Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü Prof. Dr. Hasan Kalafat

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü Prof. Dr. Hasan Kalafat"

Transkript

1 İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Güncel Bilgiler Işığında Sepsis Sempozyum Dizisi No: 51 Mayıs 2006; s Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü Prof. Dr. Hasan Kalafat Karın içi infeksiyonlar, peritonit veya apse şeklinde ortaya çıkarlar. Peritonit karın boşluğunda bulunan organları örten visseral ve karın duvarını örten parietal peritonitin iltihabi hastalığıdır. Peritonitin yüzeyi, bir insanın vücudunun dış yüzeyi kadardır, yani 1.70 cm boyu ve 70 kg ağırlığı olan bir insanın periton alanı yaklaşık 1.70 metre karedir. Peritonun yarı geçirgen bir zar olduğu ve karın içindeki bakteri, endotoksin ve diğer mikroskopik partiküllerin diyafragma altındaki lenfatikler vasıtasıyla çok hızlı bir şekilde sistemik kan dolaşımına geçtiği hatırlanırsa, peritonitlerin neden hızla sistemik hale geldiği ve ağır bir sepsis tablosu ile seyrettiği anlaşılır. Peritonitler primer ve sekonder peritonit olarak iki alt gruba ayrılır. Primer peritonitte mikroorganizmalar peritona hematojen, lenfojen ya da kanaliküler yoldan ulaşır. Gastrointestinal sistem sağlamdır. Assiti olan sirotik hastalarda ve küçük kızlarda sıktır. Primer peritonit hemen hemen her zaman monobakteryeldir. En çok E.coli (%40) ve streptokok (%15), daha az oranda klebsiella, proteus ve psödomonas izole edilir. Primer peritonitlerde cerrahi girişim gerekli değildir; üçüncü kuşak sefalosporin verilmesi, başarılı bir tedavi için genellikle yeterlidir. Sekonder peritonit lümenli bir gastrointestinal organın perforasyonu ile ortaya çıkar. Dolayısiyle etyolojik olarak polibakteryeldir. Tedavi ilkeleri arasında peritoneal kirlenmeye neden olan kaynağın cerrahi olarak kontrol edilmesi ve uygun bir antibiyotik tedavisi uygulanması yer alır. Sekonder peritonit bir cerrahi infeksiyondur. Cerrahi infeksiyon hasta hastaneye gelmeden önce de oluşabilir ki bu durumda bu infeksiyonun tedavisi için cerrahi bir girişim gereklidir, ya da infeksiyon bir ameliyatı takiben ortaya çıkmıştır. Ameliyat sonrası ortaya çıkan infeksiyonlar cerrahi alan infeksiyonu olarak adlandırılmakta olup, cerrahi alan infeksiyonu sadece subkutan dokuyu tutan ve hafif seyreden yüzeyel yara infeksiyonu ya da fasya ve kas tabakasını tutan derin yara infeksiyonu olabileceği gibi, sepsis ve multiorgan yetmezliği ile ölüme kadar götürebilen en ağır formu olan organ ve boşluk infeksiyonu şeklinde de ortaya çıkabilmektedir. Sekonder peritonitin etyolojisinde perfore apandisit, mide ve duodenum ülseri perforasyonu, divertikülite bağlı kolon (genellikle sigma) perforasyonu, volvulus ya da kansere bağlı kolon perforasyonları, ince barsak strangülasyonu (fıtık boğulması... gibi), genital infeksiyon ve tümörler, gastrointestinal sistemde iatrojenik perforasyonlar (genellikle endoskopik enstrümental), postoperatif olarak anastomoz kaçağı veya sütür kaçakları, ya da intraoperatif gözden kaçan termal veya mekanik mide-barsak yaralanmaları rol oynamaktadır (Tablo 1). 69

2 Prof. Dr. Hasan Kalafat Tablo 1. Diffüz peritonitli 186 hastada kaynak 1 n % Sekonder peritonit (spontan) Divertikül perforasyonu Ülser perforasyonu Perfore apandisit Safra kesesi perforasyonu Tümör perforasyonu 14 8 Diğerleri Postoperatif peritonit Sütür kaçağı: Kolon 16 9 İnce bağırsak 5 3 Mide GİS perforasyonu Diğerleri İntraabdominal infeksiyonun spontan ya da postoperatif dönemde ortaya çıkmış olması, klinisyen için çok önemlidir. Penetran travma ya da spontan perforasyona bağlı peritonitler hem erken teşhis edilir ve erken müdahale edilir, hem de sebep olan bakteriler ilk elde fazla virülan değildir. Hastaların immün sistemi de, özel bir neden yoksa sağlamdır. Postoperatif abdominal infeksiyonlar genellikle geç tanınır ve hasta postagresyon sendromu nedeniyle zayıflamış durumdadır. Hasta uzunca bir süredir hastanede bulunduğundan ve muhtemelen uzun süre antibiyotik kullanılmış olduğundan neden olan bakteriler virülandır. Bu nedenlerle, postoperatif karın infeksiyonlarında mortalite, spontan sekonder peritonitlere kıyasla çok daha yüksektir. Elektif ameliyatlardan sonra sekonder peritonit oluşma ihtimali %2 nin altındadır. Henüz perfore olmamış iltihabi hastalıklarda (apandisit, kolesistit, divertikülit... gibi) sekonder peritonit ve apse ihtimali %10 un altındadır. Gangrenöz bağırsak hastalığında ve organ perforasyonlarında ise risk %50 nin üstündedir. Penetran abdominal travmalardan sonra peritonit ve apse oluşma ihtimali, bıçaklanmalarda %1, kurşunla yaralanmalarda %5 civarındadır. Fekaloid kirlenmenin fazla olması, cerrahi müdahalenin geç yapılması, perioperatif şok ve massif kan transfüzyonu yapılmış olması postoperatif peritonit ve apse oluşma riskini arttırmaktadır. 70

3 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü İntraabdominal apse, karın boşluğunun herhangi bir yerinde toplanan infekte sıvı kolleksiyonudur. Bu koleksiyon fibrin membranları, omentum ve/veya komşu organlar tarafından sınırlandırılır. Resim 1. Pankreatit apsesi bilgisayarlı tomografide görünümü Apselerin çok büyük bir kısmı, sekonder peritonit sonucu oluşmaktadır. Hastaların yaklaşık yarısında apse tek ve basittir, ama diğer yarısında apse multiloküler olup komplike yapıda karşımıza çıkmaktadır. Fibrinöz eksuda, organları, organ bölümlerini ve omentumu birbirine yapıştırarak apsenin multiloküler ve kompleks bir yapı kazanmasına neden olmaktadır. Apse en sık olarak subhepatik alanda, pelviste (Douglas apsesi!) ve parakolik çukurlarda oluşmaktadır; ama perisplenik bölgede, küçük omental boşlukta ve ince barsak ansları ve mezenterleri arasında da oluşabilmektedir. İntraabdominal apse spontan sekonder peritonit sonucu ya da ameliyat sonrası oluşabilmektedir. Abdominal cerrahi sonrası apse oluşma sıklığı %1-2 civarındadır. Sıklık spontan perforasyon halinde, belirgin fekal kontaminasyonla, barsak iskemisi ile reoperasyon sayısı arttıkça ve immünosüpresyon varlığında artmaktadır. Apse oluşması infeksiyonun devam etmesine ve tersiyer peritonit gelişmesine ortam hazırlamaktadır. 71

4 Prof. Dr. Hasan Kalafat Sekonder peritonitin önemli sonuçlarından biri intraabdominal apse oluşması ise, ikinci ve çok daha ciddi komplikasyonu da tersiyer peritonit gelişmesidir. Sekonder peritonitin ilk tedavisi en önemli aşamadır. Bu tedavinin başarılı olabilmesi için de, kaynak kontrolünün başarılı olması gerekmektedir. Lümenli bir organın bütünlüğünün bir hastalık (infeksiyon, iskemi...) nedeniyle ya da bir ameliyat komplikasyonu sonucu bozulmasıyla peritoneal kontaminasyon başlar. Peritonit gelişir. Peritonit, intraabdominal fibrinolitik aktiviteyi inhibe eder. Fibrin birikmesi yapışıklıklara neden olur. İmmün sistemi sağlam olan bir hasta, perforasyonun sebep olacağı sepsisi böylece sınırlandırmaya çalışır. Fibrin eksüdasyonu, sağlam bir immün sistemin önemli bir göstergesi olarak kabul edilir. Ama fibrin membranları içinde, konakçının immün sisteminden korunaklı kalacak şekilde bakteriler ve endotoksinler saklı kalır. İnoküle olan bakteri miktarına, bakterilerin virülansına ve bunlara karşı koruyucu olan immün sistemin gücüne bağlı olarak ya sınırlandırılmış bir infeksiyon olarak apse ya da jeneralize peritonit ortaya çıkar. Lümenli bir organın perforasyonu sonucunda serbest periton boşluğuna yayılan gram-negatif bakterilerin oluşturduğu endotoksin, jeneralize peritonitte multiorgan yetmezliği ile seyreden sepsisin oluşmasında santral bir rol oynamaktadır. Bu nedenle endotoksin kaynağının eliminasyonu ve salgılanmış olan endotoksinin nötralizasyonu jeneralize peritonitin cerrahi ve yoğun bakım tedavisinin önemli bir hedefi olarak görülmelidir. İlk belirtilen hedefe, 100 yıl önce de olduğu gibi, bugün de kaynak sanitasyonu ile ulaşılır. Spontan perforasyon ya da postoperatif/postintervensiyonel peritonitli hastaların % ında kaynak sanitasyonu, ilgili organın çıkarılması (-ektomi), rezeksiyonu ya da perforasyon yerinin sütüre edilmesi ile sağlanır. Karın boşluğu litrelerce (10-20 L) ılık serum fizyolojik ile irrige ve aspire edilir. Fibrin membranları olabildiğince uzaklaştırılır. Gerekli yerlere nekrozektomi uygulanır. Drenler yerleştirilir ve karın duvarı primer olarak kapatılır. Uygun antibiyotik tedavisi sürdürülür, solunum ve dolaşım desteği sağlanır. Böylece peritonitli veya apseli olguların çok büyük bir kısmında ciddi bir sorun yaşamaksızın tedavi gerçekleştirilmiş olur. Asıl büyük emek, çaba ve masraf geri kalan %10-20 lik grup, yani sorunlu olgular için sarf edilir. Kaynak kontrolü yapılamadığı için ortaya çıkan persistan peritonit, yüksek oranda fatal seyreder. Ama bazen kaynak kontrolünün başarı ile gerçekleştirilmesi de hastanın iyileşmesi için yeterli olmayabilir li yıllarda, kaynak kontrolünün yapılmış olması tek başına istenilen sonucu vermeyince, bazı ek tedavi yöntemleri geliştirildi: Postoperatif kontinü lavaj, planlı relaparotomi (Etappenlavage), open-packing... gibi. Diffüz peritonitte mortalite bu tekniklerin de uygulanmasıyla %40-60 lardan %20 lere düşürülebilmiştir. İntraabdominal infeksiyonlarda ölüm oranlarının son 20 yılda belirgin düşüş göstermesi, sadece gelişmiş cerrahi tekniklere bağlı değildir. Cerahi teknikler gelişirken, böyle septik ağır olguların tedavisinde yoğun bakım tedavi ve bakım 72

5 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü teknikleri ile multiorgan yetmezliği tedavi teknikleri de son 20 yılda çok geliştirilmiştir. Ayrıca gram negatif ve gram pozitif sepsis tedavisinde, yeni geliştirilen çok etkili antibiyotikler de unutulmamalıdır. Uygun bir cerrahi ve antimikrobiyal tedaviye rağmen, peritonitin her zaman iyileşmediği görülmüştür. Aksine, düşük virülanslı mikroorganizmalarla oluşan rekürran peritoneal infeksiyon, organ disfonksiyonu ve sistemik inflamasyonun uzaması ile karakterize bir sendrom oluşmaktadır: Tersiyer peritonit. Tersiyer peritonit, görünüşte başarıyla gerçekleştirilen peritonit tedavisinden sonra gelişmektedir. Nedeni büyük ölçüde, hastanın immün sisteminin hastalıkla baş edemeyecek kadar zayıflamış olmasıdır. Hastanın immün sisteminin zayıflamasına ise, hastanın peritonit öncesinde de polimorbid oluşu, ileri yaşı ve immünosüpresyon varlığı kadar, peritonit için yapılan ilk tedavinin başarısız olması da sebep olmaktadır. İşte bu nedenle karın infeksiyonlarının ilk tedavisinde başarılı bir kaynak kontrolü son derecede önemlidir. Başarısız kalınması persistan peritonite, multiloküler apselerin oluşmasına ve artık cerrahi tedavi ve antibiyotiklere yeterli cevap vermeyen tersiyer peritonite yol açacaktır. İntraabdominal infeksiyonların vazgeçilmez en önemli tedavi seçeneği, birkaç istisna ile cerrahi tedavidir. Ama uygun olmayan, zamanlaması iyi seçilmemiş ve yanlış teknik uygulanan ameliyatların hastalığın seyri üzerine telafisi zor olumsuz etkileri de vardır. Cerrah bütün bilgi birikimi ve dikkatini ve becerisini kullanarak kaynak sanitasyonunu gerçekleştirmeli ve daha ilk tedavide başarı sağlanmalıdır. Kaynak Kontrolü Kaynak kontrolü, cerrahi bir infeksiyona sebep olan kaynağın sanitasyonunu ifade eder. İnfekte bir santral ven kateterinin çıkarılması kaynak kontrolüdür, infekte bir gref ya da protezin çıkarılması da öyle. Bu makalede işleyeceğimiz konu ise, intraabdominal infeksiyonlarda kaynak kontrolüdür. İntraabdominal infeksiyonlar lümenli organların bütünlüğünün kaybolması, lümenin bir şekilde karın boşluğuna açılması ile gelişmektedir. Lümenli bir organın açılması ile kapalı bir alanda apse gelişebilir, ya da tüm periton boşluğunu kapsayan ve bol cerahat içeren yaygın peritonit ortaya çıkabilir. Bunların sonucunda da sepsis ve multiorgan yetmezliği gelişecektir. O Halde Kaynak Kontrolü Nedir? Bazı yazarlara göre kaynak kontrolü, sadece kontaminasyona neden olan defektin, peritoneal kontaminasyona artık sebep olamayacak şekilde tedavi edilmesidir: Mide perforasyonunun sütüre edilmesi, akut inflame apendiksin apandektomi ile çıkarılması ya da perfore sigma divertikülit alanının rezeke edilip, oral tarafın terminal kolostomi halinde karın dışına alınması ve anal tarafın kapatılarak karın içinde bırakılması ( Hartmann işlemi)... gibi 1. Ama başkalarına göre tarif daha farklı: Kaynak kontrolü, infeksiyon odağının 73

6 Prof. Dr. Hasan Kalafat temizlenmesi, fibrin membranlarının ve nekrotik dokuların uzaklaştırılması ve hastalık öncesi anatomik yapının yeniden ihya edilmesi demektir 2. Buna göre kaynak kontrolünün prensipleri şunlardır: 1. Apsenin drene edilmesi, 2. Devitalize ve/veya infekte dokuların debridmanı, 3. Peritoneal kontaminasyona sebep olan anatomik bozukluğun, normal anatomi ve fonksiyonu ihya edecek şekilde cerrahi tedavisi. Peritonit lümenli bir gastrointestinal organın lümeninin açılması ve peritoneal kontaminasyona yol açmasıyla başlar. Bu nedenle sekonder peritonite sebep olan hastalıklar, abdominal özofagustan rektuma kadar bütün gastrointestinal organlardan kaynaklanabilir (Tablo 2). Tablo hastada diffüz peritonit kaynak organları 1 n % Üst GİS Özofagus/mide/duodenum 40 - İnce bağırsak 21 - Safra 16 Alt GİS Kolon 75 - Apendiks 21 Ürogenital 10 5 Diğerleri 3 2 Nonoperatif Drenaj Peritonit ve apse tedavisi için, öncelikle karın boşluğunda birikmiş olan infekte kolleksiyonun drene edilmesi gerekir. Antibiyotik uygulanması bunun eşliğinde etkili olacaktır. İnfekte kolleksiyonun drene edilmesi perkütan yoldan ya da cerrahi olarak sağlanır. Perkütan apse drenajı, genellikle lokal anestezi altında yapılabildiği için, hastaya bir ameliyat stresini yüklemeden gerçekleştirilir; bu nedenle tercih edilmelidir. Cerrahi drenaj, klasik laparotomi ile yapılabildiği gibi, laparoskopik olarak da yapılabilmektedir. Ultrasonografi veya bilgisayarlı tomografi kontrolü altında yapılan perkütan drenaj ile soliter apselerin drenajında yüz güldürücü bir başarı sağlanırken, multiloküler intraabdominal apselerde ve ince barsak ansları ve mezenter arasında yer alan apselerin drenajında aynı başarı sağlanamaz. O nedenle, perkütan drenaj planlanan hastalarda apsenin etyolojisi, lokalizasyonu ve 74

7 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü morfolojisi hakkında bilgi edinmek önemlidir. Doğru indikasyon konursa, perkütan drenajın başarı oranı %80 in üzerindedir. Peripankreatik saf sıvı kolleksiyonları ve plastrone apandisit veya divertikülit ve Crohn apseleri için perkütan drenaj idealdir 3. Septik tablo geriledikten sonra elektif cerrahi tedavi gerçekleştirilir. Ama infekte pankreas nekrozları ve apsesi müteaddit açık cerrahi ve nekrozektomi gerektirebilir. Hele sütür veya anastomoz kaçağına bağlı ya da enterokütan fistül varlığında oluşmuş bir apse söz konusu ise, yapılması gereken, kaynak kontrolü ve drenajın açık cerrahi ile gerçekleştirilmesidir. Cerrahi Tedavi Peritoneal infeksiyonlar için cerrahi, en önemli tedavi seçeneğidir. Her ameliyat iki hedefe yönelik olmalıdır: erken ve yeterli kaynak kontrolü ve bakteriler ile toksinlerinin karın boşluğundan uzaklaştırılması. Cerrahi kaynak kontrolünün zamanlaması ve yeterliliği, hastanın geleceğini tayin edecektir. Uygun olmayan, gecikmiş ya da yanlış bir cerrahi girişim ise hastanın iyileşmesi üzerine çok olumsuz etkilere sahip olacaktır. Ameliyat altta yatan hastalığa yöneltilmelidir. Tedavi hastalığa ve hastalığın ağırlığına göre değişecektir. Bunun için de ameliyattan önce çeşitli görüntüleme yöntemlerinin de yardımı ile hastalığın kaynağını anlamaya ve lokalizasyon ve morfolojik özelliklerini tanımaya çalışmalıdır. APACHI II (Acute Physiology and Chronic-Health Evaluation Score) veya Mannheim Peritonit İndeksi ile hastalığın ağırlığı hakkında girişimden önce bilgi edinilmelidir. Ama ilk cerrahi girişimdeki gecikme, mükerrer ameliyatlara ve sonuçta daha kötü bir gidişe neden olmaktadır; böyle bir tehlike anında, cerrah kesin bir tanı olmadan da laparatomiye karar verebilir 4. Akut pankreatit, abdominal infeksiyonlar arasında özel bir yere sahiptir. Nekrotizan pankreatitte ciddi karın bulguları ile SIRS (sistemik inflamatuar cevap sendromu) vardır. Ama her ağır, nekrotizan pankreatit infekte değildir, laparotomi de bu nedenle gerekli değildir. Ama hastalığın seyri sırasında hastanın genel durumu bozulur, organ yetmezlikleri ortaya çıkar ve nekrozların infekte olduğuna dair bulgular (BT de gaz kabarcıkları, ince iğne aspirasında Gram boyama ile bakteri görülmesi) saptanması halinde acil laparotomi uygulanmalıdır. Perkütan tedavi sadece, durumu stabil olan hastalarda oluşan peripankreatik berrak kolleksiyonları aspire etmek için kullanılmalıdır. Preoperatif İşlemler İntraabdominal infeksiyonu olan hastalarda sıvı açığı ve elektrolit bozuklukları sıktır. O nedenle ameliyat öncesi hacim eksiğinin giderilmesi ve elektrolit bozukluklarının düzeltilmesi gerekir. Foley sondası konularak idrar çıkışı izlenmelidir. Koagülasyon bozuklukları düzeltilmelidir. Karın infeksiyonu tanısı konur konmaz ampirik antibiyotik tedavisine başlanılmalıdır. Antibiyotik kombinasyonları ya da yeni çok geniş spektrumlu bakterisid etkili antibiyotikler kullanılmalıdır. Peritonit ağrısı çok şiddetlidir. 75

8 Prof. Dr. Hasan Kalafat Ameliyata alınıncaya kadar bir narkotik analjezik parenteral yoldan verilmelidir. Peritonitli hastalarda distansiyon ve kusmanın varlığı da bilindiğinden, ameliyata almadan nazogastrik tüp yerleştirilmelidir. Yoğun bakım ünitesiyle irtibat kurularak intübasyon ve mekanik ventilasyona gerek olup olmadığına karar verilmelidir. İntraoperatif İşlemler Cerrahi tedavinin amacı kontaminasyona sebep olan kaynağın kontrolü, bakteri ve endotoksin miktarının en aza indirilmesi ve sepsisin devam veya tekrar etmesini önleyecek tedbirlerin alınmasıdır. Bir lokalize peritonite ameliyattan önce tanı konulmuş ve kesin lokalizasyonu yapılmışsa (akut apandisit, akut kolesistit...), insizyon o hastalığa uygun şekilde yapılır. Etyoloji belli değilse, narkoz altında laparoskopi yapılması tanı konulması açısından çok büyük yarar sağlayabilir. Eğer jeneralize peritonit mevcutsa veya lokalizasyon yapılamıyorsa median insizyon en doğru yaklaşım şekli olur. İhtiyaca göre insizyon aşağı veya yukarı doğru uzatılabilir, ama L veya T şeklindeki uzatmalardan, yara iyileşmesinde sorunlar çıkaracakları için, kaçınılmalıdır. Ağır inflamasyon ve yapışıklıklar nedeniyle karın anatomisi bozulmuş, organların komşulukları karışmıştır. İnflamasyon nedeniyle dokular ve barsaklar ileri derecede frajildir. Cerrah tüm bilgi ve becerisini kullanarak bağırsak ve diğer organlara zarar vermeden tüm apse odaklarına, kolleksiyonlara ve kontaminasyona sebep olan kaynağa ulaşmalıdır. Önce apseler aspire edilmeli, ılık serum fizyolojikle irrigasyon ve aspirasyon yapılmalı ve kaynak kontrolü sütürle, rezeksiyon ve sütürle, ektomiyle, eksteriorizasyonla veya uygun görülecek başka tekniklerle sağlanmalıdır (Tablo 3). Tablo 3. Diffüz peritonitli 186 hastaya uygulanan cerrahi tedavi (Kaynak sanitasyonu) 1 n % Rezeksiyon + Stoma Eksizyon + sütür Rezeksiyon + Anastomoz Ektomi (Apandektomi, kolesistektomi) Sadece stoma 8 4 Diğerleri 14 7 Kaynak sanitasyonu primer mümkün Kaynak kontrolü tatmin edici ise, hastanın genel sağlık durumu belli ölçülerin üzerinde bozuk değilse, karın duvarı primer olarak kapatılır. Ancak, kaynak 76

9 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü kontrolü hiç yapılamadı ise veya kaynak kontrolü güvenli değilse, ya da hastada ameliyattan önce solunum yetmezliği, abdominal kompartıman sendromu gibi bulgular var idiyse, karın duvarı primer olarak kapatılmamalıdır. Cerrahi Kaynak Kontrolü Mide-Duodenum: Ülser veya tümör perforasyonlarında, hastanın yaşı ve peritonitin ağırlık derecesi prognozda önemli rol oynarlar. Ülser perforasyonunda lokal koşullara bağlı olarak, basit bir rafi veya definitif ülser tedavisi uygulanabilir. Safra kesesi: Perfore veya nekrotizan kolesistitte kolesistektomi hemen hemen her zaman yeterli bir kaynak kontrolü sağlar. Resim 2. Akut nekrotizan kolesistit. 77 yaşında diyabetik erkek hasta Ama safra peritonitinde durum daha zor olabilir. Ya safra yollarındaki bir yaralanma ya da mide rezeksiyonlarından sonra duodenum güdüğündeki bir kaçak sonucu oluşan safra peritoniti ciddi bir sepsis sendromuna neden olur. Kaçak bölgesinin birkaç drenle birden drene edilmesi, bulgulara göre relaparotomiler yapılması gerekli olabilir. Assendan kolanjitte en uygun kaynak kontrolü endoskopik sfinkterotomi ve stentle olur. 77

10 Prof. Dr. Hasan Kalafat İnce bağırsak: İleus, perforasyon veya gangren (mezenterik iskemi!) sonucunda peritonit gelişir. Proksimal ince barsak perforasyonunda, lokal koşullar izin veriyorsa primer sütür uygulanabilir. Prensipte ise ilgili barsak ansı eksize edilerek uç-uca anastomoz yapılır. Barsak gangreni söz konusu ise, saklanacak her santimetre barsak hayati önem taşıdığından, gangreni kesin olan bölgede rezeksiyon yapılacak ve kesin rezeksiyon sınırlarını görmek ve gereğini yapmak için saat içinde second-look ameliyat planlanmalıdır. Apendiks: Kaynak kontrolü apandektomi ile sağlanır. Apandektomi geleneksel açık yöntemle ya da laparoskopik olarak yapılabilir. Laparoskopik olarak pürülan eksüdanın aspirasyonu, serum fizyolojikle irrigasyon ve apandektomi, açık teknikte olduğu kadar iyi yapılabilmektedir. Gangren nedeniyle çekumda da nekroz var veya dikiş konulamıyorsa, çekal veya ileoçekal rezeksiyon da yapılabilir. Periapandiküler apse sadece antibiyotik ile tedavi edilebilir, fakat çoğu durumda perkütan ya da cerrahi drenaj gereklidir. Kolon: Kalın bağırsak perforasyonuna bağlı peritonitlerin altında genellikle divertikülit veya kanser perforasyonu yatar. Ama iskemik perforasyon veya travmatik perforasyon da nadir değildir. Endoskopik işlemler sırasında meydana gelen perforasyonları da unutmamak gerekir. Stenozan sol kolon tümörlerinin perforasyonunda, peritonitin yanında mekanik ileus da vardır. Sağ kolon perforasyonunda, rezeksiyondan sonra, ileotransversostomi yapılır. Bunu yapabilmek için kolon temizliği gerekli değildir, zira terminal ileum içindeki feçes henüz sıvı haldedir. Sol kolon rezeksiyonlarında ise rezeksiyondan sonra Hartmann işlemi tercih edilmekteydi, ancak son yıllarda primer anastomoz yapıp, planlı relaparotomilerle hem karın içi, hem de anastomoz kontrol edilebilmektedir. Taze travmatik perforasyonlarda, sağlıklı genç bir hasta söz konusu ise, basit sütür ile kapatılabilir. Moribond bir hastada perfore kolon bölümünün eksteriorize edilmesiyle yetinmek de gerekebilir. Postoperatif peritonit: Postoperatif karın infeksiyonlarının prognozu genellikle çok kötüdür. Barsak atonisi ve karın ağrısı peritonitte olduğu gibi, erken postoperatif dönemde de olabilir. O nedenle postoperatif peritonit tanısı genellikle 3-5 gün sonra konur. Ayrıca geçirilmiş ameliyat ve birkaç günden beri sürmekte olan sistemik infeksiyon nedeniyle hastanın immün sistemi de zayıflamış durumdadır. O nedenle mortalite tüm peritonit tipleri arasında en yüksek olanlardan biri olup, %20-60 arasında değişmektedir (Tablo 4). Ameliyat edilmiş bir hastada kaynak sanitasyonu da çoğu kez başarılı değildir. O nedenle karın açık bırakılır ya da planlı relaparotomiler vasıtasıyla, sık aralıklarla kaynak sanitasyonu gerçekleştirilir. İsviçre Bern kaynaklı bir çalışmada 283 peritonitli hastanın değerlendirilmesinde hastaların 97 sinde lokal peritonit (%34) ve 186 sında jeneralize peritonit (%66) saptanmıştır. Bu 186 hastanın 22 si (%12) hastaneden çıkamadan vefat etti. Ölüm sebebi 18 olguda sepsis, 2 olguda akciğer embolisi, ve 2 olguda myokard infarktüsü. Kaynak kontrolü yapılan grupta mortalite %10 ve yapılamayan grupta %25 olarak gerçekleşti ( 1 ). 78

11 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü Tablo 4. Diffüz peritoniti olan 186 hastada mortalite 1 n % Total ( n=186) Postoperatif peritonit (n=55) 9 16 Kaynak kontrolü yapılan (n=166) Kaynak kontrolü yapılamayan (n=20) 5 25 İlave uygulamalar (n=20) 8 40 Organa göre Kolon (n=75) Mide (n=40) 4 10 İnce barsak (n=21) 3 14 Apendiks (n=21) 0 0 Diğerleri (n=29) 3 10 Planlı Relaparotomi Peritonit tedavisi, ancak cerrahi kaynak kontrolü ile mümkün olur. Kaynak kontrolü, mümkünse daha ilk girişimde gerçekleştirilmelidir. Ama ağır bir peritonit ortamında ya da genel durumu iyice bozuk, kardiyovasküler sistemi stabil olmayan bir hastada cerrah kaynak sanitasyonu ile zaman kaybetmek istemeyebilir. Bazen de lokal koşullar kaynak sanitasyonunun önünde büyük bir engel teşkil eder. O zaman planlı relaparotomi kaçınılmaz olur. Mutlak indikasyonlar şöyle sıralanabilir: 1. Peritonit ve multiorgan yetmezliği, 2. Aşırı ödem veya kompartıman sendromu tehlikesi, 3. Abdominal kompartıman sendromu, 4. Cerrahi kaynak kontrolü güvenli değil, 5.Karın duvarında infeksiyona bağlı olarak doku kaybı. Karın duvarının primer kapatıldığı olgularda ateş düşer ve barsak hareketleri başlarsa, kaynak kontrolünün tam olduğu ve hastanın iyileştiği anlaşılır. Ama kaynak kontrolünün başarısız olduğu durumları anlayabilmek o kadar kolay değildir ve bu durumu saptamak için belli başlı testler de mevcut değildir. Yeni kuşak bilgisayarlı tomografi ile intraabdominal serbest sıvı, koleksiyon ve dokulardaki iltihabi ödem teşhis edilebilir. Klinik de kaynak kontrolü konusunda şüphe uyandırıyorsa, relaparotomi yapılmalıdır ( Tablo 5). İsviçre de yapılan bu çalışmada 25 hastada (%13) postoperatif dönemde relaparotomi uygulandı: 10 olguda sepsis nedeniyle (%40), 7 olguda evisserasyon nedeniyle (%28), 4 olguda sütür kaçağı nedeniyle (%16), 2 olguda ostomi nekrozu nedeniyle (%8) ve kalan iki olguda başka nedenlerle yapıldı relaparotomi. 79

12 Prof. Dr. Hasan Kalafat Tablo 5. Diffüz peritonitli 186 hastada saptanan morbidite 1 n % Cerrahi Evisserasyon 7 - Sütür kaçağı 4 - Yara infeksiyonu 26 - Diğerleri 6 Medikal Akciğer 13 - Dolaşım sist. 7 - Diğer 1 Toplam morbidite Relaparotomi Tersiyer Peritonit Tersiyer peritonit, sekonder peritonitin başarısız tedavisinin ürünüdür. Kaynak sanitasyonunu sağlamak için cerrahi girişim sayısı arttıkça, zaman uzayıp hastanın beslenme durumu bozuldukça immün sistem de zayıflamaktadır. Gerek immün sistemin zayıflığından, gerekse günlerce kullanılan antibiyotikler yüzünden seleksiyona uğrayan bazı mikroorganizmalar peritonitin devamına yol açar. Gerçekte ciddi virülan olmayan bu mantar ve bakteriler, antibiyotiklere de dirençlidirler. Hastada birçok kez pek de önemli görünmeyen kolleksiyonlar vardır, ama cerrahi drenaj da bir fayda sağlamaz. Dolayısıyla mortalitesi çok yüksek, sekonder peritonitte başarı sağlayan yöntemlerin hiçbir yarar sağlamadığı bir antitedir tersiyer peritonit. İlk tedavi başarılı olursa, tersiyer peritonit de nadir bir antite olarak kalacaktır. Yoğun Bakım Tedavisi Jeneralize peritonitin tedavisi ancak üç ayak üzerine oturtulursa başarılı olur: 1. Cerrahi kaynak sanitasyonu, 2. Uygun antibiyotik verilmesi, 3. Yoğun bakımda izleme ve tedavi. Yoğun bakım sayesinde ciddi cerrahi girişimlere teşebbüs edilebilmektedir. Yoğun bakım servisinde şok mücadelesi, böbrek ve solunum yetmezlikleriyle mücadele sürdürülebilmekte, sıvı ve elektrolit dengesi sağlanabilmekte ve sık tekrarlanan kültür ve antibiyogram sonuçlarına uygun bir antibiyotik tedavisi uygulanabilmektedir. 80

13 Karın İçi İnfeksiyonlarda Kaynak Kontrolü KAYNAKLAR 1. Büchler MW, Baer HU, Brügger LE, Feodorovici MA, Uhl W, Seiler CH. Chirurgische Therapie der diffüsen Peritonitis : Herdsanierung und intraoperative extensive Lavage. Chirurg 1997, 68: Schein M, Marshal J. Source Control for Surgical Infections. World J. Surg. 2004, 28: ). 3. Ayuk P, Williams N, Scott NA, et al: Management of intra-abdominal abscesses in Crohn's disease. Ann R Coll Surg Engl 1996 Jan; 78(1): Wittmann DH, Schein M, Condon RE: Management of secondary peritonitis. Ann Surg 1996 Jul; 224(1):

Saat 25 Eylül 2017 Pazartesi 26 Eylül 2017 Salı 27 Eylül 2017 Çarşamba 28 Eylül 2017 Perşembe 29 Eylül 2017 Cuma. Seminer

Saat 25 Eylül 2017 Pazartesi 26 Eylül 2017 Salı 27 Eylül 2017 Çarşamba 28 Eylül 2017 Perşembe 29 Eylül 2017 Cuma. Seminer 4. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI Öğretim Üyeleri: Prof. Dr. Göktürk MARALCAN, Yrd. Doç. Dr. Hasan BAKIR, Yrd. Doç. Dr. Erdal UYSAL, Yrd. Doç. Dr. Başar AKSOY GRUP 2 Stajyer Öğrenciler için Haftalık

Detaylı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı 1 Ameliyat Yapılmadan İlgilendiği Konular: Sıvı ve Elektrolit tedavisi Şok Yanık tedavisi 2 Travma Hastaları Kesici karın travmaları: Karın bölgesini içine alan kurşunlanma,

Detaylı

DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI

DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ A.D. BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ KLİNİĞİ 2013-2014 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI

Detaylı

4. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI

4. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI 4. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI (Grup 1) Amaç: Cerrahinin genel prensipleri ile ilgili temel bilgilerin verilmesi ve çeşitli cerrahi hastalıkların özeliklerinin, uygulamalı olarak cerrahi hastaya

Detaylı

Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur.

Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur. TYBD SEPSİS ÇALIŞMASI ENFEKSİYON TANIMLARI Derin Cerrahi Alan Enfeksiyonu(DCAE) Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur. 1.Cerrahi girişimden sonraki

Detaylı

KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI

KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI Dr. Ömer USLUKAYA DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI Karın travması Karın travmaları, baş, boyun ve toraks travmalarından sonra üçüncü en

Detaylı

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Akut Mezenter İskemi Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Tanım Epidemiyoloji Anatomi Etyoloji/Patofizyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Giriş Tüm akut mezenter iskemi

Detaylı

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI intern semineri Ş. TEKİN intern semineri

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI intern semineri Ş. TEKİN intern semineri GENEL CERRAHİ 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma 10.00-10.45 Cerrahiye giriş Y. TATKAN Cerrahi anamnez ve terminoloji Ş. TAVLI Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI

Detaylı

GENEL CERRAHİ MORTALİTE-MORBİDİTE Ş. ÖZER (MODERATÖR) Şok A. TEKİN Şok A. TEKİN

GENEL CERRAHİ MORTALİTE-MORBİDİTE Ş. ÖZER (MODERATÖR) Şok A. TEKİN Şok A. TEKİN GENEL CERRAHİ 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma 10.00-10.45 Cerrahi Anamnez Y. TATKAN 10.55-11.40 Karın travmaları Ş. ÖZER Karın travmaları Ş. ÖZER ileus Ş. TEKİN intern semineri intern semineri

Detaylı

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri Doç. Dr. Onur POLAT Toraks Travmalarında Temel kuralın tanı ve tedavinin aynı anda başlaması olduğu gerçeği hiçbir zaman unutulmamalıdır. Havayolu erken entübasyon ile sağlanmalı, eğer entübasyonda zorluk

Detaylı

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI CERRAHİ BİRİMLERDE ANTİBİYOTİK PROFLAKSİSİ TALİMATI AMAÇ: Operasyon sırasında potansiyel patojen mikroorganizmaların dokularda üremesini engelleyerek cerrahi alan İnfeksiyonu

Detaylı

İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2014-2015 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI GENEL CERRAHİ STAJI B GRUBU TEORİK VE PRATİK DERS PROGRAMI (01.09.

İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2014-2015 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI GENEL CERRAHİ STAJI B GRUBU TEORİK VE PRATİK DERS PROGRAMI (01.09. 1 İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2014-2015 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI GENEL CERRAHİ STAJI B GRUBU TEORİK VE PRATİK DERS PROGRAMI (01.09.2014 10.10.2014) 1 EYLÜL 2014 PAZARTESİ Saat 10.30-11.20

Detaylı

GENEL CERRAHİ KLİNİĞİ 2013-2014 YILI EĞİTİM PLANI

GENEL CERRAHİ KLİNİĞİ 2013-2014 YILI EĞİTİM PLANI Hazırlayan Kontrol Eden Onaylayan Klinik Eğitim Sorumlusu Kalite Yönetim Direktörü Hastane Yöneticisi TARİH SAAT EĞİTİMCİ KONU 02.09.2013 07:00-08:00 Dr. S. Yüksekdağ Cerrahi Hastada Anestezi 06.09.2013

Detaylı

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler.

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. KARIN TRAVMALARI Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. Amaçlar Karnın anatomik sınırlarını, Penetran ve künt travmalar arasındaki

Detaylı

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI GENEL CERRAHİ 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma 10.00-10.45 Cerrahiye giriş Y. TATKAN Cerrahi anamnez ve terminoloji Ş. TAVLI Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI

Detaylı

Komplike İntraabdominal İnfeksiyonlarda Tedavi. Dr Fatih Ağalar Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı

Komplike İntraabdominal İnfeksiyonlarda Tedavi. Dr Fatih Ağalar Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Komplike İntraabdominal İnfeksiyonlarda Tedavi Dr Fatih Ağalar Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Anlatım planı Komplike intra abdominal infeksiyon, peritonit- sepsis Yoğun

Detaylı

Diagnostic peritoneal lavage abdominal hasarın göstergesi olan kırmızı kan hücresi, WBC, safra, bakteri, amilaz veya gastrointestinal içeriği

Diagnostic peritoneal lavage abdominal hasarın göstergesi olan kırmızı kan hücresi, WBC, safra, bakteri, amilaz veya gastrointestinal içeriği Dr. Mustafa ÇALIK Diagnostik peritoneal lavaj (DPL), künt veya penetran abdominal travma yaşamış hastalarda hemoperitoneum veya barsak hasarını teşhis etmek için kullanılan, ağırlıklı olarak tarihsel önemi

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM IV Entegre Cerrahi Bilimler Stajı Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem 4 Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Yrd. Doç. Dr. Fatih Köksal BİNNETOĞLU Yrd. Doç.

Detaylı

KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM. Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara

KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM. Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara Konuşmanın başlığı üzerine GİS patolojisinde Kolon ve ince bağırsağın Nontümöral

Detaylı

T.C. BÜLENT ECEVĠT ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ 2015-2016 ÖĞRETĠM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHĠ STAJ PROGRAMI. Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu

T.C. BÜLENT ECEVĠT ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ 2015-2016 ÖĞRETĠM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHĠ STAJ PROGRAMI. Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu T.C. BÜLENT ECEVĠT ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ 2015-2016 ÖĞRETĠM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHĠ STAJ PROGRAMI Dekan Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Ferruh Niyazi Ayoğlu Prof. Dr.

Detaylı

T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHİ STAJI PROGRAMI

T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHİ STAJI PROGRAMI T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2016-2017 ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV GENEL CERRAHİ STAJI PROGRAMI Dekan Dekan Yardımcıları Başkoordinatör Ali BORAZAN Şehmus ERTOP V.Haktan ÖZAÇMAK Banu Doğan GÜN

Detaylı

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr Akut Karın Ağrısı Emin Ünüvar İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı eminu@istanbul.edu.tr 28.07. Acil ve Yoğun Bakım Kongresi 1 AKUT Karın ağrısı Çocuklarda karın ağrısı

Detaylı

Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, pankreasımda tümör olduğu

Detaylı

13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR GENEL CERRAHİ 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma Cerrahi Anamnez Y. TATKAN Karın travmaları A. TEKİN Karın travmaları A. TEKİN ileus Ş. TEKİN intern semineri intern semineri 2. GÜN 08.00-10.00

Detaylı

POSTOPERATİF ATEŞ TANI VE TEDAVİ YAKLAŞIMI. Firdevs Aktaş

POSTOPERATİF ATEŞ TANI VE TEDAVİ YAKLAŞIMI. Firdevs Aktaş POSTOPERATİF ATEŞ TANI VE TEDAVİ YAKLAŞIMI Firdevs Aktaş SORUN Postoperatif ateş nedeniyle konsültasyon istenen hasta İNFEKSİYON HASTALIKLARI UZMANI YAKLAŞIMI Tanı Antimikrobiyal tedavi (ne zaman?) Postoperatif

Detaylı

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSSİ En ciddi nozokomiyal enfeksiyonlardan biri Morbidite ve mortalite yüksektir. Nozokomiyal SSSİ Tüm HE %0.4 ünden sorumlu. En sık görülen formları: Bakteriyel

Detaylı

Giriş. Yaşlılarda Karın Ağrısı. Genel Bilgiler. Genel Bilgiler. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü

Giriş. Yaşlılarda Karın Ağrısı. Genel Bilgiler. Genel Bilgiler. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü. Değerlendirmeyi Etkileyen Faktörler Öykü Giriş Yaşlılarda Karın Ağrısı Dr. Mutlu Kartal Şubat 2010 ABD de 2000 yılında 600 binden fazla yaşlı karın ağrısı başvurusu var 2030 yılında toplumun %20 si yaşlı olacak!!! 25 milyondan fazla acil servis

Detaylı

Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından safra yollarımda tümör

Detaylı

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ TTD 10. Yıllık Kongresi Antalya 2007 Dr. S.Ş. Erkmen GÜLHAN Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akciğer apsesi, parankim destrüksiyonu

Detaylı

Çift stomalı, İntestinal Atrezili Olguda Hemşirelik Bakımı

Çift stomalı, İntestinal Atrezili Olguda Hemşirelik Bakımı İntestinal Atrezi Çift stomalı, İntestinal Atrezili Olguda Hemşirelik Bakımı Barsağın bir segmentinin tamamen yokluğu veya barsak lümeninin tamamen tıkanması anlamına gelen intestinal atrezi, yenidoğan

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

GENEL CERRAHİ. 13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR 14.25-15.10 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

GENEL CERRAHİ. 13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR 14.25-15.10 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma Cerrahi Anamnez Y. TATKAN 10.55-11.40 Karın travmaları A. TEKİN Karın travmaları A. TEKİN ileus Ş. TEKİN intern semineri intern semineri 2. GÜN 08.00-10.00

Detaylı

DİYABETİK AYAK ENFEKSİYONLARININ KLİNİK SINIFLANDIRMASI

DİYABETİK AYAK ENFEKSİYONLARININ KLİNİK SINIFLANDIRMASI DİYABETİK AYAK ENFEKSİYONLARININ KLİNİK SINIFLANDIRMASI DR. GÜLİZ UYAR GÜLEÇ ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TıP FAKÜLTESİ ENFEKSİYON H. VE KLİNİK MİK. AD- AYDIN UDAİS 2014 Giriş Diyabetin en sık ve ciddi

Detaylı

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012 GIS Perforasyonları Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012 Sunum Planı Özefagus perforasyonu Ülser perforasyonları Tanım Epidemiyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Özefagus Perforasyonu

Detaylı

Prof. Dr. M.Murat Tuncer. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Gastroenteroloji Bilim Dalı

Prof. Dr. M.Murat Tuncer. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Gastroenteroloji Bilim Dalı Prof. Dr. M.Murat Tuncer İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Gastroenteroloji Bilim Dalı Karın Ağrısı Karın n ağrısıa tek başı şına ya da diğer bulgu ve belirtiler ile birlikte,

Detaylı

Plan. Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları. Giriş. Tanım. Klinik. Giriş. Klinik Laboratuvar Görüntüleme Tedavi

Plan. Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları. Giriş. Tanım. Klinik. Giriş. Klinik Laboratuvar Görüntüleme Tedavi Plan Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları Dr. Ali Vefa SAYRAÇ Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı /06/00 Giriş Tanım Klinik Laboratuvar Giriş Çok sık görülmez. Hasta yönetimi zordur. Retroperitoneal,

Detaylı

13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR 14.25-15.10 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

13.30-14.15 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR 14.25-15.10 İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR GENEL CERRAHİ 1. GÜN 08.00-10.00 Pratik Uygulama Anamnez Alma 10.00-10.45 Cerrahi Anamnez T.KÜÇÜKKARTALLAR 10.55-11.40 Karın travmaları A. TEKİN Karın travmaları A. TEKİN ileus Ş. TEKİN intern semineri

Detaylı

Dr. Mustafa Hasbahçeci

Dr. Mustafa Hasbahçeci Dr. Mustafa Hasbahçeci Kaynaklar Tokyo Guidelines for acute cholangitis-2007 *Background: Tokyo Guidelines for the management of acute cholangitis and cholecystitis. J Hepatobiliary Pancreat Surg. 2007;14(1):1-10.

Detaylı

HASTANIN ÖNCELİKLİ OLARAK NUTRİSYON DURUMUNU BELİRLEMEK GEREKLİDİR:

HASTANIN ÖNCELİKLİ OLARAK NUTRİSYON DURUMUNU BELİRLEMEK GEREKLİDİR: NÜTRİSYONEL VE METABOLİK DESTEK: Malnütrisyon: Gıda tüketiminin metabolik hızı karşılamayamaması durumunda endojen enerji kaynaklarının yıkımı ile ortaya çıkan bir klinik durumdur ve iki şekilde olabilir.

Detaylı

-Tedavi *Ampirik *Kültür sonucuna göre hedefe yönelik

-Tedavi *Ampirik *Kültür sonucuna göre hedefe yönelik Cerrahide antibiyotik kullanımı: -Profilaktik kolonizasyon olmadan önce bakterilerin yok edilmesi, kolonizasyon olmuşsa enfeksiyon gelişmesini önlemek amacıyla antibiyotik kullanılmasıdır -Tedavi *Ampirik

Detaylı

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem IV GENEL CERRAHİ STAJ TANITIM REHBERİ

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem IV GENEL CERRAHİ STAJ TANITIM REHBERİ İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2018-2019 Eğitim Öğretim Yılı Dönem IV GENEL CERRAHİ STAJ TANITIM REHBERİ Hazırlayan: Genel Cerrahi Anabilim Dalı GENEL CERRAHİ STAJ TANITIM REHBERİ Ders Kodu

Detaylı

Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, pankreasımda iltihabi kist

Detaylı

17 Nisan Haziran SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a

17 Nisan Haziran SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a TARİH 17.04.2017 18.04.2017 19.04.2017 20.04.2017 21.04.2017 09: 15 GEÇEN DERS UNUN DEĞERLENDİRİLMESİ YENİ DERS UNUN TANITIMI Ders Kurul Başkanı Prof.Dr.F.Belgin EFE Akut Pankreatit Pre-Operatif Hastaların

Detaylı

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ GASTROENTEROLOJİ CERRAHİSİ KLİNİĞİ DR.TAHSİN DALGIÇ GİRİŞ Laparoskopik kolorektal cerrahi son

Detaylı

PERİTON RADYOLOJİSİ. Dr. Deniz Akata Hacettepe Radyoloji

PERİTON RADYOLOJİSİ. Dr. Deniz Akata Hacettepe Radyoloji PERİTON RADYOLOJİSİ Dr. Deniz Akata Hacettepe Radyoloji Öğrenme Hedefleri: Peritonun kesitsel anatomisi Peritonit fizyopatolojisi Peritonit çeşitleri ve bulguları Peritonu tutan neoplazmlar Ayırıcı tanıda

Detaylı

06 Şubat Nisan SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a

06 Şubat Nisan SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a TARİH 06.02.2017 07.02.2017 08.02.2017 09.02.2017 10.02.2017 09: 15 GEÇEN DERS UNUN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YENİ DERS UNUN TANITIMI Ders Kurul Başkanı Prof.Dr.Aysen AKALIN GÖRH Pre-Operatif Hastaların Genel

Detaylı

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu Diyb. Hemş. Dr. Selda ÇELİK İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi, İç Hastalıkları Anabilim

Detaylı

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul Öğrenim hedefleri Mezenterik vasküler olay şüphesi ile gelen hastayı değerlendirmede kullanılan

Detaylı

SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a. Pre-Operatif Hastaların Genel Değerlendirilmesi Yrd.Doç.Dr.

SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a. Pre-Operatif Hastaların Genel Değerlendirilmesi Yrd.Doç.Dr. 1. H A F T A TARİH 06.02.2017 07.02.2017 08.02.2017 09.02.2017 10.02.2017 09: 15 GEÇEN DERS UNUN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YENİ DERS UNUN TANITIMI Ders Kurul Başkanı Prof.Dr.M.Nur KEBAPÇI GÖRH Pre-Operatif

Detaylı

Prof. Dr. Özlem Tünger Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Prof. Dr. Özlem Tünger Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Prof. Dr. Özlem Tünger Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Yoğun bakım hastası Klinik durumu ciddidir birden fazla tanı multi organ yetmezliği immunsupresyon sepsis travma Klinik durumu ilerleyicidir

Detaylı

İntraabdominal Enfeksiyonlar: Epidemiyoloji ve Risk Faktörleri. Dr. Süheyla Kömür ÇÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları AD

İntraabdominal Enfeksiyonlar: Epidemiyoloji ve Risk Faktörleri. Dr. Süheyla Kömür ÇÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları AD İntraabdominal Enfeksiyonlar: Epidemiyoloji ve Risk Faktörleri Dr. Süheyla Kömür ÇÜTF Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları AD İntraabdominal Enfeksiyonlar Komplike olmayan bir apandisitten tersiyer

Detaylı

T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI. Grup D ( 8 Hafta)

T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI. Grup D ( 8 Hafta) T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 214-215 ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI Grup D ( 8 Hafta) (1 Eylül 214-27 Ekim 214 ) Dekan Dekan Yardımcıları Eğitim Baş Koordinatörü Eğitim

Detaylı

Abdominal ağrı ne zaman acil değildir?

Abdominal ağrı ne zaman acil değildir? Abdominal ağrı ne zaman acil değildir? Dr Ayhan ÖZHASENEKLER Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD, Diyarbakır bir avuç kömür için bir ömür verenler Kulağı tersten göstermek gibi Kime göre, hastaya

Detaylı

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Tıkanma Sarılığı Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Normal serum bilirubin düzeyi 0.5-1.3 mg/dl olup, 2.5 mg/dl'yi geçerse bilirubinin dokuları boyamasıyla klinik olarak sarılık ortaya çıkar. Sarılığa yol

Detaylı

4. SINIF DERS PROGRAMI

4. SINIF DERS PROGRAMI 2012 2013 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI GENEL CERRAHİ ANABİLİMDALI 4. SINIF DERS PROGRAMI 1 GENEL CERRAHİ ANABİLİMDALI ÖĞRETİM ÜYE/ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ Prof.Dr.Bekir YAŞAR Prof.Dr.Ercüment PAŞAOĞLU Prof.Dr.Tarık

Detaylı

İntraabdominal İnfeksiyonlar

İntraabdominal İnfeksiyonlar Daha Kısa Tedaviler Mümkün mü? İntraabdominal İnfeksiyonlar Dr. A. Seza İnal Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji ABD 1 İntraabdominal Enfeksiyonların Sınıflandırması

Detaylı

Akut Batın 22.04.2015. 2.Aşağıdakilerden hangisi peritonu en az irrite eder? (Eylül-91)

Akut Batın 22.04.2015. 2.Aşağıdakilerden hangisi peritonu en az irrite eder? (Eylül-91) Akut Batın 1.Sekonder peritonit nedeni olmavan hastalık aşâğıdakilerden hangisidir? (Eylül- 87) A) Peptik ülser perforasyonu B) İnvajinasyon C) Nefrotik sendrom. D) Volvulus E) Appendiks perforasyonu 2

Detaylı

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Arş.Gör.Dr.Engin ŞENAY 02.02.2010 Pnömotoraks : Viseral ve parietal plevra yaprakları arasına hava girmesidir Künt Spontan Travmatik olabilir İyatrojenik

Detaylı

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ SUNU PLANI Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik bakım amacı Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik

Detaylı

BVÜ Genel Cerrahi AD Dönemi Asistan Hekim Teorik Eğitim Programı

BVÜ Genel Cerrahi AD Dönemi Asistan Hekim Teorik Eğitim Programı BVÜ Genel Cerrahi AD 2017-2018 Dönemi Asistan Hekim Teorik Eğitim Programı 25.09.2017 26.09.2017 27.09.2017 28.09.2017 29.09.2017 Abdominal yaralarda negatif basınçlı yara kapama uygulaması - Literatür

Detaylı

SAFRA KESESİ HASTALIKLARI

SAFRA KESESİ HASTALIKLARI SAFRA KESESİ HASTALIKLARI Oktay Eray EPİDEMİYOLOJİ Sıklıkla safra kesesi ve kanalındaki tıkanıklıklara bağlıdır. Safra kesesi taşları oldukça yaygın ve çoğu semptomsuzdur. Yılda %2 si, 10 yılda %15 i semptomatik

Detaylı

Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi

Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi BR.HLİ.019 Yeni doğan döneminden erişkinliğe kadar olan çocukluk çağına ait (0 17 yaş), doğumsal ve daha sonra oluşan solunum, sindirim ve boşaltım sistemlerini ilgilendiren

Detaylı

CERRAHİ PROFİLAKSİ İLKELERİ

CERRAHİ PROFİLAKSİ İLKELERİ CERRAHİ PROFiLAKSİ Cerrahi profilaksi, cerrahi alan infeksiyonunu (CAİ) önlemek için, çok kısa süreli antibiyotik uygulanmasıdır. Cerrahi profilakside amaç, dokuları steril hale getirmek değil, ameliyat

Detaylı

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi AKUT BATIN da ANALJEZİ Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi KARIN AĞRISI Karın bölgesinde bölgesel olarak hissedilen ağrıların tamamına karın ağrısı diyoruz. Bu ağrılar; bazen karın

Detaylı

Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, karaciğer ana

Detaylı

PROFİLAKSI. Doç. Dr. Gönül Şengöz Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi 9 Mart 2014

PROFİLAKSI. Doç. Dr. Gönül Şengöz Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi 9 Mart 2014 PROFİLAKSI Doç. Dr. Gönül Şengöz Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi 9 Mart 2014 Sunum planı Tanım Amaç Cerrahi alan infeksiyonları CAİ ile ilişkili riskler CAİ için alınması gereken önlemler Profilaksi

Detaylı

YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ

YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ 2007 Yoğun Bakım Üniteleri Hasta bakımının en karmaşık Masraflı Teknoloji ile içiçe Birden fazla organı ilgilendiren

Detaylı

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas MYOLOGIA CRUSH SENDROMU Dr. Nüket Göçmen Mas Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi AD Kas hücresi ve kas dokusu Kısalma özelliğini taşıyan hücreye kas hücresi denir. Bunların oluşturduğu dokuya

Detaylı

Toplumdan Edinilmifl Kar n çi Enfeksiyonlar

Toplumdan Edinilmifl Kar n çi Enfeksiyonlar .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Ak lc Antibiyotik Kullan m ve Eriflkinde Toplumdan Edinilmifl Enfeksiyonlar Sempozyum Dizisi No: 31 Kas m 2002; s. 249-258 Toplumdan Edinilmifl

Detaylı

ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var mıydı?

ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var mıydı? Sayfa Sayısı 1 / 5 HASTANIN ADI VE SOYADI: PROTOKOL NO: DOĞUM TARİHİ: YATIŞ TARİHİ: ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var

Detaylı

ELEKTRONİK NÜSHA. BASILMIŞ HALİ KONTROLSUZ KOPYADIR.

ELEKTRONİK NÜSHA. BASILMIŞ HALİ KONTROLSUZ KOPYADIR. SAYFA NO 1/5 SAĞ HEMİKOLEKTOMİ AMELİYATI AYDINLATILMIŞ ONAM FORMU Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat..... Yöntem: Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucu Sağ Kolon(Kalın bağırsak) Tümörü tanısı koyan doktorlarım

Detaylı

GİS KANAMALARI. Prof.Dr.Tayfun KARAHASANOĞLU

GİS KANAMALARI. Prof.Dr.Tayfun KARAHASANOĞLU GİS KANAMALARI Prof.Dr.Tayfun KARAHASANOĞLU Ekim 2006 ÜST GİS KANAMASI GİS kanamalarının % 80 i Treitz ligamanının proksimali ETYOLOJİ Peptik ülser hastalığı Varisler Mallory-Weiss Eroziv gastrit Tümörler

Detaylı

KOLONİZASYON. DR. EMİNE ALP Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

KOLONİZASYON. DR. EMİNE ALP Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. KOLONİZASYON DR. EMİNE ALP Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D. KOLONİZASYON Mikroorganizmanın bir vücut bölgesinde, herhangi bir klinik oluşturmadan

Detaylı

Cerrahi Enfeksiyonlar. Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014

Cerrahi Enfeksiyonlar. Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014 Cerrahi Enfeksiyonlar Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014 Komplike Intraabdominal Enfeksiyon Tanı ve Tedavisi IDSA (Infectious Diseases Society of America)

Detaylı

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: I- TEMEL BİLİMLER Anesteziye Giriş: Anestezide Fizik Kurallar Temel Monitörizasyon Medikal Gaz Sistemleri Anestezi Cihazı Vaporizatörler Soluma sistemleri,

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI 2012-2013 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI 2012-2013 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI DÖNEM-V DERS PROGRAMI TEORİK DERSLER: 1- Toraksın cerrahi anatomisi (Yrd.Doç.Dr.Rasih YAZKAN) 2- Göğüs cerrahisinde invaziv tanı yöntemleri (Yrd.Doç.Dr.Rasih YAZKAN) 3- VATS (Video yardımlı torakoskopik

Detaylı

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3. Sorular

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3. Sorular TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3 Sorular Soru 1 a) BT US izleminde boyut artışı gösteren ovaryan kompleks kistik bir lezyon için ne yapılmalıdır? b) PET BT c) MR d) Laparoskopi e) Laparotomi Soru 1 a) BT US

Detaylı

T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2013-2014 ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI. Grup D ( 8 Hafta)

T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2013-2014 ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI. Grup D ( 8 Hafta) T.C. BÜLENT ECEVİTÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2013-2014 ÖĞRETİM YILI IV. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI Grup D ( 8 Hafta) (02 Eylül 2014-28 Ekim 2014 ) Dekan Dekan Yardımcıları Eğitim BaĢ Koordinatörü

Detaylı

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Bronşektazi Giriş Subsegmental solunum yollarının anormal ve kalıcı dilatasyonu şeklinde tanımlanır Hastalık olmaktan çok çeşitli patolojik süreçlerin

Detaylı

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD Neden? Daha az yan etki Ekonomik veriler DİRENÇ! Kollateral hasar! Kinolon Karbapenem Uzun süreli antibiyotik baskısı Üriner Sistem

Detaylı

Prof Dr Salim Çalışkan. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi

Prof Dr Salim Çalışkan. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Prof Dr Salim Çalışkan İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi FC 12y K Tekrarlayan İYE İYE dikkat çeken noktalar Çocukluk çağında 2.en sık enfeksiyondur Böbrek parankimi zarar görebilir (skar) Skara

Detaylı

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dr. Koray TOPGÜL Medical Park Samsun Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü/ SAMSUN 35 yaşında erkek hasta, İlk kez 2007

Detaylı

4. S I N I F - 3. G R U P 3. D E R S K U R U L U

4. S I N I F - 3. G R U P 3. D E R S K U R U L U S İ N D İ R İ M, E N D O K R İ N v e M E T A B O L İ Z M A S İ S T E M H A S T A L I K L A R I ( 0 1 E Y L Ü L 0 7 K A S I M 2 0 1 4 ) Dekan : Prof. Dr. Bekir YAŞAR Dekan Yardımcısı (Eğitimden Sorumlu)

Detaylı

Kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıf noktalardan dışarı doğru kese şeklinde fıtıklaşmasına veya cepleşmesine, bağırsak divertikülü

Kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıf noktalardan dışarı doğru kese şeklinde fıtıklaşmasına veya cepleşmesine, bağırsak divertikülü Kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıf noktalardan dışarı doğru kese şeklinde fıtıklaşmasına veya cepleşmesine, bağırsak divertikülü adı verilir. Birden çok divertikülün yer aldığı durumlara

Detaylı

Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi. Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD

Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi. Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Kolon tümörlü olguların %40-50 sinde karaciğer metastazı gelişir ; % 15-25 senkron (primer tm ile /

Detaylı

Periton Kateteri Yerleştirme Yöntemleri. Dr. İzzet Hakkı Arıkan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

Periton Kateteri Yerleştirme Yöntemleri. Dr. İzzet Hakkı Arıkan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Periton Kateteri Yerleştirme Yöntemleri Dr. İzzet Hakkı Arıkan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Periton Kateteri Yerleştirme Yöntemleri Amaç-Hedefler Kısmi veya tam kateter fonksiyon

Detaylı

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji : Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler KARIN AĞRISI Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp Fak. Gastroenteroloji BD İlk değerlendirmeyi takiben muhtemel tanı(ları)nız neler? Hangi gerekçelerle bu tanı(ları) düşündünüz?

Detaylı

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Sendromu Veno- Oklüzif Hastalık Engraftman Sendromu Hemşirelik İzlemi Vakamızda: KİT (+14)-

Detaylı

BİLATERAL PARSİYEL NEFREKTOMİ. Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi

BİLATERAL PARSİYEL NEFREKTOMİ. Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi BİLATERAL PARSİYEL NEFREKTOMİ Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi Genel anestezi kullanılır. Her iki böbreğin sadece belirli bir kısmının çıkarılmasıdır. Gövdenin ön bölümünde kaburgaların 2-3 cm altından kaburgalara

Detaylı

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Doç. Dr. Onur POLAT Hasar Kontrol Cerrahisi 1992 yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Hasar Kontrol Cerrahisi İlk aşama; Kanama ve kirlenmenin

Detaylı

T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA HASTANESİ T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DOKÜMAN KODU CÜH.KYS.RB.58-48 YAYIN TARİHİ MAYIS 2014 ÜROLOJİ ANABİLİM DALI LAPAROSKOPİK PARSİYEL NEFREKTOMİ HASTA RIZA BELGESİ

Detaylı

Hastane Enfeksiyonları. Prof. Dr. Oğuz KARABAY

Hastane Enfeksiyonları. Prof. Dr. Oğuz KARABAY Hastane Enfeksiyonları Prof. Dr. Oğuz KARABAY Nozokomiyal: Hastane kaynaklı veya kökenli Nazokomiyal 2 Hastane Enfeksiyonları Hasta hastaneye başvurduğunda inkübasyon döneminde olmayan, daha sonra gelişen

Detaylı

Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi

Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi Prof. Dr. Orhan Bilge İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Karaciğer Safra Yolları Cerrahisi Birimi Kolorektal Kanser 950 000 hasta / yıl Kanser ölümlerinin

Detaylı

CERRAHİDE TEKNOLOJİ KULLANIMI

CERRAHİDE TEKNOLOJİ KULLANIMI CERRAHİDE TEKNOLOJİ KULLANIMI Amaç: Bu dersin sonunda dönem 4 öğrencileri cerrahide teknoloji kullanımını benimseyecektirler. Bu ders sonunda dönem 4 öğrencileri; Sağlıkta kullanılabilir cerrahi teknolojilerini

Detaylı

Treitz ligamanı altından köken alan akut veya kronik kanamalar. Tüm GIS kanamalarının %10-20 sini oluşturur.

Treitz ligamanı altından köken alan akut veya kronik kanamalar. Tüm GIS kanamalarının %10-20 sini oluşturur. Treitz ligamanı altından köken alan akut veya kronik kanamalar Tüm GIS kanamalarının %10-20 sini oluşturur. Hemodinami daha stabil Ortostatik değişiklik daha az (%19 vs.%35) Daha az kan trans. ihtiyacı

Detaylı

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Travma ve cerrahiye ilk yanıt Total vücut enerji harcaması artar Üriner nitrojen atılımı azalır Hastanın ilk resüsitasyonundan sonra Artmış

Detaylı

ACİLDE DİYABETİK AYAKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR VE TRİYAJ

ACİLDE DİYABETİK AYAKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR VE TRİYAJ ACİLDE DİYABETİK AYAKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR VE TRİYAJ Dr. Yunus Emre ÖZLÜER Adnan Menderes Üniversitesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı 05/05/2018 Aydın MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIM Endokrinoloji Ortopedi

Detaylı

ÜROLOJİ ANABİLİM DALI RADİKAL NEFREKTOMİ HASTA RIZA BELGESİ

ÜROLOJİ ANABİLİM DALI RADİKAL NEFREKTOMİ HASTA RIZA BELGESİ T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DOKÜMAN KODU CÜH.KYS.RB.58-27 YAYIN TARİHİ ŞUBAT 2013 ÜROLOJİ ANABİLİM DALI RADİKAL NEFREKTOMİ HASTA RIZA BELGESİ SAYFA NO

Detaylı

İnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti?

İnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti? İnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti? Dr. Özlem Kurt Azap Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD KLİMİK 2016, 30. YIL KURULTAYI 1 Sunum planı

Detaylı

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Doç.Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Doç.Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı

Detaylı