Güneşin Altında Söylenmemiş Söz Yoktur... 1

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Güneşin Altında Söylenmemiş Söz Yoktur... 1"

Transkript

1 Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış Güneşin Altında Söylenmemiş Söz Yoktur... 1 Vedat Ahsen Coşar* DeŞerli Gazeteci Arkadaşlarım, *1 Sevgili Konuklar, ÇaŞdaş Gazeteciler DerneŞinin Sayın Başkanı ve Yöneticileri, Konuşma yapmak üzere beni davet ettikleri ve dolayısıyla beni ve benim şahsımda Ankara Barosunu onurlandırdıkları için ÇaŞdaş Gazeteciler DerneŞinin Sayın Yöneticilerine teşekkür ediyor, sizleri Ankara Barosu adına, kendi adıma saygı ile selamlıyorum. Bir bilge Güneşin altında söylenmemiş söz yoktur diyor. Bizim büyük şairimiz Nazım Hikmet, Biliyorum benden önce söylenmiş bütün bunlar/benden sonra da söylenecek/benden önce duyulmuş bu keder/benden sonra da duyulacak diye yazıyor bir şiirinde. Sözlerime böyle başlamamın nedeni dişer pek çok konuda olduşu gibi, ifade özgürlüşü üzerine bugüne kadar söz alan bilgelerin söylenmesi gereken, yazılması gereken hemen her şeyi söylemiş ve yazmış olmaları. Onun için ifade özgürlüşü konusunda benim burada söyleyeceklerim, daha önce söylenmiş olanların bir çeşitlemesi ve belki de bir tekrarı olacak. Bunu özellikle bilmenizi isterim. şfade özgürlüşü ile ilgili bir konuşmaya, sanırım en iyi Karl Popper le başlanabilir. Ben de öyle yapacaşım. Kısmen ondan ödünç alarak, kısmen de ondan etkilenmiş olarak sözlerime Karl Popper le başlayacaşım. * 1 Avukat, Ankara Barosu Başkanı Baro Başkanının ÇaŞdaş Gazeteciler DerneŞi tarafından 09 Aralık 2006 günü düzenlenen şfade ÖzgürlüŞü ve 301. Madde konulu panelde yaptışı açış konuşması şnsanlar şaşılacak ölçüde telkine gereksinim duyuyorlar. Söyleyeceklerimi lütfen telkin olarak kabul etmeyiniz. Söyleyeceklerimin hiç birisine inanmayınız. Sizler, her şeyi biliyor olabilirsiniz, ama ben hiçbir şey bilmiyorum. Ben ve benim gibi düşünenler, sadece tahmin ediyoruz. En saşlam bilgimiz, üç bin yıllık bir süreç içinde insanlık olarak yarattışımız büyük doşa bilimsel bilgimizdir. O da, sadece tahminlerden ve varsayımlardan ibarettir. Kesin bilgi isteyen ve onsuz olamayacaşına inanan insanlar, tehlikeli ölçüde telkine gereksinim duyan insanlardır. Bu konumdaki insanlar, ba- Şımsız, özgür ve özerk olmadıkları gibi, kesinlik, güvenlik, otorite, lider olmaksızın yaşamaya cesareti olmayan insanlardır. Çocukluk çaşında kalmış olan insanlardır. Ama kesin bilgi, mutlak doşru, mutlak gerçek diye bir şey yoktur. Bilim doşruluk arayışıdır, kesinlik arayışı deşildir. DoŞruluk, gerçeklik ise, mutlak doşruluk, mutlak gerçeklik deşildir. DoŞruya yaklaşabiliriz, ama mutlak doşruya, mutlak gerçeşe, kesinlişe asla ulaşamayız. Bilim kuşkularla, sorularla ve sorunlarla başlar. Kuşkuları, soruları, sorunları akılla, deneyle, yaratıcı kuramlarla çözmeye çalışır. ÇoŞu kuram esasen yanlıştır veya doşruluşu denetlenemez. DeŞerli olduşu düşünülen denetlenebilir kuramlarda hata aranır. Hataları bulmaya ve gidermeye çalışırız. Hatalardan ders alarak, dersler çıkararak ilerleriz. Amiple Einstein arasındaki fark da budur: amip hata yapmaktan hiç hoşlanmaz, Einstein ise, hata yapmaktan korkmaz, hata yapmak hakkından asla vazgeçmez, sürekli hatalarını arar, yoluna hata yaparak devam eder. 14 Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış 2007

2 Düşünen insanlar olarak hepimizin görevi, doşru olanı bulmaktır. DoŞru olan, mutlak ve nesneldir, ama elimizde ya da cebimizde deşildir. Sürekli olarak aradışımız, çoşu zaman zor bulduşumuz bir şeydir. DoŞru olana yaklaşımımızı sürekli olarak iyileştirmeye çalışırız. DoŞru olan, eşer mutlak ve nesnel olmasaydı, yanılmazdık. Dahası, yanılgılarımız da doşrularımız da aynı olurdu. Fikirlere, çatışan fikirlere gereksinmemiz vardır. Bu fikirleri nasıl eleştirip, iyileştirip, eleştirel o- larak sınayabileceşimize dair fikirlere gereksinmemiz vardır. Onun için ve çürütülene kadar kuşkulu fikirleri dahi hoş görmeliyiz. Çünkü en iyi fikirler bile kuşkuludur. Kuşkusuz olan bir şey varsa, o da, hiçbirimizin, karşısında hazır olda durmak zorunda olduşumuz bir fikir olmaması, hakikat tekeline hiçbirimizin sahip olmamasıdır. Askerlerden daha asker oldukları için kırmızı çizgileri olanlar ile onların müritlerine, hakikat tekeline sahip olduklarını sananlara, askerlerimizden daha çok asker olan sivillerimize ve hepimize, bir asker, önceki Genel Kurmay Başkanı Sayın Hilmi Özkök Paşa bakın neler söylüyor: Sizlere tavsiyem, hiçbir zaman herhangi bir konuda ileri sürülen bir fikre karşı önyargıyla hareket etmeyiniz. Çok aykırı fikirlerle karşılaşabilirsiniz, ama bu fikirlere vatan haini bir düşünce gibi çok iddialı bir önyargıyla yaklaşırsanız, fikirlerden istifade marjını daha başlangıçta sıfırlamış olursunuz. Asimetri yaratacak fikirlerden ürkmeyiniz. Bazen onlara bakar yanlış, bazen de çok doşru olduşumuzu anlayabiliriz. Uygarlık karşı fikirlerin çarpışmasıyla gelişmiştir. Hakikat kıvılcımı fikirlerin çatışmasından doşar. Yenilikler hep karşı fikirler sayesinde ortaya çıkmıştır. Öncelikle, insanların düşünce yapısı deşişimleri algılayacak şekilde hazırlanmalıdır. Daha sonra zaten eylemler kendilişinden ortaya çıkacaktır. Eylem merkezli karar süreçlerinin yerini, düşünce merkezli yaklaşımlar almalıdır. Düşünce ve düşündüklerini ifade etme özgürlü- Şü, demokratik bir toplumda yaşamsal deşerdedir. Zira düşünce ve düşündüklerini ifade etme özgürlüşü, hem yeni ve farklı düşüncelerin ortaya çıkmasına olanak saşlar ve hem de bireylere farklı düşünceler arasında seçim yapma, kendi düşüncelerinin doşru veya yanlış olduşunu sınama olanaşını verir. Herkesin kabul etmek ve hazır olda durmak zorunda olduşu ortak bir ideoloji olmadışı, aksine insanların farklı olma, farklı yaşama, farklı düşünme hakkı bulunduşu, her türlü görüş ve düşüncenin ifadesinin doşal olarak serbest bulunduşu noktasından yola çıkan ve bireyi hem ulusal hukuk ve hem de uluslararası hukuk öznesi olarak kabul eden ve Anayasamızın 90. maddesinde yapılan son deşişiklikle birlikte iç hukukumuzun parçası haline gelen şnsan Hakları Evrensel Beyannamesi nin 19. maddesi, Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi nin 19. maddesi, Avrupa şnsan Hakları Sözleşmesi nin 10. maddesi ile uluslararası düzeyde ve yine A- nayasamızın 25 ve 26. maddeleri ile de ulusal düzeyde koruma altında olan düşünce ve düşündüklerini ifade etme; Avrupa şnsan Hakları Mahkemesinin Handyside kararında işaret ettişi gibi, sadece hoşa giden düşünceler için deşil, aynı zamanda ve hatta daha çok Devleti veya toplumun herhangi bir kesimini inciten, şoke eden ya da rahatsız eden görüşler için geçerlidir. Avrupa şnsan Hakları Mahkemesinin, Fressoz & Roire v.fransa/1999 ve TBKP v. Türkiye/1998 sayılı kararlarında işaret ve ifade ettişi üzere; ifade özgürlüşü demokratik toplumun temellerinden birisidir. Sözleşmenin 10. maddesinin 2. fıkrasının ifade özgürlüşü için getirdişi güvence, sadece uygun bulunan, benimsenen, rahatsızlık duyulmayan, yahut kayıtsız kalınan bilgi ve/veya fikirler için deşil, aynı zamanda rahatsız edici, sarsıcı ve/veya altüst edici bilgi ve fikirler için de geçerlidir. Bunlar demokrasinin varlık şartı olan çoşulculuk, hoşgörü ve geniş fikirlilişin i- caplarıdır. Avrupa şnsan Hakları Mahkemesinin içeriklerine deşindişimiz bu ve benzeri dişer kararlarının referansı olan Amerikan Yüksek Mahkemesinin aynı konudaki kararlarına göre, ifade özgürlü- Şünün en temel işlevlerinden birisi tartışmaya ve huzursuzluşa yol açması, insanları kızdırmasıdır. Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış

3 Amerikan Yüksek Mahkemesine göre; Konuşma, hemen her zaman provakatif ve meydan okuyucudur. O önyargılara ve daha önce oluşmuş kanaatlara saldırabilir, düşünceyi kabul ettirebilmek için alışılmadık yöntemler kullanabilir ve önemli etkiler doşurabilir. Bu nedenle ve sınırsız olmamakla birlikte ifade özgürlüşü, sadece kamusal rahatsızlışın, kızgınlışın ve huzursuzluşun ötesinde ciddi ve somut bir zararın var olduşunun açık ve mevcut tehlikesi gösterilmedikçe sansür edilemez ve cezalandırılamaz. Yine 1996 yılında çıkarılan federal yasanın virtual/sanal çocuk pornografisini yasaklayan hükümlerini iptal eden kararında Amerikan Yüksek Mahkemesi, sanal çocuk pornografisinin suç olmadışına, zira ortada hiçbir kurban bulunmadışına ve bu şekliyle Anayasa ile güvence altına alınmış ifade özgürlüşünü ihlal etmedişine işaret ediyor ve diyor ki;... Devlet, düşünceyi kontrol etmeye veya caiz olmayan amaçla yasaları gerekçelendirmeye kalkıştışı zaman, Anayasanın Birinci Ek Maddesi ile getirilen özgürlükler tehlikeye düşmüş demektir. Düşünme hakkı, özgürlüşün başıdır. O nedenle, ifade özgürlüşünün devlete karşı korunması gerekir, çünkü düşünme ifadenin başlangıcıdır. Eleştirmenlerce bugün bizim için Galileo, Descartes, Newton, Mozart ya da Picasso ne anlam taşıyorsa, gelecek yüzyıllar için de -O- aynı anlamı taşıyacaktır denilen ve halen yaşayan insanlar içinde eserlerinden en çok alıntı yapılan kişi olan (Art and Humanities Citation Index te 1980 ile 1992 yılları arasında eserlerinden yapılan alıntı sayısı 4000 olarak verilmektedir.), Marx ı ve Freud u da içeren, bütün zamanların en çok alıntı yapılan kişileri listesinde sekizinci sırada yer alan, dilbilim, felsefe, politika, bilişsel bilimler ve psikolojinin de içinde bulunduşu çeşitli konularda yetmişi aşkın kitap ve bini aşkın makale yayımlayan Amerikalı düşünür Noam Chomsky, ifade özgürlüşü ile ilgili olarak yazdışı bir makalesinde susturucu gerekçeler ya da insanları yalnızca birilerinin duymak istemedikleri şeyleri söyledikleri için susturmanın yanlış olduşuna işaret ediyor ve diyor ki; Hiç kimsenin, hiçbir şeye izin verme yetkisi olmamalıdır ve -en önemlisi- ben serbest ifadeye izin verme nedeninin, yararlı ya da deşerli şeylerin bastırılabileceşi endişesi olduşunu öne sürmüyorum. Düşünce özgürlüşü hakkı, bundan çok daha temeldir ve insanın düşündüklerini -ne kadar çılgınca olursa olsun- serbestçe ifade etme hakkı, bu pragmatik yaklaşımın çok ö- tesindedir. Ben, devletin ya da herhangi bir başka örgütlü güç veya zorbalık sisteminin, insanların ne düşüneceklerine ve ne söyleyeceklerine karar verme hakkının bulunduşunu kabul etmiyorum. Beni susturma hakkının devlete verilmesine karşı öne süreceşim gerekçe, söylediklerimin deşerli şeyler olabileceşi deşildir. Bu bana göre tiksindirici bir tutumdur. Ancak, çok önceleri özgürlükçü denen insanların standart tutumunun bu olduşunu biliyorum. şfade özgürlüşünü fayda temelinde savunan büyük şngiliz düşünürü John Stuart Mill ise, henüz aşılamamış olan 1859 yılında yazdışı Özgürlük Üstüne isimli abidevi eserinin merkezini oluşturan fikir ve ifade özgürlüşü konusunda bir fikrin susturulmasının, fikri susturulan insandan daha çok insan cinsine, yaşayan nesle olduşu kadar gelecek nesillere karşı da haydutluk oldu- Şuna işaret ediyor ve ekliyor: ayet bir teki hariç bütün insanlar aynı fikirde olsalar ve yalnız bir kişi muhalif fikirde olsa, nasıl bir şahsın, elinde kuvvet olsa, insanları susturmaya hakkı yoksa, insanların da bu tek kişiyi susturmaya daha fazla hakları yoktur. Türk Ceza Yasası nın 301. maddesi ile ilgili görüş ve düşüncelerimi açıklamadan önce, ifade özgürlüşü ile doşrudan ilişkisi olması nedeniyle ve izninizle, demokrasi üzerine hepinizin bildişi birkaç şey söylemek istiyorum. Modern siyasi demokrasi, yönetenlerin, yaptıklarından dolayı seçilmiş temsilcilerinin rekabet ve işbirlişi yoluyla dolaylı olarak hareket eden vatandaşlar tarafından, kamusal alanda sorumlu tutuldukları bir yönetim biçimidir. Demokrasi ve Eleştirileri adlı özgün kitabında, Amerikalı seçkin siyaset bilimci Prof. Robert A.Dahl modern siyasi demokrasinin varlışı için - asgari usul- adını verdişi bir liste sunmaktadır. 16 Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış 2007

4 Bu listeye göre demokrasinin varlışı için zorunlu olan asgari usuller; 1- Seçilmiş görevliler. Yönetimin izlenecek politika ile ilgili kararları üzerindeki kontrol yetkisi, anayasal olarak seçimle belirlenmiş görevlilere bırakılmalıdır. 2- Özgür ve adil seçimler. Seçilmiş görevliler, sık aralıklarla yapılan ve zor kullanmanın yaygın olarak görülmedişi, adil bir biçimde yürütülen seçimlerle işbaşına gelmelidirler. 3- Kapsayıcı seçme hakkı. Yönetecek olanların seçiminde her yetişkin oy hakkına sahip olmalıdır. 4- Mevkii için yarışma hakkı. Seçimle belirlenecek olan tüm mevkiler için bütün yetişkinler seçilebilme hakkına sahip olmalıdır. 5- şfade özgürlüşü. Vatandaşlar, en geniş anlamıyla siyasal meseleler hakkında, ciddi bir ceza tehdidi altında olmaksızın, rejimin, sosyoekonomik düzenin ve yürürlükte bulunan ideolojinin eleştirisi de dahil olmak üzere, kendi düşüncelerini ifade edebilme hakkına sahip olmalıdır. 6- Alternatif enformasyon. Vatandaşlar, alternatif enformasyon kaynaklarına ulaşma imkanına sahip olmalıdır. Başkaca, alternatif haber kaynakları mevcut olmalı ve bunlar yasa ile korunmalıdır. 7- Örgütsel özerklik. Yukarıda sıralananlar da dahil olmak üzere, vatandaşlar, dişer haklarını kullanabilmek için, siyasi partiler ve menfaat grupları da dahil olmak üzere, görece özerk kuruluşları ve örgütleri kurma hakkına sahip olmalıdır. Bir çok teorisyen tarafından benimsenen bu yedi şarta, Phillippe C.Schimitter ile Terry Lyn Karl Journal of Democracy, Vol.2. No : 3 te yazdıkları Demokrasi Nedir, Ne DeŞildir isimli makalelerinde aşaşıdaki şu iki koşulu daha eklemektedirler; 1) Halk tarafından seçilmiş organlar, anayasal yetkilerini seçilmemiş organların (fiili olsa bile) ezici muhalefetine tabi olmadan kullanabilmelidirler. EŞer ordu mensupları, yerleşik memurlar, ya da devlet yöneticileri seçilmiş kişilerin özgürce hareket edebilme kapasitelerini sınırlarlarsa, yahut halkın temsilcileri tarafından alınan kararları veto ederlerse, demokrasi tehlikeye girer. 2) Devlet kendi kendini yönetebilmelidir. Devlet, dişer üstün siyasi sistemler tarafından getirilen baskılardan başımsız olarak hareket edebilmelidir. Türkiye olarak kendimiz için bir demokrasi tanımı yapamayacaşımıza göre, uygar ülkelerin ve üye olmayı hedefledişimiz Avrupa BirliŞi normlarının öngördüşü tanımlamalara ve kriterlere uygun bir demokratik yapı, bu başlamda seçilmişlerin atanmışlara egemen olduşu, halk tarafından seçilmiş organların anayasal yetkilerini kullanmaya muktedir bulunduşu, atanmışların seçilmiş kişilerin özgürce hareket edebilme yeteneklerini sınırlamayacakları, yahut halkın temsilcileri tarafından alınan kararları veto edemeyecekleri bir düzeni oluşturmak zorunda ve durumundayız. Demokratik bir sistemde, her türlü eleştirinin yurttaşların temel haklarından olduşu, hiçbir kişi ve kurumun eleştiri dışı bulunmadışı ve esasen yerleşik kurumların ve uygulamaların eleştirilmedişi, eleştirilemedişi bir toplumda, demokrasiden söz etmenin mümkün olmadışı açıktır. Bu başlamda, demokratik hukuk devletinde kamusal yetki kullanan kişi ve kuruluşlar, yasanın ve kamuoyunun denetimine tabi ve sivil eleştirilere açık olmak durumundadırlar. Ceza mevzuatınızda yaptışınız düzenlemelerle, devletin, hükümetin, kimi kurum ve kuruluşların manevi kişiliklerini tahkir ve tezyif etmeyi veya aşaşılamayı suç olarak kabul ettişiniz takdirde, bu kurum ve kuruluşların tasarruflarının denetlenmesinin ve eleştirilmesinin önünü de kapatmışsınız demektir. Kaldı ki, devletin, hükümetin, kimi kurum ve kuruluşların şahsiyetini tahkir ve tezyif etmek veya aşaşılamak suçu, günümüzde ciddi hukuki ve siyasi tartışmalara konu olan bir husustur. Bu başlamda Amerikalı siyaset bilimci Harry Kalven; Devletin şahsiyetini tahkir veya aşaşılama suçunun pozitif hukukta mevcut olup olmadışı, ifade özgürlüşünün var olup olmadışının gerçek ölçüsüdür. Devletin şahsiyetini tahkirin suç sayıldışı toplum, dişer Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış

5 nitelikleri her ne olursa olsun, özgür toplum de- Şildir. Toplumun ve pozitif hukukun, bu suça verdişi cevap toplumu ve o ülke hukukunu tanımlar. derken, Harward da profesörlük de yapmış olan Amerikalı seçkin siyaset bilimci John Rawls, Siyasal Liberalizm isimli kitabında, ABD de devletin şahsiyetini tahkir ile ilgili 1798 tarihli yasanın, Amerikan Anayasası na aykırı olduşu için 1801 de çöpe atıldışını, ifade özgürlüşü etrafındaki tartışmanın yıkıcı suçlar üzerinde odaklandışını ileri sürerken şunları söylüyor: Hükümetlerin, muhalefeti sindirmek ve iktidarlarını korumak için, devletin şahsiyetini tahkir suçunu kullanmalarının tarihi, temel özgürlüklerle mutabık bir sistem açısından bu müstesna özgürlüşün çok büyük öneminin kanıtıdır. Bu suç varoldukça, basın ve ifade özgürlü- Şü, kamuoyunu bilgilendirme rolünü oynayamaz. Sayın Konuklar, Hukuk, toplum yaşamını hemen her alanda ve deşişik bölümlerde düzenleyen, toplumsal ilişkilerde ve yönetim işlerinde hukuka uyulmasını kimi zaman emreden, kimi zaman da tavsiye e- den, bu amaçla yöntemler ve araçlar geliştiren bir disiplindir. Normatif ve sosyal bir bilim dalı olarak deşişmezlik dogmasına dayandırılmaması, sosyolojik, ekonomik, siyasal ve teknolojik gelişme ve deşişimlerden yararlanması ve buna göre kendisini deşiştirerek bireyin ve toplumun gereksinimlerini karşılaması gereken hukuk, her şeyden önce bir düzen demektir. Hukuk düzeni, bir yandan uygarca yaşamanın dayanaşı, dişer yandan da, toplum içinde ve birlikte yaşamanın güvencesidir. Hukuk düzeninde ortaya çıkacak herhangi bir aksama, toplumun düzenini olumsuz yönde etkileyeceşi gibi, bireyin güvenlişini ve özgürlüşünü de tehlikeye sokacaktır. Zira hukuk düzeni, toplumda barışı, güveni, eşitlişi ve özgürlüşü saşlamanın olmazsa, olmaz yegane aracıdır. Türkiye nin dün olduşu gibi, bugün de en ö- nemli sorunu hukuk, daha doşrusu hukuksuzluktur. Özünde hukuk yoluyla toplumu dönüştürme projesi olan Tanzimat tan bu yana, hukuku egemen kılmak yoluyla toplumsal deşişimi ve dönüşümü saşlamaya çalışan Türkiye, yine ö- zünde bir hukuk projesi olan Avrupa BirliŞi ne katılabilmek amacı ile iç hukukunu Birlik Hukukuna uyumlu hale getirebilmenin ve bu yolla hukuku toplumda tek başına egemen kılmanın çabası içindedir. Bu çaba başlamında 5237 Sayılı Türk Ceza Yasası Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmek suretiyle yürürlüşe konulmuştur. Anılan yasanın gerekçesinde de ifade ve işaret edildişi üzere, ceza yasaları bireyin hak ve özgürlüklerine çok etkili biçimde müdahale eden yaptırımları içeren yasalardır. Açıkça ifade etmek gerekir ki, bir ülkedeki ceza yasasına egemen olan felsefe, o ülkedeki siyasi rejimin de nitelişini gösterir. Bu anlamda, tıpkı Konfüçyüsün bir ülkenin nasıl yönetildişini anlamak istiyorsanız şarkılarına bakın maksiminden hareketle, bir ülkenin nasıl yönetildişini anlamak istiyorsanız, ceza yasalarına bakın demek her halde yanlış olmayacaktır. En büyük öşreticilerden birisi olan tarih bize göstermiştir ki, totaliter devletler, gerek kendi ideolojilerini benimsetmek, gerekse rejimlerini ayakta tutmak için ceza yasaları yoluyla ve öncelikle birey hak ve özgürlüklerini ya geniş biçimde sınırlandırmışlar ya da bütünüyle ortadan kaldırmışlardır. Onun için Birinci Dünya Savaşı sonrasında ştalya da yönetimi ele geçiren faşistler ile Almanya da iktidara gelen Naziler, Ekim Devriminden sonra ve özellikle Stalin döneminde komünistler, hem kendi ülkelerinde ve hem de işgal ettikleri ülkelerde, başta ceza yasaları olmak üzere tüm mevzuatlarını otoriter/totaliter anlayışa göre de- Şiştirmişlerdir. Demokratik hukuk devletleri ise, bireyin hak ve özgürlüklerini güvence altına almak amacı ile Anayasalarında, siyasal iktidarın kullanılmasını birey hak ve özgürlükleri lehine sınırlandırmışlar, ceza hukuku ile ilgili temel ve evrensel ilkelere Anayasalarında yer vermişlerdir. Daha da ötesi, geride bıraktışımız yüzyılda demokrasinin başlıca muhalifi olan totalitarizmin, insanlışa yaşattışı derin ve unutulmaz acılardan 18 Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış 2007

6 hareket eden insanlık alemi, insanların adaletsiz ve haksız biçimde ceza ve önlemlere maruz kalmaması amacı ile başta şnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa şnsan Hakları Sözleşmesi olmak üzere, bir çok uluslararası sözleşme ve belgede, bireyi ceza yasalarının keyfi uygulamalarına karşı güvence altına alan hükümlere yer vermiştir. Bu görüş, açıklama ve deşerlendirmeler başlamında demek gerekir ki, Türk Ceza Yasasının 301. maddesi ifade özgürlüşü yönünden ciddi bir tehlikedir maddedeki suçun işlendişi iddiasıyla açılmış kimi davalar, bu davalar ile kişilerin lekelenmeme hakkına yapılan müdahaleler benim varlışına işaret ettişim tehlikenin kanıtlarıdır. O nedenle 301. maddenin kaldırılması veya en azından yeniden düzenlenmesi gerekir. Nitekim, Avrupa Komisyonunun 08 Kasım 2006 tarihli ilerleme raporunda, şiddet içermeyen görüşleri sınırlamak için 5237 sayılı TCK nın 301. maddesinin kullanıldışı ve bu maddenin Türkiye de bir oto-sansürcülük ortamı yaratacaşı konusunda derin endişelerin oluştuşu belirtilmekte ve Terörle Mücadele Yasası nın ifade özgürlü- Şü üzerindeki olası etkilerine de dikkat çekilmek suretiyle, Türk Ceza Yasası nın şiddet içermeyen ifadeleri cezalandıran dişer maddeleri ile birlikte 301. maddenin Avrupa standartlarına getirilmesi tavsiye edilmektedir. Sayın Konuklar, 5237 sayılı yeni Türk Ceza Yasası nın 301. maddesi, 765 sayılı eski Türk Ceza Yasası nın 159. maddesinin yerini almıştır. Eski yasadaki düzenleme ile yeni yasadaki düzenleme arasındaki en önemli fark önceki yasada yer alan tahkir ve tezyif deyimlerinin yerini yeni yasada aşaşılama deyiminin almış olmasıdır. Eski yasanın 159. maddesinde var olan ve esasen genel ispat düzenlemeleri başlamında işlerlişi kalmayan matufiyet kavramına ve yine dava açılmayı Adalet Bakanının iznine başlı tutan düzenlemeye 301. maddede yer verilmemiştir. Eski yasanın 80 yıla yakın uygulaması sonucu yargı kararları ile içerişi dolu ve anlaşılabilir hale gelen tahkir sözcüşü hakaret sözünden gelmekte olup hor veya hakir görme, alçaltma anlamında kullanılan bir fiil, tezyif deyimi ise çürütme, eşlenme, maskaraya alma karşılışı kullanılan bir sözcüktür. ÖŞretide tahkir ve tezyif tek başına hakaret ve sövme fiillerinden daha aşır ve farklı anlam taşıdışı için, eski yasanın 159. maddesi tahkir demekle yetinmemiş, tezyif sözcüşünü de ekleyerek suçun oluşması için hakaretten daha aşır bir eylemin varlışını aramıştır. Buna göre, suçun oluşması için tek başına tahkir unsurunun gerçekleşmiş olması yeterli olmayıp, ayrıca tezyif unsurunun da gerçekleşmiş olması gerekir. O nedenle eski yasadaki uygulama başlamında, yazılanlar veya söylenenler hakaret sınırını aşıp tezyif aşamasına gelmeden suç olarak kabul e- dilmemiştir. Bütün bu nedenlerle, yeni yasada tahkir ve tezyif kavramları yerine kullanılan ve henüz daha yargı kararları ile içi doldurulmamış bulunan aşaşılama kavramı, ifade özgürlüşü yönünden bence daha tehlikeli bir kavramdır. Onun için eşer 301. madde ilke olarak korunacaksa, bu türden bir maddeye gereksinim varsa, eski yasadaki düzenlemeye geri dönmek bence daha iyidir. Bu aşamada ve yeri gelmiş iken bir hususa daha deşinmek istiyorum. O da şu; Türkiye nin 1926 yılında iktibas ettişi ştalyan Ceza Yasası nda, eski TCK nın 159. maddesi olmadışı gibi, benzeri bir başka düzenleme de mevcut deşildir. Birinci Dünya Savaşı sonrasında ştalya da yönetimi ele geçiren faşistler ile Almanya da iktidara gelen Naziler, hem kendi ülkelerinde ve hem de işgal ettikleri ülkelerde, başta ceza yasaları olmak ü- zere tüm mevzuatlarını otoriter/totaliter anlayışa göre deşiştirdiler. Bu deşişiklik sonucu, şimdiki 301. maddenin karşılışı olan eski TCK nın 159. maddesinde yer alan düzenleme ştalyan Ceza Yasası na girdi ve oradan da 1936 yılında 3038 Sayılı Yasa ile yapılan deşişiklik sonucu eski Türk Ceza Yasası na aktarıldı. Bu tarihsel gerçekten çıkan birinci sonuç, Türkiye olarak bizim geçmişimizde, geleneşimizde ve Atatürk yönetiminin ilk 14 yılında TCK nın 159. maddesinin olmamasıdır. şkinci sonuç ise, TCK nın 159. maddesinin yasalaştırılmasının Türkiye nin hassasiyeti deşil, faşist Mussolini ştalyası nın hassasiyeti olmasıdır. Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış

7 Türk Ceza Yasasının Topluma Karşı Suçlar başlıklı bölümünde Kamu Barışına Karşı Suçlar adı altında düzenlenmiş suçlar var. Bu suçlardan bir tanesi Halkı Kin ve DüşmanlıŞa Tahrik ve AşaŞılama suçu. Genel olarak düzenlenmiş böyle bir suç mevcut iken, Türk Ceza Yasası nın 301. maddesi ile TürklüŞü özel bir koruma altına almak TürklüŞü aşaşılamayı suç olarak kabul etmek gerekli mi? Bence deşil. Bence TürklüŞün yasa ile korunmaya gereksinimi de yok. Kaldı ki, 301. maddede yer verilen Türklük kavramının bir tanımı yok. Kimler Türk, kimler Türk deşil belli deşil. Maddede yer verilen Türklük ile kastedilen etnik anlamda Türklük mü belirsiz. Gerekçesine bakıyorsunuz oradaki yaklaşım etnik. öyle diyor Türklük deyiminden maksat, dünyanın neresinde yaşarsa yaşasınlar Türklere has müşterek kültürün ortaya çıkardışı ortak varlık anlaşılır. Bu varlık Türk Milleti kavramından geniştir ve Türkiye dışında yaşayan ve aynı kültürün iştirakçileri olan toplumları da kapsar. Kanunun metniyle gerekçesi bir bütün. Bu durumda 301. maddedeki tanım etnik bir tanım. Anayasa da Türkün, TürklüŞün bir tanımı var ve bu tanım etnik bir tanım deşil madde bu yönüyle sıkıntılı ve ülkemiz gerçeşine uygun deşil maddede yer verilen Türklük başlamında Azeri Türkünü, Kıbrıs Türkünü, Gagauz Türkünü veya başkaca bir yerdeki Türkü aşaşılamak da 301. maddede düzenlenen suçu işlemek için yeterli. Kanımca 301. madde bu şekliyle, yani Türklük yaklaşımı ile Anayasamızın 66/1. maddesinde vatandaşlık başı esas alınarak yapılan Türklük tanımına aykırıdır. Yine Türk Ceza Yasası nın erefe Karşı Suçlar başlıklı bölümünde Hakaret suçu düzenlenmiş. Hakaret kavramı içi dolu bir kavram. ÖŞretide yapılan tanımlarla olsun, yargı kararları ile olsun içi doldurulmuş bir kavram. Eleştiri ile arasındaki fark az ya da çok çizilmiş bir kavram. Bu durumda 301. madde ile TürklüŞü, Cumhuriyeti, Devletin kimi kurum ve kuruluşlarını aşaşılamayı suç sayan ayrı bir madde düzenlemeye ihtiyaç olmadışı kanısındayım. Bu başlamda deşinmek istedişim bir dişer husus, önceki ceza yasamızda 301. madde karşılışı olarak düzenlenen 159. maddede dava açılması Adalet Bakanının iznine başlı idi. Yeni yasada izin koşulu kaldırıldı. Bu da yanlış. şzin koşulu Adalet Bakanının siyasi fatura ödemesinin aracıydı. Bu araç yok edildi. ÇaŞdaşımız olan uygar toplumlar ve o toplumların insanları bir mahkumiyet çizgisi içinde deşil, bir özgürlük alanı içinde davranıyorlar ve yaşıyorlar. Bu özgürlük alanını reddeden, kendisini şu veya bu çizgiye mahkum eden bireyler, kuruluşlar ve toplumlar ise hasta oluyorlar. Özgürlü- Şüne sahip çıkan, özgürlüşünün sınırlarını genişleten ve böylece geleceşin belirsizlişini korku olmaktan çıkartıp bir tercihe dönüştüren bireyler, kuruluşlar, toplumlar ilerleme ve gelişmelerini sürdürüyorlar. Kendini kendisine mahkum eden, mahkum ettikçe daha da statikleşen düşünce, deşişen dünyayı ve yaşamı ne anlıyor ve ne de yorumlayabiliyor. Oysaki, ırksal, dinsel veya tarihsel temelimize dayandırdışımız kendimizle ilgili kanaatler, bize bu dünyada hak ettişimiz yeri vermez. Irk, din ve tarih, insan olarak bizlerin dışında olan de- Şerler olmayıp, bizim anlam kattışımız ve yaşattışımız deşerlerdir. şnsan olarak bize tarihin ve yaşamın sunduşu anlam dünyalarını, ancak ve ancak seçerek, yaşadışımız dünyanın getirdişi yeni deşerlerle harmanlayarak ve yorumlayıp deşiştirerek yaşatabiliriz. Onun için dünyada hak ettişimiz yerin ilahi ve tarihsel bir veri olmadışını, sürekli kazanılması gereken bir pozisyon olduşunu görmemiz ve anlamamız gerekir. DeŞil ise bizi bu dünyadan indirirler. Mussolini nin 1926 ile 1937 yılları arasında hapiste tuttuşu ştalyan Marksist, eylemci, gazeteci ve olaşanüstü siyaset felsefecisi Antonio Gramsci, Hapishane Defterleri adlı kitabında, eleştirel bir iradenin başlangıç noktası, insanın gerçekte kim olduşunun bilincine varması ve bir kayıt listesi tutmaksızın içinde sonsuz izler taşıyan o güne kadar ki tarihsel sürecin bir ürünü olarak -kendini bil-mesidir diyor. Başka ülkelerin olduşu gibi, Türkiye nin de ö- nemli önemsiz sorunları var. Bu sorunları aşabilmenin başlangıç noktası, çoşu kez kendimizin 20 Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış 2007

8 ve başkalarının gerçeklişini görmemizi engelleyen birer perde işlevi gören, yetiştişimiz ortamın, sahip olduşumuz dilin ve milliyetin saşladışı ucuz kesinliklerin ötesine geçebilme riskini göze alabilmemizdir. Gramsci nin ifade ettişi gibi, kendini bilmemiz, tanımı, ölçüsü, nerede başlayıp nerede sona erdişi, eleştiriden ayrıldışı sınırı belli olmayan TCK nın 301. maddesinde yazılı aşaşılama gibi alınganlıklardan ve kırılganlıklardan sıyrılmamız, kendimizi eleştirmemiz, hem de acımasızca eleştirmemiz, bize yönelik en aşır eleştirileri bile olgunlukla, hoşgörü ile karşılamamız, özgüvenimizi her koşulda korumamız, eleştiriyi kişilişimize karşı yapılmış bir saldırı, bir aşaşılama olarak görmememiz, eleştiriye açık olmayı düzelmeyi kabul etmek olarak deşerlendirmemiz gerekir. Voltaire den Marquez e, Sartre dan Russell a kadar uygar dünyanın örnek aldışı, hayranlık duyduşu yazarlar, kendi ülkelerinin sorunlarını bütün dünyaya, üstelik başırarak söyledikleri, dünya önünde tartıştıkları ve böyle yaparken de haklarında uluslarını, devletlerini, hükümetlerini, yargı organlarını, askeri kuruluşlarını, emniyet teşkilatlarını aşaşıladıkları savı ile davalar a- çılmadışı için, hem kendi kültürlerini taşra kültürü olmaktan kurtardılar ve hem de kendi ulusal kültürlerini dünya sahnesine taşıdılar. Beni sabırla dinledişiniz için hepinize teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 1 Kış

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...v GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm Antik Demokrasi I. ANTİK DEMOKRASİNİN

Detaylı

İdari Yargının Geleceği

İdari Yargının Geleceği İdari Yargının Geleceği Av. Zühal SİRKECİOĞLU DÖNMEZ* * Ankara Barosu. İdari Yargının Geleceği / SİRKECİOĞLU DÖNMEZ Ülkemiz Hukuk Fakültelerinde iki Ana Bilim dalı vardır: Özel Hukuk ve Kamu Hukuku. Özel

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

Şafak EVRAN TOPUZKANAMIŞ. Türk Hukukunda Anayasal Gelişmeler Işığında Vatandaşlık

Şafak EVRAN TOPUZKANAMIŞ. Türk Hukukunda Anayasal Gelişmeler Işığında Vatandaşlık Şafak EVRAN TOPUZKANAMIŞ Türk Hukukunda Anayasal Gelişmeler Işığında Vatandaşlık İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XV KISALTMALAR...XXIII TABLOLAR LİSTESİ... XXV GİRİŞ...1 Birinci Bölüm Vatandaşlığın

Detaylı

ANKARA BAROSU DERGĐSĐ Üç Aylık Mesleki Yayın Ankara Barosu Başkanlığı, 2007 Tüm hakları saklıdır. ISSN 1300 9885

ANKARA BAROSU DERGĐSĐ Üç Aylık Mesleki Yayın Ankara Barosu Başkanlığı, 2007 Tüm hakları saklıdır. ISSN 1300 9885 ANKARA BAROSU DERGĐSĐ Üç Aylık Mesleki Yayın Ankara Barosu Başkanlığı, 2007 Tüm hakları saklıdır. ISSN 1300 9885 Ankara Barosu Dergisinde ileri sürülen görüşler yazarlarına aittir. Ankara Barosunu bağlamaz.

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları

SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları Kentsel Siyaset - 2 Doç. Dr. Ahmet MUTLU SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları 1. Siyaset ve politika ne demektir? 2. Siyaset ne zaman ortaya çıkmıştır? 3. Siyaset-devlet ilişkisi nasıldır? 4. Geçmişten bugüne

Detaylı

1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları. 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler. 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı

1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları. 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler. 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı 1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı 4.İnternet Yayıncılığı ve Yasal Düzenlemeler 5.Medyada Cezai Sorumluluk 6.Medyada

Detaylı

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19 09/04/2010 BASIN BİLDİRİSİ Anayasa değişikliğinin Cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği yönüyle neler getireceği neler götüreceği dikkatlice ve hassas bir şekilde toplumsal uzlaşmayla değerlendirilmelidir.

Detaylı

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ 5 Aralık 2011 ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ I.YENĠ BĠR ANAYASA MI? GENĠġ KAPSAMLI BĠR ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ MĠ? Anayasa hazırlığıyla ilgili olarak kamuoyunda önemli bir tartışma yaşanıyor:

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESÝ KARARLARINDA SENDÝKA ÖZGÜRLÜÐÜ Dr.Mesut AYDIN*

ANAYASA MAHKEMESÝ KARARLARINDA SENDÝKA ÖZGÜRLÜÐÜ Dr.Mesut AYDIN* 1.Giriþ ANAYASA MAHKEMESÝ KARARLARINDA SENDÝKA ÖZGÜRLÜÐÜ Dr.Mesut AYDIN* Toplu olarak kullanýlmasýndan dolayý kolektif sosyal haklar arasýnda yer alan sendika hakký 1 ; bir devlete sosyal niteliðini veren

Detaylı

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ 209 ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 20 Aralık 1993 tarihli ve 47/135 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI 1 Nasıl bir anayasa yapım süreci? Maddeleri değil ilkeleri temel alan Ayırıcı değil birleştirici Uzlaşmaya zorlamayan Uzlaşmazlık alanlarını ihmal etmeyen Mutabakatı değil ortak

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2014 2015 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.09.2014 TANIŞMA DERSİ TANIŞMA DERSİ 17.09.2014 22.09.2014

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ Haklarımız, Özgürlüklerimiz 15 temel maddeyi içeren T-şörtler Haklarımız, Özgürlüklerimiz Madde 2 Yaşama hakkı İnsan hakları herkese aittir: her erkeğe, kadına ve çocuğa

Detaylı

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI 16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI Değerli Arkadaşlar, Türkiye zor günlerden geçiyor. Ajan filmlerini aratmayan olaylar gün geçmiyor ki gündeme

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr YENİ ANAYASA DEĞİŞİKLİK ÖNERİLERİMİZ (TCBMM Başkanlığı na iletilmek üzere hazırlanmıştır) 31.12.2011 İletişim: I. Anafartalar Mah. Vakıf İş Hanı Kat:3 No:

Detaylı

40 yılı aşkın bir süre, önce öğrenci, sonra değişik unvanlarla öğretim elemanı ve

40 yılı aşkın bir süre, önce öğrenci, sonra değişik unvanlarla öğretim elemanı ve 04.10.2010 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sayın Cumhurbaşkanı, Muhterem Konuklar, 40 yılı aşkın bir süre, önce öğrenci, sonra değişik unvanlarla öğretim elemanı ve yönetici olarak içinde yer aldığım Ankara

Detaylı

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI Priştine, 31 Ekim 2012 Nr. Ref.: MMP 304/12 ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI Başvuru No: KO 61/12 Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkanı tarafından 22 Haziran 2012 tarihinde

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Yargı nedir? Türk hukukunda yargının bölümleri Anayasa Yargısı İdari Yargı Adli Yargı TEMEL HUKUK YARGI Yargı, devletin hukuk

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

İNSAN HAKLARI SORULARI

İNSAN HAKLARI SORULARI 1. 1776 Amerikan ve 1789 Fransız belgelerine yansıyan doğal haklar öğretisinin başlıca temsilcisi kimdir? a) J. J. Rousseau b) Voltaire c) Montesquieu d) John Locke 4. Aşağıdakilerden hangisi İngiliz hak

Detaylı

Marka, Tasarım ve Patent Hakkına Tecavüz Suçlarına Đlişkin Hükümlerin Anayasaya Aykırılığı Sorunu

Marka, Tasarım ve Patent Hakkına Tecavüz Suçlarına Đlişkin Hükümlerin Anayasaya Aykırılığı Sorunu Ankara Barosu Dergisi Yıl: 65 Sayı: 2 Bahar 2007 149-157 Marka, Tasarım ve Patent Hakkına Tecavüz Suçlarına Đlişkin Hükümlerin Anayasaya Aykırılığı Sorunu Türkay Alıca* I- GşRş * Türkiye de modern anlamda

Detaylı

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ 215 DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 25 Kasım 1981 tarihli ve 36/55 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI Kuvvetler ayrılığı ilkesi-1 Bir devlette, üç erk (kuvvet) vardır: Yasama,

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Giriş 1 Hukukumuzda 1950 yılından bu yana uygulanmakta olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ( Mülga Kanun ) 25 Ekim 2017 tarihinde yürürlükten kaldırılmış

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA 25.5.2005 tarihli ve 5352 Sayılı Adli Sicil Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ektedir. Gereğini arz ederim. 29 Ocak

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 İÇİNDEKİLER II KISALTMALAR 21 GİRİŞ 25 A. ANAYASACIL1K VE ÖZGÜRLÜK 25 1. Giriş 25 2. Önceki Türk Anayasalarının Özgürlük Açısından İrdelenmesi 32 a. 1876 Kanuni Esasisi 32 b. 1921 Teşkilatı

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ? MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ? Bilindiği gibi Dr. Ersin Aslan ın, bir hasta yakını tarafından öldürülmesinin birinci yılı yaklaşıyor.

