DEMİRCİ MEHMET EFE ÇETESİ VE KUVA-YI MİLLİYE TEŞKİLATININ TASFİYESİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DEMİRCİ MEHMET EFE ÇETESİ VE KUVA-YI MİLLİYE TEŞKİLATININ TASFİYESİ"

Transkript

1 1

2 DEMİRCİ MEHMET EFE ÇETESİ VE KUVA-YI MİLLİYE TEŞKİLATININ TASFİYESİ İzmir in Yunanlılar tarafından işgal edilmesinden sonra Yunan birliklerinin Ege içlerine doğru ilerlemeye başlaması sırasında Kuva-yı Milliye olarak adlandırılan bazı silahlı çeteler ve yerel gruplar karşı koydu. Mondros Ateşkes Anlaşmasından sonra uzun süren Birinci Dünya Savaşı nedeniyle halkta askerlik ve ordu, özellikle subaylık için bir soğukluk doğurmuştu. Fakat bunun asıl nedeni bu değildi. Millet savaştan ve kavgadan bıkmıştı. Bu nedenle kendisini kavgaya sürükleyenler kimlerdir diye çevresine bakınca subayları ve komutanları görüyordu. Şimdi onun gözünde bir yenilik gerekliydi. Subaylık yerine, atın üstüne binmiş, çaprazvari fişeklikleri boynundan ve koltuklarının altından geçirilmiş, iki üç bombayı kemerinden sarkıtmış, uzun kama, yüksek kalpak, çizmeler veya tozlukları giymiş efe lakaplı adamlar gözde idi. İşte milli harekâtın çetesi buydu. Birçok subaylar bile zamanın modası budur diye bu kıyafete girdiler. Zorunlu askerlik hizmeti yaşında bulunan vatandaşlar askeri kıtalara katılacakları yerde, böyle kıyafetlere bürünüp çetecilere katıldılar. Bu aynı zamanda çıkar sağlıyorlardı. Çünkü çete olunca yirmi liradan kırk liraya kadar maaş, hayvanının ve kendisinin yeme içmesi, genellikle köylünün sırtında, köylünün arpası, samanı, ekmeği ve koyunu, tavuk ve yumurtası çete için mubah sayılıyordu. Sonra önemli bir sıkılık yoktu. Herkes ağa, herkes komutan idi. Çete düzenini savunanların işini kolaylaştıran, Ankara Hükümetini güç durumlara sokan konu, bir düzenli ordu kurabilmek için halk ile ordu arasındaki ruhi bağın sağlanamamasından ileri gelmekteydi. Ülke on beş yıldan beri savaş belası içinde çok yorulmuş ve çok bezmişti. Birinci Dünya Savaşında askeri hareketler nedeniyle uzun yılların türlü yolsuzlukları halk zihninde tedavisi olanaksız yaralar açmıştı. Halk Yunana karşı ülkeyi savunmak istiyordu, bunun için varını yoğunu vermeye hazır. Fakat halk seferberlik istemiyordu. Artık malını ve evladını vermek istemiyor. Bir ordu, her şeyden evvel, ülke halkının o orduyu istemesi ile kurulur. Kurtuluş Savaşı başlamadan önce tarihe Demirci Çetesi adına kayıt düşürmüş olan çetenin kurucusu Demirci Mehmet Efe'dir. Mehmet Efe, 1883 yılında Nazilli'nin Pirlibey Köyünde doğdu. Babasının mesleğinden dolayı Demirci lakabını aldı. Askerlik görevini İzmir Beşinci Depo Alayı'nda demirci olarak yaparken Ermeni bir yüzbaşıdan yediği dayak üzerine firar etti. Köyüne dönen Demirci Mehmet, burada rahat durmayınca Çakırcalı Mehmet Efe tarafından Ödemiş'in Fata köyüne imam olarak gönderildi. Çakırcalı'nın ölümünden sonra Yörük Ali Efe çetesine katılan Demirci Mehmet Efe, cesareti ve gözü pekliği sayesinde çete içinde önemli bir konum aldı ve kısa zamanda Aydın ve Ödemiş havalisinde zorlu ve amansız bir efe oldu. İzmir'in İşgalinden sonra 11 Temmuz 2

3 1919 tarihinde resmen Kuva-yi Milliye'ye katıldı. Sonra Kurtuluş Savaşı'nda Çerkez Ethem'le birlikte o da güç mücadelesine katıldı. Yunan kuvvetlerinin 1920 yılı yaz aylarında Bursa-Uşak-Sarayköy hattına kısa sürede ulaşabilmeleri, düzenli ordunun yetersizliğine bağlanmaktadır. TBMM Hükümeti, 9 Kasım 1920 tarihinde aldığı bir kararla Batı Cephesi'nin ikiye ayrılmasına karar vermişti. Bu karar aynı zamanda milli kuvvetlerin de bu ordu bünyesinde yer almalarını öngörmekteydi. Bu karar gereği olarak Güney Cephesi komutanı Albay Refet Bey, Demirci Mehmet Efe'den, üç yüz adamından kurulacak bir süvari alayının komutanı olarak düzenli orduya katılmasını istedi. Demirci Mehmet Efe'nin savaşabilecek durumdaki diğer adamları düzenli orduya yedek birlikleri olarak katılacaklar, savaşamayacak durumda olanlarla suç işlemiş olanlar terhis edilecekti. Demirci Mehmet Efe önce bu teklifi kabul etmiş, ancak daha sonra bunu reddetmiştir. Bunda da Ankara Hükümetine karşı isyan etmiş olan Çerkez Ethem in rol oynadığı ifade edilmektedir. Çünkü Batı Cephesi Komutanlığı ile arası açılmış olan Ethem Bey kendine destek için Demirci ile temasa geçmiş ve onu birleşmeye çağırarak emrindeki adamlara ayda kırkar lira maaş vereceğini belirtmiştir. Demirci Efe kuvvetleri Isparta-Burdur hattının hemen kuzeyinde bulunmaktaydı. Kuvvetleri sekiz yüz kişi kadardı ve yarıya yakını süvariydi. Albay Refet Bey Mustafa Kemal Paşa nın olurunu aldıktan sonra Demirci üzerine harekete geçti. 11 Aralık 1922 gün batımında Albay Refet Bey komutasındaki süvari birlikleri Afyonkarahisar'dan hareketle güney yönünde yürüyüşe geçtiler. İleri harekât, gece yürüyüşleri olarak sürdü. 16 Aralık 1920 sabahı Demirci Mehmet Efe'nin bulunduğu İğdecik Köyü basıldı. Subaylar Demirci Mehmet Efe'yi düzenli orduya katılması yönünde ikna etmeye çalıştılar. Bu baskın sırasında Demirci Efe'nin bazı kuvvetleri Isparta'ya kadar olan bölgedeki köylere dağılmıştı. Harekâtın devamı bu çetelerin bulundukları köylerin basılması ve kaçakların ele geçirilmesi şeklinde sürmüştür. Demirci Efe ise emrindeki seksen kişilik bir kuvvetle Uluborlu yönünde çekildi. 18 Aralık 1920 tarihinde Demirci Efe'nin yedi yüz adamı teslim alınmıştır. Bu kişilerden yaşları uygun olanlar birliklerine sevk edilmek üzere yollandılar. Diğerleri ise ellerine bir belge verilerek terhis edildiler. Demirci Efe'nin Acıpayam üzerinden Tavas'a gittiği biliniyordu. Cephe Komutanı Albay Refet Bey, 20 Aralık 1920 günü, ana kuvvetleriyle Afyonkarahisar'a dönmek üzere hareket etmiş, Jandarma Yüzbaşı Nuri Bey komutasında bir süvari müfrezesi Tavas üzerine yürüyüşe geçmiştir. Bu müfreze bir süre dağlarda Demirci Efe kuvvetlerini izlemiştir. 30 Aralık 1920 tarihinde Yüzbaşı Nuri Bey, Demirci Efe'ye görüşme fırsatı bulmuştur. Bu görüşme sonucu Efe, TBMM Hükümeti'ne adamlarıyla birlikte teslim olmuştur. Sonradan bağışlanan Mehmet Efe, Nazilli'ye yerleşti ve ölümüne kadar sakin bir hayat yaşadı yılına girildiğinde Demirci Çetesinin dağıtılmasıyla birlikte Kuva-yı Milliye dönemi de sona erdi. Kuva-yı Milliye elbette ki ordu demek değildi. Orduda 3

4 asker vardır. Asker gelenekleri, yerleşmiş kurallarıyla, belli bir düzen içinde, kendi iradesine bağlı olmayan zorunlu görevleri yapar. Bu kurulu düzen ordudur. Kuvayı Milliye de ise ben lik duyguları daha üstündür. Kişisel davranışlar, şöhret kaygıları, giyim-kuşam, gösteriş, sivrilmek vb itici ruh halleri baskındır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kemal Atatürk, Kuva-yı Milliye hareketini o günlerin koşulları içinde değerlendirmiş ve bu hareketten ölçülü biçimde yararlanmasını bilmiştir. Ancak çeteciliğin daima dışında kalmıştır. Olayların ortaya attığı yerel direnişleri elbette ki izlemiş ve bunları gereği kadar değerlendirmiştir. Ama o bir an önce düzenli orduya geçmek ve onu kuvvetlendirmek istemiştir. Yunan işgalinin yavaşlatılmasında, iç isyanların bastırılmasında elbette ki Kuva-yı Milliye çeteleri inkâr edilemeyecek başarılar ortaya koymuştur. Ancak bu başarı bundan sonraki direniş için yeterli olamayacaktı. Düzenli ve güçlü Yunan Ordusu na karşı, bir o kadar daha düzenli ve güçlü Türk Ordusu na ihtiyaç vardı. Daha önceden ordu içine alınan Kuva-yı Milliye müfrezelerinden, bir süre daha yararlanılmıştır. Sakarya Savaşı ndan sonra bu müfrezeler ordu içinde, düzenli ordu birliklerine dönüştürülmüştür. Bu milli örgüt ve bir düşünce tarzı olan çetecilik, tarihin şerefli sayfaları içinde yerini almıştır. 4

5 25 NİSAN 1920: ANADOLU DA İŞGALLERE KARŞI DİRENEN KOMUTANLARA VE KUVA-YI MİLLİYE REİSLERİNE TEŞEKKÜR TELGRAFLARI GÖNDERİLMESİ VE MİLLETE BEYANNAME YAYINLANMASINA DAİR GÖRÜŞME (1.Dönem, 1.Yasama Yılı, 3.Birleşim, Gündem: 2/2) Kuva-yı Milliye, Ege de Yunan işgalinin başlamasıyla birlikte çoğu kendiliğinden harekete geçen çeteleri, milis kuvvetlerini, Müdafaa-i Hukuk, Redd-i İlhak, Heyet-i Milliye gibi direniş örgütlerini, yerel ve bölgesel kongreleri kapsıyordu. Bazı Osmanlı ordu birlikleri de resmi kimliklerini kullanmadan Kuva-yı Milliye saflarında direnişe katıldılar. Meclis açıldığında elindeki tek kuvvet Kuva-yı Milliye ve Doğu Anadolu daki Kazım Karabekir Paşa nın Kolordusu idi. CELALETTİN ARİF BEY (Başkan Vekili): Denizli Mebusu Hüseyin Mazlum Baba ile arkadaşlarının bir önergesi var, okutuyorum. TBMM Başkanlığına Yunan işgalinin sebep olduğu zulümler yüzünden aylardan beri mallarıyla, canlarıyla her türlü fedakârlığı göstererek mukavemet eden ve bu şekilde demirden ibaret bir çelik vaziyetinde müdafaa eden İzmir cephesi kahramanlarına, Yüce Meclis adına Milletin salam ve teşekkürlerini telgrafla tebliğini teklif ederiz. Kazım Karabekir Paşa, Selahattin Bey, Ali Fuat Paşa, Refet Bey, Bekir Sami Bey, Kazım Bey, Cafer Tayyar Bey e de teşekkürlerimizin tebliğini rica ederiz. Denizli Mebusu Mazlum Baba ve 12 arkadaşı (hay, hay sesleri) MUSTAFA KEMAL PAŞA (Ankara): 13.Kolordu Kumandanı Cevdet Bey de vardır. Unutulmuş zannederim. İSMAİL FAZIL PAŞA (Yozgat): 23.Tümen Kumandanı Münir Bey MUSTAFA KEMAL PAŞA (Ankara): Ordumuza mensup olan subay ve kumandanlarımızın en büyük fedakârlıklarla milli gayelerimize hizmet ettiklerine şüphemiz yoktur ve bu güzide hizmetlerini her an ispat etmektedirler. Binaenaleyh hepsine karşı Yüce Heyetinizin teşekkür edeceğine şüphe etmem. Yalnız burada dikkate alınacak esas en büyük kumandanlardır. Onlara ve emirleri altından bulunan subayların hepsine teşekkür edilirse... (pek uygundur sesleri) 5

6 SIRRI BEY (İzmit): Askerinden kumandanlarına kadar bütün orduya müteşekkiriz. Falan filan kumandanlar diye isim verilerek yazılacak olursa belki bazılarını unuturuz. O zaman belki iyi bir tesir yapmaz. BİR MEBUS BEY: Refet Bey, Ömer Lütfi Bey, Sırrı Bey de var. CELALETTİN ARİF BEY (Başkan Vekili): Telgraflar onlara da gidecek. MEHMET ŞÜKRÜ BEY (Karahisar): Bugün efendiler, İzmir ve Aydın havalisinde Yunanın icra ettiği facianın tamamen bendeniz de şahidi bulunuyorum. Binaenaleyh, orada Kuva-yı Milliye nin ilk adımını atan ve hiçbir menfaat ve maksat gözetmeyerek cansiperane çalışan Yörük Ali'dir. Yürük Ali'nin Yunanlıların icra etmiş olduğu zulme karşı kendisi vaziyeti ilk defa hissederek müdafaaya atılmış, Malkoç denilen yerde Yunan müfrezesine layık olduğu cezasını vermiş ve kendisini göstermeye başlamıştır. Binaenaleyh mutlaka Yörük Ali'nin unutulmamasını teklif ve rica ediyorum. ABDÜLKADİR KEMALİ BEY (Kastamonu): Ben de iştirak ediyorum. Demirci Efe de var. (kabul, kabul sesleri) MEHMET ŞÜKRÜ BEY (Karahisar): Milli kahramanlardır. Bunların adedi çoktur. Cephede on bir aydır çalışıyorlar. Cephede göğüs geren, namussuz düşmanı durduran kahramanlara selam... REŞİT BEY (Saruhan): Hepsine de selam, tamamına selam. MEHMET ŞÜKRÜ BEY (Karahisar): Onların adedi sayılmaz Beyefendi. EMİR PAŞA (Sivas): Maraş hadisesi de unutulmamalıdır. Maraş öyle mühim bir meseledir ki siyaseten İzmir hadisesi kadar ehemmiyeti vardır. Maraşlıların fedakârlığı, Kuva-yı Milliye nin varlığını bütün Dünyaya ispat etmiştir. Binaenaleyh Maraşlılar, birçok fedakârlık etmiştir. Öyle fedakârlık ki yirmi beş bin çoluk ve çocuğu ile meydana atılmışlar, evleri yanmış, çoluk çocukları ateş içerisinde top, mitralyöz içerisinde çalışmış ve çabalamışlar ve her şeylerini feda etmişlerdir. Bu böyledir Efendim. BİR MEBUS BEY: Urfa da vardır. EMİR PAŞA (Devamla): Maraşlılar iftihar edilecek bir halde hareket etmişlerdir. (teşekkür sesleri) Evet ispat etmişlerdir. CELALETTİN ARİF BEY (Başkan Vekili): Bu meseleyi Başkanlık Divanına havale buyurunuz efendim. Lazım geldiği gibi halledelim. (uygundur sesleri) HAMDULLAH SUPHİ BEY (Antalya): Arkadaşlar Bendenizi iki dakika dinlemenizi rica ederim. Meclisimiz adına Yüce Milletimize bir beyanname kaleme aldım. Okumak istiyorum. (okunsun sesleri) 6

7 BÜYÜK MİLLET MECLİSİ NİN MEMLEKETİNE BEYANNAMESİ Anadolu'nun her köşesinden gelen vekillerinizin meydana getirdiği Büyük Millet Meclisi, olanı biteni dinleyip anladıktan sonra Millete hakikati söylemeyi lüzum gördü. İngilizler tarafından satın alınan ve Milleti birbirine düşürmek maksadını güden bazı hainler, sizi aldatmak için türlü türlü yalanlar söylüyorlar, İzmir Vilayetinin, Antalya'nın, Adana'nın, Antep'in, Maraş ın ve Urfa havalisinin düşmanlar tarafından işgali üzerine silahına sarılan vatandaş ve dindaşlarınızı yine size mahvettirmek için Padişah ve Halifeye isyan sözünü ortaya atıyorlar. Millet Meclisi, Halife ve Padişahımızı düşman baskısından kurtarmak, Anadolu'nun şunun, bunun elinde parça parça kalmasına mani olmak, Hükümet Merkezimizi yine anavatana bağlamak için çalışıyor. Biz vekilleriniz, Cenabıhak ve Peygamberimiz adına yemin ederiz ki Padişaha ve Halifeye isyan sözü bir yalandan ibarettir ve bundan maksat Vatanı müdafaa eden kuvvetleri aldatılan Müslümanların elleriyle mahvetmek ve Memleketi sahipsiz ve müdafaasız bırakarak elde etmektir. Hindistan ın, Mısır'ın başına gelenlerden mübarek Vatanımızı kurtarmak için İngiliz casuslarının sizi aldatmak üzere uydurdukları yalanlara inanmayınız. İzmir'i, Adana'yı, Urfa ve Maraş'ı ve Vatanın düşman istilâsına uğramış diğer yerlerini müdafaa edenleri, Din ve Milletinin şerefi için kan döken kardeşlerinizi arkadan size vurdurmak isteyen alçakları dinlemeyiniz. Onları Millet Meclisinin kararı üzerine cezalandıracak olanlara yardım ediniz ki son Yurdumuz kaybedilmesin, Milletimiz köle olmasın. Biz birlik içinde oldukça, düşman üzerimize gelmeyeceğini resmen ilân etti. Onun candan özlediği aramızda nifak ve ayrılıktır. Allahın laneti düşmana yardım eden hainlerin üzerine olsun, Halife ve Padişahımızı, Millet ve Vatanı kurtarmak için çalışanların üzerinden Allahın yardımları eksik olmasın. (alkışlar ve kabul sesleri) HAMDULLAH SUPHİ BEY (Antalya): Nasıl Efendim, münasip görüyor musunuz? (hayhay sesleri) CELALETTİN ARİF BEY (Başkan Vekili): Vakit geçmeden matbaaya verelim bassınlar, sonra dağıtırız. (her tarafa sesleri) 1 1 TBMM Zabıt Ceridesi (25 Nisan 1920), 1.Dönem, c.1, s.42-64, 7

8 9 ARALIK 1920: GİZLİ OTURUMDA MİLLİ SAVUNMA BAKANI FEVZİ PAŞA NIN CEPHELERDEKİ ASKERİ DURUM VE BAZI MİLİS KUVVETLERİNİN TASFİYESİ HAKKINDA BEYANATI (1.Dönem, 1.Yasama Yılı, 111.Birleşim, Gündem: 2/1) Meclis açılalı sekiz ay olmuş ve bu süre içinde çetecilik düzeniyle faaliyet gösteren Kuva-yı Milliye güçleri iç isyanların bastırılmasında gösterdikleri başarıyı Yunan ilerleyişi önünde gösterememişlerdir. Balıkesir, Bursa ve Uşak Yunan Ordusu tarafından işgal edilmiş, Demirci Savaşında Kuva-yı Seyyarenin gösterdiği başarı Gediz Savaşında hezimete dönüşmüştür. Ankara Hükümeti Kuva-yı Milliye'nin tasfiyesine karar vermişti. Fakat bu pek kolay olmayacaktı. CELALETTİN ARİF BEY (BAŞKAN VEKİLİ): Cephelerdeki askeri vaziyet ve bazı milis kuvvetlerinin tasfiyesi hakkında Milli Savunma Vekili Fevzi Paşa Hazretleri beyanatta bulunacaklardır. FEVZİ PAŞA (Milli Savunma Vekili): Efendim Hükümetimiz ilk kurulduğu sırada Ordumuz yok denilecek derecede perişan bir halde idi. Ancak Şark Cephesinde bulunan Ordu, büyük bir tecavüze uğramadığı için ve mükemmel bir halde bulunuyordu. Böyle bir zamanda cephede bulunan kıtalarımız mahalli kuvvetlerle takviye olunmuş idi ve bunun böyle olması da tabii idi. Çünkü İzmir işgali üzerine Millette milli bir galeyan meydana geldi. O sırada gerek Nazilli Cephesinde ve Balıkesir Cephesinde bazı şahsiyetler belirdi ve Milletin hakikaten ne kabiliyet ve sağlamlıkta olduğunu Avrupa ya ve Dünyaya karşı gösterdi. Ben Milli Savunma Vekili olarak bu ortaya çıkmış olan şahsiyetlere ve sistemlere karşı, ordu fikrini Millete kabul ettiremezdim, o zamanlar. Bir memuriyetle Akhisar, Salihli ve Alaşehir de dolaştığım sırada oradaki düşüncenin büsbütün başka bir şekil aldığını gördüm. Hatta diyorlardı ki biz para toplarız, koyun toplarız ve bu şekilde bir seneden beri memleketlerimizi başarıyla müdafaa ediyoruz ve bu gördüğünüz askerleri de biz besliyoruz. Taburlar beş yüz elli askere indirilmişti ve şüphesiz bu kadar tahsisat verilebiliyordu. Millet, parayı, yiyeceği, giyeceği Müdafaayı Hukuk şubeleri vasıtasıyla temin ediyor ve hakikaten cepheyi tutuyorlardı. Her mesleğin bazı sırları olduğu gibi, askeriliğin de bazı sırları vardır. Bu milis askerlerine dikkat ettim, hep köylerinin yanından toplanmışlar. Uğradığım bir köyde dediler ki bizim köyde yüz, yüz elli kişi kadar vardır amma hep ileridedir ve tecrübeler göstermiştir ki böyle müdafaa yapan kuvvetler sıkı bir baskı altında dağılırlar. O da bizdeki Vatan ile aile tesirlerinin neticesidir. Bu hal Milletin zihniyetinde büyük bir yer edinmiştir. Her nerede olursa olsun, Rumeli de, Anadolu da, Arabistan da düşmana uzak yerler ahalisi daha metin olmuşlardır. Düşmana yakın ve ailesini kurtaracak yerlerde bulunanlar daha az metin çıkmışlardır. Kazım Beyefendi ile Akhisar'da görüşürken bir taarruz hazırlığı yapalım dedik. Milli kuvvetlerin yanında bir miktar da ordu kuvveti hazırladık. Toplarımızı hazırlıyorduk. Bu kuvvetlerle Akhisar Cephesinden bir yarma hareketi ile cepheyi yarar ve içeri gireriz, dedik. 8

9 Dört bin tüfekli kuvvetimiz, Yunanın taarruz eden kuvveti bu kadar yoktu efendiler, çarçabuk dağıldı. Bu tecrübeden sonra herkese kanaat geldi ki Ordumuzun kurulması lazımdır. Reis Paşa Hazretlerinin buyurdukları gibi Ali Fuat Paşa bu işe memur edildi. Kütahya'da bulunan Ethem Bey kuvvetleri bir iki hafta içinde Kütahya Milli Alayı adı altında bir kuvvet meydana getirmişlerdi. Ali Fuat Paşa bunda büyük bir muvaffakiyet görerek bu teşkilatın her tarafa kurulması için yazılar yazdı. Fakat öyle çetelerle hareket ederek, mesela bir çete Konya'ya gitsin, bir çete Yozgat'a gitsin, oradan cepheye gitsin şeklinde müdafaa olamazdı. Efendiler milli heyecan, belli usuller içine sokulmazsa çarçabuk söner. Az para harcanarak nasıl iktisat yapılırsa, kuvvetlere de öylece iktisat yapılmalıdır. Biz de düşmanlarımızla baş edebilmek için planlar yapmalıydık. Bugün yaptığımız, karşımızdaki İngilizlerin planları yıpratma harbidir. İngilizler Almanları nasıl yıprattılarsa, bizi de öyle yıpratmak istiyorlar. İçimizde isyanlar çıkarmak; ufak, ufak taarruzlar yapmak ve daima muharebe, muharebeye zorlamak. Biz de bu plana karşı lazım gelen tertibatı alırsak, o halde düşmanın bu planını suya düşürmüş oluruz. Bendeniz cephedeki Kuva-yı Milliye Teşkilatının vaziyetini bir iki ay evvel muntazam bir ordu yapmak fikriyle Garp Cephesine denetlemeye gelen Genel Kurmay Reisi İsmet Bey den duyduğum vakitte çok üzüldüm. Kütahya'da bir alay yapan İsmail Hakkı Bey buraya gelecekmiş, aman gelmesin biz lazım gelen intizam ve inzibat dairesinde vazifemizi yaparız. Ben de emir verdim, dedim ki katiyen İsmail Hakkı Efendi gelmesin. Lâzım gelen kuvvet orada yapılır. Malumunuz Kütahya Milli Alayı Eskişehir e geldi ve bir hadise oldu, on günde kurulan alay, çarçabuk dağıldı, kumandanlarını vurdular ve o kuvvet sıfıra indi. O zaman kendilerine kanaat geldi ki bu ancak geçici bir vaziyet ve zaman içindir. Yoksa muntazam ve uzun bir harbi temin edemez. Uzun ve muntazam bir harbi idare etmek için mutlaka muntazam ve iyi tertip edilmiş kuvvetler lazımdır ve bundan sonra muntazam orduya ehemmiyet verildi ve Ordu kurulmaya başlanıldı ve kurulduktan sonra da herkese emniyet geldi. Baktılar ki asker muntazam, askerin kıyafetleri, cephanesi muntazam, eksik toplarını da tamamladık. Onun üzerine dediler ki; biz taarruz ederiz. O vakit henüz taarruza geçecek vaziyette değiliz. Yani lüzumundan fazla kuvvetlere itimat ediyorsunuz, henüz o halde değiliz dedim. Fakat bunlar, Reis Paşa Hazretlerinin beyan buyurdukları gibi, taarruzda muvaffak olamadılar. Filhakika, bendeniz biraz da onlara hak veririm. Yani Yüce Heyetiniz bizi itham edebilir ve der ki mademki burada muvaffakiyet ihtimali vardı, harp sanatı bu taarruzu emrederdi. Düşman öyle bir halde idi ki ne sağ kanadı bir yere dayanıyor, ne de sol kanadı. Yunanlılar bugün Gediz'den çekilmiştir. Fakat Gediz'den çekilmeleri zannedilmesin ki Kuva-yı Milliye nin kahramanlıklarındandır. Düşman yaptığı hatayı anladı, derhal kuvvetlerini geri aldı ve lazım gelen tertibatı hazırladı. İstiyorlardı ki burada da bir zafer olsun. Şüphesiz bu gayet zor bir şeydi ve eğer burada da bir zafer olsaydı Avrupa ya karşı gayet üstün bir vaziyet olacaktı. Fakat o kuvvetlerin birbirlerinden farklı olmasından dolayı ve Paşa Hazretlerinin de söyledikleri gibi emir de dinlememeleri dolayıdır ki başarılı bir hareket yapılamadı. Bir zafer ihtimaliyle başlayan harp ne yazık ki bir 9

10 felaketle neticelendi. Zamanımızda büyük ordular daima bir demiryolu hattına dayanırlar. Büyük orduların harekâtı hep böyledir. Anadolu haritasına baktığımız zaman iki büyük ova görünür. Birisi Eskişehir'de açılıyor, buraya kadar geliyor. Diğeri Afyonkarahisar'dan Konya'ya doğru. Bunların ikisinin ortasından da demiryolu geçiyor. Düşman bir kuvvet toplamış, Uşak ve civarında. Bir kuvvet de Balıkesir ve havalisinde. Çünkü demiryolu olmayan yerlerde ordu beslenmez. Bendeniz de başından beri bu tarzda teşkilata taraftar idim. Ali Fuat Paşa Garp Cephesi Kumandanı iken daha Bursa Cephesi yarılmamıştı. Burada başarılı bir şekilde harp yapılabilirdi. Fakat Ali Fuat Paşanın kuvvetleri dağıldıktan sonra buradan ayrılma durumu ortaya çıktı. Yunan taarruzundan sonra kuvvetimizi bütün piyade askerlerimizin iki misli kuvvete çıkardık. Bu kuvvetlerimizle zaferler kazanmayı Cenabı Haktan ümit ediyoruz. (inşallah sesleri) Fakat böyle kuvvetler yapılması bazı tarafları şüphelendirmiş, hatta Raşit Beyle bendeniz görüştüğüm sırada bazı hareketler yapıyorsunuz dedi. Dedim ki bu teşkilatı her tarafta yapıyoruz. Sivas'ta da, Yozgat'ta da yapıyoruz, buralarda da yapıyoruz. Sizin kuvvetleri de harp nizamına kabul ediyoruz. Ama dedi, Refet Bey in oradan aldırılması daha münasip olur. Bunun üzerine bendeniz dedim ki Refet Bey in orada kalması lüzumludur. Çünkü orada bir hadise olmuş, gitmiş, onu bastırmıştır. Halkın ezilmemesi için orada bir teşkilat lâzımdır ve bu işe başlamış olan bir adamın onu tamamlaması lâzımdır ve Refet Bey iyi bir askerdir. Kendisinden daha uygununu bulamadım. Bu şahsiyetle uğraşmayınız, rica ederim, bu bir vatan meselesidir. Mesele böyle kaldı. Sonra Reis Paşa Hazretlerinin buyurdukları gibi, onları topladılar, yine görüştük ve kendilerine anlattım. O iddia ediyor, bizim kuvvetten başka kuvvet yoktur, bizim askerler bir işe yaramazmış, biz kâfiyiz. Dedim ki siz bir tümen kuvvetindesiniz, elinizde dört topunuz var. Bununla bir cephe muharebesi yapamazsınız. Tel örgü ile örülmüş bir cepheyi sökemezsiniz. Arkasından çevirseniz orada makineli tüfek vesaire vardır. Demirci'de nasıl muvaffak olduk, dedi. Dedim, Demirci'de düşmanın bir taburu vardı. Siz kendiniz bin, bin beş yüz kişi idiniz. Sonra düşman baktı ki çare yoktur; bir tümen ile hücum yaptı, siz de geri çekildiniz. Süvarinin yapacağı budur. Düşman fazla kuvvetle geldiği vakit bakarsınız ki sökmüyor, geriye çekilirsiniz. Zayıf bulduğunuz yerde vurursunuz. Düşmanları öylece hırpalarsınız. Yoksa muntazam bir mevkii, toplarla, tel örgüleriyle takviye olunmuş ve son usul tahkimat ile kapatılmış bir yeri, süvarilerin zapt etmesi ihtimali yoktur. Ondan sonra dedim ki siz bir süvari tümenisiniz. Askeri emirlere uymak ve itaat etmek lâzımdır. Canınız isterse bunu yaparsınız şeklinde tertibat yapılamaz. Sizin muntazam bir şekle girmeniz lâzımdır ve başka çare yoktur. Buna muvafakat ettiler ve arkadaşları ile gittiler. Son safhayı arz etmeyeceğim. Nihayet bu telgrafı aldık. Bu telgraf, efendiler, Düzenli ordu ile çetecilik zihniyetinin mücadelesidir. Eğer biz bir Hükümet kurmak istiyorsak, kanunları hâkim kılmak istiyorsak, bundan başka çare yoktur. Mademki Büyük Millet Meclisinin Vatana Hıyanet Kanunu vardır. Bu da telgrafta tamamıyla ona uygundur. Oraya temas etmiştir. Bu kumandanın azli ile mahkemeye verilmesi lâzımdır. Böyle de yaptım. Mademki hak bizdedir. Muvaffakiyet de inşallah 10

11 bizdedir ve inşallah bu çetecilik zihniyeti silinecektir. (alkışlar) Bundan sonra bütün gazetelerde Mustafa Kemal Paşa çeteleri adı olmayacak, Anadolu Büyük Millet Meclisi Ordusu adı olacaktır. HAMDULLAH SUPHİ BEY (İstanbul): Milli Savunma Vekili Paşa Hazretleri tarafından verilen izahat ve beyanata bendenizin ilâve edeceğim iki üç şey arasında büyük bir münasebet vardır. Antalya'da bulunduğum esnada Demirci Mehmet Efe kuvvetleri Isparta'da görüldükten sonra güneye, doğuya, batıya yayıldılar. Günün birinde bir haber aldık ki Antalya'ya kuzeyden köylüler geliyorlar. Yunan önünden kaçar gibi köylüler, ihtiyarlar, kadınlar ve çocuklar, bir takım erkekler, yangından kaçar gibi, ne kurtarabildilerse Belediyenin etrafına geliyorlar ve Belediyenin etrafında öbek öbek diziliyorlar. Kuva-yı Milliye nin belli başlı adamlarından biri olan Mehmet Efe asayiş vazifesiyle güneye inmiştir. Fakat adamları olan Mahmut, Mevlut efendiler gibiler köylülerimize musallat olmuşlar ve zavallı köylüler, eşeğin üstüne, katırın üstüne ne yükletebilirse hepsini yükleterek kaçıyor. Zira bu adamlar köylünün evini yakıyorlar. Yangın, tahrip, soygundan canını kurtararak kaçanlar Antalya'ya dökülüyorlar. Biz o zaman, Meclise ve Milli Savunmaya arkadaşlarımızla iki telgraf çektik ve vaziyeti izah ettik. Fakat günün birinde halk üzerinde çok tesirli olan bir haber duyuldu. Isparta'da Demirci Efe nin kuvvetleri, Hükümetin kuvvetleri tarafından sarılmış ve beş yüz kişi tevkif edilmiş ve silâhları alınmış ve tamamı dağıtılmıştır. Arkadaşlar; sekiz aydan beri Meclisimiz burada faaliyet ediyor ve sekiz aydan beri de bir Hükümet kurmuşuzdur. Fakat ahalinin elleri bu hadise olduktan sonra Hükümete daha fazla sarılmıştır. Her tarafta halk kendisine adalet verecek olan Hükümeti arıyor, muntazam ve adil bir Hükümet arıyor. Şükranla kaydetmeliyiz ki İçişleri Vekâletine seçtiğimiz arkadaşımız, doğrudan doğruya fiili bir şekilde ve Memleketin geniş bir sahasında şakilere kuvvetli bir darbe indirmiştir. (alkışlar) Arkadaşlarımızla dönüş yolunda Sandıklı da Refet Bey e tesadüf ettik ve gece konuştuk ve kendisini en ateşli ve en samimi bir şekilde bu başarılarından dolayı tebrik ettik. Ertesi gün bir otomobil bulmuştuk, Refet Bey daha evvel yola çıkmıştı. Yolda arkadaşım ve ben son derece mesut olarak gördük ki Ordumuzun kuvveti yeniden doğmaya başlamış ve her yerde kendisini gösteriyor. Biz buna şahit olduk. Otomobilimiz çok süratle gidiyordu ve biz yolda Refet Bey in başında yürüdüğü askerleri gördük, tertemiz giyinmişlerdi, gözlerinin içinde Dünya Harbindeki bıkkınlıklarından eser kalmamıştı ve kendilerine yeniden şevk gelmişti. Arkadaşlar; zulümden bunalmış olan milletimiz, sizden adil Hükümet istiyor ve hiçbir zaman, bugün olduğu kadar, halk elini Hükümete uzatmamıştır. Emin olabilirsiniz ki bir zamanlar bizim tarihimizde yedi bela adını alan jandarmalarımız, bugün köylerimiz için kurtarıcı adamlardır. Çal Kazasına Refet Bey in gönderdiği kuvvetler, Efe nin takibi için gittiği zaman, ahali atlas yorganlar çıkardı ve demek ki hâlâ bizim Ordumuz, bizim subaylarımız ve bizim haklarımızı muhafaza edecek namuslu kuvvetlerimiz varmış dediler ve askerleri bu suretle karşıladılar. Biz buraya gelinceye kadar dört merkezde Ordunun teşekkül ettiğini gördüm. Hakikaten bir orduya sahip olduktan 11

12 sonra, Hükümeti kurdum demeye Büyük Millet Meclisinin hakkı olacaktır. Bilâkis çete kuvvetleri devam ettikçe ve bu kuvvetler kendi maksatlarımızın temininden uzaklaşmakta inat ve ısrar ettikçe bizim için bir tek yol kalır arkadaşlar ve şimdiye kadar en zayıf zamanlarımızda bir tek dayanağımız vardı, o da imandır. Fakat bir şey var ki bizim kendisine paye verdiğimiz, kendisine kahraman dediğimiz ve ifa ettiği hizmetler dolayısıyla takdirlerimizi sunduğumuz, hatta kendisine milli bir kahraman unvanı verdiğimiz zayıf ruhlu insanlar yükseldi mi uçurum yanına gelmişler gibi başları dönüyor ve etrafı göremiyorlar, sersem oluyorlar. Bugün bu adamlar da aynı dalâlete düşmüşlerdir. O halde bunun önüne geçmek, bunları uslandırmak ve Anadolu nun muhtaç olduğu huzuru temin etmek şarttır. (alkışlar) 1 (İşgallere karşı direniş amacı ile kurulan Kuva-yı milliye birlikleri, Yaşanan olağan üstü durumda bir ölçüye kadar etkili olabilmişti. Vur-kaç taktiği ile savaşan bu kuvvetin, düzenli işgal kuvvetleri karşısında durabilmesi ve mücadeleyi yürütebilmesi mümkün olmamıştı. Kuva-yı milliye birlikleri Yunan ilerleyişini yavaşlatsa da durduramamıştı. Artık Mecliste Kuva-yı Milliye Birliklerinin yetersizliği tartışılmaya başlandı. Bu tartışmaların bir nedeni de tam bir askeri kuruluş olmayan ve emir komuta bağlantısı işlemeyen Kuva-yı Milliye Birlikleri içindeki bazı grupların başına buyruk ve zarar verici davranışları idi. Sayısının ve kadrosunun değişken oluşu, mücadelenin verimliliğini düşürüyordu. Düzenli Ordu Birliklerinin kurulması, mücadelenin belli merkezden yönetilmesini ve TBMM nin otoritesinin de kabul edilmesini sağlayacaktı. Hükümet tarafından düzenli ordunun kurulması için Kuva-yı Milliye Birliklerinin tasfiyesine başlandı. Çerkez Ethem'in Kuva-yı Seyyare'si Kütahya'da Düzenli ordu birliklerince yenilgiye uğratılarak birlikleri dağıtıldı, kuvvetlerinin bir kısmı düzenli orduya katıldı. Güney Cephesi Komutanı Refet Paşa, Demirci Mehmet Efe'den, adamları ile kurulacak bir süvari alayının komutanı olarak düzenli orduya katılmasını istedi. Efe önce bu teklifi kabul etmiş, ancak daha sonra bunu reddetmiştir. Bunun üzerine Refet Paşa harekete geçti ve Efe'nin bulunduğu İğdecik köyü basıldı. Demirci Efe bu baskından kaçarak kurtulduysa da daha sonra adamlarıyla birlikte teslim oldu. Ancak Güneydeki Mücadele, Bölgede oluşturulan ve Ankara Hükümeti tarafından desteklenen Kuva-yı Milliye birliklerince yürütülmeye devam etti.) 1 TBMM Gizli Celse Zabıtları (9 Aralık 1920), 1.Dönem, c.1, s , 12

13 25 ŞUBAT 1922: GİZLİ OTURUMDA DEMİRCİ MEHMET EFE NİN YAKALANMASI VE SUİİSTİMALLER HAKKINDA ESKİ GÜNEY CEPHESİ KOMUTANI REFET PAŞA NIN AÇIKLAMALARI (1.Dönem, 2.Yasama Yılı, 165.Birleşim, Gündem: 2/1) Güney Cephesi Komutanı Refet Paşa'nın Demirci Mehmet Efe çetesini çökerttiği sıra Isparta ve civarında meydana gelen olaylar bir yıl sonra meclisin gündemine girmişti. Refet Paşa harekât sırasında eski dostu Demirci Mehmet Efe'nin fazla zarar görmemesi için gerekli toleransı göstermişti. Isparta milletvekilleri, Demirci Mehmet Efe'nin halktan gasp ettiği malların, hayvanların ve Demirci Mehmet Efe'ye ait olduğunu öne sürdükleri para kasasının ne olduğunu sordular. (23 Şubat 1922 günkü gizli oturumda, bir yıl önce Konya İsyanı sırasında meydana gelen bir suiistimal hakkında hazırlanmış olan Meclis 4.Şubesinin raporu görüşülüyordu.) MUSA KAZIM EFENDİ (Başkan Vekili): Efendim bir mesele daha var. Rapor Dördüncü şubeden geliyor. Isparta hakkında malumunuz bir mesele var. TBMM Başkanlığına Konya İsyanı sırasında Burdur havalisinde asilere ait oldukları sanılarak Isparta Valiliği tarafından müsadere edilmiş olan yedi bin küsur koyundan dört bin adedinin Isparta İstiklal Mahkemesi kararıyla açık artırma usulüyle satıldığı, geri kalan üç bin adedinin de bir şekilde suiistimal edildiği, Isparta Mebusu Hafız İbrahim Bey tarafından iddia edilmektedir. Yüce Meclise yapılan bağış paralarının ve Divan kürsüsünün arkasına asılmış olan halının parasının da bu koyun bedelinden karşılanmış olunduğuna dair ihbar da gene adı geçen Mebus tarafından yapılmıştır. Bu hususta yaptığımız tahkikatta her hangi bir netice ekle edilememiş, Yüce Meclis üyelerinin ve İstiklal Mahkemesi üyelerinin haysiyetlerini alakadar eden böyle mühim bir meselenin orta yerde bırakılması da uygun görülmemiştir. Bu hususta yerinde tetkik ve tahkikat yapılması için Yozgat Mebusu Süleyman Sırrı Bey, Antep Mebusu Ragıp Bey ve Siirt Mebusu Kadri Bey den meydana gelecek bir heyetin seçilmesi keyfiyetinin Yüce Heyetinize arz ve edilmesine karar verilmiştir. 12 Şubat 1921 Dördüncü Şube Reisi Hafız Mehmet Dördüncü Şube Kâtip Üyesi Süleyman Sırrı MUSA KAZIM EFENDİ (Başkan Vekili): Müsaade ediniz. Rapor usulüne uygun hazırlanmıştır. Raporun kararını kabul edenler lütfen el kaldırsın. Kabul edildi, Efendim. Şimdi diğer bir meseleye dair bir önerge aldım. Reji ambarlarında tütün 13

14 alınıp satılmış deniliyor. Önergede şahıslar belli olmadığı için bu önergeyi okutmayacağım, Efendim. MUSTAFA EFENDİ (Tokat): Reis Bey, müsaade ediniz bir şey arz edeceğim. (gürültüler) Efendiler bu tütünler Isparta Reji Ambarından çalınmış ve satılmış. Bunu yapanlar bugün memurdurlar, isimleri lazım değil. HACI ŞÜKRÜ BEY (Diyarbakır): Hükümet izahat versin. MUSTAFA EFENDÎ (Devamla): Ben önergenin sahibi değilim. Hakikati, meseleyi meydana çıkarmak için bu kürsüye çıktım, alay ile iş bitmez. Biz Memleketin vekilleriyiz. Bu gibi adamlar, aramızda iken adam olamayız, günahtır. Tak, tak, tak, ne olacak bundan ne çıkacak? Rica ederim, dinleyiniz. (devam sesleri) Geçen sene Isparta'da iki bin liralık bir hırsızlık meselesi oldu. Bazı başıbozuklar dediler ki mebuslar hırsızlık etti. Bu benim izzeti nefsime ağır gitti. Buna dair bir önerge verdim, önergem kayboldu. O önergeyi bağırmak suretiyle meydana çıkarttım. Bunun üzerine şubeler bu mesele ile uğraşıyor. Bunun yanında eski Isparta Mutasarrıfı Isparta Reji Ambarındaki yetmiş bin batman tütün almış, o tütünler de Rumlarınmış. O tütünü satmış, paraları da cebine atmış. Onun üzerine İçişleri Vekili Adnan Beyefendiye bu mesele söylendi. BİR MEBUS BEY: Ispartalılar çalmış kelimesini kullanmayınız. Ispartalılar çalmamıştır. MUSTAFA BEY (Tokat): Ispartalılar değil, Efendim. Sonra bu tütünler satılıyor. Onun üzerine Isparta ahalisi boyuna şikâyet ediyorlar. Diyorlar ki tütünler satıldı, bunların parası Hazineye girecektir. Bu tütünleri satan kim? İsmet Paşa Hazretlerinin dayısı Doktor Refet Bey. Ben malum ya hakiki ve samimi görüştüğüm kimselerin sözlüdür. Yani ben meseleyi bilmiyorum. Sonra Doktor bir müddet burada kaldı. Hükümette dediler ki bu adam doktormuş ve hem de mutasarrıftır. Biz bunu bir yere tayin edeceğiz. Hükümetten bazıları dediler ki bu adamın zamanında hırsızlığı var, Hazineden çalınmış bir tütün meselesi var. Bu ne olacaktır? Sonra tahkikatını yaparız, derler. Tahkikat yapılıyor. Tahkikatını da Maliye Vekilinden sorarsınız. Maliye Vekâletinde defter halinde bulunuyormuş. Bu meseleyi Reji Müdüriyetinden, Maliye Vekilinden sorarsınız ve bir de tahkikat yaparsanız iş anlaşılır. HACI ŞÜKRÜ BEY (Diyarbakır): İçişleri Vekâletinde tahkikat evrakı mevcut iken, nasıl tayin ediyorlar o adamı? MUSTAFA BEY (Tokat). Ona evliyalar karışır, bilemem. (alkışlar) SELAHATTİN BEY (Mersin): Bu mesele memleket meselesidir. Önerge sahipleri meseleyi izah ettiler. Meclis bunun hakkında malumat sahibi olmak istiyor. İçişleri Vekili bu mesele hakkında izahat versin. (Vekil izahat versin sesleri) 14

15 SÜLEYMAN SIRRI BEY (Yozgat): Arkadaşlar, malumunuz Isparta'nın koyun meselesi Mutasarrıfla alakadar olduğu için İçişleri Vekâletinden gönderilen müfettiş bu Mutasarrıf hakkında hazırladığı tahkikat raporunda diyor ki Mutasarrıf hakkında tahkikat yaptım, fakat bu mesele ile alakası olan mebuslar hakkında bir şey diyemem. Buna Yüce Meclis karışır diye yazmış ve göndermiştir. Onun üzerine bu evrak 4.Şubeye havale edilmiştir. Mademki böyle bir Mutasarrıfın tütünlerle alakası varmış, İçişleri Vekâleti bu Mutasarrıf hakkında tahkikat yaptırmalıydı. O tahkikatın bu mesele ile alakadar olduğu gösterilirse, o zaman mesele de açıklığa kavuşur. MUSTAFA BEY (Tokat): Bu mesele hakkında Müfit Efendi de izahat verirse mesele daha iyi anlaşılmış olur. Çünkü oranın eski müftüsüdür. (gürültüler) İbrahim Bey de malumat sahibidir, izahat versin. İBRAHİM BEY (Karesi): Efendiler, önerge bendenizindir. (duymuyoruz sesleri) Isparta Reji ambarlarında çiftçilere ait kırk bin kilo tütün ortadan kaldırılmış ve bunun hazineye ait aşar vergisi de içinde iken koyun meselesiyle alakadar olanlar Reji ambarlarını kırarlar. Bu kırk bin kilo tütünü kırk veya elli beş kuruşa ahaliye satarlar. Bunun hakkında İçişleri Vekâleti Sabri Bey isminde bir müfettiş gönderdi ve bundan dolayı da Mutasarrıf vazifesinden alınmıştı. Daha sonra bu Mutasarrıfı Maraş'a gönderdiler. Bu mesele bununla alakalıdır. Oraya tahkik için gidecek heyet bu meseleyi de tetkik etmelidir. HÜSEYİN HÜSNÜ EFENDİ (Isparta): Efendim, koyun meselesini bilmiyorum. Fakat tütün meselesine gelince, Beyefendinin dediği doğrudur. Bu Avros Nahiyesinin Reji ambarında mevcut çiftçilere ait tütün vardı senesi tütünleri kısmen sarf edildi senesine ait tütün şimdilik duruyor. Bu tütünleri bir kaç kişi Isparta nın memuru, Mutasarrıfı dâhil, dışarıdan da memur var. Mutasarrıf dâhil olduğu halde Reji ambarının kapısını kırarlar. Kırk kuruşa Antalya'da alıcı bulunduğu halde oraya satmazlar. Yevmiye üç lira ile iki memuru gönderirler. Kırk bin kilo tütünden on iki bin kilosu satıldı, gerisi yok. Hırsızlar saray gibi evler yapmışlar. Bendeniz bu hakikatleri öğrendim, geldim İçişleri Vekâletine 1 Ocak 1922 tarihinde bir önerge verdim. Hâlâ gündeme alınmadı nedendir bilmiyorum. Mutasarrıfa soruldu, cevap vermedi. Şimdiki Isparta Mutasarrıfı Müfit Bey işe el koydu, tahkikatını yapıyor ve hakikatler de meydana çıkmıştır. İkincisi, Isparta'da bulunan Müdafaa-yı Hukuk Cemiyetini biz kurduk geldik. Demirci Mehmet Efe ye bir defasında üç bin, sonra yedi bin lira verildi. Demirci Efe Çetesinin dağıtılması sırasında senet alınmadı diyerek söylenmiş ve bu paralar tamamen yağma edilmiştir. Hakikaten buradan gidecek heyet bunu da tetkik etmeli ve bu işe el koymalıdır. Bu gibi hakikatler de meydana çıkmalıdır. Hakikaten edepsiz adamdır bunlar. (yaşasın Müfit Efendi sesleri) NADİR BEY (Isparta): Efendim, koyun meselesi zaten meydana çıkacak. Şimdi tütün meselesinin tafsilatını arz edeceğim. Gerçi söylendi, fakat eksik söylediler, asıl amiri bıraktılar da memurlardan bahsettiler. Bu tütün kırk bin kilodan biraz 15

16 fazladır, sonra ahalinin malıdır. Bunların içinde hazinenin de vergisi vardı. Bunu Mutasarrıf, arkadaşlarımızdan Hafız İbrahim Bey ve daha bazıları beraber bu tütünü gidelim alalım derler, maksatları Demir Alayı nın masraflarını karşılamak. Reji Müdürü Bahri Bey e müracaat ederler, o muhalefet eder. BİR MEBUS BEY: O zaman İçişleri Vekili kimdi? NADİR BEY (Devamla): Bilmiyorum, Reji Müdürü Bahri Bey muhalefet edince, ortada bir Nahiye Müdürü kalır. Nahiye müdürüne de bu meseleyi teklif ederler. O da muvafakat etmez. Sonra Mutasarrıf Nahiye Müdürünü kovar. Sonra Hafız İbrahim Bey ve Mutasarrıf emrederler. Bunun üzerine ambarları kırarlar. Yevmiye üç lira ücretle Isparta'da Hancı Rüştü Çavuşu başına koyarlar. Her ambarı oradan satarlar. Livanın her tarafında bu tütün kaçak olarak sarf edilir. Yalvaç'a, Akşehir'e kadar satılır. Bunun bedeli ne olduğu belli değil. Mesela Reji nin defterinde kırk beş bin kilo, Hafız Bey in gösterdiği defterde on iki bin kilodur. Arada otuz dört bin kilo fark vardır. Reji müdürü Bahri Beye... HÜSEYİN HÜSNÜ EFENDİ (Isparta): Hafız Beyin ismi orada yoktur. NADİR BEY (Devamla): Ben hakikati söylüyorum. Bütün memleket buna şahittir Efendim. Mutasarrıf da o da beraberdirler. Buraya geldiğimde meseleyi İçişleri Vekâletine ve Reji Umum Müdürlüğüne haber verdim. Oraya yazdılar, evrakı buraya geldi. Reji ambarının tutanakları, şikâyet yazıları, Hükümete yapılan müracaat yazıları bir dosya halinde buraya geldi. Reji Umum Müdürü Mithat Bey bana dedi ki senin dediğin miktardan fazla çıktı. Bunun için Maliye Vekilini de gördüm. Böyle bir mesele vardır, dedim. Bunu rica ederim arayın, dedim. Şimdiye kadar aramadılar. Reji Umum Müdürünün tahkikat dosyası buradadır, bunun hakkında İçişlerinin de haberi vardım, dedi. İçişleri Vekilinin o zaman kim olduğunu bilmiyorum. TAHSİN BEY (Aydın): Halı ve koyun meselesini de izah ediniz. SALİH EFENDİ (Erzurum): Demirci Mehmet Efe nin bir de para meselesi var. Birazını Hoca Efendi söyledi. Hoca Efendi elli bin lira kadar bir para meselesi var dedi. Onu tamamıyla izah ediniz. NADİR BEY (Devamla): Efe yi yakalamak için Refet Paşa Hazretleri Isparta'ya gelmişler ve yakalamışlar. Efe nin Isparta'da evi var, eşyası vardır, her şeyi oradadır. Orayı açmışlar. Bu arada Efe nin eşyasının kısmen yağma edildiğini işittim. Hatta ahaliden gasp edilmiş otuz, kırk tulum da yağ varmış. Belki otuz, kırk bin kilo yağ eder. Esasen Efe nin evinde ne olmaz. O zamanın bir hükümdarı. Bunları yağma etmişler. Mevcut altınları ve paraları... (gürültüler, miktarı ne sesleri) Miktarını bilmiyorum, yalnız işittiğimi söylüyorum. SALİH EFENDİ (Erzurum): Nadir Bey bunları senin araban götürmüş. 16

17 NADİR BEY (Devamla): Benim arabam götürdü. Efenin evinde ne kadar para bulunmuş ise... (ne kadar sesleri) Benim tahminime göre altın ve para olarak yüz bin liradan aşağı olmaması lazım gelir. Bunu nereden söylüyorsunuz derseniz, diyebilirim ki Efe nin Milli Kuvvet Kumandanı olmak üzere Isparta ve Antalya havalisinde belli şahıslardan aldığı nakit altın ve paranın miktarı bellidir. Bir heyet gönderiniz, o zaman tahkikata başlasın. Bunun ne kadar para ve eşya aldığı meydana çıkar ve Demirci Efe uğradığı yerlerde ne kadar eşya almıştır, ne kadar yağma yapmıştır, bunu bulmak pek kolaydır. Bunların tahkiki için beni tayin ediniz ve yanıma bir kaç arkadaş veriniz, gideyim bunları tahkik edeyim ve teferruatıyla her şeyi size göstereyim. Benim arabama yüklenen para nereye gitti ise, gitti. (nereye sesleri) Refet Paşa götürdü, nereye götürdüğünü bilmiyorum. SELAHATTİN BEY (Mersin): Efendim, bendeniz hadise hakkında değil, hadisede mevzu bir iki nazik nokta hakkında söz söyleyeceğim. Birinci mesele, Isparta meselesi dolayısıyla bir arkadaşımızın, İsmet Paşa nın ismi geçmiştir ve Dayısının bu hadiseye karıştığı iddia edilmiştir. Herhangi bir memurun herhangi bir fiili, tabii doğrudan doğruya kendisine ait olduğundan onun şuna, buna mensup olması bahis mevzu olamaz. Onun hadiseye karışmasının, Arkadaşımıza bir tesiri yoktur. Çünkü bendeniz zannederim ki, o Arkadaşımız da böyle bir hadiseden haberdar değildir. Böyle bir hadiseden eğer haberdar olmuş olsa idi onu kanuna kendi eliyle teslim ederdi. İkinci mesele, Demirci Efe nin teslimi hadisesinden bahis olunuyordu. Bu mühim bir meseledir. Bu mesele hakkında Hükümet her zaman tahkikat yapabilir, yapmalıdır. Binaenaleyh bahsedilen Arkadaşımız, Refet Paşa hakkında da müracaat ediliyorsa, onun hakkında da tahkikat yapılır. Fakat meselenin neticesinin bu şekilde kalması doğru değildir. Tabii hiç bir kimsenin şerefiyle oynanamaz. Bu işe teşebbüs eden adamlar, gidip de herhangi bir eşkıyanın kesesinde bir kaç kuruş bulacağım diye değil, doğrudan doğruya Memleketin istifadesi için, Ordunun teşekkül etmesi ve eşkıya belasından kurtulmak için kafalarını ortaya atmışlardır. Her halde bunun için onun bir sebebi vardır. Yoksa bile meydana çıksın. Bendeniz bu şekilde tahkikatın yapılmasını arzu ederim, Efendim. NADİR BEY (Isparta): Şimdi Demirci Efe den bahisle bir mesele arz edeyim. (gürültüler, devam et sesleri) HAKKI HAMİ BEY (Sinop): Efendim aleyhinde veya lehinde söz söyleyecek değilim. Bir mebusun ismi geçti. Her hangi bir mebus hakkında tahkikat icrasına evvelden karar verilmedikçe ve bu arkadaş burada mevcut olmadığı halde kendi hakkında söylenilen sözlere karşı müdafaası dinlenmeksizin Yüce Heyetiniz herhangi bir karar veremez. Efendiler bir defa sizin hakkınızda Ankara'da mevcut olduğunuz halde Mecliste mevcut değil diye bir şey söylenir ve karar verilirse siz müteessir olmaz mısınız? Rica ederim kuru kuruya müzakereye ne mana var. 17

18 NADİR BEY (Isparta): Rica ederim, telâş buyurmayınız. Bu tütün meselesinin dosyasını getiriniz. Pazartesi günü olsun, acelesi yok. O vakit hepsini söylerim. (söyle, söyle sesleri) ZİYA HURŞİT (Lazistan): Efendim, burada kayba uğramış, heder olmuş binlerce millet malından bahsediliyor. Binlerce liradan bahsediliyor. Hükümet bu parayı ne yapmıştır? Kayıp mı etmiştir? Şaibeli tayin ve aziller olmuş. Hükümetten kimse kalkıp müdafaa etmedi, susuyorlar. Demek Hükümet vazifesini yapmıyor demektir. Efendiler, dört, beş bin liranın gittiğine dair bu kürsüden söyleniyor. Hükümet adına izahat verilsin, Efendim. İHSAN BEY (Cebelibereket): Efendim; bir sene evvel Isparta'da ahalinin tütünleri kaybolmuş, bunu mebuslardan bazı arkadaşımızla Mutasarrıf yapmış diyorlar. Nadir Bey, Refet Paşa Hazretlerinin isimlerini ifade ederek aldıkları parayı götürdü, dediler. Mesele şimdi büyük bir vaziyet aldı. Bir sene evvel Mutasarrıf depoları açmış, tütünleri satmış, yani tütünleri yağma etmiş, sonra vazife yeri değiştirilmiş. İçişleri Vekili gelsin açıklama yapsın. Refet Paşa Hazretleri için parayı aldı götürdü dediler. Bunu aklım almadı. Benim bildiğim Refet Paşa alıp götürmez. Efendiler Refet Paşa paraya tenezzül etmez. O halde yaptı ise Memleket için yapmıştır. Nerede Hükümet, nerede İçişleri eski ve yeni vekilleri? Gelip müdafaa etmiyorlar. Nerededirler rica ederim? Bu namusu temizlesinler. Hükümet gelsin cevap versin Efendim. TEVFİK RÜŞTÜ BEY (Menteşe): Allah beni bir vekil müdafaasından daima masun bıraksın. Fakat gündemde belli değilken, bir vekili o dakikada burada bulamamaktan dolayı suçlamak doğru olamaz. Bizim vazifemiz, Meclis vekili acele istiyorsa şimdi çağırır, burada izahat verdirir. Hükümlerimizde biraz insaflı hareket edelim. MUSA KAZIM EFENDİ (Başkan Vekili): İçişleri Vekil Vekili Vehbi Bey, kendilerine ait bir mesele olmadığı için şimdi gitti. Şimdi Efendim meselenin şekli şudur, Yüce Heyetinizin arzusu Hükümeti dinlemek yolunda olmuştur. Tütün meselesi ve diğerleri hakkında Hükümeti dinleyelim deniliyor. Binaenaleyh bunu oya koyacağım. İçişleri Vekili ve Maliye Vekillinin dinlenmelerini kabul edenler lütfen el kaldırsın. Kabul edilmiştir. 1 (İki gün sonra, 25 Şubat 1922 tarihli toplantıda...) MUSA KAZIM EFENDİ (Başkan Vekili): Efendim, on beş imzalı bir önerge var. Bir mesele hakkında gizli celse teklif ediliyor. Bu teklifi oylarınıza sunacağım. Salon boşaltılsın, gizli celseye başlıyoruz. Önergeyi okutuyorum. 1 TBMM Gizli Celse Zabıtları (23 Şubat 1922), 1.Dönem, c.2, s , 18

19 TBMM Başkanlığına Konya isyanı sırasında asilere ait olduğu düşüncesiyle müsadere olunan hayvanlar hakkında, bazı mebusların Refet Paşa Hazretleri hakkında sordukları soruları cevaplandırabilirleri için gizli celse yapılmasını teklif eyleriz. Antalya Mebusu Hamdullah Suphi ve 14 arkadaşı MUSA KAZIM EFENDİ (Başkan Vekili): Gizli Celse yapılmasını kabul edenler, etmeyenler, kabul edilmiştir. Müzakereye başlıyoruz. Cevap vermek üzere Refet Paşa Hazretleri söz istemişlerdir. Buyurun Efendim. REFET PAŞA (İzmir): Arkadaşlar, bundan evvelki toplantıda hazır bulunamadım. Onun için Nadir Efendi nin hakkımda ne gibi suçlamalarda bulunduğunu çok iyi bilmiyorum. Onun için tutanaklara müracaat ettim. Ama henüz tanzim edilmiş değil. Yüce Heyetinizden istirham edeceğim. Nadir Efendi burada bulunursa daha iyi olur. (geldi, geldi sesleri) Nadir Efendi, söylediği sözleri bir defa daha açıkça söylesinler. Ben de lazım geldiği kadar açıkça cevap vereyim ve cevabım eksik kalmasın. (uygundur sesleri) NADİR EFENDİ (Isparta): Önceki gün bendeniz başka bir mesele için bu kürsüye çıktığımda bu Refet Paşa Hazretlerine ait olan şeyi sordular. Nereden ve kimin tarafından önergenin verildiğini bendeniz bilmiyorum. Yalnız ben dedim ki Demirci Mehmet Efe nin Isparta ve havalisinden ahaliden baskı ve tehditle topladığı para Osman Zeki nin evinden alınarak, benim arabamla Refet Paşa Hazretleri tarafından götürülmüştür. Miktarı ne kadardır bilmiyorum? Böyle söylemedim mi? (evet sesleri) Paşa Hazretleri bu parayı ne şekilde almış ve ne nasıl harcamış ise Paşa Hazretlerinin bu şaibeden kurtlumsak için bu kürsüden bu meseleyi izah etmeleri lazımdır. REFET PAŞA (İzmir): Nadir Efendi söylediklerinin son tarafında gizli noktasını söyledi. Ben şaibeyi ortada, malum görüyorum. Nadir Efendi o şaibenin ya makamını bilmiyor veya varsa kendi kafasında vardır. NADİR EFENDİ (Isparta): Halk tarafından böyle bir şaibe olduğunu görüyorum. Size ait bir şüphe vardır. Bu şüphenin giderilmesi ben de arzu ediyorum. REFET PAŞA (Devamla): Nadir Efendi geçen gün bir rakamlar koymuştur. Nadir Efendi mebustur, Isparta Mebusudur ve bu para da Isparta'dan alınmıştır. Nadir Efendi o zamanlarda aynı zamanda Isparta'da idi. NADİR EFENDİ (Isparta): Hayır burada idim. REFET PAŞA (Devamla): Nadir Efendi ondan sonra biliyor ki Isparta çok tehlike geçirdi. Nadir Efendi de o tehlike içinde idi. 19

20 NADİR EFENDİ (Isparta): Memleketim o bakımdan size şükrandır. REFET PAŞA (Devamla): Herhalde tetkik etmesi lazım gelirdi. Nadir Efendi paranın kendi arabasıyla gittiğini bildiği halde, paranın nasıl alındığını ve ne şekilde alındığını bilmesi de lazım gelirdi. Nadir Efendi paranın kendi arabasıyla gittiğini bildiği halde bu paranın, Mebus olması itibariyle oranın Hükümetinden, Mutasarrıfından nasıl alındığını, nasıl sevk olunduğunu da bilmesi lazım gelir. Mesele paranın ne olduğundan evvel, nereden alınmıştır meselesidir ve miktarı meselesidir. Nadir Efendi ifadesinde para için de bir miktar tayin etmiştir. Şimdi arkadaşlar Anadolu meselesinin başladığı günden beri, Yüce Meclisin teşekkülünden biraz evvelinden beri ben böyle birtakım maceralar peşinde, aşağı yukarı, sağdan soldan koştum. Hakikaten bu son seneler zarfında, bu üç senelik hayat içinde çok koştum ve Millete karşı büyük hesaplarım var. Fakat aranızda uzun boylu kalmak fırsatına nail olamadığımdan dolayı bu hesabı vermeye muvaffak olamadım. Bu meseleyi söylemek mecburiyetindeyim. Demirci Mehmet, Ethem meseleleri hemen aynı zamanda ve bunlar birbirleri ile alakalı idi. Aynı zamanda Yüce Heyetiniz pekâlâ bilir ki o zaman Hükümet henüz mevcut değildi veya ismen mevcut idi. O zaman İçişleri Vekili olan benim emirlerimin kudreti hemen Ankara'nın dışına çıkmıyordu. Ankara dışında büyük bir anarşi vardı, her tarafta birtakım kuvvetli kuvvetsiz topladıkları insanlar halkın başına bela oluyorlardı. Konya isyanı da çıktı. Konya hadisesini hususi bir toplantıda arkadaşları topladım ve arz ettim. O gün hatırıma iyi geliyor ki zannederim Nadir Efendi ilk defa benim Konya'ya giderek bu işi biran evvel halletmemi söyledi. NADİR EFENDİ (Isparta): Bendeniz söyledim. REFET PAŞA (Devamla): Bendeniz ufak bir kuvvetle Konya'ya gittim. Çorum'dan geldiğim zaman Yüce Heyetinizden bazı arkadaşların alkışladığı muazzam bir süvari alayım vardı ve bu alay muntazam ufak bir süvari alayı idi. Allahıma çok şükürler, hamdolsun bugünkü muntazam ordunun çekirdeğini teşkil etti. Ben tabii oraya gittim, Konya İsyanı sırasında Demirci de Manavgat taraflarına musallat olmuştu. Demirci'nin vaziyetini pekâlâ bilirsiniz. Demirci'nin etrafında bulunanlar her türlü emrin, nüfuzun, hükmün haricinde yaşarlar, her türlü fenalığı yaparlardı. Vaziyet o kadar fena bir dereceye gelmişti ki bütün köylüler Antalya'ya hücum etmişlerdi, ortalık yanmış mahvolmuş bir hale gelmişti. Ayrıca yeni bir isyan belirtileri hissolunuyordu. Ben vaziyeti gördüm ve meseleyi derhal halletmeye karar verdim. O zaman da Demirci Konya'da idi. Demirci'yi yanıma çağırdım. Demirci gelmedi, bazı yanlış düşünceler Demirci'yi yanıma gelmekten menetti. Demirci' nin yanındaki insanları ikna etmek istedim. Hatta Demirci'ye bir subay göndermek istedim. Hatta ikna ve itimat için yanındaki bu adamları def edip de bu alayları namuslu insanlardan kurulu bir asker halinde getirebilmesi ve bu kuvvetleri takip edip makineli tüfek göndermeye karar verdim ve yola çıktım. Yola subay çıkarmak istedim ve bu şekilde Demirci'nin en kötü olan kuvvetlerini iyi bir hale getirmek istedim. Maksadım bu idi. Çünkü yalnız Demirci'nin elinde bin beş 20

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ BAKİ SARISAKAL SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ 1880 yılının başında Samsun da açıldı. Üçüncü Ordu nun sorumluluğu altındaydı. Okulun öğretmenleri subay ve sivillerdi. Bu okula öğrenciler

Detaylı

SAYFA BELGELER NUMARASI

SAYFA BELGELER NUMARASI İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... SAYFA BELGELER NUMARASI 1. 27 Ekim 1922 tarihinde İsmet Paşa nın Dışişleri Bakanlığına ve Fevzi Paşa nın Batı Cephesi Komutanlığına atanması... 1 2. İstanbul daki mevcut

Detaylı

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... BELGELER III SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp Raporu... 1 2. Ali İhsan Paşa nın Güney

Detaylı

http://www.cengizcetintas.com/index.html

http://www.cengizcetintas.com/index.html http://www.cengizcetintas.com/index.html 1 KUVA-YI SEYYARE İSYANI 1919 yılında İzmir in işgalinden sonra Yunan birliklerinin Ege içlerine doğru ilerlemeye başlaması sırasında Kuva-yı Milliye olarak adlandırılan

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com MİLLİ MÜCADELE TRENİ TRABLUSGARP SAVAŞI Tarih: 1911 Savaşan Devletler: Osmanlı Devleti İtalya Mustafa Kemal in katıldığı ilk savaş Trablusgarp Savaşı dır. Trablusgarp Savaşı, Mustafa Kemal in ilk askeri

Detaylı

EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ.

EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ. 1 ALTERNATİF AKIM Excellence and innovation built into every design. EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ. ALTERNATİF AKIM 2 1914-1918 Dünya Savaşı Bu savaş dünyada bazı şeylerin değişmesine sebep

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi 29 Ekim 1923, saat 20.30 Tarih : 28.10.2011 29 Ekim 1923, Türkiye tarihinin dönüm noktalarından biriydi. TBMM de saat 20.30 u gösterirken Anayasa da gerekli değişiklikler yapıldı,

Detaylı

KURTULUŞ SAVAŞINDA BİR VATANDAŞIMIZIN UÇAK BAĞIŞI

KURTULUŞ SAVAŞINDA BİR VATANDAŞIMIZIN UÇAK BAĞIŞI KURTULUŞ SAVAŞINDA BİR VATANDAŞIMIZIN UÇAK BAĞIŞI Süreyya Hami ŞEHİDOĞLU ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ DERGİSİ, Sayı 24, Cilt: VIII, Temmuz 1992 Nafiz KOTAN İsmail Habip, Kurtuluş Savaşı nı anlatırken:...

Detaylı

9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL

9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL 9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL 9 EYLÜL 1922 Güzel İzmir imizin kurtuluşu, bugün doksan birinci yılına basıyor. Bu mutlu günü anarken, harp tarihinde eşi görûlmiyen Başkomutanlık Meydan Muharebesindeki geniş

Detaylı

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TEOG ÇIKMIŞ SORULAR - 3. ÜNİTE Batı cephesinde Kuvâ-yı Millîye birliklerinin faaliyetlerini ve düzenli ordunun kurulmasını değerlendirir.türk milletinin Kurtuluş Savaşı

Detaylı

KURTULUŞ SAVAŞI ( ) Gülsema Lüyer

KURTULUŞ SAVAŞI ( ) Gülsema Lüyer KURTULUŞ SAVAŞI (1919-1922) Gülsema Lüyer KURTULUŞ SAVAŞI (1919-1922) Mondros Mütarekesi ve Mütareke Sonrası Genel Durum İşgaller ve Kurtuluş Savaşı Hazırlık Evresi T.B.M.M. nin Açılması Düzenli Ordu Hazırlıkları,

Detaylı

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu -KAPANIŞ KONUŞMASI- M. Recai KUTAN 7 Kasım 2014 I. DÜNYA SAVAŞININ 100. YILDÖNÜMÜ ULUSLARARASI

Detaylı

KURTULUŞ SAVAŞI KARTPOSTALLARI MEHMED İN HİKAYESİ *

KURTULUŞ SAVAŞI KARTPOSTALLARI MEHMED İN HİKAYESİ * ÇTTAD, X/23, (2011/Güz), s.s.187-232 Albüm KURTULUŞ SAVAŞI KARTPOSTALLARI MEHMED İN HİKAYESİ * Kurtuluş Savaşı nın bitmesinin hemen ardından, verilen bu büyük mücadeleyi kamuoyuna anlatmanın bir aracı

Detaylı

KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ

KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ CENGİZ ÇETİNTAŞ TBMM Tutanaklarında Kurtuluş Savaşı: 8 TBMM Tutanaklarında KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ (1920) http://www.cengizcetintas.com cengizcetintas@outlook.com 1 TBMM

Detaylı

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK T.C. BAŞBAKANLIK DEVLET ARŞİVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 88 OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK A N K A R A 2 0 0 7 1 P r o j e Y ö n e t i c

Detaylı

EĞİTİM EMEKÇİLERİ ÖRGÜTLENME TARİHİNDEN

EĞİTİM EMEKÇİLERİ ÖRGÜTLENME TARİHİNDEN EĞİTİM EMEKÇİLERİ ÖRGÜTLENME TARİHİNDEN BAKİ SARISAKAL EĞİTİM EMEKÇİLERİ ÖRGÜTLENME TARİHİNDEN Muallimler Birliği Umumi Merkezi Reisi İzmir Mebusu Necati Bey Muallimler Birliği Müessislerinden Prag Sefiri

Detaylı

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 BAKİ SARISAKAL SELANİK Selanik 26 Mayıs: Selanik Limanında Padişahın Gelişini Bekleyen Selanik Valisi İbrahim Bey ve Hükümet Erkânı Selanik Limanında Padişahı Bekleyen

Detaylı

TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME

TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME TEŞKİLATLANMA VE KOLLEKTİF MÜZAKERE HAKKI PRENSİPLERİNİN UYGULANMASINA MÜTEALLİK SÖZLEŞME Bu sözleşme, ILO'nun temel haklara ilişkin 8 sözleşmesinden biridir. ILO Kabul Tarihi: 18 Haziran 1949 Kanun Tarih

Detaylı

Gazi Ahmet Muhtar Paşa

Gazi Ahmet Muhtar Paşa Evrensel Bakış Açısı Gürbüz Evren Cepheden Cepheye Koşan Komutan: Gazi Ahmet Muhtar Paşa O smanlı Devletinin son dönemlerinde, ordunun en önemli komutanlarından biri de, Gazi Ahmet Muhtar Paşa dır. Verilen

Detaylı

29 EKİM TÖRENLERİ. Cumhuriyet Bayramı Republic Day OFFICIAL HOLIDAY. Cumhuriyetin ilanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçilmesi

29 EKİM TÖRENLERİ. Cumhuriyet Bayramı Republic Day OFFICIAL HOLIDAY. Cumhuriyetin ilanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçilmesi 29 EKİM TÖRENLERİ Cumhuriyet Bayramı Republic Day OFFICIAL HOLIDAY Cumhuriyetin ilanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçilmesi 1923 Cumhuriyet ilân edildi. Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk

Detaylı

http://www.cengizcetintas.com/index.html

http://www.cengizcetintas.com/index.html http://www.cengizcetintas.com/index.html 1 SAKARYA ZAFERİ Kütahya-Eskişehir Savaşından sonra Sakarya Nehri Doğusuna çekilmiş olan Türk Ordusu, güneyden kuzeye doğru yüz kilometre boyunca savunma durumuna

Detaylı

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük 2015-2016 T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Arif ÖZBEYLİ Türkiye Büyük Millet Meclisi nin Açılması Meclis-i Mebusan ın dağıtılması üzerine, Parlamento nun Mustafa Kemal

Detaylı

Vatan istilacılarına isyan edenlerin kırık utangaç hali, benim için, ibadetle olanların sert ve dik tavırlarından iyidir.

Vatan istilacılarına isyan edenlerin kırık utangaç hali, benim için, ibadetle olanların sert ve dik tavırlarından iyidir. Şeyh Şamil (k.s) in Sözleri Kahrolsun Sefil Esaret! Yaşasın Şanlı Ve Güzel Ölüm! Vatan istilacılarına isyan edenlerin kırık utangaç hali, benim için, ibadetle olanların sert ve dik tavırlarından iyidir.

Detaylı

KURTULUŞ SAVAŞI CEPHELER

KURTULUŞ SAVAŞI CEPHELER KURTULUŞ SAVAŞI CEPHELER DOĞU VE GÜNEY CEPHELERİ KURTULUŞ SAVAŞI DOĞU VE GÜNEY CEPHESİ DOĞU CEPHESİ Ermeniler XIX. Yy`a kadar Osmanlı topraklarında huzur içinde yaşadılar, devletin çeşitli kademelerinde

Detaylı

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ü Ölümünün 78. Yılında Saygı ve Minnetle Anıyoruz

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ü Ölümünün 78. Yılında Saygı ve Minnetle Anıyoruz ANMA PROGRAMI 1. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı 4 2. Çeşitli Yönleriyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk 10 (Yrd. Doç. Dr. Levent KALYON) 1. Resimlerle Atatürk 15 2. Kendi sesiyle Atatürk 18 2 Beni görmek

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

EĞİRDİR İHTİYAT ZABİTLERİ NAKLİYAT ANONİM ŞİRKETİ

EĞİRDİR İHTİYAT ZABİTLERİ NAKLİYAT ANONİM ŞİRKETİ Eğirdir de Kurulan İlk Milli Şirket: EĞİRDİR İHTİYAT ZABİTLERİ NAKLİYAT ANONİM ŞİRKETİ Eğitimci-Yazar : Recep Bozkurt Eğirdir in sosyoekonomik tarihindeki en önemli olay nedir diye sorulduğunda verilecek

Detaylı

20 Derste Eski Türkçe

20 Derste Eski Türkçe !! 20 Derste Eski Türkçe Ders Notları!!!!!! Cüneyt Ölçer! !!! ÖNSÖZ Türk Nümismatik Derneği olarak Osmanlı ve İslam paraları koleksiyoncularına faydalı olmak arzu ve isteği île bu özel sayımızı çıkartmış

Detaylı

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler On5yirmi5.com Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler nelerdir? Yayın Tarihi : 12 Kasım 2012 Pazartesi (oluşturma : 12/22/2018) Cemiyetler-Zararlı ve Yararlı

Detaylı

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III SUNUŞ İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... III BİRİNCİ BÖLÜM SİYASİ, COĞRAFİ DURUM VE ASKERÎ GÜÇLER 1. Siyasi Durum... 1 a. Dış Siyasi Durum... 1 b. İç Siyasi Durum... 2 (1) Birinci Dünya Savaşı Öncesi Osmanlı Devleti

Detaylı

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük DİRİLİŞİN DESTANI: SAKARYA

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük DİRİLİŞİN DESTANI: SAKARYA 1 Kütahya- Eskişehir Savaşı nda ordumuz Sakarya Nehri nin doğusuna çekilmişti. 2 TEKÂLİF-İ MİLLİYE NİN SAKARYA SAVAŞI NA ETKİSİ Tekâlif-i Milliye kararları daha uygulamaya yeni başlandığı için Sakarya

Detaylı

Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'na Kürtler Katıldı mı? Atatürk şehitlere ihanet etmiş! DTP'li Muş milletvekili Sırrı Sakık Çanakkale Şehitlikleri'ni gezmiş ve şu açıklamalarda bulunmus: "Bu ülkede burada

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ 1919-1922 MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER Milli mücadele Hazırlık Dönemi Kronoloji 19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal in Samsun a Çıkışı 28 Ocak 1919 Havza Genelgesi

Detaylı

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil 1 Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez Senaryo: Sadık Şendil Müzik: Kemani Sebuh Efendi- Kürdilihicazkar Longa Filmin

Detaylı

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Erdoğan, "OHAL uygulaması kesinlikle demokrasiye, hukuka ve özgürlüklere karşı değildir" dedi. 21.07.2016 / 09:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından

Detaylı

VATANA İHANET KANUNU VE İSTİKLAL MAHKEMELERİ

VATANA İHANET KANUNU VE İSTİKLAL MAHKEMELERİ CENGİZ ÇETİNTAŞ TBMM Tutanaklarında Kurtuluş Savaşı: 9 TBMM Tutanaklarında VATANA İHANET KANUNU VE İSTİKLAL MAHKEMELERİ (1920-1923) http://www.cengizcetintas.com cengizcetintas@outlook.com 1 TBMM Tutanaklarında

Detaylı

KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ. Youtube Kanalı: tariheglencesi

KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ.  Youtube Kanalı: tariheglencesi KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ www.tariheglencesi.com Youtube Kanalı: tariheglencesi 20.08.2017 T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Arif ÖZBEYLİ Türkiye Büyük Millet Meclisi nin Açılması Meclis-i Mebusan

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Şubat 03, 2017-5:56:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi'nin ve yapımı tamamlanan

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Sorular Cevaplar Soru 1. Halkın oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı görevini yaparken taraflı mı olmalı? Tarafsız mı olmalı? Cevap 1. Tarafsız olmalı. Cumhurbaşkanı cumhur u yani milletin

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ

KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ 1 KÜTAHYA MİLLİ ALAYI, SİMAV, DEMİRCİ VE GEDİZ MUHAREBELERİ Yozgat İsyanını bastırdıktan sonra Çerkez Ethem Bey, Kuva-yı Seyyare ile Ankara'ya gelmişti. Mustafa Kemal Paşa, Genel Kurmay Başkanı Albay İsmet

Detaylı

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi 2 de Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları nda AK Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadı. 8 de YIL: 2012 SAYI

Detaylı

8. SINIF T C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ

8. SINIF T C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ 8. SINIF T C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ BİR KAHRAMAN DOĞUYOR ÜNİTESİ KONU ANLATIMI HASAN DOĞAN BİR KAHRAMAN DOĞUYOR M. Kemal 1881 de Selanik te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım, Babası Ali Rıza Efendidir.

Detaylı

Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı

Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı 1 2 Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı Tanrının hizmetkarı, İngiliz Başbakanının oğlu Teğmen Asquith nin dostu,ingiliz Donanması asteğmenlerinden İstanbul un kurtarılması için ölen

Detaylı

Mustafa Kemal Atatürk ün Hayatı

Mustafa Kemal Atatürk ün Hayatı Mustafa Kemal Atatürk ün Hayatı 1881 de Selanik te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Efendi dir. Sırasıyla, Mahalle Mektebi, Şemsi Efendi Okulu, Selanik Mülkiye Rüştiyesi, Selanik Askeri Rüştiyesi,

Detaylı

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi. Orta Asya Türk tarihinde devlet, kağan adı verilen hükümdar tarafından yönetiliyordu. Hükümdarlar kağan unvanının yanı sıra han, hakan, şanyü, idikut gibi unvanları da kullanmışlardır. Kağan kut a göre

Detaylı

B.M.M. Yüksek Reisliğine

B.M.M. Yüksek Reisliğine SıraNQ 139 Askerî hastanelerde bulunan hasta bakıcıları ile hemşirelere bir nefer tayını verilmesi hakkında m numaralı kanun lâyihası ve Millî Müdafaa ve Bütçe encümenleri mazbataları T.C. Başvekâlet Muamelat

Detaylı

Resim-2 Genelkurmay başkanlığı, Eskişehir - Afyon hattına yerleşen düşmanın savunma ve berkitme faaliyetleri ile bulunduğu bölgede daha fazla

Resim-2 Genelkurmay başkanlığı, Eskişehir - Afyon hattına yerleşen düşmanın savunma ve berkitme faaliyetleri ile bulunduğu bölgede daha fazla SAD TAARRUZ PLANI 23 Ağustos 13 Eylül 1921 tarihleri arasında çok kanlı ve çetin savaşların yaşandığı Sakarya Meydan Muharebesi nde taarruz azmi ve başarı umudu kırılan Yunan ordusu daha fazla kayıp vermeden

Detaylı

Seda DUNBAY Avukat. Türk Parlamento Tarihinde Yasama Sorumsuzluğu ve Dokunulmazlığı ( )

Seda DUNBAY Avukat. Türk Parlamento Tarihinde Yasama Sorumsuzluğu ve Dokunulmazlığı ( ) Seda DUNBAY Avukat Türk Parlamento Tarihinde Yasama Sorumsuzluğu ve Dokunulmazlığı (1876-1995) İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX GİRİŞ...1 BÖLÜM I Parlamento Üyeliğinin Tarihsel ve Siyasal Olarak

Detaylı

İŞLETME VE İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ ORGANİZASYON ŞEMASI

İŞLETME VE İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ ORGANİZASYON ŞEMASI İŞLETME VE İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ ORGANİZASYON ŞEMASI İşletme ve İştirakler Müdürü Şef İdari İşler Servisi İşletme ve İştirakler Servisi T.C. KARS BELEDİYESİ İŞLETME ve İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV

Detaylı

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 8

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 8 SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 8 BAKİ SARISAKAL SEYAHAT PROGRAMI Padişahımızın Seyahat Programı: Padişahımızın gerek Selanik teki ikamet ve gerek Kosova, Piriştina ve Manastır a seyahatlerinde

Detaylı

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ Millî Savunma Üniversitesi Müzesi; Türk Silahlı Kuvvetlerinin en üst düzeyde eğitim, öğretim ve bilim kuruluşu olan Millî Savunma Üniversitesi (Harp Akademileri)

Detaylı

GAZĠANTEP BÜYÜKġEHĠR BELEDĠYE BAġKANLIĞI

GAZĠANTEP BÜYÜKġEHĠR BELEDĠYE BAġKANLIĞI GAZĠANTEP BÜYÜKġEHĠR BELEDĠYE BAġKANLIĞI GÖREV YETKĠ VE SORUMLULUK ESASLARINI BELĠRLEYEN YÖNETMELĠK GAZĠANTEP-2011 GÖREV YETKĠ VE SORUMLULUK ESASLARINI BELĠRLEYEN YÖNETMELĠK BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ VE KAPSAM,

Detaylı

TERCÜME-İ HALİMDEN BİR HÜLASA.

TERCÜME-İ HALİMDEN BİR HÜLASA. TERCÜME-İ HALİMDEN BİR HÜLASA TERCÜME-İ HALİMDEN BİR HÜLASA Vefatımda varislerim bu hûlâsadan küçük bir hûlâsa çıkarırlar. Arabi 1313, Rumi 1312 ve Miladi 1896 senesi Ramazan-ı Şerifin birinci gecesi

Detaylı

http://www.cengizcetintas.com/index.html

http://www.cengizcetintas.com/index.html http://www.cengizcetintas.com/index.html 1 KÜTAHYA - ESKİŞEHİR SAVAŞI Yunan Ordusu nun İnönü savaşlarında uğradığı başarısızlıklar, İngiltere nin Türkiye ye ilişkin planlarında önemli gedikler açmış, Türk

Detaylı

Okul Başarısı Anne Babalardan Dualar İster (2) Perşembe, 06 Aralık :11. Dualar Beddualar

Okul Başarısı Anne Babalardan Dualar İster (2) Perşembe, 06 Aralık :11. Dualar Beddualar Dualar Beddualar Çocuklara gösterilen sevgi, dua ile birlikte beden diliyle de gösterilmesi onların okul başarısını artıracaktır. Çocuklar okula giderken sarılarak ve dua ile yollanmalıdır. Bu, çocukların

Detaylı

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: MUSTAFA KEMAL İN HAYATI

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: MUSTAFA KEMAL İN HAYATI Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: MUSTAFA KEMAL İN HAYATI KONU ÖZETİ Bu başlık altında, ünitenin en can alıcı bilgileri, kazanım sırasına göre en alt başlıklara ayrılarak hap bilgi niteliğinde konu özeti olarak

Detaylı

İCRA VEKİLLERİ HEYETİ (Bakanlar Kurulu) KANUNU

İCRA VEKİLLERİ HEYETİ (Bakanlar Kurulu) KANUNU 1 İCRA VEKİLLERİ HEYETİ (Bakanlar Kurulu) KANUNU 23 Nisan 1920 tarihinde açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli egemenlik prensibini kendisine siyasi ve hukuki temel edinmiş, kuvvetler birliği esasına

Detaylı

L 1 S E ... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE ATATURKÇULUK KEMAL KARA ÖNDE YAYINCILIK

L 1 S E ... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE ATATURKÇULUK KEMAL KARA ÖNDE YAYINCILIK L 1 S E..... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE...... ATATURKÇULUK KEMAL KARA Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 31.05.2006 tarih ve 233 sayılı karan ile 2006-2007 öğretim

Detaylı

8. BÖLÜM TÜRK MÜZECİLİĞİ 3. DÖNEM EĞİTİM AMAÇLI KULLANIM İÇİNDİR İBRAHİM TUNÇ SİPAHİ

8. BÖLÜM TÜRK MÜZECİLİĞİ 3. DÖNEM EĞİTİM AMAÇLI KULLANIM İÇİNDİR İBRAHİM TUNÇ SİPAHİ 8. BÖLÜM TÜRK MÜZECİLİĞİ 3. DÖNEM 1910 yılına kadar Müze müdürü olarak kalan Osman Hamdi Bey, modern anlamda Türk müzeciliğinin temellerini atmıstır. Osman Bey in ölümünden sonra yerine kardesi Halil Ethem

Detaylı

Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister.

Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister. Yalan Söylemeyen Çocuk Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister. Annesi: Ey benim gözümün nûru ve gönlümün tâcı evladım, Abdülkâdir

Detaylı

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI HÜRRİYET İLKOKULU 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI 1 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI Sayın Müdürüm, Saygı Değer Öğretmenlerim,Kıymetli

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. MERAM BELEDİYESİ İŞLETME ve İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve Kapsam MADDE

Detaylı

KAŞ BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK, TANIMLAR VE TEMEL İLKELER

KAŞ BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK, TANIMLAR VE TEMEL İLKELER KAŞ BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK, TANIMLAR VE TEMEL İLKELER Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı; Kaş Belediye Başkanlığı Yazı

Detaylı

ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri

ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri Balmumu heykellerinin en önemli özelliği; Atamızın ölümünde yüzünden alınan masktan bire bir çalışılmış olup 2008 yılından itibaren müzemizde sergilenmeye başlanmıştır. Sağ

Detaylı

DENETİM MESLEĞİNDE MEVZUAT PARADOKSU - YETKİ PAYLAŞIMI. Prof. Dr. Ünal TEkİNaLP. İhsan Uğur DELIkaNLI Yücel akdemir Nazmi karyağdi

DENETİM MESLEĞİNDE MEVZUAT PARADOKSU - YETKİ PAYLAŞIMI. Prof. Dr. Ünal TEkİNaLP. İhsan Uğur DELIkaNLI Yücel akdemir Nazmi karyağdi 4/28/11 12:00 PM Page 67 DENETİM MESLEĞİNDE MEVZUAT PARADOKSU - YETKİ PAYLAŞIMI Prof. Dr. Ünal TEkİNaLP kürşad Sait BaBUçcU İhsan Uğur DELIkaNLI Yücel akdemir Nazmi karyağdi GENEL OTURUM II 1 u?nal tekinalp:layout

Detaylı

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA 2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ün 1928 yılında Ankara

Detaylı

Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir?

Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir? 1)Birinci İnönü Savaşının kazanılmasından sonra halkın TBMM ye ve düzenli orduya güveni artmıştır. Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir? A)TBMM seçimlerinin yenilenmesine

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

İKİNCİ Savaş Bakanına yaptığı ziyaretten sonra, Komünist milletvekili' ve Partinin Merkez Komitesi üyesi

Detaylı

http://www.cengizcetintas.com/index.html

http://www.cengizcetintas.com/index.html 1 http://www.cengizcetintas.com/index.html TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NİN AÇILIŞI VE BİRİNCİ TBMM HÜKÜMETİ İstanbul'un İtilaf askerleri tarafından resmi olarak işgal edildiğini öğrenen Mustafa Kemal

Detaylı

ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK İKİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ

ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK İKİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NE AİT TEŞKİLAT GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK MADDE 1- AMAÇ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKİ DAYANAK, KURULUŞ Bu yönetmeliğin amacı Çerkezköy Belediyesi

Detaylı

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına.

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına. Z NESLİ VE TORUNUM EZGİ! Değerli Okur! Bu köşe yazısı; Ülkemizde nüfusun üçte birini oluşturan geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklar(ımız) la ilgili neler yapıyoruz? Çocuklarımız bu zorlu yaşam yolculuklarında

Detaylı

DESTEK HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI GÖREV YETKİ VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar

DESTEK HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI GÖREV YETKİ VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar DESTEK HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI GÖREV YETKİ VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1- Bu Yönetmeliğin amacı; Gaziantep Büyükşehir Belediyesi

Detaylı

Anadolu da Türkler, Mustafa. Buhara Milli Hareketi ve Türk Kurtuluş Savaşı. Tarih Kürsüsü. Prof. Dr. Kemal Arı. Kemal Atatürk ün önderliğinde

Anadolu da Türkler, Mustafa. Buhara Milli Hareketi ve Türk Kurtuluş Savaşı. Tarih Kürsüsü. Prof. Dr. Kemal Arı. Kemal Atatürk ün önderliğinde Tarih Kürsüsü Prof. Dr. Kemal Arı Buhara Milli Hareketi ve Türk Kurtuluş Savaşı Anadolu da Türkler, Mustafa Kemal Atatürk ün önderliğinde bir bağımsız ve özgürlük savaşına yöneldiğinde, Türk Dünyası nın

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 KUYUDAKİ TİLKİ 49 TİLKİ ON YAŞINDA, YAVRUSU ON BİR 51 KURT, TİLKİ

Detaylı

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! On5yirmi5.com Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! Üniversitelerin açılmasıyla birlikte geçen hafta İstanbul Polisi, Beyazıt ve Beşiktaş'ta bir dizi korsan fotokopi baskını gerçekleştirildi.

Detaylı

ANADOLU TOPRAKLARINDA MEHMETÇİĞİN İMZASI: SİPER HATLARI

ANADOLU TOPRAKLARINDA MEHMETÇİĞİN İMZASI: SİPER HATLARI ANADOLU TOPRAKLARINDA MEHMETÇİĞİN İMZASI: SİPER HATLARI Anadolu tarihi boyunca defalarca istilalara uğramış, toprakları üzerinde birçok savaşlar yaşanmıştır. Yapılan her savaş Anadolu topraklarında ve

Detaylı

Başbakan Yıldırım, 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı sonrası basın çadırını ziyaret etti

Başbakan Yıldırım, 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı sonrası basın çadırını ziyaret etti Başbakan Yıldırım, 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı sonrası basın çadırını ziyaret etti Ekim 23, 2016-8:39:00 Başbakan Binali Yıldırım, "Peşmerge güçleri Başika kasabasını DEAŞ'tan temizlemek için

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) ESAS N0:2009/191 03.08.2012 TUTANAK 27.07.2012 tarihli oturumda saat 19.27 sıralarında Mahkeme Başkanı tarafından duruşmanın

Detaylı

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Örgütü Yalıkavak Mahalle Temsilciliği tarafından geniş katılımlı birlik ve dayanışma

Detaylı

ksakarya Meydan Savaşı 6 Ay, 4 Hafta önce Karma: 0 Sakarya Savaşı

ksakarya Meydan Savaşı 6 Ay, 4 Hafta önce Karma: 0 Sakarya Savaşı ksakarya Meydan Savaşı 6 Ay, 4 Hafta önce Karma: 0 Sakarya Savaşı admin Yönetici Gönderiler: 2 Kurtuluş savaşı sırasında Türklerle Yunanlılar arasında yapılan meydan muharebesi (23 ağustos- 13 eylül 1921).

Detaylı

PONTUS İSYANI VE MERKEZ ORDUSU

PONTUS İSYANI VE MERKEZ ORDUSU 1 PONTUS İSYANI VE MERKEZ ORDUSU Pontus, Samsun-Trabzon çevresinde yaşayan Rumların İlkçağda kurdukları eski bir krallığın adıdır. Sadece MÖ 281 yılında bağımsız olmuş, bu da ancak 63 yıl sürmüştür. Bu

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara Harf üzerine ÎÇDEM A Numara Adliyenin manevi şahsiyetini tahkir... 613 G Ağır Tehdit 750 Aleniyet deyim - kavram ve unsuru... 615 Anarşistlik - kavram ve suçu 516 Anayasa Nizamı 558 aa Anayasa Nizamını

Detaylı

Evrensel Bakış Açısı. Fransız Taburunu Esir Alan

Evrensel Bakış Açısı. Fransız Taburunu Esir Alan Evrensel Bakış Açısı Gürbüz Evren Fransız Taburunu Esir Alan 44 Kuva-yi Milliyeci Mustafa Kemal önderliğindeki Kurtuluş Savaşı nı küçümseyenler, Sadece Yunanistan ile savaşılmış derler. Böylelikle Yunanistan

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ün öğretmenlere yaptığı konuşmalar Tarih : 24.11.2011 ATATÜRK ÜN KÜTAHYA LİSESİ NDE ÖĞRETMENLERE YAPTIĞI KONUŞMA Muallime hanımlar ve muallime

Detaylı

MILLET MECLISI TUTANAK DERGİSİ. 24 ncü Birleşim. 4. 12. 1975 Perşembe

MILLET MECLISI TUTANAK DERGİSİ. 24 ncü Birleşim. 4. 12. 1975 Perşembe DÖNEM: 4 CİLT: 14 TOPLANTI: 3 MILLET MECLISI e TUTANAK DERGİSİ 24 ncü Birleşim 4. 12. 1975 Perşembe İÇİNDEKİLER Sayfa I. Geçen tutanak özeti 222 II. Yoklama 222 III. Seçimler 222 1. Millet Meclisi Başkanı

Detaylı

AK PARTİ YE RAKİP ÇIKTI

AK PARTİ YE RAKİP ÇIKTI AK PARTİ YE RAKİP ÇIKTI Merkez Parti (MEP) Kurucularından Kahramanmaraşlı Hasan Bayramoğlu, partinin kuruluş amacı ve yürüteceği politikalar hakkında bilgi verdi. Kentin tanınmış simalarından Hasan Bayramoğlu,

Detaylı

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47 Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan'dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle

Detaylı

ATATÜRK. Mustafa Kemal Atatürk, 1881 yılında Selanik'te doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde

ATATÜRK. Mustafa Kemal Atatürk, 1881 yılında Selanik'te doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde ATATÜRK Mustafa Kemal Atatürk, 1881 yılında Selanik'te doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde Hanımdır. Doğup büyüdüğü Selanik, o dönemde önemli bir kültürel merkezdi. XIX. yüzyılın son çeyreğinde

Detaylı

Menümüzü incelediniz mi?

Menümüzü incelediniz mi? by elemeği Menümüzü incelediniz mi? Yılmaz Usta nın hikayesini duydunuz mu? Niçin Nevale? Yılmaz Usta nın hikayesi Bir insan pasta ustası olmaya nasıl karar verir? Yani 1972 yılında Kastamonu da doğduğunuzu

Detaylı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu Ağustos 21, 2017-1:53:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde

Detaylı

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 1. Mudanya Mütarekesi, Yunanlıların aslında Osmanlı Devleti nin paylaşımı projesinde bir alet olduğunu, arkalarındaki gücü İngiltere başta olmak üzere İtilâf devletlerinin

Detaylı

34 NOLU SÖZLEŞME ÜCRETLİ İŞ BULMA BÜROLARININ KAPATILMASI HAKKINDA SÖZLEŞME

34 NOLU SÖZLEŞME ÜCRETLİ İŞ BULMA BÜROLARININ KAPATILMASI HAKKINDA SÖZLEŞME 34 NOLU SÖZLEŞME ÜCRETLİ İŞ BULMA BÜROLARININ KAPATILMASI HAKKINDA SÖZLEŞME Aynı konudaki 96 sayılı sözleşmenin onaylanması sonucu yürürlükten kalkmıştır ILO Kabul Tarihi: 8 Haziran 1933 Kanun Tarih ve

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI

ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ www.msu.edu.tr ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ KONAKLAR MAHALLESİ, ORG. İZZETTİN AKSALUR CAD. 34334 BEŞİKTAŞ / İSTANBUL

Detaylı

Sultan Abdülhamid Han hakkında 7 itiraf

Sultan Abdülhamid Han hakkında 7 itiraf Sultan Abdülhamid Han hakkında 7 itiraf Osmanlı Devleti'nin en kritik bir devrinde otuz üç yıl hükümdarlık yapmış İkinci Abdülhamid Han için ağır ithamlarda bulunanların sayısı gittikçe azalmakla birlikte,

Detaylı