Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT. Genel Biyoloji ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT. Genel Biyoloji ISBN 978-605-5885-21-2. Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir."

Transkript

1 5. Baskı

2 Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT Genel Biyoloji ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2013, Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti ye aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı, mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. 1. Baskı: Eylül 2008, Ankara 5. Baskı: Eylül 2013, Ankara Yayın-Proje Yönetmeni: Selcan Arslan Dizgi-Grafik Tasarım: Gülnur Öcalan Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı Baskı: Ayrıntı Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Sti. İvedik Organize Sanayi 28. Cadde 770. Sokak No:105/A Yenimahalle/ANKARA ( ) Yayıncı Sertifika No: Matbaa Sertifika No: İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi Yayınevi Belgeç: Dağıtım: Dağıtım Belgeç: Hazırlık Kursları: E-ileti: pegem@pegem.net

3 ÖNSÖZ Eğitimde yeniden yapılanma çalışmalarında 2006 yılı sonunda tüm eğitim fakültelerinde okutulan dersler yeniden oluşturulmuştur. Bu süreçte canlılar bilimi adı altında eğitim fakültesi ilköğretim bölümü sınıf öğretmenliği ana bilim dalında okutulan ders, yerini Genel Biyoloji dersine bırakmıştır. Bu kitap Genel biyoloji ders içeriğine ve YÖK kur tanımına uygun olarak hazırlanmıştır. Konular işlenirken canlıların yapısı, çeşitliliği, organizma ve kalıtımla ilgili temel bilgilerin açık ve anlaşılır bir şekilde sunulması amaçlanmıştır. Bu kitap eğitim fakültelerinin diğer bölümlerinde okutulan Genel Biyoloji dersi için de kullanılabilir. Bu bakış açısıyla çeşitli üniversitelerden değerli hocalarımızın katkılarıyla ünite fikri doğrultusunda bölümleştirilen kitabın akademisyenlere ve siz öğrencilere yararlı olması temennisiyle Editör: Orçun BOZKURT iii

4 Bölümler ve Yazarları 1. Bölüm: Canlı Organizmaların Temel Özellikleri Doç. Dr. Lütfullah TÜRKMEN Uşak Üniversitesi Eğitim Fakültesi 2. Bölüm: Canlıların Çeşitliliği 3. Bölüm: Hücre Yrd. Doç. Dr. Mustafa HAMALOSMANOĞLU Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Doç. Dr. Arzu CANSARAN Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Zeynel BOYNUKARA Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Cengiz YILDIRIM Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi 4. Bölüm: Hücrenin Kimyasal Yapısı 5. Bölüm: Genetik 6. Bölüm: Dokular Yrd. Doç. Dr. Mustafa HAMALOSMANOĞLU Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Zeynel BOYNUKARA Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Doç. Dr. E. Selcen DARÇIN Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Atilla TEMUR Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi 7. Bölüm: Bitkisel Organlar Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT Mustafa Kemal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğr. Gör. A. Gani BAŞAR Mustafa Kemal Üniversitesi Eğitim Fakültesi 8. Bölüm: Đnsan Vücudu ve Organ Sistemleri Yrd. Doç. Dr. Fikriye POLAT Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi iv

5 İÇİNDEKİLER Önsöz... iii Bölümler ve Yazarları... iv İçindekiler... v 1. Bölüm CANLI ORGANİZMALARIN TEMEL ÖZELLİKLERİ (ss: 1/7) Düzeni ve Şekli olmak...1 Enerji Metabolizması...3 Büyüme, Gelişme, Üreme ve Kalıtım...3 Yaşanılan Çevreye Tepkide Bulunmak ve Kararlı Bir İç Çevre Oluşturmak Bölüm CANLILARIN ÇEŞİTLİLİĞİ (ss: 9/49) Canlıların Ortak Özellikleri...10 Canlıların Sınıflandırılması...12 Ampirik (Yapay) Sınıflandırma...13 Filogenetik (Doğal) Sınıflandırma...14 Canlıların İsimlendirilmesi...16 Sınıflandırma Birimleri...17 Sınıflandırmada Karşılaşılan Zorluklar...19 Canlılar Âlemi...20 Virüsler...21 Monera Alemi...23 Protista Alemi...27 Mantarlar Alemi...31 Bitkiler Alemi...32 Hayvanlar Alemi...35 Kaynakça...48 v

6 3. Bölüm HÜCRE (ss: 51/94) Hücrenin Keşfi ve Hücre Teorisi...51 Hücrelerde Şekil ve Büyüklük...52 Hücrenin Yapısı...53 Hücre Zarı ve Madde Alışverişi...56 Hücre Zarının Yapısı...56 Hücre Zarından Madde Geçişi...58 Sitoplazma...64 Hücre Organelleri...65 Çekirdek (Nükleus)...77 Bitki ve Hayvan Hücreleri Arasındaki Farklar...80 Hücre Döngüsü ve Bölünmeleri...82 Hücre Peryodu (Hücre Döngüsü)...84 Hücre Bölünmeleri...85 Mitoz ve Mayoz Hücre Bölünmelerinin Karşılaştırılması...92 Kaynaklar Bölüm HÜCRENİN KİMYASAL YAPISI (ss: 95/115) İnorganik Maddeler...95 Su...95 Mineraller...96 Asit Baz Tuzlar...96 Organik Maddeler...97 Karbonhidratlar...98 Yağlar Proteinler Vitaminler Protein Sentezi Mekanizması Yararlanılan Kaynaklar vi

7 5. Bölüm GENETİK (ss: 117/145) Genetiğin Tanımı ve Uygulama Alanları Genetiğin Tarihsel Gelişimi Genetiğin Temel Kavramları Mendel in Kalıtım Yasaları Monohibrid Çaprazlama Dihibrid Çaprazlama Eşeye Bağlı Kalıtım Eşeyin Etkisinde Kalan Genler Eşeyle Sınırlı Kalıtım Eşeye Bağlı Bazı Kalıtsal Hastalıklar Modifikasyon Mutasyon Kromozom Yapısındaki Mutasyonlar Kromozom Sayısı Mutasyonları Rekombinasyon Bağlı Olmayan Genlerin Rekombinasyonu Bağlı Genlerin Rekombinasyonu: Parça Değişimi (Crossing-over) Gen Bağlılığının Kanıtlanması Araştırmaları Kalıtımın Moleküler Temelleri DNA Yapısı DNA nın Replikasyonu RNA Protein Sentezi Kaynaklar vii

8 6. Bölüm DOKULAR (ss: 147/193) Hayvansal Dokular Epitel Dokusu Bağ Dokusu Kıkırdak Dokusu Kas Dokusu Kemik Dokusu Sinir Dokusu Kan Dokusu Bitkisel Dokular Meristemik Doku (Bölünür, Sürekli, Sürgen, Değişken Doku) Sürekli Doku (Değişmez Doku) Parankima (Temel doku) İletim Dokusu Destek Doku Salgı Doku Kaynaklar Bölüm BİTKİSEL ORGANLAR (ss: 195/209) Vejetatif Organlar Kök Gövde Yaprak Generatif Organlar Çiçek Meyve Tohum Kaynaklar viii

9 8. Bölüm İNSAN VÜCUDU VE ORGAN SİSTEMLERİ (ss: 211/275) Sinir Sistemi Bir Nöronun Yapısı ve Görevleri Sinir Hücresi Çeşitleri Sinir Hücrelerinde İmpuls İletimi Merkezi Sinir Sistemi Çevresel Sinir Sistemi Duyu Organları Göz Kulak Dil Burun Deri Hormonal Sistem Hipofiz Hareket Sistemi İskelet Sistemi Kas Sistemi Sindirim Sistemi Ağız Yutak Yemek Borusu Mide İnce Bağırsak Kalın Bağırsak Sindirime Yardımcı Organlar Besinlerin Sindirimi Dolaşım Sistemi Kalbin Yapısı Kalbin Çalışması ve Bölümleri Kan Dolaşımı Kalbin Beslenmesi ve Kalp Hareketinin Kontrolü Kan Damarları ve Yapıları Kılcal Damarlar Lenf Dolaşım Sistemi Solunum Sistemi Yapısı Solunum Mekanizması Boşaltım Sistemi Böbreğin Yapısı Nefron İdrar Oluşumu Üreme Sistemi Erkek Üreme Sistemi Spermatogenez (Sperm Oluşumu) Dişi Üreme Sistemi Döllenme ve Embriyo Gelişimi Kaynaklar ix

10

11 1. Bölüm CANLI ORGANĐZMALARIN TEMEL ÖZELLĐKLERĐ Doç. Dr. Lütfullah TÜRKMEN Küçük çocukların çoğu zaman canlı ve cansız varlıkları ayırt etmekte güçlük çektikleri kolayca gözlenebilir. Küçük çocuklar bir taraftan bilişsel gelişim düzeyleri sebebiyle bir taraftan da kavram kargaşası nedeniyle canlı ve cansız kavramları ayırt edemeyebilirler. Çocuklar böyle bir kavram kargaşası gösterseler de gerçekte de canlı ile cansız arasındaki bir fark var mıdır, var ise bu farklar nelerdir? Đlk anda canlı hareket eder, cansız hareket etmez diyebiliriz. Acaba tek fark bu mudur? Bundan sonraki kısımda canlı cansız arasındaki farkları açıklamaya çalışacağız. Çevresel açıdan aşağıdaki tanımın öğrencilerin sorgulamasını isteyelim. Canlı, cansız çevrenin organize olmuş şeklidir. Sizce doğru bir tanım mıdır? Doğru ve yanlış olduğunu düşünürken bir ağaçtaki yeşil yaprak, yere düşmüş ve tamamen kurumuş yaprakla ile yerde bulunan kaya parçasının canlı olup olmadıklarını sorgulayarak, canlı ile cansız arasındaki benzerlik ve farklılıkları karşılaştıralım. Düzeni ve Şekli olmak Dünyamızda maddeyi oluşturan temel birimin atom olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Atomlar daha alt kısımlardan oluşurken benzer veya farklı atomlar bir araya gelerek molekülleri veya bileşikleri oluştururlar. Bileşikler çevremizde bulunan cisimleri oluştururken, canlılarda bulunan bileşikler temelde proteinler, yağlar, karbonhidratlar, nükleik asitler olarak gruplandırılabilirler. Bu bileşikleri oluşturan karbon, hidrojen, oksijen, azot, fosfat gibi temel elementleri çevremizde bulunan cansız dediğimiz varlık ve cisim-

12 2 Genel Biyoloji lerde de görebiliriz. Canlılığın temeli oluşturan ve bileşiklerin yapısına giren bu temel elementler farklı atomların da bileşiklerin yapısına girmesiyle önce hücrenin yapısını oluşturacak daha büyük yapıdaki bileşiklere veya organellere dönüşürler. Farklı organellerin bir araya gelmesi ve zarla çevrili düzenli bir iç ortamın oluşmasıyla meydana gelen birim hücredir. Hücre teorisiyle beraber görülmüştür ki canlı dediğimiz varlıklar hücre veya hücreler topluluğundan meydana gelmiştir. İşte canlı ile cansız arasındaki ilk ve en önemli fark bu noktada başlamaktadır. Hücreyi oluşturan maddeler ve bileşikler bir noktaya kadar bazı cansız varlıklarla veya yapılarla benzerlik gösterseler de bu yapılar kendi içerisinde düzenli, dengeli ve belirli bir şekli ve organizasyonu olan hücrelere dönüşemezler. Hücreler yaptıkları işlerin ve şekillerinin benzerliğine göre bir araya gelerek farklı dokulara, farklı dokularda organları, belli bir işi yapmak üzere kendi aralarında bir organizasyonu bulunan organlar da sistemleri ve sistemler de bir bütün olarak dünyamızda yaşayan canlı organizmaları oluştururlar. Görüldüğü gibi canlı ve cansız arasındaki farktaki en büyük dönüm noktasını hücre dediğimiz yapının var olup olmaması oluşturmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi hücrelerin bir araya gelmesiyle oluşmuş çok hücreli organizmaların her birinin kendine has bir şeklinin olması canlı varlıkların bir başka bir özelliğidir. Şimdi asıl sorumuzu soralım. Cansız dediğimiz farklı atomlar ve bileşikler canlı dediğimiz hücre veya hücrelerden meydana gelmiş canlı varlıkları nasıl oluşturabilirler? Ayrıca canlı varlıkların kendilerine has bir şekilleri ve yapıları nasıl ortaya çıkabilir? Bu sorunun arkasında canlılıkla çoğu zaman özdeş kullandığımız hayat veya canlı olmak gelmektedir. Sonbaharda dalından düşmüş ve tamamen kurumuş yaprak canlı mıdır ve bu yaprakta hayat var mıdır? Biraz kafa karıştıran bir soru olsa da hep bir ağızdan canlı değildir ve hayat yoktur diyebilmekteyiz. Peki, canlı olmanın veya bir hayatı olmasının kriteri nedir? Acaba canlılık veya hayat çevrede var olan enerjiyi ve maddeleri kullanabilen bir mekanizma mıdır? Yoksa çevrede meydana gelen değişikliklere karşı cevap verebilen ve uyum gösterebilen bir sistem midir? Bunun yanında canlılık büyüyebilen, gelişen, hareket edebilen ve çoğalan bir yapı mıdır? Canlı dediğimiz varlıkların hücre veya hücrelerden oluştuğunu belirtmiştik ama dalından kopan ve tamamen kurumuş yaprağı ölü veya cansız diye adlandırırken ağacın dalında bulunan yeşil yaprağı canlı olarak sınıflayabilmekteyiz. Gerçek anlamda hücre veya hücrelerden meydana gelmiş belli bir şekli ve yapısı bulunan ve çevreden enerji alabilen ve aldığı enerjiyle yeni bileşikler sentezleyebilen veya bileşikleri parçalayabilen, çevresinde

13 Canlı Organizmaların Temel Özellikleri 3 meydana gelebilen değişikliklere tepki veren, kullandığı enerji ve dışardan aldığı maddeler sayesinde kütle ve hacimce değişme gösteren varlıkları canlı olarak adlandırabilmekteyiz. Görüldüğü gibi canlılığın ve canlı olmanın en önemli ikinci şartı hücre veya hücrelerden oluşmanın yanında temel metabolik faaliyetler gösterebiliyorsa ancak canlı diyebiliyoruz. Şimdi ağaçtaki dalda bulunan yeşil yaprak, yere düşmüş ve tamamen kurumuş yaprak ve yerde bulunan taş parçasının hangisine canlı hangisine cansız diyebileceğimizi artık öğrenmiş bulunmaktayız. Sarararak yere düşen ve tamamen kuruyan yaprak artık yerdeki taş parçası gibi canlı değildir. Temel metabolik faaliyetleri şimdi sırasıyla açıklamaya çalışalım. Enerji Metabolizması Fiziksel anlamda enerji, sistemin iş yapabilme yeteneğidir. Eğer sistemde bir enerji yok ise sistemin çalışabilmesi ve işleyebilmesi de mümkün değildir. Atomları oluşturan kuvvetin de yine özünde bugün çekirdek enerjisi dediğimiz enerjinin yattığını bilmekteyiz. Atomların da bir araya gelerek bir kimyasal bileşik oluşturabilmeleri için de sisteme dışarıdan enerjinin girmesi gerektiğini kimya derslerinde görmüştük. Dışarıdan alınan enerjinin kullanılmasıyla oluşmuş bileşikler tekrar geri yıkılacak olurlarsa tekrar ortama enerji verilmiş olur ve bu enerjide farklı amaçlar için kullanılmış olur. Metabolizmanın temelini oluşturan yapım (anabolizma) ve yıkım (katabolizma) olaylarını canlı sistemlerde canlılık devam ettiği sürece gözleyebiliriz. Yukarıda vermiş olduğumuz örnekteki yeşil yaprak dışarıdan aldığı ışık enerjisi ve maddeler sayesinde fotosentez yaparak bileşikleri sentezleyebilmektedir. Sentezlediği organik bileşiklerin bir kısmını ağaç dalındaki yeşil yaprağımız parçalayarak enerji açığa çıkarabilmektedir. Açığa çıkan enerjiyle de daha farklı bileşiklerin sentezlemesini yapabilir (Yağ ve protein molekülleri gibi). Peki, yerdeki tamamen kurumuş kuru yaprak veya taş parçası bu işlemleri yapabilir mi? Hepimizin koro halinde yapamaz dediğini duyar gibiyiz. Demek ki canlılığın en büyük belirtilerinden birisi de hücre veya hücrelerden oluşmasının yanında metabolik faaliyet gösterebilmesidir. Metabolik faaliyet gösterebilmesi için de dışarıdan enerji alması gerekmektedir. Ayrıca temel metabolik faaliyetlerin canlılarda solunum, sindirim, boşaltım gibi kısımlara ayrıldığını da unutmayalım. Büyüme, Gelişme, Üreme ve Kalıtım Nasrettin Hoca nın fıkrasında olduğu gibi kazanın doğurmasına inanmak isteriz ama ölmesini kabul edemeyiz. Ağacın dalında yeni filizlenen

14 4 Genel Biyoloji yaprağın büyüdüğünü ve farklılaştığını gözlerken yerdeki kuru yaprağın veya taş parçasının dışarından herhangi bir etki gelmediği takdirde şeklinin ve yapısının değiştiğini gözleyemeyiz. Canlı dediğimiz yapılar ister bir hücreli olsun ister çok hücreli olsun, metabolik faaliyetleri sayesinde dışarıdan aldıkları enerji ve madde sayesinde sentezledikleri bileşiklerle hacimce ve kütlece artarak büyüme ve gelişme gösterebilmektedirler. Nasıl çalışan sistemler belli bir süre sonra yıpranabiliyorlarsa canlı sistemlerde metabolik faaliyetler sırasında büyüme ve gelişmeden sonra yaşlanabilmektedirler. Yaşam veya hayat dediğimiz süreç belli bir anlık süreye sığdırılmış olsa ve arkası gelmeyecek olursa canlılık sürekliliğini nasıl devam ettirecektir? Canlılar ister tek hücreli olsun ister çok hücreli olsun büyüme, gelişme ve farklılaşmadan sonra metabolik faaliyetler sonucu yıpranmayla yaşlanma dönemine girerler. Bu dönemden ancak yeni meydana getirilen genç bireylerle kurtulabilmektedirler. Üreme adını verdiğimiz bu işlem canlılığın var oluşundan bugüne canlı hayatın devamını sürdüren en önemli işlemdir. Canlılarda eşeyli veya eşeysiz şekilde meydana gelen üreme işlemi aslında canlılığın temeli oluşturmaktadır. Üreme sayesinde var olan özellikler bir sonraki nesle aktarılırken bu işlem katılım molekülü olan DNA sayesinde olabilmektedir. Bildiğimiz gibi kalıtsal materyal olan DNA molekülü canlıkla ilgili bütün bilgileri üzerinde bulundurmakta ve bu bilgiler canlılığın metabolik faaliyetlerini meydana getiren enzimleri ve enzimlerin yapısını oluşturan protein moleküllerinin sentezlenmesini kontrol etmektedir. Sonuçta meydan gelen yavru hücreler eşeysiz bir üreme geçiriyorsa yeni birerler oluştururken eşeyli üreme geçiriyorlarsa gamet adını verdiğimiz üreme hücrelerinin birleşmesiyle meydana gelen zigot hücresinin büyüme, gelişme ve farklılaşmasıyla yeni bir organizma meydana gelebilmektedir. Bu sayede canlılık hem sürekliğini hem de çoğalmasını sağlamaktadır. Nasrettin hocanın kazan hikâyesinde olduğu gibi yere düşen kuru yaprak veya kaya parçasının büyüme, gelişme ve çoğalma gibi bir işlem geçirmesini bekleyenimiz yoktur herhalde. Yaşanılan Çevreye Tepkide Bulunmak ve Kararlı Bir İç Çevre Oluşturmak Çok güneşli bir günde güneşin olduğu tarafa bakacak olursak gözümüz nasıl bir şekil alır veya ışığın az olduğu bir ortamdan ışığı fazla olan bir ortama çıktığımız zaman ilk anda neden görmede güçlük yaşayabiliriz? Tam tersi ışığı bol bir ortamdan karanlık veya loş bir ortama girdiğimiz ilk anda hiçbir şey görmezken belli bir süre sonra bir şeyler görmeye başlarız. Bu örnekten nasıl bir çıkarım yapmamız gerektiğini anlamışsınızdır. Bir de

15 Canlı Organizmaların Temel Özellikleri 5 diğer kısımlarda verdiğimiz örneğimize bakalım ağaçtaki bir yeşil yaprakla yere düşmüş ve tamamen kurumuş yaprakla, yerdeki taş parçası acaba çevreye karşı nasıl bir tepki gösterir? Fotosentez yapan bitkilerde ışığın var olup olmasına göre fotosentezin ışıklı devre reaksiyonların başladığı, ışık olmadığı zaman bu reaksiyonların sona erdiği ve buna bağlı olarak yapraktaki stomaların açılıp kapanması düzenlenmektedir. Görüldüğü gibi sadece yüksek yapılı hayvansal organizmaların değil bitkilerin de çevrede meydana gelen değişiklere karşı tepki verdikleri görülmektedir. Sadece çok hücreli organizmalar değil tek hücreli organizmalar da çevrede meydana gelen değişikliklere karşı tepki gösterebilmektedirler. Örnek olarak Euglena da ışığı fotoreseptör dediğimiz almaçlar tarafından algılayabilir ve Euglena ışığa karşı tepkide bulunabilir. Görüldüğü gibi tek hücreli organizmalardan çok hücreli organizmalara kadar canlılar canlılık faaliyetleri içerisinde çevreye karşı ve çevresel değişikliklere tepkide bulunabilirler. Burada buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz. Ortam ısısı azaldığı zaman titremeye başlamamız, ısı arttığı zaman terlememizin artması, bazı bitkilerde ışık var iken çiçeğin kapanması ve ışığın azalması ile akşama doğru çiçeğin tekrar açması, böcek kapan bitkilerde yaprağa yaklaşan böceğin yaprak tarafından yakalanarak bitkinin azot ihtiyacını karşılamak için sindirilmesi canlıların çevreye karşı verdikleri tepkilere örnek olarak verilebilir. Yine örneğimize geri dönecek olursak tamamen kurumuş yaprağımız ve yerdeki taş parçası çevresel değişikliklere karşı ne kadar tepkide bulunabilir. Uzun bir süre içerisinde taş parçası ısı değişiklikleri ve rüzgarla şeklinde bazı değişiklikler olabilir ama bu değişiklikler hiçbir zaman canlının çevreye karşı vermiş oluğu tepkiyle karşılaştırılamaz. Canlı organizmalar çevrede meydana gelen değişikliklere karşı tepkide bulunurlarken aynı zaman da kendi iç çevresini kararlı ve dengede tutmaya çalışırlar. Homeostasi olarak adlandırdığımız kararlı iç çevre sayesinde kendi iç dengelerini koruyabilmektedirler. Yine örneklerimize geri dönecek olursak fazla su bulunduğu zaman yapraklar bu suyu stomalar sayesinde dışarı atabilirler. Yüksek yapılı hayvansal organizmalarda boşaltım organları ve hormonal denge ile kararlı bir çevre sağlayabilirler. Tek hücreli bir organizma olan Euglena da metabolik faaliyetler sonucu meydana gelmiş artık ürünleri ve fazla suyu kontraktil vakuol sayesinde dışarı atarak kararlı ve dengeli bir iç çevre oluştururlar. Görüldüğü gibi canlı organizmalar ister tek hücreli olsun ister çok hücreli olsun canlılar çevredeki değişikler sayesinde çevreye karşı tepkide bulunurlarken aynı zamanda kendi kararlı iç çevrelerini korumaya çalışırlar. Canlı organizmalar çevreye karşı tepkide bulunurlarken ve kendi kararlı iç çevrelerini devam ettirirlerken aynı zamanda çevredeki değişiklere karşı

16 6 Genel Biyoloji kendilerini uydurmaya çalışırlar. Uzun süren bu sürece adaptasyon adını vermekteyiz. Adaptasyon süreciyle dünyamızda farklı çevre şartlarında farklı canlı organizmalar görebilmekteyiz. Bu süreç aynı zamanda çok farklı canlı çeşitliliğine yol açabilmekte fakat hangi ortamda veya çevrede yaşarlarsa yaşasın canlılığın temel özellikleri her yerde aynı olmaktadır. Bu noktada sadece virüslerin canlı olup olmadıkları noktasında tartışmalar olabilmektedir. Fazla detaya girmeden söyleyebileceğimiz ise virüslerde sahip oldukları kalıtsal potansiyelle yaşam potansiyeli bulunan biyolojik moleküllerdir.

17 Canlı Organizmaların Temel Özellikleri 7 Doç. Dr. Lütfullah TÜRKMEN Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği programından mezun oldu. Kısa bir süre biyoloji öğretmenliği yaptıktan sonra Yurt Dışı Bursluluk sınavını kazanarak ABD'de fen bilgisi eğitimi alanında lisansüstü eğitimini tamamladı. Halen Uşak Üniversitesi Eğitim Fakültesinde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. l_turkmen@yahoo.com

18

19 2. Bölüm CANLILARIN ÇEŞİTLİLİĞİ Yrd. Doç. Dr. Mustafa HAMALOSMANOĞLU Çeşitlilik, biyolojik sistemlerin en temel özelliklerinden biridir. Fizik ve kimyada çalışılan temel parçacıkların ve elementlerin sayısı bir kaç yüz ile sınırlı kaldığı halde, biyolojik bilimlerin konusu olan canlı türlerinin sayısı üzerindeki tahminler 5 ile 50 milyon arasında değişmektedir. Bununla birlikte, bu güne kadar ancak 1,7 milyon canlı türü bilimsel olarak tanımlanıp isimlendirilebilmiştir. Dünya nın büyüklüğü, ekosistemlerin çokluğu ve farklılığı, insanoğlunun ulaşabileceği yerlerin azlığı, ekonomik nedenler, bu konuda çalışan bilim adamlarının sayısındaki azlık ve hızlı nüfus artışının getirdiği sorunlar nedeni ile daha incelenemeden birçok türün yok olması, tahmin edilenden daha az canlının bilimsel olarak isimlendirilmesine neden olmuştur. Yaşama alanını giderek genişleten insanın faaliyetleri sonucunda, büyük bir kısmı henüz tanınmayan, bilinmeyen canlı türleri hızla kaybolmaktadır. Bazı bilim adamları yeryüzünün canlı türleri bakımından hızla fakirleşmesinin doğurabileceği sonuçların nükleer bir savaşın etkilerine yakın olabileceğini öne sürerek dünya çapında tedbirler alınması gerektiğine dikkati çekmişlerdir. Canlı türlerinin kitle halinde yok olması, yeryüzünün biyolojik tarihinde çok görülmüştür. Bilimsel tahminlere göre bugün yeryüzünde yaşayan canlı türleri, canlılığın tarihi boyunca var olmuş türlerin % 1 inden bile daha azını meydana getirmektedir. Çağdaş insanın sebep olduğu tür katliamı, yakın jeolojik devirlerde gözlenen tür kayıplarından 400 kat daha hızlıdır ve belki de en az son 65 milyon yıldır bu boyutta bir tür çeşitliliği kaybı görülmemiştir. Yeryüzündeki tür çeşitliliğinde bu ölçüde ve bu kadar çabuk bir azalmanın insanlığın geleceğini de olumsuz yönde etkilemesi beklenir.

20 10 Genel Biyoloji Canlı türlerinin bu kadar hızlı yok olması elbetteki küçümsenmemeli, gereken tedbirler bir an önce alınmalıdır. Bu konuda herkese önemli görevler düşmektedir. Gelecekte yaşanılası bir dünya için küçük, büyük herkes elinden geleni düşünmeden yapmalıdır. İlk iş olarak mevcut canlı türlerinin korunması ve yaşam alanlarının tahribatının önlenmesi gerekmektedir. Bunun için de canlıların biyolojik özelliklerinin belirlenmesi şarttır. Ancak bu kadar çok çeşitliliğe sahip canlıların incelenmesi ve elde edilen bilgilerin düzenli bir şekilde toplanabilmesi bilimsel araştırma yöntemleri ile sağlanabilir. Yeryüzündeki varlıkların hepsi birden bir bütünün parçalarıdır. Bu bütüne Ekosistem adı verilir. Dünya ekosistemi en büyük ekosistemdir. Bu ekosistemdeki varlıklar temel olarak canlı ve cansız varlıklar olmak üzere iki önemli gruba ayrılırlar. Canlı ve cansız varlıklar arasındaki etkileşim ile canlıların birbirleri ile olan ilişkileri Ekoloji biliminin konusudur. Canlı ve cansız varlıklar arasındaki farkları bilmek, hangi varlığın canlı hangi varlığın ise cansız olduğunu ayırt edebilmek, bu açıdan bakıldığında önem kazanmaktadır. O halde canlı varlıklarda olması gereken ortak özellikler bilindiğinde ayırt etmek kolay olacaktır. Aşağıda canlıların ortak özellikleri genel hatları ile verilmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken husus bu maddelerden herhangi birisini yapmayan varlığa canlı diyemeyiz. Diğer bir deyişle bir canlı türünün yapıp diğer canlı türünün yapmadığı bir özelliği bu maddeler arasına ekleyemeyiz. Canlıların Ortak Özellikleri 1. Bütün canlıların kendilerine özgü bir şekli, görünüşü ve içyapı planları vardır. Bu özgün yapı türlerin de birbirinden ayrılmasını sağlar. 2. Bütün canlılar genetik bilgi içerirler. Gensiz bir canlılık düşünülemez. Tüm genler aynı birimlerden fakat değişik dizilimlerden oluşmuştur. Tek bir gen, belirli uzunluktaki bir DNA (bazı virüslerde RNA) parçasıdır. Her gen, kendine özgü bir proteinin sentezinden sorumludur. Öyleyse bütün canlılarda protein sentezi görülmektedir. 3. Bütün canlılar yapı ve işlev birimleri olan hücrelerden yapılmıştır. Her hücre seçici geçirgen özellikte bir zar ile çevrilmiştir. Hücrenin en önemli özelliklerinden birisi kendi başına aynısını üretebilecek yeteneğe sahip olmasıdır.

21 Canlıların Çeşitliliği Canlıların uyarıları alma yeteneği vardır. Bütün canlılar çevrelerindeki fiziksel ve kimyasal koşulların değişimine karşı tepki gösterirler; bu tepkiler de kalıtsaldır. Uyarının alınması ve gerekli tepkinin gösterilmesi, canlının doğada en uygun ortam ve elverişli koşullarda yaşamasını sağlar. 5. Canlılarda, çeşitli vücut kısımları (organlar, organ sistemleri vs.) birlikte çalışarak organizmanın bütünlüğünü ve yaşamın uyumlu bir şekilde devamını sağlar. Bu birlikteliğe organizasyon denir. 6. Canlılar hareket ederler. Beslenme, savunma, üreme, güvenli alan bulma gibi işlevleri gerçekleştirebilmek için bir hücreliler yalancı ayaklar, sil ve kamçılarla; çok hücreliler ise bacak, kanat, kol gibi organlar ile yer değiştirir. Bitkiler gibi sürekli bir yere bağlı canlılarda ise bir uyarana karşı yönelim (tropizma; fototropizma, geotropizma, higrotropizma vs.) ve ırganım (nasti; fotonasti, kemonasti, sismonasti vs.) hareketleri görülür. 7. Canlılar metabolizmaya sahiptirler. Büyüme, üreme, yenilenme vs. için enerjiye gereksinim duyarlar. Canlının her hücresinde gerçekleşen biyokimyasal olayların tümüne metabolizma denir. Metabolizmanın yapıcı kısmına anabolizma (özümleme, asimilasyon), yıkıcı kısmına ise katabolizma (yadımlama, disimilasyon) denir. Anabolizma, küçük yapı taşlarını büyük moleküller haline getirme, enerji depolama, büyüme ve gelişme olaylarını açıklamakta kullanılır. Katabolizma ise büyük moleküllerin yapı taşlarına dönüştürülmesi (hidroliz) ve bazı yapı taşlarının solunum tepkimelerine sokularak hücrede kullanılabilir enerji elde etme olaylarını kapsar. Özümleme ve yadımlama olayları organizmanın yaşamı süresince değişik hızlarda devam eder. Bir organizmada, hayat devrine bağlı olarak bu hızlar aşağıdaki gibi özetlenebilir: Gençlik (büyüme) döneminde; Erişkinlik döneminde; Yaşlılık döneminde; Anabolizma > Katabolizma Anabolizma = Katabolizma Anabolizma < Katabolizma 8. Canlıların yaşadığı ortamın koşullarına uyum yapma yetenekleri (Homeostatik tepki) bulunur. Bütün çevresel değimlere karşın, organizmada kararlı bir iç ortamın sağlanması ve korunması olayına homeostasi denir. Canlı, değişik koşulların bulunduğu ortamda

22 12 Genel Biyoloji en uygun yeri seçmeye çalışır; ortam uygun değilse yapısal değişikliklerle (mutasyonların yardımıyla) bu uyum sağlanmaya çalışılır. Örneğin, çölde ve kutuplarda yaşayan insanların kanı her zaman aynı sıcaklıktadır. Canlılar, ortama uyum yapabildikleri oranda hayatta kalabilirler. Bu oran da kalıtsal yapı ile sınırlıdır. 9. Canlılar üreme yeteneğine sahiptirler. Bir canlının kalıtsal materyalini gelecek kuşaklara aktarmasına üreme denir. Canlılar dünyasında bazı gruplarda gen değişimi olmaksızın (eşeysiz) üreme (bir hücrelilerde bölünme; çok hücrelilerde tomurcuklanma, dallanma, yenilenme, partenogenetik çoğalma; bitkilerde çeliklenme vs.) görülür. Ancak döllenmenin gerçekleştiği eşeyli üreme daha yaygındır. Bu şekilde, yeni genetik yapılı başarılı döllerin oluşması sağlanır. Bu, evrimi sağlayan en önemli etkenlerden biridir. 10. Canlıların evrimsel uyum yetenekleri vardır ve kalıtsal özelliklerini kalıtımla aktarabilirler. Canlılardaki genler değişik nedenlerle değişime (mutasyon) uğrayabilirler. Faydalı olan mutasyonları taşıyan bireyler seçilir, diğerleri uyum yapamadığı için elenir. Çevre koşulları sürekli olarak değişmektedir. Bu nedenle, kalıtsal uyumlar meydana gelmeseydi, türler sürekli olarak yaşam sürdüremeyeceklerdi. 11. Canlılar büyürler. Canlının çevresindeki anorganik (ham) maddeleri kendi protoplazma yapısına çevirmesi olayına büyüme denir. Çok yıllık bitkilerde sınırsız bir büyüme görülürken, hayvanlarda genetik yapıyla sınırlı olarak her türün kendine özgü şekil ve büyüklüğe ulaşıncaya kadar devam eder. Bir hücrelilerde büyüme çoğalma ile sonuçlanırken; çok hücrelilerde vücudun gelişmesini ve ağırlık-hacim olarak irileşmesini sağlar. 12. Canlılar ölürler. Bir organizmada metabolizma olaylarının tamamen durması biyolojik anlamda ölüm demektir. Canlıların Sınıflandırılması Sınıflandırma insanın doğasında olan bir özelliktir. Düzen insan için çok şey ifade eder. Binlerce yıldan beri insanlar her şeyi sınıflandırarak hayatı daha kolay hale getirmişlerdir. Günümüzde de insanlar bilim dışında da birçok şeyi sınıflandırarak karmaşıklığı gidermeye çalışmaktadırlar. Örneğin; Dünyadaki insanların ülkelerine göre sınıflandırılması, ülkelerin şehirlerine göre şehirlerin ise ilçe, köy, mahallelere, sokak, bina ve dairelerine göre sınıflandırılması, evlerimizdeki odaların kendi içinde yaşam biçimimize göre ayrılması (mutfak, salon, banyo vs.), oda içindeki kullanılan eşyaların

23 Canlıların Çeşitliliği 13 örneğin; mutfaktaki çatal, bıçak, tabak, bardak gibi hatta bardakları da kendi içerisinde su bardağı, çay bardağı gibi sınıflandırmalar hep bir düzen içindir. Sınıflandırmada önemli olan neye göre sınıflandırma yapılması gerektiğidir. Sınıflandırması yapılacak olan şey ister somut isterse de soyut olsun kriterler belirlendikten sonra sınıflandırma yapılabilir. Ancak bazı sınıflandırmalar herkes tarafından, bazı sınıflandırmalar ise uzmanları tarafından yapılabilir. Bilimsel sınıflandırmalar ancak uzmanları tarafından yapılabilir. Biyolojinin dışındaki bilim dalları da sınıflandırmayı kullanırlar. Örneğin; kimyada elementler, fizikte iletkenler, yalıtkanlar, matematikte sayılar, coğrafyada yeryüzü şekilleri, sosyolojide insanların meslekleri sınıflandırılmıştır. Bu örnekleri daha da artırmak mümkündür. Biyolojide de sınıflandırma çok eski tarihlerde başlamıştır. Canlıların çeşitliliğinin fazlalığı onları incelemede bir çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Bu yüzden canlıların sınıflandırılması, bir düzen içinde bilinmesi onların incelenmesini ve anlaşılmasını da kolaylaştırmıştır. Canlıları benzerlik ve farklılıklarına göre gruplandırarak inceleyen bilim dalına sistematik veya taksonomi denir. Canlıları sınıflandırma işiyle uğraşan bilim adamlarına sistematikçi veya taksonomist denir. Taksonomi, taxis=sıralama ve nomos=isimlendirme kelimelerinden oluşur. Sistematik ile eş anlamlı kullanılmasına karşın, aslında taksonomi sınıflandırmanın teorisini, prensiplerini ifade eder. Sistematik ise sınıflandırmanın uygulaması işini gerçekleştirir. Modern sınıflandırmanın esası birbiriyle benzer canlıları ortak gruplarda toplamaktır. Ampirik (Yapay) Sınıflandırma İlk bilimsel sınıflandırma Aristo (M.Ö ) tarafından yapılmıştır. Historia Anumalium adını taşıyan bu yapıtta Yunanistan ve Anadolu da yaşayan canlıların bir kısmının yaşayış ve sınıflandırılması hakkında ilk bilimsel bilgiler verilmiştir. Aristo nun yaptığı bu sınıflandırmada (Ampirik; yapay sınıflandırma) Analog (görevdeş) organlar dikkate alınmıştır. Bu organların embriyonik kökenleri farklı olmasına rağmen, canlı için yaptıkları görevler aynıdır. Örneğin; kelebeğin, yarasanın ve serçenin kanatları, her üç canlının da uçmasını sağlar. Aristo, bitkileri boylarına göre otlar, çalılar ve ağaçlar olarak, hayvanları da yaşadıkları yere göre karada, suda ve havada yaşayanlar olarak sınıflandırmıştır. Bu sınıflandırma bugün geçerliliği olmayan bir sınıflandırmadır.

24 14 Genel Biyoloji Filogenetik (Doğal) Sınıflandırma Canlıları sınıflandırma sistemi, son üç yüzyılda gelişmiştir. İngiliz bilgin John Ray ( ) tür kavramını geliştirmiştir. Günümüzde sınıflandırma, hayvanların Homolog (=kökendeş) organlarına yani akrabalık derecelerine göre yapılır. Buna göre yapılan sınıflandırmaya Doğal (Filogenetik) Sınıflandırma denir. doğal sınıflandırmanın temel birimi Tür dür. Değişik tanımları olmasına karşın bugün kabul edilen Biyolojik Tür şu şekilde tanımlanabilir: Ortak bir atadan gelen, yapı ve görev bakımından birbirlerine çok benzeyen, doğal koşullar altında birbirleriyle çiftleşen ve sürekli bir üreme yeteneği gösteren bireylerin oluşturduğu topluluktur. Doğal sınıflandırma yapılırken kullanılan bazı özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz.

25 Canlıların Çeşitliliği 15 a. Homolog yapılar: Kökenleri (İç planları=orijinleri) aynı olduğu halde dış görünüş ve görevleri benzer ya da farklı olabilen yapılardır. Örneğin: İnsanın kolu ile balinanın ön yüzgeci. b. Protein benzerlikleri: Proteinler, özgün organik bileşiklerdir. Bu da genetik şifre ile aminoasitlerin değişik kombinasyonlarda dizilmelerinden kaynaklanmaktadır. Canlılar arasındaki akrabalık derecesi arttıkça protein yapı ve benzerlikleri de artar. Gen ( DNA ) ( ) Aminoasit 20 eşit PROTEİN Genetik şifre Özgün dizilim Yapısal Protein İşlevsel Protein ( enzim) c. Fizyolojik benzerlik: Yakın akraba olan canlılarda aynı görevi yapan organların yapı ve çalışma biçimi benzerlik gösterir. d. Azotlu boşaltım ürünlerindeki benzerlik: Akraba canlılarda fizyolojik benzerlikten dolayı boşaltım ürünlerinde de bir benzerlik vardır. Örneğin: Tatlı suda yaşayan bir hücreliler ile süngerler ve sölenterlerde amonyak (NH 3 ), böcek, sürüngen ve kuşlarda ürik asit, memelilerde üre boşaltım maddeleridir. e. Simetri (asimetrik, ışınsal, siferik, Bilateral vb.) Işınsal Simetri ( Bilateral Simetri ( f. Vücut boşluğu (gerçek vücut boşluğunun bulunup bulunmaması), g. Segmentasyon (vücut parçaları, dizilimleri, bağlantıları), h. Üyeler (tentakül, anten, bacak, yüzgeç, kanat vb.), i. İskelet (iç, dış iskelet),

26 16 Genel Biyoloji j. Eşey (aynı eşeyli, ayrı eşeyli), k. Embriyonik gelişme (döllenmeden sonraki gelişme basamakları yakın akraba gruplarında çok benzerlik gösterir.), l. Larva ( Birçok larva, erginlerde bulunmayan ve hayvanların akrabalıkları konusunda bilgi veren özelliklere sahiptir.), m. Vücudu oluşturan çeşitli sistemlerin yapıları arasındaki benzerlikler ve farklılıklar da dikkate alınır. Canlıların İsimlendirilmesi Canlılar arasındaki benzerliklerde bir akrabalığın etkilerini ilk fark eden doğa bilimci Buffon ( ) olmuştur. Bu etkiler büyük bir kavramsal değişikliğe sebep olmuştur. Ancak canlılığın evrensel kurallar içinde yeni bulgulara ve gelişmelere cevap verebilecek bir sınıflandırma ilk kez İsveçli, büyük doğa bilimci Carolus Linnaeus ( ) un çalışmaları ile başlamıştır. Linnaeus Systema Naturae (Doğa Sistemi) (1758) adlı eserinde, 8500 bitki ve 5236 hayvan türünü tanımlamıştır. Getirilen sistemle, canlılar dünyasını anlamada var olan karışıklık bir anlamda giderilmiştir. Keeton ve Gould (2004) a göre, Linnaeus tan önce, türlerin oluşturulmasında tek düzelik az olmuştur. Bazı türler bir kelime, diğer bazıları iki kelime ve hatta bazıları uzun tanımlardan oluşan isimlere sahiptiler. Örneğin, Linnaeus tan önce, karanfilin ismi dianthus floribus solitariis, squamis calycinis subovatis brevissimis, corollis crenatis ve bal arısının ismi apis pubescens, thorace subgriseo, abdomine fusco, pedibus pasticis glabris utrinque magrine ciliatis idi. Linnaeus, her bir türe iki kelimeden oluşan bir isim vererek (Binominal Nomenclature = İkili İsimlendirme) bunları basitleştirdi: İlk kelime türün dahil olduğu cinsin ismi, ikincisi ise türe özgü olan bir isimdir. Böylece yukarıda değinilen türlerden karanfil Dianthus caryophyllus ve bal arısı Apis mellifera haline gelmiştir. Dianthus cinsine dahil diğer türlerin isimlerinde aynı kelime bulunur; fakat her biri kendi özel ismine ( Dianthus prolifer, Dianthus barbatus, Dianthus detoides) sahiptir. Hiçbir zaman iki ayrı tür, aynı isme sahip olamaz. İsimlerin, her zaman Latince (ya da Latinceleştirilmiş) ve büyük harfle başlayarak yazılan bir cins ismi ve küçük harfle yazılan bir tür ismi içerdiğine dikkat ediniz. Her iki isim adet olduğu gibi italik (daktilo ya da elle yazıldığında altı çizili) yazılır. Şimdiki kurallara göre, herhangi bir türün doğru ismi, genellikle geçerli olarak verilmiş en eski ismidir. Aynı Latince bilimsel isimler tüm dünyada kullanılmaktadır. Kullanıştaki bu tekdüzelik, her bir bilim adamının diğer bir bilim adamının tartıştığı türü tam olarak bilmesini sağlar. Bu, sadece bir tür için, ayrı ayrı her dilde

27 Canlıların Çeşitliliği 17 ortak bir isim kullanılmasını güvenceye alma değil, aynı zamanda, tek bir dilde bir türe iki ya da ismin verildiği durumlarda da anlaşma için bir güvence sağlar. Örneğin. Bidens frondosa bitkisi, şu İngilizce isimlerinin tümü için aynı şeyi ifade eder: beggar-ticks (dilenci kenesi), stictight, bur morigold (su keneviri), devil s bootjack (Şeytan çizme çekeceği), pitchfork weed (saman tırmığı otu) ve ragless (ışınsız su keneviri). Tek bir ortak ismin çoğunlukla birkaç türe verilmesi sonucu daha karmaşık hale getirir. Örneğin, gopher Florida da bir kaplumbağa ismi, Kansas ta ise bir kemirici ismidir ve raspberry (ağaç çileği) yüzden fazla bitki türünün ortak ismidir. Aşağıdaki örneklere bakarak ikili isimlendirmeyi daha da iyi anlayabiliriz. Siğilli kubağa Bufu bufo (L., 1758), sazan balığı Cyprinus carpio (L., 1758), köpek Canis familiaris (L., 1758), Turna balığı Esox lucius (L., 1758), Yayın balığı Silurus glanis L., 1758, Noktalı inci balığı Alburnoides bipunctatus (BLOCH, 1782), İnci Kefali Chalcalburnus tarichi (PALLAS, 1811). Tür isminden sonra gelen kelime veya harf, bu türü ilk kez tanımlayan, dünyaya bilimsel olarak tanıtan bilim adamının ismini ya da bu kişi çok meşhur ise isminin kısaltılmış şeklini ifade eder. En sondaki tarih ise türün yayınlandığı tarihtir. Yazar ismi ve tarihin parantez içerisinde yazılması, bu türün cins isminin daha sonra başka bir bilim adamı tarafından değiştirildiğini ifade eder. Eğer bir tür alt türler içeriyorsa, o zaman tür isminden sonra üçüncü bir kelime daha yazılır ki bu kelime de alt türü ifade eder. Örneğin, Salmo trutta labrax Palas, 1811 (Deniz alabalığı) Salmo trutta macrostigma Dumeril, 1858 (Dağ alabalığı) alabalığın alt türleridir. Bu şekilde isimlendirmeye de üçlü isimlendirme (Trinomial Nomenclature) denir. Sınıflandırma Birimleri Şu anki kullanımda birbirine benzeyen hiyerarşik sınıflandırma birimleri ço sayıda ülkenin doğa bilimcileri tarafından kullanılmaktadır. Yürürlükteki sistem, yaygın olarakhem bitki hem de hayvan sınıflandırmasını yapan, Linnaeus un çalışmaları ile başlamıştır. Linnaeus un sistemi alemleri, sınıfları, takımları, cinsleri ve türleri kullanmıştır; filum ve familya kategorisi Linnaeus tan sonra eklenmiştir. Sınıflandırma birimi türdür. Bu hiyerarşideki her alt grup (takson), hiyerarşik sıralamada bir alt seviyede bulunan bir ya da daha fazla grubu içeren kollektif bir birimdir. Böylece, bir cins, yakın akraba türlerinin bir grubudur. Bir familya yakın akraba cins grubu; bir takım yakın akraba familya grubu, bir sınıf yakın akraba takım grubu vb. den oluşur. Herhangi bir cinsin türlerinin, birbirlerine diğer bir cinsteki türlere göre daha yakın akraba olduklarına ve herhangi bir familyanın cins-

Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT. Genel Biyoloji ISBN 978-605-5885-21-2. Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT. Genel Biyoloji ISBN 978-605-5885-21-2. Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 7. Baskı Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT Genel Biyoloji ISBN 978-605-5885-21-2 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2015, Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem

Detaylı

FEN BİLİMLERİ. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi. Sınıf Test-01 I II III

FEN BİLİMLERİ. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi. Sınıf Test-01 I II III Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi 6. Sınıf Test-01 FEN BİLİMLERİ 4. 1. I II III Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir. Yukarıda verilenlere göre, Sevim Hanım'ın hangi

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

KATEGORİSEL VERİ ANALİZİ (χ 2 testi)

KATEGORİSEL VERİ ANALİZİ (χ 2 testi) KATEGORİSEL VERİ ANALİZİ (χ 2 testi) 1 Giriş.. Değişkenleri nitel ve nicel değişkenler olarak iki kısımda inceleyebiliriz. Şimdiye kadar hep nicel değişkenler için hesaplamalar ve testler yaptık. Fakat

Detaylı

2015-2016 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI IŞIKLI ORTAOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 8. SINIF 1. DÖNEM 1. YAZILI SORULAR

2015-2016 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI IŞIKLI ORTAOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 8. SINIF 1. DÖNEM 1. YAZILI SORULAR dı: Soyadı: Numarası: Sınıfı: 8/ 2015-2016 EĞİİM ÖĞREİM YILI IŞIKLI OROKULU FEN VE EKNOLOJİ DERSİ 8. SINIF 1. DÖNEM 1. YZILI SORULR şağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.(20x5=100 Puan) 4. 1. Kromozom

Detaylı

Soma Belediye Başkanlığı. Birleşme Raporu

Soma Belediye Başkanlığı. Birleşme Raporu Soma Belediye Başkanlığı Birleşme Raporu 2012 i GİRİŞ 1 MEVZUAT 2 2 SOMA NIN NÜFUSU 3 SOMA-TURGUTALP ARASINDAKİ MESAFE 4 GENEL İMAR DURUMU 5 TEMEL ALT YAPI HİZMETLERİ 8 DİĞER HUSUSLAR 13 25. Coğrafi Durum;

Detaylı

uzman yaklaşımı Branş Analizi öğretim teknolojileri ve materyal tasarımı Dr. Levent VEZNEDAROĞLU

uzman yaklaşımı Branş Analizi öğretim teknolojileri ve materyal tasarımı Dr. Levent VEZNEDAROĞLU Branş Analizi öğretim teknolojileri ve materyal tasarımı de yer alan öğretim teknolojileri ve materyal tasarımı sorularının çoğunluğu kolay, bir kısmı da orta düzeydedir. Sınavda siz öğretmen adaylarını

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU I TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Adem AKYOL tarafından hazırlanan Denizli İli Honaz İlçesinde

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Yazma Becerileri 2 YDA 106 2 4+0 4 5

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Yazma Becerileri 2 YDA 106 2 4+0 4 5 DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Yazma Becerileri 2 YDA 106 2 4+0 4 5 Ön Koşul Dersleri Yazma Becerileri 1 Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Almanca Lisans Zorunlu

Detaylı

HÜCRE BÖLÜNMESİ VE ÜREME. Eşeysiz Üreme

HÜCRE BÖLÜNMESİ VE ÜREME. Eşeysiz Üreme HÜCRE BÖLÜNMESİ VE ÜREME Eşeysiz Üreme EŞEYSIZ ÜREME Tek bir ata canlıdan döllenme olmaksızın kendine benzer yavru birey meydana gelmesine eşeysiz üreme denir. Eşeysiz üremenin temelinde mitoz bölünme

Detaylı

Mayoz ve Eşeyli Üreme Biyoloji Ders Notları

Mayoz ve Eşeyli Üreme Biyoloji Ders Notları A. Mayoz Bölünme Mayoz ve Eşeyli Üreme Biyoloji Ders Notları Eşeyli üremenin temelidir. Eşey ana hücrelerinden (2n), eşey hücrelerini (n) oluşturan özelleşmiş bölünme şeklidir. Mayoz I ve II olarak birbirini

Detaylı

Almanca da Sıfatlar (Adjektive) ve Sıfat Tamlamaları - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Almanca da Sıfatlar (Adjektive) ve Sıfat Tamlamaları - Genç Gelişim Kişisel Gelişim - I. SIFATLAR Varlıkların durumlarını, renklerini, biçimlerini, sayılarını, sıralarını, yerlerini vs. özelliklerini belirten sözcüklere sıfat denir. Sıfatlar, isimlerden önce gelir ve isimlerle birlikte

Detaylı

Davranışçı Yaklaşımda Öğrenme Kuramları

Davranışçı Yaklaşımda Öğrenme Kuramları Davranışçı Yaklaşımda Öğrenme Kuramları K LASİK K O ŞULLA M A : I. PAVL O V E D İMSE L K O ŞULLAMA: B U R K HUS F R E D E R IC SKıNNER KLASİK KOŞULLAMA Pavlov un, köpeklerin mide ve tükürük salgılarını

Detaylı

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Bu araştırmada Fen Bilgisi sorularını anlama düzeyinizi belirlemek amaçlanmıştır. Bunun için hazırlanmış bu testte SBS de sorulmuş bazı sorular

Detaylı

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onuncu kez gerçekleştirilmiştir.

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onuncu kez gerçekleştirilmiştir. Bursa nın 25 Büyük Firması araştırması; -Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onuncu kez gerçekleştirilmiştir. -Bu çalışma Bursa il genelinde yapılmış,

Detaylı

Faaliyet Alanları. 22 Aralık 2014. Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü

Faaliyet Alanları. 22 Aralık 2014. Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 22 Aralık 214 Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 214 eğitim yılında doldurulmuş olan Bölümü Değerlendirme Anket Formları Raporu. Öğrencilerin staj yaptıkları firmaların doldurduğu

Detaylı

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy kpss soru bankası tamamı çözümlü tarih serkan aksoy Serkan Aksoy KPSS Tarih Soru Bankası ISBN 978-605-364-239-8 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir. Pegem Akademi Bu kitabın basım,

Detaylı

Cebir Notları. Bağıntı. 1. (9 x-3, 2) = (27, 3 y ) olduğuna göre x + y toplamı kaçtır? 2. (x 2 y 2, 2) = (8, x y) olduğuna göre x y çarpımı kaçtır?

Cebir Notları. Bağıntı. 1. (9 x-3, 2) = (27, 3 y ) olduğuna göre x + y toplamı kaçtır? 2. (x 2 y 2, 2) = (8, x y) olduğuna göre x y çarpımı kaçtır? www.mustafayagci.com, 003 Cebir Notları Mustafa YAĞCI, yagcimustafa@yahoo.com (a, b) şeklinde sıra gözetilerek yazılan ifadeye sıralı ikili Burada a ve b birer sayı olabileceği gibi herhangi iki nesne

Detaylı

CSD-OS İşletim Sistemi Projesi - Fonksiyon Açıklama Standardı

CSD-OS İşletim Sistemi Projesi - Fonksiyon Açıklama Standardı CSD-OS İşletim Sistemi Projesi - Fonksiyon Açıklama Standardı C ve Sistem Programcıları Derneği Kasım 2002 İçindekiler: 1 -GIRIŞ 3 1.1.NEDEN STANDARTLARA IHTIYACIMIZ VAR? 3 2 -İMLA VE YAZIM 3 2.1.TÜRKÇE

Detaylı

Görsel Tasarım İlkelerinin BÖTE Bölümü Öğrencileri Tarafından Değerlendirilmesi

Görsel Tasarım İlkelerinin BÖTE Bölümü Öğrencileri Tarafından Değerlendirilmesi Görsel Tasarım İlkelerinin BÖTE Bölümü Öğrencileri Tarafından Değerlendirilmesi Cahit CENGİZHAN Duygu ATEŞ Öğretim Görevlisi Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri

Detaylı

Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT GENEL BİYOLOJİ ISBN DOI /

Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT GENEL BİYOLOJİ ISBN DOI / 8. Baskı Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun BOZKURT GENEL BİYOLOJİ ISBN 978-605-5885-21-2 DOI 10.14527/9786055885212 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2017, PEGEM AKADEMİ Bu kitabın basım,

Detaylı

İKİ BOYUTLU GÖRSEL ARAÇLAR HARİTALAR

İKİ BOYUTLU GÖRSEL ARAÇLAR HARİTALAR İKİ BOYUTLU GÖRSEL ARAÇLAR HARİTALAR 1 Bir dersin sunumunda, sözel anlatımlar yanında çizimler, şemalar ve grafikler kullanılması; bilginin aktarılmasında, hem duyu organı olarak gözün, hem de düşünme-ilişkilendirme

Detaylı

TEMEL İSTATİSTİK KAVRAMLAR

TEMEL İSTATİSTİK KAVRAMLAR TEMEL İSTATİSTİK KAVRAMLAR Y.Doç.Dr. İbrahim Turan Mart 2011 İSTATİSTİK NEDİR? Bir olay veya olguyu sayısal verilere dayanarak açıklamaktır. Metod Olarak İstatistik: İstatistiğe konu olabilen olaylara

Detaylı

Ders içeriği (10. Hafta)

Ders içeriği (10. Hafta) Ders içeriği (10. Hafta) 10. Makro ekonomik kavramlar 10.1. Mikro Ekonomi ve Makro Ekonomi Ayrımı 10.2. Makro Ekonominin İlgilendiği Konular 10.3. Ekonomik Süreç 10.1. Mikro Ekonomi ve Makro Ekonomi Ayrımı

Detaylı

ĐHRACAT AÇISINDAN ĐLK 250 Prof. Dr. Metin Taş

ĐHRACAT AÇISINDAN ĐLK 250 Prof. Dr. Metin Taş 1 ĐHRACAT AÇISINDAN ĐLK 250 Prof. Dr. Metin Taş Gazi Üniversitesi Arş. Gör. Özgür Şahan Gazi Üniversitesi 1- Giriş Bir ülke ekonomisine ilişkin değerlendirme yapılırken kullanılabilecek ölçütlerden birisi

Detaylı

Topluma Hizmet Uygulamaları ve Altındağ Belediyesi İş Birliği Örneği

Topluma Hizmet Uygulamaları ve Altındağ Belediyesi İş Birliği Örneği Topluma Hizmet Uygulamaları ve Altındağ Belediyesi İş Birliği Örneği Yrd.Doç.Dr. İlknur M. GÖNENÇ Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü ANKARA ÜNİVERSİTESİ-ALTINDAĞ BELEDİYESi İŞ

Detaylı

Bölüm 6 Tarımsal Finansman

Bölüm 6 Tarımsal Finansman Bölüm 6 Tarımsal Finansman 1. Tarımsal Finansman 2. Tarımsal Krediler İçerik 1 FİNANSMAN VE FONKSİYONLARI İşletmelerin öz varlıklarını güçlendirmek olan finansman önceleri sadece sermaye temini olarak

Detaylı

Amaç Günümüzde birçok alanda kullanılmakta olan belirtisiz (Fuzzy) kümelerin ve belirtisiz istatistiğin matematik kaygısı ve tutumun belirlenmesinde k

Amaç Günümüzde birçok alanda kullanılmakta olan belirtisiz (Fuzzy) kümelerin ve belirtisiz istatistiğin matematik kaygısı ve tutumun belirlenmesinde k Matematik Kaygısının Belirlenmesinde Belirtisiz İstatistiğin Kullanılması Doç. Dr. Necla Turanlı Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi OFMA Bölümü Matematik Eğitimi Anabilim Dalı turanli@hacettepe.edu.tr

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

Kursların Genel Görünümü

Kursların Genel Görünümü Yayınlanma tarihi: 15 Haziran 2013 YÖNETİCİ ÖZETİ İlki 15 Mart 2012 tarihinde yayınlanan UMEM Beceri 10 Meslek Kursları İzleme Bülteni, geçmiş dönemlere ait verilerin sistematik olarak takip edilmesi ihtiyacına

Detaylı

FİZİKİ ANTROPOLOG TANIM

FİZİKİ ANTROPOLOG TANIM TANIM İnsanın beden yapısının özelliklerini, tarihsel gelişimi içinde inceleyen, kemik yapısını metrik yöntemlerle ölçen, insanın genetik yapısını esas alarak yaşayan insan gruplarının çeşitliliğinin nedenlerini

Detaylı

Tablo 2 Fen Bilimleri ve Matematik Temel Alanı

Tablo 2 Fen Bilimleri ve Matematik Temel Alanı Kod Bilim Alanı Koşul No 20 Biyoloji 21 202 Fizik 21 205 İstatistik 21 201 Kimya 21 204 Matematik 21 206 Moleküler Biyoloji ve Genetik 21 Koşul No Başvuru Şartları Puan 21 Fen Bilimleri ve Matematik temel

Detaylı

Fen-Teknoloji-Toplum-Çevre I (Elektrik ve Manyetik Alanın Toplumsal ve Çevresel Etkileri)

Fen-Teknoloji-Toplum-Çevre I (Elektrik ve Manyetik Alanın Toplumsal ve Çevresel Etkileri) ĐLKÖĞRETĐM ANABĐLĐM DALI FEN BĐLGĐSĐ EĞĐTĐMĐ BĐLĐM DALI DOKTORA PROGRAMI 2013 2014 EĞĐTĐM ÖĞRETĐM PLANI GÜZ YARIYILI DERSLERĐ Dersin Kodu Dersin Adı T P AKTS ĐFE 600* Seminer 0 3 6 ĐFE 601 Đleri Nicel

Detaylı

Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu

Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu Fizik I (Fizik ve Ölçme) - Ders sorumlusu: Yrd.Doç.Dr.Hilmi Ku çu Bu bölümde; Fizik ve Fizi in Yöntemleri, Fiziksel Nicelikler, Standartlar ve Birimler, Uluslararas Birim Sistemi (SI), Uzunluk, Kütle ve

Detaylı

Türk Dili I (TURK 101) Ders Detayları

Türk Dili I (TURK 101) Ders Detayları Türk Dili I (TURK 101) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Türk Dili I TURK 101 Güz 2 0 0 2 2 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin

Detaylı

Barış ÇORUH. Tablo 1 Devlet Üniversitelerinde Mühendislik Fakülteler Kapsamında Öğrenci Alan Biyomedikal ve Tıp Mühendislikleri Programları

Barış ÇORUH. Tablo 1 Devlet Üniversitelerinde Mühendislik Fakülteler Kapsamında Öğrenci Alan Biyomedikal ve Tıp Mühendislikleri Programları Lisans Eğitimi Barış ÇORUH Mühendisi Meslek Dalı Komisyonu Başkanı bariscoruh@gmail.com Giriş Ülkemizde yüksek lisans ve doktora derecesinde ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitelerinde verilmekte olan 2000 yılında

Detaylı

S. 1) Aşağıdakilerden hangisi biyolojik mücadele ye örnektir? A) Üreaz enziminin üretimi. B) Sadece böcekleri hasta eden virüs üretimi.

S. 1) Aşağıdakilerden hangisi biyolojik mücadele ye örnektir? A) Üreaz enziminin üretimi. B) Sadece böcekleri hasta eden virüs üretimi. S. 1) Aşağıdakilerden hangisi biyolojik mücadele ye örnektir? A) Üreaz enziminin üretimi. B) Sadece böcekleri hasta eden virüs üretimi. C) Tek hücre proteini üretimi. D) Melez bitkilerle bitki türünün

Detaylı

Proje konularından istediğiniz bir konuyu seçip, hazırlamalısınız.

Proje konularından istediğiniz bir konuyu seçip, hazırlamalısınız. 5. SINIF MATEMATİK PROJE KONULARI (2012-2013) Atatürk ün geometri alanında yaptığı çalışmaların ülkemizdeki geometri öğretimine katkılarını açıklayınız. Geometrik cisimlerin (prizmalar ve piramitler) günlük

Detaylı

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır. Yazıyı PDF Yapan : Seyhan Tekelioğlu seyhan@hotmail.com http://www.seyhan.biz Topolojiler Her bilgisayar ağı verinin sistemler arasında gelip gitmesini sağlayacak bir yola ihtiyaç duyar. Aradaki bu yol

Detaylı

Doç. Dr. Cengiz ÇETİN, BEK166 Taş Malzeme Bilgisi ve Bozulmalar Ders Notu DERS 9

Doç. Dr. Cengiz ÇETİN, BEK166 Taş Malzeme Bilgisi ve Bozulmalar Ders Notu DERS 9 DERS 9 Resim 1. Kapadokya - Zelve Vadisi nde bir peri bacası. (, Kapadokya, 2012) 4. TAŞ ESERLERDE BOZULMA TÜR VE NEDENLERİ Koruma biliminde taş eserlerde bozulma terimi, doğal taşların bünyesinde taşın

Detaylı

Genel Kimya. Bölüm 1: Maddenin Özellikleri ve Ölçümü. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü

Genel Kimya. Bölüm 1: Maddenin Özellikleri ve Ölçümü. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Genel Kimya Bölüm 1: Maddenin Özellikleri ve Ölçümü Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Kimya Nedir? Kimya maddeleri ve maddelerin uğradıkları değişiklikleri inceleyen

Detaylı

İhtiyacınız, tüm sisteminizin kurumsallaşmasını sağlayacak bir kalite modeli ise

İhtiyacınız, tüm sisteminizin kurumsallaşmasını sağlayacak bir kalite modeli ise EFQM MÜKEMMELLİK MODELİ Ve ÖZDEĞERLENDİRME İhtiyacınız, tüm sisteminizin kurumsallaşmasını sağlayacak bir kalite modeli ise 1 EFQM Mükemmellik Modeli toplamı 100 puan eden 9 ana kriter üzerine kurulmuştur.

Detaylı

Biçimli ve güzel bacaklara sahip olmak isteyen kadınlar, estetik cerrahların

Biçimli ve güzel bacaklara sahip olmak isteyen kadınlar, estetik cerrahların Plastik Cerrahlar Biçimli Bacaklar için Çalışıyor Biçimli ve güzel bacaklara sahip olmak isteyen kadınlar, estetik cerrahların kapısını çalıyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel,

Detaylı

G D S 4 2013 MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin özelliklerini açıklar.

G D S 4 2013 MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin özelliklerini açıklar. G D S 4 2013 MART Sınıf Ders Ünite Kazanım 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 1. Türkçedeki seslerin ni açıklar. 9. sınıf Dil ve Anlatım Türkçenin Ses Özellikleri 2. Türkçedeki ses uyumlarının

Detaylı

EK-2 CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ADLĠ TIP BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU

EK-2 CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ADLĠ TIP BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU EK-2 CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ADLĠ TIP BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU Bölüm Adli Tıp Yıl/yarıyıl 2010-2011 Dersin adı Ders düzeyi (önlisans, lisans,vb) Dersin türü (Z/S) Dersin dili Adli Tıp

Detaylı

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir CANLILIK HÜCREYLE BAŞLAR 1- Canlıların Ortak Özellikleri : Çevremizdeki varlıklar canlı ve cansız varlıklar olarak iki grupta toplanırlar. Cansız varlıklar katı, sıvı ve gaz halindeki maddelerden oluşur.

Detaylı

AFET YÖNETİMİ. Harita 13 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası. Kaynak: AFAD, Deprem Dairesi Başkanlığı. AFYONKARAHİSAR 2015

AFET YÖNETİMİ. Harita 13 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası. Kaynak: AFAD, Deprem Dairesi Başkanlığı. AFYONKARAHİSAR 2015 AFET YÖNETİMİ Afyonkarahisar il merkezi 2. derece deprem bölgesi olmakla birlikte ilin önemli bir kısmı 1. derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Afyonkarahisar ve çevresini etkileyen tektonik sistemler;

Detaylı

Bitkilerde Çiçeğin Yapısı, Tozlaşma, Döllenme, Tohum ve Meyve Oluşumu

Bitkilerde Çiçeğin Yapısı, Tozlaşma, Döllenme, Tohum ve Meyve Oluşumu Bitkilerde Çiçeğin Yapısı, Tozlaşma, Döllenme, Tohum ve Meyve Oluşumu Çiçeğin Yapısı Tohumlu bitkilerin eşeyli üreme organı çiçektir. Açık tohumlu bitkilerin çiçeklerine kozalak adı verilir. Erkek kozalaklarda

Detaylı

Dünya Büyük bir mıknatıstır.

Dünya Büyük bir mıknatıstır. Dünya Büyük bir mıknatıstır. Dünyanın manyetik alanı sıvı çekirdekte Oluşturulmuştur. Manyetik Çubuk Dünya Dünyanın çekirdeği çoğunlukla Manyetik özellik gösteren Fe+Ni yapılıdır Yerin Manyetik Alanı Çekirdeğin

Detaylı

T.C. Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

T.C. Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Lisansüstü Eğitim Kayıt ve Ders Seçme İşlemleri Kılavuzu 2015-2016 Bahar Yarıyılı e-posta: fenbilenst.cumhuriyet.edu.tr Sevgili Öğrenciler; Bilim Dünyasına

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

Bitkisel Dokular, Bitkinin Kısımları, Meristem Doku

Bitkisel Dokular, Bitkinin Kısımları, Meristem Doku Bitkisel Dokular, Bitkinin Kısımları, Meristem Doku Bitkisel Dokular Doku, ortak bir yapıyı oluşturmak ve bir işlevi yerine getirmek için birlikte çalışan hücrelerin oluşturduğu gruptur. Bitkilerin büyüme

Detaylı

Daha Ne Kadar Sessiz Kalacaksınız?

Daha Ne Kadar Sessiz Kalacaksınız? Daha Ne Kadar Sessiz Kalacaksınız? 3 Eylül 2015 tarihinde Roman Hakları Derneği Başkanı Yücel TUTAL ve İzmir Çağdaş Romanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Halit KESER ile birlikte Bayındır

Detaylı

Kesirler. Yrd.Doç. Dr. Güney HACIÖMEROĞLU BAHAR 2011

Kesirler. Yrd.Doç. Dr. Güney HACIÖMEROĞLU BAHAR 2011 Kesirler Yrd.Doç. Dr. Güney HACIÖMEROĞLU BAHAR 2011 Kesirler Kesirlere neden ihcyaç duyarız? Neden gereklidir? Kesirler Doğal sayılarla ifade edemeyeceğimiz değerleri ifade ihcyacından kesir kavramı doğmuştur.

Detaylı

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİ GÖZLEM FORMU. Adı Soyadı :... Yaşı :... Gözlem Dönemi :... Okul Adı :... Öğretmen :... Sınıfı :...

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİ GÖZLEM FORMU. Adı Soyadı :... Yaşı :... Gözlem Dönemi :... Okul Adı :... Öğretmen :... Sınıfı :... EK-1/A OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİ GÖZLEM FORMU Adı Soyadı :... Yaşı :... Gözlem Dönemi :... Okul Adı :... Öğretmen :... Sınıfı :... AÇIKLAMA : Lütfen öğrencileri aşağıda sıralanan davranışlara göre derecelendiriniz.

Detaylı

TARİH ÖĞRETMENİ TANIM. Çalıştığı eğitim kurumunda, öğrencilere, tarih ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER

TARİH ÖĞRETMENİ TANIM. Çalıştığı eğitim kurumunda, öğrencilere, tarih ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER TANIM Çalıştığı eğitim kurumunda, öğrencilere, tarih ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER Tarih konusu ile ilgili hangi bilgi, beceri, tutum ve davranışların, hangi yaş düzeylerindeki öğrenci gruplarına,

Detaylı

YILDIZLAR NASIL OLUŞUR?

YILDIZLAR NASIL OLUŞUR? Zeki Aslan YILDIZLAR NASIL OLUŞUR? Yıldız nedir sorusunu insanlık yüz binlerce belki de milyonlarca yıldır soruyordu? Fakat yıldızların fiziksel doğası ve yaşam çevrimleri ancak 1900 lü yıllardan sonra

Detaylı

Tablo 5 Hukuk Temel Alanı

Tablo 5 Hukuk Temel Alanı Kod Bilim Alanı Koşul No 502 Anayasa Hukuku 51 503 Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku 51 504 Genel Kamu Hukuku 51 505 Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi 51 506 Hukuk Tarihi 51 507 İdare Hukuku 51 50 İş ve Sosyal

Detaylı

MESS ALTIN ELDİVEN İSG YARIŞMASI BAŞVURU VE DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

MESS ALTIN ELDİVEN İSG YARIŞMASI BAŞVURU VE DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ MESS ALTIN ELDİVEN İSG YARIŞMASI BAŞVURU VE DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ MESS üyelerinde iş kazaları genellikle organlara göre el parmakları, el bilekleri ve ellerde; iki nesne arasında sıkışma ve bir nesnenin

Detaylı

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA Dersin Amacı Bu dersin amacı, öğrencilerin; Öğretmenlik mesleği ile tanışmalarını, Öğretmenliğin özellikleri

Detaylı

T.C. Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimler Enstitüsü

T.C. Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimler Enstitüsü Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimler Enstitüsü Lisansüstü Eğitim Kayıt ve Ders Seçme İşlemleri Kılavuzu 2014-2015 Bahar Yarıyılı e-posta: fenbilenst.cumhuriyet.edu.tr Sevgili Öğrenciler; Enstitümüze bağlı

Detaylı

Hepatit C virüs enfeksiyonunun laboratuar testleri:

Hepatit C virüs enfeksiyonunun laboratuar testleri: HEPATİT C TESTLERİ Hepatit C virüs enfeksiyonunun laboratuar testleri: * Anti HCV ve * HCV RNA PCR dır. Bu testler hepatit C hastası olup olmadığınızı, hepatit C taşıyıp taşımadığınızı, kronik hepatit

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş Araştırma tasarımı, araştırma konusunu belirleme sürecinden raporlama sürecine kadar araştırmayı tanımlayan bütün unsurları inceleme ve yürütülecek bütün adımları planlama

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

Risk Yönetimi (LOJ 414) Ders Detayları

Risk Yönetimi (LOJ 414) Ders Detayları Risk Yönetimi (LOJ 414) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Risk Yönetimi LOJ 414 Her İkisi 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler 1.Temel Kavramlar Abaküs Nedir... 7 Abaküsün Tarihçesi... 9 Abaküsün Faydaları... 12 Abaküsü Tanıyalım... 13 Abaküste Rakamların Gösterili i... 18 Abaküste Parmak Hareketlerinin Gösterili i... 19 2. lemler

Detaylı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 24 Mart 2016 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 29663 YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

BAŞARI İÇİN HEDEFE ODAKLANMAK ŞART!

BAŞARI İÇİN HEDEFE ODAKLANMAK ŞART! BAŞARI İÇİN HEDEFE ODAKLANMAK ŞART! Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı İSTE Konferans Salonu nu dolduran girişimci adaylarına iş dünyasında başarının sırlarını anlattı İskenderun Teknik

Detaylı

Türk Dili II (TURK 102) Ders Detayları

Türk Dili II (TURK 102) Ders Detayları Türk Dili II (TURK 102) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Türk Dili II TURK 102 Her İkisi 2 0 0 2 2 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436 01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBALAR ELEKTRİK AKIMI Potansiyelleri farklı olan iki iletken cisim birbirlerine dokundurulduğunda

Detaylı

Bülent Gündağ Mert ile Söyleşi

Bülent Gündağ Mert ile Söyleşi Bülent Gündağ Mert ile Söyleşi Dürüst olmak, artı bir özellik değildir. Dürüst olmak, bir insanın nefes alması kadar doğal bir davranış olmalıdır. Bir hayatın içine yalan girdiyse, ne olursa olsun eşler

Detaylı

Doç. Dr. Selçuk BALI Giresun Üniversitesi, İİBF İşletme Bölümü, Muhasebe ve Finansman selcuk.bali@giresun.edu.tr İbrahim ATİKSOY

Doç. Dr. Selçuk BALI Giresun Üniversitesi, İİBF İşletme Bölümü, Muhasebe ve Finansman selcuk.bali@giresun.edu.tr İbrahim ATİKSOY ISSN: 2149-9225 Yıl: 2, Sayı: 4, Haziran 2016, s. 44-54 Doç. Dr. Selçuk BALI Giresun Üniversitesi, İİBF İşletme Bölümü, Muhasebe ve Finansman selcuk.bali@giresun.edu.tr İbrahim ATİKSOY Giresun Üniversitesi

Detaylı

Seyrüsefer Yardımcıları (AVM310) Ders Detayları

Seyrüsefer Yardımcıları (AVM310) Ders Detayları Seyrüsefer Yardımcıları (AVM310) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Seyrüsefer Yardımcıları AVM310 Bahar 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin

Detaylı

RUH SAĞLIĞI VE PSİKİYATRİ HEMŞİRELİĞİ EĞİTİM VE UYGULAMASI ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU 04.10.2012 ERZURUM

RUH SAĞLIĞI VE PSİKİYATRİ HEMŞİRELİĞİ EĞİTİM VE UYGULAMASI ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU 04.10.2012 ERZURUM RUH SAĞLIĞI VE PSİKİYATRİ HEMŞİRELİĞİ EĞİTİM VE UYGULAMASI ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU 04.10.2012 ERZURUM Çalıştay, 04 Ekim 2012 tarihinde Erzurum da yapılan II.Uluslararası VI.Ulusal Psikiyatri Hemşireliği

Detaylı

ç) Yönetim Kurulu: Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Yönetim Kurulunu,

ç) Yönetim Kurulu: Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Yönetim Kurulunu, AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ PEDAGOJİK FORMASYON YÖNERGESİ Amaç MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı; ortaöğretim alan öğretmenliği tezsiz yüksek lisans programlarında verilen pedagojik formasyon derslerinin,

Detaylı

Ölçme ve Kontrol Ders Notları

Ölçme ve Kontrol Ders Notları Ölçme ve Kontrol Ders Notları Namık Kemal Üniversitesi Hayrabolu Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Ahmet DURAK ÖLÇME Bilinen bir değerin aynı cinsten bilinmeyen bir değer içinde ne kadar olduğunun

Detaylı

2010-2011 9. SINIF. Yayın Planı

2010-2011 9. SINIF. Yayın Planı 2010-2011 Yayın Planı 2010-2011 İÇİNDEKİLER 1- Yaprak ler 2- Kitaplar Soru Bankaları Anlatımlı Kitaplar 3- Sınavlar Düzey Belirleme Sınavları (DBS) Düzey Kontrol Sınavları (DKS) Deneme Sınavları Dağılım

Detaylı

Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız.

Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız. Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız. 3.2 KİMYASAL BAĞLAR Çevrenizdeki maddeleri inceleyiniz. Bu maddelerin neden bu kadar çeşitli olduğunu düşündünüz mü? Eğer bu çeşitlilik

Detaylı

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİNİN TANIMI Yetişkinler din eğitimi kavramını tanımlayabilmek için önce yetişkinler eğitimini tanımlayalım. En çok kullanılan ifade ile yaygın

Detaylı

9. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

9. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM 9. SINIF KONU TARAMA TESTLERİ LİSTESİ / DİL VE ANLATIM İletişim, Dil ve Kültür - I İletişim, Dil ve Kültür - II İletişim, Dil ve Kültür Dillerin Sınıflandırılması ve Türk Dilinin Tarihi Gelişimi Dillerin

Detaylı

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Gelişim psikolojisi, bireylerin yaşam boyunca geçirdiği bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal

Detaylı

Uzaktan Algılama Teknolojileri

Uzaktan Algılama Teknolojileri Uzaktan Algılama Teknolojileri Ders 9 Hiperspektral Görüntülemenin Sivil, Endüstriyel ve Askeri Uygulamaları Alp Ertürk alp.erturk@kocaeli.edu.tr Arkeoloji: Eser Analizi Arkeoloji: Eser Analizi Hiperspektral

Detaylı

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ 22 Mayıs 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28300 Kafkas Üniversitesinden: YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ. Atomlar Arası Bağlar

MALZEME BİLGİSİ. Atomlar Arası Bağlar MALZEME BİLGİSİ Dr.- Ing. Rahmi ÜNAL Konu: Atomlar Arası Bağlar 1 Giriş Atomları bir arada tutarak iç yapıyı oluştururlar Malzemelerin mukavemeti, elektriksel ve ısıl özellikleri büyük ölçüde iç yapıya

Detaylı

MESLEKİ GELİŞİM DERSİ 2. DÖNEM 1. YAZILI ÇALIŞMA SORULARI

MESLEKİ GELİŞİM DERSİ 2. DÖNEM 1. YAZILI ÇALIŞMA SORULARI MESLEKİ GELİŞİM DERSİ 2. DÖNEM 1. YAZILI ÇALIŞMA SORULARI 1. İşçilerin iş kazalarına uğramalarını önlemek amacıyla güvenli çalışma ortamını oluşturmak için alınması gereken önlemler dizisine ne denir?

Detaylı

SANAYİNİN KÂRLILIK ORANLARI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALDI

SANAYİNİN KÂRLILIK ORANLARI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALDI SANAYİNİN KÂRLILIK ORANLARI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALDI 23 Kasım 2013 Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), hazırladığı araştırmaya dayalı olarak aşağıdaki görüşleri bildirdi: 2001 Krizi sonrasında

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

Altın sandığım bileziğim neden karardı?

Altın sandığım bileziğim neden karardı? Altın sandığım bileziğim neden karardı? Kimya konusu: Karışımlar Konu başlığı ile kimya konusu arasındaki ilişki: Soy metal olan altının gümüş ile karıştırıldığında gümüşün havadaki SO2 ile etkileşimiyle

Detaylı

SORU- Neden sosyal hizmetler? Neden Sivas? Bu okulu yazmadan önce ve su an duygularınız arasında ne farklar var?

SORU- Neden sosyal hizmetler? Neden Sivas? Bu okulu yazmadan önce ve su an duygularınız arasında ne farklar var? Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Hizmet Uzmanlığı Bölümü Öğrencisi Suat Abdan Sosyal Hizmet Uzmanlığı İnsanlara Yardım etmeyi sevenler için ideal bir bölümdür. SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Detaylı

Emeklilik Taahhütlerinin Aktüeryal Değerlemesi 31.12.2010 BP Petrolleri A.Ş.

Emeklilik Taahhütlerinin Aktüeryal Değerlemesi 31.12.2010 BP Petrolleri A.Ş. Emeklilik Taahhütlerinin Aktüeryal Değerlemesi 31.12.2010 BP Petrolleri A.Ş. 30 Eylül 2011 BP Petrolleri A.Ş. İçin hazırlanmıştır Aon Hewitt Tarafından hazırlanmıştır Bu rapor, içerdiği gizli ve kuruma

Detaylı

Araştırma Notu 15/188

Araştırma Notu 15/188 Araştırma Notu 15/188 10 Kasım 2015 ÇALIŞAN 757 BİN KİŞİ İŞ ARIYOR Seyfettin Gürsel *, Gökçe Uysal ** ve Mine Durmaz *** Yönetici özeti İşsizlerin ve çalışmak istediği halde iş aramaktan vazgeçmiş olan

Detaylı

PERĐYODĐK CETVEL. Periyodik cetvelde soldan sağa gittikçe Elementlerin enerji seviyeleri (yörünge sayıları) değişmez.

PERĐYODĐK CETVEL. Periyodik cetvelde soldan sağa gittikçe Elementlerin enerji seviyeleri (yörünge sayıları) değişmez. PERĐYODĐK CETVEL Elementlerin fiziksel ve kimyasal özellikleri ile ilgili bilgiler veren ve elementlerin artan atom numarasına göre elementlerin sıralandığı tabloya periyodik cetvel denir. Periyodik cetvelde

Detaylı

Rusya'da Erken Çocukluk Bakımı ve Eğitimi (EÇBE)

Rusya'da Erken Çocukluk Bakımı ve Eğitimi (EÇBE) Rusya'da Erken Çocukluk Bakımı ve Eğitimi (EÇBE) Elena Yudina Moskova Devlet Psikoloji ve Eğitim Üniversitesi Ankara, 12-13 Ekim 2010 EÇBE sistemi nasıl düzenleniyor? Eyalet Düzeyinde Eğitim ve Bilim Bakanlığı

Detaylı

NUTRICIA ANNE BEBEK BESLENMESİ

NUTRICIA ANNE BEBEK BESLENMESİ P-B-HRF-011 11.03.2013 0 1 4 NUTRICIA ANNE BEBEK BESLENMESİ PROSEDÜR : YÜRÜRLÜK TARİHİ : 11.03.2013 SAYFA SAYISI HAZIRLAYAN ONAYLAYAN : 3 + 1 kapak : İNSAN KAYNAKLARI DİREKTÖRLÜĞÜ : GENEL MÜDÜR Not: Şirket

Detaylı

Atom Y Atom ap Y ısı

Atom Y Atom ap Y ısı Giriş Yarıiletken Malzemeler ve Özellikleri Doç.. Dr. Ersan KABALCI 1 Atom Yapısı Maddenin en küçük parçası olan atom, merkezinde bir çekirdek ve etrafında dönen elektronlardan oluşur. Çekirdeği oluşturan

Detaylı