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015 2016 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 28.09.2015 30.09.2015 05.10.2015 07.10.2015 12.10.2015 TANIŞMA

Detaylı

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANLATIM SORULARI 1- Bir siyasal düzende anayasanın işlevleri neler olabilir? Kısaca yazınız. (10 p) -------------------------------------------

Detaylı

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi M. Gözde ATASAYAN Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 A. «KAMU HİZMETİ» KAVRAMI...1 1. Kamu Hizmetinin Klasik Tanımı...1

Detaylı

1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları. 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri. 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler

1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları. 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri. 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler 1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler 4. Birinci Kuşak Haklar: Kişi Özgürlükleri ve Siyasal Haklar

Detaylı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu v TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ÖNSÖZ Yirmi birinci yüzyılı bilgi teknolojisi çağı olarak adlandırmak ne kadar yerindeyse insan hakları çağı olarak adlandırmak da o kadar doğru olacaktır. İnsan

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ

YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü, 24 Kasım 2011 Perşembe günü Üniversitemiz Merkez Kampüsü Hünkar Salonu nda, hem Üniversitemizin

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) SORULAR İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) 1- İdarenin denetim yollarından biri olarak, idari yargının gerekliliğini tartışınız (10 p). 2- Dünyadaki idari yargı sistemlerini karşılaştırarak, Türkiye nin mensup

Detaylı

Çocuğa özgüadlialanı ifade eden çocuk adalet sisteminin temel fikir ve amacı; adaletmekanizması ile bir şekilde karşı karşıya gelen çocukların, özel

Çocuğa özgüadlialanı ifade eden çocuk adalet sisteminin temel fikir ve amacı; adaletmekanizması ile bir şekilde karşı karşıya gelen çocukların, özel Çocuğa özgüadlialanı ifade eden çocuk adalet sisteminin temel fikir ve amacı; adaletmekanizması ile bir şekilde karşı karşıya gelen çocukların, özel durumlarına uygun muameleye tabii tutulmaları, her durumda

Detaylı

Noterlik Yasası Değişiklik Teklifi Üzerine Değerlendirme. Atim*

Noterlik Yasası Değişiklik Teklifi Üzerine Değerlendirme. Atim* Noterlik Yasası Değişiklik Teklifi Üzerine Değerlendirme Atim* Çeşitli kanunlarda deşişiklik yapılmasına dair d kanun teklifi ile, 1512 sayılı Noterlik Kanunu nu nda nda yapılması planlanan deşişiklere

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU İDARİ YARGILAMA AÇIK DERS MATERYALİ USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI İDARİ YARGININ GÖREV ALANININ ÖLÇÜTÜ Uyuşmazlığın idari işlevden kaynaklanması

Detaylı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR. DURUŞMA TALEPLİDİR. ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA DAVACI VEKİLİ DAVALILAR : Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı : Oğuzlar Mah. Barış Manço Cad. Av. Özdemir Özok

Detaylı

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır. Esas Sayısı : 2015/109 Karar Sayısı : 2016/28 1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır. Anayasa nın 2. maddesinde

Detaylı

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457)

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457) T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457) 2. Hafta Ders Notları - 25/09/2017 Araş. Gör. Dr. Görkem

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

İYİ İDARE YASASI İÇDÜZENİ. BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar. İKİNCİ KISIM İyi İdarenin İlkeleri

İYİ İDARE YASASI İÇDÜZENİ. BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar. İKİNCİ KISIM İyi İdarenin İlkeleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 11 Kasım 2013 tarihli Onbirinci Birleşiminde Oybirliğiyle Kabul olunan İyi İdare Yasası Anayasanın 94 üncü maddesinin (1) inci fıkrası gereğince Kuzey

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

Sayı: 27/2013 İYİ İDARE YASASI. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Sayı: 27/2013 İYİ İDARE YASASI. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 11 Kasım 2013 tarihli Onbirinci Birleşiminde Oybirliğiyle kabul olunan İyi İdare Yasası Anayasanın 94 üncü maddesinin (1) inci fıkrası gereğince Kuzey

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00 HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI 2018-2019 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI --- 17 Ocak 2019 saat 11.00 1. 1982 Anayasasında

Detaylı

Bilmek Bizler uzmanız. Müşterilerimizi, şirketlerini, adaylarımızı ve işimizi biliriz. Bizim işimizde detaylar çoğu zaman çok önemlidir.

Bilmek Bizler uzmanız. Müşterilerimizi, şirketlerini, adaylarımızı ve işimizi biliriz. Bizim işimizde detaylar çoğu zaman çok önemlidir. Randstad Group İlkesi Başlık Business Principles (Randstad iş ilkeleri) Yürürlük Tarihi 27-11 -2009 Birim Grup Hukuk Belge No BP_version1_27112009 Randstad, çalışma dünyasını şekillendirmek isteyen bir

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI 1.2.10. SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI Genel Kurulunun 9 Aralık 1948 tarihli ve 260 A (III) sayılı Kararıyla kabul edilmiş ve imzaya ve onaya veya katılmaya sunulmuştur. Yürürlüğe

Detaylı

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR A V R U P A B İİ R L İİ Ğ İİ H U K U K U 1)) AVRUPPA TOPPLLULLUK HUKUKUNU OLLUŞŞTURAN TEEMEELL ANTLLAŞŞMALLAR BİRİNCİ İL HUKUK 1951-Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu Antlaşması 18/3/1951 de Paris'de imzalandı.

Detaylı

TURİZM HUKUKUNUN KAYNAKLARI:

TURİZM HUKUKUNUN KAYNAKLARI: TURİZM HUKUKUNUN KAYNAKLARI: TÜRKİYE TURİZM MEVZUATI DOÇ.DR. SABAH BALTA YAŞAR ÜNİVERSİTESİ İZMİR HUKUK NEDİR? Hukuk toplum düzenini sağlamak amacıyla devlet tarafından ortaya konulmuş uyma zorunluluğu

Detaylı

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI Uluslararası Arka Plan Uluslararası Arka Plan Birleşmiş Milletler - CEDAW Avrupa Konseyi - Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Detaylı

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...IX İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR... XIX TABLO LİSTESİ... XXI

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ Ayrıntılı Bilgi ve On-line Satış İçin www.hukukmarket.com İSMAİL KÖKÜSARI Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix

Detaylı

EĞİTİM YÖNETİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

EĞİTİM YÖNETİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ EĞİTİM YÖNETİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ Bu ders kapsamında Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme Alanında kullanılan nicel ve nitel araştırma

Detaylı

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2 HAFTA 2 Bu haftaki ders önü sorularımız: 1. Size göre hak kavramı nedir? Çocukluğunuzu da göz önünde tutarak sahip olduğunuz/olmadığınız veya kullanabildiğiniz haklarınızı tartışınız. 2 Geçmişte çocuklar

Detaylı

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Yazarlar Prof.Dr.Önder Kutlu Doç.Dr. Betül Karagöz Doç.Dr. Fazıl Yozgat Doç.Dr. Mustafa Talas Yrd.Doç.Dr. Bülent Kara Yrd.Doç.Dr.

Detaylı

ANAYASA HUKUKU DERSİ

ANAYASA HUKUKU DERSİ ÇOKTAN SEÇMELİ SORULAR HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İKTİSAT BÖLÜMÜ ANAYASA HUKUKU DERSİ ARA SINAVI (11 Kasım 2010 Saat 15:00) 1- Avrupa modeli anayasa yargısıyla ilgili olarak

Detaylı

(DEÜ Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Anayasa Hukuku Anabilim Dalı)

(DEÜ Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Anayasa Hukuku Anabilim Dalı) GAU AKADEMİK PERSONEL AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ FORMU Prof.Dr. Meltem DİKMEN CANİKLİOĞLU Kastamonu 01/08/1962 Profesör 07/12/2010 (DEÜ Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Anayasa Hukuku Anabilim Dalı) İzmir Ekonomi

Detaylı

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ CEDAW Nedir? CEDAW sekiz temel Birleşmiş Milletler insan hakları sözleşmesinden biridir. BM İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMELERİ Medeni ve Siyasi

Detaylı

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI NA

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI NA DANIŞTAY BAŞKANLIĞI NA Yürütmenin Durdurulması Taleplidir. Duruşma Taleplidir. DAVACI : Türkiye Barolar Birliği adına Başkan Prof. Dr. Metin FEYZİOĞLU Oğuzlar Mahallesi Barış Manço Caddesi Avukat Özdemir

Detaylı

YÖNETİMDE DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK, HESAP VEREBİLİRLİK: NEREDEYİZ, NEREYE GİDİYORUZ? Erol Erdoğan. Genel Başkan Yardımcısı - İstanbul Milletvekili Adayı

YÖNETİMDE DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK, HESAP VEREBİLİRLİK: NEREDEYİZ, NEREYE GİDİYORUZ? Erol Erdoğan. Genel Başkan Yardımcısı - İstanbul Milletvekili Adayı YÖNETİMDE DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK, HESAP VEREBİLİRLİK: NEREDEYİZ, NEREYE GİDİYORUZ? Erol Erdoğan Genel Başkan Yardımcısı - İstanbul Milletvekili Adayı 26 Mayıs 2011 - Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü

Detaylı

Ümit GÜVEYİ. Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde. Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi

Ümit GÜVEYİ. Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde. Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi Ümit GÜVEYİ Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XI GİRİŞ...1 Birinci Bölüm Teorik Boyutuyla Genel Kavramsal Çerçeve

Detaylı

(2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 1 Madde 300 Devletin egemenlik alametlerini aşağılama Madde 300 - (1) Türk Bayrağını yırtarak, yakarak veya sair surette ve alenen aşağılayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? İdare nedir? Organik anlamda idare-fonksiyonel Anlamda İdare Hukuk devleti İdare teşkilatı İdari davalar İDARE HUKUKU Devletin 3 fonksiyonu vardır:

Detaylı

"Milli egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, taç sahipleri mahvolur. Milletlerin tutsaklığı üzerine

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, taç sahipleri mahvolur. Milletlerin tutsaklığı üzerine "Milli egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, taç sahipleri mahvolur. Milletlerin tutsaklığı üzerine kurulmuş kurumlar her tarafta yıkılmaya mahkumdur. Tünelin

Detaylı

Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ

Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ Yay n No : 3075 Hukuk Dizisi : 1512 1. Baskı Şubat 2014 İSTANBUL ISBN 978-605 - 333-102 - 5 Copyright Bu kitab n bu

Detaylı

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2 Öğretmenlik Meslek Etiği Sunu-2 Tanım: Etik Etik; İnsanların kurduğu bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerleri, normları, kuralları, doğru-yanlış ya da iyi-kötü gibi ahlaksal açıdan

Detaylı

I. Genel Bilgiler Ülkeler arasındaki hayat standartlarının farklılığı, bazı ülkelerde yaşanan ekonomik sorunlar, uygulanan baskıcı rejimler, yaşanan

I. Genel Bilgiler Ülkeler arasındaki hayat standartlarının farklılığı, bazı ülkelerde yaşanan ekonomik sorunlar, uygulanan baskıcı rejimler, yaşanan I. Genel Bilgiler Ülkeler arasındaki hayat standartlarının farklılığı, bazı ülkelerde yaşanan ekonomik sorunlar, uygulanan baskıcı rejimler, yaşanan iç savaşlar, coğrafi olumsuzluklar dolayısıyla insanlar,

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI GENEL OLARAK Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 148. maddesinde yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır. 23 Eylül 2012

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER I-ANA YASA HUKUKUNUN KONUŞU VE ÖNEMİ...1 II-ANAYASA HUKUKU VE SİYASİ KURUMLAR...2 III-ANAYASA HUKUKUNUN METODU VE KAYNAKLARI...4 1-

Detaylı

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır: İLTİCA HAKKI NEDİR? 27 Ekim 1946 tarihli Fransız Ana yasasının önsözü uyarınca özgürlük uğruna yaptığı hareket sebebiyle zulme uğrayan her kişi Cumhuriyet in sınırlarında iltica hakkına başvurabilir. 13

Detaylı

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara Harf üzerine ÎÇDEM A Numara Adliyenin manevi şahsiyetini tahkir... 613 G Ağır Tehdit 750 Aleniyet deyim - kavram ve unsuru... 615 Anarşistlik - kavram ve suçu 516 Anayasa Nizamı 558 aa Anayasa Nizamını

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.02.2016 Türk Hukukunun Bilgi Kaynakları - Mevzuat, Yargı

Detaylı

ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ. 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı. Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 SĠYASET

ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ. 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı. Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 SĠYASET ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 Adı Soyadı : No: Sınıf: 11/ SĠYASET Siyaset; ülke yönetimini ilgilendiren olayların bütünüdür.

Detaylı

KADIN DOSTU AKDENİZ PROJESİ

KADIN DOSTU AKDENİZ PROJESİ KADIN DOSTU AKDENİZ PROJESİ KADINLARA DESTEK MEKANİZMALARI ONLİNE KİTAPÇIĞI Akdeniz Üniversitesi Uluslararası Gençlik Topluluğu 2015-2016 İÇİNDEKİLER 1. Giriş 2. Kadın Dostu Akdeniz Projesi 3. Projenin

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

BAŞKANLI PARLAMENTER SİSTEM

BAŞKANLI PARLAMENTER SİSTEM Yard. Doç. Dr. ŞULE ÖZSOY Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi BAŞKANLI PARLAMENTER SİSTEM Cumhurbaşkanının Halk Tarafından Seçildiği Parlamenter Hükümet Modeli ve Türkiye İçin Tavsiye

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Hukukun Dallara Ayrılması (Kamu Hukuku-Özel Hukuk) Kamu Hukuku Özel Hukuk Ayrımı Hukuk kuralları için yapılan eski ayrımlardan biri, hukukun kamu

Detaylı

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ Bismillairrahmanirrahim 1. Suriye de 20 ayı aşkın bir süredir devam eden kriz ortamı, ülkedeki diğer topluluklar gibi

Detaylı

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı Yargılama Sürelerinin Uzunluğu ile Mahkeme Kararlarının Geç veya Kısmen İcra Edilmesi ya da İcra Edilmemesi Nedeniyle Tazminat Ödenmesine Dair Kanun Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 21 Ekim 2013 Nr. ref.: RK484/13 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: 135 /12 Svetozar Nikolić Kosova Yüksek Mahkemesi nin Rev. No: 36/2010 sayı ve 12 Eylül 20 12 tarihli kararı hakkında anayasal

Detaylı