Nedeni Bilinmeyen Ateş
|
|
- Nesrin Cumali
- 7 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 DERLEME Nedeni Bilinmeyen Ateş Prof. Dr. Yaşar KÜÇÜKARDALI 1, Dr. M. Akif ÖZTÜRK 1, Doç. Dr. Meral SÖNMEZOĞLU 2 1 Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, İstanbul 2 Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, İstanbul ÖZET Nedeni bilinmeyen ateş (NBA), üç haftadan uzun süre ateşin 38.3 C nin üzerinde olması ve zorunlu testlerin yapılmasına rağmen hala kesin tanının konulamaması olarak tanımlanır. Kapsamlı bir öykü ve fizik muayene NBA hastalarının tanısında anahtar rolü oynamaktadır. Tanısal yaklaşımda klinik deneyim önemlidir. İmmünolojik ve serolojik yöntemlerin değeri sınırlıdır. Standart biyolojik testler yetersiz tanısal ipuçları vermektedir. Görüntüleme teknikleri amaca uygun olarak kullanılmalıdr. Standart göğüs grafisi, abdomen ultrasonografisinin ardından ilk günlerde bilgisayarlı tomografi çekilmeli, derin apse düşünülüyorsa da ardından indiyum-111 ya da teknisyum 99 m, işaretli lökosit sintigrafisi çekilmelidir. Histolojik inceleme için en uygun dokunun seçilmesi en çok tanısal katkı sağlayan basamaktır. NBA ya yol açan hastalıklar spektrumu ülkemizde de zamanla değişim göstermektedir. İnfeksiyonlar hala en sık NBA nedenidir ve tüberküloz bu grupta ilk sırada yer almaktadır. Noninfeksiyöz inflamatuvar hastalıkların oranı muhtemelen tanısal olanakların artmasıyla birlikte artış göstermektedir. Bu makale NBA olgularının etkin tanı ve değerlendirilmesi için pratik tanısal yaklaşımları, algoritmaları ve önerileri içermektedir. Anahtar Kelimeler: Nedeni bilinmeyen ateş, tanı, laboratuvar SUMMARY Fever of unknown origin (FUO) is defined as a fever higher than 38.3 degrees C lasting for a period of at least three weeks, in which no definitive diagnosis has been made after a number of obligatory tests. Comprehensive history and physical examination are the keys to establishing a diagnosis in patient with FUO. Self-clinical experience is important for diagnostic approachment. Immunological and serological tests are of little value, standard biological tests provide many insufficiently exploited clues. Imaging procedures should be use for proper objectives. Whole body computerized tomography scan should be performed early within the first days of hospitalisation, preceded by standard chest radiograph and abdomen ultrasonography; followed by either indium-111 or technetium-99 m, labelled leukocytes if deep abscesses are suspected. Identification of the most appropriate tissue to be sampled for histological examination is one of the most beneficial step. The spectrum of diseases causing FUO in Turkey continues to change. Infection remains the most common cause and the high percentage of cases with tuberculosis. The proportion of non infectious inflammatory diseases has been increasing probably based on improvement of the diagnostic methods. This article provides practical guidelines, algorithms, and current recommendations for the effective diagnosis and management of FUO. Key Words: Fever of unknown origine, diagnosis, laboratory Yaz flma Adresi: Prof. Dr. Yaşar KÜÇÜKARDALI Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, İSTANBUL E-posta: yasarkardali@yahoo.com 1
2 Nedeni Bilinmeyen Ateş Nedeni bilinmeyen ateş (NBA) ilk kez Petersdorf ve Beeson tarafından 1961 yılında tanımlanmıştır (1). Klasik NBA, ateşin 38.3 C nin üzerinde olması, sürenin üç haftadan uzun olması ve bir haftalık hastane araştırmasına rağmen nedenin belirlenememesi olarak tanımlanır. Bu kriterlere göre NBA nın etyolojik dağılımı diğer ülkelerde ve ülkemizde değişik coğrafik bölgelerde ve hasta gruplarında bildirilmiştir (1-25). Hastane dışında hastanın izleminde ve testlerde belirli bir standart olmayabileceğinden tanımlanan sürenin en az bir haftasının hastanede olması ve başlangıç testlerinin yapılmış olması kriteri konmuştur (26). Ayrıca, özelliklerine binaen ve ateş süresinin klasik NBA kadar uzun olmayabileceği düşüncesiyle nozokomiyal (hastaneye yatıştan 24 saat sonra ateşin > 38.3 C olması, üç gün araştırmaya rağmen tanı konulamaması nötropenik (ateş > 38.3 C, nötrofil sayısı < 500/mm 3 ve üç gün araştırmaya rağmen tanı konulamaması) ve insan immünyetmezlik virüsü (HIV) (ateş > 38.3 C, HIV pozitif hasta olması ve en az dört hafta pozitifliğin devam etmiş olması, üç gün araştırmaya rağmen tanı konulamaması) ile ilişkili NBA tanı kriterleri oluşturulmuştur (27). NBA LI HASTANIN DE ERLEND R LMES Tanımlamadan da anlaşıldığı gibi NBA diyebilmek için sadece süre ve ateşin olması yeterli değildir. Aşağıdaki değerlendirmelerin yapılması ve buna rağmen tanının konulamamış olması gerekir: Detaylı tıbbi öykünün alınması, Sistemik fizik muayenenin sık aralıklarda tekrarlanması, Tam kan sayımı, Kan kültürleri (antibiyotik verilmeden önce birkaç saat arayla üç farklı lokalizasyondan), Rutin biyokimya (karaciğer enzimleri, bilirubin vb.), Hepatit serolojisi, İdrar incelemesi (mikroskobik inceleme, idrar kültürü), Akciğer grafisi, Eğer başlangıçta belirti ve semptomlar belirli organ ve sistemleri ön plana çıkartıyorsa bununla ilişkili ileri basamak testleri, görüntüleme ve biyopsi yapılmalıdır. EP DEM YOLOJ Bilimsel ve teknolojik gelişmeler yıllar içinde NBA nın etyolojik dağılım oranlarında değişikliklere yol açmıştır. Tanısı konulamayan NBA olguları 1930 lu yıllarda %75 in üzerinde iken, 1950 li yıllarda %10 ların altına düşmüştür. Daha sonra tanısız olguların oranı tekrar artış göstermiştir. Ülkemizde de 1980 li yıllarda tanısız olgular %4, 1990 lı yıllarda %14, 2000 li yıllarda %15 oranına sahiptir (Tablo 1). Erken NBA serilerinde konnektif doku hastalıkları daha az olup, immünolojinin gelişmesi ve klinik çalışmaların artmasıyla bu tip hastalıkların daha fazla tanısı konulmaya başlanmıştır. Ülkemizdeki serilerde de bu oran %10 dan %20 ye çıkmıştır. Ekstrapulmoner tüberküloz, tümörler ve abdominal apseler radyolojik görüntüleme yöntemlerinin özellikle tomografinin daha yaygın kullanımıyla erken tanınmaya başlamıştır. Dolayısıyla infeksiyon (%64 ten %45 e) ve malignitelerin oranı son dekadlarda azalmıştır. Mikroorganizmalar için izolasyon tekniklerinin gelişmesiyle NBA serilerinde sıkça yer alan infektif endokardit de daha az oranlarda görülmeye başlanmıştır. Son yıllarda NBA nedeni olarak infektif endokardit bildirilmişse büyük olasılıkla kültür negatiftir ya da Bartonella quintana gibi zor izole edilen bir mikroorganizmayla oluşmuştur. Tablo 1. Nedeni bilinmeyen ateş ulusal etyolojik dağılım oranları Hasta İnfeksiyon Malignite Noninfeksiyöz Diğer Tanısız Yıl (kaynak) sayısı (%) (%) inflamatuvar (%) (%) (%) 1980 li yıllar (10) lı yıllar (11-17) li yıllar (18-25)
3 Küçükardalı Y, Öztürk MA, Sönmezoğlu M. Gen amplifikasyon yöntemlerinin mikrobiyal tanı olanaklarını artırması, konnektif doku hastalıklarının patogenezinin daha iyi anlaşılması ve tanı olanaklarının artmasıyla NBA etyolojik dağılımında değişiklikler olmaya devam edecektir. Klinik pratikte bazı uygulamalar NBA tanısını daha da zorlaştırmaktadır. Örneğin; antibiyotiklerin sık kullanılması gizli apse ve infeksiyonların tanısını geciktirir, ilaç ateşi sıklığını artırır. Agresif immünsüpresif rejimlerin kullanılması yoğun bakımlarda yatış süresinin uzamasına, dirençli mikroorganizmaların çoğalmasına ve infeksiyonların seyrinin değişmesine yol açar. DE fi K HASTA GRUPLARI Yafl NBA nedenleri yaş gruplarına göre dramatik farklılıklar gösterir. Yüz çocuk içeren bir çalışmada olguların 1/3 ünün tanımlanamayan viral infeksiyonlar olduğu gösterilmiştir (28). Toplam olarak 1638 çocuğun incelendiği 18 çalışmayı içeren bir sistematik derlemede, %51 infeksiyon, %9 kollajen damar hastalıkları, %6 malignite bulunmuş; %23 üne tanı konulamadığı belirtilmiştir. İnfeksiyonların %59 unun bakteriyel olup bruselloz ve tüberkülozun başta geldiği vurgulanmıştır (29). Bunun aksine 65 yaşın üzerinde olguların %31 inde romatizmal hastalıklar, dev hücreli arteritin de olduğu vaskülitler ve sarkoidoz gibi multisistem hastalıkların olduğu infeksiyonlar %25, neoplazmlar %12 oranında saptanmıştır (5). Tüberküloz, konnektif doku hastalıkları ve maligniteden sonra üçüncü sırada gelmektedir (30,31). AIDS HIV pozitif hastalarda immünsüpresyon en belirgin özelliktir. HIV pozitif hastalarda 79 NBA epizodunun değerlendirildiği bir çalışmada %79 unun infeksiyon, %8 inin malignite ve %9 unun tanısız olduğu belirlenmiştir (6). İnfeksiyonların yarısının mikobakteri, bunların da 1/3 ünün atipik etken olan Mycobacterium avium complex olduğu rapor edilmiştir. Malignitelerden özellikle non-hodking lenfoma en sık saptanandır. Nötropeni Kaynağın saptanamadığı, nötropeni ile ilişkili febril epizotların büyük oranda bakteriyel infeksiyonlarla ilişkili olduğu, bir haftalık akut periyot geçtikten sonra ise fungal infeksiyonların bakteriyel infeksiyonların önüne geçtiği rapor edilmiştir (27). Bu popülasyonda NBA özellikle karmaşıktır çünkü altta yatan patolojinin kendisi de ateşin nedeni olabilir. Ayrıca, bu hastalarda sıklıkla kullanılan ilaçlar ve kan ürünleri de ateş nedeni olabilir. TANISAL YAKLAfiIM NBA olgusunun değerlendirilmesinde en önemli olan dikkatli bir öykü almak ve hastayı sık aralıklarla tekrar değerlendirmektir. NBA olgularının çoğu nadir hastalıklar olmaktan ziyade sık rastlanan hastalıkların atipik belirtilerle ortaya çıkmasıdır. Öykü ve Fizik Muayene Anamnez ve fizik muayene NBA olgularında laboratuvar testleri gibi değerli tanısal ipuçları sağlar. Hangi bilgi ve ipucunun tanısal olduğunu değerlendirmek klinisyenin bilgi ve deneyimiyle ilgili hekimlik sanatının özüdür. Doğru bir öykü aşağıdaki bilgileri içermelidir: Semptomların lokalizasyonu, zamanı, birlikte olan diğer bulgular, Seyahat, Hayvan teması (meslek, hobi, çevre), İmmünsüpresyon, İlaç ve toksin öyküsü, antibiyotikler. Örneğin; davranış ve bilinç değişikliği granülomatöz menenjitle, çene kladikasyonu dev hücreli arteritle, noktüri prostatitle uyumludur. Öyküyü dikkatli olarak tekrar gözden geçirmek, zor olgularda önemli ipuçları sağlayabilir. Ateşin derecesi, ateş seyrinin özelliği, tipi, toksisite görüntüsü, antipiretiklere yanıt NBA tanısında spesifik bilgi vermemektedir (32). Ancak ateşin seyri hastalığın aktivitesi hakkında bilgi verebilir. TANISAL TESTLER Oldukça geniş çeşitlilikteki testler NBA olgularında spesifik tanı koymada faydalı olabilir. Öykü ve muayenedeki tanısal ipuçlarına göre önceliği olan testler olabilir. Ancak tanısal testler genellikle Tablo 2 de gösterilen aşamalarda uygulanmaktadır. Test Performans Bu testlerin faydalı sonuçları kadar hatalı pozitif sonuçları da vardır ki, gereksiz araştırmaların yapılmasına yol açabilir. Tablo 3 te sık kullanılan tanı yöntemlerinin tanıya katkı oranları gösterilmiştir. Eritrosit Sedimentasyon H z (ESH) Spesifik olmadığı bilinmesine rağmen birçok klinisyen ESH testini istemektedir. Bir çalışmada 263 3
4 Nedeni Bilinmeyen Ateş Tablo 2. Tanısal test basamakları Birinci basamak Eritrosit sedimentasyon hızı C-reaktif protein Tam kan sayımı, periferik yayma Tam idrar Elektrolitler, karaciğer ve böbrek testleri Alkalen fosfataz, laktat dehidrogenaz Kültürler (idrar, boğaz, balgam, dışkı, kan) Balgamda ARB Gram boyama Dışkı mikroskopisi Romatoid faktör Tüberkülin testi Widal ve Wright aglütinasyon testleri Akciğer ve sinüs grafisi Abdominal ve pelvik ultrasonografi İkinci basamak Serolojik testler (sitomegalovirüs, Epstein-Barr virüsü, mikoplazma, toksoplazma, hepatit virüsleri) C3, C4, serum immünelektroforezi, TSH Antinükleer antikor Tüberküloz için idrar kültürü Kemik iliği kültürü (brusella, mikobakteri, diğer mikroorganizmalar) ANCA, ACE, anti-tpo, anti-tiroglobulin Toraks, abdominopelvik tomografi/mrg Ekokardiyografi, lökosit sintigrafi Endoskopik incelemeler İnvaziv İşlemler Biyopsi: Kemik iliği, karaciğer, lenf nodu, cilt, temporal arter, tiroid Laparotomi, laparoskopi, mediastinoskopi MRG: Manyetik rezonans görüntüleme, ACE: Anjiyotensin dönüştürücü enzim, TSH: Tiroid stimüle edici hormon, ARB: Aside dirençli basil, ANCA: Antinötrofil sitoplazmik antikorlar. NBA olgusu incelenmiş, ESH 100 mm/saat in üzerinde olan olguların, %58 inde malignite, ki en fazla lenfoma, miyeloma, metastatik kolon ya da meme kanseri saptanmış, %25 inde endokardit gibi infeksiyonlar ya da romatoid artrit ve dev hücreli arterit gibi inflamatuvar hastalıklar saptanmıştır (33). ESH yüksekliği NBA etyolojisinde ciddi bir hastalığın olabileceğini telkin etmesi bakımından önemlidir ve daha dinamik tanısal yaklaşım uygulanmasını çağrıştırır. Ancak hipersensitivite reaksiyonları, trombofilebit, renal hastalık, özellikle nefrotik sendromda, infeksiyon ve malignite olmaksızın yüksek ESH değerleri olmaktadır. Bilgisayarl Tomografi NBA olgularında gizli apse ve hematomların araştırılmasında abdominal tomografi büyük oranda laparotomi ve diğer radyolojik testlerin yerini almıştır. Bu şekilde saptanan abdominal lenfadenomegali, lenfoma ve granülomatöz hastalıkların tanısında ipucu olabilir. Bazı durumlarda manyetik rezonans görüntüleme (MRG) daha duyarlıdır. Örneğin; spinal epidural apse tanısında daha önceliklidir. Hiler ya da mediastinal lenfadenopatilere mediastinoskop eşliğinde biyopsi yapılmasıyla lenfoma, histoplazmoz ya da sarkoidoz tanısı konulabilir. Nükleer T p Testleri NBA tanısında nükleer tıp testleri tartışmalıdır. Hem galyum 67 hem de indiyum işaretli lökosit sintigrafi bütün vücut için oldukça yüksek duyarlılığa sahiptir. Sorunu lokalize etmekte katkı sağlayabilir ancak spesifik adım için kolaylık sağlayamaz. Yüz kırk beş NBA olgusunun değerlendirildiği bir çalışmada galyum 67 sintigrafisi %29 oranında tanısal katkı sağlarken, ultrasonografi %6, tomografi %14 oranında katkı sağlamıştır (34). Yine başka bir çalışmada yaşlı olgularda galyum sintigrafisi 47 olgunun 17 sinde tanısal katkı sağlarken, 11 inde yanlış pozitif sonuç vermiştir. Bu çalışmada yaşlı popülasyonda rutin laboratuvar testleri, temporal arter biyopsisi ve abdominal ultrasonografiden sonra yapılması gereken test olarak galyum sintigrafisi önerilmektedir (5). FDG-PET (florodeoksiglukoz-pozitron emisyon tomografi) incelemesi inflamasyon ve malignitenin anatomik lokalizasyonun belirlenmesinde duyarlıdır. NBA olgularının değerlendirilmesinde önemli yer tutabilir, ancak daha fazla etkinlik çalışmasına ihtiyaç vardır (35,36). 4
5 Küçükardalı Y, Öztürk MA, Sönmezoğlu M. Tablo 3. Tanı yöntemlerinin tanıya katkısı Hollanda Önal Çok merkezli çalışması (9) (> 65 yaş) Türkiye çalışması Akciğer grafisi %8 %7 (7/97) %8 (13/154) Ultrasonografi %6 (4/62) %4 (7/141) Abdominal tomografi %20 %17 (12/68) %10 (10/98) Toraks tomografi %20 %27 (20/73) %6 (5/82) Beyin tomografi %10 (2/20) Ekokardiyografi %10 (2/20 ) Kolonoskopi %13 (2/15) Total görüntüleme %7 (43/607) Kemik iliği biyopsisi %10 (2/19) %6 (4/74) %31 (7/22) Karaciğer biyopsisi %14 (1/7) %34 (5/14) Lenf nodu biyopsisi %45 (5/11) %45 (9/20) Temporal arter biyopsisi %7 (1/14) %25 (4/16) Cilt biyopsisi %25 (3/12) Total biyopsi %28 (41/143) Biyokimyasal testler %0.6 (18/2978) Mikrobiyolojik seroloji %2 (16/752) İmmünolojik seroloji %5 (8/156) Periferik yayma %4 (4/89) Kültür %0-2 (kemik iliği) %2 (12/514) Di er Testler Öykü, muayene, rutin testler ve görüntüleme yöntemleriyle etyoloji belirlenemediyse spesifik testlerin yapılması gerekir. Örneğin; santral sinir sistemi belirtileri varsa, lomber ponksiyon ve beyin görüntüleme yapılmalıdır. Seyahat öyküsü varsa, bölge ile ilgili riskli mikroorganizmalara yönelik tanısal testler yapılmalıdır. Biyopsi Görüntüleme girişimleri NBA ya indirekt katkı sağlarken, biyopsi doğrudan katkı sağlayan önemli tanı yöntemlerinden birisidir. TERAPÖT K G R fi MLER Antibiyotik ya da glukokortikoidlerle tedavi girişimleri bazı durumlarda tanısal katkı sağlayabilir. Önal ve arkadaşlarının çalışmasında özellikle yaşlı olgularda, 21 tüberküloz olgusundan, kültür ve histolojik incelemelerin negatif olduğu dokuzunda antitüberküloz tedavi ile tanı konulmuş ve remisyon sağlanmıştır (22). Ancak antibiyotik kullanılmaya başlanması kan kültürü ve biyopsi materyallerinde kültür işlemlerinde başarı oranını azaltmaktadır. Antibiyotik gizli bir apseyi baskılayabilir ancak kür, drenajla sağlanabilir. Antibiyotik kullanımı spesifik bir ajana yönelik olarak yapılsa da diğer infeksiyonların baskılanması da söz konusu olabilir. Örneğin; tüberküloz için rifampisin kullanılması stafilokok osteomiyelitini baskılayabilir ya da endokardite yol açan mikroorganizmaların izolasyonunu güçleştirebilir. Dolayısıyla kesin kanıt olmadıkça NBA olgularında ampirik antibiyotik kullanımı yoluna gidilmemelidir. Sarkoidoz, diğer granülomatöz hastalıklar ya da vaskülitler gibi steroide yanıtlı hastalıklarda biyopsi ile tanı konulmadıkça ampirik kortikosteroid tedavisi yapılmamalıdır. Böyle bir tedavi girişiminden önce de infeksiyon olup olmadığı dikkatlice araştırılmalıdır. 5
6 Nedeni Bilinmeyen Ateş SONLANMA NBA olgularının sonucu altta yatan hastalığa bağlıdır. Yetişkin NBA olgularında, yeterli araştırmaya rağmen tanı konulmamış ise prognoz iyidir (7,8,37). Toplam 199 NBA olgusunun değerlendirildiği bir çalışmada 61 (%30) olgu hastaneden tanı konulmadan taburcu edilmiştir (36). NBA serilerinde ölüm oranının %6-16 olduğu bildirilmiştir (1,20,37,38). NBA ETYOLOJ S Özellikle son 50 yıl içinde değişik ülkelerde, değişik zamanlarda NBA olgu serileri yayınlanmıştır. Bu serilerin analizi NBA etyolojisinin zamanla ve yeni tanısal yöntemlerle nasıl değişim gösterdiği konusunda bilgi vermektedir. Bu verilerin rehberliğinde yeni olgulara tanısal yaklaşım çalışmaları yürütülmektedir. Ülkemizdeki NBA olgularını içeren seriler Tablo 4 te gösterilmiştir. Mourad ve arkadaşlarının analizindeki son üç dekadın NBA etyolojik dağılım oranlarıyla ülkemize ait verilerin karşılaştırılması Şekil 1 de gösterilmiştir (39). En S k Nedenler Ulusal ve uluslararası literatürde NBA da en sık nedenler infeksiyonlar, noninfeksiyöz inflamatuvar hastalıklar ve malignitelerdir (1,2,4-8,25). İnfeksiyonların oranı azalırken inflamatuvar hastalıkların oranı artmış, maligniteler ve tanısız olguların oranında değişme olmamıştır (Tablo 1). Değişik febril durumların prevalansı coğrafik bölge, popülasyon, bireysel ve mikrobiyal faktörler, hastane ve sağlık merkezlerine göre farklılıklar göstermektedir. nfeksiyonlar Ülkemizdeki NBA serilerinde en sık neden infeksiyonlardır (Tablo 4). Bu grupta tüberküloz, bruselloz, abdominal apseler ve infektif endokardit en sık nedenlerdir. Sipahi ve arkadaşlarının analizinde 403 infeksiyon olgusunun %36 sını tüberküloz, %12 sini bruselloz, %9 unu infektif endokardit oluşturmuştur (40). Genellikle devamlı ateş, titreme ve terleme vardır. Tüberküloz: Birçok NBA serisinde tüberküloz en sık infeksiyon nedenidir. Geç tanı konulan tüberküloz olguları ekstrapulmoner, miliyer, altta başka bir pulmoner hastalığı olan ya da immünsüprese olgulardır. Örneğin; AIDS hastalarında tüberküloz sıklıkla sinsi seyirlidir ve olguların %15-30 unda akciğer grafisi normaldir (41,42). Tablo 4. Ülkemizde yayınlanan nedeni bilinmeyen ateş serileri Araştırmacı Olgu Noninfeksiyöz (kaynak) Yıl sayısı İnfeksiyon Malignite inflamatuvar Diğer Tanısız Çalangu (10) Tabak (11) Karan (12) Mert (13) Coşkun (14) Aktaş (15) Saltoğlu (16) Uzun (17) Küçükardalı (18) Küçükardalı (19) Saltoğlu (20) Erten (21) Önal (22) Çolpan (23) Ergönül (24) Tabak (25)
7 Küçükardalı Y, Öztürk MA, Sönmezoğlu M infe1 infe2 mlg1 mlg2 infl1 infl2 diğer1 diğer2 tns1 tns2 infe: İnfeksiyon, mlg: Malignite, infl: Noninfeksiyöz inflamatuvar, tns: Tanısız, 1: Yurt içi veriler 2: Yurt dışı veriler (39). Şekil 1. Nedeni bilinmeyen ateş etyolojik dağılım oranları. NBA olarak beliren tüberküloz olgularında pürifiye protein derivesi (PPD) cilt testi kütanöz allerji nedeniyle %50 den az olguda pozitiftir (43). Balgamda aside dirençli basil olguların sadece %25 inde pozitiftir. Bu zorluklardan dolayı tanı koymak için genellikle etkilenen dokuya (lenf nodu, kemik iliği, karaciğer vb.) biyopsisi yapmak gerekir. Mycobacterium tuberculosis için izolasyon teknikleri kan içeren izolatör kültürler, BACTEC kan kültür şişeleri ve polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) dur (44,45). Her iki yöntem de 16 günde pozitif sonuç vermektedir, ancak PCR daha duyarlı ve özgül olabilir (45). Özellikle radyolojik bulguların olmadığı miliyer tüberküloz olgularında ve aşikar lokalize lezyonların olmadığı durumlarda kullanılmalıdır. Bruselloz: Ülkemizin bazı bölgeleri halen endemiktir. Atipik ortaya çıkış şekilleri olabilir. Özellikle ondülan ateş olan olgularda düşünülmelidir. Başlangıç değerlendirmesinde her olguda aglütinasyon testi istenmelidir. Endemik olmayan bölgelerden 465 NBA olgusunun bildirildiği dört seride hiç bruselloz olgusu yoktur (1,46-48). Apseler: Gizli apseler genellikle abdomen ve pelvis yerleşimli olmaktadır. Safra kesesi veya safra yollarından kaynaklanan karaciğer apseleri en sık olanıdır. Apse için yatkın durumlar siroz, steroid ya da immünsüprese ilaç kullanımı, yakın zamanda cerrahi uygulanmış olması ve diyabettir. Bağırsak duvarı bariyerinin bozulmasıyla apandisit, divertikülit, inflamatuvar bağırsak hastalığı gibi durumlarda da apse olabilir. İntraabdominal apseler subfrenik, omental, Douglas poşunda, pelvik ve retroperitoneal yerleşimli olabilir. Splenik apseler genellikle hematojen oluşur ve otopsiden önce tanınması zordur. Splenik apseyle en fazla birlikte olan endokardittir. Perinefritik ya da renal apseler sıklıkla idrar yolu infeksiyonlarından kaynaklanır, idrar kültürü negatif veya aralıklı pozitif olabilir. Osteomiyelit: Lokalize semptomlar olmasa da bazı durumlarda NBA sebebi olarak osteomiyelit düşünülmelidir. Vertebra ve mandibula osteomiyeliti buna örnek gösterilebilir. Bakteriyel endokardit: İnfektif endokardit olgularının %5 kadarında, kültür örnekleri uygun alınsa bile negatif olabilir. Antibiyotik kullanılan hastalarda kül- 7
8 Nedeni Bilinmeyen Ateş tür negatifliği sıktır (49). Kültürde izole edilmesi zor olan aşağıdaki mikroorganizmalarda da kültür negatifliği sıktır. Coxiella burnetti (Q ateşi) ve Tropheryma whippelii (whipple hastalığı) nadiren infektif endokardite yol açabilir ve hücresiz kültür ortamlarında üreme olmaz. Brusella, mikoplazma, klamidya, histoplazma, lejyonella ve bartonellada özel kültür ortamı ya da mikrobiyolojik yöntemler kullanılmadıkça üreme olmaz. Haemophilus, Actinobacillus, Cardiobacterium, Eikenella ve Kingella -ki bunlara HACEK grubu denir- kan kültürleri 7-21 gün inkübe edilmedikçe üreme olmaz. Bu etkenlerin neden olduğu endokardit ya da diğer infeksiyonlar düşünüldüğünde laboratuvar uyarılmalıdır, çünkü laboratuvarların çoğunda yedinci güne kadar üreme olmazsa takip sonlandırılır. Subakut endokardit olarak beliren NBA olgularında periferal bulguları saptamak nadiren mümkün olmaktadır. İntravenöz ilaç kullanıcılarda infektif endokardit genellikle sağ kalpte olur. NBA olarak beliren infektif endokardit olgularında transözefageal ekokardiyografi %95 olguda pozitiftir (43). Yalancı pozitif sonuçlar, anatomik anormallikler ya da noninfektif vejetasyonlardan kaynaklanabilir. Hatalı negatif sonuçlar küçük vejetasyonlardan ya da embolize olmuş vejetasyonlardan kaynaklanabilir. Konnektif Doku Hastal klar Genç ve orta yaş yetişkinlerde Still hastalığı, yaşlı bireylerde dev hücreli arterit NBA olarak belirti veren romatizmal hastalıkların başındadır. Sipahi ve arkadaşlarının analizinde bu gruptan 137 olgunun %36 sı still hastalığı, %16 sı sistemik lupus eritematozustur. Bir başka çalışmada da noninfeksiyöz inflamatuvar olguların %44 ü still hastalığıdır (19). Dev hücreli arterit yaşlı NBA serilerinde olguların %15 kadarını oluşturmaktadır (43). C-reaktif protein ve ESH yüksekliği bu grup hastalarda yüksek değerlerde bulunmuştur (19). Eriflkin stil hastal : Ateş, artrit ve raş ile karakterize inflamatuvar hastalıktır. Çocuklardaki sistemik başlangıçlı juvenil romatoid artrite benzerlik göstermektedir. Dev hücreli arterit: Tanı 50 yaşın üzerinde baş ağrısı, ani görme kaybı, polimiyaljia romatika semptomları, ateş, anemi ve yüksek ESH olan hastalarda düşünülmelidir. Dev hücreli arterit belirtileri farklı seyirli ve transient olabilir. Çene kladikasyosunun olması dev hücreli arterit tanısını akla getirmelidir. Şüphelenilen olguların tamamına temporal arter biyopsisi yapılmalıdır. Di er: Poliarteritis nadosa, Takayasu arteriti, Wegener granülomatozu, mikst kiryoglobulinemi gibi hastalıklar da NBA ile karşımıza çıkabilir. Maligniteler NBA olarak karşımıza çıkan maligniteler: Lenfoma (özellikle non-hodkin lenfoma), Lösemi, Renal hücreli karsinom, Hepatoselüler karsinom ya da diğer metastatik karaciğer kanserleri. Splenomegali ve lenfadenopati durumunda öncelikle malignite ve sistemik infeksiyon düşünülmelidir. Bu grupta en fazla kilo kaybı, derin anemi, laktat dehidrogenaz yüksekliği gözlenmiştir (19). İleri aşama lenfomalar ya da agresif histolojik paternleri olanlarda ateş en sık rastlanan bulgudur. Göğüs abdomen ve pelvisin tomografi ya da MRG si ve kemik iliği biyopsisi genellikle tutulum yerlerini belirler. Miyelodisplastik sendrom da nadiren NBA şeklinde ortaya çıkmaktadır. Miyelodisplastik sendrom bir ya da birkaç kan hücre dizisinde maturasyon duraklaması ya da displastik değişikliklerle karakterizedir. Alösemik lösemiler genellikle miyeloid seride olmaktadır. Tanı kemik iliği biyopsisiyle konulmaktadır. Multipl miyelomanın da NBA olarak ortaya çıktığı rapor edilmiştir (50). Renal hücreli karsinom olgularının %20 si ateşle belirmektedir. Mikroskobik hematüri ve eritrositoz olabilir, fakat sıklıkla idrar anormalliği yoktur ve hematokrit normaldir. Diğer adenokarsinomlar da ateşe yol açabilir, hepatik metastaz varlığında ateş daha sık olmaktadır. Atriyal miksomalar sık değildir, fakat olguların üçte birinde ateş vardır. Artralji, emboli ve hipergamaglobulinemi eşlik eden bulgulardır. Ekokardiyografiyle tanı konulmaktadır. laçlar Hastanede yatan hastaların 1/3 ünde ilaç ateşi de dahil olmak üzere ilaç yan etkileri olmaktadır. İlaçlar 8
9 Küçükardalı Y, Öztürk MA, Sönmezoğlu M. allerjik ya da idiyosenkrotik reaksiyonu uyararak veya termoregülasyonu etkileyerek ateşe neden olur. Eozinofili ve raş ilaç ateşi olgularının %25 inde vardır, dolayısıyla bu belirtilerin olmaması, olası sorumlu ilaçların araştırılmasını engellemez (51). Aşağıdaki ilaçlar ateşe neden olabilir: Antibiyotikler (sülfonamid, penisilin, nitrofurantoin, vankomisin, antimalaryal, izoniazid), H 1 -H 2 bloke edici antihistaminler, Antiepileptik ilaçlar (barbitüratlar ve fenitoin), İyoditler, Nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar (salisilat), Antiaritmik ilaçlar (kinidin, prokainamid), Antitiroid ilaçlar, Digoksin gibi bazı ilaçlar da nadiren ateşe yol açar. AIDS li hastaların %24 ünde de ilaçlar ateşe yol açar, fakat ateş ve bulantı ateşten daha sık görülmektedir. İlaç ateşi tedavi başlangıcından kısa bir süre sonra olabilir. Ancak birkaç hafta sonra ortaya çıkması da nadir değildir ya da bazı olgularda olduğu gibi, aylar yıllar sonra da olabilir. Şüpheli olan ilacın tedaviden çıkarılmasıyla tanı konulmaktadır. Hastaların çoğunda 72 saatte ilacın çıkarılmasıyla ateş düşer. Bazı olgularda haftalar sonra ateş düşebilir. Daha Az Görülen Nedenler yatrojenik (oluflturulan) atefl: Genellikle psikiyatrik hastalığı olan kadınlarda ve sağlık çalışanlarında görülür. Ateşi olmasından dolayı sekonder kazanımlar bekleyen bireylerin başvurabileceği bir yöntemdir. Bu bireyler kendilerine zarar verebilir, çok sayıda hastane yatışlarına, invaziv tanısal testlerin yapılmasına, hatta operasyona bile sebebiyet verebilirler. Termometre manipüle edilerek de yüksek ateş değeri ölçümlerine yol açar. Bu manipülasyonlar çok yüksek ateş değerine yol açabilir, bazen 41 C nin üzerine çıkabilir. Ateş sikluslarıyla hasta davranışı, fizik muayene bulguları (terleme, titreme, battaniye ile örtünme, ekstremitelerde soğukluk, taşikardi) uyumlu değildir. Son zamanlarda elektronik termometrelerin yaygın olarak kullanılması bu tür manipülasyonların önüne geçmiştir. Hastalar allerjik oldukları bilinen bazı ilaçları uygulayarak da ateş yüksekliği sağlayabilirler. Fenolfitalein bu tür maddelerden biridir ya da bazı yabancı maddelerin parenteral uygulanması ateş yüksekliğine yol açabilir (süt, idrar, kültür materyali, feçes). Yapılan tetkiklerde genellikle polimikrobiyal bakteri saptanmakta, farklı patojenlerle bakteremi epizodu olmakta ya da tekrarlayan yumuşak doku infeksiyonları olmaktadır. Is hemostaz bozukluklar : Isı hemostazı bozuklukları genellikle hipotalamik disfonksiyonun ardından (masif strok ya da anoksik beyin injürisi) ya da anormal ısı dağılımı durumlarında (örn. iktiyozis) görülür. Aşırı ısı üretimi hipertiroidizm gibi hastalıklara bağlı da olabilir. Difl apseleri: Apikal diş apseleri nadiren NBA ya yol açmaktadır. Literatürde bildirilen 20 olguda, dişin çekilmesiyle antibiyotik tedavisi yapmadan ateşin düştüğü görülmüştür (52). Beyin apseleri, menenjit, mediastinal apseler ve endokardit gibi oral hastalıkla ilişkili durumlar, dental NBA dan daha fazla görülmektedir. Di er infeksiyonlar: Çok sayıda sinsi, gizli infeksiyon NBA ile ilişkilidir ve genellikle Q ateşi, leptospiroz, psittakoz, tularemi ve meliyoidoz gibilerinin pulmoner komponenti vardır. NBA ile ilişkili yine az görülen bazı infeksiyonlar vardır ki pulmoner belirtileri yoktur. Bunlar sifiliz, dissemine gonokok infeksiyonu, kronik meningokoksemi, whipple hastalığı ve yersiniyozdur. Alkolik hepatit: Alkolik hepatitin karakteristik belirti ve bulguları ateş, hepatomegali, sarılık ve iştahsızlıktır. Ateş orta derecede yüksektir. Alkolik hepatit için karakteristik laboratuvar anomalileri vardır. Aminotransferaz yüksekliğinin 500 ün altında olması en tipik olanıdır. Aspartat aminotransferaz yüksekliği, alanin aminotransferazdan daha fazladır, genellikle oran 2 nin üzerindedir ve bu durum diğer karaciğer hastalıklarında çok nadir görülür (53). Di er: Birçok sayıda noninfeksiyöz hastalık NBA ya neden olmaktadır. Bunlardan bazıları aşağıda sunulmuştur: Pulmoner emboli; dispne, plevratik ağrı, öksürük ve hemoptizi en sık yakınma ve bulgularıdır. Hematom; travma, aort anevrizması rüptürü ya da antikoagüle hastalarda spontan olarak meydana gelebilir ve ardından inflamasyon gelişir. Kalça, pelvis ve retroperiton önemli miktarda kanı gizleyebilir. 9
10 Nedeni Bilinmeyen Ateş Hipertiroidizm ve subakut tiroidit; nadiren NBA sebebi olabilir. Bu gibi durumlar genellikle klinik olarak tanınmaktadır. Ateşin diğer endokrin nedenleri arasında feokromasitoma ve adrenal yetersizlik gösterilebilir. Herediter periyodik ateş sendromları, ailevi Akdeniz ateşi tümör nekroz faktörü reseptör 1 ilişkili periyodik sendrom (TRAPS), hiper-igd sendromu, Muckle-Wells sendromu ve ailesel soğuk otoinflamatuvar sendrom (54). KAYNAKLAR 1. Petersdorf RG, Beeson PB. Fever of unexplained origin: report on 100 cases. Medicine (Baltimore) 1961; 40: Alt HL, Barker MH. Fever of unknown origin. J Am Med Assoc 1930; 94: Jacoby GA, Swartz MN. Fever of undetermined origin. N Engl J Med 1973; 289: de Kleijn EM, Vandenbroucke JP, van der Meer JW. Fever of unknown origin (FUO). IA prospective multicenter study of 167 patients with FUO, using fixed epidemiologic entry criteria. The Netherlands FUO Study Group. Medicine (Baltimore) 1997; 76: Knockaert DC, Vanneste LJ, Bobbaers HJ. Fever of unknown origin in elderly patients. J Am Geriatr Soc 1993; 41: Miller RF, Hingorami AD, Foley NM. Pyrexia of undetermined origin in patients with human immunodeficiency virus infection and AIDS. Int J STD AIDS 1996; 7: Vanderschueren S, Knockaert D, Adriaenssens T, Demey W, Durnez A, Blockmans D, et al. From prolonged febrile illness to fever of unknown origin: the challenge continues. Arch Intern Med 2003; 163: Zenone T. Fever of unknown origin in adults: evaluation of 144 cases in a non-university hospital. Scand J Infect Dis 2006; 38: Bleeker-Rovers CP, Vos FJ, de Kleijn EM, Mudde AH, Dofferhoff TS, Richter C, et al. A prospective multicenter study on fever of unknown origin: the yield of a structured diagnostic protocol. Medicine (Baltimore) 2007; 86: Calangu S, Kaysı A, Dilmener M, Oran M, Ergun S. Fever of unknown origin. İ Ü Tıp Fak Mecm 1984; 47: Tabak F, Mert A, Dumankar A, Altıparmak MR, Aktuğlu Y. Nedeni bilinmeyen ateş olgularımız. Klinik Gelişim 1995; 8: Karan MA, Erten N, Araz M, Tasşçıoğlu C, Kaysı A. Fever of unknown origin: the presentation of 26 cases. Klimik Dergisi 1995; 8: Mert A, Tabak F, Dumankar A, Aykaç İ, Süve İ, Aktuğlu Y. Fever of unknown origin: the presentation of 50 cases. Klimik Dergisi 1996; 8: Coşkun D, Dağ Z, Göktaş P. Nedeni bilinmeyen ateş olguları. VIII. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi Kongre Özet Kitabı Antalya 6-10 Ekim 1997: Aktaş F, Gürdoğan K, Şenol E, Hızel K, Ulutan F. Nedeni bilinmeyen ateş. 34 olgu analizi. VIII. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi Kongre Özet Kitabı Antalya 6-10 Ekim 1997: Saltoğlu N, Taşova Y, Yılmaz G, Dündar İ. Nedeni bilinmeyen ateş. 54 olgu analizi. VIII. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi Kongre Özet Kitabı Antalya 6-10 Ekim 1997: Uzun O. FUO and tuberculosis. İnfeksiyon Bülteni 1996; 1: Kucukardali Y, Kocak N, Yazici H, Çankır Z, Nalbant S, Top C, et al. Fever of unknown origin: the presentation of 82 cases. Klimik Dergisi 2001; 6: Kucukardali Y, Oncul O, Cavuslu S, Danaci M, Calangu S, Erdem H, et al. Study Group The spectrum of diseases causing fever of unknown origin in Turkey: a multicenter study. Int J Infect Dis 2008; 12: Saltoglu N, Tasova Y, Midikli D, Aksu HS, Sanli A, Dundar IH. Fever of unknown origin in Turkey: evaluation of 87 cases during a nineyear-period of study. J Infect 2004; 48: Erten N, Saka B, Ozturk G, Karan MA, Tascioglu C, Dilmener M, et al. Fever of unknown origin: a report of 57 cases. Int J Clin Pract 2005; 59: Onal IK, Cankurtaran M, Cakar M, Halil M, Ulger Z, Doğu BB, et al. Fever of unknown origin: what is remarkable in the elderly in a developing country. J Infect 2006; 52: Colpan A, Onguru P, Erbay A, Akinci E, Cevik MA, Eren SS, et al. Fever of unknown origin: analysis of 71 consecutive cases. Am J Med Sci 2007; 334: Ergönül O, Willke A, Azap A, Tekeli E. Revised definition of fever of unknown origin: limitations and opportunities. J Infect 2005; 50: Tabak F, Mert A, Celik AD, Ozaras R, Altiparmak MR, Ozturk R, et al. Fever of unknown origin in Turkey. Infection 2003; 31: Petersdorf RG. Fever of unknown origin. An old friend revisited. Arch Intern Med 1992; 152: Durack, DT, Street, AC. Fever of unknown origin: re-examined and redefined. In: Remington JS, Swartz MN (eds). Current Clinical Topics in Infectious Diseases. Boston: Blackwell Science, 1991:
11 Küçükardalı Y, Öztürk MA, Sönmezoğlu M. 28. Pizzo PA, Lovejoy FH Jr, Smith DH. Prolonged fever in children: review of 100 cases. Pediatrics 1975; 55: Chow A, Robinson JL. Fever of unknown origin in children: a systematic review. World Journal of Pediatrics 2011; 7: Norman DC, Yoshikawa TT. Fever in the elderly. Infect Dis Clin North Am 1996; 10: Tal S, Guller V, Gurevich A, Levi S. Fever of unknown origin in the elderly. J Intern Med 2002; 252: Hirschmann JV. Fever of unknown origin in adults. Clin Infect Dis 1997; 24: Zacharski LR, Kyle RA. Significance of extreme elevation of erythrocyte sedimentation rate. JAMA 1967; 202: Knockaert DC, Mortelmans LA, De Roo MC, Bobbaers HJ. Clinical value of gallium-67 scintigraphy in evaluation of fever of unknown origin. Clin Infect Dis 1994; 18: Bleeker-Rovers CP, Vos FJ, Mudde AH, Dofferhoff AS, de Geus-Oei LF, Rijnders AJ, et al. A prospective multi-centre study of the value of FDG-PET as part of a structured diagnostic protocol in patients with fever of unknown origin. Eur J Nucl Med Mol Imaging 2007; 34: Bleeker-Rovers CP, Vos FJ, Corstens FH, Oyen WJ. Imaging of infectious diseases using [18F] fluorodeoxyglucose PET. Q J Nucl Med Mol Imaging 2008; 52: Knockaert DC, Dujardin KS, Bobbaers HJ. Long-term follow-up of patients with undiagnosed fever of unknown origin. Arch Intern Med 1996; 156: Zhiyong Z, Bingjun L, Xiaoju L, Xinjian F, Ping F, Wenya W. Fever of unknown origin: a report from China of 208 cases. Int J Clin Pract 2003; 57: Mourad O, Palda V, Detsky AS. A comprehensive evidence-based approach to fever of unknown origin. Arch Intern Med 2003; 163: Sipahi OR, Senol S, Arsu G, Pullukcu H, Tasbakan M, Yamazhan T, et al. Pooled analysis of 857 published adult fever of unknown origin cases in Turkey between Med Sci Monit 2007; 13: CR Foley NM, Miller RF. Tuberculosis and AIDS: is the white plague up and coming? J Infect 1993; 26: Greenberg SD, Frager D, Suster B, Walker S, Stavropoulos C, Rothpearl A. Active pulmonary tuberculosis in patients with AIDS: spectrum of radiographic findings (including a normal appearance). Radiology 1994; 193: Arnow PM, Flaherty JP. Fever of unknown origin. Lancet 1997; 350: Tholcken CA, Huang S, Woods GL. Evaluation of the ESP Culture System II for recovery of mycobacteria from blood specimens collected in isolator tubes. J Clin Microbiol 1997; 35: Smith MB, Bergmann JS, Woods GL. Detection of Mycobacterium tuberculosis in BACTEC 12B broth cultures by the Roche Amplicor PCR assay. J Clin Microbiol 1997; 35: Eyckmans L, Wouters R, Vandenbroucke J. Unexplained fever: seven year experience. Acta Clin Belg 1973; 28: Kazanjian PH. Fever of unknown origin review of 86 patients treated in community hospitals. Clin Infect Dis 1992; 15: Knockaert DC, Vanneste LJ, Vanneste SB, Bobbaers HJ. Fever of unknown origin in the 1980s. An update of the diagnostic spectrum. Arch Intern Med 1992; 152: Molavi A. Endocarditis: recognition, management, and prophylaxis. Cardiovasc Clin 1993; 23: Mueller PS, Terrell CL, Gertz MA. Fever of unknown origin caused by multiple myeloma: a report of 9 cases. Arch Intern Med 2002; 162: Mackowiak PA, LeMaistre CF. Drug fever: a critical appraisal of conventional concepts. An analysis of 51 episodes in two Dallas hospitals and 97 episodes reported in the English literature. Ann Intern Med 1987; 106: Siminoski K. Persistent fever due to occult dental infection: case report and review. Clin Infect Dis 1993; 16: Cohen JA, Kaplan MM. The SGOT/SGPT ratio--an indicator of alcoholic liver disease. Dig Dis Sci 1979; 24: Drenth JP, van der Meer JW. Hereditary periodic fever. N Engl J Med 2001; 345:
NEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ Prof. Dr. Saim Dayan Enf. Hast. ve Kl. Mik. A.D.
NEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ Prof. Dr. Saim Dayan Enf. Hast. ve Kl. Mik. A.D. Klasik Nedeni Bilinmeyen Ateş Süre:En az üç hafta Ateş:en az birkaç ölçümde >38.3 C Tanı Konulamaması:Hastanede yatarak yapılan incelemelerde
DetaylıProf. Dr. Saim DAYAN D.Ü. Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. NEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ
Prof. Dr. Saim DAYAN D.Ü. Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. NEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ Nedeni Bilinmeyen Ateş (NBA), üç haftadan uzun süre ateşin 38.3 C'nin üzerinde olması
DetaylıNEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ: 27 OLGU BİLDİRİSİ FEVER OF UNKNOWN ORIGIN: REPORT OF 27 CASES ÖZET SUMMARY GİRİŞ
İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection) 2008; 22 (2): 69-73 NEDENİ BİLİNMEYEN ATEŞ: 27 OLGU BİLDİRİSİ FEVER OF UNKNOWN ORIGIN: REPORT OF 27 CASES Özgür SATILMIŞ 1, Nazlım AKTUĞ DEMİR 2, Şua SÜMER
DetaylıOLGU SUNUMU-1. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR
OLGU SUNUMU-1 Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR 19 yaşında, erkek hasta Yaklaşık 45 gündür olan - Ateş - Boğaz ağrısı - İştahsızlık - Halsizlik - Kilo kaybı - Gece terlemesi ÜSYE AMC ve sefuroksim aksetil kullanma
DetaylıSPONDİLODİSKİTLER. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR
SPONDİLODİSKİTLER Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR Vertebra Bir dizi omurdan oluşur Vücudun eksenini oluşturur Spinal kordu korur Kaslar, bağlar ve iç organların yapışacağı sabit bir yapı sağlar. SPONDİLODİSKİT
DetaylıNedeni Bilinmeyen Ateş: 35 Olgunun Analizi
Nedeni Bilinmeyen Ateş: 35 Olgunun Analizi Paşa GÖKTAŞ*, Nurgül CERAN*, Diler COŞKUN**, Ahmet YENİSOLAK*, Emin KARAGÜL*, Seyfi ÖZYÜREK* * Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İnfeksiyon Hastalıkları
DetaylıAteş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi
Ateş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi Dr. Işıl Deniz Alıravcı Merzifon Kara Mustafa Paşa Devlet Hastanesi 02.04.2015 GİRİŞ Ateş
DetaylıNedeni Bilinmeyen Ateş:
Nedeni Bilinmeyen Ateş: 17 Yıllık Deneyim Fehmi TABAK* * İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Klinik Bakteriyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, İSTANBUL ÖZET Petersdorf ve Beeson
DetaylıAKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU. Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
AKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 18 yaşında, kadın hasta Yaklaşık on gündür olan, - üşüme, titreme ile
DetaylıEskişehir de Nedeni Bilinmeyen Ateş Etyolojisi*
flora KLİNİK ÇALIŞMA/ RESEARCH ARTICLE Eskişehir de Nedeni Bilinmeyen Ateş Etyolojisi* # Saygın NAYMAN ALPAT 1, Figen ÜNLÜ 1, Nurettin ERBEN 1, Elif DOYUK KARTAL 1, İlhan ÖZGÜNEŞ 1, Gaye USLUER 1 1 Eskişehir
Detaylımm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3
24 P. I. AĞRAS ve Ark. GİRİŞ Ürtikeryal vaskülit histolojik olarak vaskülit bulgularını gösteren, klinikte persistan ürtikeryal döküntülerle karakterize olan bir klinikopatolojik durumdur (1). Klinikte
DetaylıOlgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde
DetaylıNocardia Enfeksiyonları. Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Nocardia Enfeksiyonları Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Nocardia Enfeksiyonları Nocardia insanlarda ve hayvanlarda lokalize veya dissemine enfeksiyonlardan sorumlu olabilen
DetaylıNedeni Bilinmeyen Ateş: 62 Olgu Bildirisi
Nedeni Bilinmeyen Ateş: 62 Olgu Bildirisi Mustafa PEHLİVAN, Kadir BİBEROĞLU, Oktay TARHAN, Işıl KUNDAK, Mehmet Ali ÖZCAN Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, İZMİR ÖZET
DetaylıAkciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi
Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi Dr. E. Tuba CANPOLAT 1, Dr. Alper FINDIKÇIOĞLU 2, Dr. Neşe TORUN 3 1 Başkent Üniversitesi
DetaylıHIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi
HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi =Evaluation of HIV Infection and Tuberculosis Concomitance= Behice Kurtaran, Selçuk Nazik, Aslıhan Ulu, Ayşe Seza İnal, Süheyla Kömür, Ferit
DetaylıRomatizma BR.HLİ.066
Nedir? başta eklemler olmak üzere, birçok organ ve dokunun doğrudan ya da dolaylı olarak zarar görmesine yol açabilen hastalıklar grubudur. Kanda iltihap düzeyinde yükselmeye neden olup olmamasına göre
DetaylıEvaluation of Fever of Unknown Origin: Our Clinical Experience ÖZET
flora KLİNİK ÇALIŞMA/ RESEARCH ARTICLE Nedeni Bilinmeyen Ateş Olgularının Değerlendirilmesi: Klinik Tecrübelerimiz Evaluation of Fever of Unknown Origin: Our Clinical Experience Aslı HAYKIR SOLAY 1, Meral
DetaylıTONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI
TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI Akut tonsillofarenjit veya çocukluk çağında daha sık karşılaşılan klinik tablosu ile tonsillit, farinks ve tonsil dokusunun inflamasyonudur ve doktora başvuruların
DetaylıNedeni Bilinmeyen Ateş. Dr. M. Bülent Ertuğrul Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.
Nedeni Bilinmeyen Ateş Dr. M. Bülent Ertuğrul Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. Tanımlar 1955 Keefer ilk kez detaylandırmış 1961 NBA (Petersdorf
Detaylı3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya
3. OLGU Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 43 yaşında erkek hasta, çiftçi Yakınması: Öksürük, balgam, balgamla karışık kan tükürme, nefes darlığı Hikayesi: Yaklaşık 5 aydır öksürük ve balgam yakınması olan
DetaylıAkciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ
Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Doç. Dr. Tuncay Göksel Ege Ü.T.F. Göğüs Hast. A.D. SONUÇ Konuşması Yöntemi Toraks Derneği Akciğer ve Plevra Maligniteleri Rehberi 2006 + Kurs Konuşmaları Prognozu
DetaylıTÜBERKÜLOZUN MOLEKÜLER TANISINDA GÜNCEL DURUM
TÜBERKÜLOZUN MOLEKÜLER TANISINDA GÜNCEL DURUM Doç. Dr. Alpaslan Alp Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Dünya Sağlık Örgütü 2009 Yılı Raporu Aktif tüberkülozlu hasta
DetaylıNedeni Bilinmeyen Ateş: 40 Olgunun Değerlendirilmesi
Klinik Çal şmalar/clinical Reports Nedeni Bilinmeyen Ateş: 40 Olgunun Değerlendirilmesi Mustafa ARAZ*, Vahap OKAN*, Fatma SIRMATEL**, Fikret DEMİRCİ*, Yalç n KEPEKÇİ* * Gaziantep Üniversitesi T p Fakültesi,
DetaylıTULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU. Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU Genel Bilgiler: Tularemi olgu
DetaylıBOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU
BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU Ramazan Gözüküçük 1, Yunus Nas 2, Mustafa GÜÇLÜ 3 1 Hisar Intercontinental Hospital, Enfeksiyon Hastalıkları
DetaylıNötropenik Ateş: Olgu Sunumu. Dr Şahika Zeynep Akı
Nötropenik Ateş: Olgu Sunumu Dr Şahika Zeynep Akı 26.03.20007 MK, 25 yaşında erkek hasta, Mobilya döşemecisi, Konya Yakınma : Halsizlik, ateş Öykü : Üç ay önce halsizlik, geceleri olup sabaha karşı artan,
DetaylıKaraciğer Fonksiyon Bozukluklarına Yaklaşım
Karaciğer Fonksiyon Bozukluklarına Yaklaşım Dr. Sıtkı Sarper SAĞLAM DR.SITKI SARPER SAĞLAM - KEAH ACİL TIP KLİNİK SUNUMU 04.10.2011 1 Netter in Yeri: DR.SITKI SARPER SAĞLAM - KEAH ACİL TIP KLİNİK SUNUMU
DetaylıTOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ
TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ KLİNİK Bağışıklık sistemi sağlam kişilerde akut infeksiyon Bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde akut infeksiyon veya
DetaylıAkut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar
Apandisit; Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Dr. Selcan ENVER DİNÇ ACİL TIP ABD. 09.03.2010 Acil servise başvuran karın ağrılı hastalarda en sık konulan tanılardan bir tanesidir. Apandektomi dünya genelinde
DetaylıMeme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi
Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Dr. Handan Onur XXI. Düzen Klinik Laboratuvar Günleri, Ankara, 23 Ekim 2011 MEME KANSERİ Meme Kanseri Sıklıkla meme başına
DetaylıAşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur.
TYBD SEPSİS ÇALIŞMASI ENFEKSİYON TANIMLARI Derin Cerrahi Alan Enfeksiyonu(DCAE) Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur. 1.Cerrahi girişimden sonraki
DetaylıLENF NODU ve DİĞER DOKU BİYOPSİLERİNDE TÜBERKÜLOZ BASİLİ İZOLASYONU
SORUNLU ÖRNEKLERDEN MİKOBAKTERİ İZOLASYONU LENF NODU ve DİĞER DOKU BİYOPSİLERİNDE TÜBERKÜLOZ BASİLİ İZOLASYONU Yrd. Doç. Dr. Mahmut ÜLGER Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Mikrobiyoloji
DetaylıAcil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke
Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji 12/o4/2014 Akılcı antibiyotik kullanımı Antibiyotiklere
DetaylıLOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ
LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek
DetaylıVücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır.
HODGKIN LENFOMA HODGKIN LENFOMA NEDİR? Hodgkin lenfoma, lenf sisteminin kötü huylu bir hastalığıdır. Lenf sisteminde genç lenf hücreleri (Hodgkin ve Reed- Sternberg hücreleri) çoğalır ve vücuttaki lenf
DetaylıPostoperatif Noninfeksiyoz Ateş. Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD
Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD GT, 62 y, kadın Nüks tiroid papiller CA Kitle eksizyonu (özefagus ve trake den sıyırılarak) + Sağ fonksiyonel; sol radikal
DetaylıTİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı
TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı Tiroidit terimi tiroidde inflamasyon ile karakterize olan farklı hastalıkları kapsamaktadır
DetaylıHEMODİYALİZ HASTALARINDA GÖRÜLEN İNFEKSİYON ETKENLERİ
HEMODİYALİZ HASTALARINDA GÖRÜLEN İNFEKSİYON ETKENLERİ Dr. Talât Ecemiş Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. Venöz ulaşım yolu Arteriyovenöz şantlar Kateterler
DetaylıPiyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD
Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD Neden? Daha az yan etki Ekonomik veriler DİRENÇ! Kollateral hasar! Kinolon Karbapenem Uzun süreli antibiyotik baskısı Üriner Sistem
Detaylıİnfeksiyon Hastalıklarında Nükleer Tıp Uygulamaları
İnfeksiyon Hastalıklarında Nükleer Tıp Uygulamaları Dr. Tamer Atasever 30 Ocak 2008 ANKARA Görüntüleme Ajanları İşaretli lökosit sintigrafisi In-111 işaretli lökosit Tc-99m HMPAO lökosit Monoklonal ab
Detaylıİlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir.
PTU sonrası vaskülit İlaç ve Vaskülit Propiltiourasil birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir. Propiltiourasil Daha çok P-ANCA pozitifliği PTU ile tedavi
DetaylıKarsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Karsinoid Tümörler Giriş Ender görülen akciğer tümörleridirler Rezeksiyon uygulanan akciğer tümörlerinin %0,4- %3 ünü oluştururlar Benign-malign
DetaylıOLGU 3 (39 yaşında erkek)
Yakınma OLGU 3 (39 yaşında erkek) Yaklaşık dört aydır öksürük, Kanlı balgam çıkarma, Göğüs ağrısı ve halsizlik yakınmaları Özgeçmiş Beş yıl önce çekilen akciğer radyogramında sağ üst ve alt zonda tespit
Detaylıİnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti?
İnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti? Dr. Özlem Kurt Azap Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD KLİMİK 2016, 30. YIL KURULTAYI 1 Sunum planı
DetaylıNEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit
NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron
DetaylıAnti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı
Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Testler farklı amaçlarla uygulanabilir: - Tanı, tarama, doğrulama,
DetaylıKaraciğer laboratuvar. bulguları. Prof.Dr.Abdullah.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 5.Yarıyıl
Karaciğer ve safra yolu hastalıklar klarında laboratuvar bulguları Prof.Dr.Abdullah.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı 5.Yarıyıl 2006-2007 2007 eğitim e yılıy Karaciğer ve safra yolu hastalıklarında
DetaylıHODGKIN DIŞI LENFOMA
HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA NEDİR? Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya Non-Hodgkin lenfoma (NHL), vücudun savunma sistemini sağlayan lenf bezlerinden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Lenf
DetaylıGİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda 200.000 KDE, mortalite % 35-60
Dr. Tolga BAŞKESEN GİRİŞ Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi ABD de yılda 200.000 KDE, mortalite % 35-60 Erken ve doğru tedavi ile mortaliteyi azaltmak mümkün GİRİŞ Kan
DetaylıERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?
ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM? Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Giriş İnfluenza sendromu genellikle ani başlangıçlı
DetaylıKRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;
KRİYOGLOBÜLİN Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; Kriyoglobülin kanda bulunan anormal proteinlerdir ve 37 derecede kristalleşirler. Birçok hastalık sırasında ortaya çıkabilirler ancak vakaların %90ı Hepatit
DetaylıEnfektif Endokardit, Myokardit ve Perikardit Laboratuvar Tanı. Dr. Ali O. KILIC 19 Nisan 2014
Enfektif Endokardit, Myokardit ve Perikardit Laboratuvar Tanı Dr. Ali O. KILIC 19 Nisan 2014 Enfektif Endokardit, Myokardit ve Perikardit Laboratuvar Tanı Mikrobiyolojik Tanı Kültür Yöntemi o Örnekler
DetaylıMultipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD
Multipl Myeloma da PET/BT Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD İskelet sisteminin en sık görülen primer neoplazmı Radyolojik olarak iskelette çok sayıda destrüktif lezyon ve yaygın
DetaylıOLGU SUNUMU 23 Kasım 2013
OLGU SUNUMU 23 Kasım 2013 Prof. Dr. Ayşe Willke Yard. Doç. Dr. Emel Azak Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. OLGU S.V., 34 yaşında erkek hasta 28 Eylül
Detaylıİnvaziv Aspergilloz da Tedavi Yaklaşımları
İnvaziv Aspergilloz da Tedavi Yaklaşımları Dr. Murat Akova Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi, Ankara 1 2 3 İnvaziv aspergillozda mortalite
Detaylıİnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Takibinde Takım Çalışması DR. AHMET ÇAĞKAN İNKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TİP FAKÜLTESİ
İnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Takibinde Takım Çalışması DR. AHMET ÇAĞKAN İNKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TİP FAKÜLTESİ Son 20 yılda IFH sıklığı arttı Hematolojik maligniteler Kompleks hastalar ve hastalıklar
DetaylıKLİNİK TIBBİ LABORATUVARLAR
KLİNİK TIBBİ LABORATUVARLAR BİYOKİMYA LABORATUVARI Laboratuvarın çoğunlukla en büyük kısmını oluşturan biyokimya bölümü, vücut sıvılarının kimyasal bileşiminin belirlendiği bölümdür. Testlerin çoğunluğu,
DetaylıGöğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Soliter Pulmoner Nodül Tanım: Genel bir tanımı olmasa da 3 cm den küçük, akciğer parankimi ile çevrili, beraberinde herhangi patolojinin eşlik
DetaylıT.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI 2015-2016 YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI
T.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI 2015-2016 YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI Prof.Dr. Füsun Zeynep AKÇAM Doç.Dr. Onur KAYA Doç.Dr.
DetaylıTİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM
NE YAKLAŞIM Prof. Dr. Sibel Güldiken TÜTF, İç Hastalıkları AD, Endokrinoloji BD PREVALANSI Palpasyon ile %3-8 Otopsi serilerinde %50 US ile incelemelerde %30-70 Yaş ilerledikçe sıklık artmakta Kadınlarda
DetaylıAkciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri
Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri Akciğer kanserinin tanısında anamnez, fizik muayene, tam kan sayımı ve rutin biyokimya testlerinden sonra; Noninvaziv (akciger filmi, toraks BT, PET, balgam sitolojisi),
DetaylıT.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI 2014-2015 YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI
T.C SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ENFEKSİYON HASTALIKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI 2014-2015 YILI DÖNEM V DERS PROGRAMI Prof.Dr. Füsun Zeynep AKÇAM Doç.Dr. Onur KAYA Yrd.Doç.Dr.
DetaylıTÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİ ENFEKSİYONLARI. Tanı ve Sorunlar. Süheyla SÜRÜCÜOĞLU. Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD Manisa
TÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİ ENFEKSİYONLARI Tanı ve Sorunlar Süheyla SÜRÜCÜOĞLU Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD Manisa 1 Sunum İçeriği Tanı kriterleri Tanı kriterlerine ilişkin
DetaylıTıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu
Tıkanma Sarılığı Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Normal serum bilirubin düzeyi 0.5-1.3 mg/dl olup, 2.5 mg/dl'yi geçerse bilirubinin dokuları boyamasıyla klinik olarak sarılık ortaya çıkar. Sarılığa yol
DetaylıKocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi
DetaylıHematolog Gözüyle Fungal İnfeksiyonlara Yaklaşım. Dr Mehmet Ali Özcan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı İzmir-2012
Hematolog Gözüyle Fungal İnfeksiyonlara Yaklaşım Dr Mehmet Ali Özcan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı İzmir-2012 Nötropenik hastalarda fungal infeksiyonlar Nötropeni invaziv
DetaylıKocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı Ar. Gör. Dr. Abdullah Heybeci Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Saime Tuncer Prof.
Detaylı1. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya
1. OLGU Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 49 yaşında kadın hasta, ev hanımı Yakınması: Öksürük, balgam Hikayesi: Yaklaşık 2 aydır şikayetleri olan hasta akciğer grafisinde lezyon görülmesi üzerine merkezimize
DetaylıAli Haydar Baykan 1, Hakan Sezgin Sayıner 2. Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Adıyaman
Ali Haydar Baykan 1, Hakan Sezgin Sayıner 2 1 Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Adıyaman 2 Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma
DetaylıOlgu sunumu. Doç. Dr. Erkan Çakır. Bezmialem Vakıf Üniversitesi Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı
Olgu sunumu Doç. Dr. Erkan Çakır Bezmialem Vakıf Üniversitesi Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Şikayet ve hikayesi E.K 13 yaş kız hasta Özel bir tekstil atölyesinde
DetaylıGazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı
Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Aydın Aytekin Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Rafiye Çiftçiler Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları
DetaylıProf. Dr. Özlem Tünger Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Prof. Dr. Özlem Tünger Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Yoğun bakım hastası Klinik durumu ciddidir birden fazla tanı multi organ yetmezliği immunsupresyon sepsis travma Klinik durumu ilerleyicidir
DetaylıMENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ
MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Mine SERİN 1, Ali CANSU 1, Serpil ÇELEBİ 2, Nezir ÖZGÜN 1, Sibel KUL 3, F.Müjgan SÖNMEZ 1, Ayşe AKSOY 4, Ayşegül
DetaylıİNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir
İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AMAÇ Radyolojik olarak algoritm Tanı ve bulgular Tedavi sonrası takip İnvazif Asperjilloz Akciğer
DetaylıGöğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016
Göğüs Ağrısı Olan Hasta Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016 Göğüs Ağrısı??? Yan ağrısı? Sırt ağrısı? Mide ağrısı? Karın ağrısı? Boğaz ağrısı? Omuz ağrısı? Meme ağrısı? Akut Göğüs Ağrısı Aniden başlar-tipik
DetaylıTÜMÖR MARKIRLARI. Dr. Ömer DİZDAR. Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü, Prevantif Onkoloji Anabilim Dalı
TÜMÖR MARKIRLARI Dr. Ömer DİZDAR Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü, Prevantif Onkoloji Anabilim Dalı TÜMÖR MARKIRLARI Tümör markırları kanserli hastaların dokularında, serumda, idrarda ya da diğer
DetaylıDETAYLI KADIN CHECK- UP
DETAYLI KADIN CHECK- UP Detaylı kadın check-up programında : tam kan sayımı anemi ( kansızlık ), enfeksiyon hastalıklarının taraması, tam idrar tahlili, açlık kan şekeri, 3 aylık kan şekeri bilançosu,
DetaylıTÜBERKÜLOZ. Verem; TB; TBC; Tüberküloz nasıl yayılır? Tüberküloz şikayetleri nelerdir?
TÜBERKÜLOZ Verem; TB; TBC; Hava yoluyla yayılan bulaşıcı akciğer hastalığıdır. Akciğer dışında kemik, lenf bezleri, böbrek, beyin zarları gibi diğer organları da tutabilir. Tüberküloz bakterisi Mycobacterium
DetaylıGerçek şilöz asit: yüksek trigliserid oranlarına sahip sıvı.
GİRİŞ Süt rengi Şilus un peritoneal kaviyete ekstravazasyonudur. Oldukça nadir görülen bir durumdur. Asit sıvısındaki trigliserid seviyesi 110 mg/dl nin üzerindedir. Lenfatik sistemin devamlılığında sorun
DetaylıMULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.
MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine
DetaylıMultipl organ yetmezliği ve refrakter hipotansiyon
SEPSİS S VE TANI KRİTERLER TERLERİ Orhan ÇINAR Yrd.Doç.Dr..Dr. GATA Acil Tıp T p Anabilim Dalı XI. Acil Tıp Güz Sempozyumu Samsun 2010 Epidemiyoloji ABD de yılda 750.000 hasta Her gün 500 ölüm %20-50 mortalite
DetaylıYILIN SES GETİREN MAKALELERİ
YILIN SES GETİREN MAKALELERİ Dr. Yeşim Uygun Kızmaz SBÜ Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğt. ve Araş. Hastanesi Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Aylık Toplantısı 25.12.2018,
DetaylıDİYALİZ HASTALARINDA ENFEKSİYON. Dr. Alpay Azap Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
DİYALİZ HASTALARINDA ENFEKSİYON ve BAĞIŞIKLAMA Dr. Alpay Azap Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Neden önemli? Mortalite Maliyet Yaşam kalitesi KBY hastalarında
Detaylıİmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar
İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar Dr. Dilek Çolak 10 y, erkek hasta Olgu 1 Sistinozis Böbrek transplantasyonu Canlı akraba verici HLA 2 antijen uyumsuz 2 Olgu 1 Transplantasyon öncesi viral
DetaylıNEDENI BILINMEYEN ATEŞ. Dr. Neşe Saltoğlu Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD
NEDENI BILINMEYEN ATEŞ Dr. Neşe Saltoğlu Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD TANıMLAMA VE SıNıFLANDıRMA 1961 yılında Petersdorf ve Beeson (1) Ateşin farklı ölçümlerde
DetaylıLafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik
LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif
DetaylıASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK
ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık
DetaylıDr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi
Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi 1 Öğrenme hedefleri Metastazların genel özellikleri Görüntüleme Teknikleri Tedavi sonrası metastaz takibi Ayırıcı tanı 2 Metastatik Hastalık Total
DetaylıSOLİTER PULMONER NODÜL
SOLİTER PULMONER NODÜL Dr. Sebahat Akoğlu Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp T p Fakültesi Göğüs s Hastalıklar kları AD Tanım 3 cm.den küçük üçük, tek, normal akciğer dokusuyla çevrili, adenopati ya da atelektazi
DetaylıSağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu
Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Dr. ALĠ MURAT SEDEF Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Dr. ALĠ MURAT SEDEF Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ MEDĠKAL ONKOLOJĠ
DetaylıYoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri
Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri Emel AZAK, Esra Ulukaya, Ayşe WILLKE Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik
DetaylıSAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane
DetaylıKAWASAKİ HASTALIĞI-7 VAKANIN DEĞERLENDİRİLMESİ
KAWASAKİ HASTALIĞI-7 VAKANIN DEĞERLENDİRİLMESİ Canan Hasbal Akkuş, Tolga Erkum, Mehmet Bedir Akyol, Zilha Şentürk, Burcu Bursal, Zeynep Kıhtır, Sami Hatipoğlu Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma
DetaylıSDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI.
SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI 08-09 EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI. Hft Tarih Saat Konu Süre Öğretim Üyesi 0 Şubat 09 09.00 İç Hastalıkları ve Anamnez () Toraks muayenesi
Detaylı13/11/2018 Salı UZMANLA KLİNİK- POLKLİNİK VİZİTİ. 14/11/2018 Çarşamba POLKLİNİK VİZİTİ. Hekimin Hukuki Sorumlulukları Av. Sevim Ülkümen Çanak
Saat 12/11/2018 08: 30 10: 00 10: 00 10: 50 11: 00 11: 50 13/11/2018 14/11/2018 Hekimin Hukuki Sorumlulukları Av. Sevim Ülkümen Çanak 15/11/2018 Solunum Sistemi ve Kardiyovasküler Sistem Muayenesi Prof.
DetaylıYENİ DİYABET CHECK UP
YENİ DİYABET CHECK UP Toplumda giderek artan sıklıkta görülmeye başlanan ve başlangıç yaşı genç yaşlara doğru kayan şeker hastalığının erken teşhisi için bir Check Up programı hazırladık. Diyabet Check
DetaylıTanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Göğüs Cerrahisi Metastatik Akciğer Tümörleri Giriş İzole akciğer metastazlarına tedavi edilemez gözüyle bakılmamalıdır Tümör tipine
DetaylıSunum planı. Epidemiyoloji Tanım Sınıflama Değerlendirme Tedavi Özet
Sunum planı Epidemiyoloji Tanım Sınıflama Değerlendirme Tedavi Özet En sık hekime başvuru nedeni Okul çağındaki çocuklarda %35-40 viral enfeksiyonlar sonrası 10 gün %10 çocukta 25 günü geçer. Neye öksürük
DetaylıLABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU
LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak
Detaylı