B RKAÇ SÖZ. Foreword / Par l éditeur

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "B RKAÇ SÖZ. Foreword / Par l éditeur"

Transkript

1 B RKAÇ SÖZ Foreword / Par l éditeur Merhaba sevgili okur, Yaşlanmayı çağrıştıran güz mevsiminde 2002 yılından beri yayımladığımız her yeni sayıda (55, 59, 63, 67 ve 71. sayılar) genç araştırıcıların halkbilimi çalışmalarına bahar çiçekleri açtırmalarına tanıklık ettik. 75. sayımızın da diğer Güz sayıları gibi, genç halkbilimcilerin yeni okumalarını ve yeni sorularını içeren özgün yazılarından oluştuğunu size müjdelemek istiyoruz. DOSYALAR Bu sayıda çoğu çağdaş kent ile gelenek etkileşimini sorgulayan yazılardan oluşan altı dosyamız var: Birinci dosyamızda çeşitli yönleriyle Halk Şiiri ne eğilen üç makale yer alıyor. İkinci dosyada, Alkış-Kargış konusunu çağdaş kent içindeki çeşitli yönleriyle inceleyen yedi, üçüncü dosyada Türkü konusunda üç, dördüncü dosyada Temel Fıkraları ile ilgili sekiz, beşinci dosyada çağdaş kentte Dedi-Kodu folklorunu araştıran dört ve altıncı dosyada ise, çağdaş kentte Internet-Mektup temasına yer veren iki makale yer almaktadır. Bu dosyaların dışında, biri somut olmayan miras ile mekân ilişkisini sorgulayan diğeri metinlerarasılık ile sözellik ilişkisini irdeleyen iki özgün makale ve 2007 yılında kaybettiğimiz Hüseyin Avni Özbenli yi halkbilimine yaptığı katkılarla değerlendiren bir anma yazısı ile fakelore konusunda yayımlanmış bir kitapla ilgili tanıtma yazısını bulacaksınız. GÜNEY-DOĞU AVRUPA ÜLKELERİ SOKÜM TOPLANTISI UNESCO Venedik Ofisi nin maddi katkılarıyla her yıl bir Balkan ülkesinde gerçekleştirilmesine karar verilen Somut Olmayan Kültürel Miras Güney-Doğu Avrupa Toplantısı, Mayıs 2008 de Türkiye de yapılacaktır. Balkan ülkelerinin tamamının katılması beklenen bu toplantıda Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü ve UNESCO Millî Komisyonu Somut Olmayan Kültürel Miras İhtisas Komitesi ev sahipliğini üstlendi. SOKÜM KOMİTESİ İSTANBUL DA Türkiye, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Hükümetlerarası Komitesi nin Eylül 2007 tarihlerinde Japonya nın Tokyo kentinde yapılan 2. Olağan Toplantısında Komite Başkanlığına seçilmiş ve 3. Olağan Toplantının Ekim 2008 de İstanbul da yapılması kararlaştırılmıştır. Türkiye nin başkanlık döneminin ve Güney-Doğu Avrupa toplantısının Türk halkbilimi çalışmalarının gelişerek sürmesi bakımından önemli birer fırsat olacağına inanıyoruz. GELECEK SAYI SAİM SAKAOĞLU ARMAĞANI Bilindiği gibi Millî Folklor, uzun yıllar halkbilimine hizmet ederek devlet üniversitelerindeki resmî görevlerinden emekli olan bilim adamlarına bir armağan sayı ile teşekkür etme geleneğini sürdürmektedir. Bu geleneğin bir sonucu olarak Konya Selçuk Üniversitesi nden emekli olan değerli hocamız Prof. Dr. Saim Sakaoğlu için bir armağan sayı hazırlamakta olduğumuzu daha önce duyurmuştuk. Prof. Dr. Saim Sakaoğlu Armağanı olarak 2007 Aralık ayında yayımlanacak olan 76. sayımızın hazırlıkları sürmektedir. HASAN ÖZDEMİR ARMAĞANI Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi değerli hocamız Prof. Dr. Hasan Özdemir, üniversitesindeki resmî görevinden emekli olmuştur. Dergimizin 2008 yılı Aralık ayında yayımlanacak olan 80. sayısı Prof. Dr. Hasan Özdemir Armağanı olarak hazırlanmaktadır. Bu duyuru armağan sayıya katılmak isteyen meslektaşlarımız için çağrı niteliğindedir. Dergimiz başka bir yöntemle yazı talebinde bulunmamaktadır. e-milli folklor Daha önceki sayılarda da duyurduğumuz gibi Millî Folklor artık Internet te... adresinden elektronik ortama aktarılan bütün sayılara ve yazılara hiçbir ücret ödemeksizin kolaylıkla erişebilirsiniz. Eğer Millî Folklor un eğildiği konular sizin uzmanlık alanınız değilse, eğer sizin için basılı kağıdın gelenekselliği bir önem taşımıyorsa, eğer dergi koleksiyonu yapmak gibi bir hobiniz yoksa, eğer son çıkan sayının makalelerine üç ay sonra da ulaşabilirim diyorsanız... artık Millî Folklor u satın almak zorunda değilsiniz. e-millifolklor u güle güle tıklayın. 76. sayıda buluşmak üzere... M. Öcal O UZ Yay n Yönetmeni

2 OSSİANİZM VE BEŞ HECECİLER Ossianism and Five Syllabists Emrah PELVANOĞLU* ÖZET 18. yüzyıl İskoç şairlerinden James Macpherson un oluşturduğu Ossian miti, 19 ve 20. yüzyıldaki romantik, ulusalcı hareketleri etkilemiş ve bu etki kıta Avrupa sından, Amerika ya kadar birçok halkın uluslaşma sürecinde önemli izler bırakmıştır. 20. yüzyıl başındaki Osmanlı İmparatorluğu nda önemli ölçüde Ziya Gökalp in yön verdiği ulusçu hareket, Beş Hececiler olarak adlandırılan genç şairlerin birçok şiirinde de poetik ifadesini bulmuştur. Bu makalede Beş Hececilerin ulusçu söylemiyle Batılı ulusçu hareketleri etkilemiş Ossiancılık arasında dolaylı bir ilişkinin kurulup kurulamayacağı tartışılacaktır. Anahtar Kelimeler James Macpherson, Ossiancılık, folkloristik söylem, Beş Hececiler, şiir. ABSTRACT The myth of Ossian which was made by the Gaelic poet James Macpherson, had had a great influence on the romantic nationalist movements of 19 th and 20 th century. The nationalist movement in the Ottoman Empire was commonly orientated by Ziya Gökalp in the first quarter of 20 th century, found a poetic expression in the works of young poets who were called Five Syllabists. The aim of this article is to discuss if there would be an indirect influence of Ossianism on Five Syllibists or not. Key Words James Macpherson, Ossianism, folkloristic discourse, Five Syllabists, poetry. Öcal Oğuz, editörlüğünü yaptığı Türk Halk Edebiyatı El Kitabı nda (2004), Araştırmaların Tarihi başlığı altında Avrupa ve Türkiye de Halkbilimi çalışmalarının kapsamlı bir özetini sunar (31 67). Yazısının James Macpherson ( ) ve Ossiancılık ile ilgili bölümünün sonunda ilginç bir okuma önerisinde bulunur. Oğuz a göre Ossiancılık halk kültürüne ve edebiyatına dayalı bir şiir okulu oluşturmuş ve bu okul, Ossiancılığı takip eden aydınların halk şiirine yönelmelerini sağlayan öncü bir akım yaratmıştır. Bu nedenle dolaylı da olsa Türkiye de Beş Hececiler ve Ossiancılık arasında pekâlâ ilişki kurulabilir (34). Bu yazı tam da Oğuz un önerisine uyarak, 18. yüzyıl Britanya sında ortaya çıkan Ossian akımının, 20. yüzyıl başındaki Osmanlı İmparatorluğu nda hece vezni etrafında şekillenen tartışma ve arayışlarla olan benzerliklerini ve ilişkisini tartışacak hece hareketini ve özellikle Beş Hececiler i bu bağlamda değerlendirecektir. İlginç bir tesadüfle hem Beş Hececiler hem de James Macpherson ve Ossiancılık hakkındaki Türkçe kaynaklar gayet sınırlıdır. Millî edebiyat olarak adlandırılan bu dönemin önemli figürlerinden olan bu beş şairle, Avrupa halklarının uluslaşma süreçlerinde başat bir etki yaratmış Ossiancılığın Türkçe literatürde bu kadar ıskalanmış olması düşündürücüdür. Hecenin beş şairi üzerine yapılan çalışmalar, bu şairleri millî edebiyat bağlamına yerleştiren tanıtıcı yazılar ve özet biyografilerle kotarılmış seçkilerden ibarettir. Bunlar arasında en kapsamlısı Hüseyin Tuncer in Beş * Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü Doktora Öğrencisi. (emrahp@bilkent.edu.tr)

3 Hececiler (1994) başlıklı kitabıdır. Osman S. Kocahanoğlu nun Millî Edebiyat Hareketi ve Beş Hececiler (1976) başlıklı derlemesi bu bağlamda yazılmış bir diğer yapıttır. Hasan Kolcu nun Türk Edebiyatında Hece-Aruz Tartışmaları (1993) adlı çalışması ise, Beş Hececiler i de kapsayan tartışmanın daha geniş bir düzlemde anlatıldığı, kapsamlı bir yapıttır. Ahmet Hamdi Tanpınar ( ) Namık Kemal e Devam şeklinde başlıklandırılan bir dersinde Fransız romantiklerindeki Ossian etkisinden şöyle bahseder: Hugo, Musset, Vigny, Lamartine hep Ossian ile başlar. Ossian her üçüne de tesir eder (26). İlhan Başgöz, Mark Azadoski den çevirdiği Sibirya dan Bir Masal Anası na (2002) yazdığı giriş yazısında Macpherson ve Ossiancılık hakkında Türkçedeki ilk kapsamlı bilgileri verir. Öcal Oğuz da, Türk Halk Edebiyatı El Kitabı nda (2004) Başgöz ü de kullanarak konu hakkında genel bir özet sunar. Beş Hececiler i değerlendirmeye geçmeden evvel, Türkçedeki çalışmaları da gözeterek James Macpherson ve Ossiancılık hakkında genel bir bilgi vermek yerinde olacaktır. James Macpherson ve Ossian Fiona Stafford, Sublime Savage: James Macpherson and the Poems of Ossian (Soylu Vahşi: James Macpherson ve Ossian ın Şiirleri) adlı kitabına yazdığı önsöze, William Hazlitt in 1818 tarihli On Poetry in General başlıklı çalışmasından bir alıntıyla başlar: Bu genel bilgileri, dünya şiirinin farklı tarihi dönemlerindeki dört temel direğe işaret ederek bitirmeliyim: Homer, İncil, Dante ve eklememe izin verin, Ossian (1). Ossian, dünya şiirindeki bu önemli rolünü, İskoç yaylarında, Galce konuşulan bir evde doğmuş James Macpherson a borçludur. Vikipedia nın James Macpherson maddesinde şair hakkında şu bilgiler bulunmaktadır: 1736 yılında Ruthven de dünyaya gelen Macpherson yüksek öğrenimini daha sonra birleşip Aberdeen Üniversitesi ni oluşturacak King s College ve Marischal College da görür. Bir yıla yakın Edinburg da kalır ancak burada üniversite okuyup okumadığı belirsizdir. Öğrenciliği sırasında 4000 mısra şiir yazdığı söylenen Macpherson un bunların bir kısmını 1758 yılında The Higlander ( Yaylalı ) adı altında yayımladığı bilinmektedir. Yüksek öğrenimini tamamladıktan sonra tekrar Ruthven e dönen Macpherson burada öğretmenlik yapmaya başlar. Macpherson, Moffat ta Douglas müellifi John Home ile tanışır ki kendisi ezberden Galce şiir söyleyebilmektedir. Home a yaylalardan ve civar adalardan toplandığı varsayılan Galce şiir yazmalarını gösteren Macpherson u Home, bunları yayımlaması için cesaretlendirir ve 1760 yılında, İskoç Galcesinden çevirilmiş çeşitli şiir parçaları Fragments of Ancient Poetry collected in the Higlands of Scotland (İskoç Yaylalarından Toplanmış Eski Şiir Parçaları) adıyla Edinburgh da yayımlanır. Bu şiirlerin otantikliğinin sıkı savunucularından olan Dr. Hugh Blair, Macpherson un Gal araştırmalarında harcamak üzere bir ödenek almasına yardımcı olur. Sonbaharda Kuzeydoğu İskoçyayı ve başta Skye olmak üzere civar adaları gezen Macpherson, çeşitli Galce yazmalar toplar ve bunları Kaptan Morrison ile Rev. A. Gallie nin yardımlarıyla çevirir. Ertesi yıl gezisini ve yazma toplama serüvenini daha güneydeki Mull, Argyll e doğru genişletir de Macpherson, Ossian

4 (Fionn un oğlu Ossian a dayanan) adlı eski bir şair tarafından, İrlanda mitolojisinden Fingal (Fionn mac Cumhaill) üzerine yazılmış Galce bir epik bulduğunu ilan eder ve aynı yıl bu epiği Fingal, an Ancient Epic Poem in Six Books, together with Several Other Poems composed by Ossian, The Son of Fingal translated from the Gaelic language (Fingal, Fingal in oğlu Ossian tarafında yazılmış altı kitaplık epik ve beraberinde bazı şiirler, Galceden çevrilmiştir) adıyla yayımlar. Fingal, Macpherson un ilk şiirlerinde kullandığı vezinlerle yazılmıştır. Bu kitabı 1763 de Temora ve 1765 de bir toplu basım olarak The Works of Ossian (Ossian ın şiirleri) takip eder. Çevirilerin 3. yüzyılda yaşamış bir ozandan yapılmış olduğu iddiası beraberinde otantiklik tartışmalarını da getirmiştir. Samuel Johnson, 1775 yılında yayımlanan A Journey to the Western Islands of Scotland (Batı İskoç Adalarına Bir Yolculuk) başlıklı kitabında, yaptığı bazı yerel keşiflerin Ossian ın 3. yüzyıldan seslenen otantik bir şair olmadığını, Macpherson un, bulduğu bazı eski şiir ve hikâye parçalarını kendi yarattığı bir romans içinde birleştirerek böyle bir yapıt oluşturduğunu öne sürer. Macpherson ömrünün sonuna kadar bu iddiaları redderek Ossian ın otantikliğini savunur. Modern araştırmacılar ise daha çok Johnson ın iddialarını desteklemektedir. Sahte ya da değil, Macpherson un yapıtı Ossian, Britanya yı da aşıp kıta Avrupa sındaki birçok romantik ve ulusçu harekete hız vermiştir. Onun ölümü ardından Malcolm Laing, History of Scotland (İskoçya Tarihi) başlıklı kitabına yazdığı önsözde Johnson ın görüşlerini doğrular ancak ahlakî tarafı bir tarafa bırakılacak olursa Macpherson un en büyük İskoç yazarlarından biri olduğunu söyler. Kaynaklarının otantik olmaması, onun eski efsaneleri onarırken ortaya koyduğu doğal güzellik ve vakur melankolinin önünde bir engel teşkil etmemiş, bilakis başka hiçbir yapıt Avrupa romantik akımlarını bu kadar derinden etkilememiştir. Bu etki gerçekten muazzam ve etkileyicidir. 18. yüzyıl sonundan 19. ve hatta 20. yüzyıla ulaşan bir zaman alanı içinde romantik sanat akımlarının dışında da bir çok sanatçı, düşünür ve devlet adamını etkileyen Ossian, Batılı halkların uluşlaşmasında ve modernleşmesinde önemli bir iz bırakmıştır. Bizi bu yazı bağlamında Ossian ın otantikliğinden ya da Batılı uluslara yaptığı etkilerden çok, Macpherson un Ossian ı kurgularken nasıl bir motivasyonla hareket ettiği, bu motivasyonun dolaylı da olsa Osmanlı İmparatorluğu nda nasıl bir yankı bulduğu ve hece hareketini doğuran şartların Ossian ı oluşturan şartlarla olan paralelliği ilgilendirmektedir. James Porter, Macpherson un yapıtını halkbilimi düzleminde değerlendirdiği Bring Me the Head of James Macpherson : The Execution of Ossian and the Wellspring of Folkloristic Discourse ( Bana James Macpherson un Başını Getirin : Ossian ın İdamı ve Folkloristik Söylemin Kaynağı ) başlıklı yazısında Ossian ın şiirlerindeki gücün 19. yüzyıldaki çeşitli sanatçıları olduğu kadar, Herder, Grimm Kardeşler ve Elias Lönnrot gibi öncü folkloristiklerin çalışmalarını da etkilediğini belirtir (397). Porter a göre Macpherson, Lönnrot ve onun gibi araştırmacıları, ulusal ı ve ulusal epik i, halklarının saf ve şanlı geçmişlerini, saklı olduğu sözlü şiirden çıkarıp, dağınık parçaları birleştirmeleri

5 konusunda öncelemiştir. Aslında ilk defa Ossian ile birlikte sözlü kompozisyon ve performans gibi sözlü alana ait kavramlar daha bir somut düzlemde otantiklik, kimlik ve folklorun yaratıcı kullanımı gibi daha tartışmalı konularla birlikte gündeme gelmiştir (397). Porter bu bağlamda Macpherson un kariyerini üç bölüme ayırır: 1) Galce konuşan bir şair olarak içinde bulunduğu geleneği Anglofone kültürün işgalinden kurtarma tasarımı. 2) Elindeki malzemeyi kullanması konusunda cesaretlendirilme, zira hem kendisi hem de Edinburgh daki profosyonel danışmanı Hugh Blair, bu malzemenin kahramanlık şiirleri arasında saklı kalıp kaybolacağını düşünmektedirler. 3) Bir yandan şiirlerine soylu ve vahşi nosyonunu dahil edip bireysel dehasının etki alanını genişletmeye çabalarken, öte taraftan kendisini Keltik Ossian ozanların sonuncusu olarak ilan etmesi (397). Macpherson un, Johnson ın takipçilerinin ve Alan Dundes ın yaptığı gibi fakelore (sahte folklor) düzleminde değerlendirilemeyeciğini düşünen Porter a göre, 1805 yılında yapılan araştırmalarda ortaya konulanın aksine (ki bu araştırmalarda İskoç ve İrlanda bölgelerinde Fingal, Oscar ve Ossian a ve başka kahramanlara dair hem sözlü hem de yazılı (yazmalarda) kaynaklar bulunmuştur) Haywood gibi araştırmacıların hâlâ şiirlerin hileli ve yanlış olduğuna dair çalışmalar ortaya koymalarını yadırgadığını belirtir. Ancak, Haywood, Porter ın eleştirdiği The Making of History ( Tarihin Yapımı ) adlı kitabının önsözünde Dr. Johnson un aksine, çalışmasının Macpherson ve yapıtını sahtekâr olarak değil, yapıcı / oluşturucu olarak göstermek amacında olduğunu kesin olarak ifade eder (12). Bu bağlamda tartışmanın biraz da disiplinler arası bir rekabet düzleminde gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Ossiancılığın etki dalgası Osmanlı İmparatorluğu na dolaylı da olsa ulaşmadan evvel, İngiltere de Ziya Paşa yı ( ) etkisi altına alır. Öcal Oğuz un Türkiye nin Herder i olarak gördüğü Ziya Paşa, Londra da kaleme aldığı makalesi Şiir ve İnşa da (1868) Osmanlı klasik edebiyatını kendi kimliğine yabancı, Arap ve Fars şiirlerinin taklidi diyerek şiddetle eleştirir. Öcal Oğuz un, Herder in görüşlerinin bir anlamda Türkçe de ifadesi (43) olarak nitelediği makalesinde, bizim asıl şiirimizin taşrada ve İstanbul un avamında hüküm sürdüğünü, bunlara rağbet edilmediği için beliğ ve tumturaklı görünmediklerini ancak yaratıcı hamlenin bu şiirleri dikkate alması durumunda az vakitte ne şairler, ne katipler in yetişeceğini belirtir (43). Ziya Paşa nın bu makaleyi yukarıda da belirttiğim gibi Londra da yazmış olması tesadüfî değildir. Ziya Paşa, Ossiancılığın etksinin devam ettiği Londra da, Oğuz un da dediği gibi kuramsal kaynağını tam olarak bilmeden bir anlamda Ossianic bir metin kaleme almıştır. Bu bağlamda Şiir ve İnşa nın, Ossiancılığın Türkçe deki ilk yansıması olduğunu söyleyebiliriz. 19. yüzyılda Osmanlı klasik edebiyatına eleştirel yaklaşan bir diğer yazar olan Namık Kemal in ( ), Walter Scott ın romancılığından etkilendiğini ve çeşitli yazılarında da onun tarihi roman anlayışından bahsettiğini biliyoruz. Ian Haywood da, The Making of History de Walter Scott dan ikinci bir Macpherson olarak bahseder (160). Hem Ziya Paşa nın, hem de Namık Kemal in aruza karşı barmak hesabı dedikleri hece

6 veznini önerdiklerini düşünürsek, Ossianik etkinin Türk edebiyatındaki vezin tartışmalarında yansıdığını söyleyebiliriz. Ancak bu tartışmaların hızlanması ve folklor ve ürünlerinin yaratıcı şekilde kullanılmaya başlanması Ziya Gökalp ( ) sonrası döneme denk gelir. Yine de açık olan, hece vezninin tıpkı Ossian ın şiirleri gibi ulus arayışında önemli bir rol oynadığıdır. Nitekim Mehmed Emin Yurdakul un hece vezniyle yazdığı Türkçe Şiirler de (1900) Ben bir Türküm / Dinim, cinsim uludur demesi bu arayışın Türklük etrafında somutlaştığı ilk örneklerden biri olarak karşımıza çıkar. Beş Hececiler Faruk Nafiz Çamlıbel ( ), Enis Behiç Koryürek ( ), Orhan Seyfi Orhon ( ), Yusuf Ziya Ortaç ( ) ve Halit Fahri Ozansoy dan ( ) oluşan Beş Hececiler, Genç Kalemler ve Ziya Gökalp in hız verdiği millî edebiyat hareketi doğrultusunda, özellikle 1914 den sonra ürün vermeye başlarlar. Beş Hececiler ya da Hecenin Beş Şairi, hece vezniyle ürün vermeye başlayan bu genç şairlere o yıllarda verilen bir ad olarak öne çıkar. Hececiler de tıpkı Ossian ın şiirleri gibi bazısı daha eski ancak bazısı oldukça yeni politik ve entelektüel kaygıların bir araya gelmesiyle güç bulur (Hougen, Ossian and the Invention..., 314). Türkçü hareketin önemli simalarından biri olan Ali Canip Yöntem, bu beş genç şairi konuşulan güzel Türkçeyi yazı diline geçirerek yeni ve büyük davayı kazanan ve kazandıranlar olarak ilan etmesinde bu politik ve entelektüel kaygılar şüphesiz ki önemli rol oynar. Hareketin kuramsal çerçevesi Ziya Gökalp in yazılarında çizilirken, Beş Hececiler in şiirlerinde hareketin bir anlamda uygulaması yapılır. Aruz sizin olsun, hece bizimdir (Tuncer, 1) diyen Gökalp, hece-aruz bağlamında kurduğu bu ikili karşıtlığı, Halk Medeniyeti yazısında resmî medeniyet-halk medeniyeti düzlemine taşır. Bu karşıtlıklar doğrultusunda Sart laşmamış, yani öz ve saf kalmış olan sözlü alana, tat milletleri taklit ederek sartlaşmış olan ise yazılı alana tekabül eder. Bu kültürel alanlar şehir ve köy bağlamında yeniden üretilir ve halka doğru yapılan her türlü entelektüel yatırım köye yani Anadolu ya yönlendirilir (361 62). Ali Canib in yukarıda da alıntıladığım yazısında işaret ettiği konuşulan güzel Türkçe bu bağlamda sözlü alanın bir ifadesi olarak okunabilir. Macpherson un, Ossian şiirlerinde yaptığı saf, sözlü alanın sözde çeviri ya da yeniden yazım yoluyla yazılı alana taşınması edimi, bir bakıma Beş Hececiler in edebî eyleminden de beklenmektedir. Hüseyin Tuncer, (Orhan Seyfi nin hatıralarından aktararak) Genç Kalemler in öncü isimlerinden Ömer Seyfettin in, bir görüşme esnasında Orhan Seyfi ve Halit Fahri den şiirde konuşma dilinin sadeliğine ve hece veznine dönmelerini istediğini belirtir (4). Davayı kazanmaları istenen bu gençlere dair beklentiler, Macpherson un (yukarıda aktardığımız) kariyerindeki beklentilerle örtüşmektedir. Saf / sözlü / Anadolulu / Türk olan, Arap ve Fars taklidi Osmanlı / şehir / yazılı olanın yerine ikame edilerek uluslaşma süreci tamamlanacaktır. Nitekim Beş Hececiler in bu dönemde ( diyebiliriz) yazdıkları şiirlerde bu romantik beklentilere karşılık vermeye çalıştıkları çok açık bir şekilde görülebilir. Bu bağlamda Faruk Nafiz in San at

7 şiiri yukarıda saydığım ikili karşıtlıkların poetik olarak yeniden üretildiği iyi bir örnek olarak karşımıza çıkar. Daha çok şehir-taşra karşıtlığıyla ilerleyen şiirdeki yapay gerilim, Anglofon (İngiliz) kültürün baskısıyla İskoç yaylarında saf Gal sanatını keşfeden Macpherson un duyduğu gerilimle son derece paraleldir. Son dörtlükte yer alan yazılmamış bir destan gibi Anadolu muz mısrası, sanki hececilerden beklenen yeniden üretimin ne olduğunu anlatmaktadır. Yine Faruk Nafiz in, Çoban Çeşmesi, Memleket Türküleri, Koşma gibi şiirlerinde de romantik Anadolu imgesi karşımıza çıkar. Farklı bağlamlarda da olsa otantiklik hem Ossian ın hem de Beş Hececiler in bu tarz şiirlerinde önemli bir problem oluşturur. Hececiler in şiirlerinde rastladığımız son derece pitoresk köy imajları, bu şiirlerde anlatılan Anadolu nun ne kadar gerçek olduğu sorusunu akla getirir. Örneğin Halit Fahri nin Anadolu Akşamı şiirinin son kıtasındaki tablo, daha muhayyel, antik bir imgenin Anadolu ya tercüme edilmiş halidir: Sürüler iniyor karşı bayırdan. / Günün son ışığı vurmuş dereye. / Bir Muğla türküsü yükseldi kırdan: / Ayşem, aygın baygın Ayşem, nereye? (Tuncer, 48). Aynı şekilde Orhan Seyfi Orhon un Anadolu Toprağı şiiri de, Anadolu yu romantik bir hasret duygusu içinde, şehrin karşıtı hür cennet olarak tasvir eder: Kadir mevlam eğer senden uzakta / Bana takdir eylemişse ölümü; / Rahat etmem bu yabancı toprakta, / Cennette de avutmam gönlümü (Tuncer, 27). Sonuç Yerine 18. yüzyılda başlayıp, 19 yüzyılda hız kazanan ve özellikle de Avrupa ve Amerikan romantikleriyle ulusçularını etkileyen Ossiancılık, Osmanlı İmparatorluğu nda da 19. yüzyıldan itibaren dolaylı olarak vezin ve Türklük tartışmaları etrafında etkisini göstermiştir. Tartışmaları yürütenlerin Ossian ya da Macpherson a herhangi bir atıf yapmamış olmaları, ya da bunu henüz bilmiyor oluşumuz, özellikle Beş Hececiler in şiirlerinde uygulanan millî hareketin ve romantik Anadoluculuğun, Ossiancılıktan doğrudan etkilenmediğini göstermektedir. Ancak millî hareketin güç aldığı ve Ziya Gökalp in kuramsal çerçevesini oluşturduğu bu romantik ulusçu duyarlılığın, Avrupa da gelişen aynı duyarlılıkların bir getirisi olduğu da aynı şekilde bilinen bir gerçektir. Bu bağlamda Öcal Oğuz un da belirttiği gibi dolaylı da olsa Beş Hececiler ve Ossiancılık arasında pekâlâ ilişki kurulabilir (34). KAYNAKLAR Haugen, Kristie Louse. Ossian and the Invention of Textual History. Journal of the History of Ideas 59 (Nisan 1998): Haywood, Ian. The Making of History: A Study of the Literary Forgeries of James Macpherson and Thomas Chatterton in Relation to Eighteenth-Century Ideas of History and Fiction. Londra ve Toronto: Associated University Presses, Porter, James. Bring Me the Head of James Macpherson : The Execution of Ossian and the Wellspring of Folkloristic Discourse. The Journal of American Folklore 114 (Sonbahar, 2001): Stafford, Fiona J. The Sublime Savage: A Study of James Macpherson and The Poems of Ossian. Edinburgh: Edinburgh University Press: Tuncer, Hüseyin. Beş Hececiler. İzmir: Akademi Kitabevi, Türk Halk Edebiyatı El Kitabı. Ed. Öcal Oğuz. Ankara: Grafiker Yayınları, Yöntem, Ali Canib. Davayı Kazananlar. Hecenin Beş Şairi. İstanbul: S. E. S. Yayınları, 1956,

8 KENT İNSANININ GÖZÜYLE ÂŞIK ŞİİRİ GELENEĞİ City Dwellers Views on the Minstrel Tale Tradition Gökhan TUNÇ* ÖZET Âşık edebiyatına ilişkin çalışmaların âşıklar ve onların ortaya koyduğu ürünler üzerine yoğunlaştığı gözlemlenir. Halbuki Alan Dundes ve Dan Ben Amos gibi araştırmacıların söylediği gibi dinleyiciler/alımlayıcılar, icracılar kadar hayatî bir unsura sahiptir. İşte bu yazıda, göz ardı edildiği düşünülen dinleyici/alımlayıcı üzerine odaklanacaktır. Dinleyici/alımlayıcı olarak seçilen kesimse, kentte yaşayan insanlardır. Bu şekilde değişen halk kavramı da tartışma konusu yapılacaktır. Son düzlemde ise, kentte yaşayan farklı toplumsal çevrelerden seçilen örnek grupların (ilköğretim, lise, üniversite, yetişkin), âşık edebiyatıyla ilişkilerinin boyutlarını ve âşık edebiyatını nasıl gördüklerini saptamaya yönelik sorulara verdikleri cevaplar yorumlanacaktır. Anahtar Kelimeler Kent, halk, dinleyici/alımlayıcı ABSTRACT Studies on minstrel literature are seen to focus on minstrels and their oeuvres. Yet, as researchers like Alan Dundes and Dan Ben Amos underscore, in the creation process of an oral artwork, artist and listeners / receivers play equally vital roles. Hereby, this article will address specifically the highly disregarded issue of listener / receiver. To this end, a survey has been made with a selected group of city dwellers of different social backgrounds and milieus, including primary school, high school and university students, as well as adults. These results of this survey have been interpreted in order both to discuss the constantly changing concept of folk and to consider, these groups attitude towards minstrel literature and their views on this literature. Key Words City, folk, listener / receiver Alan Dundes, Doku, Metin ve Konteks adlı yazısında, kontekse ait yapıda iki hayatî unsurun varlığından söz eder: Söyleyen ve dinleyen (77). Aynı şekilde, Dan Ben Amos da Şartlar ve Çevre İçinde Folklorun Bir Tanımına Doğru başlıklı yazısında, bir folklor hareketinin ve icranın gerçekleşebilmesi için iki sosyal şartın, yani gösteriyi yapanların ve seyircinin bulunması gerektiğini belirtir (47). Türk halkbilimi çalışmalarında, âşık geleneğini araştıran bilim adamlarının çoğunlukla söyleyen (âşık) üzerine yoğunlaştığını görürüz. Hatta âşıktan da öte çalışmaların büyük çoğunluğu, âşıkların metinleri hakkındadır. Bu yazıda, âşık ve ürettiği şiirin dışında, ihmal edildiği varsayılan dinleyici/alımlayıcı öğesi incelenmeye çalışılacaktır. Sözü edilen amaç, metropol bir şehir olan Ankara da farklı yaş gruplarından (orta okul-liseüniversite-yetişkin) oluşturulan örnek gruplara yapılan anketle gerçekleştirilmiştir. Bu şekilde, metropolde yaşayan insanların daha çok, köyle ve sözlü kültürle birlikte düşünülen âşığı ve âşıklık geleneğini nasıl alımladıklarının sorgulanması amaçlanmaktadır. Bu amaçta, öncelikle değişen halk kavramı çerçevesinde çağdaş dinleyici/alımlayıcı kesimin niteliğinin açımlanmasına çalışılacak; daha sonra bu nokta merkezinde anket cevapları yorumlanacaktır. Alan Dundes Halk Kimdir? adlı yazısında, 19. yüzyıldan başlayarak 20. yüzyıla kadar ulaşan halk anlayışını eleştirir. Dundes, Avrupalı entelektüellerin geniş anlamıyla bakıldığında, halk terimiyle Avrupa köylülerini ifade ettiğini vurgular (6). Latin Amerikalı en- * Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü Doktora Öğrencisi. (gtunc@bilkent.edu.tr) 11

9 telektüellerinse 19. yüzyıl kaynaklı halk = köylü tarifinde ısrar ettiklerini dile getirir. Peki, sözü edilen halkın niteliği nedir? Dundes bu soruya, halkın barbarlar gibi kabul edildiğini belirterek cevap verir. Halk, vahşîlerden daha medenî olmakla beraber, medeniyeti de henüz keşfedememiştir (3). Dundes, halkın medenî ve ilkel arasındaki konumunu şöyle somutlar: Halk bir taraftan medeniyetle tezat olarak ele alınırken, yani halk medenileşmesi bir toplumda, medenileşmemiş bir unsur olarak kabul edilirken, diğer taraftan da vahşi (savage) veya ilkel toplum (primitive society) diye adlandırılan ve gelişme (evolution) basamaklarından daha aşağıda kabul edilen bir grupla da tezat olarak kabul edilmiştir. (2) Halkın şehirli insanlarla tezat teşkil etmesi, onların taşraya ait olduğunu ortaya koymuştur (3). Köylü olan halk, aynı zamanda alt sınıftır, gelişmeye kapalıdır, cahildir (4 ve 9). Halkbilimi de sözü edilen anlayışla paralel olarak eğitimsiz, cahil, gelişmemiş ve dolayısıyla hayat tarzlarını ve inançlarını koruyan halkı inceler: Uygun bir ifadeyle; halk bilimi sadece halka ait, topluma ait, eğitimle daha az değişmiş, gelişmeyi daha az paylaşan sınıfların efsanelerini, göreneklerini, inanmalarını ele alır. (4) Jeff Todd Titon Müzik, Halk ve Gelenek adlı makalesinde folkloristlerin başlangıçta halk türkülerinin sadece cahil köylüler arasında bulunabileceğine inandıklarını dile getirir (371). Söz konusu durum, halkın, okuma yazması olmayan köylüler olarak tanımlanması anlayışının bir sonucudur. Bu tavra göre folklor ürünleri de ancak yazıyla eğitilmemiş kırsal alanda üretilip tüketilecektir. Titon, aynı yazısında Avrupa köylü kültürlerinin çoğu[nun] yirminci yüzyılda ortadan kayboldu[ğunu] belirterek halk türkülerinin işçi sınıfları arasında hâlâ üretilip tüketilmesi sonucu, çağdaş halkbilimcilerin halk türkülerini sadece notalı bir metnin okunması olarak görmediklerini, bu metnin uygulanmasını ve icra edilmesini anladıklarını söylemektedir (371). Türk halkbilimi çalışmalarının da Dundes ın söyledikleriyle koşut olarak büyük oranda köyde yaşayan halk hakkında olduğu söylenebilir. Cumhuriyet in ilanıyla birlikte halkevlerinin ve halkevi dergilerinin kurulması, aynı zamanda taşrada yer alan köylü halkın hayat tarzlarını ve inançlarını derlemeye yöneliktir. Daha sonra da halkbilimi çalışmalarının aynı şekilde köyde olanla ilgili olduğu söylenebilir. Bu duruma dikkat çeken Öcal Oğuz, Kentlerin Oluşumu ve Gelişimi Süreçlerinde Halkbilimi adlı yazısında, halkbilimi çalışmalarının hâlâ aynı nedenlerle köye yönelişlerinin süremeyeceğini dile getirir (46). Bu şekilde şehirde de halk gruplarından bahsedilebileceği vurgulanmış olur. Dundes, bölge, eyalet, şehir veya köy gibi coğrafyaya ait kültürel kümelerin halk gruplarını oluşturabil[eceğinden] söz eder (11). Çünkü ona göre halk terimi en azından ortak bir faktörü paylaşan herhangi bir insan grubunu ifade eder (10). Bu noktada, şehirde yaşayan halkla, köyde yaşayan halkın niteliğinin aynı olup olmadığı sorulabilir. Kentte yaşayan insanların günümüzün ileri teknolojisi olan telefon, radyo, televizyon ve diğer elektronik araçlarını daha çok içselleştirdiğini görürüz. Bu şekilde, çağdaş kentte eğer bir sözlü kültürden bahsedilecekse, Walter Ong un söylediği gibi, bu sözlü kültürün sözlü nitelikleri, üretimin ve işlevin önce yazı ve metinden çıkarıp sonra konuşma diline dönüşmesiyle oluşan ikincil sözlü kültür dür (23-4). Bu şekilde, dinleyici/alımlayıcının ikincil sözlü kültürde bulunmasıyla sözlü gelenektekinden farklı niteliklere sahip olduğunu görürüz. Ayrıca, köydeki 12

10 kahvehanelerde küçük bir grup oluşturan dinleyici Dan Ben Amos un Şartlar ve Çevre İçinde Folklorun Bir Tanımına Doğru adlı makalesinde söylediği gibi, televizyon yayınıyla milyonlarca kişiye dönüşebilir (33). Öte yandan, dinleyici bireysel olarak arabasında ya da odasında âşığın ürettiği ürünü bir kaset veya cd olarak dinleyebilir. Böylelikle dinleyicinin tüketim şeklinde de bir değişim gözlemlenir. Son olarak, bir dinleyici olarak çağdaş şehirde yaşayan insanların âşıklık geleneğiyle kurdukları ilişkide de bir farklılaşmadan söz edilebilir. Çağdaş şehirlerde insanlar, teknolojinin yaygınlığıyla (özellikle televizyon ve internet) sözlü kültürün içinde önemli bir unsur olan âşıklık geleneğini bir gereksinim olarak geri plana itmiştir. Bu noktada, köyden çağdaş kente geçişte dinleyicinin ortaya konulmaya çalışılan değişen niteliği doğrultusunda anket soruları yorumlanacaktır. Soru 1 ve 2 Âşık denildiğinde aklınıza ilk olarak ne geliyor? Âşık (halk edebiyatının ürettiği) kimdir? Her iki soru, ankete katılanların, âşık geleneğiyle ilişkilerinin en genel düzlemde ne kertede olduğunu ölçmeye yöneliktir. Bu şekilde, âşık sözcüğünün gönderimde bulunduğu anlamın ne olduğu sorulmuştur. Ayrıca, Âşık denildiğinde aklınıza ilk olarak ne geliyor? sorusuyla, ankete katılanların belleklerinde âşık sözcüğünün çağrışım düzleminin ne olduğu ortaya konmaya çalışılmıştır. Böylelikle, âşık sözcüğünün söylenmesiyle bir kişiye aşırı sevgi duyan kişinin mi; yoksa saz şairinin mi çağrışımının ön planda olduğu gösterilmeye çalışılmıştır. Yapılan ankete katılanların % 63 ünün, âşık kavramını belli ölçüde bildiği ortaya çıktı. Bu oran grafikle şöyle gösterilebilir: Bilme ediminin belli ölçüde olduğunun söylenmesinin nedeni, ankete katılan hiç kimsenin tam bir âşık tanımı yapamamasına karşılık, âşıklık geleneğine ve âşık kavramına aşinalığının olmasıdır. Örneğin ankete katılanlardan bazıları âşığı şöyle açıklar: Halkın her türlü sorununu ve güzel olan her şeyi türkü yoluyla anlatan kişidir ; Birbirleriyle atışan iki kişi ; Şiirleri sadece anlık yazabilen ve bunları saz eşliğinde söyleyen kişidir ; Kendilerini dünyanın akışına bırakarak bu dünya halleri hakkındaki sözleri türkülere döken insanlardır. Yetişkinlerin verdikleri doğru cevapların oranı, diğer örnek gruplara göre daha fazladır. Söz konusu oran % 78 dir: Yetişkinlerin verdikleri doğru cevap oranının yüksekliği, âşık edebiyatının bilinme oranında bir düşüş olduğu şeklinde yorumlanabilir. Öte yandan, ankete katılanların % 63 ünün âşığın gönderme yaptığı anlamı bilmesi, âşık geleneğinin çağdaş kentte hâlâ unutulmadığına işaret edebilir. Fakat, ayrıca bu oran, çağdaş kentte âşıkların sözlü kültürdeki gibi toplumda temelli bir yere sahip olmadığı şeklinde de yorumlanabilir. Ankete katılanların % 61 i, âşık sözcüğünün işaret ettiği anlamın saz şairi 13

11 olduğunu yazmışlardır. Bu cevabın oranının yüksekliğinin nedeni olarak, diğer soruların saz şairi olan âşıkla ilgili olması gösterilebilir. Bu şekilde, ankete katılanlar, soruların bağlamından, öğrenilmek istenenin aslında saz şairinin tanınıp tanınmaması olduğunu tahmin edip, soruyu buna göre cevaplamış olabilirler. Soru 3 Bildiğiniz âşıklar (halk edebiyatının ürettiği) kimler? Yaşayan bir âşık tanıyor musunuz? Varsa bunların isimlerini yazar mısınız? Üçüncü soruyla, ankete katılanların âşıklık geleneğiyle yakınlıklarının düzeyi belirlenmeye çalışılmıştır. Ankete katılanların yazabilmeleri için beş boşluk bırakılmış ve böylelikle onların genel olarak âşık şiiri geleneğinden kaç âşık ismi bildikleri ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Ankete katılanların farklı örnek gruplardan oluşması (ilköğretimlise-üniversite-yetişkin) verilen cevapların oranının karşılaştırılabilmesine olanak tanımış ve bu şekilde âşıkların tanınabilme oranında ne gibi değişiklikler olduğu gösterilmeye çalışılmıştır. Öte yandan ankete katılanların verdikleri cevaplar doğrultusunda, hangi âşığın ne oranda bilindiği konusunda da bir fikir sahibi olunabilir. Ankette adı anılan âşıkların oranı şöyledir: Görüldüğü gibi, grafikte ilk dikkati çeken özellik, Âşık Veysel in diğer âşıklara göre çok daha fazla adının söylenmesidir. Ankete katılanların % 88 i bırakılan beş hanelik boşluğun birine Âşık Veysel i yazmıştır. Ayrıca, verilen âşık isimlerinin az oluşu da dikkate alınırsa, Âşık Veysel isminin bu kadar sık anılması daha çok önem kazanır. Söylenen âşıkların % 43 ünü Âşık Veysel oluşturur. Söz konusu durum, Âşık Veysel in biyografisinin ilgi çekici olması (kör oluşu, eşinin bakıcısıyla kaçması vb.), bazı türkülerinin ünlü müzisyenler tarafından söylenmesi ve şiirlerinin ders kitaplarında yer alması gibi nedenlerle açıklanabilir. Fakat, adının sıklıkla yinelenmesine karşılık, onun hakkında ne kadar bilgiye sahip olunduğu da bu noktada sorulabilir. Çünkü, cevaplarda Âşık Veysel Karani de denilebilmektedir. Bu da, onun sadece ismine aşina olunabileceğini de gösterir. Öte yandan, Ahmet Haşim, Evliya Çelebi, Kıvırcık Ali ve Ahmet Kaya gibi isimler de âşıklar arasında gösterilmiştir. Söylenen âşıkların % 36 sını yetişkinler, % 24 ünü üniversite öğrencileri, % 22 sini liseli ve % 18 ini ilköğretim öğrencileri söylemiştir. Bu oranlar grafikle şöyle gösterilebilir: Grafikte görüldüğü gibi, yaş oranı azaldıkça âşıkların bilinme oranı da azalmaktadır. Bu bağlamda, özellikle 14

12 yetişkinler, diğer örnek gruplara nazaran çok daha fazla âşık ismi sayabilmektedirler. Böylelikle, anket sonuçları doğrultusunda, çağdaş kentte âşıkların tanınma oranında gittikçe azalma yaşandığı söylenebilir. Dördüncü soruda ise, yaşayan âşıkların ne kadar tanındığı ölçülmeye çalışıldı. Bu şekilde her iki soru, üçüncü sorunun bir devamı olarak düşünüldü. Üçüncü soruda, bütün bir âşıklık geleneğindeki âşıkların ne kadar bilindiğinin araştırılmasına karşılık, bu sorularla ankete katılanların çağdaş âşıklık geleneğiyle ilişkilerinin düzeyi gösterilemeye çalışılır. Anket sonuçlarında yaşayan âşıkların tanınma oranı çok düşük çıkmıştır. Sözü edilen oran % 11 dir. Bu oranı grafikle şöyle gösterebiliriz: Grafikte görüldüğü gibi, çağdaş kentte yaşayan insanların âşıklık geleneğiyle ilişkileri daha çok şu anda yaşamayan âşıklar boyutundadır. Bunun yanı sıra, yaşayan âşıkların tanınma oranı çok düşüktür. Soru 6 ve 7 Daha önce bir âşığı canlı olarak dinlediniz mi? Dinledinizse, nerede ve nasıl? Dördüncü ve beşinci soruya koşut olarak, altıncı ve yedinci sorularda da, ankete katılan çağdaş kentten insanların günümüzdeki âşıklık geleneğiyle ilişkilerinin boyutları ölçülmeye çalışılmıştır. Altıncı ve yedinci sorulara verilen cevaplarda da, daha önceki iki soru gibi, olumlu cevapların oranının çok düşük olduğunu görürüz. Daha önce bir âşığı canlı olarak dinlediniz mi? sorusuna evet cevabını verenlerin oranı % 14 tür. Bu oranı grafikle şöyle gösterebiliriz: Daha önce bir âşığı canlı olarak dinlediğini söyleyenler ise, bu dinleme şeklini konser, kafe, televizyon, radyo ve türkü bar olarak göstermişlerdir. Bu şekilde, geleneksel âşıklık geleneğinde, âşığın dinlenme mekânı olan kahvehanelerin yerini çağdaş kente uygun mekânların aldığı söylenebilir. Soru 8, 9 ve 10 Büyük şehirlerde de âşıklar yetişebilir mi? Âşıklık geleneği sizce yaşatılmalı mıdır? Sizce Barış Manço bir âşık mıdır? Sekizinci soruyla, ankete katılan çağdaş kentte yaşayan insanların zihinlerindeki âşıklık geleneğinin niteliğinin açımlanması amaçlanmıştır. Bir başka ifadeyle, bu soruyla çağdaş kentte yaşayan insanların âşıklık geleneğini köye veya taşraya özgü olarak görüp görmedikleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Büyük şehirlerde de âşıklar yetişebilir mi? sorusuna olumlu cevap verenlerin oranı % 73 tür. Sözü edilen oranı grafikle şöyle gösterebiliriz: 15

13 Grafikte görüldüğü gibi, çağdaş kentte yaşayan insanların büyük çoğunluğu âşıklık geleneğinin sadece köye veya taşraya özgü olmadığını, büyük şehirlerde de âşıkların yetişebileceğini düşünmektedir. Böylelikle, ankete dayanarak, çağdaş kentte yaşayan insanların âşıklık algısının durağan olmadığı söylenebilir. Öte yandan, Âşıklık geleneği sizce yaşatılmalı mıdır? sorusuna verilen olumlu cevapların oranının çok daha yüksek olduğunu görürüz. Sözü edilen oran % 91 dir. Bu bağlamda, ankete katılanların âşık şiirini bir gereklilik olarak görmeye devam ettikleri dile getirilebilir. Büyük çoğunluğu büyük şehirlerde de âşıkların yetişebileceğini düşünen ankete katılan insanların, Sizce Barış Manço bir âşık mıdır? sorusuna çoğunlukla olumsuz cevap verdiklerini görürüz. Barış Manço nun âşık olmadığını düşünenlerin oranı % 82 dir. Bahsedilen veri, çağdaş insanların büyük şehirlerde âşıkların yetişebileceğini düşünmesine karşılık, bu âşıkların eskisi gibi saz çalıp türkü söyleyen klasik âşık tipinde olduğunu düşündükleri şeklinde yorumlanabilir. Sonuç olarak, âşıklık geleneğindeki iki temel unsur olan dinleyici/alımlayıcı merkezinde yapılan bu çalışmada, çağdaş kentteki insanların âşıklık geleneğiyle ilişkisi sorunsallaştırılmaya çalışıldı. Öncelikle, ankete katılan kişilerin yarıdan fazlasının, âşık kavramını bildikleri ortaya çıktı. Bu bilme oranının ise, örnek grupların yaş oranı düştükçe azaldığı gözlemlendi. Aynı şekilde, örnek grupların yaş oranı azaldıkça bildikleri âşık sayısında da bir düşme gözlendi. Çok büyük bir farkla en çok bilinen âşığın ise Âşık Veysel (Şatıroğlu) olduğu belirlendi. Öte yandan, yaşayan âşıkların bilinme oranının ise, çok düşük olduğu ortaya konuldu. Bununla birlikte, âşıkların canlı olarak dinlenme oranı da çok düşük olduğu sonucu çıktı. Âşıkların canlı olarak dinlenildiği yer ise, konser, kafe, televizyon, radyo ve türkü bardır. Ankete katılanlar arasında, büyük şehirlerde de âşıkların yetişebileceği ve âşıklık geleneğinin yaşatılması konusunda büyük oranda bir mutabakatın varlığı dikkati çekti. Fakat, buna karşıt olarak Barış Manço büyük oranda bir âşık olarak görülmedi. Teşekkür: Aysun Kılıç a ve anketlerin uygulanmasında bana yardımcı olan Zerin ve Mustafa Gülbetekin e teşekkür ederim. Ek 1. Âşık denildiğinde aklınıza ilk olarak ne geliyor? 2. Âşık (halk edebiyatının ürettiği) kimdir? 3. Bildiğiniz âşıklar kimler? a) c) e) b) d) 4. Yaşayan bir âşığı tanıyor musunuz? 5. Varsa bunların isimlerini yazar mısınız? a) c) e) b) d) 6. Daha önce bir âşığı canlı olarak dinlediniz mi? 7. Dinledinizse nerede ve nasıl? 8. Büyük şehirlerde de âşıklar yetişebilir mi? 9. Âşıklık geleneği sizce yaşatılmalı mıdır? 10. Sizce Barış Manço bir âşık mıdır? KAYNAKLAR Amos, Dan Ben. Şartlar ve Çevre İçinde Folklorun Bir Tanımına Doğru. Çev. Metin Ekici. Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklaşımlar. Haz. Gülin Öğüt Eker ve diğerleri. Ankara: Millî Folklor Yayınları, Dundes, Alan. Doku, Metin ve Konteks. Çev. Metin Ekici. Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklaşımlar. Haz. Gülin Öğüt Eker ve diğerleri. Ankara: Millî Folklor Yayınları, Halk Kimdir?. Çev. Metin Ekici. Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklaşımlar. Haz. Gülin Öğüt Eker ve diğerleri. Ankara: Millî Folklor Yayınları, Oğuz, Öcal. Kentlerin Oluşumu ve Gelişimi Süreçlerinde Halkbilimi. Millî Folklor 52 (Kış 2001): Ong, Walter G. Sözlü ve Yazılı Kültür. İstanbul: Metis Yayınları, Titon, Jeff Todd. Müzik, Halk ve Gelenek. Çev. Murat Karabulut. Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklaşımlar. Haz. Gülin Öğüt Eker ve diğerleri. Ankara: Millî Folklor Yayınları,

14 FAKELORE KAVRAMI MERKEZİNDE YUNUS EMRE The Evaluation of Yunus Emre in the Notion of Fakelore Gökhan TUNÇ* ÖZET Milliyetçi, hümanist Alevî, sosyalist ya da Sünni bir bakışa sahip yazarlar, Yunus Emre yi sahiplenerek kendi düşüncelerinin bir temsilcisi olarak görür ve onu düşüncelerini meşrulaştıran tarihsel bir figür olarak yorumlarlar. Bu noktada şu soruları sorabiliriz: Yunus Emre, gerçekten sözü edilen bakış açılarının hepsinin ya da birinin temsilcisi midir? Eğer temsilcisi değilse, farklı görüşlere sahip yazarlar neden Yunus Emre ye böyle bir işlev yüklerler? Sözü edilen sorular, Yunus Emre yi fakelore kavramıyla değerlendirmeyi gerektirir. Bu yazıda Richard M. Dorson, Alan Dundes, Eric Hobsbawm ve Terence Ranger ın fakelore ya da geleneğin icadı kavramları göz önünde tutularak, Yunus Emre nin fakelorik özelliklerinin incelenmesine çalışılacaktır. Anahtar Kelimeler Fakelore, Milliyetçilik, Sosyalizm, Hümanizm, Alevî, Sünni. ABSTRACT Whether they are nationalist, socialist, humanist, Alevi or Sunni, a great many writers embrace and adopt Yunus Emre s views; they look upon him as a representative of their own opinions and make of the poet a historical figure legitimating these opinions. With regard to this status attributed to Yunus Emre, certain questions such as the following emerge: Is the poet indeed a representative of one or all of the perspectives? If not, why do writers of many different stances ascribe to Yunus Emre such a function? A satisfactory answer to these specific questions requires the evaluation of the poet and his works in terms of the notion fakelore. To this end, this article, wherein the views of Richard M. Dorson, Alan Dundes, Eric Hobsbawn and Terence Ranger on fakelore and on the invention of tradition will be taken into consideration, aims at the analysis of the fakeloric status of Yunus Emre. Key Words Fakelore, Nationalist, Socialist, Humanist, Alevi, Sunni. Bu yazıda, fakelore kavramı merkezinde Yunus Emre nin Tanzimat edebiyatından sonra alımlanışının sorgulanması amaçlanmaktadır. Söz konusu edimde, öncelikle fakelore ve bu kavramla ilişkili olan geleneğin icadı kavramları, Richard M. Dorson, Alan Dundes, Hobsbawm ve Ranger gibi araştırmacıların görüşleriyle birlikte tartışılacaktır. Bunun yanı sıra Yunus Emre nin milliyetçi, hümanist, Alevî, sosyalist ve Sünni gibi farklı bakışlarla yorumlanışı sözü edilen kavramlarla değerlendirilecektir. Richard M. Dorson, fakelore kavramını Folklore ve Fakelore adlı yazısında ilk olarak kullanır. Dorson un bu kavramla kastettiği genel anlam şuydu: Fakelore, gerçek oldukları iddia edilen sahte ve sentetik eserlerin sergilenmesidir. Bu ürünler, alandan toplanmazlar, ancak sürekli bir tekrarlanma zincirinde evvelki edebî eserlerden ve gazete kaynaklarından yararlanılarak yeniden yazılırlar veya yazınsal sömürüsünün başlangıcında en azından sözlü gelenekten alıntılara sahip olan Paul Bunyan figüründe olduğu gibi yazılan muhtelif halk kahramanları örneklerinde bütünüyle değişikliğe uğrayarak ortaya çıkmış olabilirler. (92) Dorson un, fakelore olarak tanımladığı bu eserlere bakışı olumsuzdur. Ona göre yazarlar, editörler ve yayımcılar bu şekilde halkı yanıltır ve aldatır (92). Söz konusu bağlamda şöyle bir ayrıma gider * Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü Doktora Öğrencisi. (gtunc@bilkent.edu.tr) 17

15 Dorson: Folklore iyidir; fakelore kötüdür. Alan Dundes, Fakelore Fabrikasyonu adlı makalesinde, Dorson un fakelore kavramından yola çıkarak, onun fark edemediğini düşündüğü fakelore la James Macpherson, Grimm Kardeşler ve Lönnrot ilişkisine değinir. Dundes, James Macpherson ın ( ) İskoç sözlü geleneğinden derlediğini iddia ettiği 1965 te yayımlanan Poems of Ossian kitabının bir fakelore ürünü olduğunu, Samuel Johnson ın Journey to the Western Islands adlı eserinde kanıtladığını söyler (93). James, bu kitabında Macpherson ın sadece eski şiirlerin parçalarını bulduğunu ve şiirlerin pek çoğunu kendisinin kompozisyon h[â]line getirdiğini ve gelenekten geliyormuş gibi sunduğunu iddia etti (93). Dundes, Macpherson ın yanı sıra halkbilimi çalışmalarının öncülerinden ikisi olarak kabul edilen Grimm Kardeşlerin de benzer bir tutum içinde olduklarını savlar (93). Bu savını kanıtlamak içinse, 21 numaralı Grimm masalı 1812 de yayımlanan Aschenputtal (Cinderella) versiyonunun 1819 daki versiyonunda, Hesse ten alınan üç versiyonun ışığı altında genişletilmesini ve yeni bir biçim verilmesini örnek gösterir (94). Dundes, Grimmlerin köylülerin ağızlarından anlamlı bir şekilde topladıkları hikâyeleri değiştirmekle birlikte kaynak kişi bilgilerini de farklılaştırdığını vurgular (95). Grimm masallarının ortaya çıkışından birkaç yıl sonra Karelia bölgesinde çalışmalara başlayan Elias Lönnrot ise bir diğer fakelore üreticisidir Dundes a göre (95). Çünkü Kalevala 32 şiir ve mısra içeren 1835 teki baskısının aksine, 1949 daki baskı 50 şiir ve mısra içerir. Dundes, Kalevala nın bir fakelore ürünü olduğu yolundaki söz konusu düşüncesini William Wilson dan aktardığı şu sözlerle destekler: Gerçekte sadece Kalevala birleştirilmiş bir destan değil, aynı zamanda bu destanın içindeki şarkılar da birleştirilmiş şarkılardı; hiçbir şarkı Kalevala daki şekliyle kaynak kişiler tarafından nakledilmedi (95). Öte yandan, Dundes son olarak Dorson un Paul Bunyan anlatılarını fakelore olarak niteleyen yaklaşımına değinir (96). Dundes, tüm bu fakelore ürünlerine değindikten sonra, bu ürünlerin hangi ihtiyacı karşılayacağı sorusuna cevap arar. Bulduğu cevapsa, fakelore ürünlerinin ülkelerin aşağılık kompleksinden ortaya çıktığıdır (97). Dundes a göre İskoçya nın 18. yüzyılda İngilizler tarafından sık sık alay konusu edilmesi, aynı yüzyılda Almanya nın aşağılık kompleksi içinde olması, Finlilerin İsveçleştirilmesi şeklinde geçmişe karşı oluşu, Amerikalıların Avrupa ya (özellikle Fransa ve İngiltere) aşağılık kompleksi hissetmesi sözü edilen fakelore ürünlerinin ortaya çıkmasına neden olur (97 8). Eric Hobsbawm ve Terence Ranger, fakelore la doğrudan ilişkili olan geleneğin icadı kavramını öne sürmüşlerdir. Hobsbawm ve Ranger geleneğin icadı nın üç tipte görüldüğünü vurgularlar: a)toplumsal birlik-beraberliği ya da gerçek veya yapay cemaatlere grup aidiyetini oluşturan veya sembolize eden gelenekler, b) kurumları, statü ya da otorite ilişkilerini oluşturan veya meşrulaştıran gelenekler, c) ana amacı toplumsallaşma, inançların, değer yargılarının ve davranış temayüllerinin aşılanıp aktarılması olan gelenekler. (12) Hobsbawm ve Ranger eski şekillerin canlı olmadığı yerlerde geleneğin icat edildiğini vurgulayarak, geleneğin icadının bir ihtiyaç dâhilinde gerçekleştiğini vurgular ve bu şekilde Dorsun un fakelore u olumsuzlayan tavrından fark- 18

16 lılaşır. Bu noktada, söz konusu kavramlar merkezinde, Yunus Emre nin daha önce belirtilen bağlamda alımlanışının incelenmesine geçilebilir. Bilindiği gibi Ziya Paşa, Şiir ve İnşa adlı makalesinde, Osmanlı şiiri nedir? diye sorar: Necâtî ve Bâkî ve Nef î dîvanlarında gördüğümüz bahr-ı remel ve hezecden mebûn ve muhbis kasâid ve gazeliyat ve kıt aât ve mesneviyât mıdır? Yoksa Hâce ve Itrî gibi mûsıkîşinâsânın rabt-ı makamat ettikleri Nedim ve Vasıf şarkıları mıdır? (45) Ziya Paşa, Arap ve Fars şiirinin taklidi olarak gördüğü divan şiirini değil, çöğür şairlerin ürünlerini gerçek Osmanlı şiiri olarak tanımlar. Bu makalede kitâbet-i millîye den bahsetmesi önemlidir (49). Ziya Paşa nın divan şiirini olumsuzlayıp millî şiir olarak halk şairlerinin ürünlerini göstermesi, daha sonra Ziya Gökalp in aynı tavrı devam ettirmesi, milliyetçi düşüncede güçlü bir halk şairi olan Âşık Yunus Emre yi divan şairleri karşısında ön plana çıkarır. Bu tutumda, Yunus Emre mahlasını taşıyan şiirlerde Türkçe sözcüklerin yoğun olması da etkili olmuştur. Bu anlayışın bir örneği olarak Ahmet Kabaklı gösterilebilir. Kabaklı, Yunus Emre adlı kitabında Yunus Emre nin millî birliğin yapıcılarından biri olduğunu dile getirir: Türk şiirinin kurucusu olduğu gibi millî birliğin de gerçek yapıcılarındandır. O, yaman coşkunluğuna rağmen, halkı tutucu ve kurtarıcı olan nizam fikrine toz kondurmamıştır (29). Ayrıca Kabaklı, Yunus Emre yi kendi döneminin millî birliğinin kurucusu olarak tanımlamasının yanı sıra, onun günümüzde de millî birliği sağladığına inanır: Bu ölçüde millî sanatçıları ve fikir adamlarını, her millet pek az yetiştirmiştir. Bizde, bütün vatanı kuşatan böyle kişiler arasında Yunus tan başka Nasrettin Hoca, Karacaoğlan ve Köroğlu da sayılabilir. (29) Yunus Emre döneminde, millî veya ulusal gibi kavramlar ve böyle bir bilinç olmamasına karşılık, anakronik bir yaklaşımla Yunus Emre yaşadığı zamanda millî birliğin kurucu figürü olarak alımlanır. Böylelikle milliyetçi bilincin köken ihtiyacını karşılayan figürlerinden biri Yunus Emre olur. Ayrıca Türk ulusallaşmasının da taşıyıcılarından biri olur. Milliyetçi görüşün yanı sıra Yunus Emre nin kurucu bir tarihsel figür olarak alımlandığı bir diğer çevre, Türkiye deki Hümanist yönelimdir. Batı kaynaklı olan Hümanizm kavramının Türkiye de de zaten var olduğunu kanıtlamak için Yunus Emre nin şiirleri örnek gösterilmiş ve böylelikle hümanist akım Türkiye de meşrulaştırılmaya çalışılmıştır. Sözü edilen tavrın ilk uygulayıcısı Burhan Toprak tır. Toprak ın Yunus Emre yi önemli bulmasının nedeninin onun Pascal a benzerliğinin olması önemlidir. Bu şekilde Toprak ın Batı merkezli oryantalist bir söylemi benimsediği dile getirilebilir. Onun bahsedilen tavrı, hümanist düşünceyi Yunus Emre yi temel alarak meşrulaştırma çabasıyla uyumludur. Toprak, sözü edilenlerle koşut olarak Yunus Emre divanının bizim Divina Commedia mız olduğunu savlar (18). Toprak ın Yunus Emre yi överken, tıpkı Ziya Paşa gibi, divan şairlerine eleştirel bir tutum takındığı gözlemlenir. Ona göre divan şairleri yalakadır (16), samimiyetsiz ve yalancıdır (17). Halbuki Yunus Emre içten ve samimîdir (17). Toprak, Yunus Emre Divanı için seçtiği gazeller hakkında şunları söyler: Birinci baskıda 1200 den, 350 ye indirdiğim gazelleri, daha aza indirmeye mecbur oldum (14). Toprak, gazelleri seçerken dini öteleyen ve insan sevgisini 19

KENT İNSANININ GÖZÜYLE ÂŞIK ŞİİRİ GELENEĞİ

KENT İNSANININ GÖZÜYLE ÂŞIK ŞİİRİ GELENEĞİ KENT İNSANININ GÖZÜYLE ÂŞIK ŞİİRİ GELENEĞİ City Dwellers Views on the Minstrel Tale Tradition Gökhan TUNÇ* ÖZET Âşık edebiyatına ilişkin çalışmaların âşıklar ve onların ortaya koyduğu ürünler üzerine yoğunlaştığı

Detaylı

OSSİANİZM VE BEŞ HECECİLER

OSSİANİZM VE BEŞ HECECİLER OSSİANİZM VE BEŞ HECECİLER Ossianism and Five Syllabists Emrah PELVANOĞLU* ÖZET 18. yüzyıl İskoç şairlerinden James Macpherson un oluşturduğu Ossian miti, 19 ve 20. yüzyıldaki romantik, ulusalcı hareketleri

Detaylı

FAKELORE KAVRAMI MERKEZİNDE YUNUS EMRE

FAKELORE KAVRAMI MERKEZİNDE YUNUS EMRE FAKELORE KAVRAMI MERKEZİNDE YUNUS EMRE The Evaluation of Yunus Emre in the Notion of Fakelore Gökhan TUNÇ* ÖZET Milliyetçi, hümanist Alevî, sosyalist ya da Sünni bir bakışa sahip yazarlar, Yunus Emre yi

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 KONULAR Avrupa da Folklor sözcüğünün kullanımı ile ilgili çalışmalar Folklorun ilk derneği Folklorun tanımı DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 AVRUPA DA FOLKLOR SÖZCÜĞÜNÜN

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Erken Dönem Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Mitolojik Teori Mitlerin Meteorolojik Gelişimi Teorisi Güneş Mitolojist Okul ve Güneş

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Performans Teori Teorinin ortaya çıkışı ve tarihçesi Alan Dundes ve Üçlü Araştırma Modeli Performans Teori nin İcra Olayı Tahlil

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14 MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/2012 23:14 1.Aşağıdaki sanatçılarımızdan hangileri Beş Hececiler grubunda yer alır? A) Orhan Veli Kanık Ahmet Kutsi Tecer B) Yusuf Ziya Ortaç Faruk Nafiz Çamlıbel

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Sözlü Kompozisyon Teorisi DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Sözlü Kompozisyon Teorisi Teorinin ortaya çıkışı ve kavramsal yapının oluşumu Milman Parry ve Sözlü Kompozisyon

Detaylı

FOLKLOR (ÖRNEK: 2000: 15)

FOLKLOR (ÖRNEK: 2000: 15) FOLKLOR Folklor, bir ülke ya da belirli bir bölge halkına ilişkin maddi ve manevi alandaki kültürel ürünleri konu edinen, bunları kendine özgü yöntemleriyle derleyen, sınıflandıran, çözümleyen, yorumlayan

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13 BİRİNCİ BÖLÜM EVLİYA ÇELEBİ VE SEYAHATNAME 1.1. EVLİYA ÇELEBİ NİN HAYATI...17 1.2. EVLİYA ÇELEBİ SEYAHATNAMESİ HAKKINDA GENEL BİLGİ...25 1.3. ARAŞTIRMA

Detaylı

BEŞ HECECİLER DE BİR DEĞER OLARAK MİLLİ ROMANTİK DUYUŞ TARZI

BEŞ HECECİLER DE BİR DEĞER OLARAK MİLLİ ROMANTİK DUYUŞ TARZI BEŞ HECECİLER DE BİR DEĞER OLARAK MİLLİ ROMANTİK DUYUŞ TARZI Duygu KUŞ* 1 ÖZ Beş Hececiler, Hecenin Beş Şâiri veya Hececiler olarak da bilinen,faruk Nâfiz (Çamlıbel), Orhan Seyfi (Orhon), Yusuf Ziyâ (Ortaç),

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu:

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu: ÖZ GEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Erciyes Üniversitesi 1998 Y. Lisans Yeni

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Bağlam Merkezli Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Bağlam Merkezli Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri: İşlevsel Halkbilimi Kuramı Malinowski

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

Yazı Menu. - Beş Hececiler - FARUK NAFIZ ÇAMLIBEL - ENİS BEHİÇ KORYÜREK - HALİT FAHRİ OZANSOY - YUSUF ZİYA ORTAÇ - ORHAN SEYFİ ORHON

Yazı Menu. - Beş Hececiler - FARUK NAFIZ ÇAMLIBEL - ENİS BEHİÇ KORYÜREK - HALİT FAHRİ OZANSOY - YUSUF ZİYA ORTAÇ - ORHAN SEYFİ ORHON Yazı Menu - Beş Hececiler - FARUK NAFIZ ÇAMLIBEL - ENİS BEHİÇ KORYÜREK - HALİT FAHRİ OZANSOY - YUSUF ZİYA ORTAÇ - ORHAN SEYFİ ORHON Şiire 1. Dünya Savaşı ve Millî Mücadele yıllarında başlayan, Mütareke

Detaylı

MODERN-ULUS DEVLETİN KURULUŞ VE GELİŞME SÜRECİNDE FOLKLOR, ŞİİR VE FAKELORE

MODERN-ULUS DEVLETİN KURULUŞ VE GELİŞME SÜRECİNDE FOLKLOR, ŞİİR VE FAKELORE MODERN-ULUS DEVLETİN KURULUŞ VE GELİŞME SÜRECİNDE FOLKLOR, ŞİİR VE FAKELORE Folkore, Poetry and Fakelore: In the Founding and Developing of the Modern-Nation State Ayşe ÇAMKARA* ÖZ Bu çalışmada, Türk şiirinin

Detaylı

YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI

YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI YAZI TÜRLERİ ŞENDA SOLMAZ KONUSUNU YAŞAMDAN ALAN YAZI TÜRLERİ OLAY YAZILARI 1- MAKALE Herhangi bir konuda öne sürülen bilgi görüş ve düşünceleri kanıtlamaya yönelik yazı türüdür. Yazan öne sürdüğü görüş

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

MURAT ÖZBAY SERİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

MURAT ÖZBAY SERİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME DAŞÖZ, T. (2016). Murat Özbay Serisi Üzerine Bir Değerlendirme. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi, 5(1), 526-533. MURAT ÖZBAY SERİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Tuğçe DAŞÖZ Geliş Tarihi:

Detaylı

Çoğuldizge Kuramı. Ünal Yoldaş* Giriş

Çoğuldizge Kuramı. Ünal Yoldaş* Giriş Çoğuldizge Kuramı Ünal Yoldaş* Giriş Kuram, çeviribilimin en temel unsurlarındandır. Dünyada çeviribilim üzerine çalışan birçok insan mutlak suretle ortaya konulan temel çeviribilim kuramlarından faydalanmakta,

Detaylı

Fen - Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü

Fen - Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü http://ogr.kocaeli.edu.tr/koubs/bologna/genel/listesi_prn.cfm?ed... 1 / 7 22.05.2018 15:55 Fen - Edebiyat Fakültesi Türk ve Edebiyatı Bölümü Adı 2017/2018 Listesi 1. YARIYIL TLU Atatürk İlkeleri ve İnkılap

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM ÖZELLİKLERİ İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval ile başlar. Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. Halkı aydınlatma amacıyla eser verildiği için

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş

ÖZGEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş ÖZGEÇMİŞ I. Adı Soyadı (Unvanı) Muammer Mete Taşlıova (Doç. Dr.) Doktora: Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006 E-posta: (kurum/özel) metetasliova@gmail.com Web sayfası Santral No: 0312-4667533

Detaylı

ÖZ GEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Ahmet Vefik Paşa nın Çevirilerinde Osmanlılaşan Molière, Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü, Haziran 2004.

ÖZ GEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Ahmet Vefik Paşa nın Çevirilerinde Osmanlılaşan Molière, Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü, Haziran 2004. ÖZ GEÇMİŞ Adı Soyadı: M. Gül Uluğtekin Bulu Unvanı: Öğretim Görevlisi, Dr. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Sosyoloji ODTÜ 1999 Y. Lisans Sosyoloji ODTÜ 2002 Y. Lisans Türk Edebiyatı Bilkent 2004 Doktora

Detaylı

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri Yok Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Tarihi-Coğrafi Fin Kuramı ve Yöntemi DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Tarihi-Coğrafi Fin Kuramı ve Yöntemi Kurucuları Kuramın Temel Paradigmaları ve Eleştiriler

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Alsu KAMALIEVA Unvanı: Doç. Dr. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Lisans (Uzmanlık) Tatar Dili ve Edebiyatı Öğretmeni/Filolog KAZAN DEVLET ÜNIVERSITESI Doktora Yeni Türk

Detaylı

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ EYLÜL 1-2 (16-27-EYLÜL 2013) DOĞA VE EVREN İSTİKAL MARŞI-İKİNDİLER Türkçe Dersine Yönelik Tutum Ölçeği İLKÖĞRETİM SI 1. Okuma kurallarını uygulama:1.5 Okuma yöntem ve tekniklerini kullanır.2. Okuduğu metni

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 KONULAR Avrupa da halkbiliminin doğuşunu hazırlayan sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmeler Avrupa da halkbilimine yönelik ilk ve öncü çalışmalar DR. SÜHEYLA

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12 Fecr-i Âti edebi topluluğundan sonra 1928 yılında Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok gibi biri

Detaylı

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA ANONİM HALK EDEBİYATI VE ÂŞIK EDEBİYATINDA SÖZLÜ TARİH Esra ÖZKAYA YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÜZ PROGRAMI

İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÜZ PROGRAMI 1.YIL 1.YY DERS KODU in ön koşulu var mı? in önceki eğitim programında eşdeğer bir dersi var mı? **** 1 YDA101 Temel Yabancı Dil (Almanca) (German) YDF101 Temel Yabancı Dil (Fransızca) (French) Yok Yok

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 ADI : SOYADI:. SINIF : NU.:.. TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 KAHTA FEN LİSESİ 2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM I. YAZILI. 1. SORU 2. SORU 3. SORU 4. SORU 5. SORU 6. SORU 7. SORU 8. SORU

Detaylı

Editör Salih Gülerer. Çocuk Edebiyatı. Yazarlar Fatma Şükran Elgeren Hülya Yolasığmazoğlu Mustafa Bilgen Orhan Özdemir Safiye Akdeniz

Editör Salih Gülerer. Çocuk Edebiyatı. Yazarlar Fatma Şükran Elgeren Hülya Yolasığmazoğlu Mustafa Bilgen Orhan Özdemir Safiye Akdeniz Editör Salih Gülerer Çocuk Edebiyatı Yazarlar Fatma Şükran Elgeren Hülya Yolasığmazoğlu Mustafa Bilgen Orhan Özdemir Safiye Akdeniz Editör Salih Gülerer Çocuk Edebiyatı ISBN: 978-605-9498-16-6 Kitapta

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Ahmet Vefik Paşa nın Çevirilerinde Osmanlılaşan Molière, Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü, Haziran 2004.

ÖZGEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Ahmet Vefik Paşa nın Çevirilerinde Osmanlılaşan Molière, Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü, Haziran 2004. ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: M. Gül Uluğtekin Unvanı: Okutman, Dr. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Sosyoloji ODTÜ 1999 Y. Lisans Sosyoloji ODTÜ 2002 Y. Lisans Türk Edebiyatı Bilkent 2004 Doktora Türk Edebiyatı

Detaylı

KÜLTÜREL MUHİTİN ÖĞRENCİ BAŞARISINA ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

KÜLTÜREL MUHİTİN ÖĞRENCİ BAŞARISINA ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA KÜLTÜREL MUHİTİN ÖĞRENCİ BAŞARISINA ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA Vedat Nuri TURHAN * Özet : Atatürk Üniversitesi Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesinde 2006 2007 öğretim yılı 2. yarıyılı içerisinde öğrenim

Detaylı

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ OKUMA KÜLTÜRÜ (5 EYLÜL - 21 EKİM) - Konuşmacının sözünü kesmeden sabır ve saygıyla dinler. - Başkalarını rahatsız etmeden dinler/izler. - Dinleme/izleme yöntem ve tekniklerini

Detaylı

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Ekim 2014. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Mimar Sinan Üniversitesi 1991 Marmara Üniversitesi 1994

ÖZGEÇMİŞ. Ekim 2014. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Mimar Sinan Üniversitesi 1991 Marmara Üniversitesi 1994 ÖZGEÇMİŞ Ekim 014 1. Adı Soyadı: Muharrem Kaya. Doğum Tarihi: 01.04.1969 3. Unvanı: Prof. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Mimar Sinan Üniversitesi

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir. ÖZET Üniversite Öğrencilerinin Yabancı Dil Seviyelerinin ve Yabancı Dil Eğitim Programına Karşı Tutumlarının İncelenmesi (Aksaray Üniversitesi Örneği) Çağan YILDIRAN Niğde Üniversitesi, Sosyal Bilimler

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Yapısalcı Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Yapısalcı Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri A) Kahraman biyografisinin yapısal çözümleme modelleri

Detaylı

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı Komite Üyeleri Komite Başkanı: Prof. Dr. M. Öcal OĞUZ Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Başkan

Detaylı

TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir)

TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir) TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir) GİRİŞ Ana dili, bir toplumun en küçük birimi olan aile içerisinde filizlenmeye başlar. Çevresiyle

Detaylı

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI ÖĞRENCİNİN ADI-SOYADI Ayşe BAL DOĞUM TARİHİ 06/08/2003 YAŞI 9 KİMLİK BİLGİLERİ ANNE BABA ADI- SOYADI Sabiha Ali DOĞUM TARİHİ 09/06/1973 12/05/1970 MESLEĞİ Ev hanımı

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971 Resim ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Prof. Dr. Ensar ASLAN İletişim Bilgileri :Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Adres Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanlığı Telefon : Mail : 2. Doğum Tarihi : 3. Unvanı

Detaylı

YARATICI YAZMA TEKNİKLERİ GÜZ, 2017

YARATICI YAZMA TEKNİKLERİ GÜZ, 2017 YARATICI YAZMA TEKNİKLERİ GÜZ, 2017 Yrd. Doç. Dr. İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği ABD Telefone: 363-3350 (5111) E-mail: aysegulatfsu@yahoo.com Dersin İçeriği Bu derste öğrencilere sözlü iletişim

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI A FAKÜLTE/YÜKSEKOKUL ADI : Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi ANADAL EĞİTİM PROGRAMI ZORUNLU DERSLERİ 1. SINIF/1. YARIYIL DERS KODU Dersin ön koşulu var mı? *** Dersin önceki eğitim programında eşdeğer bir

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

Genç Kalemler", şiir anlayışı konusunda Fecr-i Âti şairlerinden pek ayrılmadılar. Şiirde, konu seçimini şaire bırakmaları, onları, sanat anlayışları

Genç Kalemler, şiir anlayışı konusunda Fecr-i Âti şairlerinden pek ayrılmadılar. Şiirde, konu seçimini şaire bırakmaları, onları, sanat anlayışları Genç Kalemler", şiir anlayışı konusunda Fecr-i Âti şairlerinden pek ayrılmadılar. Şiirde, konu seçimini şaire bırakmaları, onları, sanat anlayışları bakımından ikiliğe düşürdü; edebiyatı cedide ve fecriati

Detaylı

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 Hayatı ve Edebi Kişiliği İbrahim Şinasi 5 Ağustos 1826 da İstanbulda doğdu. 13 Eylül 1871 de aynı kentte öldü. Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa 1829 da Osmanlı Rus savaşı

Detaylı

Karadeniz Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 2, Temmuz 2011

Karadeniz Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 2, Temmuz 2011 ÖZET Bayram ARICI * Anahtar Kelimeler: Yazma ABSTRACT Second level primary school students' language skills in the development of writing skills needed in the first place. Primary education, sixth, seventh

Detaylı

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni SANAT FELSEFESİ Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni Estetik güzel üzerine düşünme, onun ne olduğunu araştırma sanatıdır. A.G. Baumgarten SANATA FELSEFE İLE BAKMAK ESTETİK Estetik; güzelin ne olduğunu sorgulayan

Detaylı

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Mit, Mitoloji, Ritüel DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Kelime olarak Mit Yunanca myth, epos, logos Osmanlı Türkçesi esâtir, ustûre Türkiye Türkçesi: söylence DR. SÜHEYLA SARITAŞ

Detaylı

... SINIF TEMA ESASINA DAYALI YILLIK PLAN TASLAĞI

... SINIF TEMA ESASINA DAYALI YILLIK PLAN TASLAĞI ... İLKÖĞRETİM OKULU TÜRKÇE İ... SINIF TEMA ESASINA DALI YILLIK PLAN TASLAĞI 1. TEMA: DOĞA VE EVREN TEMEL DİL BECERİLERİ VE 1. Okuma kurallarını uygulama: 1.5 2. Okuduğu metni anlama ve çözümleme: 2.1,

Detaylı

ZfWT Vol 10, No. 2 (2018) 281-

ZfWT Vol 10, No. 2 (2018) 281- YAYIN DEĞERLENDİRME: ASLAN, C. (2017). Örnek Eğitim Durumlarıyla Türkçe-Türk Dili ve Edebiyatı Öğretimi. Ankara: Anı Yayıncılık. Book Reviews: ASLAN, C. (2017). Örnek Eğitim Durumlarıyla Türkçe-Türk Dili

Detaylı

Kültür Bilimi ve Yönetimi

Kültür Bilimi ve Yönetimi Kültür Bilimi ve Yönetimi Yazar Prof. Dr. Nebi Özdemir ISBN: 978-605-9247-68-9 1. Baskı Ağustos, 2017 / Ankara 1000 Adet Yayınları Yayın No: 240 Web: grafikeryayin.com Kapak, Sayfa Tasarımı, Baskı ve Cilt

Detaylı

Yaşayan Sözlü Edebiyat Ürünleri

Yaşayan Sözlü Edebiyat Ürünleri Yaşayan Sözlü Edebiyat Ürünleri Sinop Örneği Dr. Öğr. Üyes Songül ÇEK Dr. Öğr. Üyes Alpay TIRIL Folklor Araştırmacısı M. Ozan ÖZDEMİR Dr. Öğr. Üyesi Songül ÇEK Dr. Öğr. Üyesi Alpay TIRIL Folklor Araştırmacısı

Detaylı

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI SÜRE YÖNTEM- TEKNİKLER ETKİNLİKLER ARAÇ-GEREÇLER GEZİ-GÖZLEM- İNCELEME ATATÜRKÇÜLÜK ÖLÇME- DEĞERLENDİRME..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; 5.6.7.8. SINIFLAR

Detaylı

2. Yıl / III. Dönem (Second Year Third Semester)

2. Yıl / III. Dönem (Second Year Third Semester) 1. Yıl / I. Dönem (First Year First Semester) TDE101 Osmanlı Türkçesi I (Ottoman Turkish I) 4 1 7 Tr AZ TDE103 Türkiye Türkçesi I: Ses Bilgisi (Turkish Language: Phonology) 3 0 5 Tr AZ TDE157 Türk Edebiyatı:

Detaylı

Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı

Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Editörler Ramazan SEVER Erol KOÇOĞLU Yazarlar Ramazan SEVER Hilmi DEMİRKAYA Erol KOÇOĞLU Ömer Faruk SÖNMEZ Cemal AKÜZÜM Döndü ÖZDEMİR

Detaylı

DERS BĠLGĠLERĠ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2

DERS BĠLGĠLERĠ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 DERS BĠLGĠLERĠ Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 Ön KoĢul Dersleri Yok Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin

Detaylı

ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI

ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI \ ' I \ f T (_ U f>iz/l ENVER NACİ GÖKŞEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR ANKARA ÜNİVERSİTESİ BASIMEVİ.1970 TDK TANITMA YAYINLA R I TÜRK DlLlNE EMEK

Detaylı

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI GÜZ DÖNEMİ DERSLERİ Kodu Dersin Adı Statüsü T P K AKTS TAE 700 Özel Konular Z 5 0 0 30 TAE 701 Kültür Kuramları ve Türkiyat Araştırmaları

Detaylı

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Psikoanalitik Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 KONULAR Psikoanalitik Halkbilimi Kuram ve Yöntemleri Kurucuları ve Okullar ( W. Wundt Okulu,

Detaylı

Edebiyat Terimleri ve Akımları (ELIT 103) Ders Detayları

Edebiyat Terimleri ve Akımları (ELIT 103) Ders Detayları Edebiyat Terimleri ve Akımları (ELIT 103) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Edebiyat Terimleri ve Akımları ELIT 103 Güz 3 0 0 3 7 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK 3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? 04 22 OCAK TÜRKÇE ÖĞRENME ALANI: DİNLEME 1. Dinleme Kurallarını Uygulama 1. Dinlemeye hazırlık yapar. 2. Dinleme amacını belirler. 3. Dinleme amacına uygun yöntem belirler.

Detaylı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN 1) XI. Yüzyıl dil ürünlerinden olan bu eserin değeri, yalnızca Türk dilinin sözcüklerini toplamak, kurallarını ve

Detaylı

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Sözlü Dönem Yazılı Dönem İslamî Dönem Türk Edebiyatı Geçiş Dönemi Divan Edebiyatı Halk Edebiyatı Batı etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Tanzimat

Detaylı

DR. MUHAMMED HÜKÜM ÜN ŞAİR - SOSYOLOG: KEMAL TAHİR ADLI ESERİ ÜZERİNE

DR. MUHAMMED HÜKÜM ÜN ŞAİR - SOSYOLOG: KEMAL TAHİR ADLI ESERİ ÜZERİNE ALAN, Y. (2017). Dr. Muhammed Hüküm ün Şair - Sosyolog: Kemal Tahir Adlı Eseri Üzerine. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi, 6(4), 2895-2900. DR. MUHAMMED HÜKÜM ÜN ŞAİR - SOSYOLOG: KEMAL

Detaylı

Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova

Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova AKTS: 13+8* Dersin Adı: Uygulamalı Türk Dili 1 yordanova_milena@yahoo.com Dersin Yılı: 1 Dersin Yarıyılı: 1 (kış dönemi) En az Orta seviyede (Avrupa

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni ÖĞRETİCİ METİNLERİN ÖZELLİKLERİ VE YAZILIŞ AMAÇLARI Öğretici metinler, bir konuyu

Detaylı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın dil felsefesi Frege nin anlam kuramına eleştirileri ile başlamaktadır. Frege nin kuramında bilindiği üzere adların hem göndergelerinden hem de duyumlarından

Detaylı

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ABD YENİ TÜRK EDEBİYATI BİLİM DALI SEMİNER ÇALIŞMASI Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri Konuşmacı Emre ERDOĞAN Beylerbeyi nde doğmuşum, bostanlara karşı bir evde yıl 1895 babam,

Detaylı

Batı Toplumuna İlk Kez Rakip Çıkardık

Batı Toplumuna İlk Kez Rakip Çıkardık Batı Toplumuna İlk Kez Rakip Çıkardık İslam Coğrafyasının en batısı ile en doğusunu bir araya getiren Asya- Afrika- Balkan- Ortadoğu Üniversiteler Konseyi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde resmen kuruldu.

Detaylı

YAZ DEMEDEN ÖNCE. Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni. gulseminkucba@terakki.org.tr. Terakki Vakfı Okulları 2. Yazma Becerileri Sempozyumu

YAZ DEMEDEN ÖNCE. Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni. gulseminkucba@terakki.org.tr. Terakki Vakfı Okulları 2. Yazma Becerileri Sempozyumu YAZ DEMEDEN ÖNCE Gülsemin ERGÜN KUCBA Türkçe Öğretmeni gulseminkucba@terakki.org.tr AMACIMIZ Okuma ve yazma eylemlerini temellendirmek, Yaratımla ilgili her aşamada yaratıcılığın bireyin gözlem ve birikimlerine

Detaylı

Arnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2)

Arnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2) Arnavutça () Programın amacı, Arnavut dili, kültürü, tarihi ve edebiyatını tanıyan bu alanda çalışma yapacak nitelikte bireyler yetiştirmektir Metinlerinden yola çıkarak Arnavut dilinde metin okur ve yazar,

Detaylı

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BU ÖDEVİN HAZIRLANMASINDA MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BURCU OLGUN GÜLŞAH GELİŞ VE FATMA GEZER TARAFINDAN ORTAK HAZIRLANMIŞTIR. BİLGİSAYAR 1 DERSİ PROJE ÖDEVİ NURAY GEDİK

Detaylı

Makale Nedir? Makale Nasıl Yazılır?

Makale Nedir? Makale Nasıl Yazılır? Makale Nedir? Makale Nasıl Yazılır? Makale, belirli bir konuda, bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak için yazılan yazı türüne denir. Gazete, dergi ve internette yayınlanır. Ayrıca herhangi

Detaylı

KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ OKULLAR ARASI ÖDÜLLÜ YARIŞMALAR

KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ OKULLAR ARASI ÖDÜLLÜ YARIŞMALAR KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ 2016-2017 OKULLAR ARASI ÖDÜLLÜ YARIŞMALAR YARIŞMALARIMIZ Güzel Şiir Okuma Yarışması Şehitler Ölmez Konulu Resim Yarışması Kainatın Efendisi Peygamber Efendimiz (SAS) Konulu Kompozisyon

Detaylı

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ 4. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık 2015-15 Ocak 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

1. Adı Soyadı: Selim EMİROĞLU. 2. Doğum Tarihi: 16.03.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr.

1. Adı Soyadı: Selim EMİROĞLU. 2. Doğum Tarihi: 16.03.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. ÖZ GEÇMİŞ-CV 1. Adı Soyadı: Selim EMİROĞLU 2. Doğum Tarihi: 16.03.1979 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 16.03.1979 tarihinde Malatya da doğdu. İlk, orta, lise öğrenimini ve ayrıca üniversite lisans ve yüksek lisans

Detaylı

MEDYA. Uluslararası Arapça Yarışmaları BASIN RAPORU

MEDYA. Uluslararası Arapça Yarışmaları BASIN RAPORU 2013 BASIN RAPORU ARAPÇA HEYECANI 4 YAŞINDA Son zamanlarda coğrafyamızda meydana gelen politik ve ekonomik gelişmeler, Arapça dilini bilmenin ne kadar önemli olduğu gerçeğini bir kez daha gözler önüne

Detaylı

Ekim Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu Koleksiyonu ve Haldun Özen

Ekim Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu Koleksiyonu ve Haldun Özen Ekim 2017 Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu Koleksiyonu ve Haldun Özen Boğaziçi Üniversitesi Arşiv ve Dokümantasyon Merkezi nde bulunan, Haldun Özen tarafından bir araya getirilen Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu na

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 1. SINIF TÜRKÇE DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 1. SINIF TÜRKÇE DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI EYLÜL 23 EYLÜL 27 EYLÜL (2. Hafta) EYLÜL 18 EYLÜL - 22 EYLÜL (1. Hafta) ARA DİSİPLİNLER VE DERS İÇİ 1. Doğal ve yapay ses kaynaklarından çıkan sesleri ayırt eder. T.1.2.1. Kelimeleri anlamlarına uygun

Detaylı

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ Karadeniz Teknik Üniversitesi Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanacak olan Doğu Karadeniz Kültür Araştırmaları Serisi isimli

Detaylı

ORTAÖĞRETĠM ĠNGĠLĠZCE ÖĞRETMENĠ ÖZEL ALAN YETERLĠKLERĠ

ORTAÖĞRETĠM ĠNGĠLĠZCE ÖĞRETMENĠ ÖZEL ALAN YETERLĠKLERĠ A. DĠL BĠLEġENLERĠ VE DĠL EDĠNĠMĠ BĠLGĠSĠ A1. Ġngilizceyi sözlü ve yazılı iletiģimde doğru ve uygun kullanarak model olabilme A2. Dil edinimi kuramlarını, yaklaģımlarını ve stratejilerini bilme Bu alan,

Detaylı

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (31 Ekim - 16 Aralık 2016 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ BU HAFTA ÜNLÜ ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY A AYDIN BAKIŞLAR KONFERANS DİZİSİNİN İKİNCİ OTURUMUNU GERİDE BIRAKTI.

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ BU HAFTA ÜNLÜ ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY A AYDIN BAKIŞLAR KONFERANS DİZİSİNİN İKİNCİ OTURUMUNU GERİDE BIRAKTI. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ BU HAFTA ÜNLÜ ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY A AYDIN BAKIŞLAR KONFERANS DİZİSİNİN İKİNCİ OTURUMUNU GERİDE BIRAKTI. İstanbul Aydın Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi nin

Detaylı

DERS BİLGİLERİ Ders Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin Yardımcıları Dersin Amacı

DERS BİLGİLERİ Ders Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin Yardımcıları Dersin Amacı DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRK DİLİ 2 TKL 202 4 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Zorunlu Dersin Koordinatörü Dersi Verenler

Detaylı

Türkçe Şair ezkirelerinin Kaynakları

Türkçe Şair ezkirelerinin Kaynakları Türkçe Şair ezkirelerinin Kaynakları Mehmet Nuri Çınarcı Ankara 2016 Türkçe Şair Tezkirelerinin Kaynakları Yazar Mehmet Nuri Çınarcı ISBN: 978-605-9247-46-7 1. Baskı Aralık, 2016 / Ankara 100 Adet Yayınları

Detaylı

Katılımcının Yaşı n % 21-30 114 21.6 31-40 152 28.8 41-50 208 39.5 51+ 53 10.1 TOPLAM 527 100.0

Katılımcının Yaşı n % 21-30 114 21.6 31-40 152 28.8 41-50 208 39.5 51+ 53 10.1 TOPLAM 527 100.0 12 Eczacı Profili-1998-2007 II. 1998 ARAŞTIRMASI BULGULARI ll.l.toplumsal VE EKONOMİK ÖZELLİKLER Katılımcının Yaşı n % 21-30 114 21.6 31-40 152 28.8 41-50 208 39.5 51+ 53 10.1 TOPLAM 527 100.0 Tabloda

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı