ÜNİTE. TİCARET HUKUKU Doç. Dr. Şafak NARBAY İÇİNDEKİLER HEDEFLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÜNİTE. TİCARET HUKUKU Doç. Dr. Şafak NARBAY İÇİNDEKİLER HEDEFLER"

Transkript

1 ve Türk Ticaret Kanunu nun Özellikleri - Ticari İşletme Kavramı - Ticari İşletmenin İÇİNDEKİLER Devri - Ticari İşletme Rehni Ticaret Hukuku ve Türk Ticaret Kanunu'nun Özellikleri Ticari İşletme Kavramı Ticari İşletmenin Devri Ticari İşletmenin Rehni TİCARET HUKUKU Doç. Dr. Şafak NARBAY HEDEFLER Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Ticaret hukukuku hakkında genel bilgilerin yanı sıra, diğer hukuk dalları ile bağlantısının, benimsediği sistemin ve Kanun'da izlenen sistematiği öğrenebilecek, Ticari işletmenin tanımını ve unsurlarını anlayabilecek, Ticari işletmenin yapısını ve hukuki niteliğini açıklayabilecek, Ticari işletmenin devri ve rehni hakkında bilgiler edinebileceksiniz. ÜNİTE 1

2 GİRİŞ Ticaret Hukuku, esas itibarı ile ticari işletme olarak nitelendirilen işletmeleri; tacir olarak nitelendirilen kişileri, tacir olmanın hükümlerini ; ticari iş kavramını, ticari iş olmaya bağlanan sonuçları konu alan, özel hukukun bir alt dalıdır. Ticari ilişkiler, ticari olarak nitelendirilmeyen ilişkilere göre daha fazla sürat/hız, daha çok güvenlik ve kolaylık istediği için Ticaret Hukuku kuralları, birçok konuda, Medeni Hukuk ve Borçlar Hukuku ndaki hükümlerden ayrı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu ünitede genel olarak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hakkında bilgiler verildikten sonra, ticari işletme kavramı, unsurları; ticari işletmenin yapısı, özellikle malvarlığı unsurları, ticari işletmenin niteliği; ticari işletmede merkez ve şube kavramları; ticari işletmenin devri ve devrin hukuki sonuçları ve son olarak ticari işletmenin rehni konuları üzerinde açıklamalar yapılacaktır. TİCARET HUKUKU - EKONOMİ HUKUKU - İŞLETME HUKUKU İLİŞKİSİ Ticaret Hukuku, yukarıda da açıkladığımız üzere, genel olarak, ticari işletmeleri, tacirleri ve ticari işleri düzenleyen özel hukukun bir alt dalıdır. Ticaret Hukuku, genel olarak, ticari işletmeleri, tacirleri ve ticari işleri düzenleyen özel hukukun bir alt dalıdır. Devlet, ekonomik düzenin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için zaman zaman ticaret hayatına müdahalede bulunmaktadır. İşte, ekonomi hukuku, bir ülkede ekonomik düzenin sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlayan ve niteliği itibarı ile daha çok emredici kuralların oluşturduğu kamu hukukunun bir dalı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir başka deyişle, ekonomi hukuku, ekonomik düzenin hukukudur. Ekonomik düzenin faaliyetlerinin işleyişinde, özel hukukun aksine, kamu yararı gözetildiğinden, ekonomi hukukunun kuralları çoğunlukla emredici hükümler olarak görülmektedir. Bütün bu özellikler dikkate alındığında, ticaret hukuku ve ekonomi hukukunun kapsam ve nitelik itibarı ile birbirinden farklı olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, ekonomik düzene ilişkin kurallar ticari faaliyetleri kapsamına aldığı ölçüde ekonomi hukuku, ticaret hukuku ile kesişmektedir. İşte, ekonominin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için devletin ticari hayata müdahalede bulunduğu alan ekonomi hukuku ile ticaret hukukunun kesiştiği alanı oluşturmaktadır. Dolayısıyla, Bankacılık Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, Sigortacılık Kanunu gibi düzenlemeler ticaret hukuku ile ekonomi hukukunun kesiştiği alanda yer almaktadır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

3 Ticaret Hukuku ile ekonomi hukuku karşılaştırıldığında, ana hatları ile her iki hukuk dalının şu özellikleri dikkatimizi çekmektedir: - Ticaret hukuku, ticari ilişkiye giren birey ve/veya grupların teker teker çıkarlarının korunması ve bunların hukuku ile ilgilenirken; ekonomi hukuku, bir bütün olarak ekonomik hayatın düzenlenmesi ve yönetilmesini hedef almaktadır. - Ekonomi hukuku, özel hukuk alanında olduğu gibi, sözleşme taraflarının karşılıklı olarak hak ve yükümlülükleri arasında bir denge bulunup bulunmadığını değil; bilakis, yapılan sözleşmenin bir bütün olarak ekonomik düzen açısından yararlı sonuçlar verip vermeyeceğini ve aynı zamanda bu sözleşmenin piyasa koşullarını olumlu bir şekilde etkileyip etkilemeyeceğini dikkate/değerlendirmeye alır. İşletme Hukuku ise, girişimcilerin, gelir sağlamak amacıyla emek ve sermayelerini bağımsız bir organizasyon oluşturacak şekilde bir araya getirmesi sonucu ortaya çıkan işletmelerdeki, sermayedar-yönetici-işçi arasındaki ilişkileri düzenlemektedir. İşletme Hukuku, bağımsız bir hukuk dalı olarak nitelendirilmemektedir. İşletme Hukuku ile ilgili konuların, Borçlar Hukuku, Ticaret Hukuku, İş Hukuku içerisinde düzenlendiklerini görmekteyiz. TİCARET HUKUKU - MEDENİ HUKUK - BORÇLAR HUKUKU İLİŞKİSİ TTK m. 1, f. 1, c. 1 düzenlemesinde, Türk Ticaret Kanunu nun Türk Medeni Kanunu (TMK) ile olan ilişkisi Türk Ticaret Kanunu, tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu nun ayrılmaz bir parçasıdır. denilmek suretiyle ortaya konulmuştur. Türk Ticaret Kanunu, tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu nun ayrılmaz bir parçasıdır. Diğer taraftan TMK ile Türk Borçlar Kanununun (TBK) ilişkisi de 6098 sayılı TBK nın 646.maddesindeki Bu Kanun, tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun Beşinci Kitabı olup, onun tamamlayıcısıdır şeklinde ifade edilmiştir. Bu düzenlemelerden anlaşıldığı üzere, gerek TTK gerek TBK, Türk Medeni Kanunu nun tamamlayıcı parçalarıdır. Daha açık bir anlatımla ifade edecek olursak, 6102 sayılı TTK, 4721 sayılı TMK nın bir alt parçası/dalı niteliğinde olmayıp, kendine özgü kuralları ve kurumları bulunan bağımsız bir hukuk dalıdır. İleride ayrıntılarını ortaya koyacağımız üzere mahkeme, ticari iş niteliğinde olup önüne gelen bir uyuşmazlığın çözümü için öncelikle uyuşmazlık konusu ticari işle ilgili olarak ticari bir hüküm bulunup bulunmadığına bakar; şayet ticari bir hüküm bulunmuyorsa, ticari örf ve âdete göre; bu da yoksa o zaman genel hükümlere göre karar verecektir. Genel hükümler ise TMK m. 1, f. 2 de öngörüldüğü şekilde uygulama alanı bulacaktır. TTK da yer alan bu genel atfın dışında, TTK nın birçok hükmünde TMK ve TBK ya yapılan iç atıflar yer almaktadır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3

4 Bütün bunlar, TTK nın TMK ve TBK ile sıkı bir ilişki içerisinde olduğunu göstermektedir. TİCARET HUKUKU NUN DÜZENLENMESİNDE SİSTEMLER Ticaret Hukuku ile ilgili kuralların oluşturulmasında ve Ticaret Hukuku kurallarının uygulama alanının belirlenmesinde, öğretide baskın bir şekilde ifade edildiği üzere, üç (3) sistem bulunmaktadır. Bunlar; Ticaret Hukuku nu sadece tacirlere uygulanacak bir hukuk dalı olarak kabul eden subjektif sistem ; Ticaret Hukuku nu ticari işlemlere uygulanan hukuk olarak değerlendiren objektif sistem ve nihayet, Ticaret Hukuku nu ticari işletmelere uygulanacak hukuk olarak nitelendiren modern sistem/ticari işletme sistemi. Şimdi sırasıyla bu sistemler hakkında ana hatları ile bilgi verelim ve sonra 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin hangi sistem ya da sistemleri esas alarak düzenlendiğini değerlendirelim. Subjektif Sistem Bu sistemde Ticaret Hukuku, ticari faaliyetlerle uğraşan ve tacir olarak kabul edilen kişilere uygulanan özel kuralların bütünüdür. Bu anlayışa göre, bir işin ticari iş olarak nitelendirilebilmesi için o işin tacir tarafından yapılması ya da tacirin faaliyeti ile ilgili olması gerekmektedir. Bunun gibi, bu sistemde ticari hükümler de ancak tacirler hakkında uygulanabilecektir sayılı Türk Ticaret Kanunu nda merkez kavram olarak ticari işletme esas alınmış; bu kapsamda öncelikle ticari işletme kavramı tanımlanmıştır. Tarihsel süreç içinde bakıldığında, subjektif sistemi esas alarak düzenlenmiş bir ticaret kanununa 1673 yılında Fransa da kabul edilen Kara Ticareti Emirnamesi örnek gösterilebilir ki bu Kanun da, tacirler arasında uygulanmakta olan örf ve âdet niteliğindeki kurallar derlenerek hüküm altına alınmıştır. Bunun gibi, 1897 tarihli Alman Ticaret Kanunu nda da ticaret hukuku kuralları, tacirlere uygulanan hukuk olarak düzenlenmiş ve Kanun un ilk maddesinde tacir kavramı tanımlanmıştır. Objektif Sistem Bütün ayrımcılıklara karşı çıkan 1789 Fransız İhtilali nden kısa bir süre sonra loncalar kaldırılmış ve ticaret yapma hakkının bir ayrıcalık olmasına son verilmiştir. Bu gelişmenin bir sonucu olarak Ticaret Hukuku tacirlerin değil ticari işlemler in hukuku olarak kabul edilmiştir. Bu sistemde belirli iş ve işlemler ticari olarak nitelendirilmiş; her kim, tacir olup olmadığına bakılmaksızın, ticari olduğu kabul edilen bu işi/işlemleri gerçekleştiriyorsa, Ticaret Hukuku nun bu kişiye uygulanacağı esası benimsenmiştir. Yine bu sistemde, ticari olduğu kabul edilen işe/işleme ticari hükümler uygulanacaktır tarihli Fransız Ticaret Kanunu, Ticaret Hukukunu ticari işlemler in hukuku olarak kabul etmek suretiyle, objektif sistemi esas almıştır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4

5 Modern Sistem / Ticari İşletme Sistemi Bu sistemde, ticaret hukuku kurallarının düzenlenmesinde ticari işletme olarak nitelendirilen organizasyon esas alınmıştır. Buna göre tacir, bir ticari işletmeyi işleten kişidir; ticari iş ise, ticari işletmeyle ilgili olan işlerdir. Bunun gibi ticari hüküm, bir ticari işletmeyi ilgilendiren hükümlerdir. Bu sisteme göre, Ticaret Hukuku nun kapsamını ticari işletmenin faaliyetleri belirlemektedir. Özetle, bu sisteme göre, Ticaret Hukuku, ticari işletmelerin hukukudur sayılı Türk Ticaret Kanunu nun Sistemler Açısından Değerlendirilmesi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nda merkez kavram olarak ticari işletme esas alınmış; bu kapsamda öncelikle ticari işletme kavramı tanımlanmıştır (TTK m. 11, f. 1). Ticari işletme kavramı merkez kavram olarak belirlendikten sonra, ticaret hukuku açısından, tacir, ticari hüküm, ticari dava, acente gibi birçok kavram ve kurum, ticari işletme den yola çıkılarak açıklanmıştır. Ancak hemen belirtmek gerekir ki yeni Ticaret Kanunu nun düzenlenmesinde sadece ticari işletme esas alınmış değildir. Örneğin m. 3 te ticari iş kavramı tanımlanırken, ticari işler hakkında uygulanacak olan ticari hükümler belirlenirken (TTK m. 1, f.1, c.2), ticari işletme kavramına dayanılmış değildir. Bu yüzden, 6102 sayılı TTK nın mutlak anlamda ticari işletme esasına dayandığını söylemek güçtür SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU NUN SİSTEMATİĞİ Türk Ticaret Hukuku nun temel kaynağı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu dur. Bu Kanun, 13 Ocak 2011 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilmiş, 14 Şubat 2011 tarihinde Resmî Gazete de yayımlanmış ve 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türk Ticaret Hukuku nun temel kaynağı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu dur sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu, 1535 madde olup, altı (6) kitaptan meydana gelmiştir. Kanun da, aynı zamanda Başlangıç ve Son Hükümler bölümleri de yer almaktadır. Buna göre Kanun un sistematiği şu şekildedir. - Başlangıç: m. 1- m. 10 arası - Birinci Kitap: Ticari İşletme (m. 11- m. 123 arası) - İkinci Kitap: Ticaret Şirketleri (m. 124 m. 644 arası) - Üçüncü Kitap: Kıymetli Evrak ( m. 645 m. 849 arası) - Dördüncü Kitap: Taşıma İşleri (m m. 930) - Beşinci Kitap: Deniz Ticareti (m. 931 m. 1400) - Altıncı Kitap: Sigorta Hukuku (m m. 1520) - Son Hükümler: m m arası. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5

6 Bunun yanında Kanun da, bazıları yürürlükten kalkmış olan on (10) da Geçici Madde yer almaktadır. Nihayet, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nda bugüne kadar çeşitli Kanunlarla birtakım değişiklikler yapılmıştır. TİCARİ İŞLETMENİN TANIMI VE UNSURLARI Tanımı 6102 sayılı yeni TTK da ticari işletme, m. 11, f. 1 hükmünde açıkça tanımlanmıştır. Söz konusu bu düzenlemede ticari işletmenin tanımı şu şekilde yapılmıştır: Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletmenin tanımında, en çok dikkat çeken unsurun, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşmak olduğu görülmektedir. Bu unsur nedeniyle, bir kez daha vurgulamak gerekirse, her işletme bir ticari işletme değildir; bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi için mutlaka esnaf işletmesi düzeyini aşması gerekmektedir sayılı TTK hükümleri, kural olarak, ticari işletme düzeyindeki işletmelere uygulanmakta; buna karşılık, esnaf işletmeleri ve esnaflar hakkında uygulanmamaktadır. Burada, serbest meslek faaliyetlerinin belirli bir organizasyon çerçevesinde yürütülseler de bir ticari işletme olarak nitelendirilemeyeceklerini önemle belirtmek gerekmektedir. Çünkü serbest meslek faaliyeti, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu m. 65, f. 2 de Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır. şeklinde tanımlanmaktadır. Dolayısıyla avukat, doktor, yeminli mali müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir, mimar, noter gibi serbest meslek mensupları tarafından yürütülen ve sermayeden çok mesleki ve uzmanlık bilgisine dayalı faaliyetlere ilişkin organizasyonlar bir ticari işletme olarak sayılmayacaktır. Bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi için işletmenin gelir sağlama hedefinin bulunması gerekir. Unsurları Esnaf İşletmesini Aşan Düzeyde Olmak Yukarıda da açıkladığımız üzere, bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi için esnaf işletmesi için öngörülen düzeyi aşması gerekmektedir. Bir işletmenin ticari işletme veya esnaf işletmesi düzeyinde olup olmadığının belirlenmesi için m. 11, f. 2 de bir hüküm öngörülmüştür. Buna göre; ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilecektir. Nitekim Bakanlar Kurulunun, Resmî Gazete nin 21 Temmuz 2007 tarih ve sayılı nüshasında yayımlanan ve 2007/12362 sayılı kararında bu sınır gösterilmiştir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6

7 Gelir Sağlamayı Hedef Tutma Bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi açısından sahip olması gereken bir diğer unsur, o işletmenin gelir sağlama hedefinin bulunmasıdır. Gelir sağlama hedefinin bulunması o işletmenin mutlaka kâr elde etmesi anlamına gelmez. Çünkü bir ticari işletme gelir sağlama hedefi ile faaliyetlerine başlar; ancak, bu faaliyetinin üzerinden belli bir süre geçmiş olmasına karşın, henüz bir kâr elde edememiş olabilir; hatta zarar bile edebilir. Burada önemli olan, ticari işletmenin, faaliyetine gelir sağlamayı hedef tutarak başlamış olmasıdır. Bu nedenledir ki bağımsız bir şekilde ya da bir tüzel kişilik bünyesinde ve sadece hayri veya sportif ya da kültürel amaç/amaçlar için yürütülen, yani ideal amaçlı faaliyetler, bir gelir sağlama hedefi bulunmadığından, ticari işletme olarak nitelendirilemeyecektir. Hemen belirtmek gerekir ki bu unsur açısından değerlendirildiğinde ticari işletme, esnaf işletmesinden farklı bir özelliği bünyesinde taşımamaktadır. Zira bir esnaf işletmesinde de gelir sağlama hedefinin bulunması zorunludur. Diğer taraftan, elde edilen gelirin ne şekilde kullanılıyor olduğunun, o işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi açısından herhangi bir önemi yoktur. Bunun gibi, işletmeyi işleten kişinin hukuki statüsünün ne olduğunun da, işletmenin ticari işletme sayılabilmesi yönünden bir etkisi bulunmamaktadır. İşletmeyi işleten devlet, belediye gibi bir kamu tüzel kişisi; dernek, vakıf gibi bir özel hukuk tüzel kişisi; anonim şirket, limited şirket gibi bir ticaret şirketi veya tamamen bağımsız bir gerçek kişi de olabilir. Devamlılık unsurunda önemli olan, faaliyetin bir devam kast ve amacı ile yapılıyor olmasıdır. Gelir sağlamayı hedef tutma unsurunu, malvarlığında sadece doğrudan doğruya bir artış meydana getiren faaliyetler şeklinde değil, malvarlığında olası bir azalmayı/eksilmeyi önlemeye yönelik organizasyonları kapsayacak şekilde anlaşılması gerektiği de ifade edilmektedir. Dolayısıyla, üyelerinin çeşitli ihtiyaçlarını piyasaya göre daha ucuz şekilde karşılamak amacıyla kurulan örneğin tüketim kooperatifi gibi müesseselerin de bir işletmesi bulunmaktadır ve bu işletme, diğer unsurları da bünyesinde taşımak koşuluyla bir ticari işletme olabilecektir. Nihayet, gelir sağlama amacı ile yürütülen faaliyetin ceza kanunları uyarınca bir suç oluşturmaması ve ayrıca ahlaka da aykırı bulunmaması gerektiğine de, işaret etmek gerekir. Zira aksine bir değerlendirme, örneğin uyuşturucu üretimi ve ticareti gibi kanunen yasaklanmış bir faaliyete, başkaca kanun hükümleri ile geçerlilik tanınması anlamına gelecektir ki hukuk düzeninin böyle bir sonucu kabul etmesi mümkün değildir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7

8 Devamlılık Bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi açısından gerekli olan bir başka unsur da o işletmenin devamlı bir şekilde faaliyet yürütüyor olmasıdır. Tabi devamlılık tan ne anlaşılması gerektiği açıkça ortaya konulmalıdır. Hemen ve önemle belirtilmelidir ki devamlılık, daimilik demek değildir. Yani bir işletmenin devamlı olarak faaliyet gösteriyor olması, o işletmenin kesintisiz bir şekilde ve belirsiz bir süreli olarak faaliyet göstermesi anlamına gelmez. Burada önemli olan o faaliyetin bir devam kast ve amacı ile yapılıyor olmasıdır. Yani bir veya birkaç kereye mahsus, tesadüfi ya da geçici olarak yürütülen bir faaliyet olmamalıdır. Ancak faaliyetin niteliği gereği ya da ortaya çıkan şartlar nedeniyle faaliyete bir süreliğine ara verilmesi, o işletmede devamlılık unsuru bulunmadığı şeklinde yorumlanamaz. Örneğin sadece kışın kayak sezonunda faaliyet gösteren bir otel işletmesinin, kayak sezonu sona erdikten sonra bir diğer kayak sezonuna kadar faaliyetini durdurması veya sadece deniz sezonunun başlayıp sona erdiği yaz döneminde faaliyet yürüten bir plaj işletmesinde devamlılık unsurunun bulunmadığı söylenemez. Bunun gibi, tacirin hastalığı nedeniyle üç ay kapalı kalan bir işletmede de devamlılık unsuru bulunmaktadır. Buna karşılık, sahip olduğu özel aracı ile tesadüfen birkaç kez bir taşımacılık faaliyeti yürüten veya birkaç kez taşınmaz satışına aracılık yapan kişinin faaliyeti, elde edilen gelir ne kadar yüksek olursa olsun devamlılık unsuru taşımamaktadır. Önemle ifade etmek gerekirse, devamlılık unsuru açısından değerlendirildiğinde, ticari işletme ile esnaf işletmesi arasında herhangi bir farklılıktan söz edilemeyecektir. Zira bir esnaf işletmesinde de devamlılık unsurunun bulunması gereklidir. İşletme, girişimci/kişi unsuru ve emek ve sermaye/malvarlığı unsurundan meydana gelen bir organizasyondur. Ticari işletme de özünde bir işletme olduğu için ticari işletmenin yapısında da kişi unsuru ile malvarlığı unsuru yer almaktadır. Sonuç olarak devamlılık unsuru taşıyan bir faaliyetin yürütücüsü, söz konusu ekonomik faaliyeti tesadüfen değil, meslek şeklinde ve bir organizasyon yapılanması içerisinde icra etmektedir. Bağımsızlık Bir işletmenin ticari işletme olarak nitelendirilebilmesi için gerekli olan diğer unsur, o işletmenin bağımsız olarak faaliyetini yürütmesi gereğidir. Bağımsızlıktan kasıt, işletmeyi işletenin kendi işletme politikasını kendisinin belirlemesi; işletmenin iç ilişkide işleten dışında başka bir kişi ya da kurumun iradesine bağlı olmaksızın faaliyetini yürütmesidir. Bu nedenle idari bakımdan merkeze bağlı olarak faaliyet gösteren şubeler, bağımsızlık unsuru olmadığı için ayrı bir işletme değildirler. Buna karşılık tacir yardımcılarından acente, komisyoncu ve simsar tarafından yürütülen faaliyetler, idari açıdan bağımsız nitelik arz ettiklerinden, yani bunlar işletme politikalarını kimseden emir ve talimat almadan serbestçe belirleyebildiklerinden, bu kişilere ait işyerleri birer bağımsız işletme niteliğindedir ve diğer unsurları da bünyelerinde taşımaları durumunda ticari işletme olarak değerlendirileceklerdir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8

9 TİCARİ İŞLETMENİN YAPISI VE HUKUKİ NİTELİĞİ Ticari İşletmenin Yapısı Genel Olarak Yukarıda tanımını verdiğimiz üzere işletme, girişimci/kişi unsuru ve emek ve sermaye/malvarlığı unsurundan meydana gelen bir organizasyondur. Ticari işletme de özünde bir işletme olduğu için ticari işletmenin yapısında da kişi unsuru ile malvarlığı unsuru yer almaktadır. Kişi Unsuru Kişi unsuru, ticari işletmeyi kendi adına işleten kişiyi, yani taciri ifade etmektedir. İleride tacir konusu bağımsız bir başlık altında ayrıntılı olarak açıklanacağından burada tacir kavramı üzerinde durulmayacaktır. Ancak şu kadarını belirtmek gerekir ki tacir, bir gerçek kişi olacağı gibi, bir tüzel kişi de olabilir. Bunun yanında tüzel kişiliği bulunmadığı hâlde donatma iştiraki, tacirler hakkındaki hükümlere tabi kılınmıştır. Malvarlığı Unsuru Ticari işletmenin malvarlığı unsuru çeşitlilik arz etmektedir. Nitekim TTK m. 11, f. 3 düzenlemesinde duran malvarlığı, işletme değeri, kiracılık hakkı, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet hakları nın ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurları nın ticari işletmeye dâhil değerler olduğu ifade edilmektedir. Bu değerler kendi içinde bir sınıflandırmaya tabi tutulacak olursa, ticari işletmenin malvarlığı unsurları, maddi ve maddi olmayan şeklinde iki kategoride incelenebilir. Maddi Malvarlığı Unsurları Ticari işletmenin faaliyetine devamlı şekilde tahsis edilmiş bulunan malvarlığı, maddi yatırım malvarlığıdır. a. Duran (Yatırım) Malvarlığı: Ticari işletmenin faaliyetine devamlı şekilde tahsis edilmiş bulunan maddi yatırım malvarlığıdır. Bunların başında, ticari işletmenin sahibine ait olup da sürekli bir biçimde işletmenin faaliyetine özgülenen taşınmazlar, bunların bütünleyici parçaları ve eklentileri yer almaktadır. Bunun gibi işletmenin faaliyetlerinde kullanılan bütün makineler, aletler, motorlu nakil araçları, mobilyalar gibi taşınır mallar da işletmenin duran malvarlığı kapsamına dâhildir. b. Dönen Malvarlığı: Her ne kadar TTK m. 11, f. 3 düzenlemesinde açıkça belirtilmiş olmasa ve aynı zamanda duran malvarlığı kapsamında da değerlendirilmeyecek olmasına karşın, işletmenin kasasındaki para mevcudu ile birlikte, ham madde, yarı mamul ya da mamul mallardan oluşan dönen varlıkların da ticari işletmenin malvarlığı unsurları içerisinde yer alması gerekmektedir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9

10 Maddi Olmayan Malvarlığı Unsurları Bu unsurların birçoğu ayrı bir başlık altında ifade edileceğinden bazılarını burada sadece saymakla yetinecek, bazılarını ise önemine binaen kısaca açıklayacağız. a. Ticaret Unvanı ile Ayırt Edici Ad ve İşaretler: Ticari işletmenin gayrı maddi unsurları arasında öncelikli olarak, taciri diğer tacirlerden ayırt etmeye yarayan ad olan ve tacirin mutlak surette seçip, ticaret siciline tescil ettirmesi ve ticari işletmesi ile ilgili işlemlerinde kullanması zorunlu bulunan ticaret unvanı ; şayet tacir tarafından kullanılıyorsa, işletmeleri birbirinden ayırt etmeye yarayan ad, işletme adı ve yine tacir tarafından kullanılıyorsa, işletmenin mal ve/veya hizmetlerini başka işletmelerin/teşebbüslerin mal ve/veya hizmetlerinden ayırt etmek üzere kullanılan marka gelir. TTK m. 11, f. 3 düzenlemesinde ticaret unvanı önemi nedeniyle özel olarak belirtilmiştir. b. Fikri Mülkiyet Hakları: TTK m. 11, f. 3 te ticaret unvanının ardından diğer fikri mülkiyet hakları zikredilmiştir. Ticaret unvanı dışındaki başlıca fikri mülkiyet hakları arasında patentler, faydalı modeller, endüstriyel tasarımlar, telif hakları ile bir eserden ekonomik olarak yaralanma olanağı sağlayan mali haklar, know-how gibi haklar gelmektedir. c. Hak ve Alacaklar: TTK m. 11, f. 3 de açıkça belirtilmiş olmamakla birlikte, ticari işletmenin faaliyeti sırasında oluşan ve ister bir senede bağlı olsun ister olmasın bütün alacaklar ile bunların teminatları da işletmenin bir bütün olarak malvarlığı unsurları arasında yer almaktadır. d. Kiracılık Hakkı: TTK m. 11, f. 3 te kiracılık hakkı nın da ticari işletmenin malvarlığına dâhil olduğu öngörülmektedir. Ancak kiracılık hakkının gündeme gelebilmesi için tacirin faaliyet yürüttüğü iş yerinde kiracı olarak bulunuyor olması gerekir. Her ticari işletmenin bir merkezinin bulunması kanuni bir gereklilik olarak öngörülmüştür. Kira sözleşmesinin süresinin sona ermesi durumunda yenilenmemesi ya da işletmenin kiracılık hakkı ile birlikte devredilememesi, kiracı-tacirin o yerde yürüttüğü faaliyetin bir sonucu olarak kiralanan yerde oluşacak fazla değerden malikin sebepsiz olarak yararlanmasına yol açabilecektir. İşte bu nedenledir ki kiracı-tacirin bir taraftan mevcut yerde faaliyetini devam ettirmesi durumunda kira sözleşmesinin yenilenmesi; diğer taraftan da ayrıntılarını ileride açıklayacağımız üzere, işletmesini bir bütün olarak devretmesi olasılığında, kiracılık hakkının da yapılacak devrin kapsamına girmesi bakımından korunmaya değer bir çıkarının olduğu kabul edilmektedir. e. İşletme Değeri: 6102 sayılı TTK da işletme değeri ticari işletmenin malvarlığı unsurları arasında açıkça sayılmıştır. İşletme değeri ile ilgili olarak hükmün gerekçesinde, İkinci önemli unsur, işletmeye bağlı müşteri çevresini de kapsayan ve işletmenin, teker teker malvarlığı unsurlarının değerleri toplamını aşan değeri şeklinde anlaşılan işletme değeridir. şeklinde bir açıklama yapılmıştır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10

11 Ticari İşletmenin Hukuki Niteliği Ticari işletme, özel bir malvarlığı olarak değerlendirilemez. Çünkü tacirin ticari işletmesine özgülediği mallar, kişisel malvarlığına dâhil olanlardan ayrı bir hukuki düzene tabi tutulmamakta ve aynı zamanda tacir de ticari işletmesi nedeniyle yüklendiği borçları için sorumluluğunu ticari işletmenin malvarlığı ile sınırlama olanağına sahip bulunmamaktadır. Yani, hukuki açıdan ticari işletmenin malvarlığı, tacirin genel malvarlığı içinde yer alır; tacirin genel malvarlığından ayrı bir şekilde nitelendirilemez. Bununla birlikte ticari işletmenin ticari organizasyon ve kazanç olanaklarında ifadesini bulan bir faaliyet çevresi ile buna bağlı hak, mal ve borçlardan oluşan iktisadi bir bütünlük olduğu ifade edilmektedir. Hukuk sistemimizde, bu bütünün, bütünü oluşturan çeşitli unsurlar üzerinde ayrı ayrı işlem yapmaya gerek kalmaksızın hukuki işlemlere konu oluşturmasına olanak verilmiştir. İleride ayrıntılarını ortaya koyacağımız üzere, ticari işletme, tacirin diğer malvarlıklarından ayrı bir şekilde, bir bütün olarak devredilebilmekte veya ticari işletme üzerinde rehin hakkı kurulabilmektedir. Dolayısıyla bu düzenlemeler, ticari işletmenin kendisini oluşturan unsurlardan bağımsız bir bütün olarak algılanmasına olanak vermektedir. TİCARİ İŞLETMEDE MERKEZ VE ŞUBE Merkez Her ticari işletmenin bir merkezinin bulunması kanuni bir gereklilik olarak öngörülmüştür. Nitekim 6102 sayılı TTK m. 40, f. 1 düzenlemesinde bu husus Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren on beş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirir. denilmek suretiyle açıkça belirtilmiştir. Bunun gibi, Ticaret Sicil Yönetmeliği nin Tescil kenar başlıklı 50 nci maddesinde gerçek kişilere ait ticari işletmelerde tescil edileceği belirtilen olgular arasında işletmenin merkezi de sayılmıştır (bkz. TSY m. 50, f. 1, b. d). Ancak ne 6102 sayılı TTK da ne de Ticaret Sicil Yönetmeliği nde işletmenin merkezi kavramından ne anlaşılması gerektiği açıklanmıştır. Öğretide neredeyse görüş birliği içinde ifade edildiği üzere, bir yerin ticari işletmenin merkezi olarak nitelendirilebilmesi için o yerin, işletmenin idari, ticari ve hukuki açıdan işlemlerinin toplandığı ve yürütüldüğü yer olması gerekir. Bu nedenle işletmenin merkezi, bazı durumlarda işletmenin üretim yapılan yerinden, malların depolandığı yerden farklı bir yerde olabilmektedir. Örneğin işletmenin üretim yeri Kocaeli nde, buna karşılık işletmenin idari, ticari ve hukuki işlemlerinin yürütüldüğü yer İstanbul da ise, o işletmenin merkezi İstanbul dur. Bunun gibi gerçek kişilere ait ticari işletmelerde bazen gerçek kişi tacirin yerleşim yeri ile işletmenin merkezi farklı yerler de olabilmektedir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11

12 Şöyle ki gerçek kişi tacir Yalova da ikamet etmekte; buna karşılık işletmenin merkezi İstanbul da olabilmektedir. Şube, bağımsız bir ticari işletme değildir. Bir başka ifade ile ticari işletmenin bir parçası olduğu için şube, merkeze bağlıdır. Tüzel kişiler tarafından işletilen ticari işletmelerde ise merkezin tespiti çok daha kolaydır. Zira merkez, dernek tarafından işletilen ticari işletmelerde derneğin tüzüğünde (TMK m. 58, f. 2; ayrıca Dernekler Kanunu m. 2, f. 1, b. c hükmünde derneğin merkezinin, derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği belirtilmiştir); ticaret şirketlerinde ise, şirket sözleşmesinde gösterilen yerdir. Şube Ticari işletmede yürütülen faaliyeti daha geniş müşteri çevresine ulaştırılmak istenmesi ve ayrıca, faaliyetin tek merkezden yürütülmesinin tacir açısından zorlaşması durumunda başvurabilecek yollardan biri de şube açma yoluna gitme olacaktır sayılı TTK da şube ile ilgili birçok hüküm bulunmasına karşın, Kanun da şubenin tanımı yapılmamıştır. Bununla birlikte 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu m. 9, f. 2 de nerelerin şube sayılacağı; 5411 sayılı Bankacılık Kanunu m. 3 hükmünde, nerelerin şube olarak ifade edileceği belirtilmiştir. Diğer taraftan Ticaret Sicil Yönetmeliği m. 118, f.1 de şubenin tanımına yer verilmiştir. Buna göre Bir ticari işletmeye bağlı olup ister merkezinin bulunduğu sicil çevresi içerisinde isterse başka bir sicil çevresi içinde olsun, bağımsız sermayesi veya muhasebesi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın kendi başına sınai veya ticari faaliyetin yürütüldüğü yerler ve satış mağazaları şubedir. Görüldüğü üzere gerek 5174 sayılı Kanun da gerek Ticaret Sicil Yönetmeliği nde, merkezin yaptığı işler türünden asli nitelikteki işleri yapması aranmadan, sadece satış işlemlerini yapan satış mağazaları şube olarak nitelendirilmiştir. Şubenin Unsurları Şubenin dış ilişkilerde bağımsızlığı, merkezin yaptığı işlemler türünden işlemleri üçüncü kişilerle kendi başına yapma yetkisine sahip olması anlamına gelmektedir. Merkeze Bağımlı Olma Şube, bağımsız bir ticari işletme değildir. Bir başka ifade ile ticari işletmenin bir parçası olduğu için şube, merkeze bağlıdır. Bu durumun doğal bir sonucu olarak merkezin ve şubenin mülkiyetinin aynı gerçek veya tüzel kişi tacire ait olması gerekir. Şubenin kendisine ait, merkezden bağımsız bir işletme politikası bulunmamaktadır. Bu nedenle şubenin kârı veya zararı merkezin olacaktır. Bunun gibi, şube aracılığıyla elde edilen hakların, yine, üstlenilen borçların sahibi de şube değil tacirdir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12

13 Dış İlişkilerde Bağımsızlık Her ne kadar şube, merkeze bağlı bir birim ise de dış ilişkilerinde bağımsızdır. Şubenin bağımsızlığı, merkezin yaptığı işlemler türünden işlemleri üçüncü kişilerle kendi başına yapma yetkisine sahip olması anlamına gelmektedir. Ancak bir yerin şube olarak nitelendirilebilmesi için merkezin yapmış olduğu her türlü işi yapıyor olması gerekmemektedir. Ticari işletmede yürütülen faaliyetin türüne göre asli nitelik taşıyan işlemlerin yapılması yeterlidir. Örnek olarak, mevduat kabul etme, kredi açma gibi işlemler bankacılık faaliyetinde asli işlemlerdendir. Dolayısıyla banka tüzel kişiliğine ait, merkezin dışındaki bir birim, mevduat kabul ediyor, kredi açıyor, ancak kambiyo işlemlerini yürütme yetkisi bulunmuyor olsa da o yerin şube olarak nitelendirilmesi gerekir. Yer ve Yönetim Ayrılığı Şube, ticari işletmede yürütülen faaliyetleri daha geniş kitlelere ve daha kolay bir şekilde ulaştırmayı hedefleyerek açıldığından kural olarak merkez ile şube arasında yer ayrılığı bulunmaktadır. Ancak bu durumu mutlak gerekli olarak değerlendirmemek gerekir. Zira şube, merkezin bulunduğu şehirden başka bir şehirde açılabileceği gibi, aynı şehir içinde ve hatta aynı binada da faaliyet yürütebilir. Bu nedenle bir yerin şube olarak nitelendirilebilmesi açısından yer ayrılığı ölçütü kesin bir ölçüt değildir. Şube, merkezden ayrı olarak kendi başına merkezin yaptığı işler türünden işleri yapabildiğinden, merkezden ayrı bir yönetime sahip olması gerekir. Yani şubenin yönetimi, merkezin yönetiminden ayrı olmalıdır. Bu durumun bir sonucu olarak, şubenin merkezden ayrı bir muhasebeye ve ticari defterlere sahip olması gerekir. Ancak bu ölçütü, muhasebe işlemlerinin mutlaka şubede yapılması ve ticari defterlerin de mutlaka şubede tutulması şeklinde anlamamak gerekir. Şubenin muhasebesi ve ticari defterleri merkezde tutulabilir. Bir yerin şube sayılabilmesi açısından müstakil sermayeye sahip olması zorunlu değildir. Şubeye ayrı bir sermaye tahsis edilip edilmemesi, tamamen tacirin bir tercihidir. Nitekim şubeyi tanımlayan Ticaret Sicil Yönetmeliği m. 118, f. 1 düzenlemesinde de şubenin bağımsız bir sermayeye sahip bulunup bulunmamasının önemli bir unsur olmadığı belirtilmiştir. Bir Yerin Şube Sayılmasının Ticaret ve Usul Açısından Hukuki Sonuçları Ticaret Hukuku Açısından Hukuku (1) Tescil Bakımından: Tescil kenar başlıklı 6102 sayılı TTK m. 40 hükmünde merkezi Türkiye de bulunan ticari işletmelerin şubelerinin de bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilan olunacağı; buna karşılık merkezleri Türkiye dışında bulunan ticari işletmelerin Türkiye deki şubelerinin, kendi ülkelerinin kanunlarının ticaret unvanına ilişkin hükümleri saklı kalmak şartıyla, yerli ticari işletmeler gibi tescil olunacağı ve aynı zamanda bu şubeler için yerleşim yeri Türkiye de bulunan tam yetkili bir ticari temsilcinin atanacağı ifade edilmiştir Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

14 Şayet, merkezi Türkiye dışında bulunan ticari işletmenin Türkiye de birden çok şubesi varsa, ilk şubenin tescilinden sonra açılacak şubeler yerli ticari işletmelerin şubeleri gibi tescil olunacaktır. Diğer taraftan 5174 sayılı Kanun m. 9, f. 1, c. 1 hükmüne göre, ticaret siciline kayıtlı tacirler, sanayici ve deniz taciri sıfatını haiz tüm gerçek ve tüzel kişiler ile bunların şubeleri ve fabrikaları, bulundukları yerdeki odaya kaydolmak zorundadırlar. (2) Ticaret Unvanı Bakımından: 6102 sayılı TTK m. 48, f. 1 uyarınca şubeler, merkezlerinin ticaret unvanını, şube olduklarını belirterek kullanmak zorundadırlar. Şayet merkezi yurt dışında bulunan ticari işletme Türkiye de şube açmışsa, Türkiye deki şubesinin ticaret unvanında, merkezin ve şubenin bulunduğu yerlerin ve şube olduğunun gösterilmesi zorunludur (TTK m. 48, f. 3). Ticari işletmenin devri hâlinde bu devrin kapsamına, işletmenin bir parçası olan şube/şubeler de girer. (3) Ticari Temsilcinin Temsil Yetkisinin Sınırlandırılması Bakımından: 6098 sayılı TBK m. 549, f. 1 hükmüne göre, tacirin en geniş yetkilerle donatılmış yardımcısı olan ticari temsilcinin yetkisi, belli bir şubenin işleri ile sınırlandırılabilir. Ancak temsil yetkisine ilişkin bu sınırlamaların, iyiniyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesi için ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi zorunludur. (4) Ticari İşletmenin Devri Halinde Devrin Kapsamı Bakımından: Aşağıda ayrıntılarını açıklayacağımız üzere, ticari işletmenin devri halinde bu devrin kapsamına, işletmenin bir parçası olan şube/şubeler de girer. Usul Hukuku Açısından (1) Yetki bakımından: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 14, f. 1 hükmü uyarınca, bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Buna karşılık, şubeyle yapılan bir işlem dolayısıyla da olsa tacir aleyhine iflas yolu ile takip, ancak merkezin bulunduğu yerde yapılabilir ve İcra ve İflas Kanunu m. 154, f. 1 e göre iflas yoluyla takipte yetkili merci, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesidir. Şayet ticari işletmenin merkezi yurt dışında ve bu işletmenin Türkiye de şube/şubeleri bulunuyorsa, iflas davası Türkiye deki şubenin; birden fazla şubenin bulunması durumunda ise merkez şubenin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde açılacaktır. (2) Haciz İhbarnamesinin Tebliği Bakımından: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 89, f. 7 düzenlemesine göre, haciz ihbarnamesi, borçlunun hak ve alacaklarının bulunabileceği bir tüzel kişinin veya işletmenin şubesine veya tüm şubelerini kapsayacak şekilde merkezine tebliğ edilir. Haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği merkez, tüm şubeleri veya birimlerini kapsayacak şekilde beyanda bulunmakla yükümlüdür. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14

15 TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ Genel Olarak Kanun koyucu, tacirin ticari işletmesinin, tacirin diğer malvarlığından ayrı bir şekilde, aktif ve pasifleri ile bir bütün olarak devredilmesine olanak tanımıştır. Ticari işletmenin devri ile ilgili düzenleme hem 6102 sayılı TTK m. 11, f. 3 te hem de 6098 sayılı Borçlar Kanunu m. 202 de yer almaktadır. Bununla birlikte BK m. 203 de, bir işletmenin diğer bir işletme ile aktif ve pasiflerin karşılıklı olarak devralınması suretiyle birleştirilmesi hükme bağlanmış ve bu durumun esas itibarı ile BK m. 202 ye tabi olacağı belirtilmiştir. BK m. 202 ve m. 203 te, işletmeler düzeyinde kalan malvarlığı birleşmeleri düzenlenmiştir. TTK m. 11, f. 3 hükmü sadece bir ticari işletmenin devrinde uygulama alanı bulacak iken; BK m. 202 hükmü, her türlü işletme (esnaf işletmesi dâhil) ve malvarlığının devri açısından uygulanacaktır. Devir Sözleşmesi: 6102 sayılı TTK m. 11, f. 3 hükmünde ticari işletmenin devri sözleşmesinin yazılı olarak yapılacağı öngörülmüştür. Ticari işletmenin devri için öncelikli olarak bir devri sözleşmesinin yapılması zorunludur. Devre konu olan bir ticari işletme olduğu için devir sözleşmesinin devreden tarafında ticari işletmenin sahibi gerçek ya da tüzel kişi tacir; devralan tarafında ise, herhangi bir gerçek ya da tüzel kişi yer alabilecektir (bk. TSY m. 51). Devir sözleşmesi bizzat taraflarca akdedilebileceği gibi, tarafların yetkili temsilcileri aracılığıyla da yapılabilecektir. Ancak, en geniş yetkili tacir yardımcısı olan ticari temsilcinin temsil yetkisi ticari işletmenin devrini kapsamadığı için, bu konuda kendisine tacir tarafından özel yetki belgesi verilmedikçe ticari işletmeyi hukuken geçerli bir şekilde devredemeyeceği olgusuna dikkat edilmelidir. Buna karşılık, tüzel kişi tacirlerin kanuni temsilcilerinin tüzel kişinin sahip olduğu bir ticari işletmeyi devretmek konusunda ilke olarak yetkili bulundukları konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır sayılı TTK m. 11, f. 3 hükmünde ticari işletmenin devri sözleşmesinin yazılı olarak yapılacağı öngörülmüştür. Dolayısıyla BK m. 12, f. 2 hükmü uyarınca, yazılı yapılmayan ticari işletmenin devri sözleşmesi geçerli olmayacaktır. Ayrıca sözleşmenin tescil ve ilan edilmesinin gerektiği de belirtilmelidir. Kanun da bir açıklık olmadığı için tartışmalı olmakla birlikte, öğretide çoğunluğun benimsediği görüşe göre buradaki tescil kurucu niteliktedir. Diğer taraftan, ticari işletmenin malvarlığı içerisinde, örneğin bir taşınmaz veya motorlu taşıt aracı gibi, devri, resmî senet düzenlenmesini gerektiren daha ağır bir şekil şartına tabi tutulmuş unsurların bulunması durumunda dahi, ticari işletmenin devri sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması yeterli olacaktır. Daha açık bir ifadeyle, yazılı devri sözleşmesi, resmî şeklin arandığı durumlarda, resmî şeklin yerini tutacaktır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15

16 Devrin Kapsamı Bir ticari işletmenin devrinden söz edilebilmesi için devir sözleşmesinin ticari işletmeyi bir bütün olarak konu edinmiş olması gerekmektedir. Ancak bu, geçerli bir devir için işletmenin malvarlığında bulunan bütün unsurların istisnasız bir şekilde devrin kapsamında yer alması gerektiği anlamına da gelmemektedir. Nitekim TTK m. 11, f. 3, c. 2 düzenlemesinde, ticari işletmenin malvarlığına dâhil münferit bazı unsurların, devir sözleşmesinde öngörülmek koşuluyla, devrin kapsamı dışında tutulabileceğine izin verilmektedir. Bir ticari işletmenin devrinin TTK m. 11, f. 3 kapsamında değerlendirilebilmesi için devredilen unsurlarla ticari işletmenin faaliyetine devam edebilmesi zorunludur. Aksi takdirde yapılan devir, hukuken geçerli bir ticari işletme devri olmayacak ve TTK m. 11, f. 3 düzenlemesinden yararlanılamayacaktır. Bu arada hangi malvarlığı unsurlarının işletmenin faaliyetini devam ettirebilmesi açısından zorunlu olduğu, her somut olayda ayrı değerlendirilecektir. Aksi devir sözleşmesinde açıkça öngörülmediği sürece ticari işletmenin devri sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiğinin kabul olunacağı belirtilmiştir. TTK m. 11, f. 3 düzenlemesinde, aksi devir sözleşmesinde açıkça öngörülmediği sürece ticari işletmenin devri sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiğinin kabul olunacağı belirtilmiştir. Devrin Hüküm ve Sonuçları: (1) Ticari işletmesini devreden kişi, ticareti terk etmiş olur ve tacir sıfatını kaybeder. Ancak ticareti terk eden kişinin hukuki durumu açısından hem Türk Ticaret Kanunu hem de İcra ve İflas Kanunu nda düzenlemeler bulunmaktadır. Ticareti terk eden tacir hakkında, ticareti terk ettiğinin, İİK m. 44 f. 1 uyarınca ilan edilmesi tarihinden itibaren, bir yıl içinde, iflas yolu ile takip yapılabilir. (2) Ticari işletmenin devri sonucunda, devri sözleşmesinde aksine bir hüküm yoksa işletmeye daimi şekilde tahsis olunan tüm unsurlar devralana geçer; ancak taraflar devir sözleşmesine açıkça hüküm koyarak, münferit bazı unsurları devri kapsamı dışında bırakabilirler. Ticari işletmenin devri sözleşmesi, devredilen ticari işletmenin müşteri çevresinin de devralana geçmesine neden olur. Bu nedenle devreden, kendisi hakkında devri sözleşmesinde bir rekabet yasağı öngörülmemiş bile olsa, devrettiği işletme ile rekabet etmeme borcu altına gire. Bu borcun kaynağı, Medeni Kanun m. 2 de yer alan dürüstlük kuralıdır. (3) Ticari işletmenin devri, olayların önemli bir kısmında bir satış sözleşmesine dayanacağından, bu sözleşmeyle ilgili Borçlar Kanunu nun satış sözleşmesinde ayıp ve zapta karşı tekeffül hükümleri burada da uygulama alanı bulur. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16

17 (4) Devrolunan ticari işletmenin borçları, devrin alacaklılara bildirilmesinden (ihbar edilmesinden) veya Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi ile ilanından itibaren devralana geçer. Devralanın söz konusu bu borçlardan sorumluluğu, her bir borç için öngörülmüş bulunan zaman aşımı süresince devam eder. BK m. 202 de bildirimin (ihbarın) devralan tarafından yapılacağı belirtilmiştir. Bildirimin yapılma şekli ile ilgili olarak maddede bir düzenleme olmadığı için, telefon, mektup, sirküler, noter ihbarnamesi gönderme yoluyla yapılabilecektir. Görüldüğü üzere ticari işletmenin devrinde, devralanın işletmenin devir tarihine kadar doğan borçlarından sorumluluğu, tarafların iradesi dışında bir kanun hükmünden kaynaklandığından, devralan kendisi tarafından bilinmeyen borçlardan da sorumlu olacaktır. (5) Ticari işletmenin devir tarihine kadar doğan borçlardan devreden de devralan ile birlikte iki yıl süre ile müteselsilen sorumludur. Devredenin de devir tarihine kadar doğan borçlardan sorumlu tutulması, işletmenin devrinde, borçların, alacaklıların rızası aranmaksızın devralana geçmesinin, alacaklılar bakımından doğurabileceği olumsuz sonuçların azaltılmasına yönelik olduğu ifade edilmektedir. Ticari işletmenin devrinde, devralanın işletmenin devir tarihine kadar doğan borçlarından sorumluluğu, tarafların iradesi dışında bir kanun hükmünden kaynaklandığından, devralan kendisi tarafından bilinmeyen borçlardan da sorumlu olacaktır. (6) Ticari işletmesini devreden tacirin, ticari işletmesi ile ilgili olarak üstlendiği bir borç için kefalet (ya da rehin) verilmişse, devir kefilin (veya rehin verenin) durumunu eskisine oranla kötüleştirmediğinden, kefilin (veya rehin verenin) onayını aramadan kefaletin (veya rehnin) iki yıl daha devamını kabul etmenin uygun olacağı ifade edilmektedir. (7) İş Kanunu m. 6, f. 1 hükmü uyarınca iş yeri veya iş yerinin bir bölümü hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde iş yerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer. TİCARİ İŞLETME REHNİ Genel Olarak Medeni Kanun m. 939, f. 1 hükmüne göre taşınırlar üzerinde rehin kurulabilmesi için kural olarak o taşınır mal üzerindeki zilyetliğin alacaklıya devredilmesi gerekmektedir. Taşınırların rehni için aranan bu koşul, ticari işletmesindeki malvarlığı unsurlarından başka bir güvencesi olmayan tacir açısından son derece elverişsiz bir çözümdür. Zira kredi almak durumunda kalan tacir ancak işletmesindeki örneğin makinaların zilyetliğini bankaya devretmek durumunda kalacaktır. Böyle bir olasılıkta tacirin borçlandığı krediyi ödemesi ve aynı zamanda kredi almak yoluyla hedeflediği işleri gerçekleştirmesi son derece güç bir hâle gelecektir. Diğer taraftan banka, zilyetliğini devraldığı bu makinalar için bir depo kiralamak, zaman zaman bu makinaların bakım işlemlerini yerine getirmek durumunda kalacaktır ki bu da banka açısından önemli birtakım külfetlere katlanmak anlamına gelecektir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17

18 İşte kanun koyucu, ortaya çıkabilecek bu olumsuzlukların önüne geçmek amacıyla 1971 yılında 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu nu (kısaca: TİRK) kabul etmiş ve yürürlüğe sokmuştur. Böylece çeşitli malvarlığı unsurlarından oluşan ticari işletmelerin bir bütün olarak, yani işletmenin taşınır malvarlığı unsurlarının zilyetliğinin alacaklıya devredilmesine gerek kalmaksızın, rehnedilebilmesinin yolu açılmıştır. Rehnin Konusu TİRK m. 1 hükmüne göre; - Ticaret sicilinde tescilli ticari işletmeler ve - Esnaf ve sanatkâr sicilinde tescilli esnaf işletmeleri üzerinde ticari işletme rehni kurulabilecektir. Şayet tacirin birden fazla ticari işletmesi bulunuyorsa, her bir ticari işletme diğerinden bağımsız olarak ayrı ayrı ticari işletme rehni sözleşmesine konu olabilecektir. Rehnin Kuruluşu Ticari işletme rehninin kapsamına giren unsurların tam listesinin ve bunların ayırdedici özelliklerinin de yer alacağı rehin sözleşmesi, işletmenin kayıtlı bulunduğu sicil çevresindeki bir noter tarafından resen düzenlenir. Ticari İşletme Rehni Sözleşmesi Ticari işletme (veya esnaf ve sanatkâr işletmesi) üzerinde ticari işletme rehni kurulabilmesi için öncelikle bir rehin sözleşmesi yapılması gerekir. Rehin sözleşmesinin tarafları TİRK m. 2, f. 1 de gösterilmiştir. Buna göre; -Rehin Borçluları: (1) Üzerinde ticari işletme rehni tesisi edilecek işletme bir ticari işletme ise ticaret siciline tescilli ticari işletmenin sahibi tacir; (2) Üzerinde rehin tesisi edilecek işletme esnaf veya sanatkâr işletmesi ise esnaf ve sanatkâr siciline tescilli esnaf (veya sanatkâr) işletmesinin sahibi esnaf (veya sanatkâr) - Rehin Alacaklıları: (1) Tüzel kişiliği haiz ve sermaye şirketi olarak kurulmuş kredi müesseseleri (yani bankalar); (2) Kredili satış yapan gerçek veya tüzel kişiliği haiz müesseseler; (3) Kooperatifler. Görüldüğü üzere, ticari işletme rehni sözleşmesinin yapılması anında rehin alacaklısı olabilecekler Kanunda sınırlı sayım şeklinde belirtilmiştir. Ancak lehine ticari işletme rehni tesis olunan ve Kanun da sayılan bu kurumlar, sonradan rehinli alacaklarını TİRK m. 2 de sayılan rehin alacaklılarının dışında başka kişi ya da kuruma devredebilirler. Ticari işletme rehninin kapsamına giren unsurların tam listesinin ve bunların ayırdedici özelliklerinin de yer alacağı rehin sözleşmesi, işletmenin kayıtlı bulunduğu sicil çevresindeki bir noter tarafından resen düzenlenir (TİRK m. 4). Sadece imza tasdikli rehin sözleşmesi, ticari işletme rehni sözleşmesinin geçerliliği açısından yeterli değildir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18

19 Bunun gibi, işletmenin kayıtlı bulunduğu sicil çevresinin dışında başka bir sicil çevresindeki noterin düzenleme şeklinde yapmış olduğu ticari işletme rehni sözleşmesi de geçerli kabul edilmemektedir. Tescil: Bir ticari işletme (ya da esnaf veya sanatkâr işletmesi) üzerinde rehin hakkının doğumu (kurulabilmesi) için sadece ticari işletme rehni sözleşmesinin düzenlenmiş olması yeterli değildir. Rehin hakkı, sözleşmenin, işletmenin kayıtlı bulunduğu ticaret ya da esnaf ve sanatkâr siciline tescil ile doğar (TİRK m. 5, f. 1). Sicile tescil, rehin hakkının kurulabilmesi için kurucu niteliktedir. Ticari işletme rehni sözleşmesinin tescili, işletme sahibi (tacir veya esnaf ya da sanatkâr) tarafından talep edilebileceği gibi, lehine rehin hakkı kurulacak kurumların yetkilileri tarafından da talep olunabilir (TİRK m. 5, f. 1). Tescili talep etme süresi TİRK m. 5, f. 2 de, ticari işletme rehni sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren on gün olarak belirtilmiştir. Rehnin Diğer Sicillere Bildirilmesi TİRK in 7 nci maddesi uyarınca ticari işletme (esnaf veya sanatkâr işletmesi) üzerindeki rehin hakkı, sicil memuru tarafından yapılacak bildirim üzerine markalar, patentler gibi sınai haklar için Türk Patent Enstitüsü nezdinde tutulan sicillere; maden siciline; motorlu nakil araçları için trafik siciline ve şayet işletmenin şubeleri bulunuyorsa, şubelerin bulunduğu yer sicillerine kaydedilir. Ticaret unvanı ve işletme adı, rehnin tescili anında mevcut ve işletmenin faaliyetine tahsis edilmiş olan makina, araç, alet ve motorlu nakil araçları, ihtira beratları, markalar, modeller, resimler ve lisanslar gibi sınai haklar ticari işletme rehninin kapsamında yer alır. Şayet işletmenin üzerinde faaliyet yürüttüğü taşınmaz işletme sahibine aitse, sicil müdürü tarafından yapılacak bildirim üzerine durum, tapu kütüğünün ilgili sayfasındaki beyanlar hanesine kaydolunur. Bunun gibi, ticari işletmenin malvarlığı unsurları arasında gemi siciline kayıtlı gemiler bulunuyorsa, ticari işletme rehni sözleşmesi, geminin bağlı bulunduğu gemi siciline de işlenir. Ticari işletme (veya esnaf ve sanatkâr işletmesi) üzerinde kurulan rehnin diğer sicillere bildirilmemesi ticari işletme rehninin geçerliliğini etkilemez. Rehnin Kapsamı Ticari işletme rehninin kapsamı TİRK m. 3 te gösterilmiştir. Buna göre; Ticaret unvanı ve işletme adı, rehnin tescili anında mevcut ve işletmenin faaliyetine tahsis edilmiş olan makina, araç, alet ve motorlu nakil araçları, ihtira beratları, markalar, modeller, resimler ve lisanslar gibi sınai haklar ticari işletme rehninin kapsamında yer alır. Ticari İşletme Rehninin Hükümleri (1) Rehin borçlusu işletme sahibi, işletmenin normal faaliyetini sürdürebilmesi için gerekli her türlü işlemi yapma yetkisine sahiptir (TİRK m. 10, f. 1). Ancak rehin borçlusu; işletmeyi veya rehne dâhil münferit unsurları devretmek, işletmeyi veya rehne dâhil münferit unsurları ayni bir hakla sınırlandırmak, işletmeyi veya rehne dâhil münferit unsurları başka bir yere nakletmek, işletmeyi Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19

20 veya rehne dahil münferit unsurları başkaları ile değiştirmek isterse alacaklının onayını almak zorundadır (TİRK m. 10, f. 2). Şayet bu işlemlerden herhangi biri/birkaçı alacaklının onayı alınmaksızın yapılırsa, bu işlemler sonucunda alacağını tamamen veya kısmen tahsil edemeyen alacaklının şikâyeti üzerine rehin veren kişi (tacir veya esnaf ya da sanatkâr), hapis ve ağır para cezası ile cezalandırılır (TİRK m. 12, f. 1). Ayrıca talep üzerine hâkim, işletme sahibini, kusurunun ağırlığını göz önünde tutarak rehinle temin edilen alacak miktarına kadar munzam (ek) bir tazminata da mahkum eder (TİRK m. 12, f. 3). (2) Rehin konusu işletmenin bütünüyle devri hâlinde rehin hakkı, devralan kişiye karşı da ileri sürülebilir (TİRK m. 9, f. 1). Buna karşılık, rehinden haberdar olmaksızın ticari işletmenin sicil bölgesi dışındaki münferit unsurları üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hakkı iktisap eden iyiniyetli üçüncü kişinin hakkı korunuştur (TİRK m. 9, f. 2). Ancak alacaklının rehin hakkı, ticari işletme (veya esnaf işletmesi) sahibinin bu üçüncü kişiye karşı sahip olduğu talep hakkı üzerinde devam eder (TİRK m. 9, f. 2, c. 2). Satış bedelinin, işletme sahibine ödenmesinin önüne geçilebilmesi için de durumun, işletmeye dâhil münferit unsuru satın alan kişiye bildirilmesi gerekir. Bu bildirimi almış olmasına karşın, işletme sahibine ödemede bulunan üçüncü kişi, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlü kılınmıştır (TİRK m. 9, f. 4). (3) İşletmeye dâhil malvarlığı unsurlarının tamamı veya bir kısmı için tazminat ya da sigorta tazminatı ödenmesi gerekirse, rehin alacaklısı, bu tazminatlar üzerinde de rehin hakkına sahip olur (TİRK m. 9, f. 3). Kendilerine yapılan bildirime karşın, işletme sahibine tazminat ödeyen kişi veya sigorta şirketi, rehin alacaklısına karşı sorumlu olur (TİRK m. 9, f. 4). (4) Rehin borçlusu, rehin alacaklısının zararına işletmenin rehinli değerini azaltırsa, alacaklı, mahkemeye başvurarak ek bir teminat verilmesini veya durumun eski hâle iadesini isteyebilir. Bunların yerine getirilmemesi durumunda hâkim, alacak henüz muaccel hâle gelmemiş olsa bile alacaklıya teminat eksikliğini karşılayacak miktarda ödeme yapılmasına karar verir (TİRK m. 11). (5) Alacaklı, üçüncü kişilerin rehnin sağladığı teminatı tehlikeye düşürecek fiillerinin önlenmesi için dava açma hakkına sahiptir (TİRK m. 13). (6) Alacağın muacceliyet kazanmasından önce yapılan ve işletme sahibinin borcunu ödememesi durumunda alacaklının ticari işletmenin (veya esnaf işletmesinin) veya işletmeye dâhil münferit bir unsurun mülkiyetini kazanmasını öngören sözleşme geçersizdir (lex commissoria yasağı) (TİRK m. 14, f. 1). (7) Aynı işletme üzerinde birden fazla rehin kurulursa, alacaklıların hakları, rehinlerin tescili tarihine göre belirlenir (TİRK m. 8). (8) Borcun vadesinde ödenmemesi üzerine rehin alacaklısı, rehin konusu işletmenin paraya çevrilmesini talep edebilir. Ticari işletme rehninde, rehne dâhil Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20

21 her unsur, borcun tamamına karşılık oluşturur (TİRK m. 14, f. 2, c. 2). İcra memuru, alacaklının ve işletme sahibinin menfaatlerini dikkate alarak satılacak unsurları ve satışın kapsamını belirler (TİRK m. 15, f. 2). Ticari işletmenin (veya esnaf işletmesinin) ya da münferit unsurlarının paraya çevrilmesinde, İcra ve İflas Kanununun taşınır rehninin paraya çevrilmesi hakkındaki hükümleri uygulanır (TİRK m. 17). Rehnin Sona Ermesi Alacağın Son Bulması Ticari işletme rehni, temin ettiği alacağın son bulması ile ortadan kalkar. Bu durumda ticari işletmenin (veya esnaf işletmesinin) sahibi, sicildeki rehin kaydının silinmesini alacaklıdan isteyebilecektir (TİRK m. 19, f. 1). Alacağının son bulmasına karşın rehin alacaklısı terkin talebinde bulunmazsa, işletmenin sahibi, işletme rehninin ortadan kalktığını gösteren kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanarak rehin kaydının silinmesini ister (Ticaret Sicil Tüzüğü m. 10, b. b) TİRK 19, f. 2 hükmü uyarınca, İcra ve İflas Kanunu nun 153 üncü maddesi ticari işletme rehninin terkini hâlinde de uygulama alanı bulur. Buna göre alacaklının, gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğu veya alacağını alarak rehni çözmekten kaçındığı durumlarda, borçlu, vadesi gelmiş borcunu icra dairesine yatırarak icra mahkemesinden rehin kaydının terkine karar verilmesini de isteyebilir (İİK m. 153). Ticari işletme rehni, temin ettiği alacağın son bulması ile ortadan kalkar. Rehnin terki, ilgili sicil müdürlüğü tarafından TİRK m. 7 de belirtilen diğer sicillere de bildirilir (TİRK m. 19, f. 3). İşletmenin Kaydının Sicilden Terkini TİRK m. 18, f. 1 hükmü uyarınca ticari işletmenin kaydının Ticaret Sicili nden; esnaf işletmesinin kaydının Esnaf ve Sanatkâr Sicili nden terkin edilmesi olasılığında sicil müdürü durumu derhâl alacaklıya bildirir. Aynı maddenin 2 nci fıkrası hükmüne göre ise, ticari işletmenin kaydının Ticaret Sicili nden veya esnaf işletmesinin kaydının Esnaf ve Sanatkâr Sicili nden terkin edilmesi hâlinde alacağın tamamı muaccel olur. Söz konusu işletmenin ilgili sicilden terkin edildiğinin alacaklıya tebliğinden itibaren alacaklı tarafından iki ay zarfında tescil edilmiş bulunan işletme rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takibi yapılmadığı takdirde rehin hakkı düşer (TİRK m. 18, f. 3). Bu durumda tahsil edilemeyen alacağın takibi genel hükümlere göre takip edilebilecektir (TİRK m. 18, f. 4). Rehne Uygulanacak Diğer Hükümler TİRK m. 20 hükmüne göre, ticari işletme rehni hakkında özel düzenleme bulunmayan hâllerde, Medeni Kanun un taşınmaz rehnine ilişkin hükümlerinden TİRK e aykırı olmayanlar uygulanacaktır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21

22 Ödev Ticaret Hukuku Yetkili ve Görevli Mahkeme TİRK m. 22 hükmü uyarınca, TİRK in uygulanması ile ilgili ortaya çıkan anlaşmazlıklar, ilgili işletmenin tescil olunduğu sicilin bulunduğu yerin ticaret mahkemelerinin görevi dâhilindedir. Ticaret siciline tescilin doğurduğu sonuçlar bakımından ticari işletmenin devrinin tescili ile ticari işletme rehninin tescilini karşılaştırınız. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22

23 Hukuku, esas itibarı ile ticari işletme olarak nitelendirilen işletmeleri; tacir olarak nitelendirilen kişileri, tacir olmanın hükümlerini ; ticari iş kavramını, ticari iş olmaya bağlanan sonuçları konu alan, özel hukukun bir alt dalıdır. Özet Ticaret 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nda merkez kavram olarak ticari işletme esas alınmış; bu kapsamda öncelikle ticari işletme kavramı tanımlanmıştır (TTK m. 11, f. 1). Ticari işletme kavramı merkez kavram olarak belirlendikten sonra, ticaret hukuku açısından birçok kavram ve kurum, ticari işletme den yola çıkılarak açıklanmıştır. Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Her ticari işletmenin bir merkezinin bulunması kanuni bir gereklilik olarak öngörülmüştür. Ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde işletme merkezinin, bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirilmesi gerekir. Bir yerin ticari işletmenin merkezi olarak nitelendirilebilmesi için o yerin, işletmenin idari, ticari ve hukuki açıdan işlemlerinin toplandığı ve yürütüldüğü yer olması gerekir. Bir ticari işletmeye bağlı olup ister merkezinin bulunduğu sicil çevresi içerisinde isterse başka bir sicil çevresi içinde olsun, bağımsız sermayesi veya muhasebesi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın kendi başına sınai veya ticari faaliyetin yürütüldüğü yerler ve satış mağazaları şubedir. Kanun koyucu, tacirin ticari işletmesinin, tacirin diğer malvarlığından ayrı bir şekilde, aktif ve pasifleri ile bir bütün olarak devredilmesine olanak tanımıştır. Ticari işletmenin devri ile ilgili düzenleme hem 6102 sayılı TTK m. 11, f. 3 te hem de 6098 sayılı Borçlar Kanunu m. 202 de yer almaktadır. Ticari işletme rehni düzenlemesiyle (TİRK) ticari işletmelerin bir bütün olarak, yani işletmenin taşınır malvarlığı unsurlarının zilyetliğinin alacaklıya devredilmesine gerek kalmaksızın, rehnedilebilmesinin yolu açılmıştır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23

24 DEĞERLENDİRME SORULARI Değerlendirme sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan Bölüm Sonu Testi bölümünde etkileşimli olarak cevaplayabilirsiniz. 1. Aşağıdakilerden hangisi ticari işletmenin unsurlarından biri değildir? a) Gelir elde etme amacı b) Devamlılık c) Esnaf faaliyeti sınırını aşma d) Ticaret siciline tescil e) Bağımsızlık 2. Şube ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? a) Şube işlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda şubenin bulunduğu yerde de dava açılabilir. b) Şube, merkezin ticaret unvanını, şube ibaresi ile birlikte kullanır. c) Şubenin bulunduğu yer ticaret siciline de tescil gerekir. d) Şube ile merkez arasında mekân ayrılığının olması gerekir e) Şubenin işlem hacminin merkezden daha az olması gerekir. 3. Aşağıdakilerden hangisi ticari işletmenin maddi olmayan malvarlığı unsurlarından biri değildir? a) Marka b) Menkul işletme tesisatı c) Kiracılık hakkı d) Patent e) Ticaret unvanı 4. Ticari işletmenin devriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? a) Ticari işletmeler aktif ve pasifleriyle devredilir. b) Devir sözleşmesi yazılı bir biçimde yapılır. c) Devreden, borçlardan devralanla birlikte 2 yıl daha müteselsil sorumludur. d) Devralan bilmediği borçlardan sorumlu değildir. e) Ticari işletmenin devrinde alacaklıların rızası aranmaz. 5. Ticari işletme rehnine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? a) Ticari işletmenin maddi malvarlığı unsurları rehin verenin zilyetliğinde kalır. b) Rehin veren, normal ticari faaliyetlerine devam eder. c) Rehin alanın rızası olmaksızın rehin veren rehne dâhil malvarlığını devredemez. d) Sicil çevresi dışında rehne dâhil bir menkulü devralan iyiniyetli 3. kişinin edinimi korunur. e) Ticari işletme rehni sözleşmesinin 15 gün içinde ticaret siciline tescil ettirilmesi gerekir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24

Tİ CARET HUKUKU SORU TAHMİ NLERİ

Tİ CARET HUKUKU SORU TAHMİ NLERİ Tİ CARET HUKUKU SORU TAHMİ NLERİ 1. TTK da ticari işletme kavramı tanımlanmıştır. Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve

Detaylı

TİCARET HUKUKU (HUK208U)

TİCARET HUKUKU (HUK208U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. TİCARET HUKUKU (HUK208U) KISA ÖZET -2013

Detaylı

TİCARET HUKUKU. 1. TİCARET HUKUKUNA GİRİŞ 2. TİCARİ İŞLETME 3. TİCARİ İŞ, TİCARİ HÜKÜM ve TİCARİYARGI. Öğr. Gör. Fevzi APAYDIN

TİCARET HUKUKU. 1. TİCARET HUKUKUNA GİRİŞ 2. TİCARİ İŞLETME 3. TİCARİ İŞ, TİCARİ HÜKÜM ve TİCARİYARGI. Öğr. Gör. Fevzi APAYDIN TİCARET HUKUKU 1. NA GİRİŞ 2. TİCARİ İŞLETME 3. TİCARİ İŞ, TİCARİ HÜKÜM ve TİCARİYARGI Öğr. Gör. Fevzi APAYDIN Ticaret Hukuku Kavramı TİCARET HUKUKU Üretim, değişim ve tüketim aşamalarındaki ticari faaliyetleri

Detaylı

TİCARİ İŞLETME REHNİ SİCİLİ TÜZÜĞÜ

TİCARİ İŞLETME REHNİ SİCİLİ TÜZÜĞÜ 2105 TİCARİ İŞLETME REHNİ SİCİLİ TÜZÜĞÜ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi : 25/7/1972, No : 7/4776 Dayandığı Kanunun Tarihi : 21/7/1971, No : 1447 Yayımlandığı R. Gazetenin Tarihi : 21/8/1972, No : 14283

Detaylı

KEREM ÇELİKBOYA İstanbul Bilgi Üniversitesi Ticaret Hukuku Araştırma Görevlisi TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ

KEREM ÇELİKBOYA İstanbul Bilgi Üniversitesi Ticaret Hukuku Araştırma Görevlisi TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ KEREM ÇELİKBOYA İstanbul Bilgi Üniversitesi Ticaret Hukuku Araştırma Görevlisi TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ İçindekiler Önsöz...VII İçindekiler... XI Kısaltmalar...XXI Giriş...1 A. Konunun Önemi...2 B. Konunun

Detaylı

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU Tamer BOZKURT THEMIS TİCARET HUKUKU ÖZET - Cilt I ADLÎ YARGI SINAVLARI İÇİN ÖZEL BASKI TİCARÎ İŞLETME HUKUKU 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu ve 6098 sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu na göre hazırlanmış,

Detaylı

TİCARİ İŞLETME REHNİ

TİCARİ İŞLETME REHNİ TİCARİ İŞLETME REHNİ İşletmeler faaliyetlerini yürütmek ve geliştirmek için ihtiyaç duydukları finansmanı çoğu zaman sınırlı iç kaynaklarından sağlayamazlar. Bu yüzden dış kaynaklara yönelen işletmenin,

Detaylı

Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu

Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu 20.10.2016 kabul tarihli 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu, 28.10.2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlandı. Yasa ile teslimsiz taşınır rehin hakkının

Detaylı

Özet, yaprak test, deneme sınavı ders malzemelerine ANADOLUM ekampüs Sistemin'nden (https://ekampus.anadolu.edu.tr) ulaşabilirsiniz. 19.

Özet, yaprak test, deneme sınavı ders malzemelerine ANADOLUM ekampüs Sistemin'nden (https://ekampus.anadolu.edu.tr) ulaşabilirsiniz. 19. 2016 BAHAR ARA - A TİCARET HUKUKU A 1. 2. 3. 4. Tacirler arasında gerçekleşen aşağıdaki ihbar veya ihtarlardan hangisi Türk Ticaret Kanununun öngördüğü şekil şartına uygun değildir? Noter kanalıyla yapılan

Detaylı

TİCARET HUKUKU LIBERTUS RABİA KÖSE TEK KİTAP. Müfettişlik. Uzmanlık. Denetmenlik. Banka Sınavları. Gelir Uzmanlığı. Vergi Müfettişliği.

TİCARET HUKUKU LIBERTUS RABİA KÖSE TEK KİTAP. Müfettişlik. Uzmanlık. Denetmenlik. Banka Sınavları. Gelir Uzmanlığı. Vergi Müfettişliği. LIBERTUS TİCARET HUKUKU Müfettişlik Konu Anlatımlı Örnekler Yorumlar Uyarılar Pratik Bilgiler Özgün Sorular ve Açıklamaları Çıkmış Sorular ve Açıklamaları KPSS ve kurum sınavları için özgün soru ve konu

Detaylı

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU TİCARET HUKUKU - CİLT I. Tamer BOZKURT THEMIS

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU TİCARET HUKUKU - CİLT I. Tamer BOZKURT THEMIS Tamer BOZKURT THEMIS TİCARET HUKUKU - CİLT I TİCARÎ İŞLETME HUKUKU 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu ve 6098 sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu na göre hazırlanmış, 26.6.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanun

Detaylı

Dr. Aslı MAKARACI BAŞAK Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Yardımcı Doçenti. Taşınır Rehni Sözleşmesi

Dr. Aslı MAKARACI BAŞAK Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Yardımcı Doçenti. Taşınır Rehni Sözleşmesi Dr. Aslı MAKARACI BAŞAK Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Yardımcı Doçenti Taşınır Rehni Sözleşmesi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR... XIX GİRİŞ...1

Detaylı

7099 Sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı-II

7099 Sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı-II - Duyuru Mart, 2018 7099 Sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı-II Özet 10 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 7099 sayılı

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği FİNANSMANA ERİŞİMDE TEMİNAT OLARAK TAŞINIR REHNİ İMKANI

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği FİNANSMANA ERİŞİMDE TEMİNAT OLARAK TAŞINIR REHNİ İMKANI FİNANSMANA ERİŞİMDE TEMİNAT OLARAK TAŞINIR REHNİ İMKANI Ekim 2018 Nedir? Alacağın temini amacıyla borçluya veya üçüncü bir şahsa ait taşınır eşya, alacak veya hak üzerinde kurulan ve alacaklıya borç ödenmediği

Detaylı

Deniz Ticareti Hukuku - 4 -

Deniz Ticareti Hukuku - 4 - İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Hukuku Anabilim Dalı Deniz Ticareti Hukuku - 4 -. 21-22/10/2013 Tek, Çift ve II. Öğretim Lisans Dersleri BLK - 1/18 E) Bağlama Kütüğü ( BLK ) 1. Amaç ve Yasal

Detaylı

LİMİTED ŞİRKETLERDE İMTİYAZLI PAYLAR

LİMİTED ŞİRKETLERDE İMTİYAZLI PAYLAR LİMİTED ŞİRKETLERDE İMTİYAZLI PAYLAR İmtiyazlı paylar şirketlerin ekonomik ihtiyaçları doğrultusunda kardan daha çok pay alma, şirkete finansman yaratma ya da şirkete yeni yatırımcıların katılmasını sağlama

Detaylı

1 TİCARİ İŞLETME HUKUKUNA GİRİŞ

1 TİCARİ İŞLETME HUKUKUNA GİRİŞ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TİCARİ İŞLETME HUKUKUNA GİRİŞ 9 1.1. Genel Olarak Hukuk Kuralları 10 1.2. Ticaret ve Ticaret Hukuku Kavramları 10 1.3. Ticaret Hukukunun Özellikleri ve Medeni Hukuk-Borçlar

Detaylı

Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri. Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM

Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri. Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM Sunum Planı Şirket Birleşmeleri Kolaylaştırılmış Şirket Birleşmesi Borca Batık Şirket Birleşmesi Tam Bölünme

Detaylı

TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİ

TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİ ECRİN BAYDAK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİ İÇİNDEKİLER SUNUŞ...VII SUNUŞ... IX ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER...XV KISALTMALAR...

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI BİRİNCİ BÖLÜM

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI BİRİNCİ BÖLÜM HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI BİRİNCİ BÖLÜM HUKUK HAKKINDA GENEL BİLGİLER A. HUKUK B. TOPLUMSAL KURALLAR VE MÜEYYİDELERİ 1. Toplumsal Kuralların Gerekliliği 2. Toplumsal Kuralların Sınıflandırılması a. Görgü

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ve Öncelikle Uygulanacak Hüküm

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ve Öncelikle Uygulanacak Hüküm GAYRİKABİL-İ RÜCÜ SİCİLDEN TERKİN VE İHRAÇ TALEBİ YETKİ FORMU NUN (IDERA) KAYDA ALINMASINA, İPTAL EDİLMESİNE VE İCRASINA İLİŞKİN TALİMAT(SHT-IDERA Rev.01) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Detaylı

Yeni TTK Kapsamında Şahıs İşletmelerinin Limited Şirkete Dönüşebilmesi I- GİRİŞ

Yeni TTK Kapsamında Şahıs İşletmelerinin Limited Şirkete Dönüşebilmesi I- GİRİŞ Yeni TTK Kapsamında Şahıs İşletmelerinin Limited Şirkete Dönüşebilmesi I- GİRİŞ Mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu na(1) (ETTK) göre sadece bir ticaret şirketi, başka bir ticaret şirketine nevi (tür)

Detaylı

İCRA VE İFLAS HUKUKU AÇISINDAN MALVARLIĞI VEYA TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ

İCRA VE İFLAS HUKUKU AÇISINDAN MALVARLIĞI VEYA TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ Yard. Doç. Dr. OKAY DURMAN Doğuş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflas Hukuku Anabilim Dalı İCRA VE İFLAS HUKUKU AÇISINDAN MALVARLIĞI VEYA TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ KİTABIN ANA BAŞLIKLARI

Detaylı

1. Tüketici kredileri ve tüketicilerin korunması Tüketici kredisi sözleşmesinin tarafları ve konusu Kredi sözleşmelerinin yazılı biçimde

1. Tüketici kredileri ve tüketicilerin korunması Tüketici kredisi sözleşmesinin tarafları ve konusu Kredi sözleşmelerinin yazılı biçimde 1. FAİZ KAVRAMI, UNSURLARI, HUKUKİ NİTELİĞİ VE TÜRLERİ-1 I. FAİZ KAVRAMI VE UNSURLARI-1 II. FAİZİN HUKUKİ NİTELİĞİ-3 A. Faizin Asıl Alacağa Bağlı Olması (Fer ilik Kuralı)-3 B. Faizin Asıl Alacaktan Bağımsız

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı 1 / 6 DAĞITIM YERLERİNE İlgi : 26 08 2016 tarih ve 29813sayılı Resmi Gazete. İlgi Resmi Gazete'de yayımlanan 19.08.2016 tarih ve 6741 sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile

Detaylı

Limited Şirketlerin Kuruluş İşlemleri İçin Gerekli Belgeler,

Limited Şirketlerin Kuruluş İşlemleri İçin Gerekli Belgeler, Limited Şirketlerin Kuruluş İşlemleri İçin Gerekli Belgeler, 1. Anonim ve limited şirketlerin kuruluşunun tescil talebine ilişkin şirket ünvanı yazılmış ve şirket yetkilisi tarafından imzalanmış tescil

Detaylı

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır.

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır. BÖLÜNME Bir sermaye şirketi veya bir kooperatifin mal varlığının bir kısmını veya tamamını mevcut veya yeni kurulacak bir veya birden fazla sermaye şirketine veya kooperatife, kendisine veya ortaklarına

Detaylı

Sirküler Rapor 18.02.2014/65-1 TİCARET UNVANLARI HAKKINDA TEBLİĞ YAYIMLANDI

Sirküler Rapor 18.02.2014/65-1 TİCARET UNVANLARI HAKKINDA TEBLİĞ YAYIMLANDI Sirküler Rapor 18.02.2014/65-1 TİCARET UNVANLARI HAKKINDA TEBLİĞ YAYIMLANDI ÖZET : TİCARET UNVANLARI HAKKINDA TEBLİĞ ile ticaret şirketleri ile ticari işletme işleten diğer tacirlerin ticaret unvanlarına

Detaylı

Kabul Tarihi : 22.6.2004

Kabul Tarihi : 22.6.2004 RESMİ GAZETEDE 26.06.2004 TARİH VE 25504 SAYI İLE YAYIMLANARAK YÜRÜRLÜĞE GİRMİŞTİR. BAZI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Kanun 5194 No. Kabul Tarihi : 22.6.2004 MADDE 1.

Detaylı

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır.

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır. q BÖLÜNME Bir sermaye şirketi veya bir kooperatifin mal varlığının bir kısmını veya tamamını mevcut veya yeni kurulacak bir veya birden fazla sermaye şirketine veya kooperatife, kendisine veya ortaklarına

Detaylı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan:

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: BANKALARIN BİRLEŞME, DEVİR, BÖLÜNME VE HİSSE DEĞİŞİMİ HAKKINDA YÖNETMELİK (1 Kasım 2006 tarih ve 26333 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) BİRİNCİ BÖLÜM

Detaylı

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU Tamer Bozkurt THEMIS / KPSS Hukuk Ticaret Hukuku Cilt I TİCARÎ İŞLETME HUKUKU 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu'na Göre Hazırlanmıştır İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII YAZAR HAKKINDA... IX BİRİNCİ BÖLÜM GENEL

Detaylı

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR Arb. Y. Burak ASLANPINAR 10 Aralık 2018 06:00 I- GİRİŞ Türkiye de 2013 yılında yürürlüğe girerek ilk defa uygulanmaya başlayan arabuluculuk, 01.01.2018

Detaylı

infisah sebeplerinden biri değildir?

infisah sebeplerinden biri değildir? www.aktifonline.net 1) Aşağıdakilerden hangisi anonim şirketlerin infisah sebeplerinden biri değildir? A) Şirketin süresinin sona ermiş olması B) İşletme konusunun elde edilmiş olması C) İşletme konusunun

Detaylı

KONU: Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana TL İdari Para Cezası Uygulanacak Hakkındaki Açıklamalarımız

KONU: Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana TL İdari Para Cezası Uygulanacak Hakkındaki Açıklamalarımız Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana 10.000 TL İdari Para Cezası Uygulanacak Hakkındaki Açıklama Sirküler No :2014 / 019 Sirküler Tarihi :16.07.2014 KONU: Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/5438 Karar No. 2016/20280 Tarihi: 17.11.2016 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ ÖZETİ İşyeri devri halinde

Detaylı

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SOSYAL GÜVENLİK KURUMU SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Hizmet Akdiyle Çalışanlar Daire Başkanlığı Denizlerde, göllerde ve akarsularda Türk Bayrağını taşıyan ve yüz ve daha yukarı grostonilatoluk gemilerde

Detaylı

TİCARET HUKUKU. Subjektif Sistem (tacir) Objektif Sistem (ticari işlem) Modern Sistem (ticari işletme)

TİCARET HUKUKU. Subjektif Sistem (tacir) Objektif Sistem (ticari işlem) Modern Sistem (ticari işletme) TİCARET HUKUKU 1 Ticaret Hukuku, ticari faaliyetleri düzenleyen bir özel hukuk dalıdır. Ticaret Hukukunun düzenlenmesinde kullanılan üç ayrı sistem mevcuttur: Subjektif Sistem (tacir) Objektif Sistem (ticari

Detaylı

AKTİFE KAYITLI TAŞINMAZLARIN BAŞKA ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULMASINDA KDV

AKTİFE KAYITLI TAŞINMAZLARIN BAŞKA ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULMASINDA KDV AKTİFE KAYITLI TAŞINMAZLARIN BAŞKA ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULMASINDA KDV Yazar:HayreddinERDEM* Yaklaşım / Eylül 2009 / Sayı: 201 I- GİRİŞ Şirket(1) ortakları, sermaye taahhütlerini nakdi veya

Detaylı

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004 Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004 MADDE 1. 24.6.1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

Detaylı

BAKIŞ MEVZUAT KONU: KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI

BAKIŞ MEVZUAT KONU: KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI BAKIŞ MEVZUAT KONU: KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI SAYI: 2012/124 ÖZET: Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca çıkarılan Anonim ve Limited

Detaylı

1. KONU: 2. KONUYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER: 2.1. Vergi Mevzuatında Yer Alan Düzenlemeler:

1. KONU: 2. KONUYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER: 2.1. Vergi Mevzuatında Yer Alan Düzenlemeler: ŞİRKETİN AKTİFİNDE KAYITLI GAYRİMENKULÜN SAT-GERİ KİRALAMA YÖNTEMİ İLE FİNANSAL KİRALAMA ŞİRKETİNE DEVRİNDEN SAĞLANAN FİNANSMANIN GRUP ŞİRKETİNE AYNEN KULLANDIRILMASININ VERGİSEL BOYUTU 1. KONU: Bilindiği

Detaylı

denetim mali müşavirlik hizmetleri

denetim mali müşavirlik hizmetleri SİRKÜLER 07.10.2013 Sayı: 2013/018 Konu: TAHSİLÂT GENEL TEBLİĞİ (SERİ: A SIRA NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ: A SIRA NO: 5) YAYINLANMIŞTIR 11.09.2013 tarih ve 28762 sayılı Resmi Gazete

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü Sayı : 62030549-125[2-2015/339]-56816 12.05.2016 Konu : Vakıf üyelerine ait birikimlerin

Detaylı

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT Sirküler Rapor 15.11.2012/193-1 ANONİM VE LİMİTED ŞİRKETLERİN SERMAYELERİNİ YENİ ASGARİ TUTARLARA YÜKSELTMELERİNE VE KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN

Detaylı

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU

TİCARÎ İŞLETME HUKUKU Tamer Bozkurt Ticaret Hukuku Cilt I TİCARÎ İŞLETME HUKUKU 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu ve 6098 sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu'na göre hazırlanmış, 26.6.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanun'la Türk

Detaylı

Dr. MERVE ACUN MEKENGEÇ AYNÎ HAKLARDAN DOĞAN UYUŞMAZLIKLARDA UYGULANACAK HUKUK VE YETKILI MAHKEME

Dr. MERVE ACUN MEKENGEÇ AYNÎ HAKLARDAN DOĞAN UYUŞMAZLIKLARDA UYGULANACAK HUKUK VE YETKILI MAHKEME Dr. MERVE ACUN MEKENGEÇ AYNÎ HAKLARDAN DOĞAN UYUŞMAZLIKLARDA UYGULANACAK HUKUK VE YETKILI MAHKEME İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR LİSTESİ...XXIII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM AYNÎ HAKLAR

Detaylı

Sayı :2014/ S-82 Ankara, Konu : Transfer Fiyatlandırması Kapsamında İlişkili Kişi Kavramının Değerlendirilmesi SİRKÜLER 2014/82

Sayı :2014/ S-82 Ankara, Konu : Transfer Fiyatlandırması Kapsamında İlişkili Kişi Kavramının Değerlendirilmesi SİRKÜLER 2014/82 ALİ YERLİ YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. Adres : İşçi Blokları Mah. Mevlana Bulvarı No.182 Ege Plaza B Blok Kat.20 D.88 Balgat-Çankaya / ANKARA Telefon : 0 312 472 02 37-38 Mersis No

Detaylı

ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ KAZANÇLARININ VERİLENDİRİLMESİ

ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ KAZANÇLARININ VERİLENDİRİLMESİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ KAZANÇLARININ VERİLENDİRİLMESİ OSB KAZANÇLARININ VERGİLENDİRİLMESİNDE TEMEL YAKLAŞIM ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİNİN KAZANÇLARI VE BU KAZANÇLARIN VERGİLENDİRİLMESİ KONUSUNDA KAPSAMLI

Detaylı

Şirket Kuruluş İşlemlerine İlişkin Getirilen Yenilikler

Şirket Kuruluş İşlemlerine İlişkin Getirilen Yenilikler Şirket Kuruluş İşlemlerine İlişkin Getirilen Yenilikler Giriş 1 10 Mart 2018 tarihli Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 7099 Sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda

Detaylı

BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ

BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ Dr. MÜJGAN TUNÇ YÜCEL Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflas Hukuku Anabilim Dalı BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii YAZARIN

Detaylı

MEDENİ HUKUKUN ALT DALLARI-TİCARET HUKUKU-ULUSLARARASI ÖZEL HUKUK. Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MEDENİ HUKUKUN ALT DALLARI-TİCARET HUKUKU-ULUSLARARASI ÖZEL HUKUK. Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MEDENİ HUKUKUN ALT DALLARI-TİCARET HUKUKU-ULUSLARARASI ÖZEL HUKUK Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi KİŞİLER HUKUKU Medenî Hukuk-Kişiler Hukuku Konusu: Hukuk bakımından hak sahibi

Detaylı

SUN BAĞIMSIZ DIŞ DENETİM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

SUN BAĞIMSIZ DIŞ DENETİM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Sayı: YMM.03.2010-80 Konu: 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi Uygulaması İle İlgili Olarak 6009 Sayılı Kanunla Yapılan Değişiklikler Hk. İZMİR. 1.11.2010 Muhasebe

Detaylı

YENİ KURUMLAR VERGİSİ KANUNU TASARISINA GÖRE TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI. İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü

YENİ KURUMLAR VERGİSİ KANUNU TASARISINA GÖRE TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI. İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü YENİ KURUMLAR VERGİSİ KANUNU TASARISINA GÖRE TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü I- GİRİŞ Bilindiği üzere, daha önce Kurumlar Vergisi Kanunu nun geçici

Detaylı

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 53 İST, 22.05.2009. Gemi, deniz ve iç su taşıtları ile ilgili bazı yasal değişiklikler yapıldı.

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 53 İST, 22.05.2009. Gemi, deniz ve iç su taşıtları ile ilgili bazı yasal değişiklikler yapıldı. SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 53 İST, 22.05.2009 ÖZET: Gemi, deniz ve iç su taşıtları ile ilgili bazı yasal değişiklikler yapıldı. GEMİ, DENİZ VE İÇ SU TAŞITLARI İLE İLGİLİ BAZI YASAL DEĞİŞİKLİKLER YAPILDI 16

Detaylı

SİRKÜLER NO: POZ-2013 / 80 İST, 24.07.2013 GELİR VERGİSİ KANUNU TASARISINDAKİ TAŞINMAZ VE İŞTİRAK (ORTAKLIK) PAYLARI SATIŞ KAZANCI İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

SİRKÜLER NO: POZ-2013 / 80 İST, 24.07.2013 GELİR VERGİSİ KANUNU TASARISINDAKİ TAŞINMAZ VE İŞTİRAK (ORTAKLIK) PAYLARI SATIŞ KAZANCI İLE İLGİLİ HÜKÜMLER SİRKÜLER NO: POZ-2013 / 80 İST, 24.07.2013 ÖZET: Gelir Vergisi Kanunu Tasarısındaki taşınmaz ve iştirak (ortaklık) payları satış kazancı ile ilgili hükümler. GELİR VERGİSİ KANUNU TASARISINDAKİ TAŞINMAZ

Detaylı

87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48

87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48 İstanbul, 25.10.2010 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48 22.10.2010 tarih ve 27737 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği nde;

Detaylı

LİMİTED ŞİRKET MÜDÜR VE ORTAKLARININ ŞİRKET AMME BORÇLARININ ÖDENMESİNE İLİŞKİN SORUMLULUKLARI

LİMİTED ŞİRKET MÜDÜR VE ORTAKLARININ ŞİRKET AMME BORÇLARININ ÖDENMESİNE İLİŞKİN SORUMLULUKLARI LİMİTED ŞİRKET MÜDÜR VE ORTAKLARININ ŞİRKET AMME BORÇLARININ ÖDENMESİNE İLİŞKİN SORUMLULUKLARI Bülent SEZGİN* 1-GİRİŞ: 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu nun (TTK) 503 üncü maddesinde limited şirket, iki

Detaylı

Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık

Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık No: 2010/40 Tarih: 24.10.2010 Acıbadem Cd. Çamlıca Apt. No.77 K.4 34718 Acıbadem-Kadıköy/ISTANBUL Tel :0.216.340 00 86 Fax :0.216.340 00 87 E-posta: info@erkymm.com

Detaylı

Yürürlük MADDE 2 (1) Bu Tarife 1/1/2017 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürürlük MADDE 2 (1) Bu Tarife 1/1/2017 tarihinde yürürlüğe girer. 30 Aralık 2016 CUMA Resmî Gazete Sayı : 29934 TEBLİĞ Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) ndan: 2017 YILI SERBEST MUHASEBECİLİK, SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ASGARİ

Detaylı

Bir ticaret unvanına "Türk", "Türkiye", "Cumhuriyet" ve "Milli" kelimeleri yalın, sade ve eksiz olarak; Bakanlar Kurulu kararıyla konulabilir.

Bir ticaret unvanına Türk, Türkiye, Cumhuriyet ve Milli kelimeleri yalın, sade ve eksiz olarak; Bakanlar Kurulu kararıyla konulabilir. LİMİTED ŞİRKETLER Tanımı Bir veya daha çok gerçek veya tüzel kişi tarafından bir ticaret unvanı altında kurulur; esas sermayesi belirli olup, bu sermaye esas sermaye paylarının toplamından oluşur. Amaçları

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/6153 Karar No. 2017/5875 Tarihi: 19.09.2017 İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 ÜST DÜZEY YÖNETİCİNİN PRİM BORÇ- LARINDAN SORUMLULUĞU İÇİN HAKLI NEDEN OLMADAN

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6,57 1475 S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi: 19.02.2015 İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİLİK ALACAKLARINA ETKİLERİ KIDEM TAZMİNATINDAN

Detaylı

[BELGE BAŞLIĞI] [Belge alt konu başlığı] [TARİH] TURMOB [Şirket adresi]

[BELGE BAŞLIĞI] [Belge alt konu başlığı] [TARİH] TURMOB [Şirket adresi] [BELGE BAŞLIĞI] [Belge alt konu başlığı] [TARİH] TURMOB [Şirket adresi] 12.12.2018/190-1 ÖZEL MEVZUAT SİRKÜLERİ 2019 YILINDA İŞLETME HESABI ESASI VE BİLANÇO ESASINA GÖRE DEFTER TUTMA VE SINIF DEĞİŞTİRME

Detaylı

I- 6102 SAYILI TTK NIN KAPSAMINA GİREN TİCARET ŞİRKETLERİ

I- 6102 SAYILI TTK NIN KAPSAMINA GİREN TİCARET ŞİRKETLERİ İçindekiler I- 6102 SAYILI TTK NIN KAPSAMINA GİREN TİCARET ŞİRKETLERİ... 1 II- 6102 SAYILI TTK NUNDA ŞİRKETLERİN FAALİYET KONULARI İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER... 1 III- 6102 SAYILI TTK İLE ULTRA VİRES İLKESİ

Detaylı

Gemi Alacaklısı Hakkı ve Gemi İpoteği Hakkında 1993 Cenevre Sözleşmesi ve Yeni Türk Ticaret Kanunu

Gemi Alacaklısı Hakkı ve Gemi İpoteği Hakkında 1993 Cenevre Sözleşmesi ve Yeni Türk Ticaret Kanunu Cüneyt SÜZEL İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Gemi Alacaklısı Hakkı ve Gemi İpoteği Hakkında 1993 Cenevre Sözleşmesi ve Yeni Türk Ticaret Kanunu İÇİNDEKİLER SUNUŞ...VII TEŞEKKÜR... XI İÇİNDEKİLER...XIII

Detaylı

İÇİNDEKİLER. vii ÖNSÖZ 1. GİRİŞ 1

İÇİNDEKİLER. vii ÖNSÖZ 1. GİRİŞ 1 vii İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER V VII 1. GİRİŞ 1 I. Ticaret Hukuku Kavramı ve Ticaret Hukukunun Özellikleri 1 A. Ticaret Hukuku Kavramı 1 B. Ticaret Hukukunun Özellikleri 1 1. Özel Hukuk Dalı Olması

Detaylı

Konu: Kuruluş Aşamasında Şirket Sözleşmesinin Ticaret Sicil Müdürü Huzurunda İmzalanması Hk.

Konu: Kuruluş Aşamasında Şirket Sözleşmesinin Ticaret Sicil Müdürü Huzurunda İmzalanması Hk. Sirküler No: 2016-99 Sirküler Tarihi: 06.12.2016 Konu: Kuruluş Aşamasında Şirket Sözleşmesinin Ticaret Sicil Müdürü Huzurunda İmzalanması Hk. 06.12.2016 tarih ve 29910 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan

Detaylı

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI Amaç ve kapsam MADDE 1- (1) Bu Kanunun amacı; kamu kurum ve kuruluşları ile iktisadî, ticarî ve malî sektörlerde üretim, tüketim ve hizmet

Detaylı

Deniz Ticareti Hukuku

Deniz Ticareti Hukuku İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Hukuku Anabilim Dalı Deniz Ticareti Hukuku - 13 -. 5-6/1/2015 Tek, Çift ve II. Öğretim Lisans Dersleri Kaynakça - 1 Üçüncü Bölüm 2. DONATMA İŞTİRAKİ Ders Kitabı:

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/17402 Karar No. 2011/19618 Tarihi: 30.06.2011 İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 CEZAİ ŞART KARŞILIKLIK İLKESİ BAKİYE ÜCRETİN YANINDA CEZAİ ŞARTINDA İSTENEBİLECEĞİ

Detaylı

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık No : 2010-059 Tarih : 22.10.2010 Konu : 6009 Sayılı Kanun İle Gider Vergileri Kanununda Banka Sigorta Muameleleri Vergisine İlişkin Yapılan Değişikle Alakalı Yayımlanan 87 Seri Numaralı Gider Vergileri

Detaylı

Dr. Öğr. Üyesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Deniz Hukuku Araştırma Merkezi Müdürü. *

Dr. Öğr. Üyesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Deniz Hukuku Araştırma Merkezi Müdürü. * 1 Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ in Deniz Ticareti Sözleşmelerine İlişkin Hükümleri Yayıma Hazırlayanlar: Cüneyt Süzel * / Güneş

Detaylı

DEFTER TUTMA MÜKELLEFİYETİ VE TASDİK ZAMANLARI

DEFTER TUTMA MÜKELLEFİYETİ VE TASDİK ZAMANLARI DEFTER TUTMA MÜKELLEFİYETİ VE TASDİK ZAMANLARI DEFTER TUTMA MÜKELLEFİYETİ Gerçek ve Tüzel Kişi Tacirler Tarafından Tutulacak Defterler Serbest Meslek Erbabı Tarafından Tutulacak Defterler TASDİKE TABİ

Detaylı

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERİN UYGULAMASINA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERİN UYGULAMASINA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERİN UYGULAMASINA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR 23 Aralık 2017 Tarihli 30279 Sayılı Resmi Gazete de 1 Seri No lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği nde Değişiklik Yapılmasına

Detaylı

KİRACI AÇISINDAN FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİ

KİRACI AÇISINDAN FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİ Sayfa 1 / 5 KİRACI AÇISINDAN FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİ Yazar: SalimKARADENİZ (*) Yaklaşım Dergisi / Ocak 2007 / Sayı: 169 I- GİRİŞ Bilindiği üzere, 24.04.2003 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 4842

Detaylı

ÜNİTE:1. Tarihi Gelişim, Ticari İşletme, Ticari İş ve Ticari Hüküm ÜNİTE:2. Ticari Davalar, Ticari Çekişmesiz Yargı İşleri, Tacir, Ticaret Sicili

ÜNİTE:1. Tarihi Gelişim, Ticari İşletme, Ticari İş ve Ticari Hüküm ÜNİTE:2. Ticari Davalar, Ticari Çekişmesiz Yargı İşleri, Tacir, Ticaret Sicili ÜNİTE:1 Tarihi Gelişim, Ticari İşletme, Ticari İş ve Ticari Hüküm ÜNİTE:2 Ticari Davalar, Ticari Çekişmesiz Yargı İşleri, Tacir, Ticaret Sicili ÜNİTE:3 Ticaret Unvanı, İşletme Adı, Marka ÜNİTE:4 Rekabet

Detaylı

Genelde sportif faaliyetlerin özelde ise futbolun endüstriyel bir süreç içine girmesiyle birlikte, futbol kulüplerinin hızla şirketleşmeye

Genelde sportif faaliyetlerin özelde ise futbolun endüstriyel bir süreç içine girmesiyle birlikte, futbol kulüplerinin hızla şirketleşmeye 8.Ders Genelde sportif faaliyetlerin özelde ise futbolun endüstriyel bir süreç içine girmesiyle birlikte, futbol kulüplerinin hızla şirketleşmeye başladıkları görülmektedir. Aslında bu gelişme, sporun

Detaylı

EK/1 Portföy Yönetim Şirketi Kurucularına/Pay Devralacaklara İlişkin Beyanname (Tüzel Kişiler İçin ) Tüzel Kişinin

EK/1 Portföy Yönetim Şirketi Kurucularına/Pay Devralacaklara İlişkin Beyanname (Tüzel Kişiler İçin ) Tüzel Kişinin EK/ Portföy Yönetim Şirketi Kurucularına/Pay Devralacaklara İlişkin Beyanname (Tüzel Kişiler İçin ) Tüzel Kişinin Unvanı : Vergi Dairesi ve Numarası: Ticaret Merkezi ve Sicil Numarası: Kuruluş Tarihi:

Detaylı

MALVARLIĞI DEVRİ İLE TİCARİ İŞLETME DEVRİ

MALVARLIĞI DEVRİ İLE TİCARİ İŞLETME DEVRİ MALVARLIĞI DEVRİ İLE TİCARİ İŞLETME DEVRİ Ticari işletmenin tanımı 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nun ( TTK ) 11. maddesinde yapılmıştır. Burada, ticari işletmenin

Detaylı

BANK OF TOKYO-MITSUBISHI UFJ TURKEY ANONİM ŞİRKETİ

BANK OF TOKYO-MITSUBISHI UFJ TURKEY ANONİM ŞİRKETİ EK-1 BANK OF TOKYO-MITSUBISHI UFJ TURKEY ANONİM ŞİRKETİ Türk Ticaret Kanunu nun 367nci Maddesi ile Banka Esas Sözleşmesi nin 18inci Maddesi Uyarınca 10/08/2015 Tarih ve 2 Sayılı Yönetim ve Temsil Yetkisinin

Detaylı

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Giriş 1 Hukukumuzda 1950 yılından bu yana uygulanmakta olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ( Mülga Kanun ) 25 Ekim 2017 tarihinde yürürlükten kaldırılmış

Detaylı

KESİN MİZAN GÖNDERME ZORUNLULUĞU KALDIRILDI

KESİN MİZAN GÖNDERME ZORUNLULUĞU KALDIRILDI Sirküler Rapor Mevzuat 27.07.2016/90-1 KESİN MİZAN GÖNDERME ZORUNLULUĞU KALDIRILDI ÖZET : 472 sıra No lu VUK Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflere elektronik ortamda yıllık kesin

Detaylı

Sirküler Rapor / NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

Sirküler Rapor / NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI Sirküler Rapor 13.10.2014/188-1 34 NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI ÖZET : Kurumlar Vergisi Kanunu Sirkülerinde ; Vakıflara Bakanlar Kurulu Kararı ile vergi muafiyeti tanınabilmesi için

Detaylı

KISMİ BÖLÜNME PLANI MADDE 1: KISMİ BÖLÜNMEYE KONU OLAN İŞTİRAK HİSSELERİNE AİT AÇIKLAMALAR:

KISMİ BÖLÜNME PLANI MADDE 1: KISMİ BÖLÜNMEYE KONU OLAN İŞTİRAK HİSSELERİNE AİT AÇIKLAMALAR: KISMİ BÖLÜNME PLANI Beylikdüzü Marmara Mah. Liman Cad. No:43 İstanbul adresinde bulunan ve İstanbul Ticaret Sicili Memurluğu na 162077 sicil numarası ile tescilli KUMPORT LİMAN HİZMETLERİ VE LOJİSTİK SANAYİ

Detaylı

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali MüĢavirler ve Yeminli Mali MüĢavirler Odaları Birliğinden:

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali MüĢavirler ve Yeminli Mali MüĢavirler Odaları Birliğinden: Türkiye Serbest Muhasebeci Mali MüĢavirler ve Yeminli Mali MüĢavirler Odaları Birliğinden: SERBEST MUHASEBECĠLĠK SERBEST MUHASEBECĠ MALĠ MÜġAVĠRLĠK VE YEMĠNLĠ MALĠ MÜġAVĠRLĠK KANUNU GEREĞĠNCE YAPILACAK

Detaylı

AKARYAKIT HARİCİNDE KALAN PETROL ÜRÜNLERİNİN YURT İÇİ VE YURT DIŞI KAYNAKLARDAN TEMİNİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ

AKARYAKIT HARİCİNDE KALAN PETROL ÜRÜNLERİNİN YURT İÇİ VE YURT DIŞI KAYNAKLARDAN TEMİNİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ 24 Nisan 2013 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 28627 Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan: TEBLİĞ AKARYAKIT HARİCİNDE KALAN PETROL ÜRÜNLERİNİN YURT İÇİ VE Amaç ve kapsam YURT DIŞI KAYNAKLARDAN TEMİNİNE İLİŞKİN

Detaylı

Özelge: Belediyeden kiralanan gayrimenkullerin kiraya verilmesi hk.

Özelge: Belediyeden kiralanan gayrimenkullerin kiraya verilmesi hk. Özelge: Belediyeden kiralanan gayrimenkullerin kiraya verilmesi hk. Sayı: 84098128-120-13 Tarih: 09/01/2015 T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri

Detaylı

ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ

ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ Rızkullah ÇETİN 26 1-GİRİŞ Şirket ortakları çeşitli sebeplerle (nakit yetersizliği, ortağın ayni sermaye olarak konulabilecek

Detaylı

SERMAYE ŞİRKETLERİ İÇİN PAY DEFTERİ KAYIT VE YENİLEME ESASLARI

SERMAYE ŞİRKETLERİ İÇİN PAY DEFTERİ KAYIT VE YENİLEME ESASLARI SERMAYE ŞİRKETLERİ İÇİN PAY DEFTERİ KAYIT VE YENİLEME ESASLARI Soner ALTAŞ 11 ÖZ Türk Ticaret Kanunu ve ikincil düzenlemeler uyarınca sermaye şirketleri olan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş

Detaylı

Sirküler Rapor 27.08.2014/165-1

Sirküler Rapor 27.08.2014/165-1 Sirküler Rapor 27.08.2014/165-1 BAZI KURUM, KURULUŞ VE İŞLETMELERİN MÜNFERİT VE KONSOLİDE FİNANSAL TABLOLARININ HAZIRLANMASINDA TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARININ UYGULANMA ZORUNLULUĞUNA İLİŞKİN KARAR ÖZET

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI. Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI. Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü Sayı : 77058783-105[VUK.ÖZ.16.51] - 81099 13.06.2017 Konu : Avukatların Arabuluculuk faaliyetinde

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ YAZARIN ÖNSÖZÜ İÇİNDEKİLER KISALTMALAR KAYNAKÇA vii xi xv xxv xxix GİRİŞ 1 Birinci Bölüm KREDİ, KREDİ TEMİNATI OLARAK TAŞINMAZ REHNİ VE İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİN TEMELİ

Detaylı

KAMU İDARELERİNE AİT TAŞINMAZLARIN KAYDINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

KAMU İDARELERİNE AİT TAŞINMAZLARIN KAYDINA İLİŞKİN YÖNETMELİK 2 Ekim 2006 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 26307 YÖNETMELİK Karar Sayısı : 2006/10970 Ekli Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelik in yürürlüğe konulması; Maliye Bakanlığının 15/8/2006

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü Sayı : 11395140-105[VUK1-19974]-107246 18.04.2017 Konu : İletişim, etkili yöneticilik vb. konularda

Detaylı

Kanun No Kabul Tarihi: 19/8/2016

Kanun No Kabul Tarihi: 19/8/2016 Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 6741 Kabul Tarihi: 19/8/2016 (26 Ağustos 2016 Tarihli ve 29813 Sayılı Resmî Gazete

Detaylı

İCRA KEFALETİ VE ŞEKLİ UNSURLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

İCRA KEFALETİ VE ŞEKLİ UNSURLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA İCRA KEFALETİ VE ŞEKLİ UNSURLARI Av. Sevinçhan AKPINAR ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 15.11.2016 sevinchan@eryigithukuk.com İcra kefaleti; icra dosyasının tarafı olmayan üçüncü kişilerce icra dairesi huzurunda

Detaylı

BİRLEŞME. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme

BİRLEŞME. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme q BİRLEŞME 2 BİRLEŞME BİRLEŞME Birleşme, devrolunan şirketin malvarlığı karşılığında, bir değişim oranına göre devralan şirketin paylarının, devrolunan şirketin ortaklarınca kendiliğinden iktisap edilmesiyle

Detaylı

Rehber 7099 SAYILI KANUN (MALİ DÜZENLEMELER)

Rehber 7099 SAYILI KANUN (MALİ DÜZENLEMELER) 0 Rehber 7099 SAYILI KANUN (MALİ DÜZENLEMELER) 1 7099 SAYILI YATIRIM ORTAMININ İYİLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUNDA YER ALAN MALİ DÜZENLEMELER 10 Mart 2018 tarihli

Detaylı