teklif etmeye yetkisinin bulunup bulunmadığını belgelendirmesi gerekir. Bu çerçevede istekli aşağıdaki bentlerde yer alan belgelerden kendi durumuna uygun olan belge veya belgeleri sunabilir: a) İstekli imalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler, b) İstekli yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler, c) İstekli Türkiye'de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest bölge faaliyet belgesi. İş ortaklığında ortaklardan birinin, teklif edilen mala veya mallara ilişkin imalatçı veya yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belgelerden birini sunması yeterlidir. İsteklinin imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler ise şunlardır: a) Aday veya istekli adına düzenlenen Sanayi Sicil Belgesi, b) Adayın veya isteklinin üyesi olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen Kapasite Raporu, c) Adayın veya isteklinin kayıtlı olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen İmalat Yeterlilik Belgesi, ç) Adaylar ve isteklilerin adlarına veya unvanlarına düzenlenmiş olan teklif ettiği mallara ilişkin yerli malı belgesi veya teknolojik ürün deneyim belgesi. d) Tıbbi Cihaz üreticisi, OEM (Original Equipmcnt Manafacturer-Orjinal Malzeme Üreticisi) tarzı ürün ürettirmek suretiyle üretici niteliğini kazanmış ise bu üretime ilişkin sözleşme, e) İsteklinin alım konusu malı ürettiğine ilişkin olarak ilgili mevzuat uyarınca yetkili kurum veya kuruluşlarca düzenlenen ve isteklinin üretici veya imalatçı olduğunu gösteren belgeler Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: Teklif edilen malın teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygunluğunu belirlemek amacıyla teknik bilgilerin yer aldığı katalog ve/veya teknik şartnameye cevapları ve/veya açıklamaları içeren dokümanlar ihale dosyasında sunulacaktır. Teklif edilen ürün ve modeli dokümanlarda belirtilecektir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğünün Vakıfbank Ataköy Galleria Şubesi Nezdindekİ TR İBAN numaralı hesabına doküman bedeli yatırılıp İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü Mali İşler Şubesi İhale ve Satınalma Bürosu Seyitnizam Mah.Mevlana Cad.No:81-83 Zeytinburnu/İSTANBUL adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü Mali İşler Şubesi İhale Satınalma Bürosu (Seyitnizam Mah.Mevlana Cad.No:81-83 Zeytinburnu/İSTANBUL) adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin % 3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (Doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. BASIN:131383/

13 14 Magazin-Tv Ünlü çift boşanıyor Kenan Doğulu'dan annesine şaşırtan hareket Ünlü oyuncu Beren Saat'in siyasi paylaşımları Doğulu ailesi tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Son gelen haberlere göre, Beren Saat ile kayınvalidesi Serpil Doğulu arasındaki gerginlik iyice zirveye çıktı.kenan Doğulu'nun annesi Serpil Doğulu, sosyal medyadan siyasi paylaşımlar yapan gelini Beren Saat'i uyarmıştı. İddiaya göre Serpil Doğulu, güzel oyuncunun yaptığı sert çıkışların oğulları ve torunları da dahil olmak üzere tüm aileye zarar verdiğini Ancak Beren Saat, sosyal medyadaki siyasi paylaşımlarını sürdürdü. Bunun üzerine de hem Serpil Doğulu hem de Ece Doğulu, güzel oyuncuya mesafe koydu.haber MERKEZİ O Hayat Benim dizisine sürpriz transfer HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Volkan Demirel'in mutlu günü Öykü Gürman ile Yavuz Bingöl'den düet eçen hafta Öykü Gürman'la hayatını Gbirleştiren Yavuz Bingöl, düğün sonrası ilk konserinde eşini yanından ayırmadı. Gürman, konser boyunca Kıbrıs Golden Tulip & Pasha otelde sahne alan eşinin videosunu ve fotoğraflarını çekti. Bingöl'ün söylediği türküleri gözlerinin içine bakarak dinleyen Gürman eşinin davetiyle sahneye çıkıp düet yaptı. Bir ara söylediği türküyü unutan Bingöl eşine seslenerek Bak gördün mü senin yüzünden türküyü unuttum HAB.ER MERKEZİ ait Halim Paşa S Yalısı'nda yapılan düğünde, Behzat Gerçeker yönetimindeki Enbe Orkestrası sahne aldı. Dans becerilerini sergileyen Volkan Demirel, bir ara DJ kabinine geçerek kardeşi için şarkılar çaldı. HABER MERKEZİ Cem Yılmaz'dan yeni film paylaşımı Önümüzdeki günlerde mahkemeye başvuracak ikili anlaşmalı olarak boşanacak yılında nikah masasına oturan Belçim Bilgin-Yılmaz Erdoğan çiftinin evliliklerinde sorun olduğu duyurulmuştuhaber MERKEZİ YAYIN AKIŞLARI Fox Tv'de 3. sezona giren O Hayat Benim dizisi ile ilgili hazırlıklar devam ediyor. Sevilen diziye Aramızda Kalsın dizisinde Hatçik rolü ile hafızalara yer eden Ayça Damgacı katıldı. 6 Eylülde yeni sezonu açacak olan O Hayat benim dizisinde Ezgi Asaroğlu, Ceren Moray, Keremcem ve Oya Başar rol alıyor. HABER MERKEZİ Cem Yılmaz'ın, senaryosunu yazıp, yönetmenliğini yaptığı, 'Ali Baba ve 7 Cüceler' filminin Instagram hesabına yeni fotoğraflar yüklendi. Başrol oyuncularından Rus İrina İvkina ve Yılmaz'ın sarışın kareleri, Ali Baba ve 7 Cüceler yakında sinemalarda notuyla paylaşıldı. HABER MERKEZİ 07:10Küçük Hanımefendi 09:10Osmanlı Tokadı 10:50"Pıtırcık" 12:356 Mantı 13:50Savaşta Barışta Türk Ordusu 14:10Beni Böyle Sev 16:00Pastane 17:00Türk Sineması "Şen Dul Şaban" 18:50Hava Durumu 18:55Spor 19:00Ana Haber Bülteni 19:55Yunus Emre 23:20Y"Kaçış Planı" 01:00Galip Derviş 03:00ACF Fiorentina - Benfica 05:00Geniş Aile 06:00Kanal D Çocuk Kulübü 07:00Akasya Durağı 08:00Çok Güzel Hareketler Bunlar 09:30Magazin D 19:00 Kanal D Ana Haber Bülteni 04:05Aşk Zamanı 06:20Benim Annem Bir Melek 07:45Kertenkele 10:35Köpek Yarışması 12:20 K :00Günebakan 16:05Kırgın Çiçekler 18:45ATV Ana Haber 20:00Döndür Şansını 22:50Elin Oğlu 05:20 Kaçak Gelinler 07:00Yalancı Yarim 08:30Pulsar 10:00Dizi 19:00Star Haber 20:00Çarkıfelek 22:45Sinema 04:00Asla Vazgeçmem 06:30Cennet Mahallesi 08:30Vahşi Sevgili 10:00Cumartesi Sürprizi 13:00Ev Kuşu 14:15 Yavru ile Katip 16:15 Ne Münasebet 19:00 Show Ana Haber 20:00 İlişki Durumu: Karışık 07:00Geri Sayım 09:45Cnbc-e.com'da Bugün 10:00Piyasa Ekranı 10:30Piyasaya Bakış 11:00Piyasa Ekranı 12:00Finans Cafe 14:00Piyasaya Bakış 14:30İş Dünyasından 15:00 Piyasaya Bakış 15:30Piyasa Ekranı 16:00 Kapanışa Doğru 16:45Cnbc-e.com'da Bugün 17:00 Son Baskı 17:30Piyasaya Bakış 18:00Avatar 18:30Penguins of Madagascar 19:00The Simpsons 20:00Mom 05:15Çocuklar Duymasın 07:30Murat Güloğlu İle Çalar Saat Hafta Sonu 10:00Kiraz Mevsimi 13:00 Babam Sınıfta Kaldı 16:00Sen Benimsin 19:00FOX Ana Haber 20:15İnadına Aşk 22:15Adı Mutluluk 07:15Çizgi Film Kuşağı 09:00Tinker Bell ve Kayıp Hazine 10:45Yerli Sinema 12:15Ütopya 13:30Ütopya Panorama 15:15Kaçak Gelinler 16:45Oynat Bakalım 17:45 Çok Güzel Hareketler Bunlar 20:00Ayrılsak da Beraberiz 00:00Gerçek Adalet 01:45Ekip 49 03:30Yedi Psikopat 05:10Dudaktan Kalbe 06:15Yeter Ki Sen Kazan 07:00Her Sabah 08:452. Sayfa 10:30Doktor Aytuğ 12:30Öğle Haberleri 12:50Derya'nın Dünyası 14:45Dudaktan Kalbe 16:15Dolu Dolu Anadolu 17:50Sıcak Gündem 18:00Ana Haber 18:50Yeter Ki Sen Kazan 19:50Fünye 21:45Kayıp Kimlik 23:45Hayatın Rengi 05:00Gezenti 05:20Donanım Haber 06:00Shappies 06:20Monster Warriors 06:40Ejder Avcıları 09:00Trend Topic 12:00I Heart Radio 15:30Donanım Haber 18:00Yeşil Öyküler 18:40Fırıldak Ailesi 08:45Lifestyle 08:55 Hava Durumu 09:00Haber Merkezi 09:15Ekonomi Piyasalar 09:20Spor 09:30Ekonomi Notları 10:00Haber Merkezi 10:15Ekonomi Piyasalar 10:20Spor 10:30Seçim Aktüel 10:45Spor 10:55Hava Durumu 11:00Haber Merkezi 11:15Ekonomi Piyasalar 11:20Spor 11:30Haber Merkezi 11:35Ekonomi Piyasalar 11:40Spor 02:00Gece Haberleri 02:15Tarafsız Bölge 04:00Gece Haberleri 04:155N1K 05:20Serra ile İtalyan İşi 06:00Güne Merhaba 07:40Spor 07:50Güne Merhaba 08:40Spor 08:49Güne Merhaba 09:00Parametre 10:00Haber 10:35Paranın Gündemi 11:00Haber 12:00Bugün 13:48Hava Durumu 14:00Günlük 14:50Hava Durumu 11:35Spor Bülteni 11:55Hava Durumu + Yol Durumu 12:00Ajans Bugün 12:35İşin Sırrı 12:503 Dakika 12:55Hava Durumu + Yol Durumu 13:00Ajans 13:50Hava Durumu 13:55Yol Durumu 14:00Ajans 14:30Spor Bülteni 14:50 3 Dakika 15:00Ajans Gün İçi 15:25Bize Sorun 16:00Ajans Gün İçi 16:30Spor Bülteni 12:00Haber Masası 12:25Dünya Raporu 12:35Ekonomide Görünüm 12:45Spor Bülteni 13:00Gün Ortası 13:35Ekonomide Görünüm 13:45Spor Bülteni 14:00Gün Ortası 14:45Ekonomide Görünüm 15:00Güne Bakış 15:35Ekonomide Görünüm 15:45Spor Bülteni 16:00Güne Bakış 16:35Ekonomide Görünüm 16:45Spor Bülteni 17:00Akşam Haberleri 18:00Akşam Raporu 20:00Televizyon Gazetesi

14 Spor15 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA Teknik direktör Vitor Pereira'nın cezası nedeniyle takımın başında yer alan Yardımcı Antrenör Filipe Almeida, şöyle konuştu: "Büyük bir takıma karşı önemli bir karşılaşmayı geride bıraktık. Geçen yıldan iyi tanıdığımız bir takımdı. Maçtan önce bu maçın ne kadar zor olacağını biliyorduk. Bu sahada kendi evlerinde hiç maç kaybetmemişlerdi. Zemin istediğimiz düzeyde değildi. Bu bilinçle de buraya geldik. Geçen yılki kadrolarını tamamen korumayı başarmışlardı. Takımımız bu akşam galip gelme iradesini ortaya koydu. Fazla sayıda pozisyon bulduk. Maç zordu zira çok iyi organize olan bir takıma karşı oynadık. Böyle sahada galip gelmek, galibiyetimize daha da değerli kıldı." Pereira'nın takımın başında maça çıkmamasına ilişkin bir soruyu cevaplandıran Almeida, "Bugün hocamız sahada ve yedek kulübesinde olmak isterdi ama bunun mümkün olmadığını biliyorduk. Hafta boyunca yoğun bir çalışma Fe ner bah çe'nin UE FA Av ru pa Li gi Pla yoff tu ru ilk ma çın da Yu na nis - tan tem sil ci si At ro mi tos'u 1-0 yen me si nin ar dın dan Yar dım cı An tre - nör Fi li pe Al me ida, "Da ha faz la gol bu la bi lir dik ama ol ma dı. Yi ne de gü zel bir so nuç la ay rı lı yo ruz." de di. F.Bahçe Yardımcı Antrenörü Almeida: Hedefimize ulaştık yürüttük. Bu çalışmalarımız sırasında her türlü ihtimale hazırlandık. Onun yokluğuna da hazırdık. Teknik anlamda her detayı inceledik. Bu detayları hocamız hafta boyunca aktardı. Hocamız takımın maça hazır olduğunu görünce teknik heyete ve futbolculara güvendi. Her senaryoyu birlikte çalıştık. Maç içerisinde bu planları uygulamaya gayret gösterdik. Hocanın bu kararının başarıya ulaştığını düşünüyorum. Hedefimize ulaştık. Galibiyet ile ayrılıyoruz." GRIGORIOU: İKI PENALTIMIZ VERILMEDI; PERSIE'NIN GOLÜ FAULDÜ Fenerbahçe'nin UEFA Avrupa Ligi Play-Off turu ilk maçında Yunanistan temsilcisi Atromitos'u 1-0 yenmesinin ardından Yunan teknik direktör Michalis Grigoriou, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Grigoriou, kendilerine haksızlık yapıldığını "İKİ PENALTIMIZ VER- İLMEDİ" Kendilerine iki penaltı verilmediğini, Van Persie'nin golünün ise faul olduğunu belirten Grigoriou, isim vermeden İtalyan hakeme ateş püskürdü. Grigoriou, şunları söyledi: "Futbolcularıma gösterdikleri çaba için çok tebrik ediyorum. Atromitos, takım olarak bu akşam daha da büyüdü. Fenerbahçe karşısında bu şekilde oynadıktan sonra böylesine kaybetmek haksızlık. Takım olarak büyüdük. İlk dakikadan son dakikaya kadar iyi mücadele ettik. Sizin gördüklerinizi ben de yeniden izledim. Maç esnasında gördüklerimden farklı değildi. Sadece Napoleoni ve Marcelioni'ye verilmeyen penaltılardan bahsetmiyorum. Ayrıca Van Persie'nin golüne verdiğim tepki sonucu oyun dışı kalmam kariyerimde çok az yaşadığım bir şeydi." "FIRSATLARI DEĞER- LENDİREMEDİK" Oyuncularının ruhlarını ortaya koyarak oynadıklarını vurgulayan Yunan antrenör, "Garip gelse de bugünkü iki takımın durumundan sonra 0-0 ile İstanbul'da ihtimaller çok olacaktı. Tabiki büyük bir rakip ile oynadık. Ancak bunu maç esnasında göremedik. Onun için de oyuncularımı çok tebrk ediyorum. Maç boyunca gönülden oynadılar." ifadelerini kullandı. "İkinci maça hazırlanacağız. Sorumluluğumuzu yapmaya gideceğiz. En iyisini yapmaya çalışacağız." diyen Grigoriu, "Oyuncularım dünyaca ünlü Fenerbahçe'nin futbolcularına karşı takım olarak çok iyi oynadılar. 90 dakika boyunca defans yapmak için geri çekilmedik. Napoleoni ve Brito ile fırsatlar yakaladık. Kaybetmek hoşumuza gitmese de bu maçtan kazancımız çok oldu." "PERSİE GOLDE FAUL YAP- TIĞINI KABUL ETTİ" "Taraftarımıza destekleri için çok teşekkür ediyorum" diyen Michalis Grigoriou, Van Persie'nin golünün faul olduğunu söyledi: "Van Persie, benim oyuncuma faul sonrası golü attığını kabul etti." ifadelerini kullandı. Olimpiyat Stadı, Beşiktaş'ı bekliyor Beşiktaş ın iç saha maçlarını oynayacağı Atatürk Olimpiyat Stadı, siyah beyazlı takımı bekliyor. Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş'in de stada gelerek incelemelerde bulunduğu öğrenildi. V odafone Arena inşaatı sebebiyle son iki sezonda maçlarını ağırlıklı olarak Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynayan Beşiktaş'ın bu seneki Olimpiyat macerası 22 Ağustos Cumartesi oynayacağı Trabzonspor maçı ile başlıyor. Olimpiyat Stadı nda ise çalışmalar yoğun şekilde devam ediyor. Statta genel temizlik, teknik bakım ve kontrollerde de sona gelindi. Beşiktaş ın Süper Lig sezonunun ilk iç saha maçına çıkmasını bekleyen Olimpiyat Stadı nda saha zemini de tamamen değişti. Stada doğal çim ile beraber kış şartları için elektrikli alttan ısıtma sistemi eklendi. Konumu ve sahanın tribünlere olan uzaklığı sebebi ile Beşiktaş taraftarının benimsemediği Beşiktaş-Trabzonspor arasındaki 121. randevu Beşiktaş, Spor Toto Süper Lig'in 2. haftasındaki zorlu mücadelede bugün günü İstanbul'da Trabzonspor ile karşı karşıya gelecek. Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanacak ve saat 21.45'te başlayacak maçta, hakem Ali Palabıyık düdük çalacak. rabzonspor'un 2-0 galibiyetiyle 11 Ekim T1973'te başlayan 42 yıllık rekabette, geride kalan 120 karşılaşmanın 49'unu Beşiktaş, 42'sini Trabzonspor kazandı, 29 maçta ise taraflar birbirine üstünlük sağlayamadı. Siyah-beyazlıların 160 golüne, bordo-mavililer 127 golle karşılık verdi. Ligde de Beşiktaş önde Geride kalan 84 lig maçında Beşiktaş 32, Trabzonspor 31 galibiyet aldı, 21 karşılaşma ise berabere sonuçlandı. Trabzonspor, Beşiktaş'ı Süper Lig'de yaptığı son 7 maçta ise yenemedi. İki takım İstanbul'da resmi ve özel 59 kez karşı karşıya geldi, siyahbeyazlılar 31, bordo-mavililer ise 12 kez sahadan galip ayrıldı. Taraflar 16 maçta ise eşitliği bozamadı. Ligde Beşiktaş'ın attığı 115 gole, Trabzonspor 89 golle karşılık verdi. Trabzonspor, deplasmanda son 11 maçta 3 kez yenildi Beşiktaş, lig maçlarında İstanbul'da üstünlük kurduğu Trabzonspor'u, ev sahibi ekip sıfatıyla yaptığı son 11 lig maçında ise 2'si son 2 sezonda olmak üzere 3 kez yenebildi. Farklı skorlar Beşiktaş, Trabzonspor karşısındaki en farklı skorlu galibiyetini 20 Kasım 1993'te İstanbul'da yapılan lig maçında 7-1'lik skorla aldı. Siyah-beyazlılar ayrıca, ve sezonlarında 5-0, sezonunda da rakibini 4-0 yendi. Trabzonspor ise Beşiktaş karşısındaki en farklı skorlu galibiyetini 11 Mart 1997'de Ankara'daki Başbakanlık Kupası maçında 4-0'lık sonuçla elde etti. Tosic belirsizliği Beşiktaş'ta, Trabzonspor maçı öncesi Sırp futbolcu Dusko Tosic'in durumu belirsizliğini koruyor. Siyah-beyazlıların dünkü antrenmanına katılmayan ve tedavisine devam edilen tecrübeli futbolcunun, maç kadrosunda yer alıp almayacağının bugünkü son çalışmanın ardından netlik kazanması bekleniyor. Siyah-beyazlılarda uzun süreli sakatlıkları bulunan Tolgay Arslan ve Veli Kavlak da Trabzonspor karşısında görev yapamayacak.belindeki ağrılar nedeniyle Mersin İdmanyurdu maçının kadrosunda yer almayan, ancak sakatlığını atlatan ve hafta boyunca takımla çalışan Jose Sosa ise teknik direktör Şenol Güneş'in şans vermesi halinde forma giyebilecek. AA Atatürk Olimpiyat Stadı'nda ulaşım ise ağırlıklı olarak metro ile gerçekleştirilecek. Siyah beyazlı taraftarlar metro istasyonu, Yenikapı- Marmaray bağlantısı ile Kartal dan itibaren aktarma ile stada kolaylıkla erişim sağlayabilecek. Ayrıca 22 Ağustos Cumartesi günü Trabzon maçı öncesi ve sonrası için ek seferlerde düzenlenecek. Halkalı, Başakşehir, Ispartakule, Kayşehir, Yenibosna hatlarına ise İETT ek seferler koyarak ulaşımı kolaylaştıracak. Olimpiyat Stadı nın çevresinde ise 4 bin araçlık otoparkta bulunmakta. Beşiktaş - Trabzonspor karşılaşması 22 Ağustos Cumartesi günü saat Atatürk Olimpiyat Stadı nda oynanacak. Erdem: Akhisar maçına odaklandık üper Lig'in ilk haf- kendi evinde Stasında Beşiktaş'a 5-2 mağlup olan Mersin İdmanyurdu'nda gözler hafta sonu deplasmanda oynanacak Akhisar Belediyespor maçına çevrildi. Mersin İdmanyurdu Basın Sözcüsü Ayhan Erdem'de Beşiktaş mağlubiyetini geride bıraktıklarını belirterek, ligin ikinci haftasında karşılaşacakları Akhisar Belediyespor maçına odaklandıklarını Erdem, ligin ilk haftasında sahalarında konuk ettikleri Beşiktaş karşısında alınan 5-2 lik mağlubiyetin camida büyük üzüntü yaşattığını ancak bu maçı geride bıraktıklarını kaydederek, "Lig uzun bir maraton. Tüm olumsuzluklara rağmen iyi bir ekibe sahibiz. Ligin ilk haftasında Beşiktaş karşısında alınan mağlubiyeti bir tarafa bırakıp, önümüzdeki hafta Akhisar Belediyespor deplasmanında yapacağımız önemli karşılaşmaya odaklanmamız şart. Ligdeki maçlara tek tek bakarak, bu şekilde hazırlanıyoruz." G.Saray da Semih takıma döndü! Galatasaray, Spor Toto Süper Kaya'nın antrenmanın darbe alan Sabri Sarıoğlu ile sol Lig'in ikinci haftasında 24 tamamında takımla çalıştığı üst ön adalesine darbe alan Ağustos Pazartesi günü sahasında yapacağı Osmanlıspor maçı hazırlıklarına başladı. kaydedildi. Lukas Podolski'nin takımdan ayrı koştuğu belirtildi. Florya Metin Oktay Tesisleri'nde teknik direktör Hamza Hamzaoğlu yönetiminde basına kapalı gerçekleştirilen antrenmanda, pas çalışmasının ardından çift kale maç yapıldığı bildirildi. Sarı-kırmızılılarda tedavisi tamamlanan Semih Sakatlığı bulunan Sinan Gümüş'ün, antrenmanın ilk ve ikinci bölümünde takımla çalıştıktan sonra son bölümde kondisyoner eşliğinde özel bir adaptasyon çalışması yaptığı aktarıldı. Real Madrid ile oynanan Santiago Bernabeu Kupası maçında sağ üst ön adalesine Menisküs ameliyatı edilen Hamit Altıntop'un tedavisine devam edilirken, Aurelien Chedjou'nun tedavisinin ardından, sağ omzunda eklem çıktığı bulunan Burak Yılmaz'ın ise özel bir bandajla antrenmanın tamamında takımla çalıştığı vurgulandı. Haber Merkezi Teknik direktör Mesut Bakkal a da güvendiklerini belirten Erdem, "Takımın içinde bulunduğu zor şartlar altında görevi kabul edip takımın başına geçen Mesut Bakkal a yönetim olarak güvenimiz tam. İyi işler çıkaracağını biliyoruz. Önümüzdeki haftalarda üst üste alacağımız galibiyetlerle de bu güvenimizin ne kadar yerinde olduğunu kendisinin göstereceğinden hiçbir şüphemiz yok." diye konuştu. AA

15 YÖNÜMÜZÜ ŞAŞIRDIK! S ezon Pirinç Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, kurun 3 günde yüzde 10 arttığı bir ortamda iş dünyasının yönünü bulamadığını belirterek, Biz de bu dönemde kendimizi korumak için 10 milyon Euro luk iki yatırımımızı askıya aldık TÜRKİYE de yaşanan siyasi belirsizlikler, terör olayları ve komşu ülkelerde yaşanan sorunlar yatırımcıları da bir hayli etkiledi. 10 milyon Euro luk iki yatırımlarını askıya aldıklarını ifade eden Sezon Pirinç Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, Kurun 3 günde yüzde 10 arttığı bir ortamda iş dünyası da yönünü bulamıyor. Koalisyon hükümetinin kurulması gerekiyordu ama olmadı. Biz de bu dönemde kendimizi korumak için yatırımlarımızı askıya aldık. Dövizdeki öngörülemezlik de bu kararımızda önemli bir etken oldu Siyasi ve ekonomik belirsizlik yüzünden yenileme yatırımlarının yanında, çeltikten enerji üretmek için gerçekleştirecekleri yatırımı da erteledikle rini belirten Erdoğan, Trakya daki tesislerine yapmayı planladıkları ama ertelemek zorunda kaldıkları yatırımların değerinin değerinin 10 milyon Euro olduğunu Mehmet Erdoğan, Yatırımlada dövizin payı yüzde 90 civarında. Dövizin bu kadar yükseldiği bir dönemde iş dünyası yeni yatırım yapmaz ifadelerini kullandı. Dövizdeki artışın ekonomik bir açıklaması olmadığını belirten Erdoğan, Dış gelişmeler bunu desteklemiyor. Daha çok içerideki siyasi belirsizliğin yansımasından kaynaklı diye konuştu.son dönemde kurlarda görülen hızlı artışın en geç 6 ay içinde bakliyat ürünlerine zam olarak yansıyacağını söyleyen Erdoğan, Pirinç rekoltesi bu yıl iyi olacağı için fiyatlarda aşırı bir artış beklenmiyor. onom HERKES için EKONOMi POLiTiKA SERT FAiZ ARTIŞI GELEBiLiR Cumartesi KDV dahil 25 faizin politika duruşunu daha ağırlıklı temsil ettiği sorusunun yanıtı ise piyasanın fonlama ihtiyacının ne kadarlık kısmının merkez bankası tarafından karşılandığı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilecektir" denildi. Ortalama fonlama maliyeti dün itibariyle yüzde 8.67, bankalararası piyasadaki gecelik faiz ise yüzde seviyesinde bulunuyor. Merkez Bankası'nın gecelik borçlanma faizi yüzde 7.25, borçverme faizi ise yüzde seviyesinde. Haftalık repo faiz oranı ise yüzde 7.5. TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte, dün açıklanan Fed tutanaklarının Eylül'de faiz artırımı olasılığını aşağı çeken tavırda olduğunu söyleyerek, "Normalde bunun TL varlıklarda etkisinin pozitif olmasını bekleriz. Ancak tam tersi oldu. Neden? Çünkü Merkez Bankamız Fed'in faiz artırımına kadar faiz artırmayacağını söyledi ve jeopolitik gelişmeler, PKK terörizmi ve siyasi belirsizliklerle çalkalanan piyasada hala rahat bir konumda olduğunu gösteren açıklamalar yaptı. İşte bu nedenlerle, Fed faiz artırımlarının Eylül değil Aralık'a sarkabileceği fiyatlamasının TL'ye daha çok satış getirdiğini düşünüyorum" dedi ve şöyle devam etti: "Merkez Bankası'nın sadece likidite sıkıştırmasıyla bekleyebileceği bir piyasada değiliz. Türkiye'nin risk primi bu sabah 284 baz puana yükseliyor. Haziran sonu 225 baz puandaydık dönemindeki güllük gülistanlık piyasa koşulları içinde değiliz; herkesin bunu anlaması lazım. BEYOĞLU ZABITASI İŞLETMELERİ TEKNOLOJİ İLE DENETLİYOR! Ekonomistler TL'deki değer kaybının devamı TCMB'yi Ocak 2014'deki gibi hızlı ve sert faiz artırımına zorlayabileceğini belirttiler. S iyasi belirsizliğin sürmesi, erken seçim sonucunun mevcut siyasi tabloyu değiştirmeyebileceği endişelerinin yanı sıra artan güvenlik kaygılarıyla liranın dolar karşısında rekor düşük seviyeleri görmesi akıllara Ocak 2014'ü getirirken, faiz adımlarını ABD Merkez Bankası'na endeksleyen Merkez Bankası Fed'i beklemeden sert faiz artırımına gitmek zorunda kalabilir. Dolar/TL, bu sabah illikit piyasada tarihi zirvesi olan 'yi gördükten sonra 1337 itibariyle / seviyesinden işlem görüyor. Sepet bazında TL ise olan zirvesinin ardından aynı saatte / seviyesinden işlem görüyor. Dolar karşısındaki değer kaybı bugün yüzde 2'yi aşan TL, diğer gelişmekte olan ülke para birimleri arasında açık ara en kötü performansı gösterirken, kurun 3 TL'yi görmesiyle TL'nin yılbaşından bu yana dolar karşısında değer kaybı ise yüzde 27'ye ulaştı. TL gelişmekte olan piyasalar içinde de Brezilya realinin ardından en çok değer kaybeden para birimi. TCMB'nin 18 Ağustos'taki PPK toplantısı sonucunda kısa vadeli faizleri değiştirmemesi küresel para politikalarındaki normalleşme sürecine paralel olarak kendi para politikasında sadeleşmeye gitmek üzere bir yol haritası açıklaması piyasadaki tedirginliği gidermedi. Öte yandan, TCMB'nin dünkü ekonomistler toplantısında öncelikle ortalama fonlama maliyetini artıracağını ve haftalık repo faizindeki artışın Fed'in faiz artırımlarına bağlı olarak başlayacağını söylemesi TCMB'nin piyasanın gerisinde kaldığı algısının pekişmesine neden oldu. Nomura CEEMEA Kredi Stratejileri Direktörü Timothy Ash, "Merkez Bankası yine 'gözüne ışık tutulmuş tavşan' modunda ve 2014 başındaki durumun benzeri tekrarlanıyor. Merkez Bankası o zaman almış olması gereken dersi almamış görünüyor ve yine piyasanın gerisinde kalarak daha sonra daha agresif adım atmak zorunda kalmaya doğru ilerliyor" Merkez Bankası geçen yılın Ocak ayında kurdaki sert yükselişe ilk olarak günlük döviz satım ihaleleri ile müdahale etmeye çalışmış, tansiyonu düşüremeyince iki yıl aradan sonra ilk defa piyasaya yaklaşık 3.2 milyar dolar döviz satarak müdahale etmişti. TL'nin dolar karşısında sert değer kaybını bu şekilde de durduramayan TCMB, 29 Ocak 2014'te olağanüstü PPK toplantısı ile faizde sert artışa giderek, TCMB haftalık repo faizini yüzde 4.5'ten yüzde 10'a çıkarmıştı. Istanbul Analytics Ekonomisti Atilla Yeşilada, mevcut koşullarda TCMB'nin Fed'in 17 Eylül'deki faiz kararı açıklamasına kadar bekleyemeyeceğini belirterek, "TCMB koridoru terk etmeyeceğini bir kez daha ilan ederken, kısa vadede kurda baskılarla efektif fonlama faizini yükselterek mücadele edeceğini ekledi. Fakat bizce yolunu kaybetmiş durumda. Ocak 2014 benzeri bir kriz içine girdiğimizi takdir edemiyor. Belki de ediyor, ama AKP'den korktuğu için itiraf edemiyor" dedi ve ekledi: "Bizce TCMB Eylül'e kadar dayanamaz. Acıya dayanma eşiği dolar/tl'nin 3.00 çizgisini aştığı gün olabilir ve ardından, bir gece ansızın şok faiz artırımı gelebilir." TCMB dün yayınladığı "Faiz Koridoru ve Para Politikası Duruşu" başlıklı ekonomi notunda BIST gecelik faizi ve ortalama fonlama faizinin seviyesinin para politikasının duruşunu çok büyük ölçüde temsil ettiği belirtilerek, BIST gecelik faizlerinin finansal araçların fiyatlamasında daha önemli olmakla birlikte, TCMB ortalama fonlama faizinin de özellikle mevduat faizlerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynadığı ifade edildi. Notta, "TCMB'nin politika duruşunu tek bir faizle ifade etmek gerekirse, bu faizin BIST faizi ile TCMB ortalama fonlama faizi arasında bir yerde olduğunu söylemek mümkündür. Hangi Beyoğlu Belediyesi Zabıta Ekipleri, ilçedeki işletmeleri tablet ile Karekodlu Ruhsat Denetimi sayesinde uzaktan denetliyor. T ablet ile işletmelerin bütün bilgilerini ekranında gören ekipler, gerekli buldukları işletmelere yanlarında taşıdıkları yazıcılar ile tebligat çıkartabiliyor. Saniyeler içerisinde belgelerini alan işletme sahipleri uygulamadan çok memnun.beyoğlu Belediyesi tarafından hayata geçirilen Karekodlu Ruhsat Denetimi uygulamasıyla, ilçedeki işletmelerin dakikalarca süren denetimleri sona erdi. Türkiye de ilk ve tek olma özelliği taşıyan uygulama, hem zabıta ekiplerinin hem de işletmecilerin işlerini kolaylaştırıyor. Pratik uygulama sayesinde işyeri sahipleri rahatsız edilmeden barkod okuma işlemi yapılarak denetimler yapılmış oluyor. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan tarafından özel tasarlatılan çanta içerisinde ipad ve yazıcı bulunuyor. SANİYELER İÇİNDE DENETİM YAPILIYOR 2014 yılında başlatılan uygulama özellikle İstanbul un en işlek mekanlarından olan Taksim bölgesinde de denetimleri rahatlatıyor. Yerli ve yabancı turistlerin önemli uğrak mekanlarından biri konumundaki bölgede zamandan tasarruf sağlayan uygulama, denetlemeleri saniyelere kadar indiriyor. Bu da hem işletmeci hem de görevlilere büyük hız kazandırıyor. BÜTÜN BİLGİLER TABLETTEN GÖRÜLEBİLİYOR İşletmelerinin dış cephesine yapıştırılan Karekodlar, denetime gelen zabıta ekipleri tarafından ellerindeki tabletler aracılığıyla özel olarak üretilmiş program sayesinde okutuluyor. Bu sayede işyeri hakkındaki bütün bilgiler tablet ekranından görülebiliyor. İşyerinin ruhsat durumu, vergi levhası ya da resmi prosedürdeki tüm işlemleri buradan takip ediliyor. Denetimler sırasında gerekli tebligat işlemi zabıta tarafından anında yazıcından çıktı alınarak işletme sahibine yapılıyor. İLÇE ESNAFI UYGULAMADAN MEMNUN Uygulamadan çok memnun olduklarını söyleyen Taksim bölgesinde işletmecilik yapan Ali Demirel, Kapımızda bulunan Karekod uygulaması ile ekipler; eksiğimiz, yanlışımız varsa bir dakikada elimize veriyorlar; olmadığı zaman da teşekkür edip gidiyorlar. Önceden ruhsat, vergi levhası gibi şeyler isteniyordu. Şimdi onlardan kurtulduk